22 Kasım 2024 Cuma Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
12 Ağustos 1948 CÜMHURIYET Bir hastaiık Moskova Baştarafı 1 inci sahifede Moskovadaki murahhasları, bugün Amerika sefaretinde kendi aralannda bir konuşma yapmışlar ve konuşma netieesindt Mo'otov'la tekrar görüşmeye karar vennişlerdir. Görüşmenin yann (bugün yapıiması kuvvetle muhtemeldir. Bugün çıkan «New Times = Yeni Zattanlar> adlı Sovyet dergisi, Bau Devletlerile Rusya arasında Almanya mesele6İ üzerinde bir anlaştnaya varılmasuırn imkânsızlığından bahsedenlere şiddetle hücum etmektedir. Bu gazeteye göre, bu yolda ileri sürüln mütalealar esassızia. Bu Sovyet gazetesi, bilhassa Fransızca Epock gazetesirıe hücum etmekte ve anun Moskovada yapılan konuşmalarıa akamete mahkum olduğu yolundaki mütaleasnun aslı astarı olmadığıru söylemektedir. Meseleyi Stalin halledecek, fakat süratle değil Moskova 11 (a.a.) (United Press) Baü Devletleri murahhaslarile Molotov arasındaki görüşmelerden. sonra burada şimdi umulduğuna göre, Stalin'in Almanya hskkında varılacak herhangi bii nihai anlaşmaya muvafakat etmesi fc;k^ımektedir. Müşahidlerin kanaaün3 ğjre*üç devlet büyük elçüerinin Staluı'le ikinci bir raülâkatta buhınacaklar: ve batı Almanya çıkmajj. hakkmda ssri bir hal şekline varılamıyacağı anlaşümaktadır Stalin, müzakerelerin yeniden devarruna karar verdıği takdirde bu karar, Moskova konuşmalarının bir neticeye varacağına delil addedilecektir. Marshallin demeci Washington 11 (a.a.) (Reuter) Bugün bir basın toplantısmda demecde bulunan Dış Işleri Bakanı Mr. Marshall Birleşik Amerikarun, Sovyet Rusya ile olan anlaşmazlıklannı müzakere yolile halletmeğe gayret edeceğini bildirmiştir. Marshall, bununla beraber Birleşik Amerikarun. her ne pahasma olursa olsun anlaşmalar akdstmek gayesini gütmediğini kesin bir surette ifade etmiştir. Marshall Berlin buhranı ve Moskova görüşmeleri hskkında tefsirlerde bulunmaktan imtina etmiştir. Amerikan Havacılık Bakanı Berlinde . Berlin, 11 (A.P.) Birieşik Amerika Havacılık Bakanı Stewart Syming+^n, Hava Kuvvetleri Kurmay Başkanı General Hoyt Vandenberg ve Avrupadaki Amerikan hava kuvvetleri komutanı General Curtis Lemay bugün Wiesbaden'den Berline gelır.işler ve Templhof hava slanındaki faaliyeti ve tesisteri gözden geçirmiflerdir. Havacılık Bakanı, abluka altında fculunan Batı Berlinin icabırda bütün kış geniş ölçüde havadan iaşesine devam edilebileceğini sesin olarak beyan etmiştir. Iki binicimizin ilk muvaffakıyetleri Ba§taraf% 1 inci schifede ketbol turnuvasına bu akşam da devam lomalar, yurda döndükten sonra mera edilmiş ve Çin ekipi 25 e karşı 54 sayı ile ingiliz ekipini yenmiştir. Çüıliler yasimle sahiblerine verileceklerdir. Memlekete iadelerine karar verilen nn öğleden sonra Italyanlarla karşılaşacaklardır. 3 sporcu bugün geliyor Londra 11 (A.P.) Eskrim müsabaLondra 11 (a.a.) Özel muhabirikalanna devaıa ediimiş ve Wembley'de ncizden: Türk kafilesinden üç sporcu bugüc yapılan kılıc turnuvası yan finalleri §u memlekete dönmektedirler. Bu sporcu neticeleri vermişür: lar, güreş takurmnızdan Ali Özdemir. Arjantinli boksörün başına gelecler! futbol takırnıraızdan Bülend ile ŞükrüLondra 11 (a.a.) (afp) Baskülün dür. üstünde çırçıplak duran Arjantinli siBu sporcuların iade sebebleri hakkın nek sıklet Pascal Perez, bu sabah matda mütaleasına ınüracaat etüğitn kafile lub ağırlıktan birkaç gram fazla kaybaşkanı bana şunları söyledi: deden ibreye endişe ile bakmakta idi. « Ali Özdemir, müsabakası olduğu Menajeri ağır gövdesini eğerek levhajn sabahı rahatsız olduğunu ileri sürmüş iyice tetkik etti. Sonunda doğrularak ve tedavisi için he&im tarafıridan kamp Perez'i sanki gece habersizce blr biftek ta kaknası kendisine tenbih edilmiştir. yemiş gibi sorguya çekmeğe başladı. Ali Özdemir, kampta kalmamış ve bas Perez kendini şiddetle müdafaa ediyorka müsabaka yerine gitmiştir. du. Manajer onu bir daha tarttı. Fazla Bülend ve Şükrünün durumu başka gramlar hâlâ yerinde duruyordu. Bür. Bu iki futbolcu hakemler tarafmdan tür. boksörler, antrenörler, Arjantin sahadan dışarı çıkarümalarını icab etti şahsiyetleri baskülün etrafını almışiarrscek hareketlerde bulundukları için dı. Perez, kendi kategorisine göre pek memlekete gönderilmektedirler.» ağır oîduğunu itiraf etmeden baskülden t.V sporcujTi, memlekete iade karan. inemezdi. Herkes bir tavsiyede bulunuLondrada çok iyi karşılandı yordu. Bokscrürı tabanlannın altı muLondra, 11 (Olimpiyad osrunlarm: aysne edildi, gcrü'en tozlar silindi. Otakib etmek üzere giden arkadaşımız rada bulunanlardan biri eline geçirdiği Ömer Besim Koşalay bildif'.yor: bir toz süpürgesile baskülün üstünü süOlimpiyad nizamlanna aykın hare pürdü. Fakat ibre, yerinden kımıldamıket ettikleri için kafüeden ayrılarak yordu. Yeis Arjantin kampını istilâya menılekete iade edilmekte clan Ali baslamıştı. Menajer bir aralık ortadan Özdemir, Bülend ve Şükrü hakkın kayboldu. Sonra elinde bir makasla da kafile başkanının aldığı bu ka döndü. Herkes nefesini tutmuş, menarar, Londra Olimpiyad rnahiillerin jerin, zavallı Perez'in neresini kesecede, Türk sporunun ciddiyeti bakımır» ğini merakla bekliyordu. Menajer tedan çok müsbet tesirler yaratıruçtır. reddüd etmedi. Bir eliie makası kaldırBu hareket tarzı, burada, Amerika dı, diğer elile Perez'in kıvırcık saclannı lılann Berlin Olimpiyadlarmda aL tuttu ve iki çırpıda boksörün saçlarını dıkları tedbirle kıyaslanmakta ve uçurdu. Ibre hâiâ yerinde duıuyordu. takdir edilmektedir. Perez o zaman büyük bir hiddete kaIngiltere Yugosla^a maçı pılarak henüz başmda kalan saçlan da Londra 11 (Hususî) Yugoslavya üe yolduktan sonra hıçkırmağa başladı. İngiltere arajsmdaki futbol domifinal Fakat bu yaşlarm hepsi göğsüne düşmaçı bu akşam oynandı. Seri ve kısa tüğü için ağırlığından bir tek gram bile paslı güîel bir oyun çıkaran Yugoslav eksilmedi. Nihayet 20 dakika sonra ya takımı, ilk devreyi 2 1 bitirdi ve boksör yere inmeğe muvafakat ettiği ikinci devrede de attığı bir golle maçı z^man baskülün bozuk olduğu anlaşıl3 1 kazanarak unale kalmak hakkını dı. aMı. Birkaç dakika sonra Perez boksa baş Yugoslavya. cuma akşamı Wembley ladığı zaman rakibine o kadar şiddetle stadmda İsveç ile olimpiyad futbol fina hücum etti ki hakem maçı durdurmağa lini oynayacaktır. Ayrıca, aynı günün mecbur kaldı. Yunanlılar zamanmdansabahı da tngiltere, Danimarka ile ü beri her nekadar büyük değişiklik o!çüncülük için karşüaşacaktır. mamışsa da Samson zarcanından'beri Cumhuriyet İngiliz amatör futbol büyük terakkiler kaydedüdiği bu sutakımını, meşhur profesyonel takım retle an'aşılmış oldu. larla karıştırmamak lâzımdır. İngiliz Son dakika amatör futbq]cuları hakikatte profesyoLondra 11 (a.a.) Ozel muhabirimiz nellere nazaran çok zayıftırlar. Bu itibarla YugoslE^•yanın aldığı neticeyi bü den: yütmemek lâzımdır. Üç günlük olimpiyad binicilik şampiyonası müsabakalarma bugün de deHalterde yeni rekorlar f Londra 11 (a.a.) Ozel muhabiri vam edilmiş ir.Şimdiye kadsr yapılan tasnif durumuna göre albay Jcu Sseaumizden: Bugün devam eden olimpiyad halteı me (Fransa) 322 puvanla başta gitmekkaldırma müsabakalarmda Stranczyk tedir. Buhler (Isviçre) 320 puvanla 2 in (Birleşik Amerika) yan ağırda 130 kilo ci, Marqıüs de Mangilli (Italya) 315 pukaldırma sureüle yeni bir olimpiyad vanla 3 ür.cü, yüzbaşı Brazer (Is^nçre) rekoru tesk etmiştir. Kanadalı Varala dördüncüdür. ru da 112,5 kiio kaldırmak suretile, 110 Bir binicimiz 6 ncı durumdadır. kilo olan eski olimpiyad rekorunu kırŞimdiye kadar yapı!sn takım tasmıştır. Dünya rekorunu Rus haltercisi nifinde İsviçre 918 puvanla başta Novak 141,5 kilo kaldırmak sureti'.e te gelrr.sktedir. Halen Türkiys 14 iinsis etmişti. cü vaziyettedir. Basketbolde Çin, İngiltereji yendi Müsabakalara yarın devam edileLondra 11 (A.P.) Olimpiyad bas cektir. ıııııııiHiııımunn!:il!ı!f:]!l!!!!lll!l!nil!ll!'!in:!l!i:!!:)llllllı:nU!iiM!nuıı<n< Çahşma konferansı ve gorduğumuz itibar San Franeisco şehrinde toplanan Mille'.ierarası çalışma teşkilâtmın 31 inci umumî konferansma memleketimiz ad:ca iştirak eden heyetin başkara Nurullah Esad Sümer, dün Amerikadan dönmüş ve basm mensublarına. şu demeo05 bulur.muştur: « Konferans muhitinde ve bunun dışmda bütün devletler rnümessilierinden gördüğümüz sevgiyi ve yakın alâkayı, burada anmak benim için zevkli bir vazifedir. Gerçekten bize daima şeref ve itibar mevkileri Verilmistir. Türkiyenin, milletlerarası çalışma tcşkilâtı idare ır.eclisine, devletierin :tUfakiie üye seçilmiş olması, memleketimiz bakımmdan iftihara değer. Türkiye milletlerarası çeşidli isbir'.iği sahaUrmda aldığı işi, samimî gayretlerile başardiğındar. dolayı. hakiksten ititarlı Lir durum e'.de etmiştir. Cumhuriyat hiikumetini bu toplantıda temsil etmek bcni'.'n için bir ;er?f olrnııştur.» AmaHka» ordysu Arkara 11 (a.a.) Hava KuvveÜeri Ko^nutaru Korgeneral Zeki Doğanı Amsrlkadan g€tiren uçakla buraya gelen Amerikan Hava Ordusu Başhakdmi Tuğgcr.eral Dr. Tohnrıy Hargreaves. beraberir.de Amerikan Hava Yardım Heyeti üyelerir.den Colonel Dr. Ralph E. S^lt^cr ve Genel Kunr.ay Sıhhiye Müfettişi Türr.ger.eral Telun olduğu halde bugün cjleden önce Gülhane Askerî Tıb Tatbikat Ak?detnisin: ziyaret etmiştir. Memleketine dönmekte bulunan Amerika Birleşik Devletleri Eüyük Elçisi î f J inci *ahifede ve Bayan Wilson. Aniara Ekspresine zırlamıştır. Rapora göre îslcer.derun bağlanan Dış İşkri Bakanlığımıza aid da muayyen bir saha serbest ambar hususî vagonla dün sabch saat dokuzda ve ardiye olarak kullanılacaktır. Bu şehıimize gelmişlerdir. hususta yapılan ilk keşi.flere göre Dün akşaroki ziyafet 510 bin lira kadar bir paraya ihtiyaç Dış Işleri Bakam ve Bayan Sadak, vardır. Gene rapora göre he^ millet, Türkiye dahiline sokmamak şartı i memleketir.e dönrr.ekte olan Arr.erika lc malını İskenderundaki arrbarlar BirUşik Devletleri Büyük Elçisi ve da bırakabilecek, hattâ bun'.ar, fab Eayan Vilson şerefine dün akşam rikasyonları yapılarak tekr^.r harice Tsrabyada Konak Oteli salonlannda bir çıkarılabilecektir. akşam yemeği vermişlerdir. Yabancı milletler, bu faaliyetlerinYemek, samimî bir hava icinde geç den dolayı Türk gümrüğüne para vsüte kadar devam etmiştir. ödemiyecekler, sadece depo ve işçiKudüs'ün yeni kısrrn Israil lik karşılığmı vereceklerdir. Böylece memleketimize döviz sağlanr.uş oladevletine ilhak ediliyor caktır. Telaviv, 11 (A.P.) Bugün beYurdda zelzele yanatta bulunan İsrail hükumetine Dün aldığımız telgraflarda Nazilli, mensub bir kaynak, İngilizlerin tahEşme, Kula ve Sarayköyde zelzeleler liyesinden sonra Yahudiler tarafmclduğu bildirilmektedir. Yalnız Saray dan ele geçirilen Arab mahalleleri de !|'yde zelzele bazı ufak tefek hasarlara dahil, Kudüs'ün yeni kısmının İsssbebiyet vermiş, bazı binaların duvar rail devletine 15 güne kadar ilhak edileceğin; söylemiştir. lîrı çatlarr.ış ve bscaları yıkılrr.iştır. yorum. Caayn eve girmek istemiyor. Osmanı, Melihayı görmeğe tahammülüm yok. Her görüşümde küfür eder gibi yüzlerine: «Raif öldü, Raif öldü!> diye, bağırmak istiyorum, Melihanın odasında geçirdiğim saatlerden de usanmağa başlad^m. Hep böyle sabırla konuşmasını, anlatmasını mı bekliyeceğim? Cicimin tekrar başlayan rcide ağnlarile solmuş yüzü, keder dolu sesi, kalfanın bitmiyen şikâyetleri, gevezeliklerile aşı boyalı ev büyülü iniltili bir şeytan yuvası gibi beni ürkütüyor. En çok gittiğim yer kayalıklar, orada Raif beni bekliyormuş. gibi içimde garib bir bis var. Orada kendimi ona daha yakın hissediyorum. Akşam üzeri yollar tenha oluyor. Buruna kadar yüryüp, küçük bir meyilden yavaşça aşağı, kayalara iniyorum. Taşlardan birinin üzerine bir kuş gibi kcnup oturuyorum. Sular ayaklarımın dibinde küçücük dalgalarla çırpınıyor. Cin karşunda, başka bir kajanın üzerinde kocaraan karnı üe yorgun, rahatsız kımıldanıp duruyor. Yüzüme «Haydi kalk, manasızhk etme gidelim, evimize dönelim..» demek ister gibi korkak, yorgun bakıyor Zaman zaman sırttan, tepeden gelen ayak seslerine doğru havhyor. Küçük küçük taşlar atarak onu susturuyorum. Sonra ceketime sanlıp orurduğum taşm üzerine yerleşiyorum. Uzak ve sonsuz gökyüzünde kızıl işaretlerle güreşin bıraktığı son ışıkla eriyip karanlığa karışıyor. Sulara gömülmüş, iri uzak gölgeler yalinde yatan adaların birer birer ışjkian yanıyor. Kendimi yalnız ve sjnruz bir keder işinds kin, fenaük ye îsksrierur.un serbist bö!ge olması Wi!son şehrimlzde Baştarafı 1 inci sahifede Maraton koşusu her zaman olduğu gibi Londra Olimpiyad oyurJarmın da son atletizm müsabakası idi. 42 kilometre 195 metrelik bu meşakkatli koşuya 20 milletten 40 atlet i§tirak ettL Üç adım atlamada bize bir üçüncülük temin eden Ruhi Sarıalptan sonra, maraton koşucumuz Şevki Koruya haklı olarak belbağ.'&mıştık.. Memleketimizin ender yeti§tirdiği atletlerden Şevki Koru; dıyebilirim ki büyük bir itina ile müsabakalarına hazırlanxnayx bilen tek atletimizdir. Geçen yü, büyük bir çalışmadan sonra Amerikanın Boston şehrinde yapılan maraton müsabakasmda 181 atlet arasında yedincilik gibi mühim bir derece alan bu değ<vli sporcumuzdan, Londrad"a lehımize bir şeyler bekliyorduk.. Mağlub eden jEgmur Aksbriç kampında kendisiîe sık sık konuşuyordum. Bana, daima havanın fenalığından bahsediyordu. Hakikaten, gezip eğleniiğırmzi sandığımız Londrada yağmurdan bir türlü kurtulamadık. Z928 de Ba$tarafı 1 inci sahifede Amstredam'da ba;.Tak yanşım bardaktan boşanırcasına yağan bir yağ Belge. dedi ki: < 4 seneKk bir zamanuı yansını al mur altında yaprnıştık.. mış bulunuyorua. Henüz iktidara var1936 da Berlinde sırık atJama fiıç değiliz. Fa>at milletin sevgisini ka nali de şiddetli bir yağmur altmda zandığımız için kalbierimîz müsterib yapılmıştı. tir.> Fakat Londranın yağmurıu havaMüteakıben kürsüye gelen Çanakkale ları hepsini bastırdı. Atletler. hemen il başkanı Süreyya Endek ile Çanakka her gün yağmur altında müîabaka le milletveküi İhsan Karesioelu da Seçim yaptılar. Futbolcularımız da her iki maçı sıkı bir yağmur alt.nda oyKanununu bahis rr.erzuu etriler. namışlardı. Bayarın hitabesi Maraton koşusunda Şirtı&jliler ve Bilâhara alkışlar arasında kürsüye sslen DP. Genel Başkanı Celâl Bayar, bilhassa Finlandiyaiılar jv.ğmurdan çok memnun ve ümidli id:îer. Şevsözlerine şöyle başladı: Sevgili vatandaşiarırr»; gayemiz, kinin korktuğu da başma geldi. c Dünyaca tanınmiş şöhretler arasındemokrasiyi meıclekette yerleştirmekda yer £İan Şevki, 82.000 »eyircinin ür. Hürriyet mücadelesi yeniden başlamıştır. Memleketimiz, 191418 Harbin<ie toplandığı Wembley'de bir rjr yapıp stadı terkeden atletler arasında sıni3ğiub oldukfân sonra bir çok kimsekışmaması için çok evvelder. tedbir ler ümidsizliğe kapıldılar. Fakat Türlt almıştı.. milleti, azim ve fedakârlığile giriştiği Şevki bu müsabakanın çalibleri İîtiklâl savaşmdan, bütün mahrumiyetarasına katılacak ve imkân dahilinlere rağmen. muzaffer çıktı. 4e adım adım onları takib edecekti. O zaman «hâkimiyet kayıdsız, şartsız j Büyük, küçük herkes biliyordu milletindir.> diisturuna dayanarak Bü ki bu müsabakanın galibi Korea'h yük Milet Meclisini açtı.> meşhur Yun Chil Chai idi. Eu arada Vergilerin ağırlığı Finlandiyahlar da vardı. Sevkinin Demokrat Partirun bug\lnkü hürriyet taktiği bu ekipi takib idi. Nitekim nıiicadelesinde de muzaifer çıkacağını de öyle yaptı. Ancak yazık ki evdekaydeden Genel Başkan, sözlerine şöy ki hesab çarşıya uymadı. Maraton yolunu daha günün erken sputlerinle devam etti: < tlctidara geçüğimiz vakit işlerin. de büyük bir seyirci kalabâlığı işne kadar doğru ve düzeninde gideceği gal etmişti.. ni göreceksiniz. Biz, haklarımın, mılMotörlü tak:b polislari. n.kem v lete dayanarak isüyoruz. Gayemiz, hai kontroller mü;abaka ile beraler hai a ağır bir yük haiine gelen vergileri rekete geçtiler. Heyecan verici bir manzara had dereceye indirmektir.» Müsabakanın sor.unu baklemek üBayar. vergilerin ağırlığına misal olarak, ssyahatlerinden birinde, bir köylü zere Şevkiyi artık kendi âleminde vatandaşm, yoi vergiiinin 12 iiradan İS liraya çıkarılrr.asını şu cümle içinde iiade ettiğini anlattı: «Yol vergisi borcumu ödeyebilmek ioin yorganımı satıyorum. İmdadıma Baştarajı 1 inci sar.fede yetışin!» Bu sırada, dinleyiciler arasınr.jma meraklısı fcir mültecinin verdiği da bulunan bir köylü kadmm: « Çok dcğru söylüyorsun. Zengin ır.alurr.ata atfen Büireşte faaliyet haier altın bilezik takıyorlar; biz don bile lir.de topu topu 4 sbıemac:n kaldığını bulamıyoruz.> diye bağırdığı duyuldu. bildiriyorsunuz. Ben size «Raırania LiCeiâi Bayar, devamla, bu memlekette tera» gazetesir.in cir mishasını gönderivarhklarına nisbetle zen?inin az, faki yorum. Orada goreceğiniz gibi Bükreşte 4 değil fakat tam 40 sinema işlemekrin ise çok vergi ödediğini söyledi ve: todir. 4 ile 40 arasır.daki fark o kadar « Hakikî müsavatı temin etmek bir büyüktür ki bir yanhşlık veya ihmalpartinin vazifesidir. Bu müsavatsızlığı kârlık bahis rr.evruu edilemez.» düzeUmek için da biz, elimizden geldışu noktayı belirtraek iîteriz: ği kadar çahşacağız.» dedi. Biz, o haberde Rusyanm Rumanyayı Orman meselesi ilhck edecegini, 23 ağnstosta bir plebi Başmakaleden devam Sayın Bakanlann şahsî ökirleri ae kadar yüksek olursa olsun. Halk Partisi, açık, hedefi ve vasıtalan belli bir Milli Eğiüm politikasına sahib olamadığı müddetçe şimdiki derbeder halin önüne geçmeye imkân yoktur. Bakanlan birer uzman saymak, her şeyi onlardan beklemek esasen yanlış bir diişünccdir. Onlar polilika adamıdır; başma geçrikleri bakanlığı, partilerinin görüşüne göre yurütmekten soruınludurlar. Uzmanlar, Bakanbğın temel kadrosu içinde değişmemecesine yer almışlardır. Bunlann çizeceği program, uzun ömürlü olmak, yıllar yılı tatbik edilmek gerekir. Bakanlık yerine ldm gelirse gelsia, ortaokulun programına, yahud lise öğretim süresinin sırunna dokunamamahdır. İşleri ciddi tutmanın ve ilerleme dâvasında başan kazanmanın biricik yolu budur. NTADİR KADİ niçin 20 nci geldi yalnız bırakmıştık. Oparlör ber beş kilometrede bir başta giden altı atletin ismini okuyordu. Şevkıden bir haber alamadıkça bizi de üzüntü alıyordu. 10 uncu kilometrede Korea'lı atlet yerini 22 yaşındaki Belçikalı F. Gailly'nin aldığı duyuldu. Bu zahmetli yolda koşunun iiderliği zaman zaman muhtelif atletler tarafmdan yapılıyordu. Son beş klometrede Belçikah, İngıüz ve Arjantinli İ atletlerin çekişmeğe başlad.klarm! duyduk. Sevkinin ısmını hig duy^^,v aZiAi A* artı* umıdı de kesmiştik.. Paraşütçü bir asber olan genç Belçikali Gailly yorgun ve bitkin bir halde Ivlaraton kaiisından içeri girdi. Koşamıyor, ayaklarını piste sürte sürte yürümeğe çalı§ıyordu. O andaki alkış, heyecan ve çılgınhğı burada tarif edemem. Herkes kendınden geçmiş, bu atletin, sarfettiği büyük enerjinin yüzü suyu hürmetine yarışı kazanmasını candan istiyordu. Maraton meydanmdan Atinaya kadar koşa^ak gelen ve muharebenin netices;ni Atına meydanında heyecan içinde bekliyen halka sadece «kazancuk» dedikten sonra düşüp ölen Yu.ıanlı asker gözümün önünde şöyle tir canlamverdi. Koşudan sonra düşüp bayılanları taşıyacak sedyeleri, pistın her köşesinde görünce tüylc;im diken diken oldu. Zavallı Belçikali bu kadar zahmet, meşakkat ve gayretten sonra sanki yürümekle bitrr.ez gibi görüı.en 400 metrelik mesafe içinde mücaaele ederken Stada, hiç kimsenin beklemediği bir atlet girdi. Taze kuvvetile, canını, dişıne takmış olan bu atlet, canlı cenaze gıbi iki tarafa yalpa vura vura giclen Belçikalıyı geçti. Derken bir de İngiliz atleti musallat oldu. Mücadeleden tamamen vazgeçmiş gioi görünen Belçikali Gailly, yürüye yüriiye ipe kadar geldi ve inanmız ki birinciden fazla alkiflandı, fakat c takdir avazelerini. duyamazdı, çünkü sedyer.in içinde baygm haldî soyunma odasma götürülüyordu. Şevki, kurmuş olduğu plânmda yanılmad:, maruf atletlerle beraber stadyoma girdi ve yirminci Cidu. Şu kadar ki isimlerini duymadığımız atletler, sürprizlerile bizı olduğu kadar herkesi de gaşırttılar. Metice şoyledir: 1 Cabrora (Arjantin) 2 saat 34 dakika 51/6. 2 Richards (Büyük Bntanya) 2 saat 35 dakika 7/6. 3 Gailly (Belçika) 2 saat 35 dakika 33/6. Bu mesafenin Olimpiyad rekorunu Bsriin Olimpiyadmda Japon atleti K. Son 2 saat 29 dakika 19 saniyede yapmıştı. Ömer Besim Motörlü tren az daha Yangın, ârızaya uğnyan T motörlü trene takılan lokomotif yüzünden çıktı Ağapınar, 11 (Hususî) Motörlü tren, bugün Ağapmarda bir yangın tehlikesi atlattı. Ön ve arka kısımları tutuştu ise de personellerinin gayreti sayesinde tamarmle kül olmasusın önü almdı. Hâdise şöyle oldu: Motörlü trenin makinesindeki irızar.ın t a ı n j r i Eskişehir istasyonunda uzadıŞ^dan tamırden vazgeçıldı ve trene oır lokomotif takılarak hareket e! uildı. Fakat Ağapınar istasyonunda l o k o m o t l i t e n s ı ç r a y a n klvücımlar, motörlü trenin ön ve arkasındaki kaplamaları tutuşturdu. Yangın, personelin fevkalâde gayretleri neticesinde fazla zarar yapmadan scndüraldü. Yolcular, başka bir trcnle Ankaraya gönderildiler. Yaralanan yoktur. Foto CEMAL Celâl Bayar, Bigada vergilerin ağjrhğından bahsetti Askerî kuıs gcren Üsıiversiielî kızlar İstanbul Üniversitesinin muhtelif fakültelerine devam eden kız öğren> cilerimizden bazılarının, bir müddettenberi şehrimizdeki askerî birliklerde kurs görmekte olduklarmı yazmıştık. Bu cümleden olmak üzere iki yüzden fazla kız öğrenci, muhtelif ordu birlıklerinde Ieva2un, r a dar, uçaksavar ve nakliye smıilarile hasta bakıcılık kurslannda çalı§« makta ve ihtisas yapmaktadırlar. Hukuk. Edcbiyat Fakülteleriîe, Güzel Sanatlar Akademijine d='vam eden 64 gen; kızımız da, Yıldızdaki nakliya alaj'inda tam bir askerî di> siplin altında bir aydanberi kurs görmekte, motörlü vasıtalar.tı sev'< ve idaresini oğrenmektedirler. Bu kursa devam eden üniverriteli kızlar:mız, sabahları saat 8 de vazifelerinin başmda bulunmakta, bütün gün smıflarına aid işler nakkında bilgi edinip bizzat motörlü vas?talarda çalıştıktan sonra akşam evlerina dönmektedirler. Kursa iştirak eden öğrenciler, üniforma gitmp.i.te, askerî usullerin icabettirdiği şartlar dairesinde hizmet görmektedirler. Üniversiteli kızlarımız bir aydır de« vam eden bu faaliyetleri sonunda usta bir şoför gibi direkciyon kuilanmasmı, hattâ bir kısım motörlü vasıtaların ufak tefek tamir ijlerini de öğrenmiş bulunmaktadıriar.. Bundan sonra orman rneselesine geçerek, bu işin artık tir felâket derecesi halıni aldığını kaydetü ve sözlerini şöyle bitirdi: « Siz, demokrasiye olan bağulığınızı lâflarmızla değil, reylerinizle ispat ettiniz. Hepinizi hürrr.etle selâmlarım, muhterem Bıgahlar.» Ger,el Başkan ve beraberindeki zevat, Bigadan, saat 14 te ccşkun tezahürat arasında a>Tilarak saat 16 da Çanakkleye vardılar. Oradan Eceabad yolu ile Geliboluya geçerek saat 23 te kalkan vapurla Izmire hareket ettiler. Ali Kasaboğlu Neemeddin Sadağın hasfaisğı Dış Işleri Bakanı Nec.r.eddin Sadağın, dün yapılan muayenesi neticesinde, hafif bir zatürree geçirdiği anlaşılımştır. Dış Işleri Bakanının, sıhhî durumunun endişe verici olmadığını memnuruyetle haber aldık. Kendisine âcil şifalar düeümidsizliklerle, karmakarışık duygularla dolu, orurduğum taş kadar ağır ve sert hissediyorum. Zaman zaman içimden delice arzular geçiyor. Yerimden nrlamak, gökyüzüne, denize: «Raifi bana verin, onu bana gönderin..» diye, bağırmak istiyorum. Sonra akşam iyice çöküyor. Cinin se\inc homurtulan, sıçramalan içinde yerimden kalkıyor, isteksiz, sıkıntılı sırü tırmanıyorum. Raifi orada bırakıyormuşum gibi içimde bir hüzün, pişmanlıkla evin yolunu turuyorum. Cicim geçen akşam birdenbire odama çıktı. Yatağımın ucuna oturdu. Ağlamamışü ve beni sevindirmek ister gibi mide ağrılannın hafiflediğini haber verdi. Sonra: «Cenan biliyorum, Raif hepimiz için çok büyük bir kayıb ama, kendini o kadar bırakman fenama gidiyor, daha o kadar gencsin ki! Hem sonra bu senin ilk acın zavalh yovrum. Unutmaya, gayret et, kendini toplamaya bak.» diye, nasihatler etti. Alnımı, saçlarımı okşadı. Benim kalkıp yataktan çıkmamı. komşuma yahud Ahmedlere gitmemi istiycrdu. Muvaffak olamaymca örtülerimi basürdı, içini çekerek odadan çıkıp gitti. Cicim unutmak istemediğimi, hep onunla onun haüralan ile beraber olmaktan başka bir şey düşünmediğimi bümiyor. Hattâ ba^an kendi kendimden utanıyonam. Çünkü baz3n Raiften ziyade, onun öîümünü, bu ölümü örten esrarı düşündüğürnü farkediyorum. Içün pişmanlık ve kederle doludur. (Arkasi var) rAZAN . PERIDE ÇELAL 12 Lâvantasırun güzel kokusu, evinden gejirttiği bir kaç küçük eşya ve örtülerle hemen değişip başkalaşan odasmda cnunla saatlerce kaldığımız oluyor. Ekseri suiuyoruz. Henüz daha ona soramıyor «ne oldu, nasıl oldu, niçin bunu yaptı?> diyemiyorum. Sualler duciaklarımda donuyor. Melihada da bu tcevzuda konuşnıak, Raifin ismini anmak istemez gibi bir hal var. Osman geldiği zaman beraberce odasma kapanıp alçak sesle konuşuyorlar. Bir gün kapıdan dinliyeceğim, fakat Kalfamn yakalamasından korkuyorum. Meliha muhakkak bana söylemediklerini ona anlatıyor. O zaman içimi korkunç bir hiddet kaphyor, kendimi dışarx atıj'orum. Melihadan, Osmandan, Cicimden kaçıyorum. Uzun zaman sahılde Fenerbahçe bumundaki kayahklarda derdli serseri dolaşıyor, bazan ağ'ıyorum. Akşam döndüğüm zaman kimse «nerede idin?> diye, sormuyor. Hepsinde bunu sormaktan ürken bir hal var. Ekseri mutfak kapısından giriyr>r. ocak başmda ağlayan Kalfadan glnür. havadiîlerini alıyorum. Komşum taziyeye gelmiş, Zehra ?le Ahmed beni arayıp duruyorlarmış. Bütün şehir Raifin ölümü ile meşgulmüş. Ortada bir gods dedikodular dönüyormuş. Hattâ Raifin kendisinl Melihanın yüzünden, onu çok sevdifi ve yakın arkadaşlarından birinden kıskandığı için öldürdüğünü söyliyen namussuzlar da varmış. Tabiî benirn aklıma hemen Osmanın ismi geliyor ama, Kalfa bu ismi ağzına bile almıyor. Bu işe kimsenin akiı ermiyormuş. Eu çözülmer garib bir sırmış. Osmaa ve Raifin avukat arkadasları hâdisenin büyümemesi için ellerinden geieni yapıyorlarmıs. Tahkikat bitmiş, mesele kapamnış. Muharrir Meliliarun hepimizin ismi geçmesin diye, gazetelere telefon etmiş. Bütün bu mış nıışlardan sonra Nilüfer Kalfa önlüğünü jüzüne götürerek: «Ama niçin kendini öldürdü bu çocuk!» diye, ağlamağa koyuluyor. Bense içimde dayanıimaz bir acı ile odama kaçoyorum. Bahçede ağacların dallan çiçekler, meyva tomurcukları ila ağırlaştı. Toprak kızarıp kabardı, yapraklar, otlar her taraftan fışkırmağa başlıyor. Güneş pırıl pırıl. Tabiat bütün sıcaklığı üe uyanıyor. Adeta yaz geldi. Sabahları per.cereme çarpan çam ağacmm taze yeşil dalı ve kuşlarm çırpınışları, cık cıklarile uyanıyorura ama Raif öldü ve benim içim karanlık. Hep yaJnız ye d^arıda kcrnak isü Dün kamplarmda kendilcıini zi« yaret eden bir arkadaşımıza Üniver» sitelı kızlarımız, şunları söylemişlerdir: •ı Vatan müdafaasında kendisine ! düşen vazifeyi yapmaktan asla çe " '* ' kinmiyen ataların kızlarıyız. Onlar şimdiye kadar bizim için bir kahramanlık ideali idiler. Bu şerefin bugün bizs bir vazife olarak verilmig olmasından iftihar duyuyoıuz. Komutanlarımızdan çok şeyler öğrend:k. Burada sıkı bir disiplin altmdayız ama, üstlerimizin öğretun incelikleri, nazik telkinleri sayesinde kampımızın, aile ccağmdan hiç biı farkı yoktur. Bu şerefli masaimiz Baştarafı 1 inci sahifede den, komutanlarumızm alakalar;nvaffak olma>T düşünmüştür. Emlâk dan o derece memnun ve rr.utehassiBankasile Be'.ediye tarafından kuruian siz ki, kurs müddetinin üç aya çıkaImar Limited Şirketi, Haseki bölgesin rılmas:nı ve kampm yatılı olmasıru de H?seki ile Kocamustapaşa arasında ısrarla kendilerinden rica ediyoruz. halk için evler yaptırmaktadır.. 11,000 Kursa başladığımız ilk günlerde liraya mal olacağı anlaşılan bu evler bazı kimselerin «AUahım ne günleiki aya kadar tamamlanmış oîacaktır. re kaldık, genç kızlar da koca kamGüreşçilerimize bu evlerden verilmesi yonları nasıl idare ederlermiş:...» münsib görülmektedir. gibi sözlerle bize târizlerde bulunIcab ederse bu küçük evler biraz da duklarını duyduk. Hattâ ne yalan söylemeli, bizzat kendi aile büyüksit yapıiacağını. Rumanyada toptan tev ha büyültülecektir. lerimiz de, önceleri işi maalesef bir kiflerin başladığını, 7000 komünistin daVali ve Belediye Reisi güreşçilere ve fantezi olarak kabul ediyorlardı. Fahi hapsedüciiğini, sinemalarm Iıapisa rilecek evlerin bedelini temin etmek kat bir müddet sonra koca kamyonne haline sokulduğunu ve B'ikreşte bu için bazı müesseselerle temas etmiştir. ları ve diğer motörlü vasıtaldn nasıl yüzden ha'.i faaliyette 4 sir.ema kaldıMatbuata da aksettiği gibi Ziraat Ean idare ettiğimizi, bir erden farksız ğını büdirrr.iştik. Saym Rumen basın kası 30.000 lira vermek niyetindedir. olarak çalıştığımızı görünce, evvelki ataşesi, rcektubundd tütün bu noktaDiğer müesseselerimizin de aynı suretle düşüncelerinin sakat ve yersiz olduları sü!rjtla geçiştiriyor ve Bükreşte faaliyet halir.de kaç siriemanm bulun hareket edecekleri ve halkımızın da ğunu itiraf ederek bizden özür diİ bu hayıriı teşebbüse iştirak edeceği lediler.» dugunu araştırıyor. j güphesizdir. Üniversiteli kızlarımızın bu yılki Bize gönderilen «Htir Rumanj'a* ga i Doktor Lutfi Kırdar, işin mal! cephe kurs hizmetleri bir hafta sonra m« zete~inin 4 üncü ve beşinci salıifelerinsini temin etmek üzere kendi başkanl: hayete erecek, kendilerine ihtisasla< de kalın bir kızıl kalemle çerçeveîenğmca bir komite kurulmasmı kararlaş rma göre birer belge verilecektir. miş 40 siriema ismi görduk. Bükreşi yatırmıştır. Bu komitede tstanbul Gazetekmdar. tanıyanlarm da yardımile bu sinemalarırı şu sınıFıara ayrıldığını mü ciler Cemiyeti başkan vekili Mümtaz Faik Fenik, Basın Derneği Başkanı şahede ettik: Hakkı Tarık Us, Ziraat. Cumhuriyet 1 Bükreş dışında bulunan banliyö Merkez, Emlâk Kredi, İş, Yapı Kredi sinemaları; ki bunlar şunlardu: Arîa, 3ankalarrndan, İstanbul Ticaret ve SaOrieu, Bragadiru. CinemaCiaconda, Ca nayi Odasından, Tüccar Derneğinden Baştarafı 1 inci sdhiiede sandra, Victoria, Noni, Splendid, Barce ve Sanayi Birliğinden birer mümessüin mıza bağlı idarelerin esas!ı surette lona, Venus, Marooni, Gloria, Lia, Ame bulunmssmı münasib görerek davetna ıslahı ve modernleştirilmesi için te:ican; İzbanda, Odeon, Tcmis, Diana, meler göndermistir. Bu komite. ilk iç şebbüse geçilmiştir. İlk olaiak DaVolta Buzeşti, Model, Rahova, Florida, timaını bugün saat on altıda İstanbul nizyolları İdaresini ele aldık. DosMarna, Aida; Unic, PaX, Ritz ve Femina. tumuz Birleşik Amerika hükumeti Bu 28 sınemanın her biri 250 300 Gazeteciler Cemiyeti binasında yapa bize bu hususta büyük yardımda caktır. kişiliktir ve bunlara «Bükreş sinemalabulunacaktır. Nitekim Amerika Dış rı» denilernez. Güreşçilerimiz için İnömi Stadmda İşleri Bakanlığı Deniz Naklıyatı Müs 2 Komünist partisinin siriemaları. teşarı Myron Black dün uçakla Amerasim yapılacak ki bunlar da şunlardır: Cinema Tivoü, merikadan İstanbuîa geldi. Aynı Filimon Sarbu, Casa Prletenici, RomaEaki Olimpiyad Şampiyonu Yaşar Er Bakanlığın iktisad müşaviılerindea no Sovietice, CFR Giuleşti. Bu dört kanın teşebbüsü ile kurulan «Türk Peh Henry Deimel de bir kaç güne kaFnemada Rus propaganda Ûlmleri gös livanlariiu Koruma Kurumu> Londra O dar şehrimize gelmiş oîacaktır. Bu terilir. Bu sinemalarm müdavimleri a limpiyadlanr.da büyük zaferler kazanan zevat, Denizyollarının bugünkü durasmda fibtı merakhlan ycktur. güreşçilerimiz şerefine İnönü Stadında' rumu üzerinde esaslı bir tetkik yapacak ve idarenin hangi mütehassıs3 Açık hava sinemaları; kl bun güzel bir merasim hazırlamaktadır. lardan ne suretle faydal?xıacağın] lar da şunlardır: Bu parlak spor gününde, Olimpiyad tesbit edeceklerdir. Graiina Giooonda, Gradina Brogres larm muzaffer Türk çocukları, halka Bakanlığa bağlı diğer müessesele» ve Gradina Mignon. Rumence «Graditakdim edilecekler ve Kurumun hazırlaf rin modernleştirilmesi yolundaki çana> bahçe demek olduğuna göre bundığı altın madaiyeler kendilerine verile lışmalarm semeresini de pek yakmlann kapalı salonlan bulurjmadığı asicektir. da görmek mümkün olacaktu:. kârdır. Biz de haberimizde açık hava Bize tavsiye edilen müteh&ssıslan Ayrıca Yaşar Erkan, bir teklif daia sinemalarmm dikenli tellerle çevrilmiş iieri sürmektedir. Bu da Bakuköyüa derhal getirteceğiz. Üzerinie ehemclduklarır.ı iddia etmedlk. miyetle durduğum bir nokta da, müBizim bildiğimiz manada 5 şehir içi deki İncirli Bahçelievlerde güreşçilere tehassıslardan sadece rapor ajip bubirer ev yaptınlması ve buranın bir Osineması kalıyor; Capitol, Scala, Trianunla iktifa etmek değildir. Do=yancn, Fantasio ve Bd Palace. Yani sajjn limpiyad mahallesi şekline sokulmasıdır. larımızda bu tarz hazırlanmış birçok: Ruraen basın ataşesinin iddia ettiği gibi rapor vardır. Gayemiz mütehassıs• 3 0 değil! Faiat bu münasebetle kendi sinemalann gazete sahifelerinin yansm lardan faal olarak faydalanmaktır.» sinden özür di'.ememiz lâzım geliyor. n'an fazlasını dolduran ilânlarma neden Biz, Bükreşie 4 sinema faaliyettedir. de artık rastlanmıyor? Çünkü her biri takmiştik. Halbuki beş imiş. Fakat demir rben biner kişi alan bu sinemalar şimdi perde içinden bu nisbette doğru bir ha fılm göstermiyorlar. Açlıktan ölen Rucer sızdırabilmiş olmamız dahi bizim men vatandaşları buralarda hayatlarının için bir muvaffakıyet sayıîmaz mı? son demlerini yaşıyorlar. Bunlardan SeBugünkü ALİDAYI her sayısı gibi üstün renkli tablo ve yaSaym Rumen basın ataşesine şimdi îect ilk hapisane olan sinernadır. Evet, zılarile çıktı. 5 kuruştur. biz sorahrr.: Bükreşe gidip de görülme buraya gene müşteriler geliyor, fakat den geçilemiyen Arpa, Reeal, Select, geceyarısı, gözleri bağlı olarak ve ikiÜSSİ Splsndid. Corso, Excelsior; Pachi gibi ser sünralü refakatir.de! c!up bifen fsianbuiun şarnpiyoRİarı hstlîseler ve bir fekzib iein bir küffîüe feşkil ediliyor DenizyoHarı Sdâresir.'n ıslahı ALİ DAYI GARINTİ BÂNKÂSf^OAN; 24'8/1948 akşaaıına kadar Bankamızda açacsğınız 50 LİEALIK BİB HESAP, 30 '8/943 keşidesinde size Istanbulda güzel bir arsa kazsm dır afc ilir. imm Bu AKŞAMDAN BELEBİYE İTİBAREN Paristen yeni gelen büyük ZİNA K 0 W N 0 Bale heyeti
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear