Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
CUMHURİYL. 13 İkincîkânun 1940 ( Gencliğe ve gencfere dair: 3 [*] J Talefce velisi nesli münkariz olmuştur Yazan: Agâh Sırrı Levend Genclere atfedilen kusurları bundan evvelki yazımda gözden geçirirken, onların evde, sokakta veya mektebde görülen ve her biri yalnız çocuk terbiyesile alâkalı olanların değil, belki bütün vatandaşlann dikkatini teessürle kendi üzerine çeken bazı yolsuz hareketlerine işaret etmîştik. Hâdiseleri bir müşahid sıfatile kaydettikten sonra da ilâve etmiştik ki, gencliğin umumi manzarası hiç de bu görünüşten ibaret değildir. Fakat bir Tiirk gencine yakışamiyacak birer hareket olduğuna şüphe olmıyan bu hâdiselerin sık sık göze çarpması, üzerinde ehemmiyetle durul mağa değer bir «mesele» nin mevcud bulunduğuna kuvvetli bir delil teşkil eder. Ancak bu hareketlerinden dolayı gencIeri takbih ederken, hatta etmeden önce, onlarda bu kötü itiyadların yerleşmesine sebeb olan amilleri araştırmak daha doğru olsa gerektir. Genc, eğer kahveyi mektebe tercih ediyorsa, büyüğüne saygı ve küçüğüne şefkat göstermiyorsa, vazifesine karşı lâubali ise, haylaz veya kiistahsa kabahat sadece kendisinin mi? Onun işlediğı suçta acaba başkalarının da mes'uliyet hissesi yok mu? Hatta sınıfında ipka edilen çocuğu tembelliğinden dolayı mes'ul ederken, ayni zamanda onu bu muvaffakiyetsizliğe götiiren sebebleri de birlikte araştırmak doğru olmaz mı? Genc evvelâ ailenin çocuğudur; sonra da cemiyetin bir ferdidir. Gencin ilk yetiştiği muhit aile olduğuna göre, acaba ailenin çocuğa ilk öğrettiği dersle ilk gösterdiği örnek nedir? Aileyi teşrih etmektense neticeye ve neticeyi doğuran hâdiselere bakalım: Çocuk, ailenin daima ihrnale uğramış rnasum bir uzvudur. Aile içinde yeri ve değeri yoktur. Ana ve baba çocuğa örnek olacak vaziyette değildir. Çocuk terbiyesi |kkında tam bir fikre malik olmadık! ~. için, çocuğu ciddî bir takibe tâbi tutmağı düşünmezler. Ev cevelânına dar gelmeğe başlayınca, çocuk kendisini sokağa atar. Orada kendi gibi ihmale uğramış çocuklan bulmakta güçliik çekmez. Sokak da ev kadar iyi olacak vaziyette bulunmadığından, evde edindiği itiyadları sokakta tamamlar ve böylece henüz aile muhitinde iken çocuğun esas karekteri teşekkül etmiş olur. Çocuk, ilk tahsil çağına gelince angaryesinden kurtulmak için ,orta tahsil çağına gelince de başıboş gezmemesi, nihayet «adam!» olması için mektebe gönderilir. Baba veya ana, çocuğun tahsil çağında iki defa kendiliğinden faaliyete geçer. Biri çocuğu ilk defa mektebe başlatırken, J:i.J .. 1.. ı ı „ ı =• ı. .. \j ( Şehir ve Memleket Haberleri ) Siyasî icmal Şehirde inşaat Burgazda bekleyen ithalât eşyası malzemesi stoku Islah edilecek tramvay yolları Amerika ve harb eni büyük Avrupa harbine karş» Amerika büyük devletinin takib etmekte olduğu siyasetin temeli Yenidünya haricinde her hangi suretle olursa olsun harbe sürüklenmemektır. Ruzvelt son nutkunda Amerikanın bir daha Avrupaya gencliğini gönderip telef ettirmek istemediğini söylemek suretile bu siyasete tercüman olmuştu. Gene Vaşingtonun teşebbüsile Amerika kıt'asının sahillerinden 300 mil mesafe dahilinde Ingiliz ve Fransız ve Alman harb gemilerinın ve tayyarelerinin muharebede bulunmalarına müsaade edilmemesi hakkında Panamada yirmi bir Amerikalı devletin vermiş oldukları karar dahi bu kıt'aya harbin bulaşmasma mâni olmak içindir. Şu kadar var ki Amerika garbî Avrupadakı üç büyük devletin arasındaki harbe sürüklenmekten her suretle çekindiği halde Sovyetler Birliğile Finlandiya arasındaki muhasamat resmî bir harb olmamasmdan dolayı bununla yakından alâkadar olmaktan çekinmiyor. Bugün Finlandiyanın en büyük eksikliği tayyare ve top ve diğer esliha olup bunları haricde tedarik için de ecnebi parasına fevkalâde ihtiyacı vardır. Finlandiya Ingiltereden on milyon sterlin istemişti. Lâkin lngiltere nedense vermedi. Amerika ise derhai altmış milyon dolarlık istikraz verdi. O Amerika ki lngiltere ile Fransaya tek santim istikraz ve hatta kredi vermiyor. Bu hususta yeni bitaraflık kanununa hususî ahkâm konulmuştur. Bundan başka lngütere ile Fransanın Amerikaya eski borclannı ödememiş olmalanndan diğer bir kanunla bu iki memlekete alelâde ticarî ve iktısadî maksadlara sarfolunacak kredi ve istikraz verilmesi menedilmiştir. Amerikaya karşı eski muharib devletlerden yalnız Japonya ile Finlandiya borclannı ödeyegelmiş olduklanndan ve ortada resmî ilânı harb bulunmadığından Amerika Finlandiyaya şimdiden büyük bir istikraz verdiği gibi bundan sonra büyük malî yardımlarda bulunacaktır. Bu yardımlar Finler için ordular ve donanmalar göndermekten daha müessir ve yerinde olacaktır. Avrupanm şarkındaki harb ile bu kadar yakından alâkadar olan Amerika; bu kıtanın garbındaki harbden o derece çekiniyor. Ayni zamanda ileride kendi aleyhine kullanılacak beynelmilel prensiplere yol açacak ve misal teşkil edecek hareket ve mukabelelere meydan vermek istemiyor. Şöyle ki bitaraf gemilerle Almanyaya gönderilen Amerikan posta çantalarınm bu vapurlan yoldan çeviren tngiliz harb gemileri zabitleri tarafından açılmasmı Amerika şiddetle protesto etti. Daha sonra Amerikan bayraklı vapurlann Ingilizler tarafından yakalamp sahnei harb sayılan ve yeni bitaraflık kanunile Amerikan vapurlarının gîrmeleri memnu olan Ingiliz limanlarına sürüklenmesinden Vaşington hükumeti, Londra hükumetini şiddetle protesto ederek bu gibi hareketlerden lngiltereyi manen ve maddeten mes'ul addederek her defası için ayrı tazminat isteyeceğini bildirdi. Amerika, harb dolayısile lngiltere ve Fransa ile olan seyrisefain hatlarını tatil etmişti. Lâkin ahiren Akdenizin sahnei harb olmaması dolayısile buradaki Ingiliz ve Fransız limanlarına uğramamak şartile Italya ile bir hat tesis etmişti. İlk gelen Amerikan transatlantiği Akdenize girerken Ingilizler tarafından çevrilip Cebelüttarık limanına götürülmüştür. Fakat Amerika bütün diplomasi nüfuz ve kuvvetinr derhai sarfettiğinden Manhatan ismini taşıyan tranatlantik bırakılmış ve ltalyaya gitmesine mümanaat edilmemiştir. Amerii kanın bütün gayesi Avrupadaki resmî harı be bulaşmamak ve ayni zamanda kendisi, nin ötedenberi mukaddes saydığı ve uğui runda kaç defa lngiltere ile harbettiği prensib ve menfaatleri her muharib devlete karşı korumaktır. Amerikanın bütün düşündüğü, Avrupa değil Uzakşark ve Ja) ponyadır. Burada faal rol oynamak istiyor. zifesinin bu kadarla tamamlandığma kanidir. Ayrıca harekete gelebilmek için çocuğun fena bir hareket yapmasını, yahud da çocuğuna aid herhangi bir husus hakkında görüşülmek üzere mekteb idaresinin davetini bekler. O zaman rahatı bozulmuş bir insan hoşnudsuzluğu ile istemiye istemiye mektebe uğramak zahmetine katlanır. Netice çok defa semeresiz kalır. Çünkü ana ve baba, çocuğun çalışmasını ve hareketini takib ve kontrol etmek itiyadını kazanmamıştır. Eğer iyi niyet göstererek çocuğu hakkında yapılan ihtardan ahnmazsa, bir an için duyduğu teessürle iktifa eder. Çocuk, ortamektebe geçince kendisine daha geniş faaliyet sahası bulur. Yalnız kendi semtinden değil, muhtelif yerlerden gelen akranile temas halindedir. Ana ve babanın murakabesi daha fazla gevşe miştir. Bundan ciir'et alan çocuk, tabiatile arkadaşın haylazını seçecek ve neticede, haiz olduğu enerjiyi sarfetmek ihtiyacile, faaliyetine mektebi ve dersleri dışmda başka imkân sahaları anyacaktır. Mekteb tesirinden fazla sokak tesirine maruz kalan çocuktan, artık ders husu sunda muvaffakiyet, vaziyet itibarile de dürüstlük beklemek beyhudedir. Elbette onda lâubalilik itiyadları yerleşecek, hürmet hissi azalacak, dikkat hassası zayıflıyacak ve haylazlığından dolayı smıfınd ipka edilecektir. Çocuğun smıf geçme vaziyetini, velisi ancak ders yıh sonunda öğrenir. Çocuğun hangi sınıfta hatta hangi mektebde olduğunu bilmiyen babanın mevcud bulundu ğunu salâhiyetle söyliyebiliriz. Bu, ispatına daima muktedir olduğumuz bir hakikattir. Çok defa her sınıfı ikişer sene okumak suretile orta kısmı bitiren talebenin üzerinden artık velinin müdahalesi büsbütün kalkmıştır. Bin müşkülâtla lise sınıflarına geçen talebe, kendisini büsbütün veli murakabesin den âzade bulur. Gerek hali ve gerek istikbali hakkında başhbaşına karar vermek hak ve salâhiyetine sahib bulunduğunu hissedince, arzularını ana ve babasına dikte etmeğe başlar. Ana ve babanın mukavemeti kalmamıştır. O güne kadar gösterdiği kayıdsızlık neticesinde çocuğuna karşı kullanabileceği silâhların elinden düştüğünü hisseder. Genc mektebden kaçar. Ertesi günü mekteb idaresinin mazeret tezkeresi istiyeceğini de bilir. Eğer velisinin mührünü aşırmaz ve yahud imzasını taklid etmezse, uyduracağı yalanla velisini kolayca kandırır. Veli bu yalana inanmış değil dir. Ancak çocuğun üzerinde hiçbir tesir ve nüfuzu olmadığı için, uydurulan yalanı tasdika mecbur kalır. Mekteb intihabı mı lâzım? Hükmü bizzat çocuk verir. Girdiği mektebde yapamıyacağını anlayınca mekteb mi değiştirmek icab eder? Karar gene çocuğa aiddir. Şüphesiz artık seçilecek mekteb elbette kendi hakkında en müsamahakâr davranan müessese olacaktır. Leylî mekteb müdürleri, taksid devreleri başında velilerden çok defa şöyle bir mektub alırlar: «Malî vaziyetim müsaid olmadığından çocuğumu okutamıyaca ğım. Tasdiknamesinin kendisine verilmesini dilerim.» Çünkü girdiği mektebin, kötü ve bozuk temayüllerine müsaid ol madığını gören talebe, bu tazyikten kurtulmak için başka vilâyetlerde bulunan babasına şikâyet ederek mektebi değiştireceğini yazmıştır. Baba, bu vaziyet karşısında asla tahkika lüzum görmez, çocnğun arzusunu yerine getirmekte adeta mecburiyet duyar. Çok defa mekteb idareleri babadan şu itirafı işitirler: «Ne yapayım? Söz geçirtemiyorum. Çocuk değil ki tazyik edeyim.» Söz geçirtemediği doğrudur; ancak tazyik keyfiyeti tashihe muhtacdır. Çünkü hiçbir zaman bu lüzumu evlâdı hakkında şuurlu olarak duymuş değildir. Hatta küçükken döğdüğü zamanlar bile bu hareketi fevrî olarak yapmıştır. Bugün lise idareleri için veli, nesli münkariz olmuş bir mahluk tipinden başka birşey değildir. Işte lise tahsilini tamamlamağa muvaffak olamıyan, yahud tamamlavıncaya k a u < " o«n rurıu anzalar ıçınde sarsmtıya maruz kalan talebenin uğradığı muvaffakiyetsizliğin sebebleri... Eğer veli murakabesinden bu kadar uzak kalmış olan çocuk, bazı küçük arızalarla lise tahsilini tamamlamağa muvaffak olmuşsa, bunu, çocuğun fıtrî kabiliyetine inzimam eden mekteb idaresinin gayretinde aramalıdır. Tasvir ettiğimiz aile ve veli tipini bütün ailelere teşmil etmediğimizi tasrihe hacet yoktur sanınm. Fakta böyle bir «mesele» nin mevcud olduğuna inanmak için, evvelâ böyle aile ve veli tipinin bulunduğunu bilmek lâzımdır. görülen tahavvüle karşı büyük bir alâka ve hassasiyet gösterdiğini yazmıştık. Çivi fabrikator ve tacirleri Vali ve Belediye Reisi Lutfi Kırdar nezdinde yaptıkları son toplantıda piyasada helen 200,000 kilo kadar çivi olduğunu ve felâket mıntakalarında yapılacak inşaatta kullanılacak çivilerin kilosunun üç kuruş noksanına verileceğini bildirmişlerdir. Piyasada bir kıtlık husule getirmemek için bu miktann nısfı oîan 100,000 kilonun hüku metçe mubayaasına karar verilmiştir. Diğer taraftan, hükumet, stoklann süratle ikmali için haricden getirilecek çivilere akreditif verilmesini karar altına almıştır, Malzemei inşaiye fiatlannda herhangi bir tereffüe meydan verilmiyecek tedbirler alınacağı gibi felâket mıntakalrında kullanılacak inşaat malzemesi mubayaatı da piyasadaki stoklara göre bir sarsıntıyı mucib olmayacak şekiîde ceste ceste yapılacaktır. Bu hususta lâzım gelen tertibat alınmaktadır. Hükumet yüz bin kilo Tüccarlar, Bulgar antre Umum Müdür Hulkı, inpo ücretlerini vemrek şaata dair izahat veriyor çivi mubavaa ediyor Gazetemizin geçen çarşamba günkü saVilâyetin inşaat malzemesi fiatlarmda istemivorlar yısmda: «Şehrimizde derd olan şey yol ve cadde...» başlığı alünda bir yazı çıkmıştı. Bu yazıda, dört milyon liraya mal olacak bulunan asfalt yolların inşası, Tramvay idaresinin sırtına yükletildiği kaydedilerek bazı tafsilât verilmekte ve Umum Müdür Vekili Mustafa Hulkinin, bu hususta hükumete icab eden ızahatta bulunacağı ilâve olunmakta idi. Elektrik, Tramvay ve Tünel idareleri işletme umum müdür vekili Mustafa Hulki, dün kensile görüşen bir arkadaşımıza, ortaya atllan bu mesele hakkında, tavzihan şunları söylemiştir: Limanımıza çıkarılması lâzım gelirken Polonya harbinin başlangıcına tekaddünı eden günlerde doğruca Burgaza götürü len ve dört buçuk aydanberi Bulgar antrepolarında bekleyen Türk tüccarına aid eşyanın çekilmesi için verilen mühlet resmen bu akşam bitmektedir. Bulgar hü kumetince verilen karar mucibince bu mallar yarından sonra Burgazda müza yede ile satılacaktır. Burgaza giden mallar meyanında bugün piyasanın muhtac olduğu cam, zücaciye esyası ve manifatura ve saire vardır. Alman vapurundaki mallar, Türk tüccarının siparişi ile yola çıkmış olmakla beraber tüccar malın bedelini ödeıniş, binaenaleyh mala tesahüb etmiş değildir. Bunun için, konuşmentosunu acentaya verip de mala tesahub etmiş olan tüccar mahnı alabilecektir. Ancak bu takdirde Burgaza kadar olan yol parası ve dört buçuk aylık antrepo ücretini de tediye etmek lâzımdır. Türk tacirleri, harb dolayısile bu mallar eskisine nazaran kıymetlenmiş olmakla beraber çok yüksek Taksim kazinosu 3 sene müd olan Bulgar antrepo ücretini ödemeğe taraftar değildir. detle kiraya veriliyor Bu mühim mesele bugün son seklini alBelediyenin yeni inşa ettirdiği Taksim mış olacaktır. kazinosu 3 sene müddetle kiraya verileADLÎYEDE cektir. Münakasa gazetelerle ilân edile . cektir. Kazinoyu kiralıyacak olan zat, buVukuf ehli tetkiklerini nu aldıktan sonra idaresi için bir şirket kuracaktır. bitiremedi ŞEHİR İSLERI Belediyenin yeni sene bütçesi Belediyenin 940 bütçesi hazırlanıyor. Birçok daireler yeni sene bütçesine göre, ihtiyaclarını tespit ederek muhasebeye bildirmişlerdir. Belediyenin yeni sene büt. çesi, şubat başmda Şehir Meclisine verilecektir. Hâldeki tahkikat Belediye Hâl müdürlüğü vekâletine Belediye müfettişlerinden Mustafa tayin e. dilmiştir. Müfettişler, Hâlin ıslahı için bir rapor hazırhyacaklardır. Belediye müfettişlerinin raporu Belediye müfettişleri bakkal dükkân larile ahçı ve saire gibi dükkânlarda yaptıkları teftişler neticesinde feuralarda sa». ğunu tespit ederek Belediye riyasetine rapor vermişlerdir. Raporda teftjş târzılnin ıslahından bilhassa Belediye müfet tişlerinin zabıt tutmakta polise müracaat mecburiyetinde kalmalanndan şikâyet edilmiş, teftiş işinin kolaylaştırılması için bazı tedbirlerin alınmasına lüzum gös terilmiştir. MÜTEFERRtK Esnaf cemiyetleri umumî heyet ictimaları >Agâh Strrt Levend Kavgacılar Fatihte oturan Akif isminde bir ada mın kansı, bir müddet evvel kendisini bırakıp Taksimde Arabacılar sokağında I 3 numarada oturan Mahmud Karaçalı ile metres hayatı yaşamağa başlamıştır. Akif, sekiz yaşındaki kızı Lâtifeyi de beraber alıp götüren karısına son derece muğber olarak dün çocuğunu almak üzere Mahmudun Taksimdeki evine gitmiştir. Karısına sebebi ziyaretini söyleyip kızını almak teşebbüsünde bulununca kadınla aralannda münazaa çıkmış, kavganın hararetlendiği bir sırada Mahmu dun araya girmesi Akifi büsbütün sinirlendirmiştir. Bunun üzerine iki adam arasındaki kavga, bir boğuşma seklini almış, bir aralık Mahmud eline geçirdiği makas. la Akifi yüzünden yaralamıştır. Akifin de onu kollanndan yaralamasını müteakib vak'ayı etraftan duyanlar koşup gelmiş(*) Bundan evvelki yazılar 12 birincikâ ler. kavgacıları ayırmışlardır. Aldığımız malumata göre, on güne ™ ve 7 ikincikânun tarüıli nüshalarımızYarahlar Beyoğlu hastanesine kaldın kadar şehrimize 20 ton kalay gelecektir. da çıkmıştır. Bu kalayın müstemlekelerden değil, doğIarak tahkikata baslamıstır rudan doğruya Londra piyasasmdan te min edilmiş olması şayani dikkattir. İn giltere harb halinde bulunduğu için bu nevi maddelerin ihracını menetmiş bu . lunmaktadır. Bu itibarla memleketimiz için verilmiş olan bu müsaade hususî bir kıymeti haizdir. Esnaf cemiyetleri heyeti umumiyelerinin bu ay zarfında yapılmasına karar verilmiştir. Bunun için şehrimizde mevcud 34 esnaf cemiyeti, heyeti umumiye ictimalannı yapmak üzere gün almışlardır. Fakat, bazı cemiyetlerin aza mevcudü binleri bulduğundan bu ay zarfında yapılacak heyeti umumiyelerde ekseriyet olmasına imkân görülmemektedir. Bundan dolayı heyeti umumiyelerin tekemirü lâzım gelecektir. Bu toplantılar da şubat ayı zaTfında yapılacaktır. Geçen sene ilk defa olduğu gibi bu se. ne de esnaf cemiyetleri heyeti umumiyeleri yalnız intihab yapmak üzere toplanmıyacak, ayni zamanda cemiyetin bir senelik mesaisini ve hesablarını tetkik edecektir. Şubat zarfında her gün öğleden evvel ve öğleden sonra olmak üzere iki Karagümrük caddesinde 206 numaralı cemiyetin heyeti umumiyesi yapılacaktır. evde oturan mütekaid Ahmed Reşad isIctimalar için İstanbul ve Beyoğlu Hal minde birisi, bir iş için Fatih 15 inci ilk okula gitmiş, orada birdenbire üzerine kevleri salonları münasib görülmüştür. fenalık gelerek düşüp ölmüştür. Defnine 20 ton kalay geliyor ruhsat verilmiştir. « Tramvay şirketinin şartnamelerinde tramvay geçen yollarda non beş metrelik kısmmın parke olarak inşa edileceği ve bunların iyi bir vaziyette muhafaza edileceği kayıdlıdır. Parke yolların mükemmel olacağma dair de şartnamede aynca hükümler vardır. Bu hükümlere rağmen şirket şimdiye kadar bu yollan usulüne muvafık surette inşa etmediği gibi iyi bir şekilde de muhafaza etmemiştir. Yolların mukavele hükümlerine göre iyi bir tarzda tutulabilmesi için inşaat sisteminin değiştirlimesinden başka çare yoktu. Bunun için de, bidayette biraz masraf edilerek bugünkü seyrüsefere tahammül edecek, fen icablanna uygun yeni bir yol inşası icab ediyordu. Böyle bir yolun bakım masrafı, herhalde eskisinden daha az olacaktı. Bundan başka senelere taksim edilecek masraf da eskisinden fazla bir yekun tutmıyacaktı. Ancak şirket, Belediyenin bütün teşebbüslerine ve hatta tazAdliye suiistimalı muhakemesine, İs yiklerine rağmen bildiğinden şaşmamış ve tanbul birinci Ağırceza mahkemesinde yollarda üstünkörü tamirlerle iktifa ededün öğleden sonra devam edilerek, da rek vakit geçirmeği tercih etmiştir. Şirkevanın şahidlerinden Kirkorla Kasım din tin işletme imtiyazı hükumetimizce satın lenildiler, kendilerinden dosyada mevcud alınıp Belediyeye devredildikten sonra bazı senedlerle makbuzlar etrafında iza muvakkat ve geçici tedbirlerle devama hat alındı. Bulunamıyan şahid Raşidin imkân yoktu. Bütün mükellefiyetler yeni mazbut ifadesi okundu. Mutemedlik iş idareye intikal ettiğinden, inşasile mükellerinde vukua geldiği bahis mevzuu 33 lef bulunduğumuz tramvay yollarını yapbaşladık. bin küsur lirahk suiistimalin istinad ettiği tırmak için hemen tetkikata iddia olunan vesikalar üzerindeki vukuf Tramvay yolunun tamir veya yeniden inehli tetkikatı, tamamile bitmemiştir. Mu şası, idaremize sonradan tahmil edilmiş hakemenin devamı, bu tetkikatın ikmali bir iş değildir. Bu, bize kanunun emrettiği vazifelerle birlikte devredilmiştir. Yaptıne bırakıldı. ğımız tetkiklerde, fennî bir tarzda inşa eVücudü yanan çocuk dilen parke yol ile asfalt yol arasında masIstiranca köylerinden birinde Ahmed raf bakımından fark olmadığından, idakızı 4 yaşında Münevverin, sobadaki ateş remiz icab eden yerlerde asfalt ve bunlaten entari efeği tutuşmak suretile karnı nn yapılmasına imkân olmıyan yerlerde ve bacakları kısmen yanmıstır. Çocuk, de mozayik parke usulünde yol inşasına İstanbula getirilmiş, Şişli Etfal hastane karar vermiş bulunmaktadır. Bu inşaat sine yatırılmıştır. için Şehir Meclisince tasvib edilen bütçemize icab eden tahsieat konulmuştur. InKÜLTÜR İŞ/.FRİ şaata başlanmak üzere yakmda münakasa Lise ve ortamektebler talîmat açılacaktır. Mevzuu bahsedilen yol inşaatında duçar olduğumuz müşkülâtı gözönamesinde tadilât nüne alarak düsüncelerimizi hükumete arMaarif Vekâleti, görülen lüzum üzeri zedeceğimiz tabiatile varid olamaz. Her ne, lise ve ortamektebler talimatnamesi şeyden evvle idaremizin, doğrudan doğnin 1 65 inci maddesini tadil etmiştir. Ta ruya İstanbul Belediyesine bağlı olduğu dilâta göre bir şehir dahilindeki resmî ve unutulmamahdır. Herhangi bir mesele üya hususî orta dereceli mekteblerin her zerinde maruzatta bulunmak icab ettiği hangi birinden diğerine geçmek için tas zaman bunu merciimiz olan Belediye ridikname verilmesi, ancak tasdiknameyi a yaset makamına bildireceğimiz tabiidir. lacak talebenin ikinci kanaat notlannı he Her halde, umumî beynelmilel vaziyetin nüz almamış bulunması şartile mümkün doğurduğu müşkülâta rağmen, İstanbul dür. İkinci kanaat notlarını alan talebe tramvay yollarının inşası işine 5'akmda ye asıl mektebinde sınıf geçme vıziyetini başlanacağmı umuyoruz.» neticelendirmeden tasdikname verilmiyecektir. Ailevî, sıhhî veyahud diğer makul DENÎZ tSLERt herhangi bir sebeble bir şehirden diğer bir şehre nakletmek zaruretinde kalan tale Dün gelen eşya beye gideceği şehrin ayni derecede bir mek Italyan bandıralı Eriani vapurile elek tebine girmek üzere daima tasdikname verilebilecektir. Resmî mekteblerden ikin trik malzemesi, zımpara kâğıdı, kimyevi, ci kanaat notlarının verilmesinden sonra demir, bakır ve mantar eşya, radyo ve tasdikname alan talebe, sınıf geçme va aksamı, teneke eşya, lâstik eşya, makine ziyetini ancak ayni derecede resmî bir ve aksamı, sun'i ipek ipliği, yünlü men mektebde tespit ettirmek mecburiytinde sucat, otomobil aksamı, kendir mensucat, dir. Bu gibi talebeler, sınıf geçme vaziyet boya, tıbbî malzeme, cam eşya, kâğıd eşlerini hususî mekteblerde tespit ettirdik ya, deri, idrofil pamuk, çelik mamulât leri takdirde bunun hiçbir kıymeti olmı gelmiştir. yacaktır. ölen mütekaid Kalb durmasından... Muharrem Feyzi TOGAY Kalyoncuda Kanama sokağında 35 numarada oturan ve hasta bir halde bulunan Andon oğlu Karabetyan hastaneye gönderilmek üzere karakola götüriilmüş, orada hasta arabasını beklerken birdenbire vefat etmiştir. Yapılan muayenesinde kalb sektesinden öldüğü anlaşılmıştır. Köaor yerine kmn mu? Belediyenin senelerdenberi istanbul halkının kömür derdini sona erdirmek üzere, bir müddet evvel şehrin muhtelif semtlerinde kömür satış depoları açma ğa karar verdiği ve derhai faaliyete geçtiği malumdur. OgTendiğimize göre, Belediyenin bu teşebbüsile halka tonu 22,5 liraya kömür satmak imkânı elde edilmiş, ayni zamanda kömürcülerin halkı istismar etmek üzere, uzun zamandanberi başvurdukları hileler de meydana çıkarılmıştır. Belediyenin Beyoğlu satış deposunun, Kuruçeşmede bir depodan birinci partide aldığı kömürler, Belediye deposunda tartıldığı zaman 5 6 ton kömürde 631 kilogTam bir noksanhk görülmüştür. Bunun üzerine Kuruçeşmedeki kömür deposunun baskülleri fen heyetince muayene edilmiş, filhakika mezkur şirketin depoIarında musadere edilen üç baskülün de bozuk olduğu tespit edilmiştir. Bu yet miyormuş gibi, yapılan tahkikatta şirketin, Belediye de dahil olduğu halde, alıcı ve satıcılara mahsus olmak üzere ayrı ayrı baskül kullandığı meydana çıkarılmıştır. Yüz kilogramlık baskül, her çekilişte 34 36 kiloda bir, 1 2 kilo noksan tartmıştır. Belediye deposu, ikinci bir parti olarak Kuruçeşmede diğer bir depodan da kömür almış, henüz tartı vaziyeti belli olmamakla beraber, bu her iki parti kömürlerin de kumla karışık olduğu görülmüştür. Yapılan tahkikata göre, hususî bazı depoların piyasaya sevkettikleri kömürlerin yüzde 30 40 nispetinde kumlu olduğu anlaşılmıştır. Verilen malumata göre, Belediye bundan sonra depoların stoklarını esaslı bir murakabeye tâbi tutacaktır. Din Maarif •ödârlöğunde yapılan içtima j Meddiyekoyinde yapdacak Şehir hastanesi Ağac sanayii kooperatifi nizamnamesi Ağac sanayii erbabı arasında kurul masına çalışılan kooperatif nizamnamesini Ticaret Vekâleti tasdik etmiştir. Bu nizamname dün sicilli ticarete tevdi e'dilmiş ve kooperatif teskilâtına baslanmıştır. Ağac sanayii kooperatifi bilhassa bugün marangozların çok tnuhtac olduğu hırdavat ithalât ve ticaretini de idare edecektir. Kurt hücumu Şehir hastahanesinın maket resmi Maarif memurlanntn dün yaptıklan topîanU Belediyenin Mecidiye köyünde yap tırmağa karar verdiği 1000 yatakh hastanenin plânını hazırlıyan mütehassıs Valter, mezkur hastanenin bir maketini şehrimize göndermiştir. Maket, dün Vali ve Belediye reisi Lut fi Kırdar tarafından tetkik edilmişrir. Vilâyet Nafıa müdürü Bedri, Mecidiye köyüne giderek hastanenin su, kanalizasyon, elektrik ve sair tesisat işlerile arazinin jeolojik vaziyeti etrafmda hafriyat icrası suretile tetkikatta bulunmuştur. Konya (Hususî muhabirimizden) Hatib nahiyesinde ağıl dışında kalan 50 koyun ve keçiden ibaret bir sürüye kurtlar hücum ederek bu sürüyü ve ayrıca üç atla bir mandayı parçalamışlardjr. Gece sürüye kurtlar hücum edince köpeklerin havlamasına ve koyunların sesine köylü uyanmış ve sürünün bulunduğu mahalle koşmuşsa da bu sürüyü kurtların elinden kurtarmak mümkün olamamıstır. llkmekteblerdeki yoksul çocukları himaye faaliyetlerini tetkik etmek üzere dün saat onda Maarif Müdürü Tevfik Kutun başkanlığında, kaza Maarif memurlannın iştirakile umumî bir toplantı yapılmıştır. Yardım işlerini bir an evvel tesri etmek üzere önümüzdeki çarşamba gününe kadar her kazada muhakkak surette, yeni Cemiyetler kanununa göre, birer yardım cemiyeti teşkiline karar verilmiştir. Halk Partisi kaza idare heyetinden bir zatla, Maarif memurundan, Halkevi içtimaî muavenet kolundan bir aza, Kızılay ve Çocuk Esirgeme Kurumlannın seçecekleri birer mümessilden mürekkeb olacak olan yardım cemiyetleri o güne kadar nizamnamelerini hazırlayacaklar ve Vilâyete vermiş bulunacaklardır. Bu ay sonuna kadar bir kongre toplanacaktır.