Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
Ölümütıün Yıldönüntü Günlerinde DÜNYA OLAYLARI Frederic Chopin Yazan: Dr. Samih Nafiz Tansu , İnsan canlı bir akumulatordur! Altın Saçlı Katil Derleyen: Hatice Vildan Boğulma vak'alanna yalnız boruk şehrinde, bır aile babası, her sabah ısıtıcı cihazlar sebeb olmaz. Mese ysptığı gibi arabasını çıkarmak ü Lorenli bir baba ile Polonyalı bir ' idi. Zavallı gencin arasıra kan ti5 lâ su dolu bir kabı ate? üstünde zere garaja gıder. Yola çıkmadan ananın eseri olan Lehli müzisyen ı kürüşü. istidadı derecesinde mad bırakmanın tehlikelı oiduğunu her evvel depoda benzın buıunup bu Frederic Chopin. Avrupanın sahildeten yıpranıp sondüğünü gorü kes b;hr. Her zaman. aynı olan ne lunmadığını aniamak ister. Depolerini İngıliz gemilerinin abluka yor. (aziz ha'ta"! adını verdiği Cho tice şundan ibarettir: Su kaynar. nun vidasmı çıkarır ve o anda ettiği sırada ve Napojeon a karşı pin'e, sırf şohreti için refakat edi taşar ve ateşi söndürür. Böyleiikle müthiş bir infılâk zavallıyı yere açtığı mücadelenin en hararstli yordu Seveüerinin en tatlı yılı havagazı kaçar ve zehirini ortalığa serer ve garajı ateşe verır. Canh akümülâtörler zannedıldiğı yılmda. 181n senesmde karh bir 183839 kışı oldu. Beraberce Balear saçar. BR^it olduğu kadar öldürücü gecede Varşova civannda küçük adalarma. Mayorkaya gittiier Za olan bu kabil kaza:ann kurbanları kadar nadir değildir. Onun içindir ki İsviçrede saat fabrikaiarında bir Polonya kasabasmda (Zelzovaman zaman denizin könürjp tastı sayılamıyacak kadar çoktur. Wolda) da doğmuştu, Babası Niğı. sahildeki kavalara gerilevip tos Ekseriya komür ve gaz kullanır çalışacak olan işçiler sıkı bir muageçırılir.. Muayeneden kola Chopin köy hocası. annesi vurduâu üün'erin yanmda mehtab ken nısbeten tedbirli davrandığımız yeneden Justine Krvzanovska iyi bir ev kalı. s?kin geceler de oluvordu. Ikli halde elektrik cihazlarını ellerken maksad ışçinın vücudünde e'.ektrik dını idi. Fakat çocukları zayıf, nami, Genrae Sand'ın tabiarıne uyan ıçimıze korku girmez. Bu asrın cereyanı bıriktirıp biriktirmedığıni hif ve son derece hassas bir tip obu adaHa bazı geceler yağmurlar başlarına doğru insan oğlu elektrik anlamaktır. Çünkü işçi çok miklarak hayatının sonuna kadar masel gibi a k ' v r . fırtınalar kudurmuş denilen ve ne olduğu bılinmiyen tarda eiektrik zaptettiği takdırde razî bir tabiat eseri olarak yaşamıscanavar'ar sibi uluvordu. bu nesneyi hizmete aldığındanberi elınden geçen bütün saat aksamı tı. Herşey onda harikufâde tesirlsr Tam beş sv, Mayorkads geçen kazaları hakkında da tam bir bilgi mıknatısiyet peyda eder v« yapbırakmağa müsta'ddi. Aynca üç günler, ne Chcp'n'in ba=talığını olduğunu sanır. Hakikatte ıse bu tıkları saatler delice koşmağa veya Chopin kız kardeşinin bu yegâne erkek yumuşatmış. ne de Georse Sand'm kazalara pek de inanmaz. Kocasının gerı ka'.mağa başlar. kardeşlerine karşı düskünlüğü. ona muhakkaktı. Ruslar gelmeden kaç hırçınlığını gidermişti. Bu ümidsiz elektrtk tellerile oynadığını gören Büvük un fabr.kalarında da aynı gösterilen ihtimam da hesaba ka ması. U7=>k'sra gitmesi icab ediyor hastalığm. adına verem denilen bu ve bundan endışe duyan kadın da tfdbıre başvurulur. Toz halinde hatılacak bir değer taşıyordu. Bahçe du. Halbuki sev:vordu Hem deince illetin yıpratıcı tesırleri Cho daima bir alay mevzuu olmaktadır. vaya karışan unun en hafif bır kıiçindeki evleri. köyıin kenarın<lan deii gibi scvivordu Genc ve gü pin'in yüzünde artik ?'7İenmez bir Ha'buki elektnk cereyanının se vı cım ile ınfılâk ettiği malumdur. geçen dere, civardaki orman bu zel bir Polenvah kjz olan Mari hale gelmişti. Par'=e rionıi= acı ol beb olduğu hâdiseler bazan hiç bek Bundan bir kaç sene evvel bır parça, parça birbirinden güzel ta Wodzniska'ya karsı ka'binde zap du. Nihayet çok hassas olan san lenmedik şfkiller almaktadır. Bun operator hastanede hastasrnı amelıbiat manzaralan, onu bu topraklara tedilmez bir sevgi ve hevecan var atkâr. George Sand'm oru acıva lar ancak bir romancının muhay yat etmeğe hazırîanıyordu. Asıstadaha küçük yaşta bağlamıştı. O bu dı. Fakat her şeye .ağmen anne ve rak sevdiğini anlamıştı Sevgi di vi.esinden çıkabilecek kazalara se nı, amelıyat olacak hastaya ether renkleri, şekilleri hayaîinde can babası: arkadaşlan bu kıvnetli. bu lenciligi yapmak onun rrağrur ve beb olmaktadınar. verırken. doktor âletlerıni tanzım landırmış, hepsinden güzel bir nazik ve bu zarif sana*k»rı. Le 1 !^ asi! Vsrakterine hic uvmıvan bir Herhangı bir sürtüştürme mut etmekle meşguldü. Nıhayet her şepeyzaj yaratmıştı. Bu. uğruna her tandan kacmağa nihayet ikna ede seyH'. He' zaman Paris sokaklarıniak surette elektrik cereyanı tev yin yolunda gittıği görüldü ve dokgeyi feda edeceği Polonya vatanı bildiier. 1831 yılının bir kasım gece da. Parisin kibar rruhitinHe elındelid eder. Mektebülere bu hususta tor neştere elini uzattı. İşte o anidi. İlk hocası. babası idi. Aynca si. Polonyada sislerin geceleri or ki bevaz eMivenlen. temiz ve zarif eğ enceli bir çok tecrubeler yapı rla, elıle neşterin madeni arasmda ona annesi kadar ihtimam gösteren gıvinişi. zeki b=kısları ve enerjik îıp gösterılmiştır. Bu suretle elde çıkan bir kıvılcım maskedeki etberi dadısı da vardı. Kuçük Chopin'de manlan bastırdığı bir mevsimde. ruhıle tanılan C'^inin icin. acınaedılen cereyan ne kadar az olursa parlatarak hastanın ö umüne sebeb herşey bir merak mevzuu idi. En derelerin üstündp hafif bıız taba cak bir duruma düsmek kendisini osun bir kıvılcımın çıkmasına se oldu. çok sevdiği ve me^ık ettiği musiki kasının belirdiği aünlorHen birinie tâ kalbinden vuran bir darbe ıdi. beb olabilir. Şviphesiz fazla ihtıyath davranaidi. Evlerinin oturma salonunda bir bütün sevdıklerine veda ederek, Bu soğukluk onları ayrdı. Bir Geçenlerde bir kadının başına rak gülünç o'mak da doğru değil 18S3 btnesi ekım ayınm soğuk bir eden bir güzelliği vardj, yolda gi delerile dolu mektublar yazıyordu. piyano vardı. Evine, yuvasına ve kucaklaştığı insanlar için gö'zyaşı müdde* dünvavı unııtarak notalaçocuklanna düşkün olan annesi, dökerek avnldı. Arkadaşlan ona rile basbasa kaldı. Mavorkada bes Eelmışti. Zavallı kadın bir secca ama eğer kendinızde böyle «akü abahı idi. Bruxelles şehrinin so derken, karçılaşüğı erkeklerden aşkLannın ,bu devresinde, en kibar boş zamanlannı pivano basında ge en güzel ve en kıvmetli bir şey telediği Tristes'i iie romantik ru deyi temizlemek üzere iyice pet mülâtör olmaea :stidad görüyorsa ;aklarından birinde, bir ekmekçi hiç birisi, başını çevirip bakmadan eğlence yerlerinde gezip yürüdüler; rol a sıler. Fakat bırdenbıre halıyı nız patlayıcı veya alev alıcı madçirir, neşeli dans havalarile etrafını hedive etmişlerdi: Bir ufak ve ^üsadının dükkânı önünde, güzel bir onun yanından geçemiyordu. gülüp oynadılar, aşkın mestisi içincoştururdu. Geceleri, herkes yata lü torba içinde fbir avuc vatan top i hunu, eserinde dökuo saçmı^tı. enc kızla dükkân sahibi arasmda O sabah Japon Elçisinin adresini de, belyüyar demler geçirdiler. J e ğına çekildiği ve ancak bitişik oda rağı). cidden Chopin'e verilecek en • Hemen eserlerinin hepsinde bu u muhavere eereyan etti: ekmekçi kadından aldıktan »onra, anne, Lorette, açlık ve sefalet günlardan çeşidli horlamalann duyul değerli hedive ve hatıra idi. Parise hüzün gizlenmez bir renk ve ifade Tam zamanmda geldiniz. Biraz incecik mantosunun altında soğuk lerinin artık tarihe kanştığını göduğu bir saatte çıplak ayakları, ve geldi. Fakat yolda Tunavı geçer taşıyordu. Mazurkası. V*U\. Nocvve!, siz buraya uğrayıp aynldık tan titrtir titriyerek, açlıktan içi rüyor, kibar ve paralı âşığının hiturnes'ü ve en son hszırladığı ve an sonra, bir zat geldi, fransızca ezilerek yola düzülmüç, büyük bir mayesinde arük bu kara günlerden ken azametli Almanyavı. chha gebelki de bütün dostlannı. sevgilelers almak için sizinle görüşmek ümidle Elçilık kapısını çalrrustı. uzaklaşüğı için memnun ve mes'ud, uzun entarsile Frederic Chopin'in ride bıraktığı Polonyayı asîa unut rini, ümid ve emellerini onunla stiyor. Adresini bıraktı. Kibar bir Elçi, genc kızı derhal kabul etti. parlak bir geleceğe doğru yürüdübir salona girdiği, piyanonun tuş mıyacağına inanmıştı. gömmeğe hazırlandığı cenaze marıdama benziyor. Yüıünü görür görmez de, esasen ğüne inanıyordu. lan üzerinde parmakiannı gezdireParis muhteşemdi. Bidavette gü şı olan Marş Funebre'i. hep ıstıGüz.el kız kartı aldı, üzerinde şu san benzi büsbütün sarardı. Güzel Hattâ, Sakusada, metresine o karek. hafızasmda kalan o günkü an rültülü sokaklan, kalabalık yollari rab çekmis. arzularına kavuşamabareyi okudu: Jeanne Lorette, Japon Elçisinin dar bağlı, o kadar meftundu ki, nesinin melodilerini tekrarlamağa le ona hiç de hoş gelmedi. Sonra mış bir insanın iniltisi. teessürünün N?kai Tikaaski Sakusada aklını başından almıştı. Mikado, kendisini Holanda Elçiliğicalıştığı görüîürdü. Kaç defa dadısı vavaş yavaş artistik bir şehrin bü bize kadar intikal etmiş aksi sadaJaponyanın Bruxelles Elçisi Sakusada, elli yaşlannda kadar ne tayin ettiği zaman Jeanne Love anası. bunu menetmeğe kalk tün güzelliklerini gördü Lüksem ları değil miydi? Belki bu sıkıntıyı Gcne kız, her zaman ahş veriş bir adamdı. Kansını Tokyo'da bı rette'i de beraber götürdü, La Hay» mıslar, fakat muvaffak olamamış burg bahçelerinin hevkelleri, Ven dağıtırım ümidile. bir çok şehirlerettiği bu ekmekçi dükkânının ca rakıp Bruxellese yalnız gelmişti. civannda, Scheveningue'de, bağhk lardı. Onun ilk ve devamlı hocası san ormanlarmın süküneti, Sen de konserler vermek üzere turneye mekânına, fransızca dersleri ver Bekâr hayatı kendine güç geliyor bahçelik bir yerde tuttuğu kuş kaVarşova Konseivatuan miidürü nehrinin yaltaklanan. sarılıp uzak çıktı, her yerde tamndı, her tarafığine dair bir ilân koymuştu Bu du. Üstelik, eksik gedik fransızca fesi gibi bir köşke yerleştirdi. GüElsner olmuştu. Bu 6 vaşmdaki is laşan işve dolu sahilleri onda, u ta çılgınca alkışlandı. Gozlerinde vede tek tük bir kaç talebe bul sını düzeltmek için aradığı hoca zel Jeanne, orada, lâle yetiştirmekla tıdada havrandı. Sırf bu hayranlık zaklarda terkedilmiş dereleri, ça sabit bir hayal vardı. Hiç bir aşk. muş, onlardan aldığı ders ücretle nın, peri kıa kadar güzel bir mah meşgul oluyor, hergün muntazaonu derslere sürüklüyordu. Henüz yırlan, ormanlan hatırlatması do hiç bir sevgi. o dereleri sessizce e geçinmeğe çalışıyordu. Fakat luk şeklinde karşısına çıkması, man ziyaretine gelen âşığını bekli8 vaşında ilk konserini bir hayir işi layısile, bir memleket hasretini akan. ormanlarında ferahlatıcı rüz lriığı ücretler o kadar azdı ki mü adamcağızı birdenbire şaşırtmıştı. yor. zamanını çiçeklerüe ruvaletin» icin verdiği zaman, pivano üzerinde tatmin eder gözüktü ve bilhassa gârlar esen, evlerinde kendi vatanmadî para sıkmtısı içinde yaşıO akşam, Bruxelles'in lüks bir hasrediyordu. kosan. bazan durup tuşlara basan kış olunca. sanatkârlann devam daşlarının tatlı sesi duyulan. memyordu. Onun ıçın, Japon Elçisi gibi lokantasında yemek yediler. Bu ilk Fakat, her kemalin bir zevali olbazan dokunup kaçan bu ilâhî par ettiği salonlara gırmeğe. ta lekete karsı hissettiği hasreti 2İparalı bir talebe bulunca son de karşılaşmadan biraz sonra da. Je duğu gibi, her büyük aşkın da bir maklara herkes hayran olmuştu. 9 nışmağa muvaffak oldu Burada derememişti. Fakat oradan şimdi rece sevinmiş, kartı cebıne koyup, anne Lorette Japon Elçisinin met sonu vardır. Bir müddettir. Japon yaşmdan sonra da babasiîe veya genc (Franz Liszt) i, Berlioz'u. ne kadar u?aktı ve orada acaba derhal elçilığe koşmuştu. resi olmuştu. hocasile seyahatlere çıktı. İlk haydiplomatına, memleketinde bıraktjğı Meyerbeer'i tanıdı. Fakat şimdi kim kalmıştı? Sakusada, evli olduğunu. mem kansından mektublar geliyordu. Sa ret ettiği şehir Varşova idi. Muaz bunlardan hiç blrinden, bu zarif Bu Güzel kız., Bruxelles civarın1849 yılının 17 ekim günü, şafak zam kiliseleri, muhteşem caddeleri, salonlardan, gördüğfl gflzel kadın sökerken, sararmış da oturan fakir bir demiıcinin kı leketinde bir karısı bulunduğunu, kusadanuı karısı, kocasının yanına yaprakların pdım başında rastlansn beykellerile lardan, seyTetttgi herşeyden zevk Paris sokaklanna dnküldüğü bir zıydı. Ai'.e durumu ile mütenasib o güzel metresinden saklamıştı. Je gelmek istiyor, kendisini yanına delerı eheıken dıkkatıı davranınız. anne Lorette'in gizli maksadı da, aldırması için ısrar ediyordu. Bu Varşova, kalsbalık. başdöndüriicü alamıvordu. Kalbi vatanında bırak sonbahar sabahı, gözlerıni dünyaya 8İe\ler Kaplar ve bedbaht kadın feBunun ıçın en lyı çare evvelâ ele olmıyacak kadar iyi bir tahsil gör bekâr zannettiği Japon E!çUinin, bir kııdrette idi. Bu şehirde mes tıfı ailesi. dostlan ve aşkile meş kapadı. Vasiyeti şu idi: «Beni Per ci şeküde yara'.anarak bir kaç gün mektublar öyle ısrarh hale geldi ki, müştü. Musiki hocalığını meslek nâkıl bir madde aimaktır. Boyiehur olmak, burada tanınmak ve guldü. Fakat hayat pek zor. talih laşez mezarlığına dostum genc ya sonra oıur. edinmişti. Arasıra fransızca ders günün birinde, nikâhlı kansı ola Elçi, nihayet, vaziyeti gÜ7el metiıkle vücudünüzde bırıkmıs bulualkışlanmak çocukluk rüyalanna pek zallmdi. Mütemadiyen çalışıyor şmda ölen Bellini'nin yanına göresine anlatmak, Japonyadaki kanInsan canlı bir akümülâtör olaleri de vçrıyordu. Fakat yaşayıj bilmekti. bılir. Bazan vücudümüzde on bin nan cereyanı tahliye etmi} olursu tarzı sefalete yakm bir derecede gtren hayallerdi. Fakat hiç bir şeh du. Bir taraftan yeni eserler hazır münüz. Ve beraberimde taşıdığım Müasebetleri, ilk zamanlar, her sının mevcudiyetini açıklamak mecri Viyana kadar beğenmedi. Cam lıyor, diğer taraftan hurusî piyano bir avuc vatan topraâ'nı mezanmın voltluk bır cereyan birikebslir. Bu idi aşk macerası gibi, imrenilmeğe buriyetini duydu. Kauçuk ayakkabı ve çizmeierden omanlanna gömülmüs Viyanayı, deVsleri veriyordu. Kazandığı pa üzerine serpiniz!». D^^tları göz hâdıse şımdıye kadar bir çok felâÇok güzel kızdı. Uzun boyu. kıv değer bir şür ve füsun âlemi oldu. Tabiî kıyametler koptu. Sarışın de sakınımz. Çünkü bu çeşid ayak rak endamı, mavi gözleruıde altın Birbirlerini bir gün görmeseler. guzel Jeanne Lorette. bu tepeden Tunanın sırtüstü yatıp aktığı bu ra da, Pariste Polonyalılann misa yaşlarıle arzusunu yerıne getirdi ketlere sebeb o muştur. bpldevi harikulâde güzel ve se firhanesi sayılabilecek evinin mas İer. Bir gun Birlesik Amerikanın bir Arkası Sa. 7. Sü. 1 de sarısı saçlarile, her göreni meftun Sakusada, maşukasına hasret ifa ınme darbe karşısında önce şaşalavımli buldu. İnsanlan kibar, kızlan raflannı ancak karşıhyordu. Cok mış, sonra ağlamış, bağırmış. sinir sevirrji. şehir tabiat zenginliğile fena haberler almıştı. Arkadaflan buhranlan geçirmiş, Japon Elçisini pek lâtifti. Ruslar tarafından kurşuna dizilhakaretlere boğmuştu. Sakusada, af dilemiş: Tanrı dünyamızı ne güzel ys miş. ailesi mahvolmuş. perişan eAşkı da yabancı bir divaratmış, ne kadar süslemiş divor Seni o kadar seviyordum ki du. Büyük muzisyenlerin yaşadığı, ra goçetmiş WT kuş gibi kalbini boş yalan söyelmeğe mecbur oldum, dekonserler verdıği. şöhretler elda bırakmıştı. İşte bu hevecan ona mişti. Hakikati söyleseydim belki ettiği Viyanaya karsı duyduğu aşk meshur bir eseri varatmak husude bana teslim olmıyacaktın. çok kuvvetli idi. Fakat sldıklan iş sunda yardım etti. Bu meshur mars Kavga sahnesi, gene de, banjmı Polonez idi. Piyanonun her tuşu. onu Viyanada bırakamıyacaktı. ile neticeler.mişti. Jeanne biraz nazDresden Breslau gibi bu Al Chopin'in vatanına duyduğu haslandıktln sonra, Japon âşığını affetmanyanın birbirinden güzel. bir reti ve sevginin hevecanile bu esermişti. birinden sanatkâr şehirierine hay de kalkıp diisüvor, tııslar. teller *** ran olmamak kabil değildi. Hele üzerinde sanki bir savaş tesiri yaçok alkışlandığı Saksonyanm mer ratıyordu. Lâkin çiftin huzuru kaçmışü. kezine ayn bir hisle bağlandı. Bre» Kavgalar birbirini takib edivor, baKalbini sıkan. kendisini bunaltan lauda da pek beğenilmişti. Burada nşmalar bir gün bile devam etmibiiviik musiki dâhlsi Schumann te bu vatan hasreti ve sevgili Mari • Bitişik doğan kardeşlere (Siyam Akademisi, bitişik kardeşler şerefikına mukabele görse bile bu işe ce işık oldu. Evlendiler. Fakat mesud yordu. Elçi, sevgüisini git gide daha sine karşı duvduğu aşk ile ne gez •lı) kardeşler denilmesmin sebebi, ne bır çay vermiş, oniarı çaya davet sadüfen bu delikanlınm konserinde saret edemiyeceği için, genc kız bu olamadılar. Zira iki kızkardeş, ara seyrek ziyaret eder olmuştu. Güzel bukmdu. Çünkü Chopin 17 yaşı diği yerîeri görüyor, ne ahDablanru •ilk defa böyle bitişik ikizın Sıyam ederek belli ermeden muayeneden sevdadan vazgeçtı. lannda anlaşamadıklan gibi, biti Jeanne, akşamları, köşkünün penna basmıştı. Konserden sonra da ziyaret edebiliyordu. Ona bunu u •da doğmuş olmasındar.dır. Bu sa geçırmışti. Bu muayene neticesınSıyamh kardeşlerin durumu. A şik kardeşler de baldızlarından hos ceresi önünde orurup. göz alabıldinutturmak için cabşanlar da ümi•katlığa adlarını veren bu kardeş de, Hu ıkızlerın. «tabiatin eşi görülu vetlilere hitab eden Schumann: m rikan hukukçuları ve adüyecil >rı lanmıyorlardı. Nihayet şöyle bir ça ğine uzanan aydjnlık, beyaz yola ba di kesmiş gibiydiler. Bir akşam •lerı hep duyar. bılırız. Fakat aca medık bir kaprisi» oldukları hükiçm. çözulmesi imkânsız bir mu re bulundu, Bitişikler, birer ev yap kıyor, âşığı getirecek olan küçük Bu genci selâmlayınız, alkış Kontes Marliani'nin salonunda bir •ba şu suallere icımızde kaç kişi mune vanlmıştı. amma teşkil ediyordu. Tıbbın ayn tırdılar; aralarında takriben beş ki arabanın gözükmesini bekliyordu. lavınız, bu yalnız bir müzisyen de konseri müteakıb George Sand adlı •doğru cevab verebihr? Bu iki kar Gerçeçkîen de öyle idıler. Birbiayn iki insan olarak kabul ettiği lometre mesafe bulunan bu evlerde, Fakat çoğu zaman, saatler geçiyor, ğil, hakiki bir dâhidir! diye hay meshur bir kadın muharrir'e tarus •de». kanun nazar.nda iki ayn ın rine bitişik olmalarıına rağmen kobitişik kardeşler, hukuki bakımdan, nöbetlese üçer gün gidip kahyor Sakusada meydanda gözükmüyorkırdı. tı. İlk bakışta son de>ece müessir, •san mı sayılıyordu. yoksa ikisi bir şabiliyorlar, yuzebıliyorlar, on beş ferdî haklara sah:b olabihrler mıv lardı. du. Nihayet, endişe, azab ve eözgüzel ve zeki bir ınsan olan bu ka •kişi mi telâkki edilmek lâzım ge kilometreve kadar yurüyüşler yapıBu güzel günler maalesef çok di? Hayatta olduğu gibi, bu sahada Otıız sene süren e^lilik hayatları yaşları içinde geçen bir gecenin de^ 'n etmedı. Avrupanın her ta dın Chopin'den dört yas büvüktü. •lirdı? Ikizlerden biri bır cürüm iş yorlar. hattâ ava gıdiyorlardı. Anda ortak mı kalmalan lâzımdı? U zarfında. bitişik kardeşlerin yirmi sabahı, Japon Elçisinden güzel marsfı isyanlar. ihtilâller içinde kıv Bu tarihte "4 yasında idi Liszt ve •lerse, ötekı de onunla birlikte suçlu cak yanyana yürüyebiliyorlardı. zun münakaşalardan sonra, bitiş'k iki tane çocuklan oldu. Hepsi de şukasına, şöyle bir pusula geldi: Alfred de Mus^et aziz dostlan ola •mu sayılırdı? İki kardeş aynı za Yüzvüze donük uyuyorlar. uyku ranıyordu. 1830 senesi her tanafta kardeşlerin. gerek ayn ayn gerek ateş gibi zeki çocuklardı •Herşey bitmiştir.' Artık gelemifelâketli oldu. Polonvada. Mararis rak ona her z=ımsn refakat ediyor •manda mı acıkırlardı. uykulan ay esnasmda. oldukları yerde tam bır bir arada mukaveleler imzalayabiBitişik kardeşlerin ölümlerıne ge yeceğim.» tanda, İrlandada hemen bütün şe lardı. Chopin'i çok takdir ettiğini, İnı zs.manda mı gelırdı? Nasıl anla devir vapmak suretile dönüyorlar, eekleri, yalnız evlenme işinde ayrıl lince. maceranın en dikkate değer Jeanne Lorette, ömrü boyıınca hirlerde amele. talebe ve köyluler onun eserlerine hayran olduğunu •şabılıyorlardı? iki kardeşten han zamanla, mihanıki bır şekilde alışmaları icab ettiği, çünkü çocuklan tarafı budur. Chang, bir at gezinsüreceğini umduğu bir saadetin, iktidarda bulunan zalim ve hain söyliyen bu kadın, kalbi yaralı •gisi önce öldü ve neden öldü? Kaç tıklan bu dönme esnasmda uykuolursa mira=ın yalnız bir babanın tisinde, yağmur altında kaldıklan idareye karşı ayaklanmtştı. Kur Chopin üzerinde son derece kuv •dulları kaldı? Kaç çocuklan kaldı? dan bile uyanmıyorlardı. Her uzuv çocuğuna inhisar etmesi g»rektiği için şiddetli soğuk almıştı. 23 ocak böyle birdeiîbire mahvolmasını EÜvetli tesirler yaratmıştı. Seviştiler. kunctle karşılıyacak kadmlard^n Baştdn başlayalım. Bu iki karde lan normaldi. Yalnız, vücudleri, şvna dizilen'.er, ipe çekilenler, kühükmüne varıldı. , 1874 cuma günü akşamı, iki kard?ş, değildi. Düşündü, sonra kalkıp gime halinde yakıîan'.ar pek çoktu. Bu yeni macera tam on sene sür •şin isımleri Chang ve Eng'di. Son I göşüs tahtasından itibaren kannlaBir de cezai ehliyet nıeselesi var 63 yaşmda oldukları devrede, kü yindi, Elçinin resmî ikametgâhmm Sanki bir fırtma. bir yangın bu ta dü. George Sand mütehakkim, mağ •radan, kendılerine ışilık ec'en New nna kadar gelen 9 santımetre uzun dı. iki kardeşten biri bir cürüm çük bir odaya çekilip yatağa girdi bulunduğu La Have'e gitti. rihte Avrupayı sarmış, yerîeri sars rur bir kadmdı. Onda daha ziya ;Yorklu bir kadının adına izafe'le, luğunda ve 20 santimetre genişliişlerse hangisi mücrim sayılacaktı? ler Fakat Chang ateşler içinde yaKöskün bulunduğu Scheveningue makta, insanlan kırıp geçıımekte de bir erkek ihtirası yaşıyordu. • oitışiklere ChanEng Bunker ısmi ğinde. yumusak bır kıkırdakla birusak Ikisini birden suçlu mu saymak nıyor, uyuyamıyordu. Geceyansı ile ile payitaht arasmd?ki mesafe k'sa " l idi. Chopin için Polonyada tehhke Chopin'e acıyan bir sevgi ile bağlı •kohaîdu, lSFf senesi, SıyamVid, bırıne eklı idi. lâzımdı' Yoksa birinden biri suçsuz şafak vakti arası kalktılar. ateşin idi. Fakat genc kadın, bu kısa me;BangKok cıvarında. Mekong nehri O devrin mütehassıs doktorlan. addedilirse. mücrimi rezalandırır karşısında duran, bilhassa onlar safeyi aşıncaya kadar, kafas;nda [kıvısında ufacıli bir balıkçı köyün ikMerı bırbirıne baehvan bu kıkırken. masumu da beraber cezalan için yapılmış bir koltuğa oturduiar. ku.naz bir plân tertiblemeğe mu;de dünyaya geldıler. Babaları Çinli, dağın ic tesekkülü bahsinde hiç dırnT»ğa kanunun hakkı var mıydı? Eng, uykusu olduğu için yatmak vaffak olmuştu. Gebe olrhı^ınu söy "anneleri yan Çmli idi. Yani tam anlaşamıyorlardı. Kık'rdağı ancak Ote yandan, bitişik kardeslerden ne istiyordu. Chang ise. yattığı zaman liyecek, Japonu aldatacaktı. :man=sile Sıyamh değülerd:. Chan'ın bitışıklerın ölıımünden sonra mua ı biri ne de öteki. bir tanesinin işle göğsü ağndığını söylüyor, yatmağa Öyie yaptı Sakusada evvelâ metJboyu 1,55 ti. Eng ın boyu ıse 1.57. vene etmek kabil olmus ve bu me nüşte ceblennde on para yoktu, yan£şmıyordu. Nihayet, uzun müna :Bu yüzden, Chang, kardeşınm bo sele butun cihanı ilgilendiren bir bütün kazanclan tecrübelerinden dıği curümden yana tecahül göstç kaşalardan sonra yattılar. Eng derm resini gayet soğuk karsılamış. fskat iyuna yetışebılmek için. ayakkabısı hâdise teşkıl etmişti. Fikirler ger ibaret kalmıştı. Onlan kaçıran t;e rebüirdi. Çünkü aynı zamanda uyu bir uykuya daldı. Uyandığı zaman. sonra. onun gebe olduğunu öğrenince rikkate gelmiş, hele. bu güzel Inm ökçeleri içıne kosele ekietirdi. çi tehalüf ediyordu. lâkin, bitişik mi sahibi paraları da alıp ortadan yorlar, aynı zamanda uyanıyorlar, oğlu odaya gelmişti. Ona sordu: ÇOCUKLAR BILMELIDIR Kl ve âşifte kadın, boynuna sarılıp da, ^Ordek yetiştırirler, yumurta satar leri cerrahî bir müdahale ile birbi kaybolmustu. Fakat, NewYorkta aynı zamanda acıkıyoılar. aynı mik Oğlum, Chang amcana baksa; manzarası ilk gündenberi daima jlardı. Alışverişteki meharetlerıne rinden ayırmanın ölümle neticele daha baska kimselerle. ezcümle tarda yemek yıyorlardı. Biri tütün na. nasıl acaba? Diş sağlığının mühim içerse oteki de içiyor. biri sakız akhnı başından alan kırmızı duîherkes parmak ısırırdı Çünku. bi neceğı hususunda büyük hekımler meshur Barnumia tanıştılar, bu Ço<ruk, Chang amcayı yokladı, iki ^artı vardır: daklannı ona uzatmca, iradesi büs|rinın başladığı cümleyı oteki ta mutabık bulunuyordu. Bir rokta, emsalsız cambazhane piri ile bir çığnerse ötekı de çiğnıyordu. Pek cevab verdi: : kimseler bahse halbütün 1 • Yemeklerden sonra dişleri mamlıyarak durmadan çene çaldık pek merak uyandınyordu. Kıkırda likte beş sene çahştılar, altmış bin çok bitişik kardeşleri giriştikleri mev Chang amca soğuk, baba. 01 mağlubelinden gitmiş, bir kere daha de, ayrı ayrı olmuştu. dolar para biriktirdiler. •ları ıc:n pazarlık hususunda eşı em I ğ ] n ortasma bir ığne batırıldığı tak zularda ayrı ayrı konuşturmağa mu müş galiba. fırçalamak O geceyi, Scheveninge'de gene •'sali olmıyan satıcılardı. ! dirde, iğnenin acısını her iki kar Böyle garib yaradıhşh ikiz kar vaffak olamamışlardı. Zira, bir ı,ok Bunu duyunca Eng'in benzi attı. Çocuklar 18 yaşına gırmiş bulun | dej birden duyuyordu. Fakat, kı deşin başından kadın ve aşk mace meselelerde fikirleri başka başka Müthiş bir sinir nöbeti geçirmeğe, beraber geçirdiler. Fakat bu sefer, ıni ve Antiseptik bir •duklan sırada. günün birinde, kırdağın sağ veya sol tarafına bir ralan geçebileceğine ihtimal verile olmaaına rağmen konuşurlarken zangır zangır titremeğe başladı. E köşkün içi, her zamanki gibi, bumacunu kullanmak. •BangKok limanına demirlemiş o iğne batınlacak olursa, bunun acı mezse de iş bunun tamamen aksivin içi birbirine girmişti. Eng, yanı selerinin sesile ve birbirlerine etancak bir tek mevzu üzerindo ko•lan Amerikan bandıralı bır geminin sını, iğnenin battığı nokta ikizler ne tecelli etti. Londrsnın muteber başında yatan cansız cesede bak tikleri ebedî aşk yeminlerile değil, nuşuyorlar, birbir'erinin cümleleri•sahibi, tesadüfen bitişik kardeşlerle den hangisine daha yakınsa yalnız bir ailesine ve kibar muhitine men tıkça fenahklar geçiriyor, kendi ö kavgalarla, haykırışmalarla çınlani tamamhyorlardı. ;tanıştı. Onlan derhal yakaladı, ge o hissedıyordu. Bitişikler, çocuk sub Mis Sophia isimli bir genc Kız, lümünün yaklaştığını düşünüyor, mıştı. Japon elçisi: Sen gebe değilsin! diye bağı•misine bındirdi, Boston'a kaçırdı. ken, kızamık ve çiçek hastalıkları bitişik kardeşlere şiddetle âşık olGanbdir ki aralarında pek nadir isparmozlan atıyordu. Dti saat son•Bıtişikler orada büyük alâka top na bir arada yakalanmışlardı. Hal du. Fakat ne yazık ki. bitişik kar konuşurlardı. Çünkü aynı şeyleri ra o da öldü. Halbuki yatağa yat nyordu. Olsan bile, muhakkak ki benden değilsin! Artık birbirimizi 'lladılar. Hâmlleri, bu çocuklan son buki sonradan, bir tanesi içkiye a deşleri, tngiltere tıb âlemine men bir arada RJTII zamanda gördükleri tığı zaman sapasağlamdi. ,'ra Avrupaya götürdü. Denildiğine lıştığı halde öteki çaydan bajka bir »ub yüksek şahsiyetler ayn ferdler için ajTU intıbaı ediniyorlardı, birYapdan otopsi neticesinde Chan gönniyeceğiz. Beni unutman için •göre, yalnız İngilterede 4000 kılo sey içmemeğe devam etmiş, alkolle olarak kabul ediyorlardı. Mis So birlerine söyliyec»k bir şeyleri kal gin bir beyin hummaamdan ölduğü gana üç bin frank veriyorum. ; Jeanne bu parayı kabul etti; elçi metre yer dolaşmışlardı. Sıyamh mest olan kardesin sarhoçluğu, im phia bunlardan hsngisi ile evlense mıyordu. anlaşıldı. Fakat Eng'in ölümünün kardeşleri görmek için akın eden sakli kardeşe kat'iyyen tesir etme ikisi ile birden evlenmiş sayılacak, Yaptıkları seyahatlerden birinde, sebebi meçhul kaldı, hiç bir yerin de, sabahleyin, şafak sökeıken, aleyhinde, iki kocalı kadın davası bir aşk macerası daha geçirdiler. de ârızası yoktu. Zavallıcık korku köşkten sıvıştı, derin bir nefes alIngılızlerin sayısı 300,000 i bulmuş mişti. İtu. Hattâ Ingıltere Kralıyet Cerrahl Bitişik kardeşler, Amerıkaya dö açılacaktı. Bitişikler tarafından as Bu sefer iki kızkardeş bitİEİklere dan ölmügtü. H. V.: mıştı. Ankarada doğup ölen Bitişik Kardeşler münasebetile 63 sene yaşayan Siyamlı bitişik kardeşlerin hayatı ANNELERE IHTAR Arkası Sa. 7, Sü. 3 de