25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
CUMHURÎYET İS Şubat 1938 Bugünküler Dünküler Ahmed Hidayet Şevki Atlas, banyodaki yuvarlak ayîıanın önünde hergünkü ihtimamla tıraş oluyor, beyazı çok siyahı az sakallann dan bir tek kılın bile boynnnun diblerinde kaknaması için jileti üstüste birkaç defa gırtlağımn yakınındau geçiriyordu. Altmışına yaklaşmış olduğu halde geac değil, fakat hiç olmazsa yaşh vasfmdan daha fazlasına Iiyakat kesbetmekten korkuyordu. Kansı ölclidenberi hizmetçisile yalnız oturuyor, yeni takaüd ka nunundan istifade ederek memuriyetten çekildiği için sıkmtıya düçmeden yaşı yor, vaktini eş dost ziyaretlerinde, ku lüblerde geçiriyordu. Yüzünü yıkayıp kurulanmak üzere iken kapı acı acı çalındı. Biraz sonra hizmetçi: Gelin hanım geldi, efendim! Dedi. Şevki Atlas beklenilmiyen bir lıâdise karşısmda kalmışlara mahsus klâsik bir şaşkınlığa uğradı. Ferihanın bu vakitsiz ziyaretinin sebebi ne olabilirdi? Hemen yakasım, kıravatım taktı, yeleğini ceketini giydi. Salona koştu. Kara kaşlı, kara gö'zlü, buğday tenli, ince yapıh, mütenasib endamlı genc kadm ayakta bekliyordu. Kayınbabasmı göriince ileriye doğru iki adım attı. Şevki Atlas onun söz soylemesine meydan bırakmadan sordut fc Ne var Feriha, sakın Mecdi hasta, Bfilân olmasın.. Hf Genc kadm telâşlı telâşlı cevab verdî: I* Hayır.. Babacığım, çok îükür Mecdi iyidir.. Maamafih, bu beklemediğiniz ziyareti yaparak sizi hayrete düşürmekliğim gene onun yüzündendir.. Hem buraya geldiğimden kat'iyyen haberi yok.. Şevkî Atlasın şaşkmlığı biraz daha arttı: Sen buraya Mecdiden gîzli olarak geldin, öyle mi? Evet babacığım.. Müsaade edin de anlatayım.. Hoş, siz çok iyi kalbli, çok hassas, çok zeki bir zat olduğunuza göre vaziyeti biraz da kavramışsınızdır, zannederim. Bu faziletlerinizle beraber, u zun seneler gayet çefkatli bir aile reisliği yapmış olmanızdır ki, beni herkesten, hatta kendi annem, babamdan evvel size müracaat etmeğe sevketti.. Babacığım, kurduğumuz yuva bozulmak üzere.. Bu felâketin önüne ancak siz geçebilirsiniz!. Şevki Atlas, gelininin sözlerini sabır ve sükunctle birlikte büyük bir ciddiyet içinde dinledi. Çiinkii genc kadının saf, açıkkalbli bir insan olduğunu çok iyi biliyordu. Bir an, Mecdinin merhum anne sile geçirdikleri mes'udane kan koca hayatı gözünün önünden geçti. Sonra bir denbire maziden hale dönerek sordu: Kurduğunuz yuva bozulmak üzere mi? Ne demek istiyorsun kızım!. Babacığım, şunu demek istiyorum ki, Mecdi artık beni sevmiyor, benimle hiç alâkadar olmuyor.. Birkaç aydanberi tamamile değişti. Her an dalgın, lâkayd.. Benimle başbaşa kalmaktan daima çekiniyor.. Akşamlan eve mümkün olduğu kadar geç geliyor, gündüzleri vaktini nasıl geçirdiğine dair bana tek kelime söylemiyor.. Aramızdaki uçurum hergün biraz daha derinleşiyor.. Nesi var, bilmiyorum, fakat muhakkak ki hayatında mühim bir hâdise cereyan edi yor.. Acaba, bu geçici bir heves mi? yoksa benden ebedî bir uzaklaşış mı, anlıyamadım. Kendisinden izahat istemeğe de çekiniyorum.. Belki sinirlenir, ben de asabileşirim, büsbütün birbirimizi kıra rız.. Babacığım, siz ona haksızlık ettiğini söyleyiniz. Hattı harekerini değiştirmesini ihtar ediniz, yuvamızı bozmıya, saadetimizi yıkmıya sebebiyet vermesin.. Çok rica ederim.. Birkaç dakikalık sükuttan sonra Şevki Atlas omuzlarmı silkti, ellerini pantalo nunun ceblerine soktu: Evlâdım, dedi, sakm bütün bah settiğiniz şeyler birer hayal, birer vehimden ibaret olmasın. Zannediyorum ki boşuna üzülüyorsun.. Mecdinin seni sev mekten vazgeçmesine ihtimal veremiyo rura.. Maamafih kendisile görüşeceğim, bu anlaşamamazlığın ortadan kalkmasına bütün kuvvetimle çalışacağım.. Teşekkür ederim, babacığım. Bu suretle hem oğlunuzun, hem de benim saadetimi korumuş olacak, bilhassa benim ebedî minnettarlığımı kazanacaksınız! Şevki Atlas, oğlu Mecdiyi çok severdi. Onu kendi gencliğinin maddî ve manevî bir timsali telâkki ederdi. Genc çiftin yuvasının üzerinde dolaşan fırtma bulutlannı sürüp defetmek için gelinine sb'z vermiş olduğunu Serkldoryan'da hatırladı. Yazıhanesine telefon ederek Mecdiyi çağırdı. O günkü vak'ayı tatlı bir ciddiyet, mantıkî bir sertlikle hulâsa ettikten sonra sözlerini şöyle bitirdi: Görüyorsun ki yavrum, biçare kızcağız fena halde üzülüyor.. Hiç yoktan vehimlere kapılıyor, günlermi ıstırab içinde geçiriyor. Binaenaleyh onu bu endişeden derhal kurtarmalı, hattı hareketini bu akşamdan itibaren değiştirmelisin! Babasmı, kelime söylemeden baştan aşağı katı bir sükut içinde dinliyen Mecdi, derin ve zeki bakışlı nazarlarını Şevki Atlasın gözlerine dikerek: Babacığım, dedi, Ferihanrn hisleri tamamen doğru.. Ne vehim, ne de ha yal.. Ben onu, senin ısrarın üzerine al dım.. Severek değil.. Neymiş, beş on parası varmış!. Nefret edilecek bir tip değil, şirin bir kızcağız, belki günden güne ısınmm düşüncesile iki sene sabrettim.. Pek iyi huylu, mükemmel bir ev kadını olmasına rağmen onu sevmediğimi, sevemediğimi, bir başkasına gönül bağladıktan sonra daha iyi anladım.. Ötekini de tanırsın, müteahhid Ferid Beyin kızı Seniha.. Şevki Atlas o zaman hiddet ve tees sürle bağırdı: Ne.. Feridin kızı Seniha, seni de mi baştan çıkardı.. Ah.. Zamane delikan lılan.. Evinizde sizı seven, sizin için çıl dıran, gözyaşlan döken elmas gibi karınız varken, gidip başkalarile düşüp kalkıyor, eğleniyorsunuz!. Affedersin babacığım, eğlenmîyorum.. Ferihadan aynlacak, Senihayı alacağım.. Çünkü bu iki yüzlü hayat beni aylardanberi azab ve işkence içinde yaşahyor.. Hatta Farihaya gösterdiğim alâkasızlıklan ve soğuklukları mümkün mertebe mubalâğalı yapıyordum ki, işin farkına varsın, diye! Amma, yavrum, Feriha senî seviyor, yazık değil mi kızcağıza.. Tabiî yazık babacığım.. Fakat sade Feriha değil, her sevip de sevilmiyen acınmaya lâyık değil mi.. Ne yapayım.. Benim ve Senihanın saadeti için onun hakkındaki bu zalimane kararı vermeğe mecbur oldum. Şevki Atlas hiç cevab vermedi. Daha doğrusu vermek istemedi. Ona: «Annenle otuz sene yaşadım, üzerine ne hinayetler ettim, fakat kendisine hiç birşey ttıdirmedim.. Aldattım, lâkin bedbaht etmedim, ıstırab çektirmedim, sen de öyle yap!» diyecekti, diyemedi. Bugünkü neslin açık sözlü, açık kalbli gencine dünün müra iliğini aşılamak günah değil miydi? Ahmed Hidavet Alenî teşekkür Ölüm Ecillei ricali ilmiyeden meriîum Ayaşh Mustafa Tevfiğin kızı ve reisül'ulema, şeyhülkurra Istanbullu Mehmed Esadın eşi ve emekli muallimlerden Sadullahla îstanbul hâkimlerinden Suud Esad îstanbullunun anaları salihatı nisvandan Ayşe Sıdıka çektiği hasta lıktan kurtulamıyarak dün hayata gözlerini yummuştur. Cenazesi Taksimde Alman hastanesinden kaldırılarak Eyübe götürülmüş ve öğle namazmı müteakıb ebedî yerine gömülmü^tür. Allah rahmet eylesin. İlk temsiller Bu merasimde herkes filmi unutur, hayran hayran artistlere bakar Gülhane hastanesinde yaptığı ehemmiyetli ameliyatile beni yeniden ha yata kavuşturan kıymetli profesör doktor Ali Esad Birolla tedavime müşfik bir itina gösteren başasistan doktor Şerife, doktor Vefik ve doktor Hafiye sonsuz teşekkürlerimi arzederim. Nezihe E. Haseki Hastanesi Sertababetinden: Hastanemizde mevcud faklr, yetîm ve kimseslzlerln bebe çocuklarına tevzl edilm&k üzere Beyoğlunda Notre dame de Sion okulu tarafından teberru edilen elbiseler öğretmen Bayan Vecdet Köymenin huzurile dağıtılmı^ olmakla bu hayırlı yardımdan dolayı mezkur okul direktorlüğune alenen teşekkürlerimizin iblâğma sayın gazetenizin tava^sutunu dilerim RADYO Bu aksamki program j ANKARA: 12,30 muhtelif plâk neşriyatı 12,50 plâk: Türk mıısiki.sı ve halk şarkılan13,15 dahili ve haricî haberler 18,30 muhteiıf plâk neşriyatı 19,00 Türk musikisi ve halk şarkılan. (Servet Adnan ve arkadaşları) 19,30 saat ayarı ve arabca neşriyat19,45 Türk musikisi ve halk şarkılan. lCemal Kamil ve arkadaşları) 20,15 sıhhl komışma: Operator Şevket Pâk 20,30 plâkla dans musikisi 21,00 ajans haberleri 21,15 stüdyo salon orkestrası 21,55 yarınkl program ve Lstiklâl marşı. İSTANBUL: 12,30 plâkla Türk mıısikisi 12,50 havadis 13,05 plâkla Türk musikisi 13,30 muhteiıf plâk neşriyatı 14,00 SON 18,30 plâkla dans musikisi 19,00 Nebil oğlu lamaıl Hakkı ve iki refakatile 19,30 kon ferans: Beyoğlu Halkevi namına: Opera tor Fahri Arel (Cerrahinın hudud ve imkânları) 19,55 borsa haberleri 20,00 klâsik Türk musikisi: Okuyan Nuri Halil, keman Reşad, kemençe Kemal Niyazi, tambur Durrü Turan, ney Tevfık, kanun Vecihe, ud Sedad, nısfiye Salâhaddin Candan 20,30 hava raporu 20,33 Omer Rıza tarafmdan arabca soylev 20,45 Radife ve arkadaşları tarafından Türk musıkisi ve halk şarkıları, (saat âyarı) 21,15 Tahsin ve arkadasları tarafından Türk musikisi ve halk şarkılan 21,50 ORKESTRA 22,45 ajans haberleri 23,00 plâkla sololar, opera ve operet parçaları 23,20 son haberler ve ertesi günün programı 23,30 SON. VIYANA: 18,45 DANS MUSİKİSİ 19,15 karı$ık yaym 20,45 KLÂSİK OPERET PARÇA LARI 21,45 ŞAN KONSERI 22 büyuk adamlar, kıraat, haberler ve aaire 23,25 dans musikisi. PEŞTE: 19 ÇLNGENE ORKESTRASI VE MACAR ŞARKILARI 19,40 hatıralar 20,20 eski Macar marşları 21,05 edebi yayın, gramofon, haberler 22,50 ORKESTRA KONSERI . 24,05 konferans 24,25 ÇIN GENE ORKESTRASI 1,10 haberler. BUKREŞ: 18,05 kanşık yayın 19,20 MÜSİKİ: MOZART'IN ESERLERİ 20,05 ŞAN KONSERI 20,35 SENFONIK KONSER 22,35 haberler, hava, spor ve saire 22,50 GE CE KONSERI 24,50 haberler. VARŞOVA: 18,20 ODA MUSİKİSİ 18,55 kanşık yayın 20,35 KORO KONSERI, haberler 21,05 SALON ORKESTRASI 21,50 haberler 22 05 SENFONIK KONSER 23 05 DANS MUSİKİSİ 23,55 haberler, gram'ofonla dans plâklan. ROMA: 18.20 KARIŞIK MUSİKİ 18,55 karısık yayın 20,35 KARIŞIK MUSİKİ 21,05 haberler, konuşma 21,35 ORKESTRA KONSERİ 22,05 ASKERÎ BANDO 23 20 ORKESTRA KONSERİ 23,50 DANS MUSIKISI 24,55 hava Teşekkür BOROVSKY Jür hattadanberi mısline rastlanmamış bir mavaftakıyet kazanan ŞEYH AHMED filmi Ş I K s;nemada Birkaç gun daha devam edecekt r. Kilometrolarca nzak yollardan ilk temsillere daima yaya olarak gelen Douglas Fairbanks ve kansı Bu sene, Londra Altmcı Georges'un tac giyme merasimile, Paris sergi gürültülerile, Roma geçid resimlerile çalkandı. Holivud'da yeni bir filmin ilk temsili tıpkı bu büyük şehirlerdeki zikrettiğimiz merasimin şatafatile yapılır. Mübalâğa ediyorum sanmayınız..Çünkü Holivud'da yeni vücude getirilmiş bir filmin ilk temsili ne beyaz perde üzerinde, ne de salonda verilmiş sayılmaz. Sokakta, caddede verilmiş addolunabilir, filmin kıymeti de o temsile gelmiş olan sinema yıldızlarının sayısı ve salonun önündeki kalabahğm büyüklük veya küçüklüğü ile ölçülür. Yıldızlar da bu merasîmin, sade gittikleri filim için değil, kendileri için de büyük bir reklâm olacağını bildikleri cihetle son derece şık giyinir, süs ve mücevher neleri var, neleri yoksa hepsini takıp takıştırırlar. Bu suretle alınacak fotoğraflarda, actualite filimlerinde olduğu kadar caddede toplanmış binlerce seyircinin nazarlannda da ehemmiyet ve kıymetlerini artırmak isterler. Ekserî yıldızlar, ilk temsilleri, hususiIe kendi filminin ilk temsilini kat'iyyen kaçırmazlar. Meselâ Jeannette Mac Donald ile Gene Raymond «Ateşböceği» filminin ilk temsilinde hazır bulunabil mek için balayı seyahatlerini tehir etmişler, Constance Bennet îse kendi yaptığı kordelânm ilk temsilini kaçırmamak için Londradan kalkıp sinema payitahtına kadar gelmekten çekinmemiştir. Harold Lloyd, Wallace Beery gayet ciddî ve muhteşem bir tavırla gelirler de, giderlerken kalabalığa tutulup saatlerce beklememek için en kötü bir çıkış kapısından sıvışmaya bakarlar. Douglas Fairbanks, yeni kansı Silvia Ashley'i koluna takarak ilk temsillere ekseriya kilometrolarca yol katederek yaya gelir. Bazan ilk temsillere fazla reklâm yaparaktan veya orijinal kıyafetlere girerekten gelenler de vardır. Meselâ Ben Blue «Alaska» filmine hava sıcak olduğu halde kürklere bürünerek ve köpekler tarafından çekilen bir kızağa binerek gelmiştir. Diğer bir erkek yıldız ise 50 dolara aldığı 25 sene evvelki Fordlardan birine binerek ilk temsillerden birine gelmiş ve arabayı kapmın önünde bırakır bırakmaz içeriye dalmıştır. O vakit kapıcı: Baksanıza, arabayı ne yapacağız?.., Diye arkasından bağırmış, yıldız hiç tavrını bozmadan: Arabayı hakkmız olan bahşişe mukabil size bırakıyorum! demiştir. RAA ON NOVARRO'nun türkçe sözlü YAR'N " 2 r MİLLÎ sinemada Baş lollerde: CHARLES BOYER JEAN ARTHUR 1 Saadet Gecesi Baştan aşağı h«yecan ve eergüzeşt filmi Bu senenin iki büyUk filmi birden 2Batakhane Kurtları Hindistanın 1500 kilometre içerisinde insan basmamış bakir ormanlarında • lıakikl fil aTinı gösterir büyük macera filmi Senenin en şairane re lehhar yıldızının ruhlan yükselten unutulmıyacak bir iilmi ORMANLAR^ÇOGUGU ^ Meşhur Ingiliz romancısı K i P P L i N G ' i n eseri olan NOBETÇI ECZANELER YARINI Matinelerden A itıbaren Bu l^ D sinemasında r\L.IVnijrVlV başhyor • İ7 A C A T Ü R K sineması Muhteşem bir mlzansen, glizel kızlar ve sayısız figüranlarla bütürt dOnyada tanmmış RAY VENTURA orkestrasının iştlrakife tarafından temsil edilen re seyircileri CHAMPS ELYSEES'dan yarışlara, antikacılardan en şık suvarelere ve küçük lokantalarden gece seiahat mahallerine sevkeden LUCÎEN BARRoUX ve JULES BERRY m m t PARİS Eğlenceli ve gayet Parisli filmini takdin edecektir. EGLENİYOR Bu gece şehrimizln muhtelif semtlerindeki nobetçi eczaneler; İstanbul clheti: Eminönünde (Beşir Kemal), Alemdarda (Sırrı Rasim), Küçukpazarda (Hasan Hulusl), Kumkapıda (Haydar), Sehzadebaşında (Asaf), Fenerde (Hüsameddin), Karagümrükte (Arif), Şehremininde (Nâzım), Aksarayda (Ziya Nuri), Samatyada (Erofilos), Bakırköyde (Hilâl), Eyubde (Arıf Beşer) eczaneleri. Beyoğlu ciheti: Pangaltı Halâskârgazl caddesinde (Nargileciyan), Taksim İstiklâl caddesinde (Limonciyan), Beyoğlu İstiklâl caddesinde (Della Suda), Galata Karaköyde (Hüseyin Hüsnu), Kasımpaşada (Muey>ed), Hasköyde (Nesim Aseo), Beşiktaşta (Nail Halid), Ortaköy, Arnavudköy, Bebek eczaneleri. Kadıköy Moda caddesinde (Nihad)), Altıyolda (Namık), Usküdarda (Merkez)' Büyükadada (Şinasi), Heybelide (Halk) ec zaneleri. ROBERT STOLZun parlak opereti veLEO SLEZAKın, İDA WüST HANS SöNKERin emselsfz temsilleri Yarın akşam SÜMER sinemasında AŞK GUzel şarkılar ve başdöndürücU danslarla dolu mtlkemmel bir aşk romanı Bugün ve yarın RAIMU v e FERNANDEL tarafından Senenin en şen ve nesali Acı bir kayıb Nafıa Vekâleti Malzeme direktörü Bay Asım Tertemizin validesi ve arkadaşlarımızdan avukat İrfan Emin ve diştabibi Fikri Emin Kösemihaloğlunun teyzesi Bayan Hâlisenin kalb sektesinden öldüğünü esefle haber aldık; cenazesi bugün Aksarayda Millet caddesinde 52 numaralı evinden kaldırılarak Edirnekapıda Halebî merhum civarında eşi ulemadan ve eski şeyhlerden merhum îbrahim Hakkının yanına defnedilecektir. Merhume; çok iyi kalbli. hakka ve hayra bağlı muhte rem bir kadmdı. Geride kalanlara sabır, gidene mağfiret dileriz. MANEVRALARl Boluda kostümlü balo Bir iki satırla r ) SPOR KRALLARI filminin son günleridir. ı Baloda millî kıyafetler Bolu (Hususî) Boluda 5 şubat gecesi Halkevi salonlarmda Çocuk Esirgeme Kurumu menfaatine yapılan kıyafet balosu şimdiye kadar Boluda yapılan kıyafet balolannm en zengini, en neşelisi olmuştur. Bu baloya memle ketin bütün tamnmış kibar aileleri cok eski millî kıyafetlerle iştirak etmişlerdir. Fakir yavrulara oldukça menfaat de temin edilmiştir. "A Holivud'a giden Fransız artistlerinden Ariane Borg, Greta Garbo'nun çevirdiği «La Dame aux Camelias» filminde küçük bir rol oynamış, fakat bu vazifeyi pek mükemmel ifa ettiği için filim amillerinin takdirini kazanmıştır. Bunun üzerine mensub olduğu şirket ingilizcesini ilerletmesi için onu Holivud'daki hususî kollejlerden birine yerleştirmiştir. Ariane Borg, oradan çıktıktan sonra kendisine mühim roller verilecektir. •^ Amerikanın meşhur sahne vazılarmdan Richard Thorpe gayet iyi düşünür ve hür fikirli bir insan olmasına rağmen bir noktayı filimleri için uğur saymakta ve bir kordelânm muvaffakiyet kazanması için orada bir kedinin birkaç saniye olsun muhakkak gözükmesi lâzım geldiğine inanmaktadır. Richard Thorpe bunun için son defa cevirdigi «Karanlıklarm kuvveti» ile Williame Powell ve Myrna Loy'un çe\irdikleri «Çifte izdivac» kordelâsmda beyaz perdeye kedi cıkarmaktan geri kalmamıştır. Sinemanın en giizel sanşını Holivud'un en güzel esmeri AŞK MODADIR Fransızca sözlii komedisinde LORETTA YOUNG TYRONE POWER Bu perşembe akşamı Genclik ve cazihelerile göz kamaştıracaklardır. S A R A Y sinemasında sinemasında Meşhur Irgiliz Polis hafiyesi Karsan ailesinin başı emekli General Hüseyin Hüsnü Karsan 12 şubat cumartesi gecesi 108 yaşında olduğu halde vefat etmiştir. Yalnız 35 sene fasılasız Beyoğlu Jandarma Kumandanlığım yapmış olan Türkiyenin en yaşh generalinin cenaze merasimi Şişlide Kodaman caddesindeki konağından kaldırılarak Feriköy aile makberine defnedilmiştir. Cenabı Hak rahmet evlesin. TURAN TÎYATROSU Bu akşam "an'atkâr Naşid ve arka'aşları Hakkı Ruşen, Rıfkı Eyüb Sabri birlikte Macar varyetesi Sevvar Otel vodvil 3 perde ERTUĞRUL SADİ TEK Tiyatrosu Bu gece (Bakırköy Miltiyadi) Yarın gece (Üsküdar Hâle) sinemalarmda ve cuma günü akşamı Şehzadebaşı (Turan) tiyatrosunda Cehennem piyes 3 perde Vefat Bugün T U R K SHERLOCK HOLMES ilâveten: ARZU İle KAMtJER TUrkçe şarkılı, sözlU şark filmi in en meraklı, heyecanlı, müthis maceralan, büyük film YAKIN AKŞAM S İ N E M A S I N D A I K Brodway Melodi1938 ROBERT TAYLOR Baş roilerde : Dans kraliçesi ve sinema yıldızlarının en meşhuru ELANOR POWELL Aşk Musiki Genclik ve sinema harikalar şaheseri
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear