29 Aralık 2024 Pazar Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
CÜMHÜKÎYET T EyHU 19M 34 yı! tvvel bıgiiı Askerin burnuna artık deniz havası gelmeğe başlamışh f 1 iıtei Ylfcitterin muhtan gülüyordu: t Toz içmde, korku içinde köy» gircniglerdi O gün lzmire ulasmak için can atıyorîardı. Yürüyeeek halleri kalmamıştı. Subaylar da rardi. Bunlar 3 yıl önce nasıl feîmişlerdi? Pml pırıl çizmeleri, cakalan, atlanna bile francala yedirirlerdi. O gün bir ayağmda çizme rarsa öte ayağmda yırtılrnıs çorab görülüyordu. Şöyle çöktüler, soluk aîmak istiyorlardı. Birden •ealer duyuldu: ( Erkete Türko... Erkete Türko). Bu blr çift lâf yamaçtan yamaca vurdu, dağıldı! Hemen yerlerinden fırladılar, gene ka çişmay» başladılar. Biraz evvel bıraktıklan o yerde parçalanmıs bir tek çîzm« yan yatml» duruyordu. Birden kaybolmuslardı. Erkete Türko... Türk geliyor lâfc yakalanna yapışıvermişti.» Güle güle anlatıyorlar. O hâdised« yamaçtan yamaca vuran, yayılan (Erkete Türko) l&fını bir k5şeye gizlenen, gâvurun iesini d« taklid edeo köyün çocuklan haykınnıslar.., • ** Daha tznüre çok vardı. Fakat Kocatepedenberi bu yana akmakta olan ordu deniı bavasuu aanki almışü. öyle bir deniz havası U, yorgunluğu da, uykusuzluğu da, açîığı da unutturuvermişti. 34 ytf evvel bugün öylesine i!«ri atılmış.!ardj ki, öyksine atılıyorlardı ki! Turgudhı da kurtanlmıstı. ttmlr yoluru düşülmüftü. Köyler teker teker Mehmedine kavusuyordu. « Çok ysktılar, çok yıktılar, fok öldürdüler!» Bu köylerde d* yerli Ruıolar vardı. Hepai de Yunanistandan getirilmiş, gelmis, Temene, Kafkaıa, Arab çöllerine gitmis şehid düşmüs dönmemis Anadolu evlâdmın bağına, bahçesine yerlesmıs. Böyla böyl* Anadolunun bu köyleriad» Rum evleri yayılmaya yüztutmus. « Yiğitler köyünde çok ev yaktılar. Kalaycı Panayot vardı. Gelip yerleşmişti. Veresiye kalay yapanh. (Erkete Türko) çift lâft yamaçtan yamaca dağılmaya bajÜyıcca pÜJyı pırtıyı toplad], domuzun elinde bomba da varnuj. Veresiye kaJay yaptıklarmm evlerme, parsm kaldı deye deye, ssvur du dtırdu Dükkânknnı yaktı. Diğer yerli Rumlar da ondan geri kal madılar, yatblar. ytJrblar, kaçtılar.» O gün hep gözlerimiz yollarda tdi. Geldiler, geÜyorlar diye bek!e?ip duruyorduk. İhtiyar çoluk çocuk. dağlardan köylere iniyorlardı. AçtJar, yorgundular, uykusuzduiır. « öğleye doğnı idi. Halilbeyli Mehmed Ali Çavus, bağn açık, eiinde bir Türk bnvrağı avazı çıktığı kadar bağıra bağıra koşuyordu: Geliyorlar. bizimkiler geliyorlar. » Biraı tonra Yanık Süleytaaa da katınna bimni# çıkıp geldi. O da bagınyordu: Gördüm, Vallahi gördüm, jjeliyorlar, geldiler. 3 yıldır bugünün ümidi ile yaçamışlardı, bu ümid onlan kederden, yeisten öldürmemişti. t KofUftuk, jerbetler yaplldı, karpuzlar kesildi, yol boyunca di!im dilim konuldu. avradlar ayran yaptılar, ekmek getirildi. Bekleşildi. Toı içinde, dumac içinde bir ?eliveTdüer. Tek bir soz duyduk: Gâvur neredeî Durmadılar, bir dilim karpuı bile almadılar. Göfîeri p:rıl pınl idi. Ellerindeki kılıçlar d«... rnrl*dı!ar gene gitöler, k»sabater yanıyor. karpuz mu yenirmış diyorlardı.» Mustafa Kema! Paj» 34 yıl bugun SnlihMy» v«rryw du. Bajkumandan uykusuzdu, yorgundu Kamyon içinda, üzüm çuvallan üzerinde bir ikl şer saat kestirmişti. O kadar, Meh rcedini adıın adrm takîp ediyorda. Salihli ikj bayram gönnü}, Biri ordunun varışı, biri de Mustafa K» mal'in gelişl < Salihli y*t*m*fAı Kurtulur* du. O Çerkez Ethem yok mu! Bir sabah küçük bir cuvari Urliği Ka raçeşmeden jehre ginnişti. O sira da Salüıli'dc daha kalaballk Yunan JLskeri vardı. Bizim zabit gelivcrdi bunların yanına (Teslim olun) de dL Hemen kabuilendiler. Seviniyor duk, iş bitti deye. Yerli rumlar, zen ginler kaçıyorlardl. Daha ymnmamif tık. İslâm gâvuru Çerkez Ethem ve adamlan istasyon dvannda idiler. Bunlardan biri gitmij, Salihli'ye gi ren TÜrk birliği saymı», gelmi» Çer kez Etheın'e bildirmif, o d« Yunan subayına (nası! teslim olursunuz, kaç kisi bunlar, bırakın ben onla rın Işini görürüm) depıifl. Kahpect dikti makineli tüfeklerini, taradı bizimkUeri. çok döküldüler. Ondan aonra da Yunan azdı, yaktı, yıktı jehri. O yakarken Çerkez Ethem ile islâm gâvurları da kaçıyorlardı.» Mustafa Kemal pas« rardığlnda, ordu vardığında Salihli hâlâ yaruyordu. İki binden fazla evi, riükkân ları, camileri ateş içinde idi. Sokak lannda kulaklan kesilmiş zavallllar Mehmede sarılıyor, bayram yapıyordu, acuını, kederini unutmuştu. *** O gün auvari kolordusunuu büyiik kısnıı Manısa yolunda idi. İa mire en kısa yol olan NU (Kemal paşa) yolunu piyadeye bıraJnnıjtı. Yalnız oraya bir suvari alayı yollamıştı. 26 agaitostan ben s&vafinakta, atıunakta olan auvari alaylarındaa fırklariLıdan Fbhrettın pasaya, ihti yat cepoiıenin de tiikendiği haberi ulagtıniuufU. Suıuyori&rdı: Ner»den temm edelim? Fahrettin pasa cevap rwrdi: * Kiiıca kuv\et!» Günlerdenberi, gecekraeuberi u ten şuvari kılicını ktruna koymamıs tı ki! Kordan boyuna varıncaya ka dar da koymıyacaku ki! 34 yıl evvel bugun suvariyı, atım gorenler hâlâ hayret içinde: « Durmadan dört nala gitmek ten atların bilekleri eğilmişti, ner dejse yere değecekti. Nal kalmışmıydı, kalmamışmıydl? Bilemıyorum. Ben nai sesi duydum dersem yalan söylerün. Duyrnadını. Sd.iki atlar naisızdı. Nasıl gidiyorlardı dört nalla. Hcyret!>, Kocatepedeiı midesinde bir »vuç unla fıriayan ordu Iznıir kapaiarlna dayaıucıstı. Ceph*nesizdi. küıca ttt'Veflyoâhı. tâ nâilbtfif. G* ne dört nala uyuyordu. Deniz havaaı geliyordu artıid ' Babkeair kurtnluj fildönümünü | kutlacü j B«lıkesir tı Cîelefocun) BalıAesıı | bu&im düjmandan kurtuiusunun 34 üııcu yıiını kullamıstır. Saat 10 da Cumhuriyet meydanında Harb Okuiu baudosunuu da isurakıie litıklal Mar ŞLIII müteakıb askerin, temiyeücıuı, esnaf teşekkülierinin temsılı nıahıyetteki kıyafet ve arabalana geçışleri coşkun tezahürata vesile olmuştur. Gece fener alayları yapünuı ve Harb Okuiu bandosunun igtirakile Atatürk Amtı YapUrma Demegi yararına Şehir Kulübünde bir garden parti verilmiştir. $etıır =haberleri Metronun ilk kısım inşaatı Dün Ptof. Gökayın riyasetinde yapılan toplantıda ihalenin bir sene içinde yapıbnası kararlaştı Dün «abah Belediyede Belediye Reisi Prof. Gökayın riyaseünde Belediye Reis Muavini Sedad Erkoğlu, KT.T. Umum Müdürü Prof. Kâmran Görgün ve diğer ilgüilerin istiraküe bir toplanü yapdmıstır. Toplantıda Taksim Beyazıd troleybüs hatunın bir an evvel tesisi ve metrocun ilk kısım üışaatının bir sene içinde ihalesi üzerinde gerekli kararlar alınmıştır. Taksim Eyüb otobüs s«ferleri kogün başlıyor Îİ.T.T. İdaresi taraiından bu sabahtan itibaren Taksim Ue Eyüb arasında yeni bir otobüs hattı ihdas edilecektir. Seferlere »abah 6 da başlanacak, akfam 18,15 te nm verilecektir. 49 numaralı Taksim Eyüb otobüsleri Taksim Şisli Kâğıdhane Bahariye Eyüb güzergâhıru takib edeceklerdir. Dönüş ayru yoldan olacak, bu suretle bu semtîerdeki halkın münakale ihtiyacian karsılanacakür. Üeride otobüs seferleri daha geç saatlere kadar devam edecektir. c ) BU ŞEHRİN MESELELERİ (^ABAHTÂTJ Kooperatifçilikte klâsik esaslardan ayrılmamalı « (Plân; ın ne oldufunu bümiyecek ne var? En sahih ve derin manasını anlamak için de bir ansiklopediye müracaat kâiidir» diyaeek okuyuculanm bulunacaktır. Belki. haklan var. Yabuz (beledi>e ialerir.de plân) mevzuunda sayın Belediye peis vekill ila aramızda galiba bir a,nlayıs farkı var. Onun için yazımın başlığını bir sual şeklinde aldıırı .. Kanaatimce, belediye işlerinde plânın tarifi: tEhemmiyet sıralarına göre, bir fehrin muayyen hüyaclaruurı muayyen zaman ölçüleri içinde intacını taaarlamaki tır. Bu tarife göre de bir plânın ana bölümleri şunlsrdır: 1) Bir şehrin ıhüyadarmın tesbiti, 2) Buıüarm şehir haDnnın yaşama şartlarına göre biı ehemmiyet emsaline vurulması, 3) İhtiyaclann giderilmesi tejebbüs ve intac vadelerinin tesbiti, 4) Biı vadelerde ütraelannın sağlanması için v.sıtaların tedariki (malî imkân, teşkilât, tesisat ilâh... 5) Bu vasıtalann harekete geçirümesi sekillerinin Ihzan, 6) Harekete geçilmesi. Böyle bir plâm. gene belediyenin (mesalihi cariye) sınden, yani |ehir halkının umuml hizmetler bakımmdan znevcud ve müesses yaşama standardını, daha iyiye mütevecrih olarak değiştirme bahis konusu olmadan, yapılması luzumlu işlerden ayrı olarak mütalea etraekteyim. Yani bir plân (yıllık is programlan'» nın sağladığı içlerin üstünde, hemserilere, içinde daha güzel, daha rahat yaçamlır bir şphir vermek için lüzumlu işleri ihtiva etmelidir. Böyle bir plân, memleket ve hemşeri örf ve âdetlerine göre tesbit edilmiş ehemmiyet sırasındaki işleri, lüzumuna PLAN NEDiR? YAZAN: S. göre uztn bir zaman Slçfisüne sıgacak lekilde, vadelere bağlar. Memlekette böyle uzun vadeli plânların misaîlen verilmiştir. Sayın Cumhur Başkanıiın İktisad Vekilliği zsmanmda tazırlaarnLş birinci va ikinci beş aenelik sanayi programlan bu misaller meyanındadır. Eöylece senelere sâri şekflde hazırlannııj bir programın bölfimleri (yıllık 1| programlan) nn envestisman kısmına dlınır ve ilk ıhzar ânında derpiş edilen kaynaklarla faaliyet ve tahakkuk saf hasma intikal ettirilir. Herhangi bir igletme gibi hareketa mecbur olan (Beledye)nin de boyls plinlat ve yıllık Frogramlar yaparak teşki'ltını çahstırmannı bir işletme zarureti olduğu kadar, bir muvaffpkıyet araOi olarak da lüzumlu görmekteyiz. Böyle bir plânın hazırlanması uzun mesai ister. Ehliyetli, mütehassıs zevabn teşkil edecekleri bir heyetin uzun mesaisini ister. Bir kere işler böyle bir plâna baglandıktan sonra halka Ofin edilfr ve haOc da bilir ki filân Teya falan zamanda şehrin şu veya bu kısmında ju veya ou çekilde bir imar, bir kalkmma bareketi olacaktır. Hemşeri topluluğunun böy le makul bir plâm bilmesinde bılhassu fayda vardır: Hemşeri vadesinden evvel belediyeyi şikSyet veya tazyik suretile rahatsız etmez. Hahatsız da ederse belediye (plân) ı 3ne sürerek karşısındakini iskât eder ve rahatça çahşma imkSnını bulur. Halk bir kere belediyede (plân) fikrinin yerleştiğine ve bunun sadakatle tatbik edildiğine kanaat getirirse her bakımdan beledlyeye zahir A. olur. Bu da ayn bir kazancdır. gimdiyt kadar veya bugün belediyede böyle bhr plân var mıydı veya var mıdır? Zannetmiyoruz. Evvelâ olsaydı sajan Vali buau yüksek sesla önümüze surer ve hepimizi sustururdu. HalbukJ plân olarak sayılan ve dükülen işler, kanaatfmizc». ilml manada ve mükemmeliyette bir plftnın meveudiyetini bpat edeeek unsurlan ihtiva etmemektedir. Esasen böyle bir plândan şimdiye kadar şehir halkı da haberdar edilmlş değildir. Buna mukabil (tekrar olacak ama nrası olduğu için söyliyeceğiz) fehrin yol, kanalizasyon ve umumî hizmetlerde sıhhî sartlann tesisi gibi en iptidaî şehir ve hemşeri thtiyaclannm yuzürtO durduğu hepbnire malum iken 'eene tekrar Jİacak) Konservatuar, Emirgânda park, blok aportunan, Florya evleri. Açıkhava Tiyarrosu gibi teşebbüslere geçilmiş olması da, yukarıda şarttannı belirttitimiz manada bir plânın mevcud olmadığını ayrıca teyid etmektedir Bugüne kadar ihmal edilmiş olan böyle bir plânın hazırlanmasının en muvafık zamanmın. bu ihtiyaa herhangi bir belediye reisinden daha iyi takdir etmesi lâzım gelen î«'. K. Kömur batıj ve Tevzi Müeaesesln. dec dün fu mektubu aldık: «Kıyraeüi gazetenızin S.9 9M günkü ve 11533 »ayılı nüshasının 2 nci «ahife ve 3. lütununda «Şehlr H»ttı vapurlarmda rötarlar lzale edllîyor. ba?Iığı «ltında çıkan yazjnın muessesanıizl Ugilendlrmesl hasebile durumun aydınılırusı lüzumu hlssedilrr.iştır. Dunım «şagıda arza çalısUdığı jekildedir. Dıa seferlerln mevslm lcabı çoğalma»i «ynı ramanda demlryolu nakllyatınıo gene mevıim dolayısile genlş ni*. bette artmii olmaıı karsuında, denlzyolları lhtiyacı lçir. yjklenmekte olan jemlnln gecîkmesl ihtimali düşünülerek ve bi?zat Denucüik Bankasının rr.uvafakatıle vr çok cuz'I mlkUr» inbi. sar etmek üzere gemüere tuvenan cinsl konıür verilmijtt. Deni?cll!X Bar.ka» lhtlyaeı Ipm havzada yuklenmiş bulunan vapur 4 9 1956 talı ubahı Istanbul» geUnrf ve bu vaziye'te bir ««nedenberı verilmeic baslanas .rıkanznıı körr.ür teslbnatına blr güjıiülj f«sıl« Ue tekrar Jeftaüjtlr. Denlzc'.IIk Banka'ınj verllen kdmür;er münhMiran yıkanmif dns olup bu dnı üzerlnder yapılac v» yapılacak D tes'.lmat a.'aııkjı; devam edecek. tj Bıırut; dışınds yaymlanacak hı ı berlerm hepsl h'Iâfı hakikat ol»cak j tır ı Kömür Tevıi Müessesesi vapurlara iyi cins kömür verdiğinı söylüyor 25 Kuruş Sermavesi • 17.000 000 T L PAZAR Magazin PAMUKBANK 1 5 EKİMDE isabet ihtimali yüksek lengin brr plân sunuyor 60.000 Lirayı geçebile» AYLIK GELİR 30.000 Liralık Kasını Gülek, Şeftali Bayramına katıhnak üzere Karamürsele jfidiyor Şehılnüî'le bulunan C. H. ?. Genai Sekreterl Ka»ım Gulek. bu ubah «aat 7.40 ta vapurls Yalov« tarlklle Kar«mürsele mütevecclhen Istanbuidan ay. rılacaktır. Gülek. Karamünel 5eft«!! Bayramına katıldıktan »onra. »ynı gün akşamı lstanbula ddnecektir. APARTMAN OAİRESİ 3 5.00Ü Liralık (Şişlide) Yeni Garnizon ve Merkes KumandanJan vazifeterin* başladılar Istânbul Gamlzon Kumandanlıgına t«yln edilen Korgeneral Ekrem Akalın ile UtanbuJ Merkez Kumandanlığına atanan Tümgeneral Kâzım Demlrkan yeni görevlertne başlamıçlardır. Gazetec! »rkadaşjarımızdan ve C. H P Genclik Kolları Bajkart' Izzet S Se= dün Beyoğlu Evlendirme Dalresln. de. İnd Basarır Ile nlkâhlanmiftır Seçkin W davetll küties nln hazır bur lunduju törende şahidiıkleri C. H. P Geoel Sekreterl Kasım Gilek ve mo. harri Hüseyln Cahld Yalcın yapıcif **• I fare «Karamiirsel» vapurunun ıtakinelerini durdurdu Jehlr Hatiarı İslctmcdnln U(«nmttıs*l» vapurusun makfnei^rtnde arızâ husu'e gelmiştlr Mühecdlsler tarafından yaılan ilk muayenede salter arasmdar. blr farenin geçtiği bu sebeble ınski. nelerin işlemtdiğ: leskM edilmistir. Gemiain «n kua umanda tekrar tefer* topuhnası içtn tamirine başlanmntır jKamriîürsel» lo bı^ün rerizjonaar. çıkmajı kuvretle ır.uhteme'dir. VUSj«t Utmnni Mcclisl •yhk Uu««rl topiantınm düo ıaat İS tt Vi:îy«ttc Vall Prof. Gökayın rly»setlnd« yjpmıjttr. Toplantıd» thttyaclar tc«blt «dü. mijttr. ÇEŞİTLİ PARA İKRAMİYELERİ zengın, para ikramiyeleri Bir gazeted arkadaşunız evlendi SALİHA CKLKAN Ue Avukat MUVAFFAK DRUBt Nişanlandılar. Tarabya 6/9/956 40.000 Liralık ŞUBELER: ayrıc» MESKEN KREOİSİ Tel: Beyoğlu Galata KadıkBy 44 59 2» 44 46 14 25 Euraş • CUMHURİYET» in Tefrikası: PAZAR EYLÛL 7 SAFER 1 Umı» • 36 44 89 25 53? Vilâyet Umunıî Meclisînin İstiş«ri toplantısıt t | O m I a â ! ı.ıs V. ] SJ31İ.12 B. ]10 5»; SJSj 15 49 18 33' 0.091 1.49 I.1«!12.M| 1*4| 13 46 Adan» ACILACAK ŞüBELER: Ankara Bursa Sultannaroa» En Az 100 Liralık Bit Hesao , Açtırarak t Sız de Bu ikramıyeienn Tatıhlılen Arasına Katılıntz ünyanm her yerlnde n h | kooperatifleri bizim tanG. nln i; başında bulunduğu (Jevre rim satışlanndan, narhlarolduğıma samimiyetle inanıyoruz. dan ve Migros gibi tesekBaşka vesilelerle de tekrar eyledi küllerden beklediğimiz gayenin âlâğimiz üzere, tstanbul gibi bir heyulfl sım müstehlike saglıyor. Peki bizde bunu Fantome manasma alıyorum istihlâk (satış) kooperatifleri niçta şehrin butün yüklerini, Valfarizin batıdaki gibi devâsâ müesseseler olasadece kendi fctrî ve kisbl kabiiiyet ma« da umumiyeUe tam muflls yalerin» füvenerek kendi. üzerine al hud yarunüflis bir bakkal dükkanı masını kat'iyyen tasvib etmtyoruz. manzarası arzeder? Batının satış kooHele bu işler, gene ehil ^llerden çık peratifleri ise, geçen asırdanberl mış program ve plân gibi, icradj mu toptancıhğı. istihsaü ve nakliyeyi buvaffakıyet amili olan unsurlardan yfik ölçülerde ele almak imkânını mahrum olursa daha da yorucu olur, bulmuşlardır. Bunlar milyoner şırbu takdirde, muvafîakıyet unsurla ketler maaıarasını nanl alabumislernnm mahrtimiyet paylarmı sahısla dlr? MüstehUki korumak uğruna gayretrm enerjilerile telâfi etmek ycluna çîdilir Irf bu yol, bir mflddet Içla pa ler garfettiğimlz su devirde sabs kooyidar olsa bile fani olan şahıslann peratiflerinin asla şaşmaması icab iş hayatları boyunca ancak kaim olur eden 11 ana prensipini özetliyorum. ki bu, bir şehir hayatmda pek kısa Işçi muhitlerinde ve diğer sermayesıı muhitlerde bunlann böylece türemedır. Dijer taraftan gaye bir (metod) si, üremesi beklenir. 1 Sermaye bir yerden ödünç ahn tesis etmekt'r. (lîetod) fani değildir. payidardır. Üstelik (metod) u yani mak suretile değil, üyelerden her bipltn ve program ananesini vazedenin rinuı satm alacağı hisse bedellerile adını da pavidar eder. Onun içindir meydana gelmelidir. Böylelikle üye ki biz F. K. G. dan, uzun zaman işi dddî tuttuğunu, teşebbüsü kendi (T. K. G. plânı) diye anılacak payi kuvTetUe ynsatmak azmlnde oldngudar ve muammer bir Istanbul plânı nu gösterir. hissesi, en fakirlerin 2 Üyelik bekliyoruz. öyle bir Dİân kl sadece bile lstirak edebileceği ucuzlukte ol rüya değil. tahakkuk imkânlan da mahdır. Arzu edenlere hisseler vabulunmuş, sağlanmış ve böylece ha deli taksitlerle satılmahdır. kikat oimak için sadece (zaman) ın 3 Bir üyenin alabileceği hisseleakmasını istiyen bir gerçek... rin adedi tahdid olunmalı. aksi takdirde kooperatif fazla hisseye salıib olaniann tesirine dii^er; tereddi eder Mesud bir doğum 4 Hissedarlara seııelik kârlar daArkadaşunu İhsan Yener ve Sevim ğıtmamnlı, yalnız normal banka fuYenerin 6 Eylul 1956 persembe günO izleri miktannda seneden seneye fato blr kız evlâdları dünyay» gelmlştlr. vermelidir. Bu kaide, kooperatlfin Anne ve babayı tebrik edeT. yavruya ticaret kazancı gayesMe kurulmadıunm Omürier dileriı. ğmı, kfir arayan sermayeyi içine çekmek istenıediğini jösterlyor. TE^EKKÜR Bir üye kaç hisseye sahib bulunnrÇok lsabetli teşhl» ve araîtırma tarrl sa bnlunsan yalnız bir oy sahibidir. İle hastalıgtmın «nrasılmasına hnll Vani itibar sermayeye değil, tnsanao!an Çişll Çocuk hastanesi n. Dahiliye dff. ( Mallar hile kanşmamıs ve tarn Kliniği seıi sayın ölcfilu satılmalı. Dr. t HAKKI ARDA'ya 7 Mallar veresiye de&İL pesin Muavin Dr. Ahmed, aslıUn Dr. Mehpara He satılmalı. Plyasa, körö mal med beylere ve hakik! fCfkat tlmıali sürmek ve müşterlyi bağlamak Itirt Sirin hemjireye ve her an aiâkalarını veresiye satısı yapar. Borç hem üyeesirgemiyen büyük insan Gureba has lerin, hem de istihlâk kooperatifletanesi Bevüye KHnlği |efi soyın rinln düşmanıdır. Aıasına veresiye Dr. AIİ EŞREF GÜRSEL'e vercn kooperatifler datma kredl bu!v* bllhajta. nneliyatımı yaparak çok mak zornnda kalırlar. Böylelikle tesir ktaa btr lamand» benl ayaga kıldıran altına firerler. genç ve çok kıymetil ürolog oeratör I Mallar, plyasadakl ortalama Dr. CAFER YILDIRAN'a flatla müıteriye satılmalı. Yanl n« v« başımdan bir dakika ayrılmıyan daha ncuza, ne daha pahalıya. Konpeunıf arkadaıım Dr. Ganl Kamiflı İle ratifin maksadı suurlu, snmimi. tadık kllnlk asistan, dofctor v» hemşirelerlne aza celbetmektir. Asıl maksad, ucuzpansumancı ve diğer müstahdemle:e ralnnet v* sükranlanmı «rzede culufa heveslenmek değil. kooperatif i kuvvetlendirmektir. <>ı>u toptancı, rlm. müstahsil, nakliyed büyük blr kolDr. Nureddln Yücel lektlf müessese halinc sokmaktıt. 9 Can alacak madde: Sene soMEVLÎD nunda hasıl olan kârdan cemiyetln Gence ejraıındar. müsterek sermayeslne ilâve etmek diş deposu sah'bi ürere bir pay ayırmalı. Üyelerln hisseleri İçin de dördiınrü maddede (rösM. MİKÂtL terlldİKİ ü?ere btr fai? ayırmalı. Gert Mirzaoğlu'nun kalan kân üveler arasmda, o sen» vefatının üçüncıı zarfında her birinin y.ıphgı alıs vesenei devrlyeslne ri^e göre taksim ermell. S<ne rarfınrartlayan 7/»'956 da kooperatif ten fazla a*is v«ri« ya.euma gOnO. 81»H puılar, kân • nlsbeıtte fezla •bnatı. «»mtfnde »ıl» ru F'sasen hakkaniyet de hııdur. Zira kîn huna lthafen. 6ğlo meydana gettrenler mü'jterilerdlr. Zinamaunı mütea yade mal satm alan, k:ıruı arrmasıkıb. mevlidhan lardan Zek! Altın. Mecld Sesigür. Kâ nı sağlamıstır. O halde kân ziyad* nl Karaca ve duahan Nusret Yeşilçay alacaktır. Kısarası kân, konulan sertanfından mevlidl serlf okutulacaktır. •"•yeye göre değil, üyelerin muameArzu eden, ahbab. doct ve dlndasları. lâta iştiraki nisbotinde daSıtmah Sermaye ise, dördüncü maddedekt mızın tejrlfleri rica olunur. Esl. Nadire Mlnaoflu faizle yerlnmell. 10 Cyeler, kooperatifl Sdl blr MEVLÎDl ŞERÎF diıkkân saymamalı. Onu ehemmlvetl DaSıstaclı manifaturacı merhum Hacı büyük bir içtimaî mürssese hallnrle görmell. Sermayeslz insanlann ba«lıZekerlyı Efendinln refikası ca iktisadi dayanağı kooperatifer AYŞE HANIM'm olahillr. Onlan pahalılıktan, ihtikâr(Tnrganer) dan kooneratifier korur. ruhuna ithafen 9 eylul 956 pazar günü II Kooperatlfl lklndi namazını müteakıb Suadiye vir edecekleri yenigayr bdenler. tenyenl üyelerl araamiinde Mevlldl Nebevl kıraat olunacağmdan arzu eden akraba ve dost smda bu fikrl kııvvrtlendirmeUdirler. arımııl» dln kardeflerimizln ttsrif.e*** rlnt rlea ederlt Bizde ban cins kooperatiflerdeo Evlâdlan baa kiınselerin istifade sağladıklan görülüyor. Halbukl istihlâk kooperaMEVLİD tifleri, bütün kooperatif cinslerl araHAYRİ BAYRAKSALAVın sında fakir ve orta hallinin Işme ea vefatının binnci senei devrıyss'.ıe ra*. j arayan. memleket iktLsadKahnı da lıyan 8J.956 rumartesi gunü ik.ndi na en dcstokleyın tlp olduğu halde. kırk rr.aunı mdteakıb Büyükada Camii $e •enedenberi emlkİemekten. sürçüp rifinde nıhıına Mevl:d kıruat o.uiac?. sürçüp yuvarlanmaktan kurtulamağından arnı ederlCTln tejdfieri rico mıştır. Zira temel doğru değildıı. olunur Koopemtif, şunun bunun uyduru£sl: Müzeyyen Bîyraksslan verdİKİ Indî esaslara göre knrnlııyot da bu sebeble payidar olamıyor /.oK.m: Psrihan Dedeoglu man ve mekân ölçüsünde tecriıhe edilip mııvaffakıyetiere kawşmn< ko operaül'ler. jukatıki klâsik esaslara gıire kurulnıaktadjr. Tek murldesiui değlştirmeksirln kooperatif kurarken bunlan ttthlk edecckierin bi7de de başarılar sağlaması çok nıuhteıııeldir. (TâNu) PAZAR Hihây e da 9/OZO/t: ELİZABETH GASKCU • Çevîfen: ii Johc Barton. külçe gibi, ta§ gjbi, j fabrıkada ytm baaladıg' i« ince bir kımıldamadan. kaskatı, oturdu kal işti. eli yatkın değildi. dı. Yukarıdan bir takım sesler işiOna ilk hediye verisini hatırlaüyor ne olduğuau da anlıyordu dı; boncuktan bir gerdanlık. BUÎIU Kansınm çamaşır gözü, gıcırdaya sonradan konsolun gözlerinden birak, açıldı. Sonrs komşu kaduı » rinm ta dıbine koymuslar, Mary'ye Htğ: indi: sabun, su arayordu. saklamışlardı «Acaba hâlâ orada Kadmın sabunla suyu niye iste duruyoT mu?s diyordu. Tuhaf bir diğiıü John biliyordu ama, ne biı meraka kapıldı, kalktı bakmaya git tey söyledi, ne yardun ettL U. Eliyle yoklayacakü, çünkü oDerken, kadın evine gitti. Gider cak çoktan «önmüştü, yanında mum kec de bir iki hoş söz söyledi. A da yoktu. vutmak icin söytenen basma kahb El yordamüe ilerlerken. yığın elözler. Sağırlaşan kulaklar bunlan dilmiş duran çay fincanlarına çarptı. ancak yanmyanıalak duyuyordu. Kendisi: «Sabah vıkarsın» demiş, tMary» diye de bir şey duydu ama. kansı da olduğu gibi b.rakmı^tı. hangi Mary'den bahsediliyordu, o Hepsi çok yorgundu çünkü. Her gün »a^kın hali ile bunu adlayamadı. yapılan ufaktefek isler vardır, üOlup bitenlcri gozdan geçirmeye, zerinde durmayıc; ama, OTrdiiimiı •slamaya yaiifiyordu. O ifm.n, biri «lian M «Urak raytı mi, •klma «kt fttnlcr; bambaıkm gun böruk biî d«ft«r tlır. Joto it ıta Ur geJ* Seviftikleri günlert hâ di bunlan dü«önflyordu. tırladı. Ök (rördüğfl gunfl hatırladı. Kanmnın her gün yaptıgı lsleri Mary elma yanakh bir köylü kızl düşünmeye başladı. Bunlan bir daUl; uzerindar ürkek bir hal vardı, ha yapamıyacağı aklına geldikce «kıin yüzüne baktı, çok değijmisti ı ama, gene de eski haline benziyordu. Eğilip öptü. Annesinin yanağı dudaklanna buz gibi, kaskatı gelince içmi bir ürperti bürüdü. Birdenbire ayağa fırladı, tamdazaman babasının hıçkırklannı duynı kaptığı gibi, gitti kapıyı açti. O du. Usul usul tnerdivenden asağı indi, gelip babasrr.ın yanıbaşına ço VAHDET GVLrEKİN meldi, elinden öptü. John önce bunun farkında bile olmadı, öyle kendirsder. geçmiş ağgozyaşlaın.j lutanuyor, hüngür hua lıyvrdu. Sonra Mary. kendini tugür ağUyordu. Mary'cik de. öte yandan, ölüye tamayıp ondan daha keskin haykıyapılan son vazifelerde komşu ka rışlarla, korkunç çığhklarla ağladına yardun etmişti. Kadın gıder maya başlayırca babası kendLne ken kızı yanağmdan öptü, avutmak geldi. Boğuk bir sesle: «Annen gitti, için bir iki söz söyledi. Bunun übirbirunizden baska kirasemiz kalzerine, Mary'nin de yanaklarmdan madı, kızım> diyordu. asaği sessiz aessiı gözyaşları bo «Ah! Babacığun, ben sana ne şandı, Yalnız, söyle kana kana ağ gibi bir yardımda bulunabilirim alamayı kadınm gitmesine sakladı caba? Söyle, ne istersen yıpanra!» O gittikten sonra, Mary odanın «Onu biliyorum, yavrum. kapısuıı usulca kapadı. gelip yata Böyle, ağlayıp da kendini hasta etğın yanına diz çöktü, sarsıla sarsı'.a me, ilk istediğim bu benim senağlamaya başladı. Hep aycı şey den. Hadi git yat, sen söz dinler leri söylüyor, artık bu dünyada bu bir çocuksundur.» lunmıyan birine boşuna ve karşı «Seni yalnız bırakip nasıl gilık alamadan haykınp duruyordu: derim, babal Söyleme bunu!> «AhJ Anneciğim. «nnecigimj cT«, gidip yatacakam! Yaup S«D aahidan «Idün mOT Ahi Ann* uyumaya bakacakam, ounkfl rana dğim, ann«dğiml> yapacağın «ok t« n t , TavrueuSonra birdenblr» durdu. B8yl< gum.» çırpınıp haykırmasile babasım ra Mary kaîktı, babasını 5ptü, mahhatsu edeceği aklına gelmişti. A zun rnahzun vukan çıktı. Geceleri sağlda hıç sessada yoktu. Anne yattığı o küçücük tandık gırdi. Soyunmaya lüzum görmedi, f eksilmis, onu yeryüzü'.ıdek! iyi duy biri çünkü biliyordu, ne yapsa uyuya gulara bağlayan bağlardan rruyfcakU. Arkasındaki elbise ile gevfemiati. Bütün komsular onun kendini yatağın üzerine attı. On artık bambaska bir adam olduğudakika geçmedi. g€Trliğin coşkun nu görüyorlardı. EhırgunJuk, aod kederi uykuya murtkanlık onda eskiden arasora Kızınm gelmeslle Barton, içinde örülürken şimdi üzerfoden hiç git bulundugu sa|kınlıktan da, o taş miyordu. Daha aksi, daha inadcı km kederden de ayılmıstı. Şimdi. ülmuştu. | yapılacak işleri, cer.azenin kaldınl Yalnız, Mary'ye karsı hlç sert ] ması lâzım geldiğini, hemen gene davrannuyordu. Ölmüf birirun esişine başlaraak zorunda olduğunu kiden sevdiği kimseler arasmda düşünebiliyordu. Evet, çahsması lâ tuhaf bir bağ vardır; iste, babazımdı. çünkü o gece epey hovardalık etmişlerdi, uzun müddet ça kızı da şimdi bu bağ btrbirine büIışrr.azsa psrasiz kahriardı. Yalnız, tün kuvveüle bağlamıstı. John Bar j bir yardım sa'ndığında üyeydi, ce ton başkalanaa karsı tara davranırken, onlarla pek konuşmazkan, naze masrafın: sandık v#recekti. John Barton bunlan kafasmda kızına derin bir sevgi gösteriyordu. kararlaştırdıktan sonra, doktorun Mary, hacgi tabakadan olurss ol5özleıkü hatırladı, acı acı düşün sun o yastaki hiç btr kuon nail dü: Kansı, ton günlerde, üzerine olmadığı bir Mrbeatlik içinde yatitrediği kızkardesinin öyle birden jiyordu. bire. anlaşılmaz bir sekilde ortaBu, biraz da, içinde bulunduklan dan kayboluşuna pek üzülmüştü, durumun icabıydı, çünkü bütün sinirleri bundan dolayı sarsılmıs para onun elindeydi, ev islerini olacaktı. hep kendisi nasıl istiyorsa, nasıl Bunun üzerine, John Içinden hoşuna gidiyorsa öyle yapıyordu Estber'e adeta lânet etti Bu felâama, biraz da babasmın hoşgörürkete Esther sebeb olraustu. O hoppalıklar, uçanlıklar yol açmljn bü lüğünden. John, kızmm pek az kim tün bu belAIara. John ondan Bnce «•de görülaea akıl v» tı'aaıaa bflbtldısıaa valn» Hfar v« aardt, tün kalbil* ruvandlği igia, arkarijndl <m» karşı kalbt bir daha hlç yam uaamamak üzer* katllasmifb. kadar vaktlni vermekt* onu a«r**• best bırakıyordu. Jobn Barton'un hayatmdan onu •Arkaa var) iyıy« doğru yönelten bir kuvvet 15000 Her 150 Hraya b l r kur'a numarast Futo iukat içtaı aiaoslırfiBUia &*ukm nOraeıat •dfntr
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear