28 Kasım 2024 Perşembe Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
Kt i Mart 195$ Muammer Karaca yeni Hyatrosunu anlatıyor Sanatkâr, binanın inşasmda hükitıpet makanılanndan gördüğü yardımlan belirterek . «Güzel sanatlana nutuklnrdap ziyade fi'Iiyath» yârii dtiğüne kani oldum!» dedi Muammer Karaca'nın Beyoğlunda Sular idaresi «okağında yeni yap hnjığj tiyatronun »çüıj giinü yaklaşıyor. Şehrimizirj en modern bir tiyatrosu olacağı söylenen bu tiyatro da «Etnan Bey duymasın» adlı komedinin ilk gece hasılâtının Çoetık Dostlan Derneğine terkedileceği laberi üjerine Muammer ' Karaca yı riyaret ederek görüştük: Blze şunlar» söyledi: «Bvet, bu ilk geceyi Köprüaltı toeuklannın menfaatine terkedeceğim. Ben çocuklara çok düşkününv dür. Kimin çocuğu olursa olsun!. Hattâ hayvanlan bile severim. (O Birada bir sepstin içinde ve koltuğun üstünde baradırdığı yeni do|muş kedi yavrulannı gösterdi!) • Bu sebeble Çocuk Dostlan DerBeğiaia bu hayırsever davetini seve •eve kabul ettim. Bu ilk gece ValiBin himayesinde olacak ve onun konuçması ile asilacak. Bu tiyatronun kurulusu ile dc alikalı birkaç söz söylemek isterim. Bu tiyatronun yapılmasında beni en çok Beyojlu Kayraakamı Hayrettin Nakiboğlu tefvik etmiştir. Sonra Va lJRJn hududsuz yardımım gördüm. Bilhassa Bagbakan Adnan MenMaallhnler Cemiyetinin 37 nci kunıluş yıMönümü flt«nbul Muallimler Cetniyetijıln J7. kuruhıg yıldBnümü münasebetlle Galatasany Littd konferans talonunda biljrtik bir mttHİra yapılaeaktır. Toplantljl Bel» Veli Orhan Tiıte açarak cepnjjretto S7 yıllık marisinl izah edecek bilihare eemlyetin fahrl baıkanı Ord. Prof. F. (crint Gikay bir konutma yapacaktır Valtota öğretaenlere hitab eden bu konusmasından sonra meslekt* 40 yıl hocalık etmlj ve balen de vazlU batmda bulunan kıvmetll hoealanmııiB davetlilere takdiml yapılaeak ve kendllerinln Türk Maarifine ve irfamna yaptıklan büytlk hlzmetlerden doiayı tetarlk edlleeeklerdir Genc bir ilkolnıl 6ğretmentain tCeroiyette Bâretınenin <W»çrJ ve rolU» mevzulu bir konuşmajı ile sona erecek olan bu toplantıya şehrlmİTİn mOnevverlerl. dğretmenieri ve fcalkımu davet ed'ilmlj bulunmaktadır. MilH Myango bugün Çekijiyor MtlM Piyangonım 7 mart sekıliji burOn sazt 13 30 da Ankarada yapılaeük. fkramlve karanan numaralar bu gect ssst 13 te Mkar» Badyoıu Ue yaynjgnacaktırderes Avrupadan getirtilen bina te sisleri için müzaheret gösterdi. Şuna |«hid oldum ki giizel şanatlar nutuklajdan ziyade fı'liyatla yürür.» • Tiyatronuzdaki yenilikleri söy ler misiniz? «Tiyatro yapılışınd», «o önct seyircilerın rahatça oturup, temsil bittıkten »onra arkalannı oğusturmamalarıru temin edeaek hususlan hazırhyoruz. Bilhassa, sahne artistlerinin her türlü konforunu dügüne rek hareket etük. Kendim de artist olduğuaı için yıllarca neıtslerde soyunulup giyinildiğini bilirım! Size birşey de «Syleyeyim: «Pendazotları Londra'ya ısmalayınca bızden renk sordular. BU bir renk halitası verdik. Dediler ki.» Bu giizel rengin adı yoktur. Biz buna «Türk lilası» adını vereceğiz. Peki dedik. «Sonra duvarlar Belcikadan getirilen, yanmaz ve sesi aksettiren «Eternik» maddesindendir.ı O srada odadaküer çalıgıyorlardı. Prova mı yapıyorlar diye sorunca, M. Karaea: «Biz prova yapmıyonu, lâboratuarda ampul dolduruyoruz!» dedi: {klmi ANDAK ilkokuhında okuma bayranu Pınnakkapı Istlklil Ukokulunda bu stne mektebe yeni bajlıyan öğrencllprin oKuma y»zm» öğr«pmelerl mün«sebetlle üğretınen]*?! Zattr Aydan t»rafında.i bir okuma baynunı tertıb edilmı?tir. Meraslrae kuçük talebelerden Öınıir Erkınin nutku ile başl»nmış. müteakıheo dijer tslrbeler maflnımeler akumutlardır ÖJrtnrilere roıtUer takllmış. kitablar ve fekerler htdlye e<fllFord tesisi Ünlvenltelilerimiz* yardım yapıyor Btrleıik Atn«rlk«d«k4 Ortadoâu mUmeatUl Bobert ColberUon, dün tabah ekjpr«*l« Ankardan |«brti üiU Mr. ColberUon b«jkenrte. Ankar» v« I«tanbul Onlver»ltelerinUı kalkınmaUrının tetnlnl lcln ford tejijlnln yap»ca£ı mall ve teknik yardım mevıuuodaiigUUerU görUjmustür. Mr Colbertson. trtanbutda d« «ynj konud» tetkik vt temaıJsr y»ptıWan sotır» Uf«kİ4 Beyruta gtdecektlr. btiklâl Bir açıklupa •ıtAıt ve İçUroal MiMveaot Vekiletlntten aldığımıt bir roektubda. faıetenlzde «Soryal Kalkınma İçin ayrılan 14 mllyun doları alamıyoru» bajlıl) altında cıkan yazımu hakkmd» fu açıkl«m« yapılthaktadır«Vektlet, modem to«yal btjsneüerin metoleketlmize n* yold» tatblk edllsceSini. Birlesmlı MlUteJer eksperlerj vasıtaslle tetkik ettlrmij v* (Ikırleri alındıktan sonra kanun Uvlhası hazırlamnıj ve Vekalettcn mlltalealart UKanun tıkınca ekıperler teknik y»Tdımı yapacakladır, kîndjlerlne Birleşmis Mllletler bütçeslnden tahsisat ayrılmıştır 12 bln dolar para, bu teknik elemanlara sarfolunacak tahsisattırRochieller ve Ford tesısleri taratındai. sosyal hiznıetlfrlmlze bir para yardımı yapmak teklifl de vaki oTmamııtır » Feyha Taiayın viyolonsel resitaH Kıynsetll viyolonist Bayan Feyha Talayın 10 31955 perşembe günü «aat 18 de Beyoğlunda (Saray) sineıpasınds bir resital vereceği memnutuyçtle haber alınmutır. Bundan otuz yıl önce sanata merak salanlar şu fikri kolaylıkla benimsiyebilirlerdi: S«n adama bakma yaptıjp ışe bak. Ortaya koyduğu if güzel mi | ¥ a n u Peşiktaşta da bfr »atış ondan haber ver. Adam gider yaproağaaası açılacak tığı iş kalır. Bu fikjr allanır p\»llsnır, dsllanır Haber aldığımıza göre, Sümerbudaklanır; tâ furalara kadar ubank Alım ve Satun Müeiiesesi yazanırdı: nnkı S9h gitoü Beş:ktaşU da yeni Falaoca sanat adamı mı? Çok den bir satıj yeri daha a s a c a k t ı r yakmdan tanjnm. AHah içi» söyleBu »uretle Utsnbulda ıpevcud Bah mek gerekirae insan olarak beş paçekapı, Beyoğiu, H»rbıy« ve son ra etmez. Yalancmm, dolandır.cınıç günlerde açılan Üsküdar, Aksaray bijidir. Falancaya ettiği eziyet mave Kasımpaşadakı satış mağazala lum. Pillere duşmemif pic« tarainna bir yedıncısı ilâve edilmış ola lan vardır ki anlatsem şaşınr kacak ve bdylect yurdun muhtelif lırsmı». Ama sanatana gelüıce: B*erkezlerınde 33 mağaza faahyete Pes'. Vallabi üstune yoktur. Adına genclik demeğe dılim vargirmiş bulunacaktır. Emsah ithal mallarına kıyasen ge m'.yor ama toyluk diyelim, tecrürek kalitesinin İyı ve gerekse fıya besiılik diyelim. bilgisjzlik diyetmın nisbeten ucuz oluşundan, bıl lim. Boğazımıza kadar bunlsra göhassa fakir ve orta ha!li halkm fev mülü bulundu^umuz ysşlarda, bu kal»de rağbstıpe mazhar olan ma fikri çiğnemeden yutmsk işten bıle değıldi. Bu fikri ötede beride ilerj mulatına karşı vaki tahacümü 6nsürenler öyle sevimli örneklerle lemek ve ihtıyaç sahiblerinın sıkın donatıyor, dyle hoş hikâvelerle tısızca mal almalarına ünkân ver süsltiyoriardı ki birsz daha ileri mek üzere, müessese pek yakmda sitseler şu yaman sonuca varacakKadıkay ve Ejubde de tnağazalar lardı: açrr.ağa karar vercniş ve bu buşus Sanat dünyajma girmek, bata hazırlıklara başlamijtır. ş=rı saglavabilmek icin herkes gibi olmak ayıbdır Sende bir tuhaflık ne biievim bsn bir eksikllk, bir faz'alık bir acayıblik olacak. Ya sar'ah olacsksin arasıra ağzın burnun köpürecek sırak diye oldulun yere usanıp debeleneceksin, ya arasıre Istanbul Muılbmler Cemiyetl Turlım hic kimsenin uğrpmıdıgı bir tarafs MOdiırluSvnün 1951 vurdd'Şi «tud geıi doğru estirecek, hiç kim«en:q anleripm pıofa:ıi! ted#t edılml'tır Prog layamaHığı bir şeyler »öyüyerpk rsma Pö r e bu «eie Avrunava yaPllaca* yuttuğujnui iskiye bayılırdı. Kimden dah« çok jedler 3 ayn Ut'kamet iızerlprtif ve piç kı^acası bir parça oynatacaksııi, ya eimi», çj|n«medea dövlz tihsisine ihtiyac gd«termiyen (ög hiç bir kabadayının ieemediği ka böyle blr fikrin asİJ aitarı yoktur. geverdi derıin içkiyi? İçkiyi ondan re ıren m'ibadelesi) sekliide tertibien dpr içkiye veya çeşidli zehir'ere N« diyorlardıî Sen adama bakma daha çok seven yüslerce kişi«yi mıstır Otuzar oğıetmenden teşkil «di dayanacak, hiç bir çenginin bece iş« bak Adam bej para stmiyebilir hepimiz tanımm»dir. Beaudlalre'in lecek eruplardan birisi 9 temmuz 1955 tarihinde tstanbuld^n otobü'le Yuna remedigi oyunlar dpktüreçeksin, ama i«i bir taheser olabiiir diyor çegidli içkilere karşı duydufu sevnlstan Yugoslavye ' Avushıry» Al bir kelime ile bambafka bir İnsan lardj defil miî Hayır bsylar! 8ay giyj belirten şaşjcınlar onun yanımanya tsvlçre yolu Ue Marsilyiya ve oJa.c8kwn ki sanat ynpabilesin!. . le |«y olamaz. BJz bütün dünyayı başında bu sdamın okuduğu kibundar da vapurla tstanbu'a drtTieBereket versin bu kadar ileri dolaşınadık ama dekgankrdan duy tabları «u^lesalardı hangisi daha cçktir frlnci gruD 27 temmuzdS Istanbuldan vapurla Marsilvaya ve sonra da gitroiyorlardı ama Van Gok'un, duk, okuduk, gok şükür değerli ol ağır başerdı? Hiç güphesiz kitablar otobüsle, birind grupun ytuu ti'erinden Dostoiewski'nin sar'alı. Beethovenin duğunu ömrümUziin lonuna kadar ortalığı kırw geçirirdi. Ama kitabtoanbul» öçüncfl katll* ı«e tst«nbul bir samanlar safır, B=>ud«laire'in, savuna.ca|ımıt bir kaç sanat ads dart yana. ysys olanlar Beaudlaire'in dan 13 ağu^ os 1955 te vpmırla Marsjinu da tanıdık. Tanıdığımız »a okuduğu kitablan değil de boşaltvaya pidlp bi'Sharr pris. GronobV. Verlaine'in, Rimbeaud* nun çeşidli | hid «anat erbabı arasmda eseri tlfı Şİşeleri birer birer sayıp dökzararh nesnelere düşkün, daha. ne! Nlce yoju ile Marsllvaya eeltp oradan bileyiro Lautrec'in, cüce bir başkaj güiel oldugu halde kenditı bsş pa megı elbette daha sevimli bulagene vapurla tstanbu'a dönecektfr dâhinin şövle bir ötekinin böyle ra etmiyen ki$İy« raıtlamad'.k» caklardır. Ama Orhan Veli sıkmıs 2S er £un devpm edocek olan bu pearaunda namussuz danrr'ynı ds rakı şişesinde balık olmak iste»HertB fliretmenler lehlne en orljinal olmasını birbiri arkasından öyje bir kirasenin namuglu bir 1 mig. Hay istemez olaydı! Sanki, $ Urafindan biri"d muhadele raasına göre acayib bir tempo ile sıralıyorlardı duymadık Orhan bundan başka bir şey söyyapılacaîl cihetle gayet ekonomik sart ki. Toy bir sanat merakhsınm pes çıkardığmı görmedik. lar altındS cereyan etaesi ve dlğeri de, dememesine imkân kalmıyordu. Sanat alanmda basan sağlayabıl lememış, bır |ey istemerniş fibi sevahate katılan bir ogrrtmenin Avruroek için ille de normsl ölçülerin bunu parmaklanna dolayanlar var. Aradan otuz sene geçti dostlar! p«yi hero denlzden ve hcn de karadan bir lezi süreslnce etlii etmek lm Sevgiü Cahid Sıtkmın çb'merd he ya altmda ya \jstünde bir natura Hem işin tuhah bu sözde millet kakânım bulabllnıiî olscağıdır Cemlye sab ile bir ömrün yan« «der. Yi nın gart koşuUnasma gelince bu t bahati balığa değil de rakıya bulutin bu seyshatlertne mukabll ilk olarak tirdiğimiî sanat adarolannın «bir nun da üer tutar tarafı yok. Hepsi ı yor. Yani şair gazoz şişesinde baM fün tonm 43 Alman öğrettneni tstande senin benim gibl Allahın kulu I lık olmak isteseydi o zaman: bııl» gelerek eemlvetln mlhmandarlılı Muhlddin Sebatlnin, bir Orhan Ya senuj kadar güçlü ku^etli ya altında Anadohıda hir tetkik eeılsi ya. Velinin, bir Sald Faikın» yajlanniı Ha!. bak! O baska! diyeceip»caktir Alraanları taklben Yugoılav haürladıkça yanaı değil de bütiin' benim kadar ortah^lli va ötekj be lerdi. riki kadar ufak^tefek İçkilere, zeya, bllShare tekrar Alıpsny» ve «on bir Örorün kendisi eder. &vet otuz I Hem Reis! Orhan İç^kİ şigesinde oUrak d# Fransnrtan blr vera iklser hirlere dayanm» mar^etleıine geöSrttaen gnjpu tstanbulu v« dolayjalle senedir edindığuniz tecrübe bhlece Itact; bu taraO«n da tiptq, ama balık olmak jstemi| de bizim divan fu gerçeği hergün bir parsa Türklyey' zivaret rdeei'Vlerdlr. tıpkı senin benim gibi. Orhan Veli şairleri hangi deniüde balık ojmuşyarak öjretti: lar sanki! Divan edebiyatı sofra Sümerbcınkın yeni satış yerleri in misin, cin misin? Vazan I 1 azartesi Konusmaları Yeni camiler yapacak yerde eski camilerin tamiri stanbul Üniversiteşi talebesfaıden Kubilây Yalçınkaya, Taksim meydanında muazzam bir cami yspılmasın» istiyor. Bize gönderdifti blr mektubda göyle de«ektedir: P Bedri Rahmi Eyüboğlu Öğrdmenlerin yurd dışı elüd geıileri smda isilea rakj değil de gülsuyu veya nane likörü gibi bir şey mi idi? Ha.. oe diyorduk? Tanıdığımı», sevdiğimiz, taydığırruz sanat adamlan aratında normal altı, insan üstü, eseri bajka kendi bambafka kinuelere rastlamadık. Said Faikın bazan insanı üzen taraflan vardı. Naa geçtiklerine dunıp dururken basardı kalayı. Ters ters söylendiği olurdu. Ama bu kadan hangi insan oğlunda bulunmaz? Sen dc dermaru bulunmıyan bir derde tutul da büttin perhizlere karşıhk bu derdto seni gözünün yaşına bakmadan abp gStureceğini bil de onun kadar sabırlı ol bakalım.. He» türlü göiteristen nefret eden Said üstüne Cumhuriyet'te çıkan küÇÜk bir yazı vardı. Annesile yapılajj bir röportaj. Bilmetn okudunur mu müthiş blr şeydi. Annesi anlatıyor. Şaid Bursaya gitmiş. Otobüjte yanma düsenjjir köylü Saidin haline tavnna bakmış da baj«ıdaki kasketten olacak ona: Usta! diyecek olmuş. Üstad manasına değil de bildiğuniı ustalardan birisine benıetilmiş olması Saidi çocuk gibi sevindirmiş. Saidi tanımıyinlar onun yazüannda, yaptıkları işe seve seve oanlarından bir parça katan sessiz sadasız ama sapına kadar usta kisilere gönderdiği selâmı pek iyi bilirler. D «Gazetenizde, Emekli Sandıjmm Taksimdeki Sular İdaresine »W olan arsayı alıp iş hanı yaptırmak için teşebbüse geçtiğini okudum. Fakat ben o arsaya, Beyoğiu semtinde noksanlı|wu hissettiğim ve Türk İstanbulumuzun gembolü olan bir camün yapılmasmı arzu v» teklif ediyorum. Mubterem gazetenizin bu yazımı neşretmek lutfunda bulunacağını ümid ediyorum.» Bîr finlvcTSİteliden gelmeeeydi, Içtimaî b«r tezahür saymaz. bu mektuba ehemmiyet vermeıdim. Ama şimdi düşünüyorum: Ecdadınuz bnnca camiJer yapmış. Vfuklara, minaıclerle Türk Üslubnnu resmeylemiş. Buna muadil yadigârlan tarihe bizim nesilden de bırakmnk bakımından münev\erlerimiıdejrf yüksek hisleri takdir etmemek Kabil değildir. Ancak ıu nokta var H. Hatt* bb nokta değil, bir çok noktalar var: İslân» cemaat, din kaidesi gerepinee. AHah hakkından ziyade klU hakkını göıetmek zoruadadır. Çünkü itikada göre, Tann, kul pakkını âhirette bağışlamaz. Bizse kullar icin kâfi hizmette bulunabilmis değiliz. Cemiyetimiz, ferdlere hakkını vereme«H. pin nğnındaki saheserlçrimiz i^e jstanbul büyüklüğünde bîr k»ç şehri süslcmeğe kâfidir. Beyoğln tarafında da «imdilik kâfi Müslüpaan mâbedi vardır BunlaTdsn bir tanesini Şislide son yoksulluk devrinde yaptık. ^Vğacamii başta, türlji kiiçiik ve ortanca mescidleri hatırlatınm. Mâbedlcrin'izin azlığından ha^flanmıyalım; halimize üzüleliıjı. Peygamberin ümmetten razı olması için, ümmetin diğer ümmetlerden geri kalmaması lâzım. Onun icin: "Şu Müsliiman Tiirkler oe güzel bir medeniyef knrmuş!» dedirtebilmeli, oğlumuz Bay Kubilây Yalçınkaya . Bunun bir çaresini başbaşa verip düşünsek .. Dedclerimiı. müsaid zemia hanrlamıslar. Biz. onların sahpsf'erinî bile gereği g!bi intizamda hltamıyoruz. İstanbulda selâtin caroileri halen \nkılm?ea mahkumdnr.. Me selâ şu Vsküdardakilere yaklaçıp bir )»öz ntınız. Seneler eprtik'p t 8 r kabul etroiyereV hai aiıvorlar İftihara vesile teskil edp<ek kısıınlari vıkılln dnruyor. E?er ŞîsH ramiini, Knzgunrıık CMnîini vp şırrada l»nr»da yeni yam'an di^eT caıniiprî meydana serlrdikteıv <unr« hSiâ hir imar knvvet ve k»hi1ivetimiz lf>ldıysa AHah rızasi icin bunu. ecd'd yadicâr''nnın tamirine sırf t»mire ve îhvava ha"=rede"m. Zira, bizim mevdana s"*'re>>îMisimiî ve bu ne«iMe getirAı'oceiHıniz esprl»r asla esVilere faik olamıyacak, Ijattâ onlarla omuz ÖT>i'cetnhecektir. Devriroizde meselâ Tericaml ve civan ile Şem^ipaşad ki Mimar Sin«P y«Pm Kuşlkonpiaz r>»nü restore edildi. Başka kıvmeti) eseTİer de onanldı. Bunlardpn hasıl olma maddt mane\i iyilik «on a°ıHa meydana getirdiğimiz d&ni tesislerin bin kat fevkindedir. Sivli mimanri. dâhl mimarlar vetiştirtnek için »Ikokııl. orfsoVnJ. lise saymalıyız. İieride bunlardan yeti^ip yiiks^k.taji'î'inl biterecek 2 numaraiı Mimar Sinanlar. t f"maralı üstadlannın yolund» «Ievaro ederler. Muhakkak ki. şir'i bix, bu yürekler acısı belediyeeiliğimi^le, bu emsali Ralkan ve Arab memlpketlerinde bile göriilmiven levksiz sivil mimarimizle, Ueriki asırlara yeni Süleyınaniyeleri y»Hieâr edebileeek teviyede dejiliı İstanbııl eibj $abeserler |ehrinde, nıejdanları torunlarımua bu husu&ta bo} bırakalım İspanya ile tfcaret ' ı NSVÎN F1LDÎŞI ile TURGÜD ERDİŞ Nişanlandılar. tstanbul 6.3.1955 H MEVLİDÎ NEBEVÎ Kıymetli buyuğumuz merhuro REFİK SABBİ ÖZGEN'in vefatının kırkıncı gününe rastiıyao 8 mart 1955 salı günu öğlf nnmaîinı muteakıb Sıjli Camiindt führetll hafiîlsr terfından SJevUd okunacaktır. Dostlarıni] IJI ve arzu edeıtferin tesriflennı riea ederiz. Ailesi Yeni Çıkan Eserler: Ttmyiz Mabkemesi ikinci reislerlnden Cemal Köseoğlu tarafından hazırlanan Hasiyeli Türk Ceza Kanunu adh eserin sekizinci tab'ı baalarak cildsiz 1250 kuruş fiatZa satıga çıkarılmjjtır Kanunun en son tâdillerin! en yeni içtihadlan. BibUyografik malumatı, faydalı bir cok notları ve ilgili mühim kanunlan ihtiva eden bu eser, ödeme sartlı olarak müelU finden istenilebilaceği gibi tstanbulda Ankara caddesindc Cihan, Üniversite ve Ankarada Ulus'ta. Çankaya Kİtabevlerinden de teriarik edilebiljr. ÖJrendlğimizt göre, bazı Upanyol firmaları Madrld Tic ret Müsavirltğlmlıe mtiracaat ederek memleketimlzdeo yaglt tohumlar. palamut ve palamut h(lUsa.jı, yun»mi«. manjanez ve brom satın alma'r Isediklerinl blldirmiller ve mukabiilnde memleketlmlıden ne fleb edüdlginl lonnuşlardır Mö»«viriiğlmlz durumu URilllere aksettirmis'ir Btınun netîceri tspanya |le olan ticari münasebetlerimlzln gelijmesi bekl»nni(>kterlir Tiirklüğe hakaret iddiası E'mpönü Emlâk eaddesi Naılbey h«nmda dok'orluk yaomakta olan Horhoronl Berksoyun Tıırklüğe hakaret ettigl iddia ve ihbar edildiğinden. hakkırla tahkıkata başlanmıjtır. Portakal yüziinden yaralama Erenköy Sonbahar sokak 21 numarada oturan Turgud Tosyalı İle tçerenkoyde kahvecilik yapan Mehmed &deniı adl?nnda iki kişı a\in bir portakal yürtjnden münakaşaya tutusnjuslardır. Kısa z.iroan zarfında kiîişan münak?«4 ksvgaya vevrilmis, yuıuruk. tokad ve eller.ne gfçırditderi eşvalarla bırbirine giıen kavgacıHrdan Mehmed fcdeniz. Tuıgudtın başına pıaaj (Je vurarall *8ır surette yaralsnfflaştna « oeb olmujtur. Yarah tedavi altım alınmış Mehme^ grdeniî yakalanarak tahkıkala bojlanmıştır. Ne Orhanda, ne Saidde. ne de bambaska gartlar, bambaşka gelenek ve görenekler içinde yetişmiş bambaşka »ennt adamlannüa insanj faşırtan acayibliklere rastladık, Burada asü şu noktaya miro koymak Utiyoruz: Kendileri nasılsa eşerleri de Byle idi. Tanıdığım değerli «anatkârlardan hiç biri «Ele verir talkıı» kendi yutar salkımı!» taifesinden degildi. Onlan okurken boylannt boslannı değilse bile huylarmı, buslarım sezmek için lcı olmak U»m değildi. Orhan da, Said de neden hoşlanıp neden tiksindlklerini yazılannda peâkâlâ belirttiler. Onlan okuyanlar içkiye düfkün olduklannı biliyorlard». , Am» yalnı» içkiye mi düşkünlerdiî Valnız bunu rou söylediler? Hayır bepsini söyleyip öyle gittüer. Birisl şi'rine, öteki hikâyeıine canmdan katabileceği kadar katta. Eğer bu sanatkârlann e»erleri hergün bir parça daha artan bir sevgi ile kars.ılanıyorsa keramet ne orada ne şurada? Eserin, aynı ile inşanın kendisi olduğu ger çeğindedir, Sanat bir s?klambac oyunu değil bir er meydanıdır. Sen istediğin kadsr kınk dökük rmşralarin, kerliferli yazılann içerisinde saklan, ister sahte bir alçakgönüllüliik taslayarak kendini filemden bucak bucak sakla ve bunü; da bir marifet bill Sen ortaya çıkmadikça, eserinde ne biçim bir adam olduSunu belirtmedikçe er meydanmda yoksun ki boynn bosun. picün kudretin üstüne söz açalım?.. Ne yazarsan vaz. ne çizersen çiz, ne söylersen sövle Na^ıl istersen öyle »öyle, ama sövle be birader in misin cin misin' Erkek misin, dif.i misin? En çok neden hoşlanırsın? Bütün yüreğinle neden tiksinirsin? Bu kadarmı sövlemek ZQT mu diyeceksin Hele bir dene bakalım Kolay değil kol?y olmasıpa ama bu kadar sıkmtıyı da göze şlamazsan kapup da gaçan tm cenpeti. Hâle dadanan sandallı hırsukr Son bırkaç gecedenberi Meyva hâlme dadanan meçpul hırsızların lırr.on ve portakal sandıkları çaldıkla" Emnıyet m»kaml»rma biidirilnrştir. Yapılsn tabkikata gore hırsuların sandslla hâlln dtniz cihotine yanastıkları ve portakal ve limon sandılları yııkliyerek kaçtıkları tesbH edı'mıştır Thkıkata devsm edılmektedır. TARİH! ve ESKI j = MABT7: kısmetinizi bağlamayın! TÜRK EKSPRES BANK'ıa a^t.racagınız bir hesap M f en cazip nnkânlan temın eder. Z 1955 yılında ^70.000 lira • •• J 1 RECEB 12 1 I P • FOTO SABAH Cad ta edüir. 289 Teîef 4010H Solmuş ve bozulrnakta olan hâtıra resimleriniz 1 ,.. .. 1 5 1.30 10 40 ı V. | S X 18 26 13Mlg(r7 19 35! 4 47 TÜRK EKSPRES BANK isdtt «mnlyvt ve «Ur'at Şüt makinesinin icadındanberi t'untburiyet'in Edebî Tefrikası: U'sula git'ıkce ke\ ifleniyo4u aHıc saticce n.ahzun mahzun .id.'ı: s. laınakla kaldı, başını büsöıjti'r g)k üne sarkıtti Gayet alç. k sesıe: «Evet» iedi. clîıı gün once resmen ıs'edı Rı.ıv<")um ,ana gontermem 'âzmdı J , m yakm ahbabım sıiatile sana ve koosn sıfatile Ezra'ya.» Mrs. Basiîtt gene kaiüdı kaldı L'riula m kkemede suçluyu müda'?p eden avukat gibi bir ha' taIrınarak deva»ı ttı M, William ^escott'tt DVT .j. yorsun, tabiî, Jemima; bilsen bile ya)"nclan uaıunıyorsuo Gazettlerd* on. dait baştanbaşa uydurma ve Iftiraddi. ibaret bır takım sey'e» yazı'dı ama, sen doğruyu tever»Jn pu gibi jeylerı okun>azsm bi\e Emin ol. Jemima'cıgım...» L'r«u'a burada sesini aihayet yük«*lttl: «Mr Prescort çok in3J*sızoa tbr rtiraya uğramışbrl Ben ken di? m gyet iyi tanyorıım 801 bir iftiraya u|r mıştır! Ben kea•ıj'ir »öylediğine gore, gayet di >enginrr 15 ama, !V tarafı be'ı. 8•ikaıiaı etmez tehiî.» Içinden «Eyvah! Pek ileri pıJiyorum ve pek atıjorum Bu kj'Urı da fazla. Jem ms bile yutmaz» diyordu. Ama. «fazla» değilmiş ki Mjs Bsssett bir lokmada yutıı Üstelik, zihnindeki karmakarışıki.k için de bir şey belırmeğe başladı Kocas,r.ın Mr. Prescott'a iaır 'öyıediği acı sözleri bafarlıyardu. Eira bu adam için «ahlilmzın, hırsızjn tam manasile dolandırıcınıa b.ri> demijti ama, onun yaptıkıanndjın çok, kendi bankasile i; gomediği için kjzdığı da belliydi. «Bu c»bÜ, hödük herifte biraz ahlâk olsaydı, benim nasihatjmi dinlerdi» demişti. «Bana axıl darujana seve sevt yardım ederim ir çünkü O zaman, Jemima. âım, bir kaç kuruj kazapırdı yani Lerateı bir kaç kuruş k^amrç* ı. denıek isfyorum .. şöyle, jelâj tsiff ndan, sniatabi dim mı • Mrs. Bassett atejîı atej'j ıjrsu'la'ya şöyle bir baktı. Ursula demek Cıu adama varıyo>du! Ahb «pierıri', şu ins'fsız dünyava karsı kepdim* koruyanları unutacas bir kız defildi o. Her hMde, kocjsuıa da sozünü geçirirdi artık... can. caı, Ursula! Mrs. Bassett bunlan düşunürken, odanın sessizliğinde büsbütün kulağa çarp^n gürültüyle yutkundu. Sonra, müşflk bir eda takınmağa çalışarak, titrek bir ses'e konuştu: • «Sahi ihtiyaisırhk etmj5sin, şekerim, teklifinı kabul etmedaı önce 0... îstt abbaplarm gonderecektin Hem ne büyük ıhtiyatsızUkl» Sonra bu sözler, ÜKUİanjn agrme giderse diye i;sifoi; .'Aaa, pejt birdenbire o!d^ ueı halde; ne Ellfnni birbirine vurarak gözle! 1 m 1 »ygın b ygın ]jjı dör.dyr iı. Gözlerı dolu dolu ohrujtu Eteklerini biıdenbire hışırhi|ir tjr topa lıyarak kalktı, Ursula'y» 'ğru fırladı, o tombul dizleriı.. . ijzerine. kızın yanıbaşma çöktü, başım çekip göğsüne bastırdı. Bütün bunları o ağırlıktaki bir kadmdan beklenemiyecek Jradar ateflı blr hareketle yapmifU. Ursula kendjnj bualrh, hattâ nasü yapbysa yaptt bır ki damla gözyaşı bile döktü. Bevgili ahbabm • dan tekrar tekr»r gf diledi ve me lül melül yardımını rica etti. Mrs. Bassett co*mug, kendinden geçmj* gibi sarılıp oou öptij «cYeter, içimi parça pirça ediyorsun, sekerim!» diye taykız dı. «AHettim gittl!•> Ursula'nın gözI roa îiimrüdün o koyu ve§»l pnlertm kendi mendiüle sildi tgk^ar I r.;* ile camgbbeğı (sıltısınj t,fB= : ga HiD koüanrun arasıoda s=ıll dı I kt" i'temıyordu. Bir daha bıhsinı bile etm'yolin, ömr'inde böyle *>\ t?ş bur?un. Uputulsjn fiiUin! Ns hın BJ.npnisti! Boyle bir taş ols'ö* e/ır b r herılmiş şu senin Mr Pıes as,:o'. öm ünde aklındap geç'raeco't » • ni' hatenmi7 olmajsn "s^ misti. Zihnini bır türlü topar, va!• !)id gibi bir hazıneyi elim zdeo E aujor içinden: «A şey.. SUUOD • jır.veın.ış! Hem de hiç bek'eme lara ığyık bir şfy ayol!» Jı.or^u. ı'i'3imİ7 bir anda, bırdenbire • » • T çcıda bulu ıur ancak bo\ es ! U.sii a. boynuDi büktü: lîğer tabiî . taklid değılse » .'Fvet» diyerek içini cektı fi^^ını kaldırıp t'rsula'nın ^ülıiın «T'en bile in nsmı^u um. Tönı^lı siyon yuzıine Daktı. Parnıak an dghs pek kısa zaman oldu. Ann yüzükteydi, b» tttrlü bı<8kednrlic"j anlastık » r sahici zümrüd oldu|«na da .'.îjr Bb *ett şimdi Ursula da ai btr türlü inanamıyordu ams, ae> la^ı maz bir güzelük göriiyo'cu =« kabul ediy uuu: Sahiei ıdı K f n .Onıııı sana herncn evlenme *P 'lıı dini zorbyarsk piilümsedj: otııufini pekâlâ anlsrım. Onun «Güzel bir taş, şekerim» dedi. .»^kK'fida söylentnier* kimgo inan «Sey, değil mi .» n»yor, tabiî. Htfjsi hased, kışkançUrsula gayet lâkayd bir t a « 4 t ; ık gibi kötü h sleı den doğuvor » Keı dini arkaya doğru vererek «Zümrüd» dedi. «Kuyumcu Cartit^puk'snnın üze >ı»e oturdu ve göz er'den alroif, New York'tan. Kulerini Jikarek Ursula'ya hayran tusu vsr bende.» Tatl» bir kar'k»ha atU «Vallahi, diyebıliri mki kuhayraı' bakü. tusu da yüîük kedar güzel!» Iştç 0 zamjan gösterdi Dr»ulaDemek sahici imij! Cartier'in nt O iri lümrüd yüzüğunü Eldivenini muazzam blr »öhreti olduğunu blÇjkwirkeD yüzüğun taşlı Urahnı liyordu Mrf. Bauett. Gldlp gene »vcutun içme doğru çevırmiftj. ytriot oturdu, aaldn takin nefes Ş;maı gsyet tabit bir balle dötjdüalmağa, kendini toparlamağa, kötfi rüp, görünür vaziyete getirdi hislerine gem vunnağa calısb. DıMra. Bauett yiUügtt görür gör aula'yı dikkaüe ıfizdü: BSyle bb roez küçükdilini yutar gibi oSdu, yüzük alabilecek bir adam bu sevHrfuih'mn elüü ysksleyıp, fUndi gfli ahbabının nesine âşık olmujtu d» kendUi «haeed. kı^kançlık gibi aciıba, bunu kegfetmek istiyordu. kütl. hislerle» yüzüğü l$;ğa soğru tuttu. Odadaki ı^ık pek zayıftı ». 9 AIFA LAVAL DIABOLO • PERFEK İSVBÇ SOT MAKİNESİ katUaur
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear