Catalog

Dencere Kısa, kısa... Sıtkı tlay Faşa : « Partileri Dimyata seyahat hanrlıfında gorflyornm » demis. GUteç yüılu senator, partiler Dimyata airince giderken evdeki bnlgyrdan otacaklar tferaeye fethtfor Am* ktaı dialer? Btstaı politikacılann eskl âdetleridir bu .. Hep Dimyata gidip ftirinç getiruler... Niem*? Sonradan taşını ayıklamak için. tsmtt Pssanın demekrasi dâvasmdak! gayretlerlne dair bir fıkra : Bır dalgıç âeuiaia dibinde bMİM aramakta . Takarıdaki geraiden kendisine bir mesaj rtılİMirrır : Gemi baUjor, çabak ynkan cıkmanın çarecine bak! tKl Sehir CUMHUBİYET 21 Haziran 1962 nnınntnıt.ınııııımnnıt ııııâıımıııııııııımıııııııııtuıııııııııuıuııııııımıııııııııııııııııııııuıııııııııııııııııııııııuııiHiıııiiiıı=ıııı s = I Egitim Konuları flll MlllIIIIIIIIllllffTIfltflll ri Yolcu Salonu Otoparkını Belediye işletecek İ Memleket Dâvaları | Kalkınma ve Moral Gücü Yaxan: Dr. Umet «Milletimizi şimdiye kasat söyledigim sözlerle \e hareketlertmle afdstmam» olmak la o\ ünfiyarum. (Yapacafım, >aa«ca|ız, yapabiliriz) dedifİM Mmuı onları gcreekten vapabilrc«|ine inanıy»rdam. Nitekim, »akarja Makareiıefi baslsmadan intt: «Diışma•ı memleketimiz içinde t)»|atafiı» deraiştim .. Siaadi 4e mülcti refaka, terakkiyc, mnnlcketl ümrar» «\ketmck icin tnevcnt kabıliyetimizi gözdnünde tntarak <Bunu >apacağ:ız» diyorom.» Insan ve baskaları Yazan: Halis ÖZfiÜ Insan, benzeri, bir baıkası ile çıkıyoruz. Dahası </ar. KendimUl bır arada, yanyana yaşamaya bas savunmazsak biz bdşkasının gör ladığı gunden beri, gerek kendı mek ıstedığı biri oluyoruz. O bize sını, gerekse kendisıni bilmeye, an egemen olur. Bizi bir özne olmaklamava yardım eden. oz varlık «ır tan çıkarır. Bır konu, bır gereç du rını bulmayı kolaylaçtıran. kendısı rumuna sokar. Kendisine bakan ıçın bır değer olçüıu sa\ dığı baş herkesi taşlaştıran bır Gorgon gibi kalarını tanımak zorunluğunu duy davranır. dv. Kendı varlığınm yanında bır Gun geiır. Bır parka gıderız. Yede ba^ka^ı ıcrunu ıle karşı karsıva sil bır çımeni aeyre dalanz. Bu çı geldı O gunden bu >ana ve aralık menın ortasında oır heykel yüksız olarak, bu cetin sorun çözul seliyor. Bizim gioı oır başkası da meğe uğr'aşıldı. Bu konu ile ılsıh parka gelıyor. Bu eorünumü »evçeşıtlı gorüşler, düşunceler orta;, a rediyor. Bulunduğumn? verde bır atıldı değısıklık oluyor. Haşkası> oızun Bu vazıraızda, yakın bır geçmış göremedıklerımızi görıvor Oünya te ortava çıkan \e kı=a bır zaman bir baskasına czgü bır nen olmak da aşağı yukarı butun dünyada için bizi bırakıyor. BüJen u'»k!a\ankılar > aratan var oluşçuluğun. sıyor. Başkasının ;evre?ınde tas»başkası sorunu, ınsanlar arasında rılarının gereçleri '>^t>lerı f"eelleki ihşkılerlee ilgılı göruşünü açık ri gibi toplanan, düzenlenen yalnız çımen, hevkel, bankia', çıt dtîillamaya çalışacağız. Evrende yer alan her neınenin dir. Biz de nesneler ar^si'ia EI"bır dzü bir de varlığı vardır. Her yoruz. Nesneler gibi katnanla'tırı şey, bır yandan nendısınden ayrıl lıyoruz. Başkalannm amaçlarını mıyan, değişmiyen ozellikler tagır. gerçekleştirmeye elt?e'ijlı araç duDığer yandan da bir varlık olarak rumuna geiivoruz Ya da, bu abulunur. Kendinı gosterır. Bellı e maçların gerçeklesmelerını onlıd«r. Degı?mıyen ozellıkler onun ven bır nen oluvoruz. Bundsn uozunu, bulunusu da varlığını mey tanç duvuyoruz. Bır r.e«ns olnsk duygusunun etkısı iltına sın^cdana getırır. öteden ben, her nesnede ınsan ruz. Ezılıvoruz KenHım'.zi değcrıda asıl olan nenın oz olduğuna ni yitırmıj, baskasına uyruk olan ınananlar çok olmustur. Varlığa bır varhkta buluv»'iu. Heı bırıgore ozun oncelığını ilerı surenler miz var olmak ntıvcru*. Daha dcğ onemli bır sayıya ula»mışlardır. ruıu. varlık tasarıUımi'.ı gercrkBunlara gore önensız varhk olamaz. lestirmek ısteğinı duyuvnruz. Sade Varlık oze göre vardır ve var o ce ve yalnız bunun ardından kolur. Önce yapılacak islerin ozellik suyoruz. Baskalarının ta»arı)aunı len td«arlanır. Düsünülur Sonra görmemezlıkten gelıvomr yapılır. Var oluşçuluğa göre ise, İlk bakışta belki yadırgdnır insanda yalnız ınsanda. varlık öz ama sevı ıçinde benzor düsıınceleden once gelir. tnsan once var o ri ilerı sürebıhrız. G.jçektcn, sevı, lur Sonradan şu veva bu kijı olur simdiye degin söylanenleHn dı^mKımüerınce, var oluşçulu£un ba da kalmaz. Sevgi, bır erek istemı. • e bası, en kuvvetli vapm, savunu bir istek anlamını »aşır Yalnii " cmu adı verilen ünlü Fransız dü vide rast gele ulu nrta, bİT >aıcın 5uni.ru J P Sartre'e gore, ilk ba hnç ne"=nenm ele «îcınlmı»»! r kışta başkaları, benzerlerımıı. dun ugrasılmaz. Bır oznenın a ka^ına vavı dolduran otekı ne^nelerı an du«=ulur. Bır O7neve "<avuulnnlt ıs dırıılar Onlar bızım ıcın var nl teğı duvulur Bafka bırınn eapmen dukları, daha açık bir deyısle, dun lik altına alınmasına çalısılır l u t vadakı rîurumumuFun, daha doS kun kı«ı, »evdiâi kimrevı cevıcm rusu. tasarılarımızm bir oğe«l du dekı, vanındaki rscı^'fdM biri rumuna geld'klerı zaman bizım aıbi kendi'inin vap"n«ıvı i";tenjez. ıçın gercek bır varlığa ulaşırlar Gonül ışınde bir ozeM.k arar. Ö/el Bovle olunca, onlar bıze uyruk bır ele geçirmek •ıpıııden ^o«lanenlerdır. Bizım için gerçek dün nır. tnsan, sevide bır basks>.Tin, va olan dunvadakı varhklarını bi varlığını i<;temesını 'lıler Bu baş ka^ının kendisini srsmasmı bekie ze borçludurlar. Onların da bılınçleri vardır. Bu mesini, çagırmasını arzn eder Boy nu bıliyoruz. Onların da varlık o lelikle. onun tarattn^aı var er*illamlan (kategorileri) bulunmak me|e çabalar. Vartıjıiı ona baâtadır Onlar da dunjayı kendı go lar Tutkun kışı, ev«ılı«Tİn vprlı ruş'erıne gdre deSerlendirlyorlar ğını da ele »e;ırmeK tstpr Onu Tasarılar vapıyorlar. Gerı kalan varhSına katmak, arıtmıslf. »arı?her nen, biz de beraber bu taıarı tırmak. yıtırmek eğllıminı dulara gdre bır araçtır. Bir fereçt.r. var.. B6vle bır kavnı^nı gerrrktnsanlar hılmç ayrılıklarmdan o leşince sevgilıslnl yitlnr Varlığıturu bırbırlerıyle anlafamamakta nın yalnızhgı ile bash«sa ka'ır. dılar. Sevmek bir çagırıiır. Insan Btrie Her sejden once var ettığımız ce sevmek içın sevmez. Sevilmevi ve dolayısıyle, bızım ıçın var o istedigi için sever. Sevmek. sevıllan bu dunyanın, bnskasının ts».s meV isteğinden dogar. Sevmek ^erımına, tasarılarına, varlık olam vı'mevi ıstemektir. larına kanstıjmı. elimizden kaç * r e yanda*wıa.« ;a«V tığını duyuyoruz. Dunyayı elimiz sevilmek isteğl de S.çmlı kai'.Ter den almak az gellyoımus gibi baş tutST. Bu anlamda aHı lek '^a*' 4 ' kası bizi de eline geçırmeve çalı sının, gevmemiıi istemesinı iste«ıvor Bizi yargılıvur Bizim hak mektic kımızds bilçı edinıvor Bu i«i »a Yervuzunde, mutl'i'uLîun vokiusarılarımıza gore değil dıs gö ğu blllnçlerin çoklug 'nrian.iır Tek rünu«umuze, geçmise gore vapıvor. bir bılincin varlıgı halini^ büyük Başkası için biz bır varıık olamı bir mutluluk içinde gpçecek olan durumuna duşuyoruz. Bu varlık la yaşam başkasının vatlıjı vuzündece vaşanan varlıktır. Olduğun den bir «kıntı konü«u oluvor. Bi* dan başka bir sey değıldir. Değil bir baıkası içın faılavı» Bır başdir; çunku, başkası bizi olmak is kası da bizim içın fazlaüır. tcitedığım.' şekilde değil de olduğu mize kapanırız. Bavkalarım goremuz gibi tanımaya uğraşıyor. Baıj meyiı. Tanıyamayız. Kendimizi de kasının bizim hakkımızda elde et baıkalarına tanıtamavız. Bu vvımek istedıği bılgıde olmak istedi den başkalariyle anlasamayız. Yar ğimız nen asla yer almamaktadır gılarımızda yanılırız. Aldanırız. Biz baskasınm karsııına gelecekte Bunun bir tek nedeni »ardiT: «Bır kı, tasarladığımız varhğımızla de başkası için bajkası clmnk kııbağıl bugdnku, şimdıkı varhğımızla hati . . Clrltll • lnSnü koalisvona kttraaak yaftuuta elli altamıa kitllik bir ?rupnn Adftlet Partteiü*» kopataiaBi ümit ediyar«m. YaaıMıgı ve acele cttafi anlaatidı. Bu olayı bir filoaof söyle iıah etti : Hara ateyvalar dala lyice yaptaauslardır. Kelsy kopatazlar. • Cstat Burhan Felek dünkü yazısmda Bektasinin meşhnr lıkrasını anlatmıs. Hani imam : Cenabı Hak doğmamutır, dogurmaz, ne yerdedir, nc göktedir, yemekten içmekte» münezzehtir .. diy» tarif yaparken Bab» Krenler : Toktur diyecekain ama, dılin varaaıyor. . a"iy« ea{ırmıe. Sayın Pelek, şimdi deaaokrasiyi tcakid eeealere : Tahn «mmr i'jfcıuıiynıt deeeafa, *»h» mertce elmaı an? dlye soruyor. Bn sevimli sorn biM o Bektaşi fıkrastnın bir baska versi>onına hatırlattı. Bn sehtt göre Bektasi, camid* imamı 4inlemis, dlnlemiş : Bn herıf, dnsis. AUaht btıMMto inkâr e«*«eck u ı ı galiba ueuıuttan kort»yar. MsMkiferin kevknOT 4a ayaı etnaaam? Bin kere yazılmiftır. Blnbirlnel kere yaaayım: Sokakları iükrük hokkasına «evirmisiz. Bn hokkanın piı mürekkebl aehıte Mril yiofea* I M M i kMartıy*r. Mtkrav... MİkM*... miknrp... •» kaatakfc... fMtoatMwı «• betnfe. O k ı t n n l ı r Hkrükleriyle evlerini knrarlar, biz tükrüklerimizle evlerimizi, •caklanmızı yıloyonız. lEnnlhttıi « H m t n , I H B M ; n n n a*Jı bwakl*r var4ır. Ba ierblyeıl bozuklar da acaba kendilerinl areıSz « ü lanırlır? ' Çefit eeait ksleai erbakı rar. Sa|eı var. telea var, ortaeı var, T N H var, çıksreı w , karfcak T»r, eean Tmr, biMlğinl ekayan, DtMMlMil « M ^ a T«T. BtjH » t a M «a tafeii .. am» *• taaanfe n« dnaini* : îki türlü kalem vardır: Biri kipek kayra|*na bemer, korkoaea hnBcn bank araama saktenir. <M*M ke«i k«y« n k l M M rtBsân ftrt Mikaaet «cti«tir<r. A»» • k*4»r Mwpfce*rf*irler. Banlartea Mri ı •r»4» »Tİe k«Mtikk «tar ki, yatnar ya^nca tanelertri MÜÜMT, m m nkıa ariH*> w y * ı içern . d«au«. HaH İMüntze bakırmrm «• TakMataa fsrkiMM y«k. AtsMrk devrinAc M m nftMMt |*rd«k, ka« yil«M k«rl »nmn ı«Tura şıkaıiakl» • V EF AT Bayan Belm« Güçafcv'ııt «çi, Cengi* Güçsav'ın babası. Süheylâ GQçs«v ıii kayınped«ri, LeT*nt ve BinnurHm d«del»ri, MvMeyyen Güçavv'ın ağabeysi» Ercftneırt. Bülent, Ptriıat K»lnuk ve Semıha, Mıhrınisa, Kılufer, Türkân, Fitret ve Atillanın dayıları Em^fli «ıllî Eiıftüyet Başmüfe^jşlerinden TIBET İfTHALÂT ve İHRACAT A. Sti.'nin kurueuiarıiHUn sonra taaıamen tcrsme dönen. ya «istemın bır sıhııbaz değneğı ıle ni zz. gelişmıs ülkeleun dıi^uk ge çözemıjeceğıne, butun problemleltr, dıişök tasarruf dösuk yatınm rin ve sıkıntıların ancak «tedrıcen» ve dusuk ıstıhsallerı \uzunden tek duzeleceğıne \ e çozumleneceiane rar «du«uk gelıı» noktasına \ara ınanan «pragmatık. bır ıyımserlikr B«leılı>» Fen Işlen Mudüriuğu. eaklaıını \ e »u aurcti* »if fastt tır. bünyasınde yeniden kurulan \e daıre\e duşaHiş elduklarını ıddia Yakın tarıbınde, hayatıaın en çebir müddet evvel faaliytte geçen eden karamaar gomslenn asılıı/ tıa ve umıtsız gorünen bir devroBeltdiyc Trafik Şubesı çahşmalalık \e mesiMrtsizliğini ertaya k o sınde bile, Mılli Mucadele P.uhurına devam etmektedır. Trafik Şunun en guzel omeğini veren mille•lustur besi, fchrın trafik duzeni bakımıntımızın ve butun sorumlular kadro Gelısmıs menaleketlerın ekonodan ele aldığı rauhtehf isler çermık geleceği bakımından auyulan larının, henuz yenı bağımsızlığa Tesinde «toparkların «I» bır dukotumserlık ve karamsarhkta nasıl kavuşan ve sonsuz meseleler \e zene bağlanması ıçm etutlere başkı buyuk ekonomık dusunurlatın mahrumı\etler ıçinde çırpınmasınd lamış bulunmaktadır. goruşlerı \e bu arada D. Rıcardo rağmen, ekonomık kalkınma volunllk olarak Galata Yolcu Salonu nun «ıstıhualde azalan verım kanu da ılerlemeğe çalışan Afrıka ve kaıtMindakı otopark rabası ele aÂTATCRB Bu» rol oyr.aajıssa. tıpkı bunun gı Aıya memleketlerının gosterdiğı lınauştır. Buradakı otopark, gerekW. bırkaç s«ae ev, elıne kadar az basıret, gayret ve anlayışı gostereI cegınden tuphe etmeğe hakkımız li d«Sı?ıklıkler yapılarak BclcdıyaBır^ok »os>ni ve ekoftomık baskı gehjmij ekonomiler hesabına ka yoktur. M lyletılecektir. raraıar ve köturaıer olan göruıun lar \e gerginhkler ıçinde bulunan 1 ••ledıye Eaeüaıenınee tetbıt o •z gelışmıt ülkelerın, m«rkeri çok başhc* âmllltrınin %ıne «fıkrl» olYoktur, zıra Büyuk ATATÜRK lunacak fıyatlar çerçevesmd* 2 sa defa dışarıda bulunan fesatçı ıdeo duğunu \e bunda da Rostou. Har un dediğı gıbı, «Asırlann yarattığı athk, \arım ve bır gunluk elmak lojüerm ve kısılenn de uyandırma rod, Domar \e Myrdal gıbı ekono milll bir ruha kuvvetlı ve daımi uzere vasıta sahıplerınden paiK ğa galıştığı moral dusüklüğune \e mıstlerın duşunetlerının rol 0>na bir milll iradeye hiçbır kuvvet karucretı ahnacaktır. Karann tatbıkı paniğe kapılmaması \e maceracı dığını goruruz. ( l ) sı kojamaz .. Türk Mılletının istıkne temmuz «>ı ortalannda bafla zikzaklar yaparak ekonomık kalSon yılların teerube ve raüşahe balı bugünku evlâtlarının doğru nacaktır. kınma hedcfine varma işının geç delerindcn de anlaşılacaiı uzere goriışu ve yorulmak ıstıdadında olMütaaltıben tchırdeki dıfer oto bırakılmaman ve <uçle|tinlrr.em© IM, «Dfoıokratık Plânlama» teknı mıyan çalışkan azmı ıle buyuk ve park sahilanndı da a\nı karar tat si ıçın, o toplumlaıın aydmlar ve ğine iabırla ve Inançla uyulduğu parlak olacaktır.» bık olunacaktır. pohtıkacılar kadrosunun meselele ve butun ıcapları sıjaai ıktıdar tarı hadıselere gore değıl ashnda ot rafından suıatle jerıne getırıldıgı (1) Bu hususta tafsılât ıçın bilhassa Bk. H. W. Sınger, Trends ın gıbı ele alacak bılgı, ehlıjet, takdırde, az gelışmış memleketıeKilimlerimiz dış piyasada duğu Etonomıc Thought on Undersafduyu va tacrübeye sahip olma nn mahdyt kaynaklarına rağmen büyfik rağbet görüy«r ları, diğer taraftan ıse, bütün top kalkınma hamlcaine girifilmesı \ e development, Socıal Research, Wınter 1961. p. 387 414 Doğu ve Guneydoğu Anadoluda lumun ATATURK'un deyımi ıle bunun başan \e suratle devam etbulunmakta (2) Albert O. Hırschman, Strategy raal tdılen muhtelıf desanlı kı «Her şeyden e\\el manevıyatın, tırılmesı mujnkun limler, dı» piyasal«ıd a buyuk alâ kalb ve vıcdan kuvvetının yuksck dır. (2) of Economy Development, New ka gormektedır. Bilhassa, îngilte tutulması şarttır • Zıra yıne ATA Yeter ki yatınm, sermaye birikıHaven 1958 re» Finlândiya ve tsvıçreden, Tıca TüRK'un dedığı gıbı, «Bır mılletın mı \e dış jardım muesseselerının tret Odasına devamlı talepler gcl ruhu zaptolunmadıkça, bir mille ve teknıklerının butun ıcapları memektadir. Son ikı ay ıçinde bu tin azmi ve iradesi kırılmadıkça o sul pohtıkacılar \e ıdarecıler taramillete hâkim olmanın imkânı yok fından vakıt kaybedılmeden jerıne MEVLİT memleketlere 39373 lira de|«rin tur.» getırılmış olsun. de kılim iatışı yapılmıştır. II PANDELİ DAMİRİ'nin Kaldıkı «Az gelışmıslık ve gerı İngiliz Kız Orte Okulu Derhal şunu soyhyehm ki, az geülumünün senel devrtyesl 23 hakalmıslık» çağımızın muayyen araz z.ran 9 r 2 tumsrteSı gunüite teMüdiresi emekliye aynldt lar gösteren «ciddi» ve fakat ge lışmiç memleketlenn de ekonomık kalkınma hedeflerıne suratle varasadüf ettigindcn. szlz ruluna rekli bütun tedbırler süratle \e lnp,«!^ Kız Orta Okulunua 30 Kuz^uncuk Rum Ortodoks Abıleceklerı hususunda ılerı suruien yıllık müdiresi, bü >:'. »meklîye kısır polıtıka dıdışmelerlne duşul bu iyımser gorusun, geçen yuzyılglo* Pandclatmon kilUe°ınd«> ayrılarak Inglltereye donmekte meden ahndığı ve bu ttdbırlerın larda Henry C. Carey ve «Ekonosabah ıaat 1030 da mevlldl onetieelen sabır, anlayıs ve serınkunacaktır. Arzu eden akrab.l. dir. Bu münasebetlî me^unlar ta kanlılıkla beklendığı. beklenebıl mık Ahenk» adh eserınde Fredec'ost \e bilcumle sovenlerın burafından verilen kokteyl paıiide digi takdırde tamamen «tedavı edı rıck Bastıat tarafından savunulan yurmalarını nca ederiz 30 yıılık hoealık hiyatnda 750 ta lebilir» bır hastahktır. ve «her şey kendı halıne bırakılaKuzguncuk Runı KlUactl lebe yetişürdiğini itıde e i « i Miss Nıtekım, son' yılların ilmi etut cak olursa tabiatın en iyi yolu buD. E. Thompson, ugrencilerinın ve musahedelerı, Keynes'e kadar lacağını» ıddıa eden bır nevı «roMti<c\elll Hovetl çofunun evlendiğinı fakat arald gelifmıs memleketler bakımından mantık ıyımserlıkle» ılgısı yoktur. rında Ayşegül Sarıca, Günsel Kop • kotümser». az gelıçmiş memleket Bu, kuvvetinı yıllardan beri yaCumhurtve* 774" tagel, Esna Peteket gibi sbhretle ler bakımından ıse «iyims«r» olan pılan müşahede ve etütlerden alan r»n bulunduğunu beHrtmiştır. ve fakat Ikınci Dunya Harbinden ve plânlama teknıklerıne uyulduZEISS gozluk camları I ğu ve diğer az gelişraiç memleketMıss Thompson, okulunun TurHavuzıu handa | lerin tecriıbelennden ders alındıgı kıyede oynadığı rolu <ovl« ifade takdirde, behemehal başanya ulaetmektedir: «Hlgh Srhool Tüık CuralıU', et 7764 • Beyoglunda /2EISS gozluk şılmaıı mumkün olduğunu, az geve tngiliz KUlturleri nrasuıda bit camları Vakko karşısı, koşe lişmiş bir toplumun problemlerıVöpril vazifesl gormektedir. High başı Günsel Bozkurt'ta. nln, o toplumun bütün fertlarl feSchool iki millet arasında an<a\ış daktrhk ve tabırlı tutuma tevkedıl ve dostluğu meydar.a getiren ve Jumhurıvet 77(55 medığı takdırde, hiçbır kişının \e kuvvetlendıren bir bağ gıbiriir » CUMHURIYET Niislıası 25 Kuruş Yunanistana 1.190.000 adet ciroz ihraç ettîk Yunanıstana çir«z ihracatı artmaktadır Geçen mayıs ayında i 1.190 000 adet çıroz ıhiraç ec"ılmışUt. Öte yandan Marmara havzasından pıyasamıza bol miktardtt çıroz g«lmekte ve ranasl 1012 kurujtn.n satılmaktadır. V E F AT Tıbet İthalât ve İhracat Anonim Şirkeü ve Kuauluk Maden Suvu Anonim Ortaklığı * Kuraeularından Emekli BIilll Emniyet Basmufettiflerinden Baıan ve Vayan Cumhunyet Matbaaeılık ve Gaıetecililı Türk Anonim tjirketl Cagaloglu Halkıv1 <?itob No 394) Sahfbf NAztME NADİ Yan Ulennl fıllcn idaro rden Mesul MüdUr AHMET KEİU 20/6/962 çarşamba etinü Hakkın rahmetine kavrjşmuştur. Cenazesi 21/6/1962 bugünkü pcrşembe günü ikindı namasuu mütMkV Şişli C«miJ Şertftıden «hnartk Ziacırlıkuyud«ki medfeni mahsusuna defnedilecektır. AILESI îlâncdık: 4835/77M Dükkân kepengi altıntla ' kalan çoctık yaralandı , AHMET KEMAL ÖÜÇSAV KAYHAN SAĞI.AMER Rszetemlıe gendcrtlen yazılar teo nulsun. konulmasın tade edilmez Üanlardan mcaulıvpt kabul olunroaz * Aeon* ve ıltn ı«len ıçln, tarfın Ostüne cAboneı veya cllân ServısU taydının konman lazımoıı. * BU GAZETE BAS1N AHLAK VAS<\ SINA UYMAY1 TAAHHÜT ETMl$TtB AMBAR MEMUR8 ALINACAKTIR Karagumrukte oturan 7 yaşındakı Ahmat Kıfanta. dun aym caddede bakkallık yapan Emın Emık'ın dükktmnın ke/enk demir eri ile oynarksn kepenk, yuvasın dan çıkmış ve çocuğun uzerıne dıişmuştur. Çocuk, başından ve ko undan ağır surette yaralanmıs'.ır. 20/6 962 çarşamba günü Hakkın rahmetine kavu^m'.'^tur. Cenazesi 21/6/1862 bufünkü perjembe günü ikındi namaznu mütaakıp Şi;li Camli Şeriflnden alınarak Zlncirlikuyudaki medfeni mahsusuna defnedılecektir. Tibet İthalat ve İhracat Anonim Şti. İlâncılık: 4S34/7767 Kuyuya düşcrek boğuldu CUMHURİY E T j | PERSONEL MEMÜRÖ Mınacaktır Askerhğini yapmış ve bu işlerde beş yıl çalışmış, İşçi Sigortaları bordroları ve mevzuları idari işlerde tecrübeli ve azamî kırk yaşlarında olması şarttır Şahsen müracaat: Mutlu Akümülâtör Fabnkası Kartal Maltepe'de Ankara asfaltında Kok KötnuT Kooperatıfı evlerınde Askerhğini yapmıj en çok kırk yaşlannda, nMunul; ijletnıe; oturan 19 yaşındaki Celıl Yanıkar su çekerken muvazenesinı kay ambarlama işlerinde en aı bej sene çahşmıa olması şarttır. Şahbedıp kuyuya duşmuştur. Olayı s«n müracaatları. Mutlu Aköroülâtör Fabrikaaı K«rt«l. gören Fuat Atatepe isminde'd injaat işçisi durumu Celil'in babasına bıldinnıştir. Üâneıhk: 4832/T739 Civarda bulunan butun ın^aat şçılerinın uğtaşmalarına rağmen elil sudan boğulmuş bir vaziyet te çıkarılmıştır. Davltt Nava Meydanları İşletmesî Genal MHdirlöğynden: Elektronlk, Elektrik, İnşaat Mühendisleri, Sanat Enstitluü Radyo bölümü mczunları ahnacaktır. İdaremizde etüd ve proje işlerinde çalıştırılmak üzere Elektronlk, Elektrik, İn?aat Yükıek Muhendısi veya Muhendisleri ile Sanat Enstitüsü Radyo bölümü mezunları alınacaktır. İsteklılerın en geç 10 gün zarfuıda Genel Mudurluğumuz Ifletme, İnşaat ve Seyrüsefer Daıreâ Başkanlıklarına müracaatları ilân olunur. (Basuı 9785 A 5870,7759) İLÂN TARtFESÎ TL TL. 150 Başlık (Maktu) 234 ilncü sahlieler 30 (santlml) 56 ncı «ahıicler 25 isantıml) Nlşan. Nıkâh, tvlenme. 75 Doğum (maktu) ölüm, Mevllt Teîekkür (5 santıme kadar mıktu) to Kayıp (10 kellmeye kad»r (maktu) ın : TL. [ TL. } TL. | j 85°Limon Kolonyalan Uâncılık: 4400/7736 TL Haziran 21 Muharrem 18 i i M V. 1 427|12 15|16 16 19 44 21 481 2 04 İlâncılık: 48 32/7740 ^MiiiiııuıuııuıuıııııııiiiıııııınıııııııııııııiMiııııııiMiıiMiıııııııııımıııııııııııııııııııııımıımımıııııııııııımıııı^ nın onttnde ellerımizi = .<CUMHURİYET» in EdeM Tefrikası: l t teren köto toblolardı banlar. Hıneını alraış biri gibi gülümsemeye kovnldum. Benim bildığim daha jrüzel gerçek değerler vardı hiç olmazsa.. «Gösteris bHtün bunlar Macide hanım kızım!» di\e, duşündüm. Toparlandım biraz. tçime kötü bir duygu gelip otnrdu. Bütün bu gidip gelmeler, gösterigler gülünç değil mlydi? Kim bilir daKasan: PKK1DE CELÂL ha bövle kimlere sörünmem, ne salonlara girip çıkmam gerekeBen de onun kadar te pratik bir iş olacağını kaç ke ae karısınea gorıip anladım. cekti. Dayanahilecek miydim? lâslı idim. Geltcekte kay re söylemiş, s»atini haber vefAhmetle beraber AyanpaşadaEsvapçıbası Nuri beyi, Bebektediğim anda kendisinin evden nanam olacak kadının beni en ki o «rnıel apartmanın merdiven ki valıvı, Sişlidcki konağı. ançıkıp gidecegini anlatmıstı. iji günümde görmeslni istiyorlerini pkıyorug. Eleleyiz. Birbinemin peri masahna benziven Sabahtan akşama kadar sakır dum. Ahmet içın öyleslne 5zen rımiıe bakıp bakıp gülfiyoruz. genç kızlık masallarını da hasakır Amerikan sakızı çifneme memi«tım hiç bir zaman. D«Nadia'mn terrtsine yapfcrdı|ım tırladım bir ara. Onlar hepsi sini, açık saçık sakalannı. çif daklanmı bo^arken, saçlarımı beyaı pike elbigem sırtımda. Kır bir havaldi, benden uzaktı. Bir te sevdasını, yalaacı mücevher kabartırken, N'adia'nın s6züne mı» bencaklanmı takmıstım. baska çağdaydı. Burada ise gerIermi, boralı saçlarını o zaman u\up kaslarımı hrçaUyıp kirEldİTenlerim terll avnçlanma çeğin tam ortasındaydım. Ahlar pek çüzei kabnllenmiştim. pıklerımi parmaklanmın nçlayapısıyor. Heyecanhyım. Sen medin benden beklediği şc>i Hiç de a^agihk bnlmayordnm ri>le islatırken hep karşısına artık rrişanlı bir kız sayılırsın yapacak. birasdan onnn kibaronn. Eski Rnsyaaı üzerine ançıkacağım o kibar zengin haİık budalası annesine, dedemin Macide hanım kızım! diyoram, Iattıgı hikâyeler Bsşuma Eİdi içimden. Kaynanana el 8pmenımefendi\i Ahmedin (Avrupa samnrlarından, zümrütlerinden yordu. Oldnkça bohem, açık söz ederek öfüneccktim! An>i) annesini dusünüyordum. ye geliyor«run! Ahmet kulağıkalbli, hayata karşı cesur g'önem gözümün önflne geliyordu. (Avrupavi) Ufı kullandığım ma eğiliyor. «Aldırma! diyor. Bodrum katındaki karanlık mut rünfiyerdn gSzümc. acırdım da tâbirleriıı arasına yerlesiyorda Fazla aıkıiırsan Işaret et uzatfağında elektrik fatorasından artık, «Avrupayî bir aile». «Av biraz. Daha ön kapıdan girme madan çıkarız» yanağımdan korkarak gündüzleri ısık yakmlştlm. Kendi küçiik Slemimin rupavi bir kadın», «çok Avru•pfiyer nsulca. Onun dvdaklamadan fasnbe ayıklıyan, pirinç dnvarlarını yıkmamıştım. tnpavi bir iş adamıl». n serin, benim yanaklarım aHem iaalafı artist ile onnıı, e çorbasını. komsnlarına tavuk « siz bugfin parlak, tiz var sanlara inanıyordum. Hem son <e? gibi. Korkacak bir şey ol eşıaların arasında doğap büyıiçorbası dive ballandıra ballanra kibarlıkla bayalıgın arasın madıgını biliyorum. thtıvar bır şey!. Sev bllmem vallayi, hakı düiünil, o evin insanı oldniTinu dıra anlatan annem! Siyahlı dan çfçen kıl kadar ince ayıkadın bu. Zenginmiş, «Avrupa düsünecek halde değildim. «Dur ka ama giz şev bugün..» basma entarisi göbeğini germis, rımın farkında deçildim. Görlıymıs» diye!.. Gene de vapabakalım. annem ne yapıyor?» dı\c, çıplak hacaklannı salla akçıl topuzu ensesine düsmu>>, müşle züppenin, snob'un nasıl bilsem ellmi çriğsüme soknp dive. earsenun arkasından cı oradan oraya seflrtip beyaz cl>arak finçir fingir güluvordn seçilecefini bilmiyordum. Gös y8rejimi sımsıkı tutacagım v e kıp eittiği nmın, oturduâunı Nadia karsımda divenli çarsonun vapmıvacaçı terışli olmadan fosteris yapma kanapenin kose^lne büzGldum. rinde. Belki Ahmedin garsonyerıne en ağır isleri ahla.vıp uflnarak Kristal büyük avizeler. duvar >apan annem!. îpek vüzlü koleidecejimı. isi baska vola dök nın, vizon kürkü sırtında df« Bır zivaret daha u r buıı lardaki dantel dantel inrc o\ ğil, değersiz bir paçavra tribi tuğun ucuna ılişmiş anncme atüğümu sanıyordu. Gözleri kıdan senra, diyor. Ahmet. Kâmalı venig avnaları, a|ır guellnde sttrflklemenin. mücevcınıvordum, onu seviyordum. osılıp nemlenip çiğilefiynr, ş«h>ım agabeyime gfdecetiz, 6te müs samdanlar, pembe ıpek per ıın kendime vakın buluyordum vetle çülüyordu karsımda. An herlerini banka kasasında unu iinl bana bırak» Kâzım ağabey deler, her sev bana voksullu tnp, takıp takiftıranlarla «ceilk dcfa. A\aspasadan. Ahmetmedi çok beğendifini evlenece sini methedlyor. Annesi çlbi ftnmu hatırlatıvordu. Oldoeum vahirci dükkânı!» diye alay et ten. annesinden nefret «dijorİŞrfmizi aklıns jftirmese bile be büyuklük meraklısı de*ilmi$, >erde silinivordum vavastan. dam. Sonra kapı açıldı, ana omenin, pahalı sadelişin ne de o «£de adammıs. sevımlivmis,. raber yatıp yatmadığımızı me Nedcn sonra duvarlardaki reğul kolkola çösterişc benıi^en mek olduğnnn, karmak takım Tntunak verleri. zili, «Zübcvrak ettlfini biliyordnm. Sokak simlere gozüm ilistı. Kahn \al tâ«kın bir neşcjle içeri girdidakilerin naeıl gizliden birbirsokak dolaşıp, kahvelerde otnr de Isık» adının vazılı olduğu dızlı pahalı çerçeveleri içinde ler. lerine Sğünme kampanyagı açmaktansâ, oğlanı pamiyona, küçük pirinç plâkası avna gikaranlık harb sahnelerini, pemtıklarını «enradan, Isık ailesiodatna getirmenln çok daha be tombul çoban kızlarını xö^hl parlajan mann büyuk kapı(Arkası varl 1111111111111111111 f 111111111111111111 i 111111 i I î 111111 i 111111 ^^^ bıraktık. Hep oyle bakıyernz. Kendimı namlı bir doktora gizli derdinin devasını aramaya gelen umutsuz hastalara benzetiyorum. Bana Ahmede sitylemek üzereyken kapı açılıyor. Esikte beyaz ceketli, beyaz eldivenli pırıl pınl bir garson saygıyla gulümsüyerek yol açı yor bize. O beyaz eldivenli garson, Ayazpasadaki güzel büyük sa lon hayatımda ilk gördüğüm lüksün i^aretlerıvdl. Salona »yak atar atmaz «Bunlar çok varhkh ki«dler! banlar sandığımdan da varhkh.:» diye, ürk tüfümü, gerilediğimi hatırlı> o mm. Nereve eturacağımı. çantamı, eldivealerimi nereye koja cağımı pek bilmiygrdum. Ahmedin o sfizel büyttk salonda rahatça delaftnasına, garsoııla konusmasına, beni kolumdan tu tnp ipek yüzlü kanepelerden bi rine oturtmasma yaptığı şeyler pek olagsn üstüymüş gibi şa.şıp kalıyordam. AOUSTOS ÇEKİLİŞİNDE IVHLYON T.C. ZIRAAT BANKASI (Basın 9429; 775Î) 11111 f 111 f M f I r 111 r IT111111111111111111 f t f 1111111111111 f 11111111111111111111 f 111111111111111111T111 f 111111111111111 > 11111111M11 i 111 i 11 f 1111 i 111111