Catalog

DÖRT CUMHURÎYET 24 Hazıran 1962 ahmi, Taksim meydanında, taksilerin durlstanbul'dan emekli ve yaşlı bir kattaki Grup Müdür Muavini Kâ. duğn yerde dört dö yurttas Yaz: zım Beye durumu soylememı ha•j ordn.. Geçen gün Tapu Sıcıl Muhafız tırlattı. Yerınd* yokmuş Aynı o Nereye gitti bn adam yalığma gıttim. Muamelenın hazır dadaki başka bır zata keyfiyeti hn? diye bağmyardu. lanmasmı beklemek üzere uçuncu anlattım: Bırıncı katta var, dedı. Ahmet: kattaki bekleme odasma gırdım. gittım. baktım. Orada da yokmuş.. Ne bafınjersun Rahmi? On beş gün öncesme kadar bu yer Kem oKa bile, uçuncu kattaki mu Aman kardeşim! Sen de derim, ben ineyim. araba yanar Ağabey, konsoloa beyi kay de bir kaç sıra vardı. Herkes ve l amelenın ıkmalini birıncı katta çok meraklı imissin! Ben enayısa bettim. bilhassa yaşlı ve malul vatandas. ı beklemek çok garip gorundu bana. \im.. karsıdan Taksime iş oldu.. Sns be beyim.. mesele kalNnri: lar buralarda dinlenip bekleşıvor , Her gun yuz bınlerce lıra ahnıp ridis gelis o zaman aldık. Sim madı.. doldurduk bu mereti... Kazetaja ılân ver.. lardı. Bu sıraları tamamıyle kal verilen, devlete buyuk gehr sağladi ben karsıya dönüyorum.. bos Şimdi 8iz erkekseniı şn trafige Alay etme yahu! Adam dırmıslar, oda bomboş. Holde de yan bır muessesede ış sahıplerının dönecefim» Tnk aldım.. lâf anlatın da biz beklemiyekayboldu. bir tek iskemîe olmadığına gore oturacağı bır tek yer bulunmaması lim.. çfinkü durdakça ta kaçırı Ahmet: lilan Rehmi, Avrupıda ka> alıeı v e şahitlerle bırhkie yarım , bana çok acı geldı. yor bu namussuz.. Ne yükü? holmaraış adam ba bu yerde saat ayakrta durmafa mecbur kal l Sizi aldım.. yani >a! Nuri birdenbire: kavbolur mu?.. dık Oradaki memurlardan birine I Tekel Genel Müdürünün Konsolos gülmeğe basladı: Namussuz kime dedin? diBn sefer şoför: dert yandım, hak verdi ve ikinci Fevkalâde.. Nuri Bey siz ye nyandı.. şoför yan yan bakabundan haberi var mı? Ama gideceksek çidehnı de yüksünüz.. ben de.. rak: Kayseri'den Remzi Mahmntoğlu kardesim.. biz de bir ayak evRahmi: Arabaya dedim.. sen araba yazıyor: vel fitmek isteriz. tsimiz var. Ben en hafifinizım! mısın? B Ü L M A C A Rahmi, avstzı çıktığı kadar: Tekel Genel Müdürluğu kadrolaMeydana geldikleri zaman uç Yok, ben taşaronum!.. Konsolos beeeey!.. Konso sıra araba \ardı.. Tanaştı kn>rında bulunan odacıların durumla Yasa be!. Tevekkeli değil!. 1 2 3 4 5 6 7 8 9 los bev!. diye baifirdı. nnın, gazetenız vasıtasiyle âmırlerufa.. aı sonra orada türeven sende bir tuhafhk var.. Oradan çeçen birisi sordn: nne duyurulmasını rıca edenm. tldegnekçi çibi birisi bafırdı: Nuri • Yeni mi çıktı?.. çelerde ve daha ufak yerlerdeki Bn arabanın soförü nere Tuhafhk mı dedin? cevabıRahmi adama baktı.. Tekel daırelerınde tek bır odacı de? nı verdigi zaman Ahmet : Yeni çıktı bu gazete?. de bulundurulmakta, aynı odacıya ge Hop!. bir sey mi var.. Kes be Nuri ! Adamın za>ince güldü.. ce bekçılığı de yaptınlmaktadır Şoför efendi, araba su bı ten canı sıkkın ! Bir de sen üs Yok be kardeşim! Konso rakıyor galiba! Böylece aynı şahıs devamlı olarak (üne varırsan çingar çıkaeak. los gazete olur mu?.. Ahmet a24 saat çalıştınlmaktadır. İş kanu Hadi be! Agzını hayra aç.. Ahmet indi.. Trafiğe yaklasğabey! Bak yeni mi çıktı çazenuna, insan haklarına hattâ insanDiyen soför indi.. arabanın ar tı.. Rahmi de beraber te diyor. Ahmet: lığa aykırı olan bu durumun bir kasına baktı girdi arabaya.. ;e an once düzeltilmesini önemle rı Kısa kes! Geldi kensolos Kardeşim.. acele bir isimiz ri yaptı ne görsün.. arabanın ca ederim. bey!. altından su akıyor.. var. Bizi evvelden vapura soRahmi: kar mısınız? Vay anam!. az daha gorBu hastahanenin hemşi Konsolos bey! Nerede kal Ne işi?. mesek, tencerenin dibi tutacakdınn? bekliyonu.. •OLDAN 8AÖA: mıs.. hay aksi seytan.. zaten bu reye ihtiyacı var Nümunede bir hastamız Taaaa! Çok ma beklettim gün hep ters gidiyor.. 1 Ynnan Kıralmın kızını alan var da ona doktor gdtürtiyoruz. Maden'den bir oknrumnz yazıHilmi Beyefendi! Şoradan bir •»M lapanya Kıralının toramj. 2 yor: Ahmet: Nerede doktor? Kim?.. Figaro aldım.. «Haney* kabal eteenet» mânasma mO Sakatlık mı var?.. Doktor Tahsin Bey.. Çok aErgani Bakır tşletmesi (Maden) Şoför kapıjı açtı.. konsolosla rekkep blr emlr. 3 V»purlar!a ta Var ya!. su bırakıyor.. rad ğır hastamız.. Beyninde apanaınan yüklerln ücretleri fçogul). 4 nin çok iyi ve teşkilâtlı bir hastaAhmet arkaya, Rahmi ile Nuri vatör mü delik, yoksa... diyen diiit var da.. Onu alaeaklar. Çevrllince «mükemme! yüksek vasıf hanesi, üç tane de hekimi bulunde öne oturdular.. şoför: soför, kapağı açtı.. baska soförlar» karşılıgı bellrtr rki kellme. 5 maktadır. Bu hastahanenin her şe Nerede araba?. Burada çok sıkıstık. dediyler de geldiler... Egildiler. dog Tertf hojlanma uuygvru&ar. «terte yinden memnunuz. Ancak bu gu ; üçüncfl sıranın sonunda se de Ahmet: rnldular.. birisi: mlz ve »af blr hale getJrT» mânasma zel hastahanenin hemşiresi yoktur. • Trafik memuru ile beraber » tvidir, iyi!.. diyerek savuş Devirdaim tulumbası su bir emlr. 6 Kendiıme güvenilebi Bilhassa kadm hastalar bunun yok i tnrdu.. rabaya geldiler. Ahmet lâf 1 llr durumda, acıklı. 7 Blr çeşit ağbırakıyor.. aldı Abmet, Erenkrivünde bir sün ım yann, bir d n s av tuzağı. lnsaf lnğunu daha iyi hissetmektedır. | Hav Allah!. sahlbl ne onun ne de kebabın yan Çünkü bu hastahanede iğne yap | net düğününe dâvetli idi. Du tste kardeşim ! Araba bu! Rahmi sordn: mamnı lstemez. 8 «Çift savıda ta mak dahıl, her iş erkek hasta ; tçeride de doktor bey diye ğün sahibi: Inelim mi?. Hl iüt deposu» mânasıpa lkt keMme | bakıcilar tarafından yapılmaktadır. : Arkadasiarınla çel! demısKonsolosu gösterdi.. Konsolos Soför siddetle: t Anadolud» roahral bakımından tlgılılerın onemle dikkatini çeke ; ii. Eli açık, hanedan bir adam Sus be!. otur oturduğun Ne doktoru?. derken.. ancak bol yağmur yağdığı yıllar böy j riz. : dı.. Ahmet de konsolos bey e|\erde. Zaten basımda dert var Ooktor Bey! tki vapur bek le bir hal hanl oiur lenıin diye işi ona açtı.. O ka Bir de seninle uÇrasmıvalım. lersek bizim hasta davanamaz. İçtiğimiz sular \ TTTKAR1DAN AŞAÖIVV 1 bn) edince, artık Rahmi ile NuKonsolos: «KaraJan çjevlren tuz!u suya diye göz kırptı. Konsolos agzıBu konu ile ilgili olarak bu sü ; Evet ama!. yolda bır kaza dalf» karşılıgı mftrekkep blr «rolr tunlarda çıkan yazımız üzerıne, • riyı mahrum etmeğe gönlü ranı açarken; Nuri zı olmadı.. karar verdiler.. Ah 3 Maaaj yapar gjbi hareketler yapolabilir.. boznk araba ile nasıl Şakayı bırakın da kaçalım.. mak. 3 Nahlyeler ve uznvlar (eskl îstanbul Belediyesinden başka Mu i met, Taksimde, karşıya geçen çjderiz. avin Dr Şahap Demirbağ ımzasıy | Yoksa yandık vallaha! u»ul çojful), lsmail Peygambenn bataksiler oldujuııu işitmisti. On Bozuk sensin bay beyim. Ahmet lâfı tekrar aldı . *"»'"'" I M b a Şi • Bir kadın adı. le tstanbul Sağlık Müdürlüğun \ lardan birini buldnlar. Adam arabada bozukluk yok.. (eli>Ie nektop 3 Blr çrçlt kapek harkır den de, aşağıdaki açıklayıcı mek i Yok Nuriciğim . Memur ar basına iki bucuk KâŞfıda Kren pat pat vurarak) araba aslan tamu cAdamakıllı çeklp ka«l» mâna tup almmıstır; kadas halden anlıyor. Bizi ilk köyüne atacaktı.. ama bir kisi çibi.. tulumba su bırakıvor. m ı ı ı t , . sına mflrekkep Bahse konu menba sularının ve \ vapura koyacak.. daha beklemek lâzımdı.. E ne olacak!. blr emlr. 6 satıcılannın durumları tetkik et : Memur boynunu büktil.. Ahmet: Ben doldura doldura gideTer»i Avrupa dev tirilmiş olup sakalar tarafından da • Su askeri tasıtlar tabelası Çek kardeşim. ben onu da letlerlnden birt maeana veya galvaniz kaplar ıçe • rim.. nın altına git! diye şoföre emir \eririm. Rahat edelim, dedi.. dlr, blr rmrfln Hemen bs'^aırtsn hır hos te risinde satılmakta olan suların '. verdi . Rahmi Mtrdu: neke çıkardı.. koştn iskeleve... Belediye Şube Müdürluklerı alâ • E> vallah be> agabev ! diye Araba vapuru kaç para?... «ayağına demır kalıları tarafından sıkı kontrol al • Az sonra. kiirük tenekevi su ile çakümış merkep» Sekiz lira.. gitme gelme!.. sofbr marsa bastı Ilar har har doldurmns. geldi.. Radyatörü aç karşıhiı iki ke tına alıcmaları hususu Belediye '• Nasıl idare ediyor yahn? har. tı, tenekevi boşalttı.. îtme. 8 Mu Reisliğince bir tamimle emredilmiş : Sen, bizden on iki buçuk kâfcıt Hav namussuz. ~?ınıdi de a Vav anam vav..amma da su oanlrt lmlma<WMiB hammet olduğu öğrenilmistir. • alacaksın.. dört bttçnk kağıda raba birdenbire silkindi.. gtn vermifiz be!. handiyse motör îstanbul Sağhk Müdürlüğünun, : Taksiraden Erenköyfine nasıl çiyanaeakraış.. bastı . Arkadan korna. ne lse ler ynauyı tmaat •dlnmlı oıan. 9 halkın sağhğıyla sıkı sıkıya bağlı • divorsnn? Aman şoför efendi! rica tsıradan çıktılar.. öteye gittiler. Yugoriavymda Mr d»J, «kulaiııu »<• bulunan bu konuda, gosterdiği il • v* durb nUımını» blr «mlr. glye teşekkürler ederiz. :"MMimillMIIIMIIIMIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIimiMimMlimiMlimilMimmilimillllUAhtnet arkaya baktığı zaman şöl gibi su birikmiş oldngnnu =gördö^ Vapura dördüncü beşin ci girdiler.. Birisi soracak olBAY OSCABt Edu . E Doktor götürüyorlar.. Çok E»f« İ M W t » varmı». dtytnee «e=ki : = Dokt«na bizim 4t belki.. E Vazifeli doktorlara sıra yok = kardeşim.. Emir böyle.. dedi . =Iş kapandı.. vapur doldu EŞoför arabadan çıktı. Rahmi. İstanbul Tapu Dairesi Su bırakıyor Yazan: Burhan FELEK Lyuma be Nnri! üstAme yaalanıyorsnn!. diye konnynyor du. Derken birisi camı vurdn. Ahmet açtı. Kardeşim tzmite mi fidiyorsunuz? Neye sordnn? Vazifeliyim de.. Bcni de aIır mısınız? diye sordnm.. Rahmi: Nereye alalım yahn! O5rmiiyor musnn kaç kisiyiz? Dört kişisiniz! Bir kisllik ver var.. Biı onun da parasmı T»Tdik. Ama ben vazifeliyim.. Naapalım vazifeliygen ! Sen kim oldugnnn söyle de arabaya alalım.. Kardeşim! tnsaniyet namı na. beni O sırada soför geldi.. Adamı görünce ; l'Ian ahtapot.. Bnraya da mı geldin? der demez, herif tfly dü.. Şoför devam etti.. Arabaya biner, içeridekilerden birşey çarpar mutlaka!. Buna Ahtapot Yaşar derler... Çok menşur yankesicidir. Konsolos • Allah Allah! Monşer filra yasıyornz.. Nihayet Üsküdara çıktılar.. Araba çeşmenin önönde durdu. Şoför eğildi baktı.. basını salladı.. Çeımeden tenekeyi doldnrdn . Radyatöre koydu.. tekrar doldurdu» tekrar koydu. Üçüncü defada Bu ış tamam beyler.. bn araba gitmez.. sonra pistonlar kavnar.. motörü yakarız . Nuri birden bire Ne olacak simdı? Ne olaeak?. Başka arabata binersiniz . Bizim paralar.. Yahu! iki buruk kâğıt ver diniz. Ben cantmlan uğrasıyornmv Siz para soruyorsunuz.. Hiç de insaf vok . Ahmet Inelira! dedi.. indıler . Rab mive • 11 an gordun mü?. Buldntun araba ne çıktı? dedi.. Oradaki taksilerden birine vnriidü. Bizi tçerenköyüne götürür müsün? Müşterim var.. Bir ba^kasına sordu : Dinamom çalışmıvor. Baskası • V ıı nı ıır t a Yazan: Ferid KURAN YÜMÜRTA Ktşımlar Havabosluğu İncc albumin Ru'şaym 8ag MerAezt Sar/ kah Afbumin San Kattctr/ Şer/az Mctbuk Yumnrta çok eski zamaniardan beri insanlar tarafındaıı gıda olarak kullanılmaktadır. Bunnn avcıbkla maişetini temin eden ilk insanlara kadar dayandığı rivayet olunmaktadır. Ama her ynmurta insan gıdası olarak aynı ehemmiyeti tasımamaktadır. Her kuşnn yumurtası yenmez. Buna sebep de ne bu yaratıklar arasında bir tercih yapmamızdan, ne de onların neslinin idamesini hasseten istememizdendir. Ba seçme tamam en lezzete dayanır. Gıda olarak en lezzetli buldnğumuz yumurtalar küçük ehll hayv an yumurtalarıdır. Bnnlar arasında bile gene de lezzet bakımından büyük farklar vardır. Hiçbir zaman bir ördek > umurtası sabah kahvaltısında tavuk vumurtasının yerini alamaı. Hiçbir zaman bir kaı ynmurtası, bir hindi ynmnrtası tavuk yumurtası kadar knllanılamaz. O halde dogrudan doğ ruya divebiliriz ki yumurta deninee ilk akla gelen tavuk yumurtasıdır. Evlerinde tavuk besliyen meraklılar, çocuklanna en kıymet li gıda maddesini çok taıe olarak temin edebilen bahtiyarlar dır. Yumurta, terkibindeki proteın zenginliği yönbnden çoeuk ve gençlerin vücutlannın geliş mesi ve enerjilerinin artmasını sağlar. Yaşlıların vıpranmasını önler. Yumurta alu albümince zengin olup az oranda kükürt va «G» vitamini de ihtiva eder. Sariüi, aka nazaran degişik terkipte protein ile fosfor ve >ağca zengin olduğnndan büyümeye yardım eder. Yumurta sarısında bol miktarda A, B, D vitaminleri ile yetiri fcadar B vitamini •Vardır. «E> vitamininin kısırhgı önliye#tre eirtil kabiliyett gelistiren tesiri olduğu iddia edil mektedir. 15 adet vumurta, iyi kaliteli 1 Kgr. etten daha fazla gıda değerine sanip oldnğu gözönünde tutulursa en ucnz bir besin maddesi olduğu kolayca anlaşıIır. Tavuk vumurtası memleketimizde ço keski bir nizamnamenin hafif değişmelerle mer'iyette bırakılması yüzünden bngün için iptidaî deneblleoek şekilde tasnife tâbi tutuimaktadır. Ticarette Tağşişi Men Kaoanuna dayanılarak mer'iyete konmuş yumurta ticaretinin ihraç ve murakabesine dair nizamnameye göre yumurta aşağıdaki sekilde tasnife tâbi tutulmaktadır : Standard yumurta Birinci mal Tam taze Taze tkinci mal Konserve Naturel ynmnrta Sanayi yumurtası. Standard adı altında toplanan yumurtalar nmumiyetle taze ynmurtalardır. Bu yumurtalar rafadan olarak yenebillr. Kabnk şekli normal, temiz ve sağlam. Yumurta kınldığı zaman ak fazla dağılmaz. San muhaddep bir şekildedir. Yumnrta içeriginde bulunan luznci ve kesif ak birbirinden tefrik olunabilir. Yumurta kırılmadan lâmbada mnayene oInnnrsa genis tarafında hava boşlnğn gayet küçük, kntru 1 cm. kadar bir mühür halinde görulür. Yumurtanın sansı merkezden ayrılmamış ve ışıkta tefrik olunmaz. Yumurtanın içerisi aynı renk hafif san olarak görülür. Hava boşluğunnn yüksekligi 3 5 mm. yi geçmez. Hava boşlnğnnun genişlik ve yüksekiifine göre birinci ve ikinci mal diye aynlabilir. Yumurta ıçerisinde hiçbir yaban cı madde yoktnr. Konserve yumurta yukardaki evsafı aynen muhafaza ederek meydana gelen bir maldır. Birinci mal olmasa da ikinci malın evsafma yakın bir evsal tadır. Naturel yumurta ise oldukça bayatlamış yumurtadır. Hava boşlnğunun kntru 1^ • % cm. >c kadar genişlemiş, yüksekligi ise 68 mm. yi bulmuş durum dadır. Hattâ hava boşlugu se> yar da olabilir. Yumurtanın sarısı merkezden ayrılmış kabu ğun bir tarafına yaklasmıstır. Lâmbada veya ışıkta bakılır sa san gözle tefrik olunnr. Yu murta kırıldıgı zaman san va desilir veya deşilecek kadar vayılır. Ak tamamen yayılır Çok luzuci bir manzara arze der. Bu yumurtalar vemeklik olarak kullanılır. Rafadan olarak knllamlması imkânsızdır. Kendine göre hafif bir koku belirmiştir. Ekmek ve pasta sanayii için iyidir. Sanayi yumurtaları yukar daki kalitelerden daba dttşük ve insan gıdası olarak kullanılamıyan yumnrtalardır. Bn yumurtalar içerisinde kan pıhtısı bulunabildiği gibi kırıldıgı za man bazan da kokanları olabilir. Yumurta lâmbada bakılır ka sarının kabuğa yapışmış olduğu ve benek yaptığı görülür. Bu tip yumurtalar çürümeve mütemayil yumurtalar dır. Bu gün memleketimisde tatbik edilen bu tasnif siıtemi dunyanın hiçbir yerinde kullanılmamaktadır. Bugün yumurtanın alıcısı olan mügtehlikin anlıyabileceği şekilde bir tasnif sistemi kabnl edilmis ve blrçok memleketlarde bn sistem tatbik olonmaktadır. Bu •Uteme göre ynamrtalar A A. A, B, C kalite olmak fiıere 4 sınıfa ayrılmaktadır. AA ve A kalite yumurtalar tamtaze ve taze dediğimiz ynmurtalardır. Bunlar rafadan olarak kullanılabilirler. B kalite ynmnrta i&e yemeklik yumurtadır. Bu, pasta sanayiinde ve ekmekçilikte kullanılır. C kalite ynmnrtalar ise umumiyetle sanayide kul lanılan, nadir halde yemekli k olabilen yumnrtalardır. Konserve yumurtalar B kalite yumurta durumundadır. Bir müstehlik olarak sizler de kolaylıkla yumurtalann ev safını tâyin edebilirsiniz. Bu ııu anlamak için ne bir makine ye, ne de bir lâboratnvara ib tiyaç vardır. Yumnrta} ı geniş taratı yuka ri gelecek şekilde sol elinizin baş ve işaret parmaklan ara sına alınız. Sağ elinizin yum ruğunu boru şeklini alacak surette yumurtanın üzerine yerlestiriniz. Her iki elinizi yuka rı kaldırınız ve ışığa tevcih e diniz. Sağ elinizin bas ve isa ret parmaklarının meydana getirdiği delikten bakınız. Yu murtanın içerisini görebilirsı niz. Hattâ tevcih ettiğiniz ışı ğın fazlalığı sayesinde yumur tanın hava boşluğnnn gayet iyi tefrik edebilirsiniz. Eger ynmurta taze ise ıçerisı hafif san şekilde görülür. Ber raktır ve hava boşlnğu bir san timetre kutrunda bir daire sek lindedir. Yumurtanın içerisin de hiçbir yabaneı madde yok tur. Bayat yumurtalarda hava boşlnğu nerede ise yumurta nin yansına kadar gelmis ola bilir. Yumurtayı satın alırkeıı her müstehlikin bunu bir kere de nemesi şayanı tavsiyedir. Hic değilse taze diye aylık vumur tayı almamıs olursunuz. Ben sofor degilim . araba; ı bekliyomm . Nihavet bir araba vakaladıUr: 25 kâgıt isterim. deyince Ahmet: Hadi çocaklar, biz dönev Iım! Kısmet degilmiş.. diye va pura dogru yürfldü. Rahmi de: Hakkın var ağabey! Bn ka dar aksilik çıkınca» o işin sonunda hayır yoktur.. dedi Nn ri bir sey demedi Konsolos. ' . Ne ise biraz promönad vaptık.. dedi. Çıktıkrfri varrara tekrar bindiler.. Rahmi yanık yanık: Bana ne oldu da ben bilemem . mânisini »öylüyordu. .lllllllllllllMIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIMIIIIIIIIMIIMMIIIIIMIIIIIIIIIIIIIIlr Radyödâ#BügUn PBOF. NİMBUS'im Alaceralaru V 27 Açılış ve program 7 30 Tatıl sabahı 8 00 Haberler 8.15 Sabah sarkıları 8.30 Plâk dolabından 9 00 Operet melodılerı 9.15 Yedı keman 9 30 Turk muzığınden istekler 10 00 Çocukların kosesı 10 30 Dinleyıcılerle basbasa 11.00 Sanat olayları 11.10 Yurdun sesı 11.30 Haftanm getirdıklerı 12.00 Şarkılar 12.20 Siz ve muzık 13 00 Saz eserlerı 13.15 Haberler 13.30 Reklâmlar geçıdı 14 00 Beraber şarkılar 14 30 Los Paraguayos 14.45 Saz eserlerı 15.00 A. Zamboğlu Gıtar Kuarteti 15 15 Oyun havaları 15.30 Dans muziğı 16 00 Gençlık saatı 16.15 Fılım melodılerı 16.30 Şarkılar ve saz eserlen 17.00 Karışık şarkılar ve dans muziği 17.30 Turkuler 17.45 Andre Kostelanetz 18.00 Caz müzıği 18.15 Radyo Fasıl Topluluğu 18.45 Haberler 19.00 Reklâmlar geçıdi 19.40 Çeşıtlı müzık 20.00 Şarkılar (Gulizar Ersel) 20.15 Kahramanlar saati 2030 Hafıf müzik 20.45 Şundan bundan (Eşref Şefik) 21.00 Şarkılar (Mefharet Yıldırım) 2120 Spor haberleri 21.30 Yaz rüzgan 22.00 Reklâmlar geçidi 22.30 Şarkılar (Necmi Rıza Ahıskan) 22.50 Hafif müzik 23.00 Haberler 23.15 Tatil sona ererken 23.55 Progrsm 24.00 Kapanış. ISTANBUL JANEİN KIZİ 185 7 27 Açılış ve gunun programlaıı 7.30 Haberler 7 45 Neşelı turkuler ve oyun havaları 8 15 Orkestralar ve solıstler 8.45 Pazar nesesı 9 15 Isteğınize gore 10.15 Bizi dinler mısiniz? 10 20 Çeşıtlı muzık 10 45 Çocukların pazar koşesı 11.00 Alâeddın Yavaşça'dan şarkılar 11 30 Edırne'den Ardahan'a 12 00 Haftanın plâkları 12.25 Kuçuk ılânlar 12.30 Yurttan b esler 13.00 Haberler 13 15 Kuçuk konser 13.45 Mustafa Sağyaşar'dan şarkılar 14.15 Reklâm programları 15.00 Çesıtli müzik 15.30 Gönul Akkor Yıldırım Gürses'ten sarkıl a r 16.00 Klâsik Batı muziği dınleyici istekleri 17.00 Saz • serlerı 17.15 Dans muziği 17.45 tncesaz'dan Sultaniyegâh Faslı 18.15 Spor sayfası 18İ5 Küçük ılânlar 1830 Reklim programlan 19.00 Haberler 19.15 Nese Can'dan şarkılar 1935 Çesitli müzik 19.55 Küçuk dinleyicilere masal 20.00 Güneri Tecer'den şarkılar 20^5 Küçük ilânlar 20.30 Bana sorarsanız 21.00 Turizm bılgi yanşması 21.45 Sevim Erdi'den şarkılar 22.15 Hafif müzik 22.45 Haberler 23.00 Gece konseri 2330 Geç yatanlar için müzik 2357 Pazartesi' nin programlan 24.00 Geç yatanlar için müziğin devamı 0030 Kapamş. ANKARA Resımti Boman: 232 M C L ' U N K IZ Çizeıu 7 V E S SAYOL Çevireo : Mazhar K U N 1 Coeurteht ODera mundîRoufn Blanche, Fremicourt'ta alacağını aldıktan sonra, öğleden ewel çiftliğe döndiL Son derece ne?eK olduğn her halinden belli idi. Avluda Eou\enafa rastladı. Her ne kadar kaşlannm çatık olduğunu gördii ise de bana ehemmiyet vermedi. Kâhya. son zamanlarda ekseriya böyle dertli oluyjjrdu. Kızcagn onu öperek makla^tı» aldı. İki ihtiyar ağızlarını açmıyorlardı. Mellier, her zaman olduğu gibi kara kara düşfinüyordu. Rouvenat'a gelince, göz ucu ile Blanche'ı tetkik ediyordu. Kız bu oğlanı hakikaten seviyor muydu. yoksa neticesiz bir macera isinde mi idi? Nihayet, kızcağı/ endişelenerek sordu: Neden bu kadar ısrarla bakıyorsunuz? Bir şey mi \aı? Hayır. Sana bakmak hoşuma gidiyor. Öyle ama bu Temek zwrumı f«ldl. Herkes sofrada yer gün bir tuhafsmız... Kouvent cevap verdi: «Senin çok güzel olduğunun farkıııa varıyorum. Şimdiye kadar bunu hiç anlaıııamıştım.. Hele bugüıı her zamandaıı güzeUin. Belki de Fremi court'a kadar gidip gezdiğin içindir o Genç ki7. onüne baktı ve cevap \ermedi Fakat Mellier ile Romenat dışarı çıkaıken Blanche: Sulerle biıa/ gorüşmek istivorunı dedi... (Arkası var) Oğlum, bundan daha büyük hata olamaz. Kaçmak, suçu itirai demektir. Hele Palladio'ya bir kere göründükten sonra. Bir dülün Augusto, öyle değil mi? Evet, olabilir. Gıtmem, ama yıne de paramı isterim. Tonio, yüzünü buruşturdu: Bu tarz konuşman bana hakaret, Augusto. Bana, paramı bir tahtada vereceğinizı vaadetmiştiniz... Derhal .. hiç geciktirmeden... bu atlatmalannız hoşuma gitmiyor... kıbar adam sbzunde durmalıdır. Bu sefer Tonio öfkelenmşitı. Oğlum, dedi, senin mütalâalarına ıhtiyacım yok. Onları kendme sakla. Sen kim oluyorsun da benımle boyle konuşuyorsun' Ben onu bunu bilmem Şu ya7i makınesı ışı ile beni bır çıkmaza soktunuz' Derdın bundan ıbaretse uzulme. Bundan sonra da, benimle konusurken kim olduğumu hatırla da oyle konuş. Augusto başka bır soz ılâve etnıeden çıkıp Rittı Amerıkaya dehset salan bu e^kı haydudun da her kea gıbı hdtalı ı^ler yaptığı halde bu kadar fazla boburlenmeM sinlnne dokunuyordu. Eve dönduğu zaman, Bayan Tovdglid, esrarengiz tavırlarla janına geldı, Karabinyerı'nin C U M H U K İ Y E T ' İ D Tefrikasv mektup yazılmış, o husu«ta tıı^e bir parça bılgı vermenız içu sizı çağırdım. tmkânı >ok. Mektupta, kendısı mevcııt bulunmıyan Polonyah bir Krmt.^e ait sahte bir ımza var. YA2AN.MAURICE DEKOBRA cevKEM:HAMDIVARO(iLU Roman gıbı bır şev, Vailahı' Şahidın bu alaycı tavırları Ko Yirmı ddrt yaşındayım. bir zarfı uzattı. miserı gıtgıde sınirlendiriyordu. Evli misiniz? Zarf ın içınde bır davetı> e vardı. Evet, Bay Lippi, dedi. MektuAugusto'yu ertesi gün saat onbeş • Bekârım. bu yazan hesabına kötü netıce ve Sabıkanız var mı? te, Komiser Palladıo bekliyordu. recek bir roman. Turizm kumpan Hayır. Augusto, Komıserin yazı masası' Bu ciheti tahkik ederiz. Bay yasında, Bayan Laura yokken, okulnin önune oturmuştu. Palladıo, Lippi, Amalfi olayı hakkında ga; nun yazı makmesini kimsenin 1 sorguya başlamadan önce, bir dos zetelerin yazdıklannı elbette oku, landığını hiç gordünüz mü yayı karıstırmakla mesguldu. Ens muşsunuzdur. ı Hayır efendim. Evvelâ buropektör Sapone, bır sandalyeye, ata Zabıta haberleriyle ilgilen1 ya pek seyrek uğrarım, çunku otobiner gıbı oturmuş, hiç ses çıkar mem. Yalnız fütürist şiirleri oku t büsle, yahut vapurla gelen turistnıadan. tanığı seyredıyordu rum. lere rehberlik ederim. Onun için Augusto, bır kehme soylemeden Komiterle enspektör, mânah mâ kumpanyaya, yolum düstükçe gı kendisini goz hapsıne alan bu po nalı bakıştılar. Karşılarındakı sa derım. lıs memurunun sabıt bakışlarından hit, verdiği cevaplardan, işi istıh Sakın, Prenses Bodvengı'ye rahatsız oluyordu. zaya dökmek ve kendileriyle alay Komiser, dosya>ı kapadı, koltu etmek niyetınde ise ağzını kapat yazılan o mektubu, alay olsun diye, siz yazmış olmıyasınız? ğuna >aslandı, konuşmağa başla mağı bilirlerdi. Augusto, çuruk yumurta kokia di: I Ya demek ki Amalfi'de bir fa Augusto Lippi sızsınu, o^ie cıa olduğunu, iki kişinin öldügünü tılmış bir düşes gibi yuzünu buruşturdu. mı? Vıa Roma'da. 208 numaradakı bilmiyorsunuz, öyle mi? Turizm kumpanyasında rehber o. Haber vermişlerdi, dıiyinuş Sayın komıser, dedı, şakajı larak (.dlı^ıyorsunut, değil mı? tum. b«n de severim. Ama bir prensese, Evet, efendim. Tamam.. rütörlct fltarl*r*»n alay olsun, diye mektup yazmak Çoktanberı mı? vakit İMttap b fe onun hiç değilse adını ve «d tkı senedir. nlz. K i«ap «der. Yaşıruz? , Arkan vaı SON MACERA «