Catalog

1931 SON Eylul ayı jlul ayı içinde demok ratik memleketleri ilgi lendiren gajet mühim kararlar alınacak. müşterek savun mayla ilgili bir çok andlaşmalar im zalanacaktır. Bu geni; diplomatik faaliveti şu şekilde ikiye ayırmak nıümkündür: 1 Pasifikte emniyeti sağlıyacak andlaşmalann akdi, 2 Avrupada ve OrtaDoğuda tecaviize karşı müsbet tedbirlerin abnması. Evvelki giin Filipinlerle ikili bir pakt akdetmiş olan Birleşik Amerika bugün de Avusrralya ve Yen 7elânda ile ürlü bir karşılıklı yardım andlaşması imza edecektir. Washinçton idaresinin. ikili andbşmalar yapmamak hnsusnndaki eskj an anesini bir yana bırakmasrnda rol oynıyan esa« mesele. Japonya barış andlaşması olmııştur. Pasifikte. Sibirya ve komünist Çin kapılannda luıihim sa\unma iislerini bir an evvel kullanıhr hale getirmek maksadile. Amerikan hiiku. meri. Tokyo ile barışı imıa etmek istediğini bildirdijp vakit bir cok Parifik memleketlerinin muhalefeti ile karşılaşmı$tı. Bıınlar. hazırlaıı tnakta olan barıs andlaşması tasansının Japonyaya yeniden «ilâhlanmak imkânlannı bahşedeceğini belirtiyor ve bıınun. kendileri için bir tehlike teşkil ettiğini ilâve ediyorlardı. Bu memleketlerin muhalefetini bertaraf etmek maksadiledir ki, Amerika bir taraftan Pilipinler diger taraftan da Avıı«tral\a ve Yeni Zelânda ile karşılıklı savunma and!e«ma)an harırlamıştır. Evlıtl aMnın ilk haftasında Japonya ile bans andlaşma«ının imKalanmasını muteakıb. Birleşik Amerika hükumeti^ bu eski düşman ile yeni bir ikili pakt aktedeeektir. Bu pakt. Japomada Amerikan birliklerinin kalmasını. ban Japon İUIerinin Amerika tarafından kullanıimasını «ağlıyacaktn*. Filipinler. Avusrralya. Yenî Zelânda ve Japonya ile Birleşik Amerika arasında imzalanacak andlaşma larlı, Pasifikte muhakkak ki kıiv»etli bir rephe kurulmasına doğru ssğlam adımlar arılmıs olacaktir. Gene e>lul ayında bir taraftan Va^hinçtonda uclerin. diğer taraftan OHawarta 12 lerin iştiraki ile yapılacak konferamlarda Avrupanın re OrtaDoğıınun stvunmaM ile ilgili muhim kararlar verilme« ihtimalleri mevcııddur. Washinstonda yapılacak olan ?orü;melerde İngiliz. Amerikan re Fransıs Dış lşleri Bakanları hanr bıılunaraklar ve bunlar Alman\anın Batı Avrııpanın miıdafaasına iştiraki mes*lesîni inrelivereklerdir. Aynı zamanda İtalya sulh anri!asma«ının deği*tirilme«i hıiMisunria Roma tarafından yapılmıs olan miiteaddid talenler de nazarı itihara alınacaktır. Vt; Dı? İşleri Bakanı hıı iki noktada tam bir eörüş birliğine vardıkları takdirde Almanva askert hirlikler te«kil ederek. İtalya da ordusumı arttırarak Batının savunmatını de«tekelmiş olaraklardır. Ottawada Atlantik paktı konseytnde bu îki metele yeniden ele almacak fakat bu sefer bilhaso Türki>e ile Yunanistarun vazivetleri raütalea edilpcektir Bıırada da müsbet ve realist bir şekilde karara vanldıçı takdirde Avrupanın cenalıı ve gayet miıhim stratejik bir bolee esa^ saranma zincirine hağlanarak eraniyet altina alınmıs nlacaktır. Ömer Sarai COŞAR r BİR DAKİKA; Müsabahamıx Gazetemiz nam ve hesabına güzellerin resımlerini çekceek fotografçıların isimlerini büdiriyoruz. Foto Süreyya: İstiklâl Caddssi (Tünelbaşı) Foto Sabah: İstiklâl Caddesi, (Gslâtasaray civan) Baysal Fotograf Stüdyosu: İstiklâl caddesi. Zanbak sokak No. 1 Foto Tuna: Çarşıkapı. Foto M. Özen: Pangaltı Hamam No. 150 İRusyanın, Süveyş kanalı Atlantiği uçakla geçme rekoru ihtîlâf ına müdahalesi Mısır Dış işleri Bakanı bu müdahalenîn «hoş bir sürpriz teşkil ettiğini» söylüyor Iskenderiye 31 (A.P.) MIST Dış işleri Bakanı Muhammed Saıâhaddın Paşa dün, Süveyş Kanalı üzerinde Mısır hükumetinin tatbk etmekte olduğu arabargodan mütevellid ihtılâfın müzakeresi sırasında Güvenlik Konseyindeki Rus müdahalesinin Mısır için <>hoş bir surpriz teşkil ettiğini» söylemışiır. Bir basın konferansında. Paşa, «Rus müdahalesinin orta doğunun hakikî istikrarına yardım edeceğini ümid etmek isterım» demiştir. Rus delegesi Tasarapkin, Ingıhz Amerikan Fransız karar sureti hakkında rey verilmesi geri bırakıldığı takdırde vetosunu kullanacağını belırtmıştir. Delege, Eusyanın, ihtılâh barışçı yoliarla hal için yeni bir teşebbus istediğini kaydetmiş ve Konsey karannı yann vermeyi kabul etmiştir. Sanki kimse bilmiyor! Bir İngiliz tepkili uçağı 3000 Km. lik mesafeyi 4 saat 19 dakikada katetti Aldergrove 31 (A P ) Kuzey İrlandânm Belfast şehrınden havalanan tepkili bir Canberra bombardıman uçağı bugün 4 saat 19 dakikada İrlanda ile Newfoundland arasında Atlantik Okyanusunu aşmış ve yeni bir sürat rekoru tesıs etmiştir. Uçak, 3000 kilometrelik mesafeyi saatte 750 kilometre süratle katetmıştir. Hani gazetelerde göre göre hep alıştığımız haberler vardır. Meselâ: Erzincanda imar faaliyeti devam ediyor, Çukuroveyı sulama faalıyeti devam ediyor, Tortu.m (Erzurum) şelâlesınde elektrık teshatı jaahypti devam ediyor gibi. Ş<mdi size hen de tgeden bir haber vereyim: Burada da Foto Opera: Kadıköy Opera si orvr<.an yav.gmlart jaalıveti de neması yanında. Foto Şen: (Divanyolu) vam ediyor. Foto Klüb: (Beyoğlu Melek siMaalesef binnciler ne kaneması sokağı) dar yanlışsa, ikmcisi o kadar Foto Kenan: Usküdar. doğrudur! D. N. İmtiyazh adam sempatik değildir undan üç dört yıl evvel, elimdeki basın kartını göstererek şu meşhur memnu mıntaka, Galata nhtımına çıkmak üzere Yolcu Salonunun kapısmdan geçerken bir zatın polis tarafından: Vesikanız yoksa rıhtıma çıkamazsmız, diye.reddedildiğini görmiiştüm. Adamcağız: Peki. akrabam geliyor. Ne yapavım? diye sordu. Polis de: Beşinci şube müdürfine müracaat edin! dedi. Lâkin yolcu karşılayıcısmın halinde tam bir ümidsizlik müşaheda ettim. Gözüm de ısınyor. Bu kiırt diye dikkatlice baktım. Zamanm Sağlık Bakanı Dr. Sadi Konuk olduğunu gördüm. Polise: Ayol, bn zat Sağlık BakanıdıB, dedim. Polis memunı da elimizdeki kar« ta bakarak sözümüze inanıp: Bujunın, geçin! dedi Bundan bir iki gün evvel Araba vapuru iskelesinde dört beş sıra otomobil dizilmiş. Nöbet bekliyor. Oradaki polisler zor bir vazifeyi ivi yapmaya çalışan memurlardır. Türlüsü gelir. Sırasını dinlemez. Söylese bir turlü, soylemese bir türliL Zor bir vazife gtirür. Çünkü bizdo polis» in bütün bir hükumeti temsil ettiği unutulur. Nefer rütbesinde bir memurdan ibaret sa>ılarak konuşulur. Halbuki ona icabmda Cumhur Reisuıin arabasını durdurmak salâhiyeti verUmiştir. Ne iso bu boş felsefe>i geçelim. Esasen araba vapuruna biniş keyfiveti tam bir hal şekline bağlanmamıştır. Polis geceleri çahşmaz. Biletçi ise sıra işine karışmaz. Her akşam bu yüzden orada maraza çıkar. Ya bir açıkgöz şıp di\e öne geçer, ya bir zorba çat diye sırasını atlar. Kiınseye derd anlatamazsınız. Nızant dinlemiyenle ne konuşuîur? Ama bu sükut size geceyansından sonra bir saat iskelede beklemeye mal olur. Bunun için. ya kaldınm üzerine bekleme yerlerini çizip numaralatmak, yahud her gelen arabayı, bilet memurundan bir sıra fişi almaya mecbur ederek otomobillerl o numaralara gclre arabaya almak, aksilik eden olursa vapuru kaldırmamak.. gibi kat'î tedbirler almalıdır. Ama bütün bunlann başınnizam ve intizamı saymak gelir. Şimdi gelelim hikâyemize.. iskelede dizi dizi otomobil, sıra beklerlerken bir hıısusî araba geliyor, içinden biri çıkıjor. Polisle görüşüyor ve diğer arabalan atlayıp sırası gelmeden .vapupra biniyor., Tabiî diğer araba sahibleri sızlanıyorlar ve öğreniyorlar ki bu zat bir «cmilletvekili» dir ve adı mazbutumuzdur. Bir başka hâdiseye işaret edeceeim: Afyondaki Zafer töreninde All Ihsan Paşa: Ben millervekilijTm! diyerek resmî program dışmda konuşmak istemiş. Tören komutanı muvafakat etmemişse de dinlememiş. Sonra Vali ve diğer mületvekilleri müdahale ermişler de Paşayı bu sevda / dan vazgeçirmişler. Bizde milletvekilliği bir imtiyazh sınıfhr. Maalesef işi tâaa bidayettenberi böyle tutmuşuz. Bunlara hem yolluk diye para öderiz, hem nakil vasıtalannda bedava seyahat hakkı veririz. Her törene buıuan tabiaten davetlidirler. Her içtima kapısı bunlara açıkto. Her şeref tribünü kendilerinindir. Bunlar hepsi güzel şeylerdir; lâkin bilmek gerektir ki; bütün bn hareketler asıl müekkillerin hoşuna gitmemektedir. Tek partili rejimde belki bir dereceye kadar tabiî görülen bu ta\irlarm bütün milletvekillerinde mevcud obnadığını yazının başındaki misaüe gösterdim. Tevazu, salâhiyet sahibi ve imtiyazh kimseler içhı en büyük kuvet, hattâ en zarurî bir fazilettir. Dti vak'a bilirinu Şimdi artık siyasî hayatlannı kapamış zatlara aiddir. Birisi: Istanbnlda Parti Müfettişi iken Ibrahim Tali' Beyi bir beynelmilel maca davet etmiştik. Kapıda biletini ahp içeri öyle girmişti. Bundan doUyı serzenişte bulunduğumuz zaman: Bana bir güzel ıaç olacağını haber verdiğinizden size müteşekkirim. Burası duhuliye ile girilen bir yerdir. Bilet almak kadar tabiî bir şey olamaz, demişti. Otekisi beşinci Balkan oynnlanm Fener staduıda tertiblediğhniz zaman gene Parti Müfettişi olan Hilmi Uranı seref tribününe çağırmıştık: Bana alelâde tribünde iki yer veriniz. Şeref tribününe başka talibler vardır. Size lâzım olur, dedi ve hakikaten halk arasına karışıp miisabakalan takib etti. Bunlar kolayca yapıhr şeylerdir. Aksi ise daima göze batan hareketlerdir. Milletvekilleri, millet efraduım yani kendi müekkillerinin haiz olma '• dıklan imtiyazlan taşımamah ve aramamalıdırlar. Onların tek imtiyazlan, teşriî masuniyetleridir. O da siyasî sahada. imtiyazh kimseler sempatik o • lamazlar. B. FELEK Not: E. A. rümuzlu mektub sahiblne; Birincisi yazıya daha seyyal bir eda vermek için kullarulmıştır. Ikincisi mürettıb hatasıdır. Aızounur. B. F. HiıiHiınılllllllllllillllllllllfflninilHIIIIIIUIIinitllHlllHiııııiH Brıtanya, Batı Avrupa ve Akdenız böleesındekı üslenni korumak için mua7.zam bir radar şebekesi kurraak tasavvurundadır. K«yfıyet bugün bir hava kuvvetleri sözcüsü tarafından teyıd edilmiştir. Hukumet bu umumi proje için kongreden 1,071,000.000 dolarhk tah sisat istemiş olup. bu tahsıslerin onemli bir kısmı bu radar tesıslen ıçin sarfedılecektir. Amerika büyük bir Resmî daire ve mü radar şebekesi sseseler Hazineye kuracak aid binalara Washir.gton. 31 (AP.) Birlesik yerlestirilecek Amerika hava kuvvetleri Büyuk Ankara 31 (Telefonlai Resmî daire ve müesseselerin hazineye aid binalara yerleştırilmesi ve bu arada Bakanhklann da kendilerine bağlı umum mudürlükleri ile aynı binada bulunmalarmı temin maksadile bugün Başbakanlıkta r.ir toplantı yapılmıştır. Adalet, Gümruk, Tekel. Dış İşleri. Çalışma. Ekonomi ve Tıcaret, İsletme, Mali'e Bakanhklan müstesarlannın iştir^k ettiğı bu toplanrıda şehrimizdcki bütün resmî daire ve müesseselerin oturmakta oldueu binalar ve bazılanna verilen kiralar gozden geçınlmış. netıcede bir talî komi";yon seçiletek vazivetin bu komisyonca incelenmesı kararlaşmıştır. Tali komısyon başta bakanhkiar olmak üzere hazineve aid bütün binaları gezerek, kadro durumlanna gore, bakanlıklara tahsıs edilecek bınalan tesbıt edecektir. Komisyonda alınacak karara göre bakanlıklar yeni binalarına taşınacaklardır. Başbakanlığuı da bakanlık'ar binalarınm bulunduğu Yenişehre taşınacağı anlaşılmaktadır. Komısyon kurulmasının başhca sebebi ner şevden evvel bütçe tasarrufudur. Bu arada bakanhklann kendı umum mudurlükleıile ayrı ayrı )inalarda bulunmalan tatbikatta büyuk aksaklıklar doğurduğu gozönüne ahndığından böylece bu vaziyet de bertaraf edılecektır. Çalışma Bakanı Muğlada sert bir nutuk söyledi Baytarafı 7 inci sahifede inkılâb yaphnız. Eski bir devri kapadmız. Turk milletinin kader ni ve alın yazi'inı değiştıren bir devir açt'nız. Çeyrek asır devam eden bir şeflık sistemini TS kökleşmi; bir istıbdad rejimini bütün zıhniyetile, an ane ve itiyadlarile yıkarak raa7İye ve tarihe devrettiniz. Butun kanunsuzluklarile her türlü seyyıat ve günahlarıle bir diktatorlueü soküp atan Turk milletı, halkın ve hakkın hâkim olduğu bir hukuk devleti kurdu. Işte arkadaşlar bir tarafta dünün zalım. cebbar. insafsız ve mılletin bütun haklannı in Parlâmenlolararası hâtıra pulları Foto Turan: Çemberlıtaş. »'oto Asral: Kadıköy Altıyol. Foto Model: Düzce. talar caddesL Foto Nuri Gazianteb. Foto Fikri Göksay: İzmir BasFoto Fahri Seyrek: İzmit Demüv mahane gan karşısı. yolu caddesi. Foto Lâle: Beyoğlu Parmakkapı, Foto Aray: Zonguldak. Foto Raşid Ünverdi: Manisada Foto Can: îzmir Konak. Hukumet civan Foto Cevad Kızıltan: Bolu. Foto Mehmed Ortaç: Aydın. Foto Doğuş: Mersin. Balıkcsir Foto Siımer: AnafarFoto Yıldız: Adana Foto Foto Foto mirler nesi. Rıdvan Kınnacı: Ankara. Spor: Ankara. Hamza Rıistem: İzmir Fçarşısı Merkez fotografha Foto Kenan 82 Güler Gülgür Sovyetleri konferansa davef leklifi İstanbulda seçim mücadelesi Kaybolan İngiliz diplomatları Londra 31 (A P.) Bundan bir muddet evvel ortadan kavbolan ıkı Ingıliz dıplomatının vak ası, Londrada çıkan Daıly Herald gazetesınin son günlerindeki neşriyatı üzenne yen ; den alevlenmıştır. Gazete, Donald McLean'le Guy Burgess'ın rerede saklandıklarını ve oraya njsıl vardıklarını öğrendığinı ve bu malumatı Ingıliz hariciyesine verdiğmi \azmıştır. Dış Işleri Bakanhğı sözcüsü isç. bu malumatın bir müddettenberi Ingıliz gizli istihbarat servisinin elinde •ulunduğunu, fakat bu ser\ise bağlı ajanlann bunu teyid etmedıklerini belirtmiştir. Gizli Bulgar radyosu, mukavemet kuvvetlerine yardım yapılmaımı istedi Belgrad 31 (TH.A.) Bulgar gizli radyo istasyonu Bulgar halkına hitab ederek kominform şeflele komünist taslaklarının harekeine karşı cıddî ve sabırlı olmalanı tavsiye etmiş ve Koca Ba!kan ile Sıppka Balkanına iltıca etmış 20 bin hür Bulgara âcıl olarak yiye;ek ve muhimmat gonderılmesını ıs temıştir. Ayrıca şehir ve koylerde komunistlere zarar verecek her tür lü sabotaj hareketlerinin yappılmas.ı mezkur radyo tarafından Bulgar halkına bıldirılmıştır. Ek görevlere yeni bir şekil verilecek Ankara 31 (Telefonla) Devlet bütçesmın gıder kısmında çok mühim bir yer ve rakam tutan ek gorevlere yeni bir şekil verilmesi için Maîiye Bakanlığında çalışılmaktadır. 18 bını aşan bu ek gorevleıin lüzumlu ve zarurî memuriyetleıe hasredılme^i neticesinde büyük tasarruf yapılmıs olacaktır. kâr etmiş. hürriyetlerini çığnemiş, rnilleti istismar etmiş diktatörlüğün hizmetkârı, o devrin ıştiyak ve hasretını çckrn bir zihniyet, diğer tarafta düıütiük ve mîlü iradeye hür met eden hür vatandaşlar rejimi. Türk mılleti bilerek ve istiyerek şeflıği. istibdadı yıkmış, bilerek ve istıyerek hâkimiyetini kurmuş ve hürriyeti seçmiştir. Evet. halk bir Parlamentolararası 40 ıncı konfedaha aldanmıyacaktır. Dünün her ransı münasebetile P.T.T. İdaresi türlü günahını, mesuliyetini, mıl bir sen hatıra pulu bastırmıştır. etın ıstırab ve göz yaşlannı bir Dunden itıbaren tedavule çıkanlan gördüğunüz kambur gibi sırtlarmda taşıyan, kö resirrilerini yukarıda şebaşında pusu kurmuş, yüzlerj pullar 15. 20, 30 ve 60 kuruş kıymaskeli müstebid ve zalimlere fır mptindedır. sat vermiyecektir. Hürriyeti tekrar onlara kaptırmiyacaktır. Çünkü Köprülünün Türk Arab klıselim sahıbi Türk milleti hürrimünasebetlerine dair •et düşmanlannm dünkü kamçıh demeci ve dipçıkli idaresınm suiistımallerini, yüz milyonlarca miüet paraEvvelki gün otomobille şehrimiını nasıl menfaatlerine aktararak :e gelen Dış İşleri Bakanı Fuad mılleti yoksul ve perişan bıraktığım Kopru^ü, son günlerde sıyasî çevhâlâ unutmamıştır ve unutmıya relerde bahis konusu edılen Turk caktır. Bu millet artık bir daha Arab münasebetleri etrafında şu sürii kalabahğı halıne geimemeve demeci yapmıştır: karar vermış ve azmetmıştir. Işte «Turkiye ile Arab devletleri ve elde ettiği hürriyet nimetini mu Mısır arasında dostluk münasebethafsza etmek kararında olduşunu leri çok kuvvetlid'ir. Memleketımiz ispat etmek için ara seçımlerinde le Arab devletleri arasında karşıde d'iılcü iktidann yıppranmış şahhk!ı sevgi hi<=lerıni h ç bir hâdiseıyetlerine rey verip onların cesaret sarsmıyacak kadar bağlarırruz kuv,'e cur'etını arttırmıyacaktır.» vet'ıdir.» (1J1.A.) Bastaratt 7 inn sahifede Baştarfat 1 inci sahijede • Konferansta Israel Alman sın, Yayın ve Turizm Genel Mü ve ingiliz Mısır anlaşmazlıklan dürlıığunde her üç parti temsilcileri bariz şekilde görühnektedir. Bu gi ile basın mümessillerinin huzurun^'a bi mücadeleler konferansın havası çekilecek kurada 6 eylulden 12 eynı bozabilır mı? lul gunü geceyarısına kadar par<t Hayır, böyle bir ihtimal mev tilere aynlan 10 dakikahk ko^uscud değildır. Umumî toplantılarda maların gün ve saatleri tesbit edimuhtelif mevzular mütalea edilir. lecektir. Her gün Ankara, İstanbul Biz hükumetleri değil parlamento ve İzmir radyolarında onar dakikaan temsil ediyoruz. Bu meseleler dan 18 seçim konuşması yapılacakayrı ayrı birer davadır. Bu gibi tır. Her partiye günde 6 seans iy:oplantılardan maksad fikir teati nlacak ve böylece müsavi surette gerek iktidar. gerek muhalefet ;ınde bulunmaktır.» partıleri radyodan faydalanmış ola ingiliz delegesi bugünkü bir caklardır. konuşmasında bundan sonraki parlamentolararası konferanslanna Rus a peyk devletlerin de çağınlması buyursunlar, rahatça konuşahm.» nı teklif etti. Sızler bu fikri des Irandaki ingiliz Iran petrol ;ekliyecek misiniz? ihtilâfı bir harbe müncer olabilir ı? Bugün dünyanın elinde çok kuvvetli bir koz vardır. O da haki< Iran meselesi hakikaten çok katı gızlememektir. Rusya ve peyk ciddî bir meseledir. Eskiden böyle devletlenle fikir teatisınde bulun bir vak'a harb için kâfi gelirdi. Famak yerınde bir tekliftir. Fakat kat bugün Birleşmis Milletler olRuslar kapalı kapı arkasında iş gö dukça bu ihtimal nisbeten zayıflarüp yer altmda gizli çalışıyorlar. mış bir şeydir. Orada ne kadar petBizim ise kapımız açık, gizlenecek rol bulunursa bulunsun yangın asbir şeyimiz yoktur. 1947 senesinde la çıkmıyacaktır, o petrol tutuşmıKahirede basın hürriyeti için yapı yacaktır.> an bır toplantıda Ruslarla uzun Senatör, Türkiyeye yardımın aruzadıya konuştuk, bizimle hemfikir tınlıp artırılmıyacağı hakkmdaki görundüler ^ıattâ konuşmalan ga suali de şöyle cevablaniırmıştır: eteler.nde bile bastılar. Sonradan « Amerikah vatandaş vergi veığrendik ki bu yazılan basan ga rerek hür dünyanın müdafaasına eteler kapatılmış! Eğer nasıl kı biz iştirak etmektedir. Turkiye de hür er memleketimize dönünce, söyledik dünya hududlarına dahil olduğuna lerimizden dolayı, idam edilmiyor göre her halde icab edilenler yapısak, onlar da idam edılmezlerse lacak tır.» Arslan Humbaracıyan ile Tuğrul Deliorman Türk tâbiiyetinden iskat ediliyorlar Ankara 31 (Anka) Pragda toplanan komünist genclik teşkilâtının toplantısına sozde Turkiye "lelegssi olarak ıştirak eden ve bı!hara muhtelıf Ingilız ve Frans:z gazetelerinde memleketımiz alevhınde neşriyatta bulunan Arsian Hunbaracı ile geçen sene Bul^r.stana kaçarak. gene memleketimiz leyhmde faaliyette bulunan Tuğrul Deliorman, Ziy» Yamaç ve ahri Erdinçın Türk tâbiiyetinden skat edılmeleri kararlaştırılmıştır. Bu husustaki kararname yakmda Bakanlar Kuruluna sevkounacaktır. PROF. NİMBUS'UN Gecekondulan düzenliyecek bir cemiyet kuruldu Şehrimızdeki yüzlerce gecekondu sahıbi vatandaşlarımızın derdlerini halletmek içın bir cemiyet kurulmuştur Cemiyete «Gecekondulan güzelleştırme ve plân'.aştırma cemiyetı» adı verılmıştır. Cemiyet faaliyete başlamış gecekondulan plânlaşt.rmak ve güzelleştirmeK ıçın çahşmaktadır. (T H A ) Garatıti Bankasınıtı Aparttman Dairesi İkramiyesi Dün Çekildi İkramiye İsfanbul Şubesine Çıktı. Garanti Bankasının Ankaradaki büyük ikramiye apartımanmın altı numarah dairesinin ikramiye keşidesi dün Beyoğlu 6 ncı Noteri tarafından yapılmıştır. Bu değerli ikramiyeyi Bankanın rava kadar değişen muhtelif para ikramiye'eri isabet etmiştir. ıkramiye keşidesi de Bu apartımanm 7 numarah dairesinin bnümüzdeki Arahk ayında yapılacakür. Garanti Bankası şimdiye yapfcğı muhtelif kadar TURK TICARET BANKASI 27 Ağustos 1951 çekilişinde ikramiye kazananlar Bankanın Merkez ve Şubelerinde iki yüz lira ve daha fazla mevduatı olanlar için, 27 Ağustos 1951 de Noter huzuru ile yaılan ikramiye çekilişine aid neticeleri bildiriyoruz. Şiflideki, kaloriferli, bahçeli beş odah beş evden «D» işaretlisini 11613 numarah hesab sahibi S. Tokinan kazanmıştır. Hesab No. 11613 3748 4966 6410 1139 10125 7147 11784 12536 12428 8984 3217 9558 7878 3300 397 513 316 Hesab sahibi S. Tokinan Dr. S. Fırat E. Temizhan N. Zerbin H. ve H. Akyamag E. Yılmaz C. Sağlık A. Şahaboğlu A. Alcman M. Saatçi S. Belgün A. Gündüz L. Süsmeyan S. Ebeyan S. Hoşses J. Gonca A. Bayman M. K. Karamürsel A. N. A. M. Y. H. A. M. E. E. .C. S. F. T. HeybeU Özertuğrul Karaçetin Süzer Sergid Danışman Sorgut Soğan Petrova Güngören Erman KandraUs S. Sağnak Basar ikramiye miktan Bir ev İstanbul 1.000. Ankara 500. Ankara 500. İstanbul 500. Bolu 100. İstanbul İstanbul 100. İstanbul 100. İstanbul 100. İstanbul 100. İstanbul 100. İstanbul 100. İstanbul 100. İstanbul 100. Ankara 100. Osmanbey 100. Beyoğlu 100. Eskişehir 100. 100. 100. 100. 100. 100. 100. 100. 50. 50. 50. 50. 50. 50. 50 50. 50. 50. 50, 50. 50. 50. 50 50. 50. 50.50.50. 50. 50 50 50. 50 50 50 50 50. 50 İzmir izmir Izmit İzmit Adana Bolu Kadıköy İstanbul İstanbul İstanbul İstanbul İstanbul İstanbul İstanbul İstanbul İstanbul İstanbul İstanbul İstanbul Beyoğlu Beyoğlu Beyoğlu Beyoğlu Samanpazan Adana İzmit Adana İzmir Kadıköy Lâleli Ankara Ankara Adapazan Eskışehır Osmanbey Gazianteb Bursa Döviz kaçakçıları hakkındaki tahkikat Ankara, 31 (ANKA) Doviz kaçakçılığı hakkındaki tahkikat bıtırilmek üzeredır Bugün de Robenson, tercuman Kemal Alı Karadayı, Sabotay sorgu Yaraıçhğma sevkedılerek sorguya çekılmış.erdır. Bu merakh davanın duruşması. na yakında başlanacaktır. İstanbul Şubesinde kayıdh 932/A h?sab şatibi kszanmıştır. Bundan şube ve başka aj^nflannda kegidelerle de ğeri 200 000. lira olan bu büyük Bankanm diğer apartımarun dokuz dairesini müşkayıdlı 58 terilerine mal etmiş bulunmak musteriye de kıymetleri 100. li tadır. Mektub ücretlerine 5 kuruş zam yapılması muhtemel Ankara 31 (Anka) Ulaştırma Bakanhğı, P.T.T. idaresinin gazete ve dığer matbua ücretlerinin 10 paradan 1 kuruşa çıkarılmasından son taki gelır durumunu ehemmiyetle takıb etmektedır. Bu zamdan matlub mıktarda gelir temın edilemediği takdirde halen 15 kuruş olan mektub ücretleri de 20 kuruşa çıkanlacaktır. Esasen bu 5 kuruşluk z*m gozönune aîınarak P.T.T. butçesıne 2 mılyon liralık bir gelır tahmini de konulmuş bulunmaktadır. • l'uıtıhımvptn in ed<»bî tel.ıkası: MACERALARI: Fakat bazan da, hani o salonun alk:ştan inledığı. kadıfe perdenin kalkıp kalkıp ındıği an yok mu, ışte o zaman butun acıların üzerine su srepılıyor sankı. Insan bir geniş nefes ahyor. bir sevıniyor, bir mesud oluyor kı! .» Jale sıgarasından derin bir nefes çekerek kendı kendisine soylendi: « Evet sanat uğruna ne kadar güç ve kahramanca şeyler yapılıyor! Halbuki memlekette hâlâ ıçlerinde Zıya gıbı münevverler de dahfl anlavışsız insan dolu Bunlar uzun duşünmezler. Hukümleıi da.ma kısa, keskın ve menfıdır » Zıya anlamazdı ki! Tıyatıo aıtisti, hakikî sanatkâr yeti;tiımek içın bu memleket daha çok gerıymış. Zaten artıst muhıtleri dıınyanın her tarafmda jupheli, sefil. kanşık, yani aklı başında ınsanlann sokuimaktan hoşlanmadığı aca>ib yerlenniş. Jaie acı acı gulumsedı Kızmı o.yuacuya vermemek ıjaı günahsız bir aktöre iftira edip karakol karakol süründüren ihtıyar, muteassıb kadının hıkâyesıni hatırlamıştı. İşte Zıyaya benziyen bıri, ışte aynı zihniyet. Sa.ıha teyze bu hikâyeyi anlattığı zaman coşup kendinden geçerdi: K Oıtahalli bir aılenin kızıydı. Guzel, çıtır pıtır bir şey. Tiyatroya gıde gele bizim kuçuk (S) ye gönlünü kaptırmış. Oğlan da gene, istıkbali parlak, bir jon premier. Yakışıkiı, badem şekeri gibi bir şey. Evlenmeye karar veıdıler. Kız bir gun bohfasını alıp bana kaçtı. Nıkâh hazırhğına başladık. Kızın anası olacök o cadı kaıı ne yapsa beğenirsin? Çocuğu polise haber vermış. (kızımı kaçırdı, evımden de pantantif gerdanlığımı caldı ) dıye! Zsten o zamanlar artıstleıi adnm yerine koyan kım 0 Cocuğu karakol karakol surundurduler. Tam bir hafta hapıste yattı. Kız ıntıhar etmeye kalktı neler olmadı! Guçbelâ kurtardüc, hemen ukâhı kı>dik..e Jale bırdenbire ağzına zehir dolmuş gibi sigarasını attı. Kıtmxi y e re bırakarak kalktı. Dudaklannda acı bır tebessüm belirmişti. Kendisini konsolun karşısında bulduğu zaman avnanın içındeki mahzun ve dalgın kadına hayretle bakakaldı. Yavaşça mınldandı: «Demek böyle Jale hanım, kendi kazdığm kuyuya kendın düşüyorsun!» Gözleri büsbütun koyulaşmıştı, bakışı acıydı, dudaklarındaki tebessüm derınle^iyordu. Son bir gayretle kendi kendisini aldatmak ister gibi «Belki de mesud omluşlaıdır! dedi. S e vişıyorlarmış ya.. » (S) in karısını tanımıyordu. Kocasından heveslenerek sahneye çıkmış. Narin, hassas bir şevmış. Dayanamamış veremden ölmüş diyorlar. (S) e gelıncc. kotü bır tuluat artıstı. Yaşlanınca çirkınleşmış, kımseler y ü zune bakmıyor. Radyoda, ıkıncı sınıf tıyatrolarda skeçlere çıkıvor. Kenrısıni içkıye •'•errms ve meşhur k \ l m A rVta 71 a rrt an. Gene kadın yavaşça yüzünü a\nıçladı. Şakaklarını sıkö. Kızıru aktore vermemek ıçin polise koşan ihtiyar kadma, kendisini sahneden söküp almak istiyen Ziyaya hak vermek mi lâzım gelecek? N e den? Kımisi öyle, kimisi şöyle olmaz mı? Hera şimdı zaman değişti, şımdi kafası işliyen, kültürlü, ateşli artistier, sahne için can atan münevver gencler dolu.. Öbürleri? Onlar fedailer, öncüler .. Hoca da öyle söylemiyor muydu ? * Jale ellerini yüzünden çekti. D e rin bir soluk aldı. Cankurtaran simidı gibi Ahmed Cemin söylemi§ olduğu sözlere sarnmağa çalışıyordu. Evet ne demişti? Hani bır gun, daha Kralıçe sağken ve onun önünde .. t Tiyatro en güç mesleklerden birıdir. Fedakârhk ister. Hayatını vereceksin, v e karşıhk fazla bir şey ıstemıyeceksin » Jale içinde küçük bir sesin fısıldadığını duydu: «Tiyatro benim her şeyımdir, demiyor muydun, hayatını vermeye 0 hazır değıl mıydin » Fakat başka bir çığlık, Kraliçenin boğuk, kederli sesı bu küçük fısıltıyı sondüıüveıdı. « Tiyatro benim de hayatımdı kızım, bak ne oldu hayatım şımdı!» Genc kadın a>manın ıçınden sıyah korkunc bır hayal halınde Kra lıçenın yaklaştığını gorur gıbı oldu. Sonra aynarun pariak satfu bulandı, hayaller birbirıne kanşü. Hepsi oradaydılar. İşte Sacid B ü yük! Bir canavar kafasını andıran sımsiyah yüzü ile kocamaı^ k e mikli parmağını salhyordu: « Bu bir hastahktır kızım, müt hiş bir hastalık! Her gece yorgun, bitkın yatağıma gırdığim zaman bir daha oraya, sahneye . dönmiyeceğime yemin ederım. Ama ertesi gün büyülenmiş gibi aynı yola düşer, aynı kapıdan ıçeri girenm.» Narin Anbal ise en dekolte elbisesi içmde bir alev gibi büküTiip kıvnlarak bağınyordu: « Canımı, gencliğimi, güzelliğimi veriyorum, gene faydasız! Hele o geç gelen seyirciler yok mu, işte benim de şeytanlanm onlar! Insanı vakitsiz uyandıran haykınşlar gibi, her şeyi berbat edıyorlar. Havayı bulandınyor, rolümü şaşırüyorlar bana.. Koltuklar açüıp kapanmaya başladığı zaman. birdenbire sahneden çıkıyor ve güm diye salonun o kanşıkhğı içine düşüyorum sanki!» Salıha teyze ise çatlak hâyasız kahkahalarla gülüyor, gülüyordu: « Zirzoplar! Ne yapsalar nafıle, bana tesir edemezler! Seyircilerden korkmam ben. önlerine don gömlek çıksam gene şaşırmam, belki onlar utanır şaşırırlar! Ayol biz kaçın kurasıyız!» Hoca kendisini ikna etmek ister gibi butun bu hayallerin üzerınden sarkmıs konu§uyordu: Arkas% vat 1026 5514 598S 1936 80S 1189 521 10370 10174 4985 11924 4795 10500 5464 7492 4096 8655 9425 4098 1394 5292 452 101 5217 ' 5048 5340 781 1846 342 949 3568 4707 5869 2190 1080 41 274 M. Y a n a İ. Mik İ. Bivas S. Günç M. Çolak L. Beruhiel A. Meyvacı Y. Mergen A. Derbi D. Alpay H. Bako E. Adalı A. Menzi Ş. Saygök A. Gürel A. Eylen İ. A. Eryaşadı Ş. Öz F. Arslaner E. Camcıoğlu A. Gurdik Verem Savaş Derneği F. Mutman ME VLÎD vefatının 2 rıcı yıldonumu için 2 ylul 951 pazar gunu oğle namazmdan sonra Ş.şU Camımde vc 5 eylul 951 çarşamba gunu saat 15 te Buyukada Nızatn caddesi 16 numarah haneEİnde Mevhdı Serıf oku» naca|:.ndan arzu eden muhterem bey hanımfenâilenn teşnflerinl rıca edenz. Eft: Zeki Vlurnnar, Kızlan: Sıuan Santur, Nvran Ulupınar LEMAN ULUPINAR'ın