25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
fKt CUMHURtYET S Ağustos 1959 I KREMLİH'İ YENEN ASK • 1 İ 1 Evin kapısı şıddetle çalındığı za Genç bir idealı.t olarak ihtilâle ve auan, Nore yatmağa hazırlanıyor küçük dahili harpiere katılmıştı. du. Telâşla yatak odasınaan jıka Sonra gunün birinde kocası Sibir rak gitti, kapıyı açtı. £,şütte hiç yaya gonderilen Aıman asuıı bir Tımes'te 1 «Göze çarpanlar» başhğı' ğu kadar batıda da bulunduğu his köyü içine alan büyük arazilerin sa| Türkiyede sol kanat fikirlerinin tanımadıgı ıkı genç adam duruyor duua sevışmege üasıamış ve karısı altında gazeteni n Aîikara muhabi sine kapılmaktadır. Yaşar Kemâl ise hiplerinin hâkim olduklan yerler var tabu sayılmaa yüzünden, Yaşar Kedu. Bunıardan bırı <Yoldaş Korz ! bunu oğrenince kendını zehirliyekıaa bir İsrael seyahati istisna edilir <iır. Yaşar Kemâle göre ise toprak mâlm halk tarafından fezlasıyla turinin şu makalesi çıkmıştır: henko» dedi. «Bizirnle Dıraz gez rek intınar etmiştı. VVassıiy, karıAtatürkün 192030 yıllarında Tür | *• Türkiye dışıne çıkmamıştır Tek reformu, batılılaşınak demektir; hj$ tulmesına rağmen, münevverlerin 0 meğe gelir misiniz'» Nora nın sımı, ıntıharından sonra sevgıiisile kiyeye verdiği muazzam batılılaşme . korustuğu dil. türkçedir. Bununla değilse batılılaşmtnın önemli bir kıs bir çoğu onun eserlerini ya görmetepesi atmışü. Geceyarısı tapisiı. evlenmiş ve kadma karsı KAU ~V Komisyon, bir kısım mallara hızının artık ytvaşlamakta olmasın i beraber tercümelerinden okuduğu ba mıdır. mezlikten gelmekte ya da onları zem çalıp boyle münaseoetsız bir ten „ ~~ u<ıı nıyıe tehdid etgünliik rayice göre fiat j dan, okuldan çok cami inşa edilisin u edebiyaü hakkında çok geniş bil1 Yaşar Kemâlin bütün yazdıkların metmektedirler. Memleketin Rusyaiırte buiunan bu zuppe utnie had mışu: «uvey annene itaat etmeztakdir etti den ve muh.;fazakâr bir islâm toplu. Bisi vardır. Harikulâde bir yaratıcı da toprak dâvası ana temayı teşkil et ya yakın oluşu yüzünden, ne kador dini biidirmek lâzırndı. Kaşıarmı seıı senı suıdururum. r*ek iyi biluğunun engelleyici ataletinin yeni kudrete 9hip olup. son derece kişisel mektedir. Mükâfat kazann roraanı mâsumane olursa olsun, bu çeşit hab çatarak hiddetii bir tavıria suze oaş üısın ki ftusyada senı gonderebi , Gümrük İdaresi, Bölge İktisad Mü den ağır basmağö başlayışından " d k d Inc Memedsde. büyük razi sahibi üslupla Bir k kıse «Ince Memedde büyük trazi sahibi reketlere toptan «komünizms. damga u u n l r u A şüp ' ü l u l yaznıaktadır. Bi çok k Ağanm zulmü yüzünden dağa çı sı vurulm. ktadır. ^ lamak istediği zaman kars.ısındaıu,; lectgun pek çok yer vardır:» Genç dürlüğü, yaş meyve ve sebze koope he ve endişe eden Türk aydmları bu hikâyesinin yayınlanrnış olmasından Bununla beraber, bugünkü Türonun kaiasından geçeni derhal sez : kız aurumun nezaketini kavramak ratifi ve Millî Korunma temsilcile. ; gün pefc çoktur. baska ikinci bir ronrrnı (Orta Direk) kıp sonunda haydut olan bir köylü mış olmaiı kı, kpnuşmasına fırsat ta zoriuk çekmemışu. Çinden ge rinden mürekkep gümrüklerden çe j Modern zihniyetli Türkler şim tamamt rımıştır. Hâlen beş ciltlik ü çocuğun hikâyesi anlaülmakttdır. Ro kiyede siyasetin önünde sonunda, sağ ile solun daha açık bir şekilde karyalnız Türkiyede 33.000 adet vermeden üâve etü: «Bizı yaniıs, «*» bir adamia dansetü diye ha kilmeyen mallara fiat takdir komU di kendi kendilerine soruyorlar: A çüncü ronvrnını tasaılamaktadır. Bu man, y y aaiamayınız; bu, bir çapKinca da I pısıerde surundürulen arkaoaşı Ri yonu dün öğleden sonra şehrimiz İk cçba batıhlaşma hareketi çok sathî iri yapıb. güler yüzlü, espritüel ve tılmıştır ki ^ 60 ı okuma y z m a bil şılıklı cephe almasına yol açacağı be. vet değii. Bir emir. «Ve yakasının ta'nıo âkıbeüni kolay kolav aklın ü s a d M üd" r I"ğü n <ie toplanarak 25 fc: lmamış mıdır? Bu mefhumun Av sıhhatli insanı bir «Türk Balzaon ola meyen bir memleket için bu. rr.uaz lirtileri, yeni Yaşar Kemâlin pnrti zam bir rakamdır. Eser ayrıos muh politikasında iktidar yerine prensip arkasını çevirdi. O zaman genç kız dan suenuyordu. Babasuıın bolse ağuslui 1958 den evvel gümrüklere rupab kıyafetinden. (abrikalanndan, rak tesvir etmek pe!â!« m•imkünaü ^»rektıei telif dillere çevrilmistir. İngilizce ter uğruna mücsdele PARTİ VE \PRENSİP gelmış ve benüz çekilmemiş buiu Lâtin alfabesinden. batı kanunlrınNKWD nin işaretini görerek kor vik ıdaresıne olan sffKİak?1,jni de e u m e s l önümüzcieki sonbaharda bir fikrinin gerçekleşeceği emareleri . var nan malların bir kısmına günlük ra dan. lâyik devletten. hattâ parlömanYaşar Kemâle göre batılı ile oatılı I n i l i z . kudan bir adıru gerı çekildı. çok iyi biliyordu. Uattâ bir kerevayınevi terafından neşredıle dır. Meselâ her iki buyuk partının ter demokr3siden daha derin bir mâ olmavar, politikanın e» slı farklann « Genç adam, bir şey söyıemeden t sinde General Uborowitch in bedi yice göre fiat takdir etmiştir. , elân esas itibariyle bir menfaatter nası yok mudur?. Hemen körü körü. dan biri. baüda siyasî r rtilerin sade> ona bir dâvetkâr ei işareti yaptı I yesı oian saati gdzbebeği gibi sak , Hikâyenin bir yerinde. rom^nın kctelisyonu halinde oLmasınî rağmen. ne batı hayranlığının yerini şu dddi ce iktidar peşinde değii. prensipler v* Nofa sessizce buna itaat ederek j iamasma rağmen bu adam Maresal arzedılecektir. su. I almıştır: «Bat'.lılaşmak ne de peşinde koşmak esası üzerine kurul kahr.manı Memed bir kassbaye gelir . iktidardaki Demokrat Parti İslâm iki memurla bırlikte kapının önün ! TuchatschevvsJıy'ye yardım etti dıw mektir?». karşılaştıfı bir ihtiyardan orada bu ananesiyle. sanayide şahsi teşebbümuş olmasıdır. Bunu söylerken odekı «Zıs» marka kocaman oto ! ye vatan haini Uân edilip mahkesahiplerinin mevcut olma s ün gelişmesiyle ve şimdiye kadar memleketi bakımmdan Bu meselenin can alâcak noktasm nun kendi rnohü» bındi. Modern plâstfk makineleri bu partiniu 1945 Toprvk Kanununu meye veriiince saatı nasıl nefretle k stettiğinden dığmı öğrenince hayretler içinde da 1956 yıhnda ilk romanı «İnce Me sosyalist prensibleri ithal edilecek tatbik etmediğine göre büyük topr»k Geaç kız, o sıralarda Moskovada, soKaga attığını gozlerUe görmu|tü. med»le şöhretini yapmış olan genç şüphe edilemez. Mustafa Kemâl Ata '""• Memed. sahibi sınıfla. kısacası sağ ile işbirli Bir müddetlenberı Avrupaya git. bir yazar, Yaşar Kemâl Gökçeli du Kirkün derin hayranı Yaşar Kemâl'ı «Bu kastbanın ağası kün?» Kızılardu tiyatrosunun arkasındaAradan kısa bir müddet geçmisği yapmak temayülü göstermektedir. Plâstikçiler ki bir pansıyonda kalmaktaydı. Ü ti kı babası, WKW0 tarafınoan Dis mış buiunan Istanbul Türkiyede Atatürk inkılâbını sol" ! Hüsan onbaşı önce anlamadı: ruyor. Yaş.?r Kemâlin ailesinin men , Atatürkün kurduğu ve şimdi muha «Ne dedin» diye tekrar eturdi. radan Uimkı'y* arabayla aşağı yu lşlerı Genel Müdürlüğüne tâym e Demeği Başkanı Zeki îlker dün Doğu Anadolu'da Van gölü böl doğru bir harekpt olarak tef.=ir etmek lefette buiunan C.H.P. i?e lâyik devi Memed: kan yarım saatte gidiiirdi. O gece dildi ve fiep birlikte Stalıngrad şehrimize dönmüştür. gesi olmakla bcr ber. kendisi Türki. tedir. Zira Atatürk, o z mana kadar > Baçkanın basına verdlv maluma { Bu kasabenın ağası kim, diyorum.» leti. sanayide devletçiliği ve toprak jok güzel bir mehtap vardı. Voiga dan Moskova yakıniarındaki Kjyaz yenin güne.vir.deki Adanadan gelmek gelmiş geçmiş bütün Türk zimandrrta göre Avrupadan 20 modern plâs ı refermunu kısaca solu temsil ebnekte kanaimdaki gezinü yeri Himki, ma kazasına Uşındılar. Bu kazada tedir. O. 1922 de dünyaya gelmiştir. | larındsn çok df ha fazla halka yak dedi. tik makinesi ithali için anlaşmaya dir. Şu hale göre daha belirmemiş ol Hasan onbışı: Fakat henüz dört yaşındVyken zen , Jşmış ve ona pek çok şey vermiştir. mehtabm nazlı ışığı altuıda pırıl ' yüicsek hükumet ajaniarı oturur varılmışıır. «Yavrum» dedi «ne ağası? Bu kasa sa da baünın siyaset şekilleri mevcut gin bi arazi sahibi olan b bası ca , Yaş r Kemâl. bilhassa hâlâ esas itibir pnu parlıyordu. Kolkola girmış lardı. Korzheoko ailesine BotkinsYüzer havuzun batış mide namaz kıl. rken katledilmiştir.! bariyle bir ziraa! memleketi olan Tür i banm ağası olur mu? Burada eğa tur. ^tmt aevgüüer, hayatlannın ton t a > a caddesındeJu 22 numaraü ev SEHİRLERE HÜCUM Bab: sını kanlar içinde yere serilmiî kiyede topra'k dâvasmın en önemli yok. Herkes kendüıin ağ: sı. Burada sebebleri arastırılıyor günlerioi tatlı geçirmek isteyen ih tahsıs edildi. Dış İşleri Komiseri Pek çokları Türkiyede siyasî solun yıl süren me?ele olduğuna in.nmaktadır. | «ağa» diye zenginlere derler. Ağa kü ük K e m M Istinye tersanesinde âni olarak üi'tr çîftler, gölgeleri caddenin or j Litvinolun emrinde çalışmağa baj« teşekkülü içüı vaktin henüz erken b i r d i I Atatüık de toprak reformunun ,ÜİS°' C * tutukluŞu geçirmistir. Sonuntelanna kadar uzayan ağaçlano j lıyan Wassily'ye bu ev, vaziıe ıcc batan yüzer havuzun batış sebeb. olduğu kana: tindedirler; zira Türd a h a l k t u r k u l e Memedin kafası alnv'.dı: zumur.u hissetmiş. fafc t kudret ve lerinin aranmasma devam edılmek' " **>" *>*™ bu altmda ağır ağır gezıniyorlardı. ju «Buranın bir tek ağası kim?» diye kiyenin sansyi işçileri, nüfusun anpisında NK tedir. ârızadan kurtulmuştur. iiibarımn zirvesinde dahi bu meseleNora'nın kapısıru çalıp %aari tebWD)'nin kumızı işareti vardı. Bu Yasjar Kcmâl gençliğinin türkuleri j yi ele almak imkânını bulamamıştır. tokrarladı. «Adı ne? Bu dükkânların, J cak cn 2 iinden ibarcltir. Boyle düü r liğ edaa iki genç, «rabanın ön ta belirttiklerine göre, ,, n ta ışaret, hükumet tarafından aiaroz i O, din ve siyaset reformunu ön plâ bu tarl: ların sahibi kim?» nenler, Yaşar Kemâlin pek önemli ol. BafıiKİa oturuyordu. Arkada, Nora edilen siyasî ajanların evlerine ko halihazırda havuzun batmasma . e ni unutmadıiı gibi. kafa« memlekeü na flmıştır. Hasan Onb şı işi çaktı: Kendisinden sonraki duğuna inandığı toprak dâva^ını taSa yara veya çürük n İ n t a r i h İ V e s ı l n y l e d ° ' U d U r ' T u r k «Sizin köyün ağ.ısı kim?» diye Me m'jmiyle gözden kaçırmaktadırlar. S nm ywınıd« im görünüşte konuşroa , nurdu. Gerçekten bu evde de bir folklarun derinliğine gömübnüştür. Cumhurbaşkanı İnönü. bir topr< k re dece şehirler ele alınsa bile meselt bulunamamıştır. j ptk aevmiyen ort l bir ytı p«k aevmıyen orta yaslı bi a zamanlar çok gözde olan ve sonra : Bu bakımdan. pek çoğu Londrada, Pa formu kanununu. pek zorlu muha mede sordu. sanıldığı kadar basit değildîr. Tür4am vardı. Genç kız kendisinden Sibiryaya sürülen Nikoiai Kres ' A v T l c a havuzun tamiri işi de dej'a da New Yorkta tahsil gör. lefete rağmen 1945 yıhnda Meclisten Memed: ristekiyenin en göze çarpan vâkıalarmd n ne istediklerini bilmiyordu. Yegâ tinsky oturmuştu. DolaplaTda eski V a m e t m e k t e i r ^ i ay kadar sü müş. bir çok vabancı dil konuşan or ; geçirebilmiştir. Fakat 1950 de partisi «Abdi Ağa.» ı bırisi köylerden şehirlere hücum ne1 TEHLİKELİ FİKİKLER ne tesellisı arabanın NKWD mer i den Latvinofun iübarlı temsilci r e c e k o l a n t a m i r s o n u n d a havuzun ta derecede batıhlaşmış Türk tipin iktidardan düşmüş, Demokratlar dev Bir çok Türkün nazarında bu, teh | ticesi şehirlerde fakir sınıfın artışıistikametinde gitmemesiydi. leruıden olan bu baatsız adamın 20 yıl daha kullamlması mümkün den <=Vrılmaktdır. Bazan insan böy| rinde ise reform yürümez olmuştur. dır ki Türkyenin muazzr m nüfus arlelerinin köklerinin Türkiyede oldu Bugün Türkiyede brizılan 100 kodar | likeU bir konudur. Nora, heyaoanlı olaaasına rağmen elbıseleri hâlâ durmaktaydı. Sele I olacaktır. .. | tışıyla (senede cr 3 net artış> bu da Ö t e v a n d an O t e vandan ölüm tueağından başka bir istika I finin âkıbetini bUen W««sily, bu ' finin âkıbetini bUen Wassily, bu ' . ! mütemadiyen yükselmektedir. Bu tamirden »onra ha» e t t e gittiklerijıi farkederek biraz : eve taşuıır taşınmaz inançlı bir v u z x l n y*™*™ batmasını onlemek | kimseler,' kulübe gibi yerlerde yaça. rahatlamıştı. Aradan kısa bir müd ! adamın tavriyle tahtaya vurmuş ve ^aksadile teknede bazı değişıklikle makte, kıt kanaat maişetlerini temin etmektedir. Bugüne kadar komünizjn det geçtikten sonra Norarun ya i inşaallah Krestinsky Yoldajm â rin y a P I l d ' İ > v e t a m l r suresmce D e . Türkiyede hemen hiç ilerleyememişnındaki adam konuşmağa başıadL kıbetıne uğramam!» demişÜ. ,nizcilik Bankası gemılerımn nenız tir. F. kat kuvvetli sosyalist partilere Önc k«Ddini tanuü: O, binoas, , Fakat aradan çok geçmedi v K u T ? e n * Z ^ l ^ * malik bir memleketin. zayıf koraüKirüow'tu üçü de NKWD nin ec ! Litvinof, o devrin en nüfuzlu ş a hi n a c a k l " n b l ' d l r l l ™ e k t e d ı r nist partileri olduğu kanaati belki nebileri takıp bürosu memurların giyetlerinden biri olan Molotof ta1 B i r şoför m u a v i n i k a m y o n , her hangi bir memleket için olduğu dandı. Bir müddet önee Norarun ranndan işten uzaklastınlınca o • tekerlekleri a l t m d a c a n verdi j kadar Türkiye için de vârittir. Y»şar bir Macar diplomatiyle Moskovada nun adamlan da teker teker ayık; Kemâlin yazdıklarında. düşündüVleN l y a x i D e r i n i d a r e s i n d e k i 18571 u y « k aık görüştüğünü tespit etmiş landı. Nora gunun bırmde üniver ' rinde ilgilendiği Türkiyenin gerçek landı. Nora gunun bırmde üniverkamyon, Yalovada Dere iskelelerdi. Kirilow, konuştukça hiddetdâvalan işte bunlardıri sinde yük boşalttıktan sonre manevleniyordu. «NKWD nin izni olma siteden eve döndüğü zaman ken ! Her halde. görüşleri hakkında ne disine, babasının Molotof tarafın dan ecnebilerle temasa geçnaeain yuyan şoför muavini Nezir Koruyan düşünülürse düşünülsün. Yaşar Keyasak olduğunu pekâlâ bilirsiniz.» dan azledilerek Lubjanka'ya sürül tekerlekler altındo kalerak can ver. mâl söyleyeceği pek çok şeyi olan iyi, dedi «daha kötüsü geçenlerde de düğü bildirildi . Üvey annesi de miştir. kuvvetli bir yazardır. Kazakistana sürülmüjtü. Ondan Metropol otelinde bir İngilizle dan Kazâ etrafında savcılık tahkikat «ederken görüldünüz. Bir kapita sonra genç kız ne babasını, ne de yapmaktadır. list piçinden ne istediğinizi •ogrene üvey annesini bir daha göremedi. 24 yankesici yakalandı T E Ş EK KÜR bilir miyim?> Genç kız susuydrdu. Anıatudıgına goıe Lubjanka da in sanların on«ekı mevkive öiümü ile bizleri sonsuz acı Şehrin kalabalık yerlerinde O günler gozünün önünde canlaniçinde hırakan sevgili babamız mıştı: Metropol oteline gitmeyi ko seviyeleri hiç nazara almmazmıs.' ^ arasma sokulan 14 kadın. 10 erve büvükhabam lay kolay göze almazdı. Amma bir Müsavat prensibinin tam mânasüe ^e^ yankesici yakalanmıştır. câri olduğu tek yer burasıymış. : ANTUVAN Ef. kız arkadaşınuı ısrarına dayana Balık îhracatı durgun Öyle ki bir elçinin karısı ile, bir | BECİDYAN'ın Mevsim dolayısile balık ihracatı mamış ve oraya gitmeğe razı oj • (Kuyumcu) ağır gitmektedir. Satışlar muştu. Bu otel, ecnebilerin uğrağı işçi sendikaları temsilcisinin kızı ' = s l l j,....^..,^...,. ^..^^ küçük par cenazesine iştirak eden. çelenk olduğu için NKWD nin sıkı kon veya bir generalin kızıyla bir işçi tilere inhisar etmektedir. gönderen, hayır müesscs**lerine trolu aitındaydı. Bunun ne demek kadın burada tam bir eşitlik içeSon günlerde Yunanistana 3784 ki teberru edenlere. telgraf. telefon risinde çalıştırılUTnı^. lo tâze balık ihraç editejiştir. olduğunu Nora biliyordu. NKWD ve mektubla taziyette bultınan Aynca Amerikaya 1532 liralık hız O günden sonra Nora için karan nin dikkatini çekmemek gerektiğiakraba ve dostlara ayn ayn te* Genç kız, lu bahk gönderilmiştir. şekküre teessürümüz mâni olduni o da takdir ediyordu. Nitekim lık bir hayat başiadı. ğundan gazetenizin delâletini Büyük çapta ihracatın mevsimin bu hususta azamf gayreti goster gsyet pahaiı olan üniversiteyi terrica ederiz. mif. fakat işte muvaffak oiama ketmek zorunda kaldı. Kimse ona geUsmesile eylul sonlarında başlayaEvlâdlan: Ali», Brigit ve cağı fahmin edilmektedir. mıştı. Otomobil, Himki caddesin iş vermek istemiyordu. Bir vatan Anna Becidyan. Dr. Faruk Beyülkera, de süratle ilerlerken genç kız haininin kızı olduğunu herkes ona j Damadı: Bay ve Bayan Andre Zifci ve evlâdı Jilber NKWD merkezine götürüldüğü tak hissettiriyordu. Yalnız bir ara küHeJsnkiden döndü ..daıma mevsimin en zengin ikramiye plânından faydirde oradan canlı çıkmasma im tüphane sekreterüği, modellik va. HeLsınki milletlerarası akıl sağlığı kân olmadığını anlıyor ve gittikçe gibi işler yaparak üç beş kuruş kongresinde memleketimizi dalanmak ımkânına sahıp olursunux. 27 Ekimde yapıtemsil artan bir bedbinlikten kendıni kur kazanmıştı. Bununla beraber asıl eden Bakırköy Akıl Hastsnesi BaşACI BİR KAYIB lacak sonbahar çekilişinin ikramiye tutarı 550.000 taramıyordu. gelir kaynağı, zaman zaman satmak hekim Muavini Dr. Faruk Bayülkem Kınm ulemasından Mehmed zorunda kaldığı eski eşyasıydı. Ni dün şehrimize dönmüştür. KANA BITLANM1Ş BIB Çelebi hafidi rüştiye muallimi j lıradır (6 Apartman Daıresı ve 310.000 lıra tutannda hayet tamtakır kalmak tehlikesi be evvellerinden Aîi Galib Efendi ADAMIN KIZI lirınce, Nora, uzun zamandır ken Ağustos 5 Muharremı 29 mahdumu, emekü öğretmen Eçeşıtlı para ikramıyeleri) dib Kırımlıoğlu ve 1 inci Cihan Nora, daha pek küçük yaşında disine Metropole oteline gidip ecC u Harbi şehidlerinden Sıtkı kars <a Gizli Polisin korkunç nüfuz ve nebilerle dansetmesi için ısrariar± l '*r deşi. Yarbay Şeref Tınç ve Me•M X kudretini öğrenmişti. Öz babası da buiunan arkadaşının teklifini ka her 150 tiraya 1 kur a numarası liha Karadenizin dayısı. Neriman > Wassily Sawitch Korzhenko, NK bul etmekten başka çare bulamaMuzaffer Atrekin eniştesi, Dr. FAA(. V. | 4.5T 12.20 16.14jl9.21 21,08 2.55 ! Galib Kırımlıoğlu amcası. yükWD (o zamanki ismiyle OGFU) nin mıştı. sek mimar Affan Kırımlı ve | , S . 1 »34 4.57 «.51 12.00' 1.47 7.32 ! reki vc enerjik elemanlarındandı. (Arkası var) Rezza,n Höcekin sevgili babaları ve Bayan Hildegard Kınmlınm oovgili kocapi Geceyarısı bir davet B haberleri çekilmiven mallar 1 K T İ B A LAR 1 fSABAH Devşirmeler lnekler, bn yac da, bttfin yazlar gibi, yahnd biraz daha (azİMi ile gözümüzü oydoktan sonra, kışa d»|rn nihayet, gilkinir gibi oldnk. Hanl hanl komisyonlar kurnluyor, toplantılar yapılıyar, karsrlar veriliyor, emirler birbirini takip ediyor. Gazetelerin yazdığına gore, komisyanlar da möhim, toplantılar da mühim, kararlar da, emirler de. E böyle olması da lâııra. Çünkü laten sinek meselesi mühim. Bakalım, kararların tatbikatı da mühim olacak mı? Ben bu kararlann iki tanesine pek takıldım. Biri, halkın mücadeleye katılmağa davet edilmesi; öteki, haftada bir günnn gineklerle mücadele günü olarak tesbit edilmiş olması. Ba iki karar, lineklerin irahası gayretinin hangi ölü noktaya gelip dayanacağını gün gibi aşikâr gösteriyor. Halk, bulunduğu yerleri temiz tutmağa, çöp tenekelerinin a|zını kapalı bulandurmağa davet edilmekte. Bu, senelerdenberi, zaman zaman okunan sinek türküsünün hiç defişmiyen ara na|mesidir. Ilgili teşkilât da, ahırlan temizleraek, çöp yığınlarını iraha veya dezenfekte etmek, sineklerin ürediği yerleri yok etmeğe çalışmak gibi işlerde sıta gayrete eağırılıyor. Bu da, kendimi bildim bileli din lediğim aynı finek türküsünün bir kuplesidir. Yalnıı türküye yeni bir kuple ilâve edildi. Haftada bir günün »ineklerle mücadtle günü olarak kabalü. Şimdi ne olacak. Ben size söyle. yivereyim. K15 kapıdan gözüküp sinek elini eteğini ortalıktan bir çekti miydi, ne çöp tenekesi kapafı (sayed var idiyse) kalacak, ne sinek yuvalarını bozma faaliyeti (şayed başladıysa) devam tdecek. Rizler, haftadan hattaya çtlen, sineklerle mücadele giinümüzü, tıpkı su haftasını, ba haftasını bol lâfla kutladıtımız gibi: «Neydi o Reçen seneki sinek belâsı!» nev'inden hatırlamalarla kutlayacafcız. Tâ gelecek yazın, kısa bir kaç haftacık kalasına kadar'. Bu gidişle, helediye dışarıdan, biz içeridfn, sinek avlaya avlaya, zor çıkarız bu sinek işinin içinden! *** Nihayet, trafik kazalannın 6nüne geçmenin en pratik yolu bnlnndu. Kehanet savuruyorum sanılmasın. Beni bu bükme eotüren şey, Trafik Şubtsi Müdürünün idare ettifi gece kontroln «Idu. Ehliyetsiz ve sarhos soförleri yakalamak için, Bofatt; BtnflhPr ve Kilvos civannda yapılan âra•nalarda, ele geçen 'geçmiş, geçmiyenler de, bakmısiMr ki yakavı ele verecekler, arabalarını olduklan yerde durdurmuşlar, sabahlamışlar. Kamyonuna yolcu doldurup sebir dışına çıkan kamyon şoförlerinin sayısı o gece doksan beşmiş. Bu doksan beş kamyonun içindeki yolcuların da sayısını güzönüne getirirsek, saçlarımız diken diken olur. Zalimin uykusu da ibadet sayılır dedikleri gibi, sarhos şoförün, arabası o duvar genin. bu ıluvar benim süreceği yerde, dagda ba, yırda sabahlaması da serrin ehveni sayılmalı. Böylece, dünyada hiç bir memleketin bulamadıfı bir nsulü biz bulmus, trafik kazalarından pek çotunun önüne geçmiş oluyoruz. Sarhos şoför, ürkütmeden sayılamıyacak kadar bol. Urtalık karardıktan sonra «bu gece kontrol varmış!> habcrini etrafa bir uçurdunmuydu, dağ taş, otomobil yatakhanesi haline gelir, trafik kazalarını koydunsa bul! *** Karsın Tuzluca ilçesindeki Pernavut bucağı yakımnda ha patladı, ha patlıyacak diye beklediğimiz yanardağ, mefer dağ göçmcsi hâdisesinden ibaret bir şeymiş. Halbnki ba yanardağ bize ne ümidltr vermişti! Gazını tahlil ettirip yakacaktık; tutustnrup ortalığı aydıniatacak,, bölgeye binlerce mi. olur, 00 biıılerce, yüz binlerce mi olur turist celbedecektik. Vezüvlere, Etnalara rakip yanardağımız var diye övünecektik. Dereyi görmeden sıvadığımız paçaları indirmck şimdi ne zor olacak! Dokuz kubbeli bir hamam daha yıkıldı! Hamdi VAROĞLU Sinir ve Ruh Hastalıkları Mutehassısı Dr. Cemil Hulusi ESENDAL Romadan avdet etmiş, hastalarını Galatasaray Yeni Çarşı Cad. No. 30 Kardeşler Apt. daki muayenehanesinde hergün saat 15,30 18 arasmda' kae başlamıştır. Telefon: 44 58 46 Türk yazarı Batıya bakıyor Mukadderatıııızı İş Batıkasına bağlarsanız 1 r rr rrr CUMHURtYjET'tN TEFRİKASIj U RTIIDiREK Çürümüş ağaç kabuğu koktu. Ana: cTırnağına kurban «lduğum Alim. Şu kesip atüğin tırnağına kurban olduğum, sırtım ılizlerim bir ağrıyor ki... Beni bindiısene ata. Eskisi gibi ben binemem ki. Nerde o haller bende.» Ali atı büyücek, yarı devrilmiş bir küiiiğün önüne çekti. Anasını kütüğe çıkardı. Kendi de altından kaldırıp bindirdi. Meryemce atın yularını topladı. Atın üstünde dikeldi, dimdik durdu. Güren, bu bükük belli, kocamış Meryemce değii derdi. Atı üzengiledi. At ağaçların geçidinden ilerlerken, önüne yiikü de\Tİlmiş bir eşek çıktı. Eşeğin •ahibi bir yandan eşeği döğüyor. bir yandan da eli yükte, yüklemeçe çalışıjordu. Mervemce geçitten ormanın icine saptı. onu geçti. Yol açıktı. Ötede, tâ uzaklarda sis içinde bir dağ morarıyordu. Onun ardınHan çocuklar. sonra gflin, en arksdan da Ali yola cıktı. A'm yiikütiden bir a^ıni sırtına aimısiı. A'iır yüküniin altınrta iki hiik'iinufü. Cn^'erini atın ayaL'arınn Hikmisti Atın aypkları Hnlis»!1»!! a\ I :I<•»!<> düz, ceren gibi sektikçe seviniyordu. Burnuna bir yerlerden başak kokusu geldi. Göziinün önünden sırtsuta vemtiş, üstüste abanmış başaklı tarlalar geçiyordu. Gün ışığı altuıda. Güneş olanca »arısıyla, uçsuz bucaksız bir ovada başaklarla, başaklara bulanmış daİgalanıyordu. Başını yana çevirince, yanında yürüyen Kara Veliyi gördü. Gülümsedi. • Veli: «Bire ulan. amtna 4a dalmışsın ha! Yarım saattir yanında yürüyorum. haberin bile olmadı. Bu hal, ne hal böyle?» Ali: «Yok bir şey.» dedi. «Fatmalı Bacıcık nasıl?» Veli: «Hiç sorma. Köyden bu yana, d^ha pHztinü acmadı. Ne denin. sen askerdlikte çok hasta (fördi;'i. Ne dersin, Ali kardeş?» «Xe denir ki.» diye icinl çeMi. Yanlarından Delice Bekir. yanraa yönüne bakmadan hızla gecti. .A'i: / «Hele koca hörtüğe hele. Yeliş ha kocamı* azılı. yetiş! Yetij de bize pamuğu açmamı; tarla Ali: bul. Yetig!» VeU: «Yetij teres, yetiş.» dedi. o Köylü ne karar aldı, her balde haberin yok.» Ali: «Yok olur mu hiç. Muhtarlan birlik olmuş köyliiyü takmıyor.» Veli: «Takmazlar, takmasınlar ya görürler.» Sonra geri döndü: «Fatmalı geride kaldı. Başına bir hal gelmesin. Ben vanyım da Aliylen iki lâf edeyim, dedim. Sağlıcakla kal., Göç tiim yola düzülmüştü. Mavi dolamalı, ayağı yalın yaşlı kadınlar, ak baş örtülü orta ya^lılar. ziilüflü, sırmalı fesli gelinler, çeşit çeşit renkli kırep bağlamış kızlar yola düşmüşlerdi. Yalın ayaklannın izleri ak toprakh yolu nakışlıyordu. Erkekler birkaçı bir arada toplanmışlar, konuşarak yürüyoriar, çocuklar yolun dışında oynaşıyorlardı. Gün attı. Ak yolun iistüne, orman ağaçlarının ötesine kar makarışık gölğeler düştü. Alinin oğlu babasına, soğuktan ki7armış elini gösterdi. Oağların soğuğuna gelmişlerdi ar dikçe yÜ7Ü kararıyor, at düm yorlardı. Birden »nünde Koca tık. Halili gördü. Koca Halil değne«Çok jükür gün doğuyor i değine basa basa çok yavaş gididi. yor, topallıyor, arada bir de duAlinin oğlu yedisini daha yeni rnyor, ağzını havaya dikiyor bitirmişti. derin bir soluk alıyordu. Ali aldumadu Ali önünde Koca Halili bu hal Oğlan: de görünce, onun Kenıiuiı gjr' «Bir gün doğdn ki,» dedi, nıcmesi için yavaşladı. Koca HaAli duymadu lil gittikçe yavaşlıyor, Ali de Oğlan Küheylânı ?eçti, atın yavaşlıyordu. Kadınlar geçti, çoönünde yürümeğe başiadı. Ocuklar, yaşlılar geçti, hasilar, nünden yüklü bir eşek gidiyor, atlılar eşekliler geçti. toca Lıeşeğin ayağına bir kolan dolaşılil tâ gerilerde kaldı. O kaldıkça yordu. Eşeği çeken kadının koAli de kalıyordu. lnndan çekti: Birisi: .Zala Teyzev» dedi, «eşeğin ı N e o Ali, ne geriliyorsun üyayağına kolan dolandı.» le? Yürü,» dedi. «Bir yerine Lir Atm üstünde dimdik gi<)en şey mi oldu?» ninesine de bir göz attı. Zala Ali, yüzünü buruşturarak sol perperişandı. üıvrıı •• cssı l.i• yanına eğildi: mi kimsesi yoktu. Bir başına «Böğrüm ağrıyor,» dedi. kendisini geçindirirdi. Çok yaşSonra anası geldi geçti. Sonra lanmıştı. • kansı .. Eğilmiş, eşeğin ayağına dolaEnişi ininceye kadar bütün nan kolanı açarken, Meryemce köy onları geçti. yanından geçti. Ali şöyle bir karartı bulup yaOğlan ninesine güldü. nından sıynhversem, kasketimi c Nene.» dedi. güzümün üstüne indirip görMeryemce. oğlanın sözündekımemezlikten ge.scııı .ıe >aıunni sezmişti. Bir şu Zalanuı hadam sıyrüabilsem diye acı acı line, bir de kendine bak, demek düşünüyor, hiç birini kendisine iiıyordu. yediremiyordu. Ama ne yapma«Zıkkun, batasıca. Hep de a * lıydı? Yapacak, elden gelir hi<, damı iğneler,)) diye karşılık verbir şeyi de yoktu. İçinden, • b •u di öfkeyle. «Babana bir derköylü gâvur,» diyordu. Gâvur sem!» da imansız da. Şu kocamn haliAli atın ayaklaruıa bakmakne bak hele! O'mgj olsun boytan usandı. Atın ayağının üçünle düzen, böyie dıriik de nal yoktu. Birisinde de yaDişlerini sıktı. run, kırık bir nal vardı. Yıllar Koyağın dibine indiklpriude yüı Ali atı bir türlü nallatamagöçü, yokuşu çıknıi'5, nndeki temıştı. Onun iHn atı bıraktı, hız peyi aşmış buMular. la üeriye geçti. Koca Halil vokuşun dihindc, Ali de enişin orta yeıindeydi. Ormanı çıkınca, enişi döndüler. Boz, ağaçsız bir koyağa inlOturmug dü^ünüyordıı. Birden ayağa kalktı, yok i$te, yok bir çarem. rie.« ^emıi kzndine. Vcrmezse, nevîr^'i Mahmut. At has ta. Anamı Çuknra yetişfirirse gene iyi. Bunu 1a I indırirsem, merhametten nıaraz o zaman doğar işte. Zaten anam da kıyameti koparır ya .. Ne yapayım. elin kaygısı bana mı düştü. Hızla enişi aşağı indi. Ter için de kabnıştı. Koca Halilin yanından daha hrzlı geçti. Onun durup kendine bir hoş. bir acıklı baktığını anladı. Ezildi. Oaha hızlandı. Yokuşu çıkarken, yokuşun ortasına gelince dayanamadı geriye baktı. Koca Halili depneğinin üstüne yumulmuş, arkasından bakar ^ördü. Düğme gibi kücücük, bürüîmüş gözlerini bütün ağırlığıyla sırtında buldu. Bir anda yoknşu çıktı. Deli gibi koşarak, ona buna çarparak anasuıa yctişti. Atın başını tuttu geriye çevirdi. Yüzü öylesine kararmıştı ki, öfkesinden patlayacak bir İhal almıştL Anası. hiç kimse bir şey soramadı ona. Döndüklerinde, Koca Halil yokuşun ortasmı bulmugtu. Atı yokuşun başında durdurdu. Mer yemce şaşkınlık içinde, eli ritriyerek atm yularını tutuyordu. Ali koşarak vardı, Koca Halilin koluna girdi. Yaşlı adamı koşarcasına yokuş yukarı cıkardı. Yokuşun başına çıktıklarında Koca Halil nerdeyse tıkaıııyordu. Atı yandaki çukura çekti. Ko ca Halili de Çukurun başına getirdi. Sonra adamı anasının ter kisine atıverdi. (Arkası var) SADİ G. KIRIMLI duçar olduğu amansız hastallktan kurtulamıyarak 4 ağuftos ! 1959 sah gilnü Hakkın rahmetine kavuşmuştur Cenazesi 5 ağustos çarşamba günll öğle namazını müteakıb Şişli camiinden kaldınlarak Karacaahmed mezarlığına defnedilecektir ZüMRüT ZEYTİNYAÛLARI NAKER Telefon: 44 41 22 Almanya ve Amerikadan getirteceği otomobiller için sipariş kabulüne başlamıştır. İstiklâl Cad. No. 471 Arda Apt. kat 4 TÜNEL. Cuma akşamı Açıkhava Tiyatrosunda 1959 CUMHURİYET Niihssaı 25 Kurustur ABONE ŞARTLARI Tiırkyr Haritt Lira Kr Llra Kr. S«nelik S aylık 3 ayhk 'ıi.00 150 00 40.00 80 00 22 00 44 00 Bapün ve yayan Cumhıınyet Matbaacılık ve Gaifteciiik Türk Anonim Şirketl Cagaloglu Halkevl sokak No 39 41 Sahibi Milletlerarası Güzellik Mtisabakass Biletler ATLAS sinemasında, Kervan Seyahat acentesinde satılıyor. NAZÎME NADİ ÖMEK SAMİ VÜZI işlerını fı'len ırtare eden Mcf'ul Müüür Gazetemızt gondertlen evrak ve yazıIlânlardan mesuliyet kabul pdilmfz. lar neşredilsın edilmesin lade edilmez
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear