Catalog

CUMHURJYET t111111111111fIf1111 5 fcylul l»bU Memleket Dâvalan IIIt=lItllltlIIIIIIIIIIf lf Itlllf llllltlf lllllllllitlfltflff III llfllllfllf •tllllfllllll fllflIfllllfIMMfffflfIllllllIlfffll=l|fff Nüfus artışı ve Istihsal! = hdhprlprj Yazan: Ecvet GÜRESİN mlllMMIImlMII | HUKUKİ BÂHÎSLER | | ~ IİUUUİİUİI 2 Türkiyenin zırai istıhsabnı arttır kiye'nin geleceğin'.n neden karan•ıak, d a h a doğru bir tabirle, nufus 1 h ğ a doğru gıttığı hakkında bir fıartışı ıle istihsal artışını hiç olmaz I kır vermektedir. sa muvazeneli t u t m a k içın şımdıye ı Eğer beyneimüel etüd.erın az ge k a d a r çeşitli tedbırler üerı surul , lişmiş memleketler ıçın tavsiye etm ü ş t ü r . 1950 de gelen Barker Heye ı tıği yılhk °ı İU nısbetindekı zirai tinin raporu memleketımiz için istihsal artımmı duşunursek. Turçok önemli tavsiyeleri ihtiva edi kive gibi c o 5 nisbetini bulabilmesi o yor ve Türkiye'nih biraz zirat>t. dahi nimet olan bir memlekette Tonrak Mahsulleri Ofisi yenibiraz sanayi memleketi olması \ e ileriyi teh'ikeli gormememıze ımden mübaysa'ara girişeeek rır.e Avrupa'mn ambarı sa ılavak kân ynktur. tam bir ziraat memleketi haline geîmesini istiyordu Tehlıkeyı bertaraf etmek ıstıkKampanyan:n basından beri Barker'in bu raporu o zamanlar baldon e..un ulabümek ıçın bulun Toprak Mahsuüeri Ofisi 1.5 milbuyuk bir hoşnutsuzluk uyandırdı, i'cH sur:''en tedbirler ve hal çare yon ton hububat satın almıstır. heyetin turktveyı sanayilesmemîş lerinin bir noktada toplandığ) gö Bunun 515 bin tonu buğday ve H22 i bin tonu arpadır. bir Amerıkan pazarı olarak gor ı rülüyor mek istpdiği ileri süruldu ı Hem nufus artışı temposıırıu kar ! Toprak Mahsullerine 250 milyon kredi açıldıfından Barker'in raporunda, f ? ' ! a kesın ş'îıyacak ve hem de mılli. geliri lira tutarında h u k ü m l e r ihtiva etmesi bakımın arttıracak bir zirai ıstihsâl duze ı Ofis yeniden mubayaalara girişedan, hatalı taraflar yoktu dene nine gırmek. cektir Bu düzen isttı Baade'nın tavmez. Ancak sırf Amerika'nın Tur ' kiye"yi bir pazar haline getirmesi sıyelerındeki gıbi zırai sektorde u Elektrik direklerindeki ilân için böyle bir raporun hazırlandıjı zun yıllara tak.bim edilmış bir ıssayısı arttı muvazenesini nı iddia etmek dt eskiden kalmış tihsâl ve istihlâk Î E T T îdaresı beton elektrik kompleksin ifade<=inrien başka bir kurarak, ı?ter daha kolav yol oldireklerine ilân kabulüne devam şey değildi Bu kompleks'e, «her^e dueu için ortaya atılaıı heryı! istihc etmchtedir Banka'ar tır^'fiıııno yi ben bilirim. ben y a p a n m » zıh sâli o 5 a r t t ı r m a k uzere gerekli ve mües^eseler bu direklere ilân niyeti eklenince, rapor bir tarafa ş a r t l a n temın ederek girelim, işivermek uzere devamlı olarak muatıldı. I mizin ba^langıcında bu memlekeracaatta b u l u n m a k t a d ı r l a r . Direktın bu istihsal temposuyla parlak Barker Heyetinden sonra Bırleş j lerin bıivük bir kısmı kiralanmış y^r selecp"e ulaşamıyacağını, hatmış Mılletlcr teçkı!;">»ından heyet ' vazivettedir ler, uzmanlar bir haylı gelip gitti tâ karanlık biı devrenın basamaitiraf Belediye Mezat İdaresinin ler. zırai istıhsale ve sınai ıstihsal ^:nda bulunduğunu açıkca le alâkah muhtelif raporlar hazır etmemız ve hızımızı ona göre ayargeliri lamamız lâzımdır. ladılar, tedbirler soylediler. Geçen ağustos ayında Belediye Bu memlekette cari fiattarla 1959 Mezat trisresine vatandaslar taraFakat Türkiyenin zirai ıstıhsalâü ve bılhassa geleceğı ıçın en re un millî geliri 1453 liradır Halbuki fından 2400 parça muhtelif e ş ı a aüst tetkıkleri 1158 yılında gelen gelişmiş kapitalist memleketlerin getirilmiştir Belediye Mezat 1dayılhk milli gelir ortalaması şahıs resi bu satıslardan ve dıs muameF.A.O. heyeti yaptı. Baade Kaporu dıye adlandırılan başına 1390 dolar ki asa*ı yukarı lelerden 156894 lira gelir temın bu rapor işte bu heyetin yaptığı bizimkınin 9.5 10 mıslidir. etm"=*:r memlekettetkıklerin neticesidır • Bırakalım. gelişmiş Petrolİş Send'kasındaki F.A.O. Heyetınin raporu bazı leri. aralarında Ru<=ya. Doğu Avilıtilaf nazarıyatçıların irîdıasına rağmen rupa memleketlerinin b u l u n d u ş u , realistti. Zira Prof Baade Turki orta dareoede gelişmiş kabul ediKocaelı Sendıkalar Bırlıjı Basye'de uzun seneler kalmıştı, di'^er len memleketlerde adam başına kanı Ibrahım Ç'etm. Petrolîş Müuzmanlar gibi sadece eldeki ista d duşen vılhk gelir miktarı 440 do rakabe Heyeti Başk«nı Salih Yıltistıklere dayanıp. tavsiyelerde bu lar, (bızımkinin 3 miMine yakın) j dırım, Bevkoz Sendıka temi=ilci^ lunmuyor, mukayese m e t o ö j n u az ! olduğunu bilmek Tıırkivenm nasıl JNuri Evecit ve Trakya Sube Idare çok da olsa kullanabiliyordu. bir tempo ile çal^ması gerektiğini Heyeti Üyesi Sırrı Konbul dün Bu bakımdan Turkiyedeki ziraat göstermektedır. bir basın toplantısı tertipliyerek problemlerınin iktisadi çarelerle Istanbııl Sendikalar Bırliji ve * Baskanı Zivs halli üzerinde d u r u l u r k e n F.A.O. Neler yapmam:^ lâzım vahut ne Petroltş Sendıkası rapnrunun tetkikine ve oradakı ler yapabıliriz? Sadece /ıraat ala Hepbır hakkındakı ıthamlarını tek tavsiyelerin na?nra ahnmasına lıi nında yapmamız gerekenlerden bir tum vardır kanaatındeyiz. kısmını teferruata ınmeden şovie Trafik Komisvonu calışmalaTürkive'nin 1975 yılına kadar sıralamak m u m k u n d u r : rına başlıyor kendı kendıne yeter ve ka!kınır 1 Bir toprak reformu yaparak Vali Mua'. ıni Turhan Yavşan'ın bir memleket olahılmesi içın rapor muvazene kurmak baskanhğındaki Trafik Komisyoıu üc rnmtacel («rîbir ileri süruvor. 2 ToDrağın muhafazası. arazi bugün çahşmalarına b a ş h y a c a k t ı r Birincisi 1!)75 e k a d a r 2.3 müyon Yeni Trafik K a n u m ı n u n ana hathi'l;t?rlık bir arazinin t a m mâna nın smıflandırılması. l a n n ı hazır'ıyacak olan komi^yonsıvle sulanması. (halen sulanan a3 S'ilama ve gubreleme. r.ızi 1 milyon hektarı buluyor). 4 Plânlı bir zıraî kredi polıti da 7 trafik u?manı bulunmaktadır. Ikincisi. yine 15 yılda h u b u b a t ara | kası. totı satın alıiîdı milyon Sâkıtların Müdafaası Meselesi Sakıt tktıdarın Adalft Oivanmda başlı\acak olan mutıakemeleri esnasında maznunların mudafaalarının avukatlar tarafıadan kabul edilip edilmiyeceği meselesi, günün mevzuları arasında bulunmaktadır. Matbuatta görülen haberlere nazaran bazı barolar. bunların müdafaasının kabul edilmcmesine karar vermekte, böyle bir karara varmıyan Barolar avukatlarının bazıları da. türlü mercilere muracaatla, bu kimselerin miidafiliklerinin alınıp alınmamasında mahzur olup olmadığı hususıınu sormakta oldukları rivayet olnnmaktadır. Haberlerin doğruluğu bakkında kesin bir bilgiye sahip olunmamakla beraber, bu husustaki hukuki görüşün neden ibaret bulundugunun açıklanmasında faide mülâhaza edilmektedir. n HEM kurtuldu Tekne NALINA MIHINA M L Avukatlık, Avukatlık kanununun 22 inci maddesi gereğince âmme hizmeti mahiyetinde bir meslektir. Kanuni olan bu tarifde dikkate alınacak en mülıitn nokta. «mahivetinde» kelimesidir. Yani Avukatlık bir amme hizmeti değil, amme hizmeti mahivetinde bir meslektir. Amme hizmeti, bir amme idaresi veya müessesesi tarafın dan dogrudan doğruya veya böyle bir idarenin nezareti altında umumî ibtiyaç ve menfaatleri tatmin ve temin etmek maksadı ile girisilen tesebbüs ve faaliyetlerdir. Su tarife eöre. her hangi bir teşebbiis ve faaliyetin amme hizmeti sayılabilmesi için. umumî ihtiyaç ve menfaatlerin tatmin ve temini mecburiveti vardır. Gerçi avukatlık mesleğinde de gaye itibarı ile, umumî ihtiyaç ve menfaatler mevcuttnr. Ancak avukat, bu umumî ihtiyaç ve menfaatleri tatmin ve temin icin bir mecburiyet tahtında değilriir. Filhakika avukatlık kanunu, 22 inci maddesinde mesleğin gayesini. avukatların hukukî bilgi ve tecriibc!erini adalet hizmetine tahsisi, tarafların hukukî münasebetlerinden veya karşılıkIı menfaatlerinden doîan ihtilâflann hakka uygun olarak halline tavassut ve umumivetle mahkemelere, diğer resmî mercilere kanunun tam olarak tatbiki hususunda yardım etmek suretinde tarif etmektedir. Demek oluyor ki, avukatlık mnleğinin gayesinde de. amme hiz•netinin tarifinde mevcut olan«Umumî ihtivaç ve menfaatleri temin maksadı» mevcut b u l u ı v ^ ı t a d ı r . Ancak bu temin ve tatmin keyfiyeti, yukarıda da isaret ettifimiz gibi, avukat için mecburi değiidir. ' Bilfarz belediyelerin gördükleri isler, umumî ihtiyaç ve menfaatleri : temin maksadına matuf mecburî teşebbüslerdir. Belediye sokaklan aydınlatmak, temizlemek, sıhhat işlerini temin etmek gibi nmumî ihtiyaç ve menfaatleri temin ve tatmin eden tesebbüsleri ifaya mecbnrdur. Avukat için, gördüğü { hizmet, umumî ihtivaç ve menfaat ' leri temin maksadına matuf oltnasına ragmen, böyle bir mecburi. yet yoktur. Beledivenin göreceği işler için. o belediveyi ig başına getiren kuvvet, icbar etmekte, o islerin yapılması için zorlıvabilmektedir. Fakat hirbir kimse bir avukatı, dâvasını kabule icbar edememektedir. Nitekim Büyük Millet Meclisi 17. 1. 950 tarih ve 1684 nu | marah tefsir kararında bu ciheti i nazara almış ve fevkalâde haller,' de haksız olarak mal iktisap eden i zısinin "o 20 nisbetinde azaltılma5 Ziraat «ıgortaları. sı. b j n a mukabil, h e k t a r başına 6 Tohumluk temıni. 7 verımin arttırılarak. istihsalin nü Yalnız toprak verımi deŞil, fusu besleyici halde tutulma<ı, şahîs başına duşen ziraı verımi tkur.cüsü ife tarla haline gelmiş j arttırmak. oıan meraların yeniden tesısi. 8 Monokultur zıraatten poliOübreleme. en yeni kuru ziraat k u i t u r z ı r a a t e rioğıu geomek. metodlarının k u l l a n ü m a s ! , hsVv'arf9 Çayır ve m e r ' a l a n , bahçe lzr'n muayyen nisbette azaltıimakultürü, hayvancılığı plânlı bir şe. sı, iç iskân, erozyonla mücadele, oırfıân bakımı, yethtirifmesi v.s. kilde tanzim «tmek. Bu a r a d a Bagi'oı diŞer bııtun tedbirieri birer ade'nın tavsıyesı veçhıle. mer'alar bırer sayan F.A.O raporunda, su ıle hayvan sayısı arasında muvalama, arazi inkışaiı. toprak muha zene kurmak. fazası için te!:Iif edilen yılhk yatı10 Zırai san'atları kLirmak ve rım tutarı 170 milyon dolardır. halen mevcut olan ve ekim saha* lannın daraltılmasıyle savısı artaBaade'nin raporunda kısmen il cak işsiz ziraat işrisinin bir kısmıham aid:3ı ar.lasılan Ziraat Bakan nı bu san'atlara yöneltmek. lıjı koordinasyon heyeti 1959 top11 Verımsiz topraklardaki laz lantısına sunulan raporda ise 15 la nufusu plânlı cjlarak kullayılhk inkişaf programı yerine 1968 nabilmek, boylece iş kuvvetlerinı e kadar hesaplanmıs 10 yılhk bir değerlendirmek. . program v r i l i y o r Her yıl ortala12 Koylüyu zırai bakımdan fiıa '« 3,5 iutarında bir ziraat is bilgılendirmek için halk eğitımi tihsal artış'na gore hazırlanan bu i konusu içinde zirai eğıtıme onem programm fınan^manı filhakika [ vermek belirtilmi.ş değildir. Yalnız 1960 13 Pazarlama için gereken ted butçesinin tetkikinde proğramın birleri almak. h a k ' k a t e n tatbik edilebilmesi için 14 Zırai muhsullerin yeterü odeneçin konulmarhSı da . . anlaşılmaktadır. Zaten ödenek ko kıymetlenmesi içın, rantable nayi tesisleri kurmak. n j l m u ş olsa dahi % 3.5 n i ' b r t i n d e 15 Ve yine memleketin sadebir artışın veterli bir artış olmıyace ziraati ıle değil, hayatı ile al? cası da biüniyor k?h olan ormanları korumak, ge'• MemlPketımiz ı o n yapılan aslistirmek ve o r m a n l a n m ı z için gpgarı h a'ıa " h r e (Ticaret ve Sanayi Odaları Birlijınin hesabı); Tür reken tedbirleri almak Yukarda sayılan tedbirlerden • kiye'nin ileride bir a ç h k t e h h k e siyle karsılaşmamssı ioin her sene herbiri, ayrı ayrı birer inceleme ziraî istihsâlde 'o 5 nispetinde bir konusudr. artış sağlamak gerekivor. Bunu sağlamak irin ise zıraat sektörunde yılda 3 mılyar lirahk (asaÇı | vukarı 270 milvon dolar) bir yat ı n m yapılmasına ihtiyaç vardır. & Halbuki 8 yılhk ziraî yatırımların (resmî ve hususı sektört veku"nu 5.6 milyar lirayı (yılda 800 milyon lira) biraz geıivor ki iki ra $ k a m m arasındaki fark dahi Tür ı Kapalirarsı Danı«ma bürosu takviye ediliyor ÖJıenriıâımize göre Vılâvet Kapalırarsı'daki Danışma bürosunu geiişletmeğe k a r a r vermi«tir. Ayn c a T u r i z m Zabıta«ı kadrosu da tckvıve edilecektir. vukatı «yolıuz ve haksız» görmedifi her dâvayı kabul edip etmemekte muhtar bı0^0^0^0m&& rakmıstır. Mütalâa ettigrmiz şu hukuki valer hakkındaki 4237 sayılı kanunun avukatlara sümulü olmadığı ziyet muvacehesinde, baroların sânı kararlaştırmıştır. Meclis böyle kıtların müdafaasının kabul edilbfr karara varmak için şu mucip memesi için karar vermeğe yetkisebebi ileri sürmektedir. Diyor ki: lerinin bulunmadığı kendiliŞinden «Devamlı veya muvakkat surette, anlaşılmıs bulunmaktadır, Binaena ücretli u / » ücretsiz, ihtiyarî ve leyh avukatların, sakıtlara aid ya mecburi olarak bir amme va mahkemede müdafaayı kabul edip zifesi veya hizmeti ile hiçbir ili etmemeleri meselesi, tamamiyle şiği olmaksızın, serbestçe her biri kendi viedanlarına aid bir meseleözel kişi ve hususi hukuk tüzel dir. Sâkıtların ber birisinin bangi huzuruna sev kişisi olan müvekkillerinin işleriy fiillerle mahkeme Ie münhasıran istigâl eden avukat kedilecekleri henüz malum olmalara bu kanunun hiikmünü sirayet makla beraber; bu hususlara dair ve ettirmeğe imkân yoktur.» Görülü Anayasanın mnkaddimesinde yor ki bir amme hizmeti gayesini sakıt cumhurbaşkanının mahkemetakip eden mesleğinin mecburiyet ye şevkine dair Millî Birlik Koaltına alınmamıs olması keyfiye mitesince ittihas edilmiş bulunan tini Büyük Millet Meclisi de ha 7.7.1960 tarib ve Z numaralı kararmalumat zara almış, ve avukatı mal beyanı da oldukça aydınlatıcı mevcuttur. Bunlara göre sakıt ikkanununa tabi tutmamıstır. tidar idarecileri, Türk Milletinin Avukatlık kanununun 22 inci bütün fert ve insanlık hak ve hürmaddesindeki «amme hizmeti ma riyetlerini ortadan kaldırmak, mu hiyetinde bir meslek» tarifine da halefet murakabesini işliyemez bir hil bulunan «mahiyetinde» keli bale getirmek suretiylu tek parti mesinin mucip sebebini, avukatın diktatoryası kurmak ve böylelikkendisine teklif edilen işi kabul le Büyük Millet Meclisini fiilen etmek mecburiyetinde bulunmadı bir parti grupu durumuna düşürğı hususunda aramak lâzımdır. mek, Büyük Millet Meciisinin tenı Avukat kendisine tevdi edilen işi sil yetkisini kaybettirmek gibi akabul edip etmemekte serbesttir. ğır guçlarla ittiham olunmaktadır Kanunun 26 ıncı maddesine göre, lar. Türk avukatiarı, bu milletiıı; avukat, kendisine teklif edilen isi su katılmamış münevver, vatanselıiç bir sebep beyanına mecbur ol ver çocuklarıdır. tçlerinde en genç maksızın red edebilir. Avukatın. leri dahi, geçen on stnelik iktidamünhasıran iradî olarak bir işi rın bareketlerini. hiç olmazsa Lireddetmesi hükmü yanında. kanu se sıralarında gormüs. bu olayların nun 27 inci maddesi isi redde mec sahidi olmuşlardır. Bütün bunlara bur oldugu hallerin de mevcut ol rağmen, vicdanları ile basbasa kalaoenııu rostprmf Kiınıp. tsn maaae dıkları anda. bu ittirnmların yeye göre teklif olunan işi avukat rinde olmadığına. sakıt iktidarın yolsuz veya haksız gördüğü veya masum bulnnduğuna inananlar var hut da işi aldıktan sonra yolsuz ise. her kanaat gibi bu kanaatleveya haksız oldnguna kanaat ge rin de muhterem olduğuna süphe tirdiği takdirde. reddetmek mecbn yoktur. Böyle bir inanca varmıs riyetindedir. Avukatın, avukatlık olan avukatların, hiç kimseye sorkanununa göre isi takip etmek madan. danışmadan, Baroların ve meeburiyetinde oldnğu iki hal sair makamların müsaadesini almevcuttur ki onlar da teklifi avu mağa liizum görmerien sâkıtların kat tarafından reddolunan kimse müdafaalarını kabul etmelerinde nin Baro Reisine müracaat ederek hiçbir kanunî mahzur mevcut dekendisine bir avukat tayin edilme ğildir. Eski bir beytin medlulünü sini istemesi ve bir de avnkat flc hareket tarzlanna yol gösterici bir reti veremiyecek kadar fakir olan ışık olarak telâkki eden avnkatlar, kimselerin müdafaası icin adlî sâkıtların mfıdafaasını alıp aimamüzaheretten istifade suretiyle ma khususunda en doğru volu bulmahkemece avukat tayini husus mnş olacaklardır. O bevit şöyle larıdır. Kanuna göre, bn iki halde demektedir: «Her insanın. Işliyeavukat işi takibe mecbur bulun eeği bütün flillerde, dâvâeısı, kamaktadır. Kanaatimiz; kanunun nunu, sahidi, vicdanıdır.» mutlak ibaresine rafmen, avukat Gerçi müdafaa hakkı mukaddesbu hallerde dahi, müdafaa edilebir eek işin yolsuz veya haksız bnlnn tir. Ancak müdafaa edilecek dufuna kanaat getirdiji takdirde, hakkın bnlunması da. bo kudsiyet müdafaayı' 'MbKÎ" etnteğe ntecbnr kadar tabiî bir şarttır. Y A Z A N Baha Arıkan i alinden şikâvet. âdemoğlunun yaradılışı ieabı. şeyin, daima daha iyisi vardır. tnsanm emeli de daha iyiyi bulmak. Hoş, bizim işlerin basından sonana kadar aksak da bizi halimizden sikâyetçi yapıyor ya! Hiç hirimi? biç biı hoşnnt değiliz. tşler de bizden memnun değil. Milli Birlik Hükümetinin neierle uğraşmaya nssıl mecbMMfc duğunu gördükçe, her işe. hiç yokmuş gibi temelinden başlamak lâzım geldiğini daha iyi anlıyoroz. Saymakla tükenmez ki! 1 Hersey bir dâva ve her dâva, asırlık olmasına ratmen yeıll BJ vâ! Eski tâbirivle. minelbab ilelmihrab, yâni eliften «be» ye, dan «z» ye kadar yepyeni bir devlet kurmakla işe başlıy Cumburivet çağına gelinceye kadar yalpa boca giden gemimiz. ha battı ha batıyor derken, sıkı kavramayı bilen e"ll tarafından kurtarılmış. selâmet sahiline doğru y»l almaya mıştı. Tam pupa velken giderken, 1950 de tayfa arasında isyan çıktı dümeni basıbozuklara kaptırdık. Tekne yine yalpalamaya başlatf Dile kolay, isyan on sene sürdü. Basıbozııkların boznk düzen ka tam. tayfa ile bir olup rotayı şaşırınca, hep beraber Yassıal bovladılor. Çiinkü. deniz bitmişti. Şimdi o ayaklananları oraya boşalttık, gerl dönüyoruı. met sahüi görününceye kadar hayli yol alacağız. O kadar lara. övip akıntılı. öyle çalkantılı sulara dalmısız ki, teknenin düSmwi menini simdi pllerijıde tntanlar çok yorulacaklar. Ama dör sajlam ellerde. Ne var ki. geride kalan on yılın bize kaybettirdigi az bnz ' "T Gemi idaresini bilmediklerı için körü kerflne stirdüklerl devlet teknesini, şimdi simdi farkına vardığımız kendı bıldikleri he deflerine ulastırma telâşı içinde teknede iler tutar yer bırakmıyanlar zavallıvı öyle kalafata mubtaç hale getirdiler ki, gören haline acıyor! Meselâ Maarifimiz. Hep sikây etçiyiz. Hoca sikâyetçl, dğrenci şikâvetçi. velî sikâyetçi, şehirli sikâyetçi. köylü sikâyetçi. Köyü var, okulu yok; okulu var, öğretmeni vok; Bğretmeni var, kitabı yok. Hepsi varsa şayet, çoluk çocuk yobazın elinde ol duğu için öğrencisi yok. Sağlık teskilâtımız bir bask a türlü. Doktor şikâvetçi. hasta sikâyetçi, eczacı şikâvetçi, sağlık memuro şikâvetçi. ebe şikâyetçi. ?ehp şikâvetçi. Hastalarımız var, yatak vok; yatak var, doktor yok; doktor var. ilâç yok. Hepsi bir araya gelince. ateş pahasına ilâcı almava hastada kudret yok. Cami var, din adamı yok : orman var, insaf yok; çeşme var, su yok. Hâsılı, bazan at var. mcvdan yok: bâzan da meydan var at yok Varlarla voklar ne zaman biribirini lamamlar da biz. iki eamı arasında binamazlıktan kurtulursak, geride kalan on kötü yılın acı hStırasını da vavaş yavaş nnutnr, rahata kavuşuruz. Simdilik. tcknc kıırtuldu va, ona bakalım! Arkası elbet gelecek! Hamdi VAROCl.l ANKARA Müracaat Şartları : ÜNİVERSÎTESÎ İ ; I Siyasal Bilgiler Fakültesi kayıt ve kabul şartlan i Müracaat bir dilekçe ile olur. Adaylar örneğıni Fakülte ka yıt bürolarından veya Lıse Müdurlüklerınden alacakları dılekçelerıne aşağıdakı belgeleri ekliyeceklerdır: 1 Devlet lise bitirme diploması aslı veya noterden tasdıkli örneğı. 2 Nufus cüzdanı ve>a örneğı, 3 12 adet 4 x 6 boyunda fotograf 4 Aşı kâgıdı. 5 H>59 19B0 ders yıh mezunu olmtyanlar ıçın lıseden çıktık tan .sonıakı devrede hareketlerinin d u r ü s t l ü ğ u n e daır, luııduğu verm resmi m a k a m l a n n d a n verılmı» İyi hal ğıdı Müracaat zamanı : ^ f i a ı r ımtırLauı.aday öğrtrın ksıvriı. 22 sı gunu baslar ve 29 eylül lW < persembe gunü î >ı ye kadar devam eder Müracaat yerleri : A,nkara'da Siyasal Bilgiler Fajcültesi ve îstînbi bul Ünıversıtesı Hukuk Fakültesındeki «Kavıt BWtrsuv Imtihanlann fapılacağı Dersler, Gttn ve Smm*?;**** Seçme imtıhanlan aşağıda yazılı gün Yfl,| a j da Siyasal Bilgiler Fakultesınde. tstanbul aa tstarTE sitesi Hukuk Fakultesınde aynı zamanda' 30 Eylül 1960 Cuma saat 9.00 da Türkçe R8W#o*!*•*•!»» biyat » » » 15.00 de dan adayın l Ekım 19Ö0 Cumartesı ».00 da ıs.00de ÎEkım » Pazar » 9,U0cia » 15,00 de Yeni ve* ve rihı » »• •» | ; 1 ! ! j j : • Dün 9 trafik kazası oldu Şehrımizın muhtelıfr semtlerinde dün, be=i çocuk olmak üz^re, 8 kisin'n varalanmasiyle sonuçlanan, 9 trafık kazası olmuştur. Y a r a h l a r , A • ,, , , tedavı altına alınmış olup, kaza yaoan şoforleer vaklanmıstır. Tah' kil?t B rtfvsm edılmektedir. olmadığı merkezindedir. Zira, bir kimseve lnanmad'^1. dofrnlnğnna kanaat »ttirmediği bir i$>n miidafaasım Tap4ırm8k. *şy»nın tabiatına mnhalif bir hareket olacafı münakaşa götürmez hakikatlerdendir. CÜMHfîflIYET Ntish^sı 25 Kuru» Turkl»r Llra Kr Haricl Lira Kr T. H Yollarının yeni nçakları Türk Hava Yolları İdaresinin Ameriks'dan veni satın aldığı F.27 tipindeki «KOD«. «KOÇ» ve »Kod« isimli 40 ar kişilik 3 ııça<*ı «Ntanbııl Ankara», «îstanbııl . Izmir» sefcnr>e tah^is pdilmiştır. Hazır elbise satı«!an Ha7ir elbise satışîarında bir müdıletrir devam eden d u r g u n l u k z a i l , olmustur. Anadolu'dan gelen | istekler günden güne a r t m a k t a d ı r . 1 Köylü ve rencber tipi hazır elı biseler 85 . 110 lira arası satılmak tadır. Daha vükseklerı. kalıtelerine göre 150 250 liradır. Senelık 75 00 150 00 Barolara gelince. avukatlık ka« sylık 40 00 80 00 3 aylık 22 on 44 00 nunu Baroların vazifelerini nmuBasan ve .va.yan mî Hey'et olarak 62 inci maddeCumhurıyct Matbaacılık ve sinde. l'mumi Heyetin seçmis bnGazetectlik Türk Aniinırr şırketl lunduğu idare heyeti olarak da73 Cağaloğlu Halkfvı sı.kak No 3H41 üncü maddesinde tayin ctmiştir. Srfhıbı Bu vazifeler meyanında. BarolaNAZİML NADİ rın, avukatların her hangi bir daYan ıgltrını fıllcn eflen vâyı alıp alamıyacakları için, müM^=ul MUdüı dahalesine dair hiçbir kayıt yokŞAHİN PEKESE tur. Avukatltk kanunu, avukatın Gnzftımfzp gondfrilen evıak ve yazı ı bir dâvâ alıp almaması meselesi ar neşrcdilsm edılmestn ladf fdılmez I hususunda barolara hiçbir selâhi tlâniarflan oıesulivpt kabul (K)i1m*7 I yet tanımamıs. ancak ve ancak * 1 yukarıda işaret etmis oldu(umux BU GAZETE BASIN AHLAK YAgibi, bir zabıta maddesi olarak S.AS1MA UYMAY1 TAAHHÜT ET I MİŞTİR. İlmî bir toplantı Uluslarası Goğüs Hastaîıkları Hekimleri Koleji ve Türkıve Gö| ü s Kastahkları Hekimleri Cemiyeti 1>usün saat 9.30 da Hılton oteli salonlarında. miişterek bir «masabası ilmi toplantı• tertıpiemişlerdir. P NEVİN AKYAMAÇ § İle I ŞÜKRÜ TORUN % Nişanlandılar g İstanbul ? l « 5,'9/?50 Eylul 5 Rebiülevx el 13 1 e E . 1* S C v E. ı 5.31 ;: .13 15 31 18 "S 20.13j 3.46 110 54' 5.36 9.15 12.001 1.33 9.09 1 •t !li İnkılâp Hükümetiniz; Hazinenin ve yuvanızın gücünü artıracak % 6 faizJi Hürriyet İstikrazı Tahvillerini, yurdun her tarafında, 15 Temmuz 1960 cuma günü satışa çıkarmıştır. Burslnlar : 175 lira üzennden bure verılir. aniar arasında Seçme ımtıhanlannı kazan işleri Bakanii|ı gore 60 öğrencıye Malıye ve tç Seçme nanların burs alabılmelerı ıçın 25 yasını Seçme ımtıhanını burslu kazananlar gıler Fakültesine müracaat ederek t a a h h ü t y di örneği alıp gerekli ışlemı yapmağa mpebur ve kefaletname işlemı tamamlanmadıkça t « için Fakülteye müracaat olunamaz • Diplomalar alınmamıs ise, Lıse ıle müracaat olunarak i m t i h a n i a r m başanldıgının vazdırılması lâzımdır. A , jBuıni.^.ii" !:'.,;;,tiılı.ıı.i İ nıiüı Kdebî Tefrikası i!'iıiıi'i't!ii!iıiHii!;'iHi,:'iiiııi!M'ii!:i!!iiii ü M nı ı H i tı t u i • 11111 ıı ıııııiiiıi ıı ıı t m m ııt ıııııt ııı t ii 11 tf 11 ftıı ı tif m n tıtiırıı 11 ti ıı "i *ı 1111 ııt iTiııın ftı 11 ııııtif 11 ıııı tf tıt f tııııif ıııı rı rıiHit ıtif ıııtıtt uıııif ittt ııı ııt ı Mf ıııt tı ıııit ı nı ıt ıtıiıtt ırı ııtıııif tıı ^ S t u a r t bir k a h k a h a Srttı: « O kadar üzgün durma, ea nım! Uerhal yirmi bin dolar kıymetinde bir paraya el koyabileceğimi söviersem inanmazsın, degil mi?.» Sam dudagını ısırdı. pek düşünceliydi. < Bir adam. böyle bir anda, eline yirmibin dolar geçirebileceğini söylerse, hemen polise haber vermek lâzım gelir, Stu art. Affedersin, sözünü kestim. Neyse. sen anlat bakalım.» « Anlatmaya çalışıvorum ama dinlemiyorsun ki. Evet. şu anda yirmi bin dolar bnlabilirim. Polisi çafırmaya da lü. zum yok. Allaha sükür daha b a n k a soyçunculuğuna başlamadım. Bu paraya halamın kı %ı savesinde kavuşuyorum. Bana yirmibin dolar horç vermeye razı oldu. Hem de, derhal.!» Sam, sesini rıkarmadan, öyle bakıyordu. Bunda anlaşılmıyacak bir sey y ı k t u ki, Stuart yakışıklıydı, câzibcliydi. Böyle bir erkeğin yalnız bir kadından istediği kadar para alabilmesi gâyet kolaydı. Sam hem rahatlamıs. hem kızmıştı. Doğrusu Stuart'tan böyle bir hareket beklemezdi. « Hanımetendi büyük bir iyilik yapmış, Stııart. Hısımın oiduğuna çöre de. her halde pa rasının emnivette o'dueuna da ir bir vcsika da istemez.» Stuart Hksürdü. tşte meselenin en zor tarafına gelmislerdi. DüşUneeli düşünceli bastonunun sapına b a k t ı : « O bö'vle bir sey istemivor ama, ben vermek teklifinde bulundum.» < Joshua Allstairs'e ipotek Iı olan evini mi rehin gösterdin yoksa, Stuart?» « Sesinin bu kederli edası alaycı sbzlerin beni çok şaşırtıyor, Sam. Ben bunlara miis tahak mıyım? Zavallı dört ço cuklu bir dulu kandıracak ka dar kötü bir insan mıyım ben? Öksüz çocukların ellerinden ek meklerini aidığımı hiç gördün mü sen benim? Meğer, sen de beni ne kadar iyi tanırmışsın ya!» Sam, yaptığı hatayı t â m i r etmek ister gibi, tatlı bir sesle mırıldandı: « Ben arkadaslarım hakkında daima çok iyi düşünceler beslerim. Hemen sinirlenme Stuart'cığım. Ben hir şey deme dim ki. Evet, gelelim şu rehin meselesine?» * Benim de seni görmc.ve gelişimin sebebi bu. Janie'ye ortaklık teklif ettim.» Sam afallamıştı. Avağa kalk tı. Hayretle Stuart'a baktı. Konusamıvordu.. S t u a r t : «Canım, öyle idam m a h k u m l a r ı gibi melul melul bakma bana» dedi. «Our sana kısaca hepsini anlatayım. Mnğazalara yatırılacak yirmibin doların yılda beşbin dolar kâr getireceğini sövledim; yalan da değil. Janie buna çok sevind 1 '. Tam şu sıralarda yirmibin dolar sermayeye bizim çok ihtivacımız var. Hiç sesisoluğu çıkmıyaıı. üstelik kadın ortak bulmamız biyük bir talih eseri. Sen de aynı fikirde değil misin? Değilsin galiba. Şimdi beni din«Tirmibln dolarla neler yapa bileceğimizi düşün. Sam. New Tork'taki iflâs mallarını hatır ladm mı? Hemen onlan almaya bakmalı. Geçenlerde bu malları nenza alabi'eceŞimizi dü^ünraemis mivdik? HattS bu i; için borç istemevi bile düsüntiyordnm. tste simdi para hazır. Bu ise sonunda senin de aklın yata cak va.» Sam aJır ağır oturdo. G8zlerınd»ki mâni deŞişmisti. Stnart orta*ının verecefi cevabı beklivordn. Sam. gayet yavaş konnsarak. «Sen bana herseyi anlatmadın. Stuart.» dedi. « Hayır, pek anlatmadım.» Stuart burada bir dnraladı. Dudagını ısırdı. Sam'ın vözüne bakamıyordn. «Onbin dolara ib tivacım var, Sam. Şn hınzır Joshua Allstairs'in borcunu vermek istiyorum. AIaca#ım yirmibin dolan önce ı m ^ z a v a vatıricafım. Sonra, kendi cebimden ödenmek üzere, onbin dolar borç alacağim. O hınzır herifin faizini bir Sdesem ondan sonra anaborcn temizlemek kolay olur. Janie de muavven fasılalaria parasının getirdi^i kârı alır. Bıiîiin muamelevi tamamlavacsfım.» Sam ortaîına dik d'k baktı « Seni kıraeağım, bnnn bilîvorum, Stuart. ama. ne çare ki bunu söylemek zorundayım. Sen evini kaybetmekten korkuvorsun da onun için Joshua Allstairs'e borcunn muntazam ödüyorsun. Onun gözünde itiba rının kınlmasını istemiyorsun. Ama, bir defa bu borctan kurtuldnn mu, ondan sonra senin işe m u n t a z a m para v a t ı r a c a î m ı hiç sanmıvornm. Janie Cauder ise. m a ğ a z a l a n n d u r u m u ne olursa olsun. hep bizden para alacak. Sen, ben beklevebiliriz, Stuart. Daha olmazsa kemerleri de sıkarız. Janie bunu vapamaz. Dört tane çocnğu var.» Stııart. vüzü kıpkırmızı. baJırdı « Beni sorumluluk duygu>in nedir bilmiven bir hırsız verine mi kovuvorsun? Borcumu ödemivecejimi imâ pdivorsun. Sanki senin parana. malına tenezzül edeeekmişim gibi konuşuvorsun!» Ssm basını kaldırdı. ciddî bir tavır takındı « Sana herzaman sövlerim va. S t n a r t . ihtivacın o'dufu zaman benim b ü t ü n varımyoSum senindir. Talnız, senin hesabına korkuyorum. Çok rica ederim. sözlerimi iyi dinle. Sen. ben beklevehiliriz. Janie heklevemez. Onu korumak için bövle konuF/vorum. Bunu sen de biliyorsun. Sen horc içindesin, Stuart. l'can kusa bile borcıın var. Gecen av kıımnr viİ7İinden. kadın vÜ7iinrt<>n hin flnlara va kın borrlanTiıssın. Hımları sen kendin anlattın. Gecen vıl Sarato^a'lı o güzel kadına a'dıgm gerdanhğın borcu daha ödenme di. tki bin dolardan fazlaydı san ı n m . Ta at varısları. Stuart? Sen at varıslarına hie davanamazsın... Ben bütün bunları biliyorum. Bana kızdın ama. doğnıyu sSylediğime ClMHlRVET'in Sabahleyin kahvalfîf.nı tek b3 şına ettikten sonra erkenden sokağa fırladı. Niyeti Sam Berkowitz'le konuşup onu iknaa çalış maktı. Sam'ın çok garip huyla rı vardı. Zaman zaman çok inatçılık ediyordu. Yeni bir ortak aldıkları haberi her halde Sam'ı çok şaşırtacaktı. Stuart, sessiz, güneşli sokaklardan yürürken, bir yandan da süyliyeceği sözleri tasarlamaya çalı^ı yordn. Binbir türlü söz vardı aklında... Bir gazete aldı, ilk sabifasını okuya okuya yoluna de\ am etti. Memlekette pek mesut. sâkin bir hayat vardı. Güneyle kuzey arasında Zcnci meseleleri yüzünden bir anlaşmazlık çıkmıştı ama, pek önemli değildi. Stu art yakında sulhün yeniden bas lıyacağına emindi. Avrupaya gelince, ilgisini alâkasını çoktan kesmişti. Sam'ın şehrin en çirkin semt lerinden birindeki küçük kıırşuni evinin önüne gelinceye ka dar Stuart'ın içine sıkıntı düşmedi. Ama, daha kapıyı çalarken yüreji âdeta mengeneyle sıkılmaya başladı. Her ne paha sına olursa olsun. artık geri dönemezdi. Sam'a meseleyi bir an önce anlatnıalıydı. Hiç şüphesiz ilk önce a r a l a r ı n d a şiddctli çekişmeler olacaktı. tste Stuart'ın canını sıkan, sinirlerini bo/an da buvdu ya... Güzlerinden uyku akan bir hiz metçi S t u a r f ı kürük salona aldı. t h t i y a r Bn. Berkovvitz, rotna tizma ağrıları yüzünden. hep vatakta yatmaya mahkÛD"1u, artık eskisi gibi aşağılara fılân inemiyordu. Sam, misafir geldıjiııi h;ıber verilince, vakit kaybetmeden aşağı indi. Kurşuni gözlerinde bir alay vardı. a m a h e r şeve rağmen sükuneti elden bırakmıyordu. « Vav S t u a r t ! sen bu saatte gelir miydin hiç!» diye h»vkırdı. «Hoş geldin. Kahve iç;r sin değil mi? Ben de nerede 1 1 se kahvaltıva oturacaktım.» S t u a r t : «Teşekkür ederinı. hen kahvaltı ettim de geldim,» dedi. Kadife koltuklardan birine otıırclu. Bastonuna dayanarak ileri doğru u z a n d ı : « Bankalar acılmadan önce seninle kcnuşmak isiediğim bir r^p^ele var da.» Sam birden telâşlanmıştı. Tavas yavaş bir koltuğa o t u r d u . Mivop çozlerini S t u a r f ı n yüzüne dikti. « Para mı? Gene mi para, S t u a r t ? Paraya ihtiyacın var ha?» « Ne münasebet: Ben her za man para sıkıntısı içinde miyim yâni?» Sam güliimsedi: » A5agı vukarı öyle va..» « Metelije muhtacım ha? Bana o gözle mi bakıvorsun?» « Kızma. azizim. Sadece, sık sık paraya ihtivaç duyduğunu scvteme': istedim.» Stııart içinden bir küfür sa» vurdu ama. rahucak kendini top layıp î ü l i ' m ^ e d i : •t Bu zynıanda kimin paraya ihtivacı vok ki.. Hem beııce, bir işte bir tane ort?U vetmez. Evet, bir para meselesi i«"in çeldim. Ar^^.ken^i ibtMncım ırin dc"L>l. t l i n ı e ;cı;mck iizere olan bir parça var da.» Şimdi Sam daha fazla tasalan mıştı. S t u a r f ı gavct iyi tanırdı. S t u a r t . vok^a Marvina'yla eviendijini mi söylemeye gelmişti? Stuart ;ılgın gib» « Senet na istediğin bilirim tstersen rirsin.» Sam sadece kedçı^i %Ü\ürr/"i\, Tekrar nı salladı. « Çok delice konnstnîıınn sen de bilivorsun edersen benim de sa razı olacağımı D i n d a s l a n m icin sevden baska benim ihtivacım olacak? senin dem<ktir mahvını görmek le bir h!Jİ olursa. va rim. fcollanm b a î l ı Stnart hızls verinç| « Vallahi beni din! Bütün b o r c I a r ı ' W manda iizenne s5z ha önce tuza^a düHtoâIdttiH*S Simdi gene avnı seve t t i t m e k istemem. Para ve k a d î r ha«ka borc fım. Bircl^rj öflevpcı snrtda b ' r flp'il d i h a vina Allsta'rs''e evlt s a r l ı v o r u ^ . Çok, rok " de...» Sam. dünva basına v gibi o!dıı»u yere çöktü. «inirli ellerini oğnştı hasladı. Stuart'a acı acı Stuart'ın ise neses! yerine livordu. Sam'ın acayip hiç farketmedi bile... (Arkası v a r ) '^ınıııııiiiiiııınıııiiiıııınııiiiıınıiTinnnnnıııi'iıııniHüiıiıııiHiııniii!'"! :'ıiı:::!:i!n!n:!ii!:i!n'!:Hi!iııııwniP':ir'ı:i!!iii!iii[i: HiıınııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııiiiııııııııııııiiiııııııııııiiiMiııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııiMiııııııııııı^