Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
22 EyKkl 1154 CüMHURrrET BES [ İspanya Mektublari J Oslo'dan hareketimizin ertesi gü blr tulde uzarur ki kendisini günü gemımiz KzLsuansand'a vardı. neye doğru bır defa katlarsanız öbur Bu arada bir çok fiyorlara girip ucu nereye gelır bilir misuıız? Piçıkarak açık denizd» azgın rOzgâr reneleri aşarak İspanyaya!. Bunu Iann aesini fiyorlann içindt Ue her öğrendiğımiz için gemilerde veya taraftan denize inen şelâlenin gü bürolarda duvarlara asıh Norveç rültüsünü dinleyerek yolumuza de haritalannın neye ortalanndan bövam edıyorduk.. lünerek yanyana üç harita halınde Zaten Kron PrinsMS Martha'yı konulduğunu sormaz olduk. Bergen yolculuğu için seçmemizin *** başlıca sebeblerınden biri de çok Lindesnes fenenni geçerek İskaniskeleye uğraması, kıyı postası yap dinavyarun en güney ucunaan yuması ıdi. Filhakika bu seyahati kan kuzeye doğru çıkmağa başiamizin başlıca eğlencesi idi. Yoksa dık. Farsund civan Vıking füolaOslo'dan Berger'e 2 gunde giden rınm buluşma ve toplantı y«ri çabuk vapur seferleri de yok de imiş... Bu sarb kayalar ve adalar ğildi. etrafında cengâver Vikingler yeni Oslo'da vapur acentasma gitti akmlarını kararlaştınr her bahar o ğimu zaman oldukça hoş sürpriz çevik ve garib tekneleri ile yeni dilerle de karşılaşmıştık. Bir kere yarlara saldırırlarmış.. (Amerikahedefımiz yukan Norveçte. kuzey nın Kristof Kolomb'dan asırlarca kutub dairesi ustünde Bodo limanı evvel Vıkmg'ler tarafından istilâ ıdi. (Bodo Narvık'in hemen 100 edüdiği bugiin âlimlerce kabul Km kadar güneymdedir.) Fakat edilmiş bir hakıkattir.) buraya kadar direkt vapur seferleri Ortaçağların o karanlık ve geri olmadığım acentadan söylediler. Meğer Berger lımanı vapur hatları yıllarında denizler ve okyanuslar nasıl n: da Ikiye ayınyormuş. Ncurveç aşabilen bilgiyi ve teknıği fiyorlannın kuzeyden gıineye üç izah etmeli? Sadecc cur'et ve ceVikıng'lerin bin kilometre boyunca uzandıkları saret deyip çıkarsak nı düşünürseniz bu çareye de hak oısllıklerini eksik saymi} oluruz ve vermek icab eder. Yukan Non,ece, pek de bır }ey açıklayamayız.. «Geceyarısı güneşi memleketi» diOslo'da iken bir Viking müzesi Fransada sık sık zam istiyenlerin nümayişlerine rastlanır, yukarıdakl resimde zam taleblnde ye anılan Kuz>sy Kutub daıresi üs gezmiştik... Gemiler» ve deniz sıbulunan harb ma lulleri görülmektedir tündeki şehirlere, Nan'ik, Tromsö, lâhlanna aynlmıj gayet genif bir Fransada yuksek memuriyetlerde olan bir maliy* müfettiîint devlet ka.biiiyetli «lemanlan k»yb«tm»kHanımerfiest ve Kirkeness gibi li dairc vardı. limanlara tevcih edilen turıstık ... Vıking'ler teknelerinl gayet bulunan kımseler arasuıda, devlet senede takriben 10000 Türk lirası tedir. hatların başlangıç noktası da gene titizlıkle ve ustalıkla inşa ediyor ışini bırakıp hususî sahada vazife vermektedir. Halbuki son seneler *** Heyecanlı bir boga güreşj Berger imiş. . Nitekım sonradan lardı. Hayatları, zaferleri olduğu alanlar çoğalmakta ve bu hal ciddî zarfında, bazı büyük sanayi adamAym şekiHe ö|retme« kadroeua» , larının ve müesseselerinin, daha dan da aynlanlar çoğalmıstiT. Bbr Barselona Londradan çıktıktan laşüktan sonıa çıkıp gıtti. Derken siper arkasuıa kaçmıyordu. Meğer Norveç denizyollarınm en güzel kadar geçimlen ve saadetleri de endıjelcr doğurmaktadır. boğa denilen şey ne budala t.ay gemılerinin Bergen'den tonra insana her şey tuhaf geli ortaya boğayı salıverdiier. Bundan bır müddet evvel eski yeni mesleğe atılmış maliye müfet Fransıı gaıetesl, fiziV dolrtora» kuzeye, bu çevik teknelerin, bu deniz küSıyah bir hayvandı .. Zavalh vanmış' Mubarek kızıl beze «aldı tGeceyarısı güneşi memleketi» şe heylânlarmın mükemmelhğine bağ Başvekil Laniel e durum su şekil tişlerine «enede 48.000 Türk lirası yor .. Bir ke:e bu şehrin bu\ukyapmıs olan blr öğretmenin, dev» mahkum, ortalığa oön bön bakrıyor d» kendısine işkence edeni hirlerine i}lediklerini gordıik. luğüne rağmen svikunetinden ayrılteklif ettikleri görülmüştür. Bunlar İetten aldıftı fle geçinernedi^rn! r » h idi. Onun içindir ki kusursuz de bildirilmişti: boynuziamayı blr türlü akıl edemıs. oluyor. Paris bambaşka bir â maita iken yamaklardan birı or« Devlet hizmetinde en fazla ayrıca kâra da istirak etmektedir bu rr.esleği terkederek bir sekilde inja ve teçhiz edilmeleri lem Marsilva daha başks. fakat taya atılarak şala benzer kırmm miyor. yardımları beklenen, faydah ola ler! lâzımdı. yapmağa başladıgrnı bildimnektedir. Bu esnad» boğacının aldığı poz Oslo'dan sonra uğradığımız en büBaıselonava gelindiğı zaman iş biıs bir bez açü. Her nedense boğa bucaklan muhakkak olan yuksek me ] ı Devlet hizmetinde bulunan Simc'i bu sabık ögretmm kasket Omurgalan ve kaplamalan için lar cidden görülmeğe değer .. Vü yük lıman 25 bin nüfuslu Kristiannu görür görmez beze saldırdı. Abv'un tleğişiyor. murlarımız bızi teker teker terke bir maden veya yol müher.disi, işe dam da saha kenarına yapılm:ş cudünü şövle bir geriyor, yaylan sand şehrı oldu Bu nüfusu az gör iki ayn sınıf işçi çalışmakta idi İkl min insanlar üzeıinde ne kabaşladıktan kısa bir zaman sonra Laniel k^binesi Uttidarda iken bir Ahşab gövdeler bakır perçinlerie dar büviık tesiri olduğunu ınkâr ı tahta sipeıierden birinin arkasuıa dırıyor... Hayret. Herif endamlı ve memek ıcab eder. Çünku Norveç'te Lanıel'in halefi MendesFrance'a senede 7800 Türk lirası alabilmekte sabah Eğitira Bakanı A MariVye tutturuluyor, üstlerine hayvan deince belli de olduğundan bütun ka kaçtı etmek cidclcn ak'^ızlık olur. Lon I dir. Halbuki bu mühendis hususi iş Parlsin tanınmış bir çiçekçislnden Oslo'yu takiben 100 bin nüfusu üe da aynı ihtar yapılmıştır. nleri geriliyordu. Tekneier ince Derken gene kızıl bezli bir baj dınlar meftun. drsdan gtvet =akin bi arkad sla sahasmda senelik 30 000 liralık geiir blr (kaktiis) getiriiivordu. Bir d« Bergen'in ikinci büyük şehir olduuzun ve alçak idüer. Yalnız başları Artık alkışlıyan alkışlıyana, bağıBvuldık Bu arkadaş Pariste de kası, bir başkası daha çıktı. \iunKeşredilen istatistikler» bakıla dahi sağhyabılmektedir.» ğunu söylersem bu memleketin şemekrub vardı. Parisrn liseierir.den ğistı Bars"'onada ise ayn bir in | !ar da aynı oyunu tekrarladılar. ran bağırana... Stad bir ana baba hir nüfuslan, daha doğrusu k«ndi kuğu boynu biçimınde kalkık idi cak olursa, bılhassa maliye müfet*** birlnde vaıifeli bulunan öŞretmengunü .. harb teknelerinde ise uzun mahsan ol<'u O s=kın. temkinli adamı Bir müddet gecir.ce de asıl ma'atışlen arasında bir çdzülme vukua Fransada evvelden devlet hizme Ter hükfimetin son jammından faynüfusu hakkında bir fıkrıniz olur c'or arzıendam ettı. Bu oyun devam ederken adamın | (Norveç'in mesahası İngıltereden muzlar vardı. Hemen hepsi balık gelmi^tir. Son yedi sene zarfında, tinde bulunanlar itibar göryorlar bu şehre geldiği zaman 1>r,ımak | rîalanarak bu çiçeği artca'k srtm yağı ıle boyanıyoıdu. Güverteleri Bu zst da aynı oyunları yapıvor, biraz otesınde yamaklar da hazır «. k imkârsızlaşmıstıı en yukssk kaderrelerde bulunan ma ve rahat sekilde yaşıyabilecek ma alabildîMerini ve Isunu da »Muhveya İtalyadan buyük olmasına Zaten ınsanın aslı b r olciuğuna fakat boğa saldırınca otekiler gibi duruyor. Herıf biraz fena vazıyete rağmen üstünde ancak 3 milyon 200 yoktu. Buna mukabil kürekcıler liye mufettışlermden 30 dan fazlası aş ahyorlardı. Şimdi ise memleket terem Eğitim Bakanma» gönderdils» arasından geçidler mevcuddu. Ekduşer gibi oldu mu kızıl bezi onlar go e muhteüf memleketlerde otubin insan yaşar.) Nor\eç fiyorlan senya bır veya iki gayet büyük ı^tifa etmışlerdir. Yuksek mekteb , dahilinde en müşkül vaziyette bulu lerini yazıyorlardı. açıyor ve boğayı kendi taraflarına rpn b^mcii^İTİmiz srasında bu delorden bırincilıkle mezun olup, dev ' nanlar arasmda devlet memurlannın bütün sihirli güzelliğıne, dağ. renkli yenkenleri vardı. Bahis rrevzuu zam, öĞretmen barP'e büyük fark bulunmfsı başka çekiyorlar. let hizmetıne de konkurlarda bi nın olduğu gızlenmiyor. orman. denız, glasiye gibi burün taşına takriben 4 Türk lirasma gelirte ıle izah edilebilir? Derken elınde iki şiş bulunan Kral Tnyg\'essor.'un «Büvük Yı rinni gelerek girmiş olanlar arasınKüçük memurlar ile hususî iş sa yordu! biat unsuilarının çok ahenkli bir B^rselo^a güzel canlı h'v sehir bıri ortaya atıldı ve boğaya yaklan» diye anılan tekr.esi iki yüzü da da istifalar nazarı dikkati çeke hasında aynı sekilde ç^lışaniar sekilde bir araya gelmesins rağÖğretmenlerıîen bBvük blr kısrta I«:oanyanın en zengin ey letinde laşarak şişieri hayvanın omuz başkürekçi clmak üzere bm ki«i tasır cek kadar çoktur. arasındaki gelir farkı yüzde onu men. saatlerce, bazan günleıce bir slyaset hayatma atılmanm yollarım b ı'ıınan bu be'r'ede ha'. at he'ki sa laıına saplayıp kaçtı. ArkadrTı bir m>ş. Umumhetle Viking tekneBunlar neden bu sekilde devlet biraz aşmak'.adır. Fakat derece araşbrryorlar. Hesabladıklan da bahlan biı?7 gec baslıyor. fakat kaç kişi daha geldı ve saplanan ınsanoğluna, bir insan eli değmiş leri Î5 50 m. boyunda olur ve hıymetinden aynhyorlar? yükseldikçe devlet hizmetindekileLo!idrp<ta 6İf'"T;u eibi akşam altıHa şişler sekiz, onu buldu. O zaman \ere rastlama%ip zahm b.ı ^iizlıkta alaca renk:ere boyanır!?rm;ş. 500 Yapılan anketin verdıği ilk neti rin gchri ile hususî iş sahasındaki su^ur: * 25 sene melmsluk yspan bîı durrruyor B*'=îk s asjl o saatten da iki atlı ortaya çıktı. Bunlar da bu güzelliğın devam edip gittiğini 600 gemilik boyle bir fi'.onun top celere Röre. bılhassa yuksek me lerin geliri arasındaki fark da müıonr<j canlıl'V göze carpıvor. zavallı hayvana mızrakla hiıcum görrnek'.e uzülürsünüz.. Norveç sa lanma ve engine açılma sahne«inm murlara verilen maaşlar kâfi değil him sekilde artmaktadır Yuksek klmse, ayda tanminen 1200 lira Ramblas denilen bulvarlara kalettiler ve boğayı iyice hırpaladılar hiüerine. Norveç fiyorlarına ilk a lıaşmetini düşünün.. Deniz kralla dir Aynı zamanda, hususî iş sahası kademe'erde bu nisbetin yüzde yüz tekaSdlük maası alıyor ve aynı zamanda, bedava seyahat için pasohissettiği nnın böyle teknelerle hiç bir me bunlara devletin verdığinden çok olduğu da tesbit edilmiştir. dırım kahveleri kuıuluyor ve halk Asıl boğacı, elinde bir de kılıç dımıru atanın hemen sunu da muhafaza ediyorît şey bu gariblik, bu bahtsık ıssızhk safeden. hiç bir fırtınaaan ürkme daha elverişlı kazanc sağlamakb ualittr 'akın e<)erek hava almağa olduğu halde gene hayvanı peşinde Bu sebebledir ki, devlet fnrinde Frmsada BSretmenler ara'nfîa uğr;şıyor. Barselona vakıâ fazlaca süniklemeğe başladı. Kan revan Ur. Tabiatın bütün renklerine, gü dıklerıni, Viking efsanelennın an tadır. yuksek kademelerde vazife gorenler simdi mevcud kanaat ?udur: «Mes»ıcak bir şehir dcğıl ama. ne de neşm butün oyunlanna rağmen bu lattığı fhayalî ve hakikî) hazireler içınde kalan boğanm dili dışarıya hususî iş sahas'.na kaçmakta ve Şu mukayeseler de yapılmıştır: lek havatmda hizTr.etcilerden hemen Oİsa haraıetin hatırı sayıhyor. çıkmış. ne yapacağını şaşırmıştı. his içinızde daıma burkulur kalır. dolu meçhul diyarlar peşinde deniz « Meslek hayatını yarılamış bundan da devlet zarar etmekte, sonra bizler geliyoruz!» Geniş caddeWin henrn yanıba*** Nihavet herif bir sürü numara deniz dolaştık'arını tasavvur edin. *** tında mübalâfasız bir kulaç genisve beyleri gemıleri ıle beraber RÖ çid yerleri şamandıralarla, çanlaryaptıktan sonra kılıcını havvarun Krıstiansad Norveç in en güney Vıking'lerde gemi bir şahsivetı muluı'crmiş. Olunün bütün sılâh la işaretmiş.. Çamlann, meraların lığinde sokakla ın bulıırnn1 «ı belki ÎVanstz hfl.kfimetlnln bu c»rr\'sm kalbine sapladı ve yere serdi. limanı .. Balık, nik^l, kâğıd ha varlığı olan, oemiyetin ve Viking'ın de bu sıcak yüzündendir. Dar soları ve mücevherleri yanına kon ve şelâlelerın hemen yanlanndan önlemek Içto ban tedblrlpr özerinBu büyük marifet üzerine halk, muru ve kereste ihrac ediyor.. Fikaklar ne de olsa gölgeli oluyor deliye ddndü Herkes el çırpıyor, yorun sonunda iki yakayı birleş havat'na. sa=>detine ve zaferlerıne duktan sonra gemi karaya çekilir. geçip küçük şirin bır limana var de durmakta olduğıı blldi''ilme'kt©hs'aret o kadar nüfuz edemiyor. başırıyor, kadınlar şallannı. ç?n tııen bir asma koprü görülüyor. karışan bir yaraük olarak kabu! sağlam bir halatla sanki kacarmış dık. «Flekkefıyor» sonradan sık sık dir. Eksperler taraiındar. hanrlanİspanyollar ho$. cana yakın ve talarını sahaya fırlatıyorlardı. He Kuzevdeki yuksek dağlar ve fıyor edihrmiş .. gibi büyük bir kayaya bağlanır yâdettığimiz en güzel ve cana ya rr.ı^ olan blr rapor. devlet hizmepırültüeü insarlar. Belki de İngilrif de bu kadar işkence yetmıvor Kristıansand'ı sert Viking efsanelerinde gemiler bir üzerine taş ve toprak yığarak bir kın Norveç kasabalarından bıri ol ünde de tistihsal kapasitesl» göt ruzgârlardan tereden sonra bizlere böyle geldi. öntinde turuisrak memurlara maaş muş gibi kılıcın ucu ile yere serili birleri ile konuşurlar.. Azgın de tepe hahne getirırlerm'ş... Bugün du... koruduğu ve şehir de tamamen güÇok güzel âdetleri var Yalnız verümed, istihsal kaDasitıesH artboğanm dilile oynuyor, lime lime ! nizlerde Viking kaptanaları gemı müzslerde olan bırçok Viking tek**• neye, açık denize baktığı için iklibr ı pek hoşumuza gitmedi: Neden ediyordu. lerinin kulağına iğilerek biraz da nesi bu mezarlaruı kazılarından çı«Eg«r Sıond» dan sonra Nor tıkça zamlar yapılmasmı i'eri sür» mi çok yumuşak. âdeta bir Akdebahsetmek istediğımizı anlamış oNihayet dö.t atlı acayıb araba ha mukavemet etmesini fısıldarlar, kanlmıştır. veç'in dordüncü büyük jehri Sta mektedlr. Fakat bu «Istemin, bflniz limanı... Zaten Norveç haneIac?\«"ni7 Boğa doğüşü tün memurlarm teçmillnin de tmsahaya girerek boğanın leşiai süvalvanrlarmış. Bazan da Vikin? beyi tekne^i fle ranger'e vardık. Tuz, balık ve sadanının yazlık ikametgâhlan da buBu boğa doeıisune spor denemez. VP"»:Z olduğu kabul ediliyor. rülkeyip götürdü. Bu geniş mesafelerde, ıssız fiyor yakılmayı, t son seyahatine» böyle lamura kokan fakat çok güzel bir c=mhazlık da denemez Belkı biraz O gün altı bo?a öidürülecfkti. rada .. Hava o kadar parlak ve ıhk larda Vıking ve gemısı arasında te çıkmayı vasiyet edermış . Gemi fivorun utrunda bulunan bir liman. FransjT bfltçesml hazırlarralct» cr=^ret oyunudur ama bize kahrsa Ben ikisinı ^örrîükten sonra taham ki gözlerimiz neredeyse palmiyeleri essüs eden bu kardeşçe dostiuğa el açığa çekıldıkten sonra tutuşturulur, Ingiliz rahiblerinin 12 nci asırda olanlar, denk bfltçe peşînde kostuko bile değil. Ama halk bu ovuna mül edemıyerek çekip RittiŞİTi za arayacak .. Fakat fıyordan çıktığı bet tabii karşılamah.. Eski Türklan ftı sırad* kat'iyyen memtırlara diğer tekneler, batmcaya kadar, et kurduklan bir manastır ve Kral Hao kad=r mer kh kı. hafta arasında man herkes bana hayret'ıe takı mızda dışarda bizı bekliyçn hengâ lerle atlan arasında aynı bağlılık, genis Slçfide tam yapılmasrna r a n Çocuk maması rold'un asi baronlara karsı mücaraf'nda dön.°r dururlarmış. . bıle giriş biletleri ekseriya karameyi biliyoruz. Karabuda hâlâ ycrcu. olamiTaeaklarmı, eaasen mevcud aynı dostluk yok mudur? VikingÇocuklannna depı&k venlmek delesi ile meşhur. Harold kralhğa Vıking'lerde gemilerden başka bo »»va düşüvor. Yirmi kişinin budala ve \crz bir Kaptan B]ornsen ile girip çıkaca ler de. derya akmcıları değiller mienflâsyon eereyanını k5r0klemevl uzere KAKAOLUreKAKAOSUZ sılâhların da dili. tılsımı ve sah isyan eden asilzadeleri tepeleme arru etmedikierinl söylüvorlar. FaBizim EÖrHiinijmiiz boğa güresı havvanla uğraşmasında, ona 'ür!üğımız fiyorlann adedüıi, müddet dir? Oİarak ımâl ec/ılmekkdır ye'Tiis bes bin kisilik bir stadsıyetleri varmış. Bilhassa Viking dıkçe saçlannı kesmemeğe yemin kat maaflar gvarlanmacîıtı tekdlrişkfr.ce ederek öldürmesinde ne lerini hesablıyor ve ve yemek sa' Viking'Ier eemilerini dü^ünerek kılıçlarının bir çok ısımlerı, mace etmiş ve Stanvanger muharebesi ^» de devlet hizmetînde ve bilhass* ynmHa cerevan etti Günledrn cı>ediyor gıbı bit zevk b'j'.urjabileceğine nâ.â atlerini ona göre tanzim n'^'tc^i ıri Tıo'.ı brrîe oHuğu • i i •b kadar yemininl vüTc<!ek kanemeleHe kabiliyetll v» İskandınav efsanelerinde ni kaazrıncaya m ermiş deâildir. Onun buluşuna hayrdn olmaraak dovüşen, cesaretle fırtınalarla bo ralan stadın dı?>nda bir kac bin kişi bığuşan, hepsinın ayn huynı suyu, zikredilir.. Vıking'ler kılıçlannı tutmus. Baronlann mağlub olma istifade edüecek elemanlann sayıFakat mademki sevirnli İspanyol kabi! değil Midesine psk düşkün ri' rni"=ti. Neiicevi be';!n oriarmi' aımız bundan z»vV alıvor.ar olan Karabuda 3 4 saatlik süku 'taprisi, koıkusu veya suphesı olan aynı gem'leri gibi bir âlet olarak sından sonra garay berberi de va 5inm thiiVeli b'r şki^e aralacağl SP'AJ boga ka'sısma ı,ıkanl = rı alt mahluklar olarak tasavvur eder değil de bir dost, bir arkadaş gibi zifesıne kavuşmuş ve otıdan sonra da rruhaVkak addediliyor. Ne denir Devam edebiiirlernet demek olan bir fiyora girdiğilermiş. da Kral Harald'ın adı Harald Hsafgibı! sayar, sever ve itina ederlermiş.. miz zaman hemen atıştırmağa bd$Muhim kâr ssSlıvan hususf şlrfager (Güzel saçh Harald) olarak ketlere konacak ağır versilerie, *** Salıaya evvelâ kahn kece'erle haKüçük bir Viking Aplikanl'lık çalıyor. Bir Japon firması krom aimak caHan rrııhafaza altına ,;ın,ı a<Viking'lerin diyannı adım adım kalmif... eğer v«rgi ada'etinir. tam manasile teesKristiansand'dan sonra Lindes ğına geldi mi babasmdan islijor Stranger açıklannda İse bütün 5Üsü İle bj cıkmazdan kuTtulma» lar uzerinde mızrakhlsr gir ii H?ynes burnu istikametine, batıya dö kralsa bir filo, basit bir Viking kuzeye doğru çıkîyoruz. Kayalar Bir Japon fırna5i şehrimiz Ticaret v: nların gözleıi baâlı H Sonıa Lindesnes İskandmav ise bir gemi istermiş. Gemilerin içinden dar bır fiyora girdik. Ge kuzeyin ve İskandinavyanın en nın yollan da bulundusunu sövliOda«;na muıacaat ederek memlPketi nüyoruz. pikadorlar. ysmaklsı. jçaklsr, <jlmizden yuzde otuz nisbetmde avışuk yarımadasının en guney ucu... Size proialarına sihirli sözler, tılsımlar mimiz âdeta smünüreesine bir bo lezzetli harengleri (bir nevi çiroz) verıler va'd'r. îngilterede bu vold» mei mukadder bulun*n boğay ravürünmesi ban neticeler varmisğazdan geçiyor.. Nehir gibi tuvvet avlanmakta İmiş... kalitfll krom almak istediğinl bildir gene hayret edeceğiniz bir şey soy yazıl'o işlenirrniş.. hs'irr dı=an sürüklivec >'< olan dcrt nıistir. ... Bergen'e doğru yolumuıa de tir. Vıkmg'lerde bu gemi sevgisi o li de bır akıntı var. Mavi fiyor hızlıyeyim, İskandınav yarımadası Bu tslcb k n m icareti ;1« i'.gılı flrıttnn müıekkeb acavib oir ?;sba ediyorur. Hmni S. kuzeyden giineye o kadar büyük kadar ıleriymış ki Vıking kralları la sularuıı engine sürüklüyor. Ger^ bıldınlmıçtır. çıktı. Bunhnn hep?i sahavı do Barselona'da boga doguşu Yazan: Mazhar Kunt ISKANDINAVYA bir "Viking,, ler diyarı Yazan: Aydemir Balkan 7 Hâtli««leri Fransada başgösteren devlet memuru buhranı i Uavrupuz ve fezzetfı mama anyorf FOSFATİN FALYER nunla beraber başka bir şey da Anladım... Bunu deh gibı isha an'adım. Ben tena bır ınsanım t?dığimi anladım! İhtiyar çirkin, Ama ne yapabilirım, boyle yara aksı ne olursa olsun bir insan hadılmışım. Kendımızi yaıatmak elı vaünın pahasına dahı bunlara mai'k olmak istediğimi anadım Senmizde değil ki... den evvel sade parayı, tüksu sevi Ya düzeltmek? vordum. Şımdi seni de jıign gibi Hayır, boş laf bunlar. Çalışır. L^tiyorum. Fakat ötekils.dea de çırpınır, düzeldiğımizi zannedeıız. \ azgeçemiyorum. Yazan: PKRIHAN ZORLU derken bır anda ne olduğumuz geLeylâ basını önüne iğmişti. Yü Davetliler. dedi. Hic birimiz olanlan anlatıyorum. İsterseniz su dürüst işleyebüse de şaşaıdı. Ah ne meydana çıkıverir. ^ür.derı hiç bir şey anlaıu;ğu ım Peki ne oldu. nasıl oldu da bu med kahveîen getıııp çekıldi. dü^nrnedık. Gece hepsı gelecek, sarım. ân yoktu Yok rica ederim, buyrun, de Leylâ: «Şımdi bspsı yemeğe otu kadar fena olduğuna karar verr« yapacağız? Derhal tslcfon etAdarr cievam etti: racaklar Onlar da açlıktan bitkin din? vam edin. mjli: Eilmezsin parasızlığm acısıtu Biraz evvel yukarıcla Gül bize I Zaten verilecek başka hava dırler,» diye düşündü. «tîçeride Ferıdun gülumsedi: ne kadar çektim. Bir şey olayım muhakkak sofrayı topluyorlardır. babasınm ölumunü bckledığımız; ı jıye aç bilâc çaLştım. didıştım Biz sizden biraz daha evvel disirrı de kalmadı. Leylânın gdzlerinin içine baktı. Bır, iki dakıka sonra crtada kimse söyledi, veya buna benzer bir şey Tahsihmi bıtirdim ama boş Gencciisindiik. dedi. Siz A\ nurla mesgıı'ken biz Gülle bir kısmına te Bir şeyler söylerr.ek ıstedığı. te kalmıyacak.» Kahve fıncanını tu soyledi değil mi? lığırr.i. neşemi, sıhhatimi kaynede Evet. rek nefes kokulu çıplak, kirîi verlefonla b>ldiı\iik. Biraz istırahat reddıid ettiği belli idi. Ahmed ta tan eli titriyoıdu. Gene birden eü'kten sonra Gül devam edecek hakları d>eâı;tiriyordu. Tekrar ye Feriduna baktı. Şu anda bu ada Halbuki böyle bir sey aWım Urde sabahtan skşama kadar caTelpfnnu olm'van hemen vok gi mek ald'lar. Fakat ikisi de ne ye mın gozlenndekı dünya ne güzeldi. dan bile geçmiyordu. S?de sıkıh lıs icağım. gene de en ufak, güzel bi Bır kaç aile var onlara da hf diğinın pek farkmda değildı. Ye Sevgi. arzu okşayış dolu idi. Bujordum, patlayacak kadsr sıkıh bir şeye nıaLk olamıyacağım. Anber vollavarak bildirecekler Sahi meği bitirmek için acele ettikler! kadar güzel bır hakıkat olabilir j ordum. Bilmerr. neden Gülu çok cak kötu gıcalarla karnımı şişirip. fize müjdesıni vermeijs unuttum. belli idi. Sofradan kalkınca ikisi de mıydi. Hiç duşünmeden gayriıhü çirkin, fazla lânet buluyordum. Za tebanlarımı yarratabileceğim Eğ=r yarî «Doğna mu?» diye sordu. Son ten kıskanç'ıkîarı, hırçmlıklarile seni de böyle bir hsyata süriltlcrSev <ılı avukatınız Ekrem Bev gıtti terasa doğru vürüduler. ınsanı çıldırtıyor. Vakıâ bugün sem pek az bir zaman sonra birama, akanıa gelecek Belkı varLeylâ Ahmede «Bon kahvemı ra şaşırdı, kızardı. Adam hiç hayret etmemışti. Ya hakh ıdi. Babası ölüm halinde iken bırımizden nefıet edenz. Böyle c'ü dınrna ıhtıvsrınıız olurmus. Zev terasta ıçeceğim.» dedi. Feridun tabiî neşeli olamazdı ama onun «uridüğum için beni ahlâksız mı ciniî de ısrarla epln(»5İr.i 'stemı? ilâve ettî: «Ben de » vaşça cevab verdi: buluyorsun? Ama doktoı Güle tenbih etti, va Evet senı seviyorum! Bunu üzüntüsd de sert, çirkin. Halbuki Gene karşılıklı oturdular. Ko' bir kaç ay evvel onu ilk gordüğümnına sokmıyacsklar Ne ise siz yal nuşmuyorlardı Leylâ bıı müddet dalgın kaldı. Leylâ her şeyi bugün anlsdım Seni ilk göıdüğüm nız kalmazsımz. hiç olmazsa sizi unutuvermişti Ölümü atlatan ih andan itıbaren aızu etmeğe baş de güzel bulmuştum. Belkı neşeli Sankı alanun söyledıklerinı duyteselli eder. tıyar kocası. üzgun sinirli Gül lamı»=tım. Ama sevdığimi bugün, idi. Veyahud . Her ne ise anlat mamış ^ıbiydi Sonta birden dik bir sesle: Levlâ havret'e karsKindaki ada hasta bıtkuı A\nur, hepsi sılınmıs daha doğrusu bir saat evvel anla mak istetliğım bu değildi; Gülün G liba dedi rihlâksız spm« irın biraz evvel soylediği. «Babam ölürma b.ıktı ve dudaklarını biıkerek ti. Sankı diinyada sade şu bahç/e dım. Nasıl? Niçin?.. Bilmiyorum de görünen renkler ve karşısında Bazı öyle şe\ler oluyoor, ö\le şey se Leylâ zengin ve serbest olacak,» tam bir kelıme değil Hem öyle de sordu* olsa seni sev yorum. dedi. İşte o zaman... Bu yersiz istihza ııicin? Belki oturan şenç vakışıklı adam vardı ler hissediyoruz ki kondi kendimıFesidun heyecanla: fçi öyle tatlı bır heyecanla kaHa ze dshı izah edcmiyoıuz. Seni seLeylâ kısık bir seile lckrar ettı. pek dalgınım. anlıvamsdım. Pekı, dedi, peki ne yapabiviyorum, bunu aniıdım. Fakat bu İfte o zaman... Devam etl JErtaifurullah, istihza değil, nyordu lu | u anda kafası doğru lıriz? Sen bahçede bir sev söyle MHUKİYET» in Tefrikası:17 GIRDI mıştin. Eğer ben de zengin olsam, demistm. Bir düşündüğün mu var? Evet! Senin hesabına büyük miktarda para mı yatırdı? Leylâ evvf'â havretle adamın yü züne baktı. Arkadan üçüncü defa o çılgm gülüşü tuttu Hayatında ilk defa o gün bu manasız gülüş ona musaHat olmuştu. Gayrişuurî bir hareketle yerinden kalkıverdi. Kahkahaları kesik hıçkırıklar gibi fasılalarla devam ediyordu. Elini almndan geçirerek: netmışlerdi. Her n t ise olan ol tenıed.ğini sordum. muştu. Ama duyan kimdi? Kim o Peki Ahmed. tesekki'r ederün. lur, Hüseyin. O menhus Hüseyin! Estaffurullah efendim. Bunlan düşünürken Leyli içeri gir Leylâ balkor.a doğru yürüdü. mis., etrafına bakınıyordu. Ortada Feridunda, biraz istirahat etmek kimseler yoktu. Bir bardağa su üzere odasma çıkacağını söyledi. koydu, iki yudum içtı. Bardağı ma Adam yerinden kalkarak kadma sanın üstüne bırakırken ofis kayaklaştı. Elini tutup sıkarak: pısından Ahmed göründü. Leyiâ Nedeıı kaçıyorsun? diye sordu: heyecanla: Leylânın bütün irade?i gevşevi Sen buralarda mıydın? diye sordu. vermişti. Mütereddid hafif bir sesîe Hayır hanımefendi, ısağıda ye söylendi: mek yiyordum. Dogru değil Feridun. vaz'veti Ne çabuk bitirdin yemeğini? bir düsün Yukarıda biri ag'r has «Simdi geliyorum» dedi. Pek iştahım yoktu efendün. ta, öteki bitkın vatıvorlar. Biz buBir yudum soğuk su içmek ve Hüseyin nerede? rada... Hem biraz evvel şüphelenyahud kendini toplıyabilmek için Bir, iki lokma bir şey yiyip dim. bir dakika yalnız kalmak ıstiyordu. odasına çekildi. Kendi de farkında değildi. K pıva NNeNden? Sen aşağıdan çıkıyorsun değil doğru yürüdü. Yem"k salonu ıle Biri lıizi dinliyor gibi geldi. oturdukları terası \yıran kristal mi? Evham. Evet efendim. camb bir bölme idi U Uraftan is Belki ama.. lenildiği zaman açılıp kapatılan bo! Hüseyne tesadüf etmedin mi? Peki git. sen de biraz istira Hayır efendim. kaLr. perdeler vardı. Is'.e o sndr. tersen vap Sade gece seri görmek Bir bakıver nerede? n bu perdeler öğlenin kızgın «ıcahat et. Korsn n yanına git. ne is Çağırayım mı? 'inı biraz olsun muhsf'îza etsin dıistivcrum Hfkes vatvktan sonra. Hayır, ssde nerede olduğunu ve açık duran kapıya kadar çeBurada terasta bfklerım. k'imuîti Leylâ kapıvı doğru olan bilmek istiyorum. Çılgmlık bu' r Ahmed derhal gitti. Leylâ teroducun kıpı HaH'Cinı L'ö dü. Ve öyle Hayır, herkes öyle bitkin ki. ınLetti ki bu perdplorm ark^si" düdle balkona doğru baktı. Ferıan lir adam kayar gibi kıçtı. O dunun yanına gitmek istiyordu. Fa Gece on ikiden sonra kimsenin buf s kapısından kaybo'.lu. Bunu dur kat oldu&u v e d e kaldı. Çok geç! raya geüp bakmak aklına gelmez. Hrîdi söz ver, ne olur Leylâ. Bir dı.gu yerden bir şev pirmeı'en hi« meden Ahm<»d göründü. Dedif'im gibi odasında istira ksç Hakika için Seni yalnıı bir ke«uniftı. Ufsrık bir şüpheye kare kollarımın arasına alayım. Bir hat f ',rrran kat'î bir emn.<'etıt <T'\r\ ediyor. ar kokunu içeyim. *^S»"^iin rrii^ b:z< nir.ledi", diye c!ı<vndü DuKadın jalvaıdı: Evet pfcnHim Kap >.na vurva» iıiı miydi? Tabıî! Şimdi =a;ıvordu bunu n?='l v r n •S'K'Î 1 ' KPTI H»ım. «Gir<> Hprli Elhisplçrilc ya(Arkaiı var> dilennı bütün dunyadan uzak zan tağa uzanmıstı. Kahve isteyip İ£