23 Aralık 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
C Temmnz 1953 CTJMITUKTYTTr PARİS MEKTUBLARI Fransada rağbet gören bir eser: "Çağdaş Tiirk şairleri antolojisi,, Astronomların silâhları Yazan: Ord. Prof. Salih Murad Uzdilek Büyük bir astror.omun bir münasebetle dediğine göre yıldızlar hakkinda bilgimiz bize ışık işinı ile gelir. Binaenaleyh astronomların cihazîan ışınla (yani ısığın toplanması ve analizile) ilgilidir. Bu işten pek anlamıyanların aklına ilk plânda teleskop gelebüir; bu hususta onlara hak verebüirsek de modem astronoroik teleskopların ana vazifesi mümkün olduğu kadar büyük hayal hasil etmek degil, belki mümkün mertebe fazla ışık toplamaktır. İki türlü teleskop vardır: (1) Refraktör (yani kıran). (2) Reflektör (yani yansıtan). Işının kırılmasına dayanan birinci smıf teleskoplar, ışının yansımasına istinad eden ikinci sınıfa nazaran daha kıdemlidir. Daha iyi tâbirle, bunlardan birincisi mercekli, ikincisi aynalıdır. Teleskopun büyültme kabiliyeti objektifirıin odak u?unlu|ru ile göz merceğinin odak uzunluğu arasmdaki oranın büyük olmasıns bsğlıdır. Binaenaleyh objektifin odak uzunlağu mümkün olduğu kadar küçük ve diğerininki mümkün mertebe büyük olma'.ıdır. On yedinci asırda bu basit tipten teleskopıar yapıldığı zaman bunların kromatik aberasyon denilen mühim bir kusurdan kurtulamadığı görülmüştü. Kırmızı ışık basit bir mercekten geçtiği zaman bu renge aid olan odak mavi ışığın odağmın önüne düşer. Binaenaleyh bazılart kırmızı ve bazıları mavi olan yıldız grupuna bir anda bakılırsa kırmızı yıldızların keskin hayalini bulrr.ak için göz mcrceğinin dışan doğru çekilmesi ve mavi yıldızlann keskin hayalini bulmak için de bu merceğin içeri doğru itilmesi icab etrr.ektedir. Filhakika bütün yıldızları ayru zamanda aynı odağa getirmediğimiz grbi keskin bir odakta fotoğrflarını çekmek imkânsızdır. Işin asıl kötü tarafı, hiç bir yıldızın ne sadece kırmızı, ve ne de • sadece mavi renkte olmayışıdır. Bir tek yıldıza bakıhnca ya keskin odakta bir kırmızı ışık ile bunun etrannda m»vi bir hâle görürüz veyahud göz merceğini içeri itmekle odakta mavi ışık ve etr fmda kırmıza hâle görürüz. Objrklif merceğini bir tek camdan yapacağımız yerde, ivice hssablıyarak şekil verümis olan, muhtelif cam'arrîan yapılmış iki mercek kullanmakla bu kusur kismen kaldınlabiür. Ön«leki rnercok beyaz ışığı kırmızı. mavi ve diper renklpre ayırır; ikinci m<TV«"k de bunlarm sırasını aksederek mavi üe kırmızı ışınları aynı odağs getirmekle hata kismen tashih edilmiş olur. Fizik okuyanlar günes ışığı gibi beyaz ışığin muhtelif renkleHer. mürekkeb olduğtmu bilirler. Kırmızı ile mavi, beyaz ışıfın iki uçlarında bulunur. Bunlarm arasmda sırasile yeşil, sarı ve turuncu vardır. Tayf dediğimiz bu renk serisinde mavinin dışında çiviriî ve raenekşe gibi iki renk varsa da bunların buradaki msksadla ilgisi pek yoktur. İki parçadan mürekkeb objektif kullanmakla hata yarı yarıya iner. Böyle yapmakla turuncu ve sarı haya'ler de birbirine yaHa$tırılmıs. olur; yalnız yeşil üçüncü bir nokta gibi kalır. Fakat pek küçük olan bu hata artığının o kadar ehemmiyeti yoktur. Bu kusuru büyük âlim Newton da bilirdi, I2kat ıslah çaresini bulamamıştı. Onun için o refraktörleri bırakıp re£lektöre döndü. Bugün kullaı lan en büyük teleskoplar reflektör tipindendir. Şimdiye kadar synasmın çapı 254 santimetre olan Mount Wilson teleskopu başta gelirdi, bugün çapı 508 santimetre clan Mount Polamar teleskopu başta geliyor. Bunlar öyle teleskoplar ki kâinatımızın çapını bir milvar ışık senesine çıkarmışlardır. Bir ışık senesi de on milyon kere milyon kilometredir. Üç yüz senede ne büyük terakki değil mi? Paris, haziran Önümde bir rini bütün cephelerinin güzelükleri kitab duruyor.. Senelerdir babala ile müşkülpesend Parisli dinleyicirımızın ve dedelerimizin hasretiııi lerinin gözlerinin önüne maharetçektikleri bir kitab... Güzel sanat le sermesi, elbette ki bizlere edelarımızı, resmimizi, minyatürleri biyat sahasında olduğu kadar dimizi, mimarımızı, nakış ve tezyi ğer sahalarda da kıymet kazandırnatımızı müşkülpesent baülılara mıştır.. muhtelif vesüe ve imkânlarla gös*** termek fırsatını buluyorduk. Bazı Nimet Carımın muvaffakıyeti ve sergilerce de fotoğraf ve röprodük şöhreti ne konferansı ile, ne de siyonlarla, hattâ bazan eserlerin bu kitabı üe kalmış olmıyacak... asılları ile Türk zevkınin incelik Halen bir tivatro piyesi hazırlalerini iftiharla teşhir edip göstere makta... Gelecek mevsim Paris bildik.. sahnelerinde görebileceğiz... BöyFakat ya edebiyatımız? Ya şii j lelık.'e belki de Pariste ilk defa rimız? Bu sahalarda emeğımiz o ! bir Türk yazarının piyesi temsil kadar az ki... edilecek.. Batılıiara baskça veya J3ponca Tabiî bunun bir Türk kadını ol kadar guç ve muammah gelen di ması bizim için daha çok sevinilimizi öğretemiyeceğimize aöre bi lecek bir şey .. Fransız basmında zim bu sahalarda da hiç geri ol şimdden alâka gören bu piyes, madiğ:mızı guıurla ispst edebile muhteris ve hakim bir kadının ceğimiz tercüme eseıier uzun müd maceralı hayatıru hikâye etmekte det ihmal edildi. imış. Bir Fransız gazetesi bu müsElll ç3n mflddetle yukanda mak. faraza hem tarih, hem tiYabancılarm şiirlerimiz, şairle takbel piyesten Arjantin diktatögördüğünüz şekilde hergün hir yatroya müıeallik fıkralarrioki rimiz hakkında sordukları muhte rünün eşi «Eva Peron» un hayatı fıkra neşredeceğiz Tanınmıs inr. VîDnhşlan bulmak. bu suretle mülif suallere üzüntü ile sade cevab diye bahseunekte ise de Niraet Cazalar tarafından yazılacak olan sabaka neticesi tertib edilecek lar vermek mecburiyetinde kalı nm bunu kabul etmiyor, sadtce bu fıkralar on avn mevzua kuı'aya iki sans ile 'itirak ?tnitk yor, müşahhas misaller gösteıemı "Bu kadının hayatından mülhem taailuk edecektir Yani edebi kjıbüdir Ancak bu takdirde heı yorduk. Nimet Canm c Çağdaş bir pıyes» demekle iktifa ediyor. vat, tivatro musiki, diğer gü bshse müteallik 5 fkrayı ve 5 Türk şairleri antolojisi» ile bu * * # zel sanat şubeleri, tarih ilim kuponu ayn bir zaria koyup yclbüyük boşluğu geniş mikyasta Bundan başka Nimet Ca;ımın ve fen. üb, ziraat, spor tnev lamak icabedecektir doldurmuş ve bu suretle edcbi belki de en büyük eseri olacak ozularının her biri için beyaümıza olduğu kadar da, millî lan «Le grand souffle» = Büyük Müsabaka neticesinde yanlısçer tane 3'azı konacaktır. Ve dâvamıza, mületçe tanınma gay Maya geliyor. Gcne Galimaıi kiher yazıda muhaTir ?ri '.îrsiır. lnn bulanlar arasında çekil«"cek retlerımize en müsbet, cn esaslı | tabevinde basılacak olan bu kitab kurada 1 kişiye İstanbul Mardin kasden bırakıhnış oeşcr ü>ne bir yolda feyızli hizmetler etmiş Ijüyük Atatürkün hayatından bazı bifşti yanh; bulunacakhr Bu T>er7U siıya gıdip gelme vapur buiunuyor.. i kısımlan ihtiva etmekte... Yazar, ısrdan hangisinin merakh3> ise bİT kişive Amerikan G E. snzBunun içindir ki Nimet Carımın i « Bu çalıjmamın biyograiik bir enİ7 o mpvrua ?iH 5 varıvı ifcu dolabı (6 ayak), bir kişiye Amecscıini bu iki yönden tetkik ede ser olmamasına bilhassa itina edevacak, yanlışlan bulacak, a'tla i rikan G E çamp=n makinr=;ı. 5 rek kendisini iki defa kutlamak lâ ceğim, diyor. bcnim maksadım Alnnı çizecek. sonra vukanda mev ! kışiye 7 iâmbalı Siemens radvozımdır.. lahın, tabiatm beşeriyete zaman cud kuponu dolduracak ve müsa su 5 kişiye 6 lârr.balı Siemens Nimet Carımdan, bu yoldaki zaman nasib ettiği ve ancak bazı belt.^ hitamında yanlışlan işaret rndyosu, 5 kişiye 5 İâmbalı S'egayreüerini eksiltmeyip, bilhassa insanlarda tecelli eden bir büyük edilmiş 5 yaja ile S kuponu bir mens radyosu, 2 kişiye Siemens batılılarca en ibtidai sanıldığımız enerjuıın bir hamienin, bir silkitızarta koyup gazetenize vr.ilava büyük boy elektrik süpürgesi, 5 devirlerdeki şiir hazinelerimiz, menin ifadesini yapabilmektir. Bucaksınız. Sizden 50 fıkradakl kişiye Siemens Rapid tipi elekâşıklarımız, saz şairlerimiz, bil nun içindir ki eserime «Büyük yanlışlan bulmamzı deâil. bir tek trik süpürgesi, 15 kişiye otomahassa hükümâar ve cihangir şau Maya» ismini vereceğim.» ! lerimizle dopdolu ve her zaman iıevzua müfeaHik 5 vazıdaki tilc Moraphy ütüsü. 15 kişiye S:e Stefan Zweig in uYüdızın par ı taze şür dünyamızı da yabancıan.jslan bu!mRnızı istiv ıruz. mens fınnlı ekmek kızartıcı, 20 ladığı anlaı» ını okumuş olanlar j lara tanıtıp belletecek yeni esermaamafih bircten fazla mevnıa kişiye Sheffears altm mürekkobli Nimet Carımın niyetini ve ne de | ler vermesüıi can ve gönülden difıkraNHa alâka 'at o1 kal^n' verilpcpktir. mek istedığini çok daha iyi anliyoruz. larlar... * * * Büyük Atatürkü yabancılara an«Galimard» gibi Fransanın en latabilmek için muhakkak ki çok ciddi ve tanmmış bir mücssese ustaca seçılmiş bir yol... Yeni bassinde basılan ve kısa bir zaman tırd'.ğı Antoloji hakkında: Saüh Muradın yııkarıdakj yazısmda muharriri tarafından da üçüncü baskıya erişen «Çağdaş «Cercle Interailie» de verdiğim kasden yap'Irmş beş yanlış vardır. İüm ve fen meraklısı iseniz Türk Şairleri Antolojisu nin edekonferansta bugünkü Türk şürinyanlıslıklan pek kolayca bulabilirsiniz. Bulmaya çahşın ve sonbi kritiğini münakkidlerimize bıden ve tanzimatianberi geçirdiği ra sağ tarşftaki çerçeve içinde yazılı şartları okuyun. lakahm. merhalelerdcn ve isim yapmış Türk Antoloji mcvzuunda ezelî derd şaiıieıinden bahsetüm. Konitıanolan «falanca alındı da, öteki ni sın sonundaki hâüiseyi bıliyorsuye alınmadı?» veya «fılâncanın nuz... Hattâ buna hâdise bile deniçin sade bu eseri tercüme edil mek caiz dcğıl.. miş? gibi malum sualleri de gcne Bir Fransız bana hitabla. Türk onlara terkedelim. şiiıinden \k Türk şaırleriııden çok Şiirlerin tercüme tcknığine \e zevk duyduğunu söyliyerek Antokeyfiyetine gelince; bu sa'nada lojime neden Nazım Hikmeti almemleketimızde söz sahibi oldu madığımı sordu. Cevaben Türk ğunu iddia edeceklerin pek raah vatandaşlığını reddeden bir insadud bulunduğunu tahmin etn^ek nın Türk şairleri Antolojisinde güç değildir. En müşkülpesendle yer alamıyacağını söyliyerek böyrin dahi Nünet Canmm tercüme ie bir müsamahanın da dünyanın başansını öveceklerine şüphe yok hiç bi tur. anlattım. Devirler ve ekoller bo;. unca diFransız, «Türk şairi saymıyorlin ve deyişin başkalığıru, şiir sanız, biz de onu dünya şairi kakonsepsiyonunun tekâmüîünü Meh bul ediyoruz» diyerek asıl çehremed Akiften Orhan Veliye, Rua sini belli etti. Cevab vermek üTevfikten Fazıl Hüsnüye kadar zere iken elçiliğimize bağh bir gayct maharetle takib eden Nimet memurumuz müdahale ederek böy biri olduğu düşünülmektedir. An Canm tercümelerinde bu nüanslacak burada ahnacak Katarlarla, n da ustalıkla muhafaza etmesini le bir müsamahanın kendilerinde dahi olmadığını söyledi ve Franşimdiye kadar hep oyun bozanlık bilmiş. sızdan Mareşal Peten'in neden hâettiği halde son günlerin barış haAntoloji bugünkü Türk şiirinin lâ Pantheon'da olmadığını haklı ovariliğini üzerine alan eski ortak üç cepheli bir panoramasını çiiilarak sordu. anlaşmaya davet ediiecektır. i yor. Cidden, poütik sebeblerle, şu Bundan başka üçler arasında asBirinci kısımda an'anevi aruz veya bu şairlere hayran olmak kıda kalan bir çok meseleler Ber vezni ve üstadları: Mehmed Akif, hiç de matlub bir yol değil. Namuda konferansında eie aiınacak Ahmed Hâşım ve Yahya Kemal. zım Hikmet kuvvetli bir şair. Fatır. Ruslar tarafından sulh taarruzİkinci kısım hece vezni şairleri kat Fransızlar niye ondan çok larının yapıldığı bugünlerde evvelâ ne aynlmış: Rıza Tevfik, Orhan bunların halli icab ettiği için böy Seyfi, Fanık Nafiz, Ahmed Kudsi, daha kuvvetli olan bir Karacaoğle bir karara vanlnuştır. Atom me | Necib Fazıl, Muhib Dıranas ve Ca lanı bir Yunus Emremizi tanımazselesmin bu arada Bermuda top j hid Sıtkı Taıancı. Bunların ara lar da onu bellemişlerdir!. İsyan ceği, ChurchüTin atom birliği kur I sında 2 didaktik şairimiz Mehmed ettiğim nokta budur. Her insanm her devirde hakkını vermelidir. lantısının ır.evzulan arasına gire ı Emin ve Ziya Gökalp a ayrı bir yer Bunun için de en büyük yük, tamak hıuusunda veya atomun Atahsis edilmiş.. nıtma yolunda gene bizlere düşmerikadaki inkişafını sır olmaktan Son kısımda ise seıbest vfzin mektedir. kurtarmağa doğm teşebbüslere geşairleri: Orhan Veli, Oktay Bıfat, Nitekim, gelecek sonbaharda geçeceği anlaşıhyor. Fakat muhafazaCahid Külebi ve Fazıl Hüsnü Dağ ne bu rnevzuda bir konferans vekâr liderinin hastalıgı toplanrının rerek başlıca üç isim üzerinde, bir defa daha tehire uğıamasını larca... Nimet Canmla, kaldığı «Palais Yunus Emre, Celâleddin Rumî ve ve binnetice yukanda serdedilen mülâhazalarm tahakkukunu gecik d'Orsay» de iki defa görüşmek fır Nazım Hikmet üzerinde duracatirmiştir. Bilindiği üzere son defa satını buldum. Aynı otelde Pansi ğım.s 8 temmuzda toplanması ko^arlaşan resmen ziyaret eden gazetecileYunus Emreye aid tercümeler Nimet hakkında sorduğum suallere, Nikonferans, müddetsiz olarak başka rimiz de kalmaktaydılar. otelin gürültüsünden, met Canm gülerek «Emin olun, bir güne bırakılmıştır. Bu olajTB [ Canm da Bermuda'da yapılan büyük hazır ! biîhassa kapısmın önündeki patır diyor, şiir tercümesi, nesirden çok lıklan bir kere daha baltalayacağı tıdan son derece müşteki... daha kolaychr. En eski devrin bile Kitabı hakkında yapüğı konfe havasını duyuşunu muayyen «tekanlaşılmaktadır. ransına temas etmezden evvel şu nik hile» lerle vernıek kabil olGerek üçler toplanbsı için adada noktayı bilhassa beiırtmek ıste maktadır. Şahsan şiir tercümesiyapılan hazırlıklar ve geıekse bu rim. Niraet Carım'ı konierans:nda ni, nesire daima tercih ederim. toplantı vesilesile ileri sürülen fikirler, «Bermuda» ismine ;ihinler görüp dinliyen yabancıların çoğu Allahın, bütün şiir tercümecileden hiç bir zaman çıkmıyacak si hayretlerini gizlememekteydiler. rimize aynı kolayhğı ve rahatlığı Ne yazık ki hâlâ renkli insan'ar yasî bir hüviyet vermiştir. Bundan bağışlamasını dilemekten kendisonra toplanü ister gene ^rada ya olarak tanıd:ğımız, kadını peçe ve mi alamıyarak, Nimet Carıma aypılsm, isterse başka bir vere nak pençe altmda tutan bir cemiyet nı yol ve davada bizleri tanıtacak ledilsin, her şeye rağmen Bermuda tasavvur edildiğimiz bu diyvl^'da yeni kıymetü eserler vermesi teadalan bizim nazarımızda milyo scmpatik bir Türk sanşınının nıü mennisile veda ettim... Hamilton şehri kcmmel bir fransızcayla, Türk şjikanını beklediği için kararsız dav nerler cenneti değil, bir ppjitika merkezi olarak kalacaktır. *Nası)ı ranıyordu. Potsdam, Prusya Kralı ihtiyar Hamilton konferansı, dör+ler topFredrik'i unutturmuş ve adını meş lantısına hazırlık mahtyetindedir. 1 Konya merkezinde kâin Sedirler okulunda yaatınlacak hur konferanstan almışsa, BermuGeleneğe göre siyasî konferanslarda da şöhretini üçlere borclu ola tamir ve tadilât işi kapah zarf usulü ile eksiltmeye çıkarılmıştır. memleket arasmdaki ancaktır. 2 îşin keşif bedeli 44041.14, muvakkat teminatı 3303 lasmazlıkların halline çalışılır veyah u d d a Tolun Alptekin liradır. önceden kararlaşurılan an3 İhalegi 22/7/953 çarsamba günu saat 13 de Konyada laşmalar taraflann bir aıaya gelmahsus binasmda Daimî Komisyonca yapılacakhr. Eski Milliyetçiler Oernerinin mesile kat'iyet kesbeder. Üçler 4 Kçsif. proje ve şartname Daimî Komisyon ve BayınV'ilâyete bir müracaati toplantısı dediğimiz konferans ise dırlık Müdürlüğü kalemlerinde görülebilir. bunlardan farkhdır. Zıra üçleri bir Fski Milliy*tçilwr nerncü ntr«mn». Avrupamn İlk Gangsterleri Yaıan: P. GORDEAUX YANLIŞLIKLAR Yazan: Aydemir Balkan C 16 ) Çevlren: MAZHAH KUNT Müsabakanın şekli \ Karui sorgu hâkimi Jilber'e görürüldü. Belçkiada doğan bu adam iki senedenberi Psriste gazete müvezıiliği yapıyordu. Tye'de iki kişiyi öldürdükten başka Karui, otomobüli haydudlarla teşriki mesai etrais., Şarlrua'da birini vunnak tes.ebbüsünde bulunmus, Romenvil'de ev aoymuş, bir posta jubesinden para çalmış ve bir jandarma üzerine ateş etmişti. Karui sorgu hâkiminin suallerine cevab vermiyor, ellerinin çok sıkı bajlanmış olduğundan ş,ikâyet ediyordu. Fakat ipleri çöztllür ç*zülmez hemen elini cebing atarsk çıkardığı bir paket tozu yuthı ve: «Artık sizden korkum kalmadı. Siyanür içtim... öltceğim> dedi. Fakat Karuri yanüıyordu. Müracaat ettİKİ eczaa ona zehir vermemiş» zararsıl bir toz satmışta. Bu yazıda beş yanhş vardır BERMUDA 7 nisan günü sabah saat 6.30 da sivil memurlar Monmartr'de bir spartıman kapıcısının odasında gizlendiler. Bir kısmı da etrafta mevzi aldılar. Saat yediye doğru merdivenlerden birisi tnmeğe başladı. Bu zat bir müddettir Rostine namı diğer Kleman \ isminde birinin metresile birlikte işgal ettiği dairede bir kaç gündür misafirdi. Adam gayet gene, tüysüz, pembe beyaz bir delikanlı idi. Omzunda bir de bisiklet vaıdl. Son harbin ortaya çıkaıdıği iıim ler ara.mda Yalta ne ise harb »onu devresinin meçhulden iıaJum yaptığı Bermuda da odur. Beş on sene evveüsine kadar Yaıta'yı tanıyanlar dünün Bermuda'sını da o kadar taruyorlardıHangi neviden olursa olsun isimlerden şöhret yaparak zihınleri işleten kuvvette ya tesadüti'rin veya hâdiselerin rolü olmuştur. Bugün mcvcudiyetinden dahi h3berdar olmadığımız yerler vardır ki yann gözlerin dağı, kulaklann kirişi olabilir. Bu, zorlu bir baskının neticesine benzer. Vâkıa «Bermuda» adını hiç duymadık diyemîviz; fakat bunu ancak coğrafya hafızası kuvvetli olanlanmıza veya bu hafızaya güvenenlerimize ımtiyaz olarak tanıyabüirız. Çoğumuz, belki daha düne kadar yeryüzünde böyle bir yer olduğunun farkmda bile değildik. Tıpkı Kore harbinin çıkartmalarından olan PanMunJom gibi:. Bermudayı kısaca 'föyle tarif edebiliriz: Atlantık Okyanusunda bir avuç adadan müteşekkil bir mi'yonerler cenneti! Kuzey Amerika Birlsşik devletlerinin doğu kıyıı.ınna baksn, Atlanüğin engınleri arasında adeta sular tarafından vutulacağa benziyen küçük bir kara parçası ki bir aydanberi dünyanın alâka meıkezi haüne getirilmiştir. Çoktandır toplanacağı söylenen ve gün lük haberler arasında her gün adı geçm bir konferansın hazırlandığı Beımuda adalan belki bir gün siyaset tsrihinin yapraklan arasında mühim bir mevki işgal edecektir. Fransız kabinesinin kunılamaym dobyısüe evvelâ 29 hazirana devredilen konferans, gene aynı sebebin devamı yüzünden 8 temmuzu beklemiş ve nihayet müddetsiz olar^k başka bir güne tehir edilmiştir. Kisenhovver, Churchill ve Fransa Başbakanı toplantı yeıini burada seçmekle dünyanın bu güneşli ve sakin köşesinde daha salim kararlar alacaklannı ümid etmişlerdir Ada crupunun hasşehri Hamilton bu v.,le ile ha » tli haarlıkUra girismiş ve adaıılar yüksek gş ar y ke üsk mi5afırl«ini ağırkyabilm k için ellerinden geleni yapmışlardı rti Oteller lid l bir kaç gündenberi kapah tutuluyonJu. Kalahatık heyetlere yer bulmak hususurıda konferarısın toplana< ı^ı mejhur «Mid Ocean Oub» dalıi harinak diye kullanılacaktı. «Milyonerler adan* Umi verilen rln B«rmud«. ötedenberi Amerikalı z*n Üç defa tehir edilen konferansın toplanacağı ada Delikanlı hiç bir şeyin önünden geçti, bisikletini ceği sırada yanmdan geçen ruk indirdi. Delikanlı yere farkına varmıyarak kapıcının odası kaldırıma dayadı, fakat tam binebir adam çeneaine müthij bir yum (( ! düştü... O arada etraftan diğer siviller de yetişrrdşü. Bunlardan biri emrüyet müdürü Gişar'dı. Delikanlı kendine gelmiş, yerden kalkmış, şimdi herkese saldınyor, kurtulmağa çalışıyordu. Hattâ bir aralık memurlardan birinin tabancasını bile eline geçirtneğe muvafiak oldu. Fakat tesadüfen oradan geçen bir yolcu koluna vurarak silâhı düşürdü... Bermuda'run merkezi ginlerin dinlenme yeridir. Ağaclar arasında güzel sayfiye evleri ve köşkleri vardır. Tropikal Jİmaktan ziyade mutedile kaçan iklimi dolayısile senenin her mevsinıiııde ziyaretçi bulur. Bermuda'nın ziyaretçil»ri arasmda Avrupahlara da rastlanır. Bilhassa Churchill adayı çok sever Çalışmak için dahi oraya gitmek ister. Seyahatlerinde ekseriya deniz ^ ^ k a n ' « B u n M b i r yolouukUn sonra y r 7 7 temmuzda Hamilton'a varacak ve t d H i l ' , e r t e s l ^ toplanacak üçler konfel ransına i katılacaktı. Üç heyetten kalj'jahk olaru AmerikalıUrJı. Eıienhüv.'cr'e refakat t ieceklerin 100 den fazl» olduğu ve ğ v adaya konieranstan bir gün~ evvel •ancaklan habcr Terilmekte idi. id Franıu heyetine gtlince henüz baş Konya Valiliğinden: mesi tadü edilerek Vilayete yeni bir duncunun bulunmasıdır. MuştereK Nlzamname, incelenmek üzere Hukuk menfaatierin nvunulabUmtsl için işlenn» havala olunjnuftur. fi fikir birliğine ihtiyac vardır. Bu Üç aylık demir tevıiatma konferansta batınm takib etmekyakında bşakuıacak te olduğu müşterek poliuka hedelUrabuk Dcmtr «t ç*Uk tıtarlkaian finin ana hatiarı çjzildikten tonra d«mlr milıem» lmal td«n Mtnkylcllere pck y&kmd» üç aylık ihuy»cUrı karfl. : Malenkov'la yüzyüze geîLıecektir. Iıgını tevzle bajlıyacaktır. Dünya yüzünde dirlik düzenlik Sanayicüer lhtiy«cl«nm » ternmıa matuf te;ebbüsler kurmaya matui teşebbüsler arasın SüniiiM k«dax bildirccckjer v» •vrmkı ) da Bermuda'mn ilk merhalclerden mö.«b!te (föstereceklenllr. Demlr tev»l. atı bu evrak üzcrinden vaaılacakfjj 5 Taliblerin Ticaret Odası vesikası, teminat makbuzu ve bu is icin Konya Bayındırlık Müdürlüğünden alacaklaıı ehliyet vesikasile tcklLf mektubunu havi zarfı ihale saatincîen bir saat evveline kadar Da:mî Komisyon kalemina vermeleri lüzumu ilân olunur. (10193) 200 TON KADAR AYÇÎÇEGİ TOHUMU KÜSPESİ SAT1LACAKTIR. Yanh tekliflerin Bakırköyd» Fîjekhan» e«3d«ri N». 11/M dt Ünilpverİş Türk Limited Şirketi firmasına yapılması. Nihayet elleri bağlanan blsikletli merkeze götürüldü. Cebı leri arandığı zaman üstünden üç tabanca, dokuz jarjör, on ytdl fişek çıktı. Bu perab» beyaz delikanlı korkunç Kalmen'di. Bir adı da Allmdi. Bu lımi ona arkadasjan tokmıatı. Sebabd d« Kalmen'in herkeain müşkülflnfl hall«tm«al v« bilgill olmasıydı. Arkası var / Türkiyede neçri hakkı yalnız ' gazetemize aiddir.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear