Catalog

c CUMHTJKIYET S A N A T j DAHA NELEB | Kendisini aldatan sevgilâsini ebedileştiren sanatkâr Yazan: Zeynel Akkoç Londrada çıkan bır tıb v« ipnotlzma mecmuasının haber verdığina göre, Ipnotızma yoîu ile çirkm kadınlann guzel gostenlmesi müm kundiir. Misal olarak, yirmı bef yasında, çirkin ve çok şişman bir kızın, kendisini gene ve guzel bir delikanlıya sevdırmeğe muvaffak oldugu efktrlanndan birtsi olan Benvenuto Cellini'nin hayatı tâ çocuklugundan Jtibaren tehlıkeli maceralarla dolu<lur. On altı yagında iken, sokakU fttt kardejlnin bir kaç klsıle kavga ettlgini görünee, hemen eve koşuyor re blr küıç yakahyarak iki kişiyi yaralıyor. Bunun üzerıne mahkeme •na altı ay sürgün cezası venyor Sürgünden donüşünde gene bir kavga çıkarıyor. Bu aefer htpae mahküm edilıyor Babası blr hayli ttğraşmasına rağraen, onu aifettlre•aiyor. Bunun üzertne blr rahib elblseal giyip Romaya kaçarak Papa Yedind Clementın himayesıne ıığtnıyor. O'ads bir dukkân açarak Rafaelo, Mıchelangelo glbi sanatkârlar ara•ında kuyumculukla mejhur oluyor. Romaya g*llsinln tfl flk gunfinden ftjbaren kab'llyet v» mariiet) aayesinde levılmeğe bajjhyarak Papa ve prensler ıcın güzel ziynetler yaptyor. Franmlann Romayı muhaaaraaı •enasmda, Pap» ve bütün yakınlarile blrlikte, »anatkâr d« San Angelo »atosuna gizleniyor. Oradt kıbç ve tüfekie gEtonun müdafaasına la*ırak tdiyor, aynı zamanda top mMell yapmakla ve onları dökneitU mesgul oluyor. Romanın yağmasından tonra, Italyayı dolasıyor. Sonıa Parlge glderek Kral Buinci Françoia içtn anadalyalar ve riynet esyası yapıyor. Tekrar Romaya dönüşünde Paparun tacını tamir ediyor. Bu aıradı tacın ta$lanru çaidı diye, onu bir ı manlar müdafaa ettiği |atoya hap aeriıyorlar. Bir gün. oradan da kaçmak kanrını veriyor. Çaışafıan keserek birbirine ekleyip satonun duvarlanndan inmek istıyor. Fakat duvann yüksekliğini yanhs heyab ettiği idn b<?ş metre kala atlamak mecburiyetınde kahyor ve bajı yanlıyor, bir barağı da kırıhyor. ELT manastınn hflcrecindı Wr aoüddet girll kaldıktan eonra, bir kardinalin ricası üzerine Pap» ken•"isini affediyor. İyileçince, ParİM Kral tarafından davet edUiyor ve daiml maaıla heykeltra» olarak Fontainebleau aatotuna yerleşlyor. Görünüst* Celllnl içta arhk perUk bir Istikbal kapm ıçılmıı bulunuyordu. Zindanlar, rütubetll bodrumlar birer kâbua halind* mazdy» kanşmıjlardı. Faktt onun u ı l iç iatırabı yeni bajlıyordu. Aynı ramanda kuvetli bir kalemi •laa Cellinl'nin bu tarihe tcMdOİ eden habralarının konusunu yalnıı blr f«y te§kil eder: Katerina isminde bir Franaıı kızL Bu gene v« güzel Franıu dilb«ri, Hnatkâna hem a«vgiliri, hem d« mcdeli idl Onunla geçtrdi^i bir kaç Yüksek Binalarda Yangına Karşı Helikopterlerden Nasıl İstifade Edilecek? İMS aaoaal bartnm ayında Hrw Torkfa als jrfizundan yolunu k«yb«dao bir bombardunari uçagı BMfhur Emplr» Stata Bulldinf lalmli gOk tarmalayanın kulesu* çarptj. Uçak patrçalandı r* lçlnda bulunan blr ton kadar h&fli benlin d«rhaJ ate* aldı. Aiavlcnuı mayi asanafir bosluğundan aaağılara kadar dSkfllerek buraaıru btr nerl ocak halin» koydu. Üst kattakilarln lnip kaçmak ihtimalleri kaJmamifb. Kapüar, p«ncer«J«r patlamif T» h«r taraia aerpUatı «fyaaıa araaına eedlw atkıanuftı. meaud MB«, hqrktltrm|m hayata boyunca unutunıyaeagı aayüı fünlerdi. Gfla («Ç<&Ç« stparialerl çoğalan Cellinl, kendiıln» yardıma oUrak, Paolo Miccieri adında bir gend p rak elaıak almıjtL Slnd tahjiyatini temiı T» a u u n bir çehr* U« m*jktlemejl çok lyi beceren Paolo, uıtajının münakaaa gStflrmM itünsdını karanmijtı. Hat ti, tanatkâr pragına olan bu ltimaduu, aarayda kalıp çaliftıgı zamanlar ievdigl Katcrinayı on» «man*t •tmej» kadar rardınyordvı. Blr rfia, C«Illnl U« bötün yarduncılan, Pariften blr kaç taatlik mesafedt bulunan blr j»toya davrtli olduklan bir aırada, Paolo daveti, Katerlnayı yalnıı bırakmanuı boa olmıyacagı bahanesil* reddetmlgtL Cellini, şatoya gitmek flzer* yola çıkar çıkmaz lçlnd* aebebl meçhul blr huzurfuzluk beliıir. Bu hal, darttll bulunduğu tatods onu büabütun rahataıı «tmeğa başlar. Nihayrt ev fahlblnden 8zür dillyerek latodan ayrılıp aceleyle evin» yollanır. Kapıyı kaynanası açbgı taman Cellını'yi görunce bir çığlık kopararak jere duşup bayıhr. Hemen yukan kata fırhyan sanattâr, çırağmın yan çıplak bir variyett» Katarinanın odaamdam çıktıgını görünc«, kılına aankp onun pejinden kojarak yetlameğe çalıaır. Fakat Paolo çevikllği aayeslnd» axy nlarak kaçmağt muvaffak olur. Celllni, tekrar odaya girince Katerina onun ayaklaruaa aanlarak aglar, yaJvanr v« af dllar. Sanatkâr ellndekl kılıa Ur tarafa fırlatarak, Lffürabın ağır yükfl altında bir koltuga çöker v» oldugu yerd* doru kalır... M?«ud günlerl blrer birer gözunün Snünden geçirir. KendirJ topladıktan aonra onu va anneaini tvdea kovznakla lkt±f< ader. rtraiıru uran tas'aklar, heykell«r T» Katerinanın modelliğlle vücud» getlrilnal» bir çok eser Ceilinl'y* hep sevmlı oldugu kadını hahrlatıyordu. Bir kaç güa aonra, Paolo'nun Katerlna lle btrlikte yaşadıgını duyarak, kukançkk hlssl içini bir kurt glbi kemınn«ge bajladi. Sonra otede berid» kendl aleyhlnde blr çok sdzier jarlettikleri de kulağına gelBir müddet aonra »anatkâr, hsız ıevgi:ısile hain çıragını makta güçluk çekmedi. Kılıcın soğuk ve iivri ucunu l^gında hısseden riyakir çırak, varmağa başladı: r«bulgjıt yaiDuman zail oldugu rakit blrkaç katta çıplak duvardas baaka blr »ey kalmadıgı görüldü: On üç kl»l ölmtta, ylrmi b«f tavailı yanmiftı. Üat katlarda mahsur kaian memurlar blr teaadüi «a«ıi olarak • Nt Utenen yapanm...» diyordu. Celllnl: «Memurlarm hururunda rtaterlna ile evleneceksin» dlyt hsy kırdı. Rakikatan blraı aonra Paolo, Katerina lle rvlemnlîtl. Böylece Celllni, kıskançlık T« lntlkam hlsslnl yenerek, aevdiğl kaduun daha büyük felâketlera «ürüklenmesine mârü olup, insanlığıi! fevkinde blr nefıı feragatl göstermlfti. Bu rak'adan »onradır kl Cellinl, Fransadan ayrhıyor ve Florarjaya gelip yerleşlyor. Gran Dük Cosimo Medıd ona alâka ve aevgi göstererek kendısine üç heykel ısmarbyor: Apollo, Neptun ve Perseo. Bunlardan en guzeli Perseo heykelidır. Efsaneye gbre, güzel »açh ve Medusa adlı bir kız, Mınervanın gazabuıa uğradıktan sonra, her blr :eli yılanlaşan aaçları ve korkunç bakişlarıle her in«anı taş etme kaoanlarmı kurtarabUmitlardl Çunkü onlara her hasgl blr («kllda yardrm ttmek lmkânsudı. rrteai ju hlr C45 uçajı Manhatian bankasuıın 58 tncl katına çarparmk aynı {adarun tekrarlamnanna acbcbiyrt rcrdl. çıkao yangında be« ki»i Ud teklld* ftldü. Bu Üd yangm Nrw York itfalyecllerinl clddî meseleler karjısmda bırakıyordu. State BulMing facla*ı 280 noetr» trttfada cereyan etmiftl. Dünyada bu yüluekligı yetiaebilecak hlg bir ınerdjven yoktur. Amerikada nju»ry«n btr trtlraı atan h«r binanm yangına karşı kendi hortum ve imk&nian vardır, fakat tecröbe göstennlatir Id yangını içeriden alt etmega çahşmak beyhudedir. Asrl blnalans doşemelerl beton oldugundan bu luk daha da büyüktür Yangına kaısı mücadel* «debümek lçin mutlaka harlcden va fatten hücuma geçmek aarttır. Fakat binanm altnua, retnın katı oldujru samaa bunu anoak kanadlı m«lekler yapabıllr. D«rn»k oluyor kl bu gibi vakaiarda ltfaıyenin goklera tuTnanmnm T« oradan mücadele etmeai lâzımdır Muhal gıbl görOacs bn (arazrya bugün artık tmkftn dahiline glnni» bulUEmaktadır Tabil anladum: Bunun Içln hclikopter kullanmak Hjarfldır cÇÜep» ^ral rerllcn yenj hellkopterlerden biri tecrüb» devrea!ni geçirmj^ür Bununlj topLar, tanklar v» daha baaka harb âletlen taaınabllmektadLr. Kaldırabildigi yuk 25 ton kadardır Sür'ati aaatte 180 kUoraetre olup uç yuz kilometre dahıUnde yakit almadan hareket edebilmektedir B'ina benzer ba;ka helikopterler dt tetklk edılmektedlr. Bütün bu modeller lttaiyenJs laln« pekâll yarayabillr. Bunlara yanmaz maddelerdeu yapılmıj bir gövd» ilâv* edilip hortum tasıyacak ve kaldıracak vlnçler takıldıgj takdırde en yüksek binalarda patlak verebilecek yangınlarla dahi muvafiakıyetl* nrucadele «debllacek duruma gellrler. / »•* • *• lngü!ı Avsjn Kajrarası üyelerinden birl, bütun İngiliz çocuklarırun bir örnek eıvdirilmesl hususund» kanuD önergesi vermiatır. • *• Robert Dakkul adında bir gflney Airikalı, kendisıne «yaşamak istivorsan hevecandan ka;ın> dlyea c doktorun muayenehan sinden çıkıp evine ge'mia, karumı boğulmua, ogullarau bıçaklanmış, kızını bayılton, parasımn çalınmış olduğuntl hormmua ympıldıgj ıaadd* da jmn görduğü hald» kalbıne tnmenüstir. m u cinf+endir. tçerida bir d« tu• ** hımba »ardır. Oanlmarkalı bir dıl bilgininln bfl Ayrca hellkoptaıia burotmda bflyük bfcr fenw bulunmaktadır. dirdiğın» göre, Eskımo diHnd» PUotun çalıstjh aahayı lyiot g* tharb» kelimeai yoktur. '»bilıaegi lçin buna Ihtlvac »ardır. *** Makiflenin muketnmel bir şekilde muvarçne bulabllmesi içln radWorthing ftngil+ere) de bir golf yo da!r»«l vt akaryakıt tankj ar meçınds iki kardes, vurup havalankaya almrsustvr. Bunlar pilot mev dırdıklan blr top!a, o anda havadaa kJLnJn sŞırhguu karaılık taakll •• uçaD Wr»r güverdn vurmualardır, m«ktadlrl«r. • *• Oroenland'da Godthsab aekrtnda, memlekette ilk d*fa olarak geçen ay bir berb«r dükkânı açılmıjtır. *** Bogota (Kolombiya) da çıkan «H Tmpraricalı gaıetesinde şöyle Mr ilin çıkmıj+ır: «Kanuna aykın olm?mak üzere para basan blr mnHn» ehven flatia aatılıktır...» Çifliğe bir yabancı geldi blllyetinj kazanır. Bu korkunç kızın başııu kahraman Perseo keser ve daima onu elınde taşıyarak dujmanlarından kurtulur Celllni, bu e«erinde çok mvni(ak olmugtur. Perseo'nun elinde bulunan yılan aaçh Medusa'nın yttzündekl dehaet v» utırab dolu ifade, Katermanın â^ıkilt yakalandığı eındakinln aynısıdır. *lhaneta u^rarrus »anatkir, bu heykelden bahsederken: «Eğer Ksterina bana lhanet etmeaeydı, belki da hiç btr zaman Medu;a'nın yüzündeki bu dehjet'i ifadeyi bu kaHelikopterln 6a taraimda atea* dar canlı olarak başararaazdım. O jrüzün îfadesi. benlm tatmm edılme davanabüecek çift eamlar Tardır. oıı^ kukanç'ığımın, donup kalrruj Camlann arasmdan aofruk hava mUkam arrularımın, ftbıdesldir» der geçerek yangın acafuun tç«ri aksetmesme mâni olur Etrai geRlvayete göre. bu heykelln kal na hep cam oldugTindan lçeridedesinde bulunan muhtejem güzellık kilertr. gorus imkânlan da aaglante bir kadın hevkeü de »anatkârın ıruştLT. Katertna üe se\ı$Uğl gunlerın canlı Govdenln onajondakl delikten hâtırasını taşıvan bir eserdir. içeri hortum eurmektedir. Tabll, taiijmha» bo voretl* meydana gettrilmlştİT Fakat bunun b!r çok tecröbelerden geçtlkten toart kesdn feklinl alaca^b tahitdlr. Tecrübelerln »erdlâi <!•»' « » gör» helıkopt*r ya^af yavaş tekaraüî «dec«k »• taaa teminat »«rehUecek btr hal» (Hecelrtir. Ytagm bellkopterlerl y«rd« me»kl alan arabalarla trtibat tesif «d»c*kl«Hir. Bu arabalann Hlıumlu hortumlan taaıyabllmelM iç!n gayet kııw«tU ohnaian gw»keA?ktlr. Biindan baaka luyın y«rden tâ helikopterin bulunduğu lrttfaa çıkanlahünjeal İçtn d» muazzaiB tulumbalana yapnlman aarttır. Daha kDçuk *• daha hafU b!r takuo helikopterler da bmalann üst katlarmda kalanlan kurtarm» l»lnd* kullanılacalrttr. Bütün bunlar heefls pro]« halind» Ise de pek yakm blr zamanda taha>kukİ8nnj» muhakkak oazarlle bakılabiUr. Eaas m"»)* yaniı ı gmlar'a har *t» n v» yukandan mfloadei* oldtığuna t*r«. b»j gıbi ea> relere ba^vurmak artık fisrzoluyor. Aks! takdtrd» jHlkjek binalardn oturan *vy» çalıaaalar her arnaB k«ndtl«rlm tohJk«<U hirl.rak lerdlr Onun ~<««"'^ dondügünfl dııfunca Aalton«n ufulca yatağından kalkü« çıt çıkArmamaya dikkat • «Uyordu. Tahtalan g^ardatarak el fikama verin» kadar grttt, paalı (fariktes kaca kana ıu lctL Uykuau kaçnujtı. Baai docOyordu, bofas da tnlemektaa kurutnuftu tftemiye tctemiy*, içeriki odadan falcn butfa aaal«ri. ee uUk tttrvseirl bil» laltaılaU Sonra, ajaklaruun ucuna ( « • baaa, tekrv yata*na gltti Bitisik odadald kadın onun ıjjrumadıgıaı T« kimaenin dinlemefe hakkj olnuyan eeyleri dlnJediilnJ bihnameliydi Meaara, topratuı müsflk kollan araaıaa (irer ğlbt, yttafcına glrdl, dartaı bir «ykuy» <Ul<fa. Kadın • daramk rataiında yataua, fakat uyumuyordu. O gflçlü kuvvetll w blçimîl «Uastnl yorganın userisa koyıcustu. Yandaki odadan g«len o boguk ayak eeslerinl isitrciştL. Bu geoe. l«itmediği m yoktu. O adalell vflcudüs har adımı. hattâ her bareketi kapuuo, duvarlarua ardutdju ona kadar geliyordu. Bir totatfctige göre AmerikadakJ ansuı> kadınlann ancak yüzd« sekbd eaasında sanşmdır. • *• Ralen House admda btr Amerikall ksdın, kocasırun hazırladığı vaıiyetnameeine kendisi içın birind n aıf, karuı için ise üçüneü sınıf naze merasimi tMtib edilmesinı ya dıimı tleri *ur*r*k bojannujtır. • •• Tesra» (Amerika) d» çıkan bir garetede goyle btr ilân eorulmuştur: •P«co« dddnsındekı 113 sayıh ha«tr alffiip kond'ir>jıan evımız 1213 |ub«t gecMİ çalınraıştar. Ev tek kath. uç odalıdır. Gorenl»r veva hırtnzUn büenler haber verdıklen takdird« ttyadesile memnun edüecektir.. tıyı Aaltonenl'e kadın başbaşa yediler. Sonra kapının ontina çikıp oturdular Kadın, Aaltonen'den biraz 6taye oturmuftu ama, eünl uzatsa dokusabillrdi Olgun bir çagdaydı, Aaltonen glbi o da otuzunu geçmifti, fakat o aabahki günesis «^»"iı ıtıklan altında kendlni bir gesc kız glbi Uk defa olarak blr erkege yaklaaıp ona eaka satmaya ve neler» kadir olduğunu gâstermeSe hanrlanan bir kır glbi hiuediyordu. an «Burada hlç kendini yapayal» hlsaetbfin olmuyor muT» dly* T A Z A N MIKA WALTARI parm B* galmiaiL Doknarin «Alfred'e kjı havas iyi gelir» dedlkl«ri vaklt, geaa de bu ciftlijri alacak kadar paran vardı. Ama, aehria »«hirinl *iriTni| hlf adam arUk ifi^h olur mu HJC! Sen de göre^eksin ya.» Aaltonen: «Bu kadın pek müsteeca bir kadın olacak, baaka türlü dayanamazdı ona,» dedi. Bu aözler kinlan blr bogudan •orla va yan boguk bir halda çıkOdamn lçl kararmifto. Ata eu vtarmek, ahın derleyıp toplamak lâzımdı. Aaltonen giderkes kapıda durdu Yüzü karanlıkta kalmıytı. Bır rencberin agzma yaknmıyacak bir *ey aordu: bahav akşaau, gtia batarken, j olmuftu tma. Steld oduncu homur JulmaaınT» dedi feleu yabancı orada üç kişl danarak hamla attl, bıçajmı çektl Herman, sakın bir tavırla: tŞimdl üe karşılaştı: Blri jene, blrl Ihttyar Tam aaplayacaktı, Herman etldu geçer» dedi ve elindeki eairin kolİki erkck v« gene bir kadın. Daha Aaltonen'in o beklenmedik larını tekrar bir büktu. aaldınaından once lhtiyar »opasını Bu nrada, kuvuya gidea oduncu Tabcneı, çlftlita, gtt«te4ekl ÜAnı koynundan çıkamuştL Bıçagı çeken bir kova «u lle geldi. Samanlığia b i i Ka•kuyarak, lf iatemeğa gcbni$ti K ela blr vurdu. Bıçak düftü, sarhoe yanına yuvarlanmıı olan Stekl odın ona i«e aldıcını bildlrdi. Hakida yer# yuvarlandı. Aaltonen bıça duneu kendine gebri», doğrulkaten, evde kadınrn söztt geçÜği ğın üzertne bastı v» aakin aakin mağa çabalıyordu. Nlhayet ayafa anlaşılıyordiı. Kocası olan o gene durup bekledi. kalktı, başını kaaıdı, »endeleye »en •dam ayyaşıa blrl Idi ve kansı OBU ALfred denen adara blrdenblre deleye tekrar mmanlıktan içeri girekseriya odanna kitlerdL Blr geee adazn (Alfred) kapıyı lorlamış, dı koUannı sallayvak. deli gibi, çıgük di. başladı. Dehşnn çıkmaga çalısmısh, İhtlyar çıgbğa haykırmaja Herman'm pençetsisdeki adam ba (Herman) onu tehdid eder«k yatıs »etten (ügına donmüstu. Sanak yılmak uzereydi. thtıvar onu biraı tırmjstL Fakat bir kaç gün fonra lanak vs mor dudaklanndan kö serbest bıraktı. aftzından lsli paçavkılidl gökerek evden kaetığı görül pukler aaça saça, dört bir yanına rayı çıkardı, kaldmo oturttu, bir du, Ko>den gelen blr haber üzeH saldınyor, kime rastgelirte vuru kova suyu o mosmor ve ağlamaklı ne yabsneı (Aaltonen) lle Ihtiyar, yordu. suratmdan aşagı boca etti. kapandıgı gamanükU aramağa gitStmdi hepsi dSnmfis, ona bakıBir sessizlik oldu. Sonra blzimkd, tiler, 8arhoşlar hep birden çıkarak yorda Yerdekl oduncu agır ağır «mlaria kavjaya tutuştular. (Şimdl doğrularak kalkb, kavgayı da. bı parmaklansdaa aular aka aka, ellerini kaldırdı. bitab bir halle yüzüromanuı bundan •onrasını okuya çagı da unutmuatu. eaksınız.) Şaskın şaskın: «Ne oluyor buna?» nü aıimeğe çaliftı. diye aordu. Aaltonen'in yere devtrdiği odun tl»e oruyonron be? Ne aeelen Herman da Alfred'e: «Bırak yay cu gene göründü, gamanlıfın kapır* Dur önc« lunlaruj heaabını garayı, gel gidelim eve,» diye hay sındaki basamaklara oturarak ayaklarını sallandırdı Elınde yannı şı»e lordı. Bu airret herifln yurunden bütün içkl vardı Aaltonen'e dofru kaldıÇiftç! de Aaltonen'e dBndfl. Yflrarak, aomurtuk bir dddl tavırla: tD VTT,v8ktan v« Bfkeden kıpkırnu köye rezil olduğunu dü|ünerek öf «Gel İç bir tane » dedi. «Döğua pek kesinden mosmor kesümiıti. Fakat n ke#il'TV=ti. Hermsn'ı tanırdı arna, ötekl yaygarayı keemiyordu. îhtl yaman oldu doğruau!* (örtnemezlıkten geldi: yar, elindeki »opayı onun kulaktoAaltonen eevab veım^den aadec« «Buresı benim, ne haklan ka zuna bir indirdl, insan müsveddesı «hayır* der gibi baıını «alladı. nsıvorsun sen?» dıye başladı. domuz gibi inllyerek yere yıkıldı. Alfred'in ne kasketini bulabildlHerman, ceketinın duğmelerini Tekrae atıyor, çırpınıyor, agnndan çn?orken ağır bir tavırla tBiz Al köpükler aaçıyordu. Şimdi, korku ler, ne de c«ketinl. Ayakkablan da fred'i almağa geldık ıade,» dedi. dan ödü kopan blr kadın gibi cırlak ortada yoktu. öteki oduncu onları çoktan heybesine tıknuıtı •• Ül« » «Bılirsin ya...» orlak ve aonsuı blr çıglık halinde de: tAlfred kumarda yutuldu. ayak haykınyordu. Odunculardan fltekisl, çöyle Wr kablan benim oldu» diyordu ama, horozlanıp ıleri doğru geldi1 Şafirıp kalaa «ehmcm; «Allah Al •n aonunda eamacar rrrâL tÇocuk mu o be? Six ne ka lahl» diya haykırdl. Sonra Hermaa, Aaltonen •• Alnşılorsunuz?» Blra» ayılmiftı. bu deH yaygaratı Alfred de horozlanmaga ealifa linirine dokunuyor gibiydi. Herman fred yola koyuldular. Allred'ln b*rek: «Ben k*ndi ba$ıma buynık yerda yatan eefill yurarladı, ytirü p açürh ve aarsak »arsak yüröyorta5»rum, ilzin gibd reneber parçala koyun bir vazlyate getlrdi, kollannı du. Konuımadan va doadogru 6ol«atee bakarak gidiyorlardı. thtln bana kansamaz!» dadl. arkaaına bajladı. v«nn aoluk yanaklan utannndan tlk çıkan oduncu: «Demefc h« ı Ağnna bir paoarra taka, Aal kızarmiftı ama, ba#ıru dimdik, tıımefendl yatağıru laıtacak blrtoe tonen,» dedi «Hey, «en de, git bana bnı dumdüı tu^yordu. bs<ret kaldı h«7» diyer«k blr kah bir kova iu getir, bakalım o zaman Çirtlll. (reldlkleri raklt Herman kfh» koyuverdi. gena bajıraeak mıî» ttta • H I " » Aartaaect Oduncu taoa bir duraladu aonra nefea nefea* İdl. Esirini dofruca yıönee aol yumrugu lle doftru gittt. Aaltonen vmk kanma y«ine göturdü. Atealn uze»danua kamına btr rurtru, aonra tila «m«nlignı toba d«lı«in« tkan rinde bir kazan kaynar iu vardı mdmm a«nbeyaı keaillp ftibüklttm mi| iall blr paçarra buldu, bir ka duvann yanıadakl kerevetin üıerin» de temlı eamaaır konulmuftu •luaea eaj yumrugu lle oeneaine tlkduran agza htt vuHu. • HStük gibi boyun ar slne aoktu, Kançanagma dönen göı tkisl berab.«r adamı aoydular, H»rfc*v« frtti. koca gövde arkasındaki lar deli gözu gibi kaydı, haykırısı man onun pU çamaıırlarını btr kö•eye attı. adamı boylu bovunca ye«hıv»n varısb Kendinden geçmif da, bira* boguk olmakla beraber, re devırdi ve inlemesine, gozyaşına •gzı blr karıj açık, aoluyup durugırtlağından gene çıkıyordu Çırkın, bakmadan, sıska vucudunu fırça ile yordu. kaba, acayıb bir haykın}. Bır dakı ugmaga bafladı Sonra bafindan aÇiftçi arluya dojru aeyirtU, koe|agı foguk ıu doktü: Biamak lçln kendlni zor tutuyordu. kada yürü monoor keaUmifti. •ndite U»; «Sakıo bo «HadJ tlmdJ kurun, tcmiı çaUk kızgınlıgı feç«r gibl Btr Ötremeai, Aaltonen'to varuada duydu^u heyecanı belU eaiyord'u* Aaltanca ona baktı, eamer yuza biraı sarardı. Dalgınlaşan gozleri» cJ kadınitı gözlerinden ayırmıyordu. Kesöüae hâldm bir tarırîa ve b sacı «Hayır, hlç blr zaman» dly» Bucunla. «Sen benim yaıamda oldukça re ben senin için çalııtıkça, senin evinde çalısıp senin renoberrn veya iatediğin şekilde bir aH«mm oldukça hiç bır zaman kendıml yalnız hi&»etmem.» demek 1»tiyordu. B^dının lçl ertr glbi oldu. Artık hlalerini gizleyemiyordu. «Evini barkını niçin bıraktiB da buralara geldın, Aaltonen?» diye aordu. Arkası vaı «Her hald« htrbtrtertnl.. eok eeviyorlar. öyle miT» lhtiyar, o gunkfl yorgnnluktai! harab olan göz1«inl Anune diktL E31eri gflgsünde. uyumadan. yaAlçak sesle: «Rahmetli Jooae «mtagmda hveketalz yatb Yavaa yacamın bir *örü vardı,» dedi, «nefret lnsanlan birbirine aevgiden da vaf, gayet agır agır nefea aityordu. ha süu aıkı bağlar, derdi » Sabah olmak bflmiyordtı. KTlhayet Aaltonen avludan geçerek abıra »af ak töktfl ve odaya aoğuk blr aydoğru yürüdü Rüzgâr durmut, HınlıV doldu. bulutlann arasmdan aoluk bir yü• •• dn çıkroıştı. Yeni tur&lmüf topragın kokusu pakin havada agır Blr pazaı tabahı Herman ata alajır etrafa rayıUyordu dı. kiİLseye gıtti. O aab«h kahval• *• p«% mimtUi geçlyordu. O wfll, ayyaa herif içeriki odada yavaa yava« Hayata dönüyordu. tlkono» yirml dort saat kadar uyudu, amyıkUdı durdu Sonra. acaib parıltılarla raaaa gederini tavana dikerck, ttrnaklannı kanatıncaya kadar kemLrerek, «Ölüyorum!» dly» inley» lnleye allerinl bogrttne dayayarak, yattı. Nlhayet kalkıp, yatağifliTi ucuna oturdu. Korkuyordu: Duvarlardan. pencereden, dıjandaki toprak!»rdan korkuyor, bir takım sealer duyuyordu. BB •oniznda •dam rvmek maaırtanıu f\y,» 65r» •mîr keadijd dinlenm«k üıer» dıtanda vazgectı, kalktı odaama gitü Kabir tasın ozerine oturdu. Sık aık to duı da kalktı. Kocaauun arkasuıdan giderken Aaltonen onun gbzleTİne luyordu. Aaltonen de onurj yanına otur baktı: Kaduun baluşlan bos v« pek du. thtıyar aefea aldıkça dŞerlertn mahzundu. Aaltonen kızardıgını den ıalık gibi »M çıktığını duyuyor hisaettl ve jrumruklanru sürb. Cadu. Hiç konufmadılar. Nlhayet a nı yandj. Bir elinin boguklan «ydam hıçkıra hıçkıra, titriy» tltriye nlmn ve (iamiatl Jrîüthl» yumruk Kadm ona baJoyar. romaft g«r3rtdıaan çıktı. ev» doğru yürüdü. 6 aallamıatı Fakat artık yumruk salyor, uzun uzun yaıunda kahvor, layacagı klmae yoktu tekiler de arkuından trittiler. yalvanp yıkarmalanna boyun UBHerman a'cak »eale anİBtıyordu. Maıarun fizerindt yemek hazıryor, o aiş ve aarsak «urabna katdı. Adam, auklumpııkhım ot>ardu. «Tam bir yıi hastanede kaldı. •anıyordu. yemeg» ko.uHu Arada bır hıekı tyi oldu dıve sahverdıler Şehirde rıyor ve pek acmsklı bıı halde bur guıel bır eOen vardı, bu ıkismın Nihayet tekrar kendl eda.ina nunu elhyordu. Ekrneğı çıgniyordu îçmde pıvano, atlas kaplı koltuk'ar Hondü. aradaki kapı\n kılıt'edı. iki ama, yutamıyordu ' falan. Ben bır ksre mutfaktan. ıçe elıle dayandı. Şınriı onun gozleKadın aobanın yanında koşeye rı başımı uzatiD bakmıstım. Buraya nne bır delı bakışı gelmıjtı Splur Yanaklan «1 oturmut, bır, mavı taaı andıran goz geldıklerı vakıt bır »eyleri kalma gibi nefeı aüyordu lennj on< dıkmis öyla bdkııordu KjHıa «vlendiğî u n u n «pey j aJ olmuatu