Catalog

'll lllllflUHmiHIIIHflMİMIU I*o4 ıııı|nıııınıiHiııııiHiıııııııınıınminıwnıınimıııııııııııııiHiınınıımmımnnıiıımmıııımmnı=»tı Bunun yalnız adı taksim! Kıbns megelesi üstünde inatl» dnmyomz. Hatti okuyncuyu bıktınna pahasına... Çünkü Türkiyede bugün her ev Kıbnsl» dolnp tasmaktadır... Çünkü Türkiye bugün Kıbnstaki soydaçlannı ezilmekten kurtarmak için bir savasın kıyısına gitmiş ve son dakikada durmuştur... Çünkü Tiirkiyenin bugün Kıbns için yirmi dört saatte 10 milyon lira masrafa girdigi söylenmektedir... Çünkü bugün Türkiye zaten çıkmazda olan kalkınma dâvasını Kıbns yüzünden nnutmnş görünmektedir... Çünkü bugün Türkiyede «Türkîş» Kıbns yüzünden bütün grevleri durdurmustur... Çünkü bugün Türkiyede Kıbns yüzünden içleri doln dolu iosanlar gazetelerde övgü ve SÖYTÜ edebiyatından başka şey okuyamamaktadırlar. Çünkü bugün Kıbrısta yüz bine yakın Türk ağır sartlar altında bir cehennem hayatı yaşamaktadır... Çünkü bugün Türkiye için Kıbns, milletlerarası haysiyet meseiesi haline fetirilmiştir. İ Günün Konuları | İNCELEMELER ını=ııııııuıııııııııııifiınnııiııııııınııifniHiııııııııııııııııııııııntınııııııııınnııııııımnnıninıtnıı|ıııt Köyler daha bakımlı hale getirilecek Bayındırlık hizmetlerıni kbylüye daha yakın bir hale getirmek için ilçelerde Bayındırlık Servisleri kurulması kararlaştırılmıştır. Vali Niyazi Akı, Istanbulun muhtelif ilçelerine tâyin edilen 10 yeni kaymakamın da katıldığı toplantıda bir konuşma yaparak kaymakamlan lstanbul köylerini bakımlı hale getirmek için daha fazla çaba harcamağa çağırmıştır. Köy kalkınması için liderlik konusuna da temas eden Akı, şunlan söylemiştir : «Köyde üç adam var. Bu üç ada mı beraber çalıştıramıyoruz. Köyün muhtarı, öğretmeni ve imamı Köyün bu üç adamı, Anayasa ışığı altında, aynı anlayış ve dayanışma içinde hizmet öncülüğü anlayışma alıştırmak mecburiyetindeyiz. 1dareci arkadaşlanm kuvvetli olurlarsa başaramıyacağımız iş yoktur. Kıbrıs politlkamız Kıbrıs meselesinin aralık 1963 den bugüne kadar olan sekiz aylık gelişmelerine bakıldığında, birbi Sovyet Askerî Yardımının tehlikeli sonuçlan Yazan: Feridun AKKOR Afrika. Orta ve l'zakdoğu ve hattâ Lâtin Amerika memleketlerini devamlı huzursuzluk içinde bırakıp birbirine düsiiren ve zorla bir savasm kenarına kadar ge tiren, Sovyet askeri yardımının iç yüzünü Küba olaylanndan sonra daha iyi anlamış olmamıza rağrnen bu korkunç tehlikeyi ön leyici tedbirlerden henüz yoksun bulunmaktavız. Batının msanî düşüneelerle yap tığı iktisadi yardımları baltalajıp kendisine çevirmesini bilen Ruslann, dünya komünistliği uğruna giriştiği bu ne\i hareketlerle hür ve bağmısız milletleri felâkete süriiklemektedirler. Bn konuda daha çok iktisaden geri kalmış memleketleri hedef tutan Ruslar, silâh kullanmadan birçok önemli stratejik bölgelere kolayea girerek mevziî de olsa bir üs tünluk kumıaktadırlar. 1935 yılından itibaren başlayan So\yet askerî yardımının çok ge niş tutulmasının bir sebebi de ge lecek bir savaşta kendileri için lürumla silâh ve araclan şimdiden önemli yerlerde stoklayıp ha zır bulundurmak istemelerindendir. İktisadi antlaşmalara pek itibar etmeyip bunun ancak ','»29 sini yerine getiren Ruslann askeri yardım konusundaki hassasi yetleri bunn acıkça göstennekte dir. Nitekim Sina savaşlannda İsrael ordusunun hızla ilerleyip si nır yakmlanndaki depolardan ele geçbdikleri Rus yapısı silâh ve malzemenin, Mısır kuvvetlerinin ihtiyacından çok fazla olması, Sovyetlerin bir savaşa hazırlanmalarındaki gayretten başka ne olabllir. Rus silâh ve araçlannın satışı dünya piyasalanna kıyasen çok ucuz. düşük faiz ve tediye şartlarındaki kolaylıklarla daha câzip bir hale sokulduğu da gözden kaç mamaktadır. Takas si^temine davanajı bu alış verişte her türlü ham madde ihtiyacı kolayca sağIanmakta, rekabet tanımayan Rus petrolleri yüksek fiyatlarla satılarak askeri yardım ruasraflan fazlasiyle karşılanmaktadır. Nükleer bir savaşın icaplanna uygun olarak 1955 yılında reorganizasyona giden kızıl ordunun elindeki astronotnik sayıdaki demode silâhlarm bakım ve korunma konusa önemli bir problem olarak ortaya cıktığı bir sırada askeri yardıra işi iradada yetişmiştir. Ural ve Uzakdoğu bölgelerine taşmarak korunmak istenilen hu silâhiann çok ncuza da olsa paraya eevrilmesi Ruslann yüzünü güldürmüşrür. O halde büyük bir comertlikle saga soia savnrmalanndaki kerameti bu silâhiann demode olmasma yorabiliriz. SOVYET ASKERt YARDlSn ALAN MEMLEKETLEB 1) MISIR Sina savaşlannda Rus yapısı «fl T14 tank, 650 top, 1I.O0* hafif silâh, 60M motörlü araç, 24 milyon galon akaryakitı bir anda tsraeriilere kaptıran Mısır'lılar bu açıklannı kısa zamanda ka patmak için Ruslara yanaşmısiardır. Üç kıfanm kilit noktalannda bulunan Mısıra, jenpolitik dummu, A rap âlemindekl Iddiası ve Batılılara karşı sert tutumu ilerideki modern yapıdaki silâhiann verilmesiııde âdeta iltimas edilmistir. Afrikada yeniden kurulmakta olan memleketleri de bu bölgeden besleyen Ruslar, Mısır topraklannda geniş ölçüde si lâh ve araç stoklan meydana getirmişler hattâ fabrikalar bile kur muşlardır. İyi haber alan kaynak lara göre Mısır'a şimdiye kadar yapılan silâh yardımı şöyledir: 13 Denizaltı 7 Muhrip (ikisi Skor>'i suııfı) 200 mG17 Jet ncağı 1H« MIG19 Jet uçağı £0 FL16 uzak mesafe bombardunıan nçağı ? IL2* l'laştırma acağı Yapılan yardımlarla Mısır Hava Kuvvetleri vnnıcu bir kuvvet halme gethilerek Nasırı daha ciiretkâr lıareketlere sevketmiş ve komşulan için büsbütün tehlikeli olmaya başlamıştır. Bu arada Mısır kara ordusunu da unut mamak lcap eder. Rus yapısı T54 ağır Stalin tanklariyle kanşık 500 araclı bir zırhlı birlik mey dana getirilmiştir. Kahire yakmlanndaki tnehass mevldinde nükleer silâhlarm yapı mma elverişli ikinci bir atora reaktörü Rns bilginleri tarafından kurularak yakınlarda fşletmeye açılacaktır. Bu arada Mısırlılar milletlerarası ozmanlarm bilhassa Batı Almanyalı bilginlerin de katılmasiyle kısa mesafe roketlerin yapımına da girişnıişlerdir. Yakmda atom başlığmı da kulanacak olan Mısınn nükleer sa vas alanındaki bu gelişmesiyle bü tün bir dünyaya feiâket geürebileceğinl söyleyebiliriz. 1961 yılma kadar 6S milyon dolârhk bir Rus askeri yardımına mukabil son senelerde bn mifctar 380 milyon dolâra yükseltilmif tir. Mısırın bugün içinde bulunduğu iktisadi güçlüklere rağmen bu silâhlan almak için parayı nereden ve nasıl bulduğu da akla gelmemektedir. Acaba Mıstrm pamnğu bu alış verişi yapmaya k i fi midir? Yoksa her sene Amerikadan aldığı 70 milyon dolân Ru« lara mı aktarmaktadular? Bu so rular üzerinde önemle darmak g» rekir. 2) SURİYE Nâsınn Sina savaşmdan kıs« bir zaman sonra Sovyetlerin yalun ilgisini ceken Suriye'nin, si yasi kaderine Khaled Bagdash Ko münist Partismin büyük rol oynadığını görürüz. 1957 sonbahannda fansalanan bir anlaşma ile Suriyeye 120 mil yon dolârhk bir Rus askeri yar dmıl yapılmıştır. Aynı sene İçinde 300 tank verilmis yüzlerea MIG jet uçağı gönderihniştir. Per sonel yetersizliği dolayısiyle bn silâhlan kullanamıyan Snriyeye yüzleree Rus teknisyenl gönderi lerek ordunun sevk ve idaresi kontrol altına almmıştır. Hür dünya için en büyük tehlike. tskendenın yakmlanndaki Lazkiy* limanmda bir deniz üssünün kurulmuş olmasıdır. 3) YEMEN 1955 yılından itibaren bu memla kete de Rus yapısı silâhlar girmeye başlamıştır. Yemen lfananlannda üslenecek Sovyet denizaltılannm Kızıldenlz ve Babülmendep boğazı için büyük tehlike yaratacaği da muhakkaktır. Yemen ihtilâlinin Moskova ve Kahire tarafından desteklenmesi eüneydoğu stratejisinde Batılılar bilhassa İngilizler aleyhme büyük gelişmeler kaydetmektedir. 4)CEZAYİR Yakındoğu ve Afrika stratejirinde Nâsm bir koz olarak elle rinde tutan Sovyetler, Cezayirin istiklâl savaşında tamamiyle Mısırdan faydalanmışlardn. 1954 den bu yana Mmra gönderilen si lâhlarm büyük bir kısmı Cezayire verilmis, bu maksatla da Mısırda bir de fabrika kurobnuştur. Bu memleketin bağımsızlığa kavuşmasından sonra Oran'da ya pılan bir geçit resmmde tamamiy le Doğu blokuna ait silâh lara rastlanılmıştır. Yeni Cezayir nükümeti büyük bir seslzlik içinde bn filâh alış verişine devam ederken Doğu blokn memleketlerle de yeni ye ni anlasmalar imzalamaktadn. Askeri nzmanlarm bildirdiğin» göre Çek yapısı bir zırhlı tümenin Cezayire verilmesi üzerinde bir mutabakata vanldıgı anlaşıl maktadır. Akdenizin bu bölgesinde Fransnlann yerinl almak îstcyen Ruslar daha ziyade bnradaki birinci sınıf limanlan ve deniz üslerini el« geçirmek amacın dadırlar. 5) MARAKO Aynı metodlarla Marako'yn ka zanmak İsteyen Ruslar, her seyden evvei ordnya el atmışlardir. İKİ yılında Kıral Hüseyin Amerikalılann şiddetli itirazlanna rağmen Sovyet yapısı M1G14 ler le F bombarduman nçaklan L ve bir miktar hafif silâhın satın nlınmasına karar vermiştir. Sem bolik mahiyette de olsa bu silâh alış verlşiyle Sovyetlerin sempati sini sağlayan Kıral Hüseyin Fasa karşı girişeceği mücadelede komfinist seflerin desteğine dayannıak istemektedir. Kıralm bn mak sadını anlayan Ruslar Marako'ya sızmakta zorluk eekmemislerdir. Amerikalılarm bu bölgedeki deniz üssünü ve yüzleree mil uzun luğundaki petrol borusu ve lojis tik tesislerini tehdide başlamışlar dir. Bu durum karşısmda Ameri kalılann bu bölgeyi bırakmalan halinde Sovyetlerin yakın bir ge lecekte bu üslerden faydalanaca gı da hatırdan çılcarmamalıdır. Nitekim. son günlerde vanlan bir anlaşma ile Cebelitank boğazının 34 mil uzağında Tanger mevkiinde Rus teknisyenleri tarafından büyük hir gemi tezgâhının insasına bsslanılmıştır. 6) GHANA Evvelce Ghana ordusunun silâh ve gereç ikmali İngilizler ta rafından yapıldığı halde bu görevi Moskova devraimıştır. Dr. Vkrnnah bans maksadıyla bir atom reaktörü kurmak ve memleketin tabiî kaynaklanndan fay dalanmak üzere 1960 yılında Moskovada bir anlasmaya varıldığından cok sa>nda Rus teknik perso nelinin Ghana'ya akmasına sehpp olmuştur. Cesitli olaylar arasmda tngiliz Genel Kurmay Başkanı General AIexander'a da yol verilmis ve yüzlerce öğrenci eği tün için Rusyaya gönderilmiştir. Son zamanlarda gazete ve radyo lann düşmanca yayını da Amerî kan iktisadi yardımını tehlikeye dnşürmektedir. lYARTN: rH&er iiikpler) IIIIIIIIITIllllllllllllllllllllt Prof. Dr. Fahir H. Armaoğlu rinden belirli farklılıklar gösteren bazı safhalan tesbit etmek mümkündür. Geçen aralık ayından S hazirana kadar olan birinci «afha, Kıbns meselesinin geüşmelerind» Türkiyenin mutlak üstünlüğe saBn kadar Snemli bir dâva, Türkiyenin her bakımdan gelecehip bulunduğu ve inisyatif imkân ğine eikilidir. Eğer Kıbrıg için bir savaşı göze alıyorsak, eğer lannı elinde tutabildiği devredir. Kıbns için öleceksek, Kıbns dâvasını çok iyi bilmeli, temelinden Türkiyenin 25 aralık, 15 jubat, 13 kavramalıyız. Bugün Türkiyede Kıbns için yazılanların v ogu, mart ve 5 haziranda olmak üzere kahramanlık ve küfür edebiyatından ötede millî çıkarlanmızı yapmak istediği ve ön'.enmiş buaraştırmak zahmetine katlanraıyor. Ikide birde Amerikaya, Ruslunan müdahale teşebbüsleri, Kıbyaya, Yunanistana, Fransaya, Birleşmiş Milletlere veriştirmek ve : nsa bir Türk müdahalesi ihtimali, inisyatif ve üstünlüğün korunma TJrnn, koman bre dindaşlanm, soydaşlarım, vatandaşlasuıda temel etkenler olmustur. Yin n ! . diye bağırmak neye yarar? ne bu devrede Kıbns Türkleri ile Elbette bir millet için vazife saati geldiginde birlik ve beraTürk Hükümeti arasındaki çeşitll beriik içinde göreve hazırlanmak gerekir ve bu yolda yazılaeak şekillerdeki temas ve bağlantılar, yazılar mânevi havayı yaratacak ölçüler içinde kalır. Ancak Kıbmümkün olan en yüksek seviyest ns meselesinde çok dikkatli olmak, Kıbns dâvasının görünüsü ni muhafaza etmiştir. Buna karşıaltında yatan istikametleri kavramak, en basta gelen vatanseverhk, Kıbrıs Rum Hükümeti ve Yulik borcudnr. Kıbnsta öldürülmek ve ezilmek istenen vatandaşn&nistan daha ziyade pasif bir dav lara yardıma kosnvak da vatanseverlik borcndur. Ama şunu hiç ranışta kalmışlardır. Özellikle Yunnutmıyahm ki. eğer «Birleşmiş Milletler Bans Kuvveti» bn işe nan Hükümeti. Türkiyenin küçüra geregince önem verseydi, Adadaki çarpışmalar çoktan durnr. süsenemiyecek bir sertlik göstermesi kun ve güven geri gelirdi. Niçin Bans Knvveti yetersizdir? Çünkarşısında, ön plâna çıkmaktan ka kü hiçbir millet Bans Knvvetinin masraflarını ödemek için elini «Acıbadem» cinayetinin çmmış ve papaz Makarios'un arkaeebine atmıvor. Para, para, para... Napolyonan savaş içla gereknnda siperlenmeyi tercih etmiştir. duruşmasına devam U gösterdifi para, Kıbnsta bans için cereklidir. En başta Viet5 hazirandan sonra olaylar Türedildi kiyenin aleyhine bir gelişme gösnara olmak üzere dünyanın uzak ülkelerindekl knkla bükümetAcıbadem'de, bir emekli albayın termeye baş'.amiştır. Kıbrıs Ruro Ieri sürdürmek ve besleraek için milyarlar hareıyan Amerika, eşi ile kaynanasını tabanca ile öl Hükümetinin aldığı insanlık dısı, Kıbns için zahmete katlanmakta nazlı görünüyor. Sovyetler ise dürmekten sanık Üsteğmen Dün Türk toplumunu yok etme amacıBans Knvvetine yardım edecekleri yerde Makarios'a yardımı dar Urgan dün yapılan duruşma nı güden tedbirler karşısında Türk tercih eder görünüyorlar. sında, «şuurunun tespiti için mü Hükümeti 5 haziranda Kıbnsa mü Ve öte yandan Cenevre'de konnsmalar devann ediyor. Bir şahade altına mhnmasını» istemiç dahale kararı verince, her zaman olduğu gibi, Birleşik Amerika bu Acheson Plânı'ndan, bn plânın yeni biçimlerinden söz açıliyor. r. sefer de karsımıza dikilmiş ve bu Ajanslardan sızan haberlere göre Adanın el kadarlık topraği 4. Ağır Ce«a Mahkemesinde, de teşebbüsün de gerçekleşmesini önTürkiye'ye verilecekmis, Tnnanlılar Türkiye'ye tis verilmesi tekvam edüen duruşmada, 3 sayfahk lemiştir. Bıından sonra Türk ve lifinı ynmuşak karşılatnıslar, şöyleymis, böyleymiş... bir dılekçe ile Ankara Tıp Akade Yunan Başbakanlarının WashingBir Kıbns Adası tasavvur edebiliyor musunuz ki, yüzde doknîisı ile lstanbul Psikiyatri Klıni ton ziyaretleri vukubulmuş ve busanı Yunanistana verilmiştir; devede kulak kadarı Türkiye'ye ğinde bilhassa müşahadeye alınma. nun sonucu başlayan Cenevre göbazı kayıtlar karşılığında hediye edilmistir. Tabiî bn hediyenin sı konusundaki sanık isteği, daha rüşmelerine Türk Hükümeti büüereti, Batılılann Kıbnsa ve özellikle Kıbnstaki Türk topraklaonra avukatj tarafından geri alın yük bir hevesle sarılmısür. Buna rına üslenmesi... Ve neticede Batının pek nenza üsler sağlamamıştır. Duruşmada aynca dinle karşılık, bir Türk müdahalesinin sı... (Bn ucnzlnk onlara göredir. Bize göre işin ne kadar pahalı nasıl olsa Amerika tarafından önnen tanıklar ise, daha önce vermiş oldugunu yazının başlangıcında anlattık.) oldukları ifadeleri tekrarlamışlar leneceğine ve Amerikanın iki tadır. Mahkeme, sanığın tekrar mü raf arasmda haklı olan lehine bir Peki sonra ne olaeak? tercih yapmıyacağına artık kesin şahade altına alınıp ahnmaması Biz ki Adayı Ynnanlı tecavüzlerinden kornmak için aysğa hususunda bir karar alınması için, olarak inanan Kıbrıs Rum Hüküme kalkmıştık; ondan sonra da otnrnp dost ( ! ) Ynnanlılarla birlikti ve Yunanistan da birdenbire faduruşmayı başka bir güne bırak te Doğn Bloknna karşı korumağa çalısacağız. aliyetlerini artırmışlardır. Makarimıştır. Şu işin hikmetine bakın siz! os Papandreu kumpanyasının ortaklasa hazırladıkları plânlarla, lstanbul İzmir vapur Kıbns meseiesi öyle kolay bir mesele değilve kökleri bütün Kıbrıs Türk toplumunu toptan yok yeryüzü politikasının içine dalmıs bir mesele... Batılı müttefikseferleri artınldı etme amacı ile, bir yandan ağır lerimizin bize yaptıkları her teklifin içinde kendi özel çıkarlanDenizcilik Bankası Deniz Yolları bir ekonomik ablukaya girişilirken, nın nerelere kadar nzandığını hesap etmek zornndayız. Taksim Isletmesi, İzmir Enternasyonal Fuan bir yandan da, Türk Hükümetinin diye önümüze uzattlan komik tekliflerin mahiyetini iyice kavramünasebeüyle Bandırma postasında Lefkoşe ve S t Hilarion'dan sonra maya çahşmahyız. ki sefer sayısını çoğalttığı gibi Izmi üçüncü kuvvetli noktası ve en öre de ek seferler hazırlamıştır. Buna nemlisi olan Mansura Erenköy göre, 28 ağustos 411 ve 18 eylül ta bölgesine karşı askeri bir taamız rihlerine rastlayan cuma günleri hareketi ba|lamıştır. Bu suretle, 5 saat 14 de Tırhan vapuru Istanbuldan hazirandan sonra Kıbnsta denge, İzmire hareket edecektir. izmirde nğır bir şekilde Türkiyenin aleybulunduğu günler otel olarak kul hine olarak bozulmuştur. Mansura' lanılacak olan Tırhan'da arzu eden dan sonra, Kıbnsla bağlantılarımız yolcular kalabilecekJerdir. bakımından hayati önemi bulunan Erenköyün de, her türlü silâha El Sanatlan Sergisi sahifr Rum taârnrzlan karşısında açüıyor düşmesi ve 500 mücahidimizi kay* Şehrimize gelen turist gruplarmm betme tehlüesi ortaya çıkınca, 8 lâüra eşya ihtiyaçlannı karşılamak ve 9 ağustosta Türk Hava Kuvvet Aşağıda cinsi, miktan, muhammen bedel ve geçici teminatiçin, Türkiye Gençlik Turizm Kulüleri işe müdahale etmiş ve Rumlan yazılı (ikı) kalem (yiyecek) maddesının kapalı rarfla eksiltbü tarafından Şehir Galerisind» el lara indirdiği ağır darbe ile bü Ada üzerindeki kesif uçuşlanmız melen hizalanndaki gün ve saatlerde yapılacaktır Evsaf ve sarV devam edeceğimizi bildirdiğimi; sanatlan sergisi açılacaktır. yük bir tehlikeyi Snlemiştir. halde, sonradan Başbakan Yardım namesi mesaı saatlerinde Koraisyonda ve lstanbul Levazım ÂmlrSerginin açüışmı 24 ağustos pazarte Hava Kuvetlerimizin başansm cısının ağrırıdan, keşif uçuşlannın iıgınde görülebilir Isteklılenn kanun! şeküde hazırlıyacaklan si günü Vali Niyazi Akı yapacaktır. dan duyduğumuz gururu ve gü dunnası o kadar önemli değil, geteklıf mektuplannı lhale saatınden bir saat evveline kadar makveni daima muhafaza edeceğiz. Fa rekirse biz yine harekete geçeriz buz karşılığı Komisyon Başkanlığına vermelert Postada gecıken kat bu başarının uyandırdığı heye diyip, için içinden çıkıverdik. Bun mektuplar kabul edilmez. Iki kalem et, toptan bir ıstekliye ıhacanm sâkinleşüği şu günlerde, du lar yetmiyormuş gibi, Kıbrıs mese le edılebileceğı gibı sığır etı ayn, koyun eü ayn isteklılere ıharuma şimdi daha soğukkanlılıkla lesini bir an önce sona erdirme le edilebılir. bakmak zorundayız. Üzüntü ile be için ne kadar acele ettiğiraizi be lirtelim ki, &eriköy'e yaptığımız halimizle karşımızdakilere anlat M. Bedell G. Teminatı tb aI e müdahale, Kıbnstaki genel denge mak gibi bir yola da saptık. Türl G l o ı l Miktan Lira Krş. Lira Krs. Günn Saati Bulutlu ve yağışlı yi ve bununla bağlantılı olarak, Hükümeti Başkanı, Yunan Başba Sığn eU 900 000 Kılo Kıbns meselesinin politik gelişme karuna gönderdiği mesajda, bir ay 4.950.000,00 162.250,00) geçecek lerini lehimize çevirraiş değildir. lık bir süreden söz etti. Cenevre Koyun eti 300 000 Kilo 2.280 000.00 82 150.00) 28/Ağustos/1964 Çünkü, 8 ve 9 ağustos müdahalesi deki temsilcimiz Prof. Nihat Erim Marmara bolgesi parçali bulutlu tkl kalemın tamamı 7.230.000,00 23U.650.00) Saaü : 11.15 gayet smırlı amaçla yapılmış ve Yunanistan tâvize yanaştığı tak ve mevzii sağanak yağışlı, Batı Karadeniz bölgesi önceleri ax bu Kıbnstaki stratejik bir noktamızı dirde, bizim de tâvize hazır oldu. önemli bir tehlikeden kurtarma ğumuzu açıklamak suretiyle, Tür lutlu v e açık, öğleden sonra par(1250 Basın 14695/9745) amacına yönelmiştir. Bu arada, kiyenin bazı tâvizlere hazır oldu çah bulutiu v e yer yer sağanak yağışlı, diğer bölgeler açık v e az böyle bir müdahalenin, Türkiye ğunu ve bundan daha önemli ola nin daha da ileri gidebileceğini rak, Zürich ve Londra anlaşmalan bulutlu geçecektir. Hava sıcaklık göstermesi bakjmındaa, lehimize ortadan kaldınldığı takdirde, yâni lan Marmara ve Batı Karadeniz olarak bazı politik avantajlar sağ Enosis gerçekleştiği takdirde, Kıb bölgelerinde biraz azalacak, diğer laması da ümit edilmiştir. Özellik ns Türklerinin hakları ile Türkiyı bölgelerde artacaktır. Büzgârlar le, Türkiyenin bu kere adamakıllı nin güvenliğinin «tam teminat» a Kuzey v e Doğu yönlerden hafif, sertleşen durumu karşısında, Batılı tına alınması şartiyle, anlaşmay yer yer orta kuvvette esecektir. müttefiklerimizin Makarios ve Yu hazır olduğumuzu belirtmekten gı geçmek ri kalmadı. Halbuki bir milletler Ağustos 22 Rebiülâhır 14 nanistan üzerinde baskıya an önce arası anlaşmazlıkta taraflardan bi Merkezimiz inşaat kadrosunda çalıştırılmak üzere : suretiyle, meselenin bir barışçı yolla çözümünü sağlıyacak rinin tâvize hazır olduğunu peşi Askerliğini yapmış, azami 35 yaşında, tecrübeli bir inşaat tekları sanılmıştır. Yoksa, bizim inan nen ilân ettiği işitilmiş şey değil niken Ue bir inşaat sürveyyanı tatmınkâr ücretle ahnacaktır. cmuza göre, 8 ve 9 ağustos harekâ dir. Anlaşmaya veya pazarlığa ha Isteklüerin 27 • 28 Ağustos 1964 tarihlerinde diploma ve bontında, Kıbnstaki bütün Türk top zır olunur, teklif, plân veya görüş •ervisleriyla Müdürlüğümüze müracaatlan rica olunur. V. 1 6.15113.17! 17.03119.58 21.37 4 22 lumunun içinde bulunduğu kötü ileri sürülür, fakat peşinen tâviz sartlardan topyekun kurtanlması den söz edilmez, Nihayet, Türkiye 110.15J 5.171 9.0412.001 1.39ı S 23 amacını güden bir plân uygulan deki 12 bin Yunan vatandaşının (Basm 15482/9743) M.S.B. Ankara ( I ) No. lu Sat. Al. Kom. Başkanlığından: Akıbetf 1< eylüld« artık beli olaeak iken, Dışişleri Bakanlığı yaym ladığı bir bildiri ile pismis aşa soğuk su katmaktan kaçınmadı. Dısmıs değildir. Türk Hükümeti, bi işleri Bakanlığının sözcüsü simdiye rinci plânda Erenköy gibi hayati kadar verdiği demeçlerde, bu Yustratejik bir noktanın kurtanlması nan vatandaşlannın 16 eylülden iti na önem vermiş ve hareketi de bu baren Türkiyed* bannamıyacakla önem çercevesi içinde sınırlı tut nnı belli ettiği halde, Bakanlığm muştur. resmî bildirisi, şimdiye kadar TürŞüpheaiz. müdahalemizin temel kiyeden çıkanlan Yunan vatandaş amacı gerçekleşmiş ve Erenköy larının zararlı faaliyetleri dolayıkurtanlmıştır. Hattâ bu kuvvetli siyle çıkanldığını. geri kalanlann noktanın elden gitme tehlUcesi ber ise (takriben 11 bin kişi), 16 eylül taraf edilmekle de kalmayıp, şimdi den sonra sadece imtiyazlı durum daha kuvvetli hale getirilmiştir. Fa lannı kaybedeceklerini belirtti ve kat esas amacın elde edilmiş oldu Dijişleri Bakanlığı sözcüsünün şim ğunu kabul etmekle beraber, bu diye kadarki demeçlerini adeta tas amacm yanında gerçekleştirilmesi hih etti. Anlaşılan, bu bildiri ile ümit edilen ve gerçekleştirilmesi Yunanistana daha şimdiden bir tâ mümkün olan diğer amaçalr bakı viz verilmek suretiyle onu Cenevmından durumu gozden geçirmek ta reye çekmek istenmektedir. Yoksa, rundayız. gaye yabancı basındaki haberleri 8 ve 9 ağustos müdahalesini sınır tashih etmek olsaydı, bunun birh tutmakla beraber, böyle bir mü kaç ay önce yapılması gerekirdi. dahalenin, geniş çaptaki etkileri Bütün bunlarla anlatmak istedi açısmdan ağırUk noktasını, Türk Hükümetinin kesin karar ve azmi ğimiz îudur: 8 ve 9 ağustos müda halesi ile kazandığımız kuvvçtli ni göstermesi teşkil etmeliydi. Hal buki müdahalemizin aksayan tara bir durumu devam ettiremedik ve fı da burası olmuştur. Gerçekten, böyle bir durumdan gereği gibi ya 8 ağustos akşamı Yunan Hükümeti rarlanamadık. Halbuki bu durumtam bir panik ve telâs içinde kal dan yararlanarak, sertllğirnizi daha dığı bir sırada, kendisinin Türk bir süre muhafaza etmemiz, YuYunan dostluğuna verdiği önemi, nanistan ta\Tinı değiştirmediği tak Yunanistanın hiç bir zaman Tür dirde birçok sonuçlan göz* almakiye ile bir savaşı göze almıyaca ya kararlı olduğumuz anlaülmalı ğını ve Kıbns meselesinin barışçı ve Yunan Hükümeti, iki yoldan bi yollarla çözümlenmesi gerektiğini rini seçme zorımluluğu Ue karçj YunanisTürkiyeye bildirdiği halde, Türk karşıya bırakılmalıydı. Hükümetinin hatalannı gördükten tan ancak müzakere masasına otur sonra, yükseksen derecelik bir dö duktan sonradır ki, bizim de venüş yaparak, yine eski iki yüzlü rebileceğimiz bazı tâvizlerimiz ollüğüne dönmüş ve uzlaşmaz bir ta duğu kendisine gösterilmeliydi. Ak vır almıstır. îlk biriki gün içinde sine, birdenbire yumuşayarak, bu Türkiyenin sertliği karşısında çaş mese! eden yakamır.ı sıyvrmak hu kınlıktan sinen Yunan Başbakaru, susundaki arzumuzu her türlü vâbundan birkaç gün sonra bir ya sıta ile ilân ettik ve gösterdik. Me bancı gazeteciye verdiği demeçte, sele üzerindeki kontrol imkânlan meselenin çözüm yolunun Birleç mızı ve inisyatif üstünlüğünü, bir miş Milletlerde olduğunu ve Kıb kaç güniük bir balayından sonra, nsa bağımsızlığının tanınması ve yine elimizden kaçırdıi. Geçen ara bağımsız Kıbrısm kendi kaderini lık ayından beri ilk defa olarak istediği gibi tâyin etmesi (yâni elimize iyi bir fırsat geçimüstik. Enosis) gerektiğini söylemiştir. Yu Ajnı firsati bir kere daha elde et nan Hükümetini bu gibi uzlaşmaz memiz çok şüphelidir. Çünkü, bir davranışlara götüren, Türkiyenin defa, karşımızdakilere yeni taktik müdahaleden hemen sonraki rutu ve tedbir imkânlan verdik. İkinci oîarak, 8 ve 9 ağustosta Sovyet Rus mu olmuştur. yadan belirü bir tepki görmediğiBir kere, müdahalemiz üzerine miz halde, şimdi bu devleti de MaBirleşmiş Milletler ateşin kesilme karios'a karşı angaje bir duruma sini dilediği zaman, Türk Hüküme soktuk. Sovyet Rusyanın «Kıbns ti, ateşkes için, Rumlann 5 agus Cumhuriyeti.ne, bizim müdahaletostan önceki yerlerine çekilmesini mizden altı gün sonra resmi yarşart koştuğu halde, sonradan bu dım taahhüdünde buîunması, üzesarttan hiç söz etmez olmuş ve Gü rinde durulacak bir noktadır. Sovvenlik Konseyinin karannı olduğu yetlerin bu sekild* davranışında, gibi kabul etmiştir. Bu suretle, bizim gerileme yapmamızın büyuk Rumların Erenköy'deki mevzilerin etkisi olduğunu her halde inkâr den geri çekilmesi sağlanamamış edemeyİ2. tır. Ikinci olarak, bir ateşkes için Bu gidisle, ilerde Birleşmiş Mil şart olarak, Kıbrısa silah ve asker sokulmasını kontrol edecek ve letler kürsüsiinde kendimizi 8 ve ' Türkiye ile Yunanistanın da dahil 9 ağustos harekâtnmzın savunması olduğu bir" komUyon kurulmasını nı yaparken görürsek, hiç sasmaya istcdiğimiz halde, sonradan bu şar lım. Türkiye Kıbrıs meselesinde t S tın üstünden de sünger geçirdik. ^ V ^ * * , ~ ı ^ yt tti y s e', * Bu şartlar gerçeklesinceye kadar diği zikzakiardan kaybetmiştir. Yazan: AYIER ÇELEBİ Ue TVRA.N DEMİRASLAN NikihlandUar 21 Ağusto* 1964 Beyoglu Cumhurtyet 9768 TEŞEKKÜR Gerek geçlrdlglm op«rftS7on esnaaında ve gerefcse tedavim '•'• müddetlnce bazatat. rüîcseîc ne j zaket ve Itinalsriyle hayrinJığı t nun burcuna ulaştıran Haydar İ paşa Nümune hastanesl S. Cerrahi Klialgl Şefi Çekmece Nükleer Araştırma ve Eğifîm Merkezi Miidürlüğiinden Pr. Op. Dr. HAYRİSEYLÂN Bevefendl Ue tcıymetll arkadaşlan Dr. Mustafa ÜNAL Te Dr. Adnan ERDOĞAN beylere, hemjlre Te diğer musteîıdeınlne şükran btsIerlmln ulaştıjılmasına gazetenlzln taTassutuau rlca edertm. Kimraeer A. ARSLANLAR Cumhurlyet 0751 CUMHUBtYET'taı Tetakast: 24 Bir acı şarkı A. J. Cronin llllllılıllllllllllllllll 74 BtR ACI ŞARK1 BİR ACI ŞARKI 75 76 Yer yerinden oynadı. Salondakilertn en vurdum duymazlan, bizim düşmanlarnnız diye baktıklanm bile, bu derin duygu, millî rnh coşkunluğunun canlı nağmelerine kendilerini kaptırmışlar, ayaklariyle tempo tntnyorlar, başlannı sallaya sallaya mınldanıp dnmyorlardı. Koltnklanm kabanyor, ağzım knlaklannu vanyordn. Akla gelmedik zekâsiyle bn günü bize cehennem azabı olmaktan kurtaran sn yamsn anneciğimi »Ikışlamaktan •vnçlanm ateş gibi yanıyordn. Daha da istiyorlardı, Annem piyanodan kalktı ama, onlar bırakmadüar. Sabnenin yanında, bizim göremediğimiz biri «Çal, çal» diye isaret etmiş olaeak ki, »nnem yeniden oturdn. Şimdi ne çalsındı? Bekletmeden söylediler. Annemin gözleri de bizi aramıs gibiydi. Moore'nin «Karalardan Uzakta» adındaki parçasını çalmaya başladı. Eski dnramnna de|il, yeni durnmuna belirten bir parçaydı bn. Bir yandan da söylüyordu. Sanki evdeymis gibi, sakin, kendine güvenir bir halde, çalıp söyl&yordn, Sesi dnnt, tatlı bir nağraeyle yükseldikçe salon öyle pnt kesilmiş dinliyordu ki, ben de soluk almaya korknyordnm. Babam, arkasına yaslanmıs, bıyıklannı bnruyor, gözlerini tubaf b!r hayran gülümseyisle snneme dikmis, pek inanamıyormns gibi bakıyordu. En sonunda, annem son bir defa daha eğilerek sahneden aynlırken, babam rap diye kalktı, her tavriyle akşamki olayın »rtık kapanmış oldngnnn belirterek, benl yakamdan tnttv, koltnklann arasından jeçirerek dışan çakardı. Annemi çok beklemek lomnda kalmadık. Yakanki firiş yerinden merdiveni çabnk çabnk lnerek geldi. Arkasına eeketini gıymis, basın» uçlan püsküllü stkısım dolamışU. Bize doğrn koşta. Babam ons 8yle bir sanlış sanldı ki, ayaklannı yerden kesti. Knlagıns: «Gracie, Gracie...» diyordn, «ben biliyordnm senin içinde neler «Idnfnnn!» Ben de sevinçten zıplayıp duruyordum. «Ah, anne! Yarattın!» diye haykırdım. Annem kısaca bir içini çekti. «Birsflrü acıklı, dokonaklı şeyler çaldım ama, baktım başka çıkar yol yok. Pek hoşlandılar «Bayıldılar, anne!> diye haykırdım. Babam kedi mınldanır gibi: «Daha iyist ean sağlıgı» dedi. Annem : «Ben bn kadar uzatmıyacaktım ama, Lady Meikle uzattırdı» diyordn, Babam dilini saklatarak: «Ya» dedi, «ben I fliyordnm zaten Balina'nın bizden yana olaı igını, Peki ama, bsşlanfiçt» kira söyledi sana ranlan çal diye? Bnnn da o nm söyledi?» «TOJ» MEVLIT Bıricit Tarlığımız, annemiz Vahdet Gültckin BtR ACI ŞARKI azla ruhu ıçln 33 Ağustoa 964 cumartesi günü itlndl namazını mütaaiıp Fatih Camllnda MeTİldl Şertt okuaacaktır. Akrab», dost T« dln kardcslerimls* duyururuE. KOLCKUA AİLECİ Cumhurlytt 9730 Müzeyyen Kolukısa'run mnsnn, bir yandan çalıyordum ama, bir yandan da aklımd» hep • vardı, anun için çalıyornm gibi geliyordn banaj Ay aydınlıfında yürüye yürfiye döndük. Annemle babam kol kola girmisler, bonnşvyorlar, konaşnyorlardı; konuşmalannın bir türlü arkası gelmiyordn. Ama, ben kıskanmıyordnm, kendimi de bir yana Itilmiş gibi görmüyordarn, çünkü annem öbfir eliyle benia elirni tntmos, ceketinin eebine sokmnşt». Eve gelinceyc k*dar hiç bırakmadı. Ay da ne parlaktı! Ne kadar yüksekt», ne dnrn bir ışıkla parlıyordn! Sonra, bizim yıldızımız, Carroll'lann nfnrln yıldın da çıkmıstı. Evet, yeniden çorünmü», tâ ynkanlarda pınl • pınl parlıyor, SamanT»ln'na doğra vökselİT»rdn. BAY OSCAR: vn Ertesi gün pazardı. Belki de sevincimizi kutlamak için Drinton'daki panayıra gittik. öğleyin eve geç döndük, oldnkça degigik çesnide bir sofraya otnrdnk: Kas kızartması, arkasından da vişneli, kaymaklı ekmek tstiısı. Annem bnnn çok giizel yapardı. O kıs gününön bir türlü gecraek bilmec Sğleden sonrasında, babam biraz sekerleme yaptıktan sonra, annem: «Hadl deniı kıyısına «öyle bir dolaşmaya gidelim* dedi. Bir giin önce annemin fizerine selen o altm isıltılar daha geçmeraişti. Cstelik, şimdi ona mntln bir baygınlık ds gelmisti ki, babama bir seyi anar gibi hülyalı hülyalı bakıslanndan sezer gibi oldnm: Bnnda babamın ona karşı rösterdifi ilginin de payı vardı. l A r t u ı rsrt NAZİME NADt ECVET GÜREStN * G«nel Vayın MüdtlrB Sahlbt CumhuriYet Sayısı Zb Kurus rürtoy» Barlcl LJra Ki. Ura Kr «ıNKAKA Hf^KOMJ: Atatürk uulvan Vcm.] AD 13 9İ «4. 12 M Z0 12 0» 60. 17 S? 35 «Kim, öyleyse?» Annem babama şöyle bir sinsl sinsi baktı. «Senin Bay Martellin olsa gerek.» Üçümüz de kahkahadan kınldık. Ne sevinçti bn, ne mutluluk! Carroll'Iann ne bfîyük başansıydı bn! Sonra annem birdenbire: «Ah, gfiimiyelim, Con!» dedi. «Maggie'cigi dflşfinelim. Biliyor T m buertnl Otlea Idan eden Sorumta KOdflrt VECDt KlZILDEMtR OitC.V tLI. LI.KKl BftlMISU: Pattb h>a»s Mahallesı Solug) No 9 Dlvarbaloı Telefnn 10(1] Senellk T9.00 ıso.oe Gazetenuzs gendcrllen yazılaT feo«0.00 sooo İLLKKİ KtfKOSII: oulmın, konuimaaın lad» adllmes. « aytıfc 8 ayn» 32 M «4.00 * KDcflksaai Meydam Eoirn» Ham # ADKNA rf!rtnn: «5SC tlanlardaa meaullyet kabul olun» B*UD ve Yayan nm. Aboo* *• UAn ujlert tçln aar CUMHURlYkn Matbaacılık wt bn OatOzta cAbona» *»ya «tltn T A 9 Caealojlo Bu g n e t e . BASIN AHUAK YA. Servuo» kardınıa konması lânmdır. Balk»v] Sokak No. S»41 SASINA uymayı taahhüt etmtştlr.