24 Kasım 2024 Pazar Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
CDMHTTRtTET 20 Nisan 1962 V i /ID/UET C/MCOZ saâlıCTinız ıçın l * Haftamn olaylan fc Şehrimızdekı Turk Fransız Kultur Merkezi ile Turkîtalyan Kültür Heyeti bırlikte sinema sanatının geçmişe ait gerçek örneıclerınin şehrımizde sanatseverler tarafından seyredılebılmesı amacıyla çok önemlı ve değerli bir teşebbüse gımmı? bulunmaktadırlar. Buna göre: ttalsan neorealizm'ine ve dığer taraftan «Lırizm'den realiteye kadar Fransız filmi» akımlannı içine alan gosteri programı duzenlenmış ve 25 Nisandan 1 Mayısa kadar olmak uzere bu ıkı sinema çeçıdıne ait en drferIi filmlerin gosterilmesı sglanmış'ır. Programda «u fiımler aşagıdaki taııhlerde go«tenlecektır: Rejısor Pıetro Germi'nn 1950 de çevirdıgı «fl Cammino della Speranza (24 Nisan). Vittorıo De Sica'nın 1950 yılındaki «Miraeolo a Mılano» <25 Nısain). Federico Fellini'nin 1953 deki «Vitelloni» filmi (26 Nisan). Lucıano Emmer'ın 1956 da «Le Ragazze Piazza dı Spagna» filmi (27 Nisan). Abel Cance'ın «Napoleon» (1927» filmi (28 Nisanda). Marcel Carne'nin «Hötel du Nord. (1939) filmi (29 Nisanda). Rene Clement'ın «Les Maudits» (1946) filmi (30 Nisanda), Marcel Carne'nin «Les visiteurs du soir» (1942) filmi (1 Mayısta) gdsterilecelrtir. Butun bu filmlerin gösterisı Tepebaşındaki «Kaza d'ttalya» salonunda gece saat 21.15 de bashyacaktır. Isteklilerin Tepebaşı Meşrutiyet caddesi 161 No. daki Îtalyan Kültür Heyeti veya Taksimdeki Fransız Kültür Merkezinden her gosterilije ait davetiyelerini almaları gerektiği bildirilmektedir. t t t y tek elden yönetecek b i r «Sine f 3 ma M ü d ü r l ü ğ ü » k u r u l m a s ı , 2 M&dürlügün «Basııı, Yayın ve T u r i z m v e \ a «Eğitim f Bakanlıklarından biriııe baS t E lanması, 3 Ve ilk ağızda Içişleri Bakanlığı yetkisinden ç ı k a r ı l a r a k bilhassa kalitevi önde futacak sansürün içinde film vapıcıla f ^ rının eşitlikte b u l u n d u ğ u baska b i r h e v e t e t s t a n b u l d a yaptırılması. A E Bu gerçeklerin verlerine getirilmesinin uzaması havativet dolu T ü r k filmciliçinin taamm ü d e n katline çitmek olacaÇını b u r a d a b i r daha \ e israrla açıklıyoruz Baskan Baha Gelenbevi» * Tiirk Sinema Sanatçıları * Dernei'i tarafındaıı Tiirk sinemasınııı gelişmesi ve ilerleme t i sine ençel teşkil eden «Sansü t = rüıı» bueünkü durumunun diizeltilmesi \e bir hil raresine * = \anlraasi için asağıdaki büdiri va.' 'iılanmıstır «(Yılanl^rın Öcü) tilminiıı sansürü \ esilesi ile Ankara f Merkez Fiim Kontrol Kornis vonuıitin \crsiz tutuınu \e ve f ^ tersiz durum ı, senelerdir hükümet t.ırafından da ihmalp uu t = nyarak diizeıısiz kaimıs Tiirk filmciliîiııde kopan çıhanbası olmustur. Yarım mil\ar sermaye ile hiivük vabaların birlestirdiSi ? ^ Türk Hlmeiliiinin kevfivetçe kalkınması. \asamasi için sart f tır Bunurı da sajlanması bası f E hosluktaıı kurtarılmasına haŞ i* E î lıdır Bu elzem düzenın kurulması icin gereken tedbirleri \atandas \e hiikümet bilgisine duvurmakla meslekdaşlık vazifemizi olduğu kadar \ataii borcumuzu da ödedi$imize inanıyoruz. 1 Bütüıı sinema işlerimizi SANSÜR İÇİN' TEKLİFLER İ İstiklâl Caddesi Eskıden de kaiabalıntı tstıkiâl caddesi, ama çaygılı bir kalabaiığı vardı; kızlara. kadınlara «lâf» atılmazdı.. hele çınıdik? O yalni7 Raraazan ayı,ırında Sehzadebasının «Direk'eıarasında, modaydı. Kırkını ^eçmış bir kadın arkada^ım yakınıvordu geçenlerde: «Onaltı vaşındaki bir oğlan çocuğundan bir çimdık vedim henı de çupesundüz. tstiklal < aride^ınde;» Stıçlu bulmamah ' ocukcağızı.. ^ımdiki kadınlaun hemen hep=i arkadan bakılınıa «Lıseli» şıbı duruvorlar. ne vap^ın eıKeklenmiz? Belki de ilk çimdiğinı atıvordu bu delıkanlı; tdhhıne kussun! İstiklâl Caddesi Radyo Çocuk saati Batıh erkeklerin kadında aradıkları özellikler ! Bir elinde cımbız, bir elinde ayna ! ;. ıııunıek daha da güçlejıjor. Korpe seslerıyle anaları baba ları gibi konuşmıya ozenen kuLT>tu ha^ı yağ içinde. yırtık pır çuklere «Çocuk» demeğe dih tık. gelene geçene istiyerek çarvaımıyor insanın Radyo'dakı |jaıı. nnra da katıla katıla vapÇocuk saatını >onetenlcr, bu tı^ı ı^e yulen hano; sınıfa sokuçuklere biraz daha çocukkacağımı saşırdığım ın'.Hnlm luklarını duyur«alar olmaz mı? dan ".akınayım derken. ağır yuAnlatılan masallaıın da çoğu Kİinün altında iki büklıım olacıkiı. »ğlamakh KOnulardan muş, kanter içinde yalnız basseçilıyoı. Sevincimızı küçük tıüı yeri görebilen zavallı ya<lı vaşta yıtırıyoru/ anla?ılan. Kolnr lıamalla çarpışmak i<den iu konuşmayı da o >asta ogrelîpjjildir. Çarpışan çarpısaııa }«nıyoru7. be<bellı. Nedır o yaptıklâl cadde^inde. Bir yandarı macıklı, o «edâlı» konuşnıalar? tıolevbüsler ustüne üstiine geKııçukleı buyuklere özenirler. Iırken insanın. nte vandan kalbılıyoruz, ama başlarındakı ui,duımlara serilmiş gazeteleıe ıptmenlen eııge! olmalı onlara. basınıyavım rîive cambazlık nubir çocuğun konusması gerekmaralarına kalkışırken. nasıl ııği gibi konuşturma'îinı oğretCJirpışmaz^ın? Sağdan yurümek meliler kuçuklere. dıve bir fey kalmadı ki.. nerde bir geçit bulur=anız oradan sıvYer e<iı\ur bu turlu konuşıılma>a bakıyorsunuz.. Kaldımalar, yıllar da geç«e kurtularımlardan caddelere taşıyor mnıı>r)ruz •edalı» konu^maKtan! ^anlar. Bu arada bir de sinemalar boşahr da. otobuslerle MBatıh erkeklerin nema kapısı arasında kalırsakadında aradıkları nız tamamdır! Gene de; na"ıl pzılmedıjinıze şaşar. bir çımözellikler! dık ya da bir kucaslaşmayla durıımu savuşturduğunuza şiıkKadın denen >aratık. her şeyredersiniz! Eskı, guzel ozelliğiden once dınlemesini bılmelıvni yitırdi fstiklâl caddesi. gümış! Susmalıymış, konuşmamazel olmavan. insanı tiksindııen ls. hep susmahymış! Erkeklen başka bir oz»llik kazandı.. yazık olriu. raz başı dondü mü, hemen gozünden dujermiş kocasının! Ko ca hiç çekınmeden en açık saçık şeylerı anlatabilırmış bir toplulukta. ama bir kadın hiç bir vakıt açık saçık ö>kuler anlatamri7m:.' Ka.'i koca ara^ındaki baî'ar ne vakit koparmış. bOıyor musunuz? Kadın kocaMndan daha aıtıllı olduğunu sezdiıdiSı vakit! (Eh, bu soluncusu bııtıin dünyada geçe<"üdir!) İnsanlar damarlarının yaşını yaşarlar Yazan: Dr. Sairn Polat Bengiserp Kâinattakı bütün \arlıklar •jibi insanlar da dofar, bü>ür, oUunlaşır, raeyva \erir \e olürler. Bu. bir tabiat kaııunudur. Öldükten sonra ne olur? Bu, bir ruh ve beden meselesi, bir inanıs ve felsele konu su Bizim aklımız ona er mez. Bildifimı/. hayatın bir soluk alma ile baslaması \ e bir soluk \erme ile 'on.ı ermesidir. Nasıl baslarsa başlasın. \eya nasıl biterse bitsin vasamak hos se\... Ama kupkuru değil, duyarak. bir sa^e uğrunda vesererek usamak \e hir rser bırakaraU »ok olmaU. J>te bu bo<... Yasamak devince, ^as \e \a>lanmak aklıma «eldi. Gençlili. herkesin özledisi, >asiaıınıak ise. herkesin hartığı se\. Benim arzuladığını ise. vaslılığın sorgü \e hil«i>.j ile genılığin du\us \e canlılı^ıııı hirhirine katarak »asamak. llaki katte çençlik ('e. yaslılık da, ındî \ t farazi birer kıvınet hiikmü... öyle çeni'ler var ki, çoktaıı ihtivarlamıslar. Ö\le ihtiyarlar buluııur ki, nice çençlere las çıkarırlar. O halde, nedir bu herkesin ideal bil diti, özlediti \as?.. Bir AnçloSal.son çörüsüne îöre, erkekler; fçlerinde hissettikleri \.\nn sahibi olurlarmıs. Kadınlarsa, her zaman on sene m e l k i fotoâraflarının mânalandırdıgı: çerçevefendirdiğı \ası \asjmak ve una ulasmak isteriernııs. Tıb. insanlar, damarljrının >asını vasarlar. di^or. Hikikal de övle. tnsana ha^ativetini d<\ sahsi^etini de, millitetinı t'e veren damarlarımız \e damarlarımızdaki Unnımı/... Bu hakikati «nktan sezni!»: buiunatı büyüK ATA da kurduîiı Cumhuriveti Tiirk senclijinin damar'arııı daki asil kana enı:ın»t etnıemismi\di?.. lirkim görüsüne göre, Ualb. beviıı ve diâer nr<antarııı djmarları ne kadar sa*lam ka'ırva iîisanlar da o Uadar uzıııı ömiirlii nlurlar. Damariarı »rki'n \ioranan insanlar i'e, şenç iken ihtivar ol'irlar. l/un iımürlü (i^•^in('e. bir insanın akıl, ruh >. e bedeıı u pısının bir müvazene halin de. \ani tam saâ'ık içinde u/uıı seneler yasamasmı kavlecivoruz. Yoksa, bu ııç faktör arasıtıdaki dente \e baglantının bozulması ile mevdana telecek tablo içinde bir külçenin sürüklenmesi ise yasamak dt5il, aneak stirünmek dive adlandırılabilir. Eskiden insanın ortalama yasama süresi: bir çok cnfeksivon hastalıkları. dahili ve cerrahî (ıptaki teshi* ve tedavi imkânlarının seriliği ve bil sısizlik vüzündrn elli jlâ a i t mıs vaşlarını ^ecemivordu. 20 nci >iizvılın son ıarısındaıı itilıareıı antibiyotik ve sültamitler gibi hayat kurtarıcı ilâç ların keşfi ile cerrahi, tıbbî teshis ve tedavi metodlarında de\ adımlarla ilerleyişler, eskiden karsısında, eli kolu bajlı seyirci kalınarak ölüme terkedilen bir çok hastalıkları, bu çün tedavi edileîıilir hale sok muslur. SaSlıÇı önleyici ve koruyueu biliriler bakımından da tababet hucıin bir hayli mesafeler katetmis hulunmaktatlır. Bn sebeplerden ortalama insan ömrü uzamakta. vetmis vas sevivelerine vükselmektedir. Ortalama insan ömrünün u/amasına. bir çok bulasıcı \e s.!lsm \upaıı hastalıklarla sa \asta basarı elde edilmis rjUlıınmasına \e hattâ sıtma eibi hirçoklarının da dünyj ölçü sünde kökiinün kazınmasına çirisilmıs olmasına rağmen bu sün insanlığı trht'it edeıı bas ka baska sa^lık probiemlen l^arsımıza dikilmrkte ve bii tüıı korkunçluiu ile nnüınüze serilmektedir. Hele hunlar a rasında kanser. cekirdekli si lâh denemelerine ait radias voıılar \e damar sertliği tihi üç bü>iik ve öncmüsi. iizellikle ön plPnda ver almaktadır Jar. Kanser: çok eskilerdenberı ınsanlığı kemiren ve kesin caresi, devası bülüıı çabalartı ra^nıen hâlâ bolnnanııvan ma nasız bir dert. Nereden toldiiı nereve eidetefi heniiz hilinemivor. Bu alanda tıboi arasîırmalar ilerlemekte. Bu l»es.erı ifetin tıedeni hakkında ha/.ı ıp uçları elce edilmemis degil. Ilekimlik. insanlık içitı <alısıyor, elhet*" h\r jiııı, bu âfeli de yenecektir. tnsanhk u ın ikinci felâket de çekirdekli silâh denemelcrınin, hidrojen ve atom bombaları ile benrerlerinin hese riı et ürerine ssçtıfelan radyo aktivite problemidır. Hirosi ma felâketinin yankıları, ka lıntıları bekimleri hâlâ ufcrastırmakta ve dü.şündürroekte dir. Şon on bes senedeııberi bir hayli gelismeler s;österın bu çekirdekli silâhlar, denenıeleri, basıboznkluktan knrtarı lıp bir raptü rapta alınmKcsa. bir çün eelecek bn radiasvenlar dolavısivle. insanlıfın eradikasyonu (kökünden kazanması ( çibi bir felâket bahis ko nusu olabileeektir. Günümüz. tıbbının insanlık içiıı üzerine ejildiği üçüncü büyük problem de damar sertligidir. Medeniyet ilerledikçe, arteryoskleroz dedi^miz da mar sertlijtfnin de önemi ve komplikasronlan artmakta \e tıp da bn konn ile Ister iste mez yakindan ilgilenmek iömmunu duymaktadır. Gelecek yazımızda dsmar Mrtliğini, ba îünkü jorüslere fftre incele meve Bir elinde cımbız, bir elinde ayna! Günlerdır. haftalaıdır Eluabeth Ta>lor'!a uğrajtık' Baş m hıfelere lnı kuruldu, \erını bir i» = [VVAYNESBORD I t t BAY OSCAE: FRICK COMPA^Y ^%.%^«i * * = = Mamulâtından komple soğuıma tesıslerı, buz kompresorlen ve soğutma cihazlan için teklif verılir. Türkiye Umumî Mümessılr Okçu Musa cad. 4/10 Galata İstanbul Telefon: 44 08 44 Telgraf: SrRDOK PENNSYLVANIA * ı * = Kesin Taahhüt ve Ticaret İşleri Ltd. Şti. t = t = A • = • ^* * = İlâncıhk: 3408 4793 = . Pek o kadar da gerılerde değıl canım, onbeş yirmi yıl onRadyo Çocuk saatı! cesinı söylüyorum: dukkânlar. varını yoğunu yığmazdı camlaDınlıyor musunuz Radvo'da^ra orneğın: yerlere tukürmek kı Çocuk saatını? Minicık karaklından geçmezdi kimsenın; dpflerine seslenen mjnıcik ço.'. uksek sesle konu?anlara kucuklanmızın ağdalı bir dille naçumsiyerek bakardık; en güzel sıl şıirler okuduklannı hıç Kihsımızı ^eçerdık tstiklal cad dıiNdunuz mıı" KÜÇÜK yaftan deMnden geçecekselt, Sataşan sovlev çekmeğe ahştırılan bu oimazdı kadıniara o zamanlar, çocuklardan kım sorumludur? çimdik atmak şoyle dtırsun. oz atma yürekliliğini gosterenlere de «Zavalh, taşralıdıı hprhalde> denırdı! Rahat yurunurdu Istıklâl cad desınde 0 vakıtler; geç saatlerde bıle kadmlara sarkıntılık edenler oimazdı. Ne kadar içılmış o.'ursa olsun. kımse bağırıp çağırmazdı t'tiklâl cadde«ınde Şımdı oyle mi va? Bıı kaldırımdan ötekıne küfrederek' 5e=lenen perçemli deliıcanhlar Htemedığıniz kadar çok. Ya 0 gencecık guzel kızlarımız? Agızlarında çıklet, paskalya yumurtası gibi boyalı; yun yığınını andıran kabarık. tarak ı«lemiyen saçlarıyla nasıl göz su7iıyorlar? Bu ^ ?ta a=:!anan zf>vk«izlıkt»n Saat 16 dan ?onra bu caddede nasıl kurtulurlar buvuvunce'' sevcii ki. üçüncü sahıfeye zorla fieçebıldı. Liz'in özel vaşamını en yakınlarımızdan daha ıvi bıliyorı* artık: 0 da Maria Callas gibi anasıvla dargınmi'; mcğer! Bu paralı kadmlarda ilk iş, analarına vuz çevırmek oluyor anlaşılan! Bir /ilmden yarım milyon dolar alan Lız avrıca cn 10 da pay alır kazançlan.. elbette prkekler kojar ardından. Eddi Fi'cher, >alnız Liz'in «menekje rengı> gozlerı ıçın evlenmedıydı onunla dolariann da etkisı oimuştu bu «vhlıkte. «Bende bir kadının vucudu. bir çocuğun duyguları \ardır» dıyen Lız ıçın EUa Max\ve!l şu Holly\vood'un unlu dediKodu yazarı «Bugune değın Liz'den duyduğum en akıliıca soz bu oldu» demiftı. Gunluk sazetelerımızde bj« koşeye kurulan bu haberler. sinema dergılerini ılgılendirir. onlara vakısırdı elbet. ama anlasılan uğrasacak ba^ka derdımiz vok ki. biz de katıldık • Kleopatra» fılminin rekîâmrr.a1 ^e\imlı nır \uzle. hiç sozlerinı kesmeden dinleme^ını bılmeyen kadın. kadın değılmış! 'Erkekler de dunvanın neresınde olursa ol.un HZ geveze değıldir hani..) Kadın. her konuda anlayıj aostermeliymiş. ama her konuda Koca^ı bir capkınlık yapsa bile. kansı gulümsi^ vecck. hiç ses çıkarmıyacak ve . anlayış gostereceKİ Erkek. gönlünün diledigi kadar içebılırmiş, zilzurna olabilirmiş, ama kadın iki damla içip de bı Bir eünde cımbız Bir elinde ayna Umurunda mı dünıa? cı C1I3 HEŞAP MAKİNESİ PROF. NİMBÜS'ün MACERALARI J950 tekmil problemlerinizi basitleştirir! Bu harika FACİT hesap makınesi sadece 10 tuşla tekmil toplama^ıkarma.çarpma ve bölme işlerinizi görür Kullanıhşı o kadar basit kı, herkes 15 dakikada öğrenebilır. 10a kadar sayabilmek kâfidir Siz de problemlerı nizı basıtleştirmek içm FACİT kullanınız isveç çtlljl Uffk boy r ı I I I ISTANBULDA HBU AKREDiTiF 10 memlekette şubelerimiz ve dünyanın her yerinde muhabirlerimiz vardı r. 40 yıllık tecrUbemiz, Bankamıza vereceğiniz işlerin çabukvedoğru yapılacağının garantisidir. Bir yıldan Jazla mevduaia yılda o/o 6,5 a Büyük ktpatlte Tışıma kofaylığ ı JANE'ÎN KJZI 130 SENE 1921 • 1961 40 Eli Burla ve Ortakları Voyvoda Cad 52 Galafa, isianbul 49 17 66 kadar faiz Yeriyoruz L Kesimli Koman: 171 M E L ' U N K 1 Z Ihtıyacı TAMÂMI Pencere camı Gaivanizli saç Profil (U) demiri S A K 1 T oian tuccarın dikkatine VERESİYE ÎTHAL MALI Kefilli bono ve mulkunu garanti gösterebilenlere <=atılıktır. 22 78 70 t f t Cumhuriyet 4810 L HOUNTSE 8ANKUHİ NV G A t A T A : K A R A K Ö Y P A L A S I S T â N B U L : B A N K A H A N Hâncıhk: 3195 4796 Kız yukarı hakıkaten ÇIK'I P...1sının Madam Doyle'un kamaıaMna suzulduğunu veya kamaradaî; ç.<tı^ını hakıkaten gordu. Ve sşte. tamahı. o duygusuzca tamahı yuzı.nden de bu noktada yalan sovledı » Race, nefretle, «Ve bız hâlâ, cnu kımın oldurduğünu bılmekren <,rk uzağız.» diye tamamladı. Poirot basını sallayarak ıtırnz etti. «Hayır, hayır. Artık çok .daha fazla biliyoruz. Biliyoruz bemer. hemen her şeyı biliyoruz Ne var ki bıldiğimiz sey inanılır gibi değıl Bununla beraber böyle clnıası Iâzım. Yalnız anlamadıüım bır 5ey v^r. Poh! Ne aptalhk tttım bu sabah' Hıssettık :kı>nz de onun bjr seyler sakiadığmı hissettık. ama yine de en mantıkî sebep santaj, aklımıza gelmedı * Race «Kız sus payı istedı hemen» dedi. «Parayı tehriıt yoluyıa ıstedi. Cani de bu talebı kabııl t t mek zorunda kalıp, parayı Fransi7 banknotları ile odedi. Bundan bır sey jikar mı?. Poirot dusüncelı bir eda i!e bjsını iki yana salladı. »Hıç «anmıyorum Bir çok kimseler seyahatteyken yanlarında ihtıyat akçesi bulundurur bazan beser sterlırlik banknotlar. bazan dolar. fakat ekserıyı Fransız banknotları da taşırlar. (Arkası var) Çizen: YVES SAYOL Çevirerr Mazhar KUNT • Oğle yemeği zılı çalınmadan yarım saat kadar once, efendim.» «Yine de bir kere kama!raşına oakmamız Iâzım». dedi Race. «Bel kı buradan bir şey çıkarabıliriz.» O önde. Poirot arkada, ait guver teje indıler. Kilitli olan kamafa:ıın kapısını açıp. içeri girdüer. Işi. başkalarınm eşyasını düzelt p.'tk ve tertıpli tutmak olan, Louı<e Bourget'nm. kendi eşyasına '•avruk olduğu anlaşılıyordu. Çekmecenin gozlerı agızlaVına kadar ufak tefekle doluydu; bavullardan biri gelıiiguzel açılmış, kenar larından saıkan elbiseler kapağırun kapanma^ına engel olmu?tu: ıç çamaşırları. iskemle!e*in ustııne geüşıgüzel atılmıs durııyordu. Louise'in ayakkabılan yatağının vanına dizilmisti Avakkabılaıdan biri gayet garıp bir zaviyede. hemen hemen desteksizmiş gıbı duruydrdu. Görunüşü o kadar acaiptı kı, Race'm dıkkatini çekd. Bavulu kapadı ve ayakkabı dı/isının uzerıne eğıldi. Sonıa birden keskin bir nıda çıkardı. Poiıot rifindu • N'e var. ne oluyor"1» Race, üzgün bir ifadeyle. Kız kavbolmamış.» dedi. «Butada yatağm altında ..» CUMHURtYET'it, NiL CiNAYETi CHHİSTI€ Çevırenler: Mete t r g ı n Oanı iener Tefrikası: 79 ... On senedir parana doknnmadım. Bn gün yirmi bin frank kadar bir meblâğa sahipsin. Onbes bin frank da ben tasarrut ettim. Onlar da senindir » Bu sozler üzcrine dflikanlı a^lıvarak ihtivarın kollanna atıldı ı c : «Ben bir nankör değilim. dedi. Benim irin sen hakikî bir babasın. Senden bask.ıMnı is!:>mpm.» Freluche da su cevabı verdi: Sana tesekkür ederim vavrum. B« sözlerin bana bütiin zahmetlerinıi unutturou .. llattâ beııi anlamadılar bile . Kimbi Havır baba. benim İçin yantıklarınııı karsılığım hiç bir zaman sana ödiyemem. lir belki de hildiklerini söylemrk istemediYalnız bana sunu söyle: Annemden bir da ler.» Bu sözler czfrinr Edmond içini çpkti \c: «Oııurı hâlâ bayatta olduğunu bilmeM ha haber almadın mı? Grav'a hiç sitmedin mi? t'ç sene e\\el usradım. Peki has ne kadar isterdim. Fakat ba\ale dalraak Maamafih her seve raftnen tahaneve srıtmedin mi? Orada sana ne dedi doğru elmaz çidip oraUrı förmek, beni haldujunuz yerler? Hic ne di\ecekler. Kimse anneni ha (erdeıı eeçmek isterdim. Kimbilir beiki de tıriamıvordu... orada ailernden bazı kimseler heniiz var... (Aıkası var) Ha%atta iken Loui^e Bouget olan) zattı. Bu. açık mora çalan pembe unlu bırkadının cesedi, kamara renkh, mınnacık bir ınce. kâğıt nın doşemesinde yatıyordu. Ikı a parçasıvdı. dam unun ustune eğıldiler. «Bunun ne olduğunu anladın mı'.'» llk kendini toplayan Race oldu. «Para, dedi. Race. Öleh en a^ağı bir saat olaıut. • Bin franklık bir banknotun bir dıjebılıunı. Bessner ı vağıralım. ucu, zannederim.' hemen baksın. Kalbinden bıçak«Olanlar meydanda» dedi. Race. linmn Olum e'pey anı olmu^tur «K17 bir ş.eyler biliyordu ve bu sanırjm Gorünüşü hiç de iıo' de bılgisiyle de caniye şantaj yapıyorğıl. ne ciersın?" du. Bu sabah onun pek de durust Değıl.» olmadığı aklımıza gelmişti zaten.> Poirot hafjf bir urpertı geçirerek, Poirot bağırdı: «Bizler budalabaşını salladı. VJZ aptalız! O zaman snhyacakÖlunun biı^ kedinınkini andıran tık bunu. Ne demistı kız? Ne ıstemoıarmış juzu, hayret \e dehset mis veva görmus olabilinm? Ait le takallus etmiş. dudakları geri guvertedeydim. Tabıî eğer ber.ı çekılerek. dışleri sırıtkan bir ıfa uyku tutmamış olsa ve merdıvendevle ortaya çıkmıştı. lere çıkmıs olsaydım belki. o zaPoirot tekrar hafifçe eğıldi ve man bu cinayetı, o canavarın maolunün sag elini tuttu. Parm;|.la damın kamara<;ına giriş veya çıkırı arasında bir şey gözune ilismis sını gorebilirdim. Ama bu durumtı. Bunu aldı ve Race'e doğru u da... Tabii işte tam boyle oldu!
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear