29 Kasım 2024 Cuma Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
28 Kasm 1953 ı~f Merakh Resimler Daha uzuıt yaşama ve gene kalmâ sımnın çözülmesine dogru L'zun ömiirlü olma bahsi lak hesabla, yetmis sene demektir. On sene evvel vasatî omür 63 seUrnn yaşıyabilmek ihiimali ne idi. 1900 de ise 40 ü. Vasati 6S. Yağ!« gıda maddelen bazan mür grafiği devamlı ve istikrarh zararh oluyor diye yumurtaya, surette yüksehnektedir. Bu yüksesute topyekun boykot edıldiğı lişte her hangi bir inkıta, bir duratakdirde, bu defa, vücudün ıhtı lama olacağına dair görünürde en yacı olan proteini elde edeb'lmek ufak bir emare yoktur. Asıl müımkânı olmıyacak değd mı? him olanı şudur: 1953 yılında 70 C. Hayır, bu derece Ueri gidi va^ına basan bir kimsenin gene lemez. Yağh maddeler yemeden de istatistik malumatına göre önünde protein almak kabildir. Üzerinde kalan muhtemel ömür 1900 dekindurulması gereken nokta yağh mad den daha mı fazladır? Zannediyodelerin fazlasile mütekâsıf bir ka rum ki sizin de sormak istedığinız lori kaynagı oluşudur. Buna kar budur, değü mi? şılık kanaatimce yağh ma'ddeler, S. BiziTTi kısaca öğrenmek isbazı kimseler için zehir mesabe tediğimiz j u : Bugün, daha uzun sindedir. Meselâ, aynı şekilde, el ömtirlü olabilmemiz ihtima't, on ve ayak parmaklarınızda kan da sene evvelisine kıyasen daha mı marlannda bir ânza olduğu tak fa'ndır. daha mı azdır? dirde sigara içmek zehir içmek deC Daha fazladır, hem de havli mektir. Halbuki, böyle bir ârıza daha fazladır. Fakat bu ihtimal yas rr.evcud değılse, pekâlâ biliyoruz artükça azalmaktadır. Meselâ 60 kı. mutedil olmak şartile sigara iç yasında birisinin, önünde kalan rr.enin zararh olduğuna dair bir hayat yıllan, on sene evvelkine kıyasen ancak bir iki senelık bir ardelil mevcud değildir. Dediğim gıbi; muhlm olan muh bş göstermektedİT' telif ferdler arasındaki bu farklarS. 60 yasında, bir insamn Sd:r. Bu bakımdan, kanatimce, en nünde daha kaç sencli.'c ömrü zıyade muhtac olduğumuz şey ferd kaldığt bahsinde, bu rakam, «ler üzerinde meselâ yağlı madde tatısttklenn belirttieine göre, bır lerin, yahud «Cholesterol» ün za asır eutjelktnden çok mu farklırarh olduğunu, zehir mesabesinde dır? C. Birleşik Amerikada, 1850 yıolduğunu meydana koyscak denerr.eler, tahlillerdir. Maalesef halen lında, 60 yaşına ulaşmış bir insamn bu çeşıd denemeler, tahlıîler yapıl ıhtimalî hesablara gdre onunde mam<=ktadır, zira henüz bunu be daha 15.6 senelik ömrü kalmıştıhrtecek bır deneme usulü tasar 1950 de bu rakam 17 sene olmuşlanmış değıldır. Halbuki, faraza şe tur. Buna karsılık umumî olarak ker hast?l.ğmda, şekerin kımin için vaîati omür süresi mukayese edılzehir olabıleceğmi oğrenebılıyoruz. dıği takdirde bir asır evvelısile aPek basit bır usulle, şuphelendigi radaki fark fevkalâde sayılabılecek mız kimsenin kar.ına bir miktar se kadar büyüktür Bunun da sebebi ker ilâve edip vücudun bu şekerı bir asır evvelisine kıyasen çocuk ne kadar suratle tasfiye etüğini 61 vefıyatının çok azalmış olmasıdır. çebiliyor, boylelıkle bahıs mevzuu Gerçekten, vasatî ömür iğrileri kimsenin şeker hastahğı olup ol üzerinde yüzünü asanlar gibi doğar doğmaz, yahud altı ay içinde ölen madığını oğrenebılıyoruz. S. Bajka ba mevzua geçelim: yavnıcakların da bittabi tesiri varÜzüntunün, ruhi baskınm, âsab dır. Işte busün memnunıyeti mucib olan nokta, çocuk vefiyatınm gergınhğmin yaşlanma. üzenndei eskisine kıyasen çoz azaltılmış olki tesiri nedır bılıyor musunuz? masıdır. C. Bu da, zararh ıle zararsız aS. Fakat bu, acaba, bugün dorasmdaki ayırıcı hattın kıi kadar ınce olduğu bır mevzudur. Ger ğan bir çocuğun. on sene evveliçekten, lüzumundan faz'.a baskınm, sıne kıyasen, en az yetmtş'ne kadafazla çahsmanın muhtemelen za dar yasıyabrtme ihtimahnin rarlı olduğunu destekh>en müşa ha faz^a olmasmı da tazam.r.ün hedeler mevcuddur, fakat ben ken ed"r m ı ' C. TabiaÖle. Fakat bugün 50 sindi hesabıma meselâ fazla çalışmanm, ağır işin bır teh'Ue teşkıl e de olan binsinı, on sene evvel 50 debileceğmi sanmıvorum. Bu ba smde olan bırısıle mukayese etmek histe meselâ bır na'bandı ele ala ısterseniz, her ikisinın de mustakbıliriz. Nalband. devamlı çalışma bel omürleri aıasında pek büyük ve tecrübe ile adalehnmn gucunu, bır fark goze rarpmamaktadır. Buçalışma kabılıvet ve kapasıtesını de na karşılık ılerisi için ümidvarım. arttırmağa, gelıştirmeğe muvaffak Esasen araştırm?larımızm gav^si de olabiliyor. Aynı şey vucudümüzdeki bu. Bizler eğer en şiddetli darbeherhanffi bir uzvivet sıstemi ıçın sini meselâ 65 yaş'ndakilere Indiren hastalk'arm tedavisı, önlenmesi de varıddir. Buna karşılık, hayvan me\zuu üzerirde çahşmalanmızı yetistirmede yapılan dığer tecruarttınr. müsbet neticeler alırsak, o belerın de gosterdığı gıbi, «yukletakdrrde, 60 ına varanlann önlerınrao aşırı bir seviyeyi bulduğu takde daha ha\!ı uzun bir ömür kaladirde bu zararh olmaktadır. Şu cak dçmektir. hale göre benim «rualinizi sarıh bır S. Pekâlâ, bütün bu f'âdiselerşekilde cevablandırmam. hududu de ırtıyetin bir rolü var mı? beli'tebilmem imkânsızlaşmaktadır. C. Kanaatimce irsiyetin ömrün u S. Gerçekten tehhkelı ve mıiessir olması için âsab gergın'ığı zunluğu ve\a kısahğı üzennde hayli mühim bır tesiri vardır Nitekim, n>n fevkalâde şıddeüı mi olması bım^in 20 sene kadar evvel Ravlâzımdır? mond Pearl'm yapmış olduğu araşC. Övle zanrederim. tırmalar, anne ve babaları, büyük S. Pekâlâ, ıvsanın kendi'Ani anne ve büyükbabaları uzun ömür«tekaudluğe» ahştırabılmesınm lu olan kiırselerin de urın ömürlü bir yolu var midır' olmalan ihtimaUnin kuvvetli olduC. Bütün ömurleri boyunca faal ğunu bariz bir şekilde mîydana olmus olın kmseler. daha zıyade ışi koymuştur. Hayvanlar üzerinde oîuruna bırakmağa, âmiyane tabi yapılan araştırmalar da hemen ayrile dalga çeçmeğe ahşmış olan kım nı neticeyi vermiş, tecrube hayvanselere kıy?sen, teka;<"luk devresin ları arasmdan uzun ömurlü olanlade bir takım fızıkî ârâz göster rm zürriyetini idame ettirmek sunıektedırler Bura istmad ederek retile, muayyen bir hayvan «aıledıyebilırım ki yaşlanmayı zararsız si» nin ömrünü uzatmak kabü olbir şekilde başarabılmek ve yaşlı muştur. llkta, tekaudluk devresinde ârızasız Bununla beraber. şahsan ben, uömür surebılmek icm insamn res 7Un ömür üzerinde müessir olan mî vazife veya gündeük i; bittiği unsurlar arasmda muvazeneyi, irzaman da kencini meşgul edecek siyet i!e muhit arasmda yarıvanya eğlence kabiLnden bir takım alâka bblerek kurmak daha muvafık olur lar edinmiş olması "âzımdır. kEnaatindevim. Aksi halde insanın S EUnızdeki istat;stik malu lüzumsuz vere kötümser olması ışmatı tekaüdlkk Aevre*'nde olhır ten bile değildir. Öyle ya babası. n sbetinin iş ba$mda iken ölüm inası gene vaşta ölmüş olan birisin'sbetınden daha mı faz'a nldıs «Eh ne yapalım? Kader boyle imiş Ben de olsa ol=a. bir kaç sene daha ğ'iiK gb'steri* rr>ahiyettedır'> C. Hayır; bu hususta henüz a vaşar, eccer. eıderim!» derse bunun raştırmaya müstenid herhangi bir sonu eelh mi? Başka hiç bir sebeb dehl mevcud değildir. Yalnız, zan olması sıf bu çeşid b'r kötümsprnediyorum ki Cornell umversıtrsm liğe yo! açacağı için ben irsiyetin tesirinı mubalâği etmemek lâzımdır de, bu mevzu inceden inceye tttr V^nai» ırle\im Aksi halde içimizkik edilmektedir. de tabiî olarak ulaşması icab eden S. Ama, ded.klerine bakıhr^a. sinne ulaşrtbilenler. dığer bir deıvsan tekaude svked^diktev son vişîe trbii ömürlı»r1ni tamaTihysbira, yapacak bir şeyı olmazsa n> lenler azdır. Bunun sebebini irsi»1 de pek uzun olmazmış Bu tıu yette anmak lâzımdır, kanaatindesusta bır bı!diğİ7iiz var mı? yim. C. Bu sualinizi şöyle cevablai^Tmak mümkün. Ömrü faaliyet icinBaşkurd tekâmül kurslan de gecmiş olan bir insan, tekaüde son a erdi sevkedıldıği zaman birdenbıre her işi bırakır, oturup aıpacı kumrusu Kasım ayı b5;mda Mılll Eğitim Mü. gıbi düşünmekten ga>Ti bir şey durluğımun açtığı Başkurd Tekânul yapmazsa, \nicudç>e harhangi bir Kurslan dun son» ermıştır Bej bolgede açılan bu inırslara 16 llçeden 92 oğ. yeni ârızaya, hastalığa maruz kal retmen ış'ırak etmlştir. Kurslara ders m?mış olsa dahi, ötedenbe.i rrev yılı içfnde yaTiılacak çeştdl4 izcıllk ç«. cud olup da is süç arasmda <JJın<ı lışmaları üzerinde durulmuştur. Aralık ayında yemden teşkii&tmı bile geiımedıgi ufak tef=>k aerı ve kuracak olan sızılarmı sr+ık şiddetle hıssede mah5u= olmak okuüar için. bir defaya üzere bir kurs daha açı. cek.t.r lacaktır S BÎI aynı mnlâhaza genchk «Güneysu>> vapurunda devresi için de vand midır'' Yayang^n başlangıcı r ni ıvsam zıh ıe>ı, hattâ beden"n Denizcılık Bankasına aid Istlnye do. meşgul eden geniş alâkaların kunda tamlrde bulunan «Güneysu» yol. mevcud oluşu, o insotım daha cu vapurunda dun saat 9.35 te bır yan. gın ıhbar edllmıstlr. sıhhatli oÎTna?!iı sağlar mt? Yangın C Maalesef bu hususta elde ma köruk mJ maklne dairesinde otomatik nestnm ıçındekı birlklntl lumat voktur. yağlann tutujmaslle başlamı?. bir mik. UZUN OMURLÜ OLABILMEK tar yağ ile 10 metre karelik boyalı «aha jannustır. IHTIMALI Alevlerln buyumeslne fırsat verllme. S. Halen vasatî omür uzunluden vak'a mahallinc gelen denlz itfa. qn ^edır? iytsı yangını söndurmu;tür. C. Elimizdeki son istatistiklere Cerrahpaşa camünden göre vasatî ömür uzunluğu (Birleçahnan kilimler şık Amerikada) 69,8 senedir. Ceırahpaşa camll muezztnl, pollıe S Bu rakam m 5, 10, 15 sene r baş\ urarak, caralden lkl klllmln çalınevvelk rakamlarla mukayesesı' dığım iddla etmıştır. Bu lddla üzertne C. Ben size bugünkü vasatî ö meçhul hınızın aranmasına ba$lanmıg. mür süresini verdim ki bu, yuvar tlr. IESİMU ROMANIMIZ U YENİ ESEBLER Yenihk Yayın evi, aralık ayınca yayınlarunak u j zere üç yeni kitab hazırlamaktadır. Bunlar Bedu Faikin •Efendıme soylıyeyımı isınüi fıkraları, Naım Tırahnın «Aska kıtakse> adlı hıkâye kıtabı, ScbahadJm Kudret Aksaım • Şarkılı kahve» ısırnb şıır kıtabıdır; ajrıca «Yer.üık. gazeıesı, yıibaşmaan itıbaren 48 sahıfelık bir sanat dergisi olarak yayuuna devam edecektır. Varlık Yayır.evi, 9 yeni eser yayınlıyacakiır. Bunlar E. Henrngjv,ayın «ELı bm dolar» adlı altı | hıkâyesi. W. Saroyan'ın «Aram derler adıma» hıkâyesi, P. Istrati'nın • Sunger avcısı>, Salâhaddm Batunun «Romancero (Yolculuklarım)», aynca «Yeni şıırler 1954», Türk k'âsklerınden «Nairr.a» va Nailî Kadim. B t tı klâsiklerinden: Goe| the. ve Çocuk klâsıklerinden: «Alıs hârıkal r ulkesınde» kıtsblarıdır, «Varlık» dercısi, ocak ayından ıtibaren 32 sahife olarak çıkacakur. ZEHİRLİ ŞATO,, t 3 ) Çer/lrea: MA2HAB KUNT Tına: P. GORDEAOZ m ÇIKAN KISMIN HUtASASI Bir jemide dünyaya gelen Bokarme Kontu Ipolit büâhar» babasile Amerıkaya gıtmış, ve 28 yasında Belçıkanın Turne şehrı civarında Bikemont şatosuna yerlaşmistir. Babası İpolit'e senede 2400 frank gondermektedir (120 altın). Fakat İpoht kadınların peşinden koşmakta, tür.u hiıskârlıklara başvurmaktadır. Zıraate tatbık ertiğı garıb fıkırleri de bunlara ınzımam edince delıkanlıda para kalmamışür. Artık onu iflâstan kurtaracak tek çare zengin bır kız almaktır. ftalyan otomobil kralı Şınyor Gianni Agneüi, Strasbourg'da yapılan büyuk bır düğünle, Avrupa konseyindeki İtalyan delegesi Füippo Caraciollo'nun kızı ıle evlenmistır. 26 yaşmda olan g«ün, geçen sene Biarritz'de yapılan muazzam bır baloda «güzel» ilân edilmışti. Yukarıadki resımde, dinl merasımden bir sahue görulmektedir. Damad 32 yasındadır ve Fıat motor şırketmin reısıdır. Otomobil Kraluıııı Düğünıı Guido Orlando Böyle dedıkten sonra çıktım Aja^ı ınraek uzere asansore bınıneme bıle hacet kalmadı. AsansoıU bekleyemezdim. Amerıkalı tiyatro sahıblerının en bujuğu olan Major Bovves'a bağırıp çağırmışüm Bu hıç de hayra alâmet bır ış değıldı. istJcbahm belkı ebedıyen tnahvolmuştu. Belki de Major. kafema Kafama vurdurmak içın bana bır adamıru yoilamağa kalkışırdı. Yahud da buna benzer bir şeyler yaptırndı Merdıvenleri dorder meıken, bir yandan da, tiyatro âlemmın en kudretli adamını kendıme düşman ettiğimi duşünup duruyordum H»ç şüphe jok, fena vazı> etteydırn. Butun bunlar kendi münasebetsizlıği yüzunden olmuştu. Ah, susabılseydım Onu da, muşterımı de bu muşkul vazıyetten kurtaı acağımı vadetmıştim, yahud da vaade benzer bir şeyler söylemıştım. Sekızınci caddeye kadar geldığım halde el an aklıma bır çare gelnış değıldı Kahve içtım. Gene bır şty yok Bir dostuma tesadüf ettım B r kaç sene sonra o da meşhur oldu ya! Haberin var mı, gayet kbtü bu maceraya atıldım, dedım. Ne yapacağımı bilmiyorum. Bır kahkaha attı: Aldırma, Guido, dedi Sen ne zaman yedı kat yerin dıbuıe girersen o zaman buyuk isler başarırsın. Ben seni bılirım, İ$uı ıçınden çıkmak ıçın gene bır çare bulursun. Dostumun bu sozleri bana tesellı verdı. Ayrıldım 46 ncı sokağa kadar gelmıştım. Orada, Eaves mağazasınm vıtrıni onunde, yani vaktle Napoieon kostumunu satın aldığım yerde, zıhnımde bir fıkır doğdu, tam manasıle Napoleonvarı bır ilhaml Öyle doğuverdı işte! Halkın, polis memurlarmm etrafı na toplanmak merakına hıç dıkkat ettıruz mı? Dedığım hâdısenin ertesi günü, saat on bırde, Capitole tıystrosu onune gelen yırmı polis memjru, bu tepkıyı yaratmaktan gerı kalmadı Hıç kimse, bunların hakıkî polis memurlan olup olmadıklarmı duşunmedı. Sadece, ben gazete fo tografçılannı çağırdığım anda, halk kılid oldu Fotografçılara: Çabuk, Capıtole'e koşun dedimÖyle bır seyirci kalabahğı i var kı! Ahali Aimee Semple Mac | Pherson'u gormek içın bırbirini çığnyor! Fotografçılar pürtelâş geldıler Onlar tıyatronun onune geldıHeri vakıt. halk hakıkaten do\uşmeğe başlamıştı. Aktuahte içın çok mukemTiel bır mevzudu Arabalar, tıksnıkhğı sökeb.lmek için boşuboşuna kome çalıp duruyorlardı. Sahıcı pohs memurlan gelıp vazıyete hâkım oldular. Ortalık dupedüz tımdrhaneye donmüştü Akşam gazetelerı halkın tehalükünü gosteren fotografları yayırıladılar Aimee yi sevretmek ıçın halkın tiyatroda yer tutmak üzere gdsterdıği tehalükü canlandıran fotograflan yaymladılar. O zafer günü velud beynim. bu güzel baslangıca lâyık bir mabaad tasarhyordu Temsılden sonra. Aimee ile ikimiz, yedıncı caddedekı Joe's'de gece yemeğı yemeğe gıttık Bizden bıraz »onra lokantaya. ahbablarrmdan bir gazeteci girdı, yanımıza geldl. Ne sdylemesi icab etüğiai bıhyprdu: Merhaba. Orlando. dive söze baçladı .. Kuzum, hemşıre Aımee, bu Dave Hutton meselesi nedir° Evini terkediyormuı diyorlar. Her SÖHRET FABRİKATÖRÜ Tam NapoSyon'a yakışacak bir kurtuluş çaresi 14 Buyrun, buynın, iostura Orlando. Beni oturttu: Orlando, sizinle ıftıhar ediyorum, dedi. Sızı tebrık c^ertm Salon tıklım tıklım dolacak Nasıl yaptınız bu ışı? Ben pencereden nakıyordu.n. Kuzum, Major, şu ka.şık. binayı yapan mımar kuniır, soyler mısıniz? dıye jorduın. Ne auab adam Ne muhayyıle! Bowes yanıma ^eldı, pencereden baktı. Ne guzel hava, diye devam ettim. Şu guneşe bakın, şu otüşen kuşlara bakın... Bowes, sokaktaki insan dızısine, polislere, Aimee'yi gormek için birbırmi çiğneyen aha'.ye bakıyordu Nıhayet: Orlando. dedi lıakkmız v&r Sızden, butün sam: n:yetimle özur dderım Ne seyı cı kalabahğı1 Daha bu Oır şey J=ğil. Celecek haftayı beklevin Dave Hutton'ı, tam karşıdaii Paîace'a kapılandırdım. Yalan soylemem'5*im uvaffakjyet. gerçekten, bu*un tahmınlerimızı aştı. Tıyatronun yarısını telgrafla kirabyorlardı. Bzden, turneye çıkmamızı istıvorîardı Eyaletlerde, hasılat o derece parlak olmadı, ama gene fena değıldi Sonunda da Aimee boşandı, daha doğıusu, Dave onjn aleyhine OJ5rak boşanma karan aldı Sebeb diye. manevî ışkence maddesini ileri sürmüştü, çünKÜ Aimes. kccasını, Angelus mabedinin ı^a>"e meclısinden uzaklajtırmağa muvaffak olmuştu. kesin ağzmda bu lâf Herkes, sizin boşanma davası açacağınızı tahmın edıyor. Doğru mu? Bızım haberımiz yok, dedım. Bir şey içın de, mesele neden ıbaretmiş. anlatın bakahm. İşımızın icabı. baştanbaşa uydurma bır takım şeyler arılattı A'meenin kocası, bilmem ne şekılde bır kepazelık yapmışmış. Gazeteler bundan bahsedeceklermiş. Aimee sınirlendı Fena halde öfkclenmış, yuzü sapsan kesılmişti Başansız!ığa uğraması, onu muteessır etınış. ken o sabahkı hâdıseler ve akşam gazeteleri kendısine bıraz metanet aşılamıştı. Halbuki sundı, kocası meseleler çıkanjordu. Başka yere gidelim, tekhfinde bulundum. Bizi tanıyan Lircseye tesaduf etmiyeceğımız bır yere Yemeğımize üçuncü caddedeki bir lokantada devam elük. Birkaç lokma henuz alrruştık ki, gene benım adamlsrımdan biı muhabır janırruza geldi Kuzum. Aımee. bu Daye Hutton'ın boşanması meselesi nedu? dıve sorduSaat bıre çeyrek kala sulsrır.da, Aimee'yı otelıne gotürdüm. Kapının onunde bana: Ne yapacağımı ben bihyorum, dedi Boşanmam lâzım. Bu adamm benım üzerimde çok fena bır tesin var Beni mahvedıyor. Tekrar büyuk Aımee Mao Pherson olmam lâzım. Bu son zamanlarcîaki muvaffakıjetsizhklerım onun yüzunden Beni anlamıyor . Beni dınleyın, Aimee, rica ederim. v Orlando, boşsnma n lâzım. Aıınee, sızın ıçın htı şeyı yaparım Ne olursa olsun, her şeyı! Fakat aile hayatınız .. AŞK hayatı nıza vâkıf değılım Vâkıf olmak da îftemem. Bu ışe aklım ermez Hele kan kocahk hayatına. Kat'ıyyen tecrubem yok. Bır bekârm evlıijk hayatından anlaması mumkün müdur? YENİ PİTESLEE «Dişimlzin zarı» pıyesmın oynanmasına karar verilmistır. Thorrton Wılder'in bu piyesi Şehir Tıyatrosu edebî heyeti tarafmdan kabui edılerek provalarına da bajlanmıştı. Sonradan oynanmasında bazı tereddüdler hasıl olmuş, nihayet oynanması uygun goru'muştu. Meınecke"nin sahneye ko yacağı bu pıyesin ilk hazırhkları yapı.maktadır. Maamafıh aktorleri her.uz bel'i oÎTiayıp, provalaıına da baslanTiamıştır. •k Şehır Tıyatrosu Dram kısmında lara'.ıktan itıbaren Jacques Deval'in «Bu akş?m Semerkand'da» pıyesi ojnanacaktır. Reji Hüseyin Kemalindir. Komedi kısmında Mary Chase'in «Dostum Harvey» adlı pıyesi oynanmağa başlıyacaktır. Eseri Raşid Rıza sahneye koyacaktı, fakat kıymetli sanatkârın ani bir rahatsızlık geçirmesi bu yoldaki mssaisini tamamlamasına imkân bırakmamıştır. Kendisine âcıl jıfalar dılerız. Lidya esasen ualet budalan olduğundan İpolit'i fazla üzmiyerek karısı olmayı derhgl kabul etti. Nikâh raerasiml 5 ha( zıran 1843 günu yapıldı. Kont bu işten memnundu, çünkü 67 yaşlarmda bulunan kayınpederinin daha uzun müddet ya?amasma imkân tasavvur edilemezdL Bir şans eseri olarak kayinbiraderi Güstav da sakat bir zavallı idi. Sağ bacağı kesik olduğu gibi ılâcla ve perhızle yaşıyabılen bir bıçare idi. Bu jartlar altında onun da bır müddet «onra öbür dünyayı boylamaaı mukadcierdi. Bvet, Kontun umidleri parlakü ama ne yazık ki elinde avcunda bir sey kajnamıgtı. Karısının da nakid drahoması yoktu. Senede iki büı franklık bır gelirle iktifa eylemesi lâzım gelıyordu .. Kont kendini bu kadırcık paray» mı satnuftı? i Üç sent sonra kayinpeder 61dü. Fakat noter, bıraktığı vasiyetnameyi okuduğu zaman İpoht derin bir hayal kırıklığına uğradr Kayinpederden kızm» sadece 75 bin frank duşüyordu. Vakıâ Lıdya'nm Kambre civarında emlâki vardı ama bunlar da fszla bir gelir temin edemiyordu. Hasılı hesab kitab, Bokarme'lerin elmde senevî 7000 franklık (350 altın) gelır kalıyordu. Bu para orüara pekâlâ yetişebilirdi, fakat İpoht evvelceı dt dedığimız gibi gayet sefihti. Aldığını harcıyordu. ı PAZ\R KONSERLERİ Konservatuar konserle'i. pszar sabahları Taksim Beledıye Gazinosunca halkımızın buvük üpsini toplıyarak devam etmektedir 8 inci konser: 6 arahkta. Cemal Reşid Rey idaresinie Şphır Okestrası ta>af'ndan verilecektır Bu konserde yeni şef muavini Demirhan Altuğ. Schubert'in 8 inci (Bıtmemiş) senfonısini ıdare edecektır. Solist olarak piyanist Ersican Saydam, Beethoven'in 3 No. lı piyano konsertosunu çalacaktır Gene sanatkârlanmız ıçın bu konser buyük ehemmiyeti haız bulunmaktadır. •je Filarmoni Derneği Konserleri: BuguT saat 18 30 da Saray sınemasında Belgrad Filarmoni orkestrası şefi ve Belgrad operası müdürü Oskar Danon, İstanbul Filarmoni orkestrasmı idîre edecektır. Bu konserde Yugoslav piyano virtüozu Dora Cusıe, Schumann'ın la minör piyano konsertosuna sohstlik edecektir. Günlerdenberi orkestramızı hazırhyan şef, bilhassa her grupu ayrı ayn çalıştrması ve dısıplıni ile dıkkatı çekmıstır. i i KONFER\NS Filarmoni Derneğınin azalarına tertib ediğı sonferanslar serisınden olmak üzere, 30 kasım pazartesi 18 30 da f.eki Faık Izer tarafından cModern rasim. konulu pror'ı ctıonıu bir konferans verf.ecektir. *** O tarihte bir Heiıl'üç va7ihanem vardı. Bütun komb,nezon'ar:m aynı ajandan gelıyor sarılmasm diye. Başka başka a; türlü imza kullanıyordum. Yalnız Aimee için değıl hesablanna ialift'ğım icm bana gelen daha başka müştenler için. Onlar ıçın de, üç ayn isim altm.^a Bunları söjledikten sonra ystma çalışıyordurru Böyıesı daha tabiî ğa gıttim. Işier tıkırında gıdıyordu oluyordu. Bır boşanma hâdısesı olacağını. Dört tarafa birden başvurmak gazetelerm bunu dıllen.ie doıaya icab edıyordu. üörulmeüik ve tecaklannı, bunun da bize mukem sırli usuller icad^ etmsk, şayi olmamel reklâm olacağını bıliyordum. mış hileler bulrriEk icab ediyordu. Madem ki bu iş günun bırınde nasıl Yüzde nıspetinde ücretıe çalıştığım olsa olacaktı, nıçın îimai olrr.^ sın ıçın hasılat azalırsj hayatımı kadı? Hıç değılse bir işe de yaraya zanamıyordum. O Je ki. şafaklan caktı. Aimee'ye ışin ıçvuzunu sriy ertesi sabahîn Sîher vaktıne kadar lememek daha iyi idi. Bir doktora ıstim üstünde iuruyorHuTn. Hera de sorsam onun da bana ta'sıyesı hıç bir zaman fikir kıtlısı çeknıebundan başka türlü oıamazdı. mek şartile Sabahın saat beşi sularjnda, Bazan çok fevkaiâde /J'iner buAimee bana telefon etti: luyordum. Mesele, Aımee ıle bir Boşanmağa karar verdim, de lıkte Fıladefıyada bulurıduğum di. gün öyle oldu Yoluna konulacak Bütün gazetelerin birinci say bır surü şeyımız \rarda fakat yapıfasında yer alacağız, dedim Beni lacak başka iş yoktu. Onun ıçın, bır çeyrek saat bekleyın, gıyıneyım Aımee yi jımnaza gotuidum Tam Havadısı sabah gazetelerine ve manasıle atlettım BOKS vapmpkla taşra basınına daradar yetış'irdık. mesçul gencleri sevrettığimız sıraSaat ona doğru, Aimee'nin karşı da. akhms bir şey 'jelıveıdı Aımeesmda magnezyum ampulleri yakan yı melek kılığına soktuk. gonulotuz fotografçı vardı. Aimee, bo lü bır atlet de boynuzlu şeytan olşanma davası açmak iyın Reno'ya du Aımee. şeytanı nakıvt etti. gidıyorduTabiî! Butün gazeteler bu haberi Saat on bir buçukta. Capitole tl. yaydılar. yatrosunun kapısına ulaşmağa çaBır başka sefer Virginıe'de Virlışmak boşuna gayret haline gel gınia Beach'de başka bır şey oldu mişti Polis, yanı sahicı polis, kan Gazeteleri almış, okumuştum Bızter içinde uğraşıyordu. Vrzıyet den pek az bahsedıliyordu. Toplanmukemmeldı. Aımee'yi gazete'eri tımıza fazla kalabalık gelmemesi dolduran şayanı hajTet kadmı gor ıhtımah vardı Aimee, çöldeymiş mek için heıkes para vermek isti gibı vaaz edecekti. Salonun bomjordu. boş kalmaması için hemen çaresiSaat Uö buçukta ma)or Bowes'ur ne bakmak lâzımdı. yazıhanesıne gırdım. Major beni Arkası var kabul edebılir mı? dıye scHum 'Bu eserin bü'u'i hcKları Opera Kabul edebılir mi ne kehme? Ba. Afundı firketi ve gazetemıze guu kapıdon difarı uzattı: oıddtr; Ipolit isl o derece ileri götürmeğe başladı ki şatodaki hizmetçı kızlar bile yavaş yavaş Kontesın rakibeleri haline gelmeğe başladı. Nihayet hizmetçilerden bırı bir oğlan doğurdu. Ipolit bu çocuğu da Lidya'dan olan iki kız ve bir oğluyla birlikte büyütmek ıstediğinden karısıle kavga eksık olmuyordu Diğer taraftan şatoda para sıkıntısı yüzunden geçimsizîik busbutun artmıştı. Kayinpederin bıraktığı paalar erımişti. Hattâ Kambre'deki emlâk bıle satılmıştı. Bu kadaıı da yetmıyormuş gıbi Kont, yüz bin frank borclanrrusu. FİLM MÜKÂFATLAR1 Fîlrr*! Dostları Derneği. geçen yıl tertıb | lediği ilk Türk film festivalinde se j çılen en başarıh beş film, artist, rejisör, senarUt. operatör. prodüktör ve fon müziğine, 15 aralıkta Şan sinemasmda »Salgın. filmınin ilk gösterilişinde sanat armağanlan verecektır. Zühtü Müridoğhınun hfzırladığı büstler «Film dostları 1953 sanat armağanı» ibaresini taşımaktadır. Büstler Vaü Prof. Gokay tarafından matbu belge ile beraber verılecektir. İkinci Türk filrn festivali bişkmıştır. Bu yıl hiç bir filmm içık f a kalmarr.asını temin etmek üzere seçim usulünrle değişıklik yapılmıştır. İdare heyeti her çıkan fılmden uygun gördüklerini, mart sonunda jüriye bildirecektir. ^ H=lide Edıb Adıvanr meshur 1 S>nekli bakka » ı, Duru film tarafilme alınacaktır. İlkokul öğrencilerine yapılan aşılar II Sağlık Müdurluğunce Hkolrul cğrencilerıne dortl ı karma aşı tatbıkına devam edilmektedir. Dun akşama ka. dar, muhtelıf ilkokul talebelerınden 80 bin çocuea sşı yapılmıştır. Dlğer taraftan ayrı b'.r ekip de okul. larda difteri aşısı yapmaktadır Mev. sim munasebetlle bu aşıya da azaml ehemmjyet verilmektedlr. Eklpler. mek teb çağındakl çocukları kontrol edlp mıkrob taşıyan (portSr) veya hasta olai çocuğu tecrld etmektedir. Bir çocuk haşlanarak öldü Kasırrpa;ada Büyukpıyale caddesi 15 numaralı evde oturan Nezahetin 6 ya. Sindakl kızı Emlne, mangal Cstunde duran tencereyi devlrmiş, kaynar su İle vücudunun muhte^f yerlerl yanmıştır Emine Şlşli Çocuk Hastan«ine kaldı. nlmı;, tahkikata başlarjnıştır. Şlşll Havariyun sokak 47 numaralı Ipllk fabrika'inda çahşan Celâl lsmınde bır işçi kerdınl tarak makinelertne kaptırmıj, lecl bır şekilde eimuıtür. X u ı etraiında tahkikat yapılmakudlr. Bir işçinin feci ölümü Tek ümid, yakın vakitte Güstav'ın oimesıydı. Fakat bu da \suya duşmekte gecikmedı. Gustav bır temmuz 1850 tarihinde l Bıkemont'tin sekız ki'.ometre kadar mesaiede Grandmetz şato[sunu satın alarak eskı sahıolerı olan Madam Herenbo ve kızına /sene sonuna kadar şatoda oturmalarına muîaade etmış'a. Madara ^Herenbo'nun kızı Antuanet guzeldi. Gustav kızı sevmeğe baş,Uarruştı. Günün bırinde aşkını ilân ettiğı zaman Antuanet deli[kanlıya red cevabı vermedi. Fakat Güstav'ın nışanlanması İpoflit'ın işuıe gelmiyordu. Bu haberi duyduğu gün son derece canı ıkıldı... (Arkası yar) Türkiyede ntTİ hakkı yafnı/ ';NIWttrni/e'
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear