Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
CÜMHURfYET 27 Ikincifcâmın 1938 { Şehir ve Memleket Haberlerl J Halkın şikâyetleri Yazan: Çevirenler: MAUREEN FLEMİNG 44 MİTHAT CEMAL . S . ZtYA Evet bu, bir son vedadır; hem size, hem de aşk içinde geçen senelerime bir vedadır Middleton! Elisabeth, geceliği tenine sımsıkı yapışık, küçük terlikleri mücevherlerle süslü, saçları bir kadifeden başörtüsünün altında darmadağmık, sabahlara kadar pencereden pencereye koştu, durdu. İkide birde duruyor, aynada kendine bakı yordu. Yoksa artık güzel değil miydi? Artık beğenilir gibi değil miydi? Elisa beth için ne garib düşünceler! Sabah oldu, soğuk ve solgun bir sa bah. Middleton'dan bir telgraf: Polis merkezindeydi! Serseri tilki nihayet kürkçü dükkânına döndü, fakat hırpa lanmış gibi bir hali vardı: Biriyle dövüşmüş derdiniz, öyle bir hal... Ve girdiği harbin bir madalyası şeklinde de gözü nün biri çürümüş, simsiyahtı! Bir eşkiya çetesinin taarruzuna uğramış, soyulup sovana dönmüş; ve bir parası kalmadıgı için polis merkezine baş vurmaktan başka çaresi kalmamış: Kendisi böyle söylüyordu. *#* Elisabeth gülümsiyerek cevab verdi: Zaten o da, siz de ondan dolayı bu kadar alımhsınız. Elisabeth'in bu tarizi Middleton'un anhyamıyacağı kadar inceydi. Adam hafifçe kızardı. Şakada acaba fazla mı ileri gitmişti? Kestiremedi. Sustu. Elisabeth devam etti: Ben yarın Courfou'ya gidiyorum.. Artık sizinle son bir vedalaşmalıyız.. Hem de bugün. Middleton beyninden vurulmuşa döndü. Bütün meharetini kullandı; Imparatoriçeyi niyetinden vazgeçirmeğe çalıştı. Yalvardı, yakardı. Yesinden, suçunu itiraf etti, af diledi, fakat beyhude yere.. Bari bir kere daha başbaşa bulunmamıza müsaade edin. Yarın kalkar îrlandaya giderim. Fakat Allahaşkına bu ayrılık bir son veda olmasın. Elisabeth hep gülümsiyerek adamın gözlerine gözlerini dikti. Ufacık çenesi azim ifade ediyor, kemerli dudaklarında ufak bir titreme olsun hissolunmuyordu. Ağır ağır söyledi: Evet bu, bir son vedadır, hem size, hem de aşk içinde geçen senelerime bir vedadır Middleton! Bir mahalle halkı ışık istiyor Karagümrükte Dervişali mahal lesi Kurdağaçeşme ve Canfedaha tun sokaklan sakinlerinden yirmi iki imzalı bir mektub aldık. Bunda deniliyor ki: «Tramvay caddesini ta Balata bağlıyan bu iki yol, yol olduğu tarihtenberi ışık yüzü görmemiştir. Binbir makama baş vurma sonunda mahalleye Terkos suyu getirtmiştik. Fakat boru döşenmesi bahanesile kazıhn yol şöyle sudan bir surette düzeltildi ve zifiri karanlıkta bu çukur dolu yolda, daha doğ rusu mezbelelikte yürümek imkânı kalmadı. Belediyemizin 1800 yeni elektrik lâmbası taktıracağını duyuyoruz. Yol parası tenvirat ve tanzifat resimleri aranırken Belediyenin mahallemizi bir defacık olsun unuttuğunu hatırlamıyoruz. Bu elektrik lâmbası takdırma işinde de hatırdan çıkanlmazsak kırk yılda bir oh çekerek rahat bir nefes alacağımızı zannediyoruz.» Istanbulda ekmek pahalı mı satılıyor? Salâhiyet sahibi Belediye makamları, haksız ve yersiz iddialara karşı hakikati anlatıyorlar Istanbulda ekmek fiatlannm diğer bazı vilâyetlere nisbetle daha pahalı olduğu; nark usulünün bozukluğu ve ekmekteki gıda maddeleri hakkında bazı ddialar ileri süriihnektedir. Bu hususta Belediyenin sahibi salâhiyet bir makamı şu malumatı vermekte dir: « Istanbulda memleketimizin diğer şehirlerine nazaran ekmeğin nisbeten pahalı olduğu hakkındaki iddia hiç de doğru değildir. Bu hususta kat'î bir hüküm verebilmek için birkaç senelik istatistiklere bakmak ve ona nazaran hüküm vennek icab eder. Herhangi iki şehir arasmda muayyen bir tarihte ekmek fiatarını alıp da ikisi arasında bir hüküm vennek bu işlerde ancak melekesi noksan )lan birinin yapacağı harekettir. Hüküm verirken şu noktayı unutmamahdır: Is tanbul müstehlik şehirdir. Buğdayını en uzak mıntakalardan dahi getirtir. Nak liye ücretleri hesab edildikten sonra görülür ki İstanbul, yediği ekmeğin nevi ve cinsine göre birçok şehirlerhnizden daha ucuz ekmek yemektedir. Mesele yalnız bir kara cümle işidir. Bu noktada fazla durulmıyacakbr. îstanbulla Izmir arasmdakl ekmek mukayesesine gelince: Şunu hatırlatmak isterim ki îzmir münhasıran sert buğday kullanır. Bu buğdaylar Uşak, Akşehir, Ilgın gibi mıntakalar mahsuJüdür ki fiat itibarile istanbul borsasında sablan sert buğdaylara nazaran daha ucuzdur. îs tanbulda ancak muayyen bir nisbette ekmeğe kablan sert buğdaylar daha yük sek kalite ve daha pahalıdırlar. Altı liraya sablan bir çuval unun borsada sekiz liraya geçirildiği iddia olunuyor. Borsa mekanizmamızı, borsa idaresinin fiatlan nekadar hassasiyetle takib ettiğini bilenler bu iddiayı hiç de yerinde bulmazlar. Bu iddiada filhakika çok mühim olan şu nokta unutulmuştur. De ğirmenciler sanşlan üzerinden muamele vergisi verirler. Binaenaleyh fiatı nekadar yüksek gösterirlerse o kadar alcyhlerinedir. Buna nazaran unlann pahalı gösterildiği iddiası nasıl ileri süriilebilir? İstanbul ekmeğînin gıdasız oldnğu îddiasma gelince bu da şayanı hayret bir iddiadır. Bunu ileri sürenler Belediyenin aid olduğu makamlarına müracaat et seydiler derhal anlarlardı ki İstanbul halkının yediği ekmekteki gıdaî hassalar Belediye heyeti sıhhiyesince birçok tetkik ve tecrübelerden sonra ve memleketimizdeki buğdaylarm umumî gıdaî hassaları nazan dikkate alınarak tayin ve tesbit olunmuş ve bu suretle de Belediye zabıtası talimatnamesine geçmiştir. Mevcud unlanmıza göre ekmeklerimizdeki gıdaî vasıflar besleme noktasından ta mamen kâfi görülmüştür. Bugünkü buğdaylardan daha fazla randıman almak bir fiat yüksekliğyıe sebeb olabilir. Pekâlâ biliyorsunuz ki gerek buğday ve gerek un bugün Istanbulda birer borsa metaı halini almıştır. Ayni suretle buğdaydan çıkarılan razmol ve paspal gibi tâli ha sılat da ticarî birer metadır. Bunlar da piyasada alınıp satılır. Belediye, ekmek fiatını tesbit ederken filhakika unu esas alır. Bu fiat borsada, borsa idaresinin nezareti altında serbest olarak takarrür eden bir fiattır. Yalnız şunu da söyliyelim ki Belediye un fiabnı alırken buğday fiatlarını hiçbir zaman gözden kaçırmaz. Aradaki nisbeti anormal bulduğu zaman buğdaya da gider. Belediyenin çok uzun senelerdenberi yaphğı tecrübeler bu usulün en doğru olduğunu göstermiştir. Muayyen zamanlarda tesbit olunan azamî fiatlar en ince hesablarla tayin ve ilân olunmaktadır. Belediyenin narkı esasen azamî fiattır. Biz bu hesabı yaparken Istanbulda bulunan iki yüze yakm fırının vasatî olarak imal kabiliyetini hesab eder ve azamî fiatımızı buna göre tayin ederiz. Gündelik istihsali azamî son haddin fevkine çıkan ve bulunduklan mevki itibarile çok sans yapabilen fınnlar bittabi bu azamî fiattan on para, yirmi para aşağı satmak imkânını bulurlar. Ayni mamul maddeyi çıkaran fabrikalann dahi iş hacimlerine, istihlâklerine göre maliyetleri ve satışlan arasında fark görülmez mi? Ekroeğe karıştırılacak sert ve yumuşak bugday, nisbetjesin» geliace bunlar da srhhat bakımından tetkik olunmuş ve o na göre tesbit edilmiştir. Mevcud buğdayîarnnıza nazaran bugünkü ekmeklerimizin kâfi gıdaî hassa ları olduğuna kani bulunuyoruz.» Siyasî icmal Bulgar kabinesi ulgar kabinesinde mühim değişikJikler olması bütün Avrupanm dikkatini tekrar Romanyanm cenub komşusuna çevirdi. İkinci Balkan Harbi ve Büyük Harb Balkanların ortasmda bulunan Bulgaristanı dahilen son derecede sarsmışh. Bu memleket bir türlü bu sarsıntıların tesirinden kurtula mamakta ve dahilî ahvali ileri geri mü temadiyen dalgalanmaktadır. Büyük Harbin sonunda halk, bu harbe sebeb olanlar ve kendisini isrismar eylediğini zannettiği sınıflar aleyhine ateş püskürdüğünden köyleri sosyalistleştirmek istiyen Stambuliski'nin Zürra partisine sanlmıştı. Lâkin (Yeşil sosyalistler) diye şöhret buJan Zürra partisinin siddetli ve azimkâr lideri çok geçmeden diktatör tavnnı alarak komünistliğe yakın esasları cebren ve kahren tatbik et meğe ve muhaliflerini bilâmerhamet ezmeğe kalkıştığmdan orduda ve burjuva sınıfında ve sağ partilerde fena bir ak sülâmel uyandırmıştı. Neticede 1923 haziranında daha ziyade profesörleri, hu kukşinaslan ve sanayi erbabını temsil eden (Beyaz) lar darbei hükumet yapmışlardı ve bunların lideri Tsankof iş başına geçmişti. 1925 senesine kadar diktatörlük yapan Tsankof istihlâf ettiği son diktatörün bütün yapbklarını temelinden bozmuştu. Bunun doğurduğu ak« sülâmeller komünist kıyamlanna, nümayişlere, suikasdlere yol açmıştı. Bundan sonra maliye, maarif, arazi sahalannda ıslahat yapmak ve siyasî partileri telif etmek gayesini güden demokratların lideri LJyafçef iş başına gelmişti. Lâkin partiler uzlaşacaklan yerde a ralannda zıddiyet bir kat daha arbnıştı. Nihayet Zürra, Demokrat, Millî liberal ve Radikaller birleşerek millî bloku vücude getirmişlerdi. Millî blok 1931 de Liyafçef'i düşürdüğünden iş başına Muşanof gelmişti. Fakat bu kabine sağdan, soldan ve askerî anasır tarafından mütemadiyen tehdid ediliyordu. 1934 mayısmda Beyazlann lideri Georgiyef bir darbei hükumetle; zaten salalnmakta olan temerküz kabinesini devirip bir faşist rejimi kurmuştu. Eski par lamento ve partiler dağıhldı. Yerine dörtte üçü hükumet tarafından tayin o unan 100 azah bir meclis ikatne edildi. Lâkin hakikî kuvvet ordunun elindeydi. eorgiyef sılı inzıbat ve disipsKne tâbi bir devlet kurmak istiyordu. 3u kadar yar.ki hükumet içinde bir hükumet olan dahilî Makedonya ihtilâl teşkilâtını dağıtarak dahilî işleri kanştıran ve Bulgaristanm komşularile münasebatı bozan bir unsuru ortadan kaldırarak mühim bir hizmette bulurtmuştur. Bundan başka köylü, esnaf ve tüccar smıflarının borc larını yüzde 20 ilâ 40 tayyetmiş ve iki senelik moratoryom koymuştu. Fakat hükumetin arkasında bulunan ordu anasırı içinde birlik olmadığından 1935 senesi kânunusanisinde Georgi yef'in yerine General Zlatef gelmişti. Bu asker bütün rakiblerini ortadan kaldır • mağa teşebbüs ettiğinden üç ay sonra yerine Toçef'in sivil kabinesi gelmişti. Fakat ordunun müdahalesinin arkası kesilmiyordu. Kral üçüncü büyük bir celâdet gösterip 23 teşrinisani 1935 te, Köse îva nof'u hiçbir partiyi ve askerî, siyasî grupu temsil etmemek üzere iktidar mevkiine getirmişti. Kralın maksadı tedricî surette memleketi ve hükumeti normal ve tabiî vaziyete getirmekti. Herşeyden evvel parlamentonun toplanması lâzımdu Ayni gün öğleden sonra Kont Jules Andrassy geldi; Elisabeth'le yazı oda sında bir saat kapandılar, başbaşa konuştular. Lâkırdı arasmda Andrassy, Iskoçyalı Middleton'un gözündeki çürü ğün iç yüzünü anlattı: Middleton geceyi bir çingene kansile beraber geçirmişti. gözündeki çürük, karının kocasmdan yediği okkah bir yumruğun hatırasıydı. Bavyera Kralı lkinci Louis, bu «DağKont Andrassy elini Elisabeth'in elinin lar Kartah» ten kafesinden kurtulmuş, üstüne kodu, sordu: mağrur kanadlarla bulutların ötesine uç Bu adamı gerçekten mi sevîyorsu muş gitmişti. Elisabeth bir güvercin gibi nuz? elemile başbaşa kalmıştı. Gerçekten mi sevmek? Kat'iyyen.. Louis'nin başında bir felâket dolaştığı Bir kere bir hatadır etdik... Onu sevme Elisabeth'e malum olmuştu. Yoksa bir diğimi ben de biliyorum.. Yalnız sevdi zamanlar olduğu gibi Louis «kalbden ğim taraflan vardı: Bir defa nekre... kalbe muhabere» yolile Elisabeth'e ha Sonra da şen olduğu halde metin. Benim ber mi uçurmuştu? Sanki Elisabeth o sıdünyada sevdiğim bir tek adam vardır, rada Possenhofen'deydi; birdenbire bir tek! Louis'ye koşup gitti ve onun kapsedildiği Elisabeth de Andrassy de birbirlerinin şatodan nasıl birdenbire kaçtığını, ken ne demek istediklerini anladılar. Andras dini Starnberg gölüne atarak nasıl inti sy, Elisabeth'in bütün hayatında hakikî har ettiğini oraya varır varmaz öğren tek aşkı idi ve öyle kalacaktı. di. Andrassy: Elisabeth vak'a yerine faciadan an Elisabeth, dedi, bugiin size geli11 cak'birkâç saat sonra vardı. Fâkât buna şim, senelerdenberi yaptığım gibi sizinle facia demiyor, bunun Louis için bir kurayni yolda yürümek için değü, siz^Jut tuluş olduğuna kendi tendini inandırma tuğunuz yoldan geri çevirmek içindir! Bu ğa uğraşıyordu. Louis'nin cesedini görsürdüğünüz hayat bir yıl daha böyle de mek istedi. Hademeyi yanından savdı. vam eder giderse akıbetiniz fenadır. Yal Dostunun cansız vücudünü kollannın avanrım size, artık dikkatli davranınız.. rasına aldı, son bir defa öptü. Sonra, ölü Biliyorum. Ömrümün sonuna yak nün uzun ve artist parmaklarının arasına laşhm. Kırk altı yaşındayım. Artık bu bir gül koydu, kaçtı. hayat daha çok süremez. Siz bence yirmi dokuz yaşmdası Andrassy'le Elisabeth şimdi Achillion nız. Ilk tanıştığımız zamandaki yaştası kasnndalar. nız, ve benim gözümde hep bu yaşta kaİmparatoriçenin Corfou adasma gidilacaksınız. Fakat unutmayınız ki ben her şinden biraz sonra Kont Andrassy haber kt$ değilim. almıştı ki Elisabeth sinirlerinden hastay*** dı. Aynî günün akşamı Elisabeth'le îs Koştu, onu iyileştirmeğe çalıştı. koçyalı Middleton beraber geziniyorlar Bahçede beraber geziniyorlar, beraber dı. oturuyorlar, geceleri geç vakitlere kadar Bir fırtına olup geçmişti ve semada konuşuyojlardı. Bir tarafta saray, bah bir «gök kuşağı» parlıyordu. çe, deniz ay ışığında yüzüyor; bir tarafta Bakınız Middleton, bir gök kuşa Amavudluk dağlan hayal meyal görü ğı.. Bu, bize uğur getirecek. nüyordu. Sahiden güzel. Andrassy'nin ilk geldiği akşam, bir Yarın sabah sizin morannış gözü likte, ufak bir köşkün ötesine gittiler, günuz de öyle güzel olacak! zel kokulu çiçeklerle, dallarla örtülmüş Elisabeth bu cevabı verdikten sonra bir hıyâbâna daldılar; bir hıyâbân ki her güldü, Bayron'un gök kuşağı hakkındaki köşesinde sanki başka bir âlemin mahşu mısralarmı okudu: luklan raksediyorlardı. Bir tarafta mer«Türk bayrağında parlıyan hilâl gi mer periler... Bir tarafta yan at yan inbi, o, bütün renkleri bir tek renkte top san, tuncdan nim ilâh... Bir tarafta da lar. Gök kuşağı, tıpkı bir kavganm so keçi ayaklı, sarhoş kır ilâhı... Bu hıyâbânunda dayak yiyip çürüyen bir göz gibi nın bittiği yerde bir daraça vardı, bir de dir; çünkü insan bazı kere de eldivensiz can çekişen Achüle'in heykeli... boks yapar.» Sessiz sadasız durdular; ve sükun Middleton: içinde geçirdikleri bu tevakkuf saatlerce Anlaşılan koca Bayron'un haya sürmüş gibi geldi onlara... Karanlıklar tında dayaktan çürüyüp morarmış gözler içinde kendilerinden geçtiler; birbirlerine epeyce mühim bir yer tutmuş olmalı. çok yakındılar o gece. Dedi. (Arkasi var) Banka müdürleri yarm gidiyorlar Iş Bankası Londrada şube açıyor Paris ve Londraya giderek Fransız ve tngiliz maliyecilerile temaslarda bulu nacak olan İş Bankası umumî müdürü Muammer Erişle Eti Bank müdürü îlhami Nafiz Pamir bugun Ankaradan şehrimize gelecekler ve doğruca Yalovaya giderek Başvekil Celâl Bayarı ziyaret edeceklcrdir. Banka müdürleri akşam şehrimize dönecekler ve yarın akşam Avrupaya gideceklerdir. Uçuncü kitab Birinci fasıl Heyet harekel etti Ankara 26 (Telefonla) İş Bankası Umum müdürü Muammer Erişle, Eti Bank Umum müdürü llhami Nafiz Pamir bu akşamki ekspresle hareket ettier. Salâhaddin Çam, acele işlerinl ta mamladıktan birkaç gün sonra şehri mizden hareketle arkadaşlarma Pariste iltihak edecektir. tş ve Eti Bank mü dürleri Londraya gitmeden önce" "Jttsâ bir müddet Pariste kalarak müessese erini alâkadar eden bazı görüşmeler yapacaklardır. Muammer Eris, bu seyahatten istifade ederek îş Bankası Londra şubesinin açılması işile de meşgul olacaktır. tktısad Vekili Şaklr Kesebir, bugün öğleden evvel tş Bankasına giderek Muammer Erişle uzun müddet görüştü. Bu mülâkatta îlhami Nafiz Pamir de bulundu. Kaçak halılar Asrî gencler Muhafaza teşkilâtı bir Asrî peygamberden asrî şebeke meydana çıkardı şefaat: Para istiyorlar! Gümrük Muhafaza teşkilâtı memlekete kaçak suretile Iran halısı getiren bir sebekeyi meydana çıkannıştır. Malum olduğu üzere Türkiyeye Iran halılarının ithali memnudur. Buna rağmen piyasada kıymetli bazı îran halılartmn sahlmak üzere bulunduğunu ve bunlara müşteri arandığını haber alan Gümrük Muha faza teşkilâtı tertibat almış ve Kapalı çarşıda bazı halıcı dükkânlarında anî bir araştırma yapılmış ve gayet kıymetli cinsten altı Iran halısı ele geçirilmiştir. Tahkikat neticesinde Iran halılarının Şerif adında biri tarafından ceste ceste, Haleb yolile memleketimize sokulduğu ve Türk tebaasmdan Hüseyb tarafından da guya memleket dahilinde ötedenberi kalmış Iran halılan imiş gibi piyasaya sürüldüğü anlaşılmışhr. Bulunan halılar Iran hali sanayiinde en son tatbik edilen desenleri ihtiva ettiğinden bunlann Iran halılarının ithalinin men'inden sonra memlekete girdiği tahakkuk etmiştir. Asrî peygamber M. John von Rysvvyk'in Park otelinde oturduğunu haber alanlar dün dî otele müracaatle milyo nerden yardım istemişlerdir. Bu meyanda iki genc asrî peygamberin kendilerini bir mektebe koymasmı rica etmişlerdir. BazıUn da işlerini tevsi etmek üzere istikraz ricasmda bulunmuşlardır. An cak asrî peygamber kimseyi kabul etmediğinden, müracaat edenler eli boş dönmek mecburiyetinde kalmışlardır. ŞEHtR ÎŞLERI Mezbahada kesilen hayvanlar Son bir ay zarfmda mezbahada 30040 karaman, 3920 dağlıç, 3287 kıvırcık, 1575 kuzu, 50 tiftik, 2739 keçi, 1822 öküz, 98 inek, 382 dana, 397 manda, 381 ma lak ve 6 boğa kesilmiştir. Tramvay şirketinden bir milyon 340,000 lira almdı Eminönü meydanının istimlâkine karşılık tutulmak üzere Tramvay şir ketinden alınacak olan bir milyon yedi yüz bin liranm bir milyon 340 bin lirası tamamile alınmış, Merkez Bankasına yatırılmıştır. Mütebaki paranın taksit leri de bu sene sonuna kadar yatınlmış olacaktır. İstimlâk işine aid hazırhklar ikmal edilmek üzeredir. Yakında işe başlanacaktır. ADÜYEDE Bir şoför mahkum oldu Bir ay evvel Karagümrükten geçer ken Sofi isminde bir kadına çarparak ölümüne sebebiyet veren kamyon şoförü Tofil dün asliye dördüncü cezada 8 ay hapse mahkum edilmiştir. Elektrik fiatları değişmedi Izmir telefonunun tesellüm muamelesi Suçları tahakkuk eden Şerif ve Hü Elektrik fiatlarını tesbitle meşgul bulunan komisyon önümüzdeki üç aya aid seyin dün kaçakçıhk islerile meşgul astarifeyi tayin etmiştir. Fiatlarda bu liye beşinci ceza mahkemesine verilmişdefa da bir tebeddül olmamıştır. tir. Havagazi fiatlannm hesablan da koMÜTEFERRtK misyona verilmiştir. Bunun da tarifesi birkaç güne kadar tesbit olunacaktır. Hıfzırrahman Raşid gitti Havagazi fiatlarmda da değişiklik ola Birkaç gündenberi şehrimizde bulucağma ihtimal verilmemektedir. nan Maarif Vekâleti İlk Tedrisat Umum tntihab hazırlıkları müdürlüğü şube müdürlerinden Hıf Gerek Büyük Millet Meclisi ve gerek zırrahman Raşid dün akşam Ankaraya Şehir Meclisi için yeni yapılacak inti gitmiştir. ' hab devresi yaklaşmakta olduğundan Hareketinden evvel kendislie görüşen Belediyece buna aid hazırlıklara ve e bir muharririmize, «bazı hususî işlerim sas defterlerin tanzimine başlanmıştır. vardı. Onlarla birlikte burada basılacak Bu iş için Şehir Meclisinin önümüzdeki eğitim kitabları ve köylü için bastırıla şubat içtima devresinde tahsisat alına cak diğer kitablar hakkında alâkadar caktır. larla görüştüm. Bu hususta müfettiş CEMİYETLERDE lerle de lâzım gelen istişarede bulun dum» demiştir. Esnaf cemiyetlerinin toplantısı Esnaf cemiyetlerinin umumî heyet toplantıları Eminönü ve Beyoğlu Hal kevi salonlarında yapılacaktır. Binlerce Mukavele, Ankarada Nafıa Vekili tarafından imzalanırken azası olan cemiyetlerin ilk toplantıla Ankara 26 (Telefonla) Bu ayın ba birde yapılacaktır. şmdan itibaren devletçe işletilen Izmir Telefon müdürü Niyazi, tesellüm iş rında ekseriyet olacağı pek ümid edil telefonunun tesellüm muamelesi şubat leri için bugünlerde İzmire gidecektir. memektedir. Rasadhaneden tebliğ edilmiştir: Borsa acentalarınm Sterlinin kıymeti Bu gece saat beşi 43 dakika 44 saniye toplantısı Cumhuriyet Merkez Bankası, tngilia geçe kuvvetli bir zelzele kaydedilmiş Kambiyo borsası acentaları dün de lirası fiatlarını bir miktar daha yükselttir. Merkez üstünün İstanbuldan mesatoplanarak borsanm Ankaraya nakline miştir. Dün bir Ingiliz lirasına banka fesi 1840 kilometro tahmin edilmekte027 630 kuruj fiat vermjgtir. »id igler üzerinde görü§mü§lerdii| ^' dir, , Rasadhanenin kaydettiği zelzele Lâkin Bulgaristanda parti sistemi birçok fenalıklara, karışıklıklara ve bahusus hükumet işlerinde ehliyet ve iktidar yerine himaye ve iltimasa yol açtığmdan bir daha iade edilemiyeceği cihetle parti esasına dayanmıyan Yeniköy Nahiye müdürü hak nunu yapmak lâzım yeni bir inbhab kageliyordu. Bunun kındaki karar değişmedi üzerinde kabinenin içinde ve dışmda bir Rüşvet almaktan suçlu Yeniköy Na< sene devam eden mücadelelerden sonra hiye müdürü Alâeddinin asliye birinci yeni kanun meydana gelmişti. ceza mahkemesi tarafından mahkumi Bu kanun mucibince yenî întihab yet kararı Temyiz tarafından nakzedil martın altısında yapılacaktır. Intihabm mişti. yakınlaşması faşist partisi müstesna olaDün yeniden yapılan muhakemede rak diğer partileri aralarında gizliden iddia makamı verilen karar üzerinde ıs müttehid bir cephe teşkil etmeğe sevketrar etmiştir. Bunu müteakıb heveti hâ miştir. Yeni intihabda eski partilerin ve kime, bozma sebeblerinin hiçbirini va hiç olmazsa liderlerinin mühkn rol oy * rid görmiyerek evvelce verilen 2 sene namalarına ve serbestçe hareket etmelehapis ve iki sene de memuriyetten mah rine müsaade edilip edilmiyeceği üzerine rumiyet karan üzerinde ısrar ettiğini Harbiye Nazırı General Lukof'la Da • bildirmiştir. hiliye Nazın Krasnovski arasında ihtilâf Üç sene hapse mahkum oldu çıkmıştır. Kral ikisini de değiştirerek Bir alacak meselesinden çıkan kavga buhranm önünü almak istemiştir. Fakat neticesinde Ramazan • isminde birisi kabinede ikisinin de taraftarları bulun Mustafa adında bir şahsm sol kolunu duğundan yeni istifalar vuku bulmuş ve çalışma kabiliyetini yan yarıya azalta Bulgaristanda şimdilik her işi elinde bucak bir surette kırmıstı. Ramazan, Ağır Iunduran kabinede vahim bir tefrika ceza mahkemesinde 3 sene ağır hapse meydana gelmiştir. mahkum edilmiştir. Muharrem Feyzi TOGAY Jâ