Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
iiıallk IIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIHIIIIIIIIIIIIIIIIDIIIIM!» TERBIYE BAHISLERI [ Günün Mevzulam Oyuncak seçerken nelere dikkat etmeli? İIIIUHIUilillllIIUIIIÜIUÜIIMÜtüi^MIIÜIUIKMII A.H.R. Bugün beş kıt'a üısanlarının, bütün dünya memleketleri halkuıın kafasuıda aym düşünce ve endige, dillerinde ayru sual: Harb olacak mı, harb olursa atom bombası kullanılacak mı? Herkes, okuduğu gazetenın sütunları, dinlediği radyo haberlerinin cümleleri arasında bu gırift muammanın sırruıı çözecek sözü, kararı aramakla meşgul.. Demokrasi gıupunun önde giden rehberleri Amerika ile İngilterenin başındaki mesul devlet adamlnrınm görüşmelerLnden ne netice hasıl olacak, bilmiyoruz, bız burada tanınmış bazı siyasî şahsıyctlerin ve muharrirlerin şu anda cıhanın geçirmekte olduğu teî.lıkeh buiıranuı, ne gibi sonuçlar doğuıabıleceğine dair vâki olan tahminlerini nakil ve tahlil etmek istiyoruz. Önce George F. Kennan'ın fikirlerınden başhyahm. G. F. Kennan, çeyrek asra yakın bir zamandır Birlcşik Amerika Dış İşleri Bakanhğmda muhtelif vazife ve memuriyetlerde bulunmuş eski bir diplomattır. Son vazifesi, Avrupada komünizmle mücadele ve bu kıt'aya yardim şubesinde müşavirliktır. G.F. Kennan «harb olacak mı?» sualini «olacakD veya «olmıyacak» gibi tek kelime ile kesin olarak cevablandırmıyor, yahud cevablandı'ranuyor, olursa neden ve nasıl olur, olmazsa onu önliyen âmiller nelerdir, bunları sırahyor. Evvelâ, tatlı tarafından başlıyahm, harbi önliyen âmiller nelerdir? 1 Sovyet Rusya liderlerindeki, daha doğrusu baş lideri Stalindeki iyimser zihniyet Burada kullandığırruz tiyimser» kelimesini sulh lehinde, insanlık lehinde bir kanaat olarak almayınız. Bilâkis.. Kızıl Mareşal, bütun hareketlerinde vaktile üstadı Lenin'in yumurtlamış olduğu bir vecizeyi hatırlıyor galiba.. Lenin demişti ki: «Dünya yüzünde bir tarafta komünizmin, öbür tarafta da kapitulizmın ebediyen devam edip gitmesine ıhtimal yoktur. Bir müddet sonra bunlardan bıri mutlaka diğerini imha edecek ve kendisi onun yerine geçecektir.» İşte bu kanaat neticssi Stalin, Batılılara ve Amerikalılara karşı harb açmayı abes görüyor ve on lann kendiliklerinden çöküp gitmesini bekliyor. Sade beklemiyor, kapitalist memleketlerdeki konıünizm cereyanlannı açık ve kapalı şekillerde manen ve maddeten teşçi, teşvik ederek o yıkılmanın bir an evvel vuku bulmasuıa çalışıyor. Hattâ daha ileri giderek Yunanistanda, Korede, Çin Hindinde yaptığı gibi kanşıklıklar, mahallî harb ler, ihtilâller çıkartarak komünıst kullanılacak mil olmıyan bütün memleketleri zayıflatmaya, yıpratmaya gayret ediyor. 2 Harbi önliyen ikinci âmil, zaman zaman Sovyet Rusyanın askerî kuvvetine ve savaş hazırlıklarına dair uçurulan mübalâğalı haberlere rağmen bu memleketin gerek maddî, manevî bakundan, gerekse iktisadî bakundan topyekun bir mücadeleye girecek durumda bulunmamasıdır. ikinci umumî harb onun bütün kaynaklannı tahrib edecek kadar çetin olmuştur. O harabinin telâfisi beş sene içinde değü, ancak yirmi otuz sene zarfmda kabil olacaktır. Böyle bir vaziyette derhal, ölüm dirim kavgasına giriçmeyi göze alması hiç de mantıkî bir hareket olmaz. G. F. Kennan, ikinci ihtimali «harb olabilir» kaziyesini ele ahAtom bombası kullanılıp nılmamag] miînglr^cagın^ 1, ÂtO yor ve diyor ki: 1 Harb, bazan her iki taraf hükumetlerinin ve halkının arzu etmemesine rağmen patlıyabilir. Kü çük bir hudud ihtilâfı, yahud meselâ Kore işi gibi izzetinefis meselesi telâkki edilebüecek bir münazaa ânî bir muharebenin pekâli başlangıcını teşkil edebilir. 2 Harb, Ruslann kendilerinin tehdid altında bulundukları, onlar taarruza geçmezse, demokrasilerin hücumuna uğnyacaklan vehmin» kapılmalartndan da neş'et edebilir. Bu takdirde, «ilk kurşunu atan daima kazanırî» nazariyesini güderek harb teşebbüsü Sovyetlerden çıkabilir. kulla Harbden sonra çocuk sayısı o , teron e^lencclerin başlangıç dcv değıl nıidir? D;<ha buyuk yastaki hadar arttı ki şimdi her sene oyun residir. Artık baba çocuAuna ne çocuklnra küçucuk bir radyo, elekcak için milyonlar sarfediyoruz. Bu zamandır istcdiği elektrıklı treni trik bataryası ve zili verilebilir. Mevzuu bahis olan oyuncağın neparanm çoğu şuursuzca harcanıyor. alabılır. Bu yaş açık hava sporları ^akat bir muddettır çocuk mute ırın luzumlu aletlere do ihtıyac ye yaradığı de^'ldir. Maksad çocuhassıslarının tavsiyelerine gore o gosterır. Bir çok terbiyeciler oyun ğun onunla bir şeyler meydana 'uncak seçmeye baslayan Ameri cak silâhlara muanzdırlar. Halbuki getirmesidır. Canı sıkılan çocuk olur. kalılar çoğalmaktadır. Dr. Eenjamın çocuk bakımı kita daima yaramaz ve huysuz Ovuncak sadece bir eğlence aleti b l n c l a ? ö >' l e l i e r : «içinde yaralama Hoşuna giden oyuncakla oynıyan defildir. Mütehassıslar ku^ük ço v e öldurme gibi fiiller olan ojun çocuk ise daima meşguldür ve yecuklara mekanik oyuncakiar ver ları seven çocuk büyüdüğü zaman, mc£'inı iştiha ile yer. Çocuğunuza ihtimamla seçilmemenin aleyhindedirler. Filhakika kavgacı hislerini halbinde saklayan Bilâkis çocuğun zihnini çalıştırarak icad çocuktan çok üstün bir cemiyet a nıiş oyuncak vermeyiniz. alacağmız oyuncağı iyi seçiniz ve etmesi lâzım gelen bütün oyunlan damı olur.» Aksi vc atak çocuklara boks ya oyuncalı alma işini mutlaka yılovuncak kendi kendine yaparsa çopabilmelerini mümkün kılmak içın başına bırakmayuıız. Çocuk senede cuk bundan fazla bir zcvk a!maz. bir punçingbol almak lâzımdır. Bu bir oynamaz, bütün sene oynamaya Büyüklerde ve çocuklarda mıişoyuncaklardan yapan bir fabrika ihtiyacı vardır. terek olan bir faahyet ihtiyacı vartöre göre «ilerisini gören ana ve Seiection'dan dır. Büyüğün çalışarak mejdana ?e baba hiddeti tabıî bir hâdise olarak tirdiği esere «iş» deriz. Çocu^un karşılamalı ve çocuklanna bu hidMetresinin burnunu ısırdı faaliyeti oyuna münhasırdır. Oyun detin tesirlerine dayanabilecek kaBakırkoyunde, Kartaltepede çocuğun «işi» dir. Oyuncaklar da dar sağlam oyuncaklar almalıdır yclunda oturan Asınüa. metresl Nermin onun aletleridir. e\velkı akşam kıskançlık yuzunden lar. B Bu fnkikatin manasmı ivice ksvI Çocukların su ile oynamaîan iyi kavga etniLjlerdir. Bir müddet devam eJen bu kavga esnasında Asım bir arah n oyunck almaya kalkma mkUr? Doktorlur ve teıbiyeciler lı!: rr.etresinın burjıunu ısırmıştır. Nerymız. Ho'e çjruk b?* yr~r, 'an kü , a ksı ve rsabî çocuklar için su ile ır.ın tedavı edilmck uzere hastaneye çüks? iyice düşunmek lâzrnı. j oynamanm luzumlu olduyu kanu kıldırıinıış, Asım yakalanarak VıakkınIyi oyuncpklarla tîüzel idare e atindedirler. Meselâ, huysuz çocu di takibata baslannnıştır. d''?n oyunlar rocuŞun görü^ünü ğa bir kova su ile bir fırça vcreZiınmetine para geçiren hir yjlıud pp"irletir. ŞirrHi çocuğun gplişme [ rck evin dıs duvarlannı veznedar mahkum oldu sini bu ba'tımrlan tct!:ik edeceiiz. banyonun cir.ücrini boyaması soyHalkalı Zıraat Okulu VtzııeJarı buHer hanii bir oyuncak icin muay lcnebıiir. Çocuk bu işten çok hoş lurduğu sırada z:mnıetıne 13 bın hra ven bir yas hrkli yoktur. Tavsiye lanır, bundan başka su ile dolu bir pc.'rmekten sanık Gs.vjiır hakhındakl kap içinde yuzdürülen oyuncaJîlar duruşma 1 inci Ağır Cezada sona erlcrimiz takribidir. niiş, 1 sene 5 ay 29 gun hapse rnahSüt çortıklan Doğumdan sonra da hırçın çocuklan teskin eder. kum olmuştur. En iyi oyuncaklar eksenya evin çccuğun bir müddet için görme ve Bıçakla yaralama isitme hassaları zayıftır. Botek daha 'eya bahçenin bir köşesinde unuŞehremininde NesllşahsulUn m.ıhalziyade dilile hisseder. Zaten süt ulmuş aletlerdir. Eğer civarda ye lcsındc, Cami soktğında 22 nı.fiıaralı cocuklarının bulduklan her şeyi li bir inşaat varsa kalladan küçük evde oturan Şukru İle a>nı yer sakınaS'zlarına götürmeleri bundan ilpri ahta parçaları alınız; çocuk bun lerinden Nıyazı bir meseleden dolayı rla küçiıcük bir sandal, bir fıçı, kav«aya tutuşrr.uslardır. Bu kavga esgelir. nosında her ıkı kavyacı da bıçaklarını ufacık bir ev yapabilir. çekmışler bubırlerıne saldırmışlardır. Biivükler ekseriya bebekler için Ana babamn eski şapka, elbi.se, Bu mavi veva pembe renkli eşya se e pabuçlan da birer oyuncak ola de karşılıklı tecavuz sonunda her ikısı bırbırlerinl vucudlermin muhtelıf çerler. Hılbuki bebeklerin gözleri lilir. Giyinlp kuşanmak da bir oyun yerlerinden yaralarr.ışlardır. soluk renkleri farkedemez. Onlar daha çok parlak ve canh renkleri görebilirler. Çocuk için karyolanm bas ucunda havalanan bir kırmın balon en ffüzel oyuncaktır. Ici boş halkalar ve züler, yahud icinde parlak renkli üç dört yuvarlak bulunan şeffaf plâstikten yarjılmış oyııncaklar onlara göredlr. Plâstik maddeden içi su dolu oyuncaklar, selüloidden mamu] 8rdek, bMık vesaire de tavsiye olunur Kenan ısınlabilen yuvarlak ve kınlmaz madenî aynalar çocuklarca cok sevilir. Bir iki yasına kadart Bu yaslann parlak renkli hafif oyuncaklara ihtiyan vardır. Bunlann kenarlan sivri ve sert olmayıp yıkanabüen cinsten ve cocuŞun yutamıyacağı kadar büviik olmahdır. Meselâ bu çocuklara tahtadan mamul tekerleksiz otomobil ve tren, sağlam bir sicime dizilmiş koca koca bonetıklar. hafif kavnana nnltılan, tüylfl ayılar verilebilir. T E CE SSU SL E R Normal bir insanla anormal bir însanın farkları nelerdir? Her insan, doğduğu zaman normaldir. Zamanla kimimiz norma' kajınz, kimimiz asabî bir tabiat sahibi oluruz, kimimiz de ruh hastası haline geliriz. Bazılan vardır. bir köpeğin ölümü üzerine sinir nöbetleri geçirirler; bazılannın sinirlerıni sarsmak için ise on sene bombardımana uğraması icab eder. Normal, asabi ve ruh hastası oîan kimseleri hareketlerinden nasıl anlayabiliriz? Sun'ı Kalble Ilk Tecrabe J Bu devrede çocuŞun hodbtn ve hoyrat olması, eline secirdiSi her şeye vurması, yere fırlatması tabiidir. Onun için de oyuncaklar sağlam yapılı olmah. îki yaşına doğru çocuklann ço§u ahenkli seslerden hoslanırtar. Hos ses veren ufak bir oyuncak gramofon almak doğru olur. Fakat cırlak sesli plâkrübeteıini bir köpek üzerinde yapmıştır. Yukandaki Birleşik Amerıkariin Gleveland şehn.nde Hahlardan ve çocugu korkutabilecek neman Tıb Koleji, kalb cerrahisi operp.torü Dr. Charresirt'lerden birinde görülen bu köpek, öldükten sonçaleılardan sakınmak gerek. ra sun'î kalb sayesinde 71 dakika yajatılmıştır. Diles Bailey'in sun'î bir kalb yapmağa muvaffak olğer resimde de ameliyatı yapmakta olan Dr. Bailey Ikiden dört yasına kadar: Daha duğu bildirilmişti. Dr. Dailey, ölmüş kimseleri yeniile asistanlan görülmektedir. dün ayaklarmrn üzerinde duramı den diriltebilecek olan bu mekanik kalb ile ilk tecyan yaramaz artık «ç tekeriekli bisiklet kullanacak çağa pelmiştir Yazan: William Faulkner (Nobel Mükâfatı) Küçük Hikâye Trafctör iyi fakat pahalı bir oyuncaktrr. Çocuk bununla altı yasına Emily Grierson'un cenazesine kadar oynayabilir ve biiyükleri bütün şehir gitti: Kimi, çöken bir teMid ederek toprak vesaire taşır. âbidenin yıkıntılannı görmek için; Bu yaştaki çocuklar tahta, çivi kimi de on senedenberi ihtiyar ve çekicle oynamaktan da hoslazenci uşaktan başka artık kimsenırlar. Oğlanlar da kızlar gibi benin ayak basmadığı evin kapısınbek oynayabilir. Bu hususta miitedan içeri bir bakmak için. hassıslar müttefiktir. Onlara gore Emily'ye babasıodan bir bu ev hatlan keskin, gözlerinin bakışı ğini duyunca kua büsbütün aca diyordu. kız çoruŞu anne oiafaks^ oğlan çodılar. Bir hafta geçti, geçmedi, amca kalmıştı.. Herkes ona fakir diye sertti. cuğu da baba olarak. Herkes: «Zavallı Emily,» di kızları Jefferson'dan ayrılddar. acırdı ama, acımak imkânını bulBir müddet sonra her pazar Dörtten altı yasına katîar: CocuÜç gün sonra da Baron tekrar duklan için de memnundular. Homer Baron'la Emily'nın san te yordu. ğa fennî oyuncak VP nvıınJann her Karar verdiler, işi mahallenin göründü. Komşulardan biri, bir Hatırlanm: Emily'nin babası keriekli bir arabayla gezmeye çıkçesidi temin edilmeiıViir Artık çopapazına açtılar. Papaz, Emily'yi gece kapıyı zenci uşağm açtığıMr. Frierson öldüğü zaman za tıklan görüldü. cuk bahçede oyr.avpbilir Bir ka valh kızı teselliye giden kadmlar Ilk günler kasaba halkı yeni doğru yola sevk için nasihat et nı ve Homer Baron'un içeri girdolarla para kasası. telefonu ve teonu gene her zamanki gibi giyin bir dedikodu mevzu olduğu için meye gitti. Fakat dönüp geldiği diğini görmüştü. razisi olan oyuncak bir dükkân zaman ne konuştuklarını anlatOndan sonra kendisini bir daha miş ve sakin bir halle bulmuşlar memnundu. temin edilebilir. Cocuk mekteb çadı. «Grierson'lann kızı aylıklı mak istemedi. Bir daha da niye gören olmadı. ğmdan evvel dükkân idaresine aSabahlan zenci uşak pazara «Babam ölmedi ki,» diyor bir adama tenezzül etmez,» di tinde olmadığı belliydi. hsırsa mektebde hesab dersind Alabama'dan Emily'nin iki ak gidip geliyor, ondan sonra evin yorlardı. du. daha az güçlük çeker. rabası (amcasının kızlan) gel kapısı hiç açıbnıyordu. Arada, sıÜç gün böyle geçti. Papazlar, Fakat sonra işi daha ciddiye almişti ama, bu da vaziyeti değiş rada Emily'nin içeride dolaştığıCocuk resim ve boyada varatıcı doktorlar ölünün cenazesini kal maya başladılar. tirmedi. Bir kaç gün sonra E nı veya bir köşede oturduğunu kabiliyetini kendisine ve ba^ dırmak için ısrar ediyorlardı, fa «Zavalhcık yalnız, ne yapnna ispat eden en ffüzel bir vasıta kat Emily müsaade etmiyordu. sın...» diyorlardı. «Lâkin yakışık mily'nin kuyumcuya, üzeri HB. pencereden görenler vardı. markalı gümüş bir tuvalet takımı bulur. Fakat mütehassıslar renkl Altı ay böyle geçti. Nihayet polise başvurmaya mec almaz, doğrusu. Ailesine haber ısmarladığı haber alındı. Başka k?!emle doldurulmak üzerc tanzim bur kaldılar da Emily babasının vermeli.» Nihayet bir gün Emily sokakta bir gün de erkek iç çamaşırı al göründü. Biraz toplamış, basında edilmiş matbu resim defterlerin cenazesinin kaldınlmasına razı Emily'nin Alabama'da akrabamuanzdırlar. Bu resimler çocuğun maya çıktığı öğrenildi. oldu. da bir iki tel beyaz saç belirmişti. lan vardı. Fakat Grierson'la darkendi icad edeceei resimlerden ço' »Evlenmişler,» deniliyordu. Ondan sonra seneler geçti, EEmily'yi bir daha ancak aylar gındılar, cenazesine bile gelmeüstündür. Bu mi.ikemmel res'mle: * * * mily'nin saçlan biraz daha ağardan sonra göıebildik. Saçlannı mişlerdi. karşısmda yavrunun cesareti ki kestirmiş ve, kiliselerdeki melek Kızın Homer Baron'la sık sık O sırada kaldırımlann tamiri dl. Fakat tamamile bembeyaz olnlır. Çünkü ne yapsa resmin resimleri gibi, hem asil, hem a görünmesi hakikaten kasaba hal de bitmişti. Homer Baron şehirde madı, akçil olarak kaldı. kadar güzelini yaratamıyacağuu cıkh bir hal almıştı. O günlerde kma derd olmuştu. O zamanlar kırk yaşında kadar görünmez oldu. anlar. Çocuk bovaları istediği gib şehrin kaldırımlan tamir ediliÖnceleri: «O adama varmaz,» Kimi: «Kendi başına bir ev vardı. Artık kasaba halkı kenkullanarak aklına geldiği şekilleri yordu ve bu işi üzerine alan şir diyorlardı. disini azçok görüyordu: Emily açacakmış da onun hazjrhğmı kâğıda aksettirebilmelidir. ket işe nezaret etmek üzere JefSonraları: «Vanr,» hükmünü görmeye gitti,» diyordu. evinde tabak üzerine resim dersAltıdan sekize ve sekîzden oı ferson'a Homer Baron adında bi verdıler. Kimi de: «Emily başından am leri vermeye başlamıştı. Delikanyasına kadar: Bu devre çocukta rıni göndermiştı Uzun boylu, haFakat kulübde adamın: «Evlen casının kızlannı savabilsin diye lılar, kızlar her pazar, kiliseye işi kabiliyetinin ve büvüdii?ii reketli bir arlımHı bu. Yüzünün mek benim harcım değil,» dedi bir müddet ortadan kayboldu,» gider gibi, Emily'ye gidip ders man intisab edeceği mesleği gös r kalkmak istemez. Onda bir uyuşuk luk, kararsızhk, kendini daıma bedbaht görmek hastalığı vardır. bu garib halin de gizli sebeblerinin başıiıda emeline kavuşamamak, ktı^dinden memnun olmamak gchr. Ruh hastası Tamamile kendine mahsus bir dünyada yaşar. Çanı yattğından kalkmak istediği vakit: «Daha sabah olmadı,» diye kendini teseMiye çalışır. İradesile gıineşin hareketme mâni olabileceğmi düşünür. Çünkü kendınde, arzu ettiği Bugünkü tecrübî ruh ilmi bunu halde elde edemediği üstün bir ik onun için her şey demek değildir, bize muhtelif yollarla anlatmaya tidar vehmeder. bütün saadeti buna dayanmaz. çahşıyor. Ruhiyat mütehassıslannm Asabî Yanşta kazanamamayı İçkinin tesiri yaptıklan tetkikler bu sahada bıze kibııne yediremez. Kaybettiği zaher gün yeni bilgi veriyor. Normal Içki ile beyni uyuştuman: «kazanacaktım ama, kendim Aşağıya bir hulâsasuıı aldğımız rup tabiî haiden uzaklaşmak Dir vazgeçtim,» der. Müsabakayı o kaeseri, June Bimham adında bir dereceye kadar normal bir arzudur. zanmak veya kazanmamak gibi ıki kadın ruhiyat doktoru uzun tet Bu da, insanlardaki şair tarafın ihtimali de gozonunde tutarak girkiklerden sonra yazmıştır ve Ame başka bir tezahurudur. Fakat nor memıştir. Fakat kazanmaya ahdetrıkan Akıl Hıfzıssıhhası Bırliği ta mal insan bımun hududunu aşmaz. miştir. Çünkü herkesi geçmek onun Arada suada içer ve ıçerken de için hayatta her şeyden müKımdır. rafından takdirle karşılanmıştır. Yan^ın tehlikesi fazla kaçırmaz. Bundan dolayı, Ruh hastası Yalnız kaybettiği Normal Bir hata yüzünden chıyduğu tesır de mutedıl bir haz müsabakalardan dolayı kendini yanguıa sebeb olmak endişesi her dan ibaret kalır. mazur görmekle kalmaz, hakikatte Asabi «Şu şişeyi bulnıasaydım hiç girmediği müsabakalan kazankeste öörülebilir ve bu endişelerin başında, odadan çıkarken, sigara muhakkak ölurdüm» diye içkiye dısmı iddia eder ve bu iddiasına yı söndürmeden mrakmak düşün sanlan adam bunu hafif bir kekendi5İ de inanır. İkıde bir bu hacesi gelir. Normal bir adam bu en yıf vasıtası değıl, zarurî bir ihtıyaç yalî muv&ffakıyetlerle övünür, kendişe karşısında şöyle düşünür: rraddesi sajar. Zıra, nonnal hayatta disi gibi (!) muvaffakıyet kazana«Sigaramı söndürmedim galiba... sınirleri o kadar bozuktur, hâdıse mamış olanlan küçük görür. ÇünGidejdm bir bakayun.» Döner, sön ler karşısmdaki aksülâmelleri o ka kü o, kendine mahsus bir hayal dürdüğüne kanaat getirmek üzere dar kötüdur ki bunlardan daima âleminde yaşar ve uydurduğu hibakar. kurtulmak ister ve çareyi içkide kâyelerle bu âlemi güzelleştirmeye Asabî Böyle bir düşünce kar bulur. Fazla içtiği için, alkolün on çalışır. Kadnüarm korknsa şısmda asabî mizaclı, sinirleri bo daki tesiri de tamamile şuursuzluk zuk bir kimse dönüp yalnız sigara halinde tezahür eder. Normal Her kadının doğum Ruh hastası Uzun müddet, fa esnasında çekeceği ağnlan düşüntablasına bakmakla kalmaz, odanuı dört bir tarafını tekrar tekrar sılasız içer ve sadece içkinin nor mckle heyecan ve endişe duyması gözden geçirir. Gördüğüne inan mal tesiri altında kalmaz, ruhunda tabüdir. Fakat normal bir kadının maz, içinin rahat edebilmesi için ki bozukluk sarhoş halmde daha bu endişesi korku halini bulmazher şeyi birer birer ve yakından başka şekiller alır. Bu gayritabiî Çünkü şuuru ona, bu endişenin ne hal, muvakkat cmnete kadar vanr. dereceye kadar varid olabileceğmi gözden geçirmesi lâzımdır. Ruh hastası Yangın tehlikesi Bu gibi hastalar etraflannda bir hatırlatır ve ortada korkulacak bir ona tedbır alınması çok, zor bir fe takım korkunç hayvanlar gorürler, şey olmadığını anlatır. lâket ihtimali olarak görünür. Bu türlu ruh buhranîan geçirirler. Asabî Sinirleri bozuk bir kaYeni iş karşısmda nun için, kimsenin sigara içmeslne dm ise yalnız doğurmaktan d e müsaade etmez, «Evi yakacakaNormal Yeni bir işe başlarken ğil, cocuk sahibi olmaktan bile kornız!» diye bağınr. Ona sorarsanız heyecan duymak ti.bü bir şeydir. kar. «Ne yapacağnnı, çocuğu nasıl herkes böyle bir kasidle hareket Bu gıbı hallerde kalbimız çarpar, büyüteceğımi bilmiyorum,D der. eden düşmanlardır ve kendısi bun ıçur.ize bayg;nhklar gelir. Fakat, Bu mevzu üzerinde büyuk bir şaşlarla tek başuıa çarpışmak mecbu normal insan bu hıslerine kapıiıp kuılık hisseder. Bunun sebebi, kenriyetinde kalmıştir. işi terketrr.ez. Heyecanını yener, disuıi hâlâ çocuk gormesidir. Dıtiiradesıni toplar, ısıne gider ve, ne mal kı annesi, babası ona uzun Tembellik arziısu kadar büyuk olursa olsun, üzerine müddet çocuk muamelesi etmişler, Normal Sabahleyın, geceden kendisinin büyüdüğünü hissetmekurulup hazırlanan saat sizi uyan mesuliyet alır. sine mâni olmuşlardır. Asabi Onun da kalbi aynı dedırdığı zaman, carunız kalkmak isRuh hastası Zihnî muvazenesi temiyebilir ve beş, on dakika daha recede atar, fakat bu heyecan uyumak istemeniz gayet tabiî bir kendisine dayanılmaz bir azab gibi bozuk bir kadın yalnız çocuk sahiarzu olarak kabul edilebilir. Bu si gelir ve telefona sarüarak: «Aife bi olmaktan değil, hayatına gelecek zin tembel olduğunuza da delil de dersiniz, ben bugün gelemiyece her türlü değişikîikten ürker. Onda ğildir. Her zaman olmamak, ancak ğim, hastayım,» der. işine o gün daima bir buzursuzluk vardır. Istiarada sırada bir vuku bulmak şar gitmez, ertesi gün de gitmemek için rahat etmesine, sakin bir iç hayatı yaşamasma imkân yoktur. Bu hal tile bu gibi tembellik arzulan in bahane arar. sanın ruhunda gizli olan şairliğin Ruh haitası O da mesuliyet umumiyetle, kendini kabahatli görbir tezahürüdür. yüklenmekten korkar, fakat ou mekten ileri gelir. Ruhunun gizli Asabi Sinirleri bozuk bir adam, korkusunu kabul etmez. Kendisini, bir köşesinde mücrimiyet duygusu her sabah istemiye istemiye kalkar. her şeye ve herkese meydan oku vardır ve âdeta sindiği yerden b Hattâ, uykusu olmadığı ve kendisi yabilecek buyüklükte görür; bu su puniamak istemez. (Pageant) ni zorladığı halde bile yatağından retle, kendısine verilen işi küçüm diplomat muharrir, gerek Korede, gerekse ileride başgöstermeıi muhtemel omumi bir savaşta atom bont basmm istimaline pek taraftar görünmüyor, w diyor ki: Ruslann bu vasıtayı edinmis olduklarmı kabul ederek mütalea yurütüyortım. Yaptlan tecrübekr gösteriyor ki atom bombası imâli meselesi hem çok guç r e karışık, hem de pek pahalıya malolan bir iştir. Biz kullanmadan, Ruslaruı aser, karar verdıse bıle istıhkarla tom bombası atmak hususunda ılk reddeder. Çünkü o bir dâhidir, bu teşebbüsü yapabileceklerini zangibi «küçük» ışlerle uğraşamaz. netmiyorum. Çünkü ondan kiil Bir mösabakada miktarda vücude getirecek kadar NoiTnal Yarışma ve öndekileri iptidaî madde kaynaklarına sahib geçme her insan için tabiî bir ardeğildirler. Kaldı kı Buleşık Amezudur. Bu üstünlüğü kazanmak rika gibi endüstrisi genış bir s a ıçuı hattâ bazan ufak tefek hilelere haya yayılnuş memlekete karsl de başvurduğu olur. Eğer, meselâ atom bombası büyük bir tehlike va kayak müsabakasında geride kalırsa. «o adam önüme geçmeseydi tahrib vasıtası teşkil etmez ve topkazarurdlm ya» diye canı sıkılabi yekun harbde büyük bir rol oylir. Fakat müsabakayı kazanmak amaz. Buna rağmen beş on tane dahl olsa, mademki rakibimizde de aynı silâhın mevcud olması ihtimali pek kuvvetlidir, ilk defa onu bizira atıp karşı taran tahrik etmemiz doğru olmaz. Çünkü atom bombasının sade endüstri merkezlerini harab etmekle kalmıyacağı, sivil halka pek çok zarar verecegi, tarihî âbideleri, mâbedleri ve şehirlerde sanat eseri namına ne varsa hepsini yakıp yıkacağı muhakkakür. İki taraflı böyle bir Vandalizmin insaniyete ve medeniyete vuracağı darbeyi bir düşünün! Kaldı ki muhalif tarafta da olsa endüstri müesseselerinı yıkmak gene beşeriyetin umumu ıçın zararh bir harekettir. Bugün o müesseselerden her biri milyarlara maloluyor ve tahrib edümeleri sade mensub olduklan memleket için değil, bütün dünya için tedavisi çok u zun suren bir yara açıyor.. Ama, acaba Kremlin'de oturan kızıl zimamdarlar da bu meseleda o derece hassas davranacaklar mı ve bu kadar derin kafa yoracaklar mı? *** Gene Amerikanın tanınmış yazarlarmdan James Burnham, Âyan azasından Brewster'in: «Atom bom basıle Japonyayı nasıl mağlub ettikse Rusyayı ve Çini de onunla yola getirelim!» sözünü tenkid ederek diyor ki: Şu anda Çine karşı atom bombası kullanılmasına kat'iyen taraftar değılım. Çünkü atom bombası elimizdeki son kozdur ve bu kozun, ancak Batı Avrupa tehlıkeya maruz kaldığı, Paris, Londra, Roma, Brüksel, Stockhohn, NewYork, Chigago gibi medeniyet merkezleri tahrib olunmak tehdidi altuıda bulunduğu zaman oynanması gerektir. Unutmıyahm ki, atom bombası hürriyetin, medeniyetin ve Baü dünyasuun kendisine dayandığı yegâne silâhtır. Bunu Ruslar da böyle bitmelidır, ilk atom bombasım Kremluı'deki kızıl çarların elile Batıya atılmasma Rus milleti mâni olmalıâır. Çünkü bire karşı on, belki de yüz kendi tepelerine inecektir. Bakın, biz burada neler söylüyor, hükumet adamlarımızm yapmaları ve yapmamalan icab eden hareketleri umumî efkârdan a'ıp kendilerine nasıl iblâğ ediyoıuz. Haniya, Rus gazetelerinde böyle şeyler görmüyoruz. Moskovada, Leningrad'da, Stalingrad'da toplantılar yapıldığını duymuyoruz. Gihanı esaretten kurtaracağını iddia eden diyarda her şeye boyun eğmiş oturan köleler, size hitab edıyorum.» Dostum, sen istediğin kadar bağır, Demir Perdenin aıkasında cozleri kör edilmiş, kulakları sağırl^ştırılmış, beyinleri işlemez hale setirilmiş zavalhlara bu sözlertnın ulaşabileceğini hiç zannetmiyorum. Ulaşsa da ne fayda.. Hepsınin dıl leri gibi, elleri kolları da bağlı ve baştan aşağı topu insanlığın buHm haklanndan mahrum biçareler surüsü halinde.. Bir gazeteci arkadaşımız vefat etti Gene gazeteci arkadaşlarımızdan, muhtelif mecmualarda ıdare mudurl'jğu yapmış olan Nevzad Yiğit bir amelııatı muteakıb vefat etmiştır Merhumun cenazesi bugun oğle namazını mutpa l :ıb Cihanglr Fıruzağa Camiinden kaldırılarak Ferıköy mezar'ı|ına defnedılecektır. Aıîesi erkânı ve meslek arkadaşlarma ba$sağlığı dilerlz. , olımtıı Çeviren: Vahdet Gültekin Üst katta kırk senedenberi içerisini kimsenin görmediği bir oda vardı. Kapı kilidliydi. Anahtar uyduramayınca zorla açtılar. Kapuun kanadı rezelerinden fırlayıp birdenbire açılınca dışan.smı bir koku kapladı. İçeriye girdik. Gelin odasa gibi süslü bir odaydı burası. Köşelerde kırmızı fanuslu lâmbalar, tuvalet masasmın üzerinde billur kâseler, gümüş kutular vardı. Bunlann yanıbaşında kolab yakayla bir kravat duruyordu. Bir sandalyenin arkahğuıa bir caket geçirilmiş, oturulacak yerine de, dikkatle devşirilmis bir pantalon konulmuştu. Sandalyenin önünde de bir çift iskarpin vardı. . alıyorlardı. Fakat seneler geçtikçe gencler başka şeylere heves saldılar, Emily'nin evuıden bu ziyaretçilerin de ayağı kesildi ve kapıyı gene zenci uşaktan başkası açıp kapamaz oldu. Artık bu adamcağız da ihtiyarlamış, saçlan ağarmış, sırta kamburlaşmışb. Fakat gene her sabah pazara gidiyor, sepetini doldurup geliyordu. Hanımı da ara«ıra pencerede, el sürülmez, yanına Sanki biri yeni gelmiş de soyaklaşılmaz mukaddes bir put yunup yatmış gibiydi. gibi görünüyordu. Hakikaten, karyolada bir adam Nihayet yetmij dört yaşında öl yabyordu. dü. Odanın ortasında, taş kesilmiş * * • gibi, kalakalmış, yataktaki cesede Zenci uşak, haberi ilk ahp ge bakıyorduk. İskelet haline gellen komşu kadına kapıyı açtık mişti. Üzerindeki gecelik entaritan sonra kapamadı. Bütün ma sinin içinde zamanla erimiş, kuhalleli birer .birer geldi, içeri gi rumuş, yatakla bir seviyeye gelrip etrafı gözden geçirmeye baş mişti. Gesedin, yastığm ve yorganın üstü bir parmak tozla kapladı. Bu arada zencinin bahçe ka nydı. Sonra, bilmem kim farketti: Öteki yastığın ortası, üzerine pısından dışan çıktığını kimse görmedi. Ondan sonra da kendi uzun müddet bir baş yaslanmış gibi, çukurdu. sini bir daha gören olmadı. Gozlerim oraya takıldı kaldı: Çenazeyi belediye kaldırdı. Sonra sıra evdeki malların tes Yastığm üzerinde bir iki tel akbıtine geldı. çil saç vardı. Izmirden şehrimize gelecek deliler İzmiT Memleket hastanesine bsğlı akıl hastaları koğuşunun kapatılma?ı uzerlne. burada tedavi goren haatalaıın İstsnbula gonderilmesine karar verılmıştlr. Hastalar pazar gunu vapurla şehrimlz* gelecekttr.