Catalog

CUMHUKIYET C» "Hl'KIYET'm TOFKtKASI: Nlsan 19M Anlauıı Ait'av Kuttu Koba* »azan: IASAB &KMAL Çakırcalıyı muhasara • Alamaz ağa,» dedim. «Sen olmazsan. sen haber vermezsen ala maz. Anladtn mı Ağa? Senden bili rim.» Yola düştük, gecenin karanlığm da. Vakit ak§amı azıcık geçiyordu. Hafıften bir yağmur çiseliyordu. Yürüdüler. KayaİLktı, sarptı. Tam aJtı saat yağmur yedik. Ama blzim hepinüz dağ adamlarııydık. Ovada söner de, dağa gelince parla nz. O dümdUz ovalar gözümüzü korkutur. Ama dağa gelinoe açllı larız. Kafkas çocuğuyuz. Hepimızin çocukluğu dağda geçmiştir Tepeye geldiğimizde saat gecenin üçüydü. Daha da yağmur yağıyordu. Tepenin altında durduk: raüfrezeyi uçe ayırdlm: Birisıne Şükrü bey, birisine ben, birisine de kardesim Osman kumanda edecekti. Kuzey doğuyu Şükrü bey, Kuzey batıyı ben, Güney kısmmı da Osman bey tutacaktı. Böylece usul usul ilerliyorduk. İlerledik ve Çakırcahnın bulunduğunu söyledikleri tepeyi, vani kayalık tepeyi sardık. S«s çıkarmıyoruz. Daha saat gecenin üç buçuğu: Eğer Çakırcalı sanldığmı anlarsa. gecenin karanlığından faydalanarak kaçar glder. Sabah olunca işi tamarn Çaklrcalının. Şöyle ki, onun bulunduğunu söyledikleri yere hakim te peleri tutnrusuz. Çakırcalmın bulun duğu yer tabak gibi önümüzde. Bu tepeleri tutabilmemize sebeb. Çakır calının buralara nöbetçi koymayı«ıdır. duğumuz mevkiden Çakırcalıyı ilk ateşte vurabiliriz. İçimizden hiç bir arkadaş, gözünün gördüjtınü sapıtmıyacak kadar nişancı. Korktuğumuz basımıza geldi. Daha sabaha epey vardı: Çıt yok: Birden bir öksürük: Byvah yandık. Kim öksürdü? Allah belâsını versin: Çok yakıruz: Çete öksürük ten, kıpırtıdan sarıldığını anladı. Kaçrrağa koyuldu: Ayak seslerini duyuyoruz: Gidiyorlar. Karanlık: Kurşun atamazsin ki... Atsan bile havaya. Ne olacak böyle? Efe kaçıyor: Abaza ve Çerkezlerin çok gür korkunç bir hayklrışları vardır. Efeyi tahrik etmek, kaçırmamak için, basladık haykınşmağa. Bu Kafkaslarm harb çığlığldır: « Seni burada, uyurken çembere alan, saran müfrezenin elindea kurtulamazsın. Erkeksen kaçma: Karşı karşıya gelelim:» Çaklrcab bu. Aldlrır tnl böyle lâflara. Çakırcalı sıynlmağa calışıvor. Biz ardındavız. Çakırcalı, bi zim onu bırakmıyacağımızı anla mış olacak. Müsademe edecek. iyi bir mevki elde etmeÜ gün lsıyın caya kadar. O gidiyor, biz arda. Benim derdim, Efeyle arayı aç mamak, müsademeyı kabul edece :; hâkim mevkie yetismeden, onu nıicademey? mecbur etmekti. Takriben iki saatlik bir takipten sonra çete, müdafaa mevkiinin ete Şine gelerek, geride oyalavıcı iki kişi bırakıp, kendisi öteki arkadaşla ri,e, sarp. hâkim kayalıkları tuttu. Oyalavıcı arkadaşlannı yanına çekebilmek için. müfrezeyi çok şlddetli bir ftes altma aldık, Müsademeyi kabul etsin de, artık ne olursa olsun. İsterse hepimlr vurulalım. Yeter ki eli bos geri dön miyeHm. Bu birden bire başbyan ates altından oniki yarah, bir şehid verdik. Bir anda hepimiz gideceğiz böy le devam ederse. Kurdun pençesine düstük. Bir yer bulmalı. Efenin bulundufcu mevkie hâkim üc mevki tespit ettik. Hücums geçip, isgal e^ik oralan. Bu duruma göre, çete nln kuzeybatısına Yüzbaşı Şükrü bey, Kuzeydoğu kısmına Hacıduk Kâmil, Doğujrüneyine de Osmanla ben düşüyorduk. Güney kısmı tama men açık ve yalçın bir uçurumdu. Çarpışma devm ediyordu. Vakit d?ha erkenii Ama ben düşünüyor dum. Bundan kurtulursa Çakırcalı, hepimizi bir pusuya düşürür mutlak öldürürdü. Çünkü dağhr onun du. Bu dagiann tek nâkîmi oydu Bütün bu köyler onun emrindeydi. Sonra ds kan gövdeyi götürecekti. Budan sonra Çakırcalı. ne kadar ya tağı, ne kadar eüvenflsŞI adam var sa hepsini öldiirecekti Burad;n kur tulamamabydı. Ya hepimiz: ölmeliydik, ya o kurtulamamalıydt. Sehir =haberleri Dünya Sağlık gunu dun kutlandı Buralarda Çakırcalınm nöbetçi aığrnağı var. Bu nöbetçi sığınsklan müfrezeler için d«ğil tabii. Eskiden düşman olduğu öteki eskiyaIar için. Çakırcalı bilirdi ki hiç bir müireze bu dağların doruğuna kadar, buraya kadar çıkamaz. Gerçek ten de çlkamamıstı. Çakırcalı. Çakırcalı oldu olah çıkamamıştı. Bu sefer, kendi bulundufcu yere hftkim tepelere nöbetçi dikmemesi, artık kendisinden başka dsğlarda eşkiya kalmadısmdan dolayıydl. Bekliyoruz. İlk ışıklan bekliyoruz Bu arada, Çakırcalmın bulun duğunu söyledücleri yerde, bir sigara atesi yandı, söndü. Vakit bir türlü geçmiyor. doğu yandan ışıklar bir türlü g8zükmüyor, Yafrrur yağıyor. Soluk bile aJmlvoruz: Bir ses, bir soluk duysalar, sarıldıklarını anlasalar, yarar kaçarlar: Eger müsademeyi kabul ederler se, bize hakim bir yerd«n ederler Çünkü buralannı onlar avuçlarınin içi gibi bilirler. Bir haberlenmeseler: Bir, gün ucunu gösteriverse. hepsini birden, bir anda vurmak işten bile değil. Bulundukları yerin adl, <rKız ka yasi:» Kız kayası, Karlncall dağın ortasmdan göklere doğru bir minare gibi yükselmis. Minarenin al(Arkası var) tnda mağaramsı delikler: Ve Çakır eah o deliklerde. Sonradan gördüm: Çakırcalı «Kız kayası» mn İkî memur Vilâyet emrine alındı Gorülen tdarl lürum üzerlne V1I4altını adam akilh tahkim etmiş: yet Encümenl kalemlnden Ikl memur, Ama ne olursa olsun, biz bulun dün Vallllk emrine »Iınmıştır. S/S TARSUS'un • ŞAHANE AKDENİZ GE2İSİNDE ISPANYA'da A§k Adası: PALMA MAYORKA İhtiras Şehri BARSELON Arzu edenlere: (MABRİT) FRANSA'da NtS KAN MONTE KARLO MONAKO MARSİLYA. (Arzu edenlere PARİS) iTALYA'da NAPOLt CENOVA PALERMO (Arnı edenlere ROMA) Mithat Cemal ile kücük bir İstanYAZAN: bul Efendisi daha gitti. Türk edebiA. • yatı, vefalı âşıklarından birini; Türk vatanı âzâd istemez bir tutsağını; »ilesı şefkatli bir babayı; tanıdıkları, bir dostu kaybettller. Hatibler uyku hastahğı, nazik ve ince her zaman temiz, zarif Mithat Cemal, ve gençti. Yaşlandı, 'akat ihtiyarla pek hazetmediği halde en büyük şa tırmak arzusile Namık Kemale aid veba, tifüs, sıtma gibi madı. Sıhhatine düskün, vücudüne irimiz hakkında ancak •Fuzuliyı an belgeleri merhum Ihsan Sungu ile mevzular üzerinde | itinalı idi. Fakat hiç uir 7«;man kendi lıyamıyorum» demekle yetinirdi. Mi bana gösterdiği zaman hayretler için rahatı için başkasını rahatsız etmez I zao, kusur aramaktan çok, mezıyet de kalmıştık. Kimlere gitmemlf, k'mkonuşmalar yaptılar di. İyi yermeyi sever. giyinmede ti I görme ve bulmağa meyyaidL lerden mektublar, resimler, defterler, I tiz, güzel yaşamaktan hazederdi. PuEğitim Bakanlığmın bastığı Şark yazı müsveddeleri dlmatnıjtı. Bun 9. Dünya sağlık günü, dün şehri , hu da bedeni gibi yumusak, nıizaa ve Garb Klâsiklerini en çok öven, ları toplamak için seneıerici, bazan mizde kutlanmıstır. hoşlandığı hava gibi ılıktı. yayılması ve duyulması için yazılar gururunu vermişti. ToplamaK bir 1», İstanbul Halk Sağlık Eğitimi KoMeclisârâ, konuşkan. lâtifeci oldu | yazan o olmu?tu. O da bunlar içeri okuyup mânalandırmak diha büyük mitesinin hazırladığı progrım muci Ju halde gonlü yalnız bir ınsandı. , sinde zayıf tercümeler oulunduğunu bir iş. Her ikisini de en titiz bir itina bince, Komite Başkanı Dr Tevfik Hele hayat arkadaşını kaybe'.tikten I gSrmüştü. Tanıdıgı bazı »serlerde yan ile başardı. Üçüncü cildini bitirip orİsmail Gökçe radyoda tDünya Sağ sonra neşeli gdrünmesine rağmen hşlar bile bulmuş, hattâ b.na göster taya çıkarmak Maarif Bakaıihğma ve lık Teşkilâtı ve Halk Sağlık Eâitımı o da etrafındakilere kendi elemini mişti. Fakat biliyordu ki, bu bir ha kederli oğluna düşer. Şimdi önünıde Komitesi» mevzuunda bir konuşma duyurmamak için ihtiyar edilmiş bir yulı başlangıç. faydah Ir gayretlir: 23 ocak 1945 tarihli ithaf yazısile olan yapmıştır. Aynca, Ankara Radyo nezaket eseri idi Mithat Cemalin kırmamalı, öldürmemeli, te^vik et ilk cildi açık duruyor. Mithat Cen*al. sunda da, Vekâlet Müstesan Dr. Nail yüzündeki mahzun ve melânkolik meliydi. Yeni bir Terc'i.ncctler ek'pi «Vesikalarm Namık Kemallni» yazKarabuda Dünya Sağlık TeşkilStı a renk gün geçtikçe koyulastı. Ağaran doğduğunu, hele Ounlar arannda çok dı. O bana böyle diyordu tma, asıl saçlarının beyazlığı, gözlerinin altını kıymetli gençler bulundu^unu eöre kendisi. bu cildlerde «çok a>n, çok dma konuşmuştur. karartan golgeleri silemedi Havatını, rek onları candan takdir ediyordu kendi» olabilmistir. «Namık Kerr.al» îstanbul Verem Savas Derneğinin de yalnız vesikalar değil. 4ithat Cehasta çocuğunu kucağmda taşıyan bir Taksimdeki merkezinde sabahlevin ana gibi. biran akıbetini Hjyalinden Bizde yıkıa tenkidin ne hüvük za mal de konuşmuştur. Konuşmuştur rarlara sebeb oldufunda tvrtibesı ve 1012 arası. öğleden sonra da saat 14 çıkarmıyarak sürükliyen bir hali bilçısi çoklarından üstündii. Çnhşan ve iyi etmiştir. Ue 16 arasında sağlıkla ilgili filmler verdi. Kederi de kendi kadar tjıtlı ları ve yetişenleri hirer ümid yıldıNamık Kemali tamamladıktan songosterilmistir. | idi. Ciğerlerini o mel'un ahtapot ye zı gibi uzaktan ve smniyetle, muhab ra Tevfik Fikrete merak sarmıştı. Muhtelif bölgelerde doktor hatib meğe başladıktan sonra görmemiştim. betle seyretti. Bu meraklar, sebebsiz değildfr. Naler tarafından yapılan sağlık konuş Şimdi hiç olmazsa yaînız ölumüne t€Mithat Cemal, bıkmıyan, yorulmı mık Kemal kitabile «Vatan» fikrinin malarından başka, okullarda birer essür dusTjyorum. yan bir araştırıcı idi. Bakanlığa bas bulucusu olan insanı devri içinde ders sağlık mevzuuna hasredilmış ve ı Mithat Cemal, bizde «fasahat» geİstanbul Kızılay Derneğinin hazırla leneğinin son ve sahici mümessili dığı 100 bin aded el ilânı, Dünya dır. Nazmında, nesrinde, yazmnsmda â Prof. Dr. Ferit H. SAYMEN Doc. Dr. Halid K. ELBİK Sağlık Teşkilâtının broşürlari sey ve konujmasında edebi sanatlardan yar propaganda ekipi vasıtasile da bir kaçını bir arada yapmamış olağıtılmıştır. ma^dı. Galiba evvelsi yüdı, İstanbul Bilindiği gibi bu sene dünya sağ Kız Lisesinde vereceği bir konferansa llk gününün konusu, uyku hastahğı. beni de götürmüştü. Mehmed Akifi veba, tifüs, sıtma gibi böcekUrle ?e anlattı. Parça parça, fakat o kadar (AYNI HAKLAR) 896 sahife 25 Hra çen hastalıklardır. Hatibler bilhassa güzel şeyler söyledi ki, lezzetle, isti I bu mevzular Ü7pmde 'lıırmuşlardır. fade ile dinledim. Konferans bitti, salondan çıkıyorduk. îki kız dğrenMilli Müdafaa Bakan Vekilinin ciden birinin arkadaşına şöyle dediProf. Dr. Ferit H. SAYMEN ğini duydum: tetkikleri Müll Müdafaa Bakan V'ekiU Şemi Er Ne kadar süslü konuşuyor!.. gin İle mllletvekllleri hevet! dtrn Taş Yolda bu takdir ve hayranlık cumkızak tersane ve atolvelerlnl, denlz dl legini kendisine naklettiğim zaman klmevl ve askeri mlsaflrhaneyl. yeni ku güldü ve «ne kadar edebi bir tenkid!680 sahife Flatı: Ciltli 20. Ciltsiz 17 Hr» nılan aıkerl fınnı ve müteakıben Ka •ımpaşa denlz haataneal teekll&tım gez , dedi. Mithat Cemal, tam mânasüe oir mlsler. bastaneye ll&ve olarak lnaa edt len 50 yataklı verem pavyonunun açı münevverdi. Daima ve her gün yeni Büumum Matbaacılık ve Kitapçılık Işteri lııını yapmışlardır. bir şey öirenmiştir. Her zaman okuMerkez: Cagalogiu Servilimescit S. 24 İstanbul Tet. 22 09 68 Bakan re mllletveklllerl, hasta «u. muş, her zaman yazmıstır. Edebiyat bay. ögrend ve erlerle haabıhalde bu filemimizin devir devir ve ancak şekHAK KİTABEVİ B* V aııt. üntv«r»lt« CaO. tstan. lunmuşlardır. li değişen kuru gürültülerine katılMAK KİTABEVİ (Babıill) Artfcara Cad. 4 latan. Şemi Ergln. oğleden sonra da tet , mamış, köşesinde müstakil kalmasını HAK KİTABCVİ ranıksaraylar Soh. l« Istanbıtl klklerlne devam ederek lsçl müenese leri. sendlkası ve ustabasılarla görüş bilmiştir. Münevverlikte ısrarı, ha 1 mü* ve Isçllerln dllek ve temennllerl yatmın tek inadıdır, diyebiliriz. K tab severdi. Aldığı veya getirtiği iyi nl dlnlerol?t!r. Fransız Elçisi memlekctinden baskılı frarlsızca kitabları, bilhassa kıymetli el yazmalarını sahife sahife döndü açarak. beğendiği yerleri işaret edeBOknmetlle Istlşarede bulunmak O rek gösterirken mücevherlerini a*kazere blr mOddet ervel memleketlne daşına itina ve gururla uzatan bir gltmls oîan Fransanın Ankara BUyük Eiçlsl Jean^ Paul Oarnler dün aksam hanımefendi kadar incelir, :evklenır, hattâ sevinirdi. Yatağuım, yazı ma ucakla şe*ırlmlze gelmlstlr sasınm Lodos dün de vapur seferlerini ve güzelbir arada bulundugu kücük odayı şimdi gözümün önüaksattı ne getiriyorum, oradaki konu^malaBlrkaç gUnden brrl devam eden «ld nnvn hatırlıyortım. Acaba son», odet'.l lodos fırtınası yllzünden Şehlr rada mı oldu? dive korkunç I ir sual Ratlan vapu ieffrlerlnde dün de ak dilimin ucuna geliyor. Bu 7»hirîi so samalar olmuştur. Ba anda saat 7.45 de Yalovaya ha rudan kaçıp gene onun konuşmalarfket eden vapur BUyükadadan 1leri rma dönüyorum. Ama ne cüç, ne ye gldememlstlr. Sabahm erken aaat acı?... ler'.nden ltibaren Slrked Kadıköy Hayatta ve edebiyatta kimseyi kıraraba, Harem Salacak yolcu vapuru madı. «Sağhğmda söyleme, ölümünde «eferlerl yapılamamıştır. Oene Üskü söyleme. ne zaman söyliveceSiz?» didar Beşlktaş yolcu seferlerl de 1717 30 saatlerl arasmda tafll edll \enlerden defildi. Abdülhak Hâmidde olsa olsa doŞru dürüst beş mısra mlştir. ya cıkar ya çıkmaz, Turing ve Otomobil Kulübünün balâğalı hükümlere cinsinden müüzülür ve yüz kongresi dün yapıldı vermezdi. istanbul dili söylendiği için Türkive Turing ve Oromobll Kuramununun .12 nc! kongres! dun saat 15 de Takslm Beledlye Gnzlnoiunda vac.l rcııştır Konsrede, Kurumun Turlzm Senenin Ikinci Çekilişl mevzımndakl musbet faallyetlerl lzah TEŞEKKÜR edlldlkten nonra. hük'imetln h'.r an Ç?k sevgı'l annemlz 27 Mayııta evvel turlst kuru Ihdası temennl edll ml? ve ancak bundan sonra karabor BAYAN KESİME sanın anlenlo memlekpte rjrtst akını TOPALOĞLU'nun baflıvaeaSı llerl sürtllmUşttlr. vefatı dolayısie cenaze merasimlne Mütaekıben vazlfelertnl hp'.arüe !fa iştirak buyuran ve blzzat evtmlze eden İamall Kosar ve Hallt Oünescan kadar tejrıflerlle blzleri teselli adlı traflk poHılerile îlmdtye kadar eden, telgraf. telefon ve mektubhlç kaza yapmıvan Sabahaddln Erla aciTizı paylasmak suretile tadok ve Hüserln Yalınav adlı lkl şoîore v# ziyet lutfunda bulunan sayın ak' I T kol «antl hedlve edlln!stlr. raba ve kıymetli dost ve ehlbbaBir adam vapurdan düşerefc mıza ayrı »yrı teşekküre kederlboğuldu mız manl olduğundan bu vazlfeKöpruden Hav:arnaşara gltmekte nin yerine getinlmesinl muhteolan cModa > vapura yolcularmdan he rem gazetenizin delâletile rica nOz hüvlyet! tesblt edllemlyen blr ederlz. Pora Ikramiycti sahıs, vapur Sellmlye açıklanndan gt. TopaloŞlu ailesl, GOvetıer cerken lodosım tealrlle denlze düşmüş ve Özdener ailesl ve boŞuImustur. AramaUra raŞmen kazazedenln cese dl bulıınsmamıstır 10.000 er Ura S Kişlye v Bir İstanbul Efendisi HASAN ÂLİ YİJCEL c ı 1 o E D E I ABAHTAN ABAHA... Vatandaş! Satın alırken nazlan... en fahun dükkancılara eziyet etmekslztn alacağımı kolaylıkla satuı alaa bir müşterlyim. 3 Türk Eşya Ilııkııkıı TÜRK İŞ HUKUKU ISMAİL AKGÜN MÜESSESELERİ ( 4 Bahçeli Ev 100.000 Lira 25 250 • ve devrini anlatmak için yazdı. Yaz1 Vitrlnlere şöyle bir bakanm. madı, bu eserle Namık Kemale heykel dikti. Onu Mithat Cemalsiz alır 2 FUt yanlı de|Use, etiket kötü sanız mühim, onunla beraber alırsa i nivet ifade edercestoe ters donükse nız güzeldir. Bir heykel ki, sanat e I içeri girmem. 3 Gözle beğenmedtseri sanatkârla yanyana. Fikrete ge • 1 ğim malları eıkartıp çıkartıp tezgihlince onu gerek kendi, gerek büyük tara eıiyet etmem. 4 Işime elvenr dostu Mehmed Akif için jsta svyı elvermez: «Acaba b!r iskonto mümyordu. Bu hüküm doğrudur. (îüzel kün müdür? Sattığınız mal iyi ama, türkçe yazdığında şüphe oımıyan benim bütçeye pahalıca geldi» deMuallim Nacıde bile bazan kekeh rhn 5 Ötedenberi de pazarlık u yen aruz dilini rahatça ve istanbul snlünü »evmeın, sabit flatlara tarafluca kanuşturan, Fikrettir. Edebiyat tanm. 6 Bazı hanımlar, bir roahn taröıimizden Fikreti çekerseniz Yah daha lyislni bnlmak arzusile dükkân ya Kemalin artızu bile sendeler. •ükkân dolaşır, «onra geri dönfip en Fikret, Mithat Cemalin evinde kos uygununu alırlar, bunlarla dolasmakoca bir dolabdı. Fikretin. orada, an ğı çocukluğumdanberi arau etmem. eak elbiseleri ve çamasırlan yoktıı Bununla beraber, hüvivetinl gizü Bayram tebriklerine. müsveddelere. tuttuğum bir kurmay albay okuyumüsveddeler üstünde tashihlere, kü cumdan aldığım su mektubdaki tavçük küçük resimlere. hattâ karaia slyeleri şimdiki piyasa azgınhklannmalara kadar bütün Fikret, o dola dan müstehliki korur diye pek faybın içindeydi. Tam bir günü onun dah buldom. delâletile, onun nazik ev sahibi sabSayın kurmay albay. iktisadî w rile Fikretin yanında geçirdim Yal vunma programını pek stratejik ve nız o günün zevkini, Mithat Cemal taktik haarladıgı «çin. kendi me«1eiçin ben de bîr kitab yazsam ödiye Ünde de pek değerll oidufeu anlaşımem. Gene o Ründü ki. Sadullah Pa lıyor. sanın. bizde Yunan Klâsikleri hakTavslyeleri «öyledir: kında ilk tecessüsü duyan ve ehemmiyetini anlıyan olduğunu bana Çok muhterem VâNu: kerfettirdi. tlyad tercümesini hem o Hayat pahalılığının bir çok sebebkudıı. hem bir nüshasmı bana verdi. leri sayılıp döküldü. Bunlara bir taBu kıvmetii hediyenin karsılıfı ola ne de ben eklemek istiyorum rak bir küçük vaidi kendisine verBir şey satın almağa giden lstanmemi istivordu: Bu metni ondan 'ın bullu, etiketi varsa ona bakıyor. yokce neşretmiyecektim. Ne ilurdu o. sa fiatını soruyor ve buvuru>or: bu masum kıskançlığını yerine geti• kilo tartm, «veya» ... . tan« '•ebiiseydi . verin. «Veya» . mprre istiyorum.» Mithat Cemal. yaşadığı msanlar •• Hiç kimse pahalı demiyor. Su karasında bir adamı sevdi: Mehmed dara olmaz mı' Dive sormuvnr ve btAkif: bir adama taparcaiına havran rakıp gitmiyor. Pek azı eğer 10 15 oldu: Atatürk. .Mehmed Akif. Wta kurusluk bir kesir varsa nazilcSne bı, merhuma dikilebilecek on canlı »funu kesmez misiniz'1» dive sonıvor mezartaşıdır. Bütün gayreti, Akîfi ve ekseriya o da kabul olunmuyor. softalıktan, taassubdan. terakki dü* Bu arzettijHm hastahğı kanmda v« manlığından tebrie etmekti. Ru kita bütün tanıdıklanmda görmektevım. bı okuyanlar, Akifin asîl binlığinl, tstanbul aheıiannın bu harek»>t tarvatannerver tarafını. terakki âsıklıSı zı karsısmda satıcmın psikolıjik renı. kitabın başındaki çerçevfrıin icin akjivonu da bittabi: de duran aynadan seyrediyor ptbî •Vah vah. keske daha fazla yazw apaçık ve aydınlık görürler. Dofru. sert ve tenziiâtsız bir ahlâk adam' o idim!» veya «daha fazla neden istelan Akifte, dinin, bir cemiyet g5rü medim?» olmak Uzım. Bu reaksiyonu kuvvetlendiren bas"iü olduSunu farketmemis olanlara Mithat Cemalin «Akif» kitabını tav ka saikler de var. Kn mütevazı bir dükkân, sahîbine yüksek sevivede bir sive ederim. hayat sağladıktan baska mal. mülk Atatürke mlnneti iki yöndendi. Bi edlnmek. otomobil sahibi olmak imri yıkılmıs, sahibsiz kalmıs «Vatan» ı kânmı da vermekte. Ortalık bunun kurtarması. öhürü bu tarihî vazifeyi mi^slleriie dolu. Bu imkânlan goren görürken kendinden iki iman mısra ve melek olmadığı için elbette bir mı sahid pösteTnesi idi. Esasen Mit hırs duygusu bulunan satıcı neden hat Cemalde mihrab, Namık Kemalin alıcınm tara hareketinden faydalanelile kurulan, yeni mânasındaki «Va masm? tan» dı. Milleti. o da, üstadı gibl «Vatan» görmüştür. Su halde Vatan. Bu duruma karjı çare? bu mânayı kaybedip de Mustafa KeAlıcüarm bir sey ahnak için en az malin ruhunda tekrar hayata kavu 35 dükkân gezmeleri ve pahalı diye şunea bunu başaran insana bütün bırakıp çıkmaları ve hattâ almak ninıhile baflandı. O'nun için yazdıSı yetinde değilken bile dükkanlara gimısralar, muhatabı kadar ken'lisl ve rip pahalı diye çıkmaları. Eger lstanbullular bunu yaparlarsa «atıcılana kendisînln samîmt kanaatleridir. Su anda, mezar dediŞimiz hücreye hâlen çok zararlı blr temayül göstesıSmıs ve sıŞınmıs olan Mîthat Ce ren hırsı önlenmiş veya kısmen başmali bu kısa sütunlann gölgesine kı altma alınmış olur. Yoksa dükkâa hacsetml? olmanm ıztırabı benim sayısı azalır veya »abit lalırken ve cm. BiflmCnün Verdiği aeıdan az istanbul nüfusundaki para sarfedebilecek kimseler artarken ne yapılsa ii. Bizden sonr» fjelenler, yan hayat pahalılığının önüne ceçilemez. mı» emeVierinl voketmlvsrak onn Bu tecrübesi masraflı ve külfotlf ol»orçlarmt Memelidjfl^fc. '^l^v.ıriff mıyacak bir usuldür. Hep kazıklanan ası saj! olası oSlundan. ciğerpîrejin halk böylece açgözlü satıcıyı psikoen baslar. Go'zvaslan. 31enl>rlTiizin lojik bagkı altma koyarak blr nevl atırasmı sflmemell. ft'üm cfm'fin öç de almış olacaktır. Beni ';e V.ri|!e ruhlarma Mevlld okumakia kal tırmıyarak acaba çok geniş okuyucu mamalı. irfan miraslarmı sırbr bo kütlenizi, hususile hanımlarımızı ve nınea okunacak hale iterim \\v\7 bilhassa tstanbula yerleşen zengin Bu diiekVH. diVVVrin •" MiruŞii <e hemserilerimizi ikaz edemez misiniz? en sonu ile bltirevlm: ^llah. cns ga\ psnl rahmet evîesin!.. EsH fetvftlarda ınal apumnda. Cevab Ise, gavet kısa idi. Ben de bu orun mevnra, • gerekçeler) kâfl bnlarak pek kısa »ekflde, tek kelimell mna erdireceğim: Elcevab: Münasibdlr CVâNu) fVİNÛ) Halk Bahcesi açılnustır. Her gün , Öğle yemeğı ve pasta sen'isi | Zehra Yiiceaoy ile Hasan Yiicesoyun Bir ku çocuklan dünyaya gelrai|tir. YavTuva uzun ömürler dileriz. Rp'erfive Gazinosa TAKSİM DOGUM 30.000 Liralık Para ikramiyeleri MAYISTA YUNANlSTAN'da PtKE ATİNA... MAHDUT YERLERDEN İSTİFADE EDINIZ. Tertlb edon İzmir Gazetecilerl MÜRACAAT: Karaeümrük Karlve mahallestnrie SGecenizin neşe ile geçmesi Kalfaefendl sokağında 7 numaralı evTaksim Belediye Gazinosu Pade oturan 76 vaşmda Ahmed Bahr! To viyonuna gitmenizle mümkün ros, evvelkl gün Edlrnekapı camiinde Cuma namazmı kılarken birden bire olur. fenalaearak ölmüştur. Her akşam NamPz kılarken öldü 1.000 er 100 e r • İSTANBUL BANKASI ALEV tPEKCt Ue ALÎ ULVt ERSOY Niganlandılar 7Nisan1956 KONTUAR TURİZM V. ] 5 33 12.16 15.56 18 41 20 15' 348 E. |1052| 5.36' 9.161200] 135' 9 07 Enternasyonal Seyahat Turizm ve Nakliyat Acentesi Telefon: 44 65 90 Telg: TURKON Mektub: P.K. 61 Beyoğlu Beyoğlu İstiklâl caddesi No: 330 Metropol Han. îrmirde: Gazeteciler Cemiyeti, tzmirde Doktoroğlu Seyahat • • Acentesi. Ankarada: Doktoroğlu Seyahat Acentesi. • • AYTEN ve İLHAM GENÇER İRMA ROSA telâffuz ediliyordu. Gü!er, merasimin askerî kısmıyla ilgili değildi. O, büyülenmiş gibi önünden akan insan seline bakıyor au. Onun nazarında bu alelâde bİT askeri geçid resmi sayilmaz. Bu, dunyad=ki bir çok ırklarm bir geçid resmi .. Bu kadar çeşitli numu nelerden insan kslabahğını hiç bir yerde görmemiş, hattâ Babil Kulef sinde bile tasa\ vur etmemişti. Beş kıtadan Filistin'e akıp gelmiş Musa'nm kavim ve kabilesi, manükan som Sami ırktan olmak ve fertler birbirme benzemek icabeder. Ama ne gezer?. . Bu tahayyülün tam ak sine olarak İspanya'dan gelenler Ispcnyola, Hind'den gelenler Hindli ye Çin'den gelenler Çinliye. Yemen den gelenler Yemenliye, İngiltere den gelenler İngilize, Rusya'dan ge ler.ler Slava ve Almanya'dan gelen ler tıpkı Almana benziyordu. Ama ne Alman!... Maslahatgüzar izahat verip duruyor: Benden işittiğinizi yszmaym!... Size hususî şekilde anlatayım: İsrael vatanına en bağh Yahudi'erin Alman yahudileri olduğunu tesbıt ettim. İkinci Umumî Harpten evvel, dünyada 14 milyon Yahudi varmış, Şimdi 8 milyon kalmış. Sureti hususiyede bildiriyorum: B^na mesu liyet gelmesin... Buna Hitler sebep oldufn için, Alman Yahudileri en kcyu vatanperverdirler. Kamp işkencelerini unutamıyorlar. Aynca Şantöz H«r 100 liraya bir kura numaratı VAPI ve KREDİ BANKAS1 Mahrem bir şeyler söylüyormus gibi sesini alçaltıyordu. Güler, dinlemekten fazla seyredi yor. Geçidde, bilhassa kadm askerler alkış toplfmaktaydı. Nutuklarda ay nı kelimelerin tekrarlanışı dikkatine çarptı: «Hayalims, «Hayalot»... Mânâsmı Maslahatsüzardan sordu. Diplomftm tertibatı yerinde . Yeleğinin üst cebinden samsa büyüklüğünde bir mini mini lugat çıkardı. Gözlüğünü takıp okudu: oHayalim» erkek askerler. . «Hayalot» kadın askerler, demekmis İbranice... Sonra, genç kıza gözlüğünün üstünden baktı. (Ecnebi memleketler ieki tetkikatımıza bir diyecek VP' mı?) mânâsına..^ Nüktedanhğı da fen» değilmiş, Maslahatgüzarın... Kendisine yaklaşan yüksek rütbeli. uzun boylu. sanşın, mavi gözlü, Siav tipli bir İ.=rael subayım işaret ederek Gülere fısıldadı: İşte «Hayalims in en hakikisi, bu gelen zattır Mısırlılara ilk harp te darbeyi vuran odur. Bu kumandan Anegbi. İsrael toprakl?nnın ya rısı dem»k olan Necef bölgesini hük mü altında tutar. Halen de oranm askerî Valisidir. Kendisi aslen Lehistanh bir riraat mühendisi imiş. Şimdi işi askerliğe döktü. Anetrbi yanl?rına geldi. Maslahat çüzara uçak kazasından dolayı tees sürlerini bildirdi. Teşrifatta hiç bir aksaklık göstermiyen Maslahatgü/ zar da, Cemille Güleri, kszayı atla roış vatandaşları olarak tanıttı. Anegbi, Gülerin yaruna oturmuı tu. Genç kızın gazeteci olduğunu ö renince ilgilendi. İsrael'e dair edin diği ilk intibalan ona sordu. Güler, bu memlekete gökten inercesine gel öiğini, henüz bir fikri olmfdığım, her yeri görmek istedığini anlatıyor; röportajlar yapmak arzusundan bah sediyor. Askerî Vali, Türk gazetecisi kum, bu arzusunu desteklercesine: Öyleyse ben de sizi kendi bölgeme dâvet edeyim, müsadenizle. dedi. Gösterilecek çok şeylerimiz var. Eski bir ziraat mühendisi olarpk çö'ün tarla haline sokulmasma ben de şahsen çalıştun. Kendimizce suLama teşkilâtı vücuda getirdik. Bil mem bu eserimizle ilgilenir misiniz? Ve Gülere, kum deryası ortasındaki göçebe Arsp çadırlanndan bah setti. Kendi de türlü lehçe ve şiveleriyle Arapça bilirmiş. Tasvir edilen manzaralar genç kı zın hayalini gıcıklamıştı. Bilhassa, Mısırla İsrael toprakları arasında ya şayan Arap kabilelerin hayatını pek merak etmisti. Cemile yavaşça fısıldadı: Kumandan beni Necef e çajırıyor. Seni defil, bizidir herhald»... Evet, bizi... Ne diyeyirn? (Arkası var) şimdilik bu onahtor sahipsizdir rCUMHURİYET» in Tefrikası: YazanJar: Nthal Karamağaralı ve VâNu Arzettim, efendim. Mer»slmde 1er... Maamafih, tııçin mümkün olmasın görüsmemiz? Otomobilim öışanda... Arzu ederseniz, hep beraber törene gideriz ve cidden görülmeğe deger. İsraelin bayramlanndan biridir bugün... Amerkalı hevelter burada bulunduğu için, ordu nun geçid resmine hususî bir ehem miyet veriyorlar. tkiniz için bilet tedariki meselesine gelince... Bir dakika! Te!efona (îitti. Güler, davrandı: Belki bana röportaj mevzuu da ç;kar. Cemil, onun elini okşadı: İşte böyle uslu akıllı röportaj lara itiraz ediyor muyum bak, küçük? Haydi keyfin gelstn... Bu bey?z tayyör de sana p«k yakışmif... İpek kâkülün ne de güzel düfüyor kaşımn ucuna... Güler, elinin tersiyle uçııu arka y«itti. Erkek, danlmış gibi bakb: Oldu mu ya?... Oldu mu bu maymunluk? Beni taklid eder gibi... / Göreceksiniz, ne garip mem'.eket On dakika sonra İlhami beyinı oto / bu İsrael... . mobili ile otelden ayrılmışlardı. Tel Hakikaten de garip memleketmiş. Aviv'in merkezindeki çok fğaçlı Güler, merasimi tribünden, Mas bulvarlardan geçiyorbrdı. Eskiden lahatgüzsnn yfnında seyrederken çölümsü olan bu arazide, bu bol ye bu kanaate varmıştı. şillik Gülerin dikkatini çekiyor. İlTöreni seyre gelenler bu geçid res hami bey, geçtikleri yerler hakkında mine daha zıyade askerî zaviyeden izahat vermekteytîi. Birbirine hayli bskıyorlardı. Yakm Doğu'daki mil benziyen apartmanlardan birinin ka letlerin ne kadsr ve ne tip silâhlan tını gösteriyor: var da, İsrael'in bun'ara nisbetle kuv tşte Bayvekilin ikâmetgâhı. di veti nedir? Zıhnen bunu ölçüyorlar yordu. dı belli .. İrili ufakh tankların mo Biraz ötede yine blr apartman dai dellerine dolaşan uçaklann hangi resini gösteriyor: memleketten almdığına, jğır ve ha Hariciye vekili de burada otu fif silâhlann nereden tedarik edilrur. diğine bakıyorlardı. Kıtaların talim Bütün devlet adamları mütevazı ve terbiyeBini de gözden kaçırmıinsanlfrmış. Başvekil de, Hariciye yorlardı. vekili de Türkiye'de tahsil etmi«. De Aksaçlı Başvekil, her yeni kıtaminki Bension gibi onlar da iyi Türk nxn sancağı belirişinde, tesvik edici çe bilirlermi}. Bir askert binanın bir cümle haykırıyor; hflk çılgınca önünden geçerlerken, tlhami bey: alkıslıyordu. Bu tbranice cümleler E.ırası askerl kulüptur. dedi. arasında (Ha .. Ha), (Şa . Şa) heSubaylarla neferler ayru sofradaye celeri kulağa çarpıyordu. Beni İsra mek yerler. Bakın, bir bay subsyla el'in dili bu hecelerle doluvdu. Arap bir bayan çavus kolkola gidiyor. çadaki ekser «S» ler, tbranice «Ş» Bu anahtar Boğaziçindeki Apart* man'ın bir dairesinin anahtarı* dır.. ve bu daire 30 haziranda talihlisinî bekliyor* Ayrıca kıy* metli bir ARSA • her gube ve ajans için PARA ikramiyeleri Türk Ekspres Bank tşde emnlyet ve sür'at