28 Kasım 2024 Perşembe Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
2Ü E:\iul 1819 CUMHLrUîkET r BİR DAKÎKA : Atomu kanun harici yapmak Amerikalı bir gazeteci Türkiyeyi anlatıyor (4 Yugoslavya Maearisian manasebetleri kesiliyor Bastarafı 1 inci sahifede göndererek Macaristanın sulh andlaşmasını ihiâl ettiğuıi ve bu andlaşma gereğince kendisüıe yükletilen harb tazmüıatını ödemediğrni bildirmiştir. Yugoslav hükumeü, banş andlaşması gereğince Macaristanın Yugoslavyaya 70 milyon dolar vermesi fâzım geldiğini hatırlatmakta ve şündij'e kadar böyle bü tediyede bulunmamış jlduğunu bildirmektedir. İlgili çevrelerde belirtüdiğine göre, Macar Yugoslav diplomstik münasebetlerinin kesilmesi şimdi ufak bir hâdiseye bağlı bulunmaktadır. Viyanadan gelen haberler Viyanadan gelen haberler, bu ıki memleket arasındaki diplomatik münasebetler kesildiği takdirde Kominformun da Macaristanı takib etmesi ve Belgradla münasebetlerini kesmegi ihtimalini kuvvetle muhtemel bulmaktadır. Rumanyada yeni Rus tuvvetleri Ünitsd Press'in Belgraddan verdiği bir habere göre, Ruslar Yugoslav hududlsrma yen: birlikler gönderm5şlerdir. Motorise bir Sovyet tümsninin Rumanyaya geimesile Yugoslavya etrafındaki Sovyet kuvvctleri yedi tümene yükselmiştir. Ayrıca meçhul sayıda Sovyet uçaklarınır. Yugoslav hududu yakınlarındaki hava alanlarına indiklcr: de bildirilmektcdir. Amerika, îugoslavyayı destckliyecci NewYork 27 (R.) Bugün Birleşmiş Milletler çevrelerinde göze çarpan bir gelışme, Yugoslavyanın Güvenlik Konseyine seçilmek hususunda Amerikanın müzsharetini temin etmiş olmasıdır. Biz gîderiz tersinc! Hayatlannda tek bir defa camie ghm.ew.is, namaz kümamış, oruc tutmamtş, ecdadının ruhuna Mevlid okutmamış, daha ne bileyim, kurban kestirmemiş, Kur'an okumamış filân olduklartnı pek iyi bildiğimiz birtakım gazeteci arkadaşlanmızın duruv dururken guya. <<Hac farsını yerine getirmek» ıçin Hicaza gttmcîeri, VâNu dostumuzu s'mirlendirmiş. Hakh ama, lüzumsuz bir asab'.yet. Bu memleketle nÇofc hacılarm cıktı haçı zlri begolden» lâfı boşuna söylenmemiştir. Demokrasiyi heııiiz pek kavrayâmadığ:miz için mukaddes 'Hac seferi» ni dahi işte bir nevi nEhlisolib» ordusuna yaptınr olduk! D. V. Başbakanm basma yeni bir demeci Baştarafı 1 inci sahifede kıben flillî Emniyet Genel Müfetti|üü kabul etmiştir. Şemseddin Gıinaltayın cumartesi günü İstanbul sergisini açarken endüstrüniz ve ticaretüniz hakkında mühim bü nutuk söylemesi beklenmektedü. Şemseddin Günaltaym demeci Başbakan lün Vüâyetten çıkarken gazetecilerüı, yeni İstanbul Valisi hakkondaki suallerine şu cevabı venrüştir: « Halihaarda İstanbulda Vaü ve Beîediye 3aşkanı Lutfi Kırdardır, kendisi henüz milletvekilliğüie seçilmemiştü ki vazifesinden ayrıldı diye yerine herhangi bü künseyi tayin edelün. Bu seçünde, aday gösterilmek hemen seçilmek manasını ifade etmez. Seçmenler kimi isterlerse onu seçerler, seçünler yapıldıktan >onra tayüı işi düşünülebiür.» Şemseddin Günaltay bundan sonra Bulgaristana kaçsn üç bedbaht genci mevzuu bahsederek bu gibi künselerin basın mensubian arasına girmesüün doğru olamıyacağını, yazı heyeüne dahil olacak kimselerin iyice tahkik ve tetkik edüerek bu gibi hâdiselerin zı:humna sebebiyet vereceğüıi söylemiş, "Benim şarkta üna ettiğim bu kabil kimselerdi. Bunlar gazeteci sıfatile aramıza gürsüıleT. manevralan görsünler, sonra kalkıp öteki tarafa ^eçsinler, badema bunlara müsaade etmiyoceğün. yoksa basın ?erbestisüıe hiç bir müdahaiemiz yoktur.» demiîtü". Cumhııriyet Başbakanın basını slâkanlandıran bu demeci maaleset yaîhşlarla ioludur. Anlatalım: Malumdur ki Bulgaristana kaçan genclerden büi Tuğrul Deliorman, diğeri Fahri 3rdü;c, üçüncüsü do Ziya Yarnacdır. Tuğrul Deiiorman muallün ikeu Izmir gazetelerüıe intisab etmiş, oü: müddet sonra oradan Lstanbula gelerek gazetemizde vazüe almış bir gencdrr. Fahri Erdinc son zamanl<ira kadar Ankara Radyosunda iken oradan kendi arzusüe aynlıp Istanbula gelmiş ve burada bir edebî mecmuada bü kaç tom bombasını kanun ; harici yapmak, yani katî surette insanlara kullanılmamasım temin etmek, Doğulu. Batılı bütün milletlerin üzeLondra 27 (aa ) Utki sene miidrinde birleştiği bir noktadır. Nasıl detle Türkiyede Uniteâ Press muki zehirli gaz de aşsğı >iıkarı aynı habirliğini yapan Menno Duerkson variyettedir. Hiç bir miHet zehirli arafından) Gazetelerin birinde gaz kullanmak jnestılivetini üzerine îeçenlerde Türkiye hakkında neşalmak ve zehirli gaz kullanmış ol redilen bir karikatür, Tiirk basir mak suçunu ve mesuliyetini taşı nında infial uyandırclı. Bunun semak istemez. bebi karikatürde Türkün basıns bir Fakat bugiin bütün dünyanın kondurulmuş olması idi. Türk bildiği bir hakikat vardır ki bütün g^zetelerinde derhal şu sual belirmilletler zehirli gaz kullanmak im miştir: •Amerikalılar, 25 ?eped?nkânını haizdirler. Bu imkândan is bcri fesi terkettiğimizi bilmiyortifade etmek her milletin elindedir. .ar.mı?» Ba yüzden harb ihtimali baş gbsteMuhakkak ki Amerikahların ekrir göstermer. her roillctin ilk îşi seriyeti bu hakikatten bihaberdirzehirli gaz kullanılması ihtünalleri er ve bu sebebden dolsyjdır ki, ne karşı tedbirli davıanmak ve bu Türkler bstı deletlçri ailesinin en eazin kurbaııı gitmemektir. Nitekirn z anlaşümış. en az takdir ediler. îkinci Dünya Harbine iştirak edcn üyesidirler Tıiifün milletler, zehirli çaze kerşı Ortadoğuda en kuweıli orduya trdbir almışlav vc hepsi de zchirli ve en müstakar hükumete sahib ojraz maskelorile dolaşnıayt bir va an Türkiye kat'i =urette batıhların zife sayraışlardı. :e biihsisa Birlpşik Araerika ilc Zehirli gaz. kanun harici olduğu InEiltercnin taraftandır. Tü:klea, halde durum bu merkezde oldugıı şarklılar. tath su frenkleri veya na göre atom bombası me^eleM or Asyalılarla bir tutar.'amz derhal taya çıktıktan sonra ne yapnacak tıraz ederler. ve atom bombasımn kullanılmssı Atlanlik paktı vc Türkiye ihtimaline karşı nasıl tedbir alınaAtlantik paktına Türkiyeyi almacak?.. makla şu son aylarda Tiirk guruÇünkü dedi£imiz çibi bir silâhın runa büyük bir darbe vurulmuftur. kanun harici addedilmesi. onıın Aylarcîsnberi ilk deta olmak iizer?, kul'&nılmıyacağın?. dair kat'i bir umumiyetle itidalle harekst eâen emniycf vcrmemekte. bilâkis her Türk gszeleleri. Birle?ik Amtnka, tarafın ona karşı tedbirler alnıak Ingiltere ve Fransaya serzeniş etliizuıiHinu hissctmcsini gereklendiı mişlerdir. Türk vatanda?ı söylenmeütcdir. Dııruın bu merkezde ol meğe başlamıştır. Vaziyeü düzeltduğuna sorc, her memleket isier is mek maksadile İnpilt^re ile Fransa tenıez, atoma karşı tedbirler almak hükumetbri bclki de Birleçik Azorundp.dır. Buçün bu tedîmlevi» merikanın tensib: ile 1939 da Türne mcrkczdc ve ııc mahiyette oldu kiye ile imzalanan üçHi ittifak andğunu kcsürinck kimsenin elinde laşmasmın yürürlükte olduğunu değildir. Fakat îster istemcz bu tcd birdenbiıe ilân etmişlerdir. Frarıssbirîci' de bulunai'aktır. Mademki nın 1940 ta Teslim olmasım TSÜteatom beşeı aklınuı bir ifadesidir, akıb, herkes bu üçîü andlaşmar.m elbet beşer sıklı ondan korunmak için bir çare hulacaktır. Bu böylc olmakla berpber esas meselc şudıır: Atcnı bombasını u> mumileMivş bir sitâh telâkki ettiği miz takdirde bunu ha7.ırİKTn?ğ3 özenen milletler, dünyamn en bü yük fedakârhçmı jiizc almak zorundadırlar ve bu fcdakârlık öylc kolay kolay £Ü?.c a!ın?cak mahiyette de değildir. Çür.kü atom bombala rınm her bir taııcM şu kadar mi! yar dclara yanılroakta ve bu bombayı kullanmak bir milletin hesabma derha! şu kadar milyarın fcda cılilmesini gerckicştirmektedir. Gırçi Aııicıikalılar bu bombaların ikishıi Japonyaya karşı kullanmıslardı. Fakat Japonyayı harb lıaricî yapmak için bu kadar milyarı feda etmek yerinde idi. Bu sayede bir rok insar.m hayatı kııriarılmu ve Japonyanın işgal ettiği sahalar: süratle ele geçirmek gibi bir netice elde edilmijti. Japonyanuı işgal et tiği sahaları dövii^erek elde etmek hskikaten ıızun bir işti ve bu yüzden atom bombası kullanarak iş kısa kesmek yolnnun ruhtlması pek hayırlı olmui;tu. Durum bu mcrkezdp olduğu için atom bombasıuuı •Tspmıyzya kaı» kullanılması ve âcil bir netice cldı edilmssi rok tabiî idi. Bu iş bittikten sonra Amerika atom bomfcasmı bertaraf etmek yo lunu tutmuş, ve atom kudrctinin yalruz insanlık hâyrı için kulianıl masuıı istiyerek bu yoldaki biiriir faaliyctlerin kt>ntrol altına alınnıa suu istemişti. Bunu istcraiyen dev let, Rusya idi. Çünkü Rusya. kontrolu yersiz buluyor. hürriyet vı istiklâle münafi buluyordu. İngilte' re. Amerika ve Fransa gibi devlet lerin hürriyet ve istiklâllerine münafi görmedikleri bir kontrolu Rus yanuı 'kcndi istiklâl ve hiirriyetinı münafi görmesi çok garibdi. Bugün beşcriyet, atom silâhımn, kanun harici Uitulmasile iklifa ede mez. Bu silâh beşeriyet için bir tehlikedir ve bu tehlikeyi ortadan kaldırmak biiyük bir zarurettir, Fakat bu silâhın ortadan kalktığuıa inanmak için en kuvvetli kontrolu kurmak lâzundır. Beşeriyet ancak bu sayedc atom silâhının ortadan kalkmış olduğuna cmin olabilir. Ömer Rıza DOĞRUL Cumhuriyet'in Edebî Rouıanı: Tnrkler, batı devletleri ailesitıiıt en az takdir edîlen fiyesidirkr,, teshedüdiğini tahm'in etraişti. Binaenaleyh, Fransa ile İngiltere Atlantik Paktına dahi] bulunduğundan, dolayısile Türkiye de pakta ıştirak ediyor demektir. Pakat Türkler bu hususta kendilerine üvey evlâd muamelesi yapüdığı fikrindedirler. Türklsr fesi atıp da Batılılann şapkaslnı giymekle kalmadıklarmı, ayrıca daha bir sürü işler başardıklarını tebarüz ettirmektedirler.. Batıiılara karşı sevgi Muhabir, bundan sonra demokrasi hareketimızle chş siyasetimizi övmekte ve şoyle demsktedir: « Türk mektablerinde ingilizce okutulmaktadır. Batıda yayınlanan kitablarla aazeteler, çevrılen filmler ve nihayet Batı musikiîi, Türk kültürünün büyük bir kısmını teşkil etmektedir.. Şimdi Tür.Kiyede askerî tslim. ter biya ve kumanda hususunda Amerikan . sistemi takib edümektedir. Fakat bazı süpheciler. Fjisya ile ihtilâf vukuunda Türk köylüsünün samimi furette Batıiılara taraft^.r ol?.cağına hâlâ inanmıyorlardı. Bu şüphecilere lâzim gelen cevabı veren, İjenzinleri birtişinden Anadoluya mecburî iniş yapan Amerik?n pilotkrı okıu. Amerikahların nıç ayak b.umadığı bu yerlsrde, pilolların ctrarmı alan köylüler onltrl hiç 6e iyi koişıİBmamışlaıdır. Vaziyet anlaşılıp, pîlotlarm Amerikalı olduğu öğrenüirsce, köylüler derhal misafiriere yemek ve içki ikram etmişler ve özür dileyerek şöyle dcnüşlerdir: Moskof olduklannı sanıruşük t da.» I l!llTU!IIIItlıııtıiHv.ı,»,.ı Steriinin diişürülmesî Seçim lasarısı ilîm 33 vatandaşı kurşuna meselesi Baçtaraft 1 inci sahifede dizenler heyetinde bir isiifa « Sahaları arasmda ikilik mey Baştara'ı 1 mcı zahifede Bilşey, seyisı Mehmcrt Güven ve alc;. eden msnşa erierinden M&hmed üvdak ve dığerlerinm ifndeleri ahndı. Şahidlcrin hemen hepsi ifadclerinde aynı çokilde hâiiscyi tekrarbyordu. Bugünkü duruşmada din'cyiciler arasmda Tzzuııur. Milletvekili emekli gcr.erallardan Yehbi Kocaîüney de göze çaıpîyoıdu. Dur. Ftnaya yann da devam edilecektir. dana getirmeğe müsaid olan temayül, bu suretlc önlonmijtir. Dola" ve sterlin böl^clr'.inin ekonomile.'i araiinda daha sapiam münasebetlerin tekrar kurulma°ı imkânlan eldf edılmedikçe Kc;liği tesirsız kalacak ve tehlikeye ciüçürüiece^tiHükumet durumu derüı bir dikkatle tetkik ettikten sonra ucuzlatma kararmı vermiştir. Çünkü vahim bir issizlik meselesine meydan vermeden dolarla yapılan ithalâtı daha fazla azaltmağa imkân yostu.» Sir Cripps. ia=e maddelerinin ccniş bir ölçüde artmırına ihtimal vertnediğini, fakat yılbaşma doğru böyle bir şeyin hissolunabileceğüıi arılatmış ve kazanc vergisi nisbetini yüzd« yirmi beşten yüzde otuza çıkardığıru söylemiştir. Sir Cripps. müdafaa ve sosya! hirmetlerden tanzilât yapdamıyacağını, fakat diğer işlerde yapılacağını anlatarak nutkunu bitirmistir. Muhalefet namma evvelâ Sir Oliver StarJey söz söylemu; ve Maliye Bakanrnı, hâdiseleri peşinden ve vaziyeti vaktinde göremernekle itham etmis ve muhalefeün hükumete itimad etmediğini söylemiştir. Bir taraftan Liberaller. diğer taraftan Muhafazakârlar, hükurr.etüı itimad talebine karşı birer takrir hazırlamışlar ve ikisi de hükÛTneti itham etmişlerdü Liberallere göre hükumet, masrafı azaltarak buh raru önlemek gibi basiret ve düayet göstermemiştir. Muhafazakârlara göre hükurnet, hem sterlrni düşürmüş, hem tesiri muvakkat ve milleti refaha görürmekten âciî tedbirler almıstır. Mister Churchill, yarın (bugün) söz söyliyecektir. Ba§tarajı 1 hıci sahifede izahat vermesi leklifinde bulundusu da şayi olmııçtur. Mesele, Eaçbakan Yarîrn'isın'n bir demecinde hükumstin tcklifine r?^men adlî tcminstın mshzurlar:ndan bahsetmesıdir. Kubalı aynı zamanda komisyon çalı.şma'arınm ncik olmasına da şiddctje tar;itar bulunuyordu. Siyasî partil^rüı noktai nszarının alınıp alınm^TiEsı hakkındaki hararetli münakaşalsr sırasmda Kubadmın bu yoldaki şiddetli ısrarından bahsedilmiş'ti. Karan müteakıb parülere gönd^rilen mektubların tüd kendisi taraîından kaleme almdığı anlaşılmaktadır. Bu gece görüştüğüm ilmî heyet reisi ve Yargıtsy Başkanı Hal'.l Ozyörük istifa haberini te\nd ermiştir. Halil Ozyörüğün verdiği malumata göre Nail Kubab İstanbulda imtihanlar ve topi ar.tılar gibi meşgale!<=ri olduğundan bahisle koraisyona öc.'^Tn edemiyeccğini söylemişür. İlmî heyet başRam tasarınm esaslan ve prensiplcri üzerinde çalışmalara devam edildiğini, bu yoldaki mesainin ikxn?]ini müteakıb gazetelere bir tebliğ verileceğini ilâve etti. Heyet bü taraftan da siyasî partilevin cevabını beklemektedir. Halk Partisüe Demokrat Partinüı bvı yolda çalışmalara girijmiş oldu%u malumdur. Millet Partisi genel merkezinde ne ekimüı beşinci çar=amba eünü yapılacak toplantıda bu mevzular müzakere edilecektir. Bu toplanüya gensl idare kurulu üyelerile Mület Partili millclveki!leri katılacaklardır. Oğvendiğürie göre iimî heyetin seçim kanıınu hakkındski noktai nazsrını bildirTiesi için siyasî partilere gönHerdiği mektubların sayısı 13 tür. Ancak resmen kayıdlı bu 13 paıtiden birini posta idaresi de gösteriien adrssle bulamadığından meknıb geri gclmiştjr. Bu ismi var cismi ynk teşekkülüh İşçi ve Çiftçi Partisi adını taşidığı söylenivor. M. S. İngîliz havacılarının Ankaradaki gösterileri Ankara 27 (a.a.) Dündenberi şehrimizde misafir bulunan 32 nci İngiliz av bölüğü bu sabah saat 11 de Etimesgut hava alanında uçuş gösterileri yapmıştır, Komünistlik propagandası yapan bir memur tevkif edildi Ankars, 27 (Telefonla) Çalışma BakKnlığı İş ve İşçi Bunna Kvırumurida teroürne işlerinde çalı^makta olan memurlardan Abdülgani Çağatay, bugün tevkif edilmiştir Çağatay m arkadaşları ara smda komünist propagandası yant'gı anUşılmıştır. Zabıtaca evinds yapılan araştırmada bazı mektublar ve vesikalar bulunmuştur. Takibata ehemmiyetle devam edilr"?':tedir. Başmakaleden devam tilâdan kurtarmak bir suçsa ona bir diyecek yok ve o zaman Sovyetlerin karşı tarafa istedikleri kadar sövüp saymalarını gayet tabiî görmek icab eder. Fakat Avrupayı istilâdan kurtarmak bü vazife olduve Amerikanın yardmıı bu vazifenin başanlmasma imkân ^^e^diği için böyle bir hükme asla varılamıyacağı aşikârdır. Diğer taraftan Almanya meselesi, atom meselesi, Yunan meselesi ve daha bir sürii meseleler var ki Sovjetler bunlaıdan hiç birinin halline yanaşmamış. bu meseleleri uzatmak ve düğümlemek jçin uğraşrnıs ve bu yüzden Mr. 8 6 % ^ ' ^ dediği gibi herkese usanc gelmiş ve hayal inkisarı umumileşmişrir. Atom mes«lesine gelince, bu silâhı ortadan kaldırmak ve ortadan kalkmasuıı sağlamak üzere kuvvetli bir kontrol kurmak için seneleıdenberi sarfolunan mesai boşa gitmiş, son günlerde Vichinsky, gene bu silâhın kaldırıbnası lürumundan bahs«tmek)e beraber sağlam bir kontrol kurulmasmı gene askıda bırakmıştır. Yunanistanla Yugt>slavya rucseleleri ise gayet sarih tecavüz ve müdahale drnekleri oiarak göze çarpmakta ve iki devletin ısürab ve şikâyeti feci bir mahiyet almaktadır. Netice sarihtir. Büyük küçük milletler, Rusyadan şikâyet ediyor ve onun tarafından takib olunan siyasetin mütecaviz. müdahaleci ve kanştLrıcı olduğtmu belirtmekte birieşiyorlar. Acaba Rusyanın siyasetini. bütün bu milletlerm siyaseti ile karşı karşıya getiren âmil nedir? Hiç şüphesiz tahakküm ve tecavüz sevdasından başka şey değil. Tahakküm ve tecavüz siyaseunin ise sulh ve giiven dogTiracağını tahmin etmenin pek yersiz olacağı bellidir. O halde bir tarafın siyasetini değiştirmek zonında kalacağl anlasıhyor. Acaba hangi taraf ve nasıl? İşte mesele buradadır. CUMHURtYET Büyükler ve kiiçiikler Donanma günü dün kutlandı Büyük Türk Amüalı Barbarosun Preveze zaferinin 411 inci yıldönümü ve iküaci donanma günü dün, coşkun tezahüratla kutlanmıstır. Saat 10 da üst rütbeli bü deniz subayı komutasmda; Deniz Harb okulu, Deniz Koleji, Deniz Gedikli Erbaş okulu, Deniz Talim alajn ve deniz bandosu olduğu halde Taksünde yerlermi almışlardır. Töre.ıe tstiklâl marşile başlanmış ve direğe çeküen bayraktan sonra Cumhuriyet abidesüıe çelenk konulmuş tur. Bundan sonra kıt'alar Beşiktaşa hareket etmişlerdir. Beşiktaşa gelindiği zaman her tarafın donandığı, raağezalarrn, evlerüı bayraklarla süslendiği, büyük bü: kalabalığuı merasün sahasmda yerlermi aldığı görülmüştür. Buradaki törene saat 1130 da İstiklâl marşile başlanmış, müteakıben bandonun işaretile Barbarosun Prevezede kullandığı tarihî bayrağm direğe çekilişi Yavuzdan 12 top atımı ile selâmlanmıştır. Bu esnada rceydanda ve harb gemilerimizdski lct'alar selâm vaziyetinde bulunuyorlardı. İlk defa 1854 yılmda Sıvastopolun müttefik donanması tarafından bombardımanı esnasında Türk donanmasına çeküen Barbarosun bay rağı halk tarafından selâmlanmış ve bu esnada coşkun tezahürat yapılmışür. Deniz erlerimiz, bu bayrağa lâyık olan bir intizamla dizilmiş bulunuyorlerdı. İnsana o günleri hatırlatan bü manzara da Barbaros heykelinin etraiında bulunuyordu. Dkeklerde dalgalanan kırmızı beyaz bayraklarm yanında üıtiram vazifesüü gören modern Türk derüzeisrnrn hemen önünde Barbarosun yağız erleri. o zamanki kıyafetlerile. hazır ol vaziyetinde saygı durusu yapıyorlardı. Diğer taraftan Beşiktaş sahillerine demir atmış olan Yavuz ile Oruçreis ve Muradreis denizaltılanmız manzaraya bir kat daha heybet katıyorlardı. Merasime tam saat 11.30 da İstiklâl marşile başlanmıştır. İhtiram EÜkutundan sonra, Yavuz 19 pare topla büyük günü selâmlanuşür. Bir deniz teğmeninin konuşması anladı* Üzerine basanlaıdan inleyerek §ikâyet eden merdivenuen yukarı çıkarken içinden rnıhzun mabzun: «E, bu akşam bü bu eksikti,» diyorda Nedense, şu son b;r iki dakikadır o gece hattâ bs'ki ont'an sonra da Luks"!a sinemaya gitrcek fikrini zihninden tamamEe çıkarrruştı. Bütün neşesi k?rmış. ruhundaki bütün ışıklar sönmüştü. Hani insanm içüıde bazan sessiz, sadasız ufak kazalar olur. toprak kayar, görünmez bir yanardağ feveran eder. denizlsrin ?icinde zele'e clur ve hayattn istikaîîisti rTeğişü; işte bu da onlardan büiydi. Bess kapıyı vurjp girdi. Miss Lynn yatağrnın üzerine uzanmış yatıyordu. Islak muşam basrnı yere atıvermiş, yüksek topukları yampirileşmiş ufacık iskarpüJerinden büüü bü: yana, birini öbür yana fırlatm'.ştı. Yağ^nurdan ıslanmış olan çorablanrun bir tekini çıkarmışü, fakst soyunurken kuvveti tükenmiş de yanyolda kalıvermiş gibi öteki teki ayağındaydı. Gözlerüıde hâlâ öfkeli bü bakış vardı. Ağzıadaki çikleti de hızlı hızlı çiğniyordu. Bess: «Merhaba, Miss Lynn,» dedi. Ben Miss Poker daha evvel tamşmadık galiba.» Kız: ıYo, ben sizi tanıyorum.» dedi. «Otursanıza. Biliycrum ne istiyorsunuz. Küayı istemeğe geldiniz. E\'et ama, param yok.» Ammanda bir iıtfilâk hikâye neşretmiş sabık bü* radyo memurudur. Ziya Yamaca gelüıce onun da Basın Yayın Umum Müürriyeti, demokrasiyi seç dürlüeü şeflerinden iken kadro zamiş bulunuyoruz; ama ruretile son zarr.inlarda açıkta kalneden seemiş bulunudığı herkesin malumu bulunmaktadır. Hal böyle iken Başbakanın yoruz? Burası pek malum değil. Biz hürriyeti, bilhassa basın, söz gazete yazı heyetlerine alınacak künselerüı iyice tahkik ve tetkik hürriyetini memleket işleri düzgün edilmeden aiındıkları yolundaki gitsin, aykırıhklar ortaya atnıp aserzenişini herhangi makul bü es lâkadarlann dikkat nazarları çekibabı mucibeye raptetmek imkânsız lerek düzeltilsin, halkın istediği ve bulunmaktadır. Hükumet elindeki istemediği bilinsin. diye seçtik, yokbunca vasıtalara rağmen aynı ijı sa bağınp çağırmak, hora tepip nâyapamayıp Fahri Erdinci Radyoya, ra atmak içüı değil, Böyle hürriZiya Yamacı devlet esrarma vuku J yeti künse istemez. fu bakımından bir gazeteden çok Arasua matbuatta göze çarpan daha mühim bir memba olan Basın Yaym Umum Müdürlüğüne aldık sert ve teca^üzkâr edalı yazılara tan sonra biz aynı hataya niçüı düş hepimiz müteessü ohnaktayız. Gamiyelim? Gönül isterdi ki Şemsed zetecilik namma böyle saürların din Günaltay .Hükumet kadrosun kalemlerünizden çıkmasına gerçekda böyle muzır temayüller taşıyan ten esef ediyoruz. Lâkin bunların hiç kimse yoktur» diyebilsüı ve on neden yazıldığıaı araştrrmca bir dan sonra bize ihtarda bulunsun. hakikate varıyoruz ki burada izaha Bunu yapamadığı müddetçe söyle değer. necek en makul söz: «Her müesseBir gazete, bü mesele hakkında sede böyle bü kaç adam bulunabi neşriyat yapıyor. Bu neşriyat ya Ur. Biz hükumet oiarak kendi kad hakh. ya haksızdır. Haklı ise işi ısromuzu, gazeteler hususi müessese tah etmek, haksız ise haksız olduoiarak kendi adamlarını gözden ge ğunu söylemek icab ederken alâçirsüıler, böylelikle aramıza böyle kalı makamdan ya tani bü vurdum zararh kimselerin sokulmasına be duymazhkla, yahud yazılanın tam raberce meydan vermiyelün.» de aksine kararlar alınmasile mukamekten ibaret olmalıydı. Kaldı Kİ bele görüyor. Bütün neşriyatm böybugünkü gazetecilerimizüı ellerüıe le karşıiandığm! iddia etmiyorura; verilen sarı kartlar da gazeteler tafakat ihmai edilmiyecek bü nisrafır.dan değil. uzun tahkik ve tetbette, böyle cevabsız veya tesirsü kiklerden sonra bir hükumet teşbırakıhnış neşriyat vardır. kilâtı tarafından verilmektedir ve tstanbul matou2tından büyük bir bu sebeble bu nevi hüviyet varaka.ı hamillerinüı hatü hareketlerinden kısmrnın üzsrinde durdukları son gazetelerüı değil, gene ve evveiâ bir iki mesele hakkında hükumeiin hükümetin mesul olması lâzım gcı tam zıddına hareket ettiğini gör« mekle him gazetecilik, hem de demektedir. mokrasi namma müteessü ohr.aHulâsa basmımızın bugünkü men mak kabil değildir. Bu hareketile hii sublarının vatan ve mület sevgisi kumet, işi inada bindirdiğini umumî bakımından temayüz eüniş vatir. efkâra göstermekte ve tabiî hükudaşlar arasında bulunduklarını if met vasüle demokrasi icablarından tiharla söyliyçbiliriz. Büıde bir ıti uzaklaşmaktadır. şinin akidesi bozuk çıktı diye böyle Yazdıkîarınm tesirsiz kaldığmit bir şüpheyi ortaya atmak, gazeteci nazarı itibara aknroadığını. hattâ leri bü takım hak ve vazifelerinden aksine hareket ediidiğini görcn mahıum etmeğe kaıkmak adalet, rauharrülerden bazılan bu mukaitidal ve insaf ölçülerile asla bağ bele karşısında işi tariz vadisine dök daşamiaz. mek yolunu tuhıyor ve belki bn suretle alâkadarları harekete geçiıebileceklerini ümid ediyorlar. Bu 5atularla, gazetelerde uluorta Bundan sonra konuşmalara geçil sövüp saymamn lehinde olduğumu miştir. Merd Bayat adlı gene denuf lannetmemenizi rica ederün. Yirmi teğmeni söz alarak Barbaros gün bes seneyi geçen meslek hayatımu lerini heyecanla anmış ve sözü bu bizim gszetecilik âdabındaki gidişatımızı herkese göstermiştir. Biz güne getüerek şöyle demiştir: sadece bu lâyıksız neşriyatın biraz « Bugün namlularımızın akis da daha dürüst yazılara hükümetin lerile kucakladığımız, en mukaddes knlak asmamasuıdan doğduğunn gaye oiarak kalblerimizde yaşattı anlatmak isriyoruz. Gerçi hükümeğımız sulha kem gözle bakanlar o tin her yazıîanı nazarı dikkate nllursa akibetleri feci olacaktır. On ma'inı isteınek fazla olur; ama bir lan Barbarosların. Turgudlarm, şehir matbuatının ve muhtelif kaMuradlarm ecdadma lâyık evlâd lem sahiblerinin ısrarla üzerinde dur lar oiarak karşılayacağız.» duklan meseleîer halJiir.da. tas^ib Geçid resmi ettikleri veya etmediîkîeri Beşiktaş ilçesi adına yapılan blr bu işleri yapanların şahısları hakkonuşmadan sonra söz alan Deniz kında gösterilen müsbct veya meafî Harb filosu komutanı TuğamirrJ alâkayı bilmemezlikten gelmek do Nureddin Günege, günün önemini reva değildir. İmdi, hürriyete ve demokrasiy© belirten bir kcnusma yapmıştır. Diğer bir gene teğmenin. Cahid Yare kıymet veıiyor ve bu hürriyetin iyi nin. heyecanlı hitsbeMnden sonra kullanılmasın:. neşriyatm dejenere olrKamasını istiyorsak i>i niyetli ve resmi geçid yapılmıştır. temiz neşriyata karşı çok hassaa Barbarosun ahfadı. muazzam ka davi'anmak ve bu yolda çahşan katabahğın, deniz bandosunun canlı lemleri teşvik eüı.ek hem basın nağmeıeri arasında tribünlerin ö hürriyetinin memieket idarcf>nJ.eki nüncen gecmiştir. düzeîtici ve düzcnleyici volünü uBu büyük mprasimi. Donanm3 mumî efkâva çöstermek. hoîr. de Komutanı Amiral Sadık Altıncan, vurt'.'.îr.ıduytoaları silkmck ve sarststanbul Deniz Komutanı Tuğger.e mak için bir kısım kile~ılcrin tutral Fuad Uzgören. deniz kııweüî"j maya mecb'.'riyet hiîçeftikleri tsriz kurmay başkam Necati Özdenlz, yolunu seddetmek oîur. Biz lcj^sk Deniz Harb filosu komutanı Tuğ asreıyacak oîdııktan sonra basıa amiral Nureddin Günege, Harb A hürriyerine nç lüram vardı? Birkademisi komutanı Korgeneral Fev birimize küfretmek. bir":irimiıi zi Mengüç, diğer general ve ami zemmetmek ve kırmak için mi? B. FELEK raller, Beşiktaş kaymakarrn, vilâyet ileri gelenleri ile kalabalık bir halk kütlesi alâka ile takib etmiştir. Halk, harb gemilerimizi ziyaret etti Donanma Bayramı münasebetilo halk, öğleden sonra Dobnabahçe önünde demirlemiş bulunan harb gemilerünizi gezmiştir. Akşam üzeri de bayram münasebetile Yavuzda büçay ziyafeti verilmiştir. Donanma serisine aid pullann damgalanrnası Hiirriyetl neden seçiyoruz? Türk Yugoslav ticaret ve ödeme anlaşması Ankara 27 (a.a.) 18 eylul 1947 tarihli Türkiye Yugoslavya ticaret ve ödeme anlaşmalarının iki memleket arasında yeniden akdedilecek anlaşmaların yürürlüğe girmesine kadar uzatılması hakkında 13 eylul 1949 tarihinde Yugoslav Dış İşleri Ba kanlığile Belerad Büyük Elçiüğimiz arasında mektublar teati edilmiştir. yanından sıyrılıp geçti. Lâkin, merdiven o kadar dardı ki gene ötekinin vücudüne bü^z değdi. Sonra Luke aşsğı doğru imnesine devarn etti, kız da yukan doğru çıkma«ına Arkasında acuz cinsten, fakat parlak bir muşamba vardı; sol cebi de yırtılmıştı. Düğmelerini çözünce etrafa sıcak ve tatlı bir koku yayıldı. Sinirîi bir tavırla kukuletesini arkaya doğru aünca saçlan iri bukleler halinde ve kendilerine hâs bü canlüıkla döküldü. Bu saçlar pek nadir tesadüf edilen bü renkteydi: Yeni kesümiş odunu andıran bir renk. Üzerinde de yer yer yağmur damlaları duruyorda. Kızm uzun ve biraz yukarı doğru çeküî gözleri. kötü bir şekilde boyanmış gür kirpiklerinin Hİtı.rJan kızguı bü: haile bakıyordu. Alt dudağı da, ıslak bir halde, biraz aç&ğı doğru sarkmıştı. Bess'in içüıe gene bir bıçak sr.planır gibi oldu. Hasedden ileri gelen bu acı onun pek de yabancısı olmadığı bir histi. «Böyle müthiş. yağmurlu, firtınah bir teşrinisani akşamı sekiz sokak aşın bir yerden geldiği halde raîil oluyor da gene bu kadar güzel!» dive ha\Tet edivordu. Bir saniye sonra bü şeyin fsrkuıda oldu: Luke ıshğını kesmişti. Hakikaten, delikanlı şimdi merdivenin altbaşmda durup sigarasmı ağzmdan almış, kızm arkasından bakıyordu. Yüzünde Bess'in o zamana kadar onda hıç gönnedıği bix. Washington, 27 (a.a.ı Dış Isler: Bakanlığı, Ammanda G ton dinamit ve barutun bü kaza nsticesinde üıfilâk ettiğini bildirmektedir. İnfilâk neticesrnde 30 Ürdünlü ölmüş ve üıfilâk sahasından 400 metre kadar uzakta bulunan Amerikan Büyük Elçüiğinin pencere ve kapıları kırılmıştır. Amman'a bür ziyaret yapmak üzere gelen Birleşik Amerikanın Suriye Atasemiüteri Albay «Lawrence Mitchell^ hafifçe yaralanmıştır. Millî Savunma Bakanî Amerikan Büyük Elçüiği üzerine Ankara, 27 (a.a.) Milli Sa denur ve tas parçaları cüşmesine vunma Bakanı Hüsnü Çakır, bu sebebiyet veren bu üıfilâk hakkınsaıbahki Ekspresle İstanbuldan şeh da Kral Abdullah, resmî tahkikat yapümasını emretmiştir. rimize gelmiştir. gözden kayboldu. Luke da ancak o zaman sönük sigarasmı gene ağzına gfötürdü, derüı bü nefes aldı ve tekrar ıshğını tutturdu. Salonda Bess"n annesinin sallanıı koltuğu da bir müddet içrn nefesini kesmiş gibiydi. O anda gene gıajda yarak sallanmağa başladı ve Mrs. Poker, paylar gibi bir tavrrla: «Aşağı üıip ocağa bir bakar mısın?» diye seslendi. «Kimle konuşuyorsun? Sen misin. Bess? Scn butaya gel de, yavrum. Luke'u lâirırdıya tutma, işini yapsın.» Luke bodrumun karanlık taraflanna doğru eriyip kıyboldu. Bess de, annesinin smrine itaat ederek içeri güdi. Gene oyuna onu aîmamışlar, dansa davet etmemişlerdi ve Bess bunu o zamana kadar hissetmediği derecede vazıh ve acı bir şekilde hissediyordu. Annesini müşfik, .':ıkat canı sıkkın bir halde söylenir buldu « Demin selsn kindi. 3oss? Şu Lynn denen kız mı? Daha taşlığa girer ;7İnr.ez kn1:'.'!: batün evi k3plıyor. Parasıru o pis kokulara harcayacağına kirasrnı verse ya. Bana bak. Bess, sen şündi git ona. bu : meseleyi kon ış Bu rece vereceğüıi söylemişü. Vermezse yarın sahiden kapıdışarı edeceğim. 3en sabırh bü: kadınımdır ıma, artık bu kadarı da fazla...» Bess itiraz etmek istedi, fakat dünyada sevmediği böyle Lir îgi kabul etmek mecburiyetinde olauğunu ve bunun ömine geçemiyeceğini Amerikadaki bir dcktorumuzun ' muvaffakıyeti Yazau: VİCKY BAUM Çevîren: VAHDET GÜLTEKİN raki senelerde de bir bak:ma Luke onun yanından hiç eksik olmRmıştı. Sonra Bess, istediklorinin hîpsini elde etmişti, değil mi ya? Hspsini de^ilse bile. hemen hcmen. Luke şimdi neredovdi aca1>:? Bess bir an icin hibrsls'rır.dan ayrıldı ve kenriLsini tekrar karakolda buldu. Komiser Fowler gö:lerini, bir şey bekliyormuş gibi onur. yüzune cıikmiş, dikkatle süzüyordu. Stenograf da kalemini kâğıclın üzerine koymuş. onun söyliyeceklerini vazmağa hazırlanıyordu. Bess fısıltı halinde bir sesle: «Tarihini bile hatırlıyorum.» dedi. «12 teşrinisani 1936.» Sonra. biraz evvel zihninden geçirdiği hatıralarda kaldığı noktaya döndü: Luke aşağı inerken. o kız, yani Marylynn jukarı çıkıyordu Tahtaları gıcırdayan merdivenin ortasında karşılaştılar. Luke kızm geçmesine imkân vermek üzere ge ri çekilip trabzana yapışarak durdu. Fakat bunu alaylı bir hürmetkâr tavıria yaptı. Kız da dosdoğru ileri bakarak ve soî•• kalçasını birazcık yana doğru kırarak, onoD Azametli bir tavırla: . 0 halde, Miss Poker,» dedi, «oldukça mühim bir malî teşebbüste bulur.msm lâzırn gelccek. Y?,ni. bana yirmi üç sent borc verdiğiniz takdirde ıizi civardaki sinemaya götürürünı. haıtâ belki sinemadaıı sonra da >üt içirebiürim.» Ee^s kahkahayla gülmeğa ba^lad:. İçinin birdenbire aebsbsiz hir şekilde kaynar1:ğını, tath bir nezla dolciuğunu ve heyecanla kaoardığını hissstmişti. ' Pekâlâ, jigoiorn,» rledi. Seni sinemaya götüı'cccğim. cşlcr.airrceğün. Fakat şimdi buradan defol ve sakın gürültü yapma, yoksa annem gene bağırraağa başlar.» Bess ona kapıyı açtı ve ıtlık çaIa çala merdivenden aşağı ir.lşüıi sejTatti. O ânı bir daha unutamadı. Çünkü o andaki hissini ordan sonra bir daha duymak nas?b olmadı. Luke'un kendisuıe, kendisinin de ona aid olduğuna dair içinde ö'yle kafî bir emniyet vardı ki! Hayatmda ne kadar rorluğa uğrsrsa uğrasın, yanında dpim^ iuke bukınacaktı. Doğrusuou ifterseniz, ondan son rr.ana vardı: İhtirasla, kendiaden geçmekle, öfkeyle kanşık tuhaf bit mana; ayıu zamanda bü alay, hattâ müptezel bir his bile seziliyordu Bess'e hiç bü erkek bu §pkilde bakmamıştı, nerede kaldı ki Luke Jordan bakacaktı. O anda pek iyi anlayamadığı de. rin bir acı içme bıçak gibi saplandı; sonra birdenbire geçti. Bess kendini tutamadı, aşağı indi Luke'un dirseğine dokunarak. gayet alçak sesle: «Ne düşünduğünü söyle, sana bir dolar var. Luke.» dedi. Bu sual delikanlıyı şaşırtmış gibiydi. Fakat cevab verirken gözleri hâlâ o kızın arkasmdaydı: « A! hiç... aklımdan bir şey geçti de...» Bess içinden acı acı: «Tabiî; aklmdan bir şey geçti,» dedi. O güzel uzun bacaklar son basamağa basıyor. o güzel yuvarlak kalÇalar tekrar hafifçe kıvnhyordu Inanılmaz şeydi: Üzerinde muşaiTica olduğu halde bir vücud lası! oluyordu da böyle sanki çuçıplakmış gibi görünüyordu? Luke: =Bu kızın istikbaU parıak,» dedi. Bess: Yani istidadlı bir kız mı sence?' diye sordu. « Onu bilmem ama. sesinin şekli hoşuma gitti.» Duduklarınd?ki teoessum şimdi açıktan açığa küstah bir ırtr.a almıştı; gÖ7İerini de hâlâ kızdan ^yırmamışü, Kız nihayet odasına girip Baştarah 1 iv.ci sahifede lojisi hakkmâa tir kurs vermek ve doktora taiebesi yetiştirmskle vazifelidü. Yeni Fü£titü, dü.ıyada • ilk defa olmak üzere, kanser araş trrma sahasır.dan lisans ve felsefe doktoru deTecelerini verecektir. . P.T.T. Genel müdürlüğünün 27 Şündiden buraya, üçü kadın olan eylul 949 tarihli ikinci donanma gü yedi doktora taiebesi kaydo'.unmuşnü için hazırlattığı özel damga ile tur. ^ damgalanmış üç bin aded donanma serisüıe aid pullör İstanbul, Galata, Beyoğlu. ve Beşiktaş posta merke2lerinde çok kısa bir zamanda satılmışür. D. P. Genel Kurul toplantîîan.' Özel damga yalnız Beşiktaş posta merkezinde kullanıldığı içüı diğir sona ermiştir. Üyeler, rr.erkezej dört merkez gişelerinden Beşiktaş döntneye başlamışlardır. Parti, toplantıiar hakkında şün j merkezüıe halk fazla hücum etmiştir. İstanbul dışında bulunup da dilik bir tebliğ neşretaıekten vaz1 1 pullarını damgalatamıyan bü çok geçmiştk. Celâl Bayar, yarm beraberinde vatandaşlardan geîen muhtelif telgraf ve telefon müracaatleri üzeri Adnan Menderes ve diğer Partiii ; ne halkın bu arzusunun tatmirü arkadasları bulunduğu halde Eriçüı özel damgamn imhasının Dir dek'e gidecek, bu havaüde bir tet1 müddet geriye bırakılması genel kik gezdsi yaptıktan sonra yarın müdürlükçe uygun göriilmüştür. a'kşam şehrimize dönecektir. Bu suretle özel damga 27 eylul îskenderunda milyonluk 949 günü saat 24 e kadar kullaruldıktan sonra ertesi gün Cbugüa) dava sona erdi P.T.T. Genel müdürlüğü veznesine İskenderun, 27 (Telefonla) ! gönderilmiştir. Bir yangm hâdisesinden dolayıj Gerek İstanbulda, gerekse Ana Anadolu 'Türk Anonim Sigorta i doluda olup da pullarını darr.gaia Şirketi ile tüccardan Hüssyin | tamıyan vatandaşlar bü ay içeri Güvenç arasında iki senedır de i Süıde pullarını veya i'.î crjslleri vam eden muhakeme sona ermiş" ni muvakkat makbuz karşılığı P.T.T ve Sigorta Şirketi Hüseyin' GüGenel müdürlüğüne gönderdiklsrj vençe 1.068.955 lira ödemeğe; takdüde pulları istedikleri şekilda mahkum edilmiştir. Bu meblâğ : damgalanmış oiarak adreslerine gon dan, bankalara aid olup. para haricdir. derilecektir. D.P. Genel Kurnl loplanlsları fciiii HER ÇARŞAMBA., OTEL DENİZ PARK m Fevkalâde gecesini görünüz YEŞİLKÖY (Arkast var)
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear