Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
5 AraMc 1S50 «. Başlakaıı Menderese =haberleri Diinkü apk mektub Yazan: İ. Galib Arean Sayın Esşbakanım, Bu msktubumu size açık olarak ve h3İkm huzurunda sunmağa cesa:;timden dolayı beni affedin. Dev let başmda mukaddes Cumhuriyetirnize hizmet için daha mühim işlere hasredebileceğiniz kıymetli dakikalarınızı işgale beni zorlayan ruhî sebebieri mazeret olarak kabu!e lâyık göreceğinize kaniim. j u satıriarla size, kısaca, bi: rc.mleket davasından bahsedece ğim: Tiyatromuz. Fakat temin ede rim ki bu zeminde bir takım MöY yö Dopalis (Mr. De Lapalice) haki kıtleri savuracak değilim. İman ettiğim yüksek kültürünüze karşı, bu en a»il cemiyet müessesesinin lüzum ve kıymet derecesinden bah se kalkışmayı bir küstahhk sayarım. 3ilmem, İstanbulu teşrifinizdı göîünüze ilişti mi? Cumhuriyet alanında, bir kaç yıl önce, bir um ran ve medeniyet âbidesi gibi şevk ve heyecanla inşasına başlanıp da şimdi bir harabe kunsesizliği içind* hazin ve metruk bekleyen bir tiyatro binası vardır. (Hattâ belediyemiz orada binadan evvel «Tiyatjo» isimli bir otobüs durağı da yapmiştir!) Ergeç önünden yıkılıp gidecek olan iki bodur binanın tepesirtden bir (Donkişot) edasile ortalığa meydan okurcasına bakıp durmaktadır! Geçen sabah oraya gene gittim. Hizmetinde bulunduğu ma« bedine âşık eski bir kayyum sadakatile civarından aynlmıyan mimar Rükneddinle beraber baştan aşağıya gene gezdim ve gene boynum bükük, kalbim üzgün bir halde döndüm. Düşünüyordum ki yarın, (lâik) lâique medcniyetimizin bir mabsdi, millî zevke ve kültür haysiyetimizin bir timsali gibi övünebileceğirr.iz bu bina, bugün en büyük ve en güzel bir Türk şehri olan İstanbulun sıründa, kapanmak bilmiyen bir şirpençedir. Hani, amansu ve dermansız bir hastahk veya bir yara için bir çok doktorlar aci? gösterirler ve elleri böğürlerind» bîklcrler de nihayet hastayı ölümden kurtarmak üzere en son çare olerak büyük bir mütehassıs operatörün müdahalesine basvurulur? İşte ben de aynı ruh hâleti içinde, yaraîımn mustarib bir yakini sıfa' tire ve sanat vicdanımın bütün »esiîe haykırarak size (imdad!) diyo'fur::. Eu davaya yüksek müdahalenizi ve yakin alâkanızı diliyorum Zira bu bina İstanbul için içler acısı bir davadır ve bir belde veya bele^iye işi olmaktan çıkmış bir devlet işi olmuştur. görülüyor ki bu bina belediyenin mütevazı bütçesile canlanamıyacak. Ona ancak devletin kuvvetli elini uzatması lâzım geliyor. Şu halde sizden bu memleket davasına kurucu ve ko« ruyucu elinizi uzatmanızı yalvanyorum. Bu yalvarmalanmda yalnu da değilim. Hayatlarını büyük bir sanata vakfetmiş olan bütün bir tiyatro ailesinin yüzlerce çocuğu da benimle beraberdir. Otuz beş yılU danberi bütün Türkiyeye tiyatroyu bir sanat olarak tanıtmak, halis sanat zevkini yaymak, seyirci, muharrir ve sanatkâr yetiştirmek gayesile, içtima! cephemizde cehaletle, taassubla, hissizlikle savaşan \ r erler gibi kanlarmı dökerek, kurbanlannı vererek didinen emektaı : ( arkadaşlardan başka yüzbinlerc» İstanbullu da aynı emel ve heyeı canla bu davaya sizinki kadar salâhiyetli bir müdahalenin yetişmesini beklemektedirler. Buna eminim. Bana lutfen izin verirseniz ha. tırlatayım ki, bugün şehir tiyatrolarımız hâlâ sarsak ve salaş binalarda her türlü tehlikelere göğüt gererek temsiller vermektedir. İleri medenilik yoluna girmiş ve garb tekniğini her sahada benimsemi; ol?n Türkiye Cumhuriyetinin yarıresmî tiyatrolan, istibdad devirlerinden kalma binalara sığınmış bulunuyorlar. Bu durum bizi için için yıllardEnberi mahzun ve nihayet millî gumrumuzu da rencide edip durmaktadır. İstanbulumuzun beşyüzüncü fetih yılını memleket çapında ve parlak törenlerle kutlamağa hazırlanırkeD o mesud günlerde buraya dünyanın her yanından akın akın gelecek olan turistler, şehrin en yüksek v» en geniş rr.eydanında aczimizi sınt?n bu kadid karşısında millî kültürüır.üz ve içtimaî seviyemiz hak!•,4a neler düşünecektirler Allalvn:? Ölümsüz bir güzalliği sinesincs tcplayan bu tabist şaheserini F nsın elinden kurtarıp bize eberii bir miras olarak tevdi ei°n Fatih Sultan Mehmedin ruhu, fetih yıImı kutladığırnız günîerce elbette h'i r t h : p rrm?s'rda gezecektir. Bu cd3, İsli"i medeniyetinin âbide1""! o!?n Süleymaniye, Beyazıd, S'!nahmed camileri arasmda ,". Türk medeniyetinin âbidelerini aradığı zaman demokrat ve 1lik bir cemiyetin nıh kültürüne hizmet eden bir tanat mabedi olarak bu karkası gördüğü zaman bize (ftferin..) mi diyecektir? Fatihin ruhunu jâdedecek müesseseler arasmda tiyatro büyük bir eksik değil midir? Sayın Başbakanım; gizden imdad isteyen ellerimi daha çekmiyorum. Bu müfrit hassatiyetimi hoj görün, Ben kırk bir yıldanberi bütün ömrümü uğruna vakfettiğim büyük bir »anatın yılmaı ve yorulmaz bir hizmetkânyım. Mukaddes yurdumda tiyatronun kendUinden beklenen bütün feyzi ve kudretile gelifip yerlejtiğini görmeden hayata gözlerimi kapamak istemiyorum. Bizde de hiç olmazsa Balkan şehirlerinde, meselâ Rumanyada, Bulgaristanda, Yunanistanda hattâ İrandaki kadar olsun güzel ve ihtiyaca salih sağlam bir binaya sahib olmamızı istiyorum. Memleketimize linemalar, müzikholler, gazinolar ve ıtadyumlar yapmışız. Sanki, bütün güzel «anat koüarır.ı sahne«înde toplamağa kadir asil bir sanat olan (tiyatro) y» ihtiyacımız bu müeueselerden daha azmış gibi. Fakat hatalar ve ihmallerle dolu mazimize değil, Utikbalimize bakalım. Mimanndan işittiğime göre bu binanın ikmaline beş altı ay içinde başlanmadıgı takdirde fetih yılma yetiştirilmesi imkânı da maalesefkaybolabilirmiş. Güzel Sanatlar Akademiıini elimizden alan yangın nasıl amamız bir düşmansa, her tarafı yağmurun, karın hücumuna ve Ayazpaşanın meşhur yıkıcı rüzgârlarına maruz bulunan bu bina için önümüzdeki karakıç da öylece mer hameteiz bir düşmandır. Korkarım ki az çok verilmiş tmeklere de yazık olacak. Bu yuvayı kış canavarına şikâr olmaktan kurtarmak lâzımdır. Biliyoruz ki; millî tiyatrolan yandığı zaman hemen ertesi gününden itibaren mîUetçe kollannı sıvayan Bulgar halkı bir kaç ay içinde Sofyaya, eskısinden daha güzel bir tiyatro yaptınvermijti. İçimden ne kadar isterdim ki bizde de böyle bir hamiyet coşkunluğu içinde milletin gönlünden kopan ianelerle bu 1 hallediliversin. Fa5 kat heyhat! mademki, tiyatro mevcuunda bundan ümid yok. O halde devlet baba bize imdad elini uzatmalıdır. Bu âcil ve acıklı işle acaba Milll Eğitim ve Bayındırlık Bakanlıklan alâkalandırılamaı mı? Yoksa Manhall plârunda kültür iseri için aynlmif olan meblâğdan bir yardım »ağlanmaıı mümkün olamaz nuî Şunu da arzebneme müsaade bujrurunanız, aziz Batbakanım, bu bina, içindeki rnüîtemiâtile birlikte Jkmal edildigi zaman sadece iki tiyatro aalonunu değil, bir konser falonunu, bfltfin güzel •anat kollannı sinegine alabilecek okalleri, galerileri, bir gec« kulübünü, nihayet en üıt katında bütün Boğaza, Marmaraya hlkim açık ve kapalı genif bir gazinoyu da ihtiva edebilecektir. Kurtana müdahale ve alikanızı diriğ buyurmadığınız takdirde binanın husuıiyeterine aid bir izah raporu emrinize ftmîdedir. Bu binanın büyük tören gününe kadar tamamlanması işini sadece kültür ve sanat zaviyesinden değil, turistik ve ticart bakundan da vftzgeçilmez bir mill! men:aat ve zaruret arzetmektedir. Bu istimdadımıza, bu davaya yük sek alâkanızı göstereceğinize kalben emin olarak niyaz ellerimi indirirken en derin hürmet ve şükranlarımı takdime izninizi dilerim, sevgili Başbakanım. TİYATRO 1 I Büyük Destanın Vecdile ) I İHEM NALINA MIHINA kesiî sis Limanda seyrüsefer inlataa uğradı. Şehir hattı vapurlan saat 10.30 a kadar işliyemedl Dün sabah limanımızı kesif bir sit tabakası kaplamiftır. Bu yüzden jehir hattı vapurlan sefer yapamamıjlardır. Aynca, Kadıköy, Adalar ve Haliçte vapurlar saat 10.30 a kadar işiiyememişler, Boğaziçi seferleri de saat 10 a kadar inkıtalı olarak yapılabümiştir. Bundan başka Bandırma ve Mudanyaya kalkan «Uludağ» ve «Ban dırma» vapurlan da bir buçuk saat rötarla hareket edebilmişlerdir. Şehir Meclisi bugün toplanıyor Şehir Mecliıl bu«ün olağanürtü toplântuını yapacaktır. Bu toplantı gündemlnde Tramvıy, Elektrlk bütçenle Sular tdareıi bütçesl, Elektr.k tdaresine iki mürakıb «eçllmeıi. 300 trvnvay pasomnun tevzii ijl, Şehircilik mütehnfsıaı Prost'un mukavelesinln yenilenip yenilenmemeti hıısusları vardır. Gazeteciler Cemiyctinin yıllık kongresi Gazetecller Cemiyetlnln yıllık kongresi dün taat 14 te Cemiyet btaaıında yspılmıjtır. Kongrede kalabalık bir gaz«t*ci kütleıile. milletvekillerinden Saffet GUrol ve iSiruzan Tekil hazır bu lunmuştur. Riyaset dlvanına muharrlr Refik Halid Karay. Mlthat Per.n. Necdet Evliyagil ve Yekta Ragıb ıcflldikten sonra üyeler t'rafından verilen takrirler üzerind» gorüşülmüftür. Mü. U*kıb«n Bediî Faik. İdare heyetir.in yıllık çahşma rsporunu, Melih Yener de murakıb raponjnu okumuş. her ;k! raporun tcnkidini mütrakıb söı alan Burhan Felek uzun bir konutma yaparak İleri «ürülea tenkidlert ccvablandırmiftır. Bedli Falk ve Hayrl Alpar Aııkarada yaptıkları trrTıaslar etrafında kongreye geniş irahat verdlkten aonra her İki apor da ittıfakla kabul edilmi|tlr. Kongre bu aabah aaat 11 de toplanarak çalışmalarına devam edecektir. «Cumhuriyet» in bu pazarki «Kore ilâvesi» nde «Koredeki Türk Silâhlı Kuvvetleri Komutanlığında» kaydile ve Ali Sabah imzasile çıkan «Koredeki bayrağıms başhkh üç kıtalık şiir rikkatime dokundu. Şekil, vezin, nazım tekniği, ifade hüneri gibi bütün unsurlardan sıynlarak kalbdeki duyguyu vasıtaya hiç lüzum görmede'n kalblere akıtmayı bilen bu masum iptidailiğin tesirli bir büyüsü var. Koredeki o Mehmedcik al bayrağın tâ oralara kadar neye götürülüp orada neye dalgalandığını ne iyi biliyor: Bayrağımız kızılı her yerde yener Vatan ki taş toprak değil, sadeo geçindiğimiz yer, baruıdığımız diya; değil; vatan ki millet denen az: varlığın yarattığı mefharetler mec muasıdır; Ali Sabah Koredeki bayrağın gölgesinde kendini kend vatanında sanıyor: Bayrağımız burda, burda vatanımu «Koreye gelişimiz tam beş bin asker» dediğine göre dört bin beş yüzlük esas tugayın beş yüz de ye deği olduğu anlaşıhyor gibi. O b manzumeyi gazetemize gönderdık ten sonra Korede kızılca kıyame koptu. Dört beş gündür o beş bin asker, dört beş misli kalabalık kı zıllar tarafından arka arkaya def. erle çevrilmelerine rağmen sünfü erile çemberleri parçalaya r^arçala ya o en uzak topraklar üstünde en şehametli bir destan yazdılar.» Korede dalgalanan al bayrağı» vğru na Ali Sabah: Kore'deki Bayrak İsmait Habib Sevük evlerin kalorifer biçimini andıran ısıtma tertibaü bile vaktile or«yı fcthedip yerleşen Türklerden KP.İmaymış.Evet ırak yerdesin amma, Ali Sabah, gam çekme tarihinin vatanındasın. Bunu şimdi neye haürlar ve neye hatırlatınm? Rahn.etli Kemaleddin Kamu, vaktile mekteb sıralarından Millî Mücadelede hizmet için Ankaraya koşan o pek gene şair <Istiklâl ordusu şehidlerine» yazdığı içli bir siirde o şehidleri: «Yâdınıza yabancı bâdiyelerde değil, Anavatanınızda, anavatanuuzda» Diye Anadolu topraklanna gömül dükleri için teselli etmeğe çahşmıttı. Bu his, eskiden beyhude yere, Yemen illeri gibi, uzak diyarlarda sehid düşenlere acımaktan doğmus olacak. Fakat Allah bir daha hiç oır askerimize bu vatanda şehid dü$meyi göstermesin. Vatanda sehid düsmek için vatana düşmanın girmiş olması lâzım. Şehadet vatan toprağında değil vatan uğruna olmalı Ölüm yaş ve mekân gözetmeksizin her vakit her yerde gelebiiir. Şehid ölünün aziz olanı ise vatanı şereflendiren şehid azizlerin azi/.idir. İşte günlerdenbcri dünya çöklerinin esîr tabakalan radyo Demek ki oluyermuş! omartesl fünU akşam^ tstanbuldan ve Tüneldef Harbiye istikametinde giden otobüs ve rramvaylar, dahı saat 7 de güreşleri seyretmek üzere, Spor Sergi Sarayına gidenlerla dolu idi. Kendi kendime eyvah dedim, gene içeri girmek için biz de füreşmeğe mecbur olacagız. Onun için saat 8 de Spor Sergi Sarayında bulunmağa karar verdiro. Yolda giderkcn bundan evvel seyrettiğim güreşlerde sarayın etrafında ve kapılannda (ördüğüm mahşeri manzarayı ,çektiğim sıkıntıyı, döktüğüm teri hatırlıyordum. Heie bir defasında zabıtanın gözü önünde kapılar kınlmış ^tttiye erlerini hayran bırakacak bir maharetle düz duvarlara tırmanan zorba bedavacılar .camlan ,çerçeveleri indirerek içeri dolmuşlardı. Uzun uzun sıra bekleyenlerin önüne geçmek için açıkgözlülük ve zorbalık edenlere de kimse aldırış etmemlşti. Feci bir itişme, kakışma içinde, kolum blr tarafta. vucudüm bir tarafta içeri girdiğim zaman, her tarafı dolu bulmuştum. Hulâsa sarayın dışanst ve içerisi mahşer halinde idi. Kimse kimseyi dinlemiyorda; nizam ve intizamı temine metnur olanlar da şaşkına dönmüş, bu kargaşalığa seyircl kalmıştı. Bizde demokrasiyi, canının her istediğini yapmak sananların karşısında zabıtanın otoritesi sıfıra bımljti. O taman Avrupada ve Amerikada, bilhassa Ingilteredeki polls otoritesinl dü^ünerek çok UzüntU dujmuştum. 50.000 kisinin seyrettiğl Londradaki ütbol maçlarında, stadyomlann kapılan önünde iki üç polis, içeride de yalnız iki polis gördüğümü haırlayarak bir kaç yüz polls ve jandarmanın nihayet 56 bin kişiye söz geçiremediğini görüp de üzülmemek kabil miydi? îşte cumartesi günü gene aynı hal ile karşılaşacağımı sanarak Spor Sarayı civaruıa vasıl oldum. Daha Emlâk caddesine giden yolun baında taksilerin durdurulduğunu ve alnız hususî otomoblllere yol veriierek şoförlerin karmakanşık hare<etlcrinin önlendiğini gördüm. Bir kaç tane karaborsacı ile karşılaştık:an snnra. ilk polis kordonuna vardım. Bu kordonun ciddiyetini anamak için, gazeteciyim diyerek sakartımı göstermek istemedun. Pois, kartınızı gönne^e mecburum, vle emir aldım, dedi. Gösterip cçtim. Markaları konulmamış olan azı kapıların önünde pek az inan vardı. Gazeteri kartlannı hâmil ılanlara tahsis edilcn kapıdan koayca ireriye girdim. içerisi hemen tcmen dolmuştu; söz dinlemiycnler e başkalarının yerlcrüıe oturanar azalmıştı. Ayakta durup oturanlaru» önünde bir Çin scddi teşkil denler ve haklı itirazlara kulak asmıyanlar kalmamış gibi idL Pazar günü de vaziyet aynı idi. Pışarıdaki zabıta kordonu, vazifetini pek iyi yapmtştı. Gerçi Spor Sarayının etrafını 500 polisin çevirmesi mecburiyeti. içtimai torbiyemiz bakımından hos, bir şey değildl ama nihayet. bu tedbir nizam ve ntizamı temin etmişti. Demek ki saslı tedbirler alınca Spor Sarayı1 hücumla zaptedilmekten korumak kabil oluyormuş. Cumartesi akşamı, yalnız bir müabakada ringe bir kaç limon ve mandalina atılmıştı. Pazar akş.amı» ;por terbiyesine yaraşmıyan böyle ir münasebetsizliğe cesaret edenerin zabıta tarafından dışan çıkanlacağı ilân edilmesi üıerine bu da nlendi. Değerli Emniyet MüHiirümüzU rkadaşlannı ve Spor Sarayı Mtiürünü tebrik ederim. Spor Sarayınuı rribünleri çoğalıbnış olmakla beraber, mevcud erler gene mühim müsabakalarda htiyacı karşılayamamaktadır. Acaa, numarasız tribünlerin arka taafındaki boş yerlere bir kaçar ıra daha eklenmek mümkün değil midir? Sayuı Vali ve Beîediye Reimizin buna imkân olup olmadıyerinde ğını tetkik ettirmesi çok Jur. Geçen senelerde yapılan yonluk müsabakalarından birinde bir program yayınlanmı^tı. Bu defa böyle bir şey yapılmadı. H»1buki güreşçilerin resimlerini, kısa hal tercümelcrini havi olarak bastırılacak bir prcgrpını makııl bir fiatla isteyenlere satmak suretile hem mçraklıları tatır.in etmck, h»;m de h'r m.iktar gelir sağlanıak mümkün o!ar?§ını sanıyorum. Uuııu da Ugili lerin dikkatine arzederim. AVTII şty Inönü stadmda ecnebi takunlasla yapüacak maçlarda da yapılabilir. kuvvetlcrinin bütün muhasaralaıını o süngüler, karanlığa tutuhnu; ışıklar gibi, parçalayıp dağıtjvermektedir? Evet nedir Mehmedciğin elindeki 0 süngünün kerameti? Büyük şair Yahya Kemal, dokuz asır önce, kendüıden üç dört misli düşman kuvvetini son neferine kadar mahvederek bu millete Türkiyeyi hediye eden o yiğitler yiğiti Aıpaslanı anlatırken onun alindeki kılıcın heybetini «arşü ferji titreten bir savlet» diye vasfetmişti. Gene büyük şair Abdülhak Hâmid, iki .e ferinde iki defa vatan büyüten serdarlar serdan Yavuz Sultan c limi anlahrken «Kıhcının cilvesl karşısında şimşekler kaçışırlardı: der. İşte Mehmedciğin süngüsünüı o kılıdardaki cevherin ezell büyü sü var. larile ullanıp dünya gazetelerinin Doğuda, Batıda, hür dünyanın sahifeleri en gösterişli başlıkiarla dolup tasarakhep Koredeki Meh bütün milletleri »Türkün ne oldu medciklerin yiğitliklerini övüp riu ğunu şimdi tanıdıkı diyorlar. Gen ruyorlar. Dört beş tümenıik Ame Abdülhak Hâmid İstanbulu alıp de\ rikan ordusunun kuşatılmaktan kur leti imparatorluğa yükselten taci tularak çekilebilmesini dört be| darlar tacidan Fatih Sultan Meh binlik Türk rugayı sağlamış. Bunu med için: fDüşmaru hayretlere dü Birleşmiş Miüetlerin Ba^kumandanı şüren cümbüşlü kılıcın aynı za MacArthur tle yayınladığı 'jir me manda en beltgatli bir kalem'lir» sajla dünyaya ilân etti. Ynlnız hür demifti. Kendimizi büyük, zengin dünya değil Parisin kızıl gazetelen ileri milletlere tanıtmak için bu kabile (Amerikahlar Türk süngüsü dar yaıılar yazıp her vasıtaya başsayesinde kurUı'dular» diye öfkeyle vurarak bu kadar neşriyatta bulun hayranlıklaruu bir arada yazup du duk. Binbir kalemin ne kadar yıldı: anlatamadığı Türkü Mehmedciğin ruyorlar. Türk süngürj... Nedir bu süngü süngüsü bir iki günde bütün dündeki keramtt ki lşte dört beş gün yaya anlatıverdi Sahi, Fatihin kıiçinde dört beş defa üstün duşman lıcı gibi, ne belâgatliymiş o süngü O süngülerin üç dört defa beş altı misli düşmanın çemberlerini parçalaması. Demek ki biz bu toprakta son sayımla sevindiğimiz gibi yirml bir milyon değil onun beş altı misli daha kalabahkmışız. Koredeki al bayrak, fecirli dalganışlarile, sonsuz ufuklara bu vatandaki milletin yüz milyonluk heybetini haykınp duruyor ve haykınp duracak. O baynğın gölgesinde can verenler gufranda, kan dökenler ifakatte, ayakta duranlar afiyette olsunlar. Denizyollan, H15 scrvislerinde öğle ve akşam bedava şarap verecek Denizyolları İdaresi dıs hatlarda servİ5 yapan gcmilerde öğle ve akıam yemeklerind* yolculara ucrettiz olarak Şarap vermeyi knrarieştırmiftır. Teke) İd&rtsi ile roulabakata varıldığı takdirde bir bardsK hacmindekl kjçük {Ifelerle yolculara Tekcl şarabı ikram edllecektir. Bu suretle yemeklerde şarap lçmek itiysdında bulıınan yolculara şarap İkram edlltnlf olacak ve aynca Türk şarapçılığı da ecnebilere tânıtılacaktır. Vapurlara beyan harici yüklenen mallar Denizyolları vapurlan ile yapılan yük nakliyatmda bazı nakllyatfiların bcyan harici yük verdiklerinln teıblt edlidljlnl «vvelce yazmııtık. Son d«fa yapılan kontrol neticesinde Kge vapurunda 11 ton beyan harici yuk tefblt edi'mlştir. Aynca, Tanuj gemitlnin Hayfa dönUfünde getirdiğl ya; meyva hamule»inden 4 tonunun beyan harici oldugu görulmüjtür. Bu mallardan net olarak 1084 lira navlun tahsil edilmlstir. Sen • Jozef Lisesinden Yetişenler Derneğinin çayı •Sen . Jozef LİMninden Yetişenler Dernegi» nin mutad yıllık çayı önümüzdekl 9 aralık cumartesi günü saat 14.30 dan İtibaren Takjim Be'.cdlye Gaıinoıu salonlarında verilecektT. Senin altuıda akarsa ktnun Diyen bir yaralı mı? yoksa: . Imanumz onların hepiine yeler Dediğinin doğru olduğunu göıen bir gazi mi? yoksa, ah yoksa: Sana feda olsun bu c nım Diye sözünü tutan bir fehid mi? Ne bilelim, oradaki beş bin er artık bu üç sınıfa aynldılar. Yaralısı, hidi, sağ kalanı Onlan oraya «Türk Birliği» dive gönderdik. Simdi üç manzaralı bu Birliğimize bakaıken hepimiz güneş ışıklannın yağmurlu nemliklerle biruvjmesinden c'oğan eleğimsağma djdiğimiz o ikiz mtnalı tabiat harikasını seyreder gibiyiz. Şimdi hepimizin içinde de hem yedi renkli bir kemer flıtişamile bütün semayı kaplıyarak bir şehrayin halinde gerilmiş bir şehametin gunıru, hem şehameü gamlılaştınp hüznü tâ iliklere işleyen bir sızı var. Evet bir yandan iliklerimize işleyen hüznü ezelden akıp gelen ihtişamh fcir tarihin EÖğüsîerimizi şişiren vrcdüe avutmağa çahştığımız" anda, cle yandan aiîHh yakut Van'nrın sı o sonsuz övüncümüzün en baçiciir|e kadar sızıyor. Evet, A'i'Spbsh," sizleri gözîerimiz r.em.i ve k&îb'.eri güneşli bir eleŞirtrîa^ma çehrâyini gibi selâmlıyoruz. Ey: Geldiğimiz yer çok ıraksa da Diyen şair Mehmedcik, o yer sahiden çok ırak, o yer cografyada vatanın değil amma, o yer tarihte vatanmdı. Cedlerin orada ya yaralanıp kanlannı döktüler, ya şehid olup gövdelerini o topraklara gömdüler, ya gazi olup erkek, erkek o topraklarda gezindiler. Bak bu Kore bâdiresi vesilesile frenklerin yazılarından öğreniyoruz. OralaH:ıki 111111 • 11111111111111111 u 11111111 n n : ! ; ; 11 > 11 <! M l! 1! H!!! KOMŞU MEMLSKETLERDE Türkiye İran demiryollarının birleştirilmesinden vaznıı geçiliyor Yazan: Mirza Bala Ana îran demü'yolundan Tebrize Hane, Musui, Hpleb ve tsKin.crun kiyede deftil İranda da demiryol in doğru uzanan ve ikmal •dilmek hattıdır. Gerçi Maragadan Türkiye [ çasına mâni olmuşlardır. 1885 te üzere bulunan Azerbaycan derr.ir hududuna ve Mcreniden Kotoib İranda demiryol çekilmesini önolu hattından bir kolun, Miyaniç 130 kilometıe bir rncsafe vardır. lemek için vaki olan Rus İngiliz :en Maraga istikstmetintJe, inşasma E'akat bu yol Rus hu:'.udundan 100 müdahalesi malumdur. Iranm harici ticaret yollan üzerinde duran >aşlanmış olması münasebetile, ge kilorrfctre mesafede Diken ende «Cumhuriyet» te çiKan btr ga Hane (Irak hududu) yo"lu Rus bu iki devlet, uzun zaman mücar , azımızı, Tahranda intişar eâ&n hududundan 300 kilometre mesafe dele halinde bmlunduJar. • Yalnız Ittılâat» gazetesinin aynı m:vz'i de bulunuyor. Binaenaleyh, Mara Almanların Anadolu Bağdad deda uzun bir makalesi takib ?tti. Biz ga Kotor hattı komşu memleketin miryolu projesinden sonradır ki, bu Tan demiryollarının iki koldan, siyasî nüfuzu altında kalacaktır ve iki devlet 1907 anlaşması ile İranı iki nüfuz bölgesine ayırmışlardı. TebrizŞerefhane ve MiyaniçMara 6aire vesaire... ga üzerinden, Türkiye hududuna Bir defa Maraga Musul hattının Merhum Rıza Şah Pehlevinin inşa»'aklaşmasına bakarak Iranın artık ehemmiycti inkâr edilmez bir me sına giriştiği Iran demiryolu TebRus tahakkümünden kurtuiacğına j seledir. Ve bu, yalnız Iranm kendi rize dayanmış olan ve Rusyanın eievinmiştik. Yazıyı yazarken 'Je menfaatleri bakımından değil, ya linde bulunan büyük AvrupaHinlimizde Iran hükumetinin neşret nn Rus istilâsından kurtulacağı distan yolunun istikameti haricinde miş olduğu ve Azerbaycan Hemir muhakkak olan Türkistan ile Kaf olup, sabık Rus ve ingiliz nüfuz ı^ollarının Türkiye hududuna kadar kasyanın, kuzey nüfuzundan kur bölgelerini kenarda bırakıyordu. uzatılacağmı gösteren mufassal bir tulması ve Hinddenizi ile Akdeniz Şah Pehlevinin tasavvuruna çöre larita vardı. Türkiye hududundaki havzasına bağlanması bakımından bütün bu eyalet ve bölgeler Iran Kotor şehri ile Van arasmda, da büyük ehemmiyeti haizdir. Bu anahattüe birleşmek suretile İranürkiye tarafından Anadolu yolla gün iki koldan, Baku ve Tiflis isti da bir nevi merkeziyet ve vahdet nnın bir devamı olmak üzere, baj kametlerinden, Tebrize ve Ilrmiye vücude gelecekti. Komşu memlea bir hattın yapılacağı da malum gölünün kuzey sahilindeki Şerefha ketler vasıtasile dünya ile irtibata du. Meğerse, bunların hepsi birer neye dayanan demiryol hatlan Kaf gelince, merhum Rıza Şah, Türkiye akikat olmakla beraber ve Iran ile kasya ile Güney Azerbaycanı bir tarikını tercih etmişti ve TebrizTürkiye arasında bir aniaşmarun leştirmiş bulunuyor. Ruslar, Birinci Hay Kotor Van yolu projesi de la mevcud olmasuıa rağmen, bu Dünya Savaşı sıralannda inşa ettik bunun neticesinde meydana gelmiştattın inşasuıdan vazgeçilmek ge leri bu hattan başka Urmiye gölün ü. de buharlı gemi kullanmaya başlaekiyormuş. Gazetenin Tebriz . Van hattının mış ve tesis etmiş olduklan birer Tahran gazetesinin 30 ekim ta bere (iskele) vasıtasile Urmiye, Sa aleyhinde olmak üzere ileri sürdüğü ihli nüshasındaki makalede bu hu vuçbulak ve Marag\ şehirlerini de mütalealar da garibdir; diyor ki: usta siyasî, askerî, iktisadl hattâ miryolunun son noktası olan, Şeref«Tevriz Hoy Kotor Van arihl, bazı sebebler ileri sürül hane iskelesile birleştirmiş bulunu demiryolu yapılırsa, Türklerin biı lektedir. Gazetenin makalesi şu yorlar. Bugün, gazetenin bahsettifi, bahane ile katarı göl sahilinde duraşlıkları taşıyor: Haydarâbâd (Urmiye gölünün gü durmak istedikleri takdirde, Van < Türkiye hududundan tran ney sahilinde, Sulduz ve Savuçbu gölünden geçmek için büyük enit yolu memleketimizin faydasına lağın iskelesi) Revandüz şose yolu geller zuhur edecek. Halbu'.ı Maramıdır?» da, Birinci Dünya Savaşı sıralann ga Musul yolu için böyle bir va< İran demiryolunun Van yetl da Ruslar tarafından Musula doğ ziyet varid olamaz.* e Bağdada bağlanması daha kir ru yapılmış dar demiryolu hattının Neden? Van gölünü cenubdan ku dır.» güzergfihı üzerinden geçer. Binae şatacak demiryolu hattını unuttuğu c Işten anlayan bazı miHehas naleyh Ruslann Marağaya ulasmaM anlaşılan gazete, neden bu aengelüslann mütaleasına göre, îran de ve o hat ile Musul ve Iraka kadar leri» Irak hududunda veya Iraktan miryolunun Iraka bağlanması, ik yayıbnası, bir kat daha kolaylaşmış yeniden Türkiyeye geçerken veyaisadî, siyasî ve askerî bakımlardan, demektir. Böyle bir vaziyette Ma hud da Türkiye İran hududunda Iran için daha faydalıdır.» raga Musul demiryol hattının Pus «varid» görmüyor da, yainız Van Bu başlıklardan sonra, verilen hududundan 300 kilometre mesafe sahillerinde tahmin ediyor? 3u malumattan öğreniyoruz ki: de bulunması, onu Rus nüfuzıuıdan mütaleanm cesbabı mucibesini;) Bugüne kadar İranda 2500 kilo kurtaramıyacak, bilâkis onun em bir türlü anlayamadık. metreUk yol inşa edilmiş ve 1300 peryalist emellerine daha ziyade yaAynı kabilden bir mütalea daha:: ilometrelik yol da tamamlanmak rayacaktır. Meseleyi sırf Rus nüfu«Diğer taraftan tcnebi bir mütetizeredir. Iran demiryollan henüz zu bakımından vazettikten sonıa hassıs diyor ki: En mühim iktisadî emhudud devletlerin demiryolla Maraga Musul hattından da vaz nokta İranla Türkiyenin malisulleri ile birleşmemiştir. 1320 sı:nesinde geçmek icab ederdi. Halb.ıki Teb arasındaki benzerliktir. Türkivenin İranî tarih bugün 1329 dur) Azer Hoy Kotor Van yobmdan kendi tütünlerinden ziyade KürdUıaycan demiryolunun Şerefhane.len vazgeçmek suretile, Tebrizin ihmal tan ve garbî İran tütünlerini düşü; ibaren Hoya, oradan da T irkvye edilmesi, bu şehrin ve onunla beta neceği ve kendi nakil vasıtalarıru ududundaki Kotor şehrine kaıiar ber bütün güney Azerbgycanm, nü emrimize vereceği ksbul ediiemez. uzatılması nazarda tutulmuştu. Ba fuzunda bırakıhnası detnîk olacak Eğer bu yol yapılırsa, Iran mahsulâ :ı mühendis ve yol mütehassıslan tır. tı, bilhassa Azerbaycan mshsuiâtı, un ileri sürdükleri delillere göre, üzerinde Türkiyenin kontrolunu te11 hat faydadan ziyade zarar teMaraga . Musul demiryolunun 5İs etmiş olacağız.» min eder. Bu hat, yani: Tebriz Rus yayıhşına çok müsaid olmasuıa Türkiyeden transit olarak geçeioy Kotor Van hattı tasnvvuru, mukabil, Van tarikile gene İskenağdad Musul demiryolunun derun yohına çıkabilecek olan, Teb cek ve Türkiye demlryollarına geürkiye demiryollarile birleşmesin riz Hoy Kotor hattı bu mah lir temin edecek olan bir ihracat için böyle «isabetli» bir mütaleada :en e\*vele aiddir. Türkiye ile İran arasında vâki zurlardan uzak olmaktan başka, bulunan mütehassısın İranlı olmalan anlaşmaya göre TebrizHoy Tebriz gibi mühim bir ticaret şeh ması veyahud böyle sudan bir İotorVan yolu, Van gölünden geç rini hem kuzeyin tahakkümünden «mahzur» ileri sürecek adamın mek suretile, Iskenderuna u'aşa kurtaracak, hem de bir transit nok İranda bulunamaması sevindirici aktı. Bağdad Musul deıniryolu tası haline getirecektir. Gazetenin, bir hâdise sayılabilir. Gazeteye göre, un Türkiye yollarile jirleşmesin tarihî sebeb olarak ileri sürdüğü Tebriz Hoy Kotor Van hattılen sonra bu tasavvur ehemmiye İranın Yunan seferleri ve büyük nın bu kadar «mahzurlarına» mutini kaybetmiş bulunuyor. Esasen İskenderüı istilâsı, en azı DAri ve kabil, Maraga Musul hattı iktisaden Iranın Akdenize (gszete cDeryayı İskender kadar eskiynüş gibi görü J.<ok daha kârhdır. Bir defa «nakil mağrib» diyor) doğru tabiî ve tari nüyor. Zira o zaman İrıiın merkezi vasıtalarının bulunmaması yüzünhî yolu da Musul ve Hal^b taıikile Irak bulunuyordu. Almanların Hin den her yıl Iraktaki mukaddes yerolmuştur. Ve Iran, Yunan üzerine distana kadar uzanmak gayesile lerin ziyaretine giden kırk 3in İranordu sevkederken veyahııd Büyük inşasına giriştikleri AnadoluBağ h, Kirmanşah yoiunu tercih editskenderin hamleleri sıralarıııd.ı, bu dat demiryolu da esasen bugünkü yorlar.» Iraktan Horasana gelen yoldan istifade edilmi^tir. Vani, de Haleb Musul hattını takib etmi 5000 Iraklı da aynı yoldan istıfpde mek olur ki, Iranın küçük Asyaya yordu ve Ankara üz»rinden, bu ediyormuş. Halbuki Maraga Muyegâne yolu (Şahrah) Musul Ha günkü gibi, doğu Lstikametinde idi. sul yolu yapılırsa hcp bu yoldan isYr.inız Ruslann müdahalosi üzerine tifade edilecek... İktisadî mülâhaleb yoludur. dir ki, o zamanki zayıf Osmanb zaların ı.şahcsori') o'.an bu müta.eBu izahattan sonra gaz?ie, müte ' devleti Ar.karadan dsha doğuya adarı jonra, eszcte Irsk hükumetihassıslarm mütalealanna dayana doğru inşaattan vazgeçti v; bugün nin te?îbbü:<iie Bas'addan Akdenikü Konya . Adana Haleb . Nu ze çekilecek olan demiryclunun erak, şu karara geliyor: Iranı haric dünya ile birlesflrecek saybin Musul istikameti mecbu hemniyetine geçiyor ve bu nokta yol: Maraga, Miyanduab, ..Sjuldyz, rtn tercih edildi. Ruslar yahı« Tür dan dahi Maraga Musul yoiunu, Küçük Haberler « Türk karikatürünün unutulmaz üstadı (C3MAL NADİR) in hayranlan onu bütün cephelerile karıılannda bulac&klarchr. Muharrir, şair, ressam yüzlerce Türk mes.huıunun Cemal Nadir hakkındaki dügünceleri ve hatıralan ile üstadın iki yüzden fazla seçme karikatürü bir arada.. Hilmi Yücebaşın hazırladığı bu eser 132 büyük sabife, 150 kuruş. JNKILAP KİTABEVİ [TURAL] ••1 öksürüğü keser. ^ H I'niumi rağbet rekorunu kıratı, vaktihd**n evvel mevcndu tjî}4eaep,r En büyük takvimı ilerhı, âliralerin, şairlerin, ÇJozoJFIfrhii' mütofekkirlerin, doktorlann, muharrirlerin. ^ilmjecilerin; haııriadıklarr.. Her v»l seve sevc aldığınız : Mp " ANSIKLOPEDIS! SÂATLI MAARİF DUVAR TAKVİMİ SaŞföerJ»ir^ takvim değil. bakiki bir biİRİ ha/.imsıdir. Aylardariberi mütehsssıslara bnrtrlatılmakta olan pu «ş^iz t.ikVime sahib olmak fırsatını kaçırmaymız... j. •• VALİ ve Beledıye Başkanı Fah* reddln Kerim Gökay hafif bir noguk llgınlıgı neticesi rahatoız bulundugundan dün evinde istirahat ederek Vllâyet ve Beledlyeye gelmemiştir. * MUALLİMLER CemıyeU lçtimai sandıgl tarafından t*sisine karax veri'en sağlık odası hazırlıklan bitmiîtir. Öğretmenlerinıizln sağlığı ugruna hizmet arzeden doktorların isimleri bir liste halinde bütün mekteblere gönderilecek ve oda pek yakında faaliyete başlıyacaktır. •• BUGÜN saat 16 da Çemberl!ta$ta * Muallimler Birllğl lokalinde tanınmıs flkir ve siyaset adamı Ahmed Rıza. Bey İçin bir toplantı yapılacaktır. Bu arada Türklye Sosysloll Cemiyetl namına Prof. FındıkoŞl'i ve Muallmler Birliği Ittimna Birlik Reis VeklU Prof. Hilml Ziya Ülken birer konuıma yapacaklardır. •• İKTİSAD Fakülte»! profes»rlerin. * den Hazım Atıf Kuyucak bugün Çemberlitattakl Mualllmler Biri:ğl lokalinde saat 17 de (Musllimler Bankaii) konusu üzerinde bir konusma yapacaktır. Arzu eden profesör ve öğretmen lerle bankacı ve ikîisadcıların da bu toplantıya lştirak edebileceği tildirilm*kt*dir. Konteransın Yapı sandığınft bir hal tarzi arandığı «ırada verilmeıi öğretmenler muhitinde ilgi uyandırınaktadır. + ANKARA vspunı Trugün saat 15 30 da Batı Akdeniz seferinden dönecektlr. • KARADENÎZ hattının lslahı ve bazı ara iakelelerinn durumunu incelemek maksadile teşkil olunan komlsyon toplantıltırını bitirm'.ştir. Hazırlanan rapor Ulaçtınua Bakanlığına bildirilecek ve gelecek seneki pro^ramlar rapora uygun blr şekilde hazırlanacaktır. •• KASTAMONTT ve Kars «ilepleri * Kcntinant seferint'en dBnmüçlerdir. • GEÇEN hafta sehrimize g»len S&nayi Kalkınma Bankası Umum Müdürü Norman Tucker buçün Ankaraya giderek banka ile ilgili meseleler hakkında gerekenlerle temasta bulunacaktır. Mr. Tucker üç dört gün sonra şehrimze avdet etmiş bulunacaktır. * StYASAL Bilgiler Olmlunun kurulusumı yıldönOmü münasebet le dün Taksim Beledlye Gazi'nosunda Mülkiye111er tarafından kendt arkadp;'arı araıında blr yemek ziyafeti verilnişt r. •• JEHRİMtZDE bulunan İçelliler * dün wut 15 te btr toplantı yapmışlardir. Törcnde Vali ve Belediye Başkanı •dına Vall Muavinl Fuad Alper bulunmuttur. • D. P. BAKIRKÖY Uçesinin yıllık kongrert 1T/12/V50 pazar günü saat 14 to eknrlyet olmadıgı lakdlrde İS '12/950 pazarteıl günü saat 14 te İiçe blnasında yapılacaktır. GELİR VERGİSİLE Ugisi bulunan TÜCCAR ve SERBEST MESLKK erbabı için İŞLETME Hesabı ve SERBEST MESLEK DEFTERLERİ'nin En son En basit En kolay usulle kayıdlanm yapabilecekleri en iyi kâğıda basılnuş, sağlam cildli ve her müessesenin ijine göre muhtelif yaprakh cinsleri hazırlanmıştır. İNKILÂP KİTABEVİ İst. Ankara caddesi No. 155 adresine uği'amadan defterlerinizi alıp tasdik ettirmemeniz menfaatiniz îcnbıdır. ROBİNSON CRUSOE Dünyanın en çok okunan, en büyük ve en meşhur macera romanıdır. Yüzden fazla re simle süslüdür. Yazan Daniyel Defoe. Tercüme eden Şükrü Kayadır. İki cilddir. Her cildin fiatı 3 er liradan altı li radır. Herkese tavsiye olunur. Hilmi Kitabevi. ROBİHSON CRUSOE İlkokul öğrencileri ve küçük çocuklar için resimli olarak ıssılrruş Robinson hikâyesidir. Fiatı 50 kurustur. Yeşil Göller Diyarı Son günlerde çıkmış ve çok satılmakta bulunmuş değerli ve faydalı bir kitabdır. Resimiiciir. Yazan Bayan Nermin Abadan. Fiatı 150 kurus SAFER 24 ' SALI tklodl 1 Rusîarm Asya Siyaseti Kore'de çıkan harb yanğınımn bütün Asyaya yayılmak ü| zere nasıl hazırlandığını gösteren pek mühim bir eserdir. Yazan: George Creel. Tercüme eden: Bay Beylul Toygar. Fiatı 250 kuruE Hilmi Kitabvi BÜYUK SAATU MAARJF DUVAR TAKVİMİ Veni ;yılın ep ., kuvvftli aıısiMopedik eseri olaoaktn." Bayiinizdcn istemekte ncv\v »dihi/. E r â O | 16.41 3 £ 18.19; S.24 (3 K 1 706 12.04 Tİİ 7.23 14.28 "9^47 12.00J 1.38 12.43 ] sırf Türkiyeyi kenarda bırakmak en dişesile, Tebriz . Van yoluna tercih etmektedir. Halbuki Basra körfezi ne dayanan ana İran dcmiryolundan bir kol, Bağdad . Akdeniz yoluna güneyden daha kolay bağlanabilir. Böylelikle de, muhtemel Rus taarnızları karşısında Ruslann işine yarayacak olan Culfa TebrlzMiyaniç . Maraga . Musul veyahud Culfa Şerefhane Maraga . Musul hattına mukabil, daha emniyetli ve daha kârh bir cenub hattı vücude gelmiş olur. Bu hatla İran batı iie irtibatını öa daha kolaylıkla saglar. Eğer, gazetenin işaret ettiği mali imkân ve mülâhazalarla. bu üç istikametten biri tercih etli'mek isteniyorsa, intihab edilecek istikamet, herhalde Marafja Musul değilHir. Çünkü yaşadı.sırmz zamaiın s'' ÜSÎ ve askerî şartip.n içinde, bu istikamet Rus noktai nazarmın ve Ru3 menfaatlerinin zaferi demek olaı caktır. Halbuki Tebriz Hoy Koi tor Van istikameti, Rus hududun' • dan yüz kilometre mesafede olsi bile, Rus menfaatlerinin tam zıddı* na ve merhum Rıza Şah Pehlevininı uzaklan gören bir isabetle, tayin ettiği gayeye de tamamile muvafüî bulunuyor.