24 Kasım 2024 Pazar Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
12 Mart 1955 CUMHTJRÎYF* WMMWI! ıııııııııııııııııııııınKnnıııııııııınıımMmRnıııııııınııııın ıııuıııiHUiiL ııııııiii "•mnnm w««uııı«ııımııniMiıııiiiııiiiııwiiwımuuuuuııııııııııııııııııııııııııııııimııııııiHiıi'!iıııiııınııııııııııııım!iiiııııııııiii I 1 Belçika ana kraliçesi bir 500 gram tohumluktan buhrana mı s ebeb 900 kilo pirınç! | İ K T İ B A SL A R M Hindistan yanmadasının batı kıs mmda kâin Nasik'te b:r çiftlik sahibi olan Mali tarlalannda gelışmekte olan pirince iftiharla bakıyordu. Doğduğundanberi çiftçi oldujhı halde henüı bu derece güzeı ve bol bır mahsul görmemişti... Rekoltey; ambarlanna aldıktan bir kaç gün sonra Ziraat Vekâletinden bir kâğıd geldi: Vekâlet, Mali'ye hcktar başına 19.700 kilo piıinç elde etmek suretile dünya pirinç istibssl rekorunu kırdığını büdiriyoıdu. Mal. 2! saat zarfında dünyanın me^hur sımaîan arasına gırm ştı. Haibuki bu adbTi geçen sene hekt=tr basına 9000 ıla 15.750 kilo pirinç aian dığer 33,999 Hindli piıinç rrüs tahsilinden pek farklı da değldi. Meselede haddi zatında sansasyonel bir haber kıymetınden ziyade muflzzam nüfusu hemen hemen sırf pirincle tegaddi eden ve bu gıdayı hiç bir zaman yeter dereccde bularmyan bir memleketin iktıspdivatma tem;n edilen mühim yardım mpvzuu bahisti. Bu rekor, Japonyadan alınan bir u^ulün toprağı çok daha münbit o'ın Hindistanda tatbikmdan ı'>aretti. Japon usulü hususi her hangi b:r malzemeyi icab ettirmediği g bi pr.ift ve tatbıki müşkül bir tekn^ği cle lüzumlu kılmıyordu. Lâzım olan madde bir miktar kimyevf gübreden . ibaret Milll cepheden bu usul gBrülmemiş bir neticeye vâsıl olmuştu: Memleket fazladan bir milyon ton pirinç elde etmişti. Halbukl elli senedir Hindistan bilhassa Bi»nanyadan scnede iki milyon ton pirinç ithal etmekte idi. Bugün Hindistan >?Inız bu ithalâtı durdurmakla kal mamış, üstelik fazla gelen yüksek kal te pirincini harice satmağa çaLsmaktadır. tnkılâbcı hareketlerin çofcu gibi b'i yeniligin de jnenşei beklenmedık bi' hâdise olmuştur. Kapadia i'minde bir iş adamı 18 seneden Vrri Japonyada yaşamakta, ipekli vi makine ihracatile mesgul olmakta idi. Harbin patlak v?rmesi üzerıne 1941 de Japonyadan ayrılmak mecburiyetindt kaldı. Hindistan» geldigünit Bombay civannda on b r hektarhk bir çiftliğin sekreteri oldu. Bu on bir hektardan beşi pirinç zıraatine tahsıs edılmişti. 1948 senesinde Japonyaya döne tekizde yapılan düğününe davet kada bu suali açıktan acğa so Ş edılmis fakat böyle uzun bir se ran ve bu volda itham"'= b•' ı* 2 vahati kaldıramıvacağınr'an teb nan kimse voktur Fakat ana H rikleri ile birlikte bir de red ce kraliçenin İkinci Cihün Harbr j§ vsbı göndermiş. Brüksel Liz sonlsrında memlek'=t içinde oyv = bon seyahatini göze alamadığını nadığı rol unutu'manrst'r O ra* M anlatmıştı. Sim^i P^<='1 olu"or da rihlerde korünict'prİP sıkı slâ' 2» ana krnlice 76 vasmda olm=sına kası bulunan Elizabeth irtn BeK 3 ve Portekize kadar eitmeyi eöze ckalılar ara=mda bır cok kimse ş alamamış bulunmasınn rağmen ler (Kızıl Kraliçe) demektedir § Varşova se^ahatini yapmavı ka ler. " = bul ediyor? » İkinci Cihan Hsrbinden gonra 3 Diîer tar?ft^n kstoHk eazett komünistlerle, 70 ini aşm"? oUrf 2 ler de, Varsov=rian pelen dav«tı bu ana kralice ara=ında t?mas = 1 yevi kabul ettiâini resmen açık lar devam etmiş midir" Bu dâ 3 3 lamış olan ana kraliçenin karan ıcst'î olarak bilınmeniektpdir. nı de§i=tirmesini ıj'arla istemekYalnız Belçikada. Sovyetler g te ve demirperde dışında gayet tarafından hazırlanmı» olan (Stok normal adHedücbilooek boyle bir holm bant beyannamesl) »ltın», seyahstin komünistler tarafın imrasını atanlsrdan birinin dev dan istism^r edllecejfinl, propa ana kraliç* Elizabeth olduihl Ana Kraliçe Elizabeth Belçfka «azetelerinln Mr nsmı gsr.da mevzuu yapılacagıru da unurulmamıştır. Bu sebebledirj [ ana kraliçenin demırperdey» yt olan sevgisi dolayısil» Varşo ileri sürmektedlrler. kl, bir çok kimseler, musiki aıgitme«;inin efkân umumiy» tara va seyahatini yapmavı kabul et(Hür Belçika) adh Rarete de fa İle blrlikte komönistler» karfından iyi karsılanacağını yaz tiğınt pek inanmamaktadıriar. ana kraliçeye |öyle hitap etmekfı hissettigi yakınlıSın da kraliç» j maktadırlar. Bu gazeteler arasın Bunlar da, efkân umumiyenin tedir: yi demirperde gerisin» çektiğinl da sarayı tutan (Cite) gazfteîi cüpheli bir çok sualler sorduğunu t Ana kraliçe Paderevwski belirtmektedirler. de vsr! Bunlann belirttikleri kavdetmektedirler. nin artık Polonya Cumhur BasBu seyahat yapıldıgı takdirda, nokta sudur: Ana kraliçenin demirperde >fe kanı olmsd'.Jını hahrlsmalı veya Halbukl Hindistanda aynı taha ilk defa Avrupadakl kralhkMeselenin içyüzü nedirT t Müzik, «por gibl demirper risine geçmesini ist?miyen gaze bu ona hatır!a*'1m = Mır!» için M kilo pirinç lâzımdı. lardan möhim bir temsilel deI= 76 yasında olan Belçika sna de tanımamaktadır ve bunun tPİerden birinde şu noktaya işaBilâhare tarlaya sun'î giibre ve 3 kraliçesi Elizabeth'l, 14 marttan hurludlan kat'iyyen yoktur.» *** mirperde gensine geçmis olacakı j | edi'mektedir: riliyordu. Fakat bu'ameliye bir de 3 38 marta kadar Varşova'da yapıBelçika ana kraliçesi komünlst Ur. Fakat dığer Razeteler. ana kra«Geçen ay ana kralice Elizafada degil, azar azar bır kaç defada 3 lacak (Şopen konkuru) r.a da liçenin yalnız Sopen't ve musikl beth, torunu Maria Pia'nın Por lerp vakınlık mı duvuvor? BelciHaral S. yapılıyordu. Üç hafta sonra, pirinç iMMiıııııırınııiiiıtıiJiuiMitıııuıııııuiıııııııııııiMMinıtiMinrrTrrtTiMntıtırıMııiTtiifiip'ıııriT'iırııtıııuıiMiııiMfiıııt!MiııııtıııHfi tıı11n 111: >ı:tınuıu ırrrfıı:ımınrirıın mLrınnıM ııııııtıı<ııı ıııııııııııınıııııııııııııııınınıııııııııııııifiıııumimmnmıııııııııılıııılıııııııııııııiüüiıııiıHnını saplan 10 santim kadar olduğu zaman aralannda 25 santim mesaft Zongfuldak cezaevinden olmak luretile tarlaya dikildi. 15 günde bir toprak taranıyor, gubreleniyordu. Mahsul olduğu za man 2000 metrt karelik tarlardan 900 kilo pirino aldılar. Kapadia y« arkadası Hindistanayru metodu tatbik ederek hektardan ortalama 13,5 ton pirinç almağa muvaffak oldular. Bu sayede ilk defa olarak 1953 te pirinç istihlâki tahdide tâbi tutulmadı. Şimdi Hindistanda pirinç fiatı da düsmüştür. Geçen yaz bu usul 800 bin hektara tatbik edildi. Pek pakında 30 milyon hektaar tatbik •düecek. sulü yatırdı. Kapadia hemen çiftliğe koştu ve Japonyada gördüğünü tatbik etmek istedi. Fakat Hindistanda pirinç bir sıra takib edilerek dikılmes. Gelijigüzel yerleştirilir. Onun için sırada olanlar bulundu vt ip gerilerek bunlann dik durması sağlandı. Bir hafta son ra bunlar kurumuş ve sapasağlam duruyorlardı. Ötekiler mahvolmuştu. Ertesi aent pirinç muntazaman dikildi. Randıman bir misli arttı. 1952 senesinde Hindistan Kapadia ile başak bir ziraat mütehassısını Japonvaya gdnlprdi. Bunlar mütehassıs doktor Kamo'nun idaresinde çalısmaağ ba^ladılar. Kamo bunlara ewe!â tohumluk pirincleri ayırmayı öğretti. Bunun için de pirinçleri tuzlu tuya daldınp, dibe düşenleri ayınyordu. Sonra bakterileri imha eden bir mahlulde yıkayor ve gölgede kurutuyordu. Kat'iyyen güneste degil. Bu mretle tohumlar ekilliçi zaman der hal yeşeriyordu. 500 gram pirinç bu layede 2000 metre karelik bir tarlaya yetiyordu. = Belçika sarayı ile alâkalı yeni = bir kavga çıkmak üzert midir? | İştt Belçikada gUnün meselesi = bu! İ Habrlard* olduğu gibi îkinci = Cihan Harbini müteakıp memle3 ketin bir kısmı o devirde başında = Belçika tacrnı taşıyan Leopold'un | = ]ç.raj istememişl?r, onu j = harp içinde nazilerle işbirliği ~ 3 yapmakla suçlandırmışlar ve ay= nı zamanda hanedan dışı bulunan = Rhety adında bir kadınla evlen= mesinl de beğenmediklerini söyf§ lemişlerdi. Bir ara Belçikada 3 dahili harb tehlikesi yaratmıs o=. lan bu (Saray kavgası)) güç'ük= le halledilmiş ve Leopold çekile= rek yerint oğhınu bırakmışrı! Ş Şimdiki saray kavgasınn çık2 masına dt Belçikanm genç kra= lı Baudouin'in büyük anne«i Ell3 zabeth sebebiyet vermiştir. Ana 3 kraliçenin demirperde gerisine 3 Rİtmeyt hazırlandıgma dair ha3 berlerin duyulması üzerine mem3 leket tekrar ikiye bölünmüş, bir 3 kismı bu hareketi tasvib, bir kıs= mı da bunu reddetmiştirl | 76 yasındaki Kraliçe Elizabeth'in bir musıki müsabak?sı münasebetile Demir Perdâ j | içerisine gitmeğe kalkması, memleketi iki kısma ayırdı | | vet etmişlerdir. Belçika sarayuıa davetiyeyi Polonyah komünist idareciler göndermişler,dir. Neden? Ana kraliçenin musikiye ziyadesila alika gösterdiği, piyano, keman. org v« hattâ İkınci Cihan Harbindenberi de saksafon çaldığı bilinmektedir. Son ramanlarda ana kraliçenin bilhassa saksafona karşı ilşrisi hastahlık derecesine varmıstır. Ana kraliçc, Belçikada adını taşıyan piyano ve keman müsabakalan da tertib etmis ve genc mupikişinaslar için de Brüksel yakmîarında 20 odalı bir villâ inşa ettirmistir. Bunlarg her yıl, mükâfat dive, yüzbinlercs Türk lirası dağıttığı da kaydedilmektedir. * kaçan bir mahkum yakalandi Ö^retmen ve Öerenci Köşesi £ s , r a da müthiş bir tayfun Bom ş y I bayın altını üstüne getirdi ve hemen hemen bütün pirinç t..rlalarını boğdu. Japonyaya vardığı zaman Kapadia bu hâdiseyi banker bir arkadaşına nakletti. Banker cevaben: Japonyada tayfunlann pirinç mahsulünü harab ettiğini hiç işitSelection tiniz mi? diye »ordu. Bütün meselt pirinç tanelerinin suya değmemesidir. Saplann doğru kalması 14Bir jandarma eri, bir zım. Bunun için ip gerilir Tt saplar buna dayanır. foförü öldürdü Çar* o kadar basitti kl Kap«dia, SİTM, 11 (Telefonla) Takri «Hindli çiftçilerin bunu neden düşfl nemediklerin» saştı. Ekim aymda rabas:l« Kayı«riden gelmekt» olan Hindistana döndü£ü zaman gent soför Ahmed Küçüker, Sivasa 30 tayfun ortahfr bprbad etti ve mah kilomctr* mesafed» bir jandarm* erinin mavzerl* ates etmesi üz«rin» beyninden vunılarak Slmüsrür. Hidisey» adll makamlar elkoymut, kaçan katilin aramlmuına bajlanmıstır. Zonguldak, 11 (Telefonla) Bir müddet ıvrıl IVvrek eeıaevlnden şehrimiz cezaevint nakledilen Devrek kazuınm Tellioğlu köyünden Hskkı Çolpan, dün akşam cezaevin den atlamak suretile kaçmıştır. Da ha evvel Eskipzar, Mudanya ve muhtehf askerî cezaevlerinden rrü teaddid defa firar etmiş buluncn Hakkı Çolpanm takibine çıkan j?ndarrrv ekipi mahkumu köyür.d* yakalamıştır. Tavuk yuzünden bir adamın başı taşla parç&landı Slvrı, 11 (Telefonla) VllSyetimize bağlı Şükışla kazasının Sultan köyünd» tavuk yuzünden 8lüml» netic«lenen bîr hâdls* olmuştur: Sultan köyfl sakinlerinden Budaklı tilesi, tavuk yuzünden kavgaya tutusmuşlardır. Kaveayı yatıştırmağa uğrasan köy ihtiyar heyetinden Haa Budak mütecvizler tarafından Wtşı tagla parçalanarak öldürülmustür. Güzel Sanatlar Akademisi Hakksnda Kanun Tasarısı Yazan: Eski Bir Öğretıtıen Geçen akşom Mimarlar BlrliJİ Ankarada bır akjam yemeği tertib etmişti. Üyelerıni, »ski baskanlarını çagirmışUr; güz«l bir topluluktu. Zarif hikâyeler anlatıldı, monoloğlar söylendi, blr d» «Olursa» redifli, msnah v« nükteli uzun bir şiir okundu. Bu şi'ri yazan, tecrübeli, k«ndi iddıasına gört yaşlı, biz» gör» olgun bir mimardı. Tanınmıs gahsiyetler hakkında yumuşak, nazik telmihlerden aonrt şair, kurulusunun 72 nci yıldSnümünö kutladıklan Güzel Sanatlar Akademlsinin bugünkü hslinden münuib dıll» fikiyet »ttl T« feyiı aldıgı bu gtizcllik, bu irfan ocaftm» iatıklâlin» kavusması, falriUteltr halint konulmau hakkında Umennıleıde bulundu. Bu diltk, orada hazır bulunanların harırttll alkıslaril» tek bir mimarın degil, Türk mımarları rr.üjterek ricdanının malı halın* geldl. Biı d« şöyli Myl» aynı kanaatteyiz. Şöyl* böyla diyorum, Güzel Sanatlar Akademiıinin mMtleltri yalnız bdyl* bir muhtariyetlt hallediliverecek kadar basit degil Nttekım gene mebuslanmızdan Bahadır Dülger arkadaşımız, b^yle bir kanun tasarısı hazırlamıı vt B. M. Meclisine de runmuı. Kanun tasagerekçesi, işiı» hem tarihçesmi hem de mahiyetini iyi Ö'.etlıyor. 1943 senesinda Maarif Bakanlığı tarafından hazırlana» kanun tasansında bu cihet düşünü'Tiils tetkik edilmec Ozere ginasri>n İstanbul Üniversitesi, kanununun yalnız akademik kariyert has radilmesinl lstemişti Göndenlsn lîyflıanın adı tÜniversite v« yüksek ckullar Sgretaenleri vt y?rdımcı Sğreticlleri hakkında kanun tasang!» idi. orurdu. Ötekiler de oturdular. Odaya »ğır ve sıkıcı bir sessıziji çöktü. Tablalardan beş, altı yaprak »igarasımn numanı tütüyor, bu cJmana Ükbahar güneşjnln hüzme,ı.ri karışıyoıdu. Sessizlik içinde, s:>kağm gürültüsü duyuluyordu. Mr. Bassett gülümsüyordu ama. onun da gitgide sıkıldığı belli 'di O azametli tavn bile gittikçt sönüyordu, Nihayet, hsfîfçe Bksürflp boğanm açarak: «Size urun uzun an ntmıştım, beyler» dedi. «Şirr.d Mr. Prescott'tan rica etsek ds tasavvurlnrının ana htlannı r'Tçeler.» William Prescott'a doğru dinüp zarif bir hareketle başını jdi. Wılliam'da zerre kadar sıkılmış eibi t)ir ha! yoktu. Oturmuj, saki.ı •' "i > ötekilerl gözden geçiriyordu kl bu ha!i onları rahatsız ediyordu. Derhal söze b?şladı: cMüsaadenizle kısa Jİr hulısa yapayım» dedi ve gözlcrin. !•saca her birine ayrı ayn gezdirdi. • M. Ba.'SPtt'in elir.de kırk bin *:i• r sur dolarhk borc senHi var Punlar, bankasındrn Mr. Arnold'un aldığı borcun senedleridir. Mr. Arnold bu para i!e Amerıknn Keeste Sırkelini genişietmeyi umuyord'i » H;fifce giiliinretli «Fj 1 '. rrrrîlesef tasavvurları akim ka! lı Fîehin olarak şirketteki h >=e«inin 5enedlerini bırakmıştı. Bu hts^e senedleruin i»e, bugünkü durumda, hemen hemen hiç bir faymeti yokincelemelerden aonra murttarıyet kanunu yalnız flnıv*:fiteler* aid olmak üzert tertiblcnm ıjtı. Fakat onda ju kayıd lhmal •di'memlşti: «Siyasal Mlgiler Okııln, Güırl Sar.atlar Akademisi, Yükiek Ekonoml ve Ticaret Okııln, Gazi Eütim Te Devlet Konservatuan gıM her btrlnin ga.vesi, Sprptlra ya pın »» knruluşlan hırbirinden fark lı olan 8teW yflksek kurumlann üyelerine a\i htikümleri bu kanun çerçevesl i;)ne almak dogru RÖriilmemlşrlr. Esasen bu lek lifl haıırlarken, yap<ı|ımıı in"!emeterl* eld» errî^mn lnanc da, btnrut rüksek «tretira kurumlan bğrftİBi elemanlaril* Lir çok meaılekctlfide finivenUa Sgretia flyeIerine e?lt turulan mflıeler, konserratnar Te kltabiıklann yflk^rk yctklH Uim mmanlan için kendi Ibtiyaclanna nyfran olmak uzeet ayrı ayn kanun teklifl yapılman Teya bupün bu dnrumdaki kurumlar hakkında mercud kanun hüktimlfrinln de ihrlyaclara yarlsnmasının daha faydalı 01* ıtım (röstermektedir.» sit mekteb usulilt vt tek »1den idareal, bu müejseseden bekUnilen veriml lağlamaktadır. Söı artmılda, fenelerdenberi etrafb bir Bğretim müfredatı dahl doğru dürüjt tesbıt edilememistir. Esasen Ma«r* Bakrnhğının rrerkezmde bövi» yüksek okulun ilmi çahşmatım düzenlemeğe «alâhiyetli blr merci 6* snevcud değildir. Nt Güzel Sanatlar Umum Müdürlttğü, nt Talim ve Terblyt Heyeti kendınl bunâ yttkili gormemektedir. O haldt nt yapma'.ıT... Tık hatıra gelen, mtmarlık daha UXUB blr tahsiU icab erHrdl*i ietr, onu akademiden ayırıp Teknlk Ünlvrrsit* içlndekl benıtri iakftlto 11* birleştirmell. Akademmin kalan suVe trinl dt kendi larU^rı icindt ıs'ih etmell... Biı fikir!... Gent dt bu imkln, orta^an ka'kmı« değildir. Halıaane tavshem, ta«an üstünd* hükumetle ve hususilt Maarif Bakanile jorüsüp «nlasmak vt Meclise sevki • c'^.nu beraberct tesbit etmeıttir. Uin mümkünü v« kolayı var cen eüçür.a t aı lhtimsllisine gıt.ne'c elbette doğru değildir. Boğazın biricik incisi BEBEK gazinosunda Bu akgamdan ltibaren meşhur ŞE LAPEI\ 40 yıl hizmet etmiş 59 meslekda* için Kurulujunun S7 nei yıbnı kut* hyan Muallimler Cemiyeti, Galataaarty Lls«sl konferans talonunda vaptığı blr tflrend» 40 yılını doîduran meslekdaslan bir aray» gBtirmifl, gelmiytnleri anmış; yerınd» guzel blr kadirıinaılık ttmlştir. Biı dt bu kSşecikten Cemiyeti, 40 yü mesleğımize vt bu yoldan memleket vt milletint hizmet ttmlj »>üyüklerimizl httnneü», muhabbetl* tcbrilc tdcris. Bu 40 yülık ında ünivtrsit» İİJ«, orta vt Ükokul 8ğretm«A.ierİBden hocalanmıı var Socslanmı», derken, bunu dlyenlerln 50 M ıklar olduğunu unutmaym! Hepsint daht uıun «eneler sıhhatli frmürl«r, mtsleğ» hlzmette basanla? dlleri*. Hepsinia Mygıyla «Uninl öperiz. Bu tl Bpmt mMcleal blzlm #»• leneğimizde olan mantiı bu şeydlr. Ne tuhaf? Hayatın diğ« « J ümlerinden kalkh da yalnı* s.vcsl alandı kaldı! Haibuki ogrencOeşin, kendilerini yarım asr« yakın o kurmuf flstadlarına el öperek hur» metlerinl, muhabbetleruu göstenfesi nt güzel bir terbiyt ve mlnne* alimetidir. Geçenlerda emekllyt aynlmj* sayın bir meslekdgş ba4anın elini Bpen Ankara Vaiisirü» i s zetede çıkmıs bir fotoğr fU Bördüğüm zaman ne k^dır müt°h3«is oldumdu. El öpmesinı i Uenin eljni öpenler çok olur. lspanyol Cumhurivefin Edebı Tefrikasi: Balesi İBERİA Müessesesenin muhteşem programı Iştlrakile. Tel: 36259 Çcvıren: VAHDET GULTEKIH gene kızardı, gözlerini 8nur.e iğdi. vVallahi, efendim, sizinle bunla:. konuşmak bıraz tuhaf kîçıyor. Yakı^maz bana. Terbiyeye sığmaz» deui sonra birdenbire göz.eriııi kal dır p b:ktı. Üzerine artık hiç bir şey.; aldırmıyormuş gibı bir hal geimişti: «Madem söyle diyorsunuz, söyliyeyim, Miss VVende. Güvenıyorum size! Geçen yıl, dönıip buraya gelinceye kadar ^.Ir. Prescott'un adını bıle işitmemiştim. Ama ondan sonra da ne'er içıttim, reler! Aşağı tabakadan gelmiş o da, benim gibi; ama, bız.m gib;lere diş biliyormuş şimdi.•> Ad2ma ne kadar içerlediği yuzünden belliydi. nYapmacık oLa, aldırmam. Bonradan zengin olanlaı kendilerine bir pâye verirler, oiz de bu»u gö riükçe guleriz, pek aldırmayız. Ama. Mr. Prescott'untı yapvacık Jeğıl. Sonra, yanında çalıs tırdıkİTina da iyi para veriyor, muştu. hattâ kııni ine ömürkıinda pörO gün, öneeden kararlaştır'H'.ğı medikleıi kadar. Ama, gan.> de ha gibi, dtha başkaları da gelmiş. kır gorüyor bizleıi.» W.lliam'ı bekliyorlardı. Mr. Bassett Lucy burada şaşkın çaşkm bir sevincinden kabına sığamıyorcıu abaktı: «Bize niçın dig biliyor ata ma, belli etmiyordu. Mr. Alhcrt ba, hanımefeııdi? Zenyin olmussa Jenkin^'in o narin, kırmızı jüzü ne olmuş, alt tarafı o da bız;'en.» hiç görülmeJik derecede so'uk ve Ursula k.lkıp penceye g:ttı Kar asıktı. Eski hâkim Oscar Mııeller, şıdaki yamaçlar akşgmın alıca ka Leslie Nakliyat Şirketinden Mr. ranlığında mo?ır.or go.irüyordu. Hazlıtt Leslıe, eski âyandan KenLucy o güçlu kuvvetli ayaklan n»!h Wh scomb, Dı. Eli Eanks, nm üzerinde doğıuldu. Cha'icey Arnoid hep oradayd:' r. ıMüsaade ederseniz aşrğı in» Bir de r?ık suratlı bır kâtib vardı yim de ben Oliver'in m naa'nı ve ki konuçulanları zaptedecekri. Pu reyim, efendim. Yatma vakti £ei. hâdisenin ehemmiyetini ta.<dır ctjoı.u tiği halinden belliydi. K William Prescott'un arka^ıı ıa, Mavı^ın onunda V7ilHam Prescott New Yoık'tan yem aldığı en son Ne\v Yori. tan dıiiıdu ve dugru Mr. moda, gayet şık bir elbise varıı. B^^sett'ın bsrıkasına gitti, o geniş İçeri gire: girmez. bir Mr. Arro'd toplanü salonundan içeri girdi. New müstesna, ötekiler, ellerinde o1 naYok' a ?;tmeden önc« de Mr. Bas dan, hep bırden teUşla ayağa fırsstt'e ve bi ı se}1.îr | ladıîar, sıkılgan, mahzun veya hür metkâr bir tavırla selâma hazırlandılar. Wılliam Prrfcott napının ağzında bir an şöyle bir du du. Bütün gözler onun üzeriae dikıldi. Çeklne çekine ve dikkatle baktılar. Bu mühim görüşmeden her biri ne bekliyorsa ona gure, kımi soğuk soğuk, kimi aiâkayla, kimi kuşku, kımi korkuyla, kimi de gizli bir tiksnti ile bakıyordu. Mr. Prescott o kı«a boylu, tombul vücud^le orta' a çıktı, yükieıî srsle ve nutuk ve.ir gibi bır halle: < ÎMr. Prescott, dıye, yeni geleni içeridekiJere tanıttı. Sonra ona dondü: ••Beyleri tanırsmız sanırım, Mr. Pıescott» âedi ve birer bircr göstererek isimler.ni söyledi. William Prescott hafifçe bşını İ5ı!i. Ötekiler ace'eyle ığiîertk »elâm verdiler. Wi!li;m odanın tasına dbğnı yürüdü, Mr. Bassett'in azametli bir tavırla gö.te.d 3i ye^ re, onun sağına düscn landalyaya O zamanın ««dı ıSyltnraer» B«kam bu ihtimall düsünerek, dünya çapmda »öhreti vt kıymeti olan Prof. Bonatz"dan bu konuda Wr rtpor lstemi|ti. Bu ifllert çok iyi bildiğinde ztrrt kadar rlİDh* olmıyan Profesör, verdlğl rsporda kısacası şu kanaati ıfadt etti: Yapı, blr bütündür Süsleme 1946 senesindenberi bunlırdan yalnız Siyasal Bilgiler Okuîu fa sanatlan, resim vt htyktl, onda külte haline getirilmiş, diğerleri yer «lır. Bu bfitunfl bozmamak llzunhakkında bir sey yapılmamıştırYüksek Ticaret Okulunun Sgret dır. menltri bütç« içind» fcadrolann Taratıct v« y»p>« oltn tanstgeçmesi dolayısile, profe«5r unva kârlar, tynı ııfat çerç«v«Bİnln İçinnım almışlardır. Bu unvan r>)«8il » de yetistirilmelldir. lınır, kimlere verllir, bu cibet ka Mimarlık şubestel dlger gflnun! hükümlere bugün de baglan zel sanatlar şubelertnden ayırmak mıa değildir. Sarih blr mesned ve doğru değildir. mucib «ebeb meydanda yokrur. Bu mütalealan doğru bulmamak, Güzel Sanatlar Akademisinin ?e güçri' ve güçtür. Şu hdHe tbu da çlrdiği buhran, geçen «en« blr 8ğ bir fikir!...» dediğimlz görusü, tatrend iikâyetile başlıyan tahkkat bika kalkmak, yerindt blr hareile ortayi vurmuşrur. BildiSlmiz ba ket olmaz. Kaldı ki, Tilrkiyenin dört buesgına ytyılmıs mimarlanhır B nJranın tamlri «ayrikabll blr mıı. Cumhuriyet çoeukHrı oîarak ugramaması İçin, ben bu çırakhk devresinl atlatmiî, birer ıer.edlerinl özerim» almak sanat kıvmeti h?linde kendiler'ni Yapıcıların Içm banka ile bir anlasma ytpmak kahul et'innişlerdir. nivetirH,"Hm. Eanka zaraıa ujraı feyiz ocaklannı yikmak, zararlı ve kurutucu bir çelişkiye düşmek osa, müessesenin itiban bakılur. mından bunun ne demek oldvğunu Nitekim r>7Tirum sav'ıvı Pr.'ac'ıı takdir edersiniz, tabiî. Bnndan, aynı zamanda, halk da zarar görecek Dülger de. bu noktaya temas % e bu ihtlmali münakaşa etmemekle tir. Onun için, hisse gened'ernt über'ber, AkaclemİYİ iakü teiere azerlerindt yazılı fiattan ahyorum < yırmak suretile bir kanun ta :a vt bankarun borc üzennden almösı sını hnzırlamıstır. Burada kanıjr Hzırn gelen faizl k«'$ı'amak üze ta«arısmın muhtelif bftl'irlerinde re, ayrıca blr pnım de veriyorum.« inrplenmis huoııslan bah>s krntıu Yaprak slgaralan hâlâ olnuklsn etmek istpmivomm. Ana fiVir yerde yarup duruyordu. Oıtaya bir Akademive miıbtariyet veereV yetereddüd ve şaşkınhk hsv&sı ço>tü. niHen organıze etmenin lüüiımun Kimse sfzım açamıyordu. Hîrkej, da kendisile ve böyle düşünes'er! kırku ve heyecan ıçıpdeydi çünkü. tamamile ber'Hprim. Ben. s=;ıl bu Yalnız Mr. Bassett gülümsedi. için çıkar yo'u hakkında diiçün başını iğdl ve büsbütün kızardı. dükleriml sijylive;eğ m. Bilhassa M^arif işlerinde. münfe Öksürdü. Sonra. kendisine çevrilen yüzlere doğru dönüp, gene nutuk rid mebus tekliflerile mese'e nal verir gibi bir eda ile: «Başka ; re letme, b zim Meclis gelencâi"'!' yoktu benim için» dedi. «Aynca, nek emniyetli bir usul değilJir Sa bu iyilüinden dolayı Mr. Prescott'» yın DuİBPnn, Maarif Bakanımızl, bu konuda anlp+ızı inf;baını ver müteşekkır kaldım. Hisse sened'emiyecek duygulaıımız da vardır rir' kendisine satmayı kabul ettım Eğer bu duygularımız doğru is Fakat Mr. Prescott, yeni bir ida j hükumetin bu kr.unu dsittk'er/.e re heyeti icin serim yapınak iizen?, l si, i iıvvetsiz bir ihtimal cıur v drce Ç7]eıin top'nnmaîinı isı'frü ı > bu ıv: te=ebHıis. doy:TTidp oîür Mı. Ea~ c ett bııra 1T azametli Yir B.n kpnd ^inın yerinde oîsayd'm tıvırla \Vil!iam'a döndü: < Hi"5?ı» se incclen.elerimi ve düşürce'erim nedlerini çu anda, teküf ettiğmiz aynı siy**] partinin eleman'arı o fıat üzeıinden, size devrediyoıum. larnk, ilk önce Maarif 8Qkanı arkadaşıma açardım. Onu b'yie bir (Aıkası yar) kı.iun teklifi yapmağa tesvik edeı Maarifte sistem ankeh Bazı okuyucularım, göndc:d kleri cevablann henüz neşred 'memesini türlü yorumlarla izünt'îJjonusu yapmaktadırlar. 8u su% larda mesleğımizi ilgiîendiren fikir, rahatça yer alır. Civalfcın yymlamağa devîm ede:eğ!z. * : Bütün Mart Sayısı MEBıOGlU YAYINEVI
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear