22 Kasım 2024 Cuma Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
DÖRT Resimli Roman : 184 B A Ş K A S I N I N G Ü N A H I CÜMHURİYET Çizen: YVES SAYOL Çpviren: Mazhar KUNT 3 Ekim 1960 Büyük bir halk sanatkârımn hayatı Naşit Bey Amelya Hanım ile askı YAZAN: BURHAN ARPAD Naşit brı dünyadan göçüp git cukları yoktu. Karısının çocuğu tikten sonri adını ve sanatını olmuyordu. sürdürsünler istiyordu.. Kendi aŞark Tiyatrosunda >yıldızının dını taşıyan bir kumpanyası, ö gittikçe parladığı gece'lerden biteki bütün komikleri gölgede bı rinde içinde yeni bir heyecan kırakan bir ur.ü. Langa bostanları vılcımlanıncaya kadar, durumda na karşı üç fcatlı, yağlı boyalı ve hiçbir değişiklik olmadı. Günlük özene bezensE döşenmiş bir evi, yaşayışı Direklerarası ile Langa üstüne titriyen bir Jcarısı vardı. arasında, tiyatroyla evi arasında Amma çocukları yoktu. geçti. Fakat bir gece, bir gecenin Faytonun yorgun atları ağır a birkaç dakikasının bir ruh hali, ğır yol alr.ordular. Cerrahpaşa her şeyi değiştiriverdi. Soyunma Camii ark^s: çıkmaz sokağına odasında makyajını yapıyor, bir vardıklarınîa. geceyarısını çok yandan da kantolara kulak veritan geçmişt:.. Naşit bey, cebinden yordu. Avantiya'nın, Zarife'nin anahtarı çıkardı ve sokak kapı kantoları bitmiş, Niko ve Amelsını usulca aç:p karanlıkta kay ya kardeşlerin düettoları başlamıştı. Arşın Mal Alan operetinboldu. den bir düetto okuyorlardı. AIV «Seni fördüm, bend melya'nın: «Aşk nedir bilmezoldum!..» dim, seni gördüm bend oldum!..» 1926 yılbaj: gecesini oyundan parçasını yanık yanık okuması, sonra kutlsyazak artistler, gün Naşit beyi birden irkiltti ve kudüzden hazırlık yapmışlardı. Bi lise koşturdu. Duetto bitip perde rer ikişer tvlerde toplanacaklar kapanıncaya kadar kuliste kaldı, dı. Naşit Bey kumpanyasındaki dalgın dalgın dinledi. Çocuksuz lerden bir i.smı da, Verjin ha geçip giden evliliğinde kendini nımların MjLlel Tiyatrosu üstün bir türlü yüzde yüz mutlu buldeki dairesıne gidecekti. Verjin mıyan Naşit, Amelya'nın: «Aşk hanımla Yargi efendinin kızı A nedir bilmezdim, seni gördüm melya'nın rnsan töreni o gece ya bend oldum!» parçasına bağlanıpılacaktı. Amelya'yı Kumkapılı vermiş, Azeri müziğinin hafif ezbir fırıncıyii veriyorlardı. Bun gin melodisiyle içine bir heyedan önce tir havlucuya vermek can düşmüştü. MutluJuğunun ekistemişler, fakat bilinmiyen bir sik yönünü o şarkıda buluvermiş sebepten, nışan yapılamamıştı. gibiydi. Fakat yine de pek ciddıDaha doğıjju. Yorgi efendi ile ye almak istememiş ve önünden Verjin hanuodan başka bütün geçip soyunma odasına giden Akumpanya nişanının bozulma ne melya'ya: «Kız, seni oğluma aladenini biliyorlardı. Amelya ha yım!» diye takılmakla yetinmişnım, altı yzldır Naşit beyle sevi ti. Oğlu diye, sözünü ettiği Recep, öveysiydi. Naşit'in o anın şiyordu. heyecanını ciddiye almak isteme Naşit bey, yıllardan beri evüy mesinin önemli bir nedeni vardı. di. Çok fırt:nalı ve macerah genç Amelya ile arasında epeyce yaş lik yıllarıoian sonra gönlünü farkı vardı. Medeni Kanun daha kaptırdığı Lenıan hanımla evle çıkmadığı için ikinci defa evlenneli çok oltaaştu. Tiyatroculuğa mesine resmî engel yoktu. Fakat başladıktan sonra uzun bir süre yaş farkı da, evine ve Leman hadargın duran babası Hacı Ahmet nıma bağhlığı da ağır basıyordu. bey, oğlunun evlenmesine sevin Başı dinç ve muntazam günlük miş ve yeni. evlileri yanına almış bir hayattan hoşlanıyordu. Iki tı. Birkaç j ı l sonra Naşit bey evli ve iki karılı yaşamanın teLanga'daki evi satın ahp tamir dirginliklerine. gürültülü ve çeettirmiş, bo;ratmış ve özene beze kişmeli yaşama tarzına, kırkınne döşemişıı. Eski hovardalıklar dan sonra ahşması güç olacaktı. dan elini eıeğini de çekmişti. Ti Buna rağmen, Arşın Malalan oyatro ve çevresinden bazı aktris peretinin bir düettosiyle içine dülerle, Direklerarası ve Kuşdili şen kıvılcım, gittikçe artıyor ve semtlerinin bazı serbest mizaçh ateşleniyordu. Amelya'yı gördükhanımlariyle arada bir ufak gö çe şakalaşıyor, odasına çağırıp unül serüvertl'en olmamış değildi. zun uzun şurdan burdan söz açıFakat hiçbirinde fazla ileriye git yordu. Beyaz tenli, kestane saçlı memiş ve karısına bağh kalmış ve elâ gözlü ufak tefek genç kadıtı. Oyundarj çıkınca doğru Lan nının yarım Türkçesiyle konuşma ga'daki evi:ı yolunu tutardı. İş sından pek hoşlanıyordu. Genç olmadığı geceler evden çıkmaz, kadın da, Naşit beyin hergün bibostanlara T ; Yenikapı kıyıları raz daha açığa vurduğu duygulana bakan üs: kat odasında başı rına gittikçe kendini bırakmıştı.. nı dinlerdi. Akşama doğru içki Naşit ve Amelya, altı yıla yasofrası kurulur ve karısiyle kar kın bir süre gizlice seviştiler. şılıklı içerdu. Yaşayışından, sana Yorgi efendi ile Verjin hanım, tinden, kart5.ndan, kazancından durumdan kuşkulanmamıştılar. ve başarılarından memnundu. Fa(Arkası var) kat mutlulığu tam değildi. ÇoBivosrafik bikâye: 6 Komiki Şehir Şimdi evvelâ şunu anlıyalım: Çocuk kız mı, oğlan mı kızdı Peki şimdi nerede? Onu pek görmek isterdim. Tabiî babası olduğumu söyliyecek değilim ama, görmek iiterdim. Lâkin, Raymonde, herifin bu ısrarı karşısında son derece sinirlenmişti ve öfkesini zor sakhyordu... Bu cevap üzerine eski ev bekçisinin ^ üzü buruştu. Raymonde. bunun farkına vararak şöyle düşündü: <An!aşılan çocuk hayatta olsaydı. benden tehditle para çekmenin çarelerini arıyacaktı. Vernier'in hayal kırıkhğına uğraması, kendisıne cesaret verdi ve herife: «Simdi de biraz sizden konusalım» dedi: Vernier içini çekti: «Vaziyetim pek pariak değil, dedi. Hattâ berbaddır, diyebilirim. Düpedüz sefaletle pençeleşiyorum. Ha şimdi neden beni görmek istediğiniz anlaşıldı. Paraya ihtiyacınız var değil mi? Pekâlâ veririm. Ama buna mukabil bana bir kızm adresini bulacaksmız. İsmi Matmazel Mourillon'dur ve evvelce Veron sokağında oturuyordu. Vernier hayretini gösteren bir hareket yaptı ve: «Bu kız şimdi Linne sokağında oturuyor» dedi. Nasıl? Siz onu tanıyor musunuz? Hayır, ama başka biri de onun ve babasının hakkında benden malumat istemişti. Ya, kim imiş o? Vallahi bilmem, sizi tanıyor... Herhalde siz de onu tanımalısınız... (Arkası var) •lllllllfllliriMlllllllllllllflllMIIIIIIIMIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIİIIIIIIIIIIIIIIIIIMIIIIII Hem çalışıp hem sıhatli kalmak elinizdedir Sorumluluklar, gürültu, fena hava, fazla sıcak. aşırı yorgunluk, fena ışık bütün bunlar iş hayatında sağhğınıza düşmandır. O yüzden sinirleriniz bozulur. Türlü hastahğa yol açılır. Ama çahşmak zorundayız da.. Bu çıkmazdan nasıl kurtulmalı? Vıyana'da uykusuzluk çekenler, uykuları kaçanlar 52.999 numaraya telefon ediyorlar. Tath bir kadın sesi uyku getirecek öğütler veriyor. 1717 numaraya telefon açıyorlar. Hafif bir müzikle birlikte komik hikâyeler anlatıyor biri. meleği MGessesemiz şehrin her tarafına rakipsiz fiatla seri olar»1 teslimatına devam etmektedir. NEVZAT ÖZER Unktpanı at. 31 T«l. 27 22 19 22 82 38 • tncelemelerın sonuçlarına göre çalışan erkeklerin °o30 o unun. kadınların o4O ının sinirleri çok yorgun. Entellektüellerle ışçıde, şehirle koyde hep bu yorgunluk. Bu sinir yorgunluğu birçok hastalıklara yol açmaktadır. Romatizma ağrılarının yarısı, sindirim yolları hastahklarının 70 i bundandır. Bu yorgun luktan ötürü iştihanız kesilir, zayıflarsımz, uykularınız kaçar. Yüz çizgileriniz derinleşir. Erkenden cildiniz kırışır. Bütün bu çekilenlerin sorumlusu: tş.. Oysa yaşamak için çalışırız. Hem çahşmak. hem sıhhatli kalabilmek.. Bize düşüyor bunun yolunu bulmak. Neden çahşırken böylesine yorgun düşüyoruz acaba? llk ve en tehlıkeli düşman. gürültüdür. Insanı yorar. huy suzlaştırır, hırpalar. Gürültü kanımızın formülünü bile değiştirebilir, sizi hastahğa hazır bir hale düşürebilir. Bürolarda gürültü 60 desibel (desibel, gürültü birımidir) i, fabrikalarda 8085 desibeli geçmemelidir. Oysa çokluk, tahammülümüzü aşan bir gürültü içindeyiz. Uzmanlar buna karşı kulaklarınıza pamuk tıkamayı öğütlüyorlar. Fakat daha da iyisi var : Evinize döner dönmez bir Zavallı Brigitte. Bileklerini kesti. Uyku hapı aldı. Az kaldı ölü«sessizlik kürü» yapmak.. yordu. İnsan o güzelliğt ölümle yanyana getiremiyor bir türlü. Çok değil, 15 dakikacık.. Hem sonra nesi eksikti mesut olmak için? Gençlik, güzellik, aşk, Sıcaklık da önemlidir çocuk, para, şöhret. Saadet diye akla ne gelebilirse hepsi onda değilmi idi? Çahşma yerinde en iyi sıBrigitte ,aşkın taşkınhğından, coşkunluğundan ölümlere kadar caklık yazın 17, kışın 19 deregitti. Bu söz bir fantezi gıbi gelmesin. Gerçekten böyle oldu. B. B. cedir. Bunu bulamadığınız zakocasını dclu dizgin sevdiğini her fırsatta tekrarladı durdu. Hele man giyeceklerinizle ayarlamaya. hele terlememeye çok Charrier onu gözünden bile kıskandığı için ruh buhranları ile klidikkat etmelisiniz. niklere düştüğü zaman Brigitte bütün dünyaya haykırdı: «Ben koYor;unlu£un bir sebebi daha: camı seviyorum. Onu hekimler değil ben iyi ederim. Versinler bana. Ben sevmediği, soğuduğu vakit açık açık söyliyebilen tir inHavasızlık . sanım. Charrier'yi seviyorum.» Havası bozuk yerde çalışan Sahiuen de Charrier klinikte iken o da hastaya dönmüştü. Bir insan çabuk yorulur. Çünkü gün. herkesten habersiz buluştular. Charrier hekimlerı atlatmıştı. kaslar ve beyin oksijene muh Paris onları sonsuz bir saadet içinde buldu. Brigitte o zaman gazetaçtır. Fırsat bulur bulmaz tecilere, bütün Fransaya, bütün dünyaya âdeta yalvarıyordu. «Bizi pencereyi açmayı, hiç değilse rahat bırakın ne olur. Canımıza yetti ikide bir ayrılma dedikoduaralamayı ihmal etmeyiniz. ları. Biz birbirimizi sevıyoruz. Arada kaçamak yapıp açık Fakat dedikodu dünyası onlan hiç de rahat bırakacak değildi. pencerenin önünde derin deBrigitte'i bir akşam, beraber fılm çevirdiği artistle görenler «kocarin nefes almak da sağhğınız sını aldatıyor.» diye fısıltılara başladılar. İş basının diline düştü. için büyük kazançtır. Ve işte sonu. Güneşe nynnnz En güzel örguleri bir erkek öriiyor Örgü deyince akla hep kadmlar gelir. Oysa şaşılacak kadar güzel ve eşi görülmemiş örgüleri yapan bir kadın değil, bir erkek. Bu adam örgüyü örmüyor, yaratıyor. Bugüne kadar kımsenin bilmediği bu marifetli erkeğin adı: John Norbury. En güzel eserini Ingıltere Kıraliçesinin üçüncü çocuğu, küçük prens Andrew için yaptı. Vaftiz merasimi için bir pelerin bu. Mister Norbury gazetecilere: «Modeii Vıktorya Albert müzesinde buldum, demiştir. Kıral I. Charles'in böy!e bir dantel yakası var, ilhamımı ondan aldım. Orta motif Tudorların tacını gösteriyor.» Ağır sanayi rr.ıntakasında duvarla mahdut 4000 M2 saha üzerinde 800 M2 lik binalar. Yazıhane, trifaze cereyan, telefon, terkos, kuyu. P.K. 380 İstanbul Satılık fabrika binası T ürkiye ÖĞRETMENLER BANKASI Sermayesi: 30.000.000 Merkezi: ANKARA Bankada hesap açtıran mudiler arasmda tertiplenen 1960 yılının SON UMUMİ KEŞİDESİ Çekilis: 12 Aralık 1960 2 Adet YAŞADIKÇA HER YIL GELİR Tutarı 10.000 5.000 1.000 500 200 100 50 Lira 49 70 6 6 13 20.000 10.000 6.000 3.000 2.600 4.900 3.500 50.000 Brigitte Bardot neden intihar etmek istedi? SON PAR\ YATIRMA TARİHİ 12 Ekim 196Û dır. Hesabımzdaki vâdcli her 50, vâdesiz her 100 lira için bir kur a numarası alırsmız. Taşradan posta havalesiyle para göndarmek suretiyle hcsap actırabilirsiniz. TÜRKİYE ÖĞRETMENLER BANKASI T.A.Ş. Merkez Şubtsi. ÇEfkırı caddesi Ulus/ANKARA Çekilişe iştirak edebilmek ıcin Rakamların dili Rakamların dili bazan çok eğlencelidir. İşte: bütün dünyada, bir saniyede, kaç bardak çay içiliyor? Tahmin edebilir misiniz? 14.000. Ingilizler. günde adam başına, ortalama 6 bardak (ya da fincan) içjiyorlar. Holândalılar «1» bardak. Fransızlar yılda ortalama 18 fincan. •fc Iğne ökçeli kadın ayakkabılarmın toprağa ne kadar basınç yaptığını kestirebilir misiniz? Hayır. Çünkü, 50 kiloluk bir zarif kadının iğne ökçesinin toprağın her santimetre karesine 3.000 kiloluk basmç yaptığım duyunca sizin de bizim gibi afalladığınızı görür gibiyiz. AKBAN K İKRAMİYE APARTMANI GÖZTEPE, BAĞDAT CADDESİ. PLAJ YOLU MEVKİİNDE, YÜKSEK GELİR GETİREN LÜKS VE EMSALSİZ BİR İNŞAATTIR. IN. Apartman Oairesi İkramiyelerimizin İlk talihlisi RADYO 6,57 Açılış ve günün programları 7,00 Türküler ve oyun havaları 7,30 Haberler 7,45 Sanatkârlar geçidi 8,15 Peggy Lee ve Nat «King» Cole ile başbaşa 8.50 Marşlar 9.00 Kapanış. 11.57 Açılış ve programlar 12,00 Four Freshmen'den caz 12,15 Sizin için 12,20 Gönül Söyler'den şarkılar 12,45 Haberler 13,00 Öğle konseri 13,15 Ahmet Sezgin'den türküler 13,30 Doris Day söylüyor 14,00 Cevriye Ceyhun'dan şarkılar 14,30 Lâtin Amerika müziği 15,00 Kapanış. 16,57 Açılış ve programlar 17,00 Küçük fasıl 17,30 Cemil Başargan Dans Orkestrası 18.00 Sizin için 18,20 Yaşadığımız günler 18,30 Yurttan sesler 19,00 Haberler 19,15 Marşlar 19,30 Memleket konuları 19,45 Emel Gülsev'den şarkılar 20,00 Olaylar ve yankıları 20,15 Kıbrıs saati 20.30 Turhan Karabulut'tan türküler 20,45 Pazartesi konseri 21,40 Devamı yarın akşam 22,00 Toplu programlardan seçmeler 22,30 Haberler 22,45 Denizcilere ihtar 22,50 Gece konseri (Chopin «2 No. lu piyano konçertosu») 23,20 Pat Boone ve Sarah Vaughan'dan şarkılar 24,00 Kapanış. ANKARA Çok önemlidir bu. Sağlam kalmak için çahşma çok uzun sürmemelidir. Sinir sisteminiz günde en fazla 8 saat çahşmak için yapılmıştır. Ondan ötede tehlikeü bir yorgunluk başlar. Verim düşer. Uyku azahr. Vücut harcadığını yerine koyamaz olur. Akşam çahşmaları gündüzünkülerden daha yorucudur. Güneşle başlayın, güneşle bitiriniz işinizi.. «Güneşe uyunuz» un mânası budur. öğleyin mola Öğle vakti bütün iş yeılerinde çahşma durur ama bütün çahşanlar bu aralıktan istifade ederek dinlenmelidir. Şeker yemeyi ihmal etmeyiniz.. Şeker canlıhk, dirilik verir. Hele, çiçeklerden alınan en tabii şeker demek olan bal mükemmel bir kuvvet kaynağıdır. m 12 AKŞAMİhJA KADAR HESAP AÇARAK Siz de bu Apartman Dairelerinden birine salıip olabilirsiniz. KASIM Okulda evde 2 AYRICA 2951 KİŞİYE ÇEŞİTÜ VE ZENGİN PARA İKRAMİYELERİ ' Y I K A N I R M A V İ " m ü r e k k e b i n i kullanınız. ılık su ve sabunla derhal ç ı k a r ! AKBAN K VADELİ HER 1OO, VADESİZ HER 200 LİRAYA AYRI E«=? KUR'A NUMARASI VERİLİR SOLVEX İHTİVA EOEN YEGİNE MÜREKKEPTİR BAY OSCAR akşamından itibaren I E N Î M E L E K . tC Emil Zolc'nın unutulmaz şaheseri İTHAM EDİYORUM UNDFORS ( İ Accuse J JOSE FERREK VIVECA lllllllllIIIIIHIIlllIIIIIIIItlltlflllllIllllllllltHIHHIMIIIItlıııııııııııııını ıııııınıııııııımınıııııımııııııııiHiıımnmnıııııtııııımımıııııımMim: PATTİ 43 KIZ #V?D£ŞîMl'H M&NLÖ/Ni SUZuyORPuN PROF. NİMBÜS'ün MACERALARI ;ı,ı1ıuııııııııııiMiıııııııııııııııınıııınm'iıi""iı"'"""iıınııiMiıııııııııııııııııııııııııl MllllllllltlllllllllllllliMIIIIIIIIMIIIIMIIIllllllllı
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear