Catalog

DftRT oTJMTTUTtÎYKT 17 Ocak 1963 RADYO GELISf GUZEL I! OTOMOBIL MOTOR^ Bu tıasıl trafik cezası? Adresi bizde mahfuz bir okuyucumuz yazıyor: Her zaman şoförlerden şikâyet ederken şımdi de trafik polislerinden el aman .. 12.1.1963 saat 22 de Aksaraydan Beyazıta geldık. Beyazıtta sâbit trafik polis noktasının önünden dönduk. O esnada orada bulunan trafik arabasının yanındaki polis ışatet ederek sağa almamızı soyledi ve şofore hitaben «Ver ulan ehüyetini» deyince neye uğradığımızı şaşırdık. Tabii şofor ehliyetini verdi ve polis hemen 15 lira ceza zaptt kesti. Kendısine sebebini sorduğumuz zaman, «noktanın rinünden geçti, ar kasından geçecekti» dedi ve o esnada muavin, yâni ekip arabasının şefı geldi ne oiduğunu sordu. Şofor de durumu anlattı. Muavin şo före «Evet hakhsın. Artı^ bu ceza yazılmış. Polis cebinden ödiye mez» dedi. Hiç yok yeer 15 lira ce za veren şofor, hakkını arıyacağı nı söyleyince o trafik polisi bir de selâm söyle diyerek gitti. Çoluğunun çocuğunun rızkını, hiç yok yare trafik kaidelerini bilmiyen polisler yüzünden kayıp mı etsin. Alâkahların bizzat ilgilenmelerini rica ederim. İlk Yardım Hastahanesinin tutumu SOLDAN SAĞA: 1 Bazılan tarafındnn d^vlotln kontrolune tâbl tutulmasını itodıkIeri nüfusun çogslmasını sağlıyan r>se!e (ikl kellme). 2 «Mahsulü kotü» mânajm» ikl kelime. 3 Kuvvetll ihtlmal verme h«li. yumuşak tahiatlı kimselerden 4 Argoculara tfıre «af ve sptal. kör. 5 Yük tasıyan 6 Sıcım. aksl oy verme fjeklllerlnden 7 «Yanında çahşnıak için hir yardımcl tedarik eden» karşılığı i İkl kplinıe. 8 Bir memlektctp tu [ rlzm pndüütri'inln jreli«me?lnl «ağlı t yan Mnalardan. btrlnln aka«ınd»n | onu verme l«l. 9 Bek?a«ı fırttna sı , rasındo «Tanrı büyük ıma ev küçük» , deml». demlryolu kurmak İçin kullanMan. YUKARIOAN AÎAÖIYA: 1 'tntizimı mevcut degtb rrAna«ını l'sl kPllme 2 İki Fpyt birhırly]«• fiçüp kıyaslama «omıru meydana çîkan. bir oyunda avnı sayıyi ktızıır.ıp bfrahere kaima hall 3 Dln «•sıtfiorı bakımından suç. alkolld içkilerden. 4 Ekmrgln llkel maddp'i. öte«ln» b*rl«lne U*ve p*rç«lar eklenmi$ durumda. 5 önemll. fi Her hangi bir Mevl ırr». bntrırı t»rzınds cıkarılıın «pp (O«rnanltca). 7 Csplsyanlar (ı,n(ful). S Tek rsrlamncs lnleme hareketinl bp Dunku hulmacanın Hrtlr. bunun rn hall«(1ilmis »ekll azı blle bazan çok zivan getlrtr. 9 DUnyanın ürnlz» en çok su bosaltan n»hrl. Cihanfir'den Nejat Karamanogln Yaı: 5 ocak 1963 günü 21.15 te burnuna leblebi kaçan 3 yaşındaki çıjcuğu, mu, semtımizdeki llkyardım hasta hanesine koşturdum Nöbetçi dokto ru fis kestirmemi istedi. Fişi alıp döndum. Nobetçi doktorunun bütün ilgiîi bundan ibaret kaldı. 1si ANKARA oradaki bir müstahdeme havale 8.27 Açıhş 6.30 Gunaydın etti. Bir pansumanci durumundaki o zat da. pis bir takım âletlerle ve 7.30 Hafıf muzik 7.45 Mefharet teerubesiz parmaklarla leblebiyı Yıldırım'dan çarkılar 8.00 Hadaha içerhe itti. Bu üzücu durum berler 8.10 Hafif müzik 8.30 üzerine çocuğu kaptığım gibi bir Karışık Türk müziği 9.00 Karıkulak ve burun mutehassısına go jşık melodiler 9.30 Nuretün Çamtürdüm. Leblebinin çıkarılmasını hdağ'dan türküler 9.45 Cha cha saglayarak, belki de çocuğumun cha'lar 10.00 Kapanış. 11.57 Açıhş 12.02 Hafıf müzik hayatını kurtarmış oldum. Leblebinin, solunum borusu yolu ile ci 12.40 Eseıı Altan'dan şarkılar Serlere gitmesi ıhtimaü de varmış. 13.00 Haberler 13.10 Öğle konseri İlk Yardım Hastahanesinin bu tu 14.30 Muazzez Türung'ten türkütumunu dikkatinize sunmakla ye ler 14.00 Karışık müzik 13.40 Kutlu Payaslfdan şarkılar 14.45 tinıyorum. Güler Göksel'den şarkılar 15.00 Kitap çağrısı Kapanış. 16.57 Açıhş 17.02 îstanbul'dan Ipiala lbrlktepe llkok. Md. Vaiki orkestra 17.30 Oyun havaları hit Geçim Yaz: Halkımızın faynalanması, boş 17.40 Solmaz Teğmen'den şarkıvakıtlerini değerlendırmesi için !ar 19.00 Haberler Yorumlar bucağımızın merkezi birıkahveha Gunlük olaylar 19.30 Yıldmm nesinde (Qkuma dolabı) kurduk. Gursesten şarkılar 19.50 Din Bu dolaptaki kitap, dergi ve gaze Ahlâk .üzerine konuşma 20.00 Sete sayısı, ancak biz ngretmenlerin, vım Süerden şarkılar 20.20 Bufakir kıtaphklarımızdan ayırıp ve yuk Nutuk 20.30 Johnny Dankrebilriiğımız üç • heş kitaptan iba \vorth Orkestrası 20.55 Uykudan ret. Bunların sayısını çoğaltmak önce 21.02 Radyo sanatçıları bir için her çareye başvururken, arada 22.00 T.B.M.M. saati «Cumhuriyet» gazetesinin aydın. 22.15 Müzik dunyası 22.45 Haberuyanık okurlarını da hatırladık, ler 22.55 Gece konseri 23.40 llgilerini bekler, teşekkurlerimizı Karışık müzik 24.00 Kapanış. sunarız. ANKARA ÎL RADYOSU 16.57 Açıhş 17.00 Sonmıyen yılSıvas • Divriği Kızılcaören ködızlar 17.30 Melodi yağmuru yü ilk okul Müdiirü Yaz: Memleketımızın her koyunde. 18.00 Yeni baştan 19.00 Orkestraher bucağında, okumaya karşı pe lar bır arada 19.30 Calling All nis bır ilgi var. Bu ilgıyı karşıla Begınners! 19.45 Dıskoteğımizden mak için, biz de köyümüzde bır ki bir plâk 20.00 Dilek pınarı taplık kurduk. Köyümüz halkını 21.00 Hafif melodiler 21.15 Gençaydınhğa kavuşturmak için ılgını îerin köşesi 21.45 Peggy Lee soyluyor 22.00 Dans ve caz müziği zi bekler, saygılarımı sunarım. 7.30 Açılıs 7 35 Melodiden melodiye 8.00 Saz eserleri 8.20 Haberler 8.30 Ünlii besteciler 9.00 Sabah şarkıları 9.20 Neler pıjirelim? 9.30 Armando Orkestrası 10.00 Kapanış. 12.00 Açıhş 12.10 Şarkılar (Bülent Oral) 12.30 Yemek müziği 13.00 Şarkılar (Mülkiye Ecevit) 13.20 Haberler 13.30 Dans muziği 13.45 Türküler 14.00 Radyo Salon Orkestrası 14.20 Kadın saati 14.30 Brahms 15.00 Kapanıs. 17.00 Açıhş 17.05 Türküler 17.20 Diskotekten mikrofona 17.45 Radyo Erkekler Faslı 19.00 Haberler Yorumlar Günlük olaylar 19.30 Hafif müzik 19.50 Hukuk sohbeıleri 20.00 Şarkılsr (Necdet Cıci) 20.20 Muzikseverle kırk dakika 21.00 Şarkılar (Incı Atalay) 21.20 Radyo Tiyatrosu 22.30 Sohbet saati 22.45 Hafıf müzik 23.00 Haberler ISTANBUL İL RADTOSU 17.58 Açıhş 18.00 Senfonik muzik 18.30 Günün şarkıcıları 18.45 Dans orkestraları 19.30 Salon orkestralariyle otuz dakika 20.00 Plâklar arasında 20.30 Minyatür muzik 21.00 Konser saati 22.00 Caz albümleri 22.45 Dans müziği ve günün solistleri 23.15 Oda müziği 23.45 Gece melodılerı 24.00 Kapanış. ISTANBUL Bizim EşeMet Yazan: Hamdi Varoğlu retmek maksadiyle, Htlk Eğitlm Müdürlüğü tarafından bir tatbikat hazırlannrş. Gençler. ellerinde dilekçelenyle Vilâye te gitmişler, dilekç«l«rini Vali Beye vermişler, navalelenni yaptırıp ilgili daıreıere götürmüşler, böylsce e\'rak ta kibinin ne oiduğunu öğr«n I mişler. t Bır kere, dairelerde evruic takibinin ne demek olduğunu ( öğrenmek için ayrı bir kursa j devama ne hacet! Bunun ne demek oiduğunu aumiyen tek ferJimiz yoktur. H'.ı birde hı ( yat mektebi müfredıt progra ( 1 mın n birinci madd»«ıni teşki eder. Evrak, takip, hsvale, kır ' tasiye, kayıt. zayi, sicil keli ' meleri öyle tibirlerdir ki, değil gençler, ilkokul öğrencileri bile dinliye dinliye ezbere almışlardır. , , Bu tâbirleri ve bunların ne mâna ifade ettiğini hepimiz '| evvelâ babalarımızdan duya ' rız, sonra tatbikatını hayat |( bize oğretir. Tatbikatını bir tek kursta öğ ' rendiklerini zanneden gençle | re, ben dairelerde n;uamele ta kibinin ne dem^K oiduğunu ' nazari sekliyle suracıktt iki ( kelime ile anlütıvereyim: / Deyairde muamele takibi, ek ı seri çocukların ujradıklârı «ha Buzlu yollar, sis, rüzgâr Yazan: Fikri T. KARDEŞ Oto kullananlar için birinci iinıf tehlikelerdendir. Kıs mev siminde seyabate çıkan otonun kayıp savrulmasında bnzlu yolların büyük payı vardır. Otonuzu kullanırken, ilk bakışta yolun buzlu olduğunn kolayca farkedemezsiniı, iste a*ır trafik kazalarının başlıca sebebi budur. Yolda, direksiyon simidi elleriniz arasında, birdenbire hissedilecek kadar hariNeyince, bunu, lâstiklerinizin kaymağ» baslaması slâmeti olarak kabul etmeli ve hemen dikkatinizi arttırmalısınız. Sert bir raanevra, hızlı geçilen bir viraj, bir fren darbesi liıi hendeğe «ürükliyebilir. Tolun en tehlikeli bölümö kuzaya bakan inisler, ağaçlardaıı dökülen buz iğneleriyle ve kuru yapraklarla örtülü or man yollarıdır. Tolun bu durumda buzlu kısımlannın teh likesi, trafik makamlannın (kavcan yol) levhalarlyle i?areUsnmiştir. Trafiği kalabalık buzln yollarda çok kere, bir otonun yol mihverine dikey durumda kay ması anında, arkadan gelen ikinci bir otonun, kayana çarp masivle ber ikisinin birlikte kızal. yaptıklan ve bu iirada bir üçüncü otonun ds evvelkilere çarparak, yolnn orta.sında bir sarmas dola? kUmc5| mrvdana getirmeleri çok «örülen olavIardaıHır. Böyle lıir manzara kamsında, ne faz kesmenfn, ne fren yapma11ın, ne de direksiyon manevrasının iş gbremediğine şahit nlanlar, buzlu yollarda oto kuJlanmanın nezaketini his ve kabul ederler. Tekerleklerinde patinaj zinciri olmaksızın yolun buzlu kısmına çirmiş bir oto, yürüyiisünii vites küçülterek y%vaslatmalı, tekerleklerin! yolun bodiirü ile temasa ıtetirmeyi saÇlamalıdır. LSstikler. iyi halde ise, adprnası arttırmak iciıı iç lâstik havalarını bir miktar kaçırmalıdır. Talnı», buzsuz yola kavusunca, lâstik havjlarının derhal tamamtaııması şarttır. Kar iizerinde iş gören kar zincirlerinden buzlu yollarda faydalaııılamıvaca*ından, buzlu yollarda özel > apılı dış lâstikleri tercih etmeniıı daha dofru oldujıınu makine uzmanlarıııın tavsive'erinden öjreniyoruz. Tecrübeli soförler, buzlu yol larda kavma ve savrulma tehlikelerine karşı, ışe yaramadığıstı halde, frrnlerini knsursut ayarıatırlar. bilirler ki bir tekerlek. fren cenesinin takılıvermesi, ııormhl hir şoscde bile otonun âııide savrulmasına sebep olur. sinirltrıne hâkim nlma\ı \e volıın kayganlığını hissedincc, her türlii mane\ra\ı \avas >ap<ııa>ı, yava? yürümcvi, laima pedallftrı pek hafif kullaıtmsnı bilirlcr. Scrt bir frenle motris tekcrlcklerin patina.j yapacağı nı ve otoyu bir tarata bindirecegini hesaba katarlar. 1> i yüklenmemiş (denşesi bozuk) hir oto vf.ıa kamvonla yola çıkmazlar. Bütün bu tedbirleri aldıktan sonra otonuz yine kızaklıvorsa bunun bir tek çarcsi yoktur. Savrulma ve kaymaıun pek (ok sebepleri olduğuna eöre, en öıırmli \e tek kaide, fren vapmamaktır. SİS. Şotörün korkunç düşmanıdır. Sis içinde beyaz bir örtüye bürünmüs durumda kalan şoför, göremediği bir cisme çarp mak korknsu ile, otosunu, Uaranlıkta el yordamiyle bir şeyler arar gibi kullanmak zorunda kahr. Otonun ön ve aşağı kısmıns bağlanan bir çift sarı ısıklı (ener, si«i deler, emniyeti sağlar. Sis fenerlert olmıyan çoför. sis hafifse, kııa ışıklı Iimbaları yakmak ve çok ysvas hareket etmek şartiyle, yol kenarlarını, uıak olmıyan cisimleri, viraj ve yol ağızlırtnı seçebilecegi için yoluna devara eder. tlerisini daha iyi görmek maksadiyle uzak ısıklannı yakmak yanlıştır, çiinkü: Toz balinde su damlacıklarından meydana gelmiş bir bulnt olan sis, farlann ısık huzmelerini şoförün gözlerine aksettirir, far ısıklan ne kadar kuvvetli ise soförün gözlerini o kadar fazla kamaştırır Sis son derece kalın ise. Otoyu yolun tamamen kenarına, bsnket kıemına çekerek, farlarını yakarak, sisin hafifliyecefi anı beklemekten bsşka çare yoktur. Sisli havaların bir tek faydası: Motörün çekijini arttırmaktır. Motörün emdiği sisli h«v» içindeki su zerreleri, silindirin kızgın r:'evieriyle aynşır, hidrojeni yanar, motörü kuvvetlendirir. RÜZGAR; Seyahate çıkarken rüzgârı hatırlamalisınız. Müsait bir kn zey rüzgirı motörün yükünii hafifletir, gizi memnun eder (motorüm ne güzel çekiyor!) derslniz. Aksi yönden daha kuvvetli esen bir rüzgâr, canınızı sıkar (bugün motörüm gaz yemlyor!) diye sebebini diişünürsünüz Karoserinizin profili ha\a direncine karşı ne kadar hesaplı yapılmıs olurs» olsun, karfinızdan esen siddetli bir rüzgfir. motSre zahmet verir, çekişini dttsfiriir. Eğer rüzgâr yan tarafınızdan kuvvetle eserse, tehlike keslndir. Her ne kadar motörü hızlandırmak (gaz vermek) te kerlekleri yere daha iyi yapıştırır, adreansı srttırına da, arabanız düz bir çisji istikametinde ilerlfyemez. Direksiyon simitini rüzgâr tarafına de vamh itmek şartiyle, otonozn istediğiniz y6nde yürfltebilirsiniz. Gaz pedalını birdenbire bırakacak olursanız, tekerlekleriniz aderaııslarını kaybedecekleri için, az çok hissedeceginiz bir savrulma ile, takip etti^iniz çizginin dı?ına çıkarsıııız. Su halde, yandan esen bir rüzsârda, birdenbire gaz kcsmekten sakınmalı, aynı zamanda direksiyon simidini sıkıca tutrpalıdır Kn büyük tehlike. Bir köy \ eya bir ormandan, çit, bin» sibi siperlerden geçerken, bun ların bir çedik noktasında otonuza çarpacak ve belki birdenhire savrulup devrilmesine sebep olacak bir bora dalgasıdır. OtoVu kullanan kimse, bir sanive içinde başına gclecek felâketlîn kendisini kurtarmak için, yukarıda tarif edilen koruvucu manevraya hemen başvurmalı, yol müsait ise, direksiyona hâkim olarak bir çaz darbebivle otosunu yere daha iyi oturtabilmelidir. Adam bakkal dükkânmdan içeri girdi. Paltosunun cebinden çıkardıgı yumruğunu uzattı, gülümsiyerek bir bilmece sordu: Avucumda ne var, bi: bakayım ! Bakkal düşündü, taşındı, bulamadı... Adam bu sefer avucunu açtı. lçinde bir avuç fasulye vardı. Dün senden aldığım barbunya fasulyesinden bir avuç. dedi. Bakkal anlıyamamıştı. Müşterisinin yüzüne bön bön bakıyordu. Müşteri bu sefer ö» teki yumrugunu uzattı: Peki, bunda ne var, onu bil bakayım! Bakkal yine bilemedi. Müşteri 0 avucunu da açtı: O bir avuç fasulyeden ayıkladıgım bir avuç taş, dedi. Merak ettım. eğilip baktım. Sağ avuçtaki fasulyelerle sol avuçtaki taşlar biçim, renk ve sekil bakımından birbirine oyle benziyordu ki ayırt etmeğe imkân yoktu. Pirinç üstune yazı yazanların sabrına ve hünerine sahip bir minimini hey kelcikler yapma üstadı tarafın dan imâl edilmiş şaheserlere benziyordu. Sonra, bakkalla müşteri, fasulye çuvalını muayene ettiler. Çuvalın içinde fasulye den fazla bu faîulye heykelcik leri vardı. HeykeJcikleri payandalamağa mahsus o'sa gerek, bir o kadar da değnekcik ilâve edılmişti. Çuvala fa«ulye değıl, bir yıgın taş doldurulmuş da bir avuç da fasulye ilave edilmiş sanırdınız. Aynı gün, eşeklerimizin ıslâhı için memlekete ithali hararlaştırılan Kıbrıs esekleri hakkındaki gazete haberini o BAY ÇOK BİLMİŞ kıidum. Haberin yanlışlığına hükmettim. Bakkaldan başlayıp yüzlerce Tiüşteriye fasulye yerine taş yedirecek kadar iblis akıllı eşeklerimiz var ken Kıbrıstan basbayağı eşek ithalıne akhm ermedi. Bizim, dışarıdan eşek ithaline değil, içeriden eşek ihracına ihtiyacımız var. Hem de eşek sudan gelinceye kadar sopadan geçirdıkten sonra: KIRTASİYE: Gazetede bir haber daha okudum. Yine katıla katıia gülesim geldi. Gsziüntepten verilen bir haberdi bu. Koylü gençlıre. hükümete muracsat .. >!larını öğ vale» hastahğmın başka türlüsü olan evrak ravalesiyle başlar, ne zaman, nasıı. nerede biteceği bilinmez biı salgın derttir. Ömrümaz hıvale ile başlar, takiple devarn eder. Bu ömür bittiği zaman da, takip çoğu zaman yarıda kahr, onu, varsa mirdsımı/la bet'aber bizden sonr.ıkilcıe bırakır, öyle göçeriz. Kırtosiye öyle bir deryadır ki, ömür boyunca içinde kulaç ata.ılar bıle genişlijini ve deriııliğini ölçeme misierdir. Kırtasiyecılik ilim gibidir. Beşikten mezara kariar oğreneceksiniz. Yine ne bitmez mubarek. yine je bitmez! İ L AN 6 Adel Kan Nakil Aracı ve 5 Adet Minibüs Alınacaktır. İANE1N KIZ) 383 Son tekllf vermc günü 2S 1.1963 tür. Şartnamesi Ankara'da Genel Müdürlükte Istanburda Kızıl»y Müdürlüğünde görülebillr Ihale Ankara'da Genel Müdürlükte yapılaca^ından teklif mek tuplarınm Gencl Müdürlüğe gOndcrilmiş olması lâzımdır. KIZILAY GKV'EL MtDtRLÜGt' Kaçmak bilmeyen çorap 5KHİK I1VAIKULAK1; FATİH 22 01 71 Her gtin saat 21 de ve Pazar 15.30 da «Çalıkuşu». (Pazartesl tatll). Her çarşamba 14.30 da ve Pazar 11 de Çocuk Temslllerl. KADIKÖY 3" 0« 82 • Her gün 21 de Cumartesi. Pazar matlne 15.30 da (Perşembe tatil) «Scapln'in Dolapları». TEPEBA51 44 21 57 • Perşembe. Cumarte«l h». riç saat 21 de «Güneş Batarken». tSKÜDAR Hergün îl (Pazar Matine 15 30) «Biraz gelir mlslntz?» (Cuma tatil). Pazar 11 ve Çarşamba 14.30 da Çocuk temsillerl. YENİ TİYATIÎO 44 04 O S (Cumsrtesl. P»tar 15J0 ve diğer günler 18 dc: «SeMz Kadın». Suare 21 de «Huzur Çıkmazı» Çarşamba 14.30 ve pazar 11 de Çoruk Temsilleri. (Salı tatll). ŞKHİR OPEH\S1 442157 (Tcpebası Tlvatrosunda) Palyaço ve Cavalleria Rusticana Per?embe ve Cumartesi Sl de. (Pazar matine 15.30 da). ÖZEL TIYATROLAR: ISTANBUL 44 22 3 H (Elhamra'da) . Pazartesl. diBinda diğer geceler 21.15 te (Matlnc Çarşamba, r Cumartesi, Paz» \i te) «VAHAN Ü O . « OYUNLARI Salm Alpago trupu 'Elhamra'da) Pazartesl gece 21.15 te, dlfer günler 18 de «Acelecl Kalp». KARACA 44 fiS fiS «LÜKS HAYAT» Heı ge. ce 21.30. (Çarşamba. CumartesL Pazar Matine 18 «Senâtür» Pazartesl. Salı, Perşembe, Cuma 18 de. KENT OYUNCULAR1 (Ses Tiyatrosu) 44 97 36 Pazartesl 21.15 te, diğer günler 18 de (Çarşamba tatil 1 sMARY ... MARY». KÜÇtîK SAHNE 49 56 52 Salı. Çarşamba 18 ve 21.15 te "Aklın Oyunu». Perşembe. Cuma. Cumarte«i, Pazar 18 ve 21 15 tc <cÇtKOLATA SEVGlLlM» ORALOÖLU 49 49 35 Her gece 21.15 te, Cumartesl ve Pkzar matine 15 te «Rüya Dofru Çıkınca» Pazartesl dışında her gün 18 de «Kötü Tohum». SİTE 47 «9 47 Münlr Özkul «Şaşkın Dlktatör». 21 15 te Çarşamba, Cumartesi, Pazar matine 13 de (Pazartesi tatil) . ı me gelmemi, sabıflı olacağını. be Öfkesi yavaş yavaş düşüyc*, se «CÜMHÜRÎYET. ta Edebi Terrikası: 236 i ni bekleyeceğini yazıyordu Kâzım sl alçahp bezginleşiyor, küfreder[Işık. ken sızlanmaya başlıyordu. Keni Sonradan çok daha uzun mektup dinden başka herkesde suç vardı. lar aldım onda'n. Başlangıçta öfHepimize lânet ediyordu. Bana ge ke alay, hattâ gozdağı vardı mek hnce çevresini saran kötülerin ba tuplarında. Yavas yavaş tathlaşşındaydım. Hayatını zehir ede n bi maya, kandırıcı, sevdah, yalvarıÇELAL ri! Hemen ekliyotdu arkadan: cı olmaya başladı'ar Belki çocuk Çünkü sevdiği biri! rini. Omuzunun yanından sıyrıhp beklediğimi duyduğu için, belki . Nasıl kaptırdım, nasıl eline mize. Gücüm yoktu, gücum kalma Yol kapıdan koşar adımlarla çıktığım uzaklaşmaktan doğan isteklerin düştüm senin! Neni sevdim, söy mıştı tsJrtışmak için benim. vermesini, geçip gitmek istediği zaman arkamdan şoyle bağırdığını ateşi, alt edilmeyene duyulan bir lesene neni! Neden hâlâ seviyoduydum: tutku onunkisi. Sevda demeye dimi anlatan bir bakışlarum, tekmeyi atıp kurtulmuyorum « Senin aklın başına gelecek lim varmıyor bir türlü! « Artık konuşacak bir şeyımiz senden!..» Karısına çocuğuna düşkün, yaş ama, o zaman da iş işten geçmiş Açıyordu içini karşımda. Arala yok seninle!» dedim. oiacak kızım1 Hesabını iyi yap, h, umutsuz, yorgun koca rolüne « Var, var! diye, sertçe söyrma girip her şeyi bozup yıktığıçıkıp yenilmış, sevdah yalvarmamı da saklamıyotdu. Onun insan lendi. Kızarsan kız, tekrar edece kalrarını öyle ver!.» lanna başladığı zaman okumadan Işi gücü her şeyde olduğu gibi larıyle uyuşamamıştım. Ne evde, ğim, akılsız birisin sen.. Asıl güvaz geçtim mektuplarını. Bir çoğu lüncü ben bu olmayan şey için ev bunda da hesaptı! Sevdada hesap ne işte hiç bir yardım görmemişti nu yırtıp ateşe attım, bir çoğu ge lendim seninle! Hayatı bilen anla olmayacağını, bir takım duygulabenden. Bir düzeni yıktığımı, birri gitti geldıği yere. Bir garip ayan bir kadın, bana evimde, işim rın eskimiş ufaklıklar gibi sâyıybırine sıkı sıkı düğümlenmiş ilmik j dam o. bir büyucü! öyle birinin yardım eder, beni anlar, el ele la harcanmıyacağını söylemek neleri kopardığımı, yakınlarını çev | ne zaman sevdiğini ne zaman sev resinden uzaklaştıfcıp, hepsini bir ; fevkalâde şeyler yapabiliriz! Öy ye yarardı! Öylesine vurgundum mediğini naşıl anlamalı? Her şeyana dağıttığımı söylemesinden i le mi, al işte! Senin bana o kadar ki, ondan, Q evden uzaklaşmaktan yi he^aplara bsğh, üstelik! Kardüş başka bir şey düjünmüyordum. korktum sonunda. Kaçmak iste yüksekten, ayağının altına şısındakileri yenmek uğruna dün dim karşısından. Kapıya yürüdüm müş, zavallı pis bir şey gibi bakBaşım donerek indim merdiven yayı yerinden oynatabilir. Yalnız maya hiç hakkm yok!. Sonra an lefi. Odama girer girmez banyoya yavaşça. Arkamdan gelip omuzum kendi hayatını değil, başkalarınıa dan tutuverdi. Dulrduttu beni. Bo layacaksın, pişman olacaksın, bu koştum hemen. Bütun muslukları kini de buyük bır kumalr gibi oy da yuzde yüz!.» ğuk bir sesle yavaş yavaş: açarak ağlaya bağıra kusmaya ko nsmaktan çekinmiyor sırasında. Soğuk bir öfkeyle, taşmadan, ba yuldum. Tıpkı bu akşam olduğu Olanlardan beni suçlandırmakta « Şimdi, bu halde seninle kohakhdır belki de o. Sevdası uğrunuşulmaz biliyorum, dedi. Sonra ğırmadan konuşmaya başlamıştı. gibi! anlayacaksın, neyı kaybettiğini, ne Vuracağı yerleri iyice kollayarak Geç vakit elimde küçük bir çan na her türlü savaşı göze alan, güç şeyın büyük budalalık ettiğini! Sana bü saygılı bir yabancı davranışı takı ta gizlice Villâ Işıktan çıkıp gi lükleri yenmeye, kırılan tün istediklerini vefrdim. Seni sev narak kurnazca saldırıyordu. dışime ne dediler evdekiler r(il parçalaHnı toparlayıp yoktan var dım, seviyorum, daha fazlası elim «Seni almaya karar verdigim za mem. Nadia başta, çoğunun sevin etmeye çabahyan kendi diyışiyle o oldujuna gore!. Ben n e yapıyoden gelmez kızım!» man..» riiyordu. «Beni mesut ede dığini sanıyorum. küçuk bir otelde. rum ne yaptım bu işte! Ellerim Elini omuzumdan itip, yürüdüm ceğini düşündüğüm için...» diyor Beyoğlunda vanımda. umutsuz, ölümu bekliyo kapıya. Yolumu kesmek ister gibi du. Olayları çekip çevirenin, iste uykusuz bır tîeceden sonra sabah rum karanlıkların içinde. diğini alıp, istedıgini bırakanın trene bınceegim zaman elinde Ç' onume geçiverdi. Kendisini topar ladıgı belliydi. Dudaklarındaki kendısı oiduğunu açıklıyordu kor çeklerle "şofnT Saim efendi çıktı Gun aâarmaya başhvor. Perrirkusuz. Evlenmemizin iyi sonuçlar karşıma. Tuberr.^alaı sapları üze ler akçıllaştı O = vavaştan aydın alaylı gülüş deürtti beni. d> vereceğini sanmıştı. Heı zaman rinde solmuştu biraz Acele kara lanıyor. Hiç olmadığı Kibi yorgun. « Sende yürek yok!» dedim. satırlık bir tasslı, koıkuluyum. Gozlerımden kazanmaz ya in?an oyunda. bu se landıgı bellı bırkpç Omuz silkti. Anne vaşlar akıyor riurup dururkrn fer de aldanacağı tutmuştu i=te!. mektup getirmi^ti adam. € Sende de akü yok kızım!» biitıin sövlftrlînp1 Boy ölçüşür cibi bak'ık birbiri(Arkas> var Gecenin Ucundaki Işık TAKSİM 44 31 91 tZnrakl Mılyonem O. Günşirav. F. Akın. TAN 48 07 40 «Dlşt Kaplan Dlanıu. t'NAI. 44 93 06 1 «Slnbad Hârikalar Dlyarında», 2 «Asi Cengâver» Y\VUZ 49 36 78 . 1 «Gümüç Gercianlık» G. Arsoy. 2 «Yanıklar Köyü» C. Dora YENİ AR 44 28 51 ıtCengâverler Çarpışıyor» J. Palance. YENİ MELEK 44 42 8» «Tatlı Nağmeler» EIvls Presley. YILDIZ 47 63 42 1 «Zoraki Milyoner» O. Günşiray, 2 «Aşk Rüzgârı» G. Arsoy. ZAFER 44 93 06 1 «Dalma Kalblmdesln» B. Doruk. 3 tAçkın Saati Gelince» G. Arsoy. ALEMDAK 22 3(1 83 • «Kiralık Koca» G. Arsoy. AYSÜ 21 19 17 . «Sepetçioğlu» Y. Duru. BCIVAK 21 35 78 «Zo raki Mflyoner» O. GUnçlray. KULÜP 22 71 83 '<Zor lu Damat» A. IŞIK. T. Şoray. MARMARA 22 38 fiO • «Ateşll Dağlan> (Yanardağlarda çevrtlen renkli dokümanter). RENK II 15 25 «Yastık SohbetU D. Day, R. Hudson. ŞIK Î2 35 42 «ZOtiu Damat» A. Ifik. YENİ 2S 58 92 «öldüren Bahar» G. Arsoy. YRN1 (Bakırkoy) 71 fi8 26 «Zorlu D«mat» A. Işık. KUL.ÜP (B. Beyl) 55 26 27 «Kınk Plâk» Z. MUren. OPERA 36 08 21 «Zorlu Damat» A. Işık. ÖZEN 36 99 94 «Büyük Taarruz» Anita Ekberg, J. Sernas. REKS 36 01 12 «Büyük îsyan» S. Mangano. V. Heflin. SUNAR 36 03 «» «Ateş 11 Dağlar» (Yanardağlarda geçen renkli dokümanter). SCREYYA 3>i 06 R2 «Korcnt Fatlhi» J. Sernsp. Yl'RT ;ı« 97 68 . «Zrtrakl Mılyonrr> O. Günştray ANKARA Sinemalar DKVLET T1YATROLAKI! BÜYÜK TİYATRO Suare 20.30: Pazartesi Bale (Salı tatil Çarşamba, Cuma, Pazar «Andorraa Perşembe «Schicchl, Angellca» operaları Cumartesi «La Traviata» ope rası (Pazar matine 15 te «Andora»), KÜÇÜK TİYATRO Suare Î0.30, Pazar matine 15. (Pazartesi tatll) ııDumanllda Telâkl Var». YENt SAHNE Suare 20.30 • ı . Pazar Matine 15 ta. * (Cuma tatil). «FotoFinlş». OD\ TİYAROSU Saat 18 de (Paıartesi tatil) «Sur Dibinde» ve «Kulaktan Kulaga». ÜÇÜNCÜ T. Suare 20.30 Pazar matine 15 te (Cuma tatil) «Çalıkuşus Çar«ambs «Çardaş Fürstin» rtZEL TtYATROLAR: MEYDAN SAHNESI Saat 18.15 te «Acelecl Kalb». Saat 21.15 te «Romanof la JUlyet» (Çarşamba tatll) BÜYÜK 1 «Belâlı Tonını A. Işık. 2 «Şofdrün Açkı» A. Şenses. ELHAMRA »Zorlu Casus» Danny Kaye. JKBAL 1 «Jerry Le•svıs Korede». 2 «Arabulucu» A. Perkins. KÜLÜP 1 <<Ölüm Perriesi» O. Günşiray, 2 «Daima Kalimdesin» T. Yigıt. TVYY\RE iJerry Lewis Korede» J. Lewls. BURSA AHMET VLFİK PAŞA Saat 20.30 «Ağaçlar Ayakta öldr». UİLEK «Küçuk Hanım Avrupada» B. Doruk. TAYYARE 1 «Jerry Lewis Korede». 2 «Agır Suç» Dlrk Bogarde. ADANA ALEMDAR 1 «Genç Kızın Çllesl» C. Gable, 2 «Zlnclrli Mahkumlar» P. CarryANKARA «Ağabeylm Duymagın» C. Foerbess. BÜYÜK «Hayat Bazan Tstlıdım Z. Müren. GÖLBAŞI «Beş Kardr«Icr» E. Knlçak. RENKLİ «Kapıyı Vurm»d»n Glr» E. Sommer. ÜLUS «Egede Tatil» A. Vuyuklaki. A KEN A 44 07 04 Pazartesi Matine 13. Suare 21.15 te cÜBO» (S»h t»til) Dlğcr günlrr f'B,\ŞKALARININ KELLESİ» AKSAR\Y (Küçük Opcra) 21 57 22 Her gece 21.15 tr (Matine Çarşamba. Cumartepi. Pazar 16.15 te) Adile Xâ£İt topluluğu «Âhududu». ÜOftMKN 14 a7 3 • K «Stvgılınır goz kulak ol» *H»t 21 15 te M'tmp ÇarSiimba. CumnrtfM. Pazar 15 te, (PMzarte.=l trftl!) ATLAS 44 03 35 «Üç Silâhşörlcr» (2. kısmı). İNCt 43 45 95 «Zorlu Damat, A. Işık, T. Şoray. KONAK 48 26 06 «Yas tık Sohbetl» R. Hudson. L.VLE 44 35 95 . «NU SulUnı» (Nefertit). A. \ izzarl. I.EVENT «Bu Vak'a Gündüz Geçer» H Ruhı^p.nn. M. Simon. I.ÜhS 44 03 80 «Zorlu Damat» A. Işık. T. Şoray. s \RAY 41 16 5fi «Lulu» SİTE 47 77 82 «Tatll \gmeIer» E. Preslcy. s \N 48 fî7 02 «Kiralık Koca>> G. Ar«oy. F. Glrık. ŞK.HİK İİVMIHISU Heı gün 20.30 da «Gonül Avcıl'i» Cumartesi 15 te «Cep hede Pıknlk Pusuda» Pazartesl tatll İZMİR Tiyatrolar OKVI.KI IİVMHIIMI Saat 20.30 «Mor Defter». ALSARAY ..Kdn Dâvas'nm Sonu» A. Quinn. F.KCİYEŞ 1 . «Yusuf i!e Zülcyha» B. Lee. 2 • Kadın Knrsanalrı» G. M. Caııale. IUKS «Elmas Kaçakçılam< E. H Drago.