23 Aralık 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
23 E CUMHURIYJsT ~ I Merakh Resimler I JAPONYANIN KALKINMASI I Hususî teşebbüsün Bolo Paşa Vak'asif oynadığı rol Sotı harb yüzünden Japonya sı ] dullah yardım ettikleri zannedilme naî teknik bakımından batıya na | sin. 1951 senesinde Japon firmalan zaran on sene kadsr gerilemiş bu ' yabancı firmalara dört milyon dolunuyordu Fakat Japonlar 1950 lara yakın temettü vesaire vermişsenesi başındanberi bu mesafeyi lerdir. 1952 senesinde bu rakam 15 kapatmak ve yabancı teşebbüsleri milyon dolara yükselmiştir. Demek istikballerile alâkalandırmak için oluyor ki 1952 de Japonyada işleyen Amerikan sermayesi 250 milellerinden geleni yapıyorlar. [ îşgalin sonu ile beş senede iki yon dolan tecevüz etmekte idi. Sağlam bir iktisadiyat kurabilmilyar dolan bulan Amerikan yardımı da nihayete eımiştir. Bu yar mesi için Japonyanm yabancı serdımm devamını istiyecek yerde Ja mayesine ve teknik yardırnına ihponya yabancı hususî teşebbüslerin tiyacı vardı. Memleket bunu anlateknik bakımdan kendini destekle mış vaziyettedir. melerini taleb etmeyi müreccah ı Japonyanın esaslı bazı membalan buldu Japonyadaki kanunlar ya kıtür. Yüzde on altısı ziraate salih bancı şirketlerin sermaye temettü olan toprakları pek kalabalık olan ve'airelerinin dolar olarak tediye nüfusuna yetecek gibi değildir. Bu sini temm etmektsdir. Bu memle yüzden Japonya ihracatını durmaket bütçesini tevazün ettirdi ver dan arttrmak mecbuı iyetindedir. gilerini kıstı düyunu umumiyesinin Pamuğu, kauçuğu, nikeli. kalayı, mühim bir kısmını itfa etti ve bir fosfatı ve boksiti haricden eetirmek sürii kontrol tedbirlerini bertaraf zorundadır. İhtiyacları olan petroederek devlet yardımı yerine hu lün yüzde doksanını, demir cevhersusî krediyi ikameye muvaffak ol lerinin yüzde 82 sini ve gıda maddu. Son olarak bir sene evvel Ja delerinin yüzde 20 sini yabancı ponya harbden evvelki borclarınm memleketlerden ithal ederler. faiz ve ashnı tediyeye karar verdi. j ReRabetin amansız oldugu bir zaDünyanm başka hiç bir memle manda gittikçe fazla ihvacat yapaketinde bu derece inkişaf görülmüş bilmek için maüyet fiatmı mutlaka değildir. Vâkıa 85 milyon nüfuslü ! düşürmek, iyi cins ham madde bu memleket maddî kaynak bakı | kullanmak ve en yeni tekniği tatmından fakirdir ama onun knvve ; bik etmek gerektir. tini temin eden bilgili el emc^i i Japonlar bu güçlükleri bilerek v e bolluğudur. Bundan başka Japononları yenmek azmile işe girişya hür Asyanm en fazla sanayileş mişlerdir. İşealden kurtulan bu memleket idare ve teskilât sahasınmiş olan diyandır. Japonyanm yabancı yatırımlar daki bilgismi istediği gibi gösterekomisyonu 1950 senesindenberi tek bilmektedir. Şimdi Japonyada esnik yardıma ihtiyacı olan müess? kiden görülen muazzam teşebbüsseierin isimlerini ilân etmektedir ler gene teşekkül etmektedir. Bu EkserUi Amerikan olmsk üzere bir hal karşısmda büyük Amerikalı fir çok yabancı firmalar bu tekliflere malar endiseye düşmüşlerdir. Facevab vermişlerdir. Japonlar çelik kat Japonvada sağlam bir ekonomi hane ve eiektrik istihsali tesebbüs teessüs etmeden demokrasinin kök lerinden tutunuz tuhrfiye işlerine salmasına imkân yoktur. kadar her sahada yartlım temin eYeni Japon fanayii bu kadar çadebilmişlerdir. buk kalkınırsa bunun Birleşik ABu memlekette şimdi Amerikan merika iktisadiyatına zaran olrrumüesseselerinin yardımile bir te yacak mı? Pazarlannı elinden allevizyon sanayii bile kurulmakta mıyacak mı? Dünya ticarî mübadele hacmi hep tadır. aynı derecede kalsa süphesiz ki JaGene bir Amerikan firmasınm pon sanaviinin eelişmesi Birleşik yardımüe Japonlar Dize) lokomo Amerika endüstrisinin »levhine otifleri ve ağır eîektrik malzemesi lur. Stalin'in iddiasına göre Batı imaline girişmişlerdir. dünyası Almanya ve Japonyanm Japonyada çimdi bir müddettir istihsalini istihlâk edecek kudretyepveni bir sanayi şub^si faaliyete te deciHir. Bu sözün doğru çıkmageçmiştir: Plâstik ve senteük mad mssı isteniyorsa dünyada ticarî T Ü deler imali. Bu maddelerin ıstima hadele hacmi eenislptilmelidir. lini genişletmeğe çahşan Japonlar Bunda muvsffak olunduğu takdirbu suretle memlekette az bulunan de Japon ticaretinin inkişafı mümkereste ve kösele sarfiyatmı kısma kiin olacakfar. Yoksa Amerika çok yı ümid etmektedirler. şey kaybeder. Ama Amerikalıların Japonlara iba ' (Amerikan basını) T«xan: P. GOKDEAtni Çevlrcn: MAZHAR KUNT RESİMLİ ROMANIMIZ Eviıı İçinde Büyüyen Ağaç Batı Almanyada Bavaryada bir ağaç yıkılmamış ve bunun etrafına büyük bir bina yapılmıştır. Yukarıdaki resimde; agacı muhafaza eHrcek şekilde vapılan evden iki manzara göıülmekledir. Fakat evi yapan'ar, zamanla &ğacın şîenişlemektç olduşumı vc bunun gavet nszik bir mesele varatt'ğmı, bidr.yetîe bunun düsünülmemiş oldugunu söyiemekte ve şimdi buna çart aramaktudıriar. Bun'.ar ağaca acıdıklarından. onu devinneden evi yaptıklannı da ilâve «•tmişierdir. Bolo'nun izine bilâhare Kolombi, Veaezüela, Kuba; İsvıçre tspanyada rastlandı. 1903 senesine doğru da Franssya gelerek. güzel bir dul kadınla Uruçtı. Madam Polia Muller UinJi bu kadına çarab ticareti yapan kocası iki buçuk milyon frank miras bırakmıştı. Kadının senede 75 bin frank geliri vardı. O zaman için hiç de fena para değıldi. Bolo, gene ve güzel dulla ahbablığı ilerletti. Laval nasıl idam edildi Yazan: Avuhat L Jaffre » YAKIN TARIHTEN SabaVıin sekizlnde, Ad.M sarayı önunde. bir hapishane arabası iie polis müdürlüğüne aid bir radyo arabası, bir de bizzat Polis Müdürünün bineceği büyük Amerikan arab&sı hazır duruyordu. Daha başka arabalar da vardı. Kafile. Fıesnes hapishanesine rioğru yola çıktı. Sabahın altısındanberi yol bo yunca, müseliâh polis kordonları, yol ağızlarım tutınuşlardı. Gözleri önunde cereyan edecek faciantn !bülün şahidleri, biraz sonra hapishanede toplanmışlardı. Bu anları hatırladıkça yüreğimi Yunanistanın Ankara yeni Bir Alraan »ehri «Avrupa burkan teessürü yenmeğe ve anlatacağım şeyleri mümkün mertebe Büyük Elçisi şehri» ilân edildi objektif o'ıarak anlatmağa çalışaAtina, 22 (a.a.) Yunan BaBonn, 22 (T.H.A.) Avrupa cağım. Ioval'in ölüm karşısmda kanlar Kurulu dün yaptığı toplan memleketleri arasında, ilk defa ogösterdiği cesaret, hüzün verici Polin Muller'in Biariç'de Velleda isimli güzel bir villası tıda, Washington'daki Yunan Bü larak bir Alman şehri «Avrupa mütalealarla anlatdmağa hiç muhvardı. Bolo'yu oraya davet etti. Senelerdenberi maceralar içinde. yük Elçiliği Müsteşarı M. J. Kal şehri» olarak ilân edilmişür. taç değildir. lergis'in Yunanistanın Ankars Büyuvarlanmasına rağmen Bolo gene yakışıklı idi. Açk nağmeleBu şehir, 2 bin nüfuslu RöttinFresnes zindanmın birinci kısyük Elçiliğine tayinini tasvib et gen kasabasıdır. rini büyük bir maharetle terennüm ediyordu. Göl kensrında mı, idam günlerine hâs görünüşümiştir. Bilhassa binlerce üniversiteli nü almıştı. O sabah, mahpuslara, gezintiler, el sıkışmalar, bahçenin ağacları arasında geçen güzel Öğrenildiğine göre, Türk hüku gencin iştirakile yapılan büyük mutad saatte çorba dağıtılmamıştı. anlar gene du'.a yasını unutturuyor ve teselli temin ediyordu. meti yeni Büyük Eiçinin tayinine merasimde söz alan Bavyera'nın Bütün koğuşların kapılan sımsıkı agremanmı bildirmiştir. Or.u eğlendiren bu yakışıfclı ve çalımlı «damın bir tek kusuru Avrupa gencliği başkanı Schneikilidliydi. Mahpuslar bunun ne deder, Avrupa genclerinin artık yalMarsilya Fuannda vardı: Biraz parasızdı. Hasıh Bolo kadııu avucunua içine almağa mek oldugunu biliyorlardı. nız millî hududları içerisinde yaKafile, idam mahkumlarımn bumuvaffak olmustu. Türk p>aviyonu şamaktan bıktıklarını söylemiş ve lunduğu tarafa doğru yürüdü, PiMarsilya, 22 (a.a.) Türkiyenin • muahedelerle Bakanların AvruTarihî bir resim: Laval mahkeme huzurıında erre Laval'in hücresi önunde durMarsilya Başkonsolosu Rifat Ba pası değil, kalbler Avrupasının kudu. Bir gardiyan kapıyı açtı. Baş lime emir vermekte tereddüd et tığı yerde dirseğine dayanıp doğHâkimler nerede? diyt sordu. raz, yanında Paris Büyük Elçiliği rulması ramanının geldiğini» ilâve savcı Mornet, eski hükumet Baş miyor. Bu bir idam değildir, çün nılrru«;tu. Biraz sonra. emri vereHâkimler hakikaten meydanda nezdindeki ticaret müşaviri Bay kanmın yattığı, duvarlarından rü kü beni idama mahkum eden ka nin kim olduğu anlaşılmaksızın, hâ yoktu. Laval, bu sefer daha yük Utkan bulunduğu halde bu sabah etmiştir. Avrupa şehri olarak ilân edilen tubet sızan daracık hücreye girdi, rar bir mahkeme hükmü değil. kimler, idBm hükmünün infazına sek sesle: 29 uncu milletlerarası Marsüya Röttingen'de, gencliğin yardımile, ilerledi. Usulden olan fu cümleyi Muhakeme esnasında ağzımı tıka geçileceğini bize haber Hâkimler nerede? diye tek Fuarı Komitesi tarafandan kabul everdiler. büyük bir .Avrupa evi. kurulmasöyledi: rarladı. dilmiştir. dıiar, sesimi ebediyen kısmak isti Pierre Laval koma halinde çıksına karar verilmiştir. Burada Av Pierre Laval. metin olunuz! mıştı, ama ne de olsa can çekişen Başkonsolos ve yanındakiler, rupanın yorlar...» O zaman, Mornet ile Boucharbirleşmesi fikrile ilgili O zaman, önce hiç kimsenin anbir hasta idi. Muhakkak olan bir don'un, hapishane arabasının ar Fuardaki tesisleri ve bu arada Hazır bulunanlar arasında kimse lıyamadığı bir şey oldu. Mahkum, kımıldamıyordu. Herkes taş kesil şey varsa, o da hâkimlerin, ilk an kasına gizlenmiş olduklarını, ora Türk paviyonunu gezmişlerdir. Bu kongreler tertib edilecek ve bu şehir Almanyada Avrupa fikrinin yatağına uzanm:ş, yorgaru da üstü misti. Okuma devam ediyordu: dan itibaren tek emelleri mah dan, şapkalarını göğüslerine bastı akşam, halen Marsilya limanmda merkezi haline getirilecektir. ne çekmişti. Kımıldadığı görüldü. • Olümüm bir cinayet eseri ol kumu ne pahasına olursa olsun bir rarak çıktıklarını gördük. İki ihti bulunan Türk İskenderun» gemifakat bir kelime söylemedi. Ha duğu için, idam şaibesini kabul et an evvel kurşuna dizdirmekti. ltalyan Hava Kurmay yar, heyecandan titriyordu. Laval sinde bir kabul resmi tertib edi,zır bulunanlardan b=zıları, La ,miyarum. Romalılar gibi, kendi Verilen bir haber üzerine La onlara hakaret dolu bir nazarla lecektir. Başkanı bugün val'in baygınlık geçirdiğini zannet keyfimce. zehirle ölmek istiyorum. val'i, hastabakıcı sör'.er giydirme j baktıktan sonra: Egede kuru üzüm fiatlan tiler. Hattâ meslekdaşım Naud, ol Vahşeti protesto etmek için bu, son ge başladılar. Mahkum, meşhur Eskişehire gidiyor Size çok çirkin bir iş yaptırdukça sert bir sesle: yükseliyor yaptığım iştir... Askerler, vazife beyaz krava:ır.ı is:edi. Şimdi, ya dılsr, baylar, dedi. Ankara, 22 (Telefonla) İtalyan Haydi Mösyö, kalkın. dedi. icabı kurşuna dizerler... Vatanını tağında iyiden iyiye doğrulmuş oİzmir. 22 (Telefonla) Hüku Havakuvvetleri Kurmay Başkanı Sonra. kimseye tutunmadan idam Fakat Laval'in elinden bir «A çok fazla sevdıği için ölmesi ge turuyordu. Ayna istedi, bir küçük direğine doğru yürürken şu sözlei'i metin kuru üzüm fiatlarını tutmak General Aldo Urbani bugün şehirzinu tozu kutusu ile bir cam am reken bir insana kurşun atmala c'ab aynası bulundu. Bu aynaya ilâve etti: yolundaki kararının ilânından son de bir gezinti yapmıştır. Öğle yepul düştüğünü gördük. Boğazından rına hacet kalmıyacak. Fransız bay bakarak saçlarım itina ile taradı. Memleketimi çok fazla sev ra bugün İzmir borsasında üzüm meğini İtalya Büyük Elçisinin mi15 mayıs 1905 günü Pol Bolo Arjantinde esasen evli olduğuhırıltıbr çıkıyordu. Doktor Paul, rağı renkli fularımı üzerimde bı Şapkasile bastonunu da istedi, fa diğim için ölüyorum. üzerine hararetli muameleler ce safiri olarak yiyen General, yarın smpulü alelacele yerden aldı, bur rakılmasını istiyorum. Büyük yol kst bir k^c gün evvel bunları biz reyan etmiştir. 9 numara üzümün sabah özel uçağile Eskişehire give iki kere evlenenlere verilen cezarun ağırlığını unutarak Bana döndü, sordu: nuna götürdü. culuğa onunla çıkmak arzusunda avukatlar, kızınm isteği üzerine ofisu 58, 10 numaranın 61 kuruşa decekrir. General Urbani, Eskiçehir madam Muller'le evlendi. Nikâh, Parisin on yedinçi belediye Pardesümü çıkarrnam lâzım kadar yükselmiştir. Bu fiatlar üyım. Son selâmımı, yolur,da çalış na vermiçtik. Laval bunu öğrenince Siyanür, dedi. hava üssümüzü ziyaret edecektir. dairesinde kıyıldı. Artık bizim serseri rahata kavuçmu}, mahcanı sıkıldı, şapkasız ve bastonsuz Pierre Laval kendini zehirlemiş 'tığım Fransaya yolluyorum. Son zerinden bugün 5055 çuvallık saü; Churchill, resim rumiyet hayatı sona ermişti. Ama bu adamın rahat durmasına Hayır, hacet yok, diye cevab kaydedilmiştir. Müdahale ile Uvsokağa çıkmak istemij'ordu. ti. Pierre Laval, katillerinin eiin düşüncem odur.» Bu son hazırlıklar sırasında, ha verdim. den kurtulrrak için kendi kendini Naud bu son cümleyi okuduğu zif edilen Tariş ve Tekel mubaimkân yoktu. Bolo kansınm bir kısım servetini harcıyarak bir yapmakla meşgul öldürmek istemiştL zaman herkes sustu. Doktor Paul, pishane müdürü bir kaç defa hücBir subay, Laval'in ellerini bağ ! yaacıları henüz borsada görünmetakım teşebbüslere girişiyor, borsa oyunlarına kaühyor, ig adamı Cap Dail (Güney Fransa) 22 *** Laval'in üstüne iğilmişti. Nabzını reye girmiş, her defasında da si ladı. Naud ve ben karşısmda du mislerdir. rolü oynuyordu. Şurası muhakkak ki bir çok kimseleri kabul Sonradan, bu zehiri, mahkumun muayene ediyor, manidar şekilde nirli gözükmüştü. ruyorduk. Son arzusu, mahkemeManisa, Turgudlu, Salihli ve A (a.a.) Burada istirahatte buluediyor, kendine arkadaj temin ediyordu. Ne oluyor? Hâlâ bitmedi mi? de kendisini müdafaadan menedil laşehirde de üzüm fiatlarınm yük j nan Sir Winston Churchill bu sana=ı] tedarik ettiği inceden inceye baş salhyordu. p >.fı ı]rlı •" ç\ç h\r h i r n p t î c r e l d e miş olsn biz avukatlarına bakarak selmekte olduğu haber verilmekte bah bir müddet resim sehpasında Bir kaç dakikalık ömrü var, diyordu. çalışmıştır. edilemedi Öğrendifime göre. Laval dedi. fölmekti. Bir kaç gündenberi hiç dir. Müstahsil memnundur. Cevabını Laval verdi: Bajbakan, ikamet ettiği köşkün 9 t.asırn 1S42 de, Hitler'in davetıne Bu bir kaç dakika geçtikten son Galıba bir an evvel yemeğe çıkarmadığı Fransız bayrağı renkli Afganistanda yeni bahçesinde resim yaparken gazeİcabetle Münich'e gittiği zaman. bu ra: gitmek istiyorsunuz, bayım. Ama fuları gcr.e boynunda idi. Subay teciler kendisile görüşmek istemis, zehiri yanında götürmüştü. Hitler kıhcını kaldırdı. Laval «Yaşasın hükumet Bu adsmın şasılacak derecede bugünlük, biraz bekliyeceksiniz. buna mukabil ev sahibi Lord onu, Ingilizlerle Amerikalılara kar kuvvetli bir hayatiyeti var, dedi. Hapishane Müdürü hiç bir şey Fransa!» diye bağırdı. New Delhi, 22 (A.P.) BuradaBeaverbrook «Başbakan istirahat§ı harb ilânına zorlıyacaktı, Laval Nabız hiç yok, fakat arada sırada söylemeden çıktı. Laval hazırdı. Pf*'"rı b'inlar bir kaç sanive sür ki Afganistan Büyük Elçiliği tara tedir, bugün yemeğe misafir bek. de teklifi reddetmeyi tasarlamışb. yeniden atmağa başlıyor. Benim elimde bir şişe ile bir de mürtü. Subayın, kıhcını indirdiğini fından dün açıklandığına göre ye lenilmemektedir> demiştir. Nitekim öyle yaptl. Nazılerin. kenO sırada, kim haber verdi, bil kupa vt.rdı. Laval yolda su isterse gördüm. Bir yaylun ateş oldu. Saat ni Başbakan General Mohammed di=ind.?n evvel daha başka devlet miyorum. Fresnes hastanesi başhe { ermek için bunları yanıma al on ikiyi yirmi üç geçiyordu. Su Davud Han 12 kişilik yeni bir ka Kâmil Boranın bir önergesi arîamlan üzerinde, meselâ Schusc kimi doktor Masmonteil ile asis mıştım. Hapishane Müdürü: Ankara. 22 (Telefonla) Kâmil baym, mahkuma son kurşunu sık bine kurmuştur. nig üzerinde nasıl tazyikler yap tanı ve bir kaç hemşire içeri girEski rejimde Başbakan Yardım Boran (Mardin, C.H.P.) Meclis Yok yok, o şişeyi bırakm, de tığını da. bir kâbus seyreder gibi tıHanm biliyordu. Yan;nda zehir eîiler. Girer girmez, alelacele. mah di. Belki gene kendini zehirleır.eğe gördüm. Laval ölmüştü. cısı ve Dış Işleri Bakanı olan Başkanlığına bugün bir sözlü soru götürmesi, tazyik karşısmda kal kumun midesini yıkamağa başla kalkar. Uzaktan bir vaveylâ koptu. Fres Mohammed Davud Han bu vazi .önergesi vfermiştir. Kâmil Boran dığı zaman kendini öldürmek için dılar. Hekimler, polisler, avukatBir polis memuru kolumdan çek nes hapishanesindeki mahkumlar, felerine devara etmektedir. Gene bu önergesinde OrUköy C.HJ. adi Ribbent'on'un mahDusu olarak lar bu aeıklı manzaraya dayana ti: hücrelerinden haykırıyorlardı: .Ka rsl Mohammed Davud Han ise Baş | çıkhava toplantısında bir hatibin, Almanyaya götürüldüğü zsman ay madılar. dısarı çıktılar. koridorda bakanlıktan maada Iç Işleri Ba Başbakan için kullandığı sözü yan Şişeyi bana verin, dedi. Ccbi tiller: Katil'.er! Yaşasın Laval!. nı zehu gene yanında idı. Ne ga dolasmağa başladılar. Hapishane me koyarım. Su isterse bana söy ı Bir subay kısa bir emir verdi. kanhğını da kendi üzerine almış lış anlıyan memur hakkında ne rib tecellidir ki, Laval, Almanlann nin bu kısmında umumî bir telâş leyin. veririm. ı gibi muamele yapıldığını İç İşleri idam mangası soldan geri döndü. tır. muhtemel tazyiki karşısında kul ve kaynaşma vardı. Hücreye tekSavunma Bakanlığı, gene eskisi Bakanından sormaktadır. Hapishaneden çıktık. Naud'la uzaklaştı. lanmağa karar verdiği zehiri. so rar girdim. Mide yıkcma işi hâlâ ben, Laval'in kollarına girmiştik. (A\Tupa basımnıian) gibi General Mohammed Arif Han Buikletle dünya turuna nunda, Fransız kurfunlarından kur devam ediyordu. Bir iskence sah Yorulur da oturmak isterse diye 1908 de Bolo'nun aklına dahiyane bir fikir geldi ve Cenevtarafından idare edilecektir. tulmak için yutmağa mecbur ol nesi seyrecliyorum sandım. Laval, bir gardiyan elinöe bir iskemle ge Burgaz limanma uğrıyacak Türk rede «Beyaz saiib» cemiyetini kurdu. Bu cibanşümul ('.) cemiçıkan Türk gazetecisi Eski Mısır Kralı muştu. yetin maksadı, gıda maddclerinde her türlü tağşışi önlemek, , vapur ve molörleri tiriyordu. Oturmadı, fakat on aPakistanda Laval'in can çekiştiği, müthiş ] Bu iş bir saat sürdü. Hâkimler, dımda bir duruyor, su istiyordu. İstar.bulda bulunan Bulgar Ba;kon. herkese saf gıda tcminini mümkün kılmaktı. Bo!o bu sayede Is* otel işletecek scloslusu. valilik mskamına yaptığı bir Karaşi, 22 (T.HA.) Ankaraviçre ve Belçikada bir sürü kongi'elere iştirak ediyor, basın * tshrablar içinde kıvrandığı görü j koııHo ria dol^smaktan yorulmuşlar. Son derece halsiz gözüküyordu. Londra. 22 (Nafen) Daily ınür»caat'ıe. Burgaz'» boj ol»rak uürı. lünce, hücrerun ifinrlp bir kînşık Hapi.^hanc Müdürünün odasına Hapishane aıabasma girdik. Pi yacak Turk vapur ve motorlermin h«. Sketch gazetesinin verdiği bir hada Gol» gazetesinin muhabiri o jiı^konferansiarı tertibliyor ve mak;leler yaayordu. Ziraat Neıaretme »okularak gıda maddelerinin tağşişi hskkında dergi çıkalık oldu. Albert N..nd mahkumun girmişlerdi. Bir arahk, ben de o erre Lavsl iskemlerle oturuyordu. reketlerlnden evvel sıhhl paterta ve bere göre, eski Mısır Kralı Faruk, lan ve bisikletle dünya gepisine çı) jayed hsmnle tmjımnktm lw patentadtn otelriUte ba^lmafm h«Br1amnakta kan Ahzncd Bedreddin Ötel, Pa ı nyor, ve bunda en mühim jahsiysüerin yazılarım netrediyordu. masa üstüne kcvr;u£u bir mektuj raya. giHigim zaman nnların, va Uzakta mı? diye »ordu. maada hsmuleslni tejHl eden bu oradan jldı. Mektubun üstünde Şampanya eyaleti bj ismi taş'van jarablarm tahdıiıni istemeğe İd;m yerinin çok yakın olduğu hakkınd» menje' şahadetnamesile maltar dır. Faruk, yakınd» Roelos adasm kistana gelmiştir. PakUtanda görmanl. düğü misafirperverlikten çok mem jöyle yazılı idi: lann: gördüm. Hâkim Bouchardon cevabını ahnca: br>şîadığı zaman Bclo oraya giderek bağcılara nutuklar vermege ffsto ibraz ve vize ettirme'.eri Jüzumu. da satışa arzedilecek bir otelle il«Avukatlarıma bilgi, katillerime bir rrv'talea ilori sürdü: ve Lunian ayai:lar.m=.ğa teşvike başladığından, Dr. Roux ve gili bütün malumaün kendisine nun kaian gazeteci, yalnız «artık Daha iyi, dedi. nu bclirtmlstir. çay içmekten bıktım» demiştir. Secevab.» Dr. Bonla? «ibi bir çok mühim jahsiyetler «Beyaz salib» cemi İskemle üstünde. vahud bir Biraz sonr» şu iözleri ilâve etti Limarumi2dan yapıian ihracat acele göndertimesini iıteaniîtir. Naud. teessörden Htriyen bir tee »edye ü«ünde kurfun» diıebiüriz ^ vet'iKİfrı çekıMıler. Bu Rodos oteli, gelecek fubat ı yahatine 1951 eylulünde b » l ' v n Ölüm umuramda degil. KaSon 24 sat Mrfında jehrlm'.zden muh le okumağa baş'adı Laval, yat» belki. dfdi. • ! (Arkan var) rımla kızımı düşünüp üzülüyorum. telîf m«r.!*ketlere yapılan lhrscatm yında satışa çıkarıbcaktır. Faruğun Özel, Pakistan ve Hindirtand^n son ğında hırıldarken, cümle kırıntıLaval ancak saat on buçukta bu oteli satm alıp, turistleri bura ra Endonezya, Avustraîya. FılpinPierre Laval, gene bizim yardı yekunu 257 bin llmyı bulmustur. Sevkedilen ları kulaeıma kadar geliyordu: kendine gelebildl. Müthlç bir su mımızla arabadan inince etrafına lüleusı, tlfüx,mtllar «rasında iç fındık. ya celbedecek bir sekild» otelcilik ler, Kore, Kanada yolu ile AmeriTUlkiycde neşri hakkı yafnız' gazetemize aiddtr. kepk*. kuj y«ni. Uvjan kaya gitmek arzusundadıı. «... General da Gaullc benim kat »uzluk hlssediyor, «u Uüyordu. Yftt tukındı: yapacağı föyltnmektedir. i vudır. r
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear