Catalog

D Ü N Y A D A •••••••••< İ L K D E F A »••••••••••••••• •••••••••••••••• • •••••••••••••••••••••• •••••••••••••••••••••« Yazatv PPteı Deryabin Çeviren M K. KAN 6 Kaydedilen üç vak'adan bi Asrımızın basında fılozof deneDeryabin, Viyanada vazifeli 71 j de onunla mümkün mertebe hoş rinde, bir adam karısını mecılerın çağdaş edebıyatta muEmruyet ajanmdan bir tanesi idı. geçinip postu kurtarmağa bakmak catalla yaraladı hım bır \er ışgal edeceklerıne a* Bu ajanlarm her birınin istihbarat lüzumunu hissetmiş Sovyet va la ınanılmazdı. Ilmın obejektn ıtevazifesını maskeliyecek bir de resmî' tandaslarımn bir yenisıydi. Şehrımızde evvelkı gun muhte sının her meseleyı halledebılece«ortü» vazıfesi vardı: Kımi Büyuk lıf semtlerde. muhtelıf sebeb ve Boylece, muhasebe müdurü de ğıne daır bır kanaat mevcuttu. Elçilıkte, kimi ise Avusturyada Sov lâ'etıle hemen bütün sefaret men vasıtalarla \ap J .dığı tesbıt edılen Bugun ılım gızlı endışelerımıze, yetler tedyır ettıklerı resmî, yarı subları, Deryabin'in gerek hüvıye yaralamalardan sonra, dun de 3 ruhî problemlerimıze cevap vereyaralama ola\ı cerevan etmıştir. resmî işlerde çalışır gorunur, dığer tı hakkında malumat sahıbi olmuşbılmekten her zamandan daha abir kısmı da gazete muhabıri geçı lardı. Ama. ıçlerinden pek azı o Karıkoca geçımsızlığı. kız mese cız kalmıştır; çunku ınsanların m» lesı ve sarhoşluk sebebüe mejdanirdi. Bu yuzden, bmbaşı Derya nun asıl vazifesinin gece günduz na gelmış olan yaralama olaylan kıneleşmek ıçın sarfettıklerı gaybin'in de Emnıyet teşkilâtı ıle parti kendilenni gozeriemek olduğunu bil şunlardır. retın bıraktığı boşluk çok derınkademelerındekı mevkii ile mutena mekte idi dır. Bo>lece uç nevı felsefî yazı Be>lerbeyı Keçnolu »okağında sıb şatafatlı bir resmî sıfatı vardı: Vıyanadaki çahşmalan esnasında oturmakta olan Cemalettın Kayan, tarzı meydana geldı: Manevi keBüyuk Elçılık baş idare subayı yar Dervabin, iş icabı bir çok ajanla kamı Gulızarla yapmış olduğu bır şıfler (personalızm), krıtık ve tatemas etti Bunların her birinin munakaşada, karısını çatalla ko nhı eserler ve madde psıkanalızi dımcısı. (Gaston Bachelard'ın eserlerı) bürosu, Sovyetlerin kpnd'sini ba=ka bir ısımle Deryabin'in lundan jaralamıştır. Kadının teFelsefe bır sıstem olmaktan ziolarak kullandıklan hususuna bilhassa dikkat etti. Bu davısı yaptırılmıs olup, oiayla ılidart merkez yade bır duşunce ka'ıbl olarak deeski devrin muhteşem bınalarmdan çeşidli huvıyetleri birbırine kanş gıh kovujturmaja başlanmıştır. nemecılerın alâkasını celbetmıştır. Haskoy Keçıcı Pıri Cami sokakİmperial Hotel'de idı. Bu genış o tırmamak savesinde ajanlar da bir Aşk, ıhtıras, yalan, şehvet, gıbi danın bir köşesinde Avusturya ya araya geleb'.leceklerin aralarırda ta oturan 26 yaşındakı Hakkı A umumî Dir karakter taşıyan mevkonuşurj k^mınle temas ettikleri hu pay, avnı semtte oturan 68 jaş'n zular modern ya?arı ılgılendırmıpısı kocaman bir de kasa vardı Kasa içindeki evrak, parmakla sa susunda fıkir teatisinde bulunduk dakı Hakkı Yılmazın evıne gıde yor Denemeci ya kendini veya yılacak kadar azdı: Sovyet sefaret ları zaman dahı mese'â Smirnov ile rek bır kız me^elesı yuzunden o başkasım bu mefhumların suzgenunla munakaşa etmiş ve bu esleri bütün ehemmiyetli evrakı şif Korobov'un avnı kimse olduklan cınden geçırıvor, her ınsanı başlınada Yılmazı sol eiınden hafıfçe re odasmda muhafaza etmek itiya neticesme varabilmelerini önlemeğe yaralamıştır Gurultu uzerine ka başına bır bırım olarak kabul edıjor Doğasını anlamağa çahşan 'dmda idıler. Buna karşılık kasaya muvaffak oldu. pıyı çıkan Yılmazın 24 yaşındakı kiiçük çapta bir silâh deposu gözıle Ajanlarına verdiği Isimlerine flâoğlu Salâhattin Yılmaz da Apayı ınsanı kaderını tâyın etmek ıstebakılabilırdi: Makineli tabancalar veten Moskova ile muhaberede kul yanağından bıçakla ve ağır suret yen insan takıb etmıştir. Her modan, makineli tüfekler, karabıneler lanrtığı bir de şifre adı vardı. Sefa te yaralıvarak kaçmıştır. Yılma dern denemeci a} nı zamanda sosyologdur denılebılır Fakat bugun den kâğıd bulmağa imkân yoktu. rethanedekiler ise bıttabi kendısini zın tedavısı yaptırılmıs. Hakkı ahlâkçı bır denemecıye rastlamak Apay Ilkyardım Hastanesıne yatıBüroda dort de telefon vardı. gercek adı ile tanımakta idiler. bıraz guçtur sanırız. Tabıatıvle vardı. Bunları kullanılmadıkça prizDeryabin'in ajanları hep kilid rılarak kaçan sanığın aranmasma her denemeci aynı zamanda elesden çıkarmak usuldendi. Telefon mevkilere yerleştirilmişti. Sefaret abşlanmıştır. tırmecıdır, çunku kıymetlerın eSehremıni Hasekı caddesindeki sas eleştırmesı ıkı plân uzerınde santralı şehrın beynelmilel bolge hane mensublannın çokluğu Grand sinde olduğu için, Ruslar Amerika Hotel'de yaşarlardı. Bunların en Kavurma medresesınde oturan 33 oynar. Cemıyet ve kultur. * lıların telefonlarını dinlemeleri ih j g e ç S aat 22 00 de otele dönmpleri lâ yajındakı Alâeddın Blştuğ, sartimalinden daıma çekinmekte idı , zımdı. Daha geç kalanların mutlaka hojluk yuzunden, aynı yerde otuGeçenlerde Ankara Unıversıteran Behzat Dolapsu ile munakaşa ler. Bu dört telefondan birisi ale j nöbetçi subaya görünüp pecikmiş etmi» ve kunduracı bıçağı ile ar sinın davetı uzenne konferanslar lâde fehir telefonu idi. Bir ikinci olduklarmı kaydettirmeleri, gebebl kadasını sol kaburgasından yara vermek uzere memleketımıze gelsi doğru hatla sefarethaneye bağlı ni bildirmeleri gerekirdi. Nöbetçi lamıftır. Yaralı, Haseki hastanesi mıs olan Roland Barthes'a tıpık idi; üçüncüsü, sefarethanenin yük subayı atlatmak imkânı yoktu. Çün ne kaldırılmıs, bıçakla birlıkte ya çağdaş denemeci unvanını vere«ek kademeli 16 kodamanı f.rasınra kü, nöbetçi subaylığı, vazifesi dai • kalanan sanık hakkında kovuştur bıllrız. Roland Barthes 1947 senesınde irtibat temin eden dahilî telefondu; ma Deryabin'in ajanlarına verilir maya bajlanmıştır. • Yazı sanatının sıfır derecesı» ısım dördüncüsü ise, doğrudan doğruya dı. Sefarethanenin motörlü vasıtalı yazısı ıle (1) edebiyat çevreleBaden'deki Sovyet askerî karargâ larından, garajmdan mes'ul subayPantalon cebinden 350 lira rinde buyuk bır ılgi uyandırmıshına bağlanmakta idi ve bu telefo lar da Deryabin'in ajanları iri. Bun tır. Bu yazısında Albert Camus, çalan yankesici yakalandı nu kullanabılmek için Deryabin'in lar sayesinde Deryabin, sefarethaJean Paul Sartre ve Ravmond soze başlamazdan e\rvel her hafta ne mensublarını tam btr poz hspDolmabahçe otobüs durağında Is Queneau gıbı uç unlu yazarın notr değışen parolayı tekrarlaması şarttı. sıne almak imkcnına sahibdi. Bazan mail Akçakoca adlı bır sahsın pan usluba varabılmek için sarfettıkSefarethane, başlangıçta Derya bu göz hapsine almak konusunda tolonumın arka cebinden 350 lirası l e n gayretı bır edebıyatçı ve krı' bin'in Emniyet teşkilâtı mensubu pek aşırı gidildiği de olmuyor de nı çalan N e H ' t Alıhan suçüsfü | tık olarak »ohiıi «,)„„ jdenemeci ' tıi. n ı l r î ı tahlıl eden . ^ . ™ . , i olduğu bilinmemekle beraber, çok ğıldi Meselâ aian Feoktlstov, bazı yakalanmıştır S^bıkh yanke^icıîer nın kanaatlennı >oyle hulâsa geçmeden hakıkat kulaktan kulağa A"usturyalı muhbirleri gözetlerken, den olan sanık adlıyeye verilmiı debıhrız: yayıhvermiştı. Bunun da pek basıt, ondan gizli olarak Deryabin'in bir tir Camus «l'Etranger» (Yabancı) bir sebebi olmuştu. Vazifesi icabı diğer ajanı Npkresov'da Feoktes da cyokluk» stılıne varabılmıştır. Intihara kalkısan bir kadm Deryabın «Amerikanm Sesi» ve tov'u gozetlerdi. hastanede öldii tesebbu«Hur Avrupa radyosu» neşrıyaîinı '""Deryabin, ajanlarını ve mevkiini muntazaman takib etmekte idi. Gü bazı şahsî dâvaları halletmek vasıArnavutköy Beyazgül Caddesin su ise daha dolambaçlıdır. Sartre nun birinde oda komşusu sefaret tası olarak kullanmakta da tered deki evıni'n b^.nvosunda intıhara yazı sanatını yazının otesınde değıl, berı tarafında yerlestırmistir. hanenin muhasebe mudürü bu düd etmezdi Catışmalarran biri şek teşebbus eden 35 yaşlanndakı 5 u K I g ^ r t r e ı , , ç , n f u B e t yaaıyor . antiSovyet hâdıseyi rapor etmişti. len ârriiri durumunda olan sefaret rîye Aksu. tedavi için kaldınld'ğı Fakat Deryabin'e hıç bir şey ya hane idare âmıri Tümgeneral Ser l!k Yardım H^stahanesinde ölmuş memış olması, yazar ıçın bır zafer telâkkı edılebılu. Raymond Quepılmamıştı: Nanl yapılsm fcivTa •fev Maslov'la olmuştu. KızıTordu trf Sınır buhranı geçırmekte oldun^^u ıSJıiv.en.daBju yal edebıyatı poru alan adam, Deryabin'in mai dan yetişme eski bir asker olan Mas ğu söylenen Şükriye'nin ailevî bir konuşma dılıne tamamıle açık bıyetindeki ajanlardan biriydı. İlkin, lov, mnivetindeki bir adamın kenmpseleden dolayı üzüntüye kapıla rakmaktır Çunku konuşmakta «ta bir Sovyet vatandaşının hele se dini ç'gneyip geçmesini bir türlü rak olay E Ü ü vücuduna fazyağı bııhk. cemıyetten başka bır şey T n farethaneye bağlı resmî bir şahsı hazmedemiyor, bu yüzden de çeşidMaamafıh yazı sanatı döküp, banyoya girerek, kapıyı ar değıldır. yetın komünist aleyhtarı propa li tadsızhklar çıkanyordu. Emniyeproblemlerının çdzumü sadece yalcadan kihtlevip kendisıni^ateşe verganda yayınlarını dinlempsine ta tin rütbesiz memurlarının işlerine zarlara mı duşer' Her doğan yai tesbit edılmiştir Cesedin defni zarla yenı bir edebiyat dâvası açıhammül edemiyecek derecede dok miidahale edıyor, onları en kölü trini sağlam gorünen muhasebe mü odaları, en teneke otomobilleri tah ne izın verilmis olup. oiayla ilgıli lır' Yazar ıstedıği kadar serbest dürü, kendini bilmez oda komşıısu sıs ediyordu. İlkin sefir müdahale kovuşturmaya devam edümektedir. bir dıl yaratsın, aynı dıl kendısine imâl edılmiş olarak gen genu her gördüğunde hışımla yüzune etmiş, Mas'ov'la gerekli şekılde kolir: Tarıhın bajlarını çozmeksızın Haziran 8 Zilhicce 1 bakıp, dışlerini gıcırdatarak yanın nusmus, fakat gene de bir netice dılın balğarını çozmek mumkun dan geçmişti. Fakat sonraları bir almamamıştı. Bunun üzerine Der mudur? c renbire davranışı değişmiş, şüphe yabin, dâvayı kendi usulü ile hal «Gundehk mıtolojiler» isımlı de £c S nin, hasmane bakışların yerıni tam joluna eıtmişti Bunun için de en X C nemesınde Roland Barthes gun«r bir inkıyad almıştı. Belliydi ki mu güvend'ği ajanlarından birini luk hayatımızı ele ahr: HareketV. ] 4 27 12 1 3 ^ 6 13J19 3S 21 40] 2 07 hasebe müdüru avılmıs, Deryabinin Grand Hoteldeki telefon başmelenmızin çoğu bırer cmit» tır. Fapek ince peçesi yüzünden düşünceE | 8 491 4 351 8 35 12 00 2 02 629 kat bu hareketlerı o kadar sık Arkan. Sa. 5, Su. 1 de lkındi Dünkü Yabancı bir meıtılekette yaralama ajanlar sıasıl çalışırlar? hâdiseleri n !ir Sovyet Gizli Â|anmın İSşaatı Sehır =tıaberieri CUMHURtYET 8 Haziran 1959 ı EDEBİYAT DÜNYASINDAN ir Çağdaş Denemeci Roland Barthes Melahat Menemencioğlu I ( ı » « » » « » ' * * r CUMHURtYETİN TEFRİKASI: 1« • Yoktu., hakıkaten. Ağaçlar hayyul ettiği yabanı bır goruarasında, sık fundahklardan nuşte değıldı. Burası hıç de yol açarak geçmek lâzım. ulujan kurtların ulkesı değıl, Ojlejje arabanızı çok u bı ru>a ve efsane dıyarı idı. zakta bırakmak zorunda kaldıBu kanaatını açıkça soyleyınce, nız. kont: Othon genç kızın yuzune hay O kadar guvenmeyın, dedı. retle baktı: Yoldan yuz metre açılalım, Arabam yoktu, dedi Or mutlâka vuracak bır hayvan bu lurum. manda dolaşıyordum dedır«se, yaya dolaşıyordum, yani. Ama şımdılik tüfek, kızağın Pekı, o>leyse na«;ıl oldu y k tarafındakı yerınde duruda... yor, Dozıa sılâha sarılmak lu Sızi şatoya kadar gotıir zumunu henuz duymuyordu dum mu demek ıstıvor»unuz* Mılan konusmuyordu. WsesBasbayağı kucağımda gotur dorftan ayrıldıkları andanberı, dum. konusmaya iştırak etmemıştı. S rt hava\a alışık olmadığı iLoraıne'ın yanakları hafıfçe çın, galiba bu gezıntı onu bır kı.ardı. Lo.aıne, Othon'un soy parça yoruvordu. Yuz çızgılerı, ledığı soz uzerine, bu sozun bır nebze de, can sıkıntısı ıfagoz onune getırdığı sahnevı tade edı>ordu. hayyul edınce, sıkıldi, sustu. Kızak, şımdı, atın bovnunda Othon, dehkanhya kaçamakh asıJı çıngırakların sesınden baş bır bakış fırlattı, yuzunde ofke ka hıç bır gurultu çıkarmarian alametlerı gozuktu. Hıç bır şe> yoluna devam ediyordu. Loraı soylemedı Fakat dudaklaunı ne, baba ıle oğulun arasmda oşıddetle buzdu, fîrt bir hareturu>or, butun dıkkatmı, orketle dızgın en kastı, hayvanın manın karlar altındakı ıhtışa suatını arttırdı. mma verıjordu. lara o Mrada da, bır küçuk Bu, gerçekten de eşsız bır mı>danla karşılaştılar. Meyda muhteşem manzaraydı. Zemın, r.ın ortd^mda, basıt yapılı, fapırıl pırıl buyuk bır halı gıbi küt sağlam gorunüşlu bır nevi etrafı engın bır bejazLkla ör ku^uk kosk vardı Kont, kızağı t»n karın alt'nda ka\ho' or U'irdurdu, yere atladı, donup du. Bu beyazlığın orasından bu L.ır.ı r« 'e yard.m etmek, onu da kızaktan ındırmek istedi Fa r'i«ınr' T bır ınceci.: ot soğu5a kat genç kız, daha once yere dayanıklı bır yabanı nebat yuk sılıjoırtu Mabüdığıne yı '"•ek, atlamış, onun yanında ayakta sık ağaçlar, aralarında gumuş duruyordu. O zaman, Othon, bo/U molalara her halde alıten kopruler kuru\orlar, uzer lerıne buzdan danteller ışlen şık olan atla meşgul olmadan, R.oşke doğru îıtrlfdi m ş dallarım bır.bırlerıne karıştırıyorlar; yolun ustunu, bıll tbinden bır anahtar çıkarlurlarld, ehaaslarla ortuyorlar m'ştı Bu anahtarı kılıde sok'"ı Arada bır, bır gunes huzme tu kaDi kolayca açlldı. Dozıa, sı, sık dalların kal.n ortusunu ıçerı gırer gırmez pencerelere dplnor. bu perı â'emını goz ka doğru yurudu, kanatları ıttı. maatıran bır parıltı ıle tanlan Glrfllklefi yef"oTguk;a Buyükr dırjjor, karların uzerınde, par muntazam doşelı bır oda idı. lak kınlcımlar tutuşturuyorDuvarlarda çepe^evre yerlı dou lapı? r v^'dı Oda, sandalyeler Orman hıç de genç kızın ta le, uzun bır masa ile, sedırler" •" le doşenmıştı. Ocağın ıkı > anında ıki odun sandığı duruvordu bunlar.n ıçınde her hal de kUTU dallar ve kutuk'er vard». O'ağın ıçır>de de çatılmış oaıinljr hazıı duruyordu. Kont çakınaeını, ccaktakı ınce kuiu dallaıa u/otmasıjle alev lenn purlarrası rıı oldu Lurdirı • Doğru<.u oıman İçindeki bu av Kcsku. ni(, umulmadık bır barınak, dedı. Evet, oyledır. Isınmak, yahud sadece dınlenmek için mukemmel btr yerdır. Buraya sık sık gelırım Bazan Ivan da benımle gelir. Buranın bakımı ıle o meşgutauj Gînçler ocağa jaklaştıklan «ırada. kon bu moladan faydalanmay» duşunmujordu Loraıne'e dondu Musaademzle bır kaç dakıka ıçın sızdcn ajrıîacağım, dedı. Geç kaiuiîm, merak etmevın. Mılan, dolablardan birınde votka ıle kadeh vardır. Sonra, arkadaşlarının ıkısının • e cevabını bekîemtden, dondu. koşkten çıktı. Mtlan'la Loraıne pencereden baktılar, Dozıa'nın, kızağa jaklaştığını tufeğını aldığını, Sılâhın mekanızmas.nı muayeneden geçırıp ormana dal dığını, gozden kaybolduğunu gorduler. Mılân, odun sandıklarından bırının ustune oturmuştu. Ocağın alevlerıne bakarak Hep cana kıysın' Hep oldürsun, başka duşuncesı jok' detlı. Loraıne, uzun uzun ona baktı Bu xoz, dehkanhnın, babasıhakkında. babasının mesguhvetlerı hakkında ne kadar tıksıntı duyduğunu veter derecede grjsterıyorrltr.Gen(r irrzr " Wıesdorf'ta gorduğum irilıkte kurdlar ve ayılar karşısında ınsanın goze aldığı tehlıke, ne de olsa, oldurme hâdı1 sesıne bır mezıyet ekhyor, cesaretlıhk mezıyeti, dedi. Olabıhr!. Yoo, Dozia'lar cesurdurlar, çok cesurdurlar.... Ben mustesna! Ama.. Bırdenbıre sustu. Herhalde bu, soze devamda tereddud ettığınden değıldı. Galiba, zıhnın de bır hayalı takıb ediyordu. Loraıne, hem ıstıhzalı, hem acı ve hazın bır sesle konuşan deHkanlının bu sesını hayretle dınhjordu. Gulmenın sonunu, hiç ses çıkarmadan bekledı. Mılan,'bıraz sustuktan sonra devam ett.. ... Ama, hayvan oldurur gibi kadm oldurmekten çekinmezler; hiç değılse oldurmeyı denerler. Ocakta, alevler alabıldıgıne yukselnordu Kuru odunlar çatırdıyor, etrafa ufacık kıvılctmlar saçıhjordu; dehkanhnın fuzel yuzu, alevlenn parıltısı altmda canlanı>or, ıdealleşıvordu. Loraine'in uzattıığı bir sigarayı, Mılan aiınamijtı. Ba|i duv'ra dayalı, elleıı sandığın t1 htası ustundc, sabıt bir nazarla. yanan odunk ra bakıyordu Gene kız sessızes sıgara içıjordu. Kurklu mantosunun onunü eçmış, Wıesdorf şatosundan hareket edeılerken brjma sardığı e§arpı da çıkarmıştı Mılan'm susm.ğa devam ettığını gorunce, gü. lumseverek Yoo. sozunuze inanıyorum, dedi. Atalaunız herhalde çetin •• damlarmı?, bıraz yabanı ve .. Delıkanh boğukça bir sesle: Torunlarından bozıları v»r ki onları aratnr.yorlar, dedi. Loraıne anlamıstı Mılan, Dorıayı. yalnız Dozi' 'yı kasdedij ordu. UVkta bir sılâh patladı. sesi akisîer yaptı. delikanlı ürperdi Tarram, ded1. şimdi memnundur. Hele iri bir ayı ise, ara. dığı meşgulıyeti bulmu? demektir, bir zam n, Wıesdorfda kimseyi rahatsız etmez. Genç kız, Mılan'ın sesındeki âhenge bır kere dah« dikkat etmekten kendini alamadı. Bu seste. dü$manlık. korku ve nefret birbirine karışıyordu Fakat bun<s "mukabıl. cumlenin mSnasmı kav. rıy»mıvordu Mîlân. onun yüzurre baktığı zaman bunun farkına varmış olacek ki, izah etti: (Arkası var) ...»..»»». LSJLÎ. imbilir hangi eski de%4rler. den kalma vecizelerin jerıne, daha doğrusu o vecizelerin yanı sıra, blzim nesıller de kimbilir hangi gelecek yılların insanlanna yeni yenl vecizeler hedıye edeeek. Meselâ bunlardan biri belki «sür'. at âfettir» olacak. Bizim simdi pek eski bir miras olarak knllanıp durduğumuz «şohret âfettir. in yanmda yer alacak olan bir soz. Son haberlere gore, iki gun içiııyı tarıhın ıatıraplı sahifelerim bı de, fazla suratten dolavı dort juz şo YAZAN: tırmış, elli yaşına basmış, tekrar för ccza yemiş. yaşamağa karar vermış bır insan Şehirde, kimi olumle. kimi ağır ya olarak gorüyoruz Toprak banyo ra ile, kimi daha hafif zararla netiları yaprak toprağa kar»ı sevgi telenen trafik kazalarınııı baş donbağlamış, mınnettarlık ve ıman dürucii bir hızla çoğaldığı şu gun. yapmaktayız ki, onların mıt tara ılâhlarmdan bındır. duymağa başlamıstır, artık topra ıerde, suratten dolavı ceza yijeıı'efı bızı ılgılendırmıyor. Yunan Roland Barthes urımızdan bir | a gıren her şey canlanmaktadır, re âfhet obun> demekten başka temıtolojısındekı efsanelerı zev k kaç asır sonra yaşamış bir insan ana toprak ebfdıjet tımsalı ol nteıni akla gelmiyor. Ne yazık ki. trafik kazası dcdi&ive tecessusle okudugumuz halde gozü ıle çağımızı goruyor. Tesdu muştur Fakat bu dırılme duşunıçınde bulunduğumuz dunjanın fen dunyamıza duşmuş bır yaban cesı Mıchelet've hem korku, hem n.iz modern âfet, para hattâ ha 's cezasiyle onlenecck şe>lerdeıı d.mıtlerı hıç bır zaman bıze efsane cı seyjare yolcusu gıbı hareket \ de sukunet verıyor ğıl. Kamar gibi, esrar gıbi. a'kol gi. gıbı gozukmez. lerımıze hayretle bakıyor, sanki Roland Barthes Mıchelet'nın bu Meselâ jemekleri pışırmek bir lamanı devırmış gıbı tarihte go gınft hıslerını, onun tarıhi eser bi baş döndurucu ze\klerden biri olduğu artık i>ideıı l>iye aıılaşı''n efsanedır. Entelektuel sınıf, yanı mulu olulerle temas edıyor ve sonra hayatlarını sarıh ve faydalı lerınde de muşahede edı>or. Ne surat, tıpkı kaııser gibi, beşeri>etiıı vucudunden zıjade bejnını kullanan sınıf daha fazla çığ sebze ve bir cıhetten mutalea ederek on abtlarla onUrın cınslen nasıl bır taunlanndan biri halue gelmhtir. butun teşkil edıyorsa, tarıh de V irusu bulı'ıup kokıınden kazınaca çiğ et yemek taraftarıdır Meselâ ları, tekrar jaşatıyor. Roland Barthes «Mıchelet par Mıchelet'ye göre blr ozdeşlıkten ğı zamana kadar, nesıller imha edeFransada son zamanlarda «Mavı eleştirmesınde ıbarettır. Meselâ Jeane d'Arc tck. et» bu finıf tarafından pek r^ğ luıneme» ısımlı Eski ölçiıler şimdi pek kalmadı, bet goruyor. Mavı et, sadece bır unlu Fransız tarıhçısı Jules Mı hem halk ve hem de kurbandır, eserlerının ıhtılâl ı«e hem ışkence, hem de ama taktijle çinlileri javaşlığın rim sanıye ateşe gosterılen, gaz rengın chelet'nın (17981874) »ali di>e gosterirlerrti. Mıchelet llâhın maruz de, damar rengınde biftektır Hal j elejtirmesinl yaparken evvelâ ın ılâhtır Galiba Çinde ilk derair yolu sebesan olarak yazarla ırtıbat temın kaldıgı hakaretlen hısçedi.Nor, ıhbukı yakın zamanlara kadar kanlı kcsi doşenmeğe basladığı zamana ait bıftek revaçta idı Bırleşık Ame etmek ıstıyor Bır omrun bunye tılâlın dehşetı butun benliğını sa bir fıkra anlatırlar, bilirsiniz. rıkadaki «Steak House» lar adeta »ıni tekrar bulmak, musallat fiTrfkat ıhtılâh ızah etmekle . Hajatını kağnı ahesteliğij le ajar bırer bıftek mâbedıdır. Orada kırlerden orulmuş bır ağın ıfade rıyor ettıği mânayı çozmek ıstıyor. Ta Mıchelet fıdvesını vermıs olujor. , iayan Çinlive, şimendiferin mezijetetler mufterılerın gozu onunde Mıcnelet ellı yaşında ıken top lerinden bahsedu» biri: buyuk alevler uzerınde pışer ve rını otlıjan, yuzen, yutan bır On gunde demiş. bır takım seremonılerle tabaklara Mıchelet'nın yanında sanatçı, us rağı keşfetmekle kalmıvor Denız gunde gideceksin,gideceğın jere bir ban>oları ve aşk onu gençleştırıkonur Bırleşık Amenkada diğer lubcu ve şaır bir Michelet keşfeÇinli duşunmuş^ duşunmuş: Mıchelet'nın nesırlerım yor. hıç tereddud etmeden yırmı bir mıt de ısraftır. Garsonların dıyor. Peki, geri kalan dokuz gunü ne kapalı mânalı (her yaşında bır kızla evleruyor. Karı yapacağım? diye sormuş. yıyecek maddelerini çöp tenekele bugunkü rıne bır atısları vardır kı o mem metıque) sıır tarzına benzetıyor. sına o ı ş ı olan hıslennde hem Çinli)i haklı bulmamdğa imkan leketın yabancısı olanlannın der Dışı bahk, guvercin, cadı gıbı tâ erkek. nem de dışıdır Muhım o yok. Adamcağız, bugunleri adeta o hal dikkat nazarını çeker Halbu birler tarıhın bır hakıkatıni, bır lan, ksdının duygulan değıl, ge guiidi.il gotmuş gibi. Beşerhet, geri ki tutumlu bır Amerıkan kadını lahıfesını bıze açıklıyor. cırdığı knzlerdır Yanı karısı da kalan dokuz gunu ncreye harcayaca. Roland Barthes Mıchelet'nın negıbi hem ılâh, hem de ihtı ğını bilemediği için şaşkına donmuş bunun farkına bıle varmaz I gibidır. Onun için o dokuz guııu de Reklâm usulllerınden de ınsan sırlerınden bır korıdor açıp yaza lâldır ların gunluk ılâhlarının kimler rın en gtzlı duşuncelenne nufuz Butun Mıchelet bır bakıştan ıba ! gene surate veriyor, suratin sarhoşolduğunu gorebıhriz. Meselâ sa edebıldığı gıbi onun sıcak hayati rettır ve Roland Barthe>i onunba luğu Içinde, durun bakalım, ncrelebun reklâm olarak, «Elle» vej a yetinı tekrar. ıadeye muvaffak o kışı ıle dunyayı gormeğe mu\ af re gidijor. Fıkralarijle .atasozleriyle, de>imleri>le, ezeldoıberi yavaş«Match» mecmuasında tanınm luyor. Onu olmus bir yazar delığı oven beşerijetin. iurati bu ka. bır smema artıstının elınde bır sa ğil, yasayan bır insan olarak kard<ır çabuk bcnıınsejişi, doğrusu $abun resmı goruruz. Altında da, şımıza çıkarıyor. Uyku mevhumu(1) Combat 1947. şılacak geydir. ıle dunyaca şohret yap " "i Mıchelet'de uyandırdıjı dehBugun bile, dunja çocuk edebimış falan artıst fılân sabunu kul (et ve dolayısıle niyitında. surati yeren, )a\a$lıgi oven lanıyor» ıbaresıni okuruz. Yanı ü.ülme korkusu, denizmekanzaMEVLİDİ ŞERİF sozler, kıssalar revaçta. «Krişir meıısız de ona benzemek istıyorsanız man, disi bahk, dunyakadın, mebu sabunu kullanmanız lâzımdır. deninebati, hayvan ve hayvanda Samiye Bılgisinın çok kıymetli e?i, zilı maksuduna aheste giden» b\udii Demek sinema artıstı zamanımızın insan olmak arzusu gıbı tedailer, llkay Bılgışin ve Günseli Bılgisinın. nu tavşanla kaplumbağa masalının her dile çevrilmişınde hâlâ gonıyor, llihesı veva ılâhıdır. Maamafıh keza Fransız ıhtılâh, kanlı savas GjSntil Sadiknglunun babalan lar. Or. Pr. ŞEVKET MEHMED okuyoruz. sson zamanlarda sinema artıstı resu n ' " " " " " ' " " ••^ • « "«.. . , . " «• • Ote yandaı. yasınuz bir az biyüm l ALİ BİLGİŞİN'in yerıne reklâmlarda daha fazla darlıgının Mıchelet'de uyandırdıyııp direksij ona geçtlk miydi «Alla. uzun beyaz sakallı, beyaz gom ğı nefret, hattâ nefret bıle degıl. leklı, gozluklu ılım adamları yer sadece mıde bulantısı ve kusmak vefatının »ltıncı »eneal münasebetile ( h l m , „ „ , tutma.iın!.. Bu>uk Akıi: .Tarihi tekerrür dialıyor. Bu resimlenn altında «II İhtıyacı gıbi imaj ve düsunceler azir ruhu Içın Tesvıkiye Camlmde namazın me itımad edin. bakın bu sabun konkre bır hakıkat kuvvetile gö » Haziran talı günü !kindihde. akra ye tarif ediyorlar; hiç ibret alınsay dan sonra. ckunacak Me\ . . . . 'rnu7im onune gelıjor, bızı de ba, arkadaj ve kenduını «even dost dı tekemir mu ederdü». der. Ataonun elinden çıkmıs, hıç ilim yaların teçrifleri ncd oîunur sozleri de tarıh gibiıdr. lbret alınsın nılır mı? gıbi telkın edıci sozler duşundurujor, bizı de u 1 " 1 " ' Samiye Bilgişın diye soylenmiştir de, tıpkı tarih gi. Demek ilim de çağımızın dı>or. Fakat biraz sonra Micheletbi, onlanıı da hiç birine aldıraıı yok"\ iur. Gene tıpkı tarih gibi onlar da dilden dile, nesildeı nesile aktanlır, lekern.r eder dururlar. Ne zaman bir trafik kazası okusam iaklıma Bektaşinin meşhur bkrası ge Ur. Mezarhkta tek bafina denüenir. ken, yoldan feçen birini .arkadaş olsun di>e yanına çağırtnuş da, adam: Etibank'ın 5 Haziran 1959 ikramiye keşidesi Ankarada Sıhhiyede Acele işim var, felemem, deınij. Etibank Umum Müdürlük binasında 3 üncü Noter huzurunda yapılBaba erenler, etraftaki mezar taslannı elijle igaret etmis; soyle temıştır. vap vermis. Bak evlâd, funlan goru>or mu. »uı? .Iepîinin acele ifl vardı, «ma lıcpsi bırakıp fiuiler, fimdi buradalar! Klm ne dene desin, eocukluktan beri oğrendıgimiz bazı şeyleri arasıra hatırlamakta fayda var. •Elaceletü minejseytan, erteenni mi nerrahman» ın da «acele Işe seytan beyoğlu Şubemizden 42577 hesap numaralı LİLİ SEZER kazaııaiıştır. Uansı'ın da, erısir menzil'i maksuduna ahaeste giden» in de modası gec miyor, galiba. Hamdi VAROĞLU I I I Sör'at âfettir 1 i E Ti BA 100.000 LİRATJK BÜYÜK İKRAMİYEYİ 500 LtRAMK AYUK GELİR TEŞEKKUR Kıvıııetli aıle büyügümüz Beyoğlu Şubemizden 42872 hesap numaralı ALİ HARTLAP a ısaoet etmiştir. AFİFE KEMALİ SÖYLEMEZOĞLU'nun vefitı münasebetıle necıbane alaka^ını gördugumuz ıa>ın Bec p ledıje Reı ı Kemal A\gun acmızı payiaşan, tazıje eden cen ze merasimine ıştıralc eden savın Generallerımize. fîerkez Kumandsrlıgına, akraha ve dp«tlirla. dua=ına katıaln dındaşlanmıza »ükranlanmızı su nanz Ailest Şubemizden 15353 hesap numaralı AHMET GÜNEŞ MEDİHA BOZKURT 3155 Beyoğlu CAHİDE SANGAR 43148 Beyoğlu B. ÇAĞLAYAN 14024 Çemberlitaş FİKRİ KARAKAYA 5083 Karaköy Anafartalar BİNER üır. LİRA fÛs Kravatı Erıka Kpsvatland dirj Ustun T ÜRK İY ENİN ERİKA Şık Erkegin Kravatıdıı r I d İEK Her 251 I JHtr ftîien jrayınıı. Tel: 220213447251 CUMHÜRİYET Nüshası 25 Kurustur ABONE ŞARTLAR1 1 Ayrıca, 370mudimlze muhtelif para ikrami yeleri isabet etmiştir. Turklye Harlcl LJra Kr. Llra Kr. 75 00 40 00 22 00 l?0 on 80 TPO 44 00 Tasarruflarını ETİBANK Şubelerinde buluntfuranların mutlaka kârlı çıkmaları mukaddercfir. Seneltk f aylık S avhk öasan ve yayan C'umhuıiyet Matbaacılık ve Gdzttfcılık Türk Anonım Şlrketl Cagalog'u Halkevi sokak No 3» 41 SahlbJ Yazı le'erinl fi'len İdare eden E Tİ B A PROF. NİMBÜS'ün MACERALARL R NÂZİME NADÎ ÖMER MHJI'UI Müdc Gazetemızf gondenlfn evrak ve yazılar nesrediİFİn edilmesln lade edllmeı. 1 tlAnlardan mesullyet kabul edlimez. SAMI *