25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
17 Ocak 194S CUMHUFÎYET Gandhi nin orucu iharma Gandhi'nin oruclan .•neshurdur. Düşündüğü meieleleri kendine «ra vcrerek haşkalarına hisseltirmek ve kendini sevcnleri kendisi gibi düşünmeğe sevket«nek yolunu tutan Gandhi, bu defa da Pâkistan ile Hindisian aıasında tehlikeli tir ihtilâf kopması ve burııın bir harb doğurması ihtimali yüzünden oruc tutmuştur. İçtiği and, ild taraf arasmda harb tehlikesi ortadan kalkmayınca ve iki menJeket arasında tam barış hükürn iürmeyince orucu bozmamak ve icab ederse bu yolda ölmektir. Malıatma Gandhi'nin omca ffirdiği sırada Hindistan ile Pâkistan temsilcileri Güvenlik Konseyi hozurunda davalarını anlatmakta ve her taraf davayı kazanmak için uğraşmaktadır. Hindistan hüfcumeti, Pâkistamn, Keşmiri istilâ etmek isteriiğini ve onun için bııraya askerlfr ve siiâhlar gönderdiğini iddia etmefctedir. Buna mukabil Pâkistan Dış İslcri Bakanı Zaferullah Han, bugunkü denıecinde. Hindistanın Pâkistanı silâhlı kuvvetlerle tehdid ettijini anlattıktan başka, Hindisi2nın tecavüzlerini belirten birçak vesikalar da yayınlanuştır. Bütiin bu ncşriyat, iki tarafın birririndsn son dcrece şikâyetçi oldıığıınu belirtmekte ve bu durum barışı sevenlerin hepsini derinden mahzun etmektedir. Bütün üroid, bn asrrlarca müşterek yaşamış iki milletin en samimî kardeşük şartî&rı içinde yaşamalan, iyi dostluk ve iyi komşuluk niimunesi olıraları idi. İşin ergeç gene böyle olaeağı şüphe /jntürmez. Fakat Hindistan 0 kadar büyük bir meseledir lıi, orada iki müstakil dominyonun kurulmasile hrr şey olup bitmez. Çünkü bu iki doıcinyon haricinde yüzlpree prenslikler var ki bir müddet için iki memleket arasnviaki münasebetlpr üzerinde tesir etmskten hâli kalmıyacaklardır. Pâkistan. Müslümanlarla meskun olan, Hindbtsn da Hindularla meskun olan ülkelerin kendisine bağJanmasını istemektedirler. Bu yüzden iki taraf arasında henüz bir ihlilâf çıkmamış bulunuyor. 1 al;ct, bazı ülkelerde ahali Müslüman, hükuır.stse Kindu; bazı ülkelerde de ahali Hır.du, hukuraetse Müsliimandır. Keşmir de bu acayib dunımu haiz olan iilkeler ararındadır. Çıinkü ahalinin yüıde «ekccni Müslüman, başındaki prensle kükumet Hicdudur. Hindu hükumeti Hindistan hükumetino bağlı olduğumı ilân etmiş ve halkın hissiyatmı yaralamış, halkın galeyanı karşısında da Hindistandan askerî yardun isteyerek işi büsbütün azdırmış, Hindistanın bu talebi kabul ederek askerî yardun göndermesi ise bir sürü kanların dökiilmesine sebeb olnıuşrur. Hindisian hükumeti biraz tecnnî göstenniş olsaydı, şüphe yok ki durum tchlik.ii bir mahiyet alnıazdı. Böylece mrsele Güvenlik Konseyine ii:uk! ctmiş, Mahatma Gandhi de omca giimiştir. Gandhinin oruç yüzünden büsbütün kuvvctten kesilmck üzere olduğu haber verildiğine göre, onu kurtarmak için bir hal çaresi bulmak ve anlaşruak icab ediyor. Anlaşılan bu defa, Güvenlik K.nreyi onu kurtarmağa imkân verecck, yoksa Hindistan istiklâlinin kahramanına çok yazık olacak! dört sözlii soru Baştaraft 1 inci sahijede seden sorusuna Çahşma Bakaru Tahsin Bekir Balta cevab verdı ve ezcümle dedi ki: Çahşma Bakanının izahlan c Istanbulda 12 müfettişi ihtiva eden bir çalışma teşkilâtımız vardır. Bu teşkilâtın 1700 e yakın iş yerini tefüş etmesi güg olmakla beraber, kendileri, dikkatlerini teksif etmektedirler. Fakat bu teşkilât, 10 dan az işçi çalışüran is yerlerini teftiş etmezler. Bu yerlerde Kanunu hükümleri cari değildir. Çalışma teşküâü, Iş Kanvınuna tâbi olan yerleri kontrol ederler.» Çalışma Bakanı, Iş sahiblerine yapılacak telkinlere ehemmiyet verileceğini, nihayet paraya dayanan cezaî müeyyideierin müessir olamadığını, «sağlık şartlarım haiz değildir» diye iş yerlerini kapatmaıun, hem işçi, hem de istihsal bakımlarından doğru olmadığını, bu itibarla telkine fazla kıymet verildiğini anlatarak sözlerini şoyle bitirdi: • « Maamafih yeni hazır'.arnakta olduğumuz kanunda, bu meseleleri halledecek hükümler vardır. Arkadaşımız emin olsurdar.» Maliye Bakanının izahlan Ibrahim Refik Soyerin suallerine cevaben Maliye Bakanı Halid Nazmi Keşmir, şu beyanatta bulundu: c Emeklüik kanunu hazırlanmıştır. Şimdi Başbakanlık Müsteşannm rıyasetinde bakanlıklararası bir komisyonca tetkik edilmektedir. Bütçe çalışamlan dolayısile tetkikine ara verilen bu tasarı jakında tamamlanacak ve 15 20 gün içinde Meclise s\ınulacaktır. Yolluk kararnamesi de eksiktir. Bu hususta biz, ecncbi mevzuatı da tetkik ettik. Topladığımız materyaller üzerinde çalışmakayız. Bu kanunun da bir, iki ay zarfinda Meclise tekdim edUebileceğini sanıyoruz.» Memurin Muhakemat Kanunu için iki bakanın izahlan Gene Ibrahim Refik Soyerin, Memurin Kanunu ile Memurin Muhakemat Kanunu hakkındaki suallerine, evvelâ Iç Işleri Bakaru Münlr Hüsrev Göle şu cevabı verdi: € 1926 yılmdanberi 21 yıldır bir çok tadiller ve eklemelerle tatbik edilen Memurin Kanunu, ihtiyaca gereği gibi cevab veremez olmuştur. Memurin hak ve salâhiyetlerini t«"' tesbit etmek, âmme hizmetlerinin aksamadan ve muntazaman yapümasını sağlamak üzere bir tasan hazırlanmışür. Bir heyet, bu tasarıyı tetkik etmektedir. Tetkikat bitince yüksek Meclise sunulacaktır.» Bakan, bunu mütaekıb Memurin Muhakemat Kanununun da yeni ihtiyaç ve şartlara göre değişmesi lâzam geldiğini. hukukî mesuliyet prensiplerini ihtiva eden yeni bir tasarının hazırlanmakta olup tamamlanınca Meclise takdim edlleceğini bildirdi. Adalet Bakanı Şinasi Devrin de, Memurin Muhakemat Kanununun yenilenmesi, istisnaî muhakeme hükümlerinin kaldırılması, hiç olmazsa bazı ahvalde tayin ve tahdid edilmesi fikrir.de olduğunu açıkladı. Soru sahihinin cevabı Soru sahibi, iki bakana da cevab vererek, bu kanunların eskiliğine dikkati çekti. Bilhassa Memurin Muhakemat Kanununda mevcud «nezaret, devair. vilâyet, mutasarrıf, meclisi idarei liva, iradei seniye ile mansup memurlar... gibi tâbirlsrden bahsetti. Bundan sonra gündemin diğer maddeleri konuşuldu. Avukatlık Kanununun. hazine a\jkatlarınm haricde iş yapmalarına izin veren hükmünün bir müddet daha uzat'.lmasına dair tasan da Maliye Bakanının teklifile müstaceliyetle görüşüldü ve kabul edildi. Meclis. pazartesi günü toplanacakür. gorı DAKÎKA: Âleıtt berdevam Mecb.se bakın: Bir sürü teni":id, bir sürü hatanın ortaya dökülüşü, bir sürü kıısurun tashihi talebi... Netice: Kabul edenler, etmiyenler? Kanun kabul olunmuştur. Gazetelere bafctn: Sütun sütun şikâyetler, sütun sütun iddialar, süiun sütun derdler... Netice: Muhatabıntz duvardır, ses vermez. Bu ademokrasi* nin türkçede tarifi şöyle olsa gerek: Cemaat ne kadar çok söylese imamlann gene bildiğini okuduğu riyasf sistem! D.N. C. H. P. milletvekilleri arasında bir hâdise Bojtara/ı I inci »ahifede toplantılanndan birini, belki de uzunusadıya meş.gul edeceği ve uzun tartışmalara sebeb olacağı anlaşılmaktadır. Gnapun son toplar.tısındaki görüşıtıeIer hakkında Ijasına akseden tafsilât bilhassa Seçim Kanunu tadillerinin aleylıinde bulunmuş olanlar ara?mda şiddetH bir infial uyandırmıştır. Bu milletvekilleri, parti grnpu sırrım ifşa €den•«re ağır hücumlarda bulunmaktadır'ar. Diğer taraftan hakikate uygun bulmadık'.an bazı neşriyat dolayısile d« bu kabü havadisleri verenlerden tarafsız olraalarmı istemekte ve şahsî endişe ile hareket etmediklerini, inandıkları davayı müdafaa suretile sadece vazifelerinl yaptıklarmı ileri sürmektedirler. Bu hususta verilen bir önerge H'isusî surette öğrendiğüne göre, bugün C.H.P. Meclis Grupu Başkanma da bu mevzuda bir önerge verilmiştir. Bu cnerge, gizli müzakerelerin nasıl ifşa edildiğlne dairdir. Bu ifşa meselesinin karşılıkh bazı ithamlara yol açması muhtemeldir. Partinin bazı çevreleri bu münasebetle geçmişe dair hidiselerin büyütülmcsine taraftar görünmüyorlar. Sızan sızmıştır. Ancak bundan sonraki topIantıların malıremiyeti için el ve gönül oivîiğile karara varılmalı ve grupun resıni tebüği ile iktifa edilmelidir Ban milletvekilleri, mahremiyetin büsbütün aleyhmdedirler. Bu meseleyi görüşecek olan grup toplantısır.m hayli enteresan olacağı anlaşılıyor. Hâd/seler/lrasmda, Vüaminler. iliyorsunuz, Şirudi yeni alafranga muskaîar çıktı. Adıua \itamin» diyoıiar. Darı kadar hapı yutuyorsunuz. Bir kâse tarhana çoçrbası içmiş kadar oluyorsunuz. Neleri yok efendim.. Lştihalaı açnıak, kan: artbrmak, kuvveti fszlalaştırmak, sinirleri taiviye etmek, nezleye koymak, uykuyu düzeltnıek. hattâ pin J ponları hcro^îr.ndırmak için vitaminlcr, i haplar, tablotier.. Buram buram. Şimdi eczane vitrinleri hunlarla dolu. Bir faydası vrar mı, yok mu orası malum değil. aaıa rr.uhakkak ki bugün 15in , ilâçlann en g^zdesi bunlar. Bonısüzmr.nız mı var? B vitarmni J diyorîar. Zafiyetiniz mi var? A vitamini diyorîar. Nezle misiniz? C vitamini diyorîar. Böylece alfabenin her harfine bir kaç vilfiîcin yerkştirmişler. Şifa niyetine gidiyor. Ben bu ilâçlarla, dikkatlc okunnıuş kuş üzüınünü birbirinden pek de ayurd edemiyorum. Doktorlan dinlerseniz simdi is aldı yürüdü. Bu vitaminler olsun, daha ba&ka •öz> ler olsım arük in* sanı eskimekten kurtaracak, ekjilen ve eskiyen yerlerini ikmal edecektir. Karaciğer hnlâsaları, horoz ibiği tozlan ,böbrek özlerL dalak larıntıları, midc bilmem neleri, koç yumurtalaı hep eskiyen vc eksüenleri yamomak ve ikmal etmek için kuilaıulan şeyler. Geçende bir gazete ,bize de bir niimnnesi gehmş olan bir makineden b.thsediyordu. tnsan aklını ölçen makine.. Bu makine buhınduktan sonra artık manevi eksiklerimlzin de ölçülüp ikmal edümesi yohı bulunacak demektir. Hiç meyus obnamalı. BİJ Bindistana giderken Arabistan' yarunadasınm şimali şarkisinde ve Basra körfezi sahUinde Debâi isminde îıir kasabaya innüştik. Kasaba t'nunan Şeyhliğinin merkezi, iptidai bir verdi. Çarşıyı gezerken gözümüze ilişen şeyler arasında bir tabelâ dikkate şayandı. ElDöktör diye baçlayan bu arabca tabelâda muayenehane sahibinin zâhirî ve batmî yani acık ve gizli hastahklan tedavi etmekte olduğu yazüı idi Vaktimu olsaydı doktora gidip hastabklanmıa föstereccktik. Onun gibi günün birinde dünyada yeni bir üb şubesi türeycceğine şüphesiz gözle bakmak lâzımdır. Bn fube manevi eksiklikler ve hastahkLan tedavj edecektir. Meselâ şerefi ek^ik bir adam, nanrasu zedelenmiş birisi. insafı eksilır.iş, cesareti tflkenraiş., Hulâsa manevi kuvvet ve kıymetleri ikrnale muhtac adamlar bu hekünlere baş" vuracak ve onlann verdlkleri reçcteler* le kcndilerini tedavi edeceklerdir. Iste 0 gün rahat edeceğiz. Meselâ birisi bu manevi hastalıklar mütehassısına gidip dsrdini anlatacak. doktor muhtelif s«sller sorduktan sonra şöyle bir reçete vcrecek: Narr.us toru, 0.05 Şerej ruhv. XXX damia Cesaret üzü 1 grtım Şürüp 100 gram Yemeklerden. sonra birer tatlı kaş\ğt Bunu aldıktan sonra hastada başka bir jrclisme ,başka bir cda hasıl olaeak. Sümsüklüğ'ü, şcrefsiziiği, namus kayıdsuhğı eksilccek. Cesareti artacak. Fena mı olacak aziz okuyucularun. Yalnız bir nokta var. Vaktile limondan gencleşmiş ihtiyarlar gibi bu ilâch namuskârlar, cesurlar da ilâcın menşeine göre bir karakter gösterirlerse ona kim ne yapabilir? B. FELEK Aşırı devletcilikten vazgeçerken... Batmdkaladen devam Dimifrov'un Bükreşfe savurduğu tehdidler Baştaraft 1 inci tahijed* Yunanistanda olup bitenler barış için bir tehlikedir. Bağıınsızlığımız ve hükümranlığımızı tercin etmek luretile iç işlerimize herhangi bir yabancı müdahalesinin vuku bulmasına karşı savaşıyoruz. Düşman önünde asla boyun eğmiyeceğiz.» Grozamn hitabesi Bulgar Başbakanı FÖZ almadan önce Rumen B.ışbakaru M. Groza junlan söylemiştir: « Kültürel gelişmemizi teminat altma almHk için bülikte \üıi'.r.ckte ;,ız. Iç ijlerimize herhangi bir müdahale yapılmasına kat'iyen müsamaha etmiyeceğiz.» € İmam Yahyanın öiiîmiine dair haber şSphefi Yemen Kahire 16 (a.a. Afp) Kralı İmam Yahya, hakikaten müdür? Şimdiye ksdar Yemenin başkenti olan Sanaa'dan, Krabn oğuUanadan Prens Seyfülislâm ferahim tarafından yapılan beyanatı teyld eder mahiyette hiç bir haber eehnemiştir. Yemenin Kahiredeki resmî temsilciai Şeyh Müeyyid el Müeyyid yeni Yemen hükunetinden İmam Yalıyanın vefat ettiğiııe ve halefinin seçildiğine dair Aden malurecli bir haber almışür. Şeyh Müeyyid bu hususta kat'î bir şey söyliyebilmek için keyfiyetin Sanaa'dan teyid edilmesini beklemektedir. Yaslı T« haata olan İmam Yahyanın hakikaten ölır.üş olrrıaaı ve taht kavgasının şimdidea başlarniş bulunması pek mümkündur.. Filhakika eski şark hanedanlarmm âdeti veçhile bir hükümdann ölümü ancak halefi belli olduktan sonra ilân edilmektedir. İmam Yahya ölmetniş Kahire 16 (a.a, AFP) Arab Birliği nezdinde Yemen hükumeti mümessili olan Şeyh elMüeyyed, 24 fatiik bir sukut devresinden sonra hükumetinden aldığı resm! bir telgraftan, İmam Yahyanın ölümünün yalanlandığmı öğrenmiştir. İmam Yahyanın ölümü ve Yemeade yeni bir hükumet teşkili haberi İmam Yahyanın oğullarından Emir Seyfelislâm Ibrahim tar?fır.dan dün bildirlıcişti. goruluyor • • ••••• •••••ı.uumiHlllllllllllUlllllllinillliiniüinilllliHlllillllllinilllllııiııııu.uu. Amerika, Filistine asker göndermiyecek Washington 16 (a.a., USIS) Başkan Truman basın konferansında beyanatta bulurarak, Birleşmiş Milletlerin, Filistinde olduğu kadar, lüzurau halinde dünyanm herhangi bir tarafırida kullar.ılabilecek milletlerarası bir polis kuvvetini vücııde petireVjilecEk bir durumda olduğu fikrincîe bulunduğunu söylerr.iştlr. Boyle bir kuvvetin Filistini uzun bir zaman için himaye etmek mecburiyeinde kalıp kalmıyacağı hususunda ne düşündüğü yolunda sorulan bir suale cevabsn Başkan Truman, buna pek rüz\ım kalmıyacağmı ve Amerikan askerî i'etlerirıin göndcrilmesi icab ettiği fikrinds de olmadığını belirtmiştir. Onalfılar Konferansı ioplanıyor Baştarafı 1 md sahiiedt sadî işbirliği sahasmda kavdedilen terakkileri gozden geçirmsk için toplanmışlardır. Gerek ferden gerekse müştereken bu yo'.da verilen neticeleri tesbit efanek üzere, bu konferansa iştirak etmiş olan memleketlerle isti'şarelerde bulunmak zamanının gelrr.iş olduğuna karar verilmiştir. Aynı zamanda, bu istisareler esnasmda, Paris raporunda derpiş edildiği gibi, konferansa iştirak eden memleketlerin ne «uretle devamh bir teşekkül kurabilecekleri meselesinin de incelenmesi kararlaştırJnııştır. Hilmi Uranm tetkikleri Amasya 16 (a.a.) C.H.P. Genel Ba^kan vekili Hilmi Uran, dün gece Halkevinde partililerle bir konuşma yapmıs, bugün de ilçelerdeki parti teşkilâtmda nc€İemeler yapmak üzere şehrimizden ayrılmıştır. Hilmi Uran Merzifona, oradan da Gümüşhacıköye gidecek ve yarın şehrimize dönecektif. Yunanistanda çetelerin hezimeti Aüna 16 (A.P.) Bugünkü basm habsrlerine göre, Nigrita'nın güneyinde Skapastcn köyü civarmda dün ordu birlılderi tarafır.dan pusuya düşürülen bir çste 110 kişilik telefat vermirtir. Diğer haberlere göre de, son 24 saat zarfmda öîdürülen çetecüerin sayısı 300 ü aşmıştır. Ömer Riza DOĞRUL ' BaçtaTajı 1 inci sahijede Bununla beraber, Amiral Connollynin komutasuıda doğu AtlantLk ve Akdeniz. bclgelerinin dahil bulunduğu belirtümskte ve muhtemel olarsk donanar.arun şirr.diki taksim şeklile talim mansvraları konusunun müzafcere edileceği zannediimektedir. Donanma mensublan, Amiral Conlîolly'nin her yıJ Washintona mütearîdid ziyaretler yapmakta olduğunu da ilâve etmjşlerdir. Amiralın bir hafta veya 10 güne kadar Londraya dönmesi beklenilmektedir. Ei!kanlardaki gelişmeler Marshalt'ın yeni demeci karşısında Amerika Baştarafı 1 inci sahijede ada yaptığımız tecrübe hiç olmazsa bir cihetten faydalı olmustur> demistir. Marhall, Avrupa vaziyetinin tamamile gözden geçirilmesi lüzumunu ortaya koymuş ve Birleşik Amerikamn, ya Avruayı terketmek veyahud Avrupanm ka!kinma işini tamamlamak gibi üd şık karşısında buhmduğunu söylemistir. Dış İşleri Bakanı şöyle demistir: « Avrupayı terketmek niyetinde değiliz. Bu, anlaşıldıktan sonra Birleşik Amerika tarafından derhal bazı tedbirkrin alınması zaruridir. Almanyanm ekonomik birliğinin tahakkuku yclunda Sovyet Rusyanın işbirliği yapmaktan imtina etmesi, Potsdam'da Alman endüstrisi ve Almanyauı verec«ği tazminat hakkında yapılan ker türlii tahminleri sıfıra indirmistir.> Marshall sözlerini şöyle bitirmiştir: < Dünya ekonomik vaziyetini ıslah etmek için, takib edileoek bir tek yol ardır: Avrupanın istikrar ve ödeme kabüiyetini temin etmek için Avrupanın süratle kalkınmasmı sağlamak lâzımdır.> Bir köprü yaptıran vatandaş riiImemiştİT. Gerçi aynı sanayi şubesinde çalışan hususî müesseselerin aralannda rekabete girişerek ucıızhiğa doğru gidecekleri ileri sürülebilirse de, bunlann birbirlerile arlaşarak rekabeii bir tarafa bırakhkliirı da çok defa müşahede edilmiştir. Bizde, rekabetin fiatlan düşürmckten ziyade, jükseltmek şeklinde tecelli cttiğinî görmiiyor muynz? Kartel ve tröst tehiikesini asla unutmamak ve bunlara karşı tedbir almak lâzımdır. Bazan fazla zaruri ihtiyac maddelerinin bile, fiatlan diiİ'ugoslavya ve Bulgaristana şürmemek için, piyasaya damla damyapılan ihtar la arzedildiğini, yahud da denize dö Londra 16 (a.a.) Brılanova: İngilküldüğünü ve buniarla başa çıkıia terenin, Markos hükume'.inin tanınmamadığım nnutmıyalım. Küçük scr sınm Avrupa sulhunu tehlikeye düşüreraayelerin yapbğını büyük sermaye ceği yolundaki ihtarına Bulgar ve Yuler, daha büyük ölçüde tatbik cde go^lav h;ikumetlerinin kr.'>mak cevablar verdikleıi zanmlunnı?.ktsdır. bilirler. Bundan her iki memleketin de MosDevletten veya iş başındaki hükumetten ve biikumetin nüfuzla şahsi kovadan verilecek direktifleri bekledikyetlerinden himaye gören ve bazı leri manası çıkanlmaktadır. Bazı müşahidleıe göre, Ingiltere bu bankalanmıza dayanan bir takjm humeseleyi böyle muallakta bırakmak nisusî müesseselerin isim zikretmeğc yetinde değildir. lürum görmüyoruz harbden önce de Ingiltere ve Amerikanm Yunanistan nçık ve kapalı ihtikâr yaptıklarmı ve meselesine gösterdikleri yakın alâkanın büyük paralar kazandıklarmı hcniiz ve bilhassa doğu Akdenlrdeki kuvvetli unutmadık. Amerikan gemilerinin mevcudiyetinin Dün, halkın ruenfaatlerini hiçe sa müstakar bir vaziyet yaratacağı tahmin yan ve kendi kasalannı doldurmağa olunmaktadır. çalışanlann yann, meydanı boş bulunca resmî ve hususî himayeler sağBir genç, anasına sataşan lamak, rakibsiz kalmayı temiri etmek muhtarı öldürdü veya aralarnıda anlaşıp rekabeti orBursa 16 (Hususî) Merkez ilçesitadan kaldırnıak suretile kasalarını ne bağlı GökçevirJn köy'ınden Hüsedoldurmğa teşebbüs etmiyeceklerini yin karısı Şerife Beke adında bir kadın, kimse iddia edemcz. aksi ise orta köye giderken yolda karşısına çıkan riaki tecrübelere nazaran her zaman aynı koy muhtarı İsmail Yıldır ın tecaiddia edilebilir. Böyle bir durumun vüzüne uğramıştır. Kaclının feryadı ühalk menfaatleri bakunmdan aş,m zerine vak'a yerine yetişen Şerifenin devletcilikten de zararlı oîacağtna o|lu Mustafa. mütecaviz muhtarı bıçaklıyarak öl<!i;rmüştür. Tahkikata başşüphe yoktur. lanmıştır. Edc«en Müfrit devîetçilikten nıutedil devletçiliğe gcçer ve hususî sermayelere Amerikamn Ankara ataşemigeniş çahşma ve gelişme imkânlan literine nişan verildi vcrirkcn bunlann büyük halk kiitAııkara 16 (Telefonîa) Amerikanm lelerinin zaran ve ıstırabı pshasma Ankara Aiaşemiliteri Albay Roberts, cşın bir surette kasalarını doldurmabarb içinde Müttefik Harekât ve Plân lannı önliyecek tedbirleri ahnakta Daire^i Reisi iken gösterdiği fevkalâde zarre kadar ihmal göstermemck, son başarıdan dolayı İngütere Kralı Majeste derece mühim bir memleket dava 6 ncı Georges tarafmdan imparatorluk sıdır. nişanı ile taltif edilmiştir. Nişan, AnkaCÜMH1TIİYET rada, İngiltere Büyük Elçisi Sir David I I I 1 Amerikada fareler »enede 400 milyon tngiliz liralık hububat yiyorlarmış Washington 16 (ÜA) Birleşik An:erikada fareler her yjl 400 milyoa Ii'.giliz lirası tutannda hububat yemektedir. Dün fareleri yok etmek maksadile mpmleketin her tarafında mücadeleye başlanılmıştır. îşçilik hakkında bir tevhidi içtihad kararı Ankara 16 (Telefonla) Ticaret dairesile Uçüncü Hukuk dairesi arasmda çıkan bir görüş ihülâfı üzerine Yargıtay Tevhidi Içtihad Kurulu, işçiliğin ticarî olmayıp medeni. yani adî bir muamcle olduğuna ve bu işe Uçüncü Hukuk dairesinin bakmasmm gerekli bulunduğuna karar vermiştir. Erzurumda zelzele Erzurum 16 (a.a.) Dün gece saat 12 de orta şiddette bir deprem olmuştur. Hasar yoktur. Komünistler, Holiwood'dan da uzaklaştırıhyorlar Ne^'York 16 (a.a.) Holiwood yıldızları aralarındaki komünistlerin uzaklastırıl.nası işine girişmişlerdir. Dlın sııema aktörîeri birliği bu teşekkü'Se hiç bir komünist veya taraftarının iş alarr.ıyacağını bildirmiştir. Eu temizleme işini 1307 üye desteklem=>kte, 107 üye de muhalefette bulun< CITMHURIYET» in Tefrikası: 34 Çerkesköy 16 (a.a.) Çerkesköy bucağına bağlı Kızdpmar deresi üzerine, hayırsever bir vstandaş olan Veli köylü A Bjştarajt i inci tahıfed* Ali Ahmed, on bin Ura değer gösteren sekiz metre uzunluk ve dört metre ge tunun, sıhhî sebebleıdcc dolayı istifanişlüte betonarme bir köprü yaptırmış sından sonra, yirmi yılı mütecavız zatır. mandanberi Istanbul Ticaret Odaaı başkanlığını yapan Mithat Nemli de dün, Bir ölüyü beklerken 7 kişi öldü, gene sıhhl sebeblerden dolayı istifasını Ticaret BakanUğtna göndermıştlr. 60 kişi yaralandı Dün akşam kendisile görü?«uğümüz Roma 16 (a.a.) Sieilya'da AgigenMithat Nemli istıfasının hakikî sebebi te eyalelinde bul'jran Sant Angels hakkındaki sualimize şu cevabı verMucapo'da yedi kişi öimüş ve altısı amijtir: ğır olmak üzere altaı:j kişi kadar ya« Bu vazUeyi ylrmi senedenberi ralanmıştır. Bu kimseler bir ölüyü bek yapmakta idim. Çok yorulduğumu takdir lemekte idüer. Cesedin bulunduğu o edersiniz. İstifamın hakikî sebebi budanm dö§emesi bu kadar ağırlığa mu dur.> kavemet edemiyerek çökmüştür. Her Üd zatm yerlerine gelecek b a r kanlarm seçiml önümüzdeki günlerde îsveçten bir ortnan mütehassısı yapüacaktır. İki garib istifa Kelly tarafmdan dün törenle verilmiştir. Flkir Hayatmda Bir Hmlise!. Yalıya Kcmal BEYATLI • Burlıan BELGK • Selâmı Izzet SEDES • Muzaffer HACIHASANOÛLU • Attllâ tLHAN • Ahmed Emin YALMAN • Prof. Burlıan TOPRAK • Ercıünend Ekrem TALU • Necdet EVLİYAGtL • Şükrü KAYA • Orhan VELİ • Cemil MERİÇ • Sııphi Nııri İLERİ • Sabahaddin TEOMAN • Nadir NADİ • Mttnir NUREDDIN • Burhan ARPAT • Rüştü ONUR • Ag5h Sırrı LEVEKD • Fıkret ADİL • M. Babri ALTirîEL • Hamdl VAROĞLU • Rlfat ILGAZ • Adüe AYDA • Zlya Osman SABA • Sumru TUNC • Belim Bırrı TARCAJı • Isınail Habib SEVÜK • Sabahaddin EYÜBOĞLU • Mithat Cemal KUNTAY • Nusret Bafa COŞKUN • M. Sunullah ARISOY • Prof. Süheyl ÜNYER • Hıfzı Oğuı BEKATA • D.N. Ticaret Okulunun 65 inci yıldönümü Yüksek Ticaret okulunun 65 inci vüCemiyetinin kongresi dönümü münasebetile Yüksek Economi Ankara 16 (Telefonla) Ankara ve Ticaret okulu derneği tarafmdan dün saat üçten yediye kadar devam eden Gazeteciler cemiyeti yülık kongresi, yabir danslı çay ve gece de bir balo ve rm saat 15 te Eaüevinde teplanacaktır. rihniştir. Balo sabaha kadar neşeli bir hava içinde geçmiştiT. Baloda Vali ve AVRUPA şehrimizin tanınmış simaları bulunPALTO ve PALTO muşlardır. Diğer taraftan Yüksek Ticaret okuPARDESÜLÜKLERÎNİ lunda her sene yapüan mutad toplaniı bir defa göriinüz. yapılmamış, yalnız profesörler meclisi toplanmıştır. Bu toplanüda okula aid B E M Z İ PEKER, yeni gelişme ve çalışına tarzı etrafında Âşirefendi caddesi No. 57 müzalrereler olmuş ve bazı kararlar verilıniştir. Ankara Gazeteciler getiriliyor Bu imzaların seçilen en iyi yazılarını 'Ankara 16 (Telefonla) Tarun Bakanhğı bir orman mütehassısı getirtmeğe karar vennişti. Haber verildiğine gö, Isveç Orman Araşürma ttıstirüsu Müdürü Nalsul ile bu husust» bir anlaşmaya varılmıştır. Meclise verilen bir tasan Ankara, 16 (Telefonla) Menkul Kıymetler ve Kambiyo Borsalan Kanununun bazs niaddeîerini degiştiren bir tasan hazırlanmıs ve Meclise verilmiştir. Benim fampiyonluğum tavlada. Mustafa Beyle Cevad Bey derhal heyecanlandılar. Bu yeni oyuncuya marifetlerini gosterectklerdi. Mösyö Ostlönder, Mazhar, VaMk ve Mösyö Yensen bir iki parti briç çevireoeilerdi. Dışarıda yalnız kadınlar ve Leml ile Ferid kaldı. Ostlöader'in kızlan bir gece gezir.tisi yapmak için ısıar ediyorlardı: Ay ışığında yürüyüş... Ne şairane clur! Dsreye kadar ineriz. Madam Yensen'le Ferda razı olmuyorlardı. Aniaşıldı. Madamlan yerlerinden kımıldatamıyacağız. Öyleyse biz gencier gidelim. Britte, Fatmanm koluna girdi: Haydi, Lemi Bey, Ferid Bey, geliyor musunuz? Sıcak. rüzgârsız bir gece idi. Değirmene giden iiîce yolun Eğaclıklarmda bülbüller ötüyordu. Önde Greta, Lemi Beyin koluna geçmiş, memleketinin şen bir türküsünü mırıldanarak yürüyordu. Britte: Haydi bir yanş! diye bağırdı. Şu dönemece kim daha ev\el vâracak! Büyük ağacın yanma kadar. Bir, iki, üc! Gene bacaklarınm bütün hızüe fır'9dılar. Evi.elâ Lemi Bey kaîm gövdîyi ka'.Tadı. Onun arkasmdan Britte. Sonra Fatma ile Greta. Ferid, arkadan, ağ:r ağır jreliyordu. Britts; Siz gene bizimle koşrr.ndTiız Ferid Bey? dedi. Doğruru siz de artık bizim gruptan sayıknazsınız.'. Nışanlı bı> erkek yollarda koşmaca cynamaz. Daha ağır başh, daha durmus, oturnrus olur. IŞTE T Ü R K İ Y E 12 NCÎ SAYI ÇIKTI Ayhk Türk Fikir Hayab Mecmuasında doya doya okuyncaksıruz, Y A R I N Ç I K I Y O R. 4 forma Güzel kapak 60 Kr. mamm P. K. 43S tstanbul wmmm Biliyor musunuz? Geçen gün şehirde sizin güzel gözlü nisanlımzı gösterdi1er. Çok sakin bir kızcağız. Sakın onu' boyle sessiz görerek damarlarınızdaki «eski Türk» kanı kaynamasm? O n«. akşam evinize geldiğinis zaman tarliklerinizi önünüze getirtm«ğe veya yemekten sonra elinize ibrikle su döktürmeğe kalkışmaym! Lem'i Bey. şiddetle protesto etti: Yanılıyorstınuz, madmazel. Vaktile Türk erkekleıinin karılarına oefa ettiklfri, onları bir esir gibi kullandıkları, garbm uydurduğu bir efsanedir. 20 Fene e\"iel çok ihtiyar bir yaşta ölen büyük babam muhakkak ki gimdinin Avrupa erk^klerine nezaket ve galantöri dersleri veTebilirdi. Karısının fikrinl sormadan hiç bir şey yapmaz, ona karşı kat'ij'en hürmette kusur etmezdi. Maamafih, bazan öyle kadınlar olur ki, (.«*. viyesj düsük, abdal, şahsiyetsiz; cahin onlara şarkta da, garbda da; dünyanın her yerinde ancak lâyık oldukları muamçle yapılır. Ferid Bey susuyor, eündeki zincirle sinirli sinirli çizmelerine vuruyordu. Greta: Siz Bntte'nin sözlerine bakmayın, dodi. Ağzına geleni söyler, o. Bura'dan dereye inelim mi? Ferid: Hayır, diye eevab verdi. Biraz daIıa yürüyelim. Ycîun yüiseldiği karştopedsn size muhteşem bir manzara göstereceğim tereceğim. dondurma hazırlaması icin talimat verdi. Evvelâ, muntazam, geniş bir yanm daire şeklinde, herkes bir arada oturdu. Greta, bir kaç gün evvel yapüğı büyük bir gafı anlattı: Istanbulda bulunduğumuz sıralarda babam bir halı almak istemişti. BirYâzan : PHdfATUStH KOKHAR likte Kapalıçarşıya gittik. Oradaki dükEedia, Malik, Fatma kapıya koştular. | Orada bol içkili bir yemek yedikten kânlan gezdik. Hepsinde halıcılar malEvin önünde iki otomobil durmuştu sonra, Mazhar Beyleri ve doktoru da lannı «çok eski, çok eski» diye metheMadam Yensen gülerek ilerledi: alarak buraya gelmişlerdi. diyorlardı. Ben de «eski» nin cgüzel» Bedia Hanum, bakın size ne kadar Geceyarısından evvel dönmiyece manasına geldiğini zannettim. Geçen misîfir getirdim! ğiz! Yarın herkes yatağından biraz daha gün, Nuri Bey bizi yemeğe davet etti. 5 inci kısmın mühendisi Mösyö Ost geç kalksın! Hanımı, nefis şeyler hazulamışü. Billöndar, kızları ve Lem'i Bey etrafı kahGarsonlar dışanya sandalye ve masa hassa baklava çok hoşuma gitti. Hemen kahalarla çınlatarak arka otomobilden taşıyorlardı. Birisi lüks lâmbasım kapı ağızda eriyiveren incecik yufkalar... iniyorlardı. nın önune asmak istedi. Madam Yen Omrümde bu kadar güzel şey yememiş Gordünüz mü? Mazhar Beyle ma sen mânj oldu: tim. Bu lezzetli tatlı için kompliman damı da burada. Doktoru bile kandınp Hayır. hayır; lâmba istemeyiz. yapmak istedim: «Çok eski, madam!» kitablarından ayırdık. Yok... içeri girdedim. Madam Nurinin yüzü kızardı. Yalmz ay ışığı kâfi... miyec?ğiz. Bu gece ay dede en parlak « Hayır, dağildir» dedi. Ben tevaMehtab dereye aksediyor. sular, yer meşalesini yakmış. Dışarıda, mehtabda yer pırıltılarla yanıyordu. Karşı kıyı. zu gösterrjor sandım. «Yok, çok eski» oturacağız. Sandalyeleri buraya getirkaranlığa gömülmüş, gözükmüyordu. diye tekrarladım. Babam karşıdan tesinler. Ferda, dalgın: lâşh telâşlı işaretler yapıyordu. Britte, Bedia: kahkahalarım zor zaptediyordu. Nihayet Uzaktan deniz sanılıyor," dedi. Ne güzel bir sürpriz! dedi. HakiLem'i Eey sandalyesine otururken, kırdığım potun farkına varabildim. Sonkaten çok sevinmişti. Bu, sakin haradan hepimiz çok güldük. ys^ınn'la beklemediği hoş bir deği ayağı bir taşa çarptı. Sendeledi. MösHikâye bilhassa Mösyö Yenseni çok gik'ikti. Neşe ile misafirlerini karşıladı. yö Ostlönder: eğlendirmişri. ICnhvesini içsrken: «Bu Bu gece Lem'i Bey kendinde deOctlîrderin kızlan, birV!İrlerile yanş ğil, diye takıldı. Lem'i Bey, hanımlara kahve çok eski» diye şakalar yapıyorensrc:3İne konuşuyorlardı: du. Madam Yensen biraz dalgmdı. Bel. Bugün canımız bir çılgınhk yap söyleyin, kuzum; yemekte kaç kadeh ki memleketindeki buzlu göllere akscmak istedi, madam. Eabama: «Haydi aqua vita içtiniz? Sizden bir kadeh eksik içtim Mös den mehtabları düşünüyordu. dcrdüncü kısma gidelim» diye ısrar etOstlönder: tik. Razı olmadı. Biz de Lem'i BejT yö Ostlönder! Cevad Beyle Mustafa Bey de tavla I Bir briç yapar mıyı?. rîoktor? dekandırdık. <Sen bizi götürmezsen Lcm'i Beyle gideriz» dedik. Bunun üzerin? paıtilerini yarıda bırakarak gelmişlerdi. Ferid, misafirlere sigara ikram ederHilmi Boyin maça kızile arası iyi deçaresiz, o da peşünize takıldı. Evvelâ Yensenleri ziyaret etmişlerdi. ken, Fatma mutfağa giderek ahçıya Igildi: . ATAT Yazan: HASAN CEMİL ÇAMBEL Fiatı: 50 Kuruş. VAROĞLU YAYTNEVİ ELİNiRK DAĞLAR^ MAHKÛM AÇKIHI RE!>!>£TV.I$ Hiç kullamlmamı* bir PATEK PHİLİPPE Saati »ahlacaktır. Perşembe günü Sandalb edesteninde (Arkası var)
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear