26 Aralık 2024 Perşembe Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
Cl Mlfl ! i ! » KT ' t r Rusya, Yugoslavya ile dostluk anlaşmasını bozdu Baştarafı 1 inci sahifede İ'ugoslavya :1e akdettiği dostluk, işbirliği ve k^rşılıkn yardım andlaşması hüküıil?rile bundan böyle kendini bağlı telâkki etmemektedir.. Sovyet notasında Yugoslavyanın bağımsızhğını kaybettiği ve emperj'alist ajanlann âleti haline seldiği de ;ddia edilmektedir. Feshedilen andlaşma 1945 senesinin nisan ayında iınza edilmiş ol^n Sovyet Yugoslav and laşması 20 sene için muteberdi. İki memleket arasmda ..rkeri, iktisadî ve kiUtürel şbirligini hedef tutan bu andlsşma o zamanın Dış İsleri Bakanı Molotov ile Yugoslav meslekdaşı tarafından imzalanmıştı. Meıasimde Stalin ve Mareş^.l Tito hazır bıılunmuşlar ve komünist propagandası bu andlaşnıaya büyük bir önem vcımiştiı. Moskova Rı^d yosu Rus halkı tarafındun Tito'y3 yapılan nümayişi uzun boylu anlath bir surette Yugoslav hudvıdlarında Sc.j'ct askerî tahşidatından bahsetmektedir. Diğer taraftan Yugoslav ordu birlıkJeri de manevralarır.i bitirmişlerdir. yekşüşzudlaykdSS ,. şzğ Belgrad'dan gelen haberler, Mareşal Tito. İç İşleri Bakam Rankoviç ve diğer j'üksek rütbeli askeri şahıslarm bu manevffeları yakmdan takib ettiklerini kaydetmektedir. Peykler, Rusyayı taklid ed^ecekler Diğer taraftan kominıorma dahil bütün memleketlerin, Rusyayı taklid ederek, Yugoslavya ile olan andlaşmaları feshetmeleri beklenmektedir. Birleşrniş Milletlerde Lake Success, 20 (a.aJ Birleşmiş Milletier ne.rdindeki Yugoslav delegesi bugün verdiği be yanatta Rusyanın 1945 de irnzalanan do.tluk andlaçmasnıı feshetmesmin Yugoslav hükumeti için bir sürpriz teşkü etmediğini bıldirmiştır. Rusyanın. Birleşmiş Milletler temsilcisı Andrei Vichinsky ise toplantıya çelirken kendis:ne sorulan suallere hiç bir cevab verırıemist'r. Belgraddan aynlan p e j k elçileri Belarad, 29 (a.a.) Polcnya ve Macarıstan Büyük Eiçileri BcSgrad'dan aynlmışlardır. Bu hareket. komınform hükumetlerinin Yugoslavya ile diplomatik münasebetleri kesmek tasavvurunda olduklsrı şeklinde tefîir edilmektedir. Rumanya Büyük Elçisi henüz Belgrad'dadır. Sovyet SRyük Elçiliği bürosu, tamirat yapıldığım bahane ederek hiç bir ziyaretçi kabul etrr.emektedir. BİR DAKİKA: Maearistan ile Yugoslavya arasında eştede yapılan ve son haftalar zarfmda dünya genel OJIIIU meşgul eden bir muhakeme. nihayet Macaristanla Yugoslavyanın arasnu büsbütiın açmağa sebeb olmuştur. Vapılan muhakeme. her bakımdan ıtıerak verici ve hayret uyandmcı mahivctte idi. Muallimlerin Başbakan nezdindeki teşebbüsleri Baştarafı 1 inci sahifede limler Birliği namına gelen bir heyeti kabul etrniştir. Heyet, son kadro ile diğer vilâyetlere verilen muEİlimlerin dummlar.ını açıklamış, bunlardan alır.an derslerin başmuallimlere verilmesinin tatbikatta zorluklar doğuracağını, esasen işi başmdan aşmış olan başmuallimlere îiyrıca ders yüklemenin doğnı olamıyacağmı, bun!i.rm ziraat vesaire gibi işlerle aîâkaları ve bilgileri olmadığından köy mekteblerinde bu kabil tedrisat yapmalarına imkân olmadığını. tayin edildikleri vilâyetler valilerinin; ksdromuzda münhal yer yoktur= diyerek kendilerini kabul etmediklerini söyliyerek şikâyette bulunmuşlardır. Başbakan heyete, Millî Eğitim Bakanile görüşeceğini, şimdiden biı şey soylemek imkânı olmadığı cevabını vermiştir. Şemseddin Günaltay Vilâyetten çıkarken gazetecilerin sorularma cevaben, seçim tasansım tetkik eden ilim heyetindeki İstanbul Üniversitesi murahhası Naili Kubaknm istifası hakkında bir malumat almadığını söylemiş ve «Bu bir parti işi değıldir ki terafgirlik etsinîer, böyle bir şeye sebeb görmüyorum. Herhalde heyet başkanı durumu izah edecektir. Hsyetin İstanbula gelip burada çalışacağından da haberdar de|ilim. İstediği yerde çalışabüir.» demiştir. Ba;bakanın seyahati Diğer taraftan cğıendiğimiıe göre Başbakan bayramda Edirneye gidecsk ve tetkiklerde bulunacaktır. Bafbakanm Trakyada siyasî bu nutuk söyliyecsğı bildirilmektedir. Silsilei meradb Yeni İstanbul Valisi kin olacak? Başbakanın bundan bile haberi yok. Fakat kim, olursa olsun şunlan bilmesi lâzım: Vekülerden herhangi biri gelirse gelsin öğleye kadar Vilâyeie uğramıyacak. Ba§bakan gelirse akşcma kadar ortalıkta görünmiyecek. Ve ne zaman milletveküi seçileceğini bilip ona göre işleri idare edecek! D. N. Bayar, dün Mudanya ve Gemlikte konustu Bastaraft 1 inci sahifede son sel felâketinin bu havalide yaptığı tahribat hakkında izahat almıştrr. Bu meyanda, Mudanyalı Demokratlar, koza fiatlarının geçen yıllara nazaran çok düşük olduğunu soylemişler ve bu düşüklüğe sebeb olarak da Ticaret Bakanhğının ihraca ve takasa müsaade etmemiş olmasını göstermişlerdir. Gemlikte Genel Başkanla refakatindeki zevat saat 14 te aynı vapurla Gemiiğe gelmişlerdir. İskelede hararetle karşılanan Celâl Bayar, ilçe merkezinp giderken Nahide Demiray aduıda bir kadın yolunu kesmiş ve ' şunlan söylemiştir: « Sokakta kalan 100 insan adına sana söyliyeceklerim var..» Nahide Demiray, Demokrat Parti Genel Baskanraa, Belediye tarafından yıktınlan 21 evin arsasıru göstermiş: • Biz 100 nüfus nahak yere evlerden aüldık ve sokak ortalarmda kaldık.» demiştir. Belediye tarafından evleri yıkılan 100 vatandaş adına konuştuğunu söyliyen Nahide Demiray. bu hareketinden dolayı Gemlik Belediyesini dava ettiklerini Bayara anlatm:ştır. Celâl Bayar, saat 14,30 da Demokrat Parti ilçe binasına gebniş ve burada toplanan Gemliklilsıe, geçirdikleri seî felâketinden dolayı «geçmiş olsun hemşerilerim» demiştir. Gemükli bir Demokrat, Bayara şunlan söylemiştir: « Gemlik ovasmdan geçen dere çiftçi için bir nimet unsuru olabilü'di. Fakat ihmaller yüzünden bu dere nihayet bir felâket unsuru olmuştur. Biz her vakit bu derenin bir felâket getireceğinden endişe ediyor, alâkalı makaralara bu korkumuzu belirtiyorduk. Hattâ geçen sene Demokrat Parti ilçe idare kurulu bir heyat halinde kaymakama başvurdu. iTakat ne yazık ki müracaatimiz razan itibara ahnmadı.» Su altında kalan arari t Cclâl Bayır, Gemliklilerden sellerin tahribatı etrannda izahat almış, yapılan yardımların nelerden ibaret olduJu.Ta sormuştur. Buralı Demokratlar, yapılan yardımların sathî olduğunu, Baymdırhk Bakanının temizleme makinesi gönderme vadine rağm2n hâlâ bu makinenin gelmediğini söyliyerek şöyle demişlerdir: « Öyle göninüyor ki işler gene mahalli tedbirlsre terkedilmiçîir. Fakat çok mombit ve mahsuldar olan bu ovanın su baskınlarından korunup kurMrılması için hükumetin bu mevzula esaslı şekilde meşgul olması 'âzımdır. Bu felâket yüzünden 3, 5 bin dönümlük arazi su altında kalmış. itina ile yetiştirilmiş binkrle meyva ağacı ve diğer fidanlarımız harab olmuştur. Zeytinlerimiz denize dökülmüş, ağaclarımız snkız gibi sulann üstünde yüzmüştür. Bilhassa seylâb büyük ve küçük Kumlar köyünde ehemmiyetli '»asara ve zarara sebeb olmuştur.» Bir köylüniin suali Gemlikli Demokratlar ,İstanbuldan gelerek kendilerine «geçmiş olsun» diyen Bayarın bu hareketinden ziyadesile mütehassis olduk larmı söyliyerek kendisine teşekkür etmişlerdir. Köylü Demokratlardan biri Celâl Bayara şunlan söylemiştir: Iktidar partisinin memleket derdlerine deva olacak tedbirler alamadığına kaniiz. Yeni bir seçim kanunu yapılıyormuş, bu kanun hakkında düşündüklerinizi bize söyler misin? Bayar şu cevabı vermiştir: Yeni kanun için bir heyet çalışıyor. Temenni edelim ki, milletin arzusuna göre bir kanun çıkarünnş olsun. Böyle bir kanun çıkacak mı> çıkmıyacak nu bunu ileride göreceğiz. 1950 seçimlerinde millet duy duğu gibi, kalbinden koptuğu gibi oyunu kullanırsa, millet namına ha reket edilmiş olacağı için işlerin iyi yürüyeceğine inanabiliriz. Bu sebeble seçimın dürüst yapılması lâzımdır. Millet istediği şekilde oyunu kullanırsa, biz kazanmasak dahi, netice istihsal edilmiş olacaktırMilletin iradesine hâkim olduğunu görürsek berabcrce mesud oluruz.» Karacaali köyünden bir vatandaş muhalefet partisi liderine sordu: Ya reylerimiz çalımrsa ne yaparız? Hakkımızı ararız, mukaddes hakkımızı korumağa çalışırız. Ya mahpusa atarlarsa? Bu defa Celâl Bayar köylüye sordu: 1946 tekerrür edecek mi, tekrar olacak mı bu işler? Köylü vatandaş şu cevabı verdi: Inşallah olmaz. Gemlikli diğer bir Demokrat c'a seçim kanununu hazırhyan heyette ihtilâf çıktığını söylemiş, bu hususta Bayarın ne düşündüğünü sormuştur. Demokrat Parti genel başkanı şöyle demiştir: « Hâdisenin mahiyetini bilmiyorum, Kanunu, milletin arzusuna uygun olarak çıkarırlarsa bu memlekete hizmet etmiş olurlar. Maamafih aksi takdirde iyi kanun çıkması için Millet Medisinde çalifacağız. Fakat seçimlerde sizin de iyi çalışmanız, uyanık olmaruz lâzımdır.» Celâl Bayar, daha sonra mahsul vaziyeti etrafında Gemlik müstahsilinden izahat almıştır. Demokrat Parti genel başkanı Gemliklilerin sevgi tezahürleri arasında ilçe binasından aynlmış. saat 16 da vapüra dönmüştür. Celâl Bayar avdette Mudanyaya uğramış, sel tanribatına uğrıyan yerleri gezmiştir. Celâl Bayar, yarın akşam Ankaraya gidecektir. Tanzim satışları aurlardadır, bu sene yas başında Ticaret Vekâletinin müsaadesile Yaş Meyva ve Sebze Kooperatifi İstanbulda beş dükkân açarak tanzim satışları yapmaya başladı. Bazı aksaklıklar görülmesine rağmen heyeti umumiyesi itibarile bu mağazalar halka çok hizmet erti, piyasayı itidale sevketti. Hattâ bazı yerlerde esnaf bu mağazalardan ucuza mal satmaya kadar vardılar. Bu, güzel bir netice idi. Sebze ve meyva piyasasında böyle bir tanzim satışına ihtiyac vardı. Bu teşebbüs. hayaü ucuzlatmak, daha doğrusu daha ziyade pahalılanmasını önlemek yolunda hükumetle belediyenin işbirliği yapmasâle vücud bulmuştu. Bunun için de Istanbulda 20 kadar dükkânın açüması düşünülmüştü. O esnada Ticaret Bakanhğında değişiklik oldu. Cemil Said Barlasın yerine Vedad Dicleli geldi. O sıralarda bu işlerle alâkab kimseler yeni Vekilin bu tanzim saüşlanna taraftar olmadığını rivayet şeklindesöylediler. Biz de işi takviye için bu sütunlarda teşebbüsün faydasındar» bahseder yazılar yazdık, Hattâ bu satı^lajın bakkaliye mallarına da yani, zeytin, zeytinyağl, hububat kuru sebze, sabun gibi şeylere de teşmilini istedik. Biraz sonra hakikaten saüşlara bu maddelerin de ithal edileceği müjdesini alarak memnun olduk, Hâlâ da buna dair haberler gazeteIere aksetmektedir. Lâkin ilkbahardanberi bu mağazalann hâlâ ne sa>i$ı artmış ne de rjvayet edildiği gibi bakkaliye emtiasına da teşmil edilmiştir. Bir kere her ne pahasına olursa olsun bu mağazalan bu kış da açık tutmak ve sayüannı «rttrrmak şart ür. Böylece yazm halka yapılmış olan hizmet kış aylannda yani daha lüzumlu bir mevsimde idame edilmiş olur. Bundan baska da arük yaş sebzo ve meyvadan gayri sattlması düsünülen neler varsa onlan da satış» çıkarmanın zamanıdır. Çiinkü havalar soğuyup kış bastınnca biçaro halk: Muhakeme cdilen sanıklann en fepHibaşbsı olan Laszlo Rajk, bıitı.n dünyaca tanınmış mutaassıb bir Macar komiinistl idi ve Maear ko' münistlerinin en ileri gelen liderlerindendi. Kendisi bir aralık İç İşlcri Bakanlığı yapmış. siyasî hasımlannı yığın yığın mahkemelere siiruklemiş ve komünistleKn mfaınct ve şükranını kazanımştı. O kadar ki Macar komünistlerinin en bıivüğü sayılan Rakose ona itinı?d etriklerini apaçık söylemiş ve Maearistan düşmanlarının bilhassa bu yiizden ona dil uzattıklarım ilâve 3UŞÜ. Londr.ida tefsirler »"tınişti. Aynı zatın Macaristanda Dış İşleri Bakanbğı yaptığını da İljdli çcvrelsrde belirtildiğinç gökaydetmek icab eder. re •Ru^yanın Yu^oslav hududlamıMaearistanın komiinistlik âlemin da silâhla oynadığmı» söyliyen Made mevkii bu Jerece sağlam ve bu reşal Tito'nun nutkundan 24 Eaat derece ileri olan bir adam, muhake sonra bu notanın YugosİBvyayo rae başlar başlamaz anlaşüdığınc tevdi edilmiş olması niftnidardır. Bu hareksti, askcrî bir müdahsgöre, dünyanm en sahtekâr adanv, imiş.. Horty rejimi bu adamı. ko lenin takib edeceği zaniıedilmemekmünistler arasında casus olarak tedir. Kremlin'in, Tito yu devirmek kullanırmış, sonra bu adam harb makssdile Yugoslav rnillctine kardenberi Amerikan istihbarHtımn şı açtığı sinir harbini siddeilendirajanı imiş, sonra bu adam Maresal mek için bu 'przda harcket ettiği Tito ile bir olmuş ve Macaristanda ileri sürülmektedir. Sovyet notasıhiiküm süren rejimi yıkmak için nın. elân kominformun kontrolu altmda bulunsn memlekctle de şiddet elbirügi yapmış... li ve tebdidlerle do:u bir ihtar maGerek kendisi, çcrek ortakları hiy"tir.i de Mşıdığı beliıtilmektedir. suçlannı itiraf rrmişler ve Macar Askerî haberler hükumetini nasü devireceklerini, Viyan?fl?n ge'en baberlcr dcvamkomünist liderlerini nasıl oldüreceklerini, bıü'in buiılan Amerika ve Yugoslavyanın yr.rdımile nasıl yapacaklarım cn hıırda teferruatıııa kadar bütün tafsilâtile anlatmışlardır. Böylece bir taraftan Mareşal Tito'nun komşulanna kaışı beslediği fena niyctlcr aşikâra vnrulmuş,, diğer taraftan Amerikan emperya lizminin içvü7Ü de anlaşılmış!.. Zaten mulıakenıeyi takib edrr yabancı gazeteleie göıe muhakcmede en çok anılan iki şahsın btıi Mareşal Tito. diğeri dc «Amerikan emperyalizminin mümessili» idi Hedef elden geldiği kadar bunları kötülpmek ve bunları mahkum elroek. böylece gerek Tito'cuhığa, gerek Amcrikalıhğa karşı her türlü sempati duygularını baltalamaK soıv ra Yugoslavvı ile arayı büsbütün bozmak unkânlarını elde etmekti. . Fakat bu işi haşarmak için böyle bir takım da»r.i!ara ve rmıhakemelere başvurmağa ne lüzum vardı? Bıınu lâyıkile anlamak için Mareşal Tito'nun şimdiye kadar neler söyledipini gö^öniine getirmek icab eder. Maresal Tito'nun ikide bir açıkladıçı bir hakikat So\jet Rusyanın. dunn»dan iç işlere müdaha1e ettiji idi. Onun bu iddiasını baltalamak ve onun daha cok fena biı iş yaptığınj, yani komşularının iç içlerinc hududsuz hir tarzda müdahale ettiği.ıi herkese bclirtmck için. böyle bir davayı uydunnaktan başka çarc yokru. Bu sayede herkes, Maresal Tito'mın iç işlere kanşmakla iktifa ermijcrek hükumetleri taklib edccek, liderleri teker teker ortadan kaldırtacak derecede suikasdler hazırladığını anlayacak ve ondan sakınacaktı. Muhakeme bu işc yaramış ve hütün Macar komünistleri, Maresal Titonun. nıüdahale bakımından Rusyadan beter oldıığunu anlamışlardır. Nakilleri yapılan ilkokul öğretmenleri İlkokulların öğretim kadrolarında bazı nakiller yapılmıştır. Keyfiyet öğretmenlere tebliğ edilecektir. Nakilleri yapılan öğretmcnlcr şunlardir: Bakırköy Osmaniye 2 den Hayri Karamuk, Şenlik okuluna, Beyoğlu Evliya Çelebiden Asaf Eren, Beyoğlu Okçu Musaya; Üsküdar Harmanlıktan Avni Gülsel Eyüb merkez 3 e; Anadoluhisarından Vahid Yavuz Anadolukavağına; Göztepe Pansiyonludan Lutfi Dolkoy Kireçburnuna; Ramiden Ziya Önay Eyüb Tantavi okuluna; Ihlamurdan Edıbe Önal Cihangire; Aksaray 3 den Faik Ertan Kazlıçeşme 2 ye; Mahmud Şevketpa§adan Âdile Sarı aynı okul başöğretmenliğine; İkbaliye 2 den Faik Üstün Eyüb merkez 1 e; Hacı Selimağa 2 den Nusret Kayal Çengelköyüne; Kocamustafa Paşa 1 den Ahmed Okan Fatih Topçubaşına; Beykozdan Şükrü Okurgil Göksuya; Ramiden Zihni Akpmar aynı okula; Rumelikavağından Avni Sincer aynı okul başöğretmenliklerine tayin edilmişlerdir. Bajiajajı 1 inci sahifede sine sığmıyacağmı söylemiş, SÖÎCÜ de, bunun doğrudan doğrnya Churchiire hitab etmiyen bir kclime olduğumı, bundan dolayı da söylenmesine izin verdiâini tasrih etmiştir. Sö7İerine devam cden Bcvsn, Churehill'e âmme hava*,ınd?n çekilmeyi tavsiye etmiştir. Aîuhafazakâr hatibler bu nutk? şiddetle mukabelo ermişler ve B?van'ın bütün nutku boyımca bir kers olsun ^devalüasyon. kelimesîni kullanmamı= olmasını hayretle karçılamışlardır. Son olarak Başbakan Attlee söz almış ve bundan sonra da reye miiracaat edilmiştir. Attlee kabinesinin itimad ojunu aldığı bildirilmek tedir. Attlee kabinesine itimad Ücüncii cihan harbi ve Türkiye Poli» koleji gelecek yıl kapatılacak Ankaıa 29 (Telefonla> Polis Kolejinin gelecek seneden itibsren kapatılmasına karar verilmiştir. Kolejin kaoanmasına sebeb Kolei mezunlannı yerleştirecek mürh?.l bulunmaması ve bunı.n yanınds bu yerlere yüksp'ı dercceli mekteblerden mezun kiinselexin müracaat etmelcridir. Ingiltere Krahnın yeğeni evlendi Londrs 29 (a.a.) İngiliz Kralının yeğeni ve tahtm 11 inci muhternel vârisi Harowood Kontu ile 22 yaşınclaki Avusturyaîı Mi?s Gortrudc Stein, bugün St. Marc kiliscsinde evlenmişlerdir. Muhakemeııin lnınu belirtmekle Kilisede ilk üc; sırayı Kral ailesi, kalmadığı besbellidir. Şayed Maea Başbakan ve Bn. Attle? işg^l etristan bundan sonra Yugoslavya ile mirferdir. arayı bozar, hattâ ona karşı hareket edccek bir takım çeteleri de paıtisi diktatörliiğünü daha fazla ve Macaristau hinıaye edccek olursa. haklı sayıl şiddrtlrndirccek ınası icab eder. Çiinkü bütün bun halkı da muhakeme safhalarile haları ancak kendisini korıunak ve zırlannıış olduğu için ister istemez Tito'nun Amerika cmpcryalizmi sesini çıkarmıyacaktır. Yugoslavya ile siyasî münasebethesabına giriş,miş, oldıığu leşebbüsleri baltalamak için yapmış olur. leri kesmek yolunda alınan tedbırYoksa maazallah, Mareşal Tito, Ma ler. şimdiki halde Titoismin bu temin earistan Halk Cumhurijetini bir A memleketc yayılmaınasını merikan sömürgesi haline getirir. edebilir. Fakat bu da, Moskovaarasındaki mücadclenin Rajk dava ve muhakemesinin bu Belgrad eeşid mak<adlarla hazırlanmış, hat ancak bir merhalesidir. Daha fazlatâ uydurulmuş olduğu anJaşıhyor. suıı bcklemek icab eder. Bundan sonra Macar komünist Ömer Rıza DOĞRUL Cumhurivet'în Edebî Romanı: Br; :arajı 1 inci sahijede demektedir: Î Türkiye, Doğu Avrupa ile Orta Şark prasında bir kavşak rıakta.=ı olrnak'an çıkraıştır. Bu memleket şirncii Batı demokraöilerinin ön safta bulunan bir kaleleridir.» Amerikalı mubabir, Türkiyede sansür diyc bir şeyin mcvcud olmadığını kaydetmehte, yebancı muhabirlerin iîtedikleri jibi dclaştıklarını belirtm?kte vc üçüncü bir cihan harbi ihtimali iizerinde duraıaî; şöyle demektedir: " Türkiye, üçüncü bir harbin önlerjnesinde büyiik bir rol oynamaktadır. Fakat buna rağraen bu harb önlenemez ve patlak verirse o vskit Türkiyenin modern ordusile çok mühim bir rol oynayacağı :nuhakkaktır.3. Türkiyede yapmış olduğu temaslar üzerinde duran Arnerikalı muhabir Türkiyenin şu anda kendisine düsen vazifeyi lâyıkile yapabilecek durumda olduğur.u belirtmekte ve Aşçsğıda adları yazılı olanlar, Amerikan generali Mc. 3ride'in su yerleri değıştirilen başöğretmenısö"le ini nakletmektedir: lerdır: «Eğitim Fahasında büjnik başar:Kadıköy Gazi Mustafa Kemal lar elde edilmiştir. Bir buçuk sene Paşadan Tevfik Maral, Kadıköy zarfında müşavir ve tercümanlar Özdem;roğluna; Özdemiroğlunvasıtasile 10,000 kbiyi yetiştirdik.1» dan Kâmil Bingöl Gazi Mustafa Kemsl Pa§aya; Anadolukavağından Nedim Taşçıoğlu Yıldıza; Bayındırlık Bakanlığı Rumelikavağmdan Nedime Yılmemurlarına mübim bir maz Bebeğe; Cezayirli Hasan Pa şadan Zeyneddin Akkök Beşiktamim yapıldı taş Sinan Paşaya; Sinanpaşadan Beşiktaş Ankara, 29 (Teleîonla) Ha Burhan Özsaraçoğlu ber verildiğine göre, Bayındırlık Büyük Esmasultana; B. EsmaBakanlığı memurlarına yapılan sultandan Lutfi Küçükçetin Mumühim bir tamimle mesai saat rad Reise; Eminönü Mahmudpaleri esnasında haricden ziyaretçi şa 1 den Saime Ergunsü Beyakabul edilmeınesi ve memurla zıda; Beyazıddan Saffer Kararın bir odadan diğer bir odaya caoğlu Mimarsinan III. e; Kadırgiderek arkadaşlarile konuşmak ga II. den Nuri Türker Mahmudsuretile vakit kaybetmemeleri paşa I. e: Aksaray I. den Mesrure Onur Kadırga II. ye; Kazhususu bildirilmiştir. lıçeşme H. den Cemil Ulusev Aksaray I. e; Eyüb Merkez III. Sarıkamışın kurtuluş ten Servet Eren Kasımpaşa Süyıldönümü ruri II. ye; Eyübden Muhiddin Sarıkamış. 29 (a.a.) İlçemi Etem Beyoğlu Cezayirli Hasan zin kurtulujunun 29 uncu yıldö Paşaya; Kireçburnundan Sabanümü bugün köy ve bucaklardan haddin Onay; Kasımpaşa Piyagelen binlerce vatandaşın işti leye. rakile coşkun bir şekilde kutlanAyrıca 7 başöğretmen, öğretmıştır. menliğe indirilmiştir. Miss Lynn bu son cümleyi söylerken Mr. 3urg3İl"in hatarasını da, tıpkı Jf.ck'tan bahsedarken yapüğı gibi, lâkayd, müşfik ve müphem bir tebessümle selâmladı. Bess,: •Maamafih, karısı daha iyiye benziyor,» dedi. Mrs. Burgell'in kendine benzediğini tahayyül ediyor ve içinden gelen bir hisle onun tarafım turuyordu. Bess'e göre bu, Mary Lynn'in göz kamaştıran körpe ve pa.rlak güzelliği karşısmda içi burkulan, kıskanc, fakat kıskanchğını belli etmiyecek kadsr zeki, çirkin bir kadındı. İşi kendisi halle karar vermiş. gürültüsüz ve âlicenab bir şekilde rakibini oradan uzaklaştırmağa bakmıştı. Bess kadını takdir ediyor ve içinden: «Ben de olsam böyle yapardım.. diyordu. Marylynn: «Muhakkak; iyi bir kadın, > dedi. <Çirkindir ama. iyi k?.lblidir. Fakat ondaki para, mevki falan bende olsa ben de iyi kalblı olurum. Çoluğu, çocuğu var, evi, barkı var.» Bess kızın ruhundaki bu emniyet iştiyakını gördükçe içi sızlıyordu. Birdenbire: «Bence siz böyle de iyi kalblisiniz, Miss Lynn,» dedi. Kız heyecanla ve bir hamlede: «Sahi mi? Teşekkür ederim... Eksik olmayın...» dedi. «Size o kadar borcum olduğu "ıalde demek böyle düşünüyorsunuz! Bana Mary diye hitab edip, olmaz mı? Çiklet ister mismiz? İstemiyor musunuz? Nej fena! Sigarasız kaldım. Fakat sesime de dokunuyor ya.» Ahpab ohnak için yapüğı bu teşebbüste çocukça bir hal vardı. Bess içinden: «Zavallıcık! Daha on sekiz yaşında ama, hayli süle yemişe benziyor. Fakat. ondaki güzellik bende olsa...» diyordu. t Annenize, babanıza yazsaruza? Niye yazmıyorsunuz? Herhalde tekrar yanlanna dönmenizi onlar da ister.» « Annem. babam yok ki. Ikisi de ben beş yaşındayken öldüler. Halam da bana kızgın. Gazinoyu işleten o çünkü; Mr. BurgelTle olan hâdiseden sonra işleri altüst oldu. Bana bakm, Miss Poker, annenize söyler misiniz, beni kapıdışarı etmesin. Valiahi, gidecek yerim yok. Yakında vaziyetim düzelir, herhalde. Kirayı veririm. Schubert'ler gelecek haftanın sonunda yeni operetlerine başlıyorîarmış galiha. Mr. Koretz vadetti, bu operette bana bir rol verecek... Çok iyi bir adam.» Bess kıza bakıyordu ama, ne söyleğini dinlemiyordu. Gözlerini adeta mustarib bir halle dikmiş, kaderin bu evdeki en ucuz odanın eski püskü yateğma düşürdüğü bu zavallı güzellik demetine öyle bakıyordu. Fakat bu ânın her ikisinin hayatında bir dönüm noktası olacağını bilmiyordu. Karşısmiakı çehrenin ve vücudün bütün hatlarıru birer birer süzerken: «Merak etrneyin, nafiü olsa. Baştarajı 1 inci sahifede meleri de birbirlerile rekabet edebilecek şekilde şayanı dikkat buluşlarile sergide mallannı teşhir edeceklerdir. İstanbulun beş asırlık istihalesinJ gösteren panolarla bugünkü Istanbulu gösteren kabartmalar, grafik ve tablolar sergiyi gezenlere eski ve yeni İstanbulu mukayese etmek imkânınt verecektir. Açılış günü saat 19 dan sonxa halk sergiyi gezebilecektir. On dan sonraki günler içinde sergi Eabahın saat dokuzundan gecenin yirmi dördüne kadar açık kalacaktır. Giriş biletleri Radyoevinin altında, Maçka, Dolmabahçe ve Harbiye medhallerindeki gişelerden temin edileeektir. Giriş ücreti 10 kuruş olarak tesbit edilmiştir. Şehır Bandosu her gün saat 1620 arasında neşriyat yapacaktır. Arzu edenler Sergi Sarayında hazırlanan bir dans paviyonunda eğleneceklef, yemeklerini lokantada yiyeceklerdir. Dinlenmek isteyenler için bir de lokal hazırlanmıştır. Gece. Sergi Saraymm içi ve dışı muhtelif renk ışıklarla donatüacaktır. Sarayın dışında muh telif yerlerine yerleştirilecek olan ışüdaklar bütün gece Sarayın her cephesine ışık dağıtacakhr. Geziciler, sıkıştıkları zaman mektublarını Sergi Saraymda ku rulan bir P.T.T. şubesinden atabileceklerdir. Gece geç vakte kadar eğlenenler vapur ve tren sıkıntısı çekmiyeceklfrdir. Kabataş iskelesinden saat 24 ten sonra Üsküdar, Boğaz. Kadıköy, Köprü cihetlerine ilâve vapurlar tahrik edilecek, banliyö trenleri de ayrıca ilâve seferler yapacaktır. İstanbul Sergisini gezenler mil lî sanayiin şimdiye kadar neler istihsal ettiğini, bu sanayiin imkânlarını yakinen görecek ve bundan sonra neler yapılabileceği noktasmda fikir sahibi olacaklardır. İstanbul 1949 sergisine muvaffakıyetler diliyoruz. İstanbul Sergisi* yarın iörenle açılacak Türkiye ve Yunanistana Marshall yardımı V.'ashington, 29 (a.a.) (United Press): Bu akşam Amerikan Âyan Meclisi tarafından tasdik edilerek Beyaz Saraya sevkedilen yardım tasarısında Marshal) plânı yardımından Türkiye ve Yunanistana gayriaskerî yardım olarak 45.000.000 dolar ayrılmıştır. Yabancı memlekctlere yardım Washington, 29 (a.a.) (United Press): Âyan Meclisi. yabancı memleketlere yapılacak 5 milyar 809.990.000 dolarlık yardım tasansım kabul etmiştir. Ticaret Bakanının doğu seyahati Ankara 29 (a.a.'* Ekonomi ve Ticaret Bakarn Vedad Dicleli bu sabah saat 10.45 te beraberinde özel Kalem Müdürü Nail Artuner, Toprak Mahsulleri Ofisi Umum Müdürü ve Ziraat Bankası Ticarî Krediler Müdürii olduğu halde uçakla Elâzığa hareket etmiştir. Bakan, Dcğu illerinde bir tetkik gezisi yapacakür. Prenses Faize Bursada Bursa, 29 (a.a.) Mısır Kralı Farukun kardeşi Prenses Faize bu sabaha karşı İzmirden öze) bir otomobille şehrimizden gelmiştir. bir iş bulursunuz,» dedi. «Ah! ben sizin kadar güzel olsam, "3ünyayı avcuma alınm!» Mary: «Yok csnım!» dedi. «Ahn, sizin olsun! Güzelliğimin bana hiç bir faydası yok. Erkeklerin başını döndürmekten, kadınlan çileden çıkarmaktan, beni de belâdan belâya sürüklemeden baçka bir işe yaramıyor.» Sol ayağınıjaki ıslak çorabı çıkarmadığını daha yeni farketmişti. Uzun ve pürüzsüz bacağını öfkeyle havaya doğru kaldınp bir hışımla çorabı sıyırıp atü. «Benim güzelliğim sizde olsaydı ne yapardıruz? Bunu öğrenmek istiyorum. Evet, siz ne yapardınız?» Bess içindîn: «Ne yapmazdım!» dedi. «Herşey yapardım. İş bulamıyan bir steaograf olmazdım. «Bir mektub yazalım, Miss Poker» diyerek imdadıma gelecek bir Sir Galahad bulayım diye beklemezdün. Yeralü treni gibi. karanhkta ve hergün aynı yol üzerinden gidip gelmekten kurtulurdam. Senin güzelligin bende ulsaydı dünya benim olurdu, para kazarur, istediğimi alır, istediğimi yapardım. Amerikanın en şık kadını olurdum, muvaffakıyetten muvaffakıyete, heyecandan heyecana. macerada maceraya koşar. hergün yeni bir nayat yaşardım. Sonra, •eyahat eder. mühim insanlarla tanışırdım. Bütün erkekler etranmda pervane gibi dönererdi ve ben onlann arasmdan en iyisini seçer ömiTİmün sonuna kadar mesud yaşardım.» Yazan: \lCKl" BAUM Aşağıdaki konugınalar ve Connierin sofraya koyduğu tabaklar yeneğin hazırlanmakta oiduğunu haber veriyordu. Fakst Bess o gece ne annesinin karşısına çıkmağa içinde büyük ";ir arzu duyuyordu, r.e ds kiraiiların. Miss Lynn: «Valiahi. doğrusunu istcrietüz dedik'./riulu bir mescle oldu da onun için,> diye anlatmağr. başladı. >Mrs. Burgell bana New Yorka gidip şarkı deısi almam için lâzım gelen parayı \ereceğini söylcyincc scvc seve kabul ettim. Tijetro ar.Üsti oln^ayı eskidenberi çok istcrdim. Tabii. onun bütün arzusu beni Blythe'den ve kocasmdan azaklaştırmaktı ama, benim için bu beklediğim büyük fırsattı, değil mi ya?» Bess bu karışık hikâyede nihayet bir ipucu yakalar gibi olmuştu. « Anhyorum,» dedi. « Hayır, unlamıyorsunuz. Babam yerindeki adamla ne işirn var! En aşağı otuz altı yaşında. İki de çocuklan var; ikisi de öyle yaramaz ki tasavvur edemezsiniz. Boşanmaya karar verdiğini söyleyince evvelâ şaka ediyor sandım. Siz de ol Çeviren: VAHDET GÜLTEKLV sanız sanmaz mısmız'' Kimbilir. bu gibi şeylerde belki de siz benim kadar sersem değü'inizdir. İnsan gazinoda çalışmca daimî müşterilerin sık sık yanına gelip ahpabhk etmesini tabiî bulur. Onun için, nercden akhma gelirdi ki Mr. Burgcil bir gün kRi>3ina gidecek de. bana ebi. ı yaktığı için ondan bosanmak ist.diğini söyiiyecek! Bu haber Bl\ lîıe'te nasıl bomba gibi patladı, tahmin edei'iniz. Mr. Burgell oranın hemen hemen cn zengin adamtdrr çünkü. AlWp şirketi. Ama. gözüm yok, Mrs. Burgell kocasını eîinden alacağım diye korkmasm.» Bess onun ağzını aramak için: tDemek hoşlanmıyordunuz?» diye sordu. « Hayır, noşlanmıyordum diyeır.em. Beni ütomobiüne alır, iyi bir gün geçirtirdi. Bir keresinde Palm Springse gittik. Orada bana otelin havuzunda yüzen sinema yıldızlarrını gösterdi. «Sizin vücudünüz hepsininkinden daha güzel.» dedi. Arrıa aramızda hiç bir şey geçmedi, valiahi geçmedi. İyi adamdir, maamafih. Bir bakıma hoşuma gider. Çok iyi adamdir.» İki senedenberi Ankarada Birleşik Amerika elçiliği birinci kâtibi bulunan La Verne Baldwin. İstanbul konsolosluğuna tayin edilmiştir. Yeni konsolos İstanbuldaki yeni vazifesine ekim ortalarında başlayacakür. Amerikada en çok tanınan yüksek eğitim enstitülerinden biri bulunan Cornell Üniversitesi mezunu olan Genel Konsolos Baldwin, 23 senedenberi Birleşik Amerika Dış İşleri hizmetleria.de bulunmuştur. Kanada, İsviçre, Nicaragua, Kolombiya ve İspanyada vazife almış, Washington'da Dış İşleri Bakanhğında nü sormas! üzerine Büyük Elçi da çalışmışür. şu cevabı vermiştir: « Polonya, Türkiyenin dosOrdu atı şampiyonası tudur ve bu memleketle münaAnkara 29 (a.a) Ordu atı şam sebetlerini geliştirmek arzusunpiyonası konkur komple yarışma dadır. Bunun gibi Rusya ile müsının birincisi olan manej kısmı bu nasebetlerimiz de dostanedir. sabah saat 9,30 da atlı spor kulii Rusya bize büyük yardımlarda bünde 14 atın iştirakile başlamıştır bulunmuş, kalkınmamızı sağlaManej, arazi binişi ve mâni atla mıştır. Bu sualin Türk Polonma kısımlarmdan müteşekkil olan ya münasebetleri ile alâkası yok bu yarışmalarda atın derece almas: tur. Bu mesele doğrudan doğnıiçin her üç müsabakaya da ayn ya Rusya ile Türkiyeyi alâkadar binici ile iştirak edip en yüksek eder. Polonyayı ilgilendirmez. numarayı kazanması icab etmekte Biz bütün dünya için devamlı bir âir. sulh tesisini istiyoruz.» Bugünkü manej müsabakasında yüzbaşı Selim Çakırm Bozkurdu Çinin Bfirleşmiş Mületleryüzbaşı Niyazi Akatın Koçu, üsdeki şikâyeti teğmen Süleyman Yenilmezin CeyLake Success 29 (a.a.) Birleşlânı en yüksek notları almışlardır miş Milletler Genel kurulu bugün beş müstenkif altı muhalife karşı Marylynn'in biraz evvel sorduğu 45 oyla Çinin Sovyet Rusyaya karsual hâlâ cevabsız kalmıştı. Bess şı olan şikâystini gündeme geçirhulyalarile yükselmiş, yükselmiş. meğe karar vermiştir. bulutlara değecek hale gelmişti Sonra sessiz bir sukutla uyandı, etŞayak Dokuına Fabrviasmın raftna bakuîdı. Daima âdeti olduğu makineleri yerli olacak gibi gene, bahsi kat'î bir ifadeyle Dıytrbakırcia ır.şasına bugunlerde kapattı: başlanacak clan Süm«rbank Şsyak Do« Ben senin yerinde olsaydım. kuma Fabrikalarının bütün makineleri Mary, şu ayakkablan alıp köşedeki yerli olacaktır. Süır.erbankm Defterdar kunduracıya götürür, topuklarıru Fabrikasında imal edilmekte olan ve bütün aksamı memleket dahilinden tedüzelttirirdim ..» min edilen bu makine ve teslsler ikmal *** edildikçe bir«r birer Dlyarbakıra gönÜçü kırk üç geçiyordu. Komiser Fowler'in yorgunluktan yüzü bembeyaz kesilmişri. Uzun müddettenberi devam eden sükutu bozarak Bess'e, günah çıkartan papazlara mahsus olan bıkmış, fakat gene de müsamahakâr bir halle gülümsedi: « Peki, Miss Poker,» dedi. Marylynnie ilk defa 12 teşrinisani 1936 da tanıştınız. O zamanlar annenizin pansiyonunda kiracıydı. Sonra ne oldu?» t Sonra nu? Sonra arkadaş olduk. Kendisine iyiliğim dokunabilir diye düşündüm.» « Yani, baktuuz bu istidadh bir kız, yakasım bırakmadınız.» Bess: «Evet,» dedi. Bir an gözlerinde hafif bir itiraz kıvılcımı belirdi. Sonra bunun yerine tekrar lâkayd bir bakış geldi. «Evet, bu tabir hiç de fena değil.» (Arkası var) derilecek ve orada bunlar monte edilceektir. Diyarbakırüa kurulmasına başlanan bu fabrikada yapağı tem^l«necek. halk tipi kaba kumaş ve şayaklar dokunacaktır. Amerikanın yeni İstanbul konsolosu cKı$ geldi firak açmadadır sinema yâre» Şarkısını söyiiyecek hale gelir. Mağazalann da gayrimüsaid mev» siralerde açılması güçleşir. Şurayı da ilâve etmek yerinda olur ki; kilosu on kuruşluk bir sebzenin kırk para ucuz satılmasmda halka temin edilemiyecek fayda zeytin, peynir, yağ, pirinç, fasulya gibi fiatlan liralarls ölçülen gıda maddelerinde aynı yolda temin edilecek istifadenin yanmda pek hafif kahr. Yani bu tanzim satışlarv bakkaliye mallarında halk için çok daha istifadeli ve binaenaleyh pi« yasayı tanzim bakımından çok lüzumludur. İnıdi. bu mcîele ile meşgul olan dairenin arük harekete geçmesini beklemek ve aylardanberi sürmekte olduğunu işittiğiraiz hazırlıkları bitirerek geri kalan dükkânları acmak ve bilhassa bakAnkara, 29 (Telefonla) Po kaliye emtiasını satışa başlamak zalonya Büyük Elçisi J. Druto bu manı gelmişür. Bu münasEbetle şurayı ehemmigün saat 16 da Elçilik binasında yerli ve yabancı basın men yetle arzetmck istcrim ki; hayat sublarını kabul ederek Polonya endcksinde bir kuruşluk ucuzîuk nın bugünkü siyasî, iktisadî ve temin edebilmek, bir hafta gürel içtimai vaziyeti hakkında geniş nutuklar vcmıekten daha beliğ bir Alâkahlar izahat vermiş. bu meyanda ezelî j propaganda vasıtasıdır. Türk Polonya dostluğuna da bunu benden daha iji bilseler ge> rektir. O halde neden bu dükkânişaret etmiştir. ları açmaz ve neden tanzim saüşıBir gazetecinin Rusyanın Tür na başlamazlar? Doğrusu anlaşılır kiye hakkında ileri sürdüğü top dava değildir. rak isteklerini mevzuu bahis eB. FELEK derek bu hususta ne düşündüğü Polonya Büyiik Elçisinin basın toplantısı Üniversite dershanelerinde oparlör tesisaü yapılacak İstanbul Üniversitesl Senatosu, Oni» versitenin muhtelif fakültelerinde mevcud talebe sayısına nazaran öğretim üyesi mensubla^fnın pek az oldujjnu tespit etzniştlr. Bu sebeble. sımfların çok kalabahk buluiduğunu göıönün» alan Üniversite Senstcîu, bütün dershanelerde cparlor tesiîatı kurnaaya karar vermlştir. İstanbul Üaiversitesinjle on altı bine ] yaklaşan taîebeye mukabil doçent. pro j fesör ve ordinsry^os profesor olarak öğ i retim hsyeti ancak iki yüz kadardır. Bajka menüeketlerdeki nisbetlerle kıyas j edilmiyccek kadar a: oian öğretim heye f tinln takviyesine çalışılacaktır. Bunun j için de, hemen her fakulteye j asistanlar a'.macaktır. LimanlarLmızuı ıslahı için çalışmalar Limajı İşleri hakkında temaslarda buj lunmak üzere Ankaraya gitraiş olan De J nizyolİArı Genel Müdür muavim Behçet j Osmanafaoğlu düa sabah şebrinüza gelj mlstlr. Genel Müdür yardımcısı. Bayındırlık Bakanlığı. Mılletlcrarası Iraar ve Kalkınma Bankası. Deaoiryollan ve Ulas« tırm» Bakanlığı temsildlerile yapılan toplantıya iştirak etmijür. Bu toplantıda yeni inja edilecek olan limanlarl» mevcud limanlarm ıslah ve inklsai et; tirilmelerl mevzuu görüîülmüî ve Bai yındırlık Bakanlığmm hazırladığı rapor incelenmlstlr. Aynca. bu toplanüda İstanbul. İzmir r | Mersin ve Sarnsun llmanları mevzuu elaij alınmıştır. Muammer Karaca geliyor Şehrimize Unesco Türkiye Millî Ko. misyonu Yönetim Kurulu Başkanhğından: Ankara ve İzmirde temsiller veren j KARACA Opereti tamir ve tadil edileD ' Maksimde 949 950 seıonu temsillerina ^ başlamak üzere yakında şehrimîze geleceği haber alınmıştır. « Sevimli sacatkâr yeni repertuar, ^ zengin dekor ve zarif kostümlerile h a y ranlarına yeni sürprizler hazırlamıştır. Amerika, İsviçre, İngiltere ve Fransadan kitab, mecmua ve mikrofilm getirtmek imkinmı veren Unesco kitab kuponlarmdan bir miktar üniversiteleria öğretim üyelerine ve yardımcıların4PvS diğK alâkadarlara Türk paraa jmusılhilinde dağıtılacakür. Btf Kuponlırdan tedarik etmek îsteyenleria 20 ekim 1949 tarihind«n evvel İstanbul Teknik Üniversitesinde Prof. Ratib Berkere müracaat etmeleri rica olunur. izahat aim^lr için 83350 \ numaraya telefon edilebilir. ÖZEL ŞİSLİ TERAKKİ Lisesi I Yeni ögrenci kaydına devam edilmektedir. Tel: 80547
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear