Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
1 Temmuz 1937 CUMHURİYET SON ıcakların birkaç tesellisi vardı: Şerbet, meyva, dondur ma, salata... gibi hazım borusuna verdiği geçici serinliklerle vüoudde ufak tefek mukavemet uyan dıran şeyler... Tifo korkusu bizi bu tesellilerden de mahrum ediyor. Şerbetler ve dondurmalar kirli sulardan yapıldığı için tehlikeli imiş; salatalar ve yemişler de sularına lâğım kanşan bostanlarElâziz 30 (Hususî muhabirimizden) Sergerdelerin en ziyade güvendikleri dan geldiği için daha fazla şüpheli. ve ümid bağladıkları Ortadağ, Serge, Sincik, Zel ve Kızıldağ kâmilen asker Her domatese bakarken gözümüzün lerimizin işgali altındadır. Burada yer yer saklanan şakiler ele geçirilmekte önime bir tabut geliyor ve ürpererek elimizi çekiyoruz. Bostan korkuluğu ve temizleme harekâtı inkişaf etmektedir. Yaralanmasından evvel Sinden bir mektub gönderen Seyid Rıza masumi gibi her bostanda bir doktorun hayayetinden dem vurmakta ve kabahati başkalarına yüklemek için çalışmaktadır. leti var. Salatalara parmağım uzataYakalanan ve mevkuf bulunan bir kısım sergerdenin sorguları bizzat rak: «Sakın ha!..» diye bağınyor. Tunceli Müddeiumumisi Hatemi tarafından yapılmaktadır. Tifo korkusu da, tifo gibi müstakil bir hastalık halini aldı: İçeri tifo girer diye kapıyı açmaktan korkuyoruz; vücudümüzde bir kırıkhk duysak «tifo mu oldum?» diye dört yana bakı•nıyoruz; birinin hastalandığıru işit sek hemen: «tifo mu?» diye soruyoruz. Tifo bir barsak hastalığı ise, hasta olmak korkusu da Hypocondrie dedikleri bir sinir hastalığıdır. Tifoya Vaşington 30 (A.A.) Belçika Baş tutulmıyanların çoğu buna yakalanı Ankara 30 (Telefonla) İktısad Vekili Celâl Bayar yarm sabah Toros vekili Van Zeeland, Hariciye Nazırı yorlar. Doktorlann bütün tavsiyeleriHull'le konuşmalarını bitirdikten sonra ne rağmen, şerbetten, dondurmadan, ekspresile şehrimize gelecektir. Maliye Nazırı Morgenthau ile de konuş salatadan, yemişten vazgeçmiyenleriGelen haberlere göre Bağdadda yeni muş ve nihayet Roosevelt'le son bir miz pek çoktur. Bunlar hazım devve mühim iktısadî mevzular hakkmda gömülâkatta bulunmuştur. Roosevelt ken relerini tifo kâbuslan içinde geçiri rüşmeler tam bir mutabakatla neticelen disini öğle yemeğine alıkoymuştur. yorlar. îniştir. îki devletin İktısad Vekilinin bizBütün bu görüşmelerden sonra RooTifodan ziyade tifo korkusundan zat temasta bulunarak ele aldığı bu me sevelt ve Van Zeeland neşrettikleri müşkurtuhnak için aşılananlar yok değil, selelerin intacı Ttrkiye ile Irak arasın terek bir tebliğde diyorlar ki: daki iktısadî sahada yeni bir yakınlaşma <Amerika müttehid devletleri beynel fakat aşılanmaya mâni olan bir has temin etmiştir. milel ticaretin kalkınması para mese tahk daha var: Aşı korkusu. Çünkü Bu yakınlarda memleketimize bir Irak lelerinin halli ve silâhların azaltılması asılanmıyamn tifo olacağı muhakkak hususlarında kollektif mesaiye iştirake değil; fakat asılanan mutlaka bir kıllcaret heyetinin geleceği anlaşılıyor. amadedir.> rıklık, ağn, sızı devresi geçiriyor. Celâl Bayar, Şam ve Hatay Bn korkuların hepsinden kurtulrnak Van Zeeland Amerikadan seyahat'tnden vazgeçti için bir tek çare, yine aşı. ayrılıyor Adana 30 (Hususî muhabirimizden) İhmal etmeyiniz dostum. Vaşington 30 (A.A.) Belçika Baş Iraka gitmiş bulunan îktısad Vekilimiz TELEFON HABERLER. TELGRAF v« TELSiZLE Hâdiseler arasında Mevsim korkuları Tuncelinde temizleme ameliyesi ilerliyor * Seyid Rıza hükumete yolladığı mektubda kabahati başkalarına yüklemeğe çalışmaktadır Karlar facia: 2 Jabib Sarıkamış meydan cengi Yukarıda beyaz ölüm, aşağıda kızıl ölüm, iki renkli bayrağımızm iki rengi içinde ölüyoruz 914 birincikânununun 13 üncü sabahı. Sarıkamışm şimalini çerçeveliyen Tur nagöl sırtlarındaki 29 uncu fırka bütün hızile dibdeki vadiye saldırıyor. Vadide istasyon ve istasyonun yanında bir tepe var. Büyük kilisenin çan kulesinden başı kesilmiş bir havuç gibi görünen tepe. Tepenin kendi küçük, yeri mühim. Şinıal den ve garbdan gelen boğazlara düğüm noktası olan tepe. Orayı alsak Sarıka mışı almış olacağız. Tepenin ne olduğunu almak istiyen gibi vermek istemiyen de biliyor. Mitralyözlerini yerleştirmişler, ne pahasına o lursa olsun tepeyi kaptırtnıyacaklar. Kesif ateşe karşı kırıla kırıla saldırarak işte tepenin siperlerindeki düşmanı bir tane kalmayıncıya kadar mahvettik. Tam tepeyi alalım derken düşman orayı gene askerle doldurdu. Dolanı gene boşalttık, boşalan gene doldu. Kaç defa, biz öle öle boşaltırken o dola dola ölüyor. Karla örtülü tepenin karlan iki taraftan giden binlerle ve binlerle kurbanın sıcak kanlarile şerha şerha, benek benek, ve kızıl kızıldır. İlâhi Başkumandan hani Sarıkamışta düşman ancak bir iki bölüktü. Halbuki yalnız şu istasyon tepesi kendi ağırlığınca insan yedi. Öyleyse dur, bütün kuv vetlerimiz toplansın da bütün kuvvetimizle saldıralım. Kime söylüyorsun? Baş kumandanm başı; köre ışık, mermere mantık; beyhude üzülme. Fakat ne o? Sırtm eteğinden hücumu idare eden fırka kumandanının önüne gülleier düşüyor. Demek Rus topçusu gerimize düşmüş. Hayır geriye düşen düşman değil Başkumandan. On iki cebel topumuz vardı. Bin müşkülle sırtlara yerleştirilmişti. Enver bataryamn başma gelerek emreder: Toplar mitralyöz gibi avcı hattına yerleşsin. Düşman sahra bataryalarının gözü önünde hiç bizim toplara bu manevra yaptırılır mı? Bir katınn ölmesi bir topun kötürümlemesidir. Batarya kumandanı itiraz edecek olur. Vay.... Hemen Başkumandanın dediği yapıldı ve hemen on iki topun altısı gitti. Celâl Bayar bugün Van Zeeland AmeAnkaraya geliyor rikadan ayrılıyor Yakında memleketimize Amerika beynelmilel iktısadî tşeriki mebir Irak ticaret heyeti saiye hazır gelecek Celâl Bayar bugün şehrimizden geçerek Ankaraya doğru yoluna devam etmiştir. Vekil zuhur eden bazı mühim işler yüzünden Şama ve Hataya yapması mu karrer seyahatten sarfınazar etmek mecburıyetinde kalmıştır. Celâl Bayar, Irakta gördüğü fevkalâ<îe hüsnü kabulden ve yaptığı temaslar dan dolayı pek memnun olduğunu söy • lemiş ve kardeş Irakın kalkınma hareketlerîîıden sitayişle bahsetmiştır. Vekilimiz, Bağdaddan sonra bilhassa Kerkükte candan tezahüratla uğurlanmıştır. vekili Van Zeeland, Hariciye Nazırı Hull'le son bir uzun mülâkatta bulun duktan sonra tayyare ile Nevyorka hareket etmiştir. Bugün vapura bınerek Avrupaya dönecektir. PEYAM1 SAFA Hamalların isteği Hamallığm kaldırılmasi için dün Emniyet Müdürlüğüne müracaat ettiler Japonlar bir Sovyet gambotunu batırdılar Ankarada hava gösterileri Ankara 30 (Telefonla) Yarm sabah Gazi Terbiye Enstitüsünün önün deki sahada Türkkuşu tarafmdan büyük «hava gösterileri yapılacaktır. Bütün Ankara burada hazır bulunacaktır. Maarif Vekili Şükrü Kayaya vekâlet edecek Ankara 30 (Telefonla) Maarif Vekili Saffet Arıkanın şehrimize gelmesi bekleniyor. Saffet Arıkan, Şükrü Ka yanın avdetine kadar Parti Umumî kâtibliğini de ifa edecektir. Bir krom madenimizde yapılan havai tesisat Ankara 30 (Telefonla) Eti Bank tarafından işletilmekte bulunan Guleman krom madenleri nakliyatında istimal edilmek üzere maden mevkii ile Ergani şimendifer istasyonu arasında tesis edilen 18 kilometrelik hava hattı 15 hazirandan iti baren tamamlanmıştır. Tecrübeleri yapılan bu hava hattile günde dört yüz ton krom cevheri nakledilmiye başlanmıştır. Romanya ordusu baştan başa motörleşiyor Londra 30 (A.A.) Deyli Tel graf gazetesinin istihbaratına göre Ro manya Harbiye Nezaretile Çek silâh fabrikaları tröstü arasında mühim bir mukavele aktedilmiştir. Bu mukaveleye göre, Çekoslovak silâh fabrikalan Rumen ordusunun baştan başa motörleşmesinı temin edecek ve bunun için icabeden parayı da Praglı bir bankerler grupu ve recektir. Bir nüfus memuru tevkif edildi îzmit 30 (Telefonla) îzmit nüfus memurlanndan biri bugün dört lira rüşvet alırken cürmü meşhud halinde yakalanmış ve tevkif edilmiştir. İzmitte köy kalkınması hakkmda bir toplantı Fırka ve kolordu kumandanlan gene birdenbire ürperir'er. Sağımızdan Allah Allah sesleri geliyor. Demek asker hü cuma kaldırıldı. Mes'ul iki kumandanın hiç haberi yok. Meğer Başkumandan 87 nci alayın başına geçmiş, Çerkezköyü denen Eskisankamışa saldırtıyor. Yeni Sankamışı alamadık, bari eskisini alalım ve eskisini aldık. Fakat eyvah, düşman da orayı alan alayı işte kapana aldı. Ah Başkumandanın başsızlığı; alay ne ileri gidebiliyor, ne geri gelebiliyor, ne biz ona yardım edebiliyoruz. Alayın, çevrildiği yerde döğüşmekten ve döğüş tüğü yerde ölmekten başka çaresi yok. İki gün; birkaç binlik alay birkaç yüze indi. Teslim olun, hayır. Birkaç yüzlük Reisicumhur ile Mareşal Simigly Rydz, sad müdürlüğünce tetkik edilmektedir. alay yirmiye indi, teslim olun, hayır dedik ya: Teslim olun denecek kimse kalKral a refakat etmektedirler. Yakında tatbik edilmeğe başlanacaktır.» mayıncıya kadar döğüşecekler. Kral, yol üzerinde «eroniyet müsellesi» Alay kumandanı, Lutfi Bey artık yirdenilen mıntakada duracak ve orada bumi kişi kahp da hiç ümid kalmayınca a lunan birçok sınaî tesisatı ziyaret edeceklaym sancağını öptü. Sancağı beyaz bir tir. patiskaya sardılar. Bir çavuş beyaz bezRomanya Kralı Paris, ondra ve Ankara 30 (A.A.) Eti Bankça lere büründü. Gece içinde kann beyazBrüksele gidecek tesisab ikmal edilen Kuvarshane bakır lığına gömülerek, koltuğunda mukaddes Bükreş 30 (Hususî) Romanya madenlerinden iki gündenberi musaffa vedia, düşman safları arasından sürtüne Kralı Carol Varşovadan döndükten son bakır akmıya başlamıştır. sürtüne sabaha karşı karargâha geldi. İki ra Avrupada üç dört hafta sürecek bir Emlâk Bankası idare meclisi gün Eskisarıkamışta dalgalanan alay sanseyahat yapacak ve bu arada Paris, Brükcağı, kurtulan yalnız sancaktır, bütün areıshgı lay o sancağm önünde ölmüştü, yalnız sel ve Londrayı ziyaret edecektir. Ankara 30 (Telefonla) Emlâk ve Kral Carol Mareşal Pilsudski'nin Eytam Bankası idare meclisi reisi Ke kumandanla o yirmi kişi sancak kurtulsun mezarına çelenk koydu mal Gönül, Merkez Bankası idare mec diye sancaksız öldüler. Tokio 30 (A.A.) Havas ajansı muhabirinden: Japon kıtaatı, Amour « * » Szerînde, Istanbul hamallarından yüze yakın kâin Sennufa adası ceıabunda bir Sovimza ile hazırlanan bir istida Emniyet yet gambotunu batırmışlardır. Tarih Kurultayı 17 eylulde Müdürlüğüne verilmiştir. Hamallar, Dahiliye Vekâletinin geçen sene yaptığı tebtoplanıyor liği göz önüne koyarak bunun bir an evvel Ankara 30 (Telefonla) 15 eylâlde tatbikını istemektedirler. Emniyet Mü Dolmabahçe sarayında açılacak Tarih dürlüğü istidanın muhtevasmı ehemmiyetsergisi için hazırlıklara devam ediliyor. le nazarı dikkate almış ve tetkikata başSergiye birçok vesikalar gönderiliyor. Tarih Kurultayı da 17 eylulde topla lamıştır. Istanbulda gerek sırt, gerek sırık ha nacaktır. malhğının kaldınlması için Belediye İktıÇankırı Zonguldak hattında sad müdürlüğü tarafından tetkikat yapılher gün sefer yapılacak maktadır. îstanbul gibi büyük bir şehirde Zafranbolu (Hususî) Şimdiye ka hamallığm bir anda kaldırılmasi kabil oldar haftada dört defa işletilen Çankırı madığından ve şehrin yokuş olan kısımlaZonguldak trenleri aybaşından itibaren nnda ise hamalın yerine kaim olacak vasıta derhal bulunamıyacağından bu tetkikher gün işliyecektir. Demiryolu kurulmadan îstanbul gaze ler biraz gecikmiştir. Maamafih iktısad telerini 1 0 1 2 gün sonra okuyabilen müdürlüğü bu hususta bir proje hazırla Zafranbolulular şimdi 36 saat sonra Istan mıştır. bul postasına büyük bir intizamla kavuşHamallar cemiyeti, hamallar tarafınmaktadırlar. dan Emniyet Müdürlüğüne verilen istidadan haberdar değildir. Bu istida bir araya Kral Carol, Cracovie'ye gelen bir miktar hamal tarafından verilhareket etti miştir. Varşova 30 (A.A.) Romanya Dün bu hususta kendisile görüşen bir Kralı Karol, bu sabah Cracovie'ye git muharririmize Ticaret Odası Esnaf şubesi mek üzere Varşova'dan hareket etmiştir. müdürü Kâzım Yorulmaz demiştir ki: Krahn muvasalatında Cracovie'de ya« Bu istidanın kimler tarafından vepılmış olan merasim bu defa ikmal edile rildiğini bilmiyorum. Yalnız sırt hamallıcektir. ğının kaldırılmasi meselesi Belediye İktı erkânıharbler avcı hattında cenkelsin. Kendi de bir avcı bölüğünü önüne kat mış hücuma geçecek. Başkumandan cepheye vannca ordu kumandanı, sonra Bardizden Sarıkamışa yürürken fırka kumandanı, ertesi gün Eskisarıkamışa hücum ettirirken alay kumandanı, şimdi de bölük kumandanı. Zaten bölük ku mandanlığından Başkumandan olmuştu. Çıktığı yerdeki liyakatsizliğini indiği yerdeki liyakatile ödeyecek! Cengin üçüncü günü. Mevcudunun yüzde seksenini kaybeden dokuzuncu kolordu kendini topiamak için o gün müdafaaya çekilecek. Erlen gün onuncu kolordu gelince.... Fakat ne o, Eskisarıkamışta bir duman, istasyon yanında da başka bir duman. Enver hükmetti ki düşman kaçıyor. Haydi her taraftan hü cum. Ah, bir ot yığını yanmasını düş manın kaçması sanacak kadar şaşkın a y o r *g dam; işte kolordunun elde kalan son Fernand Odel, Belan hapisanesine *^ kuvvetleri; gittiler, gittiler. Ve gidenler kılmış olmakla beraber, Brezilyanm mal ahalisi gene korku ve heyecan içingelmediler. dedir. Para hükumeti, Cassipore mınta' Başkumandan öfke içinde. îlk siper kasına kıtaat yollamış ve o havaliyi mulere doğru bir ağac dibinde çok gene bir hafaza altma almıştır. Haydudun adam zabit vekiline rasgelir: «Neye kaçtın?» ları, reislerinin serbest bırakılmasıni is «Kaçmadım bütün takımım şehid düştü, temekte, aksi takdirde, hakikî bir ordt yapyalnız kaldım.» Enver etrafındakile ile ikinci bir hücumda bulunacaklar tehdidini savurmaktadırlar. re emreder: Bunu kurşuna dizin. Fırka kumandanı miralay Arif Bey o genci iyi tanıyor. Henüz on yedi yaşında bir çocuk. Harbiyede talebeyken orduya gönüllü gelmiş. İlk cenklerdenberi o kadar yararlık gösterir ki zabit vekilliğine Dün Istanbul bu senenin en sıcak gu' terfi eder. Yaşının küçüklüğü üstünden nünü yaşadı. Rasadhaneden aldığımı; ruhunun cevherile sıçnyarak rütbe kaza malumata göre dün gölgede hararet 3î nan çocuk. Herkes şefaat ediyor. Nafile, dereceye kadar çıkmıştır. emir emirdir: Kurşuna dizin. îstanbul muhtelif tarihlerde bundan çol Bütün takımın gitti de sen neye bir daha sıcak günler görmüştür. Eldeki ma mucize gibi kurtuldun yavrum? O kadar lumata göre 1912 senesi haziranınm 1' cenklerde düşmanın isabet ettiremediği üncü günü hararet gölgede 39 derecey kurşunu masum kalbine şimdi biz ataca çıkmıştı. 1918 senesinde haziranın 21 in ğız. Saz benizli, ince boyunlu, pabucu ci günü 36 derece kaydedilmiştir. yırtık, ve yüzü tüysüz çocuk. Kurşuna Evvelki günkü hararet derecesi âzaf dizilirken gözünü bağlatmadı. Emri ve 31 olduğundan dün birdenbire harare* renden başka herkesin gözü yaşlı. dört derece birden artışı halk üzeriı^ Manga ateş. mühim bir tesir yapmıştır. Dün ögle üzf Yere düpdüz değil bir istifham gibi sokaklar gezilemiyecek halde idi. Kjç kıvnlarak düştü; lânetten bir istifham gi rünün asfalt kısmı sıcağm tesirile erimi^ bi. îzmitte ncaklar \ heyecaı Fransu *dan geı». tebaasındiın uır seıseri ile bir tngı... ^ bir Portekizli, yanlarma iki yüz zen< alarak, Brezilyaya merbut Para eyal« tine baskın yapmışlardır. Bu haydud çe tesi, Guyane ile Brezilya arasındaki hv duda 150 kilometro mesafede, Atlânti denizine dökülen yukarı Cassipore neh rinin altm madenlerine hücum etmiş ler, maden amelesini dışarı kovmuşlaı memurları, kadınları ve çocukları feB halde hırpalamışlardır. Bu hâdise üzerine, civar maienlerde ki işçiler yardıma koşunca hakikî bi muharebe meydan almıştır. Sekiz saa süren şiddetli bir musademeden sonri müteamzlar püskürtülmüş ve musade me meydamnda binden fazla tüfek v< üzerinde Fransız ordusuna aid mühürle bulunan külliyetli miktarda cepane san dığı terketmişlerdir. Çetenin elebaşısı olan IJernand ismindeki Fransız esir edilmiş ve guya çekildiği zaman, Brezilyanın şir linde müstakil bir devlet kurmak ta savvurunda olduğunu söylemiştir. Bv tün bir gece devam eden sorgu netice sinde, bu adamm son derece tehîik* beynelmilel bir serseri olduğu ve uzuı zamandanberi Brezilya ile Guyane arasmda, altın kaçakçılığı yapmakta oldu ğu meydana çıkmıştır. Bu şakinin Pars eyaletinden külliyetli miktarda altın ka çırmağa muvaffak olduğu tahmin edjjli Hararet dün 35 dereceye çıktı Aym on sekizi. Dokuzuncu kolordunun mevcudu üç dört yüze inmiştir. O nuncu kolordu kumandanı Hafız Hakkı rapor veriyor, ancak 800 kadar cansız ve bitkin askeri kalmış. Artık Enver ricat emri verecek değil mi? Artık ne yapılacak iş, ne işi yapacak kaldı. Hayır, Başkumandan gene taarruz emri verir, madem ki elde henüz asker var, taarruz etsinler: Bu artık kumandanlık değil kasablıktır. Asker maksad için ölür. Maksad kalmayınca ölümün katilden farkı ne? Bir haftadır biz boyuna erirken düşman boyuna büyüdü. Artık bütün hakimiyet ondadır. Şu üç beş yüz askerle bir an Sarıkamışa girsek bile düşman bizi derhal atar. işte onuncu kolordunun şarktan saldıran o bitkin ezgin kuvvetleri Sarıkamışa yaklaşmaktadır, yaklaştılar; a, girdıler bile. Fakat ayaklarile basarak değil kasabaya cesedlerile serilerek girdiler. îzmit 30 (Hususî) Bugün fzmB hararet gölgede 35 dereceye yükseln| tır. Suriye BaşvekiE Halebe vardı | Kuvarshane bakır madenleri işlemeğe başladı IBaştaratı 1 ind sahifedef gazeteleri Türk Arab dostluk münase betlerinin sağlam esaslara istinad ettirili mesi lüzumuna işaret etmektedirler. T^ nmmış Arab muharrirlerinden Esad Ba hir: « «Arab memleketlerine karşı sevgi bel lemekte olduklarına hiç şüphe olmıya Türk büyükleri, eskisinden daha faz* ihtimanıla komşu kardeş memleketlere 4 âka ve muhabbet göstermektedirler. \z: har edilen bu yüksek alâkanm memlekcj lerimiz için pek faydalı olacağı tabiidiri demektedir. i* parak korkunc sesler çıkardığı iç kı Paşa «dum dum atıyorlar duı diye kamçısını da bırakarak atır dı, o kurşun yağmurundan muciz kurtulan bu bedbaht kumandan sonra tifodan ölecek. Son perde: Bütün karargâh esir edi miştir. Bütün karargâh ve bütün kuvj vet. Doktoru ve eczacısı da dahil olartj sadece yüz zabit ve seksen nefer. Kilisenin çan kulesinden bir daha e\! rafa bakıyorum: Su çamlar içindeki S| rıkamış; çam ki ağaclann en necibi, hJ vakit yeşil, her vakit reçine kokulu çaıl gözlere ziyafet, ruhlara ferahlık, ve ciği lere şifa olan çam; hepsi 68 bin Türk "j ğitine dikilmiş mezarlık ağacları gib Yumruklarımı sıka sıka hıçkınyorum» i ÎSMA1L HAFİB' Not: j Sarıkamış yazıları için kaymakahı Şeıf fin «Sarıkamış» kitabile miralay Arif J0 yin cenk sahasındaki izahatından baş kaymakam Salâhaddin imzasile 93L Ur askeri mecmualarda neşredilen kıym eserden de istifade edilmiştir. Paris 30 (Hususî) Paris borsası bugün de kapah olduğundan esham ve 300 Irakh talebe Türkiyede tahvilât üzerinde muamele yapılma mıştır. « * okuyacak Madenlerin dünkü kapanış fiatları Bağdad 25 Maarif Veziri, 300 şunlardır: Iraklı talebenin Türkiye mekteblerinde oBakır 61 63, kalay 252,15, altın 140,09, kutulması hakkında bir karar sureti kabul gümüş 20 1/13, kurşun .23,19, çinko etmiştir. 21,13,9. îzmit 30 (Hususî) Bütün kaza kaymakamları ve devair müdürleri bugün Vali Hâmid Oskanm riyasetinde toplanarak köy kalkınması işleri hakkmda konuşmuşlar ve bu hususta şimdiye kauar yapılan işlerle bundan sonra yapılacak çalışmalan üzerinde fikir teatisinde bulunmuşlardır. Varşova 30 (A.A.) Romanya Kralı ve Prens Michel, bugün M. Mosoiki ve Mareşal Smigli Rydz ile birlikte Krakoviye gelmişler ve Pilsudskinin yeni nakledilen mezanna bir çelenk koymuşlardır. PARİS BORSASI Başkumandan dokuzuncu kolordunun bir avuç askerine bağırıyor: «Siz ne duruyorsunuz, onuncu kolordu o taraftan Sarıkamışa girdi, siz de bu taraftan gi rin.» Mehmedcik ümmidir amma cahil değil, ona çarıklı erkânıharb derler, takımm çavuşu ne olduğunu ve ne istendiğini bilen bir tavırla cevab verir: «Evet paşam, bütün ordu bittikten sonra biz neye diri kalalım, biz de öleceğiz.» Onlar lisi azalığına intihab olunmuş, Emlâk Gece; soğuk, soğuk; kar, don, ve ve Eytam Bankası idare meclisi reisliği mehtab. Karda mehtab geceyle gündüz da gitti, ve onlar da öldü. Başkumandan ne de esbak îstanbul Valisi Raşid seçil den ayn üçüncü bir zaman gibi. Fırka diri kalana düşman. miştir. kumandanı yanında iki zabitle Turnagöl Bir ordunun yüzde doksan dokuz busırtlannda şuraya buraya dağılmış askeri çuğu gitsin, bütün askerlik tarihinde buteftiş ediyor. Bir asker ağaca dayanarak nun eşi yoktur. Artık öldürtecek asker dayandığı ağac gibi katılaşıp donmuş. kalmayınca Başkumandana da iş kalmaÖteki kırdığı dalları yakmak için karı dı. Aman çabuk kaç düşman Bardiz yoMatbaada tertib olunan yazıları eşelerken donmuş. İşte kumandanla iki lunu kesmiş. Enver kaçarken Hafız Haktashiha muktedir, türkçeyi çok zabit de donacaklar, gamselelerini çar kı Beyi paşalığa lerfi ederek ordu ku iyi bilir, hiç olmazsa bir ecnebi dak gibi başlarına örttüler. Donmamak mandanhğını ona bırakır. Kalmıyan ordiline de vâkıf adam aranılı • için nefeslerile birbirini ısıtıyorlar. Sırta dunun kumandanlığı. yor. Yukarıki sartları haiz olan çık don, vadiye in doğran. Yukanda beBir günlük yeni paşa, ertesi gün, 22 lardan istiyenlerin matbaamıza yaz ölüm, aşağıda kızıl ölüm. îki renkîi kânunuevvelde, son döküntüleri toplıyamüracaatleri. bayrağımızm iki rengi içinde ölüyoruz. rak ricat edecek. Fakat birdenbire bir V. * Enver kızgın: Bütün kumandanlarla düşman baskını. Kurşunlar ağaclara çar Musahhih istiyoruz