Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
CUMHURtYET 18 Temmtız 1938 Garib bir mesele! Futbol ve karakter Vazan: NÜZHET ABBAS Permanant makinelerini Finlandiya Macaristan muayene edecek heyet atletîzm müsabakaları hâlâ teşekkül edemedi Helsinki stadında, büyük bir kalaba hk önünde yapılan Finlandiya Maca ristan atletizm müsabakaları, iki günlük çok çetin çekişmeden sonra, 73 yuvana karş 87 puvanla Finlandiyalıların ga lebe*ile neticelenmiştir. Bu müsabakaların neticelerini veri yoruz: Dün, bir gazete, Belediyenin permanant makineleri hakkındaki talimatna mesinin dünden itıbaren tatbik mevkiine girdiğini, bu yüzden kadın saçlarına permanant yapılamıyacağını yazıyordu. Şehır meclisinde kabul edıien talimatname hükümlerinin yerine getırilmesi ıçın temmuz ve ağustos aylarında makinelerin muayene edılmesi lâzımdır. Belediye, muayene heyetinde bulunacak olan makine mühendisini tayin etmiş, berberler mektebi de bir muallim göndermiştir. Ancak Sıhhat müdürlüğü, kendisi tarafın dan gönderilecek doktorlara verılecek ücreti sormuştur. Böyle bir ücret mevzuubahs olmadığından Sıhhat müdürlüğüne menfi cevab verılmış ve bunun üzerine bir ses, sada çıkmamıştır. Bu yüzden heyet teşekkül edememekte ve muayene lere baflanamamaktadır. X \ # Biz öyle inananlardanız ki sporun bün lendirirken cereyan etse disiplinsizlik ad yemize temin ettiği dirilik ve sağlamhk dolunabilir. Bu gibi ahvalde, ne iddial tan ziyade, karakterimiz üzerine ve ka bir oyunu kazanmak, ne renginin şerefin: rakterimizi tesis ve terbiye etmek için muhafaza ve âlâ etmek, ne de takımına yaptığı tesirlerdir ki esaslı ve etraflı fay nihaî zaferi temin etmek mevzuubahstır dayı teşkil etmektedir. Sırf vücud sağ Çetin bir mücadele, büyük bir yorgunluk l;ğı ve sağlamlığı temini ıçin mutlak su ve bu mücadele ile yorgunluktan doğan Birinci gün 200 metre 1 inci: Kovacs (M.) 22 rette spor yapmak şart oîmadığı gibi spo âsab gerginliği mevcud o'ımadığı zamanrun vücud icin bir lüzum veya ihtiyac ol lar, insan pek aklı başmda, pek büyük saniye; 2 nci Lyenes (M.) 22,2/10. 800 metre 1 inci: Peussa (F.) madığını iddia edenlerin nazariyeleri de bir soğukkanlıhk gösterebilir. Fakat bir futbol maçı bir hayat mücadelesi demek 1,53 8/10; 2 nci Teileri (F.) 1,54 2/10. pek yabana atılacak şeyler değildir. Vii5000 metre Birinci: Bekasi (F.) cudce sağ'?m nice milletler var ki bun tir. Bu mücadele esnasmda, ufak tefek 14.37 8/10; 2 nci: Mecki (F.) 14,39 2/10 ların tnazide spor yaptıkları görülmedi münakaşalar, ufak tefek hırçmhklar ol 110 metre mania Birinci: Kovacs 1 ğ . gibi hâlâ da sporda pek ileri bir du ması, tabiî görülmelidir. Esas, bu ihtilâf(M.) 15 2/10; 2 nci: Jussila (F.) 15 2/10 rumda bulunmuyorlar. Şayed vücud sağ ların derhal bertaraf olunarak oyuna deYüksek atlama Birinci: Kolima lamhğı sırf sporla elde edilir bir şey ol vam etmek ve oyunu sonuna kadar oyna (F.) 1.97; 2 nci: Kotkas (F.) 1.97. saydı bu milletlerin malul olmaları icab yıp, hak edilen ga'ebe ise onu, mağluGülle Birinci: Barlund (F.) 15,65 biyet ise mağlubiyeti centilmence kabul ederdi. 2 nci: Bakman (F.) 15,54. Ve esasen, son senelerde, beden terbi etmek, futbolda disiplin olduğuna en büCirid Birinci: Nikkanen (F.) 74,59; yesinin yerini spora terketmekte bulunma yük bir delildir. 2 nci: Jaervinen (F.) 74,48. îngiltere gibi halkı sporla yoğrulmuş lkinci gün smm asıl sebebi de sporun karakter üzerindeki yapıcı ve yarahcı tesirlerinin lâ bir memlekette futbol, ancak son sene 100 metre Birinci: Kovacs (M.) yıkile anlaşılmış olması değil midir? Vü lerde bugünkü mütekâmi! şeklinde oy 0 8/10; 2 nci: Lyenes (M.) 10 8/10. 400 metre Birinci: Lorkoy (M.) cud kuvvetini jimnastik, beden terbiyesi nanmağa başlanmıştır. Evvelleri orada da oyunda birçok hâdiseler çıktığı, hatta 48 6/10; 2 nci: Tammisto (F.) 48 7/10. veya her hangi bir ıdman sistemile temin 1500 metre Birinci: Hartikka (F.) etmek kabil olduğu halde, bizi modern bir zamanlar kanunu mahsusla menedil 3.52; 2 nci: Szabo (M.) 3,53 6/10. hayat şartlanna hazırlık bakımından bu diği de bir hakikattir. 10.000 metre Birinci: Salminen (F.) eski sistemlerle büyük bir mücadelecilik Memleketimizde futbola karşı duyu30.44 8/10; 2 nci: Szilagyi (M.) 30.59 2/10 ruhu elde edilememektedir. Sporların bu Ian umumî alâka hiçbir spora karşı izhar Bayrak (1+2+3+400) Birinci: bakımdan gencliğe temin ettiği faydalar lunmamıştır. Diyebiliriz ki bu bakımdan Macaristan 1,55 6/10; 2 nci: Finlandiya hiç de kabili inkâr değildir. futbol memleketin en ücra köşelerine ka 1,59 9/10. Sporlan karakter yapma bakımından dar sokulmuştur. Anadolunun, TrakyaSırık atlama Birinci Zsuffka (M.) cem'î ve ferdî olcıak üzere ikiye ayıra nın herhangi köşesine gidilse, bir futbol 3,80; 2 inci: Csanyi (M.) 3,60. rak tetkik etmek icab eder. Buna mukabil meydanı ve gol direkleri göze çarpmakUzun atlama Birinci: Laine (M.) beden terbiyesi sistemlerinin sırf şahsî id tadır. Ve işin en calibi dikkat ciheti, bu 7,01; 2 nci: Sinola (F.) 6,88. manlar olmak itibarile cemiyet karakteri alâkanın sun'î şekilde uyandırılmış bir aDisk atma Birinci: Kotkas (F.) yaratmak bakımından, zatî kıymetleri, ne âka olmayıp kendi kendine vücud bul 49,94; 2 nci: Kulitzi (M.) 46,46. olursa olsun, randımanı sıfır derecesinde muş ve yerleşmiş bir alâka oluşudur. MüSlâvya îtalya maçı dir. Buna, bu sistemleriu demokrasi e cadelecilik ve hatta isterseniz inadcılık Pragda 20 bin seyirci önünde, merkezî saslarına dayanarak idare olunan cemi bakımından futbol, genclere alabildiğine Avrupa kupasının ikinci turu için, Slâvyetler içinde birlik ruhu yaratmaktan ya uğraşacak bir saha temin etmektedir. Bu ya. ile Ambrosinana takımları arasmda na büsbütün yaya kaldıklannı da ilâve karakter benzenikleıi, esasen Ingilizlerle apılan maç, akıl ve hayale gelmiyen etmek icab eder. Türkler arasmda müşterektir. Mağlubi bir şekilde neticelenmiş ve Slâvya, İCem'î sporlar arasmda, fikrimizce, yeti kabul etmiyen milletler arasmda ;alva şampiyonunu 9 0 yenmiştir. Çekler bu şayani hayret galebelerini, Türk karakterine uygun olmak itibarile Türklerin başta ge'diklerine asla şüphe br hatlarının cidden güzel oyunu safutbol kadar faydalısı azdır. Oyun baş caiz olmadığına ve bu hususta İngilizler i'esinde elde etmişlerdir. tan başa bir beden kuvveti ve karakter de Türklerden geri kalamadıklanna göİtalyan takımı ise, seyircileri inkisarı kuvveti mücadelesıdır. En fena şartlar re, futbol bizde de bir gün gelip lngilte hayale uğratmış ve şöhretile hiç de müaltında bile birlik ruhunu kaybetmemcyi, rede olduğu gibi, ana spor halini alacak :enasib olmıyan bir oyun oynamıştır. en çetin rakib karşısında bile sonuna ka :ır. Niçin almasm ki futbol, mahalle araBilhassa müdafaa hattile açıklar, hiç arına vanncıya kadar girmiştir. En yük Dİr iş görememişlerdir. dar mücadele etmeyi icab ettirir. Bunlardan başka takun oyunu olduğu ek tabakadan küfoci çocuklanna kadar Çekler ilk devreyi 2 0 bitirmişler, için oyunda ferdiyetin yeıi yoktur denil utun, bütün çocuklar ve gencler futbol ikinci devrede de, yedi gol daha atmışse hata olmaz. Takımın zaferi mevzuu buldukln zaman futbolla, bunu bulama ardır. bahs olduğu zamanlar, şahsî şöhreti bir dıkları zaman küçük topla, bu da olBisiklet birîncilikleri anda ayak altına almak suretile birliğin mazsa sicim ve tükrükle pekiştirilmiş futTürkiye bisiklet birincilikleri yarışı(bu da hayata tatbik olununca cemiyetin bol taklidi kâğıd yumaklarile, hatta li na dün, saat sekizde, Çekmece gölü kedemektir) zaferini temin etmek; (yani mon kabuklarile futbol taklidi bir şeyler larmdaki yolda başlanmıştır. Bir kilometre üzerinde yapılan sürat memleket işlerinde kendirıden evvel mil oynamaktadırlar. Niçin olmasın ki heri'arışına 24 bisikletci iştirak etmiş ve leti düşünmek) ve bu zaferi, onu en ko hangi bir spor hareketi (görüşten maada) »lemeler neticesinde, millî takımdan lay elde edecek arkadaşa (vatandaş) se bizde etrafına bin kişi seyirci toplamazTalât birinci, Ankaradan Erdoğan ikinve seve bağışlamak her halde gelişi güzel ken futbol kolaylıkla sekiz on bin daha i. Bursadan Bekir üçüncü olmuşlardır. idmanların veya sporların telkin cdeceği azla seyirci alacak stadlar olsa bu raMukavemet yanşı, yarmki pazar gükamm yirmi bini bulacağı şüphesizdirahlâk dersi sayılamaz. nü, saat 6 da, Topkapı ile Silivri ara kişiyi toplıyabilmektedir. Bunlar göz 5 :mda, 150 kilometre üzerinde yapıla Çok şayanı eseftir ki bizde futbolü anünde tutulduğu zaman, takdir olunmak ak ve bu yarışa 36 bisikletci iştirak e§ağı tabakanın süflî bir oyunu telâkki eicab eder ki futbol Türk karakterine uy decektir. denler vardır. Pek uzak bir mazide deEminönü Halkevinden: ğil, bundan on beş, yirmi sene evveline gun bir oyundur. Ve bunun için de memekette herhangi bir sporun kat kat fevEvimize bağlı kulübler arasmda yapıkadar, bu yolda salâhiyet sahibi terbiyeacak maçlara aid yarmki fikstür aşa cilerimizin neşriyat yaptıklarını henüz mda tutulmuştur. ğıya çıkarılmıştır: Ve bu tutuluş haddi zatında çok meskendi hesabımıza unutmadık. MemleketKaragümrük sahasında: Saat 10.30 da. te o zamanlar bugünkü kadar kökleşme ud bir hâdisedir. Milletler var ki memle Altıok Halıcıoğlu (B) takımları. miş olan spor, hele eski nesil tarafmdan lcetlerinde modern bir sporun tutulması ve Saat 13,30 da Altıok Halıcıoğlu (A) müsamaha ile de görülmiyen fuzulî bir kütlenin sporu olması için çok uğraştık ;akımları. an halde muvaffak olamamaktadır. Bu şaklabanlık telâkki edilmekte idi. Saha komiseri: Süreyya Birol, hakem: ıakikat gözönünde tutulursa sporlar ara Said Akyol. Futbolun hususiyetlerinden biri de disiplini, (körükörüne bir disiplin değil) ında futbola biraz daha himmet etme faydasım anlıyarak tatbik edilen disiplini miz lüzumu anlaşılır. Bir sporu zorla ka arfolunan miktarı çok az zamanda amortemin etmesidir. Şurasını iyice anlamak ul ettirmek yerine kabul olunmuş, sevil i edilebilirler. Millî karaktere uygun ve millî ka lâzımdır ki haricden seyredildiği zaman miş ve tutulmuş bir spor vardır. Bu spor yi bir teşkilâta muhtacıdır. Bu teşkilâtm akteri daha mücadeleci, daha çetin bir bir futbol maçmda disiplinsizlik olarak göze çarpan hâdiseler hiç de böyle de aşmda saha gelir. Büyük şehirler için uruma yükseltecek olan futbola biraz ğildir. Bu hâdiseler, insan belki masa ba bu sahaları belediyelerin yaptırması kadar immet, çok yerinde sarfedilmiş bir emek NÜZHET ABBAS şında otururken; kahvesüe sigarasmı tel basit bir iş olamaz. Çünkü bunlar için i lacaktır. Duydunuz, değil mi?.. Diye sordu. Feridun, kuru bir sesle, kısaca: Duydum, dedi. Gözlerindeki donukluktan başka, heyecanmı ortaya vuracak hiçbir değisiklik göstermedi. Hâkim: Öyleyse şimdi ne yapacaksınız?.. Diye Feridunun yüzüne baktı. Ayni mesele için benim de mukabil bir müracaatim var, dosyanın içinde olacak, sanırım. Mahkeme reisi, önündeki kâğıdları karıştırdı: Evet, dedi. Boşanmak için sizin de ayrıca müracaat ettiğiniz anlaşılıyor. Fakat eşinizin buradaki sözleri vaziyeti yenibaştan değiştirebilir. Bunun için ne düşünüyorsunuz?.. Bence, meselenin artık düşünüle cek yeri kalmamıştır. Açık söyleyiniz, ne demek istiyorsunuz?.. Her iki tarafın müracaatîne göre meseleyi neticelendirmenizi rica ederim, onu arzetmek isriyorum. Evet amma, müracaatlerîn birisi ortadan kalkıyor. Eşiniz vaz geçtiğini Ne güzel! Ne rahat! Türkkuşu Genel Direktörlüğünden: Talebe Pansiyon Binası Yaptırılacak 1 Ankarada Türk Hava Kurumu merkez binasile Türkkuşu okulu arasında yaptırılacak Türkkuşu talebe pansiyon binasının inşaatı kapalı zarf usulile eksiltmiye konulmuştur. 2 Eksiltme 1 ağustos 938 pazartesi günü saat 11 de Ankarada Hava Kurumu Merkez binasmda yapılacaktır. 3 Keşif bedeli 129.612 lira 68 kuruştur. 4 İnşaat müddeti 15 ağustos 1939 dur. Bedelin 100.000 lirası 1938 mall senesinde, mütebakisi 1939 senesi tahsisatından ödenecektir. 5 Muvakkat teminat 9720.95 liradır. 6 İsteklilerin en az 100.000 liralık bir inşaat işi yaptıklarını Nafıa Vekâleti tarafından verilmiş bir vesika ile isbat etmeleri şarttır. 7 Bu işe aid şartname. keşif projeleri ve plân dosyaları 15 lira bedel mukabilinde Türkkuşu Levazım Bürosundan alınabilir. 8 İsteklilerin belli günde eksiltme saatinden bir saat evveline ka/ dar usulü dairesinde ve mutat vesaikle birlikte tekliflerini Türkkuşu Levazım şubesine makbuz mukabilinde vermiş bulunmalan lâzımdır. (4527) îzmirde büyük bir şarab fabrikası îzmir (Hususî) İnhisarlar idaresi, Bayraklıda, senede (500) bin kilo şarab imal edebilecek büyüklükte bir şarab fabrikası inşasını kararlaştırmıştı. Ar sası bulunmuş, mübayaa muamelesi bitirilmiştir. İdare, bu sene Burnova ve îzmir bağlarından şarablık üzüm mübayaasını artıracaktır. Japon hükumeti kat'î kararını verdi Tokyo 15 Kabine içtima ederek 1940 senesinde yapılması kararlaştırıl mış olan olempik oyunlarından vazgeç meğe karar vermiştir. Tenis maçlarî Dün, Dağcılık kulübü kortlannda yapılması icab eden <Muhiddin Üstündağ kupası> tenis maçları, havanın yağmurlu olması hasebile bugüne bırakılmıştır. Bugün dömifinal maçları yapılacak, yarm da final maçları oynanacaktır. AKSIRIK, NEZLE Hastalıklannm Kara Habercisidir. Bütün Gögüs EViNiZDE doflll CEBİNİZDE Bir şlşe blle Yalnız Kadın ve moda bulunmalı. NERVİN Hastalık ihtimallerîni alarak yok edebilirsiniz. Gripin, Radyolin messeselerinde fevkalâde itinalarla hazırlanır. Rahatsıziıklan, ağrıları defetmekte bir panzehir kudrett gösterir. Kalbinize, midenize ve böbreklerinize yorgunluk vermez. GRİPİN ASABÎ ÖKSÜRÜKLER BAS DÖNMESt BAYGINLIK ÇABPINTI U3TKUSUZLUK ve SİNİRDEN ileri gelen bütün . Rahatsızlıklari İYİ EDER Hususî ve münferid dans dersleri Beyoğlu Karlman karşısında Nurzlya sokak No. 3. Müracaat saatleri, pazardan maada hergün (1214), (1721). 3an lâmadan sade, fakat çok zarif bir gece elbisesi söylüyor. Ben vaz geçmiyorum. Fakat biz sizi dinlemek, mümkün olursa aranızı bulmak için buraya topladık. Refikanızın biraz evvel söylediği sözler, açıktan açığa tarziye mahiyetindedir. Aranızda bir anlaşamamak varsa onu da ortadan kaldıracak kadar kuvvetlidir. Biz bunu gözönünde tutmağa, karanmızı da ona göre vermeğe mecburuz. Siz de bu vaziyet karşısında ilk müracaatinizi geriye alabilirsiniz. Müsaade buyurursanız, ben ilk karanmı değiştirmek için gelmediğimi arzedeyim. Kendilerinin söylediği sözler, yüksek heyetinizin huzurunda bana karşı gösterilen yeni bir lutuftur. Yoksa bütün mes'uliyet bütün suç bendedir. Bu suçlann en başlıcası da aylardanberi evimi barkımı bırakıp gitmiş olmamdır. Kendisinin hiçbir kabahati yoktur. Hatıra ge lecek, gelmiyecek bütün şüphelerden uzak, çok kibar, çok temiz bir kadmdır. Bunu bir kere daha, hem de ehemmiyetle arzetmeme müsaade buyurulmasını dilerim. Bütün geçimsizlik bende olmuştur. icabında 3 kaşe alınabilir. ismine dikkat, taklidlerinden sakınınız ve Gripin yerine başka bir marka verirlerse şiddetle reddediniz. Bilumum yeni danslar tedris ediliyor Profesör Panosyan Tefrikar No. 67 Şimdi birdenbire Feridunu karşısında görünce, bütün o, aylardanberi dilinin ucunda dolaşan acı sözlerin hepsini unuttu. Gözünün önüne kıpkırmızı bir lcke geldi. Bu leke büyüdü, büyüdü. Her yere yayıldı; her yeri kapladı. Feridunun yüzüne baktıkça, hâlâ onun başından aşağı kırmızı şarab damlalan süzülüyor muş gibi geldi. Üç ay evvel büyük bir kalabahğın önünde, kocasının üstüne başma serpilen bu lekeyi, gene herkesin önünde temizlemek istedi. Kendini buna borclu gördü. Hemen oracıkta, suçlu ile | v suçsuzu birbirinden ayıracak bir adamın karşısında, kapılara kadar boydan boya dizilmiş birçok yabancının gözü önünde her kabahati kendi üstüne alırsa Feri dunla ikisini birbirinden ayıran kırgınhk da artık ortadan kalkacak sandı. Birden Nakleden: Kemal Ragıb bire gözü kararan, kendi kendine kıyan insanlar gibi, o da bütün bunları bir hamlede söyleyivermişti. En sonunda, Feridundan bir karşıî;k bekledi; yavaş yavaş başını çevirdi. Ona doğru baktı. Kocası hiç sesini çıkarmı yordu. Yüzündeki çizgilerin hiçbiri kımıldamıyordu. Perihanın sözlerini duymamış denebilirdi. Bomboş bir bakışla gözlerini uzakta bir yerden ayırmıyordu. Işte genc kadını en çok kıran, bütün kuvvetini kesen bu oldu. Ne olursa olsun, son bir çarpmma ile ,bir kere daha: Hayır, dedi; istemiyorum, boşanmak istemiyorum..* Hâkim, şımank çocukları susturmak için onların her yaptığına lâhavle çeken adamlar gibi başını salladı. Sonra Feriduna döndü: Af buyurunuz, buna da imkân göremiyorum. Hâkim, içinden bir lâhavle daha çekti: Nasıl olur, dedi. Siz bütün kabahati kendi üstünüze alıyorsunuz; o da biraz önce, aranızdaki geçimsizliğin kendi yüzünden çıktığmı söylüyordu. Bana karşı son bir iyilik göster mek için böyle söylüyorlar; beni büsbütün küçük düşürmemek için... Halbuki ben buna lâyık değilim. Bundan sonra bir arada yaşamamıza imkân yoktur. Bu imkânsızlığı nereden çıkarıyorsunuz?.. Bir mizac meselesi mi?.. Hayır, fakat ben kendisini bırakıp gitmekle büyük bir suç işlemiş oldum. Birbirimizden davacı vaziyete düştük. Bundan sonra da yüz yüze bakamayız. Mahkeme reisi, bir ona bir de Peri hana baktı. Sakm bu adam başka bir kadını mı seviyordu, onun için mi kendi kansmı bırakmak istiyordu; en çok bundan şüphelendi. Ne yapacağmı kestiremedi. Birkaç saniye düşündü. Genc kadın, onlann ne konuştuğunu onlamıyor gibiydi. Duyduklarına inana O halde mesele yok, demektir. Ba mıyor; gözlerini kocasından ayırmıyor rışırsınız, olur biter. du. Demek ki bu adam, onunla banş mak istemiyordu; bundan sonra artık bir arada yaşıyamıyacaklannı söylüyordu?.. Birdenbire başını çevirdi. Bir kere de mahkeme reisinin yüzüne baktı, ondan meded aradı. Adamcağız başını önüne iğmiş, önündeki dosyayı karıştırmağa başlamıştı. Genc kadının içine birdenbire korku girdi. Artık muhakeme başlıya « cak, ona danışmadan bir karar verecekler, hemen onları birbirinden ayıracak lar, sandı. Yeniden Feriduna döndü. Heyecandan boğulan bir sesle: Anlamıyorum, dedi. Siz ayrılmak mı istiyorsunuz?.. Birbirimizin yüzüne artık bakamaz mıyız, diyorsunuz?.. Feridunun gözleri Perihandan kaçtı: Sizin de bu fikirde olduğunuzu zannediyorum, dedi. Düşünecek olursanız..« Sonra, aralarındaki gürültüyü hatırlatmak istiyor gibi bir elini kaldırdı, acı acı başını salladı. Perihan, kocasının ne söyliyeceğini anladı, korktu. Onu susturrmk için iki elini birden uzattı: • Rica ederim... Diye kekeledi. lArkasi varl