22 Kasım 2024 Cuma Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
2 Ağustos 1938 CUMHURİYET HâdiseJer arasında Geri kaldığımız Girid ve Metaksas Gümrük resminden muaf tutulan yolcu eşyaları Gümrük ve Inhisarlar Vekâleti, kaçakçılığa mani olmak için yeni bir îzahname hazırladı Ankara 1 (Telefonla) Gümrük ve inhisarlar Vekâleti, zat ve yolcu eşyasının mahiyetleri ve gümrük muaflığından istifade şartları hakkmda bir izahname hazırlamıştır. Bu izahnameye göre yolcu beraberinde getirilecek eşyanın gümrük muaflığmdan istifadesi için gelecek şahsın yolcu olması, getirilen eşyanın yolcunun şahsî istimaline mahsus ve kendisine aid olması, getirilen eşyanın zat eşvasından madud bu lunması şart olacaktır. Ticaret, memuriyet, tahsil, ziyaret ve tedavi maksadile kısa veya uzun bir müddet için yabancı bir memleketten gelen Türk ve ecnebiler yolcu sayılacaklardır. Vapur ve gemi süvarileri, tavfa ve müstahdemleri, şimendifer, vataklı ve yemekli vagonlar, müstahdemleri, otomobil, kamyon, tayyare ve sair nakil vasıtalannın sevk ve idaresinde yolcu ve eşyalara aid hizmetlerde vazifeli şahıslar yolcu sayılmıyacaklardır Bunların ancak üzerlerinde taşıdıklan ve yolda giymek için götürdükleri elbise, çamaşır, şapka ve ayakkabı gibi zat ve kullanılmış eşyaları gümrük muaflığından istifade edecektir. Yolcunun beraberinde getirdiği esva şahsî istimaline mahsus olacaktır. Yolcu kendisinden başkasına aid ve meselâ karısma, çocuklarına, ebeveynine. hısım ve akrabalarına, dost ve ahbablarına aid olup emanet, âriyet ve hediye olarak birlikte getirdiği kullanılmış veva kullanılmamış eşya gümrük resmine tâbi tutulacaktır. Yolcunun beraberinde getirdiği eşyanm az veya çokluğunda, gelen yolcunun içtimaî mevkii gözönünde bulundurulacaktır. Yolcunun getirdiği eşyadan esvab, çamaşır, şapka, ayakkabılar gibi giyecek eşyanın volcunun kendi ölcüsüne uvup uymadığma bakılacaktır. Getirilecek eşyanm kullanılmış veva kullanılmamış. kendi istimaline mahsus zatî esya nev'inden olması şart olacaktır. Ticaret eşyası, mesken, vazıhane. atelye gibi yerlerde kullanılacak eşya, yolcuya aid bile olsa zatî eşya sayılmıvacak ve muaflıktan istifade ettirilmiye cektir. Zat eşyasının hazır ve dikilmiş olması şartile yolcu; iç ve dış giyinme ve tezyine aid çamaşır, elbise, rop, palto, manto, şapka ve ayakkabı, yaka. düğme, iğne, küpe, yüzük. bilezik, kemer gibi eşya ile kitab, mecmua, kurşun ve mürekkebli kalem, kâğıd. defter. yazı takımı, portatif yazı makinesi, tenis raketi, topu, kayak gibi spor âletlerini, keman, viyolonsel, kemençe, piyano müstesna olmak üzere mandolin, gitar, flüt, saksafon, tambur. ud gibi çalgı eşyası, seccade. battaniye, silte, yastık, yorgan ve bunların çarşafları gibi yolculuk esnasmda kullanılacak esyayı, az miktarda yiyecek, içecek maddelerini, mahdud miktarda fincan, tabak. catal, bıçak, cezve, tencere, termos gibi levazımmı, bavul. valiz, sandık, heybe, hurc. sepet. el çantası gibi eşya taşıyacak şeylerini getirebilecektir. Ev eşyasile birlikte gelenler, bu eşyanın kendilerine aid olduğunu mahallî belediye veva polisten alınmış vesikayı konsolosluklarımıza tasdik ettirmiş olacaklardır. Ev eşvasmı beraber getir mivenler, gelmelerinden en cok iki av evvel veva 3 ay sonra getirmiş bulunacaklardır. Muvakkat ikamet için gelen ecnebilerin eşyaları altı ay sonra tekrar ihrac edilmek şartile teminata bağlanacakhr Tatil zamanını gecirmek icin gelen yabancı memleketlerdeki memur ve talebe ile muvakkat memurivetle yabanc memleketlere giden memurlar ev eşvası getiremiveceklerdir. Ecnebi memleketlerde iki seneden az kalmış olarak dönmüş bulunan ticaret vesair mesleklerdeki Türkler muaflıktan istifade edemiyeceklerdir. Bu gibi yolcular, yabancı memleketlerde iki sene ikamet ettiklerini müsbet vesikalarla isbata mecbur bulunacaklardır. irid patırtısından evvel, Pariste çıkan haftalık La Tri Ucuz mesken Devletin kontroluna tâbi ve devletin müsaadesile kurulan bu hususî sosyeteler (2) milyona yakın aksiyoneri ve (700) bine yakın mevduatçısı ile ve (500) milyon İngiliz lirasına yakın parasile bir milyon müstakrıza ipotek muamelesi yapmıştır! Bu sosyeteler; bir nevi tasarruf can dığile olan kredi sosyetelerinin birlikte vazifelerini gören sosyetelerdir. Isleyişleri kooperatif esaslanna uygundur. Fransada da 1890 danberi başhyan hareket 1912 de «ucuz mesken» kanunu şek'ıni alarak gittikçe tekemül etmiş ve harbden sonraki müteaddid kanunlarla mühim teşkilât yaoılmıştır. Devlet, bu suretle hükumet merkezinde «ucuz mesken yük?ek meclisini», ve departman ve komünlerde de «ucuz mesken ofislerini ve himaye komitelerinı» kurmuştur. 300 ü bulan bu ofislerin 237 si komünlerde, 63 ü departmanlardadır. Hepsi. yarısından fazlası kooperatif olan bin kadar «ucuz mesken sosvetelerini» himaye ve tesvik ederler!. Ucuz mesken meselesinde bütün m»mleketlerin teşkilâtında gördüğümüz tsa; şudur: 1 Devletin bir mesken progrîmı vardır. Bu program yalnız şehircilik programına değil, devletin umumî politika,ına da dahildir. 2 Ucuz meskenleri devletin hima yesindeki hususî müesseseler yaparlar. Devlet, «ucuz mesken» inşasına girişecek hususî teşebbüsleri teşvik ve himaye eder. Bazı çok mahdud ve zarurî hallerde gene bu teşviki temin için kendisi de, mahallî idarelerle beraber inşaata girişir. Karşı lıksız tahsisat bile verir. 3 Devlet, gittikçe her yerde koo peratif sosyeteleri hakkındaki himayesini artırmaktadır. Devlet, himaye ve yardım kredilerini: A Kendi bütçesinden açar. B Mahallî idarelerin açmasına müsaade eder, teşvik eder. C Hususî finans müesseselerinin açtığı kredileri bazı vergi ve mecburiyetlerden muaflık vermek suretile teşvik eder. (Emlâk kredisi banka ve sosyete leri gibi). *** Bütün Avrupa ve Amerikayı saran ve hatta son senelerde Balkanlara bile gelip yerleşmiş olan bu «ucuz mesken» kanunları ve tatbikatınm henüz memle ketimize girmemiş ve böyle bir meselenin henüz ele almmamış olması dolayısıle yazdığımız bu hulâsayı diğer bir yazı ile tamamlıyacağız. Ve onda «ucuz mesken» den ne kasdedildiğini ve bazı memleketlerde devletin ve belediyelerin kur duğu idarî himaye ve teşvik teşkilâtmı göstereceğiz. bir mesele: NALINA M1H1NA Mugalata istemez! eçen gün, bu sütunda, hanlarımn kapısına yalnız rumca ve fransızca isim yazip türkçeyi ihmal eden ve sokaklarda ecnebi dille öteberi satan halis kan Türklerden, umumî yerlerde türkçeden başka dillerle bağırıp çağıranlardan, ve kafamızı şışi renlerden şikâyet etmiştim. Gene bu yazımda, daima olduğu gibi, hiçbir şovenlik göstermeden herkesin kendi arasında istediği dille konuşmakta tamamile serbest olduğunu yazmıştım. Bu hususa dair muhtelif unsurlardan bir hayli mektub aldım. Türkler, beni tasvib ediyorlar, hatta yazılarımı hafif buluyorlar. «Bir Musevî okuyucunuz» imzasile Ankaradan bana mektub yazan bir Musevî şöyle diyor: «Benim fikrimce ceza, bilhassa ispaa yolca bağırarak vapur, tramvay, kazino ve sair umumî yerlerde herkesi rahatsız edenlere tatbik edümelidir. Diyeceksiniz ki, Museviler, ispanyolcadan baska fransızca da konuşuyorlar. Doğru. Fakat bu lisanı konusan'ar bilhassa kendilerini yübek tabakadan farzedenlerdir ki, azlık teşkil ederler. Halbuki mütebakisi fransızcayı kat'iyyen bilmez, belki kulaktan kapma yalan yanlış iki kelime bilir, o kadar. Binaenaleyh ispanyolca menedilirse, Museviler, esasen çarşıda konuştukları türkçeyi umumî yerlerde de konuşacaklar ve az zamanda bu güzel lisanm konuşulmasındaki kolaylık ve îetafeti kavrıyacaklar ve bir daha geri dönmiyeceklerdir.» Ankaradaki Musevî vatandaş, adınî bile yazmadıgına göre, temennisinde sa • • mimidir. ' «Bir Rum vatandaş» imzasile aldığım ikinci bir mektubda ise bana «sen» diye hıtab ederek sert bir lisanla konuşuyor. Belli ki sayın bay bana kızmış. «Türk Clement Vautel» olmak istiyormuşum. (Clement Vautel «Kleman Votel» nükteli fıkralar yazan bir Parisli muharrirdir.) Amma pek çok uzakmışım ve küçükmüşüm. îşte böyle nazik bir mukaddemeden sonra, Rum vatandaş, umumî yerlerde türkçe konuşulmasım istiyen yazılarımı tenkid ediyor; fakat işi mugalâtaya döküyor. Ben, ekalliyetlerin kendi dillerini kullanmağa hakları olmadığını iddia ediyormuşum. Hiçbir yazımda, hiçbir zaman böyle manasız bir iddiada bulunmadığıma göre, mektubuna imzasını atmak cesaretini gösteremiyen bu Rum vatandaşın bana yazdığı mektuba cevab vermeğe lüzum görmiyecektim. Fakat, mektubunun sonundaki şu cümle beni cevaba mecbur etti: «£ğer gazele okuuorsan, Çekoslovakyadaki Alman ekalliyethrin'm haklarına bak da sus oI/>V diyor ve sonra lutfen biz o kadar istemiyoruz; diye ilâve ediyor. İşte, Çekoslovakyadaki ekalliyetlerin haline ve yaptıklanna gıpta edenleriniz olduğunu bildiğimiz içindir ki biz de umumî yerlerde türkçenin hakimiyeti için çalışıyoruz ya... Kleman Votel olmağı aklıma bile getirmediğime, Abidin Daver kalmağı tercih etriğime, bütün ekalliyetlerin dillerini, dinlerini, âdetlerini sıkı sıkı muhafaza etmelerine şiddetle taraftar olduğuma, yalnız umumî yerlerde, her memlekette olduğu gibi, ekseriyetin resmî dilia hakimiyetini istediğime emin olabilirsiniz, sayın Rum vatandaş! Acık muhahere bune des Naiions gazetesi, başmakalesini Yunanistanın kalkınması mevzuuna ayırmıştı. General iVfetaksas'ın bütün muvaffakiyetle:ini hulâsa eden bu yazı, bize bilmediğimiz hiç birşey öğretmiyor; fakat, huysuz Giridin yeniden geçirdiği çılgınhk nöbeti üzerine, Avrupanın ve bilhassa komşularının dikkatini kendisine çeken bu dost memleketteki doğrulma hareketini bir anda hatırlamak ve sıralamak zahmetinden kurtardığı için o yazınm bazı satırlarmı alıyorum: ((General Metaksas, Kralın nzasile, 1936 ağustosunda, tam salâhiyetle iktidara gelcK. Vaziyet vahimdi: Meclis, birbirine rakib iki grupa aynlmıştı ki, orada 15 komünist yıkicı emellerile, 300 meb'usa karşı teraziyi kendi taraflarına doğru ağırlaştırmak istiyorlardı; her tarafta grev ve taşkınlık vardı; ekonomi teşkilâtsızdı; maiiye bozuktu; hükumet daireleri inhilâl halinde idi; âmme kuvveti istikametini şaşırmıştı; sefalet halk yığınlanm çıldırttığı için halis unsurlar kendilerini toplamaktan ümidlerini kesiyorlardı. «General Metaksas kuvvetli davrandı. Parti kavgalarına nihayet verdi ve birkaç bolşeviği tevkif ettirerek asayişi tesis etti. Ondan sonra, komünist partisinin bütün faaliyetini yasak etti ve ilk saatte yakalanarak hapsedilenler arasında kötü propagandalarından vazgeçmeyi taahhüd edenleri r.erbest bıraktı. Bu azim yemişlerini verdi. Partiler sustular. Halk. kin duygularını kışkırtan olmadığı için işine gücüne devam etmeğe başladı. Kargaşalık profesyonellerinin bilhassa karmakarışık ettikleri içtimaî meselelerin teknik bir plânda tetkikine imkân hasıl oldu: Sekiz saat kanunu intizamla tatbik eBugün, devletin ve kollektivitelerin dildi; amele sınıfına kolaylıklar gösyardım edebileceği «meskenler» ancak terildi. «M. Metaksas, anî endişelerden krtulunca, kendini maliyenin ıslahına verdi. Bütçe açığı azaltıldı. Millî faaliyeti artırmak için yapılan ehemmiyetli masraflara rağmen, bu açığın yakın zamanda tamamile kapanacağı muhakkaktır. Ekonomik sahada büyük bir gayret sarfediliyor.» Muharrir on senelik programın tatbikına derhal başlandığını anlatarak yol ve su meselelerinin halledildiğini, sıtmanın ortadan kaldınldığını, ziraî istihsalin arttığmı, deniz ticaretinin ilerlediğini, endüstrinin büyük bir inkişaf kazandığım ve işsizliğin tamamile ortadan kalktığını yazıyor. Giridde, bütün Yunanistanı sarsabilecek bir kanşıklık çıktığını duyduğumuz vakit.son Venizelos ihtilâlinin elim hatırasile, hakikî bir dost teessürü duyabilirdik. Fakat bir kestanefişeği gibi, akisleri daha bütün Yunan ufuklarını sarmadan sönen bu isyanın çıkmasile yatıştırılmasmın bir olduğunu ayni zamanda öğrendik. Fakat bu neticeyi anlamak için belki ajansları okmağa da ihtiyacımız yoktu; çünkü Metaksas idaresinin her türlü komünist veya Venizelist hareketini bastıracak büyük bir iradeden ilham aldığmı biliyoruz. Bu, millî iradedir. Başlıbaşma bir mesele olan kanunlanle, neşredilen eserlerile dünya kütübhanelerini doiduran ucuz mesken meselesıne hükumetimizin, beledıyelerimızin, müteşebbislerimizin, finans müesseselerimlzin ve nihayet evsiz barksız vatandaşlarımı zın dikkatini çekmek, ve okurlarımıza da varlığile dünyayı işgal eden bu meselenin artan ehemmiyetinden haber vermek ıs tiyoruz. Ucuz mesken meselesinde bükumetlerin alâkadar olmasına sebeb; yardımsız mesken tedarık edemıyanelere yardım etmek, ve bu vesile ile meseleyi bir ekonomı ve imar meselesi olarak mütalea ederek büyük bir sosyal ihtiyacı tatmin etmek, tahatlığı bütün halk tabakasına yaymaktır. «Ucuzluk mecburiyeti» de ayni kapıtal ile daha çok kımselere yardım edebılmek, ve bilhassa yardım edilenleri asgarî bir taahhüdden fazlasına sokmıyarak yardım kapıtalının zıyaına meydan vermemekten ılerı gelmektedır. Yard'.mlarm mahiyeti; uzun vadeli ve ucuz faizh kredi açmak, açtırmak, ve bir müddet vergilerden muaf tutmak, dığer bir takım ınşaat malzemesi ve arsa sahıbi olmak gibi kolaylıklardan ibarettir. Bu suretle yapılan yardımların gerek mora! itibarile, ve gerek maddî neticesi itibarıle karşılıksız yardımlara faik telâkki olun muş, yardım görenleri bir nevi tasarmf yapmağa sevkettiği görülmüştür. Bu prensipler ıçinde meydana gelen yaşama plânı, «ucuz mesken», bütün Avrupa ve Amerika memleketlerinde son yirmi bes otuz senede eski sehirlerin yenileşmesine, yeni şehirlerin, köylerin kurulmasına sebeb olmuştur. Bütün medenî memleketlerde «ucuz mesken» için umumî müesseseler, ofisler, yüksek istişarî meclisler, cemiyetler, ko operatifler, sosyeteler kurulmuş, bir taraftan da umumî ve hususî finans vasıtalannın bunlara yardımı ve beraber çalışması temin edilmiştir. ımiNminillllllllllllllllllllllllinilülllPüll'ilinnııııııımıı Anamur memurlan Büyük Şef le Kral maas alamadılar Karol arasında... Sebeb, maliye kasasınm Valde Kraliçenin vef atı soyulmus olmasıdır münasebetile telgraf lar Anamur 1 (Hususî muhabirimiz teati olundu den) Maliye veznedar vekili Tahir, evvelki gün mes'uliyeti altında bulunan kasanm anahtarını kaybetmiş, dün de maaş verileceği için kapalı kalan kasanm aglmasına karar verilmiştir. Kasa kırıldığı zaman, mevcud bulunması icab eden 10 bin 300 liranın çalındığı görülmüştür. Vak'adan bir gece evvel Tahirin evinde yatan maliye odacısı Ali ile veznedar vekilinin vaziyetleri şüpheli görülmüş, her ikisi de tevkif edilmiştir. Bu yüzden Anamurda muvazenei umumiyeden maaş alan memurlara aylıklan henüz verilememiştir. Ankara 1 Romanya Validei Kraliçesi Mari'nin vefatı münasebetile Reisicumhur K. Atatürkle Majeste Karol arasında aşağıdaki telgraf lar teati olunmuştur: Majeste Ikind Karol Romanya Kralı «ucuz mesken» den başka birşey değıldir. O kadar ki, mesken meselesinin mü talea ve tetkiki artık yalnız «ucuz mes ken» meselesi haline gelmiştir. Ingilterede harbden sonra (2 3) milyona yakın ev bu «ucuz mesken» Vanunlarının himayesinde yükselmiş, bizım paramızla 8 milyara yakına malolmuştur. Bu evlerin ancak üçte biri mahallî idarelerin yardımile yapümış, üçte ikisini muhtelif kanunların himaye ettiği hususî te şebbüsler yapmışhr. Ingilterede bu suretle nüfusunun dörtte birini yeni ve sıhhî evlerde barındıran bu büyük esere Buıl dings societies denilen bini mütecaviz inşaat sosyeteleri sayesinde muvaffak olunmu«tur. ALÂEDDİN CEMIL Hatayda tesçil işi nihayetlendi Edirnede Yunanlı misafirlerimiz BÜKRES Bayram günlerinde rozet dağıtılmıyacak Ankara 1 (Telefonla) Hükumel «cem'i ianat» adlı ve çok eskiden kalms bir kanunu lâğveden yeni bir kanun iâyihası hazırlamaktadır. Yeni kanun lâyihasmda, bayram günlerinde rozet dağıtılmak suretile halktan para alınması usulü kaldırılmaktadır. Esasen ehemmiyetsiz bir gelirden ibaret kalan ve rozet takılarak iane topla mak usuliinün, onu dağıtan küçük mek • teb çocuklarımızın haleti ruhiyeleri üzcrinde fena tesirler yaptığı ve miniminilsri bir nevi dilenciliğe alıştırdığı anlatılmaktadır. Romanya Validei Kraliçesi Mari'nin şahsında Majestelerinin uğradığı elim ziyaı büyük bir teessürle öğrendim. Majestelerinden, gerek kendinin gerek Rumen milletinin yasına çok samimî surette iştirak efmekte olduğuna inanmasını ve elemli sempati hislerimi kabul etmesini dilerim. Komisyon, ikinci münte 400 kişilik kafile samimî tezahürat içinde hib namzedlerini müraşehri çezdi caata davet etti K. ATATÜRK Reisicumhur K. Atatürk Benim ve milletimin uğradığımız büyük kayıb münasebetile gönderdiginiz hararetli ve lutufkâr taziyelerinden dolayı ekselânsınıza teşekkür ederim. Girid isyanı Umumî Vali raporunda hâdiseyî anlatıyor Atina 1 (Hususî) Girid Umum Valisi Başvekâlete gönderdiği telgrafta Hanya kıyamcılarından Yorgilatakis ile Doktor Paizis, avukat Sinolakis'in de otuz avenesile birlikte yakalandığını bildirmiştir. Girid Umum Valisi gönderdiği raporda Hanya isyanı hâdisesini şöyle anlatmaktadır Umum Vali maiyetnideki 25 neferle kıyamcılara mukabele etmişse de bu arada devairden bazılannı kurtarmak kabil olama.Tiıştır. Kıvamı idare edenler arasında suîîstimaline binaen Hanya Belediye Riyasetinden azledilen Muntakis'in bulunması da ahaliye fena tesir ettiğinden kıyameılar üzerine yürümeğe başlamışlar ve aradâ tayyarele rin görünmesi kıyamcılar arasında panik doğurmuştur. Bir taraftan ahali, diğer taraftan etraftan yetişen kuvvetler bes vüz kadar olan kıyamcıları kovalamıştır. . Hükumetçilerin taarruzu ilerlivemiyor İktısad Vekili perşembeye geliyor Ankara 1 (Telefonla) îktısad Vekili Şakir Kesebir perşembe günü İs tanbula hareket edecektir. Vekil, ayın on sekizinde İstanbuldan ızmire gidecektir. Fuarın küşad resminden sonra bir hafta kadar Ege rcv.ntakasında tetkikatta bulunacaktır. Çeşmede de bir iki gün kalması muhtemeldir. Şakir Kesebir Izmirden sonra Anka raya dönecektir. Burada beş on gün kaldıktan sonra şark seyahatme çıkacağı anlaşılmaktadır. PARİS BORSASI Paris 1 (Hususî) Paris Borsasımn bu günkü kapanış fiatları şunlardır: Londra 178.11; Nevyork 36,21i; Berlin 1456; Brüksel 614,; Amsterdam 1988,; Roma 190,70; Cenevre 830,25. Antakya 1 (Hususî muhabirimiz den) Kayıd islerine Ku akşam bütün bürolarda nihayet verilmiştir. Komisyon bu kararını ilân ve ikinci müntehib namzedlerini 3/8/938 tarihinPEYAM1 SAFA den 8 ' 8 938 taribıne kadar müracaate davet etmiştir. Bu karar, artık yazılacak müntehib kalmamasından değil, komis yonca kayıd müddelinin bu suretle tahdidine lüzum görülmüs olmasından müte veüiddir. Kayıd islerine, Türk • Fransız teşriki mesaisi içinde tekrar başlandığı tarihtenberi bütün müntehibler istisnasız Türk Londra 1 (Hususî) îspanyada şid listesine yazılmışlardır. detli muharebeler cereyan etmektedir Hatay gazetesi kapatıldı İki gündenberi elli kilometrelik bir saAntakya 1 (Hususî muhabirimiz hada cereyan eden muharebeler neti1 cesinde Frankistler mühim muvaffak den) îskenderunda çıkmakta olan vetler elde etmislerdir. Ebre nehrinin Hatay gazetesi, 29 temmuz 938 tarihiniki sahilinde 14 köprü berhava edılmiş den itibaren 15 gün müddetle kapatıltir. mıştır. Bu kapanma kararmın sebebi, 24 Cumhuriyetçilerin yeni vaziyeti temmuz tarihli nüshada Suriye askerleriBarselona 1 Cumhuriyet kıt'aları nin tecavüzü hakkmda yazılan bir yazının Ebre'yi geçişlerinden sekiz gün son dır. ra cephe takriben şu şekli almıştır: Basıldığı halde çıkarılamıyan «Ha Şimalde Cumhurivetçiler Favon 5 tay» gazetesinin son nüshasında bu menünde yer almışlardır. Cephe bundan seleye temas edilerek şunlar yazılmış sonra hemen doğru bir hat şeklinde uzayarak Pobla de Masaluca ve Fatarel tır: «Gazetemizin tatiline sebeb olarak las önü'nde Ebre'nin halkalandıgı ma halli katettikten sonra hafifçe Villal göslerilen haher, ayni günie (Yeni ba'nın şarkma dönmekte ve Gandesa Gün) arkadaşımızda çıkiığı gibi, Türkinm iki kilometre şimalinde Corbera'da ye Cumhuriııeti hükumeün'm resmî organihayet bulmaktadır. Gandesa'nın ce m olan Anadolu Ajansımn Hataijdaki nubunda cephe hattı Piebell. Benifallet. hususî muhabiri tarafmdan da lafsilâl'tle Prat'tan geçerek nehrin iki ucundaki verilmiş ve bütün Türkiye gazetelerinde daire ile tahdid edilen mmtakayı takib etmekte ve Calvairon manastırından neşrolunmuştur. Edirne 1 Dün birçok münevver ve sporcularla birlikte Yunanlı dostlanmızdan 400 kişilik bir kafile şehrimize gel miş ve halkın candan tezahürile karşılanmışlardır. Misafirlerimiz önlerinde Halkevi bandosu olduğu halde Mehmedcik abidesine ve Atatürk anıtına giderek çeDoktor K. M. imzasile mektub yazan lenkler koymuşlardır ve müteakıben Umumî Müfettislik ve Belediye ziyaret zata: Bir müddettenberi sizi tatmin edecek edilmiş ve şereflerine ziyafetler verilmişmuhtelif hal çarelerine baş vurdum. tir. Fakat maalesef muvaffak olamadım. Bütün gün Edirnenin görülmege de ğer yerlerini gezen dostlarımız saat 10 da Edirneden ayrılmışlar, gelişlerinde olduğu gibi sevgi tezahüratile uğurlanmışlardır. İstasyonda Umumî Müfettiş General Kâzım Dirik de hazır bulunmuştur. Edirne 1 Şehrimize gelen Yunanl; [Başmakaleden devam] dostlarımız arasında bulunan misafir YuYunanistanda da mevcudiyetini halka nan futbolcularile Edirne Yavuz takımı borclu bir hükumet var ki iş başma gel< arasında Şehir alanında yapılan maç çok diği gündenberi memleketi hesabına yalsamimî oldu ve 2 2 ye ve Yunanlı spor nız iftihar edilecek eserler vermiştir. Yucular hakkmda halk tarafmdan gösteri nanistan, hükumetinden nekadar memlen dostluk tezahüratile beraberlikle bit nun olduğunu son isyan hâdisesile bir ti. (a.a.) daha gösterdi. Memleketin hiçbir noktasında bu manasız harekete karşı en ufak bir sempati hareketi bile olmadı. Bilâkis Fransız makamlarile hemfikir ise, bizi Girid ahalisi, hükumetle birlik olarak, merciimiz olan Hatau Halk Partisi üabirkaç saatin içinde nizamı ve intizamı sıtasile, veya doğrudan doğruya kendi yerine getirdi. vasıtalarile tenvir ve ikaz etmek salâhi Biz, Balkan Antantının bir azası sıfaıjeiine maliktirler. tile, bir vücud halinde bildiğimiz kardeş Binaenaleyh, bizim değil, memlekelin milleti, bildiğimiz gibi gördüğümüze çok malı olan gazetemiz, her vakit olduğu seviniyoruz. Avrupa sulhunun kuvvetlj gibi, Fransız dostlarımızm bu darbesine bir Balkan Antantma, Balkan Antantn de sabır ve tahammül ederek Hatayda nm da ku\rvetli bir Yunanistana ihtiyac? sonra Bat'a doğru. AlcanizGandesa yoBununla beraber sayed îddia edildiei matbuat hürriyetinin tam manasile tees vardır. Dost milletin kıymetli Başvekl lu istikametinde dağlarda kaybolmak gibi, Hataydaki bütjük Türk makamah, süs edeceği günlerin hululünii sükunetle lini tebrik ederiz. tadır. (a.a.) gazetemize karşı yapılan bu muamelede bekliyecektir.» NAD1R NADt İspanya harbî Bir isyan hareketine dair düşünceler
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear