Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
DORT CUMHUKTZBT 1 Ağustos 1962 Çocuk deyip geçmeytnız 1314 yaşındaki kızınız evini beğenmiyor, kusurlu buluyorsa, «çıkıp beğend iğin yere gidebilirsin» diye cevap vermeyiniz. Bu tenkide kızmanız değil, sevinmeniz gerekir. Demek kızınız güzele heves ediyor; bir küçük kadm olmaya başlıyor. Çocuğunuzu anladığmızdan. yanıltılarını, kusurlarını en iyi yoldan düzelttiğinizden emin misiniz? Hemen «evet» diyemiyorsunuz, durahyorsunuz değil tni?. Oysa konu tereddütle geçistirilecek şey değil. Çocuk deyip de geçemeyiz. «Yarının însanı» nı bu çeşit yaratmak durumundayız. Ne büyük şey bu... Unlü bir Amerikan Pedagogu körpe yaşlarda sık sık rastlanah kusurlan ele almış. Bunlara karsı neleri yapmak, neleri yapmamak gerektiğini kısaca yazıyor: Sizi düşündüren, tereddütlere düsüren prob lemler de belki bunlar arasındadır. Çok ihtimali var. dan, banyodan ayrılmaz olacaktır. En iyisi işi tatlıya bağlamak, temlzlikler devri gelene kadar çocuğun haysiyetini yaralamıyan yollar aramaktır. Ona «eçme fırıatı ver«n çareler bulabilirsiniz. «Yıkanmazsan sana çikolata yok,> diyebilirsiniz mesela... ki bu sefer evde alıkoyarıtm geçer diy« düşünmek yanhş olur, akailik edince okula yolIanmadığını anladı mı bir kere, akhna her cıtikçc rahatsızhklar uydurur. Çocukta bu hal geçicidir. Ntdeni de şu: Okul onun gözüne ilkin değişik, eğlencell bir şey gibi gelir. Günler gtçtikçe altşkanlık baılar, cglence kalmaz. D*r«Itr ııklcı gelir, çalışmak biteviyedir. Onu yeniden okula alıştırmak gerekir, meselâ artık büyüdüğünü, büyüklerin ise gittiğini anlatırıınız. Babaıını örnek göıterirsiniz. Fakat kuru öğütler, örnekler de tek başlarına işe yaramazlar. Okulu yeniden sevimli göstermek zorundasınız. Bırakınız oraya giderken sevdiği ufak tefek şeyleri de götürsün, arkadaşlar edinsin, bu küçük seyler onun mektep hayatını benimsemesine yardım edecektir. Eve döndüğü zaman bir baska neşe ile karşılayınız, sevdiği şeyleri hazırlayınız. Bunlarla yorgunlugunun karşılığını almış olur, okula ısınır ve günün birinde oraya gitmemek için iıyan ettiği günlere sizinle beraber güler. Sonbahar modasına doğru Hazırhyan: Neclâ Biı daha yasın göbefindeyiı ama, mod» bafkenti Paria, ıonbahar ve kışı çoktan getirmiş bnlunnyor. Moda yaratıcıUrı için bu yaz, çoktan devrini taraamlamış, çevrilmis bir yapraktan ibaret. 1962 • 1963 aonbahar ve kışında ne gibi yenilikler, ne gibi sürpriıler laklı? Açıkça söylemek lânm gelirse, Yiirak boplatsook, gardrobn yeni baştan düıenlemeye Mvkedaeek hiçbir şey. Z»t«n son yıllarda moda büyük defişikliklerdeo ka<ıy»r. Dior'nn •New Look» u jibi ihtilftl yaratan yenilikler yok. Cür'etk&r hatların en Bonuncnra, 1958 yazında Dior'nn halefi Tves Salnt Lanrent'ln ortaya a t t ı | ı «Trapez» modasıydı. Klâsik hatları sltüst edlp, moda dünyasına çocnksa bir kadın takdim eden bu buluşla birlikte, cür'etkSr yeniliklere veda edildi. O jrün bogttndür, mod» dünyası hep bn hatların çevresinde dönüp dolasıvor. Kısa etek, serbest hatlar, ladelik. • • SEYHUN Pariı'ten gelen son habarler, eski kıyafetlerinizden bn kı$ da pekâlâ istifade edebileeeginizt gösteriyor. AksMuarlarda bir ikt nfak dejişiklik, moda renklerde bir şal, bir eşarp. bir mcvsim önceki kıyafetlerinize yeni raodanın damgasını vurmaya yetecek. Baıı t e n i l e r her mevsim oldnğn gibi kendi lerinden bahsettirtnek gayesiv le gene koleksiyonlarına pek orijinal, dedikodusa günlerce edileeek einsten bir iki kıyafet ekliyecekler. Solnk kesen pek cömert birkaç dekolte, gözü tırmalar einsten alabildifi ne frapan bir iki renk kompo zisyonn, ancak parssı çok, ıevki kıt bir iki Amerikalı milvarder kansının satın alseağı birkaç eksantrik kıyafet... Ama, hakiki m&nasiyle sık olanlar, koleksiyonlann içinden gene önceki mevsimlerde oldnfn gibi, sade, larif ve güze batmıvan modelleri seçmesini bilecekler. s PASAKLILIK ÇAĞI Çocuklar, genellikle 610 yaslar arasında bir «Pasaklılık Çağı» geçirirler. O SITS ne yıkanmaya, ne taranmaya razı olurlar» diyor. Amerikalı Pedagog ve şunları sahk veriyor: «Çocuğun onuruna dokunup temizliğe ahfttnnm sanıp da başkalanmn yanında ayıplamaya kalkışmayınız. Pasaklıhğı ile çocuk kendine «kişilik varattığı» kanısındadır, bundan çok da gurur duymaktadır. Işi azıttıkça daha da ilginç olacağına inanmaktadır. Uç yaşındaki oflunuz arkadaşla oynamak bilmiyor, işi hamen kavgaya çeviriyoraa, hemen azara, tokata baş vurmalara kalkışmayınız. Kabahati yok ki bunda. Daha arkadaşla oyun düfünceaine varmıı değil. Sizin strtliğiniı onu «birlikte oyun» dan bütün bütün yıldırabilir. Yalnız büyiir sonra. Ahenk içinde oynamak da ahenkle yaşamak gibi sonradan öğrenilen bir şeydir. Çocuğu başkaları ile oynamaya birden, uzun uzun bırakmamalı, yavaş yavaş alıştırmalıdır. tlk zamanlar kavga çıkar çıkmaz araya girmeli, ortalıftı ]ratııtırma.lı ve çoeuğa şunu anlatmaya çahşmahdır: Bir oyuncakla oynamak mutlaka onun sahibi olmak demek değildir. HEMEN TOKADA BAŞVURMAYINIZ Çocuğunuz ağlıyabilir, narlanabilir. Sinirlenip hemen tokata basvurmayınız. tık her evde çunlan dlnlersiniz: «Anneannem seni sevmiyor, beni seviyor», «olıun annem de senden çok beni seviyor». Çocuğu avutmaya uğraşacağınıza meseleyi çıkıs noktasından çözmeye çalışınız. Kim arada fark yapıyorsa onu bulup da konuşun ve bu farkı kaldırmalarını ınrarla isteyiniz. Ho?a gitmiyebilir bu ama, tek çıkar yoldur.» TENKİDLERE SEVİNMELİSİNİZ Hem zaten tenkidlerine kızmanız değil, sevinmeniz gereklr. Demek güzele heves ediyor, bir küçük kadın olmaya başlıyor. Siz bu duygunun geliçmesine yardım durumundalınız. Arada bir işe başlarken onun düşüncesini de sorunuz. Haftada bir gün, okul ve başka işi yokken size yardım etmesini isteyiniz. Göreceksiniz. her şey yoluna girecek, bir gün birlikte düşünmenin sonun da azıcık para ile bir köşeyi güzelleştirivereceğinizi göreceksiniz. KUSURLAR HEP ÇO. CUKTAN GELMEZ Kusurlar hep çocuktan gelmez, çevresi de onu yaratabilir. Aile içinde bir kardesi öbüründen çok şımartırlar, nazlarlar. Onların ihmal ettiği çocuğunuzun gönlünü hediyeler alarak, şımartarak avutmaya çahşmayınız. Kardeşler arasında düşmanlığa yol açar bu. Ar ÇOCUĞUN HAYStYETİNİ YARALAMIYAN YOLLAR Buna razı olmalısınız siz. Tesellisi de yok değil. Pasaklılsk devrinin arkasından «Büyük temizlikler devri» gelecektir. Hoş o da pek can atacak şey değildir ya... O zaman da, eünkü, çoeuğunuz ayna karşısın Altı yaşındaki kızınız okula başladıktan bir hafta sonra gitmem diye tutturabilir: Onu zorla. evden kopanrcasına götürmcye çalışmak akıl kârı değildir. Artık o evde kendisinln istenmediğini sanır, alınır, içlenir, bu da durumu düzeltmekten çok uzaktır. Kâp rislerine baş egmek de olmaz. Geçici bir huzursuzluktur, bel ÇOCUK, OKULA GİTMEM DtYE TUTTURABtLİR KIZINIZ EVİNÎ BEĞENMİYORSA.. On üç on dört yaşındaki kızınız evini begentniyor, ku«urlu buluyorsa canınız ne kadar aıkılırta tıkıltın ona «bu evi beğenmlyorsan çıkıp begendiğin yere gidebilirsin» ya da «ne yapalım, bizim gücümüz buna yetiyor» gibi bir cevap vermeyiniz. Bu sözler arkadaşlarının yanında duyduju aşağılık duygusunu artırmaktan başka şeye yaramaz. lillllllllllllllllllMIIIIIIIIIMIIIIIIIIIIIIIIIMIIIIIIIIIIIIMIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIln ılllllllllllllllllllllllllllllllflllllllllllltllllMlllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllltnilllllllllllllllllllllllllllllllllllMMII BAY OSCAR: llllllllllillllllllllllllllin Radyodâ # Bügliri ISTANBUL 7.45 Kanşık hafif müzik 7.27 Açılış ve program 7.S0 8.15 Çeşitli Türk müziği 8.45 Melodiden melodiye 8.00 Ha ttalyan melodileri 9.00 Ev kaberler 8.15 Türküler 8.30 dınının not defteri 10.00 Devamı yarın sabah 10.20 Bir Konserto 9.00 Kapanış. 11.87 Açıhş ve program 12.00 plâk albümü 10.30 Kapanış. 11.57 Açılış ve programlar Şarkılar 12.20 Sevilen melodi12.00 Percy Faith, Mantovani ve ler 12.40 Küçük Orkestra Kostelanetz Orkestraları 12.25 13.00 Radyo Bağlama Ekipinden Küçük ilânlar 12.30 Beraber oyun havaları 13.15 Haberler ve solo şarkılar 13.00 Haber 13.30 Hafif müzik 13.40 Şarler 13.15 Küçük konder 13.45 kılar (Rua Kit) 14.00 Plâk doAhmet Sezgin'den türküler lablndan 14.10 Konser saati 14.00 Sevilen melodiler 14.30 15.00 Kapanış. Turhan Toper'den şarkılar 16.57 Açılış ve program 17.00 15.00 Kapanış. Beraber şarkılar 17.20 Hafif 16.57 Açılış ve programlar müzik 17.30 Şarkılar (Ekrem 17.00 tncesaz'dan Hüzzam Fa«h Kongar) 17.50 Çeşitli müzik müzik 18.00 18.15 Üsküdar Musiki Cemiye 17.30 Karma ti 18.45 Haberler 19.00 Rek Şarkılar 18.15 Reklâm programları 18.30 Küçük ilânlar lâmlar geçidi 19.40 Şarkılar (Selma Ersöz) 20.00 Caz müzi '" 18.35 Yurttan sesler 19.00 Haberler 19.15 Yasadığımız ği 20.15 Olaylar ve yankıları 20.30 Saz eserleri 20.45 Soh günler 19.30 Fikret Kozinoğbet saatı 21.00 Erol Büyükburç ludan şarkılar 19.45 Silâhlı Kuvvetler Saati 20.00 Metin ve Şerif Yüzbaşıoğlu Beşlisi 21.30 Şarkılar (Şükran Doruk) Gürel ve Arkadaşları 20.15 O21.40 Senfonik müzik 22.00 laylar ve yankıları 20.25 KüReklâmlar geçidi 22.30 Caz çük ilânlar 20.30 Necdet Toşarkılar 20.50 müziği 22.45 Klâsik Türk mu katlıoğlu'dan sikisi 23.00 Haberler 23.15 Büyük Nutuk 21.00 Konser »alonundan 21.30 Mozaik 21.45 Dans müziği ve hafif melodiler Ülkü Yörükoğlu'dan şarkılar 23.40 Gece ve müzik 23.55 2200 Çeşitli konular 22.15 SoProgram 24.00 Kapanıç. lıstler ve melodiler 22.46 HaISTANBLL ÎL RADTOSU berler 23.00 Gece konaeri 17.58 Program 18.00 Dansa 23.30 Geç yatanlar için müzik davet 18.40 Konserto 19.15 23.57 Perşembe'nin programları Radyo ile tngilizce 19.30 Yemek müziği 20.00 Three Suns 24.00 Geç yatanlar için m4MTriosu 20.15 Plâklar arasında ğin devamı 00.30 Kapanış. ANKARA tL RADTO8U 20.45 Ray Anthony Orkestra 17.67 Açılı? ve programlar ve Korosu 21.00 Izahlı opera 23.00 Çeşitli müzik 24.00 Ka 18.00 Radyo ile Ingillıea 18.18 Keely Smith 18J0 italyaMmn panış. müzik 19,00 Yemek müziği ANKARA 20.00 Bu akşamın konıeri MM 6.57 Açılış ve günün program Dans müziği 21.30 Müzik minları 7.00 Günaydın 7.20 Mü yatürü 21.45 Melodiler 2Î.O0 zikle jimnastik 7.30 Haberler Gece konseri 23.00 Kapanıç. İlkbahardan sonbahara.. («eçen baharm en çok tutulan yeniliü, dünyayı saran tlansı eibi twist kıyafetlerdi. Twist etekler, tuist saı;lar, twist pahuçlar... Sizin de hu yapılıjı ko lav. sükseli etekteıı bir tane edinmiş olmanız çok miimUiin. Bu sonbaharda onu bir kenara atmanıza lüzum yok. Plili etek modası. onu yine gardrobunuzun en ( ö z de kıyafetleri arasına sokacaktır. Bir yün süeterle onu pratik bir çalıgma kıyafeti. bir ipek bluzla bir öğleden üonra takınıı olarnk kullanabUirsiniz. Sonra, eteğe eş kumaşlan veya onun bir ton açık veya koyu reB^İJJden yapacağınız sade ve sık bir ceketle son derece cazip bir sonbahar tayyörü elde edebilirsiniz. BIuzu, frapan bir renkte seçin. Ve yine bir yeıe dâvetliyseniir bir akçam, twist eteğiniz yine imdadınıza yeti^ecek. Bu eteğin üstüne giyeceğiniz sâde, kısa kollu veya kolsuz bir bluzla tereddütsüz dA\et edildiğiniz yere fidebilirsiniz. Askılardnn birine iliştirecej'iniz yapma bir giil dalı ona. bir gece kıyafetine lâzım olan bütün cazibeyi vermeye yetecektir. PROF. N I M B U S ' U B Macera'an: 1ANE1N KIZ1 221 ] n ; Irak Sefareti lcin Sekreter Aranıyor İngilizce ve Fransızcaya bihakkın vakıf, Türkçesi ku\^etli, her üç lisanda dsktilo ya^abilen, (bay veya bayan) Sekreter aranıyor. Ücret liyakata görc verilecektir. Müraoaat: Irak Büyük EJçiliği, Ankara. Tel: 12 18 40 : (Basın 12517 A. 7866 9G731 llllllllllllfllllllllllllllllllllllll oour'un birook karanlık ve pürüzlu işltrde parmağı oluşu idi. Şimdi sizden bahsediyorduk madam. Zevcinizin başına gelen bu kaıad*n dolayı ne kadar üzüldüğümüzü bilemezsiniz. Nasıl biraz daha iyidir inşallah şimdi? H â l i baygın bir vaziyette yatıyor. Fakat çok »ükür kafatasıiıda [ bir çotlak tesbit edilememiş. Dokı torlar tehlikeyi atlattığım söylediler. Bakın buna sizin hesabınıza son derece memnun oldum. Sizlerden rica etsem bizimle beraber birer aperitif almaz mıydınız? Garson iki kadeh koşuştururken Balcour da hazır bulunanları biıbirleriyle tanıştırdı. Monsieur Paul Shane. Senora Quintana ve. Senor Carlos Quintana, komşularımız. Shane, kırk yaşlarında uzun boylu, iri kemikli bir insandı. Çöl güneşi tenini sarımtrak bir renge tahvil etmişti. Uçuk mavi renkli ham ipek kostümü ile gayet şık bir man zara arzediyordu. Zaman zaman elinde oynadığı som altın çakmakla büyücek bir altın tabaka bu adamm varlığı hakkmda derhal bir fikir vermeğe kifayet ediyordu. Altın bilezikli saatini bileğinin üzerine çevirmişti. Bill Martin mesleği icabı her tabakadan insanlarla teması olduğu için yaşının gençliğine rağmen daha ilk görüşte onlar hakkında bi!r hüküm vermeye kaadirdi Buna rağmen bu uzun boylu adamı ilk nazarda hangl makule insandan sayabileceğim bir türlü tâyin edemedi. (Arkası v»l) «CUMHURtYET. in ZABITA ROMANI: 11 YAZANrH.Mc CUTCHEON CEVİREN: Haibukı bu iddianın lamamen hilâfına John'un Fas'a gid«ceğini duyunca onu bizzat aramış ve fikrinden caydırmak için az dil dö'kmemişti. Kanaatince Tanca arzettiği bütün hususiyetleıe rağmen John mizacında bir insanın üç haftalık bir tatilini geçireceği bir yer değildi. Bunları kafasından geçirdiği sırada bir arahk mUfcttiş ile gozgöıe geldiler. Fakat Hamduşi derhal başını çevirdi ve tekrar Penny ile mesgul olmakta dcvam etti: Teşekkür ederim madam. Bu vakanın üzerindeki esrar perdesini kaldırabilmek için elimizden geldiği kadar çahşacağız. Arada Mister Meredith'in de tamamen düzelip ayağa kalkmasını temenni ederim. Onları cümle kapısma kadar uğurlıyan müfettiş, genç kadının bir taksi çağırmak için etrafına bakınmasından istifade ederek Bill'in kolundan tuttu. Bu ailenin eski bir dostu olduğunuzu tahmin ederim mösyö? Evet. Karı koca mesut mudurlar? Tahmin ediyorum, öyledir. Şu halde, demek emin değilsınız? îkisı de bunun hilâfına bana bir şey söylemiş olmadıklarına naB • D Ikftıracağını pek zannatmiyorun?. Macsour Otelinı bir Franaız karı koca, Pierre ve Antoinette Balcour işletiyorlardı. Bu işe ondört ay evvel başlamışıar ve bu müddet larfında otelin hemen yanındaki villâda oturan Quintane'larla samimî bir dostluk tesis etmişlerdi. Quintana'lar uzun zamandan beri burada yerleşmiş bir tspanyol ailesi idi. Bill ve Penelope, Poli» Müdüriyetinden otele döndükleri sırada bu iki aileyi bir arada otelin tera»ında bir masanın etrafına toplanmış birer aperitif alırken buldular. Otelin tek gedikli müşterisi, Paul Shane adındaki bir Amerikalı da onlara iltihak etmişti. Balcour, müşterilerinin kapıdan giıdiklerinı görünce hemen yerinden fırladı. Bu ufak tefek sa^ları dökiilmüş adamın cin gibi zeki kara kara gözleri vardı. Buruşuk pantalonunun üzerine dökülen koyu mavi gömleği ile bu adamı gdrenler hiç de bu otelin sahıbı olacağını tahmin etmezlerdi. Halbuki Tanca'da herkes Balcour'ların son derece zengin olduklarını biliyor ve bu paranın kazanılma şekli hakkıoda kulaktan kulağa türlü rivayetler dolaşıyordu, Muhakkak olan bir cıhet Bal KesimU Komanî 270 MKL'UN K IZ Çizen: Î V E S SAYOL Cevire D Mazhar KUN1 zaran bunun böyie o l m t m u ı içtc bir sebep göremiyortnn. Polis müfettisi inee dudaklannı belli belirsiz bir tarıda büzmüstü. Ketum insanları her zaman takdır ederim mosyö. Yalnız şu kadarını söyliyeyim ki, biraz ervel madam, kocasına »izin Tanea'yı Uvsiye ettiğinizi ıSylediği sırada yüz ifadeniz hakikati gizletnenize mîni idi. Rica ederim... MUfettiş etrafına bakındı. Madam taksiye girmiş olduğu na nazaran daha açık konuşmanız için bir mahzur kalmadığını zannediyorum. Şimdi ne diyeeeksiniz? John'ı Tanca'ya gitmekten vazgeçirmek için çok uğraştım. Bunun sebebini de lutfen söyler misiniz? Bill gülümsedi. Bu acı bir tebessümdii. Arkadaşımıa • mizacım bildiğim için... Daha açık konuşayım, John gibi çapkın bir erkeğin burada aradığını bulamıyacağına emin olduğum için. Nasıl, tatmin oldunuz mu şimdi? Hamduşi başını salladı. Açık kalbliliğinize teşekkür ederim mösyö. Ya'.nız... bu söylediklerinizin bizim işimizi ayrıca kolay • Edmond ipin ucunu yakalıysrak kuyunun bir tarafına bağladı. Sonrs kenarına tırmandı. Mordoctae: Ne yapmak njyetin desiniz? dedi. Hiç. Bizzat inerek adamcağızı kurtaracatim. Deli misiniz? Dü şersinii. Uidip çiftlikten imdad istiyelim. Ama o zamana kadar bognlacak. Ben hildifım çibi yapayım». Edmond ipe sarılmış, mşağı inmeğe başlamıştı bile... Edmond, yavaş yavaş iniyordu. Tuka rıda kalan Mordoche, kendisine ı$ık totuyordu. Nihayet delikanlı Rouvenata nlaştı. Hemen ipı beline doladı. düğümledi ve Mordoche'a: Burası tamam diye bağırdı. Uikkat ediniz. Tırmanmağa başlıyorum... Çok geçmeden Edmond, Uuyucan çık mış oldu. «Rouvenat bayılmış dedi, fakat kendislni sıkısıkıya bağladım. Ona baraya çekelim...>. Hemen Edtnond'la ihtiyar dilenci İpe asıldılar ve çekmeğe başladılar. Fakat Rouvenat. çok afır geîiyordu. Mordoche: Artık çekemiyeceğim, dedi. E d mond: Aman dayanalım dedi. Bakın, uşakların sesleri duyolnyor. Herhalde kadın kendilerini uvarmış olacak. (Arkası var)