23 Aralık 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
Iktısadî Fikirler Sehir UNÜN MEVZULARI J haberleri Faşizmin iktısadî cephesi Ingiliz donanmasmm N ü n a k a l â t 1 CUMHURİYET 6 Agustos 1943 IHEM NALINA MIHINA] Askerî tahminlere dair üa, vapurda, tanımadığun bir okuyucu, yanıma gele. rek kendini takdim ettiktcn sonra, Orel'in diişmesi münasebeüle bana, şu sözleri söyledi: Bizim askerî muharrirlerin hep. sinin değil; fakat büyük bir klsınınm tahnıınlerinde, acemi bir nişancı gibi, isabet pek az oluyor. Yalnız gazetelcrde değil, rad\oda bu, böyledir, Nitckim, Radyo Gazetesi, salı günıi aksamı, Rus. ların Orel'i alamıyacaklarını, çuııkü taarruz kudretlerinin tükendiği goriildüğiinü söylemişti. 24 saat geçmeden Orel düştii. Bir emekli geneıalin yazdığı k i . tabdaki ekseri tahminleri, olaylar pek kısa bir zamanda yanlış çıkardı. Bu, neden böyle oluyor? Bunun neden bö\le olduğunu aklımın erdiği ve dilimin döndUğü kadar şöylece anlattım: Bir defa askerî tahnımleıde yüzde yü* isabet olamaz. Bunun iki stbebi vardır: 1 Talımiııi yürüten, hakikati oldu. ğu gibi ifade etmijen rcsmi tebliğleıe da>anır. Eünde başKa doğru malumat olmadığı için aldanır. 2 Harbde sürpriz bü>ük rol oynar. Bütün meshur askerî ınuharrirler ve bü. >ük kıımandanlar, harbin mcçhuücrlo dolu olduğunu kabul etmişlerdir. Önce. den bilinnıiyen, beklenmlyen, hatta umulmıyan bir sey tıkyr, bütün hesabları altüst eder. Mcçh'.ıllerın hesabları bozması, harbin umumî gidişinde olduğu gibi, meydan muharebelerinde de sık sık vaki olur. Tabiat, hatalar, maıldî yor. gunluklar, ruhî sebebler yani manevivat hozukluklan vesaire, bu meçhulleri aleyhte olarak doğurur; bazan. meçhul. ler lehte olarak tecelli eder. Harbin bu acı tallı siirprİ7İerini ınasa basında ace. lc yazı yazan askerî muharıirlcr değil; hatta karşılıklı dövüşen ordııların haş. kumandanlan ve ku.t'and^nları dahi bu meçhulleri önceden Ueşfedprne7İer. Bir manevrada, kendi şahid oldtığum küriik bir ırı'sali arzedey'm: 1937 Ege manevralamula kırmızı taraf taarıuza geçtiği zaman birdcnbire tufan gibi bir jağraur yağmağa başladı. Piya. dcnin yalnız kunduralarlnı ıslatan bir dere, korkunc bir sel halini aldı. Kır. nıızı tümenlerden birınin bazı birlikleri dereyi geçmiş; fakat topçu^u ve büyük kısmı, beri tarafta kalmıstı. Eğer. mavî taraf, bir mukabil taarruz yapsaydı, azgın bir nehir halini altnış olan derenin 6te tarafındaki kırmızı birliHorî inıha edebilirdi. Fakat tam bu sırada, pa\dos işareti verildi Bu anî şiddelli >ağmırrla kum derenin. coşkun bir ne» hir halini alması, hesabları bozan bir sürpriz olmuştu. Tahminlerdeki isabetsizliğin bu iki esas unsurıından haşka, askerî muharrirj yanıltan bir takım hususî ve şahsî sebebler de vardır. Bunları da şöyle hulâsa edebiliriz: 1 İki tarafın sevkülcejş ve labiye usullerini iji bilmemk; 2 Yeni silâhların ve bilhassa hava ku^'etlerile zırhlı birliklerin tesirleri hakkmda tam malumat sahibi olmamak; 3 Tahminleri yürütenin zekâ ve görüş kabilijetinin kifayft>izliği; 4 Muharrrin, hissen hir tarafm ga. lebesini istemesi ve o tarafın resmi teb. liğlerine körü körüne inanarak karsıki tarafın tebliğlerine itimad etmeme«i. Bütün bu sebebler, ayrı ayrı tahmin yapanı yanıltacağı gibi, hepsi bir araya gelerek omı, daima, yanlış tahminlere sürükliyebilir. En iyisi, yüzde yüze yakın kendini göstermiyen ve neticesi belli ohnıyan vaziyetler karsısmda kat'î tahminler yapmamak, muhtelif ihtimalleri sırala. maktır. Böyle yapılmazsa yaz'lan şey teknik tahmin değil propaganda olur. eski ve yeni vaziyeti Yazan: Vekili şehrimize geldi ABİDİN lngiltere Bahriye Nazırlığı, harbin başından 1943 senesi rnayıs sor.una kadar, tngiliz ^onanmasımn verdıği harb gemisi zayıaU'U neşretmistir. Bu resmî listeye gore, harb.n 3 yıl ve 9 ayı İçinde, İngiliz deniz kuvvetieri, muhte. lif cephelerde şu gemileri kaybetmiş. lerdir: Zırhlı: Uçak gemisi: Kruvazör: Muhrib: Denizaltı: Yardımcl gemi: 5 5 25 103 55 272 DAV'ER milimetrelik, hafif kruvaz.ö ler ise umu. miyetle 152 milimetrelik toplar taşırlar, yalnız Dido slnıfl 5450 tonluk yeni kruvazörler 10 tane 132 lik topla teçhiz ed.lmiştir. AIi Fuad Cebesoy. Izmirdeki tetkiklerini anlatıyor izmir hattını ve lımaa tesisierlni tet. kik eden Münakalât Vek.limiz Ali Fuad Cebesoy dün şehrimize gelmiştir. Manakaîât Vekılımiz dün vapurda kendısıni karşılıyan bir muharrırımıze bu seyahati hakkmda şunları sdylemıştir: « izmır hattında yaptığım seyahat benim ıçın çok faydah oldu; bundan dolayı çok momnunum. Bundan scnra en mütekâ«ıf yolcusu olan Bandırma ve Mudanya hatlarını tetkik edeceğim. Da. h3 sonra komur havzasır.a ve oelk.i daha ı'eriye kadar gidece^im. Komur havzasında gerek komür r.ak. liyatı gerekse vapurların ıhrakıye alması :ş;ni yakından tetkik edeceğim. Komür almağa giden şıleplerin uzun müddet beklememeleri için tedbir alacağız. Bar.dırma hattının tzmir ve h.nterlandi yolculannın mühim bir kısmını almasına rağmen tzmir sür'at postasının yolcu ve eşya mık'.an fazladır. Bunun için bu hatta Egeyi de ilâve edeceğiz. Motörlü trenlerden istifademiz çok olacaktır. Bunlarm garı ve tsmirhanesi Izmirde oldıığundan şimdilik İzrr.ire bağlanan üç hat üzerinde işliyeceklerdir. üerıde Istanbul ve cıvarında da motörlü trenler çalısacaktır. Denizyolları işletmesine ve deniz iş. lerimize verüecek yeni şekil hakkındaki projemızi tecrübelerimize ve İngiliz mütehassı?ların verecekleri raporlara istınaden kısa kadar hazırhyacağız. Liman. lar Umum Müdurluğü teşk'.lâtı da bu proje üe tamamen Denizyclları teşkilâü içine alınmış olacaktır.» Muhribler: İngiliz dor.anması bu harbde en çok muhrib kaybetmiştir. Bunun bir sebebi de muhribler gibi narın teknelerin, uçak bombalarına dayanarnayışıdır. Kaybedilen 103 muhrib arasında 1870 tonluk büyük filo'.illâ önderlerinden 900 tonluk küçük ve sskı muhriblere kadar her büyüklükte gemi vardır. İngiliz donanmaslnia, hartın başmda 175 muhrib vardl; kısa bir miiddet sonra, bu yekun 183 e çıkm ştır. 1910 sene. si gırerken tezgâhtaki 24 muhrib ikmal edildiği gibi ayni sene iç'nde Amerika. hlar da 50 eski muhrib vermislerd.r. Harb içinde yeni yapılanlarla beraber. İngiliz donanmasın<n muhribler'., şimdi, 1939 eylulundekinden eksik değil, fazls olsa gerektir. Glaskov lircanml pezerken bitmiş ve inşa halinde bir çok yeni muhribler görmüştüm, Yekun: 465 Bahriye Nazlrı M. Alexander'ia be. yanatına gore, bu 4S5 ^emiye mukabil. harbin başındanberi Ingiliz dor.anması. na 900 yeni harb gemisi iltihak etmiştir. Bu yekunda, 1940 yıllnda Amerikadan alınan 50 eski muhrib dahil değildir. Böylece kayıblar, bir misîi fazla yeni gemj ile telâfi edilmiş oluyor. Geçen sene blz İngilterede iken M. Alexande r 19 eylulde Şîfüd'de bir nutuk söyliyerek İngiliz donanmasmın 3 yıllık harb gemisi zayiatınl ilân etmişti. Bu kayıblar da şöyle idi: Zırhlx Uçak gemisi: Kruvazör: Muhrib: Denizaltı: 5 5 24 85 39 Denizaltüarı Harb içinde batan Ingiliz denizaltılarl da, hatın sayılır bir yekun tutmaktadır Harbe girerken İngilizlerın 32 büyük, 24 küçük ve 6 tane de mayin dökücü olmak üzere 62 denizaltısı vardı. Tezgâhtaki gemiler de, bizirn iki gemimizle beraber 13 tane idi. Bu gemüer de süratle ikmal edilerek hizmete girmistir Böylece 1940 yazında İngilizîcr, 75 de. nizaltlya sahib bulunuyorlardı. Bunlardan mayıs 1943 sonuna kadar 55 tanesi bat.Tiıştır. Fakat sayısı meçhul clmskln beraber, bir hayli yenj denizaltl daha yapılmıstır. Nitekim gezüğimiz Liver. pul ve Glaskov harb limanlarınia yeni denizaltllar yapıldığını görmüştüm. Mussohni'nin istifasile tarihe kar:şan faşızmi iktısadî ba. kımdan tetkik edebilmek için bu rejımin tatbikat sahasın. daki iktısadi faaliyetlerini gözönünde tutarak kuruluşundan son günlerine kadaı geçen zamanı ıkiye ayırmak ve bu bırb.rmden tamamJe ayrı karakterler gösteren zamanlardaki faşizmi ayrı ayrı tetkik etmek lâzımdır. Bu zamanlardan b:rincisi îaşızmin ilk kuruluşundan başlıyarak 1933 senesine kadar devam eden zaman, ikıncisi ise Mussolınının 1933 te verdıgi meşhur nutkıle başlıyarak bu gunlere kad^r olan zarr.andır. Faşızm bu ıki zaman zarfmda birbırınden tamamJe ayrı karakterler arzetmiştir. 1 14 ıkmciteşrin 1933 e kadar devam eden fa§izm hakkında soylenecsk çok bir şey ycktur. Bu rejim komumzm, sosyalızm ve nasyonal sosyalızmm ak^ine ilk başlangıçta o zamanlar rtalyada hü. kum suren kar.şıklıklara, anarşiye karjı b:r aksulâır.el, bir hareket olarak doğmuş, sonradan da kendısine bir iktısadî doktrın süsü verılmek istenilmişti. Faşızm bu :ki zamaniarmda doktrin bakımından çok fakırdir. Kendı ıddiaslna gore o ne sosyalıst, ne de liberaldir ve kendl kendisir.cien başka bir şey değiidır. Içtimaî vazifesı ve hedefı ise 1914 . 1918 harbınin bozduğu içtimaî ahenğın yerıne kaim olacak yeni bır ahenk yaratmak ve millî istıhsali arttırmaktır. 2 14 ikınciteşrin 1933 tarıhinden itibaren ise faşızm yen. bır karakter ikt:sab etmış ve kapıtalıst rejimın aman ver. mez bir düşmaru clmuştur. Bu tarıhten itibaren faşizmin gayesi cemiyeti değiştirmek ve yeniden kendi prensiplerıne uygun bir şekilde tanzim etmektir. Faşizm bu inkılâbı yapmak (inkılâb kelımesmı İtalyanlar tercihan kullanmaktaydılar) için korporasyonlara (Lonca) dayanan bır rejim kurmuşlar, veyahud da laşizm bir korporasyonlar rejımi haline gelmiştir. Yazan: Targan Hacim Carıhlt İki listenin tetkiki gösterir ki 1942 eylulü başından 1943 mayıslna kadar 9 ay İçinde, İngiliz donannasl, hiç zırhlı ve uçak gemisi kayetmem:»tir. Pon 9 aylık kayıblar, yalnız 1 kruvazörle 16 muhrib, 16 denizaltıdan ibarettir. 1 ey. lul tarihindek; listede yardımci gemilerden bahsedilmedıği için, bunlann 9 ayllk kayıblarml bulmak mümkün değildir. Esasen, yardımci gemiler de, donanmanın esas muharebs kuvvetirıe dahil bulunmaz. Netice: İngiliz donanması, bugün harbin ba. şlndakinden daha kuvvetlldir. 1Î*Ö9 eylulü başmdan 1943 may:sı soruna ka. dar yeni yapılarak hizmete giren 900 harb gemisi içinde, bunlarm sımfları hakkmda resmî malumat verilmemeklc beraber, 5 yeni zırhll ile 6 uçak gemis! de vardır. İngilterenin harbe girerken 15 zırklısı ve 7 uçak gemisi vardı. Bugün de en az 5 zırhlısı ve 8 uçak gerr.isi var dır. 1943 te bitmesi mukarrer Lion slnıfı 40,000 tonluk 2 zırhlınm ve 1944 ba?mda bitecek olan gene bu smıftan diğer 2 zırhlınm da bitmiş veyı bitmek üzere olduklarlnl kabul etmek lâzımdır Glaskov'da denize indirilmesj yaklaşmış. müteaddid büyük uçak gemileri de gör. müştüm. İngiliz donanmasmda, bir çok yeni ha fif kruvazörler de yapılmıştır. Yalnız modası geçmiş olan ağır kruvazör sınlflna yeni gemiler üâve erülmemlştir. Hulâsa İngiliz donanması, kuvvetini ve deniz hakimiyetini, bir an dahi ksv. betmemiştir. Mecüs Reisimiz şehrimize geldi Büyük Millet Meclisl reisi Abdülhalık Renda dün sabahki ekspresle Ankaradan şehrimize gelmiştir. Zırhhlar: Şimdiye kadar kaybedilen zırhluar şunlardır: 1 Royal Oak: 29,150 ton 2 Hood: 42,100 » 3 Barham: 31.100 » 4 Prince of Wales 35.000 » 5 Repulse: 32,000 » Ford müessesesi davas' neticelendi 939 da Pord müessesesmden satılan hurda parçalardan dolayı gümrük muayene başmenıuru Nasuhi Burak. muayene memuru İzz:t Çınar, muayene memuru Yakub İlter, aınbar memuru Muzaffer ve Kâzım haklarmda açılan dava beraetle neticelenmis ve karar Temyizce de tasdik olunmuştur. Bunlardan Yakub vefat etmiş, diğer üçü tekaüd olmuş ve İzzet Çmar tekrar eski derecesile vazifeslne başlamıştır. 4 senelik kıdem hakkını kaybeden bu memurun mağduriyetine Vekâletçe mahal bırakılmıyacagı umulmaktadır. Uçak gemileri: Batan uçak gemileri de şunlardır: 1 Courageous: 2?..500 ton 2 Glorius: 22.500 » 3 Ark Royal: 22.600 > 4 Eagle: 22,600 > 5 Hermes 10,850 > Kruvazörler; Batan 25 kruvazörden 5 tanesi 8250 ile 9850 ton araslndaki ağır kruvazörlerdir. Öteki 20 gemi de, 4850 tonla 10 000 ton arasındaki hafif kruvazörler slnıfına mensubdur. Ağır ve hafif kruvazör tasnifi geminin tonajma değil, ta. şıdığl toplarrn çapına tâbidir. İngiliz donanmasındaki ağır kruvazörler 203 Faşizm yeni doktrınini ve yapılacsk iç. timaî inkılâbın mana ve lüzumunu izah için 1929 1933 ıktısadi buhranını ıleri sürmektedir. 1929 1933 iktısadi buhranı ttalyada kendisini diğer komşusu bulunan devletlere nazaran daha çok iazla ş.ddetli olarak hissettiriyordu. İtalyanlar bu iktısadî buhranın devrî bir buhran mı, yoksa kapitabst rejimin sonunu işa. ret eden bir buhran mı olduğu hakkmda tereddüde düşmüşlerdi. SinycT Mus.=olini verdiği bir nutukta kapitalizmin kendisinden beklenılen ıktısadî ve içtimaî vazifeyi yaptık'.an sonra artık ihtiyarladığını ve gunün yeru ihtiyaçlarına cevab veremıyecek âciz bir vaziyete düşîüğünü ileri sürerek bu rejimin yıkılmağa mnhkum olduğunu iddia etmiş ve eğer hükumet iktısad! faalıyetlere müdahale et. miyecek olursa bu rejimin 24 saat bile yaşıyamıyacağmı söylemişti. Binaenaleyh kapitalızmi bir kenara bırakarak yerine yeni bir rejim kurmak lâzımdır. Bu rejim ise faşizmden başka bir şey değildr. Faşizm, aynen kapitalizm gibi iktısadi faydası üzerinde tereddüd edilmiyen şahsî teşebbüs ve şahsî mülkiyeti muhafaza ederek bu hukukî müesseselere hürmet etmektedir. Fakat faşizmde devletin iktısadi faaliyetler üzerindeki müdahalesi o kadar mutlak. o kadar büyüktür ki serbestiyet prensipi pek tabiî olarak böyle bir cemiyette yer bulamamaktadır. devlet ve sahsî teşebbüslerın iştırakile dogan müesseseleri kurmuştur. Ve bunun ıçindir ki ttalyan rejımine ayni zam?nda korporasyonlar rejim: denilmektedir. italyan faşist telâkkisine gore korpoıa=u ycnlar devletin iktısadî kuvvetini, zenğmliğini, Italyan halkının reiahım temin maksadıle kurulmuş müesseselerdır. Faşist telâkkisine gore sıtasi kuvvet ancak iktısadi kudretle, ikt.sadî kudret ise ancak kuvvetli bir devletle kaimdir. Korporasyon ismi verilen ve bütün ttalyan iktısadi faaliyetini ihtiva eden bu teşekküllerin siyas! ehemmiyetleri haric iki mühim iktısadî vazifesi vardır: 1 Bunlardan birmcisi şahsî teşebbüsü kontrol etmek, 2 Ikincisi ise şahsî teşebbüslerin kurdukları istihsal elemanları arasında bir ahenk yaratmak. ...Faşizme gore şahsî teşebbüs hürmet e. dilmesi lâzım gelen, içtımai ve iktısadî bakımdan çok büyuk rol oynıyan bir varlıktır. 19 uncu asrın büyuk iktısadi rT'edeniyetinin kurulmas'nda sahsî teşebbüsün çok büyuk hissssi vardır. Fakst şahsi teşebbüs kendi başına bırakı'.dıâı, kontrol edilmediği takdirde az larr.snd:) içtimaî bir vazife görmekten uzaklaşarak dcğrudan doğruya cemiyetin zaranna ve müteşebbisin menfaatine olarak f=aliyete geçiyor. Şu halde bu fevkalâde varhktan Tanran Hacim CARIKLI is*ifade etmek için şah?î teşebbüslerî çı k gelmedi. sıkı bir kontrola tâbi tutmak ve bir araya toplıyarak hedefin şahsl menfaatten Bayan Günselinin cenazesi ziyade millî menfaat olmasım temin etRomadaki kansıklıidar esnasında sermek lâzımdır. seri bir kurçunla otomobiünde yaralaBu maksadla 1934 senesinde ttalyada narak billhare vefat eden eski İstanbul korporasyonlar kurulmuş ve adedleri 22 Valifl Muhiddin Üstündağın kıa Günyi tecavüz etmiyen bu teşekküllere t selinin tahnit edilen nâşı dün selmetnıstalyan iktısadi hayatınm tanzimi vazi. tir. Bugün hususi tayyare ile şehrimize fesi verilmiştir. Bu korporasyonların her getirilecektir. birisi ayrı bir iktısad! faaliyete cevab Cenaze merasimi önümüzdekl cumcrvermektedir. İçinde bütün sanayi, ziraat tesi günü Teşviklj'e camiinde vauılarak ve banka müesseselerini tophyan bu te Mecidiyeköyündeki Asrl mezarlıga defşekküllerin çok geniş salâhiyet ve vazi nedilecektir. feieri vardır. Meselâ istihsalin kalıte.mıktar ve cmsini tayin etrr.ek, iptıdaî maddeleri tedarik et. mek amele ve patron arasındaki rr.ukaveleleri hazırlamak, fiatları tayin ve tespit etmek vesaire. Korporasycnlar kendi hareketlerini tayin edebılen hur ve müstakil müesssseler değıllerdir. Hükumetle aralarında çok sıkı bir işbirlıği mevcuddur. Korporas. yonların ıdare meclisini teşkil eden amele ve patron mümessilleri doğıudsn doğruya devlet reisi tarafından tayin edilmektedir. Italya korporasyonlar sayesinde ıktısadl bütünlüğunü yaratmak ve kendi hududları dahilinde kendi kendine yeten bir devlet olmayı istiyordu. Bu siyaset iktısadî olmaktan ziyade siyasî bir mahıyet arzetmektedir. Fakir ve mahdud Itslyan tcprakları buna imkân vermedi. ttalyanlar nıhayet otarşi polıtikasına veda etmek ve ltalyar.;n ancak ınüstemlekelerile birlikte b:r iktısadi tamlık yaratabileceğini kabu! etmek rr.ecburiyetinde kaldılar. Dört senedir devam eden harb netice. sinde korpTrasyonların ne hilde olduğ'.ınu bilmiy^ruz. Faknt muhkkak ki italyan iktısadî durumu harbden çok müteessirdir. Faşizm ilk başlangıcda bir aksülâmel. bir hareket olarak doğmuştu. Sonradan kendi^ine bir iktısadî doktrin sücü verildi. Faşizmin gayesi korporasyonlarla içtimaî inkılâblar yarntrmktı. ömrü kâfi I A M CA B E Y Ikbal Düşkünü! Cemal Nadir Güfer Çizen : BE: DESTAN.. HİKAYE.. ROMAN.. ŞİİR.. FIKRA.. Muamele!.. Burhan Felek Yazan: 4 Renk! Emniyet müdürümüz Erzurum Valisi oldu Yarın akşam: Büyükdere • • ^ ABÎDlN DAVER B EK T A S İ FÎKRA ve NÜKTELERİ MEHMED Hakikî ALİ 221 flkra. HALİD N U R B A B A 75 kuruş KİTABEVİ HUSUSÎ İstanbul Emniyet müdürü Haluk Nihad Pepeyi, terfian Erzurum Valiliğine tayin olunmuştur. Yerıne kinıin tayin edileceği henüz belli değildir. DeğerU bir idareci olan, çalıştığı sahada muvaffaFaşizm temenni ett:ği iktı=adî inkılâbı kıyet gösteren ve nezaketile herkese yapmak için korporasyon isır.i verüen, kendisinl sevdiren Haluk Nihad Pepeylnin, yeni işinde de başarısının devamır.ı temenn: ediyoruz. BEYÂZ PARK'ta ıTliiııir I\urecldiiB KONSERİ İzcilerin gezintisi İnönü kız lisesı izcileri jintnastilc ögretmenleri Remziye Rona'nın ba^kanlığı altır.da köylerde tetkiklerde bu'.unmak ve Uludağda spor yaprnak üzere Bursaya gitmi§lerdir. 19 MAYIS Memleketin yeçâne gençlik ve spor gazetesidir VAKUM NÂKİNESİ S A T I L I K T I R . Avrupa mamulâtı, komple pompasile birlikte. Üniversitede yeni tayinler Emekliye ayrılan Üniversite Rektörü ile profesörlerin yerlerine bugünlerde tayinler yapılacakhr. Maarif Vekili Hasan ÂH Yücel dün öğleden sonra profesör Tevfifc Saglamı ziyaret etlerek blr müddet şörüsnrKtür. Satılık Vidalı yahud Hidrolik pres aranıyor Müracaat: Posta Inıtustı 48. Pangaltl DANTOS Kiiçülr 30, büyük 60 kuruştur. HASAN DEPOSU ve GÜNDE YALNIZ BİR DEFA Kızılaym tertib ettiği sünnet düğiinü Alemdar Kızılay şubesi 21 ağustosta Sarayburnu parkında bir sünnet düğünü tertib etmiştir. Bu sünnet düşününde tamnmış san'atkârlarımızdan Bayan Safiye ve Münlr Nureddin, husiısl sekilde hazırlanrarş program dairesinde konser verecekler, aynca millî oyunlar oynanacak ve İsmail Dümbüllü ve arkadaşlan tarafından da güzel bir temsil verilecektir. Sünnet çocuklan her gün saat İJ ten 20 ye kadar Eminönü Halkeviııds kaydedilmektedir. Düğün biletleri de Marmara. Turan, Çemberlitaş, Alemdar ve Tafaim sinemalarmdan tedarik odilmektedir. YARIN VHivezzıimzden isteyiniz m ' FLORYADA SATILIK BAHÇELİ ARSALAR IT'orya istasyonuna on dakika. asfalta 400 adlm Orman S. Nr. o Haüd B. Sağmda nâdide meyve ve üzümü mebzul ikişer dönüm şeniş cepheli denize nazlr değerü knsk arsiiarl satllıktır. Tel: 41227 IIVS \ \ DİŞ MACUNU ile dişlerinizi temizleyiniz. Dişlerinize ebedî hayat verir, mikrobddn ve kirden, hastalıktan ve çürUmekten vikaye eder. ŞUBCI.ERİ Raşid Rıza Yeni Kadrosile I CUMHURİYET Nüshası 8 fcurustur. Fennî Sünnefçi E M İ N F İ 0 A N Sünnet mevsiml başlamıçhr. Evlerinde sünnet yapllması müsaid ohnlyanlarla taşradan bilhassa sünnet için gelen ve gavrlmüslimlerden fennen bu ameliyeye İhtiyacl olan vaşları büvük ve küçük olsun ameliyatlarl kabinemde veyahud hususî hastanelerde muvaffakıyetle vapllır. KABİNE: Beşiktas Erib apartlman. Telefon: 44395. EV : Suadive İstasvon arkasl Akkurd sok?k No. 17 Abone şeraili T S T S c Senelik Altı ayhk Üç ayhk Bir ayhk 2250 l20d 850 240 Kr. . . • 4C30 Kr. 251)0 . İ400 > Yoktur , YAKUB SOYUGENC I OTOMOBİL ve EIEKTRİK Ticaretevi J Galata, Karaköy Palas karsısmda 86 No.da açılmış'ır PEK YAKINDA Temsillre başhyor. Dikkat Gazetemize eönderilen evTak ve yazJİaı ueşredilsin edilmesin iade edilınez ve 7İvaınHan me<:'ıılivet kahtıl olıınmaz. Hattâ, saatlerin, muhtelif kokulara gore, ne nisbette bozukluklar arzettiğini gösteren bir de barem cetveli tertib e . dilmiş. Incelemelerln bir neticesi de şu: Sa. atlerm âyarmı en çok bozan keku, gül kokusu imış. Uzun ömrün sırn lleşhur fıkradır. Carundan bıkan ihtıyar oduncu, «gel, canımı al!» dıye çağırdığı Azraili karsısmda görünce, «oğ. lum, şu yükümü sırtıma ver de gideyim» demis. Can kaygusundan yana, hepimiz birer ihtiyar oduncuyuz, Her şeyden bıkan insan, yaşamaktan bıkmıyor. Yüz yılı doldurmuş pinponları yere göke koyamıyoruz. Dazlak başları. na ; dişsiz çenelerine, su mahallebisine' donmüş yüzlerıne, feri kaçmıg gözlerine, gıpta ile bakıyoruz. Neyliyelim ki, ölmek gibi, kalmak da elimizde değil. Isveçli bir fizık âlimi, kaduılarm yirmi iki, erkeklerin yirmi altı yaşma ka. dar harab olan vücud hüceyrelerinl t a . mir edecek kuvvette taze hüceyrelere sahib olmaları mazhariyetini, o yastan Eonraya da teşmil etmek imkâmnı bulmus. tnsan vücudünün ihtiyarlaması, kozmik ışıklar yüzündendir diye bir rivayet var. Büyük bir sehir, bcTnbardımana maruz kaldığı takdirde, nasıl derece derece yıkılır, yok olursa, insan vücudü de, günes şualarının bombsrdımanı altırda, azar azar, ayni akıbets uğruyor, Bu O T O M O B I L ! Kamyon aksamı ve tefernıatı. ELEKTRİK: R ADYO Aksaral. büyük ve küçük tesisat mahsmesi k , soba, avize vesaire. oca Motosiklet yedek aksamı ve :v Uzun ömrün sırn Kokıılar ve saatler bombardımana karşı korunmak yolunu bulur buteıaz, artık, yüzlerce yıl yaşamamız, hattâ ölmezliğe ermemız, işten değilmiş. Isveçli âlim, bu İ5 için 5u tavsiyede bulunuyor: Insanlar, en az altı metre kalınlıfında kursun zırhlar içinde ya. şamalıdır. Kurşun zırh içinde yaşamağa, tam gelişme devresinde başlamak gerekmiş. Yani, kadınsanız yirmi ikisinden, erkekseniz yirml altısından evvel, kurşun kılıfa bürünmek şart. Bunu yaptınız mıydı, bir defa, ölmezlik, elde bir. Saniyen, kurşun kılıf içinde geçen gelişme dev. resinde, hüceyreler harab olmaktan kur. tulduğu için, boyunuz alabildiğine uzıyacak, şöyle bir yirmi be§le, otuz met. re arası bir jey olacak. Isveçli âlim, tam geligme devresinde başhyacak olan bu kurşunla hayatın, ne kadar devam edeceğini söylemiyor. Gözdnüne bir ölmezliği getirin, bir de, otuz metre boyla, kıyamete kadar, kurşun kılıf içinde ömür sürmeği! tsveçli âlim, minareden ilham almışa benziyor. kemmel 3'alancı şahidlik ed°r. Saat dediğımiz nesne, bu üç neviden ibaret olduğuna gore de, iyi şeydır ves. selâm. ^ Doğru gidenine bir diyeceğim yok. 1leri gidenini de şimdilik bir tarafa bırakacağız. Lâkin, geri kalan saatler, me. ğer öyle hassas şeylermiş ki, duygudan yana, insanı bıle geçiyormuş. Hem de geri kaldığı halde. Evet, Isviçre fabrıkilarından birinin, saatleri gerileten hâdıseler üzerinde incelemeler yapmağa memur lâboratuvarmda, uzun tecrübclerden sonra, gayet tuhaf bir netice e!de edilmiş. Eazı kuv. vetli kokuların ceb ve bılek saatleri üzerınde, işleyiş bakımından, tesiri oluyormuş. İTHALÂT ve TOPTAN SATIŞ Anadolu müşterilerinîn siparişleri kabul edilir ve sür'atle tediyeli mal gönderilir. Ta'efon: 42046 Telgfaf adresi: Sovgenc Posta ku'usu 1546 önce, yelkovanlı akreb, kokuyu alıp müteessir oluyor, sonra bu intıba, dışlilere intikal ediyor, onlardâ bir ağır. laşma husule gelıyormus. Arkadan, bir iki deprenti, saatte de bir gerileme. Demek ki, gülün damma düşen, yalnız bülbül değil; mübarek çiçek, bülbül gibi, saatın de başıru dondürüyor. İsviçre fabrikasının tecrübesı neticeleri, saatçilik âleminde resmen yayıl. dıktan sonra, bozulan Eaa*lerimizi tamire HöHirdüğümüz zaman, saatçi, eskiden olduğu eibi maşası verinden oynamış; dolabı düşmüş; taşl kınlmlş; zembereği kopmuş. filân neviden teshislerin yani. sıra, saatin kapağmı acıp içini kok^dılctan, kulağım götürüp ka'bini diniedik1 ten sonra: .Snatinız âşlk Malurn ya. eül mevpirm'U hükmünü de verecek mi der. siniz? S A I I I İK İKİ EV Kokular ve saatler Saat iyi seydir. Malumu ilâm için söylemiyorum. Bir düşünelim, bakın. Kronometre gibi, elifi elifine işliyeni i. yidir; Vaktin tam değerini buldurur. Ne vapuru kaçırtır, ne treni. tleri gideni iyidir: Vakit kazandırır. Geri kalanı iyidir: Zamanında yetişmek istemediğiniz randevulardaf mü U=küdar İmrahor Doğanctfar caddesinde 131 No h ikl katta altl odasl ve vtmij ağaçlarmı havi bahçesile, deniz gören ahşab han<i ve kezalik Üsküdsrda Ayazma camii karşlslnda Ressamalirıza sokak 9, 11. \.i No ll 'ti dalı'eye ayrllmlş 11 odah maa bahce ahşab hane ehven fiafl% sstlllktır. Görm;k için icindekilere. görüşmek İcin İst. Yağ iskelesinde Bamacılar Ticaıefhanesine müracaat. Telefon: 21460. HV
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear