26 Aralık 2024 Perşembe Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
17 Agustos 1951 Dünyada neler oluyort yetıe Kulübe, sede jKırık Kalbliler Kulübö jı Paristen,aetıceıendi. değil dünyanın Fransadan • Sevip de sevilmiyenler, sevgiliîlerine herhangi bir engel karşısında Ikavuşamıyanlar, yahud scevdikleIrini ölümün kucağına terkedip de Ibedbaht olanlar, bunların hepsi diğer taraflarından da yazılanlar ve malî kudretleri müsaid bulunanlardan derhal gelenler oldu. Uzaktaki üyeler ancak birbirlerile mektublaşa*rak derdleşiyorlar ve resim teatisi ile tanışıyorlardı. Kulübe devam edenler ise birbirlerini teselli etmeğe çalışırlarken anlaşıyorlar, »evişiyorlar ve evleniyorlardı. Kulübde buluşma veya onun azası sıiatile yekdiğerlerile muhabere etme neticesi vuku bulan izdivaclarm sayısının şimdiye kadar 63 e baliğ olması «Kırık kalbliler kulübü» nün de pek de küçümsenraiyecek bir hizmette bulunmuş olduğuna delâlet edcbilir. Bunlar içerisinde on sekiz yirmi yaşındaki genclerdcn tutun da altmışhk, yetmişlik ihtiyarlara ksdar muhtelif nesülere mensub insanlar vardır. ta içinde işini beceriyor. Fakat bu sefer fettan güzellerin kurduklarını vehmettiği tuzakiara düşmüyor. Eli mis gibi yemek kokan bir ev kadınl ile evlenip gidiyor.. Bravo, Mösyö Alex Marodon'a.. ne güzel asrî bir izdivac idarehanesi kurmuş! York mağazalarım altüst eden 6 bin mil uzakfan karşılıklı tutuşan göniiller I (tprofesörler toplantısından sonra..» diye bir karikatür yapmışu. Bcş kalmış salonun ortasındaki masanm etrafını çeviren iskemlelerin her birinin arkalığmda birer şemsiye; asılı.. fakat bir İtalyan profesörü; nün bu defaki unutkanlığı ne böyı le gülünc, ne de sırf şemsiyesini; kaybederek sade şahsan, zarara gir; mesine sebeb olan basit bir hâdise: meydana getirmekle kalmamış.. ol: dukça acıklı bir aile faciâsına yol; açıyor.. bakınız nasıl? Milânoda: Fernando Luigi adında biri mah; kemeye müracaat ederek hıyaneti: ne kani olduğu kansından aynlj mak istediğini bildiriyor ve bu mej^ seleye delil olarak da dostlarmdan: bir profesörün zevcesinin yatak: odasında bulduğu şemsiyesini ileri; sürüyor. : Bir mal bir günde üç defa fiat değiştirdi ve bir çok eşya maliyet fiatîarından daha aşağtya satnldüar :«aşk ve muhabbet faciaları kur•banları» telâkki olunabilir. Çünkü ;sebebler ayrı olmakla beraber ne:tice birdir. Onlar, artık hiç bir yerİngilterenin Yorkshire eyaletinin :de duramaz, hiç bir şeyden zevkaCasücioıd şehrindeki genclerden :lamaz, hiç bir suretle teselli bulabiri, Fredrick Stephens «mektubImazlar. İçlerinde zamanla «unutlaşma kulübü> vasıtasile Afrika;ma» tabiî ilâcının tesiri altında da Senegal'li bir öğretmen kadın•kendi kendine tedavi edilenler bu•lundueu gibi hiç bir şekilde şifa Aynı adama gönül bağlamak ta la muhabere etmeğe başlıyor. Iki İyab olamıyarak intihar veya delir lihsizliğine uğrayıp kolkola kulübe genc yavaş yavaş birbirlerine kalb :me yolunu tutanlara da rastlanır. müracaat eden ve orada gene gö lerini açıyorlar. Aralarındaki sev• Fransız şarkıcılarından Alex Ma nüllerine göre ayn ayrı erkckîcre gi gittikçe alevleniyor. Nihayet ev•rodon'un da başından böyle acıklı rast gelip mesud ve bahtiyar olan lenmefe karar veriyorlar. Fredrick kalkıyor. Senegal'a kadar gidiyor •bir macera geçmişti. Önce kendini anne kıza ne diyelim? ve sevgilisinin öğretmenlik vazife •avutacak bir çare, bir vasıta düşüFakat «Kırık kalbliler kulü sinin oradaki sağırlar ve dilsizler Enemiyecek kadar ye'se düşmüştü. •Sonra birdenbire zihninde bir şim bü» nde cereyan eden en enteresan mektebinde olduğunu öğreniyor. kızı îşek çaktı ve fazla gecikmsden «Kı vakalardan biri de şudur: Siz onu Üstelik bu Afrikah Havva acıklı mı, yoksa gülünc mü bula bir İngiliz için çirkin sayılacak îrık kalbliler kulübü» nü kurdu. bilmera? Gönlü yaralı kadar acaib, hem de kör, lâkin, î Buraya kadın erkek, genc ihtiyar caksınız, :her meslek ve her meşrebde insan orta yaşlı bir adamın süklüm pük ne cersiniz, yakışıkh İngiliz deliİaza olabilirdi. Tek şart bir kalb lüm kulübe geldiği görülüyor, bir kanhsı Senegal'li kızcağızın yazıîyarasma sahib bulunması, bir aşkhafta içinde güjel bir kadınla tanı larındaki tatlı edaya ve içteıı ge îfaciasının kurbanı olması idi. Alex, şıp anlaşıyor ve etekleri zil çalarak lişe öyle meftun olmuş ki kara jkulübün tertibi ve tanzimi ile meş gidiyor.. fakat Alex öğreniyor ki rından cayrnıyor, müstakbel zev jgul olarak derdini unutmağa çah biçareye o kadın da yâr olmamış cesini alıp İngiltereye getiriyor ve îşırken aynı zamanda kendi gibi ve adamcağız bir çok ye'se kapıl re.^mcn kendisine zevce edinmek Ne diyelim, jlere de sığınacak avunma imkânla mışların yaptığı gibi Afrikadaki ten çekinmiyor.. İn bulacak bir yuva kurmak isti Fedailer tugayma yazılrrr.ş. Lâkin, mesud olsunlar.. îyordu. bir sene sonra muhterem zat tekProfesörlerin unutkanlığı ma ; Teşebl üs büyük bir muvaffakı rar kulübe geliyor ve gene bir hafl lum.. vaktile bir mizah gazetesi Raymond Verpiliot adında on dokuz yaşında bir Fransız delikanlısı arzu etmediği bir kızla evlendirmek istiyen ve bu izdivaca muvafakat ettiği takdirde kendisine 100 bin frank vermeği va'deden annesinin elinden kaçarak kulübe gelmiş, orada tanıdığı ve sevdiği kızı eş edindiği gibi aynca kazanclı bir de iş bulmuştur Amerika serbest ticaretin, şahsî teşebbüsün ve rekabetin ana yurdu olmakla övünür. Bu yüzden geçenlerde NewYork, yazın ağır sıcaklanndan da daha ateşli bir alışveriş günü yaşadı, koca şehrin kendi gibi koskoca ve şöhretli mağazalan birbirlerile kıran kırana rekabete giriştiler; Neticede bazı mallar tezgâhtar ağzile değil gerçekten maliyet fiatından da daha aşağıya satıldı. Bundan büyük mağazalar ne kazandılar? İşin «ticaret sırn» tarafını bildiğimizi iddia edecek Bu vaka da İtalyada, fakat ötekij değiliz. Tabiî en başta büyük bir gibi Milânoda değil, Romnda cere: müşteri kütlesinin gönlünü kazanyan ediyor. Kahramanı da doktor: mak, büyük bir stoku elden çıkarve operatör.. ama profesör mü de: mak gibi menfaatler aşikârdır. Fafil mi. orasını Dante'nin dilinde; kat asıl mühimmi büyük mağazalaçıkan gazeteler aynca belirtmeğe: nn «ticaret ve rekabet serbestliğinhacet görmemişler. Operatör Fiet: de her hangi bir tahdid» görmek ro Patrici apandisitten rahatsız bir: istemeyişleri ve bu emellerini mah hastasını ameliyat ediyor ve hasta: keme kararile de taclandırmış olölüyor.. pek kısa bir zaman sonıa: malandır. da doktor müteveffanın kirısıle: Okuyuculanmızm çoğu vaktile evleniyor.. gelin de, bu işte bir ka: bu sütunlarda «dünyanın en büyük mağazası: Macy» den bahsetmiş olduğumuzu hatırhyacaklardır. «Bir kapısından canlı öküz girer, öteki kapısındnn sucuk çıkar» hikâyesi misillu NewYorkta bir kapısından girip üstünüzü, başınm velhasıl doğumdan mezara kadar her türlü giyecek eşyasını, evinizin bodrumdan tavan arasına kadar her türlü teçhizat ve tefrişatmı, velhasıl akla gelebilecek her türlü ihtiyacınızı tedarik edebileceğiniz, bu arada yorulduğunuzda masajcısına, berbesid olup olmadığmrian şüpheye: rine, belki de duşuna gidebileceğidüjmeyin.. nitekim, İtalyan baş: niz, acıktığtnızda oturup yemek yikentinin adliyesi de hâdiseden: yebileceğiniz, susadığınızda gırtlakuşkulanmış, derhal tahkikata gi: ğınızı ıslatabileceğiniz şehir değilse rişmiş.. bakalım, bu bir tesadüf mü.: bile mahalleye benzer, Gimbels giyoksa cinayet mi, vaziyeti ancak: bi, Saks gibi, Bloomingdeles, Hearns, Abraham and Straus gibi muhakemenin neticesinde öğrtne; Macy'ye benzer daha bir çok büyük bileceğiz. : mağazalar vardır. Ameliyaltan sonra,. j Mağazalarda oacaba yanm saat beklesem daha mı ucuza alınm» diye düşünen müşteriler rekabete, bir fiat muharebesin» girişmişler. Macy'ye ertesi günü Brooklyn'deki büyük rakibi Abraham and Straus yüzde 10 fiat kırmasile cevablandırmış. Bittabi, derhal, bütün diğer mağazalar bu muharebeye kendi hesablarına iştirak ettikleri için, NcwYork mağazaları en civcivli günleıinde esham borsasını andırır hir vaziyet almıştır. Mağazalcra hücum eden halk evvelâ «aman bitmeden alayım!> diye davrarimağa çalışırkea muharebenin ikinci, üçüncü günü «acaba yarım saat beklesem dah« mı ucuza alırım?» diye düşünmeğe başlamış ve gerçekten bir ekmek kı zartıcı ya!nı z muharebenin ikinci salı gününde 21.54 dolardan sırasil» 19.34 17.09 15.09 dolara düşmüş, meyva suyu çıkaran makinenin fiatj perçembe günü maliyetinden 1 dolar aşağıya düşrnüş ve hafta başmda 89.95 dolara satılan bir elekttik süpürgesi, stokun tükendiği perşembe gününe kadar 5297 ! TECESSÜSLER j Brka bir memleketi ziyarete karar verdiğimiz zaman, evvelâ o mem leket insanlarının ört ve âdetleri hakkında bilgi edinmek isteriz. Seyyareler aıasında seyahat, artık tahakkuku önünde sonunda raürakiin olacak bir hâdise olduğuna göre. şu veyahud bu seyyare için de. hareketten evvel, ban malumat eHmmek zarureti gayet tabiî bir istek olarak karşımızda bulunuyor. Me=elâ Merihi ele alalım. Bunun poıtakal renkli, bomboş görünen arazisi vardır. Aym gri renkli dağlaıı ise birbiri ardınca sıralanmi} huiunmaktadır, Juno isimli sey^arcde, ses işitmek kabil değildir. Zühre küçük bir dünya demektir. Bu seyyarenin nehiıleri, kalay ve kurşur.dur. Neptüne geîince, tamamen. buzla kaplı bulunmaktadır. Wnüste vahşi gürültüler mütemadiven devam etmektedir. Jupiter'in frTip.sında 11 tane ay parıldar. Saturnun renkli kuşağı karanhğı yok etr^eğe uğraşır. Tki güneşle aydınlatılan dünyalar mpi'cud olabileceği gibi, portakal r?nai, san, açık sarı renkli, ışıkla yıi'ananlan da yok değiidir. 3u dünyalara seyahat keyfiyetinuı, çeyrek asır içinde hakikat sah^sına gireceği iddia ediliyor. Bu tahmini yapan bazı roket kumpanyalandır. Diğer taraftan aynı kumpanyalar, 250 mil irtifaa roket sevketmede, muvaffakiyet kazanıuış bulunuyorlar. Hattâ. kendi ifadelerine göre, parah bir müessess, malî bakımdan kendilerini destekBir ressama göre Arzm Aydan gorüniıgü lemiş olsaydı, aya gidebilecek olan roketi ^u sene içinde dahi yapa ı Kesafeti fazla olmıyan bulutlar ar devam ediyordur. kasmda gizlenmiş olduğundan çok Merihteki yer çekmesi, dünyadaesrarengizdir. Hattâ daima bir bu kinin ücte biri kadardır Şu halde Acaba bu seyyarelerde, kadın ve lut nikabı ile örtülmüş bu'.anan bu herhangi birimiz, dünyada kalHırerkeklerin yaşayabilme ihtimalini seyyare, dünyamızın bugün geçirdığımız yükün üç mislini kaldırabili oıtsya koyan emareler nelerdir? mekte. olduğu istihaleleri, belki de riz. Şayed oradaki insanlar. biliBugün dünyamızda mevcud olan çoktan geçirmiştir. Şayed, burada yorlarsa, üç misli yüksek binalar hayat. kendini bulunduğu muhite, hayat mevcudsa, istihale safhasını yapabilirler. Burada yaşıyanlann uzun asırlar içinde uydurarak, hali tamamlamak yolundadır. Belki de 5,5 metre boyunda olacağı hesabhazırdaki şeklini almıştır. Şayed Zührede, insan mevcud ise, onun dünyamızda bundan yüz milyonlar ianabilir. Merih ve Jüpiter arasmdaki gehücreleri, amyant veyahud yanmı ca sene evvel, yaşamış olan basit yan bir terkibe sahib olmalıdır. Bu hayat şekli mevcuddur. Belki de niş sahada, muazzam sayıda küçük günkü astronomi kitablanna klâsik Venüs'lüler, durgun sular üzerinde seyyarecikler de bulunuyor. Bunolarak geçmiş olan, «Ay ölü ve ü süratli şekilde sağa sola hareket lann 50,000 civannda olduğu tahmin olunmaktadır. Şayed bunlarzerinde tahavvül vtıkua gelmiyen eden su sinekleri şeklindedirler. Merihin dünyada daha eski ol da hayat mevcudsa, bir. tek hükümbir dünyadır» fikri, pek de kat'iyet ifade etmiyor. Zira, ayı hususî şe duğu bilinmektedir. Havanın çok darla idare edilmektedirler. Bu inkilde tetkik etmiş bulunan astro az olmasına rağmen, Merihte ha san! arm çok ufak yecücü mecüc nomlann vardığı kanaate göre, bu yatın mevcud olabileceğine dair kabilinden şeyler olacağı hesablanrada ergeç bir tahavvül olabilecek bir çok kanaatler ortaya atılmış mıştır. tir. Aym üzerinde, yer değiştiren bulunmaktadır. Büyük seyyarelerde yaşıyanlara siyah bölgelerin, en şayanı hayret Bir çok kaynaklar, burada mağa gelince, bunların hayatlarının yabir tahavvül olduğu bugün kafi ra hayatının mevcudiyetinden bah nsı uyku ile geçmediği ileri sürülyetle müşahede edilmektedir. Hattâ sediyorlar. Belki de, muazzam yer mektedir. Plutonun bir yıh bizim yapılan bir izaha göre bunların bir altı tünellerinde hayat aksamadan 248 senemize muadildir. böcak yığım olduğu söyleniyor. Fakat, muhitleri dünyamızdan çok Turhal şeker fabrikası Yeşilköy hava alanı farkh olduğu cihetle, bunların, hiç Turhal 16 (a.a.) Turhal Şeker Ankara 16 (a.a.) Bayındirlık bir zaman bUim bildiğimiz böcek fabrikası bu sabah saat 7 den itiBakanlığınca inşa edilmekte olan leve benzemiyeceği ilâve ediliyor. baren yapılan bir törenle bu yüın Yeşilköy hava alanı yeni uçuş pisti Astronomlarm iddiasına göre, bu ilk pancar kampanyasına başlamış ikmal edilerek Havayollan Genel bulunmaktadır. kadar değişik tazyik, sühunet farkmüdürlüğüne teslim edilmiştir. lan hüküm süren ayda, hava ve su Köprülü Ankarada Milletlerarası standardlara göre bulunmadığına göre, hiç bir hayat Ankara 16 (a.a.) Dış İşleri yapılmış, tepkili ve en ağır uçakşekli mevcud olamaz. Fakat ayın sathmın %41 i, i;aranlık içinde giz Bakanı Profesör Fuad Köprülü be ların inip kalkmasına müsaid bulenmiş bulunmaktadır. Işte l u raberinde Özel Kalem Müdürü lunan bu meydan 1881951 cumıntakalarda, mavi denizler, dağ Sadi Eldem olduğu halde bu samartesi gününden itibaren işletmelan giydiren güzel ormsnlar, muh bahki ekspresle İstanbuldan şehri ye açılacaktır. teşem bir medeniyet bulunabilir. mize dönmüştür. Tanınmış piyanist Arthur Zührenin bir tarafı da mütemaFransız şarkıcısı Edith diven güneşe maruzdur. Bu kısım, Schnabel öldü Piaff yaralandı müterr.adiyen kızardığından, sudan eser yoktur. Aynı seyyarenin güneş Paris 15 (R.) Meşhur Fransıj Axentein (İsviçre) 16 (a.a.) görmiyen kısmında ise, müthiş so şarkıcısı Edith Piaff'in bir otomo (Reuter): Tanınmış piyanist Arthur ğuklar hüküm lürmektedir. bil kazasında yaralanciıpı ve hasta Sohnabel. bugün burada. kısa bir üüneşten 67,000,000 mil uzakta neye kaldırıldığı bildirilmektedir. hastshktan sonra ömlüştür Piyabulunan Venüs, daha enteresandır. Edith Piaff ın kolu kırılmıştır. nist 69 yaşında idi. Diğer Seyyarekrde yaşıyan insanlar bize benziyorlar mı? Macy başta olmak üzere «kuş sütü» istiyen müşteriye «yok!» dememek için her türlü zahmete katlanan, yeryüzünde bulunması mümkün her şeyi, gerekli zaman Büyük mağazalaırlan birinde 2159 dolara satılan bir ekmek kızartma içinde, buldurtup müşterisinin ayamakincsiniıı üç günde 14,72 dolara düştüğünü gösteren fiat etiketi ğma kadar göndermeği şiar edinen, yük mağazaların da zararına olu edemediler, ancak rakiblerinin fiaynı zamanda büyük bir veresiye ve taksitçi muamelesi yapan bu yordu. Gerçekten meselâ Misali atından daha pahahya satmamakla masraflarını miz daha iyi anlaşılsın diye Istan yetsindiler. Bu sahada mevcud teşekküllerin mağszalar muazzam aynı derecede muazzam bir mal bulu ele alalım Pendikte 300 liraBüyük mağazalar bu tahdidi kalen eskisi... 35 yıldır her sene Gadevrile karşılamak suretile zarar ya satılan bir radyoyu bu radyoyu dırtmak yolundaki ga>Tetlerinde, latasaray Lisesinde ve en ölü mevyerüıe büyük kârlar etmeğe çah Pendikteki dükkâna göndermiş o kademe kademe, merciden mercie simde sergi açıyo. lan ithalâtçının Beyoğlundaki mabaşvurarak ısrar ettiler; ve nihaBu defa bütün escrler bir salona ğazası pek tabiî olarak 275 liraya yet geçenlerde, deneme mahiyetinrahat rahat sifşmış: 73 resim. Altısı ! rahat rahat bırakabilecek durumde açılan bir davayı mağazalar kaportre, kırk sekizi hemen sadcce dsdır. zandılar ve mahkemenin «peraSalacak ve Boeaziçi manzarası, yirIşte bu yüzden mağazalar fabrikendecilerin fiatlarını bir asgarî mi bir tanesi de çiçek ve natürmort! kaların bu baskıs:na uzun zaman Yani, an'ane, her mâr,n?ile devamile tahdid etmenin ticarette müitiraz ettiler. Fakat «ticarette müda. «BirHku, cemiyetimizde çam savat kanunun diye vasıflandırabi savat kanunu çerçevesine giretniağacından, çiçekten ve meyvadan leceğimiz ve Amerikanın 45 eyale yeceği yolundaki kararını> federal başka bir |ey görmüyor. 35 senedir, tine şamil bulunan kanun, fabrika Temyiz mahkemesi de Anayasaya hayata kar:şmadan, değişen meların tarafını iltizam ettiği için bü uygun bulmak suretile tasdik etti. selelerimize gözleri ve kulakları tıyük mağazaların teklrf olunan as Amerikada Temyiz mahkemesikalı olarak ebedik'smek yolunu tagarî fiatı kırmaları küçük dükkân nin kararları bir içtihad mahiyebiatin ebediüğınde arıycr. aleyhine bir müsavatsızlık yaratır tindedir. Bu irbarla, St. Louis'de Neden böyle? Neden «aynı» kamahiyette tefsir olundu. Böylelik açılan davanın neticesini NewIıyorlar? Zaten 17 kişi sergiye işle, meselâ bir «'Şipşak Buz» marka York mağazalan aynen kendi datirak etmiş. Bunlarda, evvelki serbuz dolabı, yahud «Uzaktan Nağ vaları açılmış ve kazanılmış şekgilere nazpran görebildiaimiz de meler» marka bir radyo, gene Is linde telâkki ettiler ve ilk olarak ğişiklik şu kadar: Hüsnü Vocih ?on tanbul misaiimize göre Pendikteki Macy. Temyiz kararının yaymlanyıllarda küçük bir renk farkma kaelektrüîçi Mehmed Efendınin dük dığının ertesi günü, tam 5,978 çevuşmuş; boyalara biraz beyaz kakânile Beyoğlundaki ithalâtçı An şid metaın fiatında yüzde 6 tenzinştırarak tonları daha silikleştirdon Salamon Artin ve or lât yaptığmı ilân etti. miş. Bir de Ayetullah Sümer vazo • taklarının mermer sütunlu, soBundan sonra cereyan eden hâve kılıç resimieri yerine (kartpos • Kakib majazanın meni'.ıresi bir ğuk hava tertibatlı lüks dükkânında aynı fiata satılmağa devam diseyi anlatabilmek, okuyarak kavtala benzese bile) şairane tabiat [ m,T^<'"'nın yeui fi'":.ıını rayabilmek bir hayli müşküldür. ; etti. Kimsenin kendisinden daha umanzaralarına teveccüh etr ş. I tcsbit ediyor cuza satış yapamıyacağını iddia e Zira. toparlayabildiğimiz malumaResimlerin çoğu maEİese! eski (hattâ eskiükten mi bilmem. bo şırlar. Dainıa bubirlerinin fiatları den müteveffa Mr. Gimbels'in to ta göre, Macy'nin fiatlarma yüzde 6 tenzüât ilân ettiği pazartesi güyalan çatlamağa başlr.rnış olanlar nı kon'Tal ederler; hususi memur runları da bugün aynı zamandanünden scnra koca NewYork bir da var). Eu sergi için haz'r'.rnmıs !ar sırf bu iş için mağaza mağaza kendilpıinin her yerden daha ucudolaırlar. diğor mağazalarda gör za mai saf.klannı bir türlü iddia ana baba günü ya=3nış, büyük eser yok denecek kadar az. Ş?re£ mağazalar birbirlerile kıran kırana Akdik, Hikmet Onat, Ecdia Cffr dükleri fıatları not ederler, kendi yüz, Abdullah Çizgen gibi bir hav fiatlarile mukaye;e ederek icabınlisinin buradr.ki resimlerini d.ha da kendi fıatlarını kırarlar. Eu büyük mağazalar arasında evvel İstanbul Sergisinde ve bu scneki Devlet Sergi^inde de görmüî meselâ Gimbels «hiç bir mağaza, ama hiç bir mağaza Gimbels ten tük. Hüsnü Kavruk. İlhami Uskan gibi daha ucuza satış yapamaz» iddiaayrı cihetlerden hususiyet sahibü sındadır. Bu yüzden her hangi bir yerden, her hangi bir malın Gımolanlara rastlanıyor. Şiiphesiz «güzel sanatlar birliği» bels'ten daha ucuz satılrrakta oldunin bu hali, kıdemli resim seyir ğu haberı eeldiği takdirde derhal cilerini üzmektedir. Onlarm, göre itizarla etiketin değiştirilmesi ve cöre ezberlediğimiz renklerinin. de Gimbels'in yeni etikeTİnin, ucuzluğu haber verilen fiattrn da daha ğişmez manzaraîannm dar çerçeve '• sinden kurtulmalarını ne kadar is jucuz bir rakam gostermesi usulterdik. Elbette resim her şeyden | dendir. Bu çeşid haikın lchine rekabetin evTel işçiliktir, itina ister, sabırla hazırlanmahdır. Ama sanatkârm scn zamanlara kadar aşılmasına imşahsî oîaunluğuna bağh kaldığmı kân bulunamıyan bir hududu varve onu ifşa ettiğini unutmuyoruz. dı. Küçük dükkâniarı, dolayısile GÜVE3ÎLİ kendi ticaretlerini korumak maksa dile büyük fabrikaiar, meselâ buz gibi, elektrikli üMillî Türk Talebe Eirliğı ve dolabı gibi, iitü kızartacak. radyo, pürge, ekmek televizyon, hazır elbise, kundura Moskova radyosu Doğu Berlinde tertib edilen ko gibi, velhasıl standardlaştırılmış nemünist gencliğinin f?stivaline i?ti men her türlü eıntianın muayyen rake davet edilen Millî Türk Taie bir asşari fiata satılmasını perakenbe Birliğinin böyle bir daveti kat decilere şart koşnıakta idi. Bu vaiyetle reddetmesi üzerine, Moskova ziyet küçük dükkân sahibini koruRadyosu iki gündenberi yaptığı makla berabor, küçük dükkânkra yayınlarda Millî Türk Talebe Bir kıyasen toptancı sayılsbikcek büAldığı raalı kendisi paket yapan müşteri liğine hücum etmekte ve mürteci bir teşekkül olarak tavsif etmektedir. Bu münasebetle M. T. T. B. resmî sözcüsü T. H. A. muhabirine şunlan söylemiştir: « Millî Türk Talebe Birliğinin komünistler tarafından böyle bir kongreye çağınlışı küstahlıktan başka bir kelime ile ifade edilemez Zira M. T. T. Birliği herşeyden önce Kemalist, Milliyetçi, Antikomünist bir teşekküldür. Insanlığın barış ve saadete kavuşmasını komünistler eğer hakikaten düşünmekte iseler, genclerini hürriyetin teneffüs edildiği memleketimize bir seyahate yollamalarmı tavsiye ederiz. Ancak bu münasebetle bir jeye üzülmekte olduğumuzu kaydetmek mecburiyetindeyiz ki; o da şu günlerde Amerikada toplantı halinde olan W. A. Y. dünya genclik kongresine gönderildiğini öğrendiğimiz delegeler arasında M. T. T. B. delegeleri yoktur. Moskovaya oradan Büyük mağazalardaıı birinde bir tezgâhuı önu cevab vermek isterdik.» RESIM "Güzel Sanatlar Birliği,, sergisi Alacakları nıaüarı kapiş:p fiş jazdımıak üzere sıra bckliycnier dolara düşmüştür. Büyük mağazalar tezçâhlarında mal bittikçe depolanvian kamyonlarla mal getivtmil.er, eskiden günde çok çok iki öefa yapılan bu nakliye işi, muhrrebe günlerinde on defayı aşmış, bu arada ne müşteride, ne tezgâhtarda nezaketten eser kalmamış, garsonu bile çağırmayı muaşeret kaidelerine uygunsuz sayan Amerikalı müşleriler aluminyum tavaları birbirine vurarak tezgâhtarı çağumayı bu ana bsba gününde tek çare olarak görmüşler, buna karşılık yüksüğü bile paket edip evinize yollarmyı vazife sayan bu büyük m&ğazalarda müşteri m=ılını eline geçirdi mi paketini kendi yapmayı tabiî karşılamıştır. Ne denir? Rekabet. Ama darısı başımıza denilecek ve istenilecek cinsinden rekabet. Mardln yekmda oîobiis yandı, 3 kişi öldü II yaralı var Mardin 16 (a.3.) Dün gece Mardinden Derike gitm?kte olan ve içinde 22 yolcu bulunan bir otobüs saat 22.30 da bağajındaki bir benzin tenekesinin ateş aîrr.ası yüzünden tutuşmuş, üç kişi tamanıen yanarak ölmüş, altı kişi ağır, beş kişi de hafif olmpk üzere 11 yo!cu muhtelif yerlerinden yanmak suretile yaralanmışl?ıdır. Ağır yaıalılar bu sabah Mardine getirilerelc devlet hastanesine yatırılmışlardır. Vali muavini yarmda Emniyet ve özel idare müdürleri olduğu hrlde hastaneye gideıek yaralıların hatırlarını sormuştur. Bir kadına yılrhnm isa'oet etti Refahiye 16 (a.a.) S.'lı günü yağan şiddetli yağmur v » "ök pü» < rültülerı neticesinde ilçemb.in İVEMI. berağa köyüne yıldırım diişerek terîa biçmekte olan Gülşen D u r a a isminde bir kadını hemen öldürmüştür.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear