Catalog

CUMHURÎYEF ŞEHİRDEN RÖPORTAJLAR: Çocuk Kra! ile evînde yapJığımız bir mülâkat 1 inci sahifede aflcletine doğru giderken sözlerine devam ediyor: « Azcbtn isbî, babama iki tekellekli bısfoet alsın dedım.s Oyuncaklaıındtın otomatik topaç da bir hayli revaçta. Çevirip duruyor. Birden akhns geldi, içeri gitti. Einde bir kutu badera şekeri ile geldi flcram ederken eline gözümüz tskıldı. Şekerleri avuçlayıp kendi payını «Ne olur ne olmaz» diye •yırmıs, İnad bu ya. avucundakilerden bir tane almak istedîk. t Yooo» diye bastj yayçarayı »• «Bunlardan al» diye dudfeklanm uzatrp çenesi ile kutunun içinde bulunan şekerleri işaret etti. Ş?ker kurusunu bizden sonra akTabası ve arkadaşı Sadriye uzatb, büyük bir adam edası Ue «Lutfen ahmr» dedi. Kralkk gururunu ilk defa elarak akraıu yanında müşahede ediyorduk. Bıraz sonra balkonun yanmdaki bahçeden kralın yaşmda bir çocuk uzandı. Bu komşusu ve arkadaşı Numan imis. Vedada: • Annem kadıfe pantalonu dik•tn de öyle yemek yiyelim,» dedi. Hemen krala smlleri yağdırmaya başladık. Bir tarsftan ben, bir tanftan da fotoğrafçı arkadaşımız falâhaddin Giz, soruyorduk: N« yemeği? Ziyafet mi veriyorsunî Ne zaman? Kimlerl çağınyorsun? t Evet» < Yakında..» • Arkadaşlan.. » gflbî cevablar4*n IU neticeyi çıkartbk: Vtdad, kral olduktan sonra arkadaalan ile beraber bir yemek yvmek istemiş. Arkadaslannı loruyoruz; başta iemurların tarafsızlığı Ynnanislana karşı konusa e!e alınıyor İlalyada hoşnudsızluk Baştarafı 1 inci sahifede günlerden itîbaren açıktan açığa pervasızca hareketlere giriştikleri birçok misallerle anlatıbyor. İddialara nazaran b a a yerlerde adeta bir tedhi? havası bile yarahlmıştır. îddia sahıbleri «resmî vazifelilerden bu mizacda olanlann vatanda? viccanlarına baskı yapmalannı önlemek genc demokrasimizis geieceği k»k]m»dan tarurt sayılmaktadır» demektedirler. Bazı çevrelere yerleş tni» göriinen havaya göre, memleke tin imar ve kalkınmaa için bundan böyle alınacak bütün kararlarla tnemleket v* millet baynca elan tcraatm selâmeti, bu mesele üstün*&* crrl tedbirlerin acilen alınma•ına bağh bulunmaktadır. Vanlacak kararlann mahiyeti, flmdiden kesin olarak belinmemekle beraber, bu gibi unsurların kadrolardan tasfiyelerini derpis eden temennl ve tekliâere, hueust mahıyette bile olsa, uk sık teeadüf edilmektedir. «Bu teklifler çoğunhığu elde ettıği takdirde tahkik vt tasfiye komisyonUruun teşkili fcaçınılmaz bir zaruret olacakhr» dçnilraektedir.» 9 EYLUlDE *•(•• 10 ODŞELİ EV BİROEN Ankara 20 (a.a.) Bir mtlddet onc* memleketimizi ziyaret etmif j bulunan Yugoslav Federaüf Halk Ankara 20 (Telefonla> ^D1U | Cumhuriyeti Cumhur Başkanı Ma«Sadriı diyor, sonra Nilgün, Hârl Savunma Bakanı Ethem Menderes| reşal Tito'nun tevcih etmls. olduğu ka, Numan diye sayıyor ve ilâve le Ankara Valisi Kemal Ayşün tanisanlan atmamıs olan subaylanediyor «Fatoş». rafmdan «Yenl Ulus» gazetesi mes mıza bu nişanlarla beratlarının tev Kral topla oynamayı da ihmal et ul mfic'ürü Cemal Sağlam ile yazı dii münasebetile Yugoslavya büsahibi îbrahim Gücüo"1! aleyhin? miyor. Küçük balkon'arında eski yük elçisi Ekselans Paviçevlç bu " bir tenis topuna çakıştırıp ouruyor. acılan neşren hakaret c i sma buakşam saat 18 de büyük elçilik bl«Hangi kulübdensin?» diye soru pün toplu basm mahkemesinde baş nasmda blr kokteyl parti tertib landı. yonız. «Fenerli» diyor. Halbuki etmiştir. babası onu Galatasaray Ljsesine Eatırîarda oîduğu üzere CumKara Kuvvetleri Komutanı Orvermek istiyormuş. hur Başkanı Celâl Bsvara lisanen MANİFATUBA PIYASASI HARABETLENDİ Bayramın yaklaşmast eeneral Nureddin Baransel, Mitlî Büyüyünce ne olmak istediği de hakaretten sanık olarak yargılanan dolayısile manifctura pıyasasuıda hareket artmıç, bilhass* Anadolu ve Müdafaa Veklâeti müsteşan Korsuallerimizden biri oluyor. Her za Ozdemir Evlıyazade gecen durıış Trakyadan talebler çok fazlalaşmışür. general Salâhaddin Selışık, Deniz man gülen sevimli yüzü asılıyor, mada Millî Savunma Bkanı EtBu yüzden fiatlarda bir yükselme muşahede edilmektedir. Resim, Kuvvetleri Kurmay Başkanı Tümamiral Zski Ozak, Merkez Komukaşlar çaülıyor, dudakları uzuyor hem Menderesle Ankara Valisi Ke çarşıdaki alışverişleri gösteriyor. mal Aygün hakkmda ban iddialartanı Albay Hidayet Baştuğ ile di«Paşa» diyor. Her halde çocukda bulunmusru. Bunlan tYeni U5er bir çok vüksek rütbeli subayluğundaki krallıktan kalma ku1UST> eazetesi Ibrahim Güfüoğlu im lann hazır bulunduğu bu toplantımaîida etmek merakını büyüdüğü zasile ve bütün teferrüatüe neşretda Yugoslav büyük elçisi bir kozaman da bırakmak istemiyor diye miçti. Buçünkü duruşmada sanıknuşma yaparak ezcümle şunlan gülüyoruz. lar mahke"ie safıhatım aynen yasöylemistir: Baştarafı 1 ınci sah'fede Baştarafı 1 inci sahifede Anneannesi bize Vedadın denizi yınladıklanm, hic bir hakaret kasdi tYugoslavya Federatif Halk ; General Poydenot şehrhnizde kanm yabancı memleketlere yarçok sevdiğini söylediği zaman doğ gütmed:kler ii biHirmislerdîr BaCumhuriyeti Cumhur Baçkanı arusu pek manmamıştık. Fakat kra zı hususlann tetkiki için mahketzmir, 20 (a a.) Memleketimiz dım jefi Stassen ve »enatör Mc dına dost ve müttefik Türkiyenin liçe ile buluşunca ne yapmak iste me başka güne bırakıldı. deki kara, deniz ve hava tesisleri Charty, komünist memleketlerîe askerî sabslyetlerine bugün nişandiği sualıne verdiği cevab, anneanni dokuz gün müddetle gezip, lo yapılan ticaret üzerindeki kontrolun larmı tevdi etmekle müstesna bir nesinin sözlerini teyid ediyor: jistik istişarelerde bulunacak olan müessir olup olup olmadığı husu şeref ve bahtiyarlık duymaktavım. « Fatoşla gezmiye gideceğiz. Shape karargâhı lojistik ve idarî sunda şiddetle çatışmışlardır. Her iki memleketimiz arasmdaki Trene büıeceğiz, doğru Floryaya .. kısımlannın Kurmay Başkan YarSenatör McCarthy, Ayan Mecli münasebetlerin mesud mkişafı bu Orada denız var yaa, deniz, dedımcısı Korgeneral Olivier Poyde sinde, Amerikanın Hindiçint harbi son yıllar zarfmda hergün yeni neniz o not ve muavini Tümşeneral Crump ne katıbnası ihtimali karşısmda ticeler vermekte, aramızdaki işbir Baştarafı l inci sahifede Garvin ile Akdeniz Müttefik KuvMüsaade isteyip huzurdan geri bulunduğu ju sıralarda düşmanın liği gittikçe zenginleşmektedir. AnAmerikan heyetine mensub blr vetler Karargâhı. muhtelif NATO askerî ve Ürtısadi kuvvetini arttır kara paktı dünyanın bu kısmuıda geri çekilip çıkarken kral anneannesinin eteğine yapışmıs bağın şahsivet hususî surette verdiSi be karargâhlan ve Genelkurmay tem Jnağa çalışan müttefiklere para yeni blr banş vesikasının esas'anyanatta, Hındiçınî müzakerelerinin silcılerinden Amerikah TuSgeneral vermenin caniyane bir delilık ol nı tesbit etmis. ve her üç Balyordu: yerinde saydığını belirtmekle bera«öylemiştir. McCarthy kan memleketl arasında iktisad!, < Noolur anneannecim, odresi ber şunlan ilâve etmiştir «Fran C. Rodneysmith, Albay G. B Page, duğunu kültürel ve askert sahalarda yeni ni al yann gidelim Fatoşlara. Noo sızlar. Batı ile komünistler arasm Fransız Albay Henri de Chizelle, Stassen'in kontrol mevzuunda lâyı işbirligi ufuklan açmıstır. Ankara Yarbay Cemal Enpinsoy'dan mü kı veçhile hareket edemediğini söylursun anneannecim» da bütün anlaşma imkânlannm tüteşekkıl bir heyet bugün Ankara liyerek şiddetli tenkidlerde bulun paktı Balkanlarda teoavüze karşı Galiba hükümdarlann buluşması kendieine kanaat eetirinciye kadar, ve Kongreden derhal Ameri kuvvetli bir kalenin kurulması huAmerikan heyeti konferansı dağıt dan Eskişehir yolu ile İzmir» yann... susunu da derpiş eylemiştir.» gelmişlerdir. kanın müttefikleri ile Komünist Nnyan YİĞİT mak istememektedir.» Yugoslav büyük elçisinin nişanHava alanında Taktik Hava Kuv Çin arasmdaki harb malzemesi tiBeklenmedik değişiklik! Bir tavzih ' caretinin derhal durdurulmasını is lan tevdiinden sonra askerf mevKonferansı çıkmazdan kurtarabi vetleri Kurmay Başkanı Tümgenezuda bir film gösterilraiş ve toplanDünkü nüshamızda çıkan çocuk temiştir. lecek beklenmiyen değisikliğm ya ral Hamdullah Suphl Göker ve tı samimi bir hava içinde sona erkrakçenin resmi Nişantaşında RuStassen senatöre verdiği cev^bda, mistir. rın yapılacak gizli toplantıda görül NATO Kurmay Başkanı Tuğsjenemeli caddesinde Foto İzzet Kandemesi belkl mümkün olacaktır. Eden ral Edward H Mc Danier tarafın Amerika Başkan Eisenhoweri'n 11mir tarafından çekilen bir fotoğrafile görüşen komünist temsilciler, dan istıkbal edüen heyet, ioğru derliği altında sulh için çalışırken, b. Bu noktanm yazılması unutulyarınki toplantıda HindiçinJ mese ca NATO karargâhma girmişler ve McCarthy'nin son zamanlardakl muştur Kaydederiz. lesini <resaslı surette ele almayı» Genera) Poydenot Türk, Yunan v« hareketlerile tefrik yaratmağa çaAmerikan kıt'alanndan möteşek lışüğını söylemiştir. kabul etmişlerdir. kil lhtiram kıt'asını teftis ettikten Baştaraf\ 1 inci iahıfede Londra 20 (AP.) Başbakan sonra General Kendall'in Yunan Churchill bugün Avam KamarasınTürk takımını favori takım sayve Türk yardımcılan Tümgeneral j da verdiği beyanatta, Amerikanın maktadorlar. | Hindiçinide askerî müdahalesinin Ofphefs Antzou ve Tümgeneral EkYabancı güreş uzmanlanna gSre Baştarafı 1 inci sohtfede rem Aka'ın tle General Mc Daniel, | ne gibi faruzız mütevakkıf bulunTürkler muhtemelen bu yıl, RusKomünist temayüllü gazeteler lse General Göker ve kumanc'anh*]n Baştarafı 1 inci sahifede Mareşal Papagos'un beyanatını, duğunu tesbit için B. Amerika ve diger jn"ık5ek rütbeli subaylan °ile Bu durum karşısında ithal malla.i yayı, 1952 Helsinki OlimpiyadlaFransa arasında cereyan etmi? olan îtalyan siyasetinin hezüneti olarak görüsmöştür. fiatlannda %1045 nisbetinde bir rında kazandığı serbest güreş şammuzakerelerde, tarailardan herhanpiyonluk tahündan yuvarlayacakkarşılamışlardu. gi birinin kesin taahhüd altına gir ! General Poydenot ve lojistik mü yükselme olacağı tabiidir. Nitekim lardır. Sağa «Giornale ditalia» garetegümrük gelirinde geçen seneye natehassısları yann sabah saat 8 de medıklerini söylenüjtir. Türk takımının tecrübeli antresi ise şunlan yazmaktadır: zaran gönilen 80 milyon lira fazBaşbakan Jtuılan ilâve etmiştir: İskenderuna hareket edecekler ve lalık, yeni gümrük kanunu hükiım nör ve idarecilerinden Hüseyin «Mareşal Papagos'u bu beyanagelecek hafta Parise dönünceye katından dolayı kötü niyetli olmakla tGörıinürde Fransa ile B. Amerika dar Erzurum, tstanbul, Gölcük de lerine göre ithal mallann» yapılan Erkmen, bugün gazetecilerle >aptığı bir konuşmada. güreşçilerinm itham edemeyiz. fakat milletiera hükumetleri arasında bu konuda niz üssünfl ve Bursayı ziyaret ede yeni resimlerin bir neticesidir. yapılan görü? teatileri gayriresmî rası tnünasebetîerin pek nazik buDöviz darlığı ve her türlü tah gayet iyi formda olduklannı ve 8 bir mahiyet taşımakta olup taraf ceklerdir. didlere rağmen bu gelir nereden sikletten 4 ünü kazacabileceklerini lundugu ve bilhassa Trieste uzelardan herhangi biri taahhüd alüsöylemıştir. Erkmen, bilhasaa hansağlanmaktadır? » ruıde muzakerelerin yapıldığı 5u na girmemiştir.» Gümrük işi ile uğraşan salâhi gi sikletlere bel ba§lad:ğını acıklaanda, sözlerinin sebeb olduğu hoşChurchill, müzakerelerden Ingilmamıştır. Bununla beraber, burayetli bir zat da diyor ki: nudsuzluğa hayretimizi gizleyemetereye önceden malumat verılmediyiz. € Yeni gümrük kanununun bas daki güreş mütehassıslan, 62 kiloğıni fakat Dış Bakanı Anthony EYunanlstan hakkmdaki fikirle Baştarafı 1 inci sahiieie lıca hususiyeti, tarife eetvf y n ye da Türk güre;çisile boy ölçüşecek den'in hafta sonunda Cenevrede bu rimizi açıkça belirtmeden bu mem işl Amerikan Hariciyesi müsteşan ve genclık ve spor bayramını kut ni bir tasnife göre tertib edilmiş diğer bir pchlivan göremediklerinl olmasıdır. Böylece sıklet esası bı söylemektedirler. Müsabakalara 150 leketle samimi dost obnamıza im Bedeli Smith Ue görüştüğünü ve lamışlardır. rakılarak kıymet esasının kabul e den fazla güre«ci k^ülacaktır. kân yoktur. şimdi Washington"daki İngıliz elçiAdanm bir çok kasabalannda Erkmen, 1952 Olimpiyadlarmda Bu mevzuda tîalyadan müsama liğine bu konuda etraflı izahat ve öğrencilerin ve çocuklann iştirak I dılmesi ithal resimierinin ayarlamaya tâbi tutulmak suretile bir Ruslann kolay bir zafer kazan'lıkha bekienmemelıdir.» rihniş bulunduğunu anlatmıştır. ettiği spor göstenlerl yapılmıştır. miktar yükseltilmesidir. lan inancını belirtmis ve demiştlr Lefkoşede vamlan törende Kıbrıs Malum olduğu üzere eakl gum ki: «Müsabakalardan evvel takıma Yunanlı atletler Müftisi Mehmed Dâna ve KıbrısGardini ve Merlo rük tarife kanunu ve buna bağb soktufumuz sampiyonlarımızdan taki Türk Başkonsolosu da hazır Yugoslavyaya gittiler tarifeler 25 sene evvel yürürlüğe 6 sı proesyonel ilân edildiler ve cezalamhnldılar bulunmuştur. Aüna 20 'SHA.) Onümüzdegirmiştir. Günün şartlanna uygun dolayısile olimpiyadlarda gureşeMilano, 20 (SHA) Tenia Feki cumartesi ve pazar günleri Yu' yeni bir tanfenin kabulü lâznn ge mediler. bu, tabîatıle Rusîara bügoslavyada muhtelif karşılaşmalar derasyonu İtalyanın (1) numarau . liyordu. Harb dolayısile çeşidli mad yük bir avantaj vermiş oldu.» yapacak olan Yunanlı atletler dün teniscisi Fausto Gardini'yi cezalan Baştarafı 1 inci sahifede I delerde görülen fiat yükselmeleri Türkiye 1948 de Londrada, sergece Sirapon ekspresile 6,40 ta Su dırmıs ve 8 ay şampıyona müsa ki 9983 plâka sayılı hususî otomo l karşısında tarifelerden beklenen boticaya müteveedhen Atinadan bakalannda oynıyamıyacağını ilân bil, saat 18 d Çayırbaşı kibrit fab malî gaye elde edilemiyordu. Güm best güreşte takım halinde şampie yonluğu kazanmıştı. aynlmtşîardır. etmiştir. rikası civarmda süratle virajı dö rük gelirinin bütçedeki payı 936 Hüseyin Erkmen, Türk takımı Kafilede bulunan atletler funnerken, yolun kenanndaki ağaclar senesınde %23 tu. Aynca (2) numaralı ttalyan temensublan arasında bilh. |a 18 lardır: nisdsi Giuseppe Merlo'nun da 2 dan birine çarpmıştır. Otomobilin ! Geçen sene bu miktar %12 gibi yaşındaki bir güresçi, Hüseyin AkPetraMs, Campadellia, Kostantlni ay mtiddetle şampiyona müsabaka ön kısmı tamamen harab olmuş ve bir seviyeye düşmüştür. dia, Bfetratiyadis, Slderdia, Yorgoiçinde bulunanhrdan Eleni Alek I Görülüyor ki hazmeye geür t« baştan ümidvardır. Bu genc, memlarmda yer alanuyacağı ilân edilpulos, Matsanidis, Eimpadielis, Dosandros, Arzin Nikado, Ekrem îz | mini gayesinden uzaklasılmif olu leketinde rnıüî takunm teşkiline miştir. tekaddüm eden seçmelerde buyük kas, Sfakiyanakis, Poliyorgia, Teomirlioğlu, Eleni İnce ve Zehra muh nuyordu, Verilen malumata göre, Gardini telif yerlerinden ağır surette yadorakU, Ayvaliyotis, Tritsia, KaFiat konjoktörlerine mflvazi ola bir varhk go'stermiş ve blr olimpisabgis, Lagusia, Simyonldl», An ve Merlo, 1954 senesi İtalyan Davis ralanmışlardır. Yaralılar Beycel'J rak bir çok yabancı memleketlerin |yad şampiyonunu yenmiştir. kupası ekipinde yer almak için, İlk Yadım hastanesine yatınlmış kabul ettikleri gibi resimlenn kıy j Türk takımı idarecileri en çetin dupaa, Maura*. TenU Federasyonundan para iste lardır. Alâkah makamlar hâdise et met esasma gör* aluıması lâzım rekabeti Rusya, İsveç v» Irandan Yugoslav atletlerinîn mişlerdir. raftnda tahkikata bc'Tnışlardır. gelmektedlr.» ! beklemektedirler. Ethem Menderes ve Kemal Aygüniin «Yeni U!us» aîevhîne dava Yogoslavyanın subaylarımıza verdiği nişaniar YUNUS NADI y 19531954 atı EN GÜZEL HİKAYE PENCERE Yazan: Niyazi Akı (Erdek) smerikanbezinden yapılmış aheste aheste yürüyor, ardında ff askılı beyaz önluğünü çıkardı. Bu cırtıb bir ses bırakıyordu. ğulu camı aildi. Önlüğünün eteğile Hep çut gezen bu küçük mabonu sık sık silerdi. Oturduğu yük luklann ayn yürüyüşleri vardı» d sek tabureden tam karşısına gelen Partallar takatsiz ve sürünür gibl, bu bodrum penceresinin genishği yahnayaklar koşarak, yüksek öküç, yüksekliği bir kanstı. En işlek ! ^ 1 ^ p^^ üzerine basıp topuV caddelerden birinin geniş asfalt ya ' lzrmSi havada kısa bir devir ya] yakaldırımına bakan bu pencereyi tırarak yürüyorlardı; gıcırdaklı * işe başladığı ilk günlerde farketme verenlerin arka^mda ekseriya bun» mişti Butun dikkatini tabaklan kır larm gölgesi gibi bir çift daha bomadan, tertemız yıkamağa vermişti. lunurdu. Zaman zaman iki çift k«« Artık içi rahatti. Asçabasıya niha , baralı postal arasında bir çift paryet «Temiz tabak elden kaymaz» ^ y a h u d yalınayak sürünür gıbi sozünü söyletmişti. geçerdi. Bu mahluklar arasında du» Gıinler, haftalar geçmiş gözü ya ruşlar, karşılaşmalar, çarpıjmala» vaş yavaj pencereye dönmüştü, Lâ ve dönüşler olurdu. kin ilk zamanlarda bu pencereden Küçük pencere gün geçtikç» btt« hiç tad almanuştı. Çünkü yayakalyüyor, açılan bir göz gibi yaya kal« dırımda görebüdiği sadeee ayaklardınmına daha çok bakıyor, adeta dı.. renk renk, boy boy, çeşid çeoradaki süratli akışı ağırlaştırarak şid ve yalnız bileklerinden biraz her geçen ayak çıftini kendi hüviyukansmı gdrebildiği ayaklar. İkı yetinde göstermeğe çalışıvordu. Ba taraftan, iki bulanık su gibi gelip laşıkçı ilk zamanlarda ışîğı icin Ubirbirine kanşan bu ayak akını omizlediği bu pencerenin artık tirnun başını döndürüyor, gözlenni yakisi olmuştu. Her paydos, her iş yoruyordu. Bcyla anlarda, eli, alışarası onu bu pencereye daha çok kın hareketlerle tabaklar üzerinde bağlıyordu. Yayakaldınmuı renk gezerken, bu otele gehp is aradığı renk, şekil şekil, boy boy ayaklangünden evveli hayatını düşunürdu: nm bu canlı mozayığıru yavaş yavaf Okumak için didindiği geceleri, bâparçalamağa, bu örgünun her lifinl kir ciidler üzerırde parmaklannın ajn ayn incelemeğe başlamıştı. Bi» nasıl hazla dolaşüğını, her yeni fikkaç gündenberi pencerenin kendi rin dunyasını nasıl daha genişlettıhayatındaki manası değişmiş, sadeğini. daha süslediğini hatıriadı. O ce gözüne ışık. yüzüne serinlik vezamanlar ne para, ne pul düşünmeren bir yol olmaktan çıkmıs, düden, elde avucda olanı yenüş, ömşüncelerini durulayan, ruhundskl rünü bu zevkler peşinde gamsız kasveti eriten bir başka filemin ka« harcaraıştı. Sonunda, paket paket pısı ohnuştu. Artık her biri blra» satmağa mecbur kaldığı kitablan şahısmış gıbi ^şina olmağa basla> onu guçbelâ ertesi günlere ulaştırdıfı ayaklann, bir kaç gün kıybolmış, fakat bu parça parça ajmlışlar duktan sonra tekrar görünüşleriıH hayabnı bir boşluğa çevirmiş, ne farkedebiliyordu; hattâ bunlarda» kafa, ne his, ne de kılık bırakmışbazılarile arkadaş bile olmujtu. tı. İşte böyle günlerin birinde buraya sığınabilmişti. Bahar başında, bir çift yahn ayak belirmişti; bunlar ko^vor, duruyor Her yeni gün pencerenin ışığını ve bu koşuşhra, duruşlara uygua yenilemiş, her yeni hafta gözlerini bir sesle aynı Kelimeleri haykınyorbiraz daha alıştırmıştı; artık bakadu. Bu frensiz koşu aylarca sürdüj biliyordu. Ayaklarm oradaki alaca fakat hergün biraz ağırlastı; gür baf seli başını daha az döndürüyor, göz Iıyan ses yavaş yavaş kısıldı. Sonra lerini daha az yoruyordu. guz başlarmda ne ayaklsr göründfl Küçücük mahluklar gibi kaynane ses duyuldu. Gunîer, haftala* şan bu ayaklann kimi çıplaktı; babcş bir bekleyis oldu. Bulaşıkçıruu zılarında yanlan patlamış eski kunyeni dünyasmdan kaybettiği İlk duralar vardı; bir kısmı iskarpın dost buydu. 3ir mücdet per.eer* taklidi siyah yahud kırmızı kauçuk giyiyordu; bunlann çoğu çorabsız, ışığını, serinliğinl, ievincini kayyahud çorablannın arkası bir hayli betti Çok geçmeden başka •eslerd* yırtıktı. Geçenler arasında kSrüklü aynı sözleri duydu, başka ayaklar* çizmeler, altı kalın san kauçuklu da aynı koşuyu gördü; fakat yaluı kunduralar, mokasen iskarpinler Eyaklardan dost edirmiyec^^ti arvardı; içi kflrklü çck kısa botlar la tık. Ömürleri kısa acılan uzun «özaman zaman bu çeşide kanşıyor rüyordu. du; atkılan, narin naylon çorabh Sonra, dıs kenarlanna basarak bilekleri bo^an renk renk, yüksek biribirlerine yaslan&n kadm v« erökçeli iskarpinler. rugan, podösüet, kek ayaklarile avundu. Bunlardaa lezar, model model bir sürü kadın bir çift haftalaıca pencerenin ayakkabısx geeiyordu. Hele bazı a nünden ağır ağır bir masah karjıyaklar vardı ki^yepyeni v» pınl hklı anlatarak geçtı. Saatleri belpmî kunduralarla topuğa basarak liydi. Fakat bir gün ayn ayn v« başka saatlerde geçtiler. Sonra erkeğin ve kadının yanmdaki a\aklar değişti. O candan yaslanış kalmamıştı. Daha sonra aynı ayaklar bir çok başka ayakiarla ve daha soğuk yürüdü. Nihyet eskimiş kuntst Borsasının 20/'5/19S4 fiatlarl duralan değıştirrniş olacaktır id IS418*... I StarttB kalabalıkta tanınmaz oldular. Kal280.30 280^0 100 Dolar dırun gene gamsızdı; lâkın, bulaUA. »rsiLsıı trangı şıkçının duygulan bir bezginıikl* (00 unrt gölgelendt ı< lcvıcre rtaosı S4 0£ M 83 Snl. Fechteler Gölcük üssiinii ziyarel etti Rusîarın Londraya siparişleri Genevre konferansı ümidsiıiik içinde Diinya gilreş şampiyonasına dair iatıminlsr Yeni gümrök tarifes! için tacirlarin ükri Kıbrısta 19 Mayıs gösferileri Dünkü ofornobil kazası r ORS 100 nertD 1 tkiiçtka tranıı W » 4 8 40 Mı ÇeK<ı«iu. Kut. SUUjH 1 * Isvev Kaı S4 12 ot t « uranm] KM ^80 73A4« »60 34 12 Ul KSHAM ve lAMVUAl son dereceleri Belgrad 20 (TÜ.A.) Yugoslav atletlerinin «n ıcn mfisabakalarda elde ettikleri neticeleri şunlardır: 1500 metre: Cera] 3,45; 400 metre: Mihaliç 14,48,4, yüksek: Dinütriyeviç 1,96, «ınk: Mlhalor 4 metr», ilsk: Krikokapiç 48^1, cirid: VuJancic 65,60 PUUV NtMBUS'UN IAHVİLLIB I Sıvu . Erzurum 1 20JS5 Sıva» Erzurum 27 20.30 1941 Demır>olu I Z2 10 1941 Demıryolu II 21.55 1941 Deroıryolu III 22 63 Mılli Mucaia I 22 20 MıUİ MudUfaa n 2160 Mılll Mudafaa m 21 b5 • M111İ Mudaiaa IV 22 00 Ziraat Bantası I 2140* ZLraat Bankosı H 107.50 «A1/.IJ İAHVİULJLH Kalkınma I Kaikınma U Kalkmma m 1948 ıstıkrazı I 1948 ıstikrazı H 1949 tahvill t 3 »AlZlJ 1948 ıkramıyeU 1941 M. M. Ifcr. Demiryoiu IV 1953 tabvıll Ikr. 1941 D. Yolu V 1951 tahvill 1953 TahviH Zıraat Bankası m Ziraat Bankası IV Z;raat Bankası V CAIZJ.I 949 tahvill 22 00 22 00 • 108 80* 101 00 109 50 100 80 • 10O.CO 1C0.00 104 00 100 00 106 50 • YAPI ve KREDİ BANKAS1 Eski bir olirapiyad fampiyonu öldü Kew York, 20 ( T 5 A ) Eski olimpiyad güll« atm* »ampiyonlarından Amerikah Pat Mae Donald 75 yasmd* olduğu hald* burada ölmfl}tür. seyiş kayboldu. Sakm bir tavula: , «Lübeck'te esir aldıktan sonra 0nun bu şekilde konuştuğunu «Bu sitemi hakkettim, prens,» de | misafir ettiğiniz Isveçli subaylar hiç duymamıştun. 1 di. «Sabık piskopos sabık çavuştan sizden çok bahsetmişler. Yanl, saTalleyrand devam etti: özür diler.» ym Prensim, slz şimdi... kuzey Av «îstemem ki Isveçliler ImpaJeanBaptiste'in gülümsemesini rupanın bir dostu olarak kabul • ratorun, en meşhur mareşaUannmi bekliyordu? İhtimal. Fakat o, diliyorsunuz. tsveç hükumetinin mu dan birini... muvalıkaten vazifeden ileri doğru uzarmış, çe^esini ellerahhaslan olarak gelen bu adamiar uzaklaşürdığı kanaatine varsınlar. rinin arasma almış, başı önünde, da ihtimal tmparatora bir iki çift Imparatorla etrafmdakiler arasında öyle, duruyordu. anlaşamamazlık var toübaı uyanır Nıhayet: «Bıktım artık,> dedi. lâkırdı söylersinia diye umuyor dı^anda. Görüyorsunuz ya, bulunlardır.» «Sizin suallerinizden de, zaptiye drğum teklifln sebebl gayet basit.» rıazırnvn göz hapsinden de, bana JeanBaptiste: «GSrüyorsunur ya KLüzumundan fazla basit. Siîsveclilerin bizden biç haberleri karşı gösterılpn itimadsızlıktan da zin gibi bir politikacıdan umulmıbıktım. Yorgun ve bezginim, pren yok'» dedi. Tallevrand, durgun bir sesle de yacak derecede basit» JeanBapsım!» tiste burada başını Jki tarafa salTallevrand hemen ayağa ferladı: vam etti: ladı: «Anlayamıyorum, efendim, «Bu adamlan kabul etmenlzi «Öyle ise ricamı hemen söyleanlayamıyorum maksadınızı» Eliisterdim.» yim ve gidej'im.» nl Talleyrand'uı omzuna koydu. J'eanBaptiste'İB kajlan bflsbfl cYani, eski bir plskoposta Tazife JeanBaptiste de ayağa kiDcb: tRica mı? Gözden düşmüş bir tfln çatıîdı: hlssl eski bir rlyaziy* hocasındamareşal dış işleri bakanına nasıl blr «Sebeb? İmparator nezdtnde kinden daha mı azdır, demek iatlhizmette bulunabilir, hiç tahayyül onlara bir faydam olabllir ml? O yorsunuz?» edemiyorum.» lamaz. Yoksa, benlm için ImparaTaKeyrand zarif bir hareketl* «İsveçe dalr, «aym prensün tora: «Üzerine elzem olnuyan lf bastonile topal baeağmı gSsterdl: Dün haber aldığıma göre, İsveç sal lere kanşıyor, dıs işlerle meşgul «Aksak bfr teşbih bu, Prentanat meclisi iki memleket arasm oluyor» mu demek niyetindesiniz? shn Şu ayağım gibi aksak. Mesele daki siyasî münasebetlerin tekrar Maksadınızuı ne olduğunu bana aşu: Insan kime kendini borclu hiskurulması için muzakerelerde bu çıkça söylerseniz mütesekklr kasediyorsa ona hlzmeti Tazife billr.» lunmak üzere Parise heyet gönderlınm, efendim.» uz«rin«, JaanB«ptlsta, ra miş. Bu heyet azası bilmem isim «Gay«t baalt Bu adamlan ka hatlaraı* gfbl, kahkaha fl» füldu: leri «iz« bir »ey hahrlatabilir mi: Von Cosen Ue Kont Peyron adın bul edip onlara bir iki fey 107le Blr PrenM yakıymıyacak kadar, da iki ki?! Paris* gelir gelmez sizi menizi istiyorum. Neler soyliyec* ordudakd bir neft» gfU kahkaha 0» güldü. sormuşlar.» ğinizi d« tamamfl» ıiz« bırakıyo«Sakm, bana bir f«y borclu ol JeanBsDtiste kaşlannı çattı: rum, tabif Çok bir fey ml istiyoduğunuzu söylemeg» kalkmaym» «Bu isimler bana tamamile rum dersiniz?» dedi* cDünyada inanmaınlv yabancı» dedi. «Beni niçin aorduk JeanBaptiste: «Ne istediğinlzin lannı da bilmiyorura** farkinda değilsinJz siı» d«dL AffcMt N T ; 1341 D. Demırjoliarı IV 103 104 104 103 104 102 10330 70 • 00 00 70" 00 70 • «Cmnhnriyet» ta Edebt Tefrikası: J> 7 Bir öğle üzeri kaldırımda iki yanında kanad, ardında kuyruk yapaa tuhaf bir ayak grupu göründü. Kunduraların ön suadaki yeniligi ve parlaklıgı yanlara ve arkaya doğ ru azalıyordu. Arkadaki ayaklard* ön Eiraya yaklaşmak, yanlardakiler de ise ortaya geçmek hırsı var gibiydi; hepsinde bu hırsın görünmiyen itişmesi seziliyordu. Bu h?l bulaşıkçı için bir muamma A Iu. Günün birinde kaldınmın uğultulu ahengini bozan aykın bir tem po duyuldu. Neyd' acaba? Bir tek ayaktı bu. Yanında ucu kauçuklu bir değnek görünüyordu. Bu iki ayn ayak uzun ve aksak adımlarla geçtiler. Bir aralık bunlara sık sık rastlar oldu. Yalnız neyin nesi olduklannı bir türlü kestiremfdi. İçinde ne bir dostluk, ne de b j aca belirdL Ama gene de saatle^>. kafa yormaktan kendini alamadı. Bir zamanlar, insanların gevezelığıni dinlerken, bu ağızların çok şey ifade etmek istedıkçe vardıklan manasızhğı sezen kafası artık işleınıyor muydu? Dilsiz kaldınmla, konuşmıyan •yaklar karşısında başı tekrar rîcnmeğe, gözleri tekrar yorulmağa baş ladı. Pencere artık bütün fu«ununu kaybetmişti. Arkadaşma seslendi: Osman. sen bu pencereli yer» geçer mısin? Amsneen cağma mirret... SARAYLARCV AŞK İLÂHESİ , Tazan ıMinem»rt« SCMNKO Çe\1ren DESIRE Vandei GÜLTEKIN lAHVIt.1.1! «Akrabasmdan bir genci evlâd edinmiş ve kendisine veliahd tayin etmiş. HolsteinSondeıburgAugustarburg hanedanından Prens Kristian Augustin.» Talleyrand hayran olmuş gibi bir tanrla: «Bu yabancı isimleri ne güzel telâffuz ediyorsunuz's dedi. «Kuzey Almanyada çok bulundum, insan orada bu gibi isimler» ahşıyor.» eİsveç diline karşı bir alâka duymadınız mı hiç, dostum?» «Hayır, efendim, sebeb yoktu> «Nasıl olur! Geçen sene, kıtalannızla beraber Darîmarkada buhraurken, İmpargtor İsveçe taarruz eüp etmemeyi size bırakmıştı. Bu bususta «ize mektub yazdığını hatırlıyonmı. Fakat fiz Danimarkadan tsveçe sadeee karşıdan bakmak la iktifa ettiniz ve hiç bir harekette bulunmadınız. Neden acaba? Bunu «ize sonsayı ötedenbari isterdim.* d l s kendlnh dlyorsunu» ki İmparator bu işi bana bıraktı. Imparatorun maksadı Çann Fınlandiyayı almasına yardım etmekti. Fakat yardımımıza lüzum kalmadı. Pek güzel bir şekilde ifade ettiğiniz gibi, karşıdan tsveçe bakmak kâfi idi.» «Peki ya manzara, İsveçin man zarasmı beğendiniz mi, azizim?ı JeanBaptisdte omuzlannı kaldırdı: «Berrak gecelerde tsveç sahıHerindekı ışıklar Danimarkadan görülebilir. Fakat geceler umumiyetle sisli oluvordu Isıkları pek nadir gördüm.» lalleyrand ileri doğru uzandı ve topal olduğu için elinden hiç eksik etmediği bastonunun a'.bn kaplı başına çenesinl dayadı. «İsveçte çok ıjık yar mı dostum?» diye sordu. Bu sözlerden n« levkabyordu, anlıyamıyorduın. JeanBaptiste başını yana iğerek gülümsedi, o da bu konuşmadan hayli nvkalıyor gibiydl «Hayır, pek az,» dedi «îsveç fakir bir memleket, halbuki daha dün. denecek kadar yakm bir geçmişte büyük bir devletti.ı «Belki yann da büyük bir dev let, ne dersiniz'» JeanBaptiste basını iki tarafa salladı: «Yo, siyasî bakımdan olamaz ama, başka bakımlardan belki. BUmem ama, bence her millet gelişmek imkânını bulabilir, elverir ki [ geçmişini unutmağa karar versin.» Talleyrand gülümsedi: «Her ferd öyledir... Geçmişini unutmağa karar verdı mi büyuk imkânlar elde edebilir. Misalini çok gördük, tayın prensim!» «SLzin için bu sekilde konufmak kolaydır, efendim. Asll blr aileye mensubsunuz, iyi bir tahsil yapmışsıroz. Hayatta ima ettiğiniz kimseler gibi güçlük çekmemişsiniz.» Taaı gediğin» Voymuçtu. Talleyrand'm yfizundeki gülüm T. C. Merka Bankası Garanti Bank. H. Obiigasyon AHÜ. aYpı ve Kıedl Barüt. tş BirJtası ^ ıtıııns ı A O Sanayi Kalkmm» B. Aslan Çlmento Şark Değırmenlert Osmanlı B % St Hls« And. Ticaret BanJtatı Aj.lıN 247 50 120 00 160 00 16 49 55.00 ısauou 100 00 45 00 36 40 • 110 (XI #5UU 6 60 S60 Fr 415 000 Fr. 15751600 100 598600 614616 142143 165011680 ,IN İngiüere Macarlstan millî fufbcl karşilâşmasisiııi hazırlıkları Budapeşte, 20 (SHA) Ingılıa .A) millî takımjnı te : kil edecsk 18 kişıhk bir futbolcu kaf Jcsi, 18 mayıs salı akşarru trenle Belgraddan buraya gelmiş ve saHece 200 kıjl tarafından karşılanmıştır. Macar millî takım kaptanı Fereno Puskas, İngilız millî takımının k>ptanı Billy Wright'a bır buket kunıızı gül takdinı etmiştir. Ingiliz futbolculan, Macar hetkı tarafından alSka İle karşılanmış olmamakla beraber, 25 mayısta Budapested* oynanacak İngilter» Macaristan millî futbol maçının biletleri tamamile saülmıs bulunmaktadır. Macarittaa, Londrada tngfltereyl • » t fmtmn taknnından sadeca bir t«k (1) Dolar (1) kllo «Itıa SfcK)lt>l Sterlin efektıl Franau tr&ngı 17 Dolar efektit Dolar N. W. Isvlçrt Frangı Turkıcsh Acconl SAKRAFI.AHU» Cumhıulyet Ata. Guldaı t 50.00 M.75 47.70 KUlte SAL1M f TJ7 4250043000 S450034750 3030630500 Hamld la*t U t* t*ri>tt «lUdl. (•» laucUUat BOHMUU mııiMilı