Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
pencere I Düşünmeliyiz! Sehır 35 kadın berberîne peşin para cezası kesildi unııııııınıııııntıııııuıuı | DÜŞÜNCELER | Yakın Tarıhten gizli kalmış bir yaprakj ıııı|ıııııııııııiHiııııııııııııııııuııııııııııııııııımıııııııımııııııııırııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııı£ıııı Bazı saplantılarımız üstünde biçbir yeni düşünce gayretine girmeden neden akılsızca direnir durnruz şaşarım.. Meselâ. AUtürk'ün Türkiycsinde yaşıyan bazı ınsanların Abdülnâsır'ın Mjsırı hakkındaki katı düşüncelerini anlamak çok zordur. Nasıl ds olayları bn kadar kaba ve ruhsuz çizgileriyle ele alırız . Nasıl anlamayız ki Nâsır, fellâhın gönlüne bağdaş kurup oturrauştur... Ve bnnnn gerekçesini araştırmak zahmetine neden katlanmayız? Nâsır'ın yaptıklarını beğenmiyebiliriz. Yerilecek dünya kadar işi vardır. Ama kendimizi bir de Mısırlının yerine koyalıra. Ve düşünelim... Düsünelim ki yüzyıllardan beri ezilmiş, sömürgecilerin ve bir kukla hanedanın elinde perişan olmuş, ayaklar altında çiğnenmis ülkede bir gün ihtilâl oluyor. Sömürgeciler ve hanedan, tasları ve tarakları ellerinde kovuluyorlar. Arkasından «Düveli Muazzama» ya karşı Süveyş zaferi kazanılıyor. öm rü billâb böyle galibiyetlere susamış fellâbııı bu kurtuioş hare ketinin Iiderine nasıl bağlanacağuu düsününüz! Bizim kırk yıl evvelki bikâyeraizin cılız bir minyatflrünü görür gibiyiz Mısırın son maceralarında... Kıral Faruk adında dünya rezalet borsasunda nam salmış bir sefihin yönetiminden kurtulmuş Nil vadisi... Ve on yıldan beri de kendine, imkânlarına göre, düzenli sayılan bir rejime kavuşmuş. Bu bir gerçektir! Biz bunu anlamalıyız. Mısırın tek partı yönetiminde niçin kaldığını kavramalıyız. Bilmeliyiz ki, çok partili düzene geçinceye kadar, bi» de yirmi üç yıl tek partl yönetiminde kalmak zorunu duydnk. Mısır'ın bugünkü rejimini hiç beğenmiyebiliriz. Bir ayrı iş o .. Ama Arap milletinin olus buhranlarında çırpınması Güney komşularımıza nasıl bir biçim verecek? Bn sorunun karsıhğını araştırmahyız. Düşünmeliyiz ki, gün geçtikçe Arap çöllerinde şeyhler, imamlar, kırallar göçmekte, yerlerine genç ve başka düsöneede kadrolar gelmektedir. Kıral Faruk'un gidisi ile Faysal'ın yıkılışı arasında bir münasebet kuraraazsak, Faysal'ın yıkılışı ile Yeınen lmamının kaçışı arasındaki ilgiyi kavrıyaroazsak, tngilterenin Süveyşteki yenilgisi ile Fransanın Cezsyirden çekilişi arasındaki paraleli kuramazsak, olayların nereye doğru gittiğine akıl erdiremeyiz. Bngün Cezayirde nelerin olup bittiği Türk halkoyuna duyurulamıyor Ama Cezayir çibi bize simdı çok nzak görünen bir ülkede geçen olayların bize ne kadar yakın olduğunu son günlerde bir daha anlamak için tek Srnek yeter : Son Irak ihtilâlinde Barzani Kürtlerinin bikâyelerini gazetelerde okndnnuz. Kürdistana rauhtariyet verilmesl yolunda atılan önemli adımlan Kahire ile Cezayir desteklemişlerdir. Irak ihtilâlcileri üzerinde Cezayirin ve Kahirenin büyük etkileri olmustur. Demek ki taa Kuzey Afrikadan bizim Güney komsumurun tutumunu tâyin eden bir soluk gelmektedir. Bn solngun Güney bududumuzda yaratacağı degiKİklikleri ve bn değisikliklerin Mnnçlarını hesaplamanuz gerekir. Biı bn meseleleri anlamağa çalışacagımıza, Arap dünyasındaki kaynaşmaları maksatsız, mânasız çırpınışlar gibi ele alıyornz. Halbnki bu kaynaşmaların potasında nasıl bir yeni düsen doğacağı artık belli olmnştnr. Bn düzenden önce Arap dünyasından Türkiyeye nzatılan düşroanca ve münasebetsiı bazı çıkışları görmemezlikten geleneyiz. Bn düzenden sonra da Araplarm yeni tutumlarında ne gibi lelişmelerin filiıleneeeğini bilemeyiz. Ama herbalde önyargılan bir yana iterek, anlayışlı bir dikkatle Güney kdmşulannnn izlemek zamanı gelmiştir. 17 Nisan için Melih Cevdet Anday Kaşkailer ve karmakarışık işler Yazan: Cemal Hüsnü Taray I Ankarayt giderken Hırıeiy» derlrt adamı Vekili ile aratmzdaki geçmiseZ naKaskai meselesıne ait anlatbkzaran Tahrana artık dönmiyeceğimi düsünerek resmî ve husuıt bü larım bütün lafhalariyle Hariciye Ayrıca tün işlerimi tasfiye ettim. Gayet dosyalannda mevcutıur. garip, tayyare ile hareket edeee aynı meseleye ait o vakltki AtaGeneı»l Naci Akay'ın ğim gün Îngiliz Elçisi sabah er şemiliter kenden Sefarete gelerek bana «İyi raporları da Erkânı Harbiyei Useyahatler» temenni etti. Ve Sefa mumiy« desyalarındadır, ^** ret kapısından beraber çıkarken Tahrana döndüm. İkinci bir habinayı. göstererek: «Bütün bunlara artık veda ettiniz mi?» dedi. O bis teşebbüsünü kendisine anlatvtkte kadar dönmiyeceğimi ben tığım Îngiliz Elçisi çok utandı. Ma de biliyordum. Hattâ dönmek ar zeret, sebep bulamadı. «Ne yapizusunda da değildim. Artık tuttu lım Kaşkailer hakkındaki mücUSum işlerden iyice soğumuştum. haleniz bizi çok gücendirmiş ve Hepsinın sebebi buÇabalamanın beyhude olduğuna kızdırmıştı. da kanaat getirmiştim. Fakat bu dur.» dedi. Îngiliz Sefiriyle bu ıElçinin «bir daha gelmiyeceksiniz> kinci habis teşebbüs hakkında mânasındaki bu hınç alışına bir tutulmuş resmi zabıtları da üm:t denbire gayri ihtiyarî isyan ettim ederim ki bir gün vine bu sütun• Hayır veda etmedim. Yakında larda neşretmek »ıriîtnı bulurum. *^< tekrar görüşürüz» cevabını verBir müddet sonra Tahrandao dim. Ve o dakikada Tahrana tekrar dönmeyi memleketim haysîye Romaya nakledildım. En büyük ti için içimden acı acı temenni et1 veda ziyafetini bu Injilız Sefjri karargâhına teştim ve belki de bütün saf bir kalb| verdi. Tayyare le dua ettim. Îngiliz Sefiri beni' yie gelmiş hemen bütün Tahranböyle teşvi ederken Ankarada ha' daki dostlarım araşına katılriı Onzırladığı devletler hukuk ve müj ların içinde göründü. Fakat bir Henasebetine değil, alelâde insan müı fa întelliaence Servısin kara li^t^na=ebeti nezakctine sığmıyan hayl sine sokulmustum. Bunlar Rcmaret edilecek ve tamamen esassıZ' da da, hattâ 1952 rte tâyin erlü'dıikinci habis bir tpsebbüsünden bana , ğim Atinada da pcşimi bırakmadıbir kelime ile dahi bahsetmemişj lar. Memlekette ve dışarıda envaı ti. Bu meseleye de bir gün ayrıca türlü tertipleri ve ıftiraları ile ıısdöneceğim. • raşma mecburiyetinde kaldım. Bu iftiralara memleket içinde *** I verenler beni sevmiyenlerdenkulak basAnkaraya gelir gelmez Reisicum \ lıyarak sevcnlere sirayet etti. R > < hur Hazretleri beni öğle yemeği madakileri ayrıca bir gün bütün ne dâvet buyurdular. Yemekte tafsilâtiyle açıkhyacağım. Başvekil ile Hariciye Vekili de vardı. lltifat buyurarak «eski ar*** kadaşımdır» diye beni Hariciye Atinada kaldığım ıki buçuk ^eVekilinden evvel sollarına oturttuj ne içinde Îngiliz Büyük Elçisi belar. Bu iltifatın bir ceza karşılığı ni bir kere Sefarete dâvet etmedi. olacağını hüzünle düşündüm. Neti Yunanistanda da Lord Byron'im ce bu düşüncemi valanladı. Yeme öldüğü Misolongi muharebesinin ge oturur oturmaz sözü bana ver yıldönümleri münasebetiyle yapıdiler. Anlatın buvurdular. lan merasime Îngiliz sefirleri Hc Ben aşağı yukarı hemen aynen iştirak eder ve aleyhimizde hrr şunl;m söyledim: sene nutuklar ve propagandalar «Numan Beyle &nlaşmazlığımız yapılırdı. Yine böyle bir merasim Lozan'dan başlar. Lozan'da biz ta den sonra Misolongiye ben de gitlebe iken o, sefaret kâtibi idi. tim. Onların kabrini ve âbideyi • Türk Yurdu» nda her hafta yap ziyaret ettim. Belediye Reisi, Betığımız münakaşalı konferanslara lediye Meclisi, ve bütünMisolonaı bazan o da eelirdi. Biz, bütün ta ahalisi bu ziyarete pek şaşarak etlebeler. hepimiz T ürkçü idik. O, rafımda toplandılar. Beraberimde getirdiğim çiçekleri âbideye koyOırmanlıcı idi.» duktan sonra halka hemen Yunan «1936 daki Türk Iran müzake caya aynen tercüme edüen Franelerinde bana saray entrikalarını sızca hulasaten şu hitabede bulun andıran çelmeler attığını da zatı dum: devletinize Heybeliadada vesikalariyle anlatmıştım. Kaşkaî mesele«Şahi5İarının dışındaki ıdealler sın; de başmdan sonuna kadar Ha için, bilerek, inanarak hayıtlarını riciyeye bildirdik. Bana ilk telgra feda edenler yalnız kendi memlefı «alâkamın yerinde olduğu» mea ketlerinin ve milletlerinin değil, lindedir. Şimdi hücum ediyor. Faz bütün insanlığın kahramanlarıdır la tafsilâtla Şefimızı rahatsız et Türk milleti namına ben de kendı mek iştemem. Yalnız Kaşkaî'lerin sehitlerimız gibi bir memleket dâyani (150) bin kişinin benim mü vası ugrunda hayatlannı fedatfan dah•)»«.«• ölü«»«ieıvkurtttiı«iu«; o çekinmemia bu kahramanlar.nçıi) lup o!madıkları hakkındaki ka hürmet nişanesi olan bu çifekfl'aatlerfhi fiîlmtfel >tıyorum.> Sua ltri getirdim. Biz 4e onlarft<rMın li Numan Beye t c c i h buyurdular. kadar takdir ederiz. EminİTn kı U: siz de bizim burada yatan k»hra• Evet başka kaynaklardan aldı man şehitlerimize karsı aynı duygımız rnalumat di Cemal Hüınü guları ttgıyorsunuz. Beyin mi'dahalesi sayesinde bu âşiretitı ölümden kurtulmus olduğunu ıeyi* etmiştir.» Ben: «Bir şey ılâve etmiyeceğim karar z«tı dev le»inİ7indir.» dedim lsmet Paşa biraz öüşür.düler ve arkasından: «O halde arkadaşımız vazifesine *vdrt «dıcektıi» buyurdular. Ve bişkı bahislere geçiJcii. Hnlerinj gt./nba petırmemiş her şahıs ve her mesele karşısında lsmet Pa?a hakikaten her vakit bir Bütün Yunanhlar, bu ziyaretten ve bu sözlerden minnettar kaldılar. Gazeteler bu ziytreti ve nutku günlerce muhtelif vesilelerle yazdılar. Türk Yunan dostluğunu kuTvetlendirmeye yanyan bu hereketim de o vakit oradaki Îngiliz Sefirince hoş karşılanmamıştı. Fakat Misolongi yıldönümleri artık bize karşı çevrilmis husumet dolu bir »ilih olmaktan çıkmıstı. (Arkası var) ııııııııııııııımıııııııııııııı TESEKKIR Gecirdiğim trafik kazası dolayısiyle kaldırılıp şifa buldujfum Haydarpaşa Nümune Hastahanesinin her dakika şefkat ve alâkasını esirgemiyen kıymetli Bashekinıi ' Gıdişımizi beğenlusal gelirin «1«Yazan: miyen, boyuna eleş vere dalavere i!e tiren, yeren yazarçalınmamasını, uyların sık sık karşıgarlık nimetlerinlaştıklan bir soru den bütün yurtvardır, • Sizin betaşlann yararlanğendiğiniz bir ış yok mu hiç? . dı | meye, sevdırmıye kalktınız mı, ben masını istememekle bu toplumu yı ye sorarlar onlara. Gerçekten de, j zerı bir durumla karşılaşırsınız. «El kıma goturen'.er değil midirler? " Kadın zabıta memuru ve doktor beğenmemeyi huy edinmiş bir ya den gidiyor!» diye bağırdıkları dıl, 17 Nisan gunü bunları yeni başlardan kurulu bir heyet dün kadın zarın iyı niyetınden kuşkuya duşü sizin diliniz değıldir. Bizim uygar tan dü?ündum. Biz, bir 17 Nisan berberlerini sıkı bir kontroldan lebilir; gıderek beğenmemeğı huy hğımız, lâık batı uygarhğıdır; sa günü kurulan Köy Enstitüleri yolu geçirmiştir. Çahşma tarzları göz edınmek bir sayrılık (hastalık) sa natlantnızda. düşüncelerimizde, ku ile bütün Anadolu çocuklarının ay den geçirilen 133 kadın berberin yılsa yendır, dahası, boyuna «ha rumlarımızda olçümuz u uygarh dınlanacağına inananlar yıkıcıyız den 29 unun temizlik kurallarına yır» demekte bir kolaylık varriır ğın ölçüleridir diyecek olursunuz, da, Köy Enstituleri'ni yıkanlar, o uymadığı, 6 berberin de kullan ki. sorumıian kaçışı, bağlanmaktan softalar. Osmanlı artıkları karşı çı gun bugun Anadolu çocuklarını dıkları saç boyama ilâçlannın sag kaçışı gösterir. tyi gidişleri, iyi işle karlar. Devletçilikten yana ve top kendı kımsesizlıkleri içinde bıralığa zararlı olduğu tesbit edilmiş ri ortaya çıkarıp gözlere göstermek lumcu olmak, özelcıleri kızdırır; kanlar mı yapıcı? Biliyorum, Kby tir. Pesin para cezasına çarptırılan teki yapıcı. olumlu etki yoktur on köyün okuması, tpprak ıstemesi a Enstitüleri'nden söz açtınız mı, kiberberler, ikinci kontrolda eksik da. Bu yüzden de, en kötü koşullar ğayı kuşkulandırır, huylandırır... mi kentlıler dudak büküyorlar, lıklerını gidermedikleri takdirde içinde bile, iyı işlerı arayıp bui Evet, yıkıcıyız, ama köhneliklerin, «Bıkmadınız mı bu konudan?» gibigünü dolmuş kurumların, batmış lerden gülümsüyorlar, «Hep aynı kapatılacaktır. makta büyük yararlar vardır. bir uygarlık kahntılarının, gericılı Bundan böyle kadın berberl«ri Ancak bizim toplumumuzda, ele? ğin, sömürücülüğün yıkıcılarıyız. lâkırdı...» diye küçümsüyorlar sizi. 15 gün müddetle her gün kontrol tirileri, yergileri, yakınmalan ile Ya o kohnelıkleri, günü dolmuş ku Ama bu bir doğru ise, onu bir dadan geçirilecektir. Daha sonra er tanınmış ilerici yazarların başka rumları, ummet uygarlığı kalıntı ha, bir daha söylemekten niçin çekek beberlerinin kontrolu yapıla bir talihsizliği de, övdükleri zaman larını. somurucüluju savunanlara kinecekmişız? Nurullah Ataç, dilieaktır. bile kötü gozle görülmeleridir. Bu ne demeiı, ne ad vermelı? Onlar mizin özleşmesı konusunda yazdığı öte yandan Belediye Zabıtası günkü toprak düzeni ve çalışma du köyün okumasını, toprağa ve yeni bir yazıya, aşağı yukarı, şöyle başekipleri tarafından dün Eminönün zeni ile yurdun kalkınamıyacağını üretim araçlarına kavuşmasını, ça lıyordu : «Gene mi o konu diyede yap'lan kontrollarda 702 esnaf söylersiniz, sİ7e «yıkıcı» derler; ya lışanların ınsan gibi yaşamasını, u ceklerini bile bile gene o konuya geüyorum. Çunkü ben duçünceletan 477 sine çeşitli cezalar veril pıcı olarak «Köy Enstituleri'ni arimi, inançlarımı boyuna söylemek çın!» dediniz mi, sevinseler, «Bak i miştir. ten bıkmam, çekinmem.» Hakkı var bu adam her şeyi kotülemiyor, bej dı Ataç'ın, çünkü o anadiline, anağendiği de var.» deseler ya, ne geI E Ş E K K U R j dilinin gücüne inanmıştı, inandığızer! Gene basarlar «yıkıcı!» yı. Bu | nı boyuna yazıyordu. çekınecek bir Sevgili eşmi. sevgili annemiz, bir tuhaf alınyazısıdır ki, beğensebaba ve anneanncmiz | durum değıldi bu. Biz de öyle yapa niz de kötü görülürsünüz, beğenmelım ve KEKİMAN ORANSAymİ |1 soralımKoy Enstitülerı'ni yıkanlara seniz de. : O kurumları yıktınız da olümü dolayıslyle cenaze tore. Ben Cumhuriyet döneminde vej ne oldu? Onların yerine neyi genlne şahsan katılmak ve çıçek. tiştim. Bu dönem içinde edindiğim I çirdıniz? Bize Anadolu'nun karanteleraf çcknıek suretiyle acıgörüslerı, soyle bir sıralayayım. I lıktan kurtulması için hangi yolu nıızı paylaşan dostlarımıza ve Türküm diyenin Türk olduğuna j salık veriyorsunuz? Hangi yıla dekuruluşlara minnet duygularıYalovadan kalkan yolcu vapu inanınm sözgelisi. Ama bakarım ki ! ein bekhyeceğiz? Plânınız nedtr? mızl sunarız. kafatascılar diş gıcırdatıyor... Nerunda bulunan Hamdi Üstün, yolBunları boyuna soralım, hıkmadan Oransay ve özümerzlfon denmis o? Türk baska, Türkiyeli da arkadaş olduğu polis memurusoralım. her fırsatta tazeliyelım o alleleri başka imiş. Bunun ardından, ister nu bir kenara çekmiş ve şu itirafta konuyu. tazeliyelim ki vıkıcılar eıt istemez, «yurt» anlayısı üzerinde bulunmuştur: Cumhuriyet 5479 Sİde azınlıkta kalsın. Türk çocuk« Ben Bilecik yolunda bir bir catışmanın çıktığını görürüm. larının aydınlığa çıkması dâvâsı bu tün iyi niyetli aydınların malı oladam öldürdüm Hayvan mesele Benim için «yurt', bugünkü sınır?un. sinden kavga •ettiğim ve adının Ianmi7in içindedir dediniz mi, bu Süleyman olduğunu bildiğim köy «efer Turancılann disleri gıcırdaBıiKÜn o yoldayız ıste. 17 Nisan lüyü yolun ortasında bıçakladım ma*a baslar . Bu sıra ile gidelim: günü Ankara'da ve tstanbul'da yaYere düşmüştü. Ben de kaçtım. Bizim tarihimiz, yurdumuzun taripılan toplantılar, Köy Enstitüleri ölmüs olaeak. Ben bu azaba fazla hidir. biz bu yolla ilkçag uygarlıkdâvâfina inananların gitgide ço£aldayanamıyacağım. Adamın ölüp lanna bağ'anırız, batı uygarlığının I dığ'nı gösteriyor. Bunun karşi"=i".ölmediBini de tam olarak bilmiyo temelleri üzerinde bulunduğumuz da durulama7. Köy Enstitüleri yerum. Beni gotür ve mahkemeye bilincine varırız. Ama Orta Asyacı niden açılacaktır. lar bırakmazlar yakanızı, bu yurteslim et.» du bütün tarihi ve anıtları ile be Polis memuru Cevat Özsen, ar | nim«emenİ7e komazlar. burada bir kadas oldueu yolcunun bu garip l gocebe gibi kalmanızı. beklemenm itirafı karşısında harekete geçmis j yeğlerler. Dilinizi, anadilinizi sevve adam öldürdügünü iddia eden! Nüsh sı 25 Kuruş Hamdiyi Emniyet Müdürlüğü Ci' Bafan ve Ysyan nayet masasına trslim etmıstir j Cumhuriyet Matbaacılık ve Cinayet masası durumu tetkik ] M EV LİT Gazetecilıfe Türk Anonim Slrketl etmeğe başlamıştır l Cag«lr>*lu Halkfvi SnUak No 3a41 Vapurda arkadaş olduğu polise işledigi cinayeti itiraf etti CUMKÜRİYET Sayın Op, Dr. FARUK AYANOGLU'na •edavimi bilinen yeferliği ile sağlıyan. beyin cerrahisi Şefi hâzik Saym Op, Dr. ERTUGRUL ve değerli Aaistanı Say.n Dr. FUAT ADİGE^ 3 I W I Babamız Türkiye Milli Gençlık Teşkilâtının 12 nci Genel Kurul toplantıEmekli General İlâncılık: 17R1/5475 sı bugün TM.G.T. nin Tüneldeki MUSTAFA ŞABAN i lokalinde yapılacaktır M ÖKTEM Dünya Gençlik Teşküâtı (WAY) Operatör Dr. HAZlM BUMİN ' e nin üyesi bulunan Türkiye Genç ln vtfatının 40 ıncı gününe rastlıyan 21 Nisan 1963 pazar lik Teşkilâtı Genel Kurulunda Ameliyatırada hazır bulunmak lütfunda bulunan, hastaguntl lklndi namazından «onra Türk gençliğinin «orunlan üzerinhğımı ilk günündenberi tedavi ve tâkip eden Profesör Dr. Teşviklye Camilnde okunacak de rinrularaktır. MÜFİDE KÜLEVe, yapılan konsültasyon neticesi ameüyata Me\lide arzu edenlerin buyur. 41 şoför çürüğe çıkarıldı maları rica olunur. karar verilmesi üzerine yattığım ve amciiyatımı büyük hir iıaŞoförlerin sağhk muayenesi deÇocuklan zakat ve liyâkatla yapan Şişli Çocuk HASTANESİ GENEL Şİvam etmektedir. Son 20 gün içinde RÜRJİ SERVİSİ DİREKTÖRÜ aziz kardeşim, 996 şoför muayeneden geçirilmistir Cumhuriyet 5460 İLE TARANMIŞ SAÇLAR ŞÜKRAN BORCU Bunlardan 29 unun tdavilerine lüzum görülmüş, 41 ine de «soförlük 0 Kolay *«kıl alir Anestezi Mütehassısı Opr. E>r. Cahit Beleil'e. Opr. Dr. Muhsin V E F A T yapama?» kararı verilmi=tir SOKIn gUn bozulmmdan Başak, Opr. Dr. Medih Eeemen, Opr. Dr. Nurettin Apaydm, ™ durur O(lî;imızin îımit Bölge MüAsistan Nejat Oraktay servis hemşireleri Selma, Yıldız, oğretdUrlüğtl MUfavlri ^ Yumu$Bk v« tabll halır NİSAN 20 ZİLKADE 25 men hemşire yardımcılarına, hastabakıcı ve personeline smeliNACİ DAĞLI yattan evvel kanamaya başlayan mide ülserinin tedavisi '.ıusu^ lık v« c«nlılık kazanır tedavi edllmekte olduğu tatansunda gösterdiğim arzu üzerine en iyi şart ve imkânları st.ğlıbul Amerikan Hastanealnde SAÇLARINIZI VIKAOIKTAN 18.4.1963 günü vefat etmlçtlr. yan mensubu bulunduğum İŞÇİ SİGORTALARI PAŞABAHÇK , SONRA FİT'I HATIRLAVINIZ j Merhuma Tanrıdan rahmet ve HASTANESİNİN kıymetli Başhekimi Dr. HİKMET AYDEMİR'e V. | 6 13 13.13,16"59""l9'53 21 .32, 4 22~ kederli alleslne başsaghgı diletedavimde büyük bir ihtimam gösteren Dahıliye Mütehassısı rir. 110.20ı 5.21 9 07|12.OO 1.39 8 29 Doç. Dr. İlhami Nasuhioğlu'na günlük lâboratuar muayeneleri Petrol Oflsl Genel Müdürlügü ve diğer testleri büyük bir titzlikle tâkip eden Bakteriolog Dr. Cumhuriyet 5477 Şakir Coşkuner'e tedavim sırasında her türlü alâkalarını esirIlâncıhk: ı748'5466 gemiyen bütün mesaî arkadaşlarıma, Başhemsire Serap, .ervis ********************* AR Kuaförden ayrılan hemşireleri, Tekin, Sevim ve bütün hastane hemsire, hastabakıcı ve personeline ameliyattan sonraki eünlerimde beni üyaret VAĞLI BOYALARI ÂDEM MESUT ve YlLDlZ GÜLGÜN lütfunda bulunan akraba dost ve doktor arkadaşlarıma .ninnet PARLAKTIR ÇABUK KURUR Kuaiör (Şükrü Şaşmaz) da. Müşterilerinin hizmetindedir. ve jükranlarımı arzederim. TEl: 27 4617 Dr. MÜNİF ERMAN Telefon: 48 04 10. Osmanbey P.T.T. yanı ve öıenli ser\is hemsiresine vt diğer vazifelilerine, iztıraplı günlerimde beni arıyan ve ilgilenen aziz dostlarıma eonülden teşekküder ederim. FERRVH VERDİ Açıkta gıda maddesi satısını ön i lemek için açılan mucadeleye ara1 lıksız devam edilmektedir. Beledi1 ye Zabıtası ekipleri dün bu mak«atia 16 saat kontrol yapmışlardır. Bu araria 9 esnafa peşin para ce,zfly ve/^njiş. 15 esnafın sağlık cüzdam olmadıgı görülmüşıür. Sg£l^kpüzd/ni olmıyan esnaf hakKinda Ko'uiturma açılmış 21 esnafa da ihtar cezası verilmistir. Açıkta gıda maddesi satanj larla mücadele devam ediyor j Kıymetli eşim Sahlbl EMİNE KOLAYLI'nm fhccllyctc intlkalinln 40 ıncı gunüne tcfadüf edçn 2I.4 19M pa. zar lünü Izmit Fevzlye Camilndp oğlc namazını mütaaltıp kı ',, rast olunarak Kur'an vo Mcvlı ;; de bütUrı dost. akraba ve dln : kardeîlerimizin te?rtfterinlrtca'•[ cdcrlm. ;: • ' t^MrfîL KOLAYLI y ' Cumhuriyet 5459 NAZİME NADİ Yaıı içlrrlnı lııltn ıdarr ed*n Meıul MUdUı A.VKARA BÜKOSU : Ataturk Bulvarı Ytntı Ap.Yenl»ehl» Teletnn: 12 »t 44. 12 09 20. 12 0» ftfi. 17 57 35 VECDt KIZILDEMÎR * T.M.G.T. nin 12. genel kunıl toplantısı M EV LİT tnönü C'addesı lîmra Han Dlvarb«k!i Telpfont 10«l * CJÜNKV III f.Rl HERKEZ BÜROSU : KUçUksaat Meydanı Cdlrne Han) Adan» T<>lt>fnn: 4550 Gazetemlzr göndfrtlen yazılar ko nulsun, konulmaKin îade edilmez llanlardan mpıulivet kabul olunmaz Abone ve ıiâD ışirrl ıçm, tarfm Ustllne «Ahnnt» vry» «tlân Servisi» kaydının k"nm«!i lâzımdıı BU GAZE'IE BASIN AHLAK YASASINA UVMAY1 rAAHHTÎr ETMlŞTtR DOGU İLLtKl. MKRKKZ BÜROStı'; aTîl I EF AT Merhum Şenye Vekili ve Manisa Mebucu Uuaimfa Fevzi Beyin büyük oğlu, merhum Dr. Akil Muhtar Beyin damadı, eski Manısa Milletvekili ve PTT Umum Mütrürü, İlâncılık: 1743/5473 İlâncilık: 1724/5467 Cumhuriyet 5478 vVuiıi!iıııiMiııımııııııııımıııııııııınıııııııııiHiHHiıııııııııııımını ııuıııııııımıııııııııııııııııııııııııııııııııiHiıımıııııııırıııııııııııııı ıııııııııııııııııııııııııııııı ııııııııııııııııııır^ 5 i t (\1 H11KlYKT'in letrikası: 67 ASK YOLUNDA } YAZAN:Jean Kendini zehirliyor, diye haykırdı. Hep birden ayaga kalktılar. Cassidis ; Zavalh! dedi. Philliet : Voo, siz bir şey söylemeyin, diye mukahele etti. Genevieve sapsarı kesilmi*,, ayaklan dolaşmıştı. Gandet kapıya koşto. Sokakta, genç kızı çetirmis olan arabanın şoförü nü gördü. Bir genç adamla ha raretli hararetli bir şeyler konuşnyordu. Genç dönünce Gaudet onu tanıdı. Bu, Georges Lannes dı. Genevieve'i görüp konuşabilmek ümidiyle oraya gelmişti. Gandet, onun hemen hemen hekim sayılabilecegini düşündü. Siz çabuk gelin, dedi. Georges seğirtti. Gaudet olup bitenleri kendisine kısaca anlattı. Georges sapsarı kesilmişri, Hâkimin peşi sıra yürüdü. Birlikte salon a girdiler. Genevieve'i bir kanapeye uzatmışlardı. Genç kız derin derin soluyordu. Georges: Zehiri nerede bulmuş acaba? diye sordu. Cassidis ce\ap \erdi: Her haldc, odada bulundugn sırada dolapta bulmu; olaeak. Tam bu sırada, birdenbire, Genevieve"in ayaga kalktıgı görüldü. Deli gibi sıçramış, karşılarında dikilmişti. Kesik kesik cümlelerle. Cassidis'ye ve hâkime hiıap etti : Ben masumura, dedi. Raatil odur, madam Dupre'dir. Ben sıze ne vaptım da bana bn kadar işkence ediyorsunuz. metr CasMdis? Bir kelime söyleseniz beni kurtarırsınız, bu kâbusu «oııa erdirirsiniz. Bir kurbana ihtiyacınız yok. Ben bir hata iNİedim. mosvo Dttpre'nin metresi oldum. Bu hatamı bu kadar pabalıya mı ödemem lâzım? Sonra orada hazır bulnnanların hepsine döndü : Ben bir zavallıyım, dedi. Geceleri uvkum kaçtığı zaman, kendimi sahiden bir cinayet işlrmiş zannettiğim oluyor. Halbuki yalan. Metr Cassidis, bunu >rı de biliyorsunuz. Çünkü her ^eyi siz tertip ettiniz. Çünkü bile bile fenalık edecek kadar kirli insansınız. Gaudet sükunetle : Susunuz! dedi. Genevieve : Evet, tahiden de susacağam, diye cevap verdi. Hiç kimse, hattâ Philliet bile mâni olamadan, âni bir hareketle, elini ağnna «Stürdü. Philliet : layın yargıç. Six bnnnnla iftibar ediyor musunuz? Gaudet a|ır agır konaftn: Muvaffak olamadıtıma ülulüyonım. Gerçek, Genevieve Leblan'ın son ıöyledi(i sSı ler dofru İdi. Cassidis sordu: Beni ilfilendiren sSıler de ralî Georges yatak odasına daldı. Sizi ilgilendlren »öıler de. Elinde küçük bir kutu ile dönüp Samirai kanaatim sudnr ki, biteldi. le bile bir snçluyn tnMnnaı, Alkaloid. dedi. bir mâsumu yere vurdunuı. Gandet gordn: Eğer bu işte bir adll hata Kurtarılabilir mi? varsa, bunda benim kadar siz Çok çabuk davranmak »arde kabahatlisiniz. tiyle, evet. Bir bakıma dotru. IjlediGeorges Fhilliet'yi bir kenatİTiir cürümden sizler gibi ben ra itti. Genevieve'e doğru eğil suçlu sayılabilirim. Alelâde gö di, onu kucakladı, tüy gibi kal rünüslerden ibaret teferruatla dırdı, kapıya doğru yürüdü. bir hakikat yarattınız. Ben bun Philliet peşinden gitti. Gauların esiri olup kaldım. det, arkalarından: Catherine'e baktı: Bir saate kadar hastahane Kocanızı siz öldürdünüz, deyim diye sesleniyordu. dedi. Catherine, dönüp gelmiş, yeCatherine, gözlerini hâkimrine oturmuştu. Dalgın dalgın den ayırmadan ayağa kalktı. önüne bakıyordu. Cassidis, aşa Yine hep dik dik ona bakarak ğı yukarı dolaşıyordu. Gaudet yanına yaklastı. bir puro yaktı. Parmakları tit Evet, doğru, dedi. îyi bnl riyordn. dnnnz, sayın yargıc. Suçla Ge Zaferiniz kötü bitti, Casnevieve değil. benim. sidiB, dedi. Cassidis âdeta haykırdı: Cassidis asık suratla cevap Catherine! verdi: Bırak! Sizin gibi ben de mesleğiBakışlannda garip bir alev mi yaptım. vardı. Gaudet kımıldamıyordu. Iftihar mı edhorsuııuz? Herin hir dikkatle Catherine'! Birisini mahkfım cttirdiüim zaman hie iltihar dujmam. 'üzüvordu. O zamana kadar co Hele bu mc'.clcde katiyen. zünden kaçan bi rsırrı keşfetmişti. Bu, cenç kadının rnruru Doğru mu acaba? Calherinr'in yüzündr öfke o idi. cinayetin temelini teskil eden koyu bir çururdu. Bnnu knnuTordu. t§ isten cfrtikten »onra kavra Beni Mirlamaya calı;.tınız, mış olmakla beraber yine de bir nevi memnnniyet duydu. Catherine, kocasını. bu gururu yüzünden öldürmüştü. Genç kadın devam ediyordu: Genevieve'i bu cinayete ilet ettim. Bunu doğru keşfrttiniz. Kocamı elimden alıyorda. Bana hakaret etmisti, beni küçük düşürüyordu. Ampulleri ben değistirdim, etiketi ben yırttım. Saat yirmi üçte eve dSndüm, Genevieve'i yakaladım, sırıngayı elinden zorla a) dım, koeamın hırıltısını duy dnm, Sustu. Gaudet ile göz gözr bakıştılar. Bir an susuldu. Gau det gayet yumuşak bir sesle: Devam edin, dedi. Bitirdim. Bu kadarı lize yetmez mi? Fazlasiyle. Catherine güldü: Dediklerime inandınıı mı saym yargıç? Zannımea hakikati söylc diniz. Bir hakikat ki aıla erişemiyceeksinit. Asla iıpat edemiyeeekıiniz. Himaye ettiğiniz Genevie mahkftm olaeak. Solıjk aldı, yine konnştu: Haftalardan beri beni »ıkıs tınyortnnnz. Haftalardan beri. layıt bir ânımı bekliyorsunuz. Alnınm kırıstırmayın. sayın yar fiç. Işittiklerinizin hepsi ya landır. ttiraf ettiğim zaman yii zünüzün nasıl bir ifade alacağını merak ediyordnm. Gördüm. Sonra sesinde son dercce bü >uk bir istihfaf ifadesiyle: (Arkası var) HALDUN SARHAN vefat etmiftir. Cenazesi bugıin öğle namarını mütaakıp Fatth Camıınden kaldınlarak Edirnekapı Şehitliğin* defnechlecektir. Bateş: 119 5îo8 PROF. NtMBUS'UN MAC ERALAR1: Z