25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
O'MHUKIYET'm TEFRİKASI: F 4 ;>j>y Ruştu Kobsı Ylzan: YAŞAS KEMAL Yeni af şartları (Bana bak Efe, taklb kuman4aclen Ödemişten dışarı gıdecekler. Bir dsdıa da Ödemiş,e, biz ya•adıkça gelemiyecekler. Ayasurat köyune nî jandarma, ne tahsildar, ne memur, hükumetle ilişiŞi olan hiç kimse girem.vecek. Kızanların hepsi affediiip, maaş bağlanacak. Köyde her kim bir vukuat yaparsa, affedilenlerden her kim bir vukuat içlerse hüıumet kuvvetleri karısmıyacak, senden isteyecekler Efe. ! Bu iyi m ?» «İyi Hacı.> «Süâhlarımızı terketmiyeee$*. Her jfittiğimiı yerde süâhlı geıcbiîeceğiz.ı «Bu iyi Hacı. Ama kabul etme Itti zor. Bunu koymıyahm.» «Kovmıvahra da her birimizi blr yerde sıkıştınp SldürsüV.er! Şim diye kadsr E.'elerin başma ne geldi b» silâhsızlıklarından geldi. Knnoklandılar. Silâhlan almıp Kaneklandılar. «Kabul ederlerse.» «Çocuk olma Efe, Saray aya lnnıza düşmüş. Biz istiyelim de vermesinler. İstiyenin bir yüzü.. Sonra hapishanedeki arkndaşlarımızı, yataklarımızı, sürgündeki kı zanlanmızı da bıraksm Osmanh. Olunca tam olsun. Bunlara hüku met barçîık da versin.> «Ver«in Mustafa.» «Bir düşüncem daha var.» «O dı M Hacı? Daha ne kal<b?> tEfe, canmı» lsteyip de ödemlşe gittiğmiz zaman, ÖdeH=te ne kadar jandama varsa hepsi Öde H1İ9 sınırları dışına çlkarılacak Biz Ödemişten ayrılınciya kadar da, kasabaya. yakmına bir tek jan darma bile gelemiyecek.» «Ne faydasi var Hacı?» «Var faydası. Şindiye kadar hlç bir Efe böyle lnmedi yüze.» «Doğrusun Hacı.» Ge!en heyete jartları verdiler. Birkaç gün sonra sartîann kabul «diîdigi haberi geldi Efeye. Efe nln sevincine son yoktu. Bir yandan korkunç şartlarının kabulö, bir yanda Fatma, bir yarda da bu târtlarden doiayi artık hiç bir zaman dağa çıkmak zorunda kalmıyftcağı... =Itaherleri Ticaret Vekilinin temasları I I 1 G Ü N ÜM M E V Z r 1 I L A R I 1 ABAHTAN ABAHA... Başka memleketlerde ve bizde: xın Efe köye geldl Birkaçgün eve kapanıp kaldı. Hiç dışan çıkmadı. Yanına kimse giremiyordu, İçerde ne edip, r,e eyliyor, kimse bilmiyordu. Efede bir hal vardı. Herkes meraktcydı ama, Hacı biliyordu O da kor kup giremıyordu yanına. Sonra bir gün Efe giyindi kuşandı dışarı çıktı. Yüzü kül gibl olmuşhı. Köyün daşına çıkü. Tek bajınaydı. Hergün, gün doğarken ovalara yürüyor, yemeden içmeden tek bajma ovada bir o yma, bir bu yana dolaşı yor, bazı bazı da başını elleri arasına abp bir hendeğia kıyıcığında oturup kahyordu. Anası kızdı; «Mehmed.» dedi «Mehmed, re bu sendeki hal? Görülmüs değil. Topla kendini. Erkek kısmısı boyle olmaz. Uhn, itin doğurduğu bu halin ne? Söyle! Delidivane gibL.» Hacı vardı: «Efe!» de«U. Efe: «Atımı cekin» dedi Atını çektiler, atladı. «Kimse gelmesin ardımdan.» Doludizgin sürdü. Bir jafak vakti Kayaköye girdi Çakırcah gelml« diye herkes başına toplandı. Eskl tamdıklarından lmanun evine misaflr oldu. llk sğırda: «İmam Efendl! evlni klrayla tutacağım. Ne dersin? Sen de ötekl eve geçersin.» «Sözü mü olur Efeî Bajüstüne Hemen bojaltırız.» «İki gün lçinde.» Kalktılar, Imstnla çepne başına gelciler Kızlar su almağa gelmişlerdi. Içlerinde Fatma da vardı. Kjpka ra, gür belikleri kulunçlannı örtüyordu. Kızîar, çe?me başında blribirlerir.e sokularak Efeyi gösteriyorlrrdı. Çakırcah on sekizlik delikanb gibl çeşme başında! Blrden Çakırcah da kendine geldi ki, koca Çakırcah, y^nında imam çesme başında..İmama: «Sağhcakla kal Efendl,» dedl atms atladı. Yüreginde ask atejl varıîı. Kızı, ilk, bundan dört ay önce gördüğünde tutuluermistl. Bir türîü de kur tulamamışb. KJZI her gördüğünde yüreğl c:z ediyor, bütün bedeninde çımgışm3İar o!uyordU' Ömründe ilk olarak aşkı yaşıyordu. Son günlerde şahid oldugumur ciddi hâdiseler ve gerginlikler Kıbrıs Fransadan fotograf malze imeselesine bir hal çaresi bulunması Bu sebeble mesi, röntgen filmi, ilâc iiçini hızlandıracaktır. aylar için, her ! bizim de, önümüzdeki gibi maddeler de almacak 'zamankinden fazla hazırlıklı bulun1 mamız esasttr. tktlaad ve Ticaret Vekili Fshrtddin j Türkiye, Kıbns meselesi YunanisUla; dün öğleden evvel lg adsmların! tan tarafmdan Birleşmiş Milletler ve muhtelif heyetlerl Merkez Bankatındakl dairesinde kabul ederelı görus teşkilâtına getirildiği laman müdafaa ettiği tezde, adanın Türkiye Utnüştür. muvakkaten İngiltere"ye Vekll Bğleden sonra bazı yabancı rafından ticaret ataşelerile görüşmüj, Bölg» Ti , terkedilmiş olduğunu ve mevcud ear«t Müdürlüjünü v« Ticaret Odaıım muahedelere nazaran, tngilizlerin ziyaret etmijtlr. laynlmalan ile tekrar Türkiyeye taVekü, fotoâraf malzemesl (fibl bllhassa 1 de edilmesi lâzun geldiğini belirtyaz mevsiminde çok ihtlyac duyulan maddelerin Ithall hakkmda beyanatta mijü. Son hâdiselerin ışığı altında Kıbrıs meselesiY Ömer Sami Coşar küa olan blr tez olmadığl merkezindedir.» Bu beyanatta, (Majeste Kraliçe hükumeti jimdi gen^ ölçudt bir muhtariyet teklif etmJ| bulunuyor) deniüyordu! İşte bu teklif etrafuıdadır ki, Vali Harding ile Makarios arasında mektuplar teati edllmiş, toplanülar olmuş fakat eoaunda görüsmeler kesiimi?tir. Makarios neyi kabul etmemiştir? Birleşmis Milletler önünde ve daha »onra Londra Konferansında Fatin RilstU Zorlu idaresindeki Türk heyeünin müdafaa ettiği Türk »ezinden sonra, geçen ay bir açıklama yapan Türk Dıs Bakanı Köprüîü, siyaseüınizde bir degişiklik olacagı hissini uyandırmışü. Sayın Köprülü, Kıbrıs adasmdaki Türklere, Rumlarla eşit temsil hakkı tanındığı takdirde, muhtariyet prensibi mevzuunda anlaşmaya varüabileceğini ihsas eylemıştl. Yani, Kıbrısta bir parlemento teşkil «dildiği takdirde bunun yansı Türk ve diğer yarısı da Rum temsilcilerden mürekkep olacak, Türk azınlığının ezilmesi ve Anadoluya bağlı bu adanın Yunanistan tarafmdan ilhakı da bu çekllde önlenml? bulunacaktır deniliyordu! lngiliı Vatisi Harding ile Makarios arasındaki muhaberat gösteriyor ki tek bu nokta üzerlnde lngilizler Türk tezıne bazı layıf tavizler vermeye yanasmi|lardır. (c). Anayasa, ekseriyeünl seçilmij tzalar teşkil eden bir mec'is için hükümler ihtiva edeccktir. («). Anayasa, .vekiller heyetlnde, Türk âzalann bulunmaa Için hükümler ihtiva edecektir. tngiliz plânına g8re adanın anavasasını hazırlamak için Londradan bir (Meşrutiyet komiseri) tayin edilecek ve bu da teferruatı tamamlayacak! ^ «Ekseriyeti seçilmiş âzalar» ibaresi n« sekilde tefsir olunacak? Ingiliz Valisine göre, bunu tayin etmek (Meşrutiyet komiseri^ ne aittirl îngilizlerin. bu meclise bazı Kıbnsijları, seçimsiz sokmak istedikUri anlaşıbyor. Burada akla gelen ve şlmdiki halde cevapsız kalan »ualler çunlar; tngiliz komiserinin tayin ettireceji Kıbrıshlar arasında Türklerin sayısı ne olacak, bu Rıbrıslılar arasında da Rumlar bulunmıyacak mı? Kıbn» Mecli"!inin ekserlyetinl seçilmiş âzalar tetkil edeceîine gBre. înoooo TürkCn temsilcileri ile 400 000 Rumun temsilcileri arasmdaki fark gene mevcud olmıyacak mıT Bunun çok dnjınık blr teminat eldıi»u anlasıhvor. Makarios Vaiiyt verdiğl cevapta. «Mecllste temjiün nüfus nisbetinde olacajı tav7ih edilmpmiştir» dlyprek mOzBkereleri kesmis. tekrar tethİTCİliSl körüklcmis. Türklere verilen bu dnSmık tavizdan de vazgeçllmvMİVali Harding tarafından 14 lubat nl Istemistir. ta papaz Makarios'a gönderilen mek* * * tup, Majeste Kraliçe hükumetinre tngillt plânına göre, bSyle blr mecmuvaftk addedildiji bildlrilen nok Us Hariciye ve Savunma işlerl Intalan lhüva euncktedlr. BunUrdan gillılerde kalmak jartiyle J>eHrsiz ikist tSyledir: bir müddet vaılfe görecektlr. Bunun İşçilerin ihtiyarlığı YA2AN: Çakırcalı yataklanna, yörüklere haber saldı. Bölgedeki en güzel at ları getirdiler. Hepsi de tepeden farnağa pırıl pırıl giyindi. Bir sabah atlara binerek Ödemiş yolunu Çakırcah kendinden utanıyordü. tuttular. Yollara köylüler döku!müstü, çoluk çocuk, kadin erkek.; Eve kapanıp kaiması, günleree ovaSanki parMşah geüyordu Ödemişe. da tek baŞöı» Tlola»m*sı, kendini yenmek Içindi. Olmadı. Bir türlü b*« O gün İzmlr gazetsîerinde şöyle çından bu belâyı atamıyordu. bir tebliğ yaymlanmıstı. Bir tuh:f Irazm razı olmasma rağmen, bu bir tebliğdi bu: ta\*uk boğazlar gibi adam boğazla«tnayet ve merhametl bînihâyetl yan eşkiy?, onun üstüne evlenmeğe hazreti me'.ukâneden olmak üvicfanını bir türlü razı edemiyordu rere bn defa vaki istimanı ve Iraz kadmdı. Dosttu Fedakârdı. İlk af talebl üzerine zatl hazreti gb'z ağrısıydı. Kendi yüzünden çeklehriyarî Çakırcalı Mehmed Efe mediği be!â ka'mamiîtı. ve arkadaşlan kereml b:hududu Eve gelip attan iner inmez, doğru sahanelerini ibzal buyurarak kendl lerini fffettiklerini devletlu inayetlu Iraza gitti: serkâlibi şehriyarl tzzet paşa haz «Iraz.» dedi, «Iraz kusuruma retîeri delâlef'e bevan ve tcbşir et kaînîr. Çok çok kötü bir iş bu! Ol«nislerdlr. Fevkâhde rahmüşevkatle madı. Yenemedim kendimi, Sana lâmemlu otan kalbi hümayuplarr.a yık değil.» Iraz: Utlea edenler ol çeşmei ntıfetin âbı revanından müstefit olageldikîeri «Düsünme onu Efem Senln gicihetle işbu misalde ratı rihanbânile | bi bir efeye iki değil, dört kadın bile rin'n hasleti mümtazelerine bir j az. Ne dilersen onu yap. İstersen kıdelil teşkil etmektedir. Asayiş ve hu ' zı babftsındsa istemeğe ben gideeuru memleketi ihlâle cesaret ede rim.» eek'.erin akıbetleri v^him olup diğer «Sağol Irsz, saŞol,» dedi Efe. trbabı şekâvetin de işbu atıfcti mü «Kendimi yenemedim.» lukâncden büistifp.d"» atebi felekHerşeyi ince lnce hesaplardan Son merte'bei hrzreti şehriyarlye dehalct r? yepn^ğa alı«mış Efe. burada yıkıl ve talebi merhamet eylemeleri ve j mı», bütün gücü bitmiş gibiydi. Bu aksi takdirde şiddctle tenki] edüe ! iş karşısında güçsüzlüğiinden utanıceklsri tcbliğ ve ilSn oiunur.» yordu. Izınir VaLsl Kâmil HW?Hfl!iwtifji!i'rıUinnı 'Hpi'itın bulunarak demlf ir kl: Yunanistan, yıllardan berl, Kıbrı< rransa Ue «on akdedilen tülün an sın ilhakı peşinde koşmaktadır. la^nasında bu hususta mühim maddeler Bunu, cKıbrıs halkmın reyine müvardır. Fotojraf ımlzemesi, röntpen ı racaat edilsin» prensibi ile perdelefllml, Uâç vtsalrc eibi maddeler bu ınlasma 1 » musald tartlarla temln cdlle mektedir. Ada, her bakımdan Tür1 I kiyeye bağlıdır, fakat topraklan Üfrekttr.ı ! zerindeki nüiusun çoğunluğu YuÜniversitede imtihan sorulannı ! nanlıdır ve bunlar seneler boyunca Yunanistandan hicret edip, oraya gisatanlann duruşması ftnlf«r»ttede llsan lmtlhan soruları ' dip yerlesmiş kimselerdir. nı talebe'.ere sattıklan lddlasll» yak» ! Türkiye, bunu da ileri sflrerek, lanarek mabkemeye verllen odacı Hı »halkın kendi mukadderatını tayin» dır Ceylanla 3 Uneü «ınıf talebelerlnden Sel&haddln MUftüoSlunun duruç i prensibinin Kıbrıs için mevtubaius mnıiDft dün 9 UDCU euih cezs m»h edilemiyeeeğinl kaydetmiş, buna naikemeslnde devam edllmljtlr. salier de vermişti. DUnkU celsede Burhan tnanön UDalıa sonraları aynı mesele, Türmlndt bir kotılser muavinl 11* Osman i|Sabuncu Umlnde bir ünlyerslte tale : kiye, İngiltere ve Yunanistarun I tiraki ile yapılan Londra Konferanbe^l »ahld olarak dlnlenmıetır. Komlser tnuavlnl cürmümeîhudu sında da cle aUıunca Türk temsilnasıl tertlbledlklerlnl teferrüatll» »n i cileri aynı tezi müdafaa eunişlerdi. l»tmi), Osman ls« Beyo*lund!>kl mu j Türkiysnin bazı beynelmilel UhaUeblcllerden blrlnde S00 llraya lm Sekküller içindeki rolü, onlara bağtlhan cuaUerinta tatıldıgını gOzlerlle lıbğı ve beynelmilel durumda sezilen gördUSUnü löylemljtır. Osmanm IfndMlnclen «onra söı alan gelişıneler bu Türk tezinde bazı demüdnhlî vekll. Bu suallerin ne zaman ğişiklıkler yapılması lâzım geldiği dan ben «atıldı^mın sahlde •orulma noktaüıazarını ortaya çıkanrnşür. Bu smı talen etmlşse de, haklm «Böyle arada da su iki teklif iieri sUrülmusbir «ualı lüaum yokttırl» ceyabını rer tür: mlştlr. L Şimdllik Kıbns, Atlantik PakOuruıtna ban husuılann teebltl tı idaresı altuıa konulsun, leln taçka gtlne bırakıîmıştır. Bir trafik ekipi Adanaya gidiyor 2. Kıbrıs adası, Türkiye ile YuTraflk Şubed Mudürü Orhan Kyüp nanistan arasında paylaşılsın! ogiunun rly»5etlnde bir traflk »klpl, Bu geüşmeler ve taklifler karpDahlllye Vekâletl tarafmdan tstanbul Adana arasındakl Vllâyetlerde sında Ingilterenin durumu n« oltr»flk etltlml f»pm&gm memur «411 muştur, görüşleri nedir? mlıtlr. Son haftalar zarfında Ingilterenln Bu hafta lclna» hareket edecek ol»n Kıbns Valisi Mareşal Hardınj Ue eklp, Adanada trafik teskilâtım kurYunanistan namı hesabına konusan duktan sonra sehrimlre dönecektlr. papaz Makarios arasındaki muhabeVirajlara ayna konacak rat bu sualleri cevaplandırmaktadu:. tstanbul Traflk Şubesl, şehrin mühlm rlrajlann» nra] aynaları koyma Bühassa sayın Ingiliz D i | Bakanı memleketimizden ga karar Terml»tlr. Bu mak»atl» yete Selwyn Lloyd'un cek miktsrda ayna s!parişi yapılmiîtır. ayrılmadan önce Ankarada yaptığı basuı konferana, Londranın son iki Bir genc elektrik cereyanına teklife de yana$madı£ını ortaya koykapılarak Öldil BîrkMl garındakl lnşaatt» cal!?»n mu;tur. elektrik ljcllertnden J ymtınd» Muh O Selwyn LJoyd'a gSre,, Kıbnsın NAsln Turgar, dün ubah «>at 9.40 da TO idaresine terkedilmesi veya Türcereyan çarpmatil» derhal Olmüştür. H9cîlse etrafınfla mOddelumumlllk tah kiye ile Yunanistan arasında paylaşılması, «tatbikatta büyük güclükleri» klkat ranmaktadır. ortaya çıkarırmış! Sayın Bakan t u Eminönü ve KarakSyde Inşa «güçlüklerin» neler oldujunu, neler ediJccçk yeralh (jeçldleri olabileceğini izah etmemiştir. Fakat "Otln eabah Traflk MüdUrlüŞüııde blt toplantı ympılarak »ehrln tntfljl tıkı ona göre Kıbns için «en uvgıtn yol» yan »«ntlerind» ve bu arada bilhajsa idart muhtariyet mevzuunda taEmlnBn'J lle KaraVBv yeraltı geçldlerl ! raflar arasında anlaşmaya varılması!n»«atı mevzuu g8rÜ5ülm(\îtür. Mütehanıslar busünkü ııkıçık durumd» Lefkose'de tngiliz valisinin yeraltı geçld'.erinln blr vn «vyel »çıl hükumet matbaası» nda basılan ve maıı Iilmmıınu bellrtmlş'.erdtr. (Vali lle Başpiskopos Makarios araDolmuş tarifelerlne zam s'.ndaki muhaberat) ndlı resml broyapılmıyor şürün muhteviyab da hep bu idari Dolmuj t a r l f O r l n e yenMen ram ya muhtariyet mevzuu etrafında dönüp n'lnMŞı h b l l l Ş hRerlerl yalinlimınknoır dolajıyor. îstar.bul Tpknlk OnİTersitesl îTektrlk kmtM! Talebe Ceml.yetLiln 7. noraal resiid* y»pılan secim'er netlceıînde ld*r« hey»:i ıu |eki!de kurulnwntur: Bnek.nn All Kas'ia ltar»»«mll Baikan V.: ö. TUcH Calıklı. Sekreter' Hay dar Se^cln, Muhnslp: Me«ut K. özbahar. K<tltür Ko!u: Sevlnç Ertufrul, Sos ral Tardım: Zekerl?» Onypıngr, Sta] Kolu: Mehmej Mumcu. Spor: Hlkmet Corm«n, Mü^lk Kolu: Atllll Btztr, So oper»tlf Kolu Ertin»an Dei !ryürekli 15 Mart Çekilişinin 20.000 Lîra İZMİR (Yenigün Ajansı) 9740 numaralı hesab sahibi HASHN GALIŞAL'a isabef eHİ 1000 Lîra Kazananlar: Ankara Ankara Diyarbakir Eskişehir '""" " Iskendenın Istanbul Karşıyaka Kmkkale Polath Yenigün Ayrıca muhtelif şube ve müşterilerin 59280 34995 11270 8803 7110 41960 7818 10316 10331 15S91 ajanslanmızda 500 hesab numaralan. Pakize Refik Reşad Şükran " enl Fransu hükumeti Şlmal Afrika gailclerUe uğraşıp duruyor. Fasa istiktâlinl tanıv or. Bu eşit hakh devletle karşılıklı istlfadeleri hedef tutan anlaşmalar yaptı. Fas «münasib merhalelere tabi usul» ol ve Tunusun arkasından Cezayir lhtiduğu da kaydedilmiştir ki, Makarios lâfını da Hlndiçinl dersinden lbret bunun tavzihini Istemis, ısarih bir t« alıp fazla azdırmamak içln çareler anyor. rih vcrilmesini talep etmiştir. Bir mületin başka milletlerl ebcdıBundan da açık bir surett» anlaşılacağı gibi. ingiltere «nünasip mer yen boyunduruk altında tutamıyahalelera» ulasıldıgı kanaatine vann caklan artık anlaşılmıştu. Üç sene ca veya bu kanaate varması, bazı evvel Afrikayı riyaret ettiğimte sıhAdiselerin tesirl altında, mecburiyet rada, Fransızlar, Cezayirin tam manasile blr Fransıı eyaletl oldufuna haline gelince bu «ekseriyetl seçilInanıyorlar, blzi de inandırmak Istimlş meclis» usulfinfi de terkedecek, yorlardı. Şimdi hakikatleri daha lyi Kıbrıs kendi haline bırakılacaktır görmek, insanlan ve miUetleri insan tngiliı Valisi Harding ila Makarios ve millet tanımak zarureti hasıl olarasmdaki muhaberat, bir gün (self muştnr. determination) ysni netice^i Kıbnsın Zihniyet inkılâbı bu kadarla da Yunan idaresl altma girmesl olacak kalmıyor. Ferdleri ferd, sınıflan da prensibi simdiden kabul etmekte, va sınıf olarak göriip onlara da liyıkınatMe bulunmaktadır. ca muamele etmek zaruretl yen« tn?iliz «Beyaz Kitabıt ndaki bu Fransız hükumetince daha geniş bir zayıf ve daSinık tavizlerin Türklvevi ölciide mecburl sayıimıştır: thtiyar İKÜerin tekaüdlvesl, mankatlven tatmin ehnlyecegi a?ikardı. E s s e n bu kitap nesredildikteı* bir hkî hadlere çıkanhyor. Böylece, damü'Met sonradır ki sayın Menderes hildeki sızıltılar, gaileler önlenmck în«^1terenin Makürios'a taviz ver i«teniyor. Bu reformu. müstemleke reformn mekte çok fazla ileri gittiğini dereceslnde möhlm saymah. Belkl de ilSn etmek luzumunu hlssetmİFtir. daha ehemmiyetlldir. önümüzdeki günlerde Kıbrıs meFransızlar, kendi işçilerinin «istikselesinin eelismelerinf çok daha bü: bal korkusu» nu fjiderlp içlerinl a vilk btr d;kks»lf> takip etmîmij, ona hatlatmak, Isyan'tnr duygulannı yapöre sivasetimizi ayarlamamız gere tıştırmak emelindeler... kecektir. * * * tn?il!z Basbakam Eden, Avsm KaPeld blzde? mara«nnda. tnuhalefetin çok siddetli Dedelerimizln ağnnıia Mr «endhel hüeumlanna karsı siyasetinl mflda ferda» sörtl l=itirdik. Kanncâ Mle faa ederken «Kıbns meselesi Türki kı?ı dü'ünüp errak blriktiHror. K8yenin mııvafakatl olmakKmn halledi pek bile kemlk gSmüyor. Hele Inlemeı» Hemlf. her mman bu kanaat sanlann blr çok lcümnî «nıflan set" te bulundtıjunu sCylemistlr. Bu be vet <)«tiiie nervet yıfıyorlar. «tlerivl düsünmek» Ihtivatkiritjh, r'anatı TOrkiye memnunl^'etle kayHpder. Bunun samlraiyetlnden sOph» TUrk milletlnln hand sınıf ve tabaetmek İKtemeı. BSyle olmakla bera kasmda ortadan kalkmıçtır? Maaber, nen» de, sayın Eden'in bu *6? mllah höyle blr endi«e sönerse, kenleri fle MBkarlos*a yapılan tekllfler. di kendini konıma Insiyakma halel Kcldl demektlr. tstikbal endisesi. her bu ortodoks papan He yOrfltfllon fcrdimizde, her smıfınıızdn tnm formOzakorelsr aronnda beltren tetada munda mevrnd olmnlı. Bunu teşvik l«ar*t etmeden de Beçmfrellm. Ed«n. bi'e etmellviz. Turklyenln r»ddedece|lnl btldiŞi Halirln bir iskelesinJen vapnra Wmuhtariyet tekl!fWini ne <îly» Maniyordum. Kahveden İki amele çıktı. karios'a yapmıstır? Bu *ual 'bugün Kim bl'lr ne miinnkasa etml?ler, şöyiçin cevapsız kalmaktadır. le dedfklerinl l^lttim: Herifcl oğin dünyaîijı doŞrnltmus. Slmdl ziirrlyetl Içln blzl çalısttrtyor. Ama «ürriyeM hanl? Zürriyefl daha vok! PckJ biz? Blrfm yarmmuı ne oiacak? Dllenecek mJy1z7. Ben vapnra vetlslyordnm. Hnla yfirtidOm. arkasmi tslteme<!lm. Pahat ynınlm'ien bn kna mtıhavere parçafmı «flemedlm. Zirn fiklr lsclleri de, kni l«ritı>r!ntn encamma tabMlr; B!f mnharrlr, blr men"înfBt<rj. Wt maMnW, blr mfirettip. blr m«rten amele»!, ra!ı«am*z haie rellnce. şlm«Hve kadM M lira lle teknfn* edfllynrdn. Şlmdld«i ionra. nmnn efendlm. islahat vaoifmi?. ne mürövvet! 60 Hra fle Talihlileri Elektrik Fakiilteiii Taiebe Cemiycti yenl Idare heyeti Amasya şüepi gehli t»tarbul. 13 fa a.) Derüzcillk Ban kasi îllepdült lş>tme«:l besabına Japor.yanın Sana Y a n o tenamelırinde lnşa eriüen Amajya «Hebl dün «abah ürnati'nnga femlstlr. f l l t l Her jeyden 8nee, bu meselede Tütk politikasının g5z önünde tutacaSı nokta 5 Mart 1956 tarihli «Majeste kraliç» hükumetinln» Kıbrıs hakkında siyasî beyanaüdır. Bunda aynen denİliyor ki: « Majpste kraliçe hükumeti, imzalad'ğı Birlrrmiş Milletler anayasasmın, Pntomac anayasasının ve Pasifik anayasannın cami olduğu esasn sadıktır. Binaenaleyh, mukadderstı tayin prenîihlnin Kıbnsa «sla kabilitatbik olamıyarağı onun noktai nazan değıldir. Onun noktainazan, do§u Akdcnİ7deki hsliharır durum doInyısilî bunun «imdilik tatbiki miim Sırrİ Şükrîye Halid Kâzım Naime er lira kazanan Adana (14874, 22487. 12744), Adapazarı ,(11862). Ankara (23996. 63898, 631P1, 61694, 10196. 39239), Balıkpazarı (8741, 8826), Başdurak (11722, 8587;, Beyazıd (12397), Cebeci (2009), Ceyhan (7891), Diyarbakır (10053, 10889), Eskişehir (10031), Galata (19910, 10331), İskenderun (8505). tstanbul (39116, 33684, 24759, 19611), İzmir (8498, 8078), Kayseri (12250, 7948), Kadıköy (11823) Kınkkale (10021), Maltepe (7033), Mersln (0585), Polath (8467), Urfa (7984) Yenigün (15PĞ4, 9817). I y Hakfkatte İse. W Hra fle mflmVOn olamıyacBjı lcln, o flklr *•• ra kol l>!cl«1. 8liinr«>ve kndor, ynhud tamamen aill olunrava kadar ealıfmak merhurlyetindet'ir. Bu tnkdirde d« fhtlynr ve taknMr halde, kendlslnden tflrlü İKİm'crdekl slrortalara dofrn. karanrinm yiizde «n iiçü akıp . Ürtellk devlete gellr ver?l*l! Slgorta mfltehas5jsı oldnklarmı sByleylp hn muazzam Işleri Idare edenlet, böyte blr sosyal ve rcjlmse! davavi nrf Mr hnnVa hMnH ve kltnbı, fab ve yfizdesl cavlyesinden ıtörneslln Ihtlysrlan Isçl Stgortn'anndan gerelince faydatanamaı. Zlra jahwn siırortada k*fl para'an hlrlkmeiil. tlerlkl nesiller faytfa(anır! rtlyorlar. Halhukl diğer devletler. bn araia Fransa. bu I»! da»ıi Ictlmaî Ve Insanl hlr ra\'lvı«len yOriitiivorlar. Son gflnlerde Avrupadan gelen fBTeteler devlet adamlarınca. polltlka«'ilanmtzc» ve mfıtehassıstartmızca Ifttfen mütalea edillrse anîaşılacaktır kl. diğer drvlefler ırfhl. Pranw da. Ihtlvatlavan Hçllerln Istlhbal endlşesinj gldermek fl»re, slgorta hesaMannm dtsma ve fevkine çıkıyor. Fiklr ve kol Işclterinln IhtlvsrlıStnı üesteklemek maksadile Fransa, 140 mîlyar franklık bir meblafi tedarlk Ifln miireffeh sirıfisrm lroll»nm«1ar» m«er ç*«l<JII nesnelrre y*t>l verdiler koyirmkta'iır. Buriln IhHysrlnmt?lan faydaİRndırmak fltere. Isbu yarrtımîar Bnfımiizdekl ayın l'fdayetinde Türürtüğe girecektlr. lnce lnt« inceleyip oyalamaca. cavsaklayıp nnutturmaca yoluna gidHmiyor. Ferdlerhı maddl rahatı, btikbal iimidile alay e<lllmlyor. Kısa<"a<n oiînrda dev'et butçesl samimiyetle ihtivar hçiyl destekliyor. Blrde thtlyar Hel devlet bütçesinl çiftltk sahiMerinh» yerincde«tekllyor. Türklyemlrin îartlarmda fiklr ve kol işcisinln aydâ üç lira, bes Hra biriktirip igftknalinl teırıine fabalaması ihtimali kalmamıştır: İşçi Slgorta lan da, arzettiğim sebpblorle l«ıiı>in sırtuıa göre urba değüdir. «Dostlnr aİM verişte görsün» mahijetindedir. bk fki tedbir olarak şunu teklif ederim: 1 Altnuf yavna varan lşçilerdm vergi almamalı. Devlet bundan liyan etmiyecektir. Çünkü o yaşta calışabllenlerin miktarîan arflır. Mfiessoselerde anket ncıîsin: Aîtmıiın» a«an Isçl nadlrdir. Kısa ömürifı oluyorlar maalesef fikir ve kol işçiîeri... 2 Devlet nıemısru tckaüd olunca na*ıl sprbe<!t piyaoda çalısahüiyor ve tekaiidivcsl ke»i'miyorsa. serbest piyasnnm i«çi«l de. veîev 6fl Ilrahk tekafid ma.Tina kavu«tıı!ttan »onra. çah*ınakta •'pvnm ed'nce tekaüdiyesl kesî'memeHdlr. AzaTan fali'ma kndrettnl teknfidiye desteklerîp l ? çl fhtfvarÎTŞında sefa'et çekmemelİdir. (Hâ'cn devlet spVtölle hus'i^î sektcr arasında miisavatsızîıiç vardır: H«sn<!î seVtö''îekiııîn tpkaüdivesl kMfllr.) Sn kadnrcik ba«it ve miimkfin carcclkler bile. nklr ve kol Itrnerin! i"t hamifdp bîra* P I I H P ve lyim<>eTIi* »i"i hlr rterxeye kadar giderlr kanaatlndeyim. (Arkau var) Sinemamızda bu akşamki konseri için hiç yer kalmamıgtır. § Saygı üe arz olunur. i PERIHAN SOZERFnTni filîas Sîneması Müdiriyeti 2 Ama>y« fl! t p ı 3900 tonluk olüp X il rüratlndedîr. Pazartesî jrtir.ü «rviıe »hnacaV olan çllep, ljletmerln Batı Akdenlz hattına tabılı »dllecektlr, TEŞEKKÜR Oglumuz, kardeşlmiz, kayınblraderimlz MART 16 ~ ŞABAN 3 NUREDDİN GÜNArm refatı mUnasebetlie cer.azeıins iel«n. telgmf re telefımla tatlyeit» bulunan akraba, dort »« yakınlftn.n'.r.a karşı te?e!tkUrt«rtmlsln lbl&gı İçin gazettnttln tavaaturunu rlca ederle. AU«at V. ] 5.1112 2315.45 İS 17 19.47ı 4.32 |11.54I 6.06[ »28j 11.001 J E. A K BA N K tAmerikada kalmak niyetinde mis.niz?» diye sordu. Sonra, cevab bekîemeden devam etti: tBir fiim işinden bahsediyordunu* galiba, değil mi?» GodfTey: «Evet> dedi. tllk fırsatta Hoi!ywood'a gideceğim. Bir iki sirketin mümesslllerile, İngiltereye geldiklerl zaman tanışmıştım...» ra gene baktı, getıe onun parlak ve sakin bakıslarile karşılaştı. Sanki, onun aklından geçepleri anlamıç da güven vermeye çalısıyordu. Godfrey sözlerini bitirinee Henri, hafifçe başını salladı ve Ttendi kendiae konuşur gibi; «Urerinde dumlmaya değer bir is» dedi. «Bir düşüneyim » Alexander. onun film lsile ilguen Burada Henri s5ze karıstı: diğitıi görünce hemen atıldı: «İyi olur. Hakikaten film iş tElimde bir hayli ham film lerinde çok kâr var. Orada zemini var> dedl. tNe samandır durumüsaid buîursanız. sizinle birlikte yordu.» bir 1 yapabiliriz...» $ Henri'nin bir şey sövlemesine kal Sofranm yan tarafmda oturuyor madan Godfrey söze kans.tr. du. Gcdfrey cevab vernıek üıere o «Biz alım» dedi. «Hollyna doğru efilip baktl, o zaman bir wood'a gider gitmez ortağıma söyşeyin farkında oldu: lerim, iyi bir fiatla alınz...» Henri, ona bakarken, aradabir de Celeste'ye bakıyordu. Erkekce, sert bir bakıştı bu. Godfrey'in hoşuna gitmedi. Konuşmasma konuşuyordu ama, akîı başka yerdeydi: Henri"nin Celeste'ye bu biçim bak ması nedendi acaba? Bu bakışta onu küçük gören bir hal vardı. Hem de. bir kadmı elde ettikten sonra artık onu küçük gören bir erkejin bakısına benıiyordu. Herkes gülmeye başladı. Alexander şaşırdı. Ağzından yaprak sigarasrnı çekerek onlara alık alık bakU. Celeste bile kahkaha ile gülüyordu. Onun bu gülüşü sofradakilerden b:rini pek şaşırttı ve telâşlandırdı: Christopher'di bu. Her şeyi herkesten önce anlamakla övü'nen bu zeki adam şimdi kızkardeşlndeki degisiküŞi setmekte biraz geç kalmıştı ealiba. v* panltı sevinilecek şeydi aflıa, nedense canı sıkılmıs gibiydi. Bunlar kızkardesinin artık Hanri'ye hiç bir zaman dönmiyeceğini gösteriyordu. Godfrey'i birat daha konuşturmak için: «Bende de film var> dedi. «Eğer isterseniz daha ucuz fiatla...» Gene gülüşmeye başladılar. Chri3 topher de. ahaliyı güldürdüğüne se vinen bir ioytarı gibi sırıtıyordu Söz filmden propaganda filmlerine, oradan da harbe geçti. Godfrey Avrupada ve çarpışmalarda gördük lerini anlattı. Bir an gelip sofradakilerin canı sıkılır gibi olduğunu anlayuıca eülümseyerek özür diledi. sustu. Agnes: «Ne olur! Anlatın! Hiç bilmed ğimiz çeyler!» diye yalvanyordu. Yemek sona ermişti. Kahvelerini, konyaklarını salonda içmek üzere kaktılar. XXVI Ocağın keyfı gelmis, eıtırçıtır yanıyordu. Hepsi, öbeköbek, köşelere dagıarken Agnes Godfrey'in yanına geldi: «Vallahi çok hoslandım sizden» dedi. «Bizden oldu^unu^ı simdi daha ıvi anlıvorum. Bouchard'lann aiameti fartkası oları metanet Bzim ve sebat sizde dc var. Yalnız...> durdu, gülümsedi (Arkası var) 250 müşteriden her birine 100 lira isabel efti. 15 Ev veya apartman katmdan birine sahib olmak, ayrıca zengin para ikramiyelerinden faydahmnak için Hesabmızda tfaima en az 150 lira buluntfuranuz. CL'MMDRIYETin TEfKİKASİ! S 6 dile sandalyede bir fok balığı gibl oturn.u?, sornurtuyordu. Celeste karsı tarafta idi. Godfrey şimdi onun Bouchard'la arasına hiç yakışmadîğını daha İyi görilyordu. Oturuşunda, kadeh tutuşuîida, yemek yeyisinde bambaşka bir hal: bir kibarlık, bîr zarafet vardı. Saçiannda beliren bir tutam ak ona daha ulv! bir asalet veriyordu. Sofradükllere bakmak bile Istemiyormus gibi. gözlerini önünde1!! hemen hemen hiç keldırmıyordu. Sağına Sessioas şirketinin ikinci müdürü Alexander, soluna da Jean oturmuştu. Celeste ancak onlarla, nezaket icabı, bir iki lâkırdı ediyordu. Sofradakiler de onunia hiç konu?muyor'".r, hattâ kotıuşmaya onun katılmasım istemiyor gıbl dav rBnıyorlartlı. Henri ile uzaktan selâmlaştı. Sonra, Annette koşup homen yanına gelmişti, oiunla konuşmaya başladl. Antoine da eniştesini alıp başkalarmrn ytr.ma dcgru alıp götürilnce Godırey de onların yanına geldi. Annette'yi çok cana y3km bu'.uvordu Bouchard'la arasmda esen havtvı yavaş J'2va» sezmeye başlaasıştı: Bütün gözlerde gizl: emellerin, içinden pazarliklarm, bir takım h°sab!ann ışıltısı görünüyordu. Hepsi birbirlerine bir an dost gibi. bir an düşman gib: bakiyorlardı. Bu gibi sinsi b?kı='ar Ce!este'den baska bir de AnnetteVe yoktu Ne temiz ruhlu, ne iyi ka'.b1 bir kadm olduğu belli idi. Ara1 dâbir gözleri yaşarıyordu ama, nedense Godfrey bunu hiç yadırglanıyordu: Ceîeste'nin ağ'.adığım gSrünce kızm^tı. Ha'.buki Annettealn karşismda bb'vle bir his duymadı: Aglamak bu kadma yakışıyordu. Hep aeı çekmek için yaraÜlmıs gibiydi. Bouchard'la araamda Godfrey'e karsı en çok Antoine ilgi gösteriyordu. Onu kadmlar arasında tek bc'jına kald;ğıxıı görünce hemen geldi, koluna girip aldı. bir kadch bir şey içinneye götürdü. Yemek saati geîm şti. Ötekiler birer birer yemek salonuna geçerlerkea Godfrey, deîikanlmın gös« terdiği yakmlıktan cesaret alarsk gü!ümjedi: Hepsl dışarı doğru çekiyor: Bîr çadınn crta diregini çeken ipler gibi. Bu ipîer gevçeyip de birblrine yaklasacak o'sa bizim aile çöker...» xxv Yemek salonuna geçtiler. Godfrey bursoını hiç beğwımedi: Gayet levksiz döşenmişti. Emile'nin antika merakı bu odada kendlsini bütün korkunçluğu ile gösteriyor«Size bir şey soracağım» de* du: Yemek masası, sandalyeler. Bu, Godfrey'in tuhafma gitti ve di. «Beîki yersiz bulacaksınız ama, csmlı dolab. vazoîar, hattâ tabakkusura bakmay.n, çok tuhafıma git îar, çatalbiçak hep eski devirler ort?da bir sey olduğunu ilk defa ti de Bütün bu kal'bahk hısım" den ve ayn ayn zamanlardan kal sezdi: Celeste gözden düşmü? gibivdi. Herkes ona kücük görür, akraba. Yalnız. her b:ri otekine ma feylerdi dasmaıı gibi bakıyor... yani...» Godfrey içlnden: «Tarih keşme konuşmava teneîrül etmez gibi baAntoine onun duraladığını, daha kesfi, aiîtika kumkuması!> diyordu. kıyordu. Sebeb neydi, bilmiyordu yumuşak bir kelime bulmaya ça «Büytiklük merakı, kibarlık tas ama. haksız oldukları muhakkaklıstığını görünce bir kahkaha ata lamak...» tı, çünkü Celeste ocların bu halirak kcîunu sıktı: Sofrada Godfrey'in sağına Aıı ne hiç aidırmıyormuş gibi görünü «Öyledir, dostum. Sadece düj nette düşmüştü, soluna da Celeste yordu Onda ötekilerin kStü bakısmajı gibi baksa !yi, düşmandır! nin kaymbiraderi Jean'm karısı larının is'evemivece&i kadar muYalnız, ne var, biliyor musur.ul: Alexa İkisi arasında ne büyük kpvim bir esalet vardı. Bzim aile böyle kurulmuştuT. Na fark vatdı! Annette daima gülümÖnce hep aralarında konuştular sıl anlatayun: Öyle bir mekanizma iüyor, o»ıu bu kalabalık arasında Godfrey'i ürkütmek istemiyor Ribi ki ayskta dunnası unsurlarının yabaneı hissettirmemeye çalışıyorbir halleri vardı. Sonra, Godfrey'in birbirindea uzaklasmasiEa bagh. du. Alexa ise, o iri, hantal vücuüzerine ilgiyi gene Antoine çekti: Godfrey'in içinl, önce öfkell, son ra korkulu bir ürperti kapladı. Ne Celeste'nin sofradakilerden yalnız vardı acaba?... Aralannda bir sey Godfrry'e baktıSını, hele Henri ile göz göze gelmemek için başını o mi vardıî Belli «'meden, Celeste'ye baktı: yana hiç çevirmediğini yenl farket O da ona bakıyormus, göz göze ge mişti. Uzun uzun baktı: Yüzündeki lince gülUmsedl. Godfrey blraı son renk ve canlılık, gozlerindeki ısık 13 Mart 1956 NİHÂL SEREN İkiz erkek evlâtlarının dün vaya geldiklerini, Zeki Sert ve dostlanna bildirir Deniz Hastanesi
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear