25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
c ırnmuRİYBT Mart 1954 MİLLET PARTİŞKden M. Partîsi programının değiştirilmesi meselesi 3 1948 •> programuı yapıldığı n r a i a ki devrin, ltlkat anane « . y t alt oldugu »öylenilip M P. muhafazamemleketin ttinl dununu 1948 dt halk çoktanberi dîn •• klrdır denildi. Armda |unu bellrtmuhafazadünya ialertnin ayrılıtım vicdanında mek gertkir ki buna kabul etmU bulunuyordu. O ancak kârîık degil, irtica denir, çünkü var çocuklarına din dersleri verilmeme olan durum muhafaza eddmek issinden ve bir dereceye kadar da hü tenilmeyip gerıye gitmek isteniyor kumetin ezan ve n*max lalerindeki demektir. Eaasen bir kere 30 yıl bazı müdahalelertnden sızlanıyordu. geri gitmegi kabul ettikten aonra Taassublarile Osmanlı Devletıni me niçin 300 veya 3000 yıl geri gitmek deniyet dünyasmdan geri bırakmıı istenilmesin. Türk jfeleneklerinie ve onun çökmesind» başlıca âmil Cumhuriyet tlmadığı ve herhalde olmus olan softalarla yeni yetisecek bugünkü şekli Ue olmadığ! için 7. olan dünyayı bilir ve ondan anlar maddeye böyle blr mSna ver'lince din bilginieri arasında bir fasıla hu Cumhurivet rejiminl de ortadan kaldırmak veya eğer varidlyse onu gule gettrmeye varan Atatürkün din oymaklar devrindekl biçime »oköğretımıni durduracak kadar darmak gerektr. latması 1948 yılmda arhk sona erdlrilmetl gereken bir hareket tayı7. madde üzerindekl propagandalabillr. lar tevil ve tefslr yola ile en açık Çok geçmeden lrtieaın baalıca »eylerin nasıl karartıldığını gösteBnderlerl olacak olan kinueitr v t rlr. Bu jruzden çıkan tarbşmalar dergiler 1948 yıhnda henüz ifi a n t «ırasında programın y«pıldığı sırageleneklerin kastediidieıni mami| olduklan gibi, bazan Ata dakl türkçülük denilebUecek hareketler soyleylnce bana 30 aenedt anane ttessüs edemez. kasd eskl ananelerde bulunuyorlardı. MeMİI: Tleanl Baskanı B. Pilav dir demele ayak diremlşierdlr. oglu • «ralarda Bolstviklik aleyBurada 8. maddenin »on fıkrası hlndt çıkardıgı bir kitabın baıına üıerindt aynca durmıyacagım. OAtatürkün blr vecizesinl koymustu. rada: Sebllürresad dergısi farmaaonluk tParü. din muesseseilne ve mill! aleyhindeki blr yıxıda bu teakilâtı ananelerint hflrmetktrdır* denilkapatbğından dolayı Atatürkün â mektedlr. d«ta lehinde bulunuyordu. 13. maddt aşagıdadır: Bllhaau irtlca henüz Atatürk cBizim kabul ettiğimlz devrlmdusmanlıgını programının baş mad sflik lnsan tablatını v t Içtlma! I desi yapmamısti. M. P. kurulurken mll ve şartlan zorlamadan daima bu durum v t ihtlyaçlara göre prog ilprlemek mânasında tekâmülcülürsm yapmak gerekiyordu. Yurdu ğün baska bir kelime 'le ıfadesinınuzda gerçek liikllğl kurmak, dlni den ibarettir. Millet v t memleketln yalnız blr lman, ibadet v» viedan her tahada müterakki memleketiji olarak ele almak v t onu blr dev lerlt muvazl yürutecek v t medelet 1*1 olmaktan çıkanp eemaat I9İ nlyet lcablanna uyarak her faaliyapmak mfimkun görülüyordu. yettt Utikball gözönünde tutarak Prografnm 12. maddesinl ben ona sarsıntı vtlcudt getirmeden mill! gfire r t tanıdığım açık fiklrll hoca vt içtimat faaliyete taraftanz. larlâ yapbm. Bugün dt | u kanaat*Her dtvrin icabatını tcsbit etteyim ki bu I4I denemeyt değerdl. mek e devirdt yasıyan neslin muEğer blr yandan lrticam azrnatı, kaddet hakkı oldugunu kabul edl*bür vandan da M. P. genel kurulu yor, ancak her hamlenln geriliğe çoklugunun <*y avcıhgı hıru v t lrtl imkftn bırakmadan ananelerimlzt caı fl'lan tepmekten kaçınmaltn v t mlletln iradesint uygun ve hagıbi olayhr olmuaydı bu 12. mad kikl ihtiyaca tetabuk eder sekilde de yürütülebilirdi. Anoak bu lld tanzimini lstiyoruz.* türlü h ı n bu i»i artık belkl uzun Burada kastedilen devrimin kobir devre için baltalamifür. münlst devriml olduğu besbellidır. Bu 12. madde göyledir: Herhaldt Atatürk devrünleri ola«Parti, din islerinin devlet i«ltrinrien ayrı tutulmasmı kabul eder. Herkesin vicdan ve Itikad hürriyetını ve dilediği dilde ve dilediği fekılde ibadtt ttmek hakkuu mukaddes tarur. . Partl. Turklyede muhtellf din ve njezheblere menjub cejnaailerin dln! msksadla teskilat vücudt getirmelerinl ve dinf vasıflann bu ttakilâfa devredilmesini" taavib ve müdafaa eder. Bu teskılât kendl mtnsublarımn din lşlerinl tanzim v t ldareyt «alâhivetli olmahdır. Parti ilk ve orta tedrisata din oVrslerl Uâve edilmeslnl ve üniv*rsitelirdt illhiyat fakült*leri ihdâtım muvgfık gdrür. Fakat din derslerine istirak, öğrenciler reşid oluncâya kadar, aile rtlsinln lrat v t lhtivanna tlbidir.. ^a Paıti açıhrken kunıcular aranuzbundan hiç blr bakımdan medve tekkelerin tekrar açılacagı çıkmıyacagmı iSylemlftik. Daha aonra kabarmn trtic» yflzftnden bu 12. maddenin din ve devlet Işlerlnl a y n tutan hukmü partUllerde hlç itibara alınmaı oldu. Ve onun 8b0r hükümleri bu m ı t t melden aynca t l e alınarak blrtr oy «veıhfı vasıtası yapıldı. U bir kert böylt •amlmlyetsiz blr cığıra döküldükten •onr» Bbür maddeltr de kö*üyt kullanıldı. Ananeler m«flelesi Programın 7. madesi adyledir. fPartl, lçtlma! nlıamm t^ekkfllundt itikatlarm, ahlâkın geleneklerln, 5rf v t âdetin büyük hlaaeltrinj tanır Bunlar tık, ak değl««mex ve devletln nflfuz sahasının dısında kalır!ar.> Besbellidlr kl burada anılan ltikat, ahlâk gelenek, V J . programın yapıldıgı anda mevcut olan itikat, ahlâk, gelenek v ı . dir. Bunun aksi tasavvur dahl edllemez. Ancak propagandalarda bunlann Cumhuriyet devrinden önctMemedin eşklya elufuna I r u da, Hatçe de sevınmişrl. Gözgözt geldiler. Gözleri konuştu. Ananm yeşil, boğulacakmış gibi Ölan \>üzünü gorünot korktular. Hatçe, kekeliyerek: «Ana, ana ne var?» diyeblldi aneak. Ana: c Sorma kızım.» dedi. «Sana kötü bir haber verecefcim. înşallah yalan. Gelirken duydum. Dilim var mıyor demege kıZ'm Dilim varmıyor. Sabahlevin kızım, sabahleyin duydum ki. dün saahlevin kızım. Duydum ki, bir yörük ağası yüzunden Deh Durduyla Memed dövüşmüşler .Deli Durdu iki arkadssile birlikte Memedi de vurmus. Öyle duydum kızım. Memed, yörük ağasını kayınnış. Deli Durdu da onu vurmus. Bir ath geçmi|köyün içinden, aüı bir yörükmüs. Üatü başı cepane doluymuı. İki tane tfifegi varmif. Yörük ağasına yardıma gittigmi söylemış. Kan tere, köpüğe barmışmış altındaki at. Köylüler. öyle söylediler. O söylemiş Memedin vuruldugunu...» Hatçe, ilkÖnce dondu kaldı. Sonn Irazm ellerıne yapışıp, kendisial onun kucağına atü: «Bu da *ıtı geücıvidl başıma 1 teyze" » dıve bastı çığlığı. Sonra birden sustu. Ana: «Ben gidiyorum.» dexjl. «AHahıamarladık kızım. Snna bir haber ulafünnm yarın bir gün. Heybede maz. Çünkü bunlar bütün medenıyet dUnyMinın bizden çok önce gerceklettirdigl devrimlerdl. Ve bizde irtlca kımıldanmaları başlayıncaya kadar bu devrimlerin aleyhtarlan yok gibl idi. Kexa bu maddenin Ûadt ettigi tekâmülcülük pronun yapıldığı afldan Itibaren t c kâmulcü oltca^unızı lfade edebillrim. Yokaa ferıye gıderek Atatürk 4nk»tâblanm bosnak düfünctaini ihtiva edemez, Programın bu gibi tefsirlert uğramaıı karfinnda genel kurul çokluiu tedbir almak ktememiştir. 1951 koncresine yapmak istediğim teklifler 1951 ilkbaharında irtica propagandası henüı o derece almif yürtimüf degildi. Ancak kendinl göcteriyordu. Ben de Genel Bafkanlık nöbetimi bıtırmek üzere ldıın. Partiyl gıttıği tehlıkeli >oldan çevirmek için kongreye bazı program değıaikllği tekliflerinde bulunulmasıru genel kurula öntrdim v t bir dt gerekçt hazırladım, Gerekçe föyle İdi: «Bir t i y u l partinin aaa vajfı flyeleri arasında taaa meselelerde mutabakat bulunması ve ancak tefernıat üzerladt araara tartışmak mecburiyctinin hanl olmandır. Bu «ayede o parti eğer muhalefette Ise memleket meselelerini ele alıp yüklü dâvalar uğrunda kuvvetle mücadelt edebillr. Aksi takdlrde üyeler birbirlerlylt uğraşjrlar v t partl mefluç bir durumda bulunur. tiçünizde hem Atatürk inkılâblannı benimseyen, hem de daha önceki dtvrin hasrttini çeken üyelerin bulunmaaı partinin her türlü bafarılı çali^malarım baltalayacak özdedir. •Başka partilerde de böylt bir durumun var olması bir mazertt Ufkil atmex, çünkü yanlla ve s6tü olan |eyl«T ömek diyt anılamas. tBunu örnek yapmak icteyenltria bir veya birkaç kimsenin parti i I I SANAT KONUSMALARI 1954 Öğretmen Okuüarının yıldönümü Dün Çapa Eütim EnsHtüsünde blr tören yapıldı Arkası 5a. 7, Sü. 1 dt öğretmen okullannın 108. yıldönümü, dün »aat 15 te Çapa Eğitim Enstitüsündt yapılan bir torenle kutlanmışür. Toplantı, Istiklâl marşı ile açılmış, Egltlm Enstitüsü müHürü Kemal Kaya Türkiyedeki öğretmen yetiştirmt hareketlerinin tsrihçesinı yapmış, müteakıben 50 yıîını doldurmus öğretmenlerin jübilesi yapılmi|tır. Bu münaaebetle Ham Eh d'edik. Bizim parayla bej dullah Suphi Tannöver bir konuşma yapmış, »on sınıf öğrencileri on bin lira eder. Bizim hısımın rengi değisti. E and Içmif, Darülmuallimin marşmı foylemişlerdlr. OVul orkestrası da, leri titremeğe başladı: Ne o? dedıîc? Yoksa sende Haydın'ın öğretmenler senfonisini çalmıs ve türen »onunda okuldakl bunlara benzer bir şeyler mi var? Hısım rltriyen ellerini başma göresimls iergisi mısafirlert gezditürdü: rilmiîtir. Ovyy!.. dedi... oyy! Ha bu deU kafa. Ha bu deli eller Civ! e]]pr. Sağhk Bakanı şehrlmiz* Ben ha bunlardan en asaih İki dügeldi 8»|Uk vt Sosyal Yardım Bakanı Dr. zinesinl mavzerle delik desik ettim. Ekrem Hayri OstündaJ. dün iabah ek«. Kurşunu yer yemez kiml tuz buz presle Ankarsdan sehrimize gelmlştlr. oldu, kiml parçalandı. En aşağı iki Okullann dilenme tatlllerl düzine kadar vardı Nah!.. bu cahil sona erdi kafa!.. tokokullar ve Orta «eretlm müti»ea«Sonra Maçka köylerinde. yaylalalerlnln Mr hafıtlık lklnei dlrüenmt tageçirdigi «11, dün nihsyet» ermlstlr. Okullarda nnda avlanırken, kınp derslere bu aabahtan itlbarra başlana. resimleri, heykelleri bir bir «ayıp caktır. döktü. tkide bir önündeki rerikli •esmi jjösteriyor: Belediyenin dağıtacağı recmi göstererek: arsalar Bcledlyt tarafından balka dağıtılacak zivorlardı!. olan ucuz araların pars«llenınlj plftnla. Bizim hısım aaçını başını yolrı Belediye Emlak MUdürlUJünd* a « l . makta hakh idi. Trabzon ve dolaymiftır Satıta çıkarılan anaların mik tarı M00 «v ytpılacak fenlşliktedlr vt lannda lahici blr sürü «anat eseri her arsanın boyu 200 . 500 metre ct. banndıran yüzlerce kilise vardı. Bu varındadır. Taleblerin (aılalı|ı karıi eserlerin yansından ço£u Put dam on be« sene tvvel bu hayırlı isl de üldıgını gormü», bunlardan dort, nnda. Beledlyt yenl •rtaların tahjlıi nemia, b a a güzel parçalann kalıb be« tane getirmıştik. Bunlar arasmgasını yedlği için paramparça edil arını hazırlatmiftı. Bunlardan on İçin çslıpnaktjidır. da felegln çemberinden geçmif, ağzı diler. Putlara antika diyeli daha o be» yinni ıtntim boyundaki bir bumu, kolu kanadı kınlmış olduğu Gcnc kansını çakı ile tuz aene olmadı. Put deyip gözle Yunan heykellni iki liraya satın halde, hâli güzelliklerini koruyan yaraladı rinl oyduğumuz, kolunu kanadım alabiliyordunux. Döküm gayet dik hevkeller vardı. Bir İtalyan %vm\\\ Bo^azdakl BakırkOydt Zuhuratbaba eaddntndt parçaladıgımız heykeller arasında katli yapılmı», paten «alçı üzerine Bunlan Maya tanat galerliinde oturan Muıtafa Topçu gene karısını, manialan parçaladı :imbilir ne büyük çapta eserler sürülen boya» zevkle işlenmi^tl. teçlıir «rttik. Afoı burnu kank olan•okkta çakı ile agır njrette yaralami| Kaptan Nlko Tlnotuıett tdareılnd* tır. Iddiaya gor* hadlse: Mustafanın. •aHı. Geçenlerde «lime geçen bir Eşt dosta bu heykel ciği tavsiye et lara kimse metelik vermedi. BunKaradenizdm Bogaza glrmekt» olan. karıaı 8ür*yyayı Muzaffer lamindt blr itabda en giizel Bizans freskleri tık. Meger topu topu kırk el'i tane lan yolda getirirken ambalâj yok ltnlyan bandıralı Vlkanur gemlji. dün kadın arkadaslylt gezerken gbrmeal vt ıln ««taze tıva ÜTtüne iflenen du dökülmü|. Blr çırpıda hepsi satıldı, sulluğundan kırıldığını ganıyorlardı. uat 4,50 ııralarında hav» muhale'etl vt bu rUzden aralannda çıkan münaktfa kılavuzun geç gelmttl yüründen Rııme. ar resimlerinin» Trabzonda bulun yerint yeniai dökülmedl gıtti. netlcMİnd* meydana gelmlftlr. Her ne kadar raıllan da böyle de Ukavagı önlerlndt Bogatdakl mania a| öhlsaZKyrdımın blrKsO öljet.ını T iugunu eörünce utandım. Sen Trab Müzelerlmizdeki güzel parçaUrı dıkse anlatamadık. En çok beğe larını paxçal«mıjtir. :onlu ol, frpsk sanatma hayranım Türk Kanadhlar Cemlyetinln döküm yolu İle çoğaltsrak bunlin nilen iki küçuk Mısır heykeli oldu. Oeml, llman önündt •urduruUrak ie, sonra da en güzel fresklerin ilkokullarımızdan başlayıp bütün Birisi Tıivi kadın. On bet yirmi »an tabklkata baslanmııtır. jnlbk toplanrısı cendi memleketinde bulundugunun kadar öğretim yuvalanna ya>mamız bir tim bovunHa kursunkalem Turk Kanadhlar Cemlyrtlnln yıllık arkında olma!.. sadt bır fırürdü. Öteki de meşhur servet isi degil dir. kongrefl dün aaat 14 30 da Besiktajtakl Cemlytt merkerlndt yapılmıjtır Nefretiti başı. Yumurta kadar bir *•• Zarann neresinden dönersek kftrKonKied» bulunan üse'er, m»TTilekrt Çeşidll kazılarda rastlanan hey dır. Bunlann hepsinl birden döküp, sevdi. Bunlar hemen tukendi. En fmclljlnin havacllıg» t«çvlkl İçin pU ellere; put yerine, antika diyenle yaymak Imklnlızdır. Her yıl bir çok begenllecegini sardığimı* ha» ' A ü ı oglum. levcln» *i* nflr lmallr.ln arttırılma'j., havacılık zevklnin a«ılanmaaı lçtn, nusua! uçuş. mizin çoğaldığuu •aıuyorum. kaç tanesini dökellm .Damla damla nım hanımcık Yunan heykellerint lar tertlb edllmesl v« uçak modell mü. ılemleketimizin her tarafına abide bir müzeden bln müze çıkarabiliriz. de boş verdiler. Bunlar arasında aabtıkaaı «çılnMaını Isteml|lerdlr hJç 1cırığ(. (Kkü*ü olmiyan" ç6rm*lKongr* "tonunda yapılan »»çlmlerde dı altmda »erpilen heykeilerin bu Müzelerünlzdekl en gütel heykel miş bir Yunan hevkeVıjS vardı. Adı azlı ruhu lçln ölumtınün 40 ınld«rt heyttınt Veclhl Hürkus. Osman :onuda büyuk yanlımı olmuştur. lerin çoğu; kalıbı ahndı&ı zaman ze Dansözdü. Galerl lahibine: cı günunt raatlayan 23.3.954 ya. Kandfmır, lımall Ersevin, K*mal IrHeykel kelımesi üstüne abanan, delenmiyecek islefdir. Bu işe girışrınkl »alı gtinü lkindl namaıın. sln. Haıtn Onlar »eçllmlşlerdlr. Yahu; nasıl oldu da bu heykele ısırlardanberi onun beüni çökerten tiğimiı zaman dünya müzelerıle dan Bonr» ŞI5U camU Krlflndt Banka ve Büro İşçileri genel put anlammın famamüe tarihe ka deei? tokua kendiliginden baslıya hiç müştTi çıkmadı, diye sorduk. memleketlmızln tanınmıs vt kıymetll hafu ve mevlldhanlsrl ta. Galeri »ahibt içini çekti: kurul toplantısı nşması için yurdun her bucağına caktır. raıından mevlld okunacaktır At. Bankı v« Büro İKÜert Sendlkasınır. bol bol heykeüer ferpmemlz lâ Sorma! dedi. Gç<r^n gün hali Fransızlar kahbla heykel dökmek kadas ve akrabalarlle arzu ed*ngcnel kurul toplantısı aaat 13 te Be. zım. Bu heykeilerin abide olması işine Mulaj diyorlar. Bundan üç, vakti yerinde bir müşteri alaıak lerln teçnflerl rlc» olunur. jlktaa D P. lnkallnde yapılmıjtır Kongre b&skanlıgına Seyfl Demlrsoyun şart değil. Abide heykeltraşhgı hey dört sene evvel LOUVT müzesinın oldu. Sonra birdenbire caydı. Israr lşmen Afle« «eçllmaulnl müteakıb. okunan Yonetlm kel sanatınm en ıor, en masraflı, alt katındaki Mısır ve Yunan hey edecek olduk: Kurulu raporund», bınkalarm tedrl. en nankör bir kolu sayılır. Bizim, kellerinden yapılmif ufak çaptaki Aman Allah göstermesin, kocen I5 Kanunu çümulune alındıgı V€ heykele; abide kolundan başlami muiajlann peynir ekmek gibi sa cam bunun guzelliğini farkederse lîçl ücrMlerlntn yliks*ltllme»l lçln gav rrt göteril'itJI. fakat bankalann ba?ı mız, kaçmılmaz bir zaruret olmuşmUıkUlAt çıkardıfı açıklanmakta İdi tur. Dünyanın her tarafında olduDlleklerden aonra yapılan «eçımlerde ğu gibi biz de abfdeler yapmaga genel bajkanhga Ccmıl Cepll. başkan mecburduk. Ufaktefek heykellerle veklIHglnt tlyaa thıran. Genel Sekrt. ttrllgt de Mehmed Çellk »çllmiflerdlr bu sanat kolunu kolay kolay kabul ettiremezdik. Biz heykel ianabna Otomobil kazası Bakırkfly CevlzUk Asmalı Sakıı Kkak en zor, en masraflı kapıdan girdik. 18 mımarada oturan Nail Veren, an. Bundan böyle bu işin daha kolay, netfyle tstanbul caddeslnden geçerken. daha zevkll taraflarını ele alarak Ye^ilköy hav« kuvvrtlerlnt alt, er Re heykelin tam manasile yayılmaauu eeb Akay ldareslndeki aakeri 5033004 sağlayabillriz. Bunun İçin dt heyplâka ntımaralı ]lpln »admeslne manız Bir buçuk mflyon lirabfc plânm 2 nci ve 3 üncü çekflifleri kalarak koma hallnde Gureba hastaha. kel sanatınm emrinde çok önemli nesine kaldırılmıstır Şoför hafckında bir koz var: Kahbla çoğaltma imtahkikata ba?!anmı?tır. kânı. Dünvanın en güzel heykelleOhan Dourian idaresinde rinin kalıblannı yapıp öyle döküm1 TEMMUZ Çeşidli 3 MAYIS orkestra konseri ler elde ediyorlar ki heykeli yapan Para niârmonl Demeğl »enfonik orkertr». değme usta bile eserini kolay kolay finm 25 mart perşembe günü verecegl kopyasından ayıramaz. En ucuz ramiyeleri abomnan konnerint Parlı orkestralsn ş»flerlnd(>n Ohan Dourian ldare ede. dökümler alçı ile yapıhyor. Dünya ecktlr. Program Beethovtn ftstlvalln« heykel sanatınm şaheserlerisi alçı tahıij KJllmljttr. dökumlerle kendi aya&ımıza kadar getirmek; bır tek orijinal heykele M A R T 22 RECEB 17 vereceğimiz paraya mal olur. İyi 150 Llrahk blr kfiçük cart hesab açtırımm. bir kalıbdan yüzlerce döküm yapılVE dığına va güzele bakmak, güzeli yaymak sevab olduguna göre niçin nesabınızda daima en aı 150 Llrm bnlnndarnnns kolları sıvamıyoruz? Niçin döküm V. | « . 0 0 1 2 21115 48 18 2 3 1 9 5*1 4.20' yolu ile çoğaltma işine kendi müzemizdeki güzel heykellerden başlıK. 11381 5 58' 9 . 2 S 1 2 00 1 3 1 9 ^ 7 mıyoruz? Bizim Antik müzemiz on, Trabzonun Maçka llçeainden ya»h bir akrabamız geldi Maaanın tistündeki dergileri kanştınrken, reaimlerden bir taneai onu çok aarmif olmalı, evlrdi, çevirdi: Ha bu nedur? Bir kıymeti var midur? diye merakla aordu. Baktık. Bu Bizans »anatının en güze ömeklerinden sayılan tahtadan oyulmuş bir kabartmanın renkli basılmış bir fotografı idi. tri kıyım yapraklar arasında elele vermis flgürler büyük bir zevkle boyanmıştı. Kabn kütügün yontulduktan sonra bir kat sülyen boyası üstüne hafli bir alçı İle kapatılmış olduğu yer yer çatlamış, ddkülmüş boyalardan belli oluyordu. Bu güzel parçanm, Avrupanın en büyük müzelerinden birisinde bulundufunu gözönünde tutarak, akrabaya: .•••••••.•,•,•,•.• Yazan: Yerine Heykel Eyüboğlu BirleşBtıis Nilletlerin kartpostalı S4snesi Için yapılacak kartlaı Bedri Rahmi ENUboğluna dparis edildl Birle»rnl| Milletlerin New Yorktaki Sanat Komiteal, her ı e n t biz kartpostal bastırarak bütün dünyaya dağıtmakta v t bundan eldt edılen parayı fakir çocuklara bağışlamaktadır. ' , Birleşmiş Milletlerin <*çen s e neki kartpostalı FransO|. r s m m lanndan Matısse, daha İvTelk: de Raoul Dufy taraftndan ;«Jrnısttr. 1954 senesi için basıla«ak kartpostal da Güzel Sanatlar Akademiai profesorlerinden Bedri Rahmi Eyüboğluna liparif edılmistir. Uuncef «an'at komitesi, Bedri Rahminin bilhassa mozayık anla\T81 İle yapbğı resimler üzeruTİt durmakta, hazırlanacak kartpostahn konusunu tamamile aanatkânmıza bırakarak mozaylk tekniği ile işlenmesini arzu etmektedir. Bedri Rahminin tseri renkll olarak en sşağı yanm mllyon basıla* rak fakır çoruklar yaranna dünyaya dağıtılacalctır. Bedri Rahmi bir daha bana bakar mıî Şu goguslere bak blr kere! demez mi? Müşterinin hakkı varmi| hanl! Eski Yunanlı heykeltrasta vücudiln bu dolaylannı öyleaint incelemi|ti H... Kurfunkalem gibi yontulmus Mısır heykelinin de memeleri vardı. Fakat bunlar kadın değil, heykel memesl idi. Aairlardanberl Mısır heykellni gölgede bırakan kla^ik Yunan heykeli lste bu noktada bozuk blr tes çıkanyordu. Mınr heykellnde de te«an vücudü çınlçıplak ele abnmıstı; Y'inanda da. Fakat Mısır hevkeHnde taşm, mermerin tadı vardı. Yunanda çıplak insanın, Mısır, tası yontarken hevkel kurallannı Yunandan daha sağlam temeller üstüne kurmuştu. Her ikisinde de konuya »adık kalmak şarttı. Fakat Mısır heykeli konuya sadık kaldığı kadar heykel sanatının imkârdarına da jadık kalmasını bilmisti. Mısır aanstında düz v t yuvmrlak çlrgllerln çarpışmssından, aağlı bir yapı düzeni doğuvordu. Halbuki Yunan heykelinde yuvariaklar gltgide düzleri yenmis, heykel sanatıru yaşatan damarlardan blrisi kurumuştu. Niçin? tnsan vücudünü daha iyi anlatmak İçin. YunarJı heykeltraş lnsan vücudünün l e n girilıklerini; Mısır heykeltraşından daha iyi belirtmiş ama heykel aanatını fakirleştirmisti. Maklne Fakükesi Taleb* CenılyetinJn toplaııtılan îıtanbul Teknlk Oni/enltad Maklnt Fakültesl Talebe Cemiyett. •EdeHı at Dünyamız» adı tltmda blr aerl matln» tertib ttmijUr Matinelerln llkl 27 rrort cumartesl günü aaat 15 tt Ünlvtrılte. nln Gümüşsujundnkl konferan* t«lo. nunda yapılacaktır. «Dergllerlmiı Günü» adını tafiytn bu blrlnd maünede; memlekeümlz'i» nejredilmektt olan dtrgller tanıtıla, cak ve dergl înhlblerlnln gaytlerl, kar. (llajiıklarl enteresan olaylar, edebba. tımıza tanıttıklarl degerler vt bugün, kü edeblyat hakkmdakl fıklrlerlnt'en bahıedllecektlr. Avrıca, dergil?rden M» veya lkl razl, tanınmı» iahne aan. atkârlan vt tdtblyatçılar taraıındaa okunacaktır. Işçi Sigortalan tstişaı* Heyeti seçimi t»çl Sigortalan Istltnre Heyeti »eçlmt Clball Tütün v t Slgara FabHkasında M lıçl mümeMİUıün latlraklylt yapılmı»tır. Yapılan »eçlmlt, latljart heyeti aoylt teçekkUl etmlştlr: Atıf tlmen (ljveren »endlkaları tem. »Uelsl); Zühtü Fetey (Uçl SendlkaHn Blrllğl temsllclsl). Ihsan Altıok (Sanayl Odası temsllcisi); Hünl Gürbüz (Ijçl mümesslllerl temsüclsl) MEVLİD Muvaffak lşmen aılı ruhu lçln topraga düştugı. nün 40 ınci gününt raetlayan 23 3 954 «alı günü lkindl nam». ıım müteakıb, ŞlsU eamü |erlflndt mtvlld okunacaktır. Akraba. doat vt ahboblan. mızla amı eden din kardejlerl. mirln tesrlflerlni rica tdeıim. Mevlldhanl&r: Baad OaredcU. KadıkttylU Hafu Cexn«l. Hafu Ahmed. Duagu Ercümftnd vt Fatthll kardesler. MEVLİD Muvaffak İşmen'in Eşi: Beria lşmen ÖLÜM EmekU Buyukelçl Muzarftr Göker Ut emekllAlbay Mufah. ham GSker vt Muammtr GSka. rln anneleri ve Behlc* öıbek Ut emekli Albay Ferldun Targahn kardeşlerl M.3.954 cum&rtttl tkjamı hayata gdılerlnl kaptunıı vt c«na. zt namazı XI 3 954 pazar günü Oıküdard» Çarjı oamllndt kılı. narak Oskudard» Sultantepetlndtki allt makbtredn* dtfnolun. mujtur. Alieh rahmet tylty». Bayan Naciye Gtiker TÜRKİYE İ Ş BANKASI D K M t S B A N K Yakında HALKIN HİZMETtNDB r Bahceli 3 EV Bahçeü 4 EV CUMHURİYET Nfi<îhası Abone jeraiti 8«nellk Altı ayll» Oç aylık Blı aybk 15 kuruşror Tiirkiye Harlc LJra KT 42 00 Z2 5O 12 00 4 50 Cazetemlzt göndtrileD ıvrak aefredilslrı edlıme«lp tadt tUnlardan mtmııiyet kabul muf...» Cabbar gflldü. Memed da l«ln farkına vardı güldü: «Birt Receb Çavus, karanhkta yosunu yefil yalım gördün öy'« mi?» Receb Çavus gayet ddd: «Şastım bu ise. Bakın lfte ş u rada.» Memed: tTamam mı yeşil yalıma baktığın?» diye sordu. «Öyleyse yürüyelim » Receb Çavuş: Daha ds bakmak isterdim ama, işimiz var.» Msmed: «îsimiz var,» dedi Kayalıklardan lruneğe başladılar. Üd gündür hep kayalıklarda yürüyorlardı. Yürüyorlar degil sürünüyorlardı. Sabahtanberl dt azıklan bitmişti. Acıkmi|lardı. Ayaklannda ayakkabı kalmamış, nmpara taşı gibi kayalar, onlan yemiştl. Ayaklannda yalnız ayakkabılannıa yüzü kalmıştı. Ellerinin içi soyulmus, kınl t t t kesmiftL Kan da aluyordu. Rtoeb Çam«t «Gena basladık,» dedi. «Gent i y t ^ ' V sürünmegt. N t korkuyorsunuz böylt o dtll namus;uzundan? Ne korkuyoruz bre? tnellm asağı. Puıu mu kuracak, n t halt kanjtıracaksa kanstırsm.» (Arkan var) D t K K AT y a | var. Yumurta, ekmek var. OeEDEBI TZrRİKA&l; lecek cuma gene gellrim. O g l n ı r köyt gent gelmemisse. Heybeye sahib ol. Yitmesin. Saghcakla kalın,» dedi, yola düıttt. Yolda yürürken: «Dememeliydım bunu ona. Dememeliydim,» dedi, kendi kendine. Hatçe durup durup tekrar hıçkırmağa başhyordu: «Ah!» diyordu. «^âvur Deli Durdu nasıl kıydm Memedime? Adam arkadaşına kıyar mı hiç? Nasıl kıydm? » Iraz. teselli ediyordu: «Eşkiya olan eşkiyamn hergün mahsuıtan çıkardılar. Bak, onun eşölü mhaberi gellr, inanma. Buna kiya oldugunu duyunca, keçi saalısacakaın.» kallı köyden kaçmış. Belki bu haHatçe dinlemiyordu onun sSyle beri keçi sakallı için çıkardı o. Ken dlklerini: disini öldü çıkaracak. Keçi sakaılı «Ben yaşamam,» diyordu, «ben köye gelince onu öldürecek. Belki yasamam Memedimin ardına.» blr düzen.» Iraz kızdı: Hatçe: «Bire kız,» dedi «ne blliyor «O böyle #eyler yapmaz teysun öldürüldüğünü oğlanm. Diri zem,» dedi. «Ben bundan sonra yaadama ağlanmaz. Ben çocukluğum şamam. Olürüm teyzem,» dedi. 4a, yok yok, gencliğimde olacak, Sonra sıtmaya tutulmuş gibi titKoca Ahmedin 81üm haberinl belki remeğe, yanmağa başla^ı. Iraz, onu ylrmi defa duydum. Daha sagımış kucağtna aldı, getirdi yatağına yaKoca Ahmed.» brdı. Hatçe: «Dur hele,» dlyordu, «dur h e «Aaah! teyzem bu 5yle değil le akılsız kızım, gün doğmadan neki,» diyordu «Bu yeni eşkiya da ler doğar' Dur hele! Böyle her şeye ha Ben yaşamam gayri. Ben ölü inanma » rüm.» İkinci gün. yataktan ölü gibi kalk Iraz: ü Hatçe. Alnma kara bir yazmayı «Esek bz,» dedi, «esklyalar çeke çeke ba&lamıştı Yüzü balmubazı bazı öldü haberini, kendileri mu rengini almıştı. Donuk, sapsan. MEMED Bu haberden sonra. Hatçe iflâh olmadı. Gün günü daha sarardı, daha zayıfladı. Uyku uyuyamıyor, yatağgin içindt sabahlara kadar, basını dizlerinin üttünt koyup oturuyordu. Onunla berabtr, Iral da uyumuyordu. Konuşmuyorlardı geceleri. Fakat Iraz, ikide birde: «Göreceksin deli kızım,» dlyordu. «Göreceksin. Memedin yakmda, iyi haberi gelecek.» Hatçe oralı bile olmuyordu. X İki gündenberi gündüıleri bir y e re saklanıp, geceleri yol alıyorlarîı. Çamlı kayalıkların başına gelmışler, orada mola vermişlerdi. Deli Durdunun blr tuzaga düsüreceğinden korkuyorlardı. Cabbar: «O bunu blr türlü kaldıramaz. JAŞAR KEM.AL ö y l e insanca gelmez ki,» dedi. Bize bir kötülük yapıncaya kadar gözüne uyku girmez. Onun yüre «Bir yerde, hlç umulmadık bir yerğinden ne geçerst billrim. Dört yıl de puıu kurar. Pususuna düşeriz. beraber gezdlm. Çok yasamaz. O, Yokaa, erkekçetint karşı karsıya bu günlerde yer kurtunu ya... P e geİM... Allah ya ona verlr, ya bisimizi de bıraktnas. YokM ölür. B i xt...» ze bir aey yapamazsa çatlar Ölür. Receb Çavu| dalmif, bataa güne, Şimdi mutlak peflmlzdedir. Kefke günetin bir tarafuu kırmıtılattırdıbunu yapmasaydık,» dedi, «kef gı çam ağacımrun tepesine bakıyorke...» du. Gün batıyordu. Basını usul uMemed: «ul indlrdl. Yüzünü, boynundaki «Korkuyor muıun Cabbar?» yaraya aarılı alacalı bezi, batan gün yaldızlıyordu. diye aordu. «Ya blre vtrlr,» dtdL Cabbar: Tekrar «am agaanın teptdnt «Yok amma,» dadi. Memed: daldı. «Ammaaı ne?» Cabban «Bana gucendin mi llemed Cabbar: «Yani...Yanl peyimizi bırak kardaç?» diye sordu. Memed: maz da...» «Yok,» dedi, «neden gucenlMemed: yim kardaa? Belki dedıklerinde «Geleceği v ı m . . . ı hakbsm. Bana da öyle geliyor ki Cabbar: pcsimizi bırakmaz.» Cabbar: «Demek Irtedim ki trük bulunalım. Nolur nolmaz ..» Memed: «Haklısın,» dedi. «Nolur nolmaz.» Receb Çavu*: «Beni dinleyin çocuklar,» dedi. «Ben, bu dağların nesini severim biliyor musunuz?» Memed, gülümsedi: «Yok,» dedi. Receb Çavuş: «Gün batarken ağaclarını. Gün batarken hani ağaclara pare pare ışık düşer. lste onu.» Memed: «AnladıiB,» dedi Gün battL Karanlık kavuatu. Ay yarımdı. Çok kalmıyor, httnen baUyardu. Ay, agaelann gölgesini u•uldaa yert düfflrdfl. Gölgeler blribirlerint kan«ıyordulax. Seçilmiyor lardı. Cabbart «YürüytUm miT» diye «ordu. Memed: «Yürüyeliım,» 4«B, ayaga kalk lUeeb Ç cDurun hele •oeuklar, a n a k berd bekleyin,» diyertk bir kayanın dibint dojru gitti. Orada biraz ejlendikten aonra döndü geldi. «Karanlık kavuşunca, kayanın diblnde bir ho», bir yeeillik gördüm. Yejil bir kmlcun... Yefdl yalım. Vardım t » K ™ ki yocun1
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear