21 Eylül 2024 Cumartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
İKÎ CUMHURÎYET 20 Aralık 1963 Dencere I , Derleme! : Bir roman ısmıMecmuada alâ. Yazan: ne benzıyor, Mor ka çekici diğer Salkımlı Ev. Fakat bir yazı da yükbu kıtap Hahde • sek mimar Behçet Edıp Adıvar'in Ç O Ünsal'ın, Topkacukluk ve ilk pı Sarayı bina gençlık yıllarını anlatan bir hâl Türkün ateşle imtihanını oku plânları uzerine yazdıtı tetkik tıra kıtabıdır. Muharrır, kendisine j yanlar, yazarin ilk hayal hikâye yazısıdır. tstanbul cıvarında avlanan ba mahsus çekıci üsluo ı ile hayatjsinı de aynı alâka ile okuyacak Yüksek mimar şüptıe yok kı mi hkların balıkhaneden geçirilme hikâyesini cazıp bu sekilöe kale|lardır. Halide Edıbin hikâyesinde marî bakımdan bu plânları vuden satılması yasak edilmiştir. Ka m e almıştır. Mor Salkımh Ev geçmiş zamanlarımızın içtimaî kufla incelemis fakat binalann rarın .vatandaş sağhğım korumak. bu hikâyenin içinde geçtiği ev hayatı, aile. cemivet telâkkilerimiz devirleri ve sahıpleri hakkında gerekçesi ile ahndığı ileri sürül dir Halide Edip Adıvar'in haya pek ışıklı bır şekilde görülüyor. isabetli neticelere varamamıştır. mekte ise de bunun yanında malî tı gibi alâka çekıci kaç roman ayrıca siyasi hayatımızın bazı saf Bu plânlar arasında bulunan sebeplerin de bulunduğu ifade e mevzuu olabilır Kadırga Sarayı tstanbulun meşhalarına da rastlanıyor. dilmektedir. Son gunlerde şehrin t y j bir aile muhitinde yetişmiş, hur binalarından biridir. Muhtebütün sahillerinde bol miktarda kıymetli hocalardan ders almış, lif sultanlann ikametlerin e tahsis Siyaseten katil, balık tutulmakta ve piyasaya sü mutaassıp bir devrın içinden ileri olunan bu sarayda damatlara mah rulmektedır. Fakat tutulan balık düşüncenin, hür fikirlerin hızı yayınlanmış pek ciddî ve alâka sus daireden P^T» konağı, paşa çekici bir eser de Ankara Üni dairesı diye bahsedilmesi, muharlar balıkhaneden geçirilmeden s« j ] e sıyrılmıs. MOT Salkımh Ev ctışa çıkanldığından, Belediye Ba n a Türk geleneklennın islâmiye versitesi Hukuk Fakultesi yayın riri bu binadan Kadırgadaki paşa hkhane rüsumu alamamakta, dola tin havasını aşılamış fakat Ame ları arasında yer alan Doktor Ah konağı diye bahsetmeye sevk etyısiyle yeni bir gelirden mahrum rikan mektebinde garp kültürü met Mumcu'nun (Osmanh devlekalmaktadır. ile temasa geçmiş babası ona kuv tinde siyaseten katil adh eseridir. 1155 hicrî tarihli bır arşiv vesibuluKararm tatbık ve kontrolü ile vetli TürS'" müt"e"fe"kkirîelrlnde; ^ f ^ ^ S Î ^ ' l î ' i l g i H ^ e k.V,nda"bü binadan, (Kadırgada Belediye Zabıtası görevlendiril ıdersler verdirmıc muharrir, müsEsma Sultan Saray. )dıye bahsemiştir. Ekipler, balık satıcıların tesna zekâsiyle bu şark ve garp sikalara itina ile yer verilmiş, dilmektedir. Ayni vesikalar haçok mükemmel bir arşiv çahşmadan Balıkhane kâğıdı sormakta ve dâvasının içinden Türkiye mesedikkatle remde taşlı baş oda. ittisalinde bunu gösteremiyen kimselerin ba lelerini düşünmek v e ortaya koy sı yapılmış, kaynaklar incelenmiştir. Bir doktora tezi o kafesli maksure. bas od* derulıkları satıştan ahkonulmaktadır. mak imkânlarını bulmuştur. larak kaleme alınmıs eser daha nunda olan taşlı sagır oda naMor Salkımh Evin müdavimleri «onra da Fakültece basılmıştır. Yasak karan, bilhassa Anadolu (remde fevkanl kubbeh ıkı setlı oarasında o devrın en mümtaz. yakasında fiatlannın artmasına se da, ittisalinde olan sofa, haremde bep olacaktır. Çünkü bu tarafta jTürklerı görülüyor. Şüphe yok ki Tarihimizin pek mühim bir ko ocakh kebir oda...> malumatı v e nusu olan bu meseleye şimdiye satılan balıklann da Balıkhaneye ıbunların başında en dikkate şakadar böylesine riddî ve ilmî bir rilmektedir. • . c A*. götürülerek rüsumunun ödenmesi yan olanı Ziya Gökalp'tir. Sayın Yine ayni makaledf plânı yad ve tekrar geri getirilmesi gerek Ad.var, Zıya Gökalo hakkındaki ? e k i l d e e e l ! e r ° l m a m ' ? t ' . . S o 1 1 d e " yınlanmış bulunan Ortaköydeki lerde O s m a n İ 1 taTi mekte ve dolayısiyle nakliye fiatı intibalarını kısa notlar halinde sash çahşmalar yapıldıgının " 'bu yah da V. Muradın büyük kızı ™ , , ^ """ hu kitabına almış. fılvaki bu notlar, artmaktadır. b l r ml<;alldlr Hatice Sultan yahsma aittir. Bameşhur mütefekkin daha yakın k i t a P Eserin kıymetli ve genç muhar zı kayıtlara göre bu bina daha dan tanımıya pek kâfı gelmiyor Tuhafiye piyasasmda Fakat olursa olsun, onun bir ririne ve böyle biı tezi konu ola evvel Serasker Ali Saip Paşanın kıymetli ıdi. durgunluk arttı az değişik görünen milliyetciliği rak ele almış buluna.ı profesörlere ve bu kitabı nefis bir Eski plânlann neşrı mimaıi taGeçen yıllara nazaran tuhafiye n e ' ? l k tutuyor şekilde yayınhyan Ankara Hukuk i rihimiz bakımından elbette bir '»••• *"• piyasasında ağır bir durgunluk ' Yusuf Ahmet Akçora, Ağaoğlu Fakültesine teşekkür ederiz. kazançtır Fakat bu plânların deAhmet, Hamdullah Suphi de ki virlerini kimler tarafından çızılhissedilmektedir. tapta rastlanan şahsiyetler arasınTuhafiye çeşitlerinde fiat dü dadır. Osmanh imparatorluğunun şüklüğüne rağmen piyasa istikrar son devirlerinde Türk Ocağı ismi meden geçemiyecegız Bu mecmuada yetkili kişilerin ile kurulan müessesenin Türk dü Bunlardan biri. îstar.bul Güzel muhtelif konulardaki makaleleri sızdır. Tuhafiyede son aylarda iş hacmi ? ü n c e tarihinde ehemmiyetli bir Sanatlar Akademisı Türk Sanatı de alâka çekicidir. Enstitüsü yayınlarından olan îktisat Fakültesinin 23 cüdinin nin geçen yıllara nazaran V» 30 yeri vardır. Oyle zannediyorum ki bu Oca (Türk Sanatı Tarihi) adh mecmu 1 ve 2. sayılan yayınlanmış budüştüğü söylenmektedir. ğın faaliyetlerini esaslı bir şekil adır. 789 sahifelik bu mecmuanın lunan mecmuasından hayranhkla Yurt dışma hediyeUk eşya d e " t a /« ^ u ' " * esere de «. bedeli 120 liradır Muhtelif araş söz açmak isterim Basında Ordiyer aldığ> mecmua ıhip deiilizdir. Rahmetli Abdül tırmalann naryüs Profesör Ömer Lutfi Bargönderenler çoğaldı ,hak Şinasi Hisar böyle bir çahş tertip v e baskı bakımından daha kanın bulunduğu bu mecmua, yaiyi olabilirdi. Fakat bu haliyle Noel ve Yılbası yaklaşmasiyle ma yapıyordu. yınhyanlann büyük dikkat ve beraber dışarı hediyelik paket ve ( Halide Edip Adıvar, Mor Sal de kendi sahasında büyük bir gayretleri ile gerek tab ve gerekboşluğu doldurmaktadır. mektup gönderenlerin sayısı birikımh Evde Ocağa kısmen temas se muhteva bakımından hakikahayli artmıştır. Çıkış gümrügün (etmis bulunuyor 1908 Meşrutiye Mecmuadaki incelemelerden bi ten mükemmel bir şekilde çıkde her gün artan izdihamı önlemek tinden sonra karşılaştığımız bü ri Topkapı Sarayında III. Selim maktadır. için ilgililer gümrüğü diğer ser tün siyasî olayları bu kitapta ne dairesine ait, yüksek mimar Selvislerdeki raemurlarla takviye et denleri ile bulmak mümkündür. ma Emlerin yazısıdır. Binanın Bu sayının münderecatı söylemişlerdir. Yabancılann yurt dışı Son devir tarihimlz hakkında yerindeki eski daire hakkında ya dir. Semavi Eyice. İlk Osmanh na gönderdikleri Noel ve Yılbaşı derli toplu bir bilgiye sahip ol pılan mimari tetkikler ile bu bi devrinin dinl içtimat bir müeshedıyeleri arasında bakır, gümüş, mıyan yeni nesiller için Mor Sal nanın durumunu gSsteren muhtelif sesesi zaviyeler ve zaviyeli camilokum, çini tabak, kuru yemiş, ra|kırDİı Ev, hakikaten pek istifadeli C J A I resimler alâka çekicidir. Fa ler, Lutfi Göçer. 15 ve i17. asıreski ı c s u ı ı ı c t o ı o f t a t r ; n . i L m ı ı . JT a~ , * » j kı ve Türk votkasının ekseriyeti ve dikkate değer bir kiteptır. kat Selma Emlerin III Selim da lf r d a . O s m a n h î™Pa"torlugunda teskil ettiği görülmüştür. Yîrmlnci aitın Türk kadınhğı iresi hakkındaki «rsiv kayıtl.rın 5 î « h ı » n H 1ye Tuzlann Işletme Ha içinde müstesna bir yeri olan Ha tof^a^™«,Vo««bu^'»»«"• SrilUtollu. Bir lide Bdibin, nasıl yetiştigi, çalıs bir eksikliktir: Bu kayttlardan mültezim zımmet defterine gore y a n n yapıkyor tığı ibretle tetMk edilmeye değer. muhtemelen binanın » mııuınııı, 15. yüzyıl sonunda Osmanh.Darp, ., Evd* evvelâ bunu ^i Memleketimizin en büyük A i l l i ^ r J 'harcanan paranln mikferı hane mukataalan mahlas, Aymar Sonra muhanir, şahi nı tezyinatında çahşan sanat er }'• y™??™ 8 ° n u n d * ft T m sendikalarından biri olan Lâsrik * ı ı Iş'in 13 üncü büyük kongresi yann d i °lduğu vakaları da canh bir babının isimlerini meydana çıka Korsanhk ve Venedık ömer Lut24 C i l t l i k ' sehrimizde başhyacaktır. îki gün "»lupla hikâye ediyor. rabilirdi. fi Barkan, Şehirlerin teşekkül ve devam edecek olan kongre müna' ~ ^ ^ ~ ^ ^ ~ ~ ~ ~ ~ ~ ~ ^ ^ inkişaf tarihi bakımından Osmansebetiyle Uluslararası Sanayi Orlı Imparatorluğunda imaret siteganizasyonları Genel Sekreteri Ch. lerinin kuruluş ve işleyiş tarzına Levinson ile dünyaca tanınmış ait araştırmalar, Lutfi Barkan, sendikacılardan L. Plumier ve Fatih cami imaret ve tesislerinin Harry Kelman şehrimize gelmiş1489 • 1490 yıllanna ait muhasebe "erdir. AMERİKAN NEŞRİYATI BUROSU blânçoları Lutfi Barkan, Ayasofya camii ve Eyüp türbesinin 1489Galatasaray, Lion Mağazası yanı, Tel: 44 26 36 1491 yıllanna ait muhasebe blânAnkara, Mithatpaşa Cad. No: 61 Tel: 12 73 18 çoları, ömer Lutfi Barkan, Saray mutbağınin 894 895 yıhna ait Kısmet Reklâm 161/18017 muhasebe blânçosu Robert Mutan Bibliyoğrafya. Istanbu! 17. aDoğu kar yağışlı sır yarısındaki hali. Tnrdumozda hara: Akdenizin ba. Bu kıymetli çahsmaları ihtiva tı keslmleri çok yağmnrlu; Erzinede n mecmuayı tavsiye ederiz. Küçükçekmece Belediyesinin Muhasebeciliğini ifa etmek can, Erzurum çevreleri kar yağıjlı, üzere Memurin Kanununun 4 üncü maddesinde yazıh şartları «Uğer bolceler parçah bulatlu g«ç e . 1 haiz bir muhasebeci alınacaktır. cek, hav» ncaklıklan Doftı ve GüTEŞEKKÜR Belediye hizmetlerinde çahşanlar tercih edilir. nej Anadoluda deiismlyecektlr. Zamlar hariç olarak kadro, ayhğı 1100 liradır. SEHRİMİZDE | Ebediyen aynlığı İle blzlerl Taliplerin dilekçe ve belgeleriyle birlikte Belediye Başkanj sonsuz acı İçinde bırakan. sevŞehrlmlBde bugün hava, kapalı gelığına müracaatlan ilân olunur. S gill blrlclk eçlm. babam ve çecek. rüsgâılar çoynzdan ort» kuv• yeğenimiz vette esecektlr. Tagış aralıklı devaır (Basın: 22465 18037) edecefctir. ED yüksek sıcaklık 10, er • KADRt YAMAN'ın düşük 7 derece olacaktır. • hastalığı sırssında ve vefatuıda î gerek bizzat evimlze gelerek Dünyaca tanınmış Fransız piyano virtüözu ARALIK 20 ŞABAN 4 • veya telgraf telefon ve mekİ tupla ve gerekse cenaze törenl• ne bizzat istlrak etmek «uree s ! tlyle büyük acımızı paylaşan, cenazeslne çelenk gönderen, Tek resitali SAHAY"da 27 aralık cuma saat 18,30 da a bütün meslektaslanna, dost ve Programda: Chopin, Lisrt, Mozart, Ravel eserleri vardır. 7.22|12.12,14.31|16.43f»,a.22ı 5.34 akrabalanmıza ayn ayn teşekV. ' Biletler gişede satılmaktadır. Tel: 44 16 56 küre teessürümüz mânl oldu7 28 [ l tâncılık: 7143/18045 gundan muhterem gazetenlzln E. 1 2.39J ! 948 12O0 1.39] 12 51 tavassutunu rlca ederiz. İlâncılık: 7065/18033 YAMAN AtLESÎ tki günden beri gazetelerde dikkati çek.ci naberler birbiri ardısıra çıkmakta .. Bunların toplu bir halde gdrülmesinde sanırız ki. faydalar vardır : 1 tçerde Sıtkı Ulay'ın partisi kuruluyor. Adı: Sosyal Cumhnriyet Partisi LUay bir basın toplantısı tertipliyor. Ve partinin yönlerini söyle açıklıyor : • Partımız tam mânasıyıe sosyalıst bır partıdır. Programımızda zirai kooperatiflerin kurulması. her tür!ü kooperatifçiliğin teşvıki ve kollektıf çıfthklenn kurulması da yer almaktadır. Özel müteşebbisler sosyal vazıfelerle mukeilef İcılınmıştır. Ayrıca bizım progranumıza gore âmme menfaati ıçın ozel teşebbusün elindeki muesseselerin de devletlestirılmesıne çıdılebilecektir.» 8 Amerikan dış yardımının esine raslanmamış bır bieimde kısılmasına doğru gidilmistlr. Cumhnrbaskanlığı tarafından 4,9 milyar dolâr olarak düsünülen vardım kcsile kesile 2.8 milyar dolâra kadar düsürülmektedir. Bu indirim bile dıs vardım aieybindeki akımları tatmin edememistir. Bn konuda hazırlanan Kling raporundan birkaç sstır : Yardım programımızın, dostlarınıızın gerçekleştinlmesı hayal olan siyasetlerini desteklemekten ziyade, daha az memlekette iyi hazırlanmış tahakkuku mümkün projelerin finansmanına yöneltilmesi daha doğru obır düsuneesindevi7. ( ) Dış vardım finansmanlarından yuzde 80 ının Birleşik Amerıkadan mal almakta sarfedileceği hususu Amerikadakı vergi mükellefinı kandırmaktan baska şev değıldır. ( ..) Yardım alan mılletlen bu parayı Araerikada sarfetmeye mecbur tutma siyaseti gerçekte gelişmekte olan memleketlere değil, Amerikan sanayicilerıne yaramaktadır. 3 Tfirkîye, Yunanistan ve Kore'ye yapılan yardım 80 milyon dolâr indirilmistlr. 4 Baskan Johnson bu kesıntilerin «Amerikanın liderliğı için eiddî bir darbe olacağını» söyliyerek, demiştir ki : « Yapılan indirim Amprikanın dış politikada elini kolunu bağlıyacaktır.» 5 Almanyada temaslarda bulunan Milli Savunma Bakanı Sancar, Türkiye'ye yapılan Amerikan yardımının son kısmtılan dolayısiyle bir demeç vererek : « Bu durumda Türkiye ister istemez ve tek çare olarak askerî birliklerinın azaltılması yoluna gidecektir. Çünku zaten 800 milyonluk açığı bulunan 1964 bütcesinın daha fazla açıga tahammülü yok...» demiştir. 6 NATO Bakanlan Parls toplantısında Amerika Dısisleri Bakanı Dean Rusk, komünist dftnyasında büyük değisiklikler görmenin arifesinde olda|mnnzıı helirtmiştir. Bakan, Pekin'in müfrit tutumuna cesaret verilmemesini; bunnn için de Batının, Sovyet Birliğiyle banş içinde beraber yaşama yolnnn takip etmesini tavsiye ederek, demistir ki : c Sovyetler Birliğinin zararına Komünist Çin'i sevindirecek hareketlerden kaçınılmalıdır.» 7 Bütçe Karraa Komisyonnnda söz alan Senatör Snphi Karatnan şöyle konuşmuştur : « Gelir Vergısinin üçte ikisi, kaynağında kesmek suretiyle, memur ve işçilerden alınmaktadır. Buna karşıhk özel sektöre verilen kredıler il. öz kaynaklan hesap edilırse. bu kaynaktan ahnması gereken verginın 45 milyar lirayı bulması gerekir. öte yandan vasıtalı ve vasıtasız vergılerin toptam olarak mukayesesinde vasıtalı vergilerde bır artış görülmektedir ki, bu husu« da dar gelirlilerin aleyhine bır durumu ortaya çıkarmaktadır.» Bfitfin bnnlar iki günlük gazetemizden çıkardığımız haberlerdir. Dünyanın ne yana gittiği ve iç politikada bangi terazinin kefesine ağırhklannı koyacağı artık apaçık bcllidir. Ne yazık ki, ynmarta kapının ağsına gelinceye dek bütün bnnlar körükörfine reddedildi. Tıpkı Tanzimat hareketinde olduğn çibi, tıpkı âemokrasi hareketinde olduğu gibi dış etkileHn bindirmesiyle Türkiye yeni yolnna girecek... Şn isi bağımsız bir iradeyie daha önceden kavrayıp cesaretle ortaya cıkacak polif.kacımız yok muydu? Toktn... Ataturk'ün dışında da tarihimizde yoktur. Olanları, meydana atılanları kısa zamanda yokelmektc büyük tnarifet göstermişizdir. Ama bütün bu marifetlerimiz kendimize zarar vermekten baska ne işe yaramıştır? =haberleri ' KîTAPLAR " Balıkhanedeıt geçirilmeyen balıklar satılmıyacak Haluk Y. Şehsuvaroğlu | DÜŞÜNCELER | Saglık Konulan ııııâuıııiüiuıııııııııııııııUiiıııııııımmııııifiıııiHiııııımııııııımıııımıııııııııııııııııııııııııııııııâııı Dengesiz Halk Sağlığı ve Dünya Saglık Teşkilâtı Yazan: Dr. Ö. M ünif Aksavrun Tariflerde daima soğuk bir hareketsizlik bulnrum. Zaten, can noktasını almadan tarif edebildiğimiz bir mefhnm var mı? Aynı anda var ve yok olabilen «Saflık» nasıl tarif edilir? Hele toplumdan ayrı bir «Sağlık» hiç düşünülemez. En az insanî haliyle «Saglık» bir billur içinde dahi mevcnttur. Fakat, konnnnn bn tarafları derin boşlnklara gider. Dünya Saglık Teşkilâtı LTzman Komitesi, «Halk Sağlığı» nın mânasındaki genişliği takdir etmis olacak ki, doğrndan doğruya bir tarif vermeye yanaşmamıs, sadece bu isde, gayretleri görülen C.E.A. Winslow' nn çenesini okşamakla yetinmistir. tnsan haklarından biri, belki de en tabiisi «Saglık» hakkıdır. Bu hakkın âlem şumul önemi yeni yeni anlaşılmağa baslanmış, en tesirli kndret ve faaliyetini «Halk Sağlığı» da göstermistir. «Halk Sağlığı» koruyucn, iyi edici ve psıkososyal tababet münasebetlerini kapsamı içine alır. Bu sebeple çerçevelediği manzara oldukça karışıktır. Açık bir anlayışa vartnak için iki hali düsünüp incelemek yerin. de ve faydah olur: I Oengeli Halk Sağlığı, II Oengesiz Halk Sağlığı. Dengell halk sağlığı denilince: «llim ve fennin her türlü imkân ve vasıtalanndan faydalanılarak, nygun teşkilât, tesisat, personel ve teknikle, çoğunlnğun adalet dnygusana nygnn, kornyncu ve iyi edici tababet unsurlarımn, belli bir toplnm bünyesi içinde, ahenkli bir surette çalıstırılmasından ibaret bir gaye» anlaşılır. Ancak bn, tariften ziyade bir izah sayılmalıdır. Bana göre, halk sağlığından beklenilen faide, ancak, ynkarıda bahsedilen hnsuslann ahenkli çalışmasiyle meydana gelir. Aksine, bir tek veya birkaç nnsurnn ahenksiz olarak ileri derecede faaliyeti faide telâkki olunamaz. Zira, fonksiyon ve kndretlerin tabiî nizam ve silsilesini bozar, onlann gayeye uzakhk ve yakınlıklannı değiştirir. Dengeli halk sağhğında fert ve toplnmnn knllandığı kudretler. çeşitli vasıtalarla dengeyi devam ettirir. Fonksiyonnn taşmağa istidat gösteren çaprasık sınırlannı korur. Karsılıklı dayanışmaları ayarlar ve halk sağhÇını bir ideal halinde tntar. Bu faaliyetlerin topn, halk saglığının drnçeli bünyesini tâyin eder. Burada her türDengesiz halk sağlığı: Esasında. hiçbir çarenin yetmediği, memleket ölçüsünde bir kaygı demek olur. Emir ile halk sağlığı knrnlamıyacafından, ba hai karşısında yapılacak en doğru ve tek bareket, o memleketi bölgelere bölerek, biri. çesitli «done» leri toplıyan çok cepheli; diğeri, daha karışık fimilleri özel maksatla inceliyen tek taraflı ve yerine göre her ikisini beraber işleten bir metotla ilmî tetkiklere tirismek ve o memleketin kendi halk sağlığını tâyin etmektir. Bn, bir nevl memlekete, ne istediğini sormak sayılır. Bn çapta incelemeler şüphesiz büyük yatınmlara bakar. Az gelişmiş bir ülkenin bnna tücü yetmiyebllir. Ba takdirde ne olacaktır? Bunun için de, birbirine sıkı sıkıya bağlı iki çare düsünülebilir : 1 Hızla değişen hayat, paravı bu cağa kadar eörülmemis yeni hedeflere yöneltmiştir. Mil letler dunya ölçüsfindeki meseIelerin çözümü için müşterek fonlar tesis etmişlerdir. Bu cümleden olarak Dünya Saflık Teşkilâtı 1957 senesinde değişik konnlar için 59510.000 dolâr harcamıştır. Kanaatimce paranın bn yeni hedefı çağımızın en ayı.d")i'.i özelliği oluıak icap eder. Zamanımızda müşabede edilmekte olan milletlerarası faaliyetler bu yeni anlayıştan, tâbir caizse, paranın üçüncü bundondan doğmnştur. Duruma bn açıdan bakınca, Dünya Saglık Teşkilâtı az gelişmiş bir memleketin halk sağlığını kurmaktaki gayretlerine maddi ve mütehassıs personelle yardımcı olmak zornndadır. Zira, dünyanın büyük saglık mesfleleri, ancak milletlerin kendi halk »açlıkları teskilâtını kurmasivle balledılebilir. Aldıgı 1200 1500 kaloriyle havat ısıkları belli belırsiz titre*etı milvonlarca insan protein yetersizüfi ile ölüyor. Bunı karsılık, fazla çıdanın getirdi ği damar, t>inir ve akıl bozuklukları bir kolera âfetinden çok daha vahimdir. Bütiın dünyada beslenme isinin en tehlikeli durumda bulundağuna bundan daha avık bir misal gösterilemez. lıısanları tehdit eden binlerce problemden işte, sadece biri. Bütün bu problemler Dünya Saglık Teşkilâtının baş konnsudnr. Memleketler kendi halk sağlıklannı kurmadıkça, Dünja Saglık Teşkilâtı gayesine doçru emin bir surette yürüyeme/. Z tkinci çare, ilgili memleketlerin çeşitli alanlarda tesirli bir işbirliği içinde tetkiklere girişmeleridir. Elde edilen bulgnların kıymet lendirilmesi için, elbette bir ölçüye ihtiyaç var. Bu ölçü halk sağlığı esasları olmak gerekir. Başta gelen birkaçını aşağıda oldnğu gibi toplıyabiliriz: 1 Halk sağlığı halka dayanır. Emirle halk sağlığı karulamaz. Z Her memleketin kendine göre bir halk sağlığı vardır. Bu, toplumda yaşar halde olan kuvvetlerin bir icabıdır. Tarilı. din, biyolojik, sosyolojik, aile, idarî teşkilât, endüstri, yol gibi.. daha birçok faktörler mahalli renkler taşıyan prensip ve çareler teklif eder. Bütün bunlar meselenin yanıbaşında auran çözüm kadrolannı da verir. Ancak bir memleketteki prensip ve çareler başka memlekette islemiyebilir. 3 Halk sağlığı bir gayedir. içinde İslçr. 5 Halk sağlığının ideal olabllmesi için iyi edici ve kornyncu tababet ve unsnrlarının ideal olması icap eder. 6 Halk sağlığının bütün faaliyetleri ideal bir zaman içinde gelisir. Bu esasa göre: A) tyi edici tababet yok hükmünde kalırsa, koruyncu tababet ideal seviyeyi muhafaza etse dahi halk sağlığı sıfıra iner. B) Aynı düşünce kornyncu tababet için de doğrudnr. 7 Gerek memleketin iç, gerek dünya saglık meselelerı halk sağlığının dışında ancak dağılır. Meselâ iç problem olarak memnrun saglık hakkı, sağlık personelinin eğitim ve maasları, saglık kannnlan, halkın yetiştirilmesi, dengeli halk sağlığı prensipleri dışında ayn bir faaliyet olarak düşünülemez. Düşünülürse umumi hayatla bağlantısı kalmaz, inkişaf istidadını kaybeder, yeni meselele• cözüm volu bulnnatnaz. 'p Dünyanın En Kıymetli Eseri ENCYCLOPAEDIA BRITANNICA Son Baskısı Gelmistir. 1964 ikramiye plânı APARTMAN DAİRESİ (Muhasebeci Alınacaktır) OSMANLI BANKASI Saatler Vatsı 1 CECİLE OUSSET I|ı I I lira para ikramiyesi 2.000.000 o TCDD. İşletmesi 7. İşletme Müdürlüğünden: Bulunmu? ve teslim alınmayan Yeşilköy istasyonu merkez ambarımızda muhafaza edilen 130 parça muhtelif cins eşya 27/12/1963 t?rihinde saat 14.00 de Yeşilköy istasyonunda açık artııma ile ^lüacaktır. (Basın 22352/18036) = «Cumhunvet» in refrikaa: 62 = gEVig€N; Jnlia; «O, merhaba. Sen ba gece yoktun, değil mi?» diye sordu. «Or'daydım.» «Ama, iki, üç gün önce de seyretmiştim?» «Eret, son dört çündür o ynnu başından sonuııa kadar seyretmistin?» Jnlia soyunmaya başladı. Michael ayafa kalktı, bir aşağı, bir ynkarı gezinmeye koyuldu. Jnlia, ona şöyle bir göz attı: Baktı hafifçe kaşlan çatılmış. «Ne var?» «Ben de ona Bğrenmek istiyorumj» Julia bir irkildi. Aklından söy le bir düşünce geçti: Michael belki de yine Tom'a dair bir şey istemişti. «Evie nerelerde Allahaşkına?» diye sordn. «Ben gönderdim onn dısan. Seninle bir şey konuşacaÇım, Julia. Ofkelenip küplere binmek falân para etmez. Dinliyeceksin.» Julianın sırtından asafı sognk soçnk bir iirperme indi. «E, söyle, ne var?» «Bir sevİPr i«it«i»»i kpndim gfirflnen köy kılavuz Bu gece perde kapandıktan son ra beni kaç kere çağırdılar, bi. liyor mnsunî Bu oyun şimdiye kadar biç böylesine alkışlanma dıydı.» «Bunları ben de biliyomm. Seyirci dediğin, bir sürü esek. Bağırdın mı, haykırdın mi, kendini yerden yere attın mı, delicesine yaygara koparacak bir alay aptal bulursun. Tam kuru gürültü, senin şu dört gecedir bir göreyim dedim. Başlangıç yaptığın. Başından sonnna kata gelip geçici bir şeydir belki dar yanlış oynadın.» diye düşiindüm; onun için, e «Yanlış mı? Ama, ben s5ymin olmadıkça bir şey söylelediklerimi keümesi kelimesine medim. Nen var senin, Jalia^ içimde dnydnmj» «Nem mi var?» «Ne dnydnğun nmurunda «Evet. Neye bu kadar ber değil benim. Oynıyamıyordnn. bat oynuyorsun?» Berbattı oynayışın. Aşın kaçıJnlia: «Ben mi?» diye haykır yordun; yapmacığa gidiyordun; di. Michael'den her şeyi bekler karşındakini bir an olsun inandi de, bonu söyliyeceğiııi bekle dıramıyordun. Sanki bir sncnk mezdi. Ateş pflsküren gözlerini kalkmıs oynn yapıyordn, ben onun yüzüne dikti. «Ben ömböyle sey gSrmedim.» ramde ba kadar iyi oynama «Hadi or'dan domuz sen mısimdır, sersem!» de! Utanmıyor mnsnn bana bnn «Ne münasebet! Pek kötü lan söylemeve? Sncnk sensin!» oynayorsunj» Avueunn açıp kolnnn gerdi; Micbael, meğerse »yan üzeri kocasınm suratına okkalı bir ne konuşacakmış, bnnn anlayın tokat indirdi. ca Jnlia'nın yüreğine su serpilMichael güldü. mişti ama, söyledikleri de o «Tokat atabilirsin bana, kadar gülfinçtü ki, Julia, 5yle> küfür edebilirsin, bağırıp çağısine ktzmısken, gene de, kendi rabilirsin, ama, gerçek gene ol* ni tutamadı, kahkaha ile gülduğn gibi kalıyor: Oynayışın dU. boznldu. Senin bn oynayışınla «Hadi or'dan sersem sen ben «günümüzün denemelerine de! Ne «öyledi|lni bilraiyorbaşlıyamam.» sun. iyi oynamasını ben bilmi • « Oyleyse o rolü benden yeceğim de kim bllecek! Senin, daha iyi oynıyacak birini bnl.» oynn diye bildıçin ne varsa hep «Saçmalama, Jnlia. Ben sini ben Sgrettim sana. Şöyle, kendim belki iyi bir oyuncn deseyredilebilir bir oynncuysan filimdir hiç de öyle bir sanıya bnnn bana hnrclnsnn. Kaldı ki. kapılmadım; ama, iyi oynayış ^/illllllllllllllll IllllllllllllllllIlIlllllllllIllllllllUlltllII.UflllllIIIIIIlllllllllIIIİIIltllIlllIIIMlllllIlUlllIl.llllllllMlIlIllllUllirilltlllllIIlllllllllIIlllllllllllIIIIII nedir. kötü oynayış nedir, bili sin. Beş para kazanamazsın.» = Cumhuriyet 18041 rim. Dahası üa var: Senin her « Umoromda degil. Benim = şeyini de bılirim. Cumartesiye için tek önemi olan, senin sağ = BAY OSCAE: «tâtil» diyf ilân edeceğim, seni hğın.» S de dışan/a yollıyacağım. «GüJulia: «Aman v»rabbı»n diye E nümüı» fj sonbahara oynarız.» haykırdı. «Ba kadar cömert ol = Miehael'in sâkin, kararlı ko ma, dayanamamj» = nnşnşu., Julia'yı yatıştırdı. YaSonra birdenbire bfingürhün =i lan değildi: Oytın konusunda ,Vı gür ağlamaya basladı. 5 Michael onnn her şeyini blürMichael: «Yavrom!» diye sa E 1 di. rıldı, aldı götürdü divana otnrt E «Sahi kötü mü oynıyo tu, kendi de yanına otnrdn, Jn E lia ona pek zavallı bir halle E «Berbat!» sanlmıştı. = Inlia bunnn üıerinde düşün «Bana karşı 8yle iyi davra = PEOF. NIMBUS'UN MLACERALABfc dfl. Ne oldnğnnu pek iyi bili nıyorsnn ki, Michael! Kendim E yordn: Kendini kapıp koynver den ntanıyornm. Ben bir hay = m|ş, dnygulannı ortaya dökü vanım, düşflk bir kadınım, kal v»inişti. Oynamamış, dnygulatağın biriyim! İçin için «flrfl = na ı göstermişti. müşüm^ E 1 îene sırtından asağı soğuk Michael gülümsedi: E bi ürperme indi. Yabana alıl «Bütün bnnların hepsi ola E mı yacak bir dnrum karsısınday bilir. Ama, değişmiyen bir ger E dıl Yüreği yaralıydı falân fi çek var: Sen çok büyük bir E 18 i, iyi hoş ama, bn onnn oy • oyuncnsun.» = nayışını bozacaksa... Yo, yo, «Anhyamıyornm bana kar E y«! O zaman iş değişirdi iste. şı bn sabrı nasıl gösterebiliyor = Düjıyada hiç bir aşk macerası snn! Sana karşı çok kötülük E kadar önemli olamazdı o* ettim ben. Sen bana karşı ha E ^ için. SantM riknlâde iyi davrandın, ben in E «Kendimi toparlamaya ça safsızca feda ettim seni.» E NAZÎME NADÎ Iışjnmj * «Bana bak, yavrum, sonra «Zorlama ile olmaz. YorOeneı T»yıo Müdurn Sayısı 25 Kurus dan pişman olacağın sözler söy 8«H düştün sen. Kabahat benim, ECVET GÜREStN ben, sana çoktan tatil yaptır leme. tleride ben de bnnlan * senin yüzüne vnrmak zorunda UraKı. UraKı. mahydım. iyi bir dlnlenmeye Taa ıslernu nıien idare eden kalınm sonra^ ihtlyacın var senin.» Sorumln Mfidtb Jnlia, kocasının gösterdiği EI ; T9 00 «Tiyatro n'olacak?» * Senelüt 150.00 VECDt KIZILDEMÎR «Kiraya veremezsem, için bn şefkat karşısında yumnşadı, E i 40.00 S ayllfc 80.00 yıllardanberi onn can tıkıcı bir E ; de benim oymyabüeceğira eski 22.00 3 ayUK «4.00 Gazetemlzt gonflerUen yaaılaı t bir oynnn yeniden oynatınm. adam gibi gördüğü için kendi* n n l n m , İCOOUİIB&AU1 i a d ni acı acı içinden paylıyordn. «Kupa Beyi» var, mesela. BnnBasan ve Yayan * «tyi ki sen varsın. Sen oldaki rolünü ötedenberi sen hiç OUUBtTBlYKT UatbaaoıllK • • me»uı.y«» Kabu) olunmasaydın n'apardım ben!> sevmezsinj» ma» Aboce »• u&o tslerl tçlo zar Oasetw>ıllk T a e Ca£aJoglu Michael: «Bensiz oynıyacalı bir otırj ustune • Abone • rtj» < tlan (Arkasi var) pek bir şey beklivemez Suk&k No. 39 • 41 Senrui • eaydının kocması ı&zımdır Cumhuriyel ANKAKA BÜKOSU> Atatnrk BuJT&rı Yeneı A». TUetcm I 13 95 44 120866 12 09 20 12 57 35 F»tlh Paşs Mihalıesı ŞeftallgeçlcU 8okaSı No. 5 Dlyarbafcu Teieıon i 106] * GÜNET tLLERl BÜfeOSC : EOCÜKsaat Uejdca) Edlme HSD &DANA Teleton 4550 8ASI ns uymayı laahhtlr etmlştlr Bu gsaete BAP^ AHLAK ?A DOGÜ İLLEKİ B C K O S U : lllllll IIIIllll^^* «•••«V • • • ••
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear