Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
.CüMJBÇRİYET 29 Ekhn 1953 Fuad Köprülünün Sedad «Malatya» Simavi aleyhine açtığı bir sandah davaya dün başlandı parcaladı 1 a K Ö Ş E M D E N «Hürriyet» gâzetesinde neşredilen davanın ikiye ayrılmasıru, şahsan Denize dökülen iki gencden biri Cumhuriyet, Türk dehasınm, son 6 makalede gerek Fuad Köprülünün Köprülüyü alâkadar eden kısmm kurtanldı, diğcrinin âkıbetinden asırlarda tarihimize kazandırdığı şshsır.a. gerexse Dış Işlerı Bakan aslive cezaya havajesini, Bkanlığı endişe ediliyor en mühim eserdır. Mühım; »vpt1.. iığj hükmî şahsiyetır.e hakarette ilgilendiren kısmm da Sedad SimaYenikapı açıklannda bir deni Fakat «en!..» niçin?. Bu sorunun bulunulduğu iddıasile Hürriyet ar vinin hasta olmasma binaen varescevabı, ancak 1923 yıhndan bu yana kadaşımızın sahıb ve başmuharriri te tutulabileceği bir mahkemeye kazası olmuştur. Limana girmekte olan Malatya cemiyetimizin geçırdiği bünyu dcSedad Sımavî aievhıne açılan ds sevkini taleb etmiştir. r vaya dün 2 Ağırcezada başlanmışSavcı bu tefrik iddi?sının yerin şilepi. içinde iki kişi bulunan bi ğişmesi dikkatle incelenerek veriçarparak parçalamıştır lebilir. Uzak şark medeniyeti komtır. Dinleyicı kalabahğınm fazlahğı rfe olmadığını belirterek reddiii sandala ve 2 nci Ağırceza salonunım kifa istemiş ve mahkeme 10 dakikahk İYüksek Ticaret okulu öğrencisi îs şuluğunda Türk, İslâm medeniyeti y c ts zhği dolayısile, duruşmaya Bi bir müzakereden sonra savcının met Aktar yuzerek sahile yaklaş ;çinde Türk, hattâ 1839 Tanzinıatirinci Ağırceza mahkemesinde ba iddiasmı kabul /e avukatın : ste mış ve feryadı üzerine denizde le garb medeniyeti içinde Türk, çıkanlmıştır. kılmıştır. ğini reddetmiştir. Cumhuriyet rejimine girerek «kenCerrahpaşa hastanesine kaldırılan di içinde Türk» olma imkâmnı bulBundan sonra Sedad Simavi faSedad Simaviyi üç avukat, Fuad İsmet Aktamn ihde^ine före, ar muştur. Şarklı oluş, Müslüman Koprülüyü de bir avukat müdafaa desinde şunlan sövlemiştir; «Ben yazılanmda ne Fuaı kadaşı Tıb fakültesi öğrencisi Do oluş ve garblılaşma, bu taıihten etmekteydi. ğan Beler bir tahta parçasına tutusonradır ki, «Türk olmaxı şuuruDuruşma, ilân edilen saatinden Köprülünün şahsına, ne de Har narak açıkta kalmıştır. ciye Bakanlığım hakaret etmedım nun hazırlayıcı etaplan dnemıni ancak bir saat sonra baş'.ayabılmışDün eeç vakitlere ki^ır Benim kimseve karşı şahsi garaz ve kazandılar. Etnik dönemde uhıslar tır. Once Sedad Simavınin hüviyeti kinim voktur. Gerek tekib ettıSiıri aramalara rağmen Doğan Belerin tesbıt olunmuf, Fuad Köprülünün halinde yaşayan atalanmız, büyük fıyasette, Çerekse yapılan işlcrd' akıbeü hakkında bir netıce elH avukatınm müdahale talebi kabul İslâm bütününe girınce inanış bahatalı gördujüm kusurları tenkid edilememiştir. edilmiş ve savcılık iddianamesi o ettim. Yal.ancı nemleketlerle kurkımmdan kudret verıci kıymetler kunmuştur. mağa çalıştığımız dostluklar daima Üniversiteliler, Bursadan dönen kazanmışlar, fakat \rab ve Acem Iddianarnede, 6 başmakalede pro memleketimizin tek taraflı kültürlerınm çekiciliğile de kendi fedaProf. Hıfzı Veldet'i törenle fesör F. Köprülünün şahsına haka kârhğma dayanmaktadır. İste Yukültürlerınden epey kıymet kaykarşıladılar rette bulunulduğu, neşriyatın Tür nanistanla yapıları balık anlaşması betmişlerdir. Garbhlaşmamızın hızkiye Cumhuriyeünin yabancı dev Bpn sadece bunlan tenkid ettim.» îstanbul Üniversitesi talebeleıi, dun landırdığı Tanzimat devri de boyle saat 14 te Bursadan sehrimize gelen letlerle münasebetlerini bozacak iki cepheli bir netice vermıştir. Bundan sonra, davaya sebeb olan Fakültesi eskl Dekanı Ord. mahiyette olduğu ve Dış İşleri Ba 6 makale okunmuştur. Sanık avu Hukuk V. Velldedeoglunu törenle Prof. Her tesiri kendi süzgecinden geçirHıfzı kar kanlığı hükmî şahsiyetine hakaret katları makaielerin ehlivukufa ha sılamıslardır. me şuuru, Cumhuriyetle tam bir edildiği belirtilmekte, Sedad Sima vale ettirilmenesini, Sedad Simaİstanbul Üniversitesi Talebe Blrliği zabıtanın kendilerıle yaptığı temas ne gelişmeye erebilmiştir. vinin Türk ceza kanununun 159/1 vinin rahatsız''ğı gözöuune alnrurak 179180 ve 482 nci maddeleri gere çabuk karara varılmasını istemiş tlcesınde karşılamanın bir numayl» şekBu bakımdan Cumhuriyet, Avrullnl almaması İçin talebe mumessillerı ğince cezalandırılması istenmektey lerdir. seçmlşlerdir. 100 e yakın talebe mu. pa Renaissence'ına benzer. Di'de, di. messilı rıhtım lskelesindc profesoru tarihte, sanat ve fikirde kaynaklara Duruşma bu husus hakkında K Iddianamenin okunmasından son rara varmak üzere başka güne bı karsılarmslardır. Ord. Prof. Hıfzı Veldet Velidedeoğlu gidış, eski Yunan medeniyetini ra sanık vekili Adil Aşçıoğlu, bu rakılmıştır. kendisile göruşen gazetecllere demlştlr Türk gozıle gormeye başlayış, hep kl: bu «yeni bir doğuş» un müjd»!eri• Sıhhatim yerinde: Shwartz zama. nında talebemiz olan Prof Sulhi Don dir. Geri kafadakilerin Türk dihni mezerln Dekanlığa seçilmesinden çok milli bir dil haline getirme i<ır> yamemnunum. Kendısini telefonla tebrık pılan çabalamaları, bir sinir buhraettim. Dekanlıkta muvaffak olacağına nı halinde görmeleri; tarıh an'ayıda eminim.» Yirmi gündenberi sehrimizin Başbakanhk İstatistik Umurr şını bütün dünyayı Türk yapma Üniversitede giiz dönemi muhtelif semtlerinde faaliyet gö* müdürlüğünün son bülteninde ithulyası şeklinde yorumlayıp slaya imtihanlan bitti teren bir hırsız şebekesi dün ele halât ve ihrarat ticaretimizin dutstanbul Üniversitesi guz dönemi im. almalan; sanat adamlarımızın hageçirilmiştir. rumu v» geçen yılın aynı devresile t'hanları dun »ona ermiştir. Netıceler ıdan, yazmadan, çorab motiflsrinBundan yirmi gün Snce Cezaevin mukayesesi şudur: fakulte kalemlerlnce ilân edilecektlr. den renk ve şekıl; camiden, türden tahliye edilen Ali Sungur Sen1952 senesi ocakeylul devresin147 işçi evinin temeli pazar beden, kervansaraydan, çeşmeden tuŞ. Mustafa Kemsleddin Şenli ve de ihracatmuzın yekunu B<M " milgünü ablacak Refik Durçetin adlannda iki ar von iken bu senenin aynı devresintıtanbul İşçi Sendikaları Birligl Yapı hacim ilhamlan almalarını Avrupa kadaşile bir şebeke kurmuş, Fatih, de bu rakam 767,1 milyona yük Kooperatıfı Ortaklığı İdare heyeti. Şeh. modernizminin basit bir takhdi belremlninde inşasına baslanacak 147 evin lemeleri de göstermiştir ki, hiîtiin Pangalb, Aksaray, Bevazıd, Şehre se'mistir. temelatma merasimlni bugün yapacaktı. mini semtlerinde pnsrt'man ve ev İhracatımızdı birind mevkii 205 Verilen bir kararla bu tören pazar gü. bu cüretli denemeler ciddî bir ıleri lere girerek küllivetli miktarda milvonla hububat işgal etmektedir. nune tehir edılmlstir Pazar günü yapı tıhştır. Türk Cumhuriyeti. ışte bu sovgunculuk yapmıstır. 1952 senesin;n avnı devresi zar acak temelaüna törenınde Çalışma hamlenin doğurucusu olmuştur. Sıkı bir takib neticesinde Emni fmda ithalâtımız 1141.8 milyon iken Bakanı Hayreddin Erkmen. Bolge ve Kendimize doğru yürüyüş, Ci'myet Müdürluğü hırsızlık masaı bu sene bu rakam 1066.1 milvonu Sıgorta Mudurleri. îşçl Sendikaları Baş. uriyetle hızlanmış bir mil'.î şuur kanları, basın mensubları ve Koope. memurlan tarafından vakakmn aşmamaktadır. En fazla ithalât rat;f ortakları hazır bulunacaklardır. gösterisidir. sanıklar suçlarını itiraf etmişlerdi*. 225,4 milyonla Batı Almanyadan İşçi Sendikaları Birliği İcra Türk, kendinden olan ve 'ııymetE=valann mühim bir kısmı meyda olmuştur. Konıitesi istifa etti erile başkalarının kendine mal etna çıkanlmıştır. Tahkikata devam Işçl Send:kaları Birlıjinin 32 kişllık olunmaktadır. fonetım kunjlu toplanîısmda. ıcra ko. meye çahştığı bir çok soydaşlannı Kadın berberleri için mıtesı u>elerı ıstifa etmışlerdır. Top milliyet kütüğüne ancak Cumhuriolgunlaştıma kursu açıldı iantıda Demlr Sanayıl Işçıleri Sendıka. r'etin yonttuğu kalemle tescil etAtanın Sakarya Harbindeki Istanbul Kadın Saç tuvaletlerl »anat sile Denız Adamları Sendıkasının Bol. kalpağı kârları Dernegi, bir olgunlaştırm» kur. ge Çalışma Mudurlüğunun lsçi mesele miştir. Artık Farabî Arab, Mev'lâna Ataturkün Sakary» tUıbl uraınd» lerinde yasif hareket ettiglni jjeri^u. Acem değildir. Bir buçuk asra yabaşına glydiğı gri rerJÜT ktfplki ^ev fıf' renı onumuzdekı pazar gunU saat 17 de rerek Bırliğin bu hususta çahşması^in im bfr'ıaman aslî ttlkadlari yoluRuştu Ar»s tarafından Ataturk İnkılâb Beyoğlu Mls sokak 27 2 No. da yapı. yaptığı muracaat göruşulmuştur. Bu Muzesinde tejhlr edılmek uzere Bele. lacaktır. Bu munasebetle kadın berber. mesele üzerınde uyelerden Yusuf Öner ıa'can Terdiği, uğruna aslan'ar gidlye Muzelerı MüdurlUğune hedjy» o* leri, £c^vngjpı,J)Lit*a; t«,*»leti goste. !^4^Beyaz ar&sında bir )^|ınâb£a li dovüşttiğü Müslümnrılıfe, kavm! dilmlştlr. ' " rlai yapacaklaraır. açılmısTır. Yapılan fıkir munak«$ası ıir nizam olaralc anlamaktarr geçip Tarıht kalpağın teşhirine b&slanmıstır. Silivrikapıda ifrazı yapılan arazi sonunda Oleys Sendıkası Başkanı İzzet ilâhî bir nizam halinde gormeye Çüıngır. bir takrır vererek icra koml. Fakir ve kimsesiz çocuklar Devlet Demıryolları Federal işçi Sen tasinin Itlmad oyu Istemesinl tekllf et başladı. Türk, bu devrede kubbeiçin bagış dıkast, kendıMne aıd Sllıvrıkapıdaki miştir. Yapılan seçimde, 2 beyaz oy pu. ini, mimarisini sevdi, başka kubCth&ngirde Fıruzağa cadde&inde Ar. ara2inın ıfrazınıp yapılma'.ını taleb «ulaaının bulunması uzerine ıcra ko. kaüı apartımanındakl Çocuk Esırgeme mıştı Bu ıstçk jerıne geHnlmlştır Bu mıtesi «tam itimad olmadığma gore ça ıelerden. başka minarelerden kendininkini açık olarak ayırabıldi. Demeğı merkezmde taktr ve kimsesiz suretle D»vlet Demlryolları Federal ısamayız. dıyerek lstıfa etmıştir çocuklara Fatma Demirağ tarafından ışçı senr>ıkası uyelerı de rr.esken sahibi Yenı seçimın 2 kasım pazartesı günu Türk, lâlesini bu devrede tanıdı; elbise. ayakkabı, gomlek dajıtılmıjtır. olaciklordır. saat 19 da yapılması kararlastırılmıştır. Gülünü, karanfilini bu devrede öğBir eroinci yakalandı İstihkâm Okulu binasındaki rendi; hahsının düğümlermi bu 2 yaşında bir çocuk helâ Sabıkalı eroınman ve hırsızlardan yangın devrede sayabildi; işlemelerinin ipKoço Konak. dun oğleden sonra. devrıje kuyusunda boğuldu gezen kaçakçılık masası memurlan ta. İstihkâm Okulunun Kâğıdhanedekl Pasabahçede Tepekoy caddesinde 22 iklerini bu devrede bükebiHi; narafından Galatada juphe üzerıne çevrıl yenı bınası çatısının çıkan bir yangın sayılı evde oturan 2 yaşında Selma Şış. rını, elmalannı, üzümlerini bu devmlş ve ceblerinde 3 gram esrar bulun. neticesinde ynndıjını yazmıştık. Otrul man. bahçelerınde açık bulunan helâ rede tattı. Gerçek milliyetçilik. inmuştur. Komutalıgından aldığımız bir mektub. ku>usuna duşerek boğulmuşrur. Koço Konak hakkında tanzlm edilen da, yangının başlangıç halinde iken Hâdise>e el koyan savcılık. ihmali iılâbcı ve medeniyetçi millivetcitahklkat evraklle birlikt« bugün Adli. sondunılduğu, çatının yanmadığı bıldı. orulen babası Mustafa Şışman hak iktir. Türkiye Cumhü'iyetinin eserılmektedir. ı yeye verılecektlr. kında tahkikata başlamıştır. idir. 30 yıl, Türk tarihinde 30 ke75 yaşında bir kadın kendisini kuyuya attı Ev\'elkl gece sabahın erken saatlerin. "de, Ayvansarayda Sakalar Yokuşunda 3 «ayılı apartımanda oturan 75 yaşında Nazmlye Ekerler, geçırdığl bir sinir buhranı netıcesnde kendısini evlermln lcuyujuna atmak suretile intihar etmiş. tir. Cesed. itfalye tarafıdan çıkarılmış. tahkikata başlanmıstır. Mecmuasının 22 nci sayısı Şube ve Ajanslanmız bugün ve Bir adamın öliimü şüpheli Ç I K T I. görüldü yann kapalıdır. Teknik Üniversite Çatalcanm Çiftlık koyunde 50 yaşm. Motorlar Kürsüsü. da Mahk Karav, aptes bozarken anla. 31 Ekim Cumartesi günü sabahından nlamıyan bir sebebden olmuştur. Bu şTipheli olum hakkında savcılıkça itibaren bütün $ube ve ajanslanmız ahkıkata başlanmıstır. muhterem müşterilerimizin hizmetindedir. EKIM 29 SEFER 20 30 Y I L Yazan: *«••^•••«ı I t I |HEM NALINA M1HINA 30 uncu yıl umhuriyerimizin 30 uncu yıldönümünü kutluyoruı. 29 Ekim 1923 te Cumhuriyet ilân edildiği zaman, yeni rejime bağlanan ümidleria fazlasile tahakkuk etmiş olduğunu görmekle bahtiyarız. Büyük Millet Meclisinin açıldığı ve millet iradesinin kendi mukadderatına hâkim olmağa başladığı 23 nisan 1920 de idare resmen değilse de şeklen Cumhuriyet olmuştu. 23 nisan 1920 den 23 ekim 1923 e kadar geçen kısa miiddet içinde, bir milletin kendi mukaddecatını kendisi idare etmesi demek olan Cumhuriyet rejimi, o kadar hayırh, o derece muhteşem neticeler vennisti ki harb meydanlannda ve barış. konferansında kazanılan zaferlerden sonra, tekrar tefessüh etmiş saltanat idaresine dönülemezdi. Millî irade rejiminin, asıl adını alarak devam etmesi pek tabii ve zarurî idi. Padişahlık devri ömrünü bitirmiş; son Osmanlı hükümdarları memlketi idare ktbiliyetinden mahrum olduklarını ispat etmişlerdi. Bunların sonuncusu olan Vahideddin, eniştesi Damad Ferid gibi âciz, hain ve kozmopolU bir adamı, devletin en buhranlı zamanında üstüste sadrıazam yaparak memleketin mu kadderatını onun beceriksiz ve sarsak ellerine vermış ve Babıâlinm damına tünettiği bu uğursuz baykuşu iş başına getiren sadaret ferınanı hümayunlarile kendinin ve saltanatın ölıım fermanını da irazalamıştı. : Kahraman milletimizin. büyük fedakarlıklarla bekasım temin pti'i ve tam istiklâlini sağladığı Tıirk devletinin başına tekrar Osmanlı hanedanından bir adamı getirerek olıi saltanat idaresiııi yaşatmağa kalkısmak, tarihin asla affetmiyeceği bir gaflet ve ha*a, hattâ ihanet olurdu. Vatanın Bııj'ik Kurtancısı Atatürk bunu yapîmazdı vc yapmadı. 23 nisan 1920 den» beri devam d e n devleti jok ol« maklan ve milleti esaretten kurtaran milli irade rejimini asıl adı ile ilân etti. Osmanlı İmparalorlu&unun tarih sahifelerine defnedilerek Türkiye Cumhuriyetinin kurulması ile Türtc milleti ftin mesud ve şerefli bir gencleşme, yenileşme ve yükselme devri başlamıştır. Arada geçen 30 yıl Cumhuriyet reümrne bağlanan bütün bmidlerin gerçeideştîği parlak, muzaffer ve muhteşem bir devir olmuştur. Cumhuriyet idaresınin vatan ve millete temin ettiğl her bakımdan hayırh ile'rlemeler, basarılar ve zaferlet saymakla bitmez. HASAN ALİ re boşuna dönmüş bir hayat kasnağı değildir. Türk köylüsü, aşağı görülmekten bu 30 yıl içinde kurtuldu. «Eîendılik» payesini aldı. Aldığı bu paye, belki bu 30 yıl içinde ..osyal bir gerçek olamadı. Ama kim inkâr edebilir ki, onun efendi tanınması Cumhuriyetle başlamıştır. Tshakkuk etmesi, gene onun emekıerile olacaktır Cumhuriyet, TürK köyiüsündeki medeniyet istidadını en isabetle keşfeden ve işleten bir rejimdır. Dünyevî menfaatler yoluna dinî meyillerinin somürülmekten kurtulması. bu 30 yılda olmuştur. 31 Martlar, Şark isyanlan, Menemen ayaklanmaları, yeniden tepmiyecek şekılde Cumhuriyetin elüe tedavi görmüşlerdir. Türkü ne dış ve ne iç, hiç bir aldatıcı kuvvet ve tahrik, kardeş kanı dökmeye götüremiyecektir. Temiz ruhlu Türk köylüsü, bu sağduyu yetkinliğine Cumhuriyet devrinde erdi. YUCEL Bir hırsız şebekesi Ihracafımız geçen yakalandı seneye nazaran fazla huriyetsiz duyması imkânsızdı. Demokrasi ve hürriyet, bizim bünyemize bir hanedanla hiç bir zaman elverişli gelmemiştir. İsveçi, Norveçi, Danimarkaya, hattâ İngiltereyi misal alarak bizi hanedanlı bir hürriyet rejimine istidadlı görmek, bugün ve yann için düşülmesi en tehlikeli bir anlayış sapıkhğıdır. Anayasamız, bu dalâletten Türk vatandaşını kurtarmıştır. Cumhuriyet esası, tartışma dışı bir hükmün emniyetindedir. Cumhuriyet. ne şahsî bir rejim, ne de bir zümre eğemenliğidir. Atatürk Türkiye Cumhuriyetinin kurucusu ve ilk Cumhur Başkanıdır. Hiç bir zaman «Cumhuriyet benim malımdır> demedı. Kurduğu devlete a4ını vermek, hayalinden bile geçmedi. Kendinden sonra yerini alacak birini göstermedi> En büyük vasıf olarak «Türk vatandaşlığı> sıfatını taşıdı. «Ne mutlu Türküm diyene» feryadile şereflerin en büyüğüne bütün tarihî tanık getirdi. Şahsiyetinin ve hizme1950 yılının 14 mayısı kim kaybederse etsin. kim kazanırsa i m m önemini her zaman ölçtü. Fakazansın Türk milletinin ve oııun kat kendini hiç bir suretle milleyüzde yetmiş beşini tutan köylü tine üstün görmedi Yaptığı işleri müzün medeniyet tarihimize geçen milletine mal ederken samimî idibir siyasî terbiye şaheseridır. Bu Bunu siyasî bir oyun olarak yapmaya tenezzül etmedi «Atatürk» siyasî terbiyeyi, şüphesiz, Cumhuriyet vermiştir. Eğer onun hâlâ bir «Padişah babası. olsaydı, işmi ko ı U ş ı r D ü n y a y a m a d d î o ! a r a k e v lâd layca ona havale eder yan gelip getirmemış Mustafa Kemal, bu otururdu. Halbuki Türk milleti. ba isimle «kurucu, kurtarıcı» gibi ba vesayetini kalkmış görünce işin minnet istiyen sıfatlardan kaçtı; başa düştüğünü kavradı ve başmın kendinden sonra gelecek nesillere çaresine baktı. Bu ihtiyacı, Cum baba olmayı bahtiyarlığının en bü yük sebebi ve şerefi bildi. Büyük, küçük hangimiz, onun bize «Ata> oluşundan mutluluk duymayız? Cumhuriyeti onun adile beraber anmamız, Cumhuriyeti onun jahsî mülkiyetinde saymak değildir. Bizler sadece ona inananlanz Ne onun uyruğu, ne onun bendesiyizHayatmda bizi ona daikavuk görenler, ölümünde söyledıklerimizi duyarak hakikatin ne olduğunu anlayabilirler. Cumhuriyetimiz, bir zümre tahakkümü de değildir. İdare edenlerin idare edilenlere, askerin sivile veya sivılin askere, zenginin fakire veya işçinin patrona baskı yapmasını k&bul etmez «Sınıfsız cemiyet» derken cemiyetimizde sınıf olmadığı iddia edilmemiştir. Prensıp. sınıflardan birinin öbürlerini gütmemesidır. Elbette bu, kolay gerçekleşecek bir esas olamaz İnsan oğluna menfaatlerin yaptırdığı türlü hatalan bir kalemde silme iktidan, kimseye verümemıştir. Millî murakabe, Meclis ve Basın, bu hataların düzeltilmesine en tesirli teminatlar olacaktır. Halk efkârı, bu iki müessesede aksini bulur. Bulmadıkça buldurmaya çalışır Cumhuriyet, iktidan. bir küçük azlığın elıne bırakmadı. Millet, yer yer, zaman zaman duyduğu baskılann tepkisini yapmıştır. Cumhuriyet. bunu bilerek daima emniyet süpapının işlemesine imkân verdi. 1946 yıhnda acı acı çalan düdüğü duymıyan kaldı mı? PEK YAKINDA HİZMETİNİZE GİRECEK OLAN İSTANBUL BANKASI CUMHURİYET BAYRAMINIZI HARARETLE KUTLAR Bu bacakların sahibi Cumhuriyet, millet bünyesi içintam dünyevi olarak kurdu. Eğitim ve ekonomi, bu nizamın iki müvazi yoludur. Cumhuriyet bu iki ray üstünde yürüdü. Gecikmeler oldu, sarsıntılar oldu. beceriksizlikler oldu, hattâ başansızhklar oldu Fakat Cumhuriyet, bu rsylardan dışan çıkmadı. Tek elden öğetim, medreselere son verdi. Devletin yalnız dünya işlerine kanşır bir müessese oluşu, Şeyhülislâmı ve Şer'iye Vekilini hükumetten uzaklaştırdı. Hukuk, sosyal münasebetlerin tertiblenmesini sağ layan bir düzen haline getirildi. Din, polıtika dışı tutularak asıl hedefi olan*«iman» a ve «ahlâk tefekkürü> ne dayanıp vicdan hürriyetini kazandı. Vatandaşın dinî ve mezhebî hali, devlet nazarında kuvvetli bir eşitlığin himayesine girdi. Cumhuriyet devrine kadar maddi hayata bile tesir eden tekDünkü Osmanlı İmparatorluğa fir müessesesi. hukuk dışı edildiile, hugiin medenî milletler safında Ferd, dinî inaruşından kendine ve yer almış bulunan Türkiye Cu«nimanına karşı sorum!u oldu. Lâ huriyeti arasindaki munrzam farkı 1 ytetiitt, feirüzviyer irttlkailtllr. 'Ce RÖrmemek için kör olmak bile kufi miyette sathl bir değişme sanılma değildir. Bakınız Amerikanm eskl mabdır. Ankara Büyük EIçisi, Mr. McGhee CumhuTfy¥ryfftf. Stf'J^uz" Tumhuriyet Bayramımızın arifesinyıla sığan başanlar, bu kadar ol de ne diyor? «Türk milleti kendi nz mukadsaydı bile, heybetli bir tarih yekunu sayılabilirdi. Bugün hayatta o deratmı eline almış ve Batının bir !an her Türk, kendisinin de onun parçası olmak hususundaki tariı.l yapıcılanndan biri olduğunu ifti ıştnakır.ı başarmıştır. Bugün Turharla hissetmelidir. Nitekün bizden kive artık Parkın bir ileri karakolu sonra gelecek bütün Türk nesilleri, değildir; Türkiye, Batının bir kalesidir.» kendilerini o yapıcılardan bilecekAvrupanın «Hasta Adamı» diye lerdir. Çünkü Türk Cumhuriyeti, vasıflandırılarik mirası paylaşılinşası ebediyetler içinde, bitmiyemak üzere ölümü beklenen ve tacil cek kadar büyük bir insanhk a edilen Osmanlı İmparatorluğu nenıtıdır. r«>de, bugün Batının bir kalesi addedilen genc ve kudretli Türkiye Limanımızdan yapılan ihracat Cumhuriyeti nerede? Son 24 saat zarfında limanımızdan ya. Cumhuriyetimizle iftihar etmek pılan ihracat 733 bin lirayı bulmuşrur. hakkımız ve onu hergün daha fazla Sevkedllen mallar arasmda Kim af. yon, barsak, iç fındık, keçl kılı. balmü. kuvvetlendirmek vazifemizdir. mu, mercimek. keçi derısl. kuspe, yap. rak tütun. ceviz kutügu ve koyun de. rısi bulunmaktadır. olabilirsiniz bacakların cazibesini arlfıran en dayanıklı çorapfır. Cumhuriyet Bayramı dolayısile MOTOR NORMANDIA Cumhuriyet Bavramı eünlerinde TUTUM BANKASI Tutum Bankası idare merkezinde Beyoğlu Altıncı Noteri Munir Arer huzurunda 8 Ekim 1953 tarihinde yapılan KEŞİDESİNDE YAPI ve KREDİ BANKASI V. ~E. j 1 17 6 48 9.40 12 00 . s | 6.27 11 58 14.50' 17 10 18 43 4 46 1.32 11.37 I • I • M nvnmHnuiH % I M A T İ N E L E R | Sıraselviler Taksim. Tel: 44407 I I DIKKAT: 2 çift Corktail ıpta Bııtterfiy alana biradet Amerikan tip Nvlon çorap a»kı*ı hediye edılmektedir. SUADİYE ASFALTI ÜZERÎNDEKİ I COCKTAIL ve BUTTERFLY güzel bacaklara lâyık olan çorap ileri gelen çorap mağazalarında satılır. İKRAMİYE APARTSMANININ 4 Numaralı DAİRESİNİ Galata Şubestnden 1941 numaralı hesab sahibi kazanmıştır. NO : 73 29 Eki ml953 Perşembe Birlikte, evvelâ Pangaltıdaki aparUmana, sonra hastaneye koştular. Orada, hakikaü, bütün fecaaüle öğrendüer. Bu felâket, Feyzayı çok derinden sarstı: Hayatta yegâne desteğini, derd ortağmı kaybetmişü. Nebil beyin cenazesi büyük merasimle kaldırüdı. Dıtiram vakfeleri; çelenkler; hitabeler... Bütün Üniversite erkânının, talebenin, şehrin ileri gelenlerinin kaüldığı kalabalık alay... Meğer o, tanınmış, şöhretli, değerli bir insanmış. Mümtaz bunu yeni öğreniyordu. Evvelce mühimsemediği bu eski hocanın kıymetini tebarüz ettiren nutuklan dinlerken, kendi kendine: «Yazık! Bilseydim onu bütün ahbablarımla tanışürırdım!» diye düşünüyordu. Şimdi, tabutun yamndan ayrümıyordu. Herkes görmeliydi: Hürmetle anılan büyük ölünün, o, en yakını idi. Artık bütün tanıdıklanna, görüştüklerine, bundan bahsediyordu: Efendim, hiç bir yere çıkmıyoruz. Perişan haldeyiz. Büyük bir felâkete uğradık. Gazetelerde okumuşsunuzdur, her halde: Profesör Nebil Galib beyi kaybettik. Merhum, çok aziz dostumuzdu. Nebil beyin ailesi, kardeşi yoktu. Fakat az zaman sonra, mirasçıları meydana çıktılar: Bir alay dayızadeler, amcazdeler, yeğenler... Ve bir pazar, yıllardanberi aşkla, hevesle toplanmış, sevgi ile bakılrr.ış bütün o nefis eşyalar satışa çıkarıldı. Pangaltıdaki dar sokakta hiç bir zaman bu kadar otomobil birikmenısti. Ikı tarafına kırmızı ilân kâğıdları yapıştırılınış kapıdan. İstanbulun bütün koleksiyoncuları, merakhlan, zenginleri, küçük apartımsna dolmuşlardı. Tellâl haykırıyordu: «Numarası 85, hakikî epok, kusursuz entakt, Paris malı...» Münadi tekrarlıyordu. Arzu ile kıvılcımlanmıs gözler, heyec?nlı arttırmalar .. Sehir, senelerdir, böyle bir müzayede göımemişti. Ecnebi se^aretler adamlannı göndermişlerdi. Antikacılar, bazı maı!aıı aralannda kapatmak için tröst kurmu§lardı. • İzdihamda, ne aldığını görmeden pey süren yeni zenginler... Istediğine ka\'uşamadığma hayıflanan daha mütevazı sermayeliler... Bütün o mertebaniler, eski Yunan vazoları, fildişleri, Sevrler, Saksonyalar, yıldızlar, çeşmi bülbüller, heykeller, tablolar, hepsi yabancıların ellerine geçti. Kıjmetlerini bilen veya bilmiyenlerin. Bu hâdise Feyza için ikinci bir darbe oldu. Hayalinde hep sevgili dostunu görüyordu: Tablolarını asarken, vitrinlerinin tozunu alırken, üstünde yıpranmış elbiselerile, yeni bir bibloya sevinirken... Ama, artık Mümtaz karısına sinirleniyordu: Ölen bu ihtiyar adam akrabaları bile değildi. Onun için bu kadar uzun zaman matem tutmak, üzülmek biraz fazla idi. Mümtaz zsten sıkıntıya gelemezdi. Gezmek, eğlenmek istiyordu. Hayatının mesud bir devresindeydi: Hasan Kaya ile yeni bir taahhude girişmişlerdi. Ondan büyük kârlar temin edeceğini umuyordu. Ümidli ve memnundu. Böyle bir zamanında başkasının derdi ile derdlenemezdi. Bir sabah, yazıhanede oturuyordu. Kapı açıldı. Hanın kahvecisi idi: Aşağıda bir hanım sizi istiyor. Niye yukarıya çıkmadı? Bilmem. «Bey gelsin» dedi. Biraz rahatsızmıs,. Bir iskemle verdik. Bekliyor. Mümtai anlamıştı: Muhakkak Feyza idi. «Ferruh bey ölmüş.tür Onu haber verecek.» İçinden kızdı: Ne aksi tesadüftü bu üstüste ölümler! Tam da zamarunı bulmuşlardı: Baloların en civcivli olduğu rr.evsimde! Karısı şimdi bunun için de günlerce evde kapanacaktı Hiç bir yere çıkamıyacaklardı! «Niye telefon etmedi de, kendi geldi'' diye düşündü; mutlaka beni ahp birlikte Meliha teyzeye gitmek istiyecek. Bir de onun vaveylâlarını, feryadlarmı dinliyeceğiz!» Fakat merdiverleıi inince, hoş bir sürprizle karşılaştı: Onu bekliyen. matemli, üzgün bir çehre değildi. «Buradayım Mümtaz bey» diverek kendisine hıtab eden kadının. gözleri neşe ile, ışve ile parhyordu. Neclâ. kahve ocağınm önünde, bir sandalyaya oturmuştu. Çok şık, çok süslü idi. Anlattı: Vapurdan çıkarken, ayağmı burkmuj. Evvelâ ehem miyet vermemiş. Fakat, biraz sonra, bakmış ki ağrı gittikçe fazlalaşıyor: Dehşetli korkrum. Ya yürüyemezsem?! Ya acıdan bayılırsam?! Bu taraflarda tanıdığım kimse yok. Sokaklarda, yabancılarm. arasında kaiacağım diye ödüm koptu. Sizin hanın Karköyde olduğunu hatırladım. Biraz gayret ettim. Buraya kadar geldim. Aman, bir çare bulun, beni bir doktora göturun. Ölüyorum. Fakat, hiç de uölüyor» hali yoktu. ' Mümtaz, onun iç gıcıklayıcı parfümü ile beraber biraz da macera kokusu duydu. Garsona seslendi: Yukarıdan benim paltomla şapkamı getir. Kendi arabası köşenin içinde bekliyordu. Onunla gltmemeği tercih etti Şoför boşboğazbk eder, ortada bir şey yokken, bir dedikodu, mesele çıkabilirdi. Bir taksi çevirdi. Otomobilde, Neclâ ona ayağıru muayene ettirtti: Şişmiş mi? Hayır, görünfirde bir şey yok. Hangi doktoru istiyorsunuz? Bir isim söyledi. Muayenehanesi Beyoğlundaydı. Fakat, oraya gittikleri vakit, onun, hastalaruu öğleden evvel kabul etmediğini öğrendüer. Öyleyse, başka birisüıi bulahm. Cağaloğlunda tanıdığım bir operatör var. Bir kere de ona bakalun. O, sabahtan akjama kadar evinledir, biliyorum. Neclâ: süzük, msnalı bakışlaruu ona doğru çevirdl: Galiba doktora lüzum kalmıyacak. Şimdi daha az ağrıyor. Kendi 'ine geçecek. Küçük bir kahkaha attı. Erkeğe daha ziyade sokuldu: Sizin yanınızda bulunmak beni iyileştirdi. Mümtaz şoföre: Çek, dedi; Boğaza. O gün Feyza dört kere kocasını telefonla aradı Her defasında: Dıjarıya çıktı. Daha gelmedi, diye cevab verdiler CArkası vatf A Y R ICA : Bu keşidenîn muhtelif PARA ikramiyelerini kazananlar: GALATA ŞUBESİMDEN: 1194, 2462, 2487, 2684 İSTANBUL AJANSINDAN: 46227, 47105, 47124, 47683; 47975; 48879; 49212: 49357; 49758; 50160; 50373; 50620 KADIKÖY AJANSINDAN: 72689, 73325; 75155, 75777. ÇARŞIKAPI AJANSINDAN: 105104, 105431 OSMANBEY AJANSINDAN: 140336, 140996 ÎZMİR ŞUBESİNDEN: 15807, 15818, 16008; 16617 MENEMEN AJANSINDAN: 175111, NOT: Ayrıca kazananlarm adreslerine mektub yazılmıştır. TUTUMBANKASI