26 Aralık 2024 Perşembe Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
CTTMHURtYET 25 Afustos 1951 | Memleket davaları I ^ r Yazan: Osm*n K, fikol Türk tarihinde kimsesiz çocuk koruduğu çocuklann yekunu yallan koruma ve kıırtarma isi, çok nız 400 duı. eskidenberi, fakat maalesei zaman Mıllî Eğıtım Bakanlığınm açtığı zaman, ferdce, m.lletçe ve dev]e'ce dort, bazı beledıj elerle ıl ozel ıdaüzerınde cıddıyetle duruİTiuş bır relerının muştereken kurduklan konudur Bu konu, radyodakı Ta beş yetıştırme \urdunda 800 kadar rıhten Bır Yaprak saatır.e. yıllaıca I çocuk yıyıp gh'inmekte. yatıp kalkhiç tekrar yapmadan, bazan çok | maktadır. Sosyal yardımı iş edınen güzel, bazan çok acı örnekler vere 'sağhk Bakanlığınm bu konuda hecek kadar zengindir. men hiç bir faalıyetı yoktur denıBüyuk bır devlet adamı olarak Mebilır. Mıthat Pasa gıbı. Turk eğıt.m taButun bu tesekku'lerın kimsesiz rihinde çok murum, fakat uzermde çocuklar farıasını neden onleyemedurultnaımş bir sıma olarak Ismaıl dıklerı huusunui munakaşası b r Mahır Efendi gibı kımsesiz çocuk yana, mevcud dar ırnkânlardan ne lar davasıle uğraşmış, büyük mü kadar az yavrunun faydalandınldıesseseler kurup yıllarca yaşatmıj, ğmı görunce ınsanın ıstırab duyinsanlarımız olmuştur. maması mümkün mu? Bugiın hayatta olan ve kendi baş Kimsesiz çocuklan koruma maklarına uçer beşer kırasesız Türk sadıle 1950 bü*çesıne. Mıllî Eğitım çocuğunu koruyup okutan, yetış, Bakanlığı 500 bin, Sağhk ve Sostirip meslek sahibi eden, hattâ bu yal Yardım Bakanlığı 350 bin, ıl yolda muesseseler kurup yaşatan ozel idareleri 376 bin, beled.jeier bir çok vatandaşlanmız vardır. On 1 5 mılyon lıra odenek ko\ muşlarlann tevazulannı incitmek endişesi dı (3). Mülhak ve mazbut vakıfolmasa, muharrir, hatın sayıhr de 1ar da 60 bın, Çocuk Esırgeme Kurecede uzun bir liste yapabılır. rumunda bir mılyon lıra \ ardı. BeBu tanhî geleneğe, o büyük isim lediye ve illere aıd olan yarıdan lere, yaşayan büyük kalbli bir çok fazlası harcanmayıp tasarruf edivatandaşlara rağmen, bugün dava len ve yekunu 3.786 000 lıra tutan ortadadır; âdeta sahibsizdir. Satı bu ödeneğe mukabil yetiştırme lan, kıraya venlen, dılendirilen, e \urdlannda 685, Çocuk Esirgeme roin satıcılığı veya hırsızlık yapta Kurumu Muesseselerınde 400 olrılmak suretile birer ehll hayvan mak üzere 1.085 kimsesiz Tuık gibi istismar edılen kimsesiz Türk yavruru korunabilmişti. çocuklannın sayısıru ancak Allah İkind Cihan Savaşında korkunç bflir. Bu bedbahtlan, yalmz Istan bir Utiliya, uzun bir iç boğazlaşbula münhasır olarak, bir hükumet masına aahne olan Yunanıstanda adamı 5 bin, bir muharrir 10 bin o vaziyet fudur: larak gösterdi. Bir mılletvekili Tur«Nüfusu 7 milyon sayılan Yunakiye için, 15 bin olduğunu ileri nistanda öksüzlerin miktan 339.931 sürdü. Muharriria inanışına göre ise olarak tahmia edilmektedir. Bunbu yekun 40 binden asla az değülann 83130 u htm anasız, hem badir. b&audır. Bu sonunculann büyük Uzun ç&lışma ve araşbrmalardazı bir kumı, 16290 L, devlet yetimhasonra vücude getirilen en yani bir nelerina alınmıs, 16.000 i devlet tah rapor, korunmaya muhtac çocuk sisatil» alleleler yanına verilmış ların miktan hakkında ıkemiyetin veya ihtiyaçlannı sağlayacak özel karanlığmda bulunuyoruı ve an kurumlara yerleftirilmişlerdir. cak gezip dolaşırken, çevreaine dik52 çocuk demeği tesisleri, u v a kat edenltr için gözlerin, belki de şın y«r»iı bıraktıgı 18 000 çocuğun mübalâğaya kaçan, yahud belki de banndınlmasını sağlamaktadır. Kra gerçeğin yüzde birini bile guçlükle liçenin önayak oldugu bütün Yunan gösteren şehadetinden başka hiç bir milletinin maddl, manevt aUkaa delile malik değılizı» demektedir. sayesinde, bu çocuklar, mümkün Bu hukum, hazırlanan bir kanun olan «a lyi öğretlm v» meslek! yetasarnı gerekçesinde de aynen ifatijme lartlanndan faydalanırlar. Bir de edilmiştir (1). vergi ctet«ni ve bilhassa, bu çoHalbuki sefil r e perişan sürünen, cuklann İdare masraflannı karşılaverem olup ölen veya bin bix kötülü yan özel bağışlar sayesinde, teşkiğün pençesine düşerek kaybedüen lâta her ay 400 000 dolar bir geür bu çocuklann kurtanlması hakkında sağlanır.» (4). esaslı kanunl hükümlerimiz vardır. Ayda 400 000 dolar, yılda 4 800 000 Tâ 26 nisan 1909 da kabul edilen dolar eder. Bunun bizim paramızMazannai sü eşhas hakkındaki a ifadesi 13.440.000 liradır. kanunla başlayarak Turk Medenl Durumumuzu Amerika ve İngilkanununa, Türk Ceza kanununa, tere gibi büyük devletlerle mukaBelediye kanununa, Umuml Hıfnayes« etmedım. Böyle bir mukayesıhha kanununa, îş kanununa kosenin aleyhimize işaret edeceği nulan bu hükumler yürürlüktedir. korkunç netıee karşısında, bazılaAynca devletimizin de tetnsil e nnuz: dildıği Birleşmiş Mllletler Genel Onlar çok zengin, onlar çok Kurulunun 10121949 tarihll topileri... tesellisini bulabilirdi. Yunalantısında kabul ve ilân olunan nistanla yapılan bu mukaveaenüı «İnsan Haklan Evrensel Beyannaböyle bir teselhve ımkSn veremimesi» nin, bötün çocuklann, evli» yeceği meydandadır. lik içinde veya dışında doğmuş olOsman K. AKOL sunlar, aynı sosyal korunmadan faydalanacaklar (2) hükmünü ka(1) Muharrir Kimsesiz Çocuknunlaşürmamıza, bu sosyal koruma lar, Ankara 1950 S: 2122. işinin tatbikını temin edecek olan (2) Beyannamenin 25. maddesikorunmaya muhtac çocuklar hakkında hususl bir kanun da kabul nin 2. fıkrası. (3) Bu rakamlar tç İşleri Bakanetmemize rağmen, çocuk sefaleti, lığındaki bütçe örneklerinden çıkaher gün biraz daha artarak devam nlmıştır. Köy bütçelerine ödenek etmektedir. konulması gerekir, fakat bunu tesBeri tarafta bu bahtsız yavru bit etmek imkânı bulunamadı. cuklan korumak, onlan bu vatana (4)L"Enfance Vagabonde Unesco kazandırmak maksadıle kurulmuş yayınlan, Paris 1950, S: 26. eskiyeni, resmihususl müesseseİstanbul lisesinin eski müdür ve lerimiz vardır. öğretmenleri için Mevlid Bugün bu vazifesinden alabildiğine uzaklaşmış olmakla beraber, Vakıflar Idaresi, kimsesiz çocuklan koruma davasında çok büyük imkânlara hâlâ malik bulunmaktadır. Genel müdürlük halinde idare edilen mazbut vakıflann 8,5 milyonluk bütçesinden, bu gibi çocuklara ayırabildiği miktar maalesef 40 bin lira gibi zavalh bir mebla§dır. Mütevellilerinin idare ettıği mülhak vakıflar ise, çok fakir ve hâlâ sart tedbili yapılmamış bütçelerine rağmen 20 bin lira ayırmaktadırlar. Eğer kırtasiyecilige boğulmaktan, eğer imkânlannı işletmeciliğe harcamaktan lcurtanlabilse, Çocuk Esirgeme Kurumu bu nevi teşküâtın en güzel ömeği olabilecek bır varlığa sahibdir. Kurumun bir mılyonu mütecaviz bütçesine rağmen Istenbııl Brkak Llsetlnln 7*rım « r ı geçen irfan hayatı zarfmds mektebde laudür vc o&rttm«nlık yaparak Hakkm rahmet'.ne kavuganların ruhun» ithnf edllmek uzere yarınki pazar günu ikmdl namszını muteakıb Şİ5İ1 Camıinde blr Mevlid okutulacaktır. Ayrıca aynı gün sa»t 18.30 da İstenb'jl Lısesi Mezun ve M«ıuublan Ceml}etı tarafmdan mektebln eskı mudurlerinden Celâl Ferdl Gokça^ın Karaca. ahrr.eddek! kabrmdc merhumun *ziz hâtırası anılacaktır. Kimsssiz çocuklar faciası =haberleri Bir Aıtket Büyük Adam? Ekmeklerde salâh eseri görülmüyor A'âkahlar, değirmenlerin piyasadan topladıklan buğdaylan Ofis paçahna kansti ,sö^ liiyorlar I D Ü S Ü N C E L E R I |HEM NALINA M1HINA Allahın gazabı mı, yoksa... ? n yaz, yağmnr, dolu ve sel bolluğu var. Bo âfe'Ier. bize Demir Perden'n arkasmdan geliyor. Sanırsımz ki kızıllar bu yağmur ve dolu sağanaklannı kasden memleketimizin iistüne gönderiyorlar. Geçen pazariesi gunü İstanbulu altüst eden o kasırgah sağanak esnasında otobttste idim. Cağaloğluna gelince inemedim. mecburî olaıak Beyazıda kadar gittim. Çarşıkapı önünde butun nakil vasıtalan yarım saat kadar durmağa mecbur oldn. Şoförün sağındaki kanapede oturan üç grenc kız, iki kesme şeker büyuklüğünde buz parçalan camlara vurdukça korkmağa ve içlerinden biri ağlamağa başladı. Şoför, gene kızlara: Şimdi korkuyorsunuz, ama kabahat hep sizde, dedi: açık saçık geziyorsnnuz. Sizin tabiat dediğiniz Allah da hiddetleniyor. İşte başımi7a bdyle dolu yağdın>or. Boyle giderse taş da yağdıracak! Allahı gazaba eeüren, kızlarm ve kadınların jaz gunlerinde kollan açık olması mıdır: joksa unuımi ahlâk bnhranı mıdır? Baksanıza, Allah korkusu, vicdan korkusu, kanun korkusu pek azaldı. Erkckler kadınlara saldınyor; kadınlar birbirlerine, erkeklere ve polise bıçak çekiyor, hmarhaneden iylIeşri diye salıverilen bir deli 45 yaşında iki çocuğun kanmı emi>or; blrinin ırzına geçip öldurüyor, ötekinin çalalla gozunü çıkanyor. Başka bir herif, E>ub Sultanda ihtiyar ve sakat bir leyleğin ırzına geçerek onun oliimüne sebebiyet veriyor. Bir kuruş için adam oldürenler var. Şoforün dediği gibi Allahı» (razabı yalmz kadınlann örtülü olmamalanndan ileri geliyorsa iş kolay, onlara tekrar çarşaf ve yeldirma giydiririz, başlannı başortüsü ile, yüzlerini de peçe ile örteriz; mesele kalmaz! Fakat kadınlann, kızlann, çocuklann. hattâ leyleklerin ırzına geçen, bir hiç içln adam öldüren gözlerini şehvet ve kan bürümüş azguı erkekleri ne yapalım? Onlan da hadım mı edelim. deli dije hepsini birden Tımarhaneye mi tıkalım. O zaman Selimlye kışlasını tunarhane yapsak gene yetişmez. Adam öldürmesiııler diye kollarıru mı keselim? Otobüsteki gene kızlara,, biraz da yes,illenmek için, te» settür dersi vermeğe kalkışan şoförun mantığı ile bu ahlâk buhranl halledilemez. Bunun çarelerini araştınp bulmak munevverlerimize, âlimlerimize, üniversite profesörlerimize ve hukumetimize düşer. Unesco'nun küçük ve büyük işleri Büyük adam kimdir? Çocuklann cevablan Büyüklük alâmeti: Cesaret Şark büyüklerini bilen yok Tamşmayı temin etmek lâzun Sanat ve ilim büyükleri Toprak Ofısi değirmenlere verdığı bueday paçalını bır haylı ıslah etmış olmasına rağmen ekmeklerde bır salâh eseri gorulmemektedir. Halbuki =ert bueday ve çavdar nısbetlerı \arı \arı\a duşurulmuş ve yumusak buğday nısbetı yuzde on arttınlmıştır. Alâkalılar bunu değirmencılerin pivasadan ucuz buğday toplayarak Ofıs paçahna karışt:rmalarına atfetmeKtedırler. Meselâ bugun serbest piyasada çavdar ve ecnebi madde vüzdesı bıraz fazla olan Çorlu yumuşak buğdayı 27,5 kuruşa verilmektedir. Bundan ucuz buğdaylar da mevcuddur Değirmencılerin bu malları Ofısın şırrdıkı halde yuksek evsafta olan paçaLna karıstırmalanna hiç bır mâni bulunmadığına gore ekmeğın daha da ıyı evsafta olmamasına şaşmamak lâzımdır. İsveç Elçisi dun memleketimiz den aynldı Isveçln b«s buçuk senedenberi Ankara Elçıliğlnl yapmakta olan Mr. Erlc von Post Vaışovaya tayin olunmustur. Elçı dün S.A.S. uçağı tl« Stockholma hareket etmlytlr. Elçıjl Vall adına N»bi Up v» Avufturya, Belçika: Lübnan elçllerüe dostları uğurlamışlardır. Eric ron Post hareketlnden fince bir arkadMimıza funlan töylemlştır: • Bes buçuk sene guzel tntmleîcetiı.izde kaldıktan aonra Uzunttt lçtrl«ir,d« aynlıyorum. Memleketlnlzde kaldıjım müddet zarfında gerek resmi makamlardan ve grekse tanıdıgım her kesten (ördügum alâkayı ve nezaketı bellrtmek lıterlm. Fırsat buldukça güzel Anadolunun taıih hazlnelerlnl yer, yer gezdlm. Türklyenln turlstik kaynahHrının bolluğuna hayranım. Ttlrklye lle tsveçln ekonomlk münaKbetlerlnde kayda deger blr lnkljaf vardır. 1938 e nazmran lkl memleketln tıcarl .'aalivetl dört mlsli artmıştır » Isveçın Ankara Elçlllğlne De CrnneborR tayin olunrmjjtur Crcneborg e«Ki blr dıplomattır Ontııruzdekl hafta mem leketlmize gelecektir. Konferans delegeleri gelmcğe başladı 31 ajustosta jehrimizde toplarucak olan Parlamentolar Korferansında Mlsırı tem«ıl edecek delegelerden Elârabl Pa;a bugun, âyan meclısi azalarından Ibrahlm Rajid Bey de yarın jehrimlze geleceklerdlr. Ayrıca. Bnezllyanın kalabalıfc mıışahld heyetlne meıuub 15 klşlllk kafllenin de bugün uçakla Relmesı beklenmektedlr. Tekel Bakanının dünkü tetkikleri Gümruk vc Tekel Bakanı Rıfkl Sallm Burçak dün «abah yanında hususl Kalem MudUrU Fethl Ajkın lle Bakanlık tnceleme ve Denetleme Kurulu Bajkanı MUnlr Karacık olduğu halde Ciball Sigara ve Kutu labrıkasını, taralr atelyeslnl ve nakllyat subesınl gezmlstir. Bakan. öjleden sonra Bomonti Blra Fabnkasında tetk kler yapmıstlr. Efesi ziyaret edeceklere tenzilât yapılacak Ki| aylannda Efesi ziyaret etmek uzere yurdumuza gelecek katollk hacı namzedlerine tanfeierdekl tenzilât dı|inda yenıden lndırme yapılacaktır. D«nlzyolları tdaresl bu tanzllâtın ya.1mz Ef**l tlyaret edenlere hasredllmesi İçin altkadar makamlarla temasa başlıyacaktır. Gelir vergisi tahsiiâtı 1 eylulde , S A Y I başlıyacak Gellr vergi'slnln ikincl taksıtlnl t*hslle ald hazırlıklar ba?lamıçtır. Blllndıâl glbl gellr vergisi İkincl taksltl 1 eylulden ıtıbaren tahsıl edılmeğe bajlanacaktır Dlger taraftan Mallye Bakanlığı gellr verglsinln yeni bastan gozden geçlrlleceğinl tekzlb etmektedir Ticaret Odası scçinıleri Ticaret ve Sanayi Odası leçımleri hakkındaki vazlyette henüz bir tebeddül yoktur. Piyajada dolaşan aöylentilere göre. EVLENME Tlearet Odaıı ıeçimle r l, bu vaziyet Ismail Kemal Cuıelajdınm kızı karjısında, tehir «dılerek tüıükte tâdilât yapılacak ve ondan sonra yeni SEZA GÜZELAYDIN seçim kampanyası açılacaktır. Alâkalı Le Yjksek Muhendıs znakamlar bu rivayteı teyld veya tekzlb ORHAN DALDAL'ın etmıyerek meselenln Bakanlıja arzeevlenme tdrenleri 23 ağustos perjembe dlldigini ve kararın Bakanlıktan çıkacağmı »dylemektedirler gunu akşamı Ismaıl Kemal GuzelayHidiv'in köşkü duıı.ı Suadıyedeki kosklerlnde lcra eÇubuklu sırtlarındaki Hıdıvln koşkücı rrıç* r T=r^f<> ne saadetler dllerlz. nün turlstik bir otel yapılmaıı İçin teşebbüslere geçılmiştır. Dün 300 turist geldi France Soır gazetesınin tertlb ettığı seyahat programı muciblnce, ttalyan bsndırah «Pace» vapuru lle, dün sabah saat 9 da, şehrimlze 300 rurıst gelmiştir. rklnci seyahatmi yapan geml, Venedikten hareketle Sprlt, Ragoze; Korfu; Plre. SelSnlk, istanbul; tzmir; Boİzmir Entemasyonal Fuan Alman Paviyonunda DEUTSÇHE d.'js Gir'd lnninlarına ufrıyarak 16 günde seferinı tamamhyacaktır. Geml NOVOCİLLİN GESELL SCHAFT m.bJı. fabrikasının mabufîün saat 15 te llmanıınızdan ayrılamulâtı PASİCİLLİN (Muhtellf Ü J . Penicillin) ve AUGST caktır. SAITTER fabrıkasının mamulâtı HASSAS TERAZİ standımıa Doktor ve Eczacılara şereflendırmenizi ricâ eder ve bu meyanda yeni bir Alman keşf: olan ELEKTRIK CİĞER'ini yakinen görmenizi; mütehassıs, teknisyen ve doktor arkadaşlanmızdan izahat almanızı tavsiye ederiz Küçük Haberler FEYZİ fSf,nhMl GENERAL FEYZİ OĞLU Aşircfendi Cr ı Kjtırcıo§:u han No. 5/10 Ttlefon 25908 Telgraf: NAFEY TUVKTYE ÎŞ FVNKAS! A Ş nin 27 n^i senei devriyeai rm'it ı.t'chl? .'1'!c"se<enıiTcle ve ilecek zhafet için sazinomuzun TAKSİM BELEDİYE GAZİNOSÜ 26 ASÜSTOS 951 PAZAR GÜNÜ günduz matine=i ve eece Lok?ntq ve Paviyon kısımlannın kapalı Wragmı o7ur dılrverek sayın mü.şterilerimize arzederiz. •k IURKIYE Mualhmler Birhğı dun saat 17 de sehnmizde bulunan taşralı cğ. ttmenler jereflne bır çay tertib etm ştır. Ort?koydeki Galatrsaray Lisesl. nin ilk kısmında verı'en bu çay, kalabalık bir meslektas top.ulugu arasında ve geç vakte kadar samirr.ı bır ha.a içir.de cere>an etmıştir. * KAKADENİZDEN japılan kasablık hajvan naklıyatımn artrr.ası üze'îne Denızyol an Idaresi Necat sllepmı Ksradenıze j ukhayvan postaıı olarak tah s ebrışt'r. * DAHÜLÂCEZEY t genışletebilmek üzere bazı tedbırler alınmaktadır. Muesseserıin müdürü Muzaffer Sezer gosterdlği üstun mesalden dolayı Vali ve Belediye Heıslıgince takdir olunmuşt'ir. A ŞILEOE bır orta okul açılac<iktır. Hazırlıklar Ikınal edilmek uzeredlr. * SILIVRİ orta okulunun inşası İçin Milli EglMm Bakanlıgından 17 000 lıra tar*.at \erllmlst.r. AĞUSTOS 25 ZİLKADE 22 .J f r V E f M c c m r İ X | 6 20 13 16 İ" 01 19 54 21 33 ÖO ]10 25 5 22 9 07 12 00 138 S36 Unesco dıye bir teşekkul oldudar müphem ve o kadar kaypak ğunu bılirız. Bu mılletîerarası tebır mpfhumdur ki çocuklara bu şekkülün bızde de bir mıliî komefhumu ızah etmek ıstıyen hocamıtesi var. Uzun vadeli netıceler [ ,ann da çok guç mevkıde kalaverecek dıye beklediğımiz Unesco caklannı ıtıraf etmehdır: Hele inteşekkulunün Birleşmiş Mılletlere sani>etı geçen harb gıbı büyük bâyılda 8 000 000 dolara malolduğunu Gene bu anket cevablannın Bu anket çok mahdud bır daıre dırelerden kurtjran ve demir bir da bılirız; şunu da biliriz ki bü tetkıkinden memnunıyetle anlaşılı dahılinde cerevan etmış olduğu içın perde ıle beşerıyeti ıkıye bölmek ısyuk ıdeailerının, meselâ dünva yıi yor k: ınsan yavruları ilım ve sanat Sevres ıçtımaında alınan netıceler tiyen zalım ellerden kurtarmağa çaziınde okumaz yazmaz adam bırak ıçın de bu\ukıukten bır pay ayır kat'î hukumlere muncer olacak na hşan insanlar yanında bır kaç kımamak ve nıhayet mılletleri bırbı maktan gerı durmuyorlar Hele Pa zarııe baknamaz Fakat ne de olsa tab yazmış, bır kaç tablo resmetrine tanıtmak, tarıhlerıni kin, ıh ris çocuklan arasında yapılan an ilk bakışta buyukluk hakkında ço mış, veyahud bılmem hangi gölde tiras ve nefretten âri olarak yaz kete alınan cevablarda bir çok ar cuklara verilen fıkrın ne olduğunu yetışen balık!?nn barsaklannın dırmak suretile umumi ve ebedî tıstleun, şaırlerın ve ılım adamla gosterebıhr; ve Unesco'culara hiç ıçmdeki kırr\evî teamülleri keşsulhu temin etmek gıbı harıkulâde r.nın ism.ne tesnduf edilmektedir olmazsa şunu da duşundürebıhr kı fptmış olanlan çocuklara büyük gene o teşekkulun gozünu dıktığı hede adam dıye belletmek de hâlâ bır yuksek ve asıılardanberı beşerıye Bu isimlerın başında gelen tın bekledığı ideallerm peşınde ko hep Vıctor Huo'dur (1). fe çıkacak jol ilk mekteb'erden cesarettır Işte bu cesaretı gosterecek şan bu Unesco'dan bugünden yabaşlar ve o vola ancak mekteb kapı hocalar da ıstıkbalde yapılacak bır (1) Bu malumatı aldıgım haftalık rına müsbet neticeler beklıyelarından girilir. O kapılan beklı>en ankette büvuk adamlar lıstesıne gırF garo gazeteslnden ankctin mejhur meyız. Fakat arada bir dışe lo kadınlar kısmına bekçı er ise m=kteb hocalandır. Fa mevı umıd en'ebıhrler. Ümid iledir 'sn ccvablaıdar kunacak bazı ufak netıce'er alm hiç bahsedılmemektedır. buyuk acaml.k mefhumu o ka ' cihanda her hâl. dığını görunce de memnun oluıuz. Bu netıcelerın ne olduğunu bu teşekkulun umumî mprkezi ile senede bır ıkı defa sıkı fıkı temasta bulunanıarımız elbette gunun bırınde bize kısaca anlatacaklardır. Biz şimdıiik bu teşekkulun gavet basıt ve mütevazı gdrunen bır teşebbüsunden bahsedeceğız: Unesco, muhtelıf mılletlere müracaat ı.e kuçük mekteb çocuklan arasında «Buyuk adam ve meşhur kadın demekle ne anlıyorsunuzt diye bir anket yapılmasını istemiştır (Bu mılletler arasında bızim de bulunup bulunmadığıRöportajı yapan: Yaşar Kemal ğımızı bılm yoruz). İşte bu anket m neticeleri geçen gun Paris civarın Ölmek var, teslim olmak yok. emdıği süt, burnundan geldi. Dadaki Sevres jehrınde otuı memleketın terbiyecılerı tarafından tet«Burada sigara ıçmek yasak ve Yakaîanan öldürgeler bile, arka ha körük gibi soluyorum. Pantada 5 lan ele verm.yecek T e s l u n o lonum, gömleğım, saçlanm bile kık olunmuştur. tehhkelıdır.» Bu anketın ne maksadla tertib YÖİdan'gıtmek zararlı olabıar. ^1.^1^™. *l* ™*™ vururum. ıpıslak.. Sudan çıkmış gibi ıpıslak her yanım. edıld ğini kat'iyetle bılmiyorsak da Tepelere doğru vuruyoruz. AyaklaUnesco'nun gozünu dıktığı hedef nmız çalılara takılıyor. Mallan Malatyaya götüreceğiz üç Sağdaki ha ş.m şün sonra. lerı bıldığımiz için bır dereceye ka delıkanlı ikide bir kapaklanıyor. di, ha birazdan.. Jip geçıyor, jip dar tahmin edebıhrız. Unesco, ilk Bızim sivri bıyıkh kızıyor: Sabahm saat beşınde otele ge. kayboluyor. Oooh... Allahım böyle ıvorum ve orta mektebde iken verilen ders Kepekle mi besledıler seni , . TT ı Kâtıb soru\or: ler ve terbiyeler ile muhtelif yavrum? Kepekle mı? saatlerın de var roıymış... Ugurlar Nereden 0 milletlerm çocuklannın taze dıO. boyuna kapaklani'.or. olsun aüzel ]ip. mağlan üzerinde büyuk adam mef Bu gece çok içtik, dıyonım. Sıvr, bıjıklı bana donup: Bız hâlâ sıcak toprağa serilmiş, humu hakkında hocalar tarafmdan yatıvoruz. Başımızı bile kaldıramı Bir eğlen^ık kı Bır de avrat var,dı. ne gibi telkinler yapılmıştır? Böyle gor! Bu gunler aklına bile gelm°z yoruz. bir anketten alınacak netıceler U Aslan kesılir, dnor. Bereket, kâtib u\kulu da, üstüSonra, neden sonra yekinıyoruz nesco'nun takıb ettiğı yolda her Bır tepe aşıyoruz. Bır tepe daha Dızlerım tutmuyor. Korkudan de me başıraa bakmıyor. Sarhoşluğuhalde faydalı olacaktır. Bu neti Anteb hangı tarafta kaıdı? Bır tür ğil, inanın korkudan değil.. Yor •na sarhoşum. celer her şeyden evvel milıetlerarası lü kestıremivorum Sonra, bır te 'gunluktan.. Hiç belli etmiyorum Yataâ'a girer girmez . Oanım anlsşma ıle tarıh denılen muazzam pede, gıdıp bir bağın içinde duru halımi. Ünüvar namı var kaçakçı •j\ku, kahrın çekilır. mefhum arasındakı münasebetlerı yoruz. Yer yer, büyuk karartılar Hasanın . tetk'k ve mutalea için avdmlatıcı seçebihyorum. Getirdiğimtz mallan Ma'atyaya Bu ış uzun sürer de, Blmeden yameseleler hizmetini görecektir. İşte Sivri bıyıkh: kayı kurtarırsa kaçakflı Hasan, eoturemedık. Antebde sarfedıldı. şimdi alınan neticelerden kısaca İşte, sivri bıyıklıyla ortakhğımız Yük, diyor, yığılı taşlarm namı sovlenecek Anteb dağlannda. bahsetmek zamanı geldi da burada bovlece bitti. Bir daha içinde.. Korku da ne' • ben onu aradım. ne de o beni • Bir kere şu anlaşılmıştır ki büDurup düşünüyor. O, giderken boyuna kapaklanan Bemm eskı dazbk kpfalm antün dünyada çocuklan en çok kav Keçiyolu .. On adım sağdaki çocuk var ya, yukun altında ne nyan büyüklük alâmeti cesarettır. taş yığını.. Sonra . Onun otesınde.. kapaklandığı var, ne bır şey.. Şu yorum. E\ ınde, kahvede, dukkâMeselâ bır oğlan çocuk «büyük a Yüz adım sola sap Elli adım da ınsanoğlu anlaşıımaz bır muamma . nında anjorum İlk gozağmı.. dam korkmıyan insandır», bir di ha gıt.. Ocak taşı gibi, dıkilmış, üç, Çocuk, cirid atı gibi önde gıdıyor G ttı. diyorlar. İçerı gıtti. ğeri de «büvük adam baska bır bağ kütüğü gelir. Onun üstündeki I Demınkl çocuk bu mu? Önümden Bekliyorum. adamı kurtaran ariamdır» dıve ce taş yığını. Bir gün dazlak kafahyı sorarken I gidıyor Karanlıkta sallanan yukugarsondan, bana, onun akrab=ısı vab vermiştir. Fakat en şaKeçı yolunun on adım ötesindeki Ötede bır karartı var. Durun' dıye bırıni gost»nyor. Kısa hoylu, yanı dıkkat cevab, bir çok ço taş yığınını açıyoruz Karanlık; göz 1 Aman durun Pusu olmasın! vırtık, lâcivert bir pantaîon gıymiş, cukların obüyük adam, ö ma gozu gonnuyor Elyordamıle açıyoBızim başkan: kı*ırck saçfı, kederli, elâ gozlu lumdur, elimizdeki kitablar yazı ruz . Bir telis çuval. ağzına kadar Arkadaşıar, dıyor, olmeden bır adam. yor ya» dıyerek verdikleri ce |do"u . Sonra dtekilen arıycruz. teslim olmak yok Her bırıniz bir vabdır. Unesco'nun bu anketten a Nefes nefese .. Ikıncı nerede? Ne yapacaksın onu? diyor tarafa . lacağı derslerin en dikkati çeken Ortak kızıyor: Ben onun dayısı oğluvum. Karartı . Pusu mu? Sıcak topve istikbalde o teşekkulun mesai Koyar malı, kendısı gelmez.. Kısa bo\lu adam, bır zaman dürağa tekrar yatıyoruz. Yerle bir.. tarzını tesbite yanyacak olan bu Ara da bulr Ara da bul şımdı' şünüyor Elıni kaldırıp kaldınp maBızim bıyıkh, onda yuk yok tabiî, cevabla küçükler belki biraz kiBağın içinde dönuyoruz. Tetıksaya vuruyor. nayeli bir eda ile büyük adamlığın te\ ız. Yüz adım.. Tamam.. Yuz a karart:ya doğru ılerhyor. Az son Hanı, diyorum, ben onun orra donuyor. kendilerıne dğretilen mâna ve kıy dım.. Olmadı Yok arkadaşım. Şu tağıyım da .. . ,, j e * I Ağaç, dıvor. Çah... Vay anametini göstermis, oluyorlar. Tabıî Adam, bana urun uzun bakıyor. adım. Şu tas yıgmı I , .. ," , , , çocuklar son harbden sonra yazı taraftan \uz Çat, dıye elıni masaya bır kaç kere , ' . . , • J, sını' Ne kadar da korkuttu... lan kitablan okuya okuya, anlatı damı. Zor belâ bır taş yığınını aGecenın karanlığı.. Yıldnzlann daha vuruyor. senın, bu taş vığını benım. E.vor j lan menkıbeleri dınliye dinlıye bö çıvoruz Olmadı Bır taş yığını da ışığı. Antebin sıcağı.. Ter kokusu.. Seni mi buldu, diyor, dolanyük adamlann kimler olduğunu ha. Şehrin kenanndayız. Yakında dar dıracak? Seni mi buldu? anlamışlar ve bunu tekrar ifade esokaklardan, korku içinde geçeceSıvr bıyıkh: Ooo . . diyorum. decek yerde Unesco'ya cevabı ken Ah, dıyor, Musto burada ol ğız. O, baş dolandırıcı, dıyor dilerınden değıî, ellerine verilen saydı hemen bulurdu. Bekçiler, polıs, dıyonım Sen . diyorum. okuma kitabî.nndan almayı tavOrtağım: Musto da kim? Senden sakhm yok, diyor. Sen siye etmışlerdir. Musto bizim arkadaştır He Korku jehre kadardı, cevabmı merd adamsın. Ben kaçakçıyım. Cevablann tetkikine biraz daha men bulurdu. verıyor. Yirmi yıllık kaçakçı.. yakından girişirsek görüyoruz ki Büyücü mü? Kerametı mı Şehre kadar!.. Yaşşa be agoşum Ben, diyorum, ben de feleğin on iki yaşından ajağı çocuklar için var? Kazasız, belâsız atlattık şunu. çemberinden geçmişım. büyük adamlık ancak harb meyGene de, duvarlara «ürıme «ü Kerametten daha beter. Musto Kaçakçıhk hikâyeleri anlatıyorum danlannda tezahür ediyor; faîcat izcidir. rüne, sıne sıne, etrafı koklıya kokona. Bir kaçakçıdan dın'.edığım bir o yaştan yukan olanlarda büyük alıya >Tİrüyoruz. İzci .? damlık nişanı kürsü önünde, masa Sokaklar bomboş. Bir ak kedi hikâyeyi, kendime maledıp, anla Musto, iki saatlik yerden kokutıyorum. Malzeme çok. Anteb kabaşında çalışan devlet adamlarımn duvardan duvara atlıyor.. sunu alır mahn. Musto gecenın karan göğsünü de süslemeğe başlıyor FaGüçbelâ eve gelebiliyonız. Ar çakçıları bizim içın çalışıyor; Al lığında 12 goriır. Şimdi şuradan.biz beğendiğini, uydur kendine. İnaıkat asıl dikkate şayan olan bir nokgidelim, üç saat sonra Musto gelsin, kadaş, içeri girmeyıp, dışanda koliz kumaşı elbıse değıl ya.. Prova ta daha var: Alınan cevablar içinnereye gıttiğımızi izler çıkanr. Bu laçan ediyor. Te^s çuvallarını evin Llfta istemez. Yeter kl uydur. Ude şarktan büyük adam olarak göskadınlan, çocuklan «ır ediveriyorgecenin karanlığmda; çıkanr. Topyuyor. Mahpussâne hikâyeleri anterilen pek az şahsiyet vardır. rakta değil, ovada def il, Musto ka lar. El çabukluğu marifetl Evin en latıyorum. Gandhi müstesna şarktan çok rey yaların tistünde bile iz sürer. Mus becenklisi, beli bükülmü}, seksentophyan şahsiyet hemen hiç yok Adam: todur bu! Bır zerre toz düssün, ta lik ana. Oradan oraya, iki büklüm, gibidir. Bu da gösteriyor ki henüz Sen merd adamsın. Gözüpek, mamdır. Kurtuluş yok ondan son mekik dokuyor. Emirler veriyor. bu dünyada birbirimizi kâfi derera. Musto mutlak bulur. Ah! Mus Kaçakçı anasıl Kaçakçı anası he yiğıt adamsın, dıyor. cede tanımıyoruz. Hele şark çomen bize ayran getiriyor. Buzlu Ben, diyorum, ben bır ortak to burada olsaydı .. cuklan arasında garbın büyükleanyorum. Ahmed olmazaa, Meh>Kantere batıyoruz. Sırasıle taş ayran.. rinin pekâlâ tanındığı meydana çıOrtağım sırtımı okfuyor: med olsun. Bence hep«i blr.. J."iğınlaıft açılıyor. Neyse, müthiş karsa o vakit büyük beşeriyet küt Senden hiç ummazdım bunu. Hepsi bij ohnaz. Ortak dedibır çalışmadan sonra, malların üleslnin karşılıkh birbirlerini tanıBravo, diyor. Sağlam adamsın. Ka ğin yiğit, merd olacak. Bu is başçünü de yerlerinden çıkanyoruz. maktan uzak oldukları bir kere daka işe benzemez. Can pazan. Yükler sırtımızda. Benim yüküm çakçı böyle olur iytel snlasılmış olacaktır. İşte UnesSen söyle ortağım. Söyle dilüıin Kötü ortak ne yapabilir baçok ağır. Adam, suya düşüp çıkar co'dan başa çıkarması beklenen Hasan na? diyorum. Ne gelir elinden? ya, ışte ben terden dyle sınlsıklam döndüğü kadar. Kaçakçı işlerden biri de bu tanışmayı temin Öldürür bile, diyor. Beş kukesılmiş m. Yükün altmda, Antebin bu gece çektığini bilir. Anasından etmektır. bu sıcak gecesinde nefes bile alamıyorum. Bir dal sallanmasın, bir çıtırü Eczaa Kimvager duyulmasın. hemen siniyoruz. Ölüde NİHAL ERDOĞAN ses var bizde yok. Nefes almaktan ile Lv. Yzb. bile korkuyoruz. \fFHMFT GÜRER Kaçakçıbaşı, yani sivri bıyıkh: Evlendiler. Durun, dıyor. Durun söyliyeceklenm var. 24/8/951 Duruyoruz. Yük sırtımızda. Benim bacaklanmdan ajağı ter süzülüyor. Bir insanın bu kadar terliyeceğini bana söyleselerdi daha önBnertin en befenlleu caat: ceden, imkânı yok inanmazdıra. Yüklerin altındayus. Bir jipin projektörü karanlığı deliyor. Bız hemen olduğumuz ye17 T a ş ! ı yatıyoruz, jip yaklasıyor. Yerle ısviçre Has»a» Saatı bir oluyoruı. Jip yaklasıyor. Belki de b i r u sonra makineli atefl başlıyacak. Bir kör kurfun... Ya bir kör kurjun... Arkadaflar, kurtunt rutulur«ak teslim olmak yok. Her blriniz BEY03LU 353 • bir tarafa, ayrı ayn bir tarafa kaçacaksınız ] Seı, sıvnsinek vızıltısı gibi Zor , duyulujor. A. Yazan: ADNAN ADIVAR i KAÇAKfilLAZ Karanhktatehlikelibir yolculuk Hiç bir görıiş farkı yc.kmuş! Idaresinden su mektubu aldık. Muhterem gazetenlzln ZV8/951 U rlhll «ayısının (Hem nalına, hem mıhına) «ürununda (Bu tasartnr hayall mi değil mi) başlığı altında çıkan ya7ida avdınlalılma^a muhtac gorduğum hı^u'ları ajağıda arzedlyorum. Bundan evvel gazetenizde çıkan bit haber munaıebetUe »öndcrmij olduğum \e 21/8/951 tarihll lazftenlzln ikincl sahifesinln 7 nci .mtununda nefredılen «Traınvayların kaldırılması ve sokülmesl İçin tlmdilik verllmlş bir karat >oktur. Henuı bu bir tasavvur ve düşunceden ibarettir • seklindeki ta\zıhiml lckirien. trannajların kaldırılmast şehrimlzin hayatım l e Ikllsadiyatını ehemmi>etle alikadar eden ve mahljetl itibatile etraflı blr etudü lcab ettiren bir mevzu olduîıınu arzederira. Bu itlharla kejfljet bir taraftan jehrln >if»ru»efer vaziyetl ve ana yollarıniB durumu, dUer taraftan sehlr halkının odeme kabilıjeti gpz onunde bulundurularak jrcrek Beledlje \e gereks« tdaremız tarafından tetklk edilmektedir. Blnaenaleyh henüz bu hususta \erilmis kat ı bir karar joktur. Dlğer hu*oi^larda olduğu cibi bu me\zuda da Saıın Vall \e Beledlje ReUlmizle aramda hlç hlr porilj farkı meicud degildir. Keifiyetin bu »ekilde aynı sutunda açıklanmasını chemmijetle rica eder saıgılarımı sunarım r Tr=iTn\ay t'mum Mudür V. Imza okunamamıçtır nif içın öldürür. Bu is, çetın iştir. Başka ortaklığa benzemez bu! Ben kaçakçıyım. Allo Cello değil. Kaçakçı. Ben de, diyorum? Ben d e . Ben merd adamları severim, diyor. Ben de.. Birden: Benimle ortak olur musun? diyor. Olurum, diyorum. Ayağa içinde.. kalkıyor. Gözleri ışjlü Arkası var CUMHURİYET Niishası Abone şeraiti 15 kuruştur Türklye Barie Ura Kr. Lira Kt. Ser.ellk 42.00 81.00 AJtı aylık 22 50 43,50 Oc aylık 12 00 24 00 Blr aylık 4,50 9.00 D I K K A T Oaıtttmizt gOnderilen tvrak c« t/cnlor ntşredlltin tdlimttin tadt olunmaj tlân/ardaD mesullyet kabul cdilmes l \ ARDATH PARİS MAMULÂTI STİL MOBİLYALAR DEKORASYON MAĞAZASI TEL 40345
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear