26 Aralık 2024 Perşembe Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
9 Temmtg 1951 CUMHUBİYET I Îngiltere r Mehtubları İstanbul .J BU ŞEHRIN DÂVALÂRI İngilterede meskeıt ve Plâj terbiyemîzin kira davaîarmın halşekli noksanlığı karşısmda Yazan: Saliha öncel Konak Mimarisi Yazan: Halnk Y, Şehsüvaroğlu Konahları: 1 Yazan: Ahmeri Hidayef Ree! relerinden maada, müstakil mutfak, çamaşırlık, hamam, on, yirmi ve bazan daha fazla beygir alan ahır gibi müştemilât binalan da mevcuddu. Evlerin büyük ölçüdeki benzerKendisini zayıf ve zarif bulan leri olan konaklann mimarî tarzher gene kızımız muhak.Kak kı onlan şöyleydi: (Evler umumiyetla lara nazaran gene de topiu sayıliki veya üç katlıdır. Zemin katı maktan kendisini kurtaramaz. Tah kârgır veyahud dolma olup birinoi rik edici görülerek rahatsız edılmek kat bunun üstündeki çıkma kirışten ise yabancılann dıkkaüni çeklere cumba şeklinde istinad eder, meden rahat yıkanmak acaba terbu kat zemin katma dirseklerle tutcihe değmez mi? turuhnustur. Plâjdaki pozlar da giyilen mayo Evin en üstündeki saçak bazan kadar üzerinde düşunmeğe değer mübalâğalı surette harice taşar, Londrada son harbdeki bombardımanlarda yanıp yıkılan binalann şeylerdir. Plâjda güneşlenen kadmbunun sebebi de yağmur ve guneşe keme huzurunda tahakkuk ettiği Ingilterenin ziraat politikası larımız arasmda, bacaklarınm ıç karşı evi muhafaza etmek ve kıretakdirde hem hava parası iade oluHerkes bilir, Büyük Britanya ataraflarını da yakmağa teşebbüs emidlerin sularmı evden harice dalan bundan iki asır önce sırf bir nuyor, hem de kendisi cezaya çarpdenlerine maalesef sık sık rastlıakıtmaktır. Türk evinin fankalaziraat ülkesi idi. O kadar ki ada ünlıyor. yoruz. Bu lüzumsuz iş için aldıkrmdan birini bu saçaklar teşkil Mobilyeli evleri fahiş kira ile tusakinleri en basit giyim eşyalannı, Iarı poz!a, ne kadar cırKir. ve hattâ edilmeden yüzme havuzu başmda memuru varsa başına toplandı ve eder. tanlar dahi bilâhare mahkemeye hattâ çorablannı bile Fransanın geçirirdim. Şimdi bu satırları ya onu içeriye bırakmak istemediler. Evler harem ve selâmlık olnıak ve Belçikanın kuzeyindeki küçük müracaat ederek kıymet tekdir etKendisi ingilizce bilmiyordu. Nıha üzere iki kısımdan müteşekkildir. zarken o günlerimı hatırladım. küçük dokuma sanayii çevresi olan tirebilirler ve kirayı o kıymet üzeKâbil şehrine otomobil iie bir çey yet bu lisanı bilmemesi onun bir Büyük evlerde, konaklarda bu kıyerlerden tedarik ederlerdi. Fakat rinden verebilirler. rek saatlik mesafede bu'unan «Ba Hindli olmadığıru isbata bizim şa eunlar, birbirinden ayrı iki binaon sekizinci asnn aslen Fransızken Görüyorsunuz ki, mesken mesebur» bahçesi hükumetin emrinde hidliğimizden çok yardım etti. Bi dan ibaret olup aralarında mabeyin tecrübelerini Almanyada ilerleten lesinde de türlü türlü tahdidler.. çalışan ecncbi memurlarm ve se raz münakaşadan sonra içerıye gir denilen ve ekseriya üstü kapalı bilim havarisi Denis Papin'in si j ingilterede sosyal yardım faret mensublarınm en çok rağbet meğe muvaffak oldu. Meğer o plâj, köprü gibi bir kısımla yekdiğerinehirli keşfi, buhar kuvveti, aslen İnpolitikası ettiği bir mesire yeri idi. Bu bah Avrupahlarm plâjı imiş ve hindli raptedilirdi. Selâmlık ve harem daetlerin çokluğuna dikkat ettiniz giliz olduğu halde Amerikada çalı«Işçi sendikalan» nın umumî değil mi? Bizde Ötedenberi çiftçi, çenin ecnebilerden gördüğü rağ lerin oraya girmesi kat'ıyen yasak irelerinin ayn ayrı merdivenleri, çan Robert Fulton'un o kudret ü ayrı kapılan ve taşlıklan olurdu. kâtib yardımcısı Mister Woods ile halkm ihüyacını ve memleket faybetin başlıca sebebi, orada bütün imiş. zerinde sağladığı gelişmelerle büBu yasak, her halde Hındlinin biı görüştük. Işçi ve sosyal yardım dalannı gözönünde bulundurmaya sıhhf jartlar gözönünde tutulmak Evlerde ve konaklarda en üst kat tün îngiltere halkı ansızm bir başmeseleleri üzerinde uzun uzadıya hacet görmeden kendisi için en çok suretile hazırlanmış oîan bir yüz plâj terbiyesine malik olmadığmdan en muteber idi. Zaten evin zemin ka istikamete yöneldi: Endüstri!. dolayı konulmuş değildı. katlan daima hizmetçilere hasredidurduk. Şimdiye kadar kitablar kâr getiren maddeyi yetiştirmekte me havuzunun mevcudiyeti idi. Kısa bir zamanda ekseri tarlalara dan öğrendiklerimize bir de onun serbesttir. Sağlam bir ziraat siyaBizim plâjlarımızın acayıbliği, lir ve itibarsız addolunurdu. Ekseİşte bu beyaz mermerden yapıltohum yerine fabrika temelleri aagzından işittiklerimizi k a t c i . mış büyük havuzun başmda Av daha doğrusu rahatsızlığı da her ri büyük evlerde evaltı denilen yer, seti takib etmek istiyorsak artık tıldı ve bir kısım ormanlardaki aSosyal yardım meselesi Büyük bunu önlemek lâzım.. rupalı ve Amerikalı kadmlar, hiç sahada az çok muasır medeniyetin araba ve at ile girilen avlular magaçların fabrika bacalan kıbğına Britanyada üç buçuk asır once t e rahatsız edilmeden tam bir plâj ha seviyesine yaklaşabıldiğımız halde hiyetinde olup oturmaya mahsus büründükleri görüldü. Şimdi înEv inşaati bahsinde sermayedarsisine tesebbüs olunmuş bir iştir. yatı yaşarlardı. Şurasını da söyli plâj hayatına bir deniz kenarı mem değildi.) (1) giltere dünya üzerinde endüstrisi Konaklann hususıyetlerinden biBugün sosyal sigortalar su üç sı lar, bilhassa seddadi apartımanlar yeyim ki Babur bahçesi, çok koyu leketine yakışacak kadar bır türlü en baskın olan memlekettir. Ziranıia da mecburi sekilde tatbik olu kurarak ve yedişer, sekizer odalı Yani rini, alt kattaki avlular teşkil ederMüslüman olan, Algaıı halkının da adabte olamayışımızdadır. ate fazla ehemmiyet verip o alanda daireler yapürarak yeni inşaat nuyor: çok sevdiği ve bir çok güzel diğer genclerimiz, mayolu kad:nlar kar di. Selâmlık avlulan bazan kaldıhususî bir politika kovalamaya ne kanunundan faydalanıp yüksek bahçelerine tercıh ettiği bir yerdir. şısında, onlar kadar hürriyet içe nm döşeli, bazan da toprak olurdu. 1 Ücretliler, 2 Kendi serihtiyacı var? Endüstri istihsalâtını Bunun sebebi da onlaıca mu risinde yetişmemiş olan bugünün Buraya araba ile ginlirdi. Avlularmaya ve emeklerile çalışanlar, 3 fiatlarla kiraya vermek gayesini tasatar, istediği gıda maddelerini dıbarek ve mukaddes olan Babur Şa orta yaşlı nesilden de heyecanlı dan geniş sahanlıkh merdıvenlerlo Hiç bir meslek ve mesguliyete sa kib ediyorlar. Kimsenin ses çıkarşandan ahr. Peki, ya harb, ya abdığı yok. Beri taraftan Ingilterehm mezarının bu bahçe içinde ol ve serkeşçe haraket etmektedirler binanın üst katuıa çıkılırdı. hib bulunmıyanlar, yahud fahrl luka! nin aksine kiralan artörma temaHarem avlulan, malta tasile yamasındandır. Birbirme zıd anlayış Onlarm bu serkeşlıklen bazan ilk işte bunun lçin îngütere eaaslı olarak çalışanlar. yülü bir gerçek halini aldı. Düklarla sevilen bu bahçede iki ayn genclik günlerini çarşailı geçirmiş hud mermerle döşeli olurdu. Bu loş Kendi sermaye ve gayretlerine kânlann kirası yüzde yüze, evlebir ziraat politikası kurmaya mecistikamete giden gayeler peşinde bugünün orta yaşlı anneierıne karşı ve serin avlularda büyük küpler bur olmuştur. Hem de nasıl: 1947 dayanarak çalışanlara, işi olmı rinki yüzde elliye çıkıyor.. muasır medeniyetm aısdinan ile bile zuhur etmektelir. Denızin de gomülü durur, yanda selâmlık t a de yürürlüğe giren kanunla 1952 de yanlara yanl iradile geçinenlere ve Ücretler ve sosyal sigorta işlerinortaçağ medeniyetınin görüş ve an rince yerlerine do^ru ilerlemiş olan rafına geçen alçak merdivenler ve fahrl çalışanlara dahi sosyal sigorta istihsalini harbden öncekine nazade muayyen bir prensipimiz yok. layışı nasıl bağdaşabilir? Bir tek küçük çocuğunun peşüıden koşan kapılar bulunur ve karşıya gelen ran yüzde yüz elli, 194647 dekin» tasküâtına girmek mecburiyeti yük Amele hiç bir zaman uğrunda ter kelime ile bu sua'e cevab vermek mayolu bir anne biraz toplu vü çifte kanadh büyük kapılardan asıl nazaran yüzde 20 artbrmış olacak letiliyor. Işçi ücretleri ise aksi yön döktüğü, emek sarfettiği müesse|rrriimkündür: Hükumet eli. Hü cudü ve belki iüzumundan fazla harem taşlığma geçilirdi. Bu taşlıden tahdide tâbi.. ğın altında ekseriya sarnıçlar olur tır. Ne sayede? senin sağladığı kârla mütenasib bir kumet milletinin noksan taraflarını telâşh halile komık ise de onun bu Mister Woods sorduğumuz sualve çift taraflı büyük merdivenlerla 1947 de neşrolunan kanunun diçok iyi bilirdi. Denizı oimıyan bir hallerini insaf ve merhametle karkazanc elde etmek şöyle dursun, birinci kata çıkılırdı. Daha sonrağer memleketlerdekine benzer tarx lerden birini cevablandınrken dımemleketin bir plâj terbiyesine de şılamak herkesten önce gene gencasgarî hayat pahalılığı endeksine lan konaklann bu eski tarzı değişda sağladığı şartlardan başka mu yor ki: malik olamıyacağı pek tabıîdır. Üs lere düşer. Çünkü o anne deniz sumiş, doğrudan doğruya taş merdı« Ucret meselesinde düşündüğü tekabül eden bir ücret dahi alaayyen bir «tahdid» sayesinde.. Çifttelık Afganlılar, şer'î hukuka tâbi, yunun tadını bir anr.e olduktan mıyor. Meselâ, cumartesi günleri nlerle, parke döşeli antrelere giçiyi kendi keyfini yerine getirmek müz şudur: Asgarî geçinme endek'^admlan kapalı, softaları mubarek sonra tatmıştır. rilen yeni binalar inşa edümeye te, kendi menfaatini temin etmekte sini işçi ücretlerinde bir esas olarak 16 saat çalışmaya mecbur tutulan Eriştiği medenî hayatın kıymetini olan, her işlerinde dini ön plânda serbest bırakmıyarak, onu bilhassa ele almak istemiyoruz. Biz işçiye berber kalfalan ise yürekler acısıele alan müteassıb bir mJlettir. bilemiyerek plâjlanmızda hâdiseçı başlanmıştı. dır. Sosyal sigorta muamelâtımızEvlerimizin ahşab olarak yapühalkın muhtac olduğu maddeleri o endeksin üstünde olan haftada en Halile bu milletm kadını, mayo ile karan genclere ortaçağ medeniyetini yetiştirmeğe mecbur etmek yolıle.. az beş Ingiliz lirası bir kazanc te da iş erbabmdan kesilen paralann suda görmeğe ne tahammülü ve yaşıyan memleketlerde olduğu gibi masınm dmî ve içtimaî sebebleri karşıhğ: olacak şekilde hastahk, minine gayret ediyoruz. Bikini mayoiu bir gene k « " Ingilterenin mesken politikası ne de hakkı vardır. Bunun için hü plâjlarımızın kapısını elbette kapa mevcuddu. 19 uncu asnn ikmcı ihtiyarlık vesaire yardımlarında bu1945 teki manzara şu: Büyük BriYa, çalışma saatleri.. 18 yaşından terbiyesine malik deçil demektir. ığrenç bir hale düştüklermi düşü kumet büyük bir misafirperverlik tamayız. Her sahada bugünün me yansı başlannda Istanbulda bulunlunulamıyor. tanyanın 47 milyon halkını bann üstün erkekler için haftada 48 saat Bu kabahatinin cezasını da tahrik nememeleri cidden hazındir. Halile göstererek bu bahçeyi haftarun üç denî memleketleri gibi oimağa az muş olan Alman Mareşalı Moltke, Halbuki hakikî hürriyet ve de olunan genclerin, ona çektirmeğe bu tahrik edici hareketıen, kültür dıran 13 milyon ikametgâhtan 4 çalışma müddeti kabul edilmesine gününde ecnebi koloniierine tahsis metmiş bir milletiz, ve geriye git evlerimizden şöyle bahsetmektediK milyonu, yani üçte birinden bir karşılık kadınlar ve 1518 yaş ara mokrasi, her zümreyi istediği gibi kalkışması, bir bakışta çok tabiî ve terbiye sahibi insaniar indinde etmişti. meğe, hiç niyetimiz yok. Fakat bu (Istanbulun tekmil evleri ahşabparça eksiği yedikleri bombalar sındaki gencler için haftalık çalış harekette serbest bırakarak umu görünürse de bir3z derın düşünülür onlarm plâj terbiyesıne malik olHindistanm Bombay şehrinde de günün icab ettirdiŞi şekıiieri haz dır hattâ sultan saraylan bile tahyüzünden kısmen veya tamamen ma müddeti 44 saat olarak tesbit mun menfaatini bu uğurda kurban se bu harekette o erkeğın cinsî mıyan kimseler o'arak kabul olun plâj hayatının acayiblıkleri vardır. medememiş gibi görünerek medenî tadan mamul büyük barakalardan harab.. Aşağı yukan 15 milyon in edllmiştir. Ve bu ikinci kategoriye etmek değildir. Bilâkis ingilterede terbiyeye malik olmadığı hakikati malarına sebeb oluyor. Plâjı bir Bir gün Hindliler kadaı esmer bir halinsize karşı mütecavız davra başka bir şey değildir. Taştan bir temel atarlar, üzeruıa san, 4 milyon aile açıkta.. Derhal dahil olanlann ilâve ücretle dahi misalini gördüğümüz veçhile azlı ile karşılaşılır. Lastex mayoyu pa yatak odasına benzetmemeğe ça vatandaşımızla Bombayda ocak a nanlan (denizde yüzen bir gene faaliyete geçmek, hiç olmazsa ilk ekseri ahvalde gece çahştınlmalan ğın aleyhine de olsa konulacak tah halı olduğu için tabiatııe herkes lışmak, erkekten çok kaduıa düşen yında plâja gitmiştik. Kadınb er kadmm ayağını çekmek, vesaire direkleri çıkanrlar ve binanm ü s hamlede 1 milyon ev yapmak lâzım. menedilmiştir. Mektebe devam mec did ve mecburiyetlerle ancak âm giyemez. Fakat plâj kıyafetlerinde bır iştir. kekli bir kaç kişı idik. Plâjm an gibi) örümcek kafaa bırer mürteci tünü tahta bir kaplama, içmi ça . Bu iş derhal olmamış belki» Fakat buriyeti çağında, yani 1115 yaşın menin rahatını ve menfaatini te lâübali olmamağa çalışmak her Koyu Müslüman şark memleket tresinden, hepimiz sorgusuz sualsiz gibi ele alarak başı sarJtlı bir yo mur, kerpiç ile örerler, dama da ] gene orada iken salâhiyettar olan daki çocuklar da eğitim zamanının min etmek gayesi için kullanılacak kadının içtimaî terbiyesinin icab lerinden biri olan Afganistanda ya geçtik, fakat bu esmer arkadaşımıza baza lâyık muamııeye tâbi tutmak kiremid döşediler mi, az zaman \ zarfmda ev meydana çıkmıjj lar vesikalara ve istatistiklere da dısında günde ancak iki saatlik bir vasıtalardır. ettirdiği bir şeydir. Bikini mayo zın çok sıcak günleıini, hiç rahatsız sıra gelince, plâjın ne kadar idare pek yerinde olur, kanaatındeyim. olur.) (2). yanarak 6 yü içinde 1 milyon 330 Aynı yıllarda Istanbulda bulunj bin mesken vücude getirildiğini Memleket Mektublan: muş bir Ingiliz bahriye subayı isei söylediler ki bunlann bir milyona evlerimiz hakkında şunlan yazyakını yeniden inşa edümiş, geri maktadır: (Istanbullular ahşab evkalanlar tamir ve ıslah yolile otulerde otururlar, hâlâ göçebemsi â^ ruîabilecek bir hale sokulmuştur. detleri vardır. Istanbullular o r d u | 1952 yılı sonuna kadar yeni 200 bin gâh kurmuş askerler gibi, geçmişel ev daha kurulacak.. ehemmiyet vermiyerek, gelece^j Bu bir elçabukluğu işi midir? Hakaydetmiyerek kalenderce yaşar| yır. Her memlekette tatbik olunan lar, evlerinde ve evlerinin dışmdal usuller ve yollardan yürünmüş: Hü : yerde, koyun alıyorsunuz? Böyle î şan ziyarete, doktor bıjmiyoılar, has yada. Kimse konuşmaz onunla. : büyük bir ağaç altında hasırlarda, • Sanklılar kumet yardımı, belediye yardımı, : Köylere gitmek için Eınis iske iş olur mu? Kelepır mı yoksa? talar ziyarete.. Her derdin devası Lânetleme.. : yahud yaldızlı bir salonun minucuz malzeme tedarikinin temini, jlesine çıktım. Gemi Bitlıs gemisiyziyaret. Yok, dedi. Şeyhin sürüsü.. Mahkemeler, karakollar da belle: derleri üzerinde yemeklerini çabuk bazı inşaat maddelerinin gümrük •di. İskelenin başı bir kalabalık ki. İş anlaşıldı. Buradaki şeyhler, yjlHasta diyince akl'ma geldi. Er mişler bu Üç Taj yeminini, basi çabuk yerler, gece ve gündüz nereresminden muaf tutulması vesaire, JKiminin yolcusu var, onu uğurlu da bir kaç kere müridıerinı ziyanis köyünden, Van Vastanesine bir lan sıkıştı mı veriyorlar üç tane taşj ye çağınhrlarsa gitmeye ve hazır, vesaire.. Fakat en mühim esas |yor. Kimisinin yo'cısu gelectk, o rete çıkıyorlar. Münölerı öe, karınköylü götürdüm. Kemik veremi köylülerin ellerine.. Söylesinler ba: âdeta soyunmadan uyurlar. «tahdid».. imiş. Daha önce hastanede ayağını kalım, yalanı, yiğitseler» Her şey: Ihtişamlı camilerden, azamet jnu bekliyor. Kimisi de yoicu. Da ca kaderince, Şeyhe b'rer koyuncuk veriyorlar. Şeyh Ce bir bölgeden kesecek olmuşlar. Hükumet bir kere kendilerine •ha çoğu da seyre gelmiş olur da bu olamaz. : kışlalardan, süslü çeşmelerden, merj Operatör: ilk hamlede mesken tedarik edil \ Kalabahğın içınden, bir araya topladığı koyunlan, başka bir bölEvlenme : mer türbelerden, servi ağaçlan gol| gesindeki mezarlıklardan başka Bundan gayri çare yok, d e mesi gereken aıleleri tahdid etmis.. •gelmiş, on, on beş kişi çarph gözü ;ede sabyor. Zor olan işte budur. Doğuda bun • tanbulda her şey insana bir ordumiş. Şeyh, dedim, Şevh ojan Şeyh, Bunlar memleketin istihsal işlerin •me. Şaşırdmı. Bu sakalıı Xişilerin dan zor iş yok. Bir kız, isterse enHasta ayağını kestirmeye razı ol çirkin, en fakir olsun fiatı iki bin; gâh fikri vermektedir...) (3). de en mühim rolleri oynayan kim •cümlesi de sarıkh. Öyle eskisı gibi alır mı bu kadar fakıı olan msan19 uncu asnn ikinci yarısınd»| mamış. Bitlisteki Şeyne gitmiş. seler.. Ziraat işçileri, maden ocak •âbani, beyaz sank'ar değil, yeni, arın mallarını? den aşağı değildir. Getirirsin ikiIstanbulda evlerin ve konaklarml İtiraz ettiler: Şeyhim senden imdadl lan amelesi ve bir kısım diğer iş •bir çeşid sarıklar buniar da.. Bir bini, alırsın ...kızı! Zengin kızlan; kısmen kârgir olarak inşasına başj Almasm da ne yapsın? Günde Şeyh, akıllı bir şeyh olacak: çıler.. Sonra her evin inşa edile •kısmı yeşil. Şapka'.aım sıperini konın fiatı otuz bine kadar yükseli Doktora, demış. Benım elim yor. Son zamanlarda kızlan kam; lanümıştı. Hükumet 1845 te neşî ceği sahayı tahdid etmiş: Azamî 139 •parıp atmış bazısı, sapkanuı üstüne üç yüz kişi inıyor Şeyhin tekkesirettiği bir beyanname ile halklj den bir şey gelmez. metre kare.. Evlerin odasını tahdid îsank sarmış. Bazılan öa kendi ör ne; yemek yiyorlar Sonra, Şeyh bu yonla değiştiriyorlar. Bir kamyona; Hastayı götürdüm. Vanm o pis, bir kız.. Kızlann sayesinde maki kârgir inşaata teşvık ediyordu. etmiş: Uç veya dört oda.. Evlerin •meleri külâhlann üstterine bağla paralarm hepsini verr,ez Kı, muhtoprak dam hastanesinde yatak neleşiyoruz. tipini tahdid etmiş: Senede 100 In îmışlar. Yazık, fes bulamamişiar! A taclara da dağıtır. • Vak'anüvis Lutfi Efendi bilhassaj yangınlara karşı alınmış bu y e n l | Şeyhjı sürüsü köyîen koye büyok. Zor güç, hatır beıâsı, adamı giliz lirası masrafla idare edilebi !ma ne zararı var! Külâhl&nn üsSonra, yetmişlik, seksenlik i h ; ikinci sefer hastaneye kabul ettire riyarlann on beşinde, gül gibi ka; tedbir münasebetile (... kârgir bilecek binalardan başkasını kurma Etüne bağlamışlar ya.. Sarık sarık yüyor. nanın herhalde muhassenatı bedıb bildik. Ağa Han aklıma geldi. :tır. nlan var. Kim ne karışır, parasıru: yı yasak etmiş. ise de halk bunu itiyad etmediğinl Okula girmiyen hoca Her yol ayrımında, her tepe ba vermiş almış. Yanımdaki, Ernis köyünden olan : Şimdi gelelim kira meselesine: Ş g den başka masarife tahammül edej şmda bir ziyaret.. :bir kişi, bunlara yakıaşıp soruyor: Diyarbakır köyıüklerıni gezerken, Şemsiye saçlılar : İngilterede harbdenberi kiralara pek mediklerinden o vakte kadar bu1 Allah selâmet versin. j Bu ne ha4, d.yor, soükr? Hü bir eğitmenle tanıştım. OKur yazarlı Ernis iskelesinde bir top insan • nun için devletçe halkı teşvik ve>1 az bir zam yapılmıştır. Şimdi buJkumet görmesin! ğı ve türkçeyi askerlıkte öğıenmiş. Üçtaş görüp, yanlanna vardım. Ortalann; tergib tarafı iltizam olunmamış'.| nun da indirilmesine doğru bir ce• Bir kaçı birden: Beş vakit namazlı bir zat. İnanılBuralardaki, baş yemin, üç taş da acayib kıhklı biri, elinde bir; tı.) (4) demektedır. reyan var. Maliye Bakanhğında : Sağolsun Den.irgurotumuz, sağ mıyacak kadar, oîgıuı, ılerı fikirli. yeminidir. Bu yemini, burada, kim tef, çalıp, söylüyor. Uzun, çok u; Bu devirde Istanbula Fransız,! kendisile görüstüğümüz bir umum Atatürk inkılâblanmn c»naan adaolsun, diyorlar. zım saçlan var. Alnından, saçlarınj Italyan, Ingiliz mimarlan gelmeyai se yalan yere edemiyoı. müdür bunu bize resmen söyledi raı. • Sağolsun! Yeminin şekli şöyle: Yemin ver altmdan yeşil bir mendil bağla başlamış ve bunlar bazı Türk^ricaj ve yeni yapılan evlerin kiralannm Ah Atatürk, diyor da, başka diren kimse yemin edecck adamm mış. Saçlan şemsiye gibi açılıp, a; line kârgir konaklar yapmışlardı. serbest bırakılmadığını da ilâve etti. : Şu doğuda yolda. belde Kime rastI^eldimse, hangi koylüyu gördümse bir şey demiyor. şağılara doğru dökülmüş. • Halk bu yeni bmalan diğerlerinj eline üç tane taş verıyoı. Altı yıl içinde inşaattan beşte dörO anlattı: Bu adam neci böyle? dedim. •den (taş konak) isimlerile ayırıyor| At bunlan, diyor. dünü hususî teşebbüs sahibleri :iapkasız. Çoğunda saıııc, ciı kısiTiında da kendi ördükleri külâhBir gün köylüler, toplu bir halde, Derviş, dediler. Allahın der; du. Bu taşlan, eğer yalan yere atarsa yapmışlardır. Bu üç, dört odalı, [lar.. bir yere giderlerken, §u eğitmeni : adam, kantı üçten dokuza boş olu vişi, divanesi. Van köylerinde ev örmesi acaib külâhlı bir atü banyolu, her türlü konforu havi Şeyhin sürüsn de bir ziyaret ede'ım diyorlar. İçBir ara dervişle konuşma fırsatmı: yor. Kansı o adamla yatmıyor. Çe(1) Celâl Esad Arseven, Türk saevleri, sahibleri ayda «9» Ingiliz • rın gönlü hoş olsun. Nereden böyle? diyorum. : natı. kip gidiyor, gideceği yere. Bu se buluyorum: lirasından bizim paramızla aşağı : Epeyce kaldığım Ernis küyünde, lerinde bir de hoca val. Ziyaretler Ziyaretten, Veysel Karanîden bebden kimse de yalan yere bu yeHoca: Sen nasıl derviş oldun? diyo": (2) Mareşal Moltke'nin Şa yukan 70 lira fazlaya kiralaya :İ3İr gün baktım Iti, kö>ıü,fr koyun Gırmeyin diyor, okuıun içine. mini edemiyor. Birini gösterdıler: Bitliste olsun, Vaada oisun, yol Nereden? rum. : Mektublan (Rasih Bey tercümesi) mazlar. Belediyeler ve hükumet ta :ahyorlar. Satacak yeıde aiıyorlar :Burada köylülerın, hemen hemen Girmeyin. hâşâ gâvur oiursunuz. lara dökülmüş kadmü erkekli, köy Ziyaretten. Bunu, dediler, bu namussuzu Ben. diyor, yedi yıl diz çök: (3) Amiral Sir Adulphus Slad rafmdan yaptınlanlar ise haftada : ek satış metaları kovundur da... Sümrae hâşâ.. lüler gördüm. Hiç birini kaçırmaVeysel Karanî Bit]ı;le Kurtalan görüyor musun? Yalan yere üç taş müşüm şeyhin tekkesinde. • Türkiye ve Kırım Harbi (Ali 25 şilıne bizim paramızla takriben : Birisine: Boşuna değilmiş, fimdıye dek, şu dım gördüklerimin, hepsile konuş arasmda ünlü bir ziyaret. atmıştır. Bu derviş dıleTyor. • Bey tercümesi). 10 lira kiralanmaktadır. Hava pa Şeyhin başı için! • (4) Lutfi tarihi, cild 8 Başı ağrıyan îiyartte, başı sıkırası alan ev sahıblerinin suçu mah ' : ~ Yahu, dedirrı.^sız satacağınız doğuya okul yap''rr.adığı. Hocala tum. Daha gezer, adamım deyi dünTürk mimarîsinde âmme hizmet zenginlerin oturduklan kışhk bilerine mahsus binalar ekseriya kâr nalardı. Kış mevsimine gırilırken gir ve dayanıkh olarak yapılır, ev yalılardan, köşklerden konaklara ler ise ahşabdan inşa edilirdi. Hu göçedilirdi. susî binalarımızda yapı malzemesiKonaklar diğer yapılarda olduğu nin ahşab olarak intihab edilmesi gibi harem, selâmlık diye iki kısma Istanbulun eski ve güzel manzara ayrüır, hareme nisbetle daha küçük suıın sık sık degişmesine sebeb ol olan selâmhklarda ikametgâh sahimuştur. binin oturduğu oda, erkek misafirEski Istanbullular içtimaî smıfla lerin ağırlandığı daire, alt kısımlarrına göre çeşidli semtlerde ve çe da kahve ocağı, kiler, vekilharc, şıdli isimli ikametgâhlarda oturur kahya, kapıcı ve uşak odalan bulardı. Hane, konak, yalı, sahilhane, lunurdu. köşk, kasu, saray isimli bu ika Harem kısımlan ev sahibinin ser metgâhlann hepsinde yapı zevki vetine ve revkine göre muhtelif gemize sadelik içinde güzellik fikri nişlikte olurdu. Konaklar yüksek hâkimdi. Bu anlayışm bozulması ve tavanh, bol pencereli sofalardan, mimarimize yabancı unsurlann ka otuzar, kırkar ve bazan daha da rışması son asırlarda vukua geldi. fazla odalardan müteşekkildi. Konaklann harem, selâmlık daiKonaklar, vükelânın, vezirlerin, Plâja giden erkcklerimiz ve bilhassa kadmlarımız ıçın çok acıklı olan halimizin sebebini beııce bır plâj terbiyesine malik olamayışımızda aramahyız. Ne katiar tiryaki olursa olsun bir profesör dershanede sigara içebilir mi? tşte bunun gibi soyunduğumuz için plâjda olduğumuzu, yani gene cemiyet sında bulunduğumuzu unutarak bir yatak odasmda yalnızmışız gibi hareketler ve pozlar takınamayız. Bir deniz kenarı memieketi olduğumuz gözönünde turuiursa çoktan bir plâj terbiyesine malik olmamız lâzım gelirdi. Plâjianmızdaki aşın hareketlerden ve bazan zuhur eden çirkin hâdiselerden erkeklerimiz daha çok, kadmlarımız ise nisbeten daha az mesııldürler. Kadmlarımız da fazla mütecessis gencler karşısmda olduklarını unutarak giydikleri mayoları ve takındıklan poılarile hâdiselere sebebıyet vermiş olduklarmı kabul etmek mecbu riyetindedirler. Sokakta ve hattâ bazan sosyetede iktisadî zaruretler yüzünden giyilen bir basma elbiseyi halden anhyan herkesın mazur göreceği muhakkaktır. Fakat geiijigüzel evde dikilivermiş basma mayolarm içine, iktisadî olması için, veyahud dikilarsalanna kurulan barakalar meşguliyet içinde angaje edilebili mesi zorluğundan kaçınılarak amerikandan bir astar konuîmazsa plâj yorlar. giyimi usullerine mugayir bir ış ya*** pılmış olur. Ve böyle bir mayo üe Yazımızın uzamaya tahammülü plâjda oturan ve denize giımek ceılsa bu misalleri daha çoğaltabili saretini gosteren kadın, bir plâj riz. Büyük Britanyada gıdadan tutun eğlenceye kadar her şey ctahdid» e tâbidir. Fakat mesele artık tavazzuh etmiştir. Dünyanın en hür ve demokrat memleketi olan ingilterede yalnız şu üç mevzuda tecelli eden tahdidlerin ve mecburi bence bizim memleket ıçın değildir. Ne kadar lâik olursak olalım, bu milletm dinî âkideleri bızde kadının mümkün mertebe ortünmesini icab ettirir mahiyettedir. Dinlerın, içtimaî hayatı desteklediği, herkesin kabul etmek mecburiyetinde olduğu bir tezdir. Medenî hayatımıza lâyıkı veçhile uyamadıklarının en mühim sebebi, tecessüslerinin fazlalığı olan genclerimız karşısmda Bıkıni mayo giyecek olan herhangi bir turıst kadının, onlar tarahncîan, Oir Türk kadınına nazaran çok daha az rahatsız edileceği muhakkaktır. Zira bu milletin haleti ruhiyesi, ezeldenberi ecnebılerın yaptığı her hareketi onlar için tabıi kaı şılamağa maruftur. Ve sonra estctik bakımdan da Bikini mayo onlarm vücud teşekkülerine, bize olduğundan, da ha çok yakışmaktadır. Dogu illeruıden küçük notlar Yazan: Yaşar Kemal
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear