25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
S e h i r = X B IJ Cumhuriyetçi Hükumet =haberleri ve Demokrat Neclis w«Mtumıttw«Htmttntu« 18 Kasım m « AMERÎKA MEKTUBLARI ıııııııınnınıııııııuüüüüiııı • 1 SEI IR İ\ E S E L EL E R İ tezadı neye varacak? Yazan: R. Oğaz Türkkan Ifew York, kttım Seçün oldu Bundan dört sen* evvel aeçimden 8nbitü v» tazadlı bir neticeyle yenl c« Cumhurlyet'e €Eisenhower kazasahne açıldı: Reisicumhur Cumhuri nacak» diye yazmı» ve hakh çıkmifyetçi partiden, Kongr* ise Oıer iki tım. Bu tefer de Cumhuriyet't «hermeclis de) Demokrat parti çoğunlu halde gene Eisenhower kazanacak» ğunun elinde. Elli küsur senedir Ame diye yazdım ve gene hâdiseler bana rikan tarihinde, Reisicumhur bir par hak verdi. Fakat bu sefer o kadar tiden iken, meclisin her iki kolunun emin değildim. O yazıyı yazdığım a da muhalif parti ekseriystinin elinde rada Mısır ve Macaristan hâdiseleri olması vaki değilmis. Reisicomhur patlak vermemişti v« Eisenhower Amerikada aynı zamanda Basvekil az bir farkla kazanacak gibi gözüküdemektir ve bütün hükumet idared yordu. Birdenbire dünya hâdiseleri buna göre kendi partisinden olanlar bir kriz devresine girdi. Amerikan la teşkil edilir. Hem ftyan, hem de halkının nabzını anlayanlarca, Eisenmebusan meclisinin muhalif parti howeT'in artık muhakkak kazanaeağı kontrolunda oluşu garib bir vaziyet aşikârdı. Bu, Eisenhower'in siyasetidoğuruyor. ni Amerlkahlarm çok beğendiğine alfimet degildi. Sadeee Amerikan Acaba önamüzdekl 4 yıllık Eisenzihniyeti dolayısile idi. Amerikahhower idaresi boyunca Amerika lar: Akıntının orta yerinde at değijFransaya mı dönecek? Parti aynlığıtirilmez derler. Tam kriı esnasında Bin bir çıkmaz durum hasıl etmesi hükumet değiştirmek ve yepyeni bir Amerikayı siyasl felce uğratacak mı? simayı başa geçirmek Amerikahlarm Bunlann cevabıru verebilmek için yapamıyacağı bir |eydir. Aynca da, gerek Eisenhower'in partilerle mü EL=enhower'in asker oluşu ağır basınasebetini, gerekse partilerin blrbir yordu, Şu son haftalar boyunca Alerile yakmlık v t ayrıhklamu lyi merikalılar 3 üncü Dünya Harbinin anlamak gerekir. patlak vereceğine lyice inanıverdiler. EiMnhower*in ;ahsiyet ve rihniye Bu takdirde General Eisenhower'in ti. aoo aeçimden doğan tczadh du Mr. Stevenson'a tercih edileceği ajlrumun feci bir jekll almıyacagı ka kârdı. Stevenson'un, bundan bir kaç naatini verir. Eisenhower koyu bir hafta evvel cnecburî askerliği ve partici değildir, O kadar ki, NATO idrojen bombası tecrübelerini lâğvekumandanıkyen, her iki parti de Re deceğim» demesi ve seçim kampanisicumhur namzedi olması için onun yasıru bu esasa dayatması, dünya hâpeslne düsmüslerdi. Hangi partiye diselerinin aldığı yenl sekill» feci taraftar olduğu bile meçhul olduğun bir dayak yemesine aebeb olmuştur. dan evvelâ Demokratlar onu çelmeğe çalısnuslar, bunun flzerine EisenStevenson bir yanlıs daha yaptı. hower tben Cumhuriyetçiyim> diye Seçim arifesinde: «Eisenhower o kademec yayınlamağa mecbur olmuştu. dar hasta ki, dört sene dolmadan Reisicumhur ceçildikten sonra herhalde ölecek ve yerine, kanun Eisenhower, Amerikan geleneği ge gereğince, muavini toy ve menfur reğince hükumete (Elçilerden idare Nixon Reisicumhur olacak. Onun müdürlerine kadar) nep Cumhuri için Eisenhower"e değil, bana rey yetçi getirmişse de, politikada parti verin!» dedi Amerikalılar bu çesid •inin müfrid cenahuu takib etme tâdiye kaçar ve belden ajağı yumruk mlstir. Zaman olmu? bir çok Cum vurur» politikacıhğa kızarlar. O ana huriyetçi milletvekilleri kanun lâyi kadar Stevenson, o da çekin* çekine haları aleyhinde rey vermis, ancak cEisenhower çok hastalanırsa..» gibi Demokratların reyi saj'ssinde idare lâflar ediyordu. «ölecek muhakkak» sini yürütebilmiştir. Bununla bera deyişi hoş karjılanmadı. Pek çok seçber gene de esaj itibarile Demokrat menlerin gene Nixon'u toy ve menlar kendisine muhalefet gostennif fur saymadıklan da muhakkak. lerdir. Bu teslrler seçimin son günlertade Fakat Eisenhower'ln corta yolu tutma» felsefesi ve arabulma hüneri daima Imdadına yetişmistir. Zaten tarihçilerin kanaatüıe göre 2 nci Dünya Savası sırasında General Eisenhower'in büyüklüğü askerî dehasında değil, çok kere Ihtilâfa düfen müttefik kuvvetler kumanda heyetlerini idare edebilmiş olmasmdadır. Bu hüneri geçen 4 yıl boyunca siyasi sahada nasıl göstermls ise, gelecek 4 sene boyunca da göstereceği muhakkaktır. Unutmıyalım ki meclisin bu durumu onun için yeni bir sey değildir. İki sene evvelki ara seçimlerinde zaten Cumhuriyetçiler her iki meclisin de kontroftmu Demokratlara kaptırmışlardı. Amerıkan idaresi bu yüz den felce uğramadı. Eisenhov.er 30 küsur mllyon reyle ve eyaletlerin 7 si haric gerisinln hepsini kazanmakla Amerikan se ' çim tarihinde bir rekor kırnusur. MELİKE GÜLERGÜN ile MUAMMEE HAMAMCIOĞLV nikâhlandılar. îstanbul 15XI1958 Subay çocukları için joırd Müdafaa Yurdu dün açıldı Millî Bakanlığı tarafından Fatihte kurulan Yüksek Tahsil Talebe Yüksek tahsilde bulunan cubay çocuklannın bannmaiannı temin maksadile MİİU Müdafaa Bakanhğı tarafından Fatihte kurulmuj olan yeni Talebe Yurdu dün saat 11 de merasimle açılmıjtır. Bu merasimde Devlet Bakam re Milll Müdafaa Bakan vekili Şeml Ergin, Milletvekilleri, Genelkurmay Başkanı, Birind Ordu Müfettlsi, Kınlay ümum müdürü, generaller v« yüksek rütbell «ubaylarla kalabahk bir davetli kütlesi hazır bulunmustur. Sem'i Ergin, 8nce, subay çocuklan için Cğrend yurdlan tesisi mevztıun daki çahsmalara karşı Başbakan Adnan Menderesin gösterdlgi yakın alâkayı sükranla bellrtmiş ve merasimde hazır bulunmıyan Başbakanın bu münasebetle yolladıgı mesajı okunmuştur. Açılan Yurd, îstanbul garniıonu dısında vazife gören ordu mensublannın Üniversite ve yüksek okullardaki erkek çocuklarına tahsis edilecek; bunu takibcn Çanakkale, Errurum ve Haydarpaşada tesis olunacak yurdlardan orta tahsil çağındakl 5ğrenciler faydalrnacaktır. tstanbul bflyOk blr bnar faaljyeti için* rirmiattr. Hanlann dükkanların, mağaıaların hattâ resml dairelerin yıkılıp yoUarın açıldığı, meydanlann genislediği, caddeferin i ü reldlği görülüyor. Başvekil bir basın toplantısında imar faaliyetinin makadını va litiksmetini gösterdi. Istanbulun tarihl bir sehir olmasından ve hemen her semtinde tarihl Dir cser bulunmasından endije duvanların tacaba ünar faaliyetinln sürati ve heyecanı içinde tarihl eserler ihmal edilecek midir?» sualine mukabele etti, bu endiselerin h«rtarai tdilmegini aöyledL Tam aksine harabeler arasına gizlenmij, akısrnıj kalmıj olan sanat eserferinin meydana çıkarıîacağını tebşir etti. Bir taş Emin bir kıymeti olmıyan bu pU deri deposunun bir gün önce temelleri »ökülüp arsası temizlenmelidir. Hamam Onbeşinci asrın sonunda Sultan Beyazıd tarafmdan medrese, imaret, kfitühhane, cami we hamam olarak bir külliye sekünde inşa edilmistlr. thtilâl ise 1730 tarihind» yani insa tarihinden (230) ytl sonra vtıku buhnutur. Üçüncü Ahmedln hal'ini, Damad tbrahim Paşa ile ban rüesanın katlini intac eden bu lhtilâlde sergerdelik eden Patrona Halil lâkabmı, Patrona gemisinde askerlik ettiğinden dolayı almıstır. Patrona bir nevl harb gemisidir. Bu tabir gemiden, gemi ktıınandanına ve askerlere d« «irayet etmijth, Yüz sene önce vukua gelen Kınm harbinde Patrona Hasan Paşaya tesadüf olunur. Patrona Halil onyedinci cemaa'e mensub bir yeniçeridir. Hamamda tellâllık etmemi§tir, Bedestende tellaldır. Ihtilâl, eylul ayının sonunda, Beyazıdda Kaşıkçılar caddesinde sabahleyin erkrncten başlamı», Halilin pek ijrl bildigi Bedestene sirayet etmistir. Ihtilâli gOren veyahud yazan müverrihlerden Abdi, Ruznam.eci I Mehmed, Çelebizade Asım, Suphi, Mirri Tevarih sshibi Süîe>Tnan tarihleri gibi vesikaların hlç biri Patrona Haülin Beyazıd hamamında tellâllık ettiğinl yazmaz. Bu devre Lâle devrl denmesl tarihçi Ahmed Refik ile başlar. Merhum, tarihçi olduğu kadar edib, muharrir, musikişina^ ve sairdi. Eserlerine Sanıur devri, Lâ!e devri diye Isim takmıstı. Onun bu şairane buluşu aldı yürüdü. Maarif Vekâletinin resmi programlarına kadar geçti. Halbuki Topkapı Sarayında Lâle bahçesine mahsus gösterilen yer, Erenköy kSşklerinin herhangi birinin bahçesinden daha küçüktür. üç kıtaya hükümran olan bir imparatorluğun saray bahçesindeki bu küçük sahanın bir tarih devrine alem YAZAN: Âîi Bu tebşir bize ümid ve ferah verirken an kıyroettar, en nefis eserl*rimiı* bir hücum vaki oluyor. Itlkadlar ve inanclarda bir değişme olunca güzel sanatlarda da büyük tahavvüller oluyor. Hırıstiyanhğtn intisan eskl Yunanın ve Romanm nefis mimarl ve heykeHraşî eserlerinin katliâmını intac etmisti. Partenon'un nefis heykeüeri yıkıldı. Tanriçe Atene'nin heykeli kunldı. Üzerlnden yüzlerc» sene geçtikten sonra bu ta» parçaları, taj yığınlan toplanarak müzelerde teşhir edilmeğe başlandı. Simdi bizde de dümdüz yol lddlasile aynı hâüenin vuku bulma':ı ihtimali içine girmiş oluyoruz. Beyazıd hanumı hakkmda çıkan birbirlne a d jayialar bizde bu vehmi doğuruyor. Bu bina hakkında yıkıcı tenkidler bir hata meşheri teşkil etmektedir. Rivayete göre bu bir ta? yığınıdır. Bu hamam Patrona Halil tarafından inşa edilmiştir. Patrona Hali! burada tellâkhk etmiştir. Hiç Hilfon Otehnde bir hâdise Hllton otell. evvelki sabah, heyecanlı dakikalar yaşamıştır. Oda eervlsinde çalısan Tt ya«lannda hallm »elim bir delikanlı olan Mehmed All Tuncer. akll muvaıeneelnt kaybetmis ve Hllton otell müdflrlerine tecavüıe yeltenmlstir. M. A. Tuncere gUçlükle man! olunabtlmlstir. Yakınlan M. A. Tuncerln, çalıstıtı yerdekl havasıılık ve kokudan dolayı akll muvazene»ini kaybettifcinl Uerl «ürmektedir. Tuncer, tsçl Sigortalan Kurumu tarafından Bakırköy Akıl hastaneıine yatınlmıştır. Hâdise dolayısile bir tahklkat mçılm ı n İçin BOlge C«lı»ma MOdürlügüne müracaatte bulunulacagı 8grenllmtstir. VAKIFLAR BANKASI aniden rol oynadı ve Eisenhower azıcık farkla kazanacakken hemen hemen müttefikan seçildi. Muhakkak kl pek çok Demokratlar da ona rey verdiler. Esasen Eisenhower'i koyu Cumhuriyetçi sayan da yok. Fakat Amerikan halkırun daha zlyade Demokratlan tuttuğu, Eisenhower'e o kahir ekseriyetli reyi verirken, her iki meclise de Demokrat miUetvekil Tiyatro festivall münasebetile lerinl seçmelerile bir kere daha belli dün bir topkıntı yapıldı oldu. Bu tezadh durumu bir de par Onlversiteler arası Enternasyonal Tltilerin mukayesesile tetkik etmeği yatro Fe«tlvall müna»ebeUle, oynagelecek yazıma bırakıyorum. nan piyeslerl tenkld etmek, Ogrencl Öjratrolan ve dlğer moseleleı Oıerinde konuBmak için terrlblenen ve herkese açık olan toplantılann llkl dün »aat 11 de T. M. T. Federasyonu Mnasında yapılmıçtır. Bu tept«ltilar festlval müddetince her gün tekrar'Ue lanacaktır. Sv. Ütğm. TURHAN ERİM Difter taraftan temsil programınd» hlr degisiklik ynpılmış ve dün gece nikâhlandılar Bonn Üniversltesi «Elfktra» yerine Beyoğlu 15111958 H. Stall'ln piyesini oynamıstır. Aynca Belgrad Üniversitesi pazar last 17 de tekrar bir temsil verecektlr. hakkında maîumat vermekten zlyade Türk kadmlannın çıplak güzelliklerini mevzu ittihaz ediyor. Ondokuzuncu asnn ortasında Fransız edib v* muharriri Theophile Gautier Türk hamamlarını tarif ediyor. Nasıl hamama girdiğini, merasimle soğukluolmasj insanı derin hayretlere düşü ğa, göbekteîina, halvete götürüldüğüriiyor. Matbaacüığm memleketimizde nü, temiılenip yıkandığını, yıkandık. başlaması gibi medenl bir hâdiseye, tan sonra istirahatini uzunuzadıya imp<»ratorluğun müdafaaya başlan anlatıyor. ması gibi nyasl bir demde, mimarî «Hamamdan sokağa çıktığım zaman ve sanat eserlerinde vukua gelen tane kadar hafif ne kadar çalâk idim. havvüller* sahn* olan on sekizinci Yorgunluktan kurtubnuş hozura ka asnn başlangıcı böyle zarif bir çiçevusrnustum. Sanki göğün meleklerı ğe alem olmak felftketin* maruz kal kollanma girmisti» diyor. mıştır. Yıkanmak, temizlenmek bizim me Böyle bir felâket de Beyazıd hadeniyetimizin bir ifade tarzıdır. Esamamı gibi harab ve bitab bir halde sen medeniyet kısaca temiz sehir, bulunan bir aaheser mimarinin bajtn temiz vflcud, temiz lnsan diye tarif dan geçiyor. Vakaylln müfredaü edilmez mi? tşte Beyazıd hamamı »gozden geçirUlnce Patrona Halilin sırlarca ecdadımızı temiz gösteren bir Beyazıd hamamı 11* hlç bir rabıta, müessese halinde mütevekkil ve vaalâka v« münasebeti olmadığı anla kur edasile karşımızda duruyor. OTavsanm suyuııun suyunun suyu şıhr. Hamamları tmm* hizmetlne nun yüryıllarca geçirdiği muhteşem mahsu» bir müessea* haline getiren mazisi bir tarafa, saheser mimarl kabilinden, Çerkesier, uzaktan merhaba dediklerile akrabalık kurarlar. Romalılar ve onu nhhat ve huzur önümüzde dikiliyor. Pencereleri, kaDoğrusu yenl itijadlarımız onlarınkiabidesi haline getiren Türklerdir. pılan taşla örülmüş, kapı mihrabı ni bUe fersah fersah geçti. Halbuki İmparator rCarakalla ve tmparator adeta silinircesine harab olmus, sa başka nıilletlerin Mösyö MadamDiyoklisyen hamamları otuz bin ki çakları yıkılmış, kubbelerinde ağac kabilinden tek unvanlnn varken bizçinin yıkanma v« eğlenmesini temin lar türemij, perişan halind* bile de Beyefcndl hazretleri» nden «ağa» edecek cesamette ldiler. Avrupada muhteşem bir sükun v* azamet mev ya kadar ne muazzam meratib merhıristiyanlığın İntisan yıkanma âde cuddur. dlveni vardı. «Bay» ve «bayan» satınin büsbütün kalkmasını temin etti. hanhğında eümleyi demokratça seviHamamın mimarl tarihinde Isgal yelendlrelim derken ne merdiven Bir hıristiyan çocuğu doğunca vaftlz edilir. Mukaddes bir suya daldınlıp ettiği mevki kubbelerin istinad etti kaldı. ne sahaniık!. Topyekuıı soysop çıkanhr. Artık bu mukaddes su kir ği kenarlardır. Roma ve Bizans kub olduk vesselâm. letilmemek ve yıkanmamak lâzımdır. beleri bir dörtgen üzerine oturtulFakat zinhar menfaat alıs verişine Avrupada seyahat eden bir seyyah mujtur. Türk mimarları dörtgen ne kalkışnııyalım. Işte o zaman bütün kadar daireye yaklaşu, çok kenarh o ağabeyler, amcalar, beybabalar birbinbir abideye tesadüf eder. Fakat olur ise kubbenirı de o kadar kuv blrlerinln öyleslne gözünü oyuyor kl, bunlann içinde hamam yoktur. vetli bir istinada malik olacağını sez meded!. Onsekizind asnn basında Istanbul mlslerdir. îlkin bu nazariyeyi güçük da Ingülz sefirinln zevcesi Türk ha binalarda tatbik ederek kubbeyi daAkrabanın akrabaya akreb etmez mamlanndan bahsedlyor. O, hamam ha esaslı bir surette tahkim etmeyi ettigin düsündüler. Beyazıd camiinde kubbe bir dörtgen üzerinde olduğu halde mısrnının doğruluğu, bizim çarşı pahamamda altı kenara çıkmıstır. Bu rar münascbrtlerimiz başta her türsuretle kubbe mimarisinin tekâmülü lü aksatanıızda ayan beyan.. hakkında güzel bir ömek tamanıYurddaşlar!. mıza kadar yajamıştır. Ne lâfı güzafla e kadar Içll riışlı Adliye Sarayı yapılırken Blzansın olsak, ne de fiillyatta blrbirimlzi bu bir taı yığını arkeoloji eseridir diye derece iğnelesek, çuvaldızlasak, kabinanın mimarl veçhesi değiştirildi. nklasak daha miimsib düşmez ml? Bu, hakikaten bir taş yığmı idi. Mi* * * marî gahsiyetini gösteren her türlü Millî kiler boş kalmasın sanat eserinden; kubbe, kemer, sütun, başlık gibi her türlü teferrüataktile de büdirdiğimiz gibi bu yü tan firi bir yıjuı idi. Bizans eseri mahsuller fena... Ameıikadan 46 diye muhafaza altma almdı. Blr ınilyon llra dcğerind* yiyecek ithaTürk mimarl ibldesi, bir medeniyet lâtı yapmak rorunda kaldığımu maanümunesi ise şimdi yıkılmak isteni lescf resmen de açıklandı. Kötü bava yor. Eu hâdisenin Tuku» gelmiyece şarilarından nıand.ı: Cenubdaki tarlağine eminiz. larunızda bir kurd türcmiş; henüz ını 1 I ABAHTAI ABAHA... Pek can ciğeriz! emiyetimlzde bir akrabalık bavasıdıı esiyor. HİÇ sevmedığün bir tâbirle: •Can ciğer kuzu sarman!.» Fevkalâde içli dışh olduk. Şoför, trafikçiye: Ağabey! Hoş gör... Simidei, müşteriye: Anıcal Beş verdin, daha be§ »erl Müşteri, mahallcblciye: Oğlum! Sütlâç ver!. Seyyur sabcının hileslnl yüıttn* vurdum mu: Bejbaba! Boşver!. Bu «bejbaba» tabirine yaşh erkekler içerliyorlar ama, •teyze., «abla», hele anne», «niııe» tâbirlerine muhatabdaıı daha gene kadınlar neylesüıler? Beyaz saçlanııa hafif bir çlvld mavisi vurduımuş sık bir hanımefendiye, safdil bir taşralı, Kadıköy iskelesinde çarptı. Azar i§itince, guya snlhperverane davrandı; aşağıdan aldı: Kusura bakma, nlneciğim! 4«mez mi?. Salonda karsı karşıya düştük; kadıncağııın her uzvu asabiyet içind* seğirdi durdu. Herhalde ayağına baKildığı İçin değil!. * * * Çavlı V TEŞEKKÜR 5 KASIMDA AÇILAN Rh. uygunıuzlugu olmamna ragmen. devamlı aîâka ve yardımlan 1^ blze bir yavru kazandıran Doçent Dr CİÜAD GORSON, Kimyager Dr. LALE AYGEN. Asistan Dr. ZtVER HÜ^fER•e Amiral Brisrtol hastanesl hemşlrelerine ve bütun personellnc tejekkür edcriı. Dr. OfllbOn Orhan T*nıar Jinekoiog Dr. VEDAD Yiğinsn ANKARA SULTANHAMAM ŞU8ELERİNİN HER BİRİNOE 1 0 SENE MJOOETLE AYLIK GELİR 4 M E V L 1 D Sümerbaıık Deri ve Kundura Sanayll Müesse?ef! iştl ve memurlannın ve bilumunı şühcdanın, ölmüşlerinln ruhlarına ithif edilmck Uzere 18.11 956 pazar günü rgle namazını mütelakıb Beykoz Camii Çerlfinde memleketimizin kıymetli Mcvlidhanlarından H. H Hasan Akkuş. II. Mecid Sesigür, H EsaJ Gurede, H. Kemal Tezergil. H II Raif Bdhriyeli. Beyknz 'mamı H !h»in Sedrf. H. Kerim Özbakır, H. Zeki Seslt, n Zeki Altın Mevlid: H. M. Ali San. H. H. Nihad. H. Necati Kap. H Nureddin T.ıvrak. H. Dünd.ır Subişı. H Fu.id Artug. Kuranı Kerin ve Necdet Tanlak ldarealnde ilibi okunacaktır. Dua Ercümend Demırer tarafından yapılacnktır. Eu Mevlidl Şerlfe bütün ihvanı dirı davetlidır. Beykoz Dert ve Kundura Sanayii Müesseseel l^çl ve Memurlan TEŞEKKÜR Evlâdım ve ağabt'yimiı ÖMER BESİM KOŞALAY'm bizlert »onsuz bir elera ıçinde bırakan ufulü karsısında her türlü yardımlarını esirgemiyen, cenazesinde bızzat bulunan, çelenk gönderen, gerek mektub, gerek telgrafla ve gerekae evimıze kadar gelerek tâziyette bulunan, başta kıyır.etli Vall ve Belediye Reisimiz Ord. Prof. Dr. Gokay olmak üzere; Gazeteciler Cemiyeti. gazetecl ve spoıcu arkadaslarile Galatasaray Llsesl ve epor kulüblerine en derin teşekkürlerlmlzl blldiririz. Anneal v« Kardefleri OMUR BOYUNCA AYLIK GELİR Denizcjlik Bankası, Italyanlann Adrlvatik hattında önümözdekl nevnhat mevsiminde yenl gemüerle rekahete hazırlanması özertne bir program hazırlamağa başlamıçtır. Halen Denlzyollan Işletmesl tarafından üzerinde çaliçılan programa göre Adriyatikte işletilen vapurlar Brindizt ve Fyumeye uğratılmiyacaktır. Bu suretle tarifpde tki gün kazanılmıs olacaktır. Aynı zamanda Adriyatikteki acentalara Turk gemllerinin propagandasına ehemmiyet vermeleri, broçürler ve afişlerin en kısa zamanda gdnderilecegi bildlrümlştir Adriyatikte ttalyanlarla rekabet 2 3 60.000 TL PARA İKPAMİYELERİ 5.000 TL. Zarif açılış hatıraları Umumi ikramiyelere iştirak hakkı Ş İ 0 sene milddetle aylık gelırS 60.000 TL Para ikramiyesi Z! Ş Limanımıza 11304 ton eşya geldi Halen limanımızda 5 Ttirk, 9 ecne bl bandıralı ıllep bulunmaktadır. Oe rollerln getlrdlklerl 11304 ton yü* ar» «ında demlr. çlmento ve kereste glbl lnşaat malzemeslndra başka çe«ldll ltha! esyası vardır. Madam Bovary Bütün dünyaca tanmmış ve sevilmiş olan bu meşhur romanın müellifi Güstave Flaubert Türkceye tercüme eden merhum Ali Kâmi Akyuz'dür. Resimli olarak basılan üçüncü tab'ı utısa çıkarılmıştır. Fiatı 500 kuruşturr HİLMİ KİTABEVİ tstanbul Dün akşam Dolmabahçe sahlllerlnde venl doŞmuj blr erke* çocuk eesedl bu. lunmujtur. Cesed morga k«ld!nlmıı, anasının aranmagına başlanmı«tır. Kasım 16 Yeni doğmuş bir çocuk eesedl buhındu 10.000 5 FAİZSİZ MESKEN KREDİSİ r Rebiülâhır 13 | S Suadiyede Deniz Kenarında ARSA% • Suadiyede 40 metre denize ceohesl olan bir arsa satılıkI tır. Mutavassıt kabul edilmez. Müracaat: Tel: 44 76 65 I I E. L İ R A V A KAOAR 40.000 S İ süt halüıdeyken bajiikların nıuhteviyatıııı emiyoruıuş; insaüah oııümüzdcki seneler çarcsi bulunur. Hulâsa, buğday memleketi olmak vasfını taımin edlcl saymadıçımız Türkiyemiz, Amerikadau buğday dahi ithal ediyor. Halk Partisi zamamndanberi, buğday siyasetimiz bir türlü dengeleneme di; lllıal İlırac İÜul İlıraı şinıdi gene itlıal .. Yazar bozar tahtasııu geçti . Halbuki 7 sene bolluktan M>IIra 7 sene kıtlık İçin buğday ihtiyalı yapmak; Firavunun riiva<"'Ianberl hnyra yorulmuşjtur^Hele du.ı^a siyaseti bu çıkmaz içindeki çıkmazlar lâbirentindeyken Kazretl Yusufun tavsiye ve telkini sercğince (îavranmak faydalı olacak. Elde mevcud gıda nıaddelerimizi evvelâ kendi halkımızı düşiinerek nıemlekette alıkoyalım, dcrim. Şöyle ki: Bu sene, dlğer mahsuüerln kıtlığı zıddına, zeytin mahsuHinıüz pek bol. Ham zeytin satan küfeciler İstanbulun mahaîte aralarını aşındınyorlar. Ikfisadiyatıınıza hâkim olanlarra ve döviz arayanlann aklına en kolnvınclan: Anıan! Zeytinyağı ihrae edelim!» geliyor. Niteklm Almaııyaya satacakmışız. Anıan l>u da buğdaya dönmesln . Bu sene ihrac, gelecek sene Ithal. «h. Buğday, firavunlar zamanıııdanberi sak'amnağa müspiddir. Zeytinyağı, hiç dcğilse llâveten bir sene daba bozulmaksızm ve asidl fa?la artmaksızın muhafazaya elverişJidir. Hesabsıı ihraclan taklb eden telâşlı ithaller. boyhude nakiiyelere sebeb olmalda glhl görünüyor; masraflan müstehlikimizin maişetlne bindlriyor. Diinyanm karfaşalıklar devrinde millî kiler ve ambarlanmızın bomboş kaiması mahzum da bllhassa yürek çarpıntıa yarahr. Diş Tabibi Dr. Avrupada yaptığı tetkik se | I yahatinden dönrnüş ve hastalannı kabule başlamıştır a o 708 s a 0 1 cak lar a ne cevab vereceğinl sonraden düşünecekti. liverpool'a yaklaşıyorlardı. Mary, elinde oİTnadan, büyük bir heyecan ve korkuya kapıldı. Çetin bir savasın başlayacağı yere onu gittikçe biraz daha yaklaştıran dakikalarla kalbinin çarpmtısl artıyordu. Şehir göründüğü zaman, orada havanın güzel olduğu anlaşıldl Yol boyunca gökyüzünü saran kara bulutiar geri kalmış, kınk bir çember gibi olağlarm üstüne çekilmişti. Laverpool üzerinde, asıcak beyaz bulutlarla benekli, masmavi bir gökyüzü uzanıyor, güneş bütün neşesile parhyordu. Bu, Mary'ye ilerisi için bir müjde gibi geldi Güneş içkıd* yüzen Liverpool ı#ehrine adun attıktaa son ra telihi dönecek, yuzü gülecekÜ belki. Tünelden geçtller, istasyona girdiler. Yolcularnu bekleyenierin koşuşması, beklediklerini görenlerin »evincli haykınşması, içeridekilerin pencereler* üşiişmeEİ... bir gürülMary acel* etpıedi. Zaten, y*rintüdür gidiyordudn kalkacak nali yoktu. CMnl*rMJ türen endlsa, keder, yorgunluk, uy kusuzluk, yolda gellrken ıjhnini k.urcalayaıı düşürceler jimdl bütün ağırlıklariU onun üzerine çökmüg gibiydi. | (Arkan *ar) ı Zümriit NA 1 V. ] 6 48|11.59' 14.34 İB 50 18.25] 5 06 Tescıl edilmiştir. ] 1 58 9.44 12 00| 1.35 12.15 «CUMHUKÎYET» ta Tefrikası: Çcv/refiı Vtf/DEf GVLUKİN Mary çocukluğundanbeni geçen hayatın bütün hâtıralanm bir anda yaşar gibi oldu Sonra, öteki hâtıraların hepsi kayboldu, yalnız Jem'in hâtıralan kaldı. Manchester den ona hasretle, gözyaşı, dua, fedakârlık karan ve savaf axmi ile dolu büyük bir sevgi götüriiyordu. Yanlarmda kiml«r olduğunun farkında bile değüdi. Dönüp bakmamif, yola çıktıklarmdanberi göz lerinl pencereden hemen hemen hiç ayırmamıştı. Nihayet. bir konuş madan kulagına gelen bazı sözler üıerine kulak kabsrttı. Arkadaki bolmede iki adam konuşuyordu Arukat, yahud »vukat kfttibi olduklan aozlerindekl huktdt tabirl«rlnden anlajılıyordu. Konustuklan da. su mahud tdaayet davası» idi. Biri: tHâkimler 3yle kolay kol« hüküm vermezler, daima ince elevip sık dokurlar» diyordu. «Görünüst* bir kimMnin suçu n* kadt aşikâr olursa olsun, gene kat't kanaat verecek d«lil ararlar...> Mary bunları duyunca İçinde serin bir rüzgâr eser gibi olduğur.u hissetti. Ötekl adam: tEvct» diyordu. «Muhakkak...* tlk konuşan, onun «öztofl keser gibi, daha yüksek bir sesle devam etti: tEvet un>, bu hâdisede artîk daha fazla delile, sahide, ispata lüzum yok Harry Carson'u Jem Wilson'un öldürdüğü gün gibi aşikâr IkUi de bir kızı sevlyorlarmı*. Bu vüzden bir mOadet onee sokak ortaamda doVusmflflar bil*. Jem'in hıncını alamıyarak, onu öldürmeye kasdettiğl anlaaıhyor.» öbürku bir s«y »öyllyecek oldu, arkadası »çene hemen atıldı: «Bahusus ki Harry tengin, Jem fakirdi. Kızın gönlünün zen";i'"de olduğuna ne şüphe!> Gevrek blr kahkaha attı Öteki üraları arasında bir bunu ürpereÖteki: «Elbette!» dedi. tMeseleyi rek, tiksinerek «nıyordu. Oraya bu asıl. onun söyleyecekleri aydınlatakötü hâtırayı tamamile ıınutmuş ve cak. Ya Jem'i seviyordu, ya Harbir daha da hatırlamıyacak durum ry'yi. Onun için, sözlerinde ve hisda dönmeyi ne kadar istiyordu! lerinde bitaraf olama* ama, bir ağırJem'i kurtaramazsa, hayEtındaki bu ' ceza hâkimi he!e şu bizim Williamshatayı ömrünün sonuna kadar unu | insanın 2ğzmdan lâkırdı almasırıı tamıyacak, kendisini bundan do çok iyi bilir. Kıza öyle şeyler sorar layı hiç bir zaman affetmiyecekti. ki. onun vereceği cevablara gö>6 İki sdam konuşmalanna devam Işin içyüzünü derhal ortaya çıkarır.» ediyorlardı: I «Çok merakh bir muhakeme «Evet... Hâdise bu derece aşi olacak, herhalde. Bizim davadan kâr obnasaydı, davanm böyle alelâ bircz başımı alıp vakit bulabilsem biraz daha yaşb, görmüş geçirmis cele görühnesine haksızlık derdim, de bu davanın muhakemesini dinlebir adama benziyordu. Sesi de ih doğrusu. Hiç bir dava, hele bir ci sem.» nayet davası, müdafaaya imkâr | Vakit bulmayı bırak... Bakabm tiyar sesine de benziyordu: tVallahi, belll olmaz» dedi. ! vermeden, bunun için lâzım olan de salonda yer bulabilecek misin? Mu1 lilleri topkmağa vakit bırakmadan hakemenin çok kalabalık olacağı «Sevgi en büyük servettir. Kız anlsjıhyor..» belki Harry'yi seviyordu ama, mu hâkim huzuruna getirilmemiştir.» «Fakat, bunda Bay Carson'un Öteki gene güldü: hakkak parası için sevmesi lâzım büyük tesiri olmuş. Adamcağız oğ «Dinlemeğe geîeceklerln çoju gelmez. Hakikaten yakıjıklı delilunu kim öldürdüyse derhal ortaya kadındır, değil mi? Ah şu kadm kanhydı...» çıkarüıp cezasının verilaıesi İçin o lar! Aşk uğrunda işlenen cinayetMary bunlan dinlerken renkten kadar ısrar etmiş ki elindekl bütün | lere ne meraklıdırlar! Hele katili renge giriyor, soğuk terler dökü imkânlan kullanrrus. Görenler, deli görmek için can atarlar.» yordu. Bu sıkıntılı duygulannda u gibiydi,» diyorlar. «Oğlum! Oğlum!» «Evet. . Tuhaf bir nıeraktır bu. tancın da büyük payı vardı. Evet. diye çılgın gibi haykınyormuş.» Bir de boğa güreşinden zevk alan şu yabancı ad^mın deiiği gibi, HarIspanyol kadınlannı kmarlar!» Ötekisi yaşlıcası içini çekti: ry'yi parası için sevmiş, daha doğ «E. Evlâd acısı, kolay değil Burada söz İspanyaya geçti, başka rusu ırver gibi görunmü?tü. Yalan Adamın Uk oğluymu». Bütün malı mevzular açıldı. Mary d*, gözleri mıydıT Onun aerveti üzerin* k*n nı mülkünu, fabrikaauu, Ifini ona g«n* pencereden karfiki mor dağdiai T* baban için rahat bir hayat bırakmayı düjüntiyormuf. Bu tt lara, sisll gökyüzün*, kara buiuUakurmayı düşünmü}tü. Harry'nin midl*, bu tmelle ya«ayan blr ad.rn, rm dikilmif, duyduklan Ûzerlot onunla ne çlrkin bir maksadla ko günün birinde hem de ogiunun en turlü düşüncelere dalmısn. Üîerin* nuştuğunu başlangıcda bilmiyordu verimli çağmda or.u kaybedeı^o düsen vazifenin ne kadar ağır olduama. bunu sezdikten sonra da, gene deliye dönmez de ne olur!» ğunu bıliyor, hattâ bunu düşünbelki evlenir düşüncesile, onnnla mekten korkuyor gibiydi. Onun için, Bir müddet sustular: görüşmeğe devam etmemiş miydi? Sonra genci: «Kızı da sorguya çe kendisine ilk hedef olarak, WiU'i A k m r i a bıraktıjp tphırrl»l,i hâ kerler. dejil ml ya7» diy» »ordu bulnv.yı almıstL Mahlfprefde soruU KREDİ TAHVİLLERİ
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear