22 Kasım 2024 Cuma Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
CUMHURÎYET 21 Nisan 1938 ( Tarihi roman: Şehir ve Memleket Haberleri ») Çocuk bayramı Şişhane faciasının n Yazan: M. TURHAN TAN Şerifenîn alaydaki mevkii! Seherle, Nilüferle pervasızca rekabete çıkan deli kadının yani başında at oynatmasından Gülhaneli Hüseyin huylanıyor Ve Şerife için de arabalardan birinde I mi bu? yer ayrılmasım emredecek oldu, lâkin Şerife bu mustarib sükutu şefkatli ve sahte deli bu emrin yerine getirilmesine pek sıcak bir bakışla kucakladı, atına bir rıza göstermedi: Ben, dedi, kadın kılığmda erke çark yaptırarak tahtırevanın yanına dönğkn. Sizin yoldaşlarınız, çapkın ocaklı dü, haremağalarile şakalasmağa koyul larınız arasıra hatırlatmasalar kadınlığı du. Kahkahası gelinin kulağma kadar mı çoktan unuturdum. Onun için beni a çarpıyor ve bu alayda kendi güzelliğine rabaya sokma. Ata bindir. Hayvanı şah vadolunmus engin bir ikbalin sesini dulandıra şahlandıra gideyim. Hamama yarak sürur içinde, gurur içinde kalan vannca bir iki saat için gene kadın olu Seheri titrete titrete hulyadan uyandın yordu. Âsık deli hamamda da gelinin rum, eksik eteklerle birlikte çimerim. yanından ayrılmadı, çeşid çeşid maskaraMaksadı Hüseyinle yanyana bulun maktı. Bu sözile o maksada erdi, kahka lıklarla onu görünüşte güldürdü, hakikathalar arasmda altına çekilen güzel bir a te düsündürdü. Seher, hayatının tanta ta bindi, alayın önüne geçti, çeşid çeşid nalı bir biçimde beliren şu dönüm noktamaskarahklar yaparak yol almağa ko smda yalnız nefsile başbaşa kalmak, öyuldu. Erkekler onun tuhaflıklarına gü nüne konulan aynada istikbalinin saadelüyorlar, alayın haşmetine ise parmak ısı tini seyrederek geçmiş günlerin gizli ve rıyorlardı. Bunda da hakları vardı. Çün açık kirlerini unutmak istiyordu. Fakat kü alay gerçekten haşmetli bir sima taşı Deli Şerife o ruhî yalnızlık zevkini balyordu ve adeta sokaklara sığmıyordu. talıyor ve o ruhî temaşadaki tadı sakatNakilci, bu vesile ile de kudretini halka lıyordu. Onun bakışlarında Gülhaneli göstermek istediğinden İstanbulda araba Hüseyne sunulmuş mücrim bir aşkın hataşımağa kanun dairesinde mezun kaç ki tıralarını görüyordu, onun sesınde her şi varsa hepsinin arabalannı getirtmiş, pa hangi bir sebeble yüzüne vurulacak gü dişahın Hasahırında bulunanları da is nahlann velvelesini buluyordu ve şahane teyip almış ve dolgun sayılı bir araba ka gelinliğinin bütün hazlannı kaybeder gifilesi vücude getirmişti (1). Bununla be bi oluyordu. raber Seheri arabaya bindirmemişti. O Sabahleyin vukua gelen yüzleşme sı na Hind mihracelerini bile imrendirecek rasında bu deli kadının nasıl bir tnaksad gözellikte bir tahterevan hazırlatmıştı. En güttüğünü tamamile kavnyamamış ve kıymetli şallarla örtülü olan bu tehtere Hüseynin namına bir teşebbüste bulunulvanı iki katır çekiyor ve önünde, ardın duğunu sanmıştı. Biraz sonra Nilüferin da; sağında, solunda Peykler, Solaklar, dile alınması ve hele o kızın ansızın deHasekiler, Deliller, siyah ve beyaz ha nilecek bir şekilde gelin kılığma sokuladımlar yürüyordu. Hüseyinle Şerife ala rak gerdeğe hazırlandınlması üzerine Şeyın başmdaydı, arabalar tahterevanın rifenin bir pürüz temizleme işine girişti arkasmda bulunuyordu. ğini sezmiş, için için sevinmişti. Hüseyni Halk, yıllardanberi yapılmıyan saray düğünlerinden birile karşılaştığmı zan nederek yollara dökülüyordu. Evlerin kafeslerine sıra sıra gözler yapışarak ve aralanan kapılann ardına gölgeler kü melenerek bu muhteşem alayın geçişi hayran hayran seyrolunuyordu. Padişahın evlenecek çağda kızı ve kocaya verilecek hemşiresi bulunmadığı için herkes bu gelinin hangi devletlinin yavrusu olduğunu merak ediyor ve Nakilci adı duyulunca dudaklarda istihza ile kanşık bir gayız gülümsemege başlıyordu. Hüseyin, şu alayın içinde kendisinin hakikî mevkii ne olduğunu düşünerek için için üzüldüğü gibi Şerifenin yanıbaşında at oynatmasından da enikonu huylanı yordu. Delilik peçesi altmda çok kanşık işlere burun sokan şu kadının boş yere zahmet kabul etmiyeceğini biliyordu. Lâkin nasıl bir maksadla alaya sokulduğunu kestiremediğinden titizleniyordu. Seherle, Nilüferle pervasızca rekabete çıkan ve onlara pay edilmiş bir kalbde zorla yer alan bu ferman dinlemez kadın acaba bir felâket mi hazırlıyordu?.. Hüseyin, kendi durumunu müşkülleştiren bu suale cevab ararken Serifenin yanma yaklaştığını gördü ve titredi. Alayı seyre duranlarm ve alayda bulunanların bu yaklaşmaya çeşid çeşid manalar vereceklerini düşünüyor, iliğine kadar kızarıyordu. 10 da Beyazıd Cumhuriyet meydanında, bir toplantı yapılacaktır. Merasime Şe'nir bandosunun çalacağı îstiklâl marşile başlanacak, müteakıben Çocuk marşı çalınacak ve İstanbul yoksul çocuklanna yardım birliği, Çocuk Esirgeme Kurumu ve Kızılay genclik teşkilâtı tarafından birer söylev verilecektir. Cumhuriyet Halk Partisi, Belediye, ilk okul öksüz çocuklarına yardım birliği, Çocuk EsirMüruru zamana uğramtyan geme Kurumu, Kızılay genclik teşkilâtı resimler tarafından Taksim Cumhuriyet abidesine Beyoğlu, Üsküdar, Fatih, Eminönü çelenkler konulacaktır. şubeleri dahilinde bulunan emlâk sahibİlk okullarda, talebe süsledikleri okul leri ve müstecirlerin, müruru zamana ugbinalarmda, ve sınıflarda toplanarak çoramıyan tenviriye, tanzifat, levha, ilân, cuk haftasının başlamasını kutlulıyacak tente, siper ve tellâliye resimlerinden mütevellid 14,434 lira 80 kuruş borclarmı lardır. Kaza ve nahiyelerde de, çocuk haftavermediklerinden dolayı, haklarında tahsı, muhtelif tezahürlerle müsamereler vesili emval kanununun tatbikına dair olan Kavanin encümeni mazbatası okunarak rilmek, çocuk oyunlan ve müsabakalan tertib edilmek suretile kutlulanacaktır. kabul edildi. 23 nisan çocuk bayramı günü, Istan Afişaj talimatnamesi bul Kumandanlığının temin edeceği bir Bundan sonra, tadil edilmiş olan afitayyare, saat on birde, şehir üzerinde bir şaj talimatnamesi madde madde okundu. dolaşma yaparak, Bakırköy, Şehremini, Feridun Manyas talimatnamenin ikinci maddesinde, arka arkaya geçen «derhal» Fatih, Beyazıd, Sanyer, Beykoz, Eyüb, kelimelerine itiraz ederek bunlardan bi Taksim, Şişli, Usküdar, Kadıköy, Kar rinin kaldırılmasmı istedi ve umumî he tal ve Adalar üzerinde uçuşlar yapacak ve çocuklara aid vecizeler atacaktır. yetçe kabul edildi. îstanbul Umumî meclisi, dün oğle den sonra, saat 15 te, Necib Serdengeçtinin reisliği altmda toplanmıştır. Geçen celseye aid zabıtlar okunup kabul edildikten sonra, Usküdarla Kadıkey ara smda ve demiryolu geçidinde kurulacak köprü masrafına Belediyenin iştirakine dair olan Bütçe encümeni mazbatası o kunarak kabul edildi. Feridun Manyas, üçüncü maddedeki Devair yarın öğleden sonra tatil ilân ve afişlerin hazırlanmazdan evvel, Hakimiyeti milliye bayramı dolayısile Belediyeden müsaade almmak lâzım ge devair yarın öğleden sonra tatil olacak ve leceği hakkındaki kayda da itiraz etti ve cumartesi günü de kapalı bulunacaktır. bu itirazı da tasvib olunarak madde o suretle tashih edildi. Her tarafta zengin bir muhakemesi bitti Afişaj talimatnamesinin programla tes'id edilecek Dikkatsizliği sabit olan nisan Milliye ve Çobazı maddeleri müna cuk23bayramı Hakimiyeti bir program ha vatman iki sene hapse için zengin zırlanmıştır. Programa göre, o gün saat kaşalara sebeb oldu mahkum oldu Sehir Meclisindeki müzakereler Siyasî icmal İspanya meselesi bitiyor mağa başladı: Civanım, dedi, Seheri gördüm, uzun uzun konuştum. Hüseyin, ihtiyarsız, cevab verdi: Boşboğazlık mı yaptm? Kadıncağızın yüreğini mı hoplattm? O, belli belirsiz gülümsedi: Hoplıyacak yüreği böyle tanıyorsan yazık sana. Kadın sevincinden zil takıp oynıyacak halde. Seni düşündüğü bile yok. Yalan! Dönüşte yalan mı, gerçek mi ol duSunu kulağınla duyup anlıyacaksın!.. Simdilik beni dinle. Seher, seni sevmi yor. Nakilciye artık ihanet edemiyeceğini söylüyor, senin de kendini unutmak lığını istiyor. Yalan!.. Dedim ya, bunu kulağmla da duyacaksın. Ben kadının sözlerini eksiksiz, gediksiz sana bildiriyorum. Daha ne haber var bakalım. Nilüfer de nur topu gibi bir delikanlı ile yarın gece gerdeğe giriyor. Sen evde yokken Nakilci Ağa emir verdi, o kızla topçu Mustafayı nişanlattırdı. Allah mubarek etsin. Sahih de, yalan da olsa bu işle ben ilgilenecek değilim. Seherin seni yüreğinden atmasile ilgilenirsin, öyle mı?.. Korkma çocuğum, korkma. O seni atıyorsa ben alıyorum, yüregime koyuyorum. Hoşuna gitmez bir fıkra vardı. Halbuki Yeniçerilerin kaldırılmak uzere bulunduğu sırada dahi araba kullanmak herkes için mumkun de ğildi. Nitekim bizim tefrikamızın taalluk ettiği yıllar içinde bu nokta yeni bir fermanla teyid edilmiş olup Cevdet Paşa da keyliyeti kendi tarihine (C: 10. S: 209) §u satırlarla geçirmiştir: «Istanbulda arabaya binmek ŞeyhülLslâmla kazaskerlere mahsus olup vezirler, devlet ricali ve gayTimuslinı tebaadan mezun olanlar ancak ata binebilirler ve sair memurlar hep yayan gezerlerdi. Kalem zabitleri bile vazifeleri başına atla gidip gelmeğe mezun değıllerdi. Bir vakıttenberi bu misülu kaidelere riayet edilmez olup hatta gayrimüslimlerden bir kısmı mezun olmadıklan halde müzeyyen atlarla mesirelerde gorulur olduğundan ve bu da halka çirkin geldığınden gayrimuslımlerden mezun o lanlarla pir ve alil olarak izin tezkeresi alanlardan başkasının ata binmesi yasak edüdi.» Serife, mahir bir süvari hareketile hayHalbuki o muharrir arkadaş iki, üç yüz vanmı delikanhnın atına yaklaştırdıktan yıl evvel bedesten tacirlerinin araba kul sonra yüzünü çevirmeden yavaşça konuş landıklarını yazıyordu!... M. T. T. Galib Bahtiyar, beşinci maddede, îcrayi san'at edilen dükkân ve müesseselerin nerelerinde yapılacak afiş ve ilânlann kasdedildiğini sordu ve maddeye, teklifi veçhile «cephenin dışmda» kelimesi ilâve kendine veya başkasına tahsis etmek düedildi. şüncesile çevrildiğine hükmettiği bu do Feridun Manyas: lablardan memnundu. Güzel sesli deli « Tasdikli olmıyan ilânlar hakkmkanlı ile alâkasını kökünden kesmeği artık gerekli gördüğünden Şerifenin hare da, Belediyeye ihbar mecburiyeti konu ketlerini kendi hesabma da uygun bulup labilir. Yoksa, tasdikli bir ilânı bastıgı seviniyordu. Lâkin onun hamama kadar için, matbaacıyı Belediyenin peşinde gelmesi ve manalı bakışlarla etrafında koşturmak doğru değildir.» dedi. dotasması içine korku veriyordu ve bu Galib Bahtiyar da, bazı itirazlarda yılısıklıktan uğursuzluk sezinsiyerek sinir bulundu. Neticede, madde tetkik ve taleniyordu. dil edilmek üzere aid olduğu encümene havale edildi. (Arkası var) Yedinci madde, davetiye şekli veril (1) Tarihî Boman başlığı altmda yazılıp da tarihle hiçbir alâkası olmıyan masal mek istenen ilânlara dairdi. Bu madde de lardan bırinde Tanzimattan uç yüz sene tadil edilmek üzere encümene gönderilevvel İstanbul ahalislnden her onüne gelenin araba kullandığı zehabını uyandıran di. Ahmed Esadın, ücretler hakkında izahat istemesi üzerine, münakaşa umumi leşti. Azadan birçok kimseler söz alarak, ücret tarifesinin muhtelif noktalarına itirazlarda bulundular. Belediye Hesab İşleri müdürü, bu itirazlara cevab veri yordu. Yeşilköy, Bakırköy, Adalar ve Anadolu cihetile Bebekten itibaren Boğaziçi tarafına asılacak afişlerin muayyen üc retten yüzde otuz zamma tâbi olması, bilhassa, umumî bir fırtma kopardı. Neticede, işin içinden çıkılamıyarak bu maddenin de encümene havalesi, muvafık görüldü. Yeni otobüsler Belediye kırk kadar yeni otobüs getirtiyor istanbul Belediyesi, şehrin kara mü nakale ihtiyacını temin etmek üzere 35 40 kadar otobüs getirtmeğe karar ver miştir. Bu otobüsler son derece konforlu ve emniyetli olacaktır. Belediye, otobüsleri getirtmek üzere umumî meclisten beş yüz bin liraya kadar, kredi açılmasma mü saade istemiştir. Buna aid formalite ikmal edilir edil mez, otobüsler sipariş edilecektir. Getirtilecek otobüslerin nüfusu en kesif olan hatlara tahsis edilmesi kararlaşmıştır. Otobüslere sarfedilecek paranın beş senede ödenmesi esası kabul edilmiştir. Beş sene sonra, otobüslerin temin edecekleri istifade sayesinde bunlar için sarfe dilen para tamamen itfa edilmiş olacaktır. ŞEHİR İŞLERİ Getirtilecek otobüsler Şehir münakalesinin teminine hasre dilmek üzere Belediye tarafından getir tilecek olan 30 40 kadar otobüs için 500 bin liralık bir krediye ihtiyac olduğunu bildiren makam teklifi aid olduğu encümene havale edildi. Beşiktaş, Sanyer Arazi komisyonu azasmın, işleri sıkışık bir vaziyete giren Fatih mıntakasına da yardmda bulun ması teklifi muvafık görüldü. On dakika kadar, teneffüs edildikten sonra, celse açıldı. Türk Rumen pamuk mukavelesi mer'iyette Son Türk Rumen ticaret anlaşması hükümlerine dayanarak Romanyaya ih rac olunacak 1 1,500 balyalık pamuk mukavelesi mer'iyet mevkiıne girmiştir. Bu mukaveleye göre, 3000 balyalık ilk parti Mersinden vapura yükletilmeğe başlanmıştır. Bundan evvel Romanya fabrikalarma en büyük millî ihracat müesseselerimiz den biri tarafından satılmış olan pamuk lar daha evvel sevk ve teslim edilmişti. Bu pamuklar nümuneye mutabakatı ve kalıtelerı bakıımndan Rumen alıcılarını memnun etmiştir. Öğrendiğimize göre, bu partiden başka yeni talebler de vardır. Aalâkadar mehafilde Romanya ile aramızda şu suretle yürüyen iktısadî münasebat, Balkan Antantı ve bilhassa son ekonomik konseyin doğurduğu havanın filî teza hürleri telâkki ediliyor. Bu yakmlaşma mn husulünde ihracat müesseselerimizin de dürüst hareketleri, bilhassa amil ol maktadır. Bu sene Rumen klering vaziyetinin ancak bu kadar müsaid olması dolayısile nisbeten dar bir çerçeve içinde kalan bu ihracatın gelecek sene daha geniş bir şekil arzedeceği muhakkak görülüyor. Belediye zabıtası talimatnamesine aid müzakereler Valide hanı boşalttırıldı yonu bir toplantı yaparak şehrin sıhhî Eminönü meydanmm açılması dola vaziyetini tetkik edecektir. yısile istimlâkine karar verilen Valide tstanbul Sıhhat müdürlüğü bit mü hanımn iç kısmmdaki bütün dükkânlar cadelesine aid esaslan tesbit etmiştir. tahliye ettirilmiştir. Handaki demirbaş Tifo aşısı oLmamış bütün dükkân sahibi eşyanın kaçınlıp başka yere nakledil ve müstahdemin, mecburî aşıya sevkememesi için içeriye nöbetçi olarak bir dilmektedir. polis ikame edilmiştir. Mayısın birinde bütün dükkânlar tamamile tahliye e Ilgında madenler bulundu Konya (Hususî) Buraya tâbi Ilgm dilmiş olacaktır. kazasmda yapılan jeolojik tetkikat sıBelediye, Valide hanımn yanındaki dükkânların da istimlâk muamelesini rasında demir, komür, alçı ve bakır madenleri asarma tesadüf edilmiştir. Kö tekemmül ettirmektedir. mür Çavuş, bakır Rus, demir Değişte Hanın ittisalindeki kısım da tama köylerindedir. Bu havalide derhal sonmile yıkıldıktan sonra karşı kısma ge dajlara başlanacaktır. çilecek ve Yenicamiin karşısma tesadüf eden kısım yıkıldıktan sonra üçüncü oYangın başlangıcı larak Yenicami kemerine muttasıl bi Evvelki gece saat 23,30 da Topkapıda naların yıkılmasma başlanacaktır. Maa Arpa mahallesinde Arablar sokağmda mafih her adanın yıkılma muamelesi dokumacı Durmuşun evinde üst katta uzun formalitelere mütevakkıf oldu yanan maltızdan sıçrıyan bir kıvılcımla ğundan Evkaf idaresi Yenicami kenarı başlıyan yangın, odanın döşeme tahta ittisalindeki binalarmı daha bir sene larmı, duvarları ve pencere çerçevesini yaktıktan sonra söndürülmüştür. müddetle icara vermektedir. spanya meselesinin siyasî ciheti, Ingiliz İtalyan anlaşmasile halledilmiş olduğu gibi, askerî ciheti de, kat'î neticeye varmak üzeredir. General Franko geçen sonbaharda şimalî İspanyanın Atlas Okyanusu mailesini tamamile zaptettikten sonra bütün kuvvetlerini şimalî İspanyanın Akdeniz mailesindeki cep Şişhane tramvay faciasının muhakeme hede yani Katalonya ve Aragon hudud si dün Ağırcezada sona ermiştir. larında tahşid etmişti. Suçlu mevkiinde vatman Fahreddin, Maksadı Akdenize doğru ve Valensiatölyede müstahdem Numan, Hasan ve ya üzerine bir çıkıntı teşkil eden Teruel Ismail bulunuyorlardı. Muhakeme neticesinde vatman Fahri koridorundan sarkarak hasmının elindeki nin tedbirsizlik, dikkatsizlik ve acemilik yerleri ikiye ayırmak ve scnradan bunlan neticesi, dört kişinin ölümüne ve yiraıi ye birer birer işgal etmekti. Franko'nun bu merkezin di kişinin yaralanmasına sebeb olduğu maksadını takdir etmiş olup Madridden Valensiya'ya ve daha sonra ehli vukuf raporu, tahkikat evrakı ve şahidlerin ifadelerile sabit görüldüğünden Katalonyanın merkezi Barselona'ya nak* vatman Fahreddin 2 sene hapse ve 200 leden sollar hükumeti daha evvel davra lira ağır para cezasına mahkum olmuş narak Teruel üzerine baskın yapmıştı. tur. Burasınm istirdadı uzun sürmüş, kış Bu facia ile alâkaları olmadıgı anla harbi bununla geçmiştir. Franko Teruel'i şılan Numan, îsmail ve Hasan beraet et aldıktan sonra Akdenize buradan sark mislerdir. maktan vazgeçerek buradan taarruzu MÜTEFERRİK bekliyen ve buna göre hazırlık yapan Barselone hükumetini şa;ırtmak için EbYeni yarsubaylar ro nehrinin cenubunda Aragon cephesine Yedek Subay okulunu ikmal eden ve yüklenmiştir. yarsubay olan gencler, cumartesi günü Franko'nun kuvvetleri burada kâfi deremerasimle Atatürk abidesine çelenk cede ilerledikten sonra durmuş ve bu defa koyacaklar ve sonra mektebe giderek orada and içecekler ve hep bir arada Ebro'nun şimalindeki kuvvetli Katalonyemek yedikten sonra da kıt'alarına da yanın ortasına ve Barseîona'nın anahtarı Lerika üzerine yürümüştü. Franko'nun ğılacaklardır. kuvvetleri, ayni zamanda, Katalonya ile Konserve fabrikatorlarının Fransa arasındaki hudud boyunda yani bir müracaati Pirene dağlarının İspanya tarafındaki Konserve fabrikatorlarının bir kısmı yamaçları boyunca ilerlemişlerdir. dün, Millî Sanayi Birliğine bir müra Neticede Fransa hududunun Akde caatte bulunmuşlardır. Bu müracaati nizden itibaren 65 kilometrelik kısmı müsyapanlar büyük fabrikalardır ve küçüklerin rekabetinden şikâyet etmektedir tesna olarak Atlas Okyanusundaki İrun ler. Rekabeti doğuran başlıca sebeb, kü müstahkem mevkiinden küçücük bir hü çük konserve fabrikalarınm teşviki sa kumet olan Andorra'ya kadar îspanyanm nayi kanununun hususî hükümlerinden bütün kara hududlan Franko'nun eline istifade ederek muamele ve istihlâk geçmiştir. vergilerini vermemekte olmalarıdır. Cenubdaki kara hududlan yani Por tekiz ve Cebelüttarıktaki İngiliz hudud Elektrik şirketi delegeleri Ankarada Nafıa Vekâletile müzake ları çoktan Franko'nun eline geçmişti. rede bulunmakta olan Elektrik şirketi Fransa hududundan Teruel'e kadar bü delegeleri şehrimize dönmüşlerdir. De tün şimal cephesinde Franko, hasmının legelerin burada merkezden talimat al müdafaasını muhtelif noktalardan sars dıktan sonra tekrar Ankaraya gitmeleri tıktan sonra Ebro'nun munsabı cenubunmuhtemeldir. dan kuvvetle sarkmış ve Vinaroz'u zaptederek Akdenize inmiştir. Burada sahil* Verilmiyen iş cetvelleri deki mevkiini elli kilomerre genişlettikten Müddeti dört ay geçtiği halde henüz iş cetvellerin?lvefrnfy^ıîfsP&rikalar, cet sonra Katalonya sahilindeki en rtiühim beldelermden biri bulunan Tortoza'nın velleri vermeğe başlarmşlardır. tsviçre ile akdettiğimiz ticarî kapılanna dayanmıştır. Bu suretle bütün Katalonya sol İspananlaşma yol hükumetinin diğer arazismden tecrid tsviçre ile aramızda akdedilmiş olan ticaret anlaşması dün gümrüklere bil edilmiş bulunuyor. Bu yerlerin müda dirilmiştir. Anlaşma hükümlerine göre, faası Madrid muhafızı General Miaja'ya ticarî tediyeler iki memleket devlet tevdi edilmiştir. Hükumet simdilik Bar selona'da kalmıştır. Belki Fransa hudubankaları vasıtasile yapılacaktır. VİLÂYETTE du büsbütün kapanmadan evvel Kate lonyadan ayırılacaktır. Deniz yolu açık' Hıfzıssıhha komisyonu değildir. Çünkü deniz hakimiyeti geçenlerde modern bir kruvazörü torpillenerek bugün toplanacak Bugün Vilâyette Vali muavini Hüda batırılmış olmasına rağmen Franko'nun inin yanında Vilâyet Hıfzıssıhha komis elinde bulunmaktadır. D f Balear adalannın en büyüğü olup Bar* selona'nm karşısında bulunan ve Akde « nizde Franko'nun deniz kuvvetlerine ve bahrî tayyarelerine başlıca üs teşkil eden Majorka adası vasıtasile Katalonya sa t hilleri tamamile abluka edilmiş, bulunu * yor. Katalonya bütün îspanyanm en zen « gin yeridir. Çünkü memleketin büyük sa« nayii burada toplanmıştır. Sanayi amelesi en çok olan yer dahi burasıdır. Bu itibarla sol hükumetine en ziyade samimî tarafî tarlarm burada bulunması lâzımgeliyor. Lâkin hakikatte böyle değildir. Evvelâ Katalonya amelesi komünist, sosyalist ve anarşist diye üç büyük teşkilâta ayrılmıştır. Her üçünün de sendıkalan ve bun * ların konfederasyonları başka başkadır. Eskiden, aralannda sık sık kanlı mu * sademeler oluyordu. Cumhuriyetçi Baş • • vekil Negrin ancak Katalonya büsbütün tehlikede kaldıktan sonra kabinesine anarşistlerden bir iki aza almıştı. Komünist ^ ler arasmda bile Troçki aleyhtan ve lehdarı diye iki cereyan peyda olması yü • « zünden tefrika vardır. Amele sınıfına mensub olmıyan Katalonya'lıların bütün düşünceleri İspanyadan ayrılmaktır. Bu haller Katalonya'nın Frankoya karşı u t zun müddet mukavemette bulunmasına imkân bırakmamıştır. Sanayi merkezi Katalonya'yı kaybettikten sonra sollann Madrid yaylasında ve Endülüs ovasın da mukavemetleri uzun sürmiyecektir. Meselenin askerî ciheti bitiyor, demektir. Belediye zabıtası talimatnamesinin müzakeresine devam edildi. İspirtosuz içki, şıra ve buz satan dükkânlann temizliğine temas eden sekizinci maddenin, kahvehanelere aid maddenin müzakeresi sırasmda görüşülmek üzere, tehiri muvafık görüldü. Azadan bir zatın kahvehane ve kazi nolardan, kârgir tabirinin kaldırılması hakkındaki teklifi kabul olundu. Hamdi Bütün: « Burada birşey unutulmuş: Ma • saların üzeri mermer, mozaik, camla örtülü olacaktır, deniliyor. İstanbulun birçok yerlerindeki kahvehanelerde bunu temin etmek imkânı yoktur. Masalar yağlıboya ile boyandıgı takdirde, mak sad hasıl olur, kanaatindeyim.» dedi. Neticede fıkranın encümene iadesi Edirne (Hususî) mu^mmel bir hale getirılen Edirne Halkevi orkararlaştırıldı. Bu sırada ekseriyet ol madığmm farkına varılarak, önümüzde kestra heyeti çalışmalarına devam etmektedir. Orkestra bundan sonra Halkki pazartesi günü müzakereye devam evinde halka sık sık konserler verecektir. Gönderdiğim resim orkestra edilmek üzere celseye nihayet yerildi. azasını muallimlerile birlikte göstermektedir, Edirne Halkevi orkestrası konserler verecek ' Maharrem Feyzi TOGAY Cumhuriyet Nüshası 5 kurustnr Abone şeraiti || Senelik Alü aylık Ücayhk BU aylık Türkiye için 1400 Kr. 750 > 400 > 150 » Haric icin 2700 Kr. 1450 » 800 » Yoktos
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear