25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
OKURLARLA Pr enses ve IIIflfllllliitlllltlIlllllllllltlllltltlllltlIIlilliliniflllllllllllliillillllllHllllı »kurul&Uabul'dan bir Memur »kuru, muz yazıyor: Bu yıJ yaz biraz erken geldi vı olanca şiddetiyle hükünı sjımeğı başiadı. Bununla bağlı olarak da e kek memurlarııı yaz kıyafetı me selesi ortaya çıktı. Bılindi^i üzerı gelenek ve görenekiere aşın de recede bağlı kaları bazı daire âmirleri, bu konuds pek ti'iz davranıyoriar.. Memurlarının rrut!ak» ceket giyffleleri ve kravat takma Yazhk kıyafetimiz fotograffisı . . ;,. ,„ duruvorlat.. ları üzerinde ısrarla j....,,.«,ı«. Isının 30 35 dereceyi bul/iuğu bu sıcak günlerde ceketli ve kravatlı olarak dolaşmanın ne büyvık bir işkence olduğunu anlatmağa lüzum yok. Kılık, kıyaietine olan bu düş künlüğümüzün batıda ve batılılar gözünde bir alay konusu olduğunu da unutmıyahm Avrupaöa sarklı öğreneileri. yazın en sıcak günlerinde bile önü kapalı, kruva/e, lâcivert kostümlennden. kolali \akalarından ve kravatlarından kolayca tamdıklannı «söylerlır.. Kılığa önem vermelr, açık yakalı, kısa kollu gömlek, keten pantalonlar dururken cekete, kravata itibar etmek, aşağılık duvsusunun tipik bir örneğidir. Mlllltlllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllll Delphitıium Hezaran Yazan: Mevlut Baysal «Bahçe Mlmarı» Farıça ismi olaa hezârân adutoan da belli olacağı gibi 11,5 M. uznnlnkta, servi bcyln bir başak üstine kanaaaş, yüs , lerce kelebefi andıran bir çiçektır. Sar»ylarda büyiitüimüs, gii zel bir prenseain, bir fakir evine gelin gittiğini dfişunün. «Aman şimdi biz ba nazlı çoncayı nerelere oturtalım, nasıl mesut edelim?» diye telâş edilir. Halbuki biıim nazlı gelinımiz gülümser bu telâşa.. Tiksinmez fakir sofrssından, saray hâtıralanm bir ânda *iIer skhndan, i$rerunez yeni hayatından.. îyte Delfinnm, bn asalet ve kibarlıfı temsil eder, uysal ve alcak «rönüllndür. Sarı giyse yaraşır, pembe giyse yarasır. Hal&sa, beyaıdan başlıyarak pembe, mavi, al ve eflitnnan bütün nüanslanndan elbiseler knşanır. Hepsi de yaraşır doğrıun una. Hele leyl i k rengi bir eibisesi vardır ki, letafetine dovum olmaz. Delfinnmun yalnız sivab rebu yoktur. Taltnkat ve katmerli çiçek açanları ve djümî surette ömürlü olanları içinde variyetelerinin sayısı, otuzu kırkı bnlur. Hele bir, KİNG ARTHUR vardır ki, isminden de anlaşılaeafı gibi, Delfinnmlann şa taıdır. Iştenilen bütün çeşit ve renklerini. kataloflardan seemek ve getirtmek rnümkündür. Her şeyin iyisini ve güzeiini seven ve bu çiçefe karşı iptiİS halinde tntkun ve dö?kiin olan tngiliz ve Amerikslılar, her sene yeni varyeteler bol mak için birbirieriyle yarış halindedirler. Bu miUetİerin, Delfinnm dfişkünlfigü pek de bosuna defildir. Çünkü, guıellik ve zarafette. rekabet kabnl etmez üxtünlnjrüne rafmen, yetiştirilmesi kolav olan bn cicek, »sla müskülpesend detildir. Memleketimizdeki çicek meraklılarının. bn çiçegi ye tiştirroeleri halinde, alacskUrı neticeden çok memnnn kalacakları ve bu çiçefe jösterilen alâkanın ne kadar yerin de «ldngunn anlıyacaklan n u hakkaktır. Hele Îngiltere ve Amerikada, doıtları ve yakınları olan amatörltrin, hiç bek 1 2 3 4 5 6 7 8 9 Durumu Millî Eğitim Bakanlığına bildiriniz! Binçöl'den mektnp yaıan nknrumnza: Bingöl LiMsi müdürünün tntnmu ile ilgili şikâyetlerinizi Millî Eğitim Bakanlığına duyuvmanıı daha doğrn olflr. SOLDAN SAĞA: 1 Isa Peygamberin valldesi (mürekkep kelime). 2 «FMila venroek esasına dayanarak lcra «t!» rotnasına üç kellmeiik bJr emir. 3 Hayat bagışlayıp yacankn» karıılıgı ik) kellmc, 4 Blr kuru] mensubu. blr ttlÂkete uğraraış klmsentn tuttuğu yaa. 5 Devlet ve bükümet lslertode tecrübe gBrmü» ve yokselmlş kimse)er (eski usul çoiul). bir sıfat takısı. 6 Gelecekte «amaeını beklediiiınlz lyi lşler için beattdlklerlmlz (ç«Jul). 7 Üzflm ağacı, blr «eyl blrtne geçlcl zaman için kullanmak Uzere vrrme hareketi. < Blr ptyedıı (ahneye kanulanaa içlo kidın v* erkek arUatlare dailtılanlar (çoful). 9 Blr ıoru edatı, uzun zaman için blıblrinden ayrılan klmaeler arasında yapılan. YUKARIDAN AfAGITA: 1 Orta Avrupada oturan ve aalı Türk olan mlHetlerden biri fçoful). a Bttyük ve ger<s toprak » h ı U n , bir lain voya haretoeUn nlhayetl. 3 cHoa ve gaıcl teldll» «ftyicnmif v t r ı yanltnıa tam m l ı u lfadt cden aO» patVMi» ka>f>lıi> Od kcllme. 4 VI4a taımndakl çlvüeMle bulunan, emel ler ve tatlı lstekler (eıkl utul çofull. 5 Üzüntü ve laeder verlcl yahu* bunlara bürünnrOa dununda. ln aan yuvaa» « Otlak. Batı Anadolu bölcemlzde bir kaaaba yahut terzUere başlıca lâzım olanlar dan. T Kur'an cümlesi. nota. Oünku bulnıacanın 8 Zevtinyaglı hall<^ilrnt«v(«kll dolma ve buna benzer yondklere kanştınlmn bir ctn» kokulu otun ço#ol aekli. » Karma hükümeUmlze dahil bir partlmlıln adına delalet ed«n ikl harf, tersl «çok eli açık ve verglH» manaaına fcir erkek adıdır. Bakımsız bir sokak örneği Kamkapı, HİMrdibi ve Alişsn sok. d» otnranlar adına yazılıyor: Sokağımız, tamamiyle toprak bir yol olup, molor yığınlariyle doludur. Kışm batakhk ve göllerden, yazm da tozdan ge;ilmez bir h»\dedir. Sokağımızda, her gün yüzlerce çocuk, toz. toprak içinde yuvarlanır durur. Bu aokağa tak^iler giremez, ama burada Meryemana kilisesi, Enneni Patriğinin konağı ve dah» baaka eski eserler bulund u | u için, sokağımızdan yabancı turiıtler hiç ekgik olmaz!. 260 evde 1500 ze yakın insan oturan »oağımıza belediyenin medeniyet vatıtaları hiç uğramaz. Sokağımıtın solcak temizleyicisi yoktur. Çöp arabaları buraya canlan istediği z ı m ı n uğrar. Belediye ile ilgili temizlik ve aydınlattna gibi hütün •ergileri ödiyen lokağımızın bu «lerece ihmal edilmeıi doğru mudur? Türkiyedekl akrabamı anyorum Atlna'dan Htisnö Moradov yaııy«r: Ben, Bulgaristanın Kırcalı ilçe«inden, Ribino köyünden Hüsnü Muradov, hâlen Yunanistanda bulunuyorum. Türkiyede, akrabam olan Kırcalı ilçesinden Sedefçe kö yünden Habibf Salimov ve Hacı Salimov'u anyorum. Nerede bulunduklarını bilenler varsa, insanlık namına aşağıdaki adresime yaz malarını rica ederim. HÜSBÜ Muradov Solokov Karap Lavrion Atina Grece N'orveç'in küçük Bergen limanmda ^anat hayatına tatlı bir komedi doğuyor. Son yıllarm bütün dünyada yankılar yapan bir «taçlı aşk»mdan Nolrveçli yazar «Axel Kielland» ince, esprîli bir komedi yarattı. Konuyu söylemeden piyesin adını duymadan bile, kahramanlann kiro olduklarıbulacaksınız. Resimlere dikkat le bakın, yeter. Tony ile Margatet'i hatırlatmıyorlar mı? Komedinin adı da zaten ilk ânda bunu ele veriyor: «Karım, Prenses hazretleri» altın gibi, pırıl pırıl bir konu bulmuş yazalr, ama pek öyle kolayca başanya erişiverecek cinsten değil. Son yıllann bu en dedikodulu, en tartı.şmalı evliliği, mevsimler boyunca, kabarelere yem oldu, ister istemez yıptandı. Hem sonra dünya basınının kolav tarafm dan kapıp işlediği. enine boyuna çektiği Margaret Tony aşkının gün ışığında didiklen medik bir romantik köşesi k^1 dı mı, kalabildi mi acaba? Norveçli yazar. hırpalanmtş konuyu şimdi bir edebi seviyeye yükseltmek gibi çetin ve iddialı bi'r i;i üzerine almı; bulunuyor. Piyes, bugün için Norv'çin bir köfesinde ama, yarın hig îüphesiz bütün Avrupa başkentlerini dolajacak. Dolaşacak v» beğenilecek, bütün püf noktalarına .aÇ • men. Çünkü usta bir vazmrın elinde. Margaret'le To.ıv'j 1 yaratacak artistler de ger;ek ten onları yajıyorlalr. Ak'rjs «Marie înger Anderson» Margaret'in hoşa giden iestlerini tıpatıpına benîmsemiş. Tony'nin sahnedeki eşi aktör «Pefr Theodor Hangen» ise sar.ki onun kardeşi. O kadar benziyor. Konu, gerçeği adım adım izliyor. Ufaic değişikliklerle ta Norveçli yazar A. Kielland, son yıllarda biitiin dünyada geniş yankılar yapan Margaret Tony'nin taçlı aşkını konu olarak ele alıp, «Karım, Prenses Hazretleri» isimli bir komedi yazdı ve sahneve koydubii. Prenses bilc kıraliçenin kardeşi değil de bir kıral kı zı. Yer, îngiltere degil de Avtupada bir hayâl memleket. Fakat aşk o aşk. Halktan bir fotoğjrafçı, fotoğrafını çektiği prensesle sevişiyor. îki sevgıli buluşuyor, konuşuyor, mesut oluyor, tereddütler geçiriyorla». Sonunda aşk bütün sa ıay geleneklerine meydan okuyor ve onları yeniyor Axel Kielland. e>=eri ile kısaca şu Tony'ye tıpatıp benzeyen aktür Haasen ile Margaret'in hoga den jesllerini aynen beninueym aktris İnfer Anderson, de görüldüğü gibi Margaret Tony çiftini gerçekten yaşatmıyor mu? i'uny rolünü oynayan Peı Theodor Haııgen. komedinin bir saünesinde nu demek istiyor: «Daha insanca düşunelim. Yolunu arıyan bir genç çiltl r ^ a t bırakahm.» Biri taçü, biri taçsumış. Sc viştiler ya... RadyodâofBügUrî ISTANBUL 111 Açılıs ve program 7.30 Melodiden melodiye 8.00 Haberler 8.13 Saz eserleri 8.30 Ünlü betteciler 9.00 Kapanıs. 11.57 Açılış ve program 12.00 Şarkılar (Mualla Gökçay) 12.20 Karışık şarkılar ve sevilen melodiler 13.00 Saz eserleri 13.15 Haberler 13.30 Valsler 13.40 Şarkılar (Nadir Hilkat Çulha) 14.00 Dans müziği 1430 Kadın saati 14.40 Hafif müzik 15.00 Kapanı;. 1657 Açılış ve prograro 17.00 EHskotekten mikrofona 17.20 Okul spor saati 17.30 Yurdun sesi 17.50 Çeşitli müzik 18.15 Radyo Erkekler Faslı 18.45 Haberler 19.00 Reklâmlar geçidi 19.40 Radyo Salon Orkestrası 20.00 Çarkılar (Melâhat Pars) 20.15 Olaylar ve yankıları 20J0 Şarkılar (Ekrem Varol) 20.45 Hukuk »ohbetleri 21.00 Radyo Tiyatrosu 22.00 Reklâmlar geçidi 22.30 Radyo Oda Orkestrası 23.00 Haberler 23.15 Dans ve eaz müziği 23.55 Projram 24.00 Kapanış tSTANBUL İL RADYOSU 17.58 Program 18.00 Sevilen sesler 18.55 Sonat saati 19.15 Radyö ile Fransızca 19.30 Yemek müziği 20.00 «Honeymoon tn îtaly» albümümüzden 20.15 Plâklar arasında 20.45 Konser saati 21.45 Camarata Orkestrası 22.15 Senfonik müzik 22.45 Çeşitli müzik 24.00 Kapanış. İYNKAKA 6.57 Açılıs ve günün programları 7.00 Günaydın 7.20 Müzikle jimnastik 7.30 Haberler 7.45 Bu »abahın sarkıları 8.00 Bugün ve yarın 8.15 Hafıf müzik 8.45 Karısık şarkılar 9.15 Sabah konseri 9.45 Abdülvahit Kuzecioğlu'dan türküler 10.00 Kapanış. 11.57 Açılış ve programlar 12.00 Hafif melodiler 12.25 Küçük ilânlar 12.30 Güneri Tecer'den şarkılar 13.00 Haberler 13.15 Küçük konser 13.45 Seviro Sütcü'den şarkılar 14.00 Caz müziği 14.15 Ahmet Sezgin'den türküler 14.30 Frank Sınatra söylüyor 14.45 Yaşar Özel'den şarkılar 15.00 Kapanış. 16.57 Açılış ve programlar 17.00 Mustafa Sağyaşar'dan şarkılar 17.30 Doris Day ile onbes dakika 17.45 Nurettin Dadaloğlu'dan türküler 18.00 Küçük ilânlar 18.05 Reklâm programları 19.00 Haberler 19.15 Yaşadığımız günler 19.30 Solmaz Teğmen'den şarkılar 19.45 Din ve ahlâk üzerine konusma 1955 Küçük dinleyicilere masal 20.00 üstün Poyrazoğlu ve arkadaşları 20.15 Olaylar vt yankıları 20.25 Küçük ilânlar 20.30 Radyo sanatçıları bir arada 21.15 Şafaktaki hikiyeler 21J5 Bizim solistlerimiz 22.00 Türkiye Büyük Mület Meclisi saati 22.15 Yıldırım Gürses ve Ülkü Yörükoğlu'dan şarkılar 22.45 Haberler 23.00 Bir besteci ve eseri 23.35 Billy Mays's ve Tour Freshmen 24.00 Kapams. BAT O6CAB: PROF. NtMBTJS'un Maeeral an: 7 lemedeıı, yeni varyetelerin tohnmlarından birer miktsr getirterek hemen ise ba«)amalan , teşvik ve tavsiyeye şayandır. Üretilmesi: Tohumrian ve kökten ayırmak snretiyle o lnr. TOHUMDAN ÇOÛALTMAK: Lylul ayı içinde doğrudan degmya ve pek scjrr« olarak yerlerine »erpmeli ve konra da :<0 40 S. armlıkla ieyrf'tarrl'.f ir Köklerinin ok gibi derint gitmesinden dolay, şasnt ınava tahammülle i yok giindir. Ancak, kısa hoyla çesitleri yastıklara ekiline »asırtmaya müsait olabiürler. KÖKTEN AYIRMA: Mart ayında, filizlenmefe yüz tut n u ı eski anaç fidanlar, bü yüklüklerine göre, 38 parçaya ayrılarak, ayrı a y n oeaklara dikiiirler ve revaçta olan üretm« yekli de bndnr. Delfinnm fideleri, ynmaşak ve Mreçslz toprakları sever, bol guneş ve bol sudan hoşlanırlar. Gida hususunda pek jştahlı oidukla rından, mutlak surette gübrelenmiş yerlere dikilmeleri iktiza eder. Açık, havadar ve «erin ycrleri çok seven Deifinurnlar. kıij soguklanna karfi da son derece dayanıkhdırlar. Her fidan arasında 4050 S. aralık bırakılır. Çok boylan dıktarı için, ufak tefek rüz gârlara karşı koymak, sırık. destek gibi yardımeılara muhtaç olmamak için, evvelfi nznn bir şiş halinde, derinlere d o | ru kök salar, ı»nra da toprak yüzeyine yakın yerlerden, besİenmesini" sağlıyacak saçaklı köklerini koyuverir. Delfinumlann parterlerindrki vrrlerini, iyi hnzırlamalı vı topragın bir karış altına knru vıpraklar. sebze ve fidan kaİıntıları döşenmeli, bunun üstüne de odun kSmürü tozu serperek, bir kanş toprakla ka patmalıdır. Bu suretle, yeri nin süzek oiması, havanm toprata kolaylıkla çtrmesî s s f lanmış olnr. KSkten »Tirmada. dikilecek fidanların eeaktan geniş tutolmalı ve her k«k, yerine dikildikten sonr», to pukla sıkıştırılarak, boğaz doldurolup, bolca salsnmaUdır. Dikimden sonr» taze fidanları, sümüklü boceklerin tasailfl tundan korumak İçin, kepekle karışık hazir ve hnsusi il&rı, topraklar halinde ve 2 3 M. aralıkla, fidanlar srasına k«ymalıdır. Bn ilietn cazip kokvsana davanamıyao sümüklfl Irr, kepeklere nşAffip yiyerek ölürler. Kökten ayrılarak t i kilmlş fidanların fazla sürgünlcri, rnayıs ayı ba^ında, topra gın 5 S. üstünden kenilerek, her fidanın üstundc ancak Si sârtftn bırakmalıAiT. Krtesl «e nr bu ııircünlerin, yine ancak C7 tanesi bırakılsrak dlfterleri kesilir. böyleee ber yıl fi danlann biraz dahn knvvetlenmeleri s s f l u u r . Çiftlik rübresinden başka, kimyevî gübre lerle de topraÇı kavvetlendi rip, fidanlan lylee doynrmak. bol Te gittl çiçek!erune«1ni rmniyet altma almak l l n m dır. Vnn Smftrln ceşttlerinrn cieeklemne deTTi gona erinee. toprak hizasından kesilerek, öbür sene knvvetll çleeklen melerl temin edlllr. Bn, dalmî çeşitlerin kSkleri damızlık olarak alınır ve satılır. Delfinumlann çieeklenmesi. haziran, temmnz aylan boyunca devam eder. Sepetlerin tanzlminde, hatırı sayılır bfr ? leman olarak ver aldı§ı kadar. v s ı o l a r s konninp, itıonlnrin süslenmeslne de elvertşlidir. JANEİN KİZI 176 ODAMIZ MENSUPLARINIK DİKKATİNE Odaınız emrinde tcvziat netieeai 9150 kilo Naftalin bâkiye kalrruştır. Memleket dahilinde deri toplayıp ta bunları ihracatçı firmalara sat»» mensubumuz müıaarırlerin, ihtiyaçlaruu tesbit ettirmek üzere, 18/6/1962 pajartea günü akşanuna kadar Sanayi Şubesine müracaatleri rica ohmur. İSTANBUL TİCABKT ODASI DARPHANE VE DAMGA MATBAASİ MÜDÜRLÜĞÜNDEN Pul kutularının imalinde kullanılmak üzere 1500.000 kapeül açık eksütme usulü ile satın alınacaktır. adet Mııhammen bedeli (7800.) geçici teminatı (585.) liradu Elksiltmeai 18/6/1962 tarihine rastlayan pazartesı günü saat 15 de İdamnizde kurulan koımisyonda yapılacaktır. Şartnamesı her i | günü Idaremizde görülebilir. Taliplerin, 2490 sayılı kanun hükümleri dairesinde muvakkat teminat makbuzu veya baaka mektubu, mezkur kanunun âmir bulunduğu diğer vesikalarla birlikte, yukarıda belirtilen pün ve saatte komisyonda hazır bulvınmaları ilân olunur. (Basın 7734/7392) ütriye titriye, bana âşık nlous'inu söyledi. Uzun zamanaı:. g;: !i gizli beni severmiş, benim iı;ır. gı/. lı gizli ıstırap çeker.nis. faiatı filân... Nino, sana âşıkmış? Evet beni yumuşatmağa çalışıyordu. Nasihat vereyim rtedtm. Zorla dudaklarımdan öpmek istedi. Ittim. Müthiş öfkelendi Deli gibi oldu. Üstünıe atıldı, bluzumu yırttı. Yarı belime kadar çıpiait kalmıştım. Çileden çıktım. Ma^anın üstünde senin kâgıt hıçağ:nı aldım, öldürürüm, diye tehdıt pttim. Matilda gürültüyü duyrnuş, geldi. Şaşkm şaşkın bana bakıyordu. Nino korktu, sıvıştı. Ama sıderken de para zarfını almağı ihmal etmedi. Işte Tonio, sen yokken yeğenin bana böyle yaptı Antonio, işittikleri şeyler karşısında şaşırıp kalmıştı. Oturduğu koltuktan kımıldamağa mecali kal mamış gibiydi. Hayır.. tmkânı yok... Buna cesaret edemezdi... Tina bu sefer isyan etmişti. Dur hele! diye bağırdı Mühalâğa ediyorum zannediyorsun değil mi? Şimdi göreceksin. Mutfağa koştu. Arkası var ResimU Roman: 222 M t i L ' U N K I Z Coen: YVBS SATOL Çeviren' Mazhar KUN1 Tonio, metrenaİB yajaajım cksadı, bezgin bir sesle c«vap verdi: Tina, dedi, Villâ Semiramis'te, tahmın edılemiyecek bir facia cereyan etmij. Gazetede iki sütualuk yazı var. Nino ölmüş. Tina bir feryat kopardı. N e ! Nino mu? Evet ölü bulmuşlar Prenıe* Bodvanyi de ölmüş. Al oku... TatEİlâtım öğren... Zavalîı Nmocuğum. Tina onu teselü stmek için boynuna sarıldı. Sonra Gazetta di Napoli'deki makale,. oktıdu. >aciar.m hakıkaten büyük bir mateme \ •jömmüş bulunduğu Sşıkının yüzüne baktı Zavallı Tonio'cuğum dedi. Acaba Nino sahiden kendini :ni oldüriu yoksa p.enses mi onu öldürdü? Kimsenin bir şey bilditi yok. sevgüina Zavallı Nino'ya çok acıdım. Kendisini görmeğe gittiğim zaman beni kovmuştu. ama ben yine de onu yola getirmekten ümidimi kesmiyordum. Aslmda fena çocuk değildi. Akılsız da değildi. Kendi iyiüğim istediğimi nasıl oisa sonunda anhyacaktı. Tina basını »ılhyarak dinliyoT (Baam 9191/7396) CUMHHKrVET'in Tefrikası: H •SflN MACERA DEKOBRA CMZBHI HAMDİVAROÜLU İbüyar henk konuşuyor, hem de bekGeniş bir ta^ın üzerine basit bir sofıa EcÜBond bir kaç adımda ttpeye ulaştı ( ö n ı c a ile tetkik edive vadiye hâkiın kayalara tırmandı. D«li kurulmn;tn. Ağaçlar burayı gölgelendiri lenrocdik misaürini kanlı bayatına, kıyacaktı, fakat birden bir yordu. Mandoche: «Bnrası benim evim, de yordu. Delikanlının Derişanlığı, renjioin ukaçmamıştı Demin o el onrnıaa yapıştı. Bu, Maıthıche ün eli >di. di. Buraya sahip olabilmem için gece kuş çukiııjju gö/ünden acaba? IMav İhtiyar: «Dikkat et delikanh. dedi, buraları laruıı ve kertenkeleleri kovmam gerekti. A kayalıklarda. ne arıyordu tehlikelidir». Edmood send«ledi. Dilenci de ma bakın hiç de fena değil. Hem manzara doche: «Artık biraz da sizden baysedebiliOBU mağaMİsına doğm Sürükliyerek: «Gali ya diyecek yok. Bütün vadi ayaklar altın riz, dedi Keyfîniz pek yerinde görünmu yor Size ne Kİbi hizmette bulunabilirirn? ba rahatsızsıaız, dedi. Biraz şöyle «elin da. (Arkası var) bakaluu.» du. Tonio'nun bu kadar tecrübe dan çıkaracağını umuyorsun. Sed«n tonra, Nino'yu b t l â yola gelir nin haline acıyorum. Yeğeninin na sanmasma şaşıyordu. Tonio onun n l bir yaratık olduğunu aana anbu körümser htüine için için öf latayım. Hatırlıyoraun ya, bir gün keleniyor, bu tavrı olünün hatıra buraya gelmişti. Sen yoktun. Ona sına saygısızlık telâkki ediyordu. verilmek üzere zarf içinde para Yavrum, biçare Nino için, o bırakmıştın. Geldi, önce bir resnun ölümünden tonra da mı fena mimi yapmağı teklif etti. Yağdırşeyler düşüneceksin? Bunu senden dıfı iltifatları görseydin. Resme beklemezdim. Eğer »eni bu kadar başiadı. bitlrdikten «onra bana ne teklif etti, biliyor musun? sevmesem emin ol ki gücenirdim. Ne büeyim benT Tina bir aâım geri çekildi. Blr Çıplak göğsümün de resminı denbire tepesi atmıştı. Yumruklarını kalçasına dayadı, Tonio'nun yapmafa kalkiftı. gözlerinin içine bakarak sesini yük Tina, bu açıklamanm Tonio üzeseltti: 1 rinde yaptıgı tetiri görmek için Ya! Demek ki yeğeninm hak | sustu. Tonio yerinde hızla doğrulkındaki kanaatlerimden dolayı ba j du. na güceneceksin, öyle mi? Eh, öy Çıplak göğsünü mü? leyse anlatayım. Şimdiye kadar ü Evet, Tonio, Gaetano ile onun, mitlerini kırmak istememiştim. A Bayan Cavolo*nun evina kapattıkma ber.i sen mecbur ediyorsun. ları kırlar gibi. TabH a ğ a m n paSevgili yeğ«ninin battıgı çamur yını
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear