24 Kasım 2024 Pazar Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
22 Araiık 1949 CDMH U K1YİJX r "Rusya soğuk Bütçe Komisyonunda sert harbi kazanamaz,, münakasalar oldu Avrupa İktisadî tşbirliği Teşkilâtı idarecisinin beyanatı Los Anşeles 21 (a.a.1 (afp) Mahalli bir teşküât tarafından verilen bir yemekte söz slan Avrupa iktisadî işbirliği teşkilâh ıdarecisi Paul Hoffman hangi sebebler dolayısile Mar c hall plânının başmda kalmak iftediğini izah etmiştir. Gecenierde Ford tesisi başkanlığı için kendisine yapı'.an teklifi hatırlatan Paul Hoffman demiştir ki: « Yalnız yabancı memleketlere yardım programım idare etmern bahis mevzuu olsaydı bu durura beni alâkadar ermezdi. Fakat durum bununla kalraamaktadır. Mak Ead Sovyetlerin taşmasına mâni oimak için soğuk harb yapmaktır. Sayed Rusyayı önlerr.ezsek dünyada banş hiç bir zaman sağianmaz.» Hoffman söderine devamla şunlan söylemiştir: « Batı Avrupasız bir Rusya sebeb olduğu soğuk harbi kazanamaz. Bız Amerikalılar ise Bab Avrupa Burıdan sonra, gürütüler çıkmaolmazsa daima harbe hazır bir sına sebeb olan soruiar başlamışur. durumda bulunmak zorunda kalıMilletvekillcrinin tenkidlcıi ıız.» Muhalif milletvekillcrinin Abidin Potoğiu turizm bahsi üzcrinde her senc bol bol konuşulduğunu. yapılan işin tasan hazırBu sırada bazı muhalif millamaktan ileri gitmediğini söyle letletvckilleri masanın yumrukmiş, radyo ücretlerinin artünlma lanmasını hoş karşılamadıkların Washington 21 (a.a.) Başkan sını bu münafebe^le ter.kid elmiş. dan, Başkandan. bu şekilde bir TTuman ve İngiliz Başbakanı Attle» Radyoda Meclis ssatinde müza konuşmaya müdahale etmesin; aksettiril istemişlerdır. Abidin Potoğiu, Mareşal Stalin'in yetmişinci yıldö kerelenn tarafsızlıkla nümü münasebetile bir tebrik tel tnesi icab ederken, genel müdürün İdarenin bu şekilde çalışması buna riayet etmediğini ileri sür için verdiği emirden dolayı, Baş grafı göndermişlerdir. müştür. bakan Yardımcısına teessüf etDoğu Almanyada ça'şaalı Potoğiu muhalif milletvekil miş, böyle bir faaliyeti demokmerasim Berlin 21 (a.a.) (United Press) lerinin sözlerinden ya pek kısa rasi ile kabili telif bulmamış ve Stalin'in yetmişinci yıldönümü doğu bahsedildiğini, yahud da isim Nihad Erime böyle bir zihniyet ve Almanyada dün gece, eskiden Adolf lerinden başka bir şey söylenme içinde iktidara dayanarak ; Hiüere' gösterilen şaşaa ve ihtişam diğini, buna mukabil C.H.P. li Mecl sin manevî şahsiyetini ele Ba alarak bu şekilde propaganda içinde kutlanmıstır. Almanyadaki milletvekilleri ve bilhassa Sovyct işgal mıntakasında yapılan kanların bütün konuşmalarının, yapmasının fena bir hareket olbir çok toplantılarda Stalin. Alman bütün hücumlarının aynen tek duğunu kaydetmiştir. Neticede maddelere geçilmiş yanın «kurtarıcısı. olarak alkışlan Tarlandığını kaydetmiş, konuşmalar hülâsa edilecekse müsava ve 4 milyon 600 küsur bin lira mıştır. Londra 21 (Nafen) Demir per ta riayet edilmesini, tarafsızlık olan BasınYayın Umum Müdeden sızmakta olan haberler peyk ve hakkaniyet icabından olduğu dürlüğü bütçesi, aynen kabul omemleketlerin hiç birinde Stalin kadar millet parasile yapılan bu lunmuştur. Bu rr.üzakereler sıiçin yapılmakta olan törenleer hal vazifenin icabatından da oldu rasmda imtiyaz müddeti bitmekte olan Anadolu Ajansı süresikın istlyerek gitmediğini göster ğunu söylemiştir. Nesriyatın tanziminden kim mesul? nin 1975 e kadar uzatılmakta olBu mevzulardaki tenkidler sı duğu da anlaşılmıştır. ıı<ınıımıımnnıi!nııi!iıınfmnııini!i!iıı:ıi!!iınimiHiinni Bnşfarafı I inci sahifede kmda kııllandığı «emir kulu, köle zihniytti veya maişet kaygusu> bahsedilen isnadlar kendisine iarafındsn şiddçtle ele alinmış ve mcmur'ann şeref ve haysiyetinden iıahsedilMek isnadlar kendisine iade edilmiştir. Basın Yayın t.TînıiTn müdimimin izahatı Genel müdüılük bütçesi hakkında. komisyonca syrı'an raportör raporu.Vjn okunmasile. cöriişmeler açılmıştır. Rsporlör Ahmed Eemzi Yürepir idarenin muhtclif koüan hakkında tetkiklerinin neticesini bildirroekte. tenkidlerde bulunmakts. ve bazı teklifîer yspmaktaydı. Umum müoür Ahmed Sükrü Esmer. bu esile ile teşki lâtın faaliyeti hakkında umumî mabiystte izahlarda bulunmuş, yapılan ve yapılması tnsarlanan işleri anlatmi?, bu arada turizm davasının ehemmiv(?tle ele ahndığmı da ileri sürerek iki kanun tasarı.=ı hazırlar.dıâım belirtmiş. bir yan dan bu yolda bazı çalışmaları da başlanrrrş olduğunu beyanîa bazı misailer vermiştir. rasında Ahmed Oğuz. daha sert ve âsabî bir dille, neşriyatın bu şekilde tanziminden asıl kimin mesul olduğunun açıkça ifadesini istemiş, yani bizzat Genel Mü diirlüğün nui, yoksa hükumetin mi yaptığını ve memurlarm maişet zorile bu emirleri tatbika mecbur mu kaldıklarmı öğrenmek istemiştir. Bu sorulardan sonra Başbakan Yardımcısının â sabileştiği müşahede edilm.ş vs önündeki masayı yumruklıj'arak cevablar vermeğe başlamıştır. Belirtildiğine göre, Başbakan Yardımcısı, BasınYayın Umum Müdürlüğü ile, Anadolu Ajansı ve Radyo İdaresinin tekmil icraatmın kendi bilgisi dahilinde yapıldığmı bu idareler:n bu şekilde çalışmasmı tasvib ettiğini, bu arada Meclis saatinin tanzimi hususunun da ken di emir ve direktifi ile vâki olduğunu, eğer Anadolu Ajansı, Bakanların gezileri ile, beyanatını yayınhyorsa. esasen b:rinci vazifesinin bu olduğunu, çahşmalara bundan sonra da, bu şekilde devam edileceğini açıklamış, Ahmed Oğuzun memurlara ilişen sözlerine sert cevablar ver miştir. BİR DAKİKA Ankaradaki plâıtör kazası Pilot Necdet Çolak 8 aya mahkum oldu Ankara 21 (Tekfonlai Tokad miüelvekili Recai Görelinin eşinin ölümü ile neticelenen plânör kazasından dolayı yargılanmakta olan pilot Necdet Çolağm duruşması bugün sona ermiştir. Mahkeme pilotun dikkatsizlik yüzünden bu kazayı işlediğine kanaat gotirerek Necdet Çolaşı bir sene hapse mahkum etmiş, arcak millî h)5İerin heyecanı. cezayı tahfif edici seteb te?kil ettiğinden mahkumiyeti 8 aya indirmiştir. Yeni yılda 18 bin Km. lik yol işletmeye açılacak Sinekler küçük Osmanlı İmparatoriuğu ama..» Baştarafı İ inci sahifede ğini anlatan, yardım malzemesinm kullanılması hakkında izahlarc'a bulunan Mr. H. Hilts. yollara ayrılan tahsisat için de şöyle demiştir: « Yolların yapımı için muhttlif senelere mahsus programlar hazırlanmıştır. Bu sene sonunda 18 bin kilometrelik yol işletmeğe açılacaktır. 1952 senesi sonunda da 22 bin kilometrelik millî bir şebekc kuru'.muş olacaktır. 1348 senesinde 36 milyon, 1949 da 44 miîyon iirs sarfolunmuş ve programlar tamamlanmıştır. 3950 şenesinde de 55 milyon lira 'larcanacaktır. Bununla milli şoseler şebekesi genişiiyecektir. Marshall plânından. bu sene 5 ilâ 9 milyon dolar ayrılacağını zannediyorum. Yollann hepjinin yapılmasına imkân yoktur. 9 seneük plân sonunda oldukça geniş bir yol şebekesine malik olacaksınız. 1952 senesinde Türkiye yolları her bakımdan komşu memleketlerle rr.ukayes<î edilebilecektir. Ynllar ve ckonomik kaikınma Yollsr. Türkiyenin ekonomik kalkınmasıru hızlandjracaktır. İktisadi İşbiılisi İdarcriniru Türkiye endüstrisinin geli^.ıı°si için teklif ettiği projeler de bu suretle daha kolay tatbik imkâmnı bulacaktır. İstihsal merkezleri, ara yollara şube yollarla ba»lanaciktır.> İstanbulda, Ankarada. Elâzığda üç büyük, İskenderun ve Mer sinde iki küçük, ve 15 merkezde de daha küçük yol bakım ve ıslah atelyeleri açıldığını. buralarda bir çok ışler yapılacağını, hususi teşebbüsün de bundan istifade edeceğini ve bu suretle atelyelerin kendi kendilerini ödiyeceklerini söyliyen Mr. Hılts, kurslar hakkında §u izahatı vermiştir: 1500 kisi kursları bitirdi « İskcnderundaki eleman ye tiştirme merkezi 1947 de kurulmuştu. Buradan şimdiye kadar 1500 kişi çıkmıştır. 750 si ise yoi inşa işinde operatör olarak çahşabilecektir. Burada 810 Amerikan mütehassısınm idaresi altında yetişenler. muhtelif atelya ve yol inşaatlarında vazife almaktadırlar.» Memleketimizdeki kalifiye işçi ve memur mevzuuna temas eden Hilts, şöyle demiştir: v Burada gördüğüm en aykırı durum, mühim mevkilerdeki kimselerin mütemadiyen değişmesidir. Bu husus muhakkak surette halledilmelidir. Hususi teşebbüsde de aynı şeyin tatbik edildiğini esefle gördüm. Bunun için herhangi bir şahıs işe alınmadan evvel iyi bir şekilde a Diinkü. Ankara vcpurüe gelen bir ecnebi dostumm dij/or ki; «Mükemmel gevıi. Tertemiz. Hiç şüphe yok Akdertizin en güzel i'apuru...» Tehrik ederiz. «... Fakat soğuk su borusu bozulmuş, kaynar su ile yıkandık. Barda. bir içkinin övünüze gelmesi bir saatigeçiyor. K.amaraiv\n kap% mandalı kınktı. Hi~met görenlerin hiç biri tek kelime yabonct dil bilmiyor ve ilh...» Teessiif ederiz! D. N. Seçim tarihinin daha öne alınması muhtemel Bnşfamft 2 inci sahifede etm<>kten çekinmektcdirler. Fak^t C. H. Parti'J bir cok milletvekillerinin daha sim lidcn Ankaradan ay rılarak seçim bölselerine harekei etmeleri. seçimlerin normal za.•nrndin evvel yapılacaâma dair olan kans?tleri takviye etmektedir. Diinkü Mecliste Ankara 21 (Telefonla) Bucünkü Mecüste nrurtım açılır HÇIÎmaz bir taraftan Be,şbakan Yardımcısı, bir taraftan da Ahmed Tahtakılıcm söz istem?kte olduğu görülmüsnir. Nıhad Erim. yeni seçim karunu tasansrım Meclise sunuldujundan bahisle. bunun iç işleri komisyonuna havale edilmij olduğunu. Anayasa ve Adalet komisyon larında da görüşüleceğini söyledi ve tasarınm biran evvel Kamutayın müzakeresire arz için, Anayasa Adalet ve İç İşleri komisyonlanndan onar üye a'.uıarak, kurulacak geçici bir komisyona verilmesini teklif etti. Ahmed Tahtakılıc buna itiraz etti: «Seçim kanunu üzerinde şimdiye kadar sağlı sollu çok konuşmalar oldu. Bu, ana kanuntardan biridir. Memleketin siyasi hayatını, devlet, hayatını yakından alâkadar eder. Bu bakımdan heı komisyonda ayrı ayrı ve inceden inceye tetkik edilecek hüviyettedir.. dedi. Dv.nokrat milletvekillerinden Fikri Apaydın ise, bu üç komisyondan onar üye ahnarak değil, ilgili komisyonlar üyelerinin heyeti umumiyesinin toplanarak tasarıyı görüşmesini teklif etti. Neticede hükumet teklifi mucibince, tasarınm geçici bir komisyona gönderilmesi takarrür etti. Başkan Düşünsel, bundan sonra oturumun başında usul hakkında konuşacağını b Idiren Tab takılıca söz verdi. Tahtakılıc dedi ki: "Bugün Kamutay toplantısı ile beraber Bütçe Komisyonu da saat 16.30 da toplantıya çağrılmıştır. Kamutay devam ederken azanın başka bir toplantıya davet edilmesi ve buns mecbur tutulması Anayasaya ay kırıdır..) Düşünsel: «Riyaset bunu teemmül eder.» cevabını verdi. İngiltere, Kıbrısı terkedemez ş âcrnm tir. Kıbrısta iislenmiş olan stratriik hava kuvvetleri. höyle hir lıariıde. İngiHcrenin mütfcfiki olan Tiirk •opraklan ÜTerindcn eeçerek Karadenizdcki Sovyet kıyılanna ve Bakiiye karşı harekâtta Vıul'inaraklardır. Kıbrıstan Sivastopol takriben 1100 kilometre: Kafkas petrnllarının merkezi Bakü 1500 kilometre. Rusyanm peyki olan Bulear arariii ise 1000 kilometre mesafededir. Böyleee Sovyet Rusyanm ve peyklcrinin hiitün Karadeniz kıyılarmHaki topraklan üsleri ve Kafkasya pctrol böleesi. Kihrıstaki İngiliz stratejik hava kuvvetlerinin tam menzili içindedir. İnîilizler. iiçüncü bir dün.va harbi tehlikesinin daima mevcud olduğu bir zamanda, Kıbrıs gibi bir iissii. hiç tcrkederler mi? LonHradaki son bir buçıık aylık ikametim sırasmda. kendileıile temas ettiğim İnsiliz şahsi.retlerinin kıbrıs meselesi hakkında ne diişündüklorini oğrenmeğe çalıstım. Dış siyaset işlerile yakından ilcili İngilizler, Kıbrısın Yunanistana iihakı yolundaki teşebbüsleri az çok infialle ve Kıbrıs Türklerinin tııttukları yolu takdirle karçılıyorlar. Bu şahsiyetler, İnpilterenin doğu Akdenizdeki en mühim havadeniz iissiinün, Kıhrıs Rumlarımn kuru ırürültüsii iizerine Yunanistana terkedilmiyeceğini snylemekte miittefiktirler. Kıbrıs Rumları. adanın Yunanistana ilhakı için istedikleri kadar, teşetıbüslerde bnlunsunlar; inpUere. doğu AkdenizHeki bu çok mühim stıatejik mrvkii muhafaza edecektir. Bıı eüriiltüler ve nümayiMi'r soğukkanlı İngilirlcri birar. kızdırmaktan vp H»ha /iyade istihfafla eiildürmekten başka lıir netice vernıiyor ve vırmiyecektir. Stalin'in 70 inci yıldönümü Mecliste cevablandırılan sözlü sorular Ankara 21 (Teîefonlai Bugünkü Mecliste İşletmeler Bakanı Münir Birsel. Fahri Kayanın Kebandaki. simli kurşun madenine dalr sualine ccvaben, fabrikanın hemen hemen kurulmuş olmakla beraber pek iktisadî görülmiyen işletmesinin önümüzdeki yıl başlanmasına gayret edildiğini söyledi. Emin Soysahn Maraş, Pazarcık ve Besni bölgelcrindeki bataklıklarm ne zaman kurutulmasma başlanılacagma dair sualine Baymdırlık Bakanı cevab vermiştir. Hepsine üç buçuk milyon lira harcanması gereken bu kurutma i.inin bütçe vaziyeti dolayısüe, ancak bir parçasınm ele ahndığını anlatan Bayındırlık Bakanı Şevket Adalan. 1951 yılında bu bataklıkların kurutulmuş olacağını söyledi. Diğer 4 sözlü soruya alâkaiı Bakanlar muhtclif tarihlerde cevab vereceklerini biidirdiklerinden, eün demin diâer maddelcrine geçildi. Mahmud Esad Bozkurdu anma töreni Ankara. 21 (Telcfonla) Bugün saat 15.30 da Ankara Hukuk Fakültesi konferans salonunda Mahmud Esad Bozkurdu anma töreni yapılmıştır. Hukuk Fakültesi Dekanı Prof. Hüseyin Ca hid Oğuzoğlu. Mahmud Esadın Fakülteyi kurmada ve geliştirme yolunda sarfettiği emeklerden bahsederek dinleyicileri bir dakika ayakta saygı duruşuna d^vet etmiş. ve bundan sonra sözü meihumun yakın dost ve mesai arkadaşlarından Prof. Süheyp Derbil ile Prof. Vasfi Ragid Sevişe terketmiştir. Her iki hatib, merhumun hizmetlerini anlatarak meziyetlerin:n gencliğe örnek olrr.ası temennisinde bulunmuşlardır. Bojîaraft I inci sahifede dolarhk ask«rî yardım programmm tatbik mevkiine konması için bugüne kadar kaydedilmij olan ilerletn«ler 'üzerinde uzun uzun tafsilât vermiçtir. Dış İşleri Bakanı lüzumlu iki taraflı anlajmaların kaleme alınması bahsinde İtalya, Norveç, Danimarka. Fransa, Belçika. Holanda ve Lüksemburg arasında cereyan eden müzakerelerin yeni bir safhaya girdiğini ilâve etmiştir. Bun dan sonra İn^iltere ile yapılmakta olan sörüsmelerin daha henüs umumt prensipler üzerinde cereyan ettipini söyliyen Acheson şunları ilâve etmiştir: t Aramızda görü? teatilerine giriştik. Bu görüş teatileri sayesinde müştereken halledilraesi gerek»n meseleler karşısında bulunan ve bir gaye ugrunda çalıçan hükümetler bir anlaçmaya varabileceklerdir.> Amcrikan Rus münasebatı Washington 21 (a.a.) (Afp) Bu^ün tertib ettiği haftalık basın toplantısında bir gazetecinin sualine cevab veren Dı? İşleri Bakanı Acheson, Birleşik Am«rika ile Sovyet Rusya arasmda mevcud görü? ayrılıklarmı halletme yolunda son günlerde Sovyet Rusya tarafından hiç bir sondaj yapılmadığmı bildiımiştir. Dış İşleri Bakanı. Tito'nun yakında tasfiye edileceğine dair Moskova ve Kominformun tehdidlerine inanmadığını da söylemiştir. Atlantik Savunma Konseyi Peyklerde Rusyaya karşı galeyan arttı Baçiaratt 1 inci sahifede Fakat diğer Doeu rhemîekeöeri yavaş yavaş Rus istihsalini besleven ham madde kaynaklan ve çiftlikleri haline gelmektedir. Acaba Geoeral Tito bu vaziyete düşmemek lcin Batı devîetlerine bir takım tavizlerde bulunacak mı? Belgraddaki siyasî müjahidlere göre Mareşal Tito'nun bu gibi tavizlere yanaşacağı muhakkaktır. Moskovanın, Titoculuk taraftarlarına kar?ı hiddetinin vüsati. son zamanlarda peyk devletlerde yapılan temidik davalarile meydana çıkmıştır. Hattâ bu tasfiye cereyanı bazı Batı memleketlerindeki komünist partilerinin saflannr.a ua görülmektedir. «Bulgaristanı idarc eden Stalin'dir» Londra, 21 CNafen) Bulgaristanın nasıl köle bir memleket olduğu dün bizzat Başbakanları Kolarov'un ağzı ile teyıd edilmiştir. Stalin'in yaş günü münasebetile Sofyada yapılan bir törende konuşan Kolarov şu noktaları açıkça anlatmıştır : «Şimdiye kadar Bulgaristanın yaptığı her hareket ve giriştiği her teşebbüs Stalin'den abnan emirlerle yapılmıştır. Stalin bize her vakit gideceğimiz yolu göstermiştir.» Bulgar Başbakanı Kolarov, ay nı nutkunda Bulgaristanı idare edenin Stalin olduğunu belirtmiş ve şunları ilâve etmiştir: «Memleketimize giren Sovyet askerleri çiçeklerle karşılanmıştır. Çünkü Sovyet Rusya Bul garistanın AngloAmerikalılar tarafından işgal edilmesine mâni olmuştur.» Kolarov'a göre Bulgaristanı aydınlatan güne? Stalin imi;. şekilde mcşgul ve alâkadar olabiliyordu. Geleü yirmi dört saat oldu. dedi. Vaziyet hakkında ne düşünüyorsun?. Ne vsziyeti? Canım aptal görünmeğe çalışma. Mahsus yaphğuun fark\ndayım. Ne demek istediğimi pekâlâ biüyorsun. Çatının altında teessüs eden <ebedî ınüselles» ten bahsediyorum, işte!.. Thomas ihtiyatkâr bir eda île: Arada biraz ger^inlik vara benziyor, dedi. Lady Tressilian adeta şeytanî bir gülümseme ile: Hani, ne yalan söyliyeyim, adeta keyif duyuycrum. Thomas, dedi. Bu vaziyeti ben hazırlamadım. Allah da şahidim ki. bilâkis mâni olabilmek için limden geleni yaptım. Fakat Nevile inad etti. iki kadını bir araya getirmekte ısrar etti. Şimdi de ektiğini biçiyor. Thomas sandalyesinde biraz kıpırdanarak: Biraz garib değil mi? dedi. Yani? Strange'ın bu kafada bir adam olduğunu zannetmezdiın de.. Bunu senden duyduğuma memnun oldum. Çünkü ben de böyle düşünmüçrüm. Bu tarzı nareket, bildiğiniz Ncvile'in tarzına hiç benzemiyor. Çrkeklerin pek çoğu gibi Nevile de sonunda kendine mahcubiyet verecek, yahud tadsızlıkla neücelenebüecek hâdiseier Türkiye ve Amerika Baştaraft 1 inci sahifede vahim bir tehdide maruz kalmı* bulunduğu ciheüe teknik ve mali yardımımızm en nvühim kısmı bu devlcte tevcih edilmiştir. Bütün Orta Dogu memleketleri hür kalmalı ve kendi mukadderatlarını kendileri tayin etmelidirler. Müslüman rnemleketlere yardım bu yolâaki inancımızuı ifade tarzmın bir kısmıdır. Türkiyenin istikrar ve bağımsızlığınm daim olması kanaatimizce gerek Pakistan ve gerek diğer tslâm devletlerinin menfaatine uygundur.» Mc Ghee, Orta Doğudaki Amerikan diplomatlarının geçenlerde İstanbulda yapükları konferansa başkanlık etmişti. Yeni Arjantin elçisi geldi Arjantinin Ankara orU elçillğine tayin olunan M. Dr. Fransco Arias Cuenca dün tstanbul vapurile şehrimize gelmiştir. M. Fransco A. Cuenca rıhtımda kendisile konuşan bir arkadaşımıza demiştir ki: < Arjantinde Türkiye hakkında epey bilgi nvevcuddur. Arjantin üniversitelerinde Türk tarih ve coğ rafyası okutulmaktadır. Türkiye ile Arjantin arasında dostluk bağlarım kuvv'etlendirmek, ticarî imkânları arttırmak için çahşacağım. Şahsî bir politikam yoktur. GeneTal Peron'un politikasmı takib edeceğim. Bu ayın 26 sında Cumhur Başkanına itimadnamemi vereceğim.> M. Fransco Cuenca, Ankaraya tayin edilmeden önce Beyrut orta elçiliğinde bulunmaktaydı. lırailde Ford fabrikası kurulacak Hayfa 21 fA.P.) Ford kumpanyası. Hayfada bir montaj fabrikası kuracaktır. Şimdilik yılda 2000 kamyon monte edilecek, billhare genislptilecektir. Gündemin başında bugün de yedi sözlü soru bulunuyordu. Başkan, maddelere geçmeden ön ce, gündemde bir takdim tehir yaptı. İç tüzük mucibince, bir defa görüşülecek iki işle, ikinci defa görüşülecek 11 kanun tasarısmı başa aldı. Soru sahiblerinden bazıları gündemde değiğişiklik yapılmasını istedilerse Alaşehirde zelzele de Feridun Fikri, bunun BaşAlaşehir. 21 (a.a.) Bu sabah kanlığın salâhiyeti dahilinde olsaat 8.30 da çiddetli bir deprem duğunu bildirdi. olmuştur. Hasar yoktur. Hilmi Uranın beyanatı Dığer taraftan dün şehrimize gelen C.H.P. Genel Başkan Vekili Hilmi Uran. seçim tarihinin öne alınması hakkında kendisile görüşen bir arkadaşımıza şunları söylemiştir: Bütün bunlar sadece tahn minden ibarettir. Meclisi yenileme kararı vermek ve seçim zamsnını tayin etmek B.M.M. ne aid bir salâhiyettir. Henüz parti bakımından da bu hususta verilmiş bir karar yoktur.» den kaçınmağa çahsır. Bu itibarla ben de baslangıcda bunun Nevile'in fikri olamıyacağıru sandım. Fakat o halde. böyle garib bir fikir kimin kafasmın mahsulü olabilir? Lady Tressilian. bir an durdu. Sonra adeta kendi kendine konujur gibi sordu: Hertnlde Andrey'nin fikri olmasa gerek? Thomas derhal ahlarak: Oh, hayır! Andrey olamaz, dedi. Ben öteki zavallı gene kadının da böyle bir fikri ortaya atamıyacağı kanaatindeyim. Tabiî e§i az bulunur bir aktris ise o başka.. Biliyor musun, son günlerde bu kıza acımağa başladım. Fakat ondan pek hoşlanmıyorsunuz, değil mi? Hayır, hoşlanmıyorum. Boş kafah, en basit bir edası olmıyan bir kadına benziyor. Fakat, dedim ya, son günlerde ona bayağı acınaağa başladım. Zavallı, ne yapacağını şaşırmış, körebe gibi boşa tos vurup duruyor. Zorlu vaziyetlerden nasıl kurtulabileceğini, ne gibi silâhlar kullanması lâzım geldiğıni bir türlü kestiremiyor. Üstelik çabuk alevleniyor, âdabını kaybtdiyor, çocuk gibi kabalaşıyor. Tabiî bütün bu haller Nevile gibi birisi üzerinde hiç de iyi tesir etmiyor. Thomas sakin bir eda ile: Bana kalıısa asıl müşkül vazivette olan Andrey dir, dedi. Lady Tressilian keskin bir ba raştırılmalı ve muhtelif testdına Osmanlı tmparalerden geçirilmelıdir. torluğu deyiniz. Tiirk Türkiyede üç senedenberi şu İmparatoriuğu deyiniz, noktayı tekrar edip durdum: İşlerin iyi şekilde yürütülmesi içn ne dersenir deyinir. Mesrutiyetten kalifiye personele ihtıyac var evvel flimİMİe bulunurken bu harhdır. Memurların istikbali de mü de mBğlublar arasına kansmış olemmen olmshdır. Amenkads i dııj*umuj! için tasfiyeye ugranuş oYollar İdaresi Başkanı 35 sene lan İmpafatorhığun siya« bir ıa« denberi bu işi yapmaktadır. Ben rurrtten doğmu» «levletlersrası liide 15 senedenberi vazifemi ifaya ! 7iımlu bir unsur olduEiı. d»ha t«5fiypsind^n oruz sene çsçmeden her çalışmaktayım. Değîşiklikler, isgün snla?llıyor. İrimiıde bu İm|»atıkrsrı baltalamaktadır.» rstorluğun taşfiye edilmiş "IBHFISKurulacak yol sebekesinin dan memnun olan veya öyle görü» chemmiyeti lenîer varHır. Meşrutiyetten bu yaTekrar yol mevzuuna dönen na kırmakls bitiremediğimiz siyasf Hilts, şunları söylemiştir: • potinr ve her fırsatta milleti harhe • Kurulmakta olan yol şe ! siirüklempk meylirdeki kahed=\n> bekeniz. Ortadoğuda milletler i neticesinde dört rnilypn kiloarası büyük bir rol oynıyacakkare ftenHiçindeki Ovmanll tır. Yollar. muhtelif milletlere mensub insanları birbirine yak İmparstoriuŞu kırpıla kırpıla ?00 laştirmakta. fikir ayrılıklarını a bii kilometreye indiği zaman biizaltmaktadır. TürkiyeYıin mo I yiik bir konağt idare edemiyen padern yolları. diğer memleketlere 1 saklı kadınm küîük bir eve «ıkışınra göstprdiği sevinee benrer mar»d model olacaktır. Biz Türkleri çabir sevinç gösterdik. Halhtıki bu lışkan olarak tanıyoruz. Nitekim ; millet İmparatorhık kurmuş ve onu İran hükumeti, yolların yapımı idare etmi* bir miiletti. Ne îse huniçin hükumetimizle temasa geçları siyasî hatalanmm iriraf edebi» miş ve müzakereler yapılmağa leceğimiz devir gelince tarihrüer elbaşlanmıştır. bette çcctıklanraıza «nlatacaklaTdır. Bu defa bir çok seyahatler yap Onlar anlatmasa dünya tarih iltnl tım. Geçen sene Konya Ankara bunu söyliyecektir. yolunu sekiz saatte, bu sene 4 Şöyle etraiımızda ohıp bitene basaatte; geçcn sene Elâzığ İskınız. 2530 »enedir dünyayı bitekenderun yolunu iki günde, bu viye endişeye dttşüren. hattâ harb defa sekiz saatte geçnrş olmam nkmaüna sebeb olan bölçeleri hep Türkiye yollarının ne kadar inOsniBnlı traparatorluğunun \ilayetkişaf ettiğini göstermeğe yeteı leri de?il midir? zannediyorum. Yollar, nakliyat Gerçi hizden aynlmıs olan btt ücretlerini mütemadiyen dü§ümemleketler. iştikiâl sarabmrn hâlâ recektir.» sarhwluç\ı içindedir ve hiç bir milİstanbulda vapılacak büyük köprü let «beni baskalan idare etsin. BaşMr. Hılts, son olarak İstanbulkaiarı kornnun. diyemez. Lakin da yapılması istenen köprü ve190(1 tarihindenbçri bu hnparatnrhık ya tünel mevzuunda sorulan bir h»rita«ı üzerinde olup bltenlere basuale cevaben şunları söylemi$ kınız. tir: Trablusgarb. Balkan HarMerl... « İstanbula iki yakayı bir1914 Cihan HarH.. ve bu harblerleştiren bir köprü ekonomik indeki maelübiyrtimiz neticesi kurukişafınız için lâzımdır. Seyrüselan yeni yeni devletçikler.. müsfer bakımından mühim olan böy lemlekeler. le bir teşebbüs, memleket için Trahlusgarb rahat mı etti? Birinher bakımdan faydalı olur. Fad Dünya Harbi Bosnada cıkmadı kat bunun için de bir trafik saım? Makedonya. Arna^•udh1k. Bulyımı gerekir. San Francisco köp garhtanda bir lâhza hunır oldu mu? rüsü, kendisini 30 senede ödemek Şarka geçiniz: üzere yapılmıştı. Ama öyle oldu Osmanlı devlerinin Ba^dad. BaBki 12 senede kendini ödedi. Bu, her zaman da böyle olmaz: aksi ra. Musul, Şaıtı, Haleb. Hicaz vilânetice de olabilir. Köprünün ya yetlerile Kudüs «mıtasarrüTıipnKa pılrnası da tünele tercih edilmeli dokülen kanlar. çıkan ijftişaşlar hâdir. Yalnız hesabları çok iyi ya lâ dünya milletlermi işgal etmiyor mu? pılmalıdır.» Anladık. Buralan fena idare etMr. Hilts, sözlerini şöyle bitirtik. Lâkin benim bir ffüzel saati femijtir: na kullanıp kırmaklıpm, o saatin « Dcmokrasi düşüncesile bij lüzumsuzluğunu mtı gosterir? Bu zim gibi hareket eden sizler, bitmparatorhık bir •icabı siyast» imiş. zim gibi düşünüyor. bizim gibi Besleyemedik, öldü. Dün Filistinde, görüyorsunuz. Memleketinize tek Lübnanda, bugün Surivede olıtp blrar gelmekten zevk duyacağım.» tenier. yarın için ufukta beüren Mr Mr. Hilts. dün akşam uçakla Hasimi Vehab! çarpışması hep bu Nç\vYok'a hareket etmiştir. eski vilâyetlerimizde oruran hafiiin sükun ve rahatmı b«zan hâdiselerdir. Karışıklık. ihrllâl ve harble hiç bir memleket mamur olmaz ve nihayet kendi kendine yetmiyen küçük hacimde siyasî isHklâller, da Ba.yfarafı I inci tmhtfetie ima beynelmilel ihtiiâtlar yapan lerden baçlamak suretile ayarlı bir tnerkezler olmaya mahkumdur. Bütün bu havallde görülen ağnçekilde karşılamağa matuf çahştnalara önem vermekte ve bu maksad lar ve sancılar. tarihin, içeridpn ve la topiantılar tertib etmis Vmlun dısarıdan idaresizlik ve ga>Tetkeşmaktadır. Gayesi, rnemleketimizde liklerle yıkılmıs olan Osmanlı İm^anayii loırulmağa başlamış muhte paratoriuğu yerine bir Yakınîark doğurarağına lif maddelere aid ihtivactn tesbiti «iyasî federasyonu ve ithalâtm yerli imaiatla karçıla dair emarelerdir. Bu fsydalı çocuk namıyan hakikî miktarlara ve cins ne zaman doğar, onu bilmeyiz. ama lere tevcihi için Bskanlığa lüzumlu doğması mukadder ve dünya rahatı malumatı toplamak ve bu suretle namına elzemdir. iş ödeme imkânlarını en iyi şekilde B. FELEK kullanmayı sağlamak olan bu toplantılardan ilki demir nevztıu etBevin, Büyük Elçimizle rafında ve 15 aralıkta yapılmıştı. görüştü İkinci toplanü da bugün yün ve pamuk sanayii v» keten kendir mev Londra. 21 (a.a.) (Afp): Dış znu ile ilgili sanat ve ticaret men İşleri Bakanı Bevin, bugün Dış subları arasında yapılmıştır. İşleri Bakanlığında Türkiye BüTopiantıyı bizzat açan Ekonomi yük Elçisi Cevad Açıkahm kave Ticaret Bakanı Ved?d Dicleli kı bul etmiştir. İthalâtı ayarlama faaliyeti Esir milletler hakkında Truman'ın demeci Washington. 21 (a.a.) (Afp) Son harbde ölen Amerikan askerlerinin medfun bulunduklan Arlington mezarhğmda yapılan merasimde bugün demecde bulunan Başkan Truman, şunları söylemiştir: «İçinde bulunduklan zulmetten kurtuluncaya kadar esir milletler, kendilerine uzattığımız eli göremezler. Bizim kendilerine dostça uzattığımız ele, sıkılı bir yumrukla mukabelede bulun dukları müddetçe, bize hazır olmaktan başka bir şey düşmez.» ziyettir. Thomas. bir hayat bcyunca devam eden, köpeğin efendisine bağlıhfhna benziyen sadakat bazan mük&fatını KÖrür. Thoma» Royde önüne baktı. parmaklan arasındaki pipoyu evirip çevirerek: Ben de buraya bu ümidle geldim. dedi. cCUMHLKIVET» in zabıta romanı: lumeaoçru Yazan: Agatha Christie Kay'in yüzü Lcmbeyaz kesildi: «Bu taş bana mı?» derken sesinde tehdidkâr bir ifade vardı. Pek kendini turmasını kendini kontrnl etmesini becerdiğin iddia edilebiür mi? Âsabın bozuldukça. akhndan ne geçerse geçsin. kinle. nefretle uluorta konuşuveriyorsun. Hem kendini hem de beni küçük düşürüyorsun. Daha başka bir diyeceğin var mı? Kay'in sesi buz kesilmişti. Eğer haksızhk ertiğim kanaallnde isen, yazık olur. Zira apaçık hakikati söylüyorum, ben. Bir çocuk kadar dahi kendini kontrol edemiyorsun.. Sen ise. hiç bir zaman kendini ksyb|tmezsin. deşil mi? Daima kibar, daima nazik adeta hissiz bir put gibisin! Bir balıktan, buz gibi. kaypak, hissiz bir balıktan farkm yok. Neden sanki arada sırada ken dini koyuvermezsin? Nsden sanki trada »ırada bana bağırıp, küfredip «cehennem ol, git!» demezsin. Nevile adeta dehjtüe bir iç geÇeviren: M. Kenan Kan çirdi, omuzları çöktü: Allah yazdıyja bozsun, dedi. Ve dönüp, çıktı şitti. m Lady Tressilian: On yedi yaşında iken ne isen şimdi de osun, Thomas Royde, dedi. Hiç deŞişmemişsin.. gene aym baykuş bakışlan, gene eskisi gibi sıikutilik. Neden sanki? Thomas: Ne bileyim? dedi. Gevezeliği bir türlü öğrenemedim. Hiç de Adrian'a benzemiyor' sun. Adrian ne güzel, ne nükteli, ne zekice konuşurdu.. Belki de benim sükutiliğim bu yüzdendir Anİ4şılan konuşmayı hep ona bırakmış olacağım. Zavallı Adrian Ne parlak bir istikbali vardı. Tbomas bışile tasdik etti. Lady Tıessiiian mevzuu değiştirdi. Thomas'ın ziyjretini kabul ediyordu. Ekseriya ziyaretçilerini teker teker kabul fderdi. Böylece fazla yorulmuyor, oiılarla gereken kışla ziyaretçisini süzdü: Sen eskidenberi Andrey'ye âşıksındır, değil mi Thomas? dedi. Thomas aynı sükunetle cevab verdi: Öyle. Tâ çocuklusMnuzdanberl?. Başüe tasdik etti. Sonra, güniin birinde Nevile çıkacelip burnunun dibindeki kızı elinden alıp aötürdü. Thomas rahatsızlaşmı? Rİbi yerinde kıpırdanarak. Zaten ben hiç bir zaman ümide kapıîmamıştım, dedi. Mütemadiyen kısmet böyle diyip kadere bo>nan eğiveriyorsunl. «Benim iyi Thomas ağabeyimN Andrey'nin hakkımdaki hisleri bundan ibaretti. Lady Tressilian tashih eder aibi: «Sadık Thomas» dedi. Senin lâkabın «Sadık Thcmas» tı değil mi? Thomas gülümsedi. Bu kelimeler birdenbire gözlerinin önünde eski günlerin, çocukluk günlerinin taüı hatıralarını canlîndırmıştı: Tuhaf değil mi? dedi. Bu lâkabı senelerdenberi duymamıştını. Lady Tressilian: BusOn işine yarayabilir. dedi. Ve misafirinin tâ gözlerinin içine bakarak ilâve etti: Sadakat, Andrey'nin durumunda olan herhanai bir kimsenin fazlasile takdir edeceği bir me sa bir konuşma yaparak toplantının maksadmı anlatmış. müteakıben pünün bellibaşlı mevzularmdan olan ithalât serbestisi me\iuuna geçerek bu kararın. iltihak etmiş olduğumuz Avrupalılararası işbirliği içinde hissemlze düşeni yapmağa hazır oldujıımuzun bir ifadesi olduğunu. ithalâtı serbest bırakılacak maddeler seçilirken ekonomimiz için faydalı ve zarurî maddeler üzerinde dikkstie durulduğunu, bu maddelerin 1948 vı], i^balâtmın ^'50 si 200.000.noo Türk llrasına yakın bulunduğnnu. serbest ithalât halinde miktarın, bu rakamın fevkinde de teoelli edebileceğini .bunu ihtiyacın ayarlıyacağını ve bunlarm mahlyetleri itibarile hududsuz ithale müsaid maddeler olmadıgmı, buna mukabil bizim de muayyen Ihrac tnaddelerimizin karşı memleketlerce serbest ithalâtının kabulünü istediğimizi izah etmiştir. Cemal Nadirin babası vefat etti Bursa, 21 (Telefonla) Arkadaşımız büyük sanatkâr karikatürıst Cemal Nadir Gülerin babası ve Vilâyet MektubculuVtKalemı Başkâtibi Şevket Güler, bugün vefat etmıştir. Cenazesi bir çok tanıdıkları ve Cemal Nadirı sevenler tarafıfıdan omuzlar üstünde taşınarak ebedî ıstirahatgâhma defnedılmistır. rv Mary Aldin: İjte hepimiz bir aradayiî! dedi. İhtiyar uşak Hurstall alnının terini kuruladl. Mutfağ» döndüğü zaman Mr». Spicer asçı kadm uşağın halinde bir tuhaflık olduŞunu adamcağızın yüzüne karşı söylemekten kendini alamadı. Furstall: Doğrusunu isterseniz, hiç de iyi değilim, dedi. Soylemek lâzım gelirse, son zamanlarda bu evde konuşulan herşeyin bana bambaşka bir manast varmış gibi geliyor. Bilmem demek iatedigimi anlaUbildim mi? Mrs. Spieer pek anlamışa benzemiyordu. Uşak izah etraeğe çalışü: Meselâ, biraz evvel, hep beraber yemeğe oturdukları zaman: .İşte hepimiz bir aradayız!» dedi. Bu basit cümle bile kanımı basıma sıçratıverdi. Birdenbire gözlerimin önüne bir sürü vahşi hayvanı bir kafese dolflurup da kapıyı üstlerine kapatan hayvan terbiyecisi geldi. (Arkast carj Bundan sonra, bu kabil toplantıların bazı çevTelerde uyandırdığı menfi akislere ve endişelere de temas eden Bakan. bu Lstışarî toplantdardan mak^adm muayyen maddelerin ithalâtmı menetmek değil, sadece ihtiyacın tesbiti ve bu ihtiyaç miktarına ve nevilerine göre lthaîâtm ayarlanması oldıığunu tasrih etmiş ve sanayiin gümrük duvarları arkasına sığmarak müstehliki tazvik etmesine de müsaade etmiyeceğnni ve müstehlikin dış fiatlarm busünkü iniş temayülünden v e ithalâ 1 imkânlarının ferahlatıcı neticelerinden mahrtım bırakılnrsraeını il.âv» eylemiştir. Bakanın konuşmasım müteakıb çalıçma u=ullerinin tepbitine gecilmiş v e komiteler seçilerek çalışmalara başlanmıştır. Toplantıya yarın saat 15 te devam eHi'.eoektir. /VtuHÖrası Çce 374 küsur bin Japon etiri Rusyada Ölmüf Tokyo 21 <A.P.> General Mc Arthur 4 devlet müttefin işsal konseyinin busrünkü Hir toplantısında verdiği demeçte 374 * W J»pon harS V esirinin Rus üsera kamplarında gör dükleri kötü rnuameleden öldüklerini beyan etmiştir. Muhtelif boylarda çeşitli renklerde satışa çıkanlan. doğru •okvimli ve malumafl Ece Muhfıroları senenm en muvoHak eseridir
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear