22 Kasım 2024 Cuma Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
pencere Yerimiz neresi ? Ankara Yenisehirden Bay Sıtkı Okur yazıyor: «27 Temmuz tarihli fıkranızda belirtilen muhtelif mevzulardaki reform isteklerine tsmamen iştirak ediyorum. Zannederim biraz düşünebilen bütün vatandaşlarla menfaati reformlarla zedelenmiyecek bütün aydınlar sizin fikrinizdedir. Ama bu reformlan... 1 Hükümet mi yapacak? Yapacaksa hangi kuvvete dayanarak yapacak? Bu Meclis Istencn reformlan yapmağa yanaşır rrn? 2 Bu hükümet ve Meclis yapamıyacaksa... A) Yeniden mi seçim yapılsın? B) Askerî kuvvet yeniden idareyi ele ml alsın? C) Düşünülmiyen bir başka hal tarzı var mı?» • Okuyucumu/ biraz zahmet etse. daha önceki çeşitH fıkralarımızda bu sorulann cevaplarmı serpilnm olarak bulabilirdi. Buna rajrmen o fikirleri toparlamakta biz de fayda görüyoruz. Once şunu söyliyelim: Türkiyede nreform» mecburiyeti bugünkü iktisadî ve sosyal yapmm geri dokıısundan dofrmaktadır. Tepeden Itıme btr fiktr fantezisi deeildir. Mantıktaki deyiml iie itümevarımtndıırtinn» yoliyle ulaşılmış bir hükümdür. Bugünkii açık ve kesin memleket gerçekleri hayalperest olmıyanlan köklü reformların sart olduğu fikrine eötürür. HayaJperest nlanlar ise, içlnde bulunduğumuz durumun süreceği umudundadırlar. Büyük kütlelerin sefâletl pahasına çıkarlarııti yürütmek istiyen bir azmlık.reform fikrine şiddetle karşıdır. Bu azınlık bugün nıemleketin siyasî ve iktisad teşkilâtının anabtarlaruıı elinde tutmakta. eüçlü bir manzara eöstermektedir. Bugünkü parlâmentoda politikacıların yüzde doksan dokuztı bu azınlıgm sözcüsüdiirler. Seçim kazanmak için. te^kilâtlanmış halk yığınlarına değil, ama teşkilâtlanmış köy ve sertnaye ağalarına dayanmak zorunda hıılunan bir pnlitikacı, reform fikrini yürütebilmek için kendlsini destekiiyen kuvvete karşı cephe almak zorundadır. Bu da mantıkan olacak is değil. Çünkü bir hastanm kend< viicudunda bir büyük amcliyatı fftrçeklestirtnesl imkânsudır. Bn hükümet ve bu meclis olsa olsa «reform" adı altında birtakım sudan gösterişlere girişebillr. Niteklm jimdiye kadarki davranıjı bu yolda olmustur. Şu halde... Çizdiğimiz Imkânsızlık haritası knrşısında umutsuzluğa düşmemek kabil değil. Bunun içindir ki, memlekette büyük bir boşluk hissi dalgalanmaktadır. İktidarın başarı sağlıyacağına inanç yok gibidir. Halk kararsız ve kuskuludur. Fikirler dağınık ve çelişiktir. Bu durumda çıkış yolunu nercde aramalı? , A) Şu anda yeni seçim hiçbir şeyi değiştirmez Şartlar değişmediğine göre eskisinden daha muhafazakâr çehreli bir Meclisin yeni seçimle işbaşına geleceğinl düşünmek yanlış değildir. B) Askerî kuvvetin idareyi ele alması normal yollann dışında bir iştir. Tartışjltnra bile yararsız ve kanun dışıdır. Peki geriye ne kalır? Geriye bütün demokrasi düzenlerinde olduğu fibi muhalefette çalışmak vazifesi kalır. Türkiyede bugiin mevcnt az fekerli demokrasiyi gerçek demokrasiye göndermek için gerekli şartları yaratmağa çalışmak yolu kalır. Atatürk devrimlerlnln reform yoliyle halk katlarında gerçekleştirilmesini demokrasinin kökleşmesi ve iktisadî kalkınma İçin şart görenlerin memleket siyasetinde yerleri bellidir! 1 Bunlar muhalefet cephesinl seçml;lerdir Bufünkü iktidarı tenkid etmekte ve bu tutumun yanlış olduğunu soyle mektedirler. 2 Bu tenkidln sonunda tenkid edilenler: Pekâlâ rıkar yolu slz söyleyin.. dedikleri zaman alacakl«rı cevap kesindir: Çıkar yol, siyasi iktidarların «devrimcilik, devletçilik, halkçılık > yolunu tutmasıdır. Bu inancı taşıdığunız için bu ilkeleri kabul etmiyen bir iktidarın karsısında ve muhalefetteyİz. Bu muhalefetin halk ve aydınlar arasında geliştireceği bir cephenin, demokratik hayatımızın geleceğinde olumlu tesirler yapacağına inanıyoruz. İsmet Paşa ortak hükümeti, bugün ekonomide ve politikadt Menderesten favksı? bir yoltın rotasılifBteMigtif. .9«Mik» degi# mediği zaman iktidarın başuıda Menderes de olsa, İstnet Paşa da olsa; hattâ Atatürk de olsa, alınacak sonuç değişmez. Basında kim olursa olsun; biz, bu politikanın ne teıvlkçisi oluruz, ne de dümtekçisi... CUMHURIYET IIIlEllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllilllllllllllll =1111 4 Ağustos 1962 | DÜŞÜNCELER | =ıııı ıııı=ıııııııııııııııııııııııııııııımıııııııııııuıııııııııııiMiııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııı HEM Asil is xihniyette.o. eçen gün Elia Kazan'ın çevirdiği filmin aleyhimize propaganda olacafı iddialannı ele alarak düşüncemizi anlatırken söylememiz Iftzımgelen pek mühim bir noktayı unuttuk. Bu nokta fînlü rcjisörü ve eserinl defll de daha fazla bizi alâkalandırdığı için bir konuyu üst üste iki defa ele almamız ve böylece uyandıracafı alâkayı azaltmamız pahasına da olsa dofnııa löylemeden edemiyeceğlz. Kazan'ın çevirdifi filmin konusunun yarım asır evveline ait olduğunu biliyorsunuz. Bllhassa filmlerde dekor ve kostümlerin aslına uygun olmasına son dertcede dikkat edildiğini de blıhatırlattıktan sonra simdi Kazan'ın neler yaptığına bakalım: Filmin geçeceği yer olarak Balat ve Yemis iskelelerini seçiyor. Hâlen çalışmakta bulnnan bir Denizcllik Bankalı vapurnnu kiralıyor ve aktörlerin giyecekleri kıyafetlerl kapalıçarşıdaki dükkânlardan satın alıyor. Nicin böyle yapıyor, cUnktt bu yerler yarım asır evvelki görünttş lerini hâla muhafaza ediyorlar, Denizcllik Bankasının vapnru hâli yarım asır evvelintn vapurn ve bir kısım halkımız fes müstesna hâlâ yarım asır evvellni» kıyafetlerini knllanıyorlar da ondan... Zaten başka türlüjüne değil Elia Kazan, yerll filmlerin işi oluruna bağlayan çok mfisamahalı rejisörleri bile razı olmaılardı. Evet, blllyoruz, faklrlik ayıp defil, hattâ uyanmış bulnnmak ve ilerlemek lstemek şartiyle gerllik de ayıp degtl... Ayıp olan nedir, blliyor musunnz, dostlar? bu klrll ve harap semtlerln, ba eski araçların ve ilkel kıyafetlerin mevcodiyetlerinden ziyade onlardan söz açılmaıından müteessir olmamız ayıp... Talnız gemilerimiz, yalnız iakelelertmiz, yalnız kıyafetlerimiz değil, aııl ve onlardan evvel bizim kafalarımıs eski... *#* • PDLBSE GECELIK ve BEYBİDOL »NYUON ÇAMAŞIR IMALATI SATIŞA ARZEDİLDİ • TOPTIÎI 5ITI5 uuTisıut tounrrm u ıın UT I IflL II IIU 444853 Reklâmcılık 33209809) DÜZELTME 3 Ağustos 1962 tarihinde yayınlanan «DIS SIVA İŞÇİLİĞİ YAPTIRILACAKTIR > ilâmmızda açağıdaki 3. madd> sehven yajTnlanmamıştır. IMizeltiriz. « 3 İhaleye gireceklerin 7/8/1M2 Salı riinü saat 14.00 e kadar Şirket Merkezine müracaat ederek ehliyet belgesi alması o İstanbul İmar Llmited Şirketi Faal 49569804 rınin temelini a27 Mayıs'tan ön*^m"m*** Yazan: ^ ^ " ^ " ^ " ^ tan kafalar, büce, özgürlük üstüyük bir bilisizlik ne parlak yazılar, içinde bulunan Usoylevler döktüren yanış Avrupasmlerden çoğu, baskı da yetişmislerdır... kalkar kalkmaz, özgürlüfü ne yapacaklarını bile ülkü edmen bir aydın, bu ülkü uğ Halkı yaman bir yoksulluk içinde mediler; Cünlcu onu ne için isteçırpınan 18. Yüzyıl Frinsasında, oIstanbul Belediyesi Itfaiye grup diklerini bılemiyorlardı. Sartre'ın. rundaki savaşında, okur yazar ol kuma yazma bilmenin ne işlere yalan tarafından temmuz a\ının i «Btz Alman yumruğu altında iken mıyanlarla kolay kolay iliski ku rıyabileceğini gösteren o yüce bilkinci yarısında 38 yangın vak'ası daha özgürdük» sÖ7ünden, Varo ramıyacak, onlarla birleşemiyecek, ginler nasıl çıktı? Hayır, biz okuna müdahale edilmis, 31 yangın lusçuluk göruşünün bir açıklanraa onların yardımından belki yokıun ma yazma öğrenmedik... Toprağını başlangıç halinde ıken söndürül sı yanında, bizim bu durumu an da kalacaktır. Işte bu yüzden «ül ortaçagdan kalma bir düzen içinde kü* sozcüğünün başka bir anlamı, müştür latan bir anlan» çıkarmak da yan «varılamıyacak amaç» anlamı bura iSİeten toprak ağası, ha okuma billış olmaz sanırım. Bütün özgürlük da ortaya çıkıyor; böylece de «Yur miş, ha bilmemiş; ayhğının köylüÖte yandan îtfaiye Polisi aynı süre ıçinde 172 iş yerini inceleye savBşltm, bellı haklar uğrunda ya dumuzda herkesin okuma yazma den, işçiden alınan vergilerle sağrek yangına karşj ahnması gerek pılmıstır. Sözgelişi, işçi grev hak bilmesinı isterim • sözü, aydınların landığının bile farkında olmıyan kı i«.tiyor, değil mi? Bunun için gı pek sevdikleri, ama bir işe yaramı memur okuma yazma bilmiş billi tedbirleri bildirmiştir. rıştiği savaşta «Özgür» olmalıdır; yan, süslü bir söz olarak söylenip memiş; dünyanın gidişinden haberKamyon motonı çalarlarken demek bu anlamda «özgürlük» o duruyor çoğun. Gerçı birtakım uy siz, hangi olanaklardan yararlanıp nun için gereklidir. Bunun gibı, garlık ölçülerinı, yarar dusüncesı yetistiğini anlamıyan, okuyup öğsuçüstü yakalandılar rendiklerini ne yapacağını bilemıyurdumuzda herkesin okuma yazÖnceki gün şehrimizin muhtelif ma öğrenmesini ülkü edinmiş o ne bağlamadan, sadece «onsuz olu yen aydın ha yazmıs ha yazmamış, semtlerınde 4 hırsızlık vakası vuku lanlar da. bu ülkü uğrunda savaş namaz» diyerek, (bizim örneğimi ne çıkar! Okuma yazma nimetini ze vurursak, «okuma yazma bilme ele geçirmiş olanların, bu nimeti bulmuştur. ma özgürlüğümi istiyeceklerdir. Sabaha kai'i saat 4 sıralarında Artık kimse onların karşısına di mek ayıpttr» gerekçesiyle) lstemek kendi açüarından olsun işe yarar 20 yaşındaki Necıp Eriş ile 14 yakılemiyecek, hiçbir yasa onlan diye bir tutum da vardır. Enver kılamamaları, bilime sırt çevirmePaşa. eskı yazının öğrenilmesinde leri, dünyanın gıdişine ayak uyduşındaki Nızamettin Sarıyıldız, Ba durduramıyacaktır. ki güçlüklerı yenmek amaciyle or ramamaları, bizde egemen sınıfın, | kırköy Zuhuratbaba Vankulu sotaya attığı «hurufu munfasıla» a toplum kalkınmasında kendine dü• kak 23 nUmarada oturan Mustafi Ama bu iki ülkü arasında göz! Gökkıhçın evinin bahçesinde bu den kaçmaması gereken bir ayrım becetini, Birincl Dünya Savası pat şen tarihsel görevi yerine getirj lunan General Motors marka kam var: Grev hakkını ele geçirmek is lar patlamaz bir yana bırakmak zo mekte gücsüz olduğunu gösterir. | yon motorunu çalarken ekip me tiyen ışçi, yarın bu hakkı kullanıp, runda kalmıştı ;çünkü o abece ile Bana Salihli'den mektup yollıyan savaş sırasında ordu içinde anlaşI murlan tarafından suçüstü y«ka dıyelim gundelığınln artmlması tna kurmak çöyle dursun, anlaş öğretmen, «Bir arkadaşım var, köylaı'inıslardır ya da çahşma saatlerinln azaltıl mazlıklara düsüleceğini anlamıştı. de öğretmen. Dünyanın sarı öküSon hafta İstanburdan ması için toplu olarak işi bıraka Ataturk'ün, yeni Türk yazııım, dil zun boynuzunda durmadığını »öycaktır. Böylece de, yararını fördü devrimine yol açan bir nitelikte liyemiyor. Doğruyu söylerse darı2,186.000 lirahk ihracat ğü sürece, grev hakkını ele geçir ele alması ise onun, ulusca daha lacaklar. lnandıgını söyliyemeyapıldı Son bir hafta içinde Hmanımız mek için kullandığı özgürlüfün ne ıyi anlasmak, en doğru deyişle, bir mek .. acı değil mi? Bunun idare dan ihraç edilen muhtelif malla denli dejerli olduğunu anlıyacak ulus kurmak amacını guttügünU tarafını da bulmuş kendince, durrm kıymeti 2 milyon 186 bin lirayı tır. Ba«ka bir deyişle, buradaki öz göaterır. Hakkı Tonguç, çoğunlugu dugun yer körse sen de bir gözunü gürlük, kendisi için Istenmis değil, okuma yazma bilmiyen bir toplu kür edeceksin, diyor. Köy ona uyabulmuştur. Terkedilen 308 ton emtia arasın somut sonuçları ile değerlendiril ma ulus denemiyeceğini anlamı» cağı yerde. o köye uj'uyor.» diye yazmış. Ben olsam, dünyanın sarı da kuzu derisi 656 bin lira ile mis bir özgürlüktür. Oy«a yurdu bır Atatürkçü idi ve okuma yaz oküzün boynuzunda durmadığını muzda herkesin okuma yazma öğ mayı, sadece bilmemenin ayıp olbasta celmektedir. soylıyemıyen o öğretmene, «DunBunu tiftik, tütün, ham be*.renmesi amacını güden ülkü, bu duğu bir uygarhk görünüşü olarak yanın boşlukta döndüğü bilgisi tenmercimek. gülyagı, kuş yemi, ba ülkü uğrunda savasanlara ne gibı değil, ortaçağ düzeninden silkinip ct neye yarar?» diye sorardım. Buğırsak. ceviz kütüğü. haşhaş tohu bir yarar sağlıyacaktır? Bu soru, kurtulması kaçınılmaz bir zorunlu nu sorarken de, dünyanın boslukmu, keçı kılı, lületafi. votka, çal elbette, okuma yazma ögrenenle luk olan toplumumuz için vazgeçil ta döndüğü bilgisinin onca bir işe para, tuzlu balık. kereste ve keçi rin bundan büyük yararlar sağlı mez bir gereç gibı görüyordu. Kö yaramadığını bilirdim. Tersi olsayyacaklarını söylemekle yanıtlana ye yalnız okuma yazma öğretmek dı bir gözünü kör eder miydi hiçî derisi takip etmekipdı r . gerekiyor için gitmıyen, köylüye her bakımHüviyeti sorulan sahte subay bilir: ama unutmamakyazar olrrn dan örnek durumunda olacak Koy Eline öyle guzel bir fırsat geçmiş ki, yurdumuzda okur ki, dünyanın boşlukta döndügüne kaçmağa kalkıştı yan bir kişi bile bırakmamak ül Enstitülü, büyük bir kalkınma plâ inanıyor, ileri gitmiş ülkelerde yaKendine subay süsü veren bir küsünü güdenler, okuma yazma nının dayanaklarından başlıcası go şıyanlar için sudan, ama bizim için şahıs, evvelki §ece saat 22.30 sıra bilmiyenler değil. okur yazarlar a revini üstüne alacaktı. Bu örnek çok onemli bir inanç bu, ise oralarında bindiçi askerl cipte yaka rasındaki bir azınlıktır. (Evet, bir dan başlasa, bu küçük doğrudan lanmıstır. azınlıktır, çünkü bütün okur yazar lerle belirtmek utediğim, okuma yola çıksa, aklın, bilimin üstünlu31 yaşındaki îhsan Eroğlu, er ların, herkes okuma yazma öğren yazma öğrenme isinin, özgürlük ğü madem onda, korkmasa artık, şoför Ayhan Çillnglr tdaresindeki sin diye çırpındığını söylemek ger gibi, birtakım başka hakların ger insanlığının, yaşamının tadını naa?keri cipi aurdurarak kendısinin çeklere uygun düsmez. Diyelim bir çekleşmesine yarıyacağı ve yaradı sıl alırdı, neler yapardı! j subay olduğunu ıleri sürmek sure toprak ağası, oglunu Batı ülkeleri gı ölçüde gerçekleştirilebileceğidir. Diyeceğim, okuma yazma bilmi| tiyle askeri vasıtaya binmiştir. ne yollayıp okutur da, kendi top Bunun içindir kı, toplumumuzun yenler okuma yazma bilenler böI Ancak aynı cİRte bulunan bir Alrağı içinde yarıcı olarak bulunan ortaçağ kalıntısı bir düztnden bir îümlemesi, bu bölümlemeyi gösteI bay, lhsan Eroğlu'ndan hüviyetinl köye, köylere okul açmağı, açtır an önce kurtulması özlemi, gücu1 ibraz etmesini istemi?. telâsa ka mağı düşünmez.) Ancak şunu da nü gerçekten duyurmağa, bir top ren sayılar, yurdumuzun gerçek 1 anlamak bakımından pılan sahte subay kaçmak ister söylemek gertklyor: Işçlnin grev lumsal tutku oimağa yüz tuttuğu durumunu ken şoför tarafından yakalanmış hakkına kavuşmasl için çahşanlar, sürece eğitim • ögretım ülküaü yu pek de yeterli sayılamaz. Giderek, okuma yazma bilenlerin çoğunlutır. •adece isçiler değil, işçilerin ülku rümüş, karşıt anlayış başa geçince gu, bu gereci istenildiğince kullaj Subay olmadığı anlaşılan thsan sünü kendi ülküsü bellemiş birta o ülkü al aşağı edilmistir. namadıkları, kullanmasını bilmeEroğlu, hakkında kanuni işlem kım aydmlardır da. Bunun »ibi, Bu bakımdan, büyük olçüde alıyapılmak üzere ilgili makamlara okuma yazma bilmiyenlerin, Oku nınca, okuma yazma öğretme işi, dikleri, bununla da kalmıyarak, halkımıza okuma yazma bilmenin ' teslim edilmistir. ma yazma öğrenme hakkını savu ister istemez köy kalkınmasının bir ise yaramadığı örnegini verdlk| 8 trafik kazasında 11 kişi nanlar da gene aydınlar içinden çı bir parçası olarak karşımıza çıka leri için, onların okuma yazma bilkalkınma miyenlerden öncelikle eğitilmesi kacaKtır. Ama şu ayrımla ki, her caktır. On bes yıllık yaralandı plinlarının düzenlendiğı, toprak gerekir. Bu bakımdan, eğitim • ögönceki »un şehrimizin muhteltf reformunun yapılacağının söylen retlm işi, sadece bir sayı sorunu semtlerınde vuku bulan 8 trafik diği şu günlerde, yurdumuzda oku olarak değil, bir nitelik sorunu olaj&aıasıada' dordü a | ı t o l m e k üzire a yazma bilmiyen kimse bırak rak da ele alınmalıdır. 11 kişi yaralanmiştır. mama ulküsünan ne yoldan gerV E F AT j Şoför Fikret Buçak idaresindtki Bugun uygar dünyada okuma çeklestirileceğıni bilmememlz şa yazma, işi, liberalizm mi Dlvnk p?rafından merhum 82846 plâka sayıll kamyonet BeysosyaMehmet MUttak'ın kuı, Lütfiye sırtıcıdır, kusku uyandırıcıdır, kal lizm mi tartı$masına bağlı tutulkoz istikametind» giderken Çenkınma tilküsü karsııında güven kı mıyan, başhca toplum islerinden gelköy Kuleli Lisesi önünde 11 ya Anbal'ın annol. Aslye Baraz, merhum BUyük Elçi Şevki Ber ricıdır. smdaki Ahmet Eskiköylüye çarpabiri olarak görülmekte ise de, biker ve merhum Dr, Nlyazi rak ağır surett» yaralanmasına «Biz, kentlerde, kasabalarda otu nmki gibi geri kalmış toplumlarMüstak Berkerin kız kardefleri. spbebiyet vermiştir. ranlar okuma yazma öğrendik, koy da, ne yaparsınız ki, halkın yaraHikmet Baraz. Rlfat Baraz, lü de öğrensin.> düşüncesi, şu ba rına olan her girişim, ister isteÖte yandan gece saat 01 sıralaFertde Baraz. Ferıt Baraz'ın tpyzelert, All özilhan'ın anneankımdan da yanhştır: Ulkemizde mez. halkın yararına olan bir dünrında Kpdıköy Rıhtım caddesinden nesi. Şermin Berker. Güıln okuma yazma bilenlerin yüzde ka ya gbrüşünden işe başlamak zorungeçmekte olan 334 plâka savılı BeHJtay ve Yenal Berkfrin halaçı okur yazarhğı kendine yararh İuluğunu gerekli kılıyor. Biz topledive otıhüsü ile 107 sayılı trsmlan. Erol Baraz ve Tezer Ba. kılabilmektedir? O kendine yara lum anlayışımızı değiştirmedikten vavın çarpısması sonucunda Vatraz'ın ttyz.'j]eri tamadı iıe, köylü yaratır, demeyin; sonra, kimseye okuma yazma öğrem.»n Ayhan Dinçer ile soför Ömer ZARÎFE BERKER okur yazarhğın bir değer olduğu temeyiz. Cıvelek ve muavlni Ismet Ateş ,".S.19fi'.' cuma sabahı vefat na inancımızın eksikliğıni, yavanmuhtelif yerlerinden yaralanmısetmiş olup. ccnazesl 4.8.1962 culıgını göstermek istiyorum. Sokralardır. mftrtesl gtînü ögle namazlnı tes'in Atina'sında, okuma yazma Dışarıdan gelen iş teklifleri mütaakıp 3İÇİ1 Camllnden kalbilenler azınlıkta idi: ama orada, dınlarak Zlneırlikuyu mezürlıSon günler içinde çeşitli memlebugün bize öğretmenlik eden büğma Nüshası 25 Kuruş ketlerden gelen is teklifleri arayük düşünürler yetişti... YeryüzüTürklye HarlcJ sında bühassa şunlar vardır: nün en güclü uygarhklarından biıReklâmcılık: 3343 9321 Lira Kr. Ura Kr. SanFranciscodan bir firma terlik, Milâno'dan bir tacir badem 75.00 Senelik ezmesi. Kanarya Adalarından diC aylık 40.00 80.00 Kumfuro, Çonta ve < ğer bir ticaret evi lokum ve helva i aylık ÎÎ.00 44.00 Nijeryalı bir tacir de bavlu ralep kodar &4tt3i4t. indiHlmis FIoHafinı takdim ediyof^ Basan ve Vayan etmektedir. Cumhuriyet Matbaacıhk ve Gaıetecilik Türk Anonim Sirketl Cafaloglu Halkevi Sokak No. 3941 Ağustos 4 Rebiülevve] 3 Sahibi 15 günde 38 yangın vuku buldu Okuma yazma öğretmek için Melih Cevdet Anday Suçlu nasıl olsa kaçıyor.. Turt dışına çıkacaklara pataport verme vazifeıi evvelce tllerin Emniyet MttdurlttkleHne aittl. Tetkl sonradan yalnız Ankara Emniyet Genel Müdürlügfine tanındı, Aradan biraz zaman geçince eski duruma dönüleceği söylendi ve nihayet son olarak Gtnel Müdürlük Pasaport Şubesi ilgililerinin buna karşı koyduklan anlaşıldı. Peki sebepT Aranırsa sebep ml bulunmaz? Vatandaşlara M0 dolar döviıle yılda bir defa pataport veriliyormuş da bu iş lllerin Emniyet Müdürlüklerine bırakılırsa bir adam başka başka şehirlerden senede bir kaç defa pasaport alabilirmlş. Bakın işef Karaborsadan da daha pahalıya dövtz satan devlet, vatandaşta bir yılda bir kere yurt dışına çıkmaya hal ve takat bırakmazken bu seyahatlerin taaddüt edeceğine inanmak mümkün müdür? Sanra adli, idari, siyasi ve askerî bakımdan yurt dışına çıkmalarında mabzur bulunan kimselerl ancak fmum MttdurlUk bilebilirmiş. bu malumat münhasıran orada mevcutmuş. Haaa, demek bfiyle? Peki 111 All tpar, nasıl oldu da... dnrun, durnn, İşi fazla kanştırmıyalım da burada keselim. Canım, paaaportların lllerden veya Merkezden verllmesi o kadar mühlm mesele mi ki bunun Uzerinde ikidir dnrnyorsun, diyecekslniz. Ben durmuyorum, pasaport çıkarma Işinln ağır yürümesinden şikâyetçi olan oknyncular durnyorlar ve sonra bu (Polis Devlet) görünüşünden dogrusu biz de bıktık nsandık. Suçlu nasıl olsa kaçıyor, onun yerine suçsuzlara eziyet etmekten vazgeçelim, diyoruz. Cevat Fehmi BAŞKLT ROCHE MÜSTAHZARLARI SANAYt LtMİTED ŞİRKETt »ort» «d.: lltınbul$ltll P.H. 272Ttl. 47 7162 • 47 76 83 îslg: Rochallttnbul ..,, •»«• ,»•%»«. Sayın Döktor ve Eczacıtara: "REDOXONWHE Vtt Efervesan tablet 1g. 10 adet lgimli Saf Vitamin C müstahzanmızın "TARACTAN'ROCHE Geniş Spektrumlo, çift yÖnlü psikoleptik müstahıarımızın •TARACTAN" 5 "TARACTAN" 15 "TARACTAN "50 Draje 5 mg. 50 adct Draje 15 mg. 50 adet Draje 50 mg. 25 adet aekillerinde piyaıaya arzedildiğini saygılanfnızla biidifiriz. İlâncdık 3«639819 CUMHURIYET l «1 c a • J V. E «1 • c Jf e m a /^">T 1 tâ < m Yazı islerini fiilen idare eden Mesul MUdUr Reklâmcılık 33369810) NÂZİME NADİ J 5 57 ] U.Î.1 3 20 17.14 20.22 22.10 4 5h 8 51'12 00 1 47 .30 ^^ıııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııifiıııııııııııııııııııııııııııııtıııııııııııııııııııııııııııııııiııııııııııııııııııııııifiıiıııiHiııııııifiıınıııııııııııııııııııııifiıııııtıııııııııııııııvııir^ nın, ekmek tavjasına, işe, ço kalları uzamış işsit köylttler!. E.CUIV1MURÎYET» te Edebl Tefrikası: 63 At pislikierinl kurckUyip toıtt ea|a yönelmenin coşknnlufunu arıyorum içimde, boşttnal Dür teprafa katmaktan yornldukları zaman pislik ve teş kokaıı tüklüyornm kendimi: Bundan boş arsalard» yan aç ayknya sonr» gene her lokmanın tutadaian külyüılü, gİTİmlerl kül rını tartıp ktllamaya hanr al Macide hanım kısım!. öfret rengi çSpçfiler! Mahalle içlerinmenlik yorucu şeydir, hele tv de yüzleri cttısamlı eıki evler. sonra yedi tepeye karnım şisirde bir de çocuk varsa, yaş ilcrmis tembel güvercinler yayılıp Umişce ve insan ç«k «eyin iyıotnrmaş bevaz camiler ve boş tini evvelden tadıp, ısırmış, hoşYaı&n: PEK1UE CELAL lanmış elnrsa »enin gibi!.. Kı aruUrda kat kat sivrilen a n » pırtısız yüreğim: Okul, iş, ka yüılti, sonradan görme, alacalı sin yoksa sen? loksa dBnmek bey. Annemin mutfağına dönÇabalamadan, çatışmadan bıkbulaealı yapılar!. Ayaspaşa, Sı zanç, çocuk hepsi bir başkası mi meramın onun bozuk düzen düfünü duydum. Kapımı kilitmış, tükenmiş gebe bir kadının içiu, hepsi uzak olmıyacak ha raserviler, Çiftehavuz, Adalar, dünyasına gene? Bir tohum alledim. Salıncaklı koltn|a attım bezçinliğlyle balsizce gülümlüModalar!.. Çam »laçlart, Büyük yaller sanki!.. Gülüyorum yadın ondan. Canının canını karkendlmi. Bacsklanm öne defru yorum. vaştan. Alacağım aylığı bir za bahçe, Tnberotalar!. Beyaz genında tasıyorsnn. Tohum kStü Siz 8yle olmasını istedik gerilmiş, başım arkada, karnım niş rıhtımda yabancı flilde ayıp roanlar bir sehir inişi berbere, toprakta yesermesin, büyümeyosyuvarlak havada vavastan ten sonra üstadım! şakalar yapan fingir fingir güçiçekçiye, teniye dagıttığımı sin diye onu baska yerlere sasallanmaya koyuldum. Kendi Geniş bir nefes aldı Hüsnü İen, ekmek kabuğu gibi yanmış düşünüyornm. Geçmistekl Macilıp yetistirmek kaygısına düşkendlmi yeriyorum: Senin mebey. Göıleri gülüverdl. de kadar celecekteki Macide de taze kadınlar! Siyah havyarla müstün daha dün. Bngün karpembe şampanya içilen kulüp Safol Macide hanım kı ramın başka Macide hanım kıyabancı görünÜyor gtfzüme. Bir nından, tasıdı|ından bıkkın, zım! Seni hiçbir zaman nnutler!. Âteşler yakılıp kuıuUr zıml Bir ıkı sözüm daha var: üçttncü Macide var simdl! Karbtlgun ne istedlğini bllmez, masın, seni sevmekten kartnlParaca yardımdan söz etti avuııında çocufu İle yan hasta, çevrileo, çttte orkestraların şenyiyip bitiriyorsnn katı. Sizin için tş Rankasına be masın, parçalana parçalana sen umutlannı korkulu, onu dfişünen, onn se lendirdiği bahçeler! Parmaklıktutknlu, ırvdayla delinnis!.. lara yapışan meraklı, iştahlı sap açmışlar. Istediğiniz zaman. den ayrılsın, acısından gebersiıı ven Macide! Şaşkın soruvorum istiyorsun istediginiz kadar alabilirmişsiDoçruluyorıım salıncaklı lskendi kendime: Ben mi, ben mi genç yüzler! Tozlu gezi yolunda niz. Bir pul istemcditinizi sİSrSesi geliyor kulaklarıma : kemlerade. Oda daralmış, eşyaonu sevdim öyle delicesine! Be sümüğünü dondurmasiyle yalı ledim. Ama avukatı size haber « Seninki aşk değil kızım, lar bulanık cörünüyor gözüme. ni sevdifine inanan ben miy yan yalınayak, başl kabak ya* vereyim diye direndi. bir çeşit aşağılık duygusa, has İçimi çekiyorum derin derin. dim, bvdalaca? Ben mi, ben mi! çocukları! Bahçıvan, kapıcı, sar son dölleri.. Plijın önünde satı talık gibi bir sey! Sen beni deBildiğim bir şey var: Onu sevi Bu apartmanı anneme kim Serranın güzel kara göılrri cılar. kaçışan kalabalık. Radyo ğil, benim seni sevmemi seviyorum hâli ben!^ aldı bocam! Zaten şimdilik oyaklaşıyor, Nermin hanım yaksu ardına kadar açık yayalan ııun parası ile yasıyorum, Son yorson!» Başımı döndilrdü sallanmak. laşıyor, Cihangir yaklaşıyor, çil yavrusu gibl dagıtan uçaU rası benim bilece$im iş. ÇocuKurnazca suçlandırıyordu bebelki de onu düşünmek sadece: hepsinin üserinde onun sarı algibi uzun parlak Amerikan ara ğumu kendim büyüteceğim. ni bn sözlerle. Küfrediyordu aKalktım, pencereleri ardına katın rengi güzleri yaklaşıyor! baları. Arsız kahkâbalar, Yusul Kendi kazancımla, kendi paçıkça, yaralamak. alçaltmak dar açtım. V'atağıma. divana HâtıraUr, sürü «ürü, çeşit çeşit efendinin beyaz eldi\enleri". ramla.. için nyduruyordu bn valanları. dönüp kendimi boylu boyunca hâtıralar akıyor nzandıfım yaKristal küçük şaffldanlarda ya ö(ke içimi sarıyor yeniden. attım örtülerln üzerine. Cigara Ozerinde durmaya değmez tağa doğru. Alabildiğine açılmıs nan mıunlar, parlıyan bardak Gözlerim yan kapalı soruyozaten, dedi, Hüsnü bey. Parayı tablası, Bafra paketi, kibrit, isgözlerlme akıyor. taşıyor içlme lar, Tubrrosa'ların donuk beya2 rum kendi kendime: Peki ama almak almanıak sizin bileceğikambiller hepsi orada. dofru hâtıralar!. salkım »alkıra başları! Ince, cır ne istiyorsun sen Macide hanım niz is o Bes • on gün sonra ayrılmıs Çarpık taşlı sokaklar, seni» lak bir ses: «Cici kızı cicl kızı kızım, ne bekliyorsun bn adamEliyle yorgnn bir selâm verolacağız. Hüsnü bey ne derse ynllarının iki vanı bilyUk kül siz geldi burda gene! Bilyorsuz di. önümden geçerek kapıyı a dan?. Seni sevmekten vazgeçdesin, duruşma biter bitmcz renjrl yapılarla dolu Ntanbul sosiz hanumefendi, ben nasıl amie mesin, acı çeksin, her seyi, hat ilâmı alacağım. Koparmak jcçıp çıktı gitti. kakları! Yenl açılan toılu topsize, vallayi hakika hanumefen tâ işleri boznlup yıkılsın, bu mu rek baçları. AJlaya sızlaya, baBir zaman hareketsiz dnrdum raklı geniş bulvarlar, bulvarladü.» Serranın genç, hayasız şü isteğln, bu mu mutlaluğun se|ıra çağıra, yüreîfime tas basıp kapının önünde. Evi dinledim. mı ortasında çiçek tarbları o lüsü!. Masmavi birer çiçek gibı nin? Bövle mi Uurtulacskmn on koparmak!.. Hayatııtıı, hayatıAnnem sofada yolunu kcsmiş narlıyan, küçük çam yavrularıinsanı kendine çeken tehlikeli, dan? Neme gerek diyebiliyor mızı düsünmeliyirn. tsimi. çücüolacak. Zavallı adama fısıl fım dikmeye çabalıyan burnnna büyiilü erkek gözleri, erkek musun Macide hanım kızım, sır mü, çocııç;». yalnızlığı, ölümu sıl neler anlatıyor kim bfllr! kadar drtülü, yarı köylü, yarı gözlerinde parlıyan dişi pırıltı! tını çevireblllyor matan ena? dUsünmeliyini!. Karısıvor kaSonra aokak kapııı lertçe 8rtülsebirli, yeldirmeli joksul ka(Arkası rar Olmıyacak hayaller pesinde mi fam gene. Basına buyruk olmadü. Gitmis olmalıydı Hüsnü Üstleri paramparça, sadınlar! • IIIIIIIIIKIlıllUIIIUJIIIIIIIUllllllUIIIIIIIIIUllll ' Gecenın Ucundahı Isıh Gazetemlxe gönderllen yazılar konuUun, konulmâsın iad» edilm»*. Uinlardan m«tuHy« kabul olunmaz. * Abon« re Uan Hlert için, aartın Bitünt tAbone» veya «Ilân S«rvi*U kaydının konmııı lAtımdır. * BU GAZETi; BAS1N AHLAK YA^A?INA UYMAYI TAAHHÜT ETMtŞTtR. , VECDİ KIZILDEMİR * j Bisiklct, Motosiklet ve Sanayi J ^ T\<«nt**Ytİa«r«*m zincirlerinin t Transmisyon rîr»«»ît«İAr'İnİn AT EŞ tetefon: 44 51 37 İlâncdık 56889818 Muhtelif ebatları satışa arzedilmiştir. İzahlı sirkiiler istenme*i rlca olunur. yüksekkaldırım Telgraf: Ateselmer tstanbul f f f 6ıncı HALK OYUNLARI BAYRAMI EKİPLERİNİN İŞTİRAKİYLE 8 i \ e\«ef TÜRK YUNAN YUGOSLAV ; : \ : v.v.v.v.v.v.v.; 5 Ağustos Pazar giinü saat 17!de MATINE;: * • • • • * • • • • * • • • 5 » e 2,5 1 i r a d ı r 567 Reklâmcılık 3334 9821 Türkiyede d e PLASTİK Her yerde FAYANS imai kullanabılirsiniz. ve ışçılıkten % 50 tasarrufu İRtS kendınız kolaylıkla SHH1 Türkıye Renk bolluğutiu, hafifhk plastik fayanslarını kullanmakla temin edebilirsiniz 50 ucuzdur. Fiatt dı^er fayanslara nisbetle SIPARİŞ KAYDINA BAŞLANMIŞTIR murmssili • H A M D t F E Y Z İ O G l . U Tel.: 44 65 50 49 33 4? Galalo. Tunel caddesı Ma. 68 Reklâmcılık 33109823
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear