25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
CUMUURITRi 19 193» MESELELERİ flk olarak Refıi Bayar tarafmdan kurulan Samatyadakı spor kulübünün ihyası için yeniden tesebbüse geçilmiş ve ilk kurucusunun adına izafeten tSamatya Refil DUnkti müsabakalardan evvel Danbnarkahlann yaptıkian Deniz Kulübü» tesis edilmiştir. jimnastik hareketleri alâka uyandırdı Derhal faaliyete geçen kulüb büverdi. 200 metrede Yugoslav arayı yük. deniz yanşlan tertib etmiş ve Üçüncü beynelmilel beden terbiîstanbulda yangmlar 1952 ve yesi kongresine iş,tirak eden Dani açtı. Mustafa Batman 100 merrelik müsabakalar dün yapılmıştır. Ga 1953 yıllarında, e\^elki senelere markalı sporcular dün Fenerbah mesafenin atleti değildi ve esasen j latasaray, Fenerbahçe, İstanbul nisbetle yüzde 20 artmıştır. Son Yelken Kulübü ve Modaspor Kuçe stadmda bir gösteri hareketi bayrağı farklı bir şekilde almıştı. günlerdeki büyük ve tehlikeli yanyaptılar. 12 kişiden mürekkeb olan Yugoslav takımı açık bir farkla bi lübü bu yanşlara iştirak etmişler gınlan da gözönunde bulunduran rinci oldu. dir. Havalar müsaid gittiğınden bu ekip mavi, beyaz jlmnastik mayarışîar hayli heyecanlı olmuştur. İsUnbul Belediyesi, 1921 de İsyolarile yaptıkları gösteride çok 5000 metre: 1 Ştritof Yug. 15J0.4/10 Diğer taraftan Vehbi Coşkuner, tanbul Valisi Haydar Bey tarafmmuvaffak oldular. İri ve tüvana 2 Teodorakb Yunan 15.45.8/10 Barbaros Ergoren, Nezihi Duru dan kurulan itfaıje teşkilâtını eyapıh sporcular ufak bir geçid res3 Feridun Topuzminden sonra soyunma odalarına kan ve Namık Kemalden mure'.t sash bir şekilde ıslaha ve aynca lu Türk 15.55.1/10 keb bir heyet Bayan da kulüb ts en modern yangın sondürme cihazgittiler. Çıplak vücudlerini örten koyu lâciverd mayo Oe iki dakika rafından tertib edilecek yanşlara larile takviyeye karar vermiştir. Sırıkla atlama: Belediye tarafından bu işe simaonra futbol sahasınm ortasında şeref vermesi için davet etmek üdilik 250 000 liralık fevkalâde tanbirbiri arkasına dlrilmi} bir halde 1 Efstatiyadis Yunan 4.15 zere Yalovaya gitmışlerdir. sisat aynlmıştır. Bu paranın 50 000 olarak beden harekelterine başladı2 Kenan Çulpan Türk 8.16 lirası ile en büyük binalann dahi lar. Cirid atma: Universiteler «por üst katına uzanabilen otomatik bir 30 dakika devam eden jimnastik 1 Dangubiç Yug. 61 72 merdiven alınmıştır. Mütebaki gBsteriltrinde Dmnimarka bayrağı 2 Halil Ziraman Turk 60 62 karşılaşmalan da tahanın ertasında dalgalanıyor200000 lira ile en son tekâmüllere 3 Kemal Köksal Türk 54.64 5 Dortmund (Almanya) 9 (AJ .) göre imal edilmiş her biri 35 000 lidu. Sporcular jtadı dolduranlar taBalkan bayrak: Dunya üniversitelerarası üçüncü ra değerinde 5 yangın sondürme arafmdan sık ıık alkışlandı. Misafir spor karşıiaşmaları bugün burada «porculır bayraklan ctrafında top1 Yugoslav takıraı 3.23.8'10 Roteerde stadyomunda muazzam rabası ısmarlanmıştır. lanıp haraketltre con verdiler. Aynca İtfaiye Müdürlüğü ta(Kristiç, Radoloviç, merasımle başiamış bulunmaktadır. Atletizm müsabakalan rafından, bugünkü yangınlinn Saboloviç, Çipçiç) Muaabakalara 21 memleketten 800 Dttn ıtadyomda kuvvetli bir rüz2 Türk takımı 3.24.8'10 j sporcu genc iştirak etmektedir. Mu söndürüimesınde en mühim rolü f l r •dyordu. Btiyük bir kalabalık (Koçak, Doybak, Simsabakalar atletizm, futbol, basket oynayan iki imdad arabası getirilda ıtadyomu doldurmuıtu. yonidis, Batman) bol, eskrim, yüzme, lutopu ve te mesine karar verılmiştir. Her biri 400 manla: İki Yugoslav atleti değerindekl sür'atli nisten ibarettir. Müsabakaları ter 50 000 lira Üç adım atlama: •anialan kolay aşarak müsabakatib eden milletlerarası universiteler imdad arabalannda en büyük v»nyı btrbüi peaine birind ve ikinci gmları dahi kısa bir zamanda 1 Radovanoviç Yug. 14.79 spor federasyonu (FİSU) dur. •larak bitirdiler. 2 Akın Altıok Türk 14.45 Bugiın açılış merasiminde 25.000 söndüren 45 atmosfer taz> ıkle su1500 metrt: İlk turu Yugoslav 3 Ferhan Deveseyirci bulunmuştur. Musabakalarm yu sis haline sokan tesisat bulun«tl«ti göturdü. Birind tur »avas kusuoğlu Türk 14.14 resmi geçidinden sonra Batı Al maktadır. Aynı arabalarda bengaçlldi. îkind rurda koşuya hız veMüsabakaların teknik ionuçları manya Dış Işleri Müsteşarı Prof. zin vangınlarına karşı en müessir rfldl. Yugoalav 600 de gene başta ı '.oyledir: Hallstem genclerden tam olimpi vasıta olan mayı köpük cihazı ve Ekretn hemen peşinde. Son işaret I yad havası içinde karçılaşarak, o aynca karbon bıoksıd cihazı bv400 metre engelll: Terildl. Yugoslav başta. Kkrem bir limpiyadlarda olduğu gibi millet lunmaktadır. Yeşılköyde 1 Ağusmetre geride. 1300 Ekrem başa geç 1 Radolaviç Yug. 56 4/10 lerarası anlaşmaya hizmet etmele tostan itibaren faaliyete geçen yett. Urun bir flniş ile Ekrem Koçak ni hava meydanı için de bir im2 Çipçiç Yug. 56 8/10 rini istemıştir. birind, Turhan »on metrede sıkı 3 Emin Doybak Türk 57.4/10 Futbolda ahnan ilk neticeler }un dad arabası getirilmesi düşünülbir atak yaparak ikinci oldu FHTlardır: mektedir. Halen Hollanda, Ingirdan kendini koruyan Ekrem .da 1500 metre: Yugoslavya 9 Saar 1; tsviçre giltere ve AmerikÂda kullanılnıakreli koş,tuğu için derece gürel ol1 EkreTi Koçak Türk 4.00.8'10 4 Belçika 1; İspanya 2 Hollan ta olan yeni tip imdad arabalamadı. ! 0. n, en büyük depo ve benzın ysn2 Turhan Göker Türk 4 02 4 10 200 metre: Bu mesafede en kuv3 Kristiç Yug. 4 03.6'10 ) Eskrim, tenid, yüzme ve basket gınlarmı dahi kolayca sdndiirebilvetli atletler top'anrmşü. iki na*=)h bol karşılaşmalan yarın başlıyacak mektedır. çıkıj yapan Yunanh Yorsopulos dis 200 metre' İtfaiye Müdürlüğü tarafından kalifiye edildi Sıkı bir çıkışla baş1 Saboloviç Yug. 22.5/10 tır. Atletizm ise perşembe günü baş şehrimizdeki grup ve müfrezelerin lıyan koşuda Muzsfferin vpzıveti 2 Muzaffer Selvi Türk 22.6/10 gayet iyi idi. PetraHs'in kendini la takvıyesi işi de önemle ele a)m3 Petrakis Yunan 22 6/10 ı lamaktadır. kib etm^sinden endişelenpn Muzaf Müsabakalar yedi gün devam e mıştır. Şehrimizde; İstanbul, BaDisk atma: fer 150 metrede iken ad'm degişHrdı kırköy, Adalar. Kadıköy, Üskü1 Krivokppiç Yug. 49 75 decektir. Aynı hatalı heyecana kapılar Petdar, İstinye ve Bevoğlu olmak ü2Ya'atranas Yunan 45 27 Demirspor, Almanyadiaki rakis de bu arada hamle yapayırn zere 7 itfaiye grupu ve avrıca 10 3 Mu^taf ^ Batman Türk 39 04 derken iki atletin bo7'i!an tempoTstsnbu! Bölgesinin hazırladığı üçüncü maçında galib geldi ve Orlando Garriga ksrdesler çifnından istifade eden Yugoslav. bu Plattlıng (Almanya) 9 (a.a.) tıni 6/3 6 4 ve 6 2 maelub etmiştir. patırtılı müoade'ec'e birincüığı ko I Yunan. Yugoslav ve Türk atletleri Plattling j pardı. Muzaffer ve PetraHs pi«t= I nra«ında yap'larv müsabakalar ku Demirspor, Almanyanın geldıkleri zaman başgın hir halde ı sursuz bir şekilde cereyan etti Gö jehri şampiyonu Platnik takımı ile | Bisikletle ilk dünya turu ze çarpan ufak tefek noktaları bu yaptığı maçı 21 kazanmıj, bulun I boylu boyunca piste serilriiler • ada aniatmağa yer yoktur. İki gün maktadır. Alman gazetelerinde De | San Francisco, 9 (a.a.) Bugün 5000 metre: Bu mesafenin bizde devam eden bu topiuluğu bundan yürüyerek, bisiklet, motosiklet, omirspor takımı hakkında sitayıs,kâr j değil, Avrupada bile artık kurdu böyle her müsabakada göreceğimiz tomobil veya başka vasıtalarla dün yazılar neşredilmektedir. •ayılmağ» başhyan ve ismi dolaşan ya turuna çıkan bir çok maceraümididir ki bizi sevindirmektedir. Osman Coşgul nedense dün de pist vardır Bu seyyahlarm Tki, üç hafta sonra şehrimize ge Davis kupası tenis maçlan perestler te görünmedi. Büyük ve kıymetlı ilklerinden biri. şüphesiz ki Thomas j lecek Aîman millî takımı ile yapıMontreal. 9 (a.a.) Davis kubir şampiyon olduğu için burada Stevens'tir Stevens San FrancisI tacak müsabakalar için atletlerimi pası teniı maçlarında 30 la başta kendini hırpalamak istemedığimizi co'dan 1884 yılı 22 nisamnda yola I zi büyük bir dlkkat ve titizlikle ha giden Kanada, Kubayı da elimine de kaydetmeyi lüzumlu gördurn. çıkrr.ış ve bütün dünyayı bisikleti Yugoslav atleti açık bir mesafe zırlamak da Federasvonun bellibaşlı ederek gelecek ay Birleşik Ameri ile dolaşarak 1887 yılı ocak aymtn "azifesi olmahdır. Bu arada atlet ka ile karşıiaşmak hakkını kazanİle yarışı kazandı. 4 ünde buraya dönmüştür. lerimizin de kendilerinl bazı kap mıştır. Balkan bayrağı: Ekrem 600 metrislere kaptırmamalarını atletizmln Dün yapılan çiftler karşılajmaArab olimpiyadları reden sonra Yugoslavı stlator bir selâmeti namına rica ederiz. smda Kanadalı Lorne Maıne ve •çılış yaptı. 400 de Errun Doybak Paul Willey çifti Kübalı Reynaldo İskenderiye. 9 (Nafen) Bura•onlara doğru avantajı Yugoslava ömer BEStM da başiamış olan Arab şampıyonalarında Mısır başta gitmektedir Bas ketbol karşılaşma'.annda Mısır, Suriy» takımım yenmiştir. Dünkü boks karşılaşmalarını da Mısırlılar kazanmışlardır. İstanbul atletizm bayramı sona erdi Dün yapılan yelken yarışları İstanbul İtfaiyesi takviye ediliyor müireze bulunmaktadır. Bunlara ilâveten Sanyer, AmavTidköy, Kandilli ve muhtemelen Beşiktaş| ta 4 yeni müfreze kurulrassına ] başlanmıştır. Büyukadadaki grup ta, kudretli bir motörle dığer adalardaki müfrezelere bağlanmak üzeredir. Personelin durumu da gerek Belediye. gerek İtfaiye Müdürlüğü tarafından ele alınmıştır. Bu husustaki ilk müsbet karar şeçenlerde Şehir Meclısinden çıKmıştır. Şehır Meclisi bu kararında, şimdıye kadar çeşıdli mahrumıvetler içinde 6 gün 6 gece çalışan itfaiye teşkilâtı mensublanıun bundan sonra 5 gün 5 gece vazife baş'nda bulunmasını kabul etmiştir. Başka memleketlerde ise itfaıyecı'.er bir gun çalışıp bir gün istırahît etmektedırler. 5 günlük mı^^iiin tatbikma başlanmış bulunmaktadır itfaiye mensublaruıın maaşlanııa zam meselesi maalesef henüz halledilememiştir. Bugün bir itfaiye erinin eline teşkılâta girdıği andan itibaren, 20 sene müddetle 150 lira gibi cüz'î bir para geçmektedir. Hızmeti 20 seneyi geçenler ıse 175 lira maaş slmaktadırlar. Bu yuzden itfaiye teşkilâtı kıymetîi elemanlarıru gunden güne kaybetmektedır. İstanbulda yangınların son senelerde arttığıru istatistiklerle tesbit eden İtfaiye Gruplan Müdıirü Tevfik Hımalâya geçenlerde bir açıklamada bulunmuştur. Tevfik Hımalâyaya göre yangınlann artması halkın bunları kendi gavretleri ile söndürmeğe çalışmasmdan ve ceza alınacak diye itfaiyeyi geç haberdar etmesinden ileri gelmektedir. İtfaiye Müdürlüğü îstanoul halkından yangınlann hemen ıtfaiyeye bildirilmesini rica etmekte ve halktan ceza alındıgı hakkındaki söylentileri kat'î surette tekzib eylemektedir. Metin EKC.IN r RADYO Bugünkü program İSTAXBUL Belediye, itfaiye teşkilâtı için modern vasıtalar satın alacak Italyada siyasî buhran son bulmak üzere Roma, 9 (a.a.) Piccıonı'nin hükumeti teşkil vazıfesini kabul etmes:. buhranı tamamıle halletmemek le beraber, yeni hukumetin kuruiuşuna doğru önemli bir adım teşkil etmiştir. Başbakan namzedi cumartesi günü dort merkez partisi mümessillerile yaptığı görüşmelerden sonra hükumeti teşkile teşebbüs edeceğini bıldirdığine göre. şimdi her halde muvaffak olmak için bazı şanslara sahib demektir. Bu yolda iki mesele İle karşılaşacaktır. Bunlardan birincisi hükumet programı, diğeri de Bakanlıkların taksimidir. Amerikanın nüfusu i Washington, 9 (a.a.) Ticaret Bakanlığına bağlı sayım dairesinden ı bildirildiğine göre, Amerikanın rüfusu 160 000 000 u bulmuştur. Nüfus son sayımda 151 milyon olduğuna göre üç lene zarfında 9 mil4 vilâyette kuru ot silolan yon artmış demektir. Amerikaria 1 her 8 saniyede bir doğum ve her 21 kurulacak i saniyede bir ölüm vuku bulmaktaAnkara, 9 (T.H.A.) Et ve Ba dır. Muhaceret de hesaba katılacak hk Kurumu. hayvancılığımız için olursa Amerikanın nüfusu her 12 ehemmiyetli bir unsur olan yeşil saniyede bir kişi artmaktadır. ot muhafaza silolan tesisine karar Singapur erkekleri, bir vermiştir. Dün yapılan atletizm müsabakalannda 5000 metreye ba$lanırken Singapur, 9 (a a.) Bir erkeğin bir kadınla evlenebilmesi teklihne Singapur erkekleri çeşidli reaksi] yon göstermişler, bazılan lehte, bazıları aleyhte fikir yürütmüşlerdır. ' Meşhur Çin bekSrlarmdan Louis i Zan'm cevabı ise şu olmuştur: ! «Bir kadmm bir kaç erkekle ev] lenmesi taaddüdü zevc, Et ve Bahk Kurumu. adı bıldi ! Bir erkeğin bir kaç kadm alması taaddüdü zevcat, rilen vilâyetlerd* çalı^malara bajFakat bir erkeğin bir kadınla gelamıjür. çirdiği hayat yeknasaktır.» Kurum ilk plfinda, hayvancılığm inkisaiuıa müsaid olan doğu vilâyetlerünizi tetkik etmif ve şimdilik 4 vilâyet gösterilmesi için Tanm Bakanlığına müracaatte bulunmuştur. Silo mahallt olarak Erzurum, Kars ve Ağn vilâyetlerini tcnsib etmis, 4 tincü vilâyetin ismlni henüz bildirmemiştir. kadınla geçen hayat yeknasaktır, diyor 12 ST Açılll v* progrmm II00 H»berler U.1S TUrkUlar (Pl.) 13.30 Kuçük öj!« konseri (Pl.) 1S.« Şar. kılar. okuyanlar Nigâr Uluerer. Nebahat Yedlbaı 14 20 Danı ve caı müziğı (Pl.) U . « Şarkılar (Pl.) 1S.00 Baytarafı I tnrf sahHede Kapanif. Dilim damsğım kurudu. Dudaklarun çatladı. İkide bir yahyorum. Daha bizim öğretmenin köyüne e18 00 Açılış vt türküler ;okuyan: D«. peyi var. Varsam varsam öğleye vud Sulırl 18 İS Inglllzc» derı ancak •annm. Oturup yorgunluk 18J0 Ş«rkılar .okuyın: B«rrln Irbay 19 00 Habrrler H.15 Saz «Mrlerl alayım, dedim. Yere oturulmuyor 19 30 Dan» ve caz larkıları; »oyliyen: ki... ca\nr cayır yakıyor. Ayten Alpman 1» 45 Gltar kuarteti. Buradaki yaslı adamlann her .dare eden A. Zamboglu 20.00 Saz birinln bir kııcak sakalı var. Kirli, eserlerı 20.15 Radyo Gazeteai 20.30 Kısa seh!r haberlerı 20 35 Şarkılar, tırun. tel tel sakallar. . İşte «yyle okuyan. Necmi Rız» Ahıskan 2100 uzun sakallı birivle vol arkadaşı Haftabası konusmaıı 2110 Müzık olduk. Kdyünü söy'edi. arkadaşırn ı Pl ) 21 15 Radyo Haftası 21 30 Guner Arpag (Sopranol 21.4S Spor öğretmenin kövü. Öğretmeni «orbajbıhalleri 22 00 Şarkılar 22 30 dum; evde olduğunu öğrendım. HafUnın b«stektrı (Pl ) 22 m Ha Memnuniyetime diyecek yok. Köyberler 23 00 Kambıyo . Borsa v« lü İle yanyana yürüyoruz. programlar 23 07 Danı v« caz mü7!ji Şunu da nesinen söylemeden geç (Pl.) 23.20 Dlnleyici lrteklerl 24.00 Kapamf. miyejim: Öğretmen arkadaşımm adını ve hangi köyde öğretmenük ANKARA ettiğini yazmıvacağım. Basma bir 728 Açıll| ve program 711 Nefell iş getirirler Bunu ivi biliyorum. parçalar ıPl.ı 7.45 Haberler 8 00 Bir öŞretmpnin kövlerde bueün ne Şarkılar (T>} ) 8.30 Muzik (Pl.) şartlar içinde didindiğini de bili9 00 Kapanıs. yorum Arkada«ım da taten ^dını yaTTnpmamı sövledi. Svaktan erimiş gibiydim. Ya12.00 Monleketten Mİâm 1210 nımdakl kirli sakallınm östeiik de Memlekete sel&m 12.20 Turk kahra. ayaklan yalın. At eibi hızh aicümanlı|ı 12.30 Şarkılır. okııvan: Semahat Eıgökmen 13 00 Haberler yor. Arkasından zor yetisiyoum. 13.15 Salon orkestraıı çalıyor i Pl ) O da benim kadar tere batmış ya, 13 30 ÖJle Gazetes! 1 3 « Sen par. aldırrruvor. Yahud aldınyor da öy<.a!«r (Pl ) 14.00 Kapanıı. le ?5züküvor. Konusuyoruı: oSofl ne is gSrüyorsun* Ge18 58 AçıHj v* program 17 00 Dnnı ' çimin nasıl?» muzitı (Pl ı 17 30 Şarkılar: okuyan: I Nutret Ersöz 18 00 Serbest taat | Doğuda vaşlı sakalhlara «Sofi» 18 15 Muzık (Pl.) 18 30 Şarkılar. o. j diyorlar. Ben de onun icin ona kuvan Bedrıye Içli 19 00 Haberler öyle hitab ettim. Bizim Sofi >ürkçe 19 15 Tanhten bir yaprak 19 20 de bilmiyor tabiî. Sevllml? sesler 'Pl 1 19 30 K6yün saati (Yurddan sesler Ijtırakileı 20 İS «Yancılık. ağanın vancılıS.nı Radyo Gazetesı 20 30 Müztk (Pl. ı edivonım. Biri benim. ikisi ağa21 15 Konuşma 2\JQ Klâs k Turk mti7£t korosu, ldare eden: Rujen Kam mn.ı «Çocujun var mı? Okuyor mu 22 00 Serbest laat 22 15 Dans mu. zigı ıPl.ı 22 « Haberler 23 00 çocuklann? Eskl yan okuyorlar Konuşma 23 05 Kapanıı. nu?» Eski yan lifı ağzımdan çıkar cıkmaz Sofi bir parladı ki bavağı korktum. «O yezid, o gâvur, o Fransız sSvuru, o Ermeni piçi. o ne idiji selirsiz çlngene tohumu, o senin sorduŞun namus^uz öŞretmen ^in1 2 3 «iz öğretmen, eöz açtınyor mu ')iz\ lere Hocalar elinden usanmış'sr. M Çocuklanmızı zorla o gâvur mektebine sokuvor. O mektebi bitirdik U ten sonra da vakti geciyor çocuklann, büyüvorlar. Bi'im o tarafm ötekl köylerinde eâvur mektebi vok, onlar rahat onlann her focu ğu bir llim gibi Kur'anı eürül ?ü1 1 • rül okuvor Hpr biri, bir hoca ^ m 11 Sözü dejistidim: «Sofi sen hangi tarikate men subsun' Şevhin kİTtı'o dedim Soldan «afc«: «Ya Hak'» dedi, «Ya Abdüi1 Amerıkada veya dljer yabancı kadir GevlâMİ Bizim Şeyh çok memleketlerde Ayan Mecbsl üye«ı. büvüktür. Ya Seyh .. Bizim şevhin 2 Yalan vaıdlevle otekin» beriklne bir eli eökte, bir eli cennettedir » \aklt geçırtmeje sebeb "blmak* , 3 , Ar. «Yahu» dedim. «Sofi. divortırm» sııretile yapma içi. 4 Eskl Mısırda yüzünde üçgen sekllnd* beyaz lar ki senin seyh rakı içip, kız oyleke buîunan makbul oküz. Tanrı. 5 nabyormus fstanbullarda. Dogru Afrlkada bir Ingılız dojnisyonu. nota. mu acaba?» 6 ldare bölumlerımizden. bir loru Bos atıp dolu tutmustum Başını edatl 7 Çahp go'uren 8 Bir y». rrıs, demir perde gerısındekl bir mem. olanca sertliğile salladı Gözleri leketın halkından döndü: Tukarıdan: «Herkes söylüyor; zmdıklsr 1 Bir cinj tas 1 Hal'cd» bir Şeyhe iftira edivorlar O. içti<H asemt. volkanik arazlnln toprajım te?kll )n değildir. Gozleri ıfünese kapalı eden. 3 Ince ve zarif .bir harfın okunuşu. 4 Çok ho» agızda çlğnenip olanlar onu göremiyorlar. Şeyh ralnsanı oyalıyan nesne 'iki ke!ime> kı kadehlne elini dokundunır do5 Blr hayvanın yavrusu. çok yaslı kundurmaz o rakı kevser suyu olur ihtlyar 6 Islsm hallfelerinden biri O kadm eennetten gelmiş Hundir. ne İse son zamanlarda çok sükür kav. gasız dövıışsüz yapllanlardan 7 Uzak Yoksa Sevh kadma bakar mı'» ıre^afelerl karanlıkta dellp gostıren ma. «Sofi» dedim. «demek o öğkıne. bir soru edatı. 8 '».anadada bir retmen öyle zındık'» sehir. Sofi: 1 2 S 4 S « 7 8 «Sorma» dedi. «zındık, kâM|Â|L|A|T|Y|AP fir.» «Ben» dedim. «onun o kadar zmdık olduğunu bilmiyordum. Be0İYİEİSİ1İAİLİA nim çok iyi arkadaşımdır. Ama (4 böyle zındık. din düşmanı olunca ben onu arkadaslıktan sildim Ben * AİKİİİNİEİKİBİM ona misafir olmıvacaghm. Kâfirm tn tİLİMftMAİKİA ekmeği yenmez Ben bu gece senin misafirinim Sofi.» o» LİAİB YİE D E İ K Sofi sevindi: EİM|R|E|D|EİNİ« «Efendi» dedi, «ağa bey. haramdır, onlann ekmeği; yenmezRLAI«|T|A|RIEIT « Şeyh, öyle fetva çıkardı. Biz onun gâvur mektebinin vanından da geç BBMU v* y»y»n meyiz. Dinsizlik bulaşır. Sen beCtunhuriyet Matboacılık «• nim misafirim ol. Başım fistiinde, GcietedUk Türk Anontm $irkctl Cağalojlu Haikevı tokak No 30/41 gözüm üstünde yerin var. Gel bana misafir ol Köylü sana o dinsiSahıbler NÂZIME NADI »e ÇOCL'KLARI zin marifetlerini anlatsm. Ne öğj*an lılerinı fl'i«n tdar« Mt«n retiyor, birim çocuklara biliyor N t t u l Mkdtt musun? Bay zındık vay! Diyormuş ATTF SAKAK ki çocuklara, yağmuru Allah yağ Köyde şimdi en büyük düşman, genç öğretmen dırmaz, yağmur, «ulann OstQn« günee vurur, bundan sular buhsr olur, buhar olunca havaya çıksr, havaya çıkmca soğuk rüzgârlara çarpar, soğuk rüzgârlara çarpmca tekrar su olup yere dökülürmüş.. Vay yezid vay! Yani demek ister ki, yağmuru bile Allah yağdırmaz. Allahın yağmura bile gücü yetmez. Vay yezid vay! Bunu da ispat etmek için mektebin bahçesin» bir ateş yakmış, bir tencereyi auvla doldurmuş, suyu kaynarrmş, sudan buharlar çıkmağa başlayınca üstüna bir kapak tutmuş. buhar ona B"lin ce damla olup yere dokülmüş. Vsy vezid vay! Daha onun ne marifetleri var, köye gidelim de köylü sana hepsini anlatsın.» Sofinin, anlattığına göre yeryüzünde bir tek dikili ağacı bil e yok. Babası, ağanın babasının kölesl imiş, şimdi de kendisi ağanm yarıcısı . Sofi dünyadan vazgeçmi» görünüyor: «Ne gördük ki çu dünyadan diyor, zaten dünya nedir ki, diyor. Dünya bir anhktır, eözünü kapatırsın biter Baska. ebedî bir dünva var. orada, her şey, eümle saadetler orada. Oradaki yerini iyi yapmak için çalısacaksm. Gerısl boş: Ben on yıldanberi Kâbeye gitmek, haccetmek için para topluyo rum. İnsallah gelecek yıl!» Tam bğle üstü. Sıcak dikine, kur sun eibi ınivor. Sofi nefes nefese. Anladım ki Sofinin de hali bendea iyi değil. Uzaktan. güneşten rengi gohnuf toprak yığın; damlarile köy eörün dü Kövün üstünde bir toz bulutu dönüp duruvordu. Köye indik. Bir kaç tavuk, bir iki köpek. kerpiç duvarlann dıhine yatmışlar uyuvorlardı. Başkaca, köy ıssızdı. Ortasından eeçlp ucuna doğru yürüduk. Bel vermiş, avlı duvarlan yıkılmi} bir evin önünde durduk. Evden dışarıya biri on beş, digeri on iki yaşında iki oğlan çocuğu çıktı. lceri girdık. Sofinin karısı yüzünü gözünü örtmüştü Uzun etekleri yerlere sürfl nüyordu. Yırtık bir döşek atılmıştı vere. Üstüne oturduktan sonra Sofl yanma vönüne eöz'erini belerte^ek söyle bir bakmdı. Çocuklar diz çö küo. ellerini kavuştunrmşlardı. Hışımla çocuklara döndü: <rYezidlere bak hele. Yezidler.. Müslüman evi Kur'ansız olur mu? Acm Kur'anlannızı okuyun.» Çocuklar ezüe büzüle kalktılar. Biraz sonra iki ağızdan bir vııal tıdır başladı. Yanık. bezgin bir \izıltı. Kadm, yemek pişirmeğe ko?tu. Sofraya bulgur pilâcı ile kapkara bir arpa ekmeği geldi. Biz sofra başmda iken, kSy'Oler eelmeğe başladılar Bana korka korka bakıvorlardı. Sofi beni onlara anlatb. Yabancı olmadı&ımı. din voluna çalışan bir feda! olduğumu, bu sıcakta vollara sırf din uğruna düstüğümü söyledi. O öğretmen zın dığını köyden attıracağımı anlatb. Nazarlar bana muhabbetle bakmaya başladılar. Bir köy'ü: «Muallim ne deml? bilivoT musunuz? Irmaklar cö£e çeklür, sonra kar o!arak dökülür demiş. Muallim kızlan da mektebe gönderin divor, bu hangi şeriatte var?» Bizim Sofi köylüye susmasını işa ret etti: «Ben» dedi, «hepsinl efendiy» anlattım » Sodi boyuna beni tarife ealışıvordu. tsranmn sebebini çaktım. Demek istiyordu ki. bakm benim misafirim ne mühim adamdır. Ben böylesi adamlarla konuşurum işte. Diyordu kl: otşte bu efendidlr kl o Kur'an kitablannı basar Bu efendidir kl memlekete dağıtıp dine hizmet eder. Allah bunlann yokluğunu ver mesin. Bunlar birer evllya, b'rer din fedaısidir. Şimdi bu köy ; enn hepsini gezecek, ne kadar çocuk Kur'an okuyor, o da ona göre Kur an bastırıp dağıtacak. Köyleri tek tek gezecek» Yolda gehrken bunlan ben anlatmıştım ona ama, o, benim anlattıklarımı beki on misli müba'âğa ile nakledA'ordu. İnce. zayıf, Yusuf »dındaki kSylü heyecanla bağırdı: «Efendi irtediğin kadar E'.lfbe, yor. istediğin kadar Kur'an çıkar, çok Sonra onun mucizeler kadar 11 şükür hocalarırmz çocuV.anmjzı ocak, tath »esl yavaş yavaş kalbleri kutuyor. İstediğin kadar çıkart. sarıyor ve hükümdara zeki, candan Gıder.» bakışlarla muammalannı soruyor. Hindistanm Amerikaya SülejTnan bunlara verdıği kudretli cevablarla onu büyülüyor. maymun ihracatı arttı Seyirciler bu zengin dekor, bu Yeni Delhi. 9 (Nafen) Hindisbulunmaz güzelîik ve bülbülleri kıskandıracak sıcak »esle mestol tanm Birleşik Amerikaya majmua muş gözlerinı bir saniye saheneden ihracatı gunden güne artmaktadır. ayıramıyor, âdeta nefes almağa kor Bu işle iştigal eden bir firma, Bir, leşik Amerikaya her ay muntazakuyorlar... ] man 100 maymun göndermektedir. Eserin her parçası bu genc çifti ' Yalnız bu firmaya yapılan giparişgöklere çıksracak kadar beğenili I ler 1953 senesi için 1200 maymun yordu. En sonunda onlar sahnede bulunmaktadır. Mayrr.unlar onar elele tutmuş alkışhyıcılannı se mavmunluk kafeslerde Birleşik Alâmlarken Lâle hanım kocasına iği merikcya hava yolu ile se\kedillerek: mpktedır. O kadar iftihar duyuyorum ki Bhlesik Amerikaya gönderilen sorma. Hattâ bize yıllarca ıstırab mavmunlar. bu m?mlekette bilhasçektirenleri bile sffecleceâım geli •a t'bbi aıaştıımabrrîa kullanılmak = yor. Belki yavruaıuz ha\ata o kor tadır. Bu hususu gozönünde tutan kunç uçurumlardan başlamsa bu Hindıstan hükumeti. bu hayvankadar olgun ve değerli olamazdı, '.arın Birleşik Amerikaya ihracıru rliyordu. kolavlaştınnak maksadile ihracat Sanıyorum kı Tanrı onu kok ıcin bütün enKe'leri kaldnmıştır. lü bir saadete ulaştırmak ıçın olMusaddık, Eisenhower'e dukça güç bir denemeye ctkti. Çok şükür yavıumuz bütün bir mesaj gönderdi bunları çok acı hatıralar pahasına Tshran, 9 (a.a ) Milli cepht aşıp yüzakile bugüne \etışrbildi. j lıderle'inden doktor Şayegân'ın bil Ikisinin de gözlerinde sıcak dam dirdığine gore, Başbakan doktor lalar parlıyarak sahnede etrafı çi Musaddık, Başkanın son beyanatııı ^eklerle sarılan çocuklaına gü da lran hakkında söylediklerine oa "•ümsüyor, onlan blr an önc» ku vab vernaektsdir. usklnmak için tıbırıızhk duyuyorDoktor Şayegln mesajm muhtelardı. hakkında tafsilât vennemlj S O.N BULMÂCA • 1 1 1 1 1 1 * » •m | | ı 11 1| 1 1 1 1' • 1 1 1 »1 1 1 1!"'• m\ 1 1 m RiıiHiaıiRH «CLMHURtYET» ta EDEBÎ TEFRİKASI: PIÇ KURUSU ^ j A Z M İ Y E RAMİ ÛÜVEN Helt Wr kaç defa üsttUte glttiklerı İmparatorun »ski »arayının bah çesı vaktile kurduklan zengin h»yai âlemlerinin göklerden inmiş bir Srneği gibi geliyor, «evinc ve saadet başlarıru döndürüyordu. O havuzların başlarmda birbirine güzel cüm leier, küçücük kupleler, tatlı parçalar fiîildıyorlar, gülüyorlar, yan •a ho| uçuyorlardı. Bu saadet güneşlerinl ara sıra bulut gölgesine benzîjen hafif bir üzuntü de karartmasa daha iyi olacaklardı. Fakat Atıf ağabeyin hem vücudçe, hem de gönülden iki derin yara almış olması onlan sarsıyordu. Ömür izinlerinden başka •aatlerl hep onun başı ucunda ve hizrnetinde geçirmeğe çalışıyordu. Billur da bu adamı son derece »•viyor, levgili Ömürünü bulmağa 7«rdun «ttiği v« onu aylarca gurbetin üzücü. teselllsiz günlerinde koruduğu için büyük bir minnet İüyujor, b«r gün kucağı çiçck •• 14d gibi yetiştirmeğt karar verdiler ve yurda birlikte götürmek mü saadesini aldılar. Bir Pan Amerikan şirketile görüştüler. Bu defa seyahatlerim büyük ve görulmeğe değer meıkezlerde birer hafta kalmak suretile uzattılar. Sanki bir yaralı kahramanın yurda donüşü değil de aı>*ce kutlanan bir balajn yolculu^u idi. Ömürle Billuru en çok ilgilenoıren yer gene Agra oldu. Orayı gezerken ikisi de ayrı ayn geçişlerinde duyduklan acıyı ve eghediyelerle dolu ona uğramadan bir I ğından kıa he««bına da tevinlyor siz aşk anıdmın sahiblerine karşı du. yere gitmiyordu. kalblerindeki gıptayı düşündüler Son gelen mektubdan Rover'in Sonra elleri hararetle birleşti. HeÖmürün kalbini için için acıtan bir küçük derdi de en felâketli iyileşerek vazifesini her «eyden üs le bir dönemeçte kimsenin mları şünlerde hayatla ölümün sınırlaş tun tutan bir kahraman gibi tek ı gorerriyeceğini an'ayınca birbırinin ouy I kucağına atılarak candan öpücüktığı o yerlerde kendisıle yanyana rar cepheye gönderildiğini dolaşan sadık <Bover> in hasreti dukları zaman hepsinuı £özleri y% lerıle bu aşk mâbedinde ankı onun ruhuna uyan bir âyin yapmış dir; arkadaşların yazdığı mektub şardı. gibi mistik tuhai bir haz duydulaı. lardan onun tedavi altında oiduÖmürün yarası büabütün kapan j İkisi de şimdi birbirine daha çok ğunu ve günden güne iyileştiğini öğreniyor, seviniyor, fakat etraiın iıktan. hem tedavi ve hem de »«a hayrandı. Billur içinden: <Eskiden daki boşluğunu her zaman du>Ti detine tekrar kavuşmanın huzunle Ömürde eksik bir taraf vardı: bayordu. Cemaleddın bey bunu ko sinir yorgunlukları da iyice geçtik na zarif bir salon çocuğu, değerli nuşmalarından pek çabuk anhdığı ten sonra yurda dönmesine izin ve bir »anatkâr hissi verirdi. "akat ve kendisi de hayvanlara düşkün rildi. Bu sevimli Leylâ ile Mecnu şimdi ona daha kuvvetle dayanabinun hikâyesini yakından bilen ko liyorum. Düşman saflarına gözünü olduğu için: mut?n da fevkalâde bir lutuf ola kırpmadan giren bu insanm beni Ömür, evlâdım, şöyle seninle rak memlekete kendi arzu ettiği her felâketten koruyacjğına inanıayr.ı cin^ten bir polis köpeği ısmar şekilde gitmesini uygun buldu. Bu yor ve güveniyorum, daha orkek lıyalım, hanımların biraz canlan sı na pek sevindiler; damadlarmın ha buluyorum.» kıhr ama sen aldırma. Biz onu is yatını kurtaran, dola>i«ile kızlanÖmür de: tediğimiz gibi alıştırırsak vaılahi nm da saadetinl koruyan İbrahimin «Isürab v« aık twln« daha i~!tt* ıcabında lnsana candan blr arka ninesine karjı duyduklan büyük bir kudret afiladı. Hüzün vı hasda« kadar yardımcıdır, dlyt dama fükran borcunu Sdemck İçin küçük r«tl» dolu yıllar onu daha çok güduu avutuyor, onua bu vefakirlı yâvruyu da hlmaytltrind* öz cr z«ll«stirdi> diyordtt. 1O8 Küçük Ibrahim bu yolculuğun en Daha doğrusu balıçıvan Ayjecicanlı ve renkll numarası idi. c e ğin zavallı hayatına kariîmış jahmaleddin beyle Lâle hamm gencleıi siyetler, onun eski vt yeni doıtbaşbaşa bırakıyor, her dakika bu ! lan bu akjam bu hisli kadını ulaşküçük maskaramn sevimli oyunla ; *ğı anvacın nurdan çerçev^sinde rile eğleniyorlardı. Çok sıcakkaıılı . seyredecekler. ve carıa yakm bir çocuktu. ÇabuUvertürun sonlanna doğru yavaş cak alıştı ve hıç j'adırgamadan on yavaj, perde açılıyor. Mermer sütun lara anne, baba diye çağırması iki İar, yaldızlar, tâler ve billurlarla sini de iyice bağladı. Lâle hamm süslenen Süleymamn muhteşem savaktile kendi yavrusuna yapmağa rayı gözleri kamaştırıyor, geniş fırsat bularr.aJığı hizmetlerı şimdi cam zeminin alündan verilen ışıkbu küçük Taıarcığa yapıyor, ku larla burası bir salondan zıyade cağından indirmiyordu. Onun d;a renk renk iulann çırpındığı kocabir dakika elini bıraktığı yoktu... man bir havuza benziyor. *** Ankaradaki Opera binası gene Saba Melikesi Belkis... i fevkalâde akşamlarda olduğu gibi Bütün lervet ve debdebeyl bir bütün ışıklarmı şıkır ş'kır yakmı?, anda söndüren ilâhl güzelliğile sahlüks arabalar yanasmak için ver nede görünür gdrünmez, tahtında bulamıyor. Herkeste büyük bir he kurulan Süleyman gibi seyircileri yecan; değerl: bestecımız Ömürün de büyülüyor. Hele kocaman bir aylardanberi beklenen "Saba Me havuz sandığı geniş salondan geçlikesi» adiı operası oynanacak. An mek için eteklerini kaldırıp da o kara sosyetesi hayatından parça eşsiz güzel bacakları meydana çılar öğrenerck çilesine ağîaciıklsn, kmca herkes karşılarında tarıhın o saadetile sevmdikleri genc sopra ' biricik Venüsünü görmüş gibi haynoyu yakından tanıyacak. | ran oluyor; önde kendisi ve arkaÖnden üç sıra seçkin davetlılerle da elleri armağanlarla dolu yiizdolu; aralarında kimler de yok? Iş lerce güzel cariye salonu âdeta nute olgun, zarif tavrlarile Haşim ra boğuyor. bey, yanmda kendine hayli çeki, Ünlü hüküni'lar bu ejsız dilbedüzen vermiş, iyice ıhtıyarlamış, es rin karşısında merak ve tecessüsle ki eğience düşkünü I?maıl kalfa. "loğruluyor, tahtından iki basamak hâlâ bir kolu boynunda asıh kah 1 iniyor. raman Atıf ağabey, Sahire hanımHalk, perdenln sonunu beklemeefendi ve kocısı, Ömürün amcaıı, flen operanın tavanlarını îtrsan, Htle abla ve e*i, Japonyadan ge arkası kesUrnıven alkıj'»'a vıüarlen davetliler. Tabi! Cemaleddın ca bugünün idealile yanan Billurbey, Lâle hamm da orada hazır. cuğu, o çlle çekmij tazeyi alkıjlı
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear