Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
28 Birincikânun 1940 CUMHURIYET Fransa Amerika münasebetleri Bursa, Balıkesir ve Akhisarda (eyezanlar Mütemadiyen yağan yağmur sebebile bir çok dere ve çaylar taştı, bir kısım köyleri ve araziyi sular bastı, nüfusça zarar yok Akhisarda Akhisar 27 (a.a.) Devamlı yağmurlardan şehrimizin bazı dış mahalleleri su baskınına maruz kalmış ve bir kaç kerpiç dam yıkılmıştır. Nüfusça zayiat yoktur. Manisa Akhisar arasuıda tren muvasalası kesilmistir. TÜRKOLOJİ BAHİSLERİ O ki gün evvel gazeteler Dahiliye Vekâletinin işleri sürüncemede bırakmamalan hakkmda miilfaakata bir tamim gönderdiğini yaıdılar. Bu mealde diğer vekâletlerin de zaman zjunan tamimler gönderdikleri varHarb deyince sulh, esas etrafında top dır. Gene bu kabil tedbirler arasında umumî harb deyinYazan: lanmaya dâvet etme kutasiye ile miicadele gibi, muamelâü ce umumî sulh aksidir: Zaten (Ölcty sadeleştinaek gibi maksadlarla da kola geliyor; zaten tü) İngiltere Kralı misyonl»r topianır. Bütün bunlar da hasret daima uzak(Birinci Edouard) a gösterir ki; bizde «kaJem mesaisi» ötetan çekilir, yaz en da böyle bir mek denberi söküp gelen ve bir rutin üzeriçok kıçm sevilir. İşte ondan olacak ki muhtelif havadisler almak âdetinizi ni tub göndermiştir; hattâ Papalık maka ne mnessese olan ampirik bir sistemdir cihan sulhüne aid fikirler hemsn dai çin unutuyorsunuz? mına da göndermiş olduğunu tahmin ki; arasıra yüksek makamların müda«Bugün ki tahta biz culus etmiş bu edenler vardtr; fazla olarak, tekmil haleltrini isülzam eder. Bu sistemm ısma cihan harblerinden doğmuştur: Suih perisinin anası harb cadısıdır! Milâdm lunuyoruz, seleflerimiz olan ssyın de Avrupa hükümdarlarma hitab eden u lah, ikmal ve tensiki ötedenberi herUesin 3256 tarihinden 1344 senesine kadar 88 demizin, sayın babamızm, sayın büvük mumî bir lisan kullanmakta ve ken özlediği bir şeydir. yıl İranda saltanat süren «İlhaniler» in biradeıimizin evâmir ve ahkâmını de disi de bütün Mongol hükümdarlan naİşte vekâletlerin de arasıra halk lebitarihincie insan ruhunun bu hususive ğiştirmemek, mükemmel teşkilâtlara ma muıa söz söylemektedir. Teklif ettiği ne kendi teşkilâhna yaptığı müdahaleler tine aid çok güzel bir teşebbüse tesa lik olan eski eyâlet reisleriyle takarrür daimî «cihan sulhü»ne müeyyide ola bu arzunun maddileşmiş bir tezahurüdür etmiş esasları unutmayıp ahde vefâ e rak da «mütecâvize karşı müşterek müdüf ederiz. Bizde işlerin, daha doğrusu (erbabı XIII üncü asrın başlarından itibaren dercesine bunlara riâyet etmek ve siz dafaa • esasından bahsetmektedir. Zaten nıcsalih) adını verdiğimiz halkın kovala(Çingiz) le oğullarının idare ettikleri lerle eskisinden daha dostâne münase Mongol konfederasyonu böyle bir «sluh dığı muamelâtın pek sür'atli gitmediMongol istilâsı, eski dünya tarıhinin betlerde bulunup karşılıklı nâmeler te misakı» nı istinad etmiş olduğundan, ğinde şüphe joktur. Bu yüzden daireâti etmek kararmdayız. (Ölceytü) nün teklifi bu misakın garbî lerünizin halkla temas eden şubelerinde kaydettiği en müthiş cihan harblerin«Biz büyük ve küçük kardeşlar, te Avrupaya da teşmilinden ibaret demekden biri demekti: UzakŞarkta Japonkoridorlar ve kalem odalan maslalıat saya ile Hiidistandan, YakınŞarkta Ara baamızdan bazı müfsidlerin tezviratı yü ür. biblerinin karakol gezdiği yerler olbistanla Mısırdan ve garbda ise şimalî zünden haksızlığa düşmüştük. Bu vaziyete göre Mongol siyaseti şu nıuştur. • Şimdi ise bizler, TemürKagan, Tok üç tekâmül merhalesini geçjrmiş save garbî Avrupa memleketlerinden başBıuıun böyle ohnasını kimse istemez. ka eskı dünyanın bütün ölkeleri müşte toga, Çabar, Toga vesair Çingiz Han ev yılabilir: 1) Hâkimiyet ve mahkumiyet En başta bunu hükumet istemez. Sonra rek bir Mongol Türk idaresi altında lâdlan Tanndan ilham alıp Tannnra hi müvazenesine müstenid «Mongol sul is sahibi istemez, «n^an sonra da meîoplanmışü. Bu payansız devlet muh mayesile 45 yılhk mütekabil davaları hü>; 2) Müsavat esasına müstenid «kon mur istemez ve bütün bu istememeğe mızdan vazgeçtik ve gün dosusundan federasyon sulhü»; 3) Bütün dünya devtelif kollara ayrılıyor ve her kolun baTalu denizine kadar uluslarımızı birleş letleri arasmda müsavata ve müteselsil mukabil iş uzun sürer. Çünkü iş sistemi şında (Çin.çiz) hanedanının bir şutesi kökünden ve bütün hacmile tensi tirip posta menzillerimizi Dirbirine bağ kefalete müstenid «cihan sulhü»... saltanat sürüyordu; •Tlhanilsr» de işte ke muhtacdır. Bir dairenin muhaseb« ladık. (Ölceytü) nün bu insanî teşcbbüsüne bunların İran şubesiydi. İlk zamanları «Eğer içimizden biri gütıün birind<î Fransa kralının ne cevab verdigi mâ veya evrak kaleminde modern bir usul bütün bu şubeler arasında büyük Kr j tatbik edilmek veya falanca şubesinde vahdet manzarası, umumî bir impara başka türlü bir düşünceye kapılacak !um değil: Yalnız nİgiltere Kralı (ikin ateş gibi memurlar istihdaın eylemsk olursa, ona karşı hepimiz elbirliğile mü ci Edouard) m elde bulunan 16 teşritora tâbi bir konfederasyon hali vardı. o şubenin işini sür'atlendirse bile masiadafaada bulunmaya and içtik. nievvel 1307 tarihli cevabına göre o zaMongol siyasetiııin tekâmül safhaları «Şimdi de sizlerin sayın dedemiz, sa manki Avrupa devletlerinin bu teklifi bntın heyeti umumiyesine bir siu'ati bakımından bu ilk devir, (Çingiz) in ' yın babamız ve sayın büyük biraderi bir takım beylik sözlerle gecistirmiş ol seyir temin edemez. «Bütün dünyayı bir idar<? altmda topBen şahsan uzun müddet devlet daimizle dostane münasebetlarde bulun dukları anlaşılıyor. Zaten bir müddet lama» nazariyesine en uygun devirdL mak âdetinizi bilmemezliktijn gelenıiye sonra Mongol konfederasyonn^<la cıkan relerinde açlışmış, avukatlık gibi veBu hal tıpkı «Roma sulhü« nc benzeceğimizi düşünerek size «Mamalag» la dahilî isyanlarla mücadeleler (Ölcevtü) silelerlc bn dairelerin çalışma tanlannı yordu: Romahlar, esir milletl?rin ses«Toman» ı yolladık (5). nün bahsetti§i sulh sistemini de boz tetkike mecburî fırsat bulmuş bir adasiz esaretine .Pax romana P.oma sul«Haber aldığımıza göre Frenk'erin siz mava b^sladı ve şu bedhp.iıt in^anlığın mım. Bütün bunlann sebebi bizde raııahü. derlerdi! (Rene Grousset )ve (Wlamuhtelif sultanlan birbirinizle tam bir o tatlı hülyası da işte öyle gelip ge mele dediğüniz resmî daire ınesaisinin dyslaw Kotwicz) gibi yeni müellifler de bir taraftan şahsî, bir taraftan da çok âhenk içinde yaşayormuşsunuz. Doğru civerdi Moieo'iarm bu halini Romalılann işte merkezî oluşundadır. su, dünvada âhenk ve imtizacdan iyi ne Hâbil'le Kabil hic kolkola o haline benzeterek «Pax mongolica Biz bir taraftan işlerin selâmeti için olabilir? Mongol sulhüı diyorlar. murakabeyi derecat üzerine yaparak «Eğer şimdi her hangi bir kimse bivn\ DANtŞMEND Hâkimiyetle mahkumiyet arasındaki zimle yahud sizinle sulh içinde yaşakatmerleşörirken memur da mes'uliyetTashüı hazin müvazeneden dogan bu acı sulh mıyacak olursa, biz de o zaman Tanrı leri yaymak için istizan ve isülânılan Üstad İsmail Hami Danişmendin üç mümkün olduğu kadar mafevke sirayet uzun sürmedi; fakat bunu ihlâl eden kuvvetile elbirliği ederek ona karşı kenmahkumlar değil, hâkimlerdi; konfe dimizi müdafaa ederiz, Tanrı bunu böy gün evvel cıkan Lamartin'e dair maka etürmeye çabşır. Boylece bir iş bir lesinin başh§ında, meruf Fransız şr.iri elden değil on elden geçer. Bu yüzden de derasyon kollan arasındaki ihtilâflar le bilsin1 1260 tan itibaren yanm asırlık bir mü«İşbu nâmemiz (Hicrî) 704 tarihinde, bir tertib sehvi olirak 20 nci asra aid tabi! zaman kaybedilir. c cadele devri açtı; Nihayet 1304 tari Yılan yıhnda (Milâdî 1305), ilk yaz ayı gibi gösterilmiştir. T» hih ve itizar edeBuna, birikmiş kağıdUrm ve müte Tahnr Koveti hinde bütün şubelerin müsavatına müs nm son on gününün sekızinci günü madiyen gelen işlerin teşkil ettiği yığıtenid yeni bir vahdet kuruldu; bu ikinci (Aliyan) da bulunduğumuz sırtıda ya(1) Publication de la Societe des nın memurun haleti ruhiyesinde hubirliğin birincisinden farkı, ötekinde zılmıştır.» geüreceği tesir de inzı etudes iraniennes. No. 11: Celebration sule umumî bir imparator bulunmasina mu(Blochet) nin «Introduction iı l'his du Mil'.Lnaire de Firdousi a Paris, 1934. tnam edince iş hakikaten bati bir kabil, bunda bütün hükümdarlann mü toire des Mongols »ismindeki eşerinin seyir ahr. Yoksa bir günde yapılması S. 35 ve 48. savi hukuka malik olmalanydı. Arada 232 nci sahifesinde (Ölceytü) nün bu mümkün bir işin, çıkarüacak bir kayıd (2) En marge des lettres des ilkhans bir prensip tekâmülü olmuş, «metbui mektuba bastığı mührün tercümesi de de Perse, Lwow, 1933. Les Mongols, suretinin, yapılacak bir hesabın günvet» prensipini» müsavat» esası istih şöyledir* promoteurs de l'ide de paix univer5elle lerce, haftalarca, aylarca sürüklenmesilâf etmiş demekti. «Tannnm emrile bütün ecnebi milau debut du XTITe siecle. Viırovıe. 1933. ne sebeb yoktur. Buna nasü çaresaz oİlhanîlerde «cihan sulhü» fikri işte letlerini sulh içinde idareye memur (3) «Roi de Franee Fransa Kralı» luruz? bu yeni prensipin Mongol dairesi ha hakanın mührü. Ben. hukuku idare, usulü idare mütetâbirinden muharref. Bu mektubun en mühim hususiyeti, licine de teşmilinden doğdu. (4) «Sayın» sıfatı mongolce metinde hassısı değilim ama görüyorum ki; bir memur filân bankada veya fabrikada (Firdevsî) nin bininci yıldönümü mü Mongol İmparatorluğunda sulh prensi de vardu1. veıdiği randımanı falan dairede vereminasebetile bundan altı sene evvel Pa pinin ecnebilere de teşmil ediîmek su(5) Mektubu götüren elçilerin isimyor. O halde çalışma şekü ve şartlan riste yapılan ihtifallerde mcşlmr Fran retile üçüncü bir tekâmül safhasına gieri. başka. sız müsteşriki (Paul Pelliot) iki nutuk rerek tekmil eski dünva devletlorini bu irad etmiş ve her ikisinde de «Biblioİşe şuradan başlamahyız: theque Nationale in o münasebetle açHerkes kendince münasib gördüğü üğı serpide teşhir edilen iki mühim ve?ekli, nüfuzu vürüdüğü daire dahiline sikaya Fransızların nkzarı dikkatini celmünhasu olsa bile, hemen tatbikat sabetmişti: Bu vesikalar, «İlhanîler» den hasına koyup mevcudu tağyire kalka(Argun) un 1289 tarihinde ve (Ölceytü mamalı, boylece şahsî tarzların bir kaHudâbende Mehemmed) in de 1305 selemde önüne geçihnelidir. Size bir miİzmir 27 (Telefonla) Bu sabah tznesinde Fransa Kralı (Philippe le Bel'» e mirde Birinci Kordonda bir kaza olsal: mongolca yazmış olduklan iki büyük muştur. İtalyan konsolosluğu kavası, Belediye tahsil şubelerinin tahsil ve mektufcdu; (Pelliot) bu mektublarda İzmir Palasta misaür bulunan İta.lyaAnkara 27 (Telefonla) 3888 sayıiı tahakkuk defterlerine bir bakın! İki seİlhanîlerin Fransızlara ittifak t.klif e,t îıin İskenderun konsolosunu almak ü kanuna bağlı 1 numaralı cetvelde tes nede bir şekli, bacmi ve muhtevası deTiklerir.den bahsetmekle iktifa eder (1). zere gayet erken otomobile binerek o pit edilmiş olan ücretli metnurivetlere ğişiyor. Bu misali tamamen mücerred Halbuki (Ölceytü) nün mektubu ale tele giderken Fransız konsoloshanesi aid 214 ihtısas mevkiinin Meclis ruz bir mevzudan seçtim. Siz araştuırsanız îâde bir askerî ittifak teküf'me değil, nin önünde caddenin yağmurlu olma namesine aluımış olan bir lâyıhaya daha dişe dokunur misaller bulabilirbilâkis «umumî sulh» uğrunda ittifaka sından otomobil patinaj yapmış, denize merbut cetvelde gösterildiğini "bildİTsiııiz. İşte bu olmamalı. yuvarlanmıştır. Otomobil biraz sonra aiddir ve böyle bir ittifak üvle bir sul denizden çıkanlmışsa da kavas boğul miştim. Bu lâyihanuı son şekline göre, Sonra muamelâtta mathıb selâmeti tehün müeyyidesd olarak teklif edilmek muştur. alelumum ihtısas mevkilerine tayin edi min edecek asgarf bir kontrol sistemile tedir. leceklere verilecek maaş vsya ücıet kanaat edip hepimizin herşeyi gurmemitahsil vaziyetlerine göre f*irebi!ecekleri ze (Ölceytü) nün bu çok mühim mektuartık mahal kalmamah. Çündereceye bu memuriyetler için ihtısas kü efendim bunun neticesi şu oluyor. bunu ükönce XIX uncu asrın meşhur teminine yarayan işlerde çeçen bizmet Çok ve sık olan küçük isler, az (akat Fransız müsteşriki (Abel Pemu=at) müddetlerinin yüksek tahsi'i olanların pek mühim olan büyük işleri boğuyor. Fr?nsa HazineiEvrakmda bulup Paher iki senesi ve olmıyanların da her Buna mukabil bütün o küçük işlerin de riste ve ondan sonra tam tercüme?ini üç senesi için bir derece ilâve edilmek kalabahk yüzünden tam bir mütaleaya de 1824 tsrihinde müsteşrik (J. Schmidt) suretile tespit edilecek derece. maaş ve mazhar olmalan da müyesser olamıyor. Petersburg'da neşretmiştir; fakat bu Casablanca 27 (a.a.) Havas: ya ücretini geçemez. Mecburî hizmeie En büyük ve üstün kaygusu halkın sıkın tercümc pek kusurlu oldu^ınJan, son Ben Ahmed mıntakasında siddetli bir tâbi olanlar bu ta^hhüdlerini ifa etzamanbrda Polonva Ulum Ak?demiri kasırga çıkmışttr. Çok mühim hasar medikçe bu mşdde hükmünden istifade tı çekmemesi olduğunda zerre kadar şüprzasından fDr. Wladyslaw Kotvricz) en he etmediğim yüksek idarecilerimiz de do*ru şekil olarak yeni bir tercüme vukua gelmiştir. Yerliler arasında 10 edemiveceklerdir.» benimle beraber teslim buyururlar ki nesrins lüzum görmüştür (2). Benim kişinin öldüğü haber verilmektedir. dairelerde iş kovalamak ve bu yüzden Ispanyada Tunad» R « şimrli buraya aynen naklettiğim metin, koridorlarda dolaşmak vatandaşın hoşMadrid 27 (a.a.) İspanyanın bütün işte bu =on tercüm<>nin türkçesidir: landığı bir şey değildir. İşleri tensik. du.rdu eyaletlerinde siddetli bir soğuk dalgası «Biz ki Snltan Ölceytü'yüz, İriduwekırtasiyeyi izale, mes'uliyetleri ve salâBükreş 27 (a.a.) Stefani: hüküm sürmektedir, Huesca'da termorens'e (3) deriz ki: Tuna nehri buz parçalan süriikle hiyetleri tevzi ile bir çok mükerrer memetre sıfıruı altında 15 dereceye.düş «Sizler ki hep Frenk milletlerinin sulmekte olduğundan seyrüsefer tatil e sainin ve bu yüzden doğan bir hayli mü$tür. tanlaruınız. uzun zamanlardanberi bizim dilmiştir. Kezalik, Giurgu ile Rusçuk ağırlaşmalann önüne geçeceğimize emiKüba'da sayın (4) büyük dedemizle, ssym dearasmda sallarla yapılmakta olan ser nim. de*nİ7İe, sayın babamızla ve saym büHavana 27 (a.a.) Havas: Halkın günü grününe işi görülebildiği vis te tatil olunmuştur. Buzlar. Kaıavük bir?.derimİ7İe dostane münasebetCuba adasmda siddetli bir kasuga denizdeki Tuna ağızlarını tıkadığm gün hükumet mekanizmasmm da tahmin lerde bulunarak ve uzak oldugumuz çıkmış ve 40 kişinin ölmesine, yüz ka dan bir çok vapurlar Galaç ve Sulu edilemiyecek miktarda enerji tasamıfııhalde kendinizi yaVın farzederek bir darının da yaralanmasına sebebiyet na'da mahsur bir vaziyette kalrr^ış nu temin edeceğinde şüphe yoktur. Bü birlerinize karşılıklı nâmelorle âfiyet vermiştir. Mühim hasar vukua gelmiş lardır. Buralarda termometre sıfırdan da muzaaf bir kazancdır. heciiveleri gönderip yekdi&eriniz^en tir. asağı 15 dereceye düşmüştür. B. FELEK merika Birleşik Cumhuriyetleri Fransaya verdiği ehemmiyeti göstermek için Amerikanın en tanmmış denizciterinden Amiral Leaby'yi Vişi'ye sefir olarak gönderdi. Amiral Leaby'nin bu sııada Vişiye gouderilmesinin ifade ettiği nıana, Amerikanın Fransız donanmasının ınuBursa 27 (a.a.) Mustafa Kemalpaşa kadderatile alâkadarbğım tebarüz ettirve Karacabey havalisinde yeniden derenıektedir. ler taşmış ve seylâb başlamıştır. Gün Amerika Fransız donanmasını mib lerdenberi devam eden lodos dağlardaki ver devletlerine geçmesini istemez ve karları erttiği gibi birkaç gündsnberi de boyle bir hâdiseyi Amerika müdalaasına fasılasız denecek surette yağmur yağdıkarşı bir hareket sayar. Amerikanın ından Mustafa Kemalpaşanın ortasınAtlantik Okyanusundaki iik müdaiaa dan geçen Kirmasti çayı taşmış, Kara hattını öttdenberi lngiliz Fransız do cabey ovasından akan Hanife deresile nanması teşkil etraekte idi. Fransız do Karadere bazı menfezleri aşarak araziyi naıunasının ve Fransız üslerinin Alnıan istiîâ eylemiştir. Evvelki gece Kemal yaya geçmcsi, Almanyanm yalnız İngil paşa ve Karacabey kaymakamlarından tcreye karşı değil, Amerikaya karşı da ve Hârâ müdüründen vüâyeümize geyeııi bir taarruz silâhı kazanınasını te len telgrailarîa vaziyet bildirümiş ve min eder. Kirmasti çayının mütemadiyen yüksel Aln.anyanın Fransız üslerini ve do mekte olduğu haber verilmişti. Esasen naıunasını ele geçirmek için V'şi hüku bir hafta evvel vukua gelen seylâb esnıeüni tazyik edcgeldiği, ve bazı Kran nâsında geçen seneki tecrübelerden de sız ricalinin bu gibi tazyiklere bas iğıııck istifade edilerek alınan tertibat ve tedistidadında bulunduklan malum olıiuğu birlerin büyük taydası görülmüş olduiçin Amerika deniz işleri üzerinde en ğundan son seylâbda da vaktinde aunac büyük salâhiyeti haiz ricalinden biıini tedbirlerle can tehlikesi bertaraf edil Vişi sefirliğine tayin etmekle bu taz mişür. Vilâyet jandarma alay kumandaiiilt Nafıa müdürü, seylâb mıntakasına yiklere mukabele etmek istemişür. gitmişlerdir. Vılâyete son gelen malu Anıiral Leaby'nin meşgul olacağı bir mata nazaran Kirmati çayı Mustafa Kemesele de, bazı Fransız ricalinin teslimimEİpaşadaki köprünün gözlerini ükayet siyasetini takib etmeleri yüzünden mış, su seviyesi köprüye yaklaşmıştır. Martinik adalarının Amerikaya karşı Karacabey, Feyzidede, Şevketiye mahalbir takım Alman faaliyetlerine sahne olleJeri su altında kalmış, halk tamamen masına uıâni oluıaktır. kurtarılmıştır. Hükumetle belediye yaSon zamanlarda, bilhassa Laval'in nmdaki mahallelerde her an tehlike Fransız kabinesinden koğulması üzeri artmaktadır. Bunların da tahüyesine ne Amiral Darlan'ın Fransız kabinesinde başlanmıstır. Evve^ki geceyi halk heyehukim bir nüfuz ihraz ettiği göze çarp canla sabaha kadar uyanık geçirmiştir tığından, Amiral Leaby'nin bilhassa A Sular mütemadiyen yükselmekte oldunsiral Darlan ile meşgul olacağı ve A ğundan münhat mahalleler halkı sür'atle miral Darlan'ı Laval siyasetinden tızak yüksek muıtakalardaki mahallere naklelaştırmağa çalışacağı tahmin olunabilir. dilmektedirler. Son dakikaya kadar hiç bir insan ve hayvan zayiatı olnıanuştır Ilhanilerde cihan sulhu fikri Bir tamîm miinasebetile hasbıhal D c İsmail Hami Danişmend Balıkesirde Balıkesir 27 (a.a.) İki gündür fasılasız yağmakta olan yağmurlardan vilâyetimiz hududlarındaki bir çok nahiye ve köylerimizi sular basmıştır. Dün bu hususta yaptığımız tahkikata göre, Kepsudun iki büyük çayı taşmış ve eski Ziraat mektebile nahiye arasındaki arazi kâmilen su altında kalmıştır. Çayın civarındaki bütün evler tahliye ettirilmiş ve halk başka yerlere yerîeştiril miştir. Nahiye ile her türlü münakalât kesilmiştir. Şehrimize yanm saat mesafede bulunan Tepecik deresi de taşarak sular köprünün üzerinden geçmekte ve vesaiti nakliye işlememektedir. Diğer taraftan Surulukla Aksakal arasında Karadere de taşmış ve Manyas ovası sular altında kalmıştır. Bilhassa Buloa Ağacköyü önüne yaptırılan sed. sulann tazyikile yıkılmıştır. Köyün herhangi bir tehlikeye maruz kalacağı gözönünde tutularak halk Manyas ve Kulak kö yüne yerleştirilmiştir. Şehrimizin ortasından geçmekte olan Çay deresi de taş:niş ve yapılmakta olan kanalizasyonun bir kısmını sular alıp Bötürmüştür Ova kâmilen sular altmdadır. tzmir 27 (Telefonla) Yirml beş gündenberi devam etmekte olan yafmurlann Ege bölgesüıdeki sararlan tahminlerden çok fazladır. Nehir, çay ve derelerin ta^ma.<ından her tarafta ekili arazi sular altında kalmıştır. Vilâyete gelen malumata göre. Gedizin taşması devam etmektedir. Manisa ve Menemen ovalarında zarar biraz fazlacadır. Menemen Manisa demlryolunda sular 60 santimden fazla yüksel miştir. İzmir Berçama şoseslnde bir buçuk kilometrelik bir kısım sular altındadır. Menemenin Hacıaga nahiyesinde Kunduz cayı da taşmıştır. Ber gamada dört köy tehlikededir. Münakalât kesilmisür. Sular bir köprüyü götürmüştür. Afyon ve Bandırma trenleri Akhisarda kslmıstır. İzmirden Mene mene tren işlivebilmektedir. İzmlr civannda Altındağ. Çamdibi. Pmarbnşı köylerinde 2" ev su altında kalmı?tır. > JandarmaUr evlerden halkı kıırtarm'slardır. Vali, bunlann iaşesi için emirler vermistlr. mıntakasında Nil ordusu yeni bir zafer arifesinde Nil nehrile alakadar ve bu nıubarek su sayesinde hayat bulan bütün sahalan tccavuzden korumak vazifesini deruhde ettiği için Nil ordusu gibi güzel ve munis bir isimle anılan ordu, ilk büyük zalerini kazanmış ve yeni zaferlere doğru yol aluuş bulunuyor. Nil ordusunun kazandığı ilk zafer, Mısır topraklarını istilâdan kurtarnuş ve baıbi İtalyan topraklanna nalkelmi'jtir. Askeılik .dilinde düşman stratejisini altiist etmek ve kendi stratejik hedefleriııi tahakkuk ettirmek tarzında ifade oiunan bu kıymetli netice ahndıktan soıua Nil ordusu ikinci ve mühim bir neitce daha almak üzere hareket etmiştir. Bu hareket Trablusgarbı müdaîaa için hazırlanan Bardia müstahkem mevkiini muhasara ederek İtalyan kuvvetlerindc nayırmak ve bu mühim mevkile ihtiva ettiği kuvvetleri teslim olmağa mecbıır ederek İtalyan ordulanna birinci deıecesinde mühim ikinci bir darbe İnHirmektir. Bardia etrafında muharebelcr devam ettiği sırada İtalyan kuvvetlerinin üsleri bombardıman edilmekte ve İtalyan kuvvetlerinin Bardiayı kurtanr.ak için mühim ve büyük bir harekette bulunnıadıkları veya bulunamadıkları göze çarpmaktadır. Bu yüzden m<ı1ıa«.aramn teşdidi ve Bardianm tamamile tecridi neticesinde bu mevkiin de zaptedtlecesji ve burssını müdafaa eden İtalyan kuvvetlerinin de teslim olacağı mühakkak sayıhyor. Burada iki İtalyan fırkasının fuzağa dü'ürüldüğü nazarı dikkate alınırsa kalanılmak üzere olan muvaffakiyetin chemmiyeti kendiliğinden tebarüz eder. Bu netice de tahakkuk ettikten sonra İtalyanın Libya ordusuna inhilâl etmiş bir ordu nazarile bakılabilir. Diğer taraftan Karacabey ovasmdaki dereler Uluabat şosesini aşmıştır Ha midıye köyüne aid bir bend kısmen yıkılmıstır. Sekiz köy halkının çalışmasile bu bend tamir edilmiştir. Tehlike arzeden Salihağa bcndi de takviye edilmiştir. Göynü köyü halkı nakledilmiştir Bu köy mahsulünün yansı zarar gör müştür. Karacabey Hârâ müdürünün verdiği malumata göre, Karacabey şoaesindeki menfezlerin tıkanması neticesi kilometrelerce murabbahk halka aid arazi ile müessesenin bir kısım arazisi sular al tındadır. Çörekli ve Çeribaşı mevkilerindeki hârâya aid ahırlarla binlerce dönüm arazi su istilâsı tehlikesine maruz bulunmaktadır. Yağmur devam ettiğinden suların daha ziyade kabaracağı tshmin olunmakta ve ona göre seylâb mınMenemen kssabssıns» Ha sular hücum takalarında icab eden ihtiyat tedbirleri etmiş, bazı sokaklar göl halini almış almmaktadır. tır. >ı milllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllinillllllıııı ' İngilterede yeni nesil Çocuklar köylerde yetisiyor, Almanlarla evli Rumanya, göçmen para^arının Türkiyeye kadınlar kocalarından nakline müsaade etti ayrıldı Londra 27 (a.a.) Memleketin binlerce kasabasında ve yüzlerce küçük şehrinde çocuklar, eskisinden daha sıhhi, daha mes'ud bir hayat geçir mekte ve bu suretle istikbal için daha sağlam bir İngiliz nesli yetişmektedi:. Londrfdan ve diğer büyük şehirlerden tahliye edilen bu çocuklar, 15 aydanberi köy hayatı geçirmektedirler. Bükreş 27 (a.a.) Stefani ajansının hususî muhabiri bildiriyor: Rumanya hükumeti. son zamanlarda Rumanyadan Türkiyeye giden Türkler tarafından Rumanya millî bankasına yatırılmış olan ve yekunu 25 milyon leye baliğ bulunan meblâgın Türkiyeye nakline müsaade etmiştlr. 25 milyon ley Izmirde İtalyan konsolosuÜcretli memurlar nun otomobıli deniza diiş İhtısasa göre verilecek tü, kavas boğuldu ücretlere dair lâyiha Mecliste A'manîarla evlenmiş olan kadınlar Ana İtalyadan Libyaya yeni kuvvetler göndermenin nekadar güç olduğu ve Akdenizde hâkim olan İngiliz donanmasınrn buna imkân vermemek için berşeyi yaptığı gözönünde tutulursa bu ikinci zaîerin tahakkukuna mâni olacak hiç Ankara 27 (Telefonla) Malatya bir amil hulunmadığı da kendiliğinden meb'usu Mahmud Nedim Zabcıaın inhisarlar bey'iyelerinin üçte birinin tavazzuh eder. harb malullerine ve şehid yetimlerine İngilizler Bardia üzerindeki tazyiklctahsis ve tevziine dair kanunun 2 nci rinl giinden güne şiddetlendirmckte ol maddesnin son fıkrasınm tefsiri hakkındukları için bu zaferin de yakîastığına daki takriri Maliye, Bütçe ve Millî Mühüknıedebiliriz. dafaa encümenlerince tetkik olunacakömer Rıza DOĞRUL tır. Londra 27 (a.a.) Almanlarla evli bulunan İngiliz kadınları, yeniden İngiliz tabiiyetine girmişlerdir. Filvaki London Gazette'te çıkan bir yaz.dan Ankara 27 (Telefonla) 59 sayıiı anlaşıldığına göre geçen sonteşrindo İn Koordinasyon heyeti kararile Ticaret giliz tabiiyetine giren 53 Almandan Vekâleti emrine tahsis oiunan kredi ile 50 sini aslan İneiliz olan kadınlar teş normal masrafları ve yüzde beş ihrakil etmekte idi. Bundan başka ecnebi catcı kârı ilâvesi suretile müstahsilden lerle evli olan 28 kadın tekrar Lngiliz giyri kimselerden de pamuk satın alınatabiiyetine almmıştır. bilecektir. Bu mübayaa ve ihrac işlerini ifaya Ziraat Bankası memur edildi Pamuk mübayaa ve ihracını Ziraat Bankası yapacak Her tarafta siddetli kış ve fırtına tahribatı Bir tadil takriri Şarkta bir fabrikatora yardım Ankara 27 (Telefonla) Hasankalede bazı tesisatı noksan olan un fabrikasınm sahibi Muammer Alemdar'a evvelce verilen 15 bin liraya ilâveten Koordinasyon heyeti kararüe 6 bin liraya kadar bir kredi daha açılmıştır. Yatağıma eirdim. Küçük Brovningimi yastığimm altına koyarken gülüm'eyerek bir an ona baktım. Sonra, alaym sırası değil kız'm. diye, düşündüm. belki şu anda seni de baban gibi öldürmeye karar vermiş olan bir takım insanlar plân kurmakla, korkunc cinayet tasavvurlarile meşguldürler. Omuzlarımda hafif bir ürperti hk settim. Bütün cesaretime, kendime güvenişirne rağmen gene de biraz kcrkuyorum. Bir haftaya yakındır evde kendi kendimi hapsettim. Geceliğimin üzerine hafif bir kimono atarak salondan odalara, oradan bahçeye gidip geüyorum. Canım bir yere çıkmak istemiyor. Kendisini ziyaretimin ertesi günü sabah bize gelen doktor Rüştü Bey beni uzun boylu muayene etti. Nineme merak etmemesini, mühim bir şeyim olmadığını, yalruz sinirlerimin fazla bozulduğunu, bunun da vereceği ilâçla düzelecsğini söyledi. Şimdi ihtiyarcığın yüzü gülüyor. Rüştü Bey, ben hiç sormadığım halde halbuki işin doğrusu sormak istiyor fakat bunu füzuli bir merak diye, telâkki ettiğim için sora Değer mi bu iş böyle merasimlere, mıyordum o günkü ziyaretçisinHen dedi. Nasıl olsa bedbaht olacak değil kendisini hastaya almaya gelen gene mi? Kadın kısmı bu, bir müddet sonıa adamdan bahsetti. Daha fazla tafsilât verdi. Mimar Rıza doktorun eskidenberi tamdığı bir adammış. Ailesi eskiden çok zenginmiş. Sonra nasılsa bir felâkete uğramış, vaziyetleri bozulmuş Doktor Rüştü gene adamın babasından bahsederken «görünüşte çok kuvvetli zinde hissini veren bir ihtiyar, dedi Halbuki onu ayakta tutan sinirieri. kalbi var. İkide birde krizler geliyor. Günün birinde bu krizler onu büsbütün yıkabilir. Oğluna gelince doğrusu böyle bir evlâda malik olduğu için ona gıpta ediyorum. Cesur, merd, mükemmel bir adam. Yalnız biraz haşin.. Belki de görünüşü öyle.. Samimiyetinde o kadar nazik ve iyi ki.. Yalnız onda bir şeye dikkat ettim. Kadınlara karşı garib bir nefreti var. Israrım karşısmda yalnız şunu öğrenebildım. Aîlesi bir kadın meselesi yüzünden bü yük bir felâkete uğramış, o yüzden servetini kaybetmiş. İşte bunun için olacak kadmlardan hoşlanmıyor, onlara gayet soğuk davranıyor, bir gün evlenen bir arkadaşı ile alay ettiğini gördüm. Hayretim karşısında gülerek omuzlarını silkti: CUMHURİYET » İN EDEBÎ ROMANI: yeni yerini beğenmeye başlayacak. Bir takım hoşnudsuzluklar, dırıltılar, nihayet ya paraya, ya da yeni bir aşka gidecek..> Rüştü Bey böyle anlatırken gayıi ihtiyari dişlerimi gıcırdattım. İhtiyaı doktor omzumu okşadı: Hemen kızma Azize, dedi. Dün yada böyle acayib insanlar da var işte. Geçmiş bir hâdisenin tesiri altında kalırlar. Kafalarma bir şey takılıyor, artık onu alıp yürüyorlar. Böyle kadın düşmanlarına haddini bildirecek bir kaduı lâzım yavrum.. Yazan: Peride Celâl kadın. bir hâdise üzerine bütün diğer kadınları mes'ul tutan, kin duyan dar kafah bir erkeğe alâka değil, ancak lâkaydî duyabilir.. Fakat Rüştü Bey gittikten sonra gene de elimde olmayarak uzun müddet mimarı düşündüm. Acaba ailesinde kadınlara nefretine, onlardan kaçma sma sebeb olacak ne gibi bir hâdise geçmiş olabilir? Bu belki de büyük bir aşk faciası, belki de feci bir ihanettir. Bunu manalı söylemişti. Kim bilir, demek Beyefendi bunun i Böylelerine değmez doktor, dedim çin bana da o kadar soğuk davrandı Sizin budala mimarınız gömüldüğü dü Otomobile davetimi adeta istemiyerek şüncelerile başbaşa kalsın.. Zeki bir kâbul etti. Kendi kendime gülmeye varları sakız gülleri sarmış. En sevdi ' ğim çiçekler bakılmadıkları için bazı dallar kurumuş; yerlerini otlar bürümüş, tarhlar bile şekillerini kay betmişler. Hele kameriye toz toprak içinde, Ahmed Ağa iyi bir bahçıvan bulacağını vadetti. Bu yüzden ninemle aramızda küçük bir münakaşa geçti. İçimize bir yabancı sokmanın sırası değilmiş. İçimize sokmuyoruz ki.. Bahçıvan dışarıda, bah çenin köşesindeki kulübede oturacak. Hem sonra herkes beni öldürmeye kalbaşladım. Doktor Rüştü Beye aklı bakacak değil ya, artık bu da fazla evşında bir kadınm böyle bir adama anham. cak lâkaydî duyabileceğini söylemiş*** tim değil mi? Halbuki işte onu düşünüyorum. Ah biz insanlar ne riyakâr Bu bir hafta içinde ben hiç çıkmamahluklarız! Hafif bir hayret de duy dım. Fakat gidip gelenler oldu. Çammuyor değilim. Şimdiye kadar hiç bir lıcadan dayım kızı ile gelmiş. Ayşeyi erkek beni bu şekilde meşgul etmemiş iki gün bırakmadım, ne iyi, ne hanui ti. Bu suratsız mimarı ise merak ve a kız, sonra da öyle temiz bir ahlâkı lâka ile düşündüğümü inkâr etmemek var ki... Dayım onu evlendiriyor. Aylâzım. Fakat karar verdim. Artık bu şeye sordum. Birdenbire kıpkırmızı gülünç kadın düşmanmı hiç düşünmi oldu. Ağzmdan alabildiğim sözlerden evleneceği adamı beğendiniği anladım. yeceğim, Zaten bu gene muhasebeci ne zamanAhmed Ağaya bize bir bahçıvan ara danberi Ayşeyi ister dururmuş. Söz masını söylemiştim. Bahçeyi yaptır kesilmiş. Dayım nişanı ve nikâhı birmak istiyorum. Babamın bahçeye pek likte yapmak istediâini söyledi. merakı yoktu. Ihmal etmiş. Arka tarafVe bir aralık gülerek yarı şaka yarı ta güzel çam ağajları var. Yüksek du ciddî: dedi. Peki sen ne zaman evleneceksin, Görüyorsun ki talib yok, de dim. Dayım birdenbire ciddileşti. Benim izdivaç hakkmda ne düşündüğümü anlamak istiyormuş. Evet, izdivaç hakkında ne düşünü yorum. Birdenbire daldım. Kolay şey mi bu? Bana her cihetçe itimad edebileceğim bir adam lâzım. Sonra beni mühakkak param için istemediğini bilmeli, nihayet ben de onu beğenmeliyim. Sözü kısa kesmek için o gün dav'ima: Hoşuma giden bir adam olursa evleneceğim. İjte izdivaç hakkmdakifikrim, dedim Dayım garib garib güldü ve müte reddid bir tavırla: Cemal hoşuna gitmiyor mu? dedi. Bütün aile ayni fikirde; Cemalle beni evlendirmek.. Bunu ihsas etmcva kalktıkları zaman onları kırmamak için kendimi güç tutuyorum. Fakat nihs'et büyüklerim olduğu için sabırlı dav ranmak lâzım geliyor: Hayır, dedim. Gemali kardeşi"» gibi severim o kadar. (Devam edecek)